Dördüncü Bab: Bir Yusuf, Bir Şivekâr - İsmet Özel
Вставка
- Опубліковано 5 лип 2018
- *Christopher Young - The Uninvited
**Charles Gleyre - Le Déluge, 1856
Şivekâr buldu
Kendi arayışında bir karşılık bulunduğunu.
Ya Yusuf?
Peki, Hüsnü Yusuf bulunmak istiyor muydu?
Harikulade bir bahçede
Cinlerin arasında geçmişti günleri
Öğrenmişti cinlerden yüzlerce hüner
İnsanlar arasında kalsaydı eğer
Hükmetmek ve itaat etmekten başka bir alanda
Yusuf’a rahat vermezdi onlar.
Gülünç özlemleri insanların
Sinir bozucu tedirginlikle
Ve derinlik karşısında gösterdikleri
Şiddetli ve tamamen mankafa tepki
Bütün bunlar Hüsnü Yusuf için
Bezgin bir hayat demekti.
Kalkıp, çıkıp, uzaklaşıp
İnsanların dünyasından
Yusuf’un mahremiyetine kadar uzanan
Bu pejmürde kız da neyin nesi?
Önce halinden ona hiçbir şey söylemedi
Bıraktı
Konuşsun Şivekâr.
Aman Allah’ım!
Şivekâr konuştukça
Yusuf’un her yanına
Oklar saplandı sanki.
Dertli gönül neymiş
Gönüle dert neden düşermiş
Nasıl olurmuş göze almak
Gözlerden ötesini
Yağmadan, çapuldan, hazıra konmaktan uzak
Akları, karaları, bütün renkleri esirgeyip
Esirgenmeyi hak etmek
Ve dönenmek evrende arındırıcı
İtimada şayan bir rüzgâr gibi.
Hayret ki cinler bu kızı kaçırmamış
Bu fevkalade gönlüyle.
Şivekâr’ı dinledikten sonra Yusuf
Ancak anlayabildi kendi başına neler geldiğini.
Sonra açarken uzun uzun halini kıza
Sanki ona bir şeyler iade etti.
Bir Yusuf, bir Şivekâr
Anlamı yoktu artık ayrı hayatlarının
Çabuk anladılar ki armağanmış yaşadıkları
Verilmeyi beklemişler birbirlerine.
İki insan diyelim isterseniz artık onlara
Bizler de başvuralım
Tarihin ve tabiatın
Güç yetiremediği
O ifadeye.
İki insan bir araya gelince
İki taşın beraberliği gibi olmaz
Diyelim iki salkım
Bir çift kuş, yılanlar, kurbağalar, göçmen sürüler
Yarasa aşiretleri, birbirine açılan tanrısız mağaralar
Yabancılık
Yalıtkanlık üretirler ha bire.
İnsan soyu
İletkenliğiyle ünlüdür öteki türler arasında
İki insan
Başka hiçbir yaratıkta olmayan
Geçirgen bağın başlatıcısıdır
Anneler ve babalar
Oğullar, kızlar, hısımlar
Komşular, hemşeriler, yurttaşlar
Hangileri arasından seçilirse seçilsin
İki insan bir araya gelince
O geçirgen bağa bir ilmek atar
Bazen fiyonk olur arada
Bazen her şey düğümlenir
Yine de sonuna kadar
Bu bağın götürdüğü
Yere kadar gitmez
İnsanlar
Dostluğa, kandaşlığa, aşka evet
Evet ama nereye kadar?
Bunun bir son kertesi vardır
Binlerce yıl iki insandan çok azı
Son kerteyi birlikte tanımıştır.
Sûra üfürülürken, çan çalınırken, ölü gömülürken
İki insan tahsil eder zamanı
En doğrusu son kertede iki insan
Vakitsiz okunmuş bir ezandır
Yusuf ile Şivekâr
Vakitsiz okundular
Çünkü zaman
İki insan
Ya da
Hiç...
Gün batımı yaklaşıyor
Birazdan bahçeye geri gelecek cinler
Her sabah gün ışıdığı zaman
Üç cin
Gökleren, Sarlanan ve Kızguran
İri kuşlar şekline girip havalanırlar
Sormaya gelmez gün boyu yaptıkları
Ama onlar görecek olursa
Yusuf'un yanında bir insanı
Hiddetleri neye mal olur
Bunu Yusuf bilmiyor.
Güneş battı batacak derken
Yusuf gönlünün sıcaklığıyla buram buram
Tütsülenen eşine sevecen bir tokat indiriyor
Bir elma haline giriyor Şivekâr
Hani bir zamanlar bir kuru
Ekmeğimiz vardı ya
Onun gibi bir kenara koyuyor.
Cinler geniş kanatlarıyla alaca gökten süzülüp
Toprağa silkinerek konduklarında
İnsan şekline giriyorlar
Bir
İki
Üç
“Burada bir insan kokusu var”
“İnsan kokuyor buralar”
“İnsan var”
Cinlerle yıllarca beraberliğin verdiği pişkinlikle
Hatta biraz azarlar gibi cevap veriyor Yusuf
“Bu bahçede benden gayri insan ne arar”
“Kokuysa sizin dişleriniz arasından geliyordur”
“Kaç insan parçaladınız acaba?”
Cinleri kandırmak o kadar kolay değil
“Nedir Yusuf” diyorlar
“Sen eskiden hiç kendinden”
“İnsan diye bahsetmezdin?”
O gece böyle geçer
Ertesi gün Yusuf ile Şivekâr
Yine birbirlerine kalır
Çevre olurlar birbirlerine
Gün batar
Elma olur Şivekâr
Birkaç hafta, sonra ay
Aylar çoğalır
Şivekâr gebe kalır
Elmayı cin gözünden saklamanın imkânı yoktur artık.
Bir gün buraya gelip de bu videoları bulamazsam hayatımdan bir şeyler eksilir.
Bu bablari dinleyerek geçecek gençliğim :')
yine yalnız fakat başarmış bir şekilde dinliyorum sizi ismet bey. güneş hiç karanlıkta kaybolmayacakmış gibi dinliyorum, ölmeyecekmiş gibi.
yusuf'un kendinden ilk defa insan diye bahsetmesi birçok başka kadim anlatıda rastladığımız bir olgu. Gılgamış destanında dahi canavar yaratılışlı biri olan Enkidu'da cinsi münasebetten sonra hızlı bir "insanlaşma" gözlenir. bu, medeniyet dediğimiz kavramın temelinde olan bir şey. evlilik yoksa medeniyet olmaz. malum, hala kimliklerimizde dahi evlilik durumumuz "medeni hal"imizdir.
Ben de orada düşündüm Yusuf kendinden insan diye ilk defa bahsetmişti. Derinliğinden ve insanlardan somut olarak soyutlanışından insan olduğunu unutmuş olsa gerek dedim kendi kendime. Ama diğer insanlara göre derinliğin verdiği üstünlük olsa dahi aşk olduğu zaman hatırlamış insan olduğunu diye düşündüm. Dolaylı olarak sizin dediğinize çıkıyor sanırım.
Endiku'nun insan olması, hayvanların artık onu dışlaması. Bunu evlilik mi, aşk mı yoksa cinsi münasebet olarak mı görmek lazım bilemem, sonuçta 1 hayat kadını 7 gün 7 gece, diye dile getirilmişti yanılmıyorsam.
Nasıl olurmuş göze almak, gözlerden ötesini...
ismet özel bu çağda yaşamanın güzel yanı.
Aylardır bütün dinleyişlerimde yeni anlamlar buluyorum. İnsanın içine işleyen parçaların, her bakışta yeni ayrıntılar keşfettiren resimlerin bu kadar derin sözlerle birleşmesinin yarattığı güzellik umarım daha fazla insana ulaşır ve yüreklerine dokunur...
Teşekkürler deus ex machina...
"Şivekar konuştukça
Yusuf'un her yanına
Oklar saplandı sanki."
Her dinleyişimde karnıma ağrılar saplanıyor. Ne mükemmel şeysin!
Paylaşım hızı gayet iyi, hasret gerek, aman seni tüketmemeliyiz herşeyi tükettiğimiz şu devirde.
Bazen ne yalan söyleyeyim sarki yerine gunde defalarca dinledigim olur.
Neden gerçek hayatta bunları konuşabileceğim hiç kimseyi tanımıyorum. Sanki üstat ve yorumdakiler sadece benim beynimde😢
İşte bu yüzden başkalarının aşkıyla başlıyor hayatımız ve öyle bitiyor.
Cilve yapar sevgili
Gönül kanatmak için.
Ölmeden evvel son bir talebin var mı deseler, İsmet Özel'den iki beyit yeter sırata kadar...
Öyle kalbe vuran sözler ve müzik...
Şöyle söyleyim 3. Bab favorimdi. Kaç gece geçirdim 3. Babla. Ama şivekarımı bulduğumda 4. Bab daha da anlam kazandı ve gecelerimi o devraldı.
Şivekârınla bir ömür mutlu ol genç.
Şivekârınla bir ömür mutlu ol genç
@@father4046 şiiri uzun süre sonra tekrar dinleyeceğim sayenizde ama şivekarım değilmiş. Şivekarını bulmak da her insana verilecek kadar da değersiz bir şey değil galiba.
Nasıl olurmuş göze almak
Gözlerden ötesini
güzel bildirim = deus ex machina yeni bir video yükledi
Beşinci Bab'ı okumamak için zor tutuyorum kendimi şu anda.. Ama okumayacağım, senden dinlemek için bekleyeceğim..
Eyvallah, hasret sona erdi..
O geçirgen bağa bir ilmek…
Sözler kifayetsiz...
Muazzamsınız.
ohh bee sonunda arayı açmayın devam 👍👍
Sen eskiden hiç kendinden
insan diye bahsetmezdin
Hoş geldin, sefalar getirdin 😊😊
Sonunda 🌿🌿
çabuk anladılar ki armağanmış yaşadıkları.
Çok ama çok güzel lütfen daha sık video ekleyin.
Bir bildirim bazen makineden bir tanrı gibi düşüyor geceye. Kargaşayı çözüp, mutlu bir sona bağlamasa da makineden bir tanrı veya bir şair nelere kadir gösteriyor. Kuşları uçuran, nurundan biraz düşürse geceye neler olacak kim bilir.
Hayır hayır olmaz bir şiir ezberlemeye hafızam kalmadı
“İnsanlar arasında kalsaydı eğer,hükmetmek ve itaat etmekten başka bir alanda Yusuf a rahat vermezlerdi onlar…”
Dertli gönül neymiş?
sen neredeydin iki gözüm, sonunda !
herkes farklı bir mısrada bulmuş kendini herkes farklı bir yerinden vurulmuş
Yaa şu adamı Dünya tanımalı
Bir Yusuf, bir Şivekâr..
***ve tamamen mankafa tepki***
Olm çok iyi lan
Tam anlamamışım, diyorum her dinleyişimde. Bu nasıl bir derinlik?
Aramak ve bulmak bize nasip olacak mı acaba?
belki de bulunmak...
Yusuf tuzak kuruyor şivekâra ekmek kılığına giriyor orda. Şivekarı elmaya dönüştürdüğünde söylüyor üstat…
Bu resmin orijinal hali mi yoksa oynanmış mı o hangi renk oyle turuncu mu ten rengi mi
İki insan bir araya gelince
O geçirgen bağa bir ilmek atar
Bazen fiyonk olur arada
Bazen her şey düğümlenir
Yine de sonuna kadar
Bu bağın götürdüğü
Yere kadar gitmez
İnsanlar
Dostluğa, kandaşlığa, aşka evet
Evet ama nereye kadar?
ne muazzam...
nasıl buluyorsunuz bu resimleri?
...
Büyük sır burada işte. Küçük Prens'i seven sizler için olduğu gibi benim için de, bilinmeyen bir yerde, hiç tanımadığımız bir koyun, bir gülü yemişse evrende hiçbir şey eskisi gibi olmaz. Gökyüzüne bakın. Kendinize "Koyun, gülü yedi mi, yemedi mi?" diye sorun. O zaman her şeyin nasıl değiştiğini görürsünüz...
Hükmetmek ve itaat etmekten başka bir alan var mı?
🧑🏻🦯 buradaydım arayıs ıcınde ne aradıgınıı bilmeden
İki beni adem
Kuantum fiziği, Tasavvuf.. metafizik. inanmak yok bilmek var denemek var.
bana elma metaforunu açıklayabilir mısınız ey dostlar?
Elma metaforu, bence Adem'e yasaklı olan elmadan geliyor. Yusuf'a yasaklı olan insanlardı ve Şivekar da bir insandı. Yani Yusuf'un yasaklı elması.
apaçık ortadaymış, nasıl anlamamışım... çok teşekkür ederim.
Rica ederim ben de elmanın bir metafor olduğunu yorumunuzdan anlayıp yola çıktım:)
peki, hüsnü yusuf bulunmak istiyor muydu?
mQ film
Hangi film