Nihan hanım; İyi Aile Yoktur kitabınızı 16 yaşında kızım ile paragrafları sesli okuyup üzerine konuşuyoruz...Bir sürü hatamı buluyor kendi çocukluğuma dönüyorum ve artık etrafımdaki büyüklerin tepkilerini çocuklukları ile ilişkilendiriyorum.Bunları yaparken 5 yaşındaki oğlum ablası ile beni dinleyerek uyuyor.İyi ki varsınız.Kendi içimdeki arayışı sizinle buldum.
cocugunuzun bunlari konustugunuzu duyarak uyumasinin cok saglikli olmadigini söylemek isterim, cocugunuzu masallarla güzel öykülerle uyutun lütfen ..Almanya'dan bir pedagog olarak söylemeyi gerekli gördüm kolayliklar diliyorum
Çocuğum yok çevremde iletişimde bulunduğum bir çocukta yok ama yinede sizi takip ediyorum çünkü çocukluk yıllarıma gidip bana yapılan hataları sanki ben hatalıymışım gibi nasıl yanlış kodladığımı anlamlandırmaya çalışıyorum. Içimdeki çocuk tekrardan düşünüyor yaşadıklarını ve tekrardan doğru şekilde kodluyor. Çocuklar ve kendi çocukluğum hakkında nr kadar fazla yanılgı içerisinde olduğumu anladım sizin sayenizde. Teşekkürler❤
İyi ki varsınız 🌷 Dünya sizinle daha yaşanabilir bir yer, kimbilir kaç kişinin hayatına dokundunuz , kutsal bir meslek varsa o da sizin yaptığınız . Size inanmayanlara rağmen kendiniz olmaktan vazgeçmediğiniz için teşekkür ederim bana da ışık oldunuz 36 yaşımda kendime yeni bir yol çizdim ve içimdeki çocuğu iyileştiriyorum . Daha çok yolum var ama sizin ışığınızla ve kendi çabamla bişeyleri değiştirmeye inancım tam, çok şükür 🙏🤍
Özellikle ailemden birisi beni eleştirdiğinde hala kendimi çok çaresiz hissediyorum haklı olduğum bir konu olsa bile dilim tutuluyor cevap veremiyorum. Ve bence sevgi ve güven dolu bir aileniz varsa mutluluk her zaman sizinle siz farkında olmasanız bile.
Iyi ki 23 yaşımda ve bekarken sizinle tanıştım ❤ Hem evlilik konusundaki rahatsiz hissettigim konular hem de çocuklara yapilan haksızlıklar her zaman içimde yaraydı. Ve sizin kitaplarınız tam bir ilaç oldu ⚘
Çocuğa sınır koymak, kendi sınırını bilmek ve korumak bence. Ben çocuğa karşı kendi sınırımı korursam çocuk da bana karşı sınırını oluşturur ve korur. Sanki çocuk fazladan bir sınıra ihtiyaç duyuyormuş gibi düşünenler, bence kendi sınırlarını bilmiyorlar.
Ah keşke pratikte işler böyle olsa, psikolojik danismanim, çocuk benim özel ilgi alanım, konu hakkında okumadığım kitap az kalmıştır, yayınları takip ederim masterimi da İngilterede tamamladım. Sınırlarımi da bildiğimi düşünüyorum ve özgür bir çocuk yetiştirme anlayışım var. Yine de çocuğumun ekran süresinden, parkta kalma süresine çeşitli alanlarda sorun yaşayabiliyoruz. Her çocuk başka ve kimi çocuklar sınırları zorlamak ister. Siz de sınır koymak ve kararlı durmak zorunda kalırsınız. Keşke yorum yapanlar gerçek örneklerden bahsetse....
Bu güzel anlatım için çok teşekkürler Nihan hanım😊 iyiki böyle kıymetli bilgilere ulaşabiliyoruz. Bu arada sizi tanımama vesile olan sevgili Gizem Erbirere de teşekkürler.
Nihan hanım söyledikleriniz çok çok doğru. İlkokul öğretmenim beni hiç dövmedi ama gözümün önünde arkadaşlarıma o kadar kötü işkenceler yaptı ki ben de on kat dayak yemiş gibi oldum ve ortaokula kadar sınıfta hiç konuşmayan, ağzını dahi açmayan bir çocuğa dönüştüm. Sadece fiziksel değil, psikolojik şiddet sebebiyle de çocukluğumun çoğu her hareketimden utanarak geçti.
Ben 22 yaşındayım ama hala o anlattığınız çocuğum. "Annem böyle yapıyorsa herkes bana böyle yapabilir, annem kızıyorsa herkes kızabilir", (arkadaşım, patronum,vs.) kaygılarıyla atıyorum her adımımı. Teşekkür ederim duygularımıza tercüman olduğunuz için, sizin videolarınızı izleyen insanlar bilinçlenip de bizimkiler gibi yanlış yetiştirmeyecektir çocuklarını.
Talim ve Terbiye, İtaat-Taklid-Tahkik, Hukuk ve Ahlak. Ve zeka ve öğrenme kuramları.. Bir gün yüzyüze bu mefhumlar hakkında konuşmak isterim hocahanım.
Benim okuduğum "çocuk eğtimi" kitaplarının hepsi, aslında yetişkinlerin eğtimi ile alakalı oldu. Onunla doğru iletişime geçebilmem için, anladım ki kişilik olarak gelişmem gerekiyormuş. Ebeveyin olarak bu kadar zorlanmamız, doğruyu aramamız, bunu görmemiş olmamızdan kaynaklanıyor. Sınırlar hakında zorlanmamız ise, kendi sınırlarımızı 30 yaşımıza gelmiş olmamıza ramen koyamamamızdandır. Eğtimi kendimize uygulayıp mutlu çocuklar büyütürüz inşallah!
Çok merak ettiğim birşey var o da şu "çocuğa yaşam boyu yapması gereken temel davranışları (çocuğum 7 yaşında) bu diş fırçalamak, temel besinleri almak, kitap okumak gibi ki benim zorlandığım şu an tatilde olan çocuğuma kitap okuma heyecanını yaşamasını sağlamak gibi becerileri edinmelerini nasıl destekleyebiliriz? Nitekim çok okuyan bir anneyim avukat olmam sebebiyle kaynağım okumak fakat bu hobiyi beceriyi oğlumun da kazanması noktasında ne yapabilirim
Önce çocuğumuzla olan etkileşime odaklansak zaten sorun çözülecek. Baştan "sınır koymak" diye bir kavramla hareket edersek zaten hangi noktaya savrulacağımız belli. Devletler de sınırlar koyar ve çok önemli olduğunu düşünürler. Oysa mühim olan her zaman insandır, iletişimdir. He, hiç mi sınır olmayacak diyenleri duyar gibiyim, karşılıklı anlayış gerçekleşirse zaten organik sınırlar oluşur, engin okyanusların bile sınırı vardır, ama onu kimse çizmemiştir. Çünkü onlar DOĞAL sınırlardır :)
6 yasinda kuzenim var bende 20 yasindayim. Kuzenim her zaman yanima geldiginde evde istismara ugrayip ugramadigini soruyorum ve her seferinde "evet bana vuruyolar ve bagiriyorlar diyor." 6 yasindaki bir cocugun bunu soylemesi guzel fakat istismara ugruyor. Ailesi ise buyuk bir inkarin izindeler ve onlari degistiremeyecegimi biliyorum. Kuzenime her zaman sunu soyluyorum. "Sen her zaman haklisin, birisi sana bagiramaz eger sana bir sey yapiyorlarsa sende onlara bagir cunku sen her zaman haklisin." diyorum.
Nihan Hanım, okul benim için hep bir sığınak oldu. Evdeki kavgadan, şiddetten kaçıp orada huzur bulduğum bir yer... Şimdi 23 yaşındayım. Bir üniversite bitirdim. Ve bir öğretmen adayoyım. Şiddettin sözlüsünü de gördüm fizikselini de. Ne kadar şiddet yanlısı olup hakaret, küfür kaba sözler sevmesem de bunların bilinçaltımda bir yerlerde olduğunu biliyorum. Evlilik ya da birine güvenme benim için devrim gibi bir olay. Hiç gitmeyecek bu güvensizlik. Evlensem de iyi bir evlilik olmayacağını biliyorum. Annem fedakâr bir kadındı, babam despot, baskıcı, şiddetten yana.. Söyledikleriniz o kadar haklı ve o kadar 'ben' ki... Dinledikçe geçmişe gidip kendimle, üzüntülerle yüzleşiyorum.
Ben de hemen hemen senin gibi ailevi problemler yaşadım. Babamdan çok korkardım aynı odada bile durmazdım çocukken çünkü hep en ufacık bir yanlış bulur ve bağırırdı. Küçükken hep merak ediyordum biz mutsuz olunca babam mutlu mu oluyor diye. Ama ben de büyüdüm aynı yaştayız bu arada :) Ve her şeyi daha iyi anlamaya farkına varmaya başladım. Kimsenin bana kendimi kötü hissettirmeye hakkı yoktu. Ama çocukken bunu bilmiyordum ve kendime güvenim yoktu. Kendi değerimin farkına varınca her şey benim için daha da güzel olmaya başladı. Benim için de bir erkeğe güvenmek zor hem ailemde yaşadığım olaylar hem her gün haberlerde gördüğümüz olaylar açıkçası benden erkeklere olan güvenimi aldı. Ama bence bu bir bakıma iyi bir şey aslında en azından daha dikkatli olmayı bana değer vermeyen bir insanın yanında bulunmamam gerektiğini, aşk için kendimi feda etmenin aptallık olduğunu öğrendim. Umarım hayatımıza hep iyi insanlar girer. Kötü düşünmemek lazım bence iyiyi düşünelim öyle olsun :))
@@yagmur7961 yaa ne güzel. Senin için sevindim. Belki doğduğumuz dünyayı biz seçemedik ama ilerisi bizim elimizde. Umarım hayatında hep güzellikler seninle olur. Kendine çok iyi bak.
Ailede mutlaka sınır ve kurallar olmalı.Çocuklarımız herşeye çocuk gözüyle bakarlar,onlar için normal gibi görülen bir davranış çok tehlikeli olabilir.Örneğin ''herkesin verdiğini yeme" Tamam açıklarsınız ama neticede o bir çocuk güzel bir şekerleme hangi çocuğa cazip gelmez ki? Kötülük gibi soyut kavramları algılayamadığı için çocuk o şekeri almak ve yemek ister.Eğer çocuğun yönlendirilmesine ve sınırlar çizmeye gerek yoksa aile olmanın da hiç anlamı yoktur.Herkes başına buyruk bireysel olarak yaşasın...
Soruyu baska türlü soralim o zaman: cocuk dogru olmayan bir davranisi yaptiginda (örnegin, sinirlenip kapiyi carpiyor), ona dogru davranisi nasil kazandirip yanlis davranistan onu koruyabiliriz? Sinir derken bunu kastediyoruz, nasil yapacagiz, dogrusu ne? Esyalari firlatmak dogru degil evladim diyorsun da aynisini tekrar tekrar yapiyor. Ne yapacagiz burda? Somut örnekler daha cok aydinlatir bizi.. sinir koyamaya gerek yok demek, pratikte hic de öyle olmuyor..
Bu konuşmadan, çocuklara yaklaşımın yetişkin bireylere olan yaklaşımımızdan farklı olmaması gerektiği çıkarımına vardım. Ancak her koşulda, çocuğa bu çıkarım ile yaklaşmanın doğru olabileceğinden emin değilim. Bir çocuk, yetişkin bir birey kadar çok yönlü düşünebilir mi ? Her çocuk aynı değildir ama yetişkinler kadar farklı mıdır? Çocukların davranış ve tavırlarında olan benzerliklerden yola çıkarak ortak bir tutum sergileyebileceğimizi düşünüyorum.
senelerce eleştirlidiğim tavırların sizin gibi bir bilge tarafından onaylanıp desteklenmesi ne hoş🤗 Oğlumu büyütürken iyi ki kendi doğrularıma göre davranmışım
Alice Miller'ı severek ve kritik ederek okuyorum. Her sözünü doğru kabul etsem ona bir tanrısallık atfetmiş olurdum. Alıntıladığınız cümlesine hiç katılmadım. Anne babalık gereği yapılan (ve yapılması gereken) ama istismar ile alakası olmayan birçok durum geliyor aklıma. Çocuğun fiziksel ve duygusal ihtiyaçlarını karşılamak, karşılıksız sevmek, potansiyelini gerçekleştirmesini sağlamak vb gibi. Ebeveynligin tanımı da bence budur, anne babalık etmeyi istismar ile eşitlemek bana göre akla ziyan. Böyle iddialı cümlelerin her yönüyle irdelenmesi taraftarıyım.
Siz istismari sadece cinsel taciz olarak mi goruyorsunuz ama degil 5 dk dinlenmek icin cocuga telefon vermekte bi istismar cesididir bunlara istinaden dinlerseniz daha anlamli olur
Çocukların yönlendirilmeye ihtiyacı yokmu? Ne isterse yapmalımı? Peki ozaman doğruyu yanlışı nasıl öğreticez? Çocuğun herşeye sonsuz hakkı ve müsaadesimi olmalı? Örneğin sabah erken kalkması gereken bir çocuk yatağa gitmemekte direnirse, "peki uyuma o zaman" mı diycez? Çocuk bakış açısı yetişkin gibi olamazki, o kadarda karşımızda yetişkin varmış gibi davranmak ne kadar doğru bilemedim, o zaman hiç söz geçirmeye çalışmadan kendi hallerine bırakalım. Ders çalışmak istemezse çalışmasın, kafasına göre yaşasın ama böyle bir dünya yokki.
Kendi kafasına göre yaşamasına izin vermek ile onu kendi itaatin altına almak farklı şeyler. Nihan Hanımın bu videoda bahsetmediği bir şey var. Siz ona itaat etmeyi öğretirseniz sorgulamayan bireyler ortaya çıkar. Bu yüzden doğruyu ona anlatmalıyız. İtaat ettirmemeliyiz
@@ozlem4882 Bir şey söylediğinizde sebeplerini de anlatın ki o kendi kafasında ölçüp biçsin. Kendine göre bir anlayış belirlesin. Ama hala cidden kötü olan bir şeyde -mesela bir hayvana taş atmakta- diretiyorsa sınır koymak hakkınız. Fakat unutmayın, sebepleri söylemek çok önemli. O yaşlarda çocuklar biraz oportünist veya egosantrik olabilir, verdiğiniz sebepler onu ilgilendirsin. Başkalarının iyiliğini değil
@@ozlem4882 Çocuğum yok ama küçük bir kardeşim var. Ve ona bir şeyi sebepleriyle anlattığımda çoğunlukla dinliyor. Zaten genel olarak uslu biri. Bu çocuktan çocuğa değişir
Ben 20 yaşındayım. Kız kardeşim benden 10 yaş küçük. Ve onunla uzaklaştığımızı hissediyorum. Maalesef öncesinde istemeden ailemden nasıl gördüysem öyle davrandım. Tersledim, kızdım ona istemeden. Peki bu durumdan sonra ne yapmalıyım? Yardımcı olabilirseniz sevinirim.
BAKIŞ AÇIMIZI BELİRLEDİNİZ. ÇOK GÜZEL. AMA TEKNİK HİÇ BİR UYGULAMA TÜYOSU VEYA ÖRNEĞİ VERMEDİNİZ. YİNE DE DAHA ÇOK KİŞEYE ULAŞMASI İÇİN VİDEONUZUN BEĞEN TUŞUNA BASTIM.
Yoo ben hem arkadaşlarım hatta eşim ile ilgili nasıl davranmalıyım diye zaman zaman başkalarıyla konuşuyorum. Tek ben yapıyor olamam değil mi? Bu kadar kişiyi istismar mı ettim şimdi😅çocuğum ile ilgili hiç konuşmuyorum ama nedense.
Sınır koymamız gerekmiyor ifadesini olumlu bulmuyorum. Sınır koyma ve şiddet/istismar konusuna sizin gibi itirazım var. Fiziksel ve psikolojik şiddet kötüdür, olmamalıdır. Bunda hemfikiriz. Sınır koymaya gelince Nasıl ki doğada sınırlar keskin ve net değil, davranışlarımız da keskin olmamalı, rencide edilmemeli ama sınır olmalıdır. Bir ağaç dikiyoruz, toprağı güçlendirip suluyoruz, gübresi ilacı, rüzgardan korunması gerekli herşeyi yapıyoruz. Sonra dalları gelişiyor, uzuyor, uzuyor, yola sarkıyor, bahçeyi kaplıyor, diğer ağaçlara zarar veriyor, eve girecek güneşi kesiyor. En önemlisi meyve veremiyor. Olan meyveler uçlarda olunca faydasız. Yada o kadar meyve veriyor ki, yağmur gibi; ama meyveler küçük ve tatsız olur. Ağaç gövdesi meyvelerinin tamamını besleyemiyor. meyvelere güneş gelmediği için verimsiz oluyor. Yapılması gereken te şey zamanında budama yapmaktır. İşte insana ve çocuğa sınır koymak, daha iyisi için anlayışıyla yapılmalıdır, ağaçtaki budama gibidir ve yapılmalıdır.
Başlıkla içerik çok uygun olmamis sanki. İskoçya ve isvecin tarihinden bahsediyorsunuz, oysa biz çocuklara nasıl sınır koyabilecegimizi yapılan hata ve yanlışları öğrenmek isterdik. Bence ya videoyu değiştirin yada başlığı.
Çocuğa sınır koymamak nasıl olacak? Bütün gün tablet oynasın, istediği arkadaşına vursun, istediği saatte yatsın böyle mi olacak? Çocukları yetişkin gibi görmek de yanlış . Onlar yetişkin değiller. İstismar etmeyelim derken yetişkinlerle eşitlemek de saçma olmuş bence
Nihan Kaya severim tüm videolarını izledim, çoğu kitabını okudum, ancak çocuğa sinir koymamız gerekmiyor sözüne hiç katılmıyorum. Benim de zorlandığım bir mesele ancak ekran süresi kesinlikle sınırlanmali, abur cubur şeker tüketimi mesela... Beyin gelişimini de etkileyen durumlarda sinir koymadan sadece çocuğun isteğine bırakmak ne kadar akılcı...
Belki bunu görmüssünüzdür, bir ara trend olmustu, böyle bir seyin trend olmasi inanilir gibi degil. Burda da oyuncaga vurmakla cocuga vurmak arasinda hicbir fark yok. Cok hastalikli bir sey, izlerken insanin sinirleri bozuluyor. ua-cam.com/video/JSOoLmOttoc/v-deo.html
Cocuga sınırlar koymak .... yüce kitabımız insan psikolojisi üzerine zaten çok güzel açıklamalarda bulunuyor derine inildiğinde görülecektir sevgili peygamber imde hz Enes e yemeğini yerken önünden ye enes diyerek bir takım sınırların olabileceğini çıkarırız sonuçta görsel örneklik ve yol gösterme ebeveyne aittir söylemlerinizin dinde yeri var fakat sınırsızlık diye bi kavram sıkıntı li...herseyin siniri ölçüsü vardır herşey ölçülü yaratılmıştır ahlaki yetiler bilgiler öğretiler de ... o yüzden dinden bağımsız öğretiler çoğu zaman yerini bulmayabilir diye düşünüyorum
Nihal hanım gerçekten bazı soylediklerinizin altının boş olduğunu düşünüyorum.bir yetişkine elbette sinir koyamayiz.fakat çocuğunuz dışarı parka çıkmak ve gün boyu orda oynamak istiyorsa nasıl sinir koymamali, ya da markette her şeyi almak isteyen çocuğu nasıl engellememeli veya baskalarinin mallarına zarar vereceğini bile bile nasıl yapma, dur,elleme dememeli bilemedim.cizgi film izlemesine izin verdiğim beş yaşındaki çocuğum hiç kapatmayi istemezken nasil saygı gösterip kapatmamali o TV yi.ne yapmalı, ne yapmamalı 🤔🤔🤔yetişkinle çocuğu bir tutmanız yanlış diye düşünüyorum bir yetişkin neyin zararlı neyin faydalı olduğunu bilir yapmasa da kendi bilir. Fakat çocuklar bı çok şeyi bilmez. Çocuk gün boyu o TV yi izlemesinin ona ne yapacağını bilemez anlayamaz ve göremez.
Çocukla empati kurup ona diğer başka sağlıklı alternatifler sunabilirsiniz. Daha ziyade neyi neden yapmaması gerektiğini izah ederek başlayabilirsiniz. 🤗
Nihan hanım; İyi Aile Yoktur kitabınızı 16 yaşında kızım ile paragrafları sesli okuyup üzerine konuşuyoruz...Bir sürü hatamı buluyor kendi çocukluğuma dönüyorum ve artık etrafımdaki büyüklerin tepkilerini çocuklukları ile ilişkilendiriyorum.Bunları yaparken 5 yaşındaki oğlum ablası ile beni dinleyerek uyuyor.İyi ki varsınız.Kendi içimdeki arayışı sizinle buldum.
Siz çok iyi bir insan, çok iyi bir annesiniz. Teşekkür ederim, var olduğunuz için💗
cocugunuzun bunlari konustugunuzu duyarak uyumasinin cok saglikli olmadigini söylemek isterim, cocugunuzu masallarla güzel öykülerle uyutun lütfen ..Almanya'dan bir pedagog olarak söylemeyi gerekli gördüm kolayliklar diliyorum
Ya bilmeseydim ya görmeseydim dediğim insan🌺
Çocuğum yok çevremde iletişimde bulunduğum bir çocukta yok ama yinede sizi takip ediyorum çünkü çocukluk yıllarıma gidip bana yapılan hataları sanki ben hatalıymışım gibi nasıl yanlış kodladığımı anlamlandırmaya çalışıyorum. Içimdeki çocuk tekrardan düşünüyor yaşadıklarını ve tekrardan doğru şekilde kodluyor. Çocuklar ve kendi çocukluğum hakkında nr kadar fazla yanılgı içerisinde olduğumu anladım sizin sayenizde. Teşekkürler❤
Kesinlikle ben de kitaplarını okuduğumda ve videoları izlediğimde ne kadar çok istismar edildiğimin farkına vardım.
İyi ki varsınız 🌷 Dünya sizinle daha yaşanabilir bir yer, kimbilir kaç kişinin hayatına dokundunuz , kutsal bir meslek varsa o da sizin yaptığınız . Size inanmayanlara rağmen kendiniz olmaktan vazgeçmediğiniz için teşekkür ederim bana da ışık oldunuz 36 yaşımda kendime yeni bir yol çizdim ve içimdeki çocuğu iyileştiriyorum . Daha çok yolum var ama sizin ışığınızla ve kendi çabamla bişeyleri değiştirmeye inancım tam, çok şükür 🙏🤍
Özellikle ailemden birisi beni eleştirdiğinde hala kendimi çok çaresiz hissediyorum haklı olduğum bir konu olsa bile dilim tutuluyor cevap veremiyorum. Ve bence sevgi ve güven dolu bir aileniz varsa mutluluk her zaman sizinle siz farkında olmasanız bile.
Iyi ki 23 yaşımda ve bekarken sizinle tanıştım ❤ Hem evlilik konusundaki rahatsiz hissettigim konular hem de çocuklara yapilan haksızlıklar her zaman içimde yaraydı. Ve sizin kitaplarınız tam bir ilaç oldu ⚘
Bakış açınız içimi açıyor! ❤
Çocuğa sınır koymak, kendi sınırını bilmek ve korumak bence. Ben çocuğa karşı kendi sınırımı korursam çocuk da bana karşı sınırını oluşturur ve korur. Sanki çocuk fazladan bir sınıra ihtiyaç duyuyormuş gibi düşünenler, bence kendi sınırlarını bilmiyorlar.
Harika yorum! Mesele özetle budur.
Çok doğru bir tesbit.
Ah keşke pratikte işler böyle olsa, psikolojik danismanim, çocuk benim özel ilgi alanım, konu hakkında okumadığım kitap az kalmıştır, yayınları takip ederim masterimi da İngilterede tamamladım. Sınırlarımi da bildiğimi düşünüyorum ve özgür bir çocuk yetiştirme anlayışım var. Yine de çocuğumun ekran süresinden, parkta kalma süresine çeşitli alanlarda sorun yaşayabiliyoruz. Her çocuk başka ve kimi çocuklar sınırları zorlamak ister. Siz de sınır koymak ve kararlı durmak zorunda kalırsınız. Keşke yorum yapanlar gerçek örneklerden bahsetse....
Bizi videosuz bırakmadığınız teşekkür ederiz dikkatle takip ediyorum
Bu güzel anlatım için çok teşekkürler Nihan hanım😊 iyiki böyle kıymetli bilgilere ulaşabiliyoruz. Bu arada sizi tanımama vesile olan sevgili Gizem Erbirere de teşekkürler.
Harika bilgiler, çok teşekkürler. Sizi büyük bir zevkle takip ediyorum.
Nihan hanım söyledikleriniz çok çok doğru. İlkokul öğretmenim beni hiç dövmedi ama gözümün önünde arkadaşlarıma o kadar kötü işkenceler yaptı ki ben de on kat dayak yemiş gibi oldum ve ortaokula kadar sınıfta hiç konuşmayan, ağzını dahi açmayan bir çocuğa dönüştüm. Sadece fiziksel değil, psikolojik şiddet sebebiyle de çocukluğumun çoğu her hareketimden utanarak geçti.
Ben de onu çok benzer versiyonunu yaşadım... ❤️
Ben 22 yaşındayım ama hala o anlattığınız çocuğum. "Annem böyle yapıyorsa herkes bana böyle yapabilir, annem kızıyorsa herkes kızabilir", (arkadaşım, patronum,vs.) kaygılarıyla atıyorum her adımımı. Teşekkür ederim duygularımıza tercüman olduğunuz için, sizin videolarınızı izleyen insanlar bilinçlenip de bizimkiler gibi yanlış yetiştirmeyecektir çocuklarını.
Talim ve Terbiye, İtaat-Taklid-Tahkik, Hukuk ve Ahlak. Ve zeka ve öğrenme kuramları..
Bir gün yüzyüze bu mefhumlar hakkında konuşmak isterim hocahanım.
Video için teşekkürler🌷
Benim okuduğum "çocuk eğtimi" kitaplarının hepsi, aslında yetişkinlerin eğtimi ile alakalı oldu. Onunla doğru iletişime geçebilmem için, anladım ki kişilik olarak gelişmem gerekiyormuş. Ebeveyin olarak bu kadar zorlanmamız, doğruyu aramamız, bunu görmemiş olmamızdan kaynaklanıyor. Sınırlar hakında zorlanmamız ise, kendi sınırlarımızı 30 yaşımıza gelmiş olmamıza ramen koyamamamızdandır. Eğtimi kendimize uygulayıp mutlu çocuklar büyütürüz inşallah!
Sınırlarını belirlemek ve onları korumak daha iyi hissetme yolculuğumuz için önemli olabiliyor, sınır koyma yolculuğunda da #relateyanında💜
Çok merak ettiğim birşey var o da şu "çocuğa yaşam boyu yapması gereken temel davranışları (çocuğum 7 yaşında) bu diş fırçalamak, temel besinleri almak, kitap okumak gibi ki benim zorlandığım şu an tatilde olan çocuğuma kitap okuma heyecanını yaşamasını sağlamak gibi becerileri edinmelerini nasıl destekleyebiliriz? Nitekim çok okuyan bir anneyim avukat olmam sebebiyle kaynağım okumak fakat bu hobiyi beceriyi oğlumun da kazanması noktasında ne yapabilirim
Önce çocuğumuzla olan etkileşime odaklansak zaten sorun çözülecek. Baştan "sınır koymak" diye bir kavramla hareket edersek zaten hangi noktaya savrulacağımız belli. Devletler de sınırlar koyar ve çok önemli olduğunu düşünürler. Oysa mühim olan her zaman insandır, iletişimdir. He, hiç mi sınır olmayacak diyenleri duyar gibiyim, karşılıklı anlayış gerçekleşirse zaten organik sınırlar oluşur, engin okyanusların bile sınırı vardır, ama onu kimse çizmemiştir. Çünkü onlar DOĞAL sınırlardır :)
6 yasinda kuzenim var bende 20 yasindayim. Kuzenim her zaman yanima geldiginde evde istismara ugrayip ugramadigini soruyorum ve her seferinde "evet bana vuruyolar ve bagiriyorlar diyor." 6 yasindaki bir cocugun bunu soylemesi guzel fakat istismara ugruyor. Ailesi ise buyuk bir inkarin izindeler ve onlari degistiremeyecegimi biliyorum. Kuzenime her zaman sunu soyluyorum. "Sen her zaman haklisin, birisi sana bagiramaz eger sana bir sey yapiyorlarsa sende onlara bagir cunku sen her zaman haklisin." diyorum.
Nihan Hanım, okul benim için hep bir sığınak oldu. Evdeki kavgadan, şiddetten kaçıp orada huzur bulduğum bir yer... Şimdi 23 yaşındayım. Bir üniversite bitirdim. Ve bir öğretmen adayoyım. Şiddettin sözlüsünü de gördüm fizikselini de. Ne kadar şiddet yanlısı olup hakaret, küfür kaba sözler sevmesem de bunların bilinçaltımda bir yerlerde olduğunu biliyorum. Evlilik ya da birine güvenme benim için devrim gibi bir olay. Hiç gitmeyecek bu güvensizlik. Evlensem de iyi bir evlilik olmayacağını biliyorum. Annem fedakâr bir kadındı, babam despot, baskıcı, şiddetten yana.. Söyledikleriniz o kadar haklı ve o kadar 'ben' ki... Dinledikçe geçmişe gidip kendimle, üzüntülerle yüzleşiyorum.
Ben de hemen hemen senin gibi ailevi problemler yaşadım. Babamdan çok korkardım aynı odada bile durmazdım çocukken çünkü hep en ufacık bir yanlış bulur ve bağırırdı. Küçükken hep merak ediyordum biz mutsuz olunca babam mutlu mu oluyor diye. Ama ben de büyüdüm aynı yaştayız bu arada :) Ve her şeyi daha iyi anlamaya farkına varmaya başladım. Kimsenin bana kendimi kötü hissettirmeye hakkı yoktu. Ama çocukken bunu bilmiyordum ve kendime güvenim yoktu. Kendi değerimin farkına varınca her şey benim için daha da güzel olmaya başladı. Benim için de bir erkeğe güvenmek zor hem ailemde yaşadığım olaylar hem her gün haberlerde gördüğümüz olaylar açıkçası benden erkeklere olan güvenimi aldı. Ama bence bu bir bakıma iyi bir şey aslında en azından daha dikkatli olmayı bana değer vermeyen bir insanın yanında bulunmamam gerektiğini, aşk için kendimi feda etmenin aptallık olduğunu öğrendim. Umarım hayatımıza hep iyi insanlar girer. Kötü düşünmemek lazım bence iyiyi düşünelim öyle olsun :))
@@user-oo8bv6ll1j :)) daha güçlü kılıyor aslında bu. Artık anladım:)
@@yagmur7961 yaa ne güzel. Senin için sevindim. Belki doğduğumuz dünyayı biz seçemedik ama ilerisi bizim elimizde. Umarım hayatında hep güzellikler seninle olur. Kendine çok iyi bak.
@@user-oo8bv6ll1j sen de kendine çok iyi bak Kader:) Tabiki de yaşam elimizde ve biz buna sahibiz. Sonuna kadar devam❤
siz yazarken heyecanlı ve düzenli konuşurken heyecanlı ve düzensiz , kendime benzettim
Teşekkürler.
Tülay kök sınırlar eğitimini ilgilenenlere tavsiye ederim.
Ailede mutlaka sınır ve kurallar olmalı.Çocuklarımız herşeye çocuk gözüyle bakarlar,onlar için normal gibi görülen bir davranış çok tehlikeli olabilir.Örneğin ''herkesin verdiğini yeme" Tamam açıklarsınız ama neticede o bir çocuk güzel bir şekerleme hangi çocuğa cazip gelmez ki? Kötülük gibi soyut kavramları algılayamadığı için çocuk o şekeri almak ve yemek ister.Eğer çocuğun yönlendirilmesine ve sınırlar çizmeye gerek yoksa aile olmanın da hiç anlamı yoktur.Herkes başına buyruk bireysel olarak yaşasın...
Soruyu baska türlü soralim o zaman: cocuk dogru olmayan bir davranisi yaptiginda (örnegin, sinirlenip kapiyi carpiyor), ona dogru davranisi nasil kazandirip yanlis davranistan onu koruyabiliriz? Sinir derken bunu kastediyoruz, nasil yapacagiz, dogrusu ne? Esyalari firlatmak dogru degil evladim diyorsun da aynisini tekrar tekrar yapiyor. Ne yapacagiz burda? Somut örnekler daha cok aydinlatir bizi.. sinir koyamaya gerek yok demek, pratikte hic de öyle olmuyor..
Ne güzel anlatıyorsunuz ❤
Bu konuşmadan, çocuklara yaklaşımın yetişkin bireylere olan yaklaşımımızdan farklı olmaması gerektiği çıkarımına vardım. Ancak her koşulda, çocuğa bu çıkarım ile yaklaşmanın doğru olabileceğinden emin değilim. Bir çocuk, yetişkin bir birey kadar çok yönlü düşünebilir mi ? Her çocuk aynı değildir ama yetişkinler kadar farklı mıdır? Çocukların davranış ve tavırlarında olan benzerliklerden yola çıkarak ortak bir tutum sergileyebileceğimizi düşünüyorum.
senelerce eleştirlidiğim tavırların sizin gibi bir bilge tarafından onaylanıp desteklenmesi ne hoş🤗 Oğlumu büyütürken iyi ki kendi doğrularıma göre davranmışım
Ne güzel, bilinçli ebeveyn olabilmişsiniz demek ki.
Alice Miller'ı severek ve kritik ederek okuyorum. Her sözünü doğru kabul etsem ona bir tanrısallık atfetmiş olurdum. Alıntıladığınız cümlesine hiç katılmadım. Anne babalık gereği yapılan (ve yapılması gereken) ama istismar ile alakası olmayan birçok durum geliyor aklıma. Çocuğun fiziksel ve duygusal ihtiyaçlarını karşılamak, karşılıksız sevmek, potansiyelini gerçekleştirmesini sağlamak vb gibi. Ebeveynligin tanımı da bence budur, anne babalık etmeyi istismar ile eşitlemek bana göre akla ziyan. Böyle iddialı cümlelerin her yönüyle irdelenmesi taraftarıyım.
Siz istismari sadece cinsel taciz olarak mi goruyorsunuz ama degil 5 dk dinlenmek icin cocuga telefon vermekte bi istismar cesididir bunlara istinaden dinlerseniz daha anlamli olur
Cocuklar hic dinlemiyo hocam
cok etkileyici bir konuşma lakin hala sinir koyma konusunda ne yapmam gerekiyor bilemiyorum
Çocukların yönlendirilmeye ihtiyacı yokmu? Ne isterse yapmalımı? Peki ozaman doğruyu yanlışı nasıl öğreticez? Çocuğun herşeye sonsuz hakkı ve müsaadesimi olmalı? Örneğin sabah erken kalkması gereken bir çocuk yatağa gitmemekte direnirse, "peki uyuma o zaman" mı diycez? Çocuk bakış açısı yetişkin gibi olamazki, o kadarda karşımızda yetişkin varmış gibi davranmak ne kadar doğru bilemedim, o zaman hiç söz geçirmeye çalışmadan kendi hallerine bırakalım. Ders çalışmak istemezse çalışmasın, kafasına göre yaşasın ama böyle bir dünya yokki.
Kendi kafasına göre yaşamasına izin vermek ile onu kendi itaatin altına almak farklı şeyler. Nihan Hanımın bu videoda bahsetmediği bir şey var. Siz ona itaat etmeyi öğretirseniz sorgulamayan bireyler ortaya çıkar. Bu yüzden doğruyu ona anlatmalıyız. İtaat ettirmemeliyiz
@@ozlem4882 Bir şey söylediğinizde sebeplerini de anlatın ki o kendi kafasında ölçüp biçsin. Kendine göre bir anlayış belirlesin. Ama hala cidden kötü olan bir şeyde -mesela bir hayvana taş atmakta- diretiyorsa sınır koymak hakkınız. Fakat unutmayın, sebepleri söylemek çok önemli. O yaşlarda çocuklar biraz oportünist veya egosantrik olabilir, verdiğiniz sebepler onu ilgilendirsin. Başkalarının iyiliğini değil
@@ozlem4882 Çocuğum yok ama küçük bir kardeşim var. Ve ona bir şeyi sebepleriyle anlattığımda çoğunlukla dinliyor. Zaten genel olarak uslu biri. Bu çocuktan çocuğa değişir
Ben 20 yaşındayım. Kız kardeşim benden 10 yaş küçük. Ve onunla uzaklaştığımızı hissediyorum. Maalesef öncesinde istemeden ailemden nasıl gördüysem öyle davrandım. Tersledim, kızdım ona istemeden. Peki bu durumdan sonra ne yapmalıyım? Yardımcı olabilirseniz sevinirim.
Sizin hayatınız da bir rol üstlenmek isterdim 💕 modelimsiniz 💕
BAKIŞ AÇIMIZI BELİRLEDİNİZ. ÇOK GÜZEL. AMA TEKNİK HİÇ BİR UYGULAMA TÜYOSU VEYA ÖRNEĞİ VERMEDİNİZ. YİNE DE DAHA ÇOK KİŞEYE ULAŞMASI İÇİN VİDEONUZUN BEĞEN TUŞUNA BASTIM.
Yoo ben hem arkadaşlarım hatta eşim ile ilgili nasıl davranmalıyım diye zaman zaman başkalarıyla konuşuyorum. Tek ben yapıyor olamam değil mi? Bu kadar kişiyi istismar mı ettim şimdi😅çocuğum ile ilgili hiç konuşmuyorum ama nedense.
Kast edilen bu değil.
Sınır koymamız gerekmiyor ifadesini olumlu bulmuyorum.
Sınır koyma ve şiddet/istismar konusuna sizin gibi itirazım var.
Fiziksel ve psikolojik şiddet kötüdür, olmamalıdır. Bunda hemfikiriz.
Sınır koymaya gelince
Nasıl ki doğada sınırlar keskin ve net değil, davranışlarımız da keskin olmamalı, rencide edilmemeli ama sınır olmalıdır.
Bir ağaç dikiyoruz, toprağı güçlendirip suluyoruz, gübresi ilacı, rüzgardan korunması gerekli herşeyi yapıyoruz. Sonra dalları gelişiyor, uzuyor, uzuyor, yola sarkıyor, bahçeyi kaplıyor, diğer ağaçlara zarar veriyor, eve girecek güneşi kesiyor. En önemlisi meyve veremiyor. Olan meyveler uçlarda olunca faydasız. Yada o kadar meyve veriyor ki, yağmur gibi; ama meyveler küçük ve tatsız olur. Ağaç gövdesi meyvelerinin tamamını besleyemiyor. meyvelere güneş gelmediği için verimsiz oluyor.
Yapılması gereken te şey zamanında budama yapmaktır.
İşte insana ve çocuğa sınır koymak, daha iyisi için anlayışıyla yapılmalıdır, ağaçtaki budama gibidir ve yapılmalıdır.
Başlıkla içerik çok uygun olmamis sanki. İskoçya ve isvecin tarihinden bahsediyorsunuz, oysa biz çocuklara nasıl sınır koyabilecegimizi yapılan hata ve yanlışları öğrenmek isterdik. Bence ya videoyu değiştirin yada başlığı.
❤
Çocuğa sınır koymamak nasıl olacak? Bütün gün tablet oynasın, istediği arkadaşına vursun, istediği saatte yatsın böyle mi olacak? Çocukları yetişkin gibi görmek de yanlış . Onlar yetişkin değiller. İstismar etmeyelim derken yetişkinlerle eşitlemek de saçma olmuş bence
Bu zamana kdr çocuğuma hiç sınır koymak VS gibi bir derdim olmadı, tabii herkes ama çocuga sınır koymazsan sağlıklı olmaz VS diye uyarıyordu vesselam
İleride görünce anlarsın
Nihan Kaya severim tüm videolarını izledim, çoğu kitabını okudum, ancak çocuğa sinir koymamız gerekmiyor sözüne hiç katılmıyorum. Benim de zorlandığım bir mesele ancak ekran süresi kesinlikle sınırlanmali, abur cubur şeker tüketimi mesela... Beyin gelişimini de etkileyen durumlarda sinir koymadan sadece çocuğun isteğine bırakmak ne kadar akılcı...
Bizi de dayak cennetten çıkmadır diye büyüttüler...
Belki bunu görmüssünüzdür, bir ara trend olmustu, böyle bir seyin trend olmasi inanilir gibi degil. Burda da oyuncaga vurmakla cocuga vurmak arasinda hicbir fark yok. Cok hastalikli bir sey, izlerken insanin sinirleri bozuluyor.
ua-cam.com/video/JSOoLmOttoc/v-deo.html
Cocuga sınırlar koymak .... yüce kitabımız insan psikolojisi üzerine zaten çok güzel açıklamalarda bulunuyor derine inildiğinde görülecektir sevgili peygamber imde hz Enes e yemeğini yerken önünden ye enes diyerek bir takım sınırların olabileceğini çıkarırız sonuçta görsel örneklik ve yol gösterme ebeveyne aittir söylemlerinizin dinde yeri var fakat sınırsızlık diye bi kavram sıkıntı li...herseyin siniri ölçüsü vardır herşey ölçülü yaratılmıştır ahlaki yetiler bilgiler öğretiler de ... o yüzden dinden bağımsız öğretiler çoğu zaman yerini bulmayabilir diye düşünüyorum
Valla dincilerin çoğu çocuğunu ciddi anlamda istismar ediyor, önce ahlak. Hatta tek başına bile yeter:)
Nihal hanım gerçekten bazı soylediklerinizin altının boş olduğunu düşünüyorum.bir yetişkine elbette sinir koyamayiz.fakat çocuğunuz dışarı parka çıkmak ve gün boyu orda oynamak istiyorsa nasıl sinir koymamali, ya da markette her şeyi almak isteyen çocuğu nasıl engellememeli veya baskalarinin mallarına zarar vereceğini bile bile nasıl yapma, dur,elleme dememeli bilemedim.cizgi film izlemesine izin verdiğim beş yaşındaki çocuğum hiç kapatmayi istemezken nasil saygı gösterip kapatmamali o TV yi.ne yapmalı, ne yapmamalı 🤔🤔🤔yetişkinle çocuğu bir tutmanız yanlış diye düşünüyorum bir yetişkin neyin zararlı neyin faydalı olduğunu bilir yapmasa da kendi bilir. Fakat çocuklar bı çok şeyi bilmez. Çocuk gün boyu o TV yi izlemesinin ona ne yapacağını bilemez anlayamaz ve göremez.
Çocukla empati kurup ona diğer başka sağlıklı alternatifler sunabilirsiniz. Daha ziyade neyi neden yapmaması gerektiğini izah ederek başlayabilirsiniz. 🤗
@@ebraaarrr bunu zaten yapıyorum.farkli alanlar da sunuyorum. Sonuçta sinir koymuş oluyorum ama dimi😉
Çocuğunuza sınır koymayın mı demiş? Bir daha mı dinleseniz?
Keşke çocukken "küçük besleme" filminde oynatsalarmış nihan kayayı
❤