Akedemide Levent hocaların çoğalması gerekli.. sosyolojiye hakim ve bundan dolayı sosyolojide neyin karşında olduğunu bildiği gibi neyin bu bilmin konusu olması gerektiğine de değiniyor. Burada kendimi çok değerli bir yerde hissediyorum..
Bizi değerli hocalarla bir araya getirdiğiniz için teşekkürler. Hocamız dem vurduğum her noktaya değindi. İstifade ettim. Emeğinize sağlık. Benim için ayrıca bir iç dökme oldu. Teşekkür ederim.
Levent Bey iki günde ancak bitirebildim videoyu. Çok açıklayıcı, öğretici bir konuşmaydı. Sosyoloji öğrencilerinin mutlaka izlemesi gerek. Elimden geldiği kadar notlar alarak dinledim. Bazı tespitleri eksik buldum ve az önce yorum olarak paylaştım. Tek eleştirim Türkiyede sosyoloji ile dünyada sosyoloji ayrımını da ekleseydiniz konuşmanıza çok iyi olurdu. Tamam bir Marks, Weber, Durkheim'ımız yok ama neden bir Althuser, Habermas, Mills, Giddens, Bourdieu'muz bari olmasın. Bir de az önceki yorumda gizli olanı görmek bilim insanının işidir önermesini çok beğendiğimi yazmıştım. Aslında herkesin gözü önünde olan ama doğru anlamı vermediği şeyin anlamını ortaya çıkaran insan bilim insanı. Milyonlarca elmanın yere düşmesini gören insan arasından sadece Newton yer çekimi diye bir şey olduğunu, tüm kütlelerin bir birini çektiğini ortaya koydu. Neden çektiğini açıklamadı ama en azından çektiğini açıkladı. Einstein ise sebebini ortaya çıkardı. Tüm kütleler uzayı kütleleri ölçüsünde eğip büktüğü için. Her şey doğru olan bir soru ile başlıyor. Bu elma neden yere düşüyor. Gerçi Newton öncesinde de buna cevap verilmişti. Dünya dört elementten oluşuyordu ve bu elementler birbirini sevme durumuna göre ya itiyorlardı yada çakiyorlardı. Yani yanlış da olsa bir cevapları vardı. Sosyal bilimlerde de sorular soruyoruz ama bulduğumuz cevaplar fizik bilimler kadar kanıtlanabilir değil. Sosyal bilimlerin matematik gibi bir aracı olsaydı işimiz çok rahat olurdu. 2 kere 2 nin 4 ettiğini hiçbir doğa bilimci tartışmaz ama sosyal bilimcinin kullandığı araç dil olduğu sürece tartışma bitmeyecek. Türk halkı neden 20 yıldır aynı partiyi seçiyor diye soru sorduğunda verdiğin cevap hiçbir zaman elma neden yere düşüyor diye sorduğunda verdiğin cevapla aynı olmayacak. Bir dahinin çıkıp sosyal bilimler için matematik gibi bir araç yaratması gerek ki bizler bir sosyal konuyu tartışırken mutabık olalım. Tekrar emeğinize sağlık.
Bourdieu sosyolojisi: 51:10 "Sadece gizli olanın bilimi vardır, yada saklanılanın bilimi vardır. Herkes her şeyi görseydi, her şeyin mekanizmasını ampirik surette, doğrudan, bakarak, dokunarak anlasaydı bilime ihtiyaç kalmazdı. Bilim gizli olanla, saklı olanla vardır, o halde saklayan birileri var." Çok doğru bir tespit ama keşke gizli olmakla saklanan olmak arasındaki ayrımı daha güzel koysaymış. Çünkü saklanan bir şey olduğu zaman yada saklayan birileri olduğu zaman işin içine gizem giriyor hatta metafizik giriyor. Halbuki Newton elmanın yere düşmesi gizini çözdüğünde o bilgiyi saklayan birileri yoktu. Daha önce kimsenin görmediğini gördü ama bu görüşün arkasında birileri gizlediği için görme sorunu yaşama olayı yoktu ki. İnsanın evrimsel gelişmesi içinde ancak 1600'lerde bu gerçeği anlayabilecek kapasiteye gelmiş olduk o kadar. Bu bilimsel birikimin bir sonucu. Gizli olanı bulmak tamam, bu çok anlamlı bir tespit ama saklayan birisi var da biz onu buluyoruz dediğimizde bence çok da anlamlı değil.
Hoca çok doğru bir analiz yapıyor. Türkiye sosyolojisi üzerine bir video….çürümüşlük, yobazlık, yolsuzluk, hırsızlık, çeteleşme, şiddet, gasp, talibanlaşan bir sistemin sosyolojik resmini çizebilir misiniz sayın hocam?!
Şerif Mardin dışında ( O da bir nebze) Türkiye’de sosyologların Türkiye ile ilgili bir şey ürettiklerini henüz göremedik. Ama 1750’den bu yana batılı sosyolog veya sosyoloji ile ilgili bilimlerde fikir beyan etmiş düşünürleri hiç durmadan anlatıyorlar. 55 yaşında bir emekli olarak yüzlerce defa bunları dinledim ama Allah rızası için bizim yaramıza merhem olacak bir fikir söyleyene rastlamadım. Ama ümidimi kaybetmiş değilim. Blr gün bunu yapanı da göreceğimi biliyorum.
Levent Bey, Bazı istisnai insanlar çıkıyor ya bazen. 10 yaşında üniversiteye gidiyor, 15 yaşında çift dalda master yapıyor, 18 yaşında doktora yapıyor vs. Belki çok sık rastlanmıyor ama ender de olsa böyle insanlar çıkıyor. Dahi diyebileceğimiz böyle insanlar genelde bir konuda inanılmaz yetenekli oluyorlar. Bazısı müzisyen oluyor, bazısı bir sanat alanında mükemmel işler çıkarıyor. Bazısı otistik olabiliyor vs. Bu çeşit dahiler içinden bilimle ilgilenlerin daha çok sayısal alanda kendilerini göstermeleri enteresan. Teorik fizikçi olabilir yada Newton gibi bulduğu şeyi ifade edecek matematik olmadığında kendisi matematik icat edebilir. Einstein gibi bilim tarihini değiştirebilir yada buna benzer başak tarihten örnekler var. Öğrenmek için soruyorum, sizce sosyal bilim alanında böyle bilim insanları var mı? Eğer yoksa neden dehalar sosyal konulara ilgi göstermiyor? Dehaların ilgisini neden sanat ve sayısal bilimler çekiyor? Bir Marks, yada Freud sosyal bilimler açısından belki çığır açan işler yaptılar ve dünya tarihini de değiştirecek etkide bulundular ama insanın evrimsel gelişimi açısından fizikçiler yada mühendisler kadar etkili olamadılar. Oldukça subjektif bir soru oldu ama sosyal bilimdeki deha eksikliğinin sebebi ne sizce?
17:30 Bir sinema eleştirmeninin izlediği filmi eleştirirken bir anda eleştirdiği filmdeki karakterin filmden ona doğru cevap vermesi gibi. Sosyolog, karşısındaki sıradan insana, ben seni biliyorum ve senin hakkında yorum yapıyorum dediğinde hakkında yorum yaptığı kişi bir dakika dur, sen beni ne hakla inceliyorsun, ne hakla beni benden daha iyi bildiğini iddia ediyorsun, diyor. Sinema eleştirmeni izlediği filmdeki kişiye sen sadece bir hayali kahramansın sana verilen rolü oynadın senin ne yaptığını yorumlamaya hakkın yok demesi normal karşılanabilir ama bir sosyolog karşısındaki kişiye aynı şeyi söyleyebilir mi? Bence söyleyebilir. Aslında toplum içinde yaşayan o birey de kendisine yazılmış olan rolü oynadığının farkında değil. Zannediyor ki kendi bilinçli seçimlerini yaşıyor. Zannediyor ki yaşadığı hayatı değiştirebilme gücü var. Halbuki sermayeleri ölçüsünde sınırlı bir hayatı yaşamaya mahkum olduğunu görmüyor. Neden bir büyükelçinin çocuğunun büyükelçi olma olasılığı ile bir temizlik işçisinin çocuğunun büyük elçi olma olasılığının aynı olmadığını görmüyor, bilmiyor: Kendi labirenti içinde yol alıyor ama labirentte olduğunun farkında değil. İşte bu noktada sosyolog, insanlara nasıl bir labirent içinde olduğunu gösterebilir. Sosyoloğun sıradan insandan farkı da bence bu noktada ortaya çıkıyor.
43:30 Tam bu noktada siyasetin toplumsal yapının hem sonucu olarak karakter kazanmasını hem de siyasetin toplumsal yapıyı şekillendirici etkisini konuşmak gerekmez mi? Sosyoloji biliminin siyasetle olan ilişkisini nasıl değerlendireceğiz.Birisi toplumu anlamaya çalışırken diğeri toplumun hem sonucu hem de toplumu değiştirebilme gücüne sahip bir yapı. Sosyolog durum tespiti yapsa da toplumu değiştirme gücüne sahip değil. 50:45 Biraz erken doğum olmuş. Levent Bey doğal olarak bu konuya girmiş. Ama ben özellikle Türkiye'de bilim insanının toplum tarafından ciddiye alınmadığını düşünüyorum. Osmanlıdan devraldığımız çok habis bir miras. Biz de Karagözler Hacivatları hep dövüyor. Biz okumuş insan sevmeyen bir toplumuz.
Sosyoloji bölümü okudukdan sonra kitap okumakdan nefret ettim , resmen dedikodu bilimi , sandalyeyi KarlMarks nasıl yorumluyor , Michel nasıl yorumluyor,max Weber nasıl yorumluyor, Habermas nasıl yorumluyor ,yorum yorum yorum ….
Levent beyi daha çok görmek isteriz. Özellikle Levent hoca ile Goffman üzerine de bir video çok faydalı olacaktır. Bu video için de çok teşekkürler.
Akedemide Levent hocaların çoğalması gerekli.. sosyolojiye hakim ve bundan dolayı sosyolojide neyin karşında olduğunu bildiği gibi neyin bu bilmin konusu olması gerektiğine de değiniyor. Burada kendimi çok değerli bir yerde hissediyorum..
ilk defa sunucu dikkatimi dağıtacak mı endişesi taşımadan bir video izleyebildim ve hocanın da birikiminden istifade edebildim..
Levent hocam, sadece bu videoyla bile bana çok şey kattınız, var olun... Bu kanalda daha çok videonuz olması dileğiyle... sabırsızlıkla bekliyoruz 💜
Levent hocamız önemli bir değer.
Bizi değerli hocalarla bir araya getirdiğiniz için teşekkürler. Hocamız dem vurduğum her noktaya değindi. İstifade ettim. Emeğinize sağlık. Benim için ayrıca bir iç dökme oldu. Teşekkür ederim.
😊🎈
osyoloji birinci sınıf öğrencisi olarak (sanat tarihçisi olarak), izlemeyi sevdim ve sosyolojiyi sevdirdiği için teşekkürler hocamıza.
enfes bir dersti, meseleyi anlamaya dair yön verici bir cerceve.
Levent Bey iki günde ancak bitirebildim videoyu. Çok açıklayıcı, öğretici bir konuşmaydı. Sosyoloji öğrencilerinin mutlaka izlemesi gerek. Elimden geldiği kadar notlar alarak dinledim. Bazı tespitleri eksik buldum ve az önce yorum olarak paylaştım. Tek eleştirim Türkiyede sosyoloji ile dünyada sosyoloji ayrımını da ekleseydiniz konuşmanıza çok iyi olurdu. Tamam bir Marks, Weber, Durkheim'ımız yok ama neden bir Althuser, Habermas, Mills, Giddens, Bourdieu'muz bari olmasın.
Bir de az önceki yorumda gizli olanı görmek bilim insanının işidir önermesini çok beğendiğimi yazmıştım. Aslında herkesin gözü önünde olan ama doğru anlamı vermediği şeyin anlamını ortaya çıkaran insan bilim insanı. Milyonlarca elmanın yere düşmesini gören insan arasından sadece Newton yer çekimi diye bir şey olduğunu, tüm kütlelerin bir birini çektiğini ortaya koydu. Neden çektiğini açıklamadı ama en azından çektiğini açıkladı. Einstein ise sebebini ortaya çıkardı. Tüm kütleler uzayı kütleleri ölçüsünde eğip büktüğü için. Her şey doğru olan bir soru ile başlıyor. Bu elma neden yere düşüyor. Gerçi Newton öncesinde de buna cevap verilmişti. Dünya dört elementten oluşuyordu ve bu elementler birbirini sevme durumuna göre ya itiyorlardı yada çakiyorlardı. Yani yanlış da olsa bir cevapları vardı. Sosyal bilimlerde de sorular soruyoruz ama bulduğumuz cevaplar fizik bilimler kadar kanıtlanabilir değil.
Sosyal bilimlerin matematik gibi bir aracı olsaydı işimiz çok rahat olurdu. 2 kere 2 nin 4 ettiğini hiçbir doğa bilimci tartışmaz ama sosyal bilimcinin kullandığı araç dil olduğu sürece tartışma bitmeyecek.
Türk halkı neden 20 yıldır aynı partiyi seçiyor diye soru sorduğunda verdiğin cevap hiçbir zaman elma neden yere düşüyor diye sorduğunda verdiğin cevapla aynı olmayacak. Bir dahinin çıkıp sosyal bilimler için matematik gibi bir araç yaratması gerek ki bizler bir sosyal konuyu tartışırken mutabık olalım.
Tekrar emeğinize sağlık.
tetikleyici bir konuşma, aklınıza sağlık hocam
Levent Hocayi uzun zamandir görmüyorduk. Eski güzel sosyoloji günlerinden geriye ne kaldi ki Türkiyede?
Emeğinize, yüreğinize ve kaleminize sağlık.
Sosyoloji bilimlerin kraliçesidir.
hocaya ayrı sunucuya ayrı teşekkür ederim...
Biz teşekkür ederiz 🎈
Bourdieu sosyolojisi: 51:10 "Sadece gizli olanın bilimi vardır, yada saklanılanın bilimi vardır. Herkes her şeyi görseydi, her şeyin mekanizmasını ampirik surette, doğrudan, bakarak, dokunarak anlasaydı bilime ihtiyaç kalmazdı. Bilim gizli olanla, saklı olanla vardır, o halde saklayan birileri var."
Çok doğru bir tespit ama keşke gizli olmakla saklanan olmak arasındaki ayrımı daha güzel koysaymış. Çünkü saklanan bir şey olduğu zaman yada saklayan birileri olduğu zaman işin içine gizem giriyor hatta metafizik giriyor. Halbuki Newton elmanın yere düşmesi gizini çözdüğünde o bilgiyi saklayan birileri yoktu. Daha önce kimsenin görmediğini gördü ama bu görüşün arkasında birileri gizlediği için görme sorunu yaşama olayı yoktu ki. İnsanın evrimsel gelişmesi içinde ancak 1600'lerde bu gerçeği anlayabilecek kapasiteye gelmiş olduk o kadar. Bu bilimsel birikimin bir sonucu.
Gizli olanı bulmak tamam, bu çok anlamlı bir tespit ama saklayan birisi var da biz onu buluyoruz dediğimizde bence çok da anlamlı değil.
hoca ne kadar tatlı gülüyor
Teşekkür ederim
Çok değerli bir video daha. Emeğinize sağlık.
Teşekkür ederiz 🎈
Kapitalizm iktisat durkheim anahtar kelimeler 😅😅 agziniza saglik hocam sosyolojiyi cok guzel anlattiniz
Hoca çok doğru bir analiz yapıyor. Türkiye sosyolojisi üzerine bir video….çürümüşlük, yobazlık, yolsuzluk, hırsızlık, çeteleşme, şiddet, gasp, talibanlaşan bir sistemin sosyolojik resmini çizebilir misiniz sayın hocam?!
Hep konuşun Hocam..
oduncu gömleği izlerken bana bunaltı veriyor:)
Şerif Mardin dışında ( O da bir nebze) Türkiye’de sosyologların Türkiye ile ilgili bir şey ürettiklerini henüz göremedik. Ama 1750’den bu yana batılı sosyolog veya sosyoloji ile ilgili bilimlerde fikir beyan etmiş düşünürleri hiç durmadan anlatıyorlar. 55 yaşında bir emekli olarak yüzlerce defa bunları dinledim ama Allah rızası için bizim yaramıza merhem olacak bir fikir söyleyene rastlamadım. Ama ümidimi kaybetmiş değilim. Blr gün bunu yapanı da göreceğimi biliyorum.
Demek ki siz yeteri kadar iyi incelememişsiniz Türkiye'deki sosyologların çalışmalarını..
Levent Bey, Bazı istisnai insanlar çıkıyor ya bazen. 10 yaşında üniversiteye gidiyor, 15 yaşında çift dalda master yapıyor, 18 yaşında doktora yapıyor vs. Belki çok sık rastlanmıyor ama ender de olsa böyle insanlar çıkıyor. Dahi diyebileceğimiz böyle insanlar genelde bir konuda inanılmaz yetenekli oluyorlar. Bazısı müzisyen oluyor, bazısı bir sanat alanında mükemmel işler çıkarıyor. Bazısı otistik olabiliyor vs. Bu çeşit dahiler içinden bilimle ilgilenlerin daha çok sayısal alanda kendilerini göstermeleri enteresan. Teorik fizikçi olabilir yada Newton gibi bulduğu şeyi ifade edecek matematik olmadığında kendisi matematik icat edebilir. Einstein gibi bilim tarihini değiştirebilir yada buna benzer başak tarihten örnekler var. Öğrenmek için soruyorum, sizce sosyal bilim alanında böyle bilim insanları var mı? Eğer yoksa neden dehalar sosyal konulara ilgi göstermiyor? Dehaların ilgisini neden sanat ve sayısal bilimler çekiyor? Bir Marks, yada Freud sosyal bilimler açısından belki çığır açan işler yaptılar ve dünya tarihini de değiştirecek etkide bulundular ama insanın evrimsel gelişimi açısından fizikçiler yada mühendisler kadar etkili olamadılar. Oldukça subjektif bir soru oldu ama sosyal bilimdeki deha eksikliğinin sebebi ne sizce?
Bilimlerin kraliçesi sözüCompte'a ait degil miydi? Durkheim dedi sanki :)
17:30 Bir sinema eleştirmeninin izlediği filmi eleştirirken bir anda eleştirdiği filmdeki karakterin filmden ona doğru cevap vermesi gibi. Sosyolog, karşısındaki sıradan insana, ben seni biliyorum ve senin hakkında yorum yapıyorum dediğinde hakkında yorum yaptığı kişi bir dakika dur, sen beni ne hakla inceliyorsun, ne hakla beni benden daha iyi bildiğini iddia ediyorsun, diyor. Sinema eleştirmeni izlediği filmdeki kişiye sen sadece bir hayali kahramansın sana verilen rolü oynadın senin ne yaptığını yorumlamaya hakkın yok demesi normal karşılanabilir ama bir sosyolog karşısındaki kişiye aynı şeyi söyleyebilir mi? Bence söyleyebilir. Aslında toplum içinde yaşayan o birey de kendisine yazılmış olan rolü oynadığının farkında değil. Zannediyor ki kendi bilinçli seçimlerini yaşıyor. Zannediyor ki yaşadığı hayatı değiştirebilme gücü var. Halbuki sermayeleri ölçüsünde sınırlı bir hayatı yaşamaya mahkum olduğunu görmüyor. Neden bir büyükelçinin çocuğunun büyükelçi olma olasılığı ile bir temizlik işçisinin çocuğunun büyük elçi olma olasılığının aynı olmadığını görmüyor, bilmiyor: Kendi labirenti içinde yol alıyor ama labirentte olduğunun farkında değil. İşte bu noktada sosyolog, insanlara nasıl bir labirent içinde olduğunu gösterebilir. Sosyoloğun sıradan insandan farkı da bence bu noktada ortaya çıkıyor.
'sıradan insan' tabiri zaten teknik olarak da hatalı ve sosyoloji bakımından zaten bütünüyle yanlış.
gercekten, sosyoloji ne ise yariyor
Hocam sosyoloji okursam fular takabilir miyim? Benim için önemli olan fular. 😁
Teşekkürler...
43:30 Tam bu noktada siyasetin toplumsal yapının hem sonucu olarak karakter kazanmasını hem de siyasetin toplumsal yapıyı şekillendirici etkisini konuşmak gerekmez mi? Sosyoloji biliminin siyasetle olan ilişkisini nasıl değerlendireceğiz.Birisi toplumu anlamaya çalışırken diğeri toplumun hem sonucu hem de toplumu değiştirebilme gücüne sahip bir yapı. Sosyolog durum tespiti yapsa da toplumu değiştirme gücüne sahip değil.
50:45 Biraz erken doğum olmuş. Levent Bey doğal olarak bu konuya girmiş. Ama ben özellikle Türkiye'de bilim insanının toplum tarafından ciddiye alınmadığını düşünüyorum. Osmanlıdan devraldığımız çok habis bir miras. Biz de Karagözler Hacivatları hep dövüyor. Biz okumuş insan sevmeyen bir toplumuz.
Hocam ben de mezun olunca ne olacaksın sorusuna Öğretmen diyip geciştiriyorum 😂
Hocam ilk yirmi dakika hala sosyolojinin ne işe yaradığına girmediniz, sizin öznel sosyologluk meselenizi dinliyoruz :)
Öznel sosyologluklar yüzünden sosyolojinin ne yaptığını anlatmak zorlaşıyor diyor işte oralarda
@@edillemirancuk2609 o benim sorunum değil :) Comte veya Durkheim açar okurduk kısa yoldan bilgi lazım bize jrbrhrhrb
Sosyoloji bölümü okudukdan sonra kitap okumakdan nefret ettim , resmen dedikodu bilimi , sandalyeyi KarlMarks nasıl yorumluyor , Michel nasıl yorumluyor,max Weber nasıl yorumluyor, Habermas nasıl yorumluyor ,yorum yorum yorum ….
😂😂😂
20 dakikadır dinliyorum. Abi birçok şey söyledi, ama hiçbir şey anlatmadı.
Yatım saat sosyolojiyi küçümseyen sosyolog
Cümleler uzadıkça anlam bozulur hocam daha net kısa cümleler ile konuşursanız gençlere bilgi aktarımımız daha kolay olur kanısındayım.
Bi işe yaramadığını öğrenmiş olduk.