Dupuytren Kontraktürü Nedir ve Nasıl Tedavi Edilir?

Поділитися
Вставка
  • Опубліковано 12 вер 2024
  • Dupuytren Kontraktürü
    Kontraktür kelimesi yumuşak dokunun kalınlaşarak sertleşerek kısalması ve sertleşmesi ile karakterize bir tablodur. Bu eğer elde olursa el avuç içerisinde olursa avuç içerisinde bulunan avuç derisinin altındaki palmar facia dediğimiz dokuların kalınlaşıp sertleşerek parmakların yavaş yavaş kapatmaya doğru çekmesi ile karakterize bir durumdur. Bunlar genellikle Kuzey Avrupa ırkında çok fazladır ve Wiking hastalığı olarak bilinmektedir. Wikinglerde bu hastalığın çok fazla gözüküyor olmasının nedeni onlar kayıklarının küreklerini kullanırken devamlı ellerini kullanmış olmaları ve avuç içlerini çok fazla travmaya maruz bırakmaları neticesinde bu yumuşak dokuları kalınlaşıyor sertleşiyor ve zaman içerisinde parmakların kapanacak şekilde olmaktadır. . Sebepleri içerisinde elini çok kullanan çok zorlayan el işçilerinde ve yine elinin fasiasını avuç içerisine çok fazla zorlayan kişilerde sık olarak karşılaşılmaktadır. Hormonal bozukluğu olan özellikle endokrin bozukluklarında yine karşılaşılmaktadır. Burada diyabet hastaları, Tiroid hastaları risk altındadır. Fazla alkol tüketimi, sigara tüketimi de, yine Karaciğer rahatsızlığı da bu olayı artıran faktörler arasındadır.
    Klinik olarak burada parmağını kapatacak şekilde bir kordun ortaya çıkması önemlidir. Zaman içerisinde de bu parmaklar gittikçe kapanarak tamamen kapalı hale gelebilmektedir. Tanısı klinik muayene ile konulmakta radyolojik olarak da eğer İhtiyaç olursa direkt grafiler den ek patolojileri tespit etmek açısından gerekirse tomografi ve MR dan da faydalanabilir. Sadece dupuytren kontraktürü fizik muayeneyle muayene edilirken avuç içerisinde kortların tespit edilmesi ve nohut büyüklüğündeki yapıların tespit edilmesiyle tanı koymak mümkündür.
    Tedavisinde başlangıçta bir konservatif tedavi yaklaşımları yapılabilir. Burada özellikle ateller ve siplintlerle parmağın daha fazla bükülmesini engellemeye çalışılabilir. Avuç içerisinde bulunan nodüller masajlar yardımıyla daha esnek hale getirilebilir. Bunlardan fayda görülmediğinde local steroid enjeksiyonları uygulanabilir. Fakat bunlardan da fayda görülmediğinden ve parmaklar kapanmaya başladığın da cerrahi tedaviler gündeme gelmekte. Cerrahi tedavi olarak perkuten yöntemler yani cerrahi olarak açmadan kapalı olarak girişimlerle bu gerginliği giderici, tendonların yanında oluşmuş olan bu bantları gevşetici müdahaleler yapılabilir. Burada dikkat edilmesi gereken bir konu hemen yanında damar ve sinirler geçmektedir. Bunlara zarar vermemek gerekir. Mikrocerrahi prensiplerine uymak gerekir. Bundan başka eğer bu kapalı yöntemler uygun değilse açık cerrahi yöntemler yapılmakta; bu nodül ve kortlar yanında bulunan damar ve sinirleri zarar vermeden mikrocerrahi prensipler içerisinde çıkarılarak hemen erken fizik tedaviye erken rehabilitasyona başlamak gerekir. Burada Fizik Tedavi son derece kıymetli. Uzun süre eklemleri bükük olarak kalan hastalarda eklem sertlikleri olabilmekte. Bu yüzden fizik tedavi ile bunlar açılabilmekte ender olarak da açılamayan bu eklem sertlikleri cerrahi olarak da tedavi edilebilmektedir.

КОМЕНТАРІ • 30