Kanalımızın temel amacı bilimdeki dil bariyerlerini kaldırmak. Olabildiğince Türkçe kelimeleri seçmek. Her zaman başarılı olamıyoruz ama bilimdeki dil bariyerleri kalkmadan yol alamayacak gibiyiz. Yorum ve destek için çok teşekkürler.
Bana kalırsa bu konuda yanlış düşünüyorsunuz. Tabi ki kelimelerin karşılıkları bulunmalı ve Türkçe karşılıkları varsa kullanılmalı ama Türkçeleşmiş kelimeler varsa sırf Arapça veya Farsça diye de kullanımı bırakılmamalı. Simülasyon gibi mesela, Fransızca kökenli bir sözcük ama Türkçesi var mı? Benzeşme mi diyeceğiz? Benzeşme dersek kaç kişi anlayacak? Dilde sadeleştirme bana göre o dili öldürüyor ama bu kesinlikle Türkçe dilindeki kelime hazinesini de geliştirmeliyiz. Bilgisayar gibi mesela.
İnsan günlük hayatı takip ederken "Hayatta hiçbir şey tesadüf değildir." iddiası üzerinden karşısına çıkan kişileri ve nesneler ile zihninde "ortaya çıkan" fikirleri karşılaştırırsa bir "tasarlanmışlığın" içinde olduğunu görüyor. Bu tasarlanmışlığın esas unsuru ise "momentum". Kişinin içine doğan fikirler ve karşısına çıkan şeyler bir denge oluşturuyor. Ve kişinin bunun üzerinden "Tasarımcı" ile konuşması dahi mümkün oluyor. Çünkü kişinin düşünürken "içine doğan" fikirler onun "bilmediği" bir yerden doğuyor ve bu fikirler karşısına çıkan şeylerle bir sarkaçın ucundaki maddenin yerçekimi ile her halükarda bulunduğu yerin simetriği tarafa gidecek olması gibi dinamizmi ortadan kaldırılamaz bir momentum oluşturuyor. Ve bütün bunlar anladığım kadarıyla birinci dereceden elektromanyetizmayla işliyor. Bu arada simülasyonda olduğumuzun bir diğer ispatı ise kişi diğer insanların faydası için ne kadar gayret sarf ederse bu gayeyle yaptıklarının kendisinin daha iyi hale gelmesini "kendiliğinden" temin ediyor oluşu. Yani kişi başkalarının iyiliği için iyi niyetle hareket ettiğinde bu onun "kendi iyiliği için" yapacağı şeyleri kendiliğinden yapıyor olmasını temin ediyor. Hatta diğer insanların iyiliği için hareket ediyor olmak kişinin fark etmeden yaptıklarıyla sağlığını korumasını ve başına gelebilecek kaza ve bela miktarını çok ciddi derecede düşürmüş olarak yaşıyor olmasını temin ediyor. Ben hatta şöyle bir şey tahmin ediyorum. İnsanların "Street Fighter" oyununda olduğu gibi canlarının bir seviyesi var ve bu seviye kişi başkalarının iyiliği için hareket ettikçe artıp başkalarını umursamadan onların kötülüğünü isteyerek yaşadıkça azalıyor.
İnanç temelli bir yorum. Birçok iyi insanın başına gelen kötü durumları hepimiz gözlemlemişizdir. Zaten iyi ya da kötü gibi kavramlar da görecelidir. Biri için çok iyi olan bir insan diğeri için çok kötü olabilir.
@@selcukd9824 Dünyayı yaratanın şeytanın bizzat kendisi olduğundan eminim. Ve tam olarak insanın masumiyetini kaybettikçe düşüşü bu dünyada vuku bulan şey. En büyük suç da üremek olduğu için zaten dinler de cennetten düşüşü şehvetin ortaya çıkması teşbihiyle anlatmış haldeler. Dikkat ederseniz bir çocuğun neşesi ne olursa olsun yaşadığı müddetçe o kadar düşmüyor. Çünkü henüz şehvetle karşı cinse yönelip dünyaya saldırıp başına bin türlü bela almamış halde. Ki en mühimi de belayı bela haline getiren şeyin bela kişinin suç işleyerek başına geldiği için vicdan azabı ve suçluluk duygusuyla kahrolması.
Hangi açıdan baktığımıza bağlı olarak cevap değişebilir. Bu evrende fiziksel soruların en iyi cevaplarının genellikle hem evet hem hayır olarak verilebileceğidir. İkilimde burafa başlıyor çünkü evrenimiz de boyutların titreşimindrn oluşuyor. Evet dediğimiz yerde karşımıza hayır çıkabilir. Hayır dediğimiz yerde bir evetle karşılaşabiliriz. Bu ikilem aslında bir olana işaret eder ve simulasyonda olduğumuzu bir başka şekilde ifade edersem gerçek dediğimiz şeyin aslında bir yanılsama veya illüzyon olduğunu söyleyebiliriz. Hatta teori olarak kalmıyor illüzyondan çıkmak gerçek üstü olanı yaşamak mümkündür. Ölüm, uyku anı veya duru görü gibi farklı olabilir. Aslında şu an kafamızda yaşıyoruz düşüncelerde bir hayal yaratıp bu varlığı sürdürüyoruz. Varlığı güçlendirmek için daha çok düşünmeye çalışıyoruz. Yani bu hayali bir güçlendirme de olabilir veya bir şeyleri güçlendiriyor olabiliriz örneğin odaklanmayı artırıyoruzdur. Bunun haricinde düşünmediğimiz sadece varlığımızın kendi başına olduğu bir dünya var. Bu dünya keşfedilmeyi bekliyor.
Simülasyonda olduğumuzun en bariz kanıtı, bizim gibi daha televizyon olmadığı zamanları bile anımsayan ilkel akıllı canlıların, aradan birkaç 100 yıl geçmesine rağmen aşırı derecede ileri simülasyonlar üretiyor olmamızdır. bunun için oyunlara bakabilirsiniz ya da diğer simülasyon süper bilgisayar uygulamalarına. şöyle düşünmek gerekiyor 1.000.000 yıl sonraki gelişmeyi hayal edin bu logaritmik ilerleyen bir süreç ve inanın bana simülasyondayız beyler
İnanma duygusu olan bir biyozekayı bilgisayara bağlayıp o karaktere bağlarsan bu mümkün olabilir(Matrix filmi geldi aklıma) Daha büyük çaplı bir simülasyonda bu dünya olabilir mesela çünkü ruhumuzda bedenimize beynimizle yerleşmiş ordan kontrol ediyor bedeni zihnimizde bir enerji bir elektrik akım gücüyle çalışıyor ruhta(bilgiyi ruh bırakıyor nefis paketli atıyor) gereken duygusal bilgiyi moleküler düzlemde paketleyip sinapsboşluğuna bırakıyor buda duygusal varlığımızı oluşturuyor falan filan
@@frkn313 :))) Arthur'a ruhumuzdan mı üfleyeceğiz? Nasıl yapacağız peki bunu? Ruh diye bir şey fiziken yok bu arada. Yani bilimsel olarak Ruh kelimesinin bir karşılığı yok. İnanıyoruz o ayrı.
Bir gün mutlaka mikrodan makroya tam kapsamlı bir simülasyon yapılabilmesinin mümkün olacağına inanıyorum. hatta tamamen farklı kurallara göre çalışan evrenler simule edilecektir, akla gelen her şey denenecektir.
Simulasyon tüm evreni simule etmek yerine atomu oluşturan temel parçacıkları ve evrendeki fizik kurallarını veya büyük patlamayı simüle ediyor olabilir mi ? Belki de bir fizik deneyinin yarattığı simulasyonun evrenindeyiz.
Hepsi var. Özellikli amaçlar için yapılanlar var derken bunu anlamak istemiştik. Günün sonunda tümü için de ihtiyaç var ki, bizim algımız oluşsun yorum için teşekkürler.
Bilginin bir noktadan başka bir noktaya ışık hızının ötesinde aktarılabilmesi bile esasında tek başına farklı bir protokol kullanarak mevcut sınırların aşılabildiği anlamına gelmekte ve bu da benim için simülasyonda olduğumuzu (daha doğrusu birisi tarafından yapıldığımızı) gösteren en gerçekçi kanıttır.
Işık hızını geçince simülasyon olduğunu neye dayandırıyorsun, ayrıca hangi madde veya bilgi ışık hızını geçmiş ki. Nerede kanıt? Ancak inanç düzeyinde bir iddia seninkisi
Bilgi şimdilik "pratikte" ışık hızından öte bir şekilde aktarılamıyor ama şimdilik. Teorik olarak mümkün. Ancak spekülatif bilimde genel görüş şu yönde; ışık hızı evrenin işlemci hızı, o sebeple aşamıyoruz şeklinde ilginizi çekerse bu konuyu ele aldığımız video linki aşağıda ua-cam.com/video/RHf2xy-sP7U/v-deo.html
@@hilalkucuk5 Kuantum ile bilgi aktarımı gerçekleştiğine dair bir haber duymuştum araştırmalarımı yaptığımda ışık hızı ötesinde olduğuna dair bir bilgi yok. Yanlış bilgi vermişim. Ancak kuantum dolanıklılık ile bilgi iletimi gerçekleşmiş gerçekten.
Kardeşim anlatmaya çalıştığın şey için teşekkür ederim. Farklı bir bakış açısı ile olayı değerlendiriyorsun ancak üzülerek söylemekteyim ki bilgi entropisi de evrenin yaşı ilerledikçe artmaktadır. yani çizdiğin grafik yanlış. normal entropi ile bilgi entropisi kesişmes ikiside sonsuza kadar artar.
Geri bildirim için çok teşekkürler. Bir teori sizin dediğiniz gibi ama yeni teoriler klasik fiziğin zincirlerinden çıkıyor gibi. Yorum ve destek için çok sağolun
Öneri için teşekkürler. Evrenin Bilişsel Modeli için biraz hazırlığımız var ama henüz bunu bir video yapabilecek ehliyette olmadığımızı anldık. Öneri için çok teşekkürler.
Simulasyondan ne anladığınıza bağlı. Yaratılmış, kuralları, ölçüleri konmuş bir evren diye anlıyorsanız bu zaten bilinen bir gerçek. Allah Kuranda evreni yarattığından, her şeyi yarattığından, her şeye ölçü ve özellikler berdiğinden bahsediyor zaten. Bu simulasyon değil de ne? Bir oyun gibi. Oyunu da birisi tasarlar, kodlar, istediği özellik ve ölçüleri verir. Hatta istese oyundaki karakter kendini yaşıyor sanabilir
Teorik olarak böyle bir simülasyon yapabilir durumdayız. Bu konu istek, enerji ve işlemci sorunu şimdilik. Konuyu aşağıdaki videoda ele almıştık. Yorum için teşekkürler. ua-cam.com/video/RHf2xy-sP7U/v-deo.html
SSCB'nin olimpiyatlara katıldığını görecek kadar da, Metallica'nın Moskova'da konser verdiğini görecek kadar da yaş var. Yorumunuz için çok teşekkürler.
Çok basit. Bazen baga giriyor. Arabalar yola çıkmak için bilgisayar oyununda olduğu gibi beni bekliyor. Neresinden bakarsan bak simüle edilmiş bir ortam
@@devrimsecinti Hayır eminiz artık, bir Alim açıklamış sonsuzluk topyekün yoktur diye pi sayısının bile bir sonu var diye denkelmlerle geometriyle aciklamış
@@birkacseybilenadam sen bunu işlemci acısından görüyorsun buna dayanarak1990 lardan kalma bir bilgisayar yeterince zaman verilirse bunu yapabilir ama bir sorun var bu işlemci evrendeki her atomun lokasyonunu o anki durumunu bir yerde depolamalı ve suan bakarsak elde edebileceğimiz en kücük transistör boyutu 2 nanometre ama bir atom 100 picometre boyutunda aradaki fark everest kadar ve 1 transistör sadece 1 ve 0 kulanabilir evrendeki tüm atomların o anki durumunu kaydetmek icin evrendeki atomlardan daha fazla transistöre sahip olmalıyız tabi bu simüle edenler icin daha kücük olabilir ama farz edelimki onlarda kendi evrenleri gibi bir şey simüle etmek istedi ya quantum bilgisayarlarda depolanacak bilgi 1 qbit 100 farklı olasılığa sahip olabiliyor 0 dan 99 a kadar ama yine hala yeterli olacağını sanmam
Similasyonda olmadığımızın ispati bir similasyonmu yaratmak eminmiyiz bundan ? yani yaratamazsak yokmuymuş similasyon ? argüman başkan kopuk ve yanlış sanki. 500 yıl sonraki elimizdeki imkanlarla hmm similasyon yaratamıyoruz demekki gerçekmiş herşey diyeceğiz öylemi ? 1000 yıl sonra aa evet similasyon yarattık demekki gerçek değilmişiz mi diyeceğiz ?
Henüz yapamadık, yapabiliriz ve yaptık. Şeklinde düşünelim. Yorum ve akıl yürütme için teşekkürler. Bir gün yapacağız önermesi ister istemez varlığın kabuldür aslında.
Büyük bir iddia, peki dediğinin doğru olduğunu nereden biliyorsun diye sorsam, mesela seni yemislerse veya irkına soykırım uygulayip (Talkan ve Curcan katliamı gibi) zamanında zorla birşeyleri dayattilarsa, veya veya yanlış bilgi gönderen (ONCE dünyanın 5 günde ,SONRA geri kalan BUTUN EVRENIN 2 günde yaratılması etc etc..) bir mimarin olabilecegini mi iddia ediyorsun?
BİİZNİLLAHİ TEALA YENİ BİR ASIR kitabını okuyunuz. Sitesinde pdf olarak yüklü. Açılır okunur. Gugıla yazın çıkar karşınıza. Net bir şekilde Rabbinizin varlık hakikatini ve NURUNDAN ( nur sure 35.ayet) kuantlardan-atomlara yaratmasını ve meleklerin ( kuvvetler) varlık hakikatini ve daha birçok bilgiyi bulacaksınız...
Önce BİİZNİLLAHİ TEALA YENİ BİR ASIR kitabını okuyunuz ve daha sonra Emrah Eryılmaz'a ait HAKİKAT PLANI kitap okumalarını BİR ve DOKUZ kanalında dinleyiniz. Orada kuranda ki farklı günde yaratılmayı beyan eden ayetler izah ediliyor.
Bug arayın fakat bulamayacaksınız diyen bir ayet hatırlıyorum "Gözünü bir kez daha ona çevirde bir bak, görebilirmisin bir yarık bir çatlak. Hiçbir uygunsuzluk, aykırılık, aksaklık göremezsin" mülk 3
Çift yarık deneyi bilim camiasının bir aldatmacasıdı. Deneyde kullanılan elektron yahut foton zaten varış noktaları olan perdede gözlemleniyor. Yarığın hizasına, önüne veya arkasına yerleştirildiği söylenen sensör her halukarda elektri ile çalışıyor. Bir manyetik alan oluşturuyor. Dolayısı ile aktörü etkiliyor. Henüz kütle çekimini izah edememiş fizikçilerin ödenek almak için ayyuka çıkardıkları sihirbazlık numarasıdır. Keza dolanık parçacıklar numarası da basit bir şekilde açıklanabilir. İki bozuk parayı, uzayda zıt yönlerde fırlatsanız ve 1 milyon yıl sonra hiçbir dış etkiye maruz kalmadıklarına emin olarak ölçseniz birinin ölçümü digerinin bilgisine sahip olmanızı sağlar...
Arapça ile Farsça sözcükleri kullanmadan öz Türkçe sözcükler üzerinden akıcı çok güzel bir anlatım olmuş. Emeğinize/ağzınıza sağlık.
Kanalımızın temel amacı bilimdeki dil bariyerlerini kaldırmak. Olabildiğince Türkçe kelimeleri seçmek. Her zaman başarılı olamıyoruz ama bilimdeki dil bariyerleri kalkmadan yol alamayacak gibiyiz. Yorum ve destek için çok teşekkürler.
Bana kalırsa bu konuda yanlış düşünüyorsunuz. Tabi ki kelimelerin karşılıkları bulunmalı ve Türkçe karşılıkları varsa kullanılmalı ama Türkçeleşmiş kelimeler varsa sırf Arapça veya Farsça diye de kullanımı bırakılmamalı. Simülasyon gibi mesela, Fransızca kökenli bir sözcük ama Türkçesi var mı? Benzeşme mi diyeceğiz? Benzeşme dersek kaç kişi anlayacak? Dilde sadeleştirme bana göre o dili öldürüyor ama bu kesinlikle Türkçe dilindeki kelime hazinesini de geliştirmeliyiz. Bilgisayar gibi mesela.
@@DarkLight6849 kurgu/kurgusallık bunlar simülasyon tanımına bence en yakın ve benzer tanımlama olarak kullanılabilir.
İnsan günlük hayatı takip ederken "Hayatta hiçbir şey tesadüf değildir." iddiası üzerinden karşısına çıkan kişileri ve nesneler ile zihninde "ortaya çıkan" fikirleri karşılaştırırsa bir "tasarlanmışlığın" içinde olduğunu görüyor.
Bu tasarlanmışlığın esas unsuru ise "momentum". Kişinin içine doğan fikirler ve karşısına çıkan şeyler bir denge oluşturuyor. Ve kişinin bunun üzerinden "Tasarımcı" ile konuşması dahi mümkün oluyor. Çünkü kişinin düşünürken "içine doğan" fikirler onun "bilmediği" bir yerden doğuyor ve bu fikirler karşısına çıkan şeylerle bir sarkaçın ucundaki maddenin yerçekimi ile her halükarda bulunduğu yerin simetriği tarafa gidecek olması gibi dinamizmi ortadan kaldırılamaz bir momentum oluşturuyor.
Ve bütün bunlar anladığım kadarıyla birinci dereceden elektromanyetizmayla işliyor.
Bu arada simülasyonda olduğumuzun bir diğer ispatı ise kişi diğer insanların faydası için ne kadar gayret sarf ederse bu gayeyle yaptıklarının kendisinin daha iyi hale gelmesini "kendiliğinden" temin ediyor oluşu. Yani kişi başkalarının iyiliği için iyi niyetle hareket ettiğinde bu onun "kendi iyiliği için" yapacağı şeyleri kendiliğinden yapıyor olmasını temin ediyor.
Hatta diğer insanların iyiliği için hareket ediyor olmak kişinin fark etmeden yaptıklarıyla sağlığını korumasını ve başına gelebilecek kaza ve bela miktarını çok ciddi derecede düşürmüş olarak yaşıyor olmasını temin ediyor.
Ben hatta şöyle bir şey tahmin ediyorum. İnsanların "Street Fighter" oyununda olduğu gibi canlarının bir seviyesi var ve bu seviye kişi başkalarının iyiliği için hareket ettikçe artıp başkalarını umursamadan onların kötülüğünü isteyerek yaşadıkça azalıyor.
Değerlendirme için teşekkürler. İyi olmak için bir neden ihtiyacımız yok.
İnanç temelli bir yorum. Birçok iyi insanın başına gelen kötü durumları hepimiz gözlemlemişizdir. Zaten iyi ya da kötü gibi kavramlar da görecelidir. Biri için çok iyi olan bir insan diğeri için çok kötü olabilir.
@@selcukd9824 Dünyayı yaratanın şeytanın bizzat kendisi olduğundan eminim.
Ve tam olarak insanın masumiyetini kaybettikçe düşüşü bu dünyada vuku bulan şey. En büyük suç da üremek olduğu için zaten dinler de cennetten düşüşü şehvetin ortaya çıkması teşbihiyle anlatmış haldeler.
Dikkat ederseniz bir çocuğun neşesi ne olursa olsun yaşadığı müddetçe o kadar düşmüyor. Çünkü henüz şehvetle karşı cinse yönelip dünyaya saldırıp başına bin türlü bela almamış halde. Ki en mühimi de belayı bela haline getiren şeyin bela kişinin suç işleyerek başına geldiği için vicdan azabı ve suçluluk duygusuyla kahrolması.
Simülasyon olduğunu anlasak ve dışına çıksak, çıktığımız yeri de sorgularız ve bu böyle devam eder gider. Güzel video ❤
Çıktığımız yer bütün sorularınıza cevap verirse.
@@Murat-Aydinyeni sorular üretiriz , eskiden insanların simülasyondamıyız gibi soruları yoktu şimdi var, yani yeni sorularımız hiç bitmeyecektir.
Cevabı sonsuza atmak kaçınılmaz. Yorum için teşekkürler.
Hangi açıdan baktığımıza bağlı olarak cevap değişebilir. Bu evrende fiziksel soruların en iyi cevaplarının genellikle hem evet hem hayır olarak verilebileceğidir. İkilimde burafa başlıyor çünkü evrenimiz de boyutların titreşimindrn oluşuyor. Evet dediğimiz yerde karşımıza hayır çıkabilir. Hayır dediğimiz yerde bir evetle karşılaşabiliriz. Bu ikilem aslında bir olana işaret eder ve simulasyonda olduğumuzu bir başka şekilde ifade edersem gerçek dediğimiz şeyin aslında bir yanılsama veya illüzyon olduğunu söyleyebiliriz. Hatta teori olarak kalmıyor illüzyondan çıkmak gerçek üstü olanı yaşamak mümkündür. Ölüm, uyku anı veya duru görü gibi farklı olabilir. Aslında şu an kafamızda yaşıyoruz düşüncelerde bir hayal yaratıp bu varlığı sürdürüyoruz. Varlığı güçlendirmek için daha çok düşünmeye çalışıyoruz. Yani bu hayali bir güçlendirme de olabilir veya bir şeyleri güçlendiriyor olabiliriz örneğin odaklanmayı artırıyoruzdur. Bunun haricinde düşünmediğimiz sadece varlığımızın kendi başına olduğu bir dünya var. Bu dünya keşfedilmeyi bekliyor.
Zamanın bir fonksiyonu evren ister istemez. Bu durumda da yanıtlar da dinamik. Değerlendirmeniz için çok teşekkürler.
Simülasyonda olduğumuzun en bariz kanıtı, bizim gibi daha televizyon olmadığı zamanları bile anımsayan ilkel akıllı canlıların, aradan birkaç 100 yıl geçmesine rağmen aşırı derecede ileri simülasyonlar üretiyor olmamızdır. bunun için oyunlara bakabilirsiniz ya da diğer simülasyon süper bilgisayar uygulamalarına. şöyle düşünmek gerekiyor 1.000.000 yıl sonraki gelişmeyi hayal edin bu logaritmik ilerleyen bir süreç ve inanın bana simülasyondayız beyler
RDR2'deki Atrhur veya diğer NPC'ler bir oyunun içinde olduklarını anlayabilirler mi?
İmkansız.
İnanma duygusu olan bir biyozekayı bilgisayara bağlayıp o karaktere bağlarsan bu mümkün olabilir(Matrix filmi geldi aklıma)
Daha büyük çaplı bir simülasyonda bu dünya olabilir mesela çünkü ruhumuzda bedenimize beynimizle yerleşmiş ordan kontrol ediyor bedeni zihnimizde bir enerji bir elektrik akım gücüyle çalışıyor ruhta(bilgiyi ruh bırakıyor nefis paketli atıyor) gereken duygusal bilgiyi moleküler düzlemde paketleyip sinapsboşluğuna bırakıyor buda duygusal varlığımızı oluşturuyor
falan filan
Arthur Morgan da anlamaz ise kimse anlamaz. Müthiş benzetme oldu. Teşekkürler.
veya age of empires taki bir koylunun oyun kamerasina donup sana bakarak beni niye yarattin diye sorsa
@@frkn313 :))) Arthur'a ruhumuzdan mı üfleyeceğiz? Nasıl yapacağız peki bunu?
Ruh diye bir şey fiziken yok bu arada. Yani bilimsel olarak Ruh kelimesinin bir karşılığı yok. İnanıyoruz o ayrı.
Bir gün mutlaka mikrodan makroya tam kapsamlı bir simülasyon yapılabilmesinin mümkün olacağına inanıyorum. hatta tamamen farklı kurallara göre çalışan evrenler simule edilecektir, akla gelen her şey denenecektir.
Hindu mitolojisine göre hepimiz tanrı Shiva'nın rüyasında gördükleriyiz (yani aslında yokuz). Ve Shiva uyandiğında yok olacağız. Tanıdık geldi mi?
Bununla ilgili 2024 çıkmış Müthiş bir filim var tam beyin yakma garantili. Levels 2024 yılı yapımı
Yeterli işlem gücü, enerji ve eksik teoriler tamamlanınca olmasını bekliyoruz. Yorum ve destek için teşekkürler.
@@devrimsecinti Peki ya Shiva gerçek hayatında meydana gelecek olayları gösteren bir haberci rüya görüyorsa ?
Simulasyon tüm evreni simule etmek yerine atomu oluşturan temel parçacıkları ve evrendeki fizik kurallarını veya büyük patlamayı simüle ediyor olabilir mi ? Belki de bir fizik deneyinin yarattığı simulasyonun evrenindeyiz.
Hepsi var. Özellikli amaçlar için yapılanlar var derken bunu anlamak istemiştik. Günün sonunda tümü için de ihtiyaç var ki, bizim algımız oluşsun yorum için teşekkürler.
Bilginin bir noktadan başka bir noktaya ışık hızının ötesinde aktarılabilmesi bile esasında tek başına farklı bir protokol kullanarak mevcut sınırların aşılabildiği anlamına gelmekte ve bu da benim için simülasyonda olduğumuzu (daha doğrusu birisi tarafından yapıldığımızı) gösteren en gerçekçi kanıttır.
bilgi nasıl ışık hızı ötesinde aktarılır? telefonla konuşarak mı?
Işık hızını geçince simülasyon olduğunu neye dayandırıyorsun, ayrıca hangi madde veya bilgi ışık hızını geçmiş ki. Nerede kanıt? Ancak inanç düzeyinde bir iddia seninkisi
Bilgi şimdilik "pratikte" ışık hızından öte bir şekilde aktarılamıyor ama şimdilik. Teorik olarak mümkün. Ancak spekülatif bilimde genel görüş şu yönde; ışık hızı evrenin işlemci hızı, o sebeple aşamıyoruz şeklinde ilginizi çekerse bu konuyu ele aldığımız video linki aşağıda
ua-cam.com/video/RHf2xy-sP7U/v-deo.html
@@kahininkurabiyeleri Güzel bir noktaya parmak basmışsınız :)
@@hilalkucuk5 Kuantum ile bilgi aktarımı gerçekleştiğine dair bir haber duymuştum araştırmalarımı yaptığımda ışık hızı ötesinde olduğuna dair bir bilgi yok. Yanlış bilgi vermişim. Ancak kuantum dolanıklılık ile bilgi iletimi gerçekleşmiş gerçekten.
Kardeşim anlatmaya çalıştığın şey için teşekkür ederim. Farklı bir bakış açısı ile olayı değerlendiriyorsun ancak üzülerek söylemekteyim ki bilgi entropisi de evrenin yaşı ilerledikçe artmaktadır. yani çizdiğin grafik yanlış. normal entropi ile bilgi entropisi kesişmes ikiside sonsuza kadar artar.
Geri bildirim için çok teşekkürler. Bir teori sizin dediğiniz gibi ama yeni teoriler klasik fiziğin zincirlerinden çıkıyor gibi. Yorum ve destek için çok sağolun
Cognitive-Theoretic Model of the Universe ile ilgili bir araştırma yapabilirsin. Eminim ilgini çekecektir.
Öneri için teşekkürler. Evrenin Bilişsel Modeli için biraz hazırlığımız var ama henüz bunu bir video yapabilecek ehliyette olmadığımızı anldık. Öneri için çok teşekkürler.
Gözlem sonuçlarımızın bakma sıklığımıza bağlı olması bunlardan biri olabilir mi?
Halamın bıyıkları olsaydı muhtemelen teyzen olurdu diyeyim Arif olanlar anlayiversin
Yorum için teşekkür ederiz.
Simulasyondan ne anladığınıza bağlı. Yaratılmış, kuralları, ölçüleri konmuş bir evren diye anlıyorsanız bu zaten bilinen bir gerçek. Allah Kuranda evreni yarattığından, her şeyi yarattığından, her şeye ölçü ve özellikler berdiğinden bahsediyor zaten. Bu simulasyon değil de ne? Bir oyun gibi. Oyunu da birisi tasarlar, kodlar, istediği özellik ve ölçüleri verir. Hatta istese oyundaki karakter kendini yaşıyor sanabilir
Dinlerin tümü masaldan ibaret.
@selcukd9824 Bir ilahın, yaratıcının varlığına inanmıyormusun?
Bir yaratıcının olması mümkün ama dinler, çelişkilerle dolu masallardan ibaret.
ozaman tanrı oldugumuzda simülasyonda oldğumuzu ıspat etmeye çalışmak.. içeriyemi girmek dışarımı çıkmak? bir sen var bende, benden öte....🥸
Teorik olarak böyle bir simülasyon yapabilir durumdayız. Bu konu istek, enerji ve işlemci sorunu şimdilik. Konuyu aşağıdaki videoda ele almıştık. Yorum için teşekkürler.
ua-cam.com/video/RHf2xy-sP7U/v-deo.html
Simülasyonu ispat etmenin yolu yapmaksa daha çok bekleriz
yok çok sürmez
@ sürer deniyor ama
Evet biraz daha beleyeceğiz
Eğer simülasyondaysak bu sadece bir yazılım kodundan ibaret olduğumuzu gösterir. O zaman da bütün herkes gözümde değerini yitirir :)
Günün sonunda DNA koduyuz. Değerlendirme ve nefis bakış açısı için çok teşekkürler.
Begendim videoyu hype ledimde hocam yaş var galba benden büyüksünüz sanırım boş boş şeylerle uğraşmakdansa böyle beyin jimnastiği konular iyi oluyor.
SSCB'nin olimpiyatlara katıldığını görecek kadar da, Metallica'nın Moskova'da konser verdiğini görecek kadar da yaş var. Yorumunuz için çok teşekkürler.
Çok basit. Bazen baga giriyor. Arabalar yola çıkmak için bilgisayar oyununda olduğu gibi beni bekliyor. Neresinden bakarsan bak simüle edilmiş bir ortam
abi simülasyondaki sonsuzluk kavramı gerçekte olmak zorunda mıdır? belkide sonsuzluk kavramı bizim simülasyona özgü kavramdır.
ama sonsuzluk diye birşey yokki
@@frkn313işte bundan çok da emin değiliz.
@@devrimsecinti Hayır eminiz artık, bir Alim açıklamış sonsuzluk topyekün yoktur diye pi sayısının bile bir sonu var diye denkelmlerle geometriyle aciklamış
Sınırlı ama sonsuz olması bekleniyor matematiksel olarak. Aynen dünya gibi.
@@frkn313 peki kabul görmüş mü. Linkini veya ismini gönderirseniz bakayım. Belki ben de bilgimi güncellemiş olurum sayenizde.
Biz bir simülasyonda olamayız çünkü bunu yapmak için gereken bilgisayar evrenin kendisinden büyük olmalıdır
Ne kadar işlemci olması gerektiği ve bu işlemciye ne zaman ulaşılabileceğini merak ettik ve hesapladık.
ua-cam.com/video/RHf2xy-sP7U/v-deo.html
Bizimkinden milyarlarca kat büyük bir evrende çok gelişmiş bir uygarlık varsa yine mümkün olabilir.
@@birkacseybilenadam sen bunu işlemci acısından görüyorsun buna dayanarak1990 lardan kalma bir bilgisayar yeterince zaman verilirse bunu yapabilir ama bir sorun var bu işlemci evrendeki her atomun lokasyonunu o anki durumunu bir yerde depolamalı ve suan bakarsak elde edebileceğimiz en kücük transistör boyutu 2 nanometre ama bir atom 100 picometre boyutunda aradaki fark everest kadar ve 1 transistör sadece 1 ve 0 kulanabilir evrendeki tüm atomların o anki durumunu kaydetmek icin evrendeki atomlardan daha fazla transistöre sahip olmalıyız tabi bu simüle edenler icin daha kücük olabilir ama farz edelimki onlarda kendi evrenleri gibi bir şey simüle etmek istedi ya quantum bilgisayarlarda depolanacak bilgi 1 qbit 100 farklı olasılığa sahip olabiliyor 0 dan 99 a kadar ama yine hala yeterli olacağını sanmam
4.000 Qbit mevcut şifre sistemlerini tehdit edebiliyorken aslında olası gibi.
Bu konuyla ilgili 2024 yapimi Levels adli filim var izlemenizi tavsiye ederim.Bu filim neden bu kadar az duyuldu
Biz de duymadık. Ama yakın zamanda izleriz tavsiye için çok teşekkürler.
Similasyonda olmadığımızın ispati bir similasyonmu yaratmak eminmiyiz bundan ? yani yaratamazsak yokmuymuş similasyon ? argüman başkan kopuk ve yanlış sanki. 500 yıl sonraki elimizdeki imkanlarla hmm similasyon yaratamıyoruz demekki gerçekmiş herşey diyeceğiz öylemi ? 1000 yıl sonra aa evet similasyon yarattık demekki gerçek değilmişiz mi diyeceğiz ?
Henüz yapamadık, yapabiliriz ve yaptık. Şeklinde düşünelim. Yorum ve akıl yürütme için teşekkürler. Bir gün yapacağız önermesi ister istemez varlığın kabuldür aslında.
evet bir simülasyondayız,allah bizi bir simüasyonda yarattı ve rehberler yolladı,hedef simülasyonu geçmek
Büyük bir iddia, peki dediğinin doğru olduğunu nereden biliyorsun diye sorsam, mesela seni yemislerse veya irkına soykırım uygulayip (Talkan ve Curcan katliamı gibi) zamanında zorla birşeyleri dayattilarsa, veya veya yanlış bilgi gönderen (ONCE dünyanın 5 günde ,SONRA geri kalan BUTUN EVRENIN 2 günde yaratılması etc etc..) bir mimarin olabilecegini mi iddia ediyorsun?
BİİZNİLLAHİ TEALA YENİ BİR ASIR kitabını okuyunuz. Sitesinde pdf olarak yüklü. Açılır okunur. Gugıla yazın çıkar karşınıza. Net bir şekilde Rabbinizin varlık hakikatini ve NURUNDAN ( nur sure 35.ayet) kuantlardan-atomlara yaratmasını ve meleklerin ( kuvvetler) varlık hakikatini ve daha birçok bilgiyi bulacaksınız...
Önce BİİZNİLLAHİ TEALA YENİ BİR ASIR kitabını okuyunuz ve daha sonra Emrah Eryılmaz'a ait HAKİKAT PLANI kitap okumalarını BİR ve DOKUZ kanalında dinleyiniz. Orada kuranda ki farklı günde yaratılmayı beyan eden ayetler izah ediliyor.
Dinlerin tümü masaldan ibaret. Evreni simüle eden veya yaratan çok ileri bir varlık, çelişkilerle dolu kitaplar göndermiş olamaz.
Dunya gezegenolarak degil plazma hal ayda oyle ise guneste yapay sa plazma hali yildiz geciti gibi ise ..
Alternatif gerçeklik modelleri düşünmek için ilginç bir başlangıç. Teşekkürler.
Ben simülasyon verisinin çıktısının nasıl okunduğu konusunda teoriyi beynim de zorluyordum.
Başarılar o zaman. Yorum için teşekkürler.
Birbirine benzeyen insanlar smulasyonun bir işaretidir.radyo sinyalleri ile iletisim smulasyona delildir. o)
Komik ne gibi.deliller acaba
Biz yapalım o zaman emin oluruz ancak diğer seçeneklerde ispat zor gözükmekte. Yorum için teşekkürler.
@@hilalkucuk5 mesela iki atom birbirine demeden titreyerek sinyali iletiyor bunun tekbir açıklaması olabilir önceden öğretilmiş şeyleri yapmaları.o)
Anlatımda problem yok ama sesin yankı yapıyor yada mikrofonunda problem var rahatsız edici
Geri bildirim için teşekkürler. Bir yatırım lazım ve umarız yakın zamanda. Geri bildirim için çok teşekkürler.
Bug arayın fakat bulamayacaksınız diyen bir ayet hatırlıyorum "Gözünü bir kez daha ona çevirde bir bak, görebilirmisin bir yarık bir çatlak. Hiçbir uygunsuzluk, aykırılık, aksaklık göremezsin" mülk 3
Allahu Akbar
Elhamdülillah
İlginç bir saptama olmuş. Düşündürdü....
Konuyu dine nasıl bağladın la
@@alperenddama kabul et, güzel bağlamış.
On üzeri sekiz kentilyon mi yapıyor 🤣🤣🤣🤣🤣
👍👍👍
✨🎈✨🎈✨✨✨🎈✨✨
Çift yarık deneyi ,bilimsel olarak , Nazarın ispatıdır. "İnsanlar uykudadır ölünce uyanırlar" hadisi similasyon teorisi açıklaması diyebiliriz.
Çift yarık deneyi bilim camiasının bir aldatmacasıdı. Deneyde kullanılan elektron yahut foton zaten varış noktaları olan perdede gözlemleniyor. Yarığın hizasına, önüne veya arkasına yerleştirildiği söylenen sensör her halukarda elektri ile çalışıyor. Bir manyetik alan oluşturuyor. Dolayısı ile aktörü etkiliyor. Henüz kütle çekimini izah edememiş fizikçilerin ödenek almak için ayyuka çıkardıkları sihirbazlık numarasıdır. Keza dolanık parçacıklar numarası da basit bir şekilde açıklanabilir. İki bozuk parayı, uzayda zıt yönlerde fırlatsanız ve 1 milyon yıl sonra hiçbir dış etkiye maruz kalmadıklarına emin olarak ölçseniz birinin ölçümü digerinin bilgisine sahip olmanızı sağlar...
Tüm dinler masal.
@@selcukd9824 sen okumadığın için sana öyle geliyor dostum.
@@stnkmn6774 Dinlerin tümünde büyük çelişkiler var. Tüm evreni yaratacak kadar varlıklar bu basit hataları yapmaz.
💽
Yalan dunya