Sinema eleştirmenliğini profesyonel meslek olarak yapıyorsanız, yapmayın. Şu sürede bir videonun içinde isabetli bir tane bakış, tespit var mı, yok. Size karşı biraz sert şeyler yazacağım, dediğim gibi “iş”iniz bu ise… filmden çıkar çıkmaz, üstelik not da almamışsınız konuşma öncesi. Filmi izleyene katkınız olmadığı gibi, izleyecek olana da ufuk açacak tespitleriniz yok. Hele ki Nuri Bilge Ceylan gibi dünya seyircisine film yapan bir yönetmenin filmi üzerine konuşurken daha dolu, yetkin olunması gerekmez mi?
Teknik açıdan ses hatası vs yoktu dediniz ancak ben yemek sahnesinde sesle görüntünün oturmadigini hissettim. Hep çok tekrar alan bir yonetmen oldugunu biliyoruz. Bunlara neden dokunmuyro acaba? Kast olarak da 3 oyuncu çok iyi ancak müdür ve firdevs bana çok batti. Ozellikle firdevs ilk sahnede oldugu için endişelendim resmen böyle mi devam edecek diye.
"Taşraya sıkışan 3 şehirli insanın hikayesi" tabirinin yanlış olduğunu düşünüyorum. Filmdeki tek şehirli Samet aslında. Öyle ki Kenan ve Nuray hayatlarının bir döneminde şehirde bulunsalar da taşrada doğup büyümüş, filmin geçtiği bölge olan Erzurum Karayazılı karakterler. Bir de diğer incelemelerde de değinilmediğini gördüğüm bir konu: Cengiz Bozkurt'un oynadığı karakterin, veterinerin ve onun başıboş genç arkadaşının oyunculuk performanslarının gayet iyi olduğunu düşünsem de o yörenin insanının şivesiz konuşması bana çok battı. Oranın insanının bir sahnede sınıfta konuşan erkek öğrenci gibi konuşması gerekir normal şartlarda. Bir Erzurumlu olduğum için benim biraz fazla gözüme batmış olabilir :) Ağzınıza sağlık.
K@rayazida 13 ay memuriyette bulundum.tutkce konusanlarin cogunlugu genelde cocuk ve genclerkitabi turkce konusur.cunku turkcenin ogrenildigi ana kayanak evlerdeki televizyodur.bu yuzden bazen bir egeliden bile daha puruzsuz bir turkce konusulabilir...
Selam filmi dün izleyebildim sinemada uzun bir film olduğunu öğrenince de işlerimi ona göre ayarladım :) daha önce hiç Nuri Bilge Ceylan filmi izlemedim filmin analizini merak ettiğim için de açtım youtube kanallarını tek tek baktım dinledim hatta sizin tüm yorumlarınızı da okudum çünkü gerçekten merak ettim ve anlamaya çalıştım yönetmeni filmi.Ben iki yıl Ağrının bir ilçesinde öğretmenlik yaptım ve sonrasında tayin isteyip memleketime geri döndüm herkes gibi.Sanki bizim senaryomuzu alıp oraya koymuşlar gibi giriverdim filmin içine önce ağzım açık izledim çok olduğu gibi abartısız suyun akışı gibi aktı gitti filim.Sinema eleştirmeni değilim ama eğer sinema salonundan çıktığında kalbinde alıp götürüyorsan filmi olmuş demektir. Dış mekan çekimlerini çok başarılı buldum bir objektiften değil sanki insanın ta kendi gözünden görmesi gibi.Uzun yıllar unutamayacağım bir film emeği geçen herkese teşekkür ederim.
Ahlat ağacını ben çoknsevmiştim bak filmde sadece bir sahne bile beni o kadar çok etkilemişti ki sinan askerden döndükten sonra köpeğin kendini denize atma sahnesi bu sahme için bile oscarlıktır ahlat ağacı
Merakla bekliyorum, diğer filmlerini defalarca izleyip her izlediğimde farklı şeyler yaşarım. Eski filmlerine yapılan diyalog yok eleştirisi yapanları Bir Zamanlar Anadolu’da ve Kış Uykusunda resmen tokatlamıştır.
Merve Dizdar’ı uzun süredir takip ediyorum ve severim de yani. Ama aldığı ödüle göre karakteri işleyen daha derin sahneler beklerdim, kadın karakter işlenişi çok geride kalmış, öne sürekli çıkarılmak istenen kadındaki etiketler, kadının iç dünyasına yönelik pek bir yönelim göremedim. Nuray’ın doğasına inemedim açıkçası bu beni hayal kırıklığına uğrattı ama onun dışında diğer karakter işlenişleri her zamanki gibi başarılı. Puanım 7,7
Resim ogretmeni filmi surukluyor. Sevgiyi ariyor belki Bay C'yi gibi.Kokleri karanliga dogru uzaniyor, öç alma duygusu aciga ciktiginda. Diger karakterlerle bir bag kurulmasi oldukca zor. Yonetmenin diger filmlerine gore oldukca zayif bir denemesi olmus. Nuri Bilge Ceylan kisaca ilhamını kaybetmis. Kis Uykusu'ndan sonra tepetalak...
Kuru Otlar Üstüne: Aşırı doğal oynatıcam kaygısı ile basit düzeye indirgenmiş bir film çıkmış ortaya. Bu kaygı, konunun derinliğinden saptırmış NBC'yi . Tamamen "doğal oynayın"a odaklanmış, gerisini koyvermiş gibi. Ama o kaygı, o çaba da boşa gitmiş. Çünkü, oyunculuklar karekterlerin üzerinde yapay ve samimiyetsiz kalmış. Belgeselden hallice bir film olmuş . Senaryo da bir bütünlük, bir derinlik, bir akışkanlık oluşmamış. Birbirinden kopuk sahne geçişleri, karakterlerin yarım kalmışlıkları, yarım kalmış yarım yamalak mevzular vs. Entellektüel boyutta yorum yapmaya çalışan, eğitimli insan veteriner hekimin kulakları tırmalayan küfürlü sahnelerini izlerken insan adaptasyon zorluğu çekiyor; küfürlerin dozu ve dile getirilişi çok iğreti ve irite edici kaçmış. Ne mekana dair bir anlatım, ne sosyolojik bir anlatım, film yaşadığı yerleşim yeri ile ilişkilendirilmemiş, ama ne ile de ilişkilendirildiği belli olmayan bir garip film olmuş. Çirkin ve kasvetli odalarda, etkileyicilikten ve duygudan uzak diyaloglar. Hele o yemek masasında ki samimiyetten ve saygıdan uzak, ilham vermeyen, iticilik ötesi, Nuray ve Samet diyaloğu. Sözde samimiyetin içindeki samimiyetsizlik mi verilmeye çaşışıldı da ben anlamadım; yoksa, zaten hiç bir samimiyet yakalayamamış bu ınsanların samimiyetsizce kurdukları diyalog silsilesini mi izlemek zorunda kaldık. Ne görsel, ne algısal, ne de duygusal bir his bıraktı bende bu film. Sanki NBC'yi taklit etmek isteyen, ama başaramamış bir yönetmenin elinden çıkmış bir film gibi. Karakterlerin kişiliklerini ve duygu durumlarını seyirciye tam olarak geçirememiş bir film. Filmde insanı içine çeken, ılham veren hiç bir detay yoktu. Baştan sona, yapılmak istenenin yapılamadığı, denenmiş ama olmamış sıkıcı bir film olmuş. Ruhlarının kasveti odalarına da yansımış eğitimli insanlar.. Veteriner hekimin kulaklardan silinmeyen küfürlerinin ne demek istediğinin önüne geçmesi hali.. Ortada kalmış, anlam kazandırılamamış mevzular.. Bu filme zorlama bir beğeni ile, ve anlam kattığını iddia ettiğiniz minicik detaylar yakalayıp oradan övgüler sarfetmek NBC'nin diğer filmlerini de geriye çeker. Zaman zaman, NBC'nin, Mayıs Sıkıntısından Kış Uykusuna kadar olan filmlerini tekrar tekrar izlerim; ama bu film asla kendini tekrar izlettirecek bir film olmamış.
Dostum hoş guzel yorumlamissiniz da Uzak filmini anmadan Nbc nin en iyi filmlerinden bahsetmeniz bana sinema bilginizin kisitli oldugunu gösterdi Nbc filmleri hakkında kusura bakmayın yine de emeginize sağlık.
Az önce filmden çıktım film nbcnin en kötü filmlerinden birisi olmuş.film bol küfürlü,pedofili içerikli,sonu kapalı diyaloglar ve vasat oyunculuklar.artık iyi film çekemiyor
Ben gerçekten böyle yorumları hiç anlamıyorum kendi halimizde sinema ile amatör olarak ilgilenen ki çoğumuz bunun hakkında okumayan yazmayan insanlar olarak bunu söyleme hakkınız yok adam hayatını sinemaya adamış ki film hakkında genel anlamda olumlu elestiriler var belki siz bı noktayı kacirdini ya da mevzuyu tamamı ile anlamadınız bu kadar kesin yargılar ve de 3 saat çalması gibi bir ibare hiç hoş değil oysa o filmi çekmek yazmak için nice üç saatler harcanmisken
Nuri Bilge Ceylan sinamasını nasıl buluyorsunuz? Sizce en iyi filmi hangisi? Kuru Otlar Üstü’nden beklentiniz nedir? Yorumlarınızı bekliyorum✌️
Filmi sabırsızlıkla bekliyorum, Kuru Otlar Üstüne bence beklediğimize değecek bir yapım olacak. Bakalım izledikten sonra nereye koyacağız filmi...
Sinema eleştirmenliğini profesyonel meslek olarak yapıyorsanız, yapmayın. Şu sürede bir videonun içinde isabetli bir tane bakış, tespit var mı, yok. Size karşı biraz sert şeyler yazacağım, dediğim gibi “iş”iniz bu ise… filmden çıkar çıkmaz, üstelik not da almamışsınız konuşma öncesi. Filmi izleyene katkınız olmadığı gibi, izleyecek olana da ufuk açacak tespitleriniz yok. Hele ki Nuri Bilge Ceylan gibi dünya seyircisine film yapan bir yönetmenin filmi üzerine konuşurken daha dolu, yetkin olunması gerekmez mi?
Şükür ya şu filmin eleştirisini sadece sizden bekliyordum oda geldi teşşekürler
Teknik açıdan ses hatası vs yoktu dediniz ancak ben yemek sahnesinde sesle görüntünün oturmadigini hissettim. Hep çok tekrar alan bir yonetmen oldugunu biliyoruz. Bunlara neden dokunmuyro acaba? Kast olarak da 3 oyuncu çok iyi ancak müdür ve firdevs bana çok batti. Ozellikle firdevs ilk sahnede oldugu için endişelendim resmen böyle mi devam edecek diye.
Müdürü bilakis çok sevdim, izlerken çok eğlendim.
Kasıtlı yapıldığını zannediyorum. sahnenin devamında tamamen karakterden çıkmasını da fikrimi destekler nitelikte buluyorum
"Taşraya sıkışan 3 şehirli insanın hikayesi" tabirinin yanlış olduğunu düşünüyorum. Filmdeki tek şehirli Samet aslında. Öyle ki Kenan ve Nuray hayatlarının bir döneminde şehirde bulunsalar da taşrada doğup büyümüş, filmin geçtiği bölge olan Erzurum Karayazılı karakterler. Bir de diğer incelemelerde de değinilmediğini gördüğüm bir konu: Cengiz Bozkurt'un oynadığı karakterin, veterinerin ve onun başıboş genç arkadaşının oyunculuk performanslarının gayet iyi olduğunu düşünsem de o yörenin insanının şivesiz konuşması bana çok battı. Oranın insanının bir sahnede sınıfta konuşan erkek öğrenci gibi konuşması gerekir normal şartlarda. Bir Erzurumlu olduğum için benim biraz fazla gözüme batmış olabilir :) Ağzınıza sağlık.
K@rayazida 13 ay memuriyette bulundum.tutkce konusanlarin cogunlugu genelde cocuk ve genclerkitabi turkce konusur.cunku turkcenin ogrenildigi ana kayanak evlerdeki televizyodur.bu yuzden bazen bir egeliden bile daha puruzsuz bir turkce konusulabilir...
Egeli ne anlar la Turkce'den:) @@zelihayldrm5674
@@zelihayldrm5674 Egeliden bile daha pürüzsüz turkce mi.iyi de egede de şive var.istanbul Türkçesi deseydin bari
Deniz Celiloglu muhteşem oynamış ❤❤❤
Ne şanslı adamlarsınız ah ah biz cumayı bekleyeceğiz 😢😢
Selam filmi dün izleyebildim sinemada uzun bir film olduğunu öğrenince de işlerimi ona göre ayarladım :) daha önce hiç Nuri Bilge Ceylan filmi izlemedim filmin analizini merak ettiğim için de açtım youtube kanallarını tek tek baktım dinledim hatta sizin tüm yorumlarınızı da okudum çünkü gerçekten merak ettim ve anlamaya çalıştım yönetmeni filmi.Ben iki yıl Ağrının bir ilçesinde öğretmenlik yaptım ve sonrasında tayin isteyip memleketime geri döndüm herkes gibi.Sanki bizim senaryomuzu alıp oraya koymuşlar gibi giriverdim filmin içine önce ağzım açık izledim çok olduğu gibi abartısız suyun akışı gibi aktı gitti filim.Sinema eleştirmeni değilim ama eğer sinema salonundan çıktığında kalbinde alıp götürüyorsan filmi olmuş demektir. Dış mekan çekimlerini çok başarılı buldum bir objektiften değil sanki insanın ta kendi gözünden görmesi gibi.Uzun yıllar unutamayacağım bir film emeği geçen herkese teşekkür ederim.
Teşekkürler hayat filmi yorumlarını da beklemedeyiz
Nuray karakterine yan karakter demişsiniz sonrasında izlemeyi bıraktım videoyu.
Peki.
Sizleri bir arada görmek çok güzel. Gürsel Bey, bu filmi NBC filmografisinde nereye koyarsınız?
Bir Zamanlar Anadolu’nun hemen ardına koyarım. Kış Uykusu ile puanım aynı ancak Kış Uykusu’na göre daha akıcı bir film.
usta yönetmen nuri bilge ceylanın son filmi kuru otlar üstüne beni fazlasıyla etkiledi
Ahlat ağacını ben çoknsevmiştim bak filmde sadece bir sahne bile beni o kadar çok etkilemişti ki sinan askerden döndükten sonra köpeğin kendini denize atma sahnesi bu sahme için bile oscarlıktır ahlat ağacı
Merakla bekliyorum, diğer filmlerini defalarca izleyip her izlediğimde farklı şeyler yaşarım. Eski filmlerine yapılan diyalog yok eleştirisi yapanları Bir Zamanlar Anadolu’da ve Kış Uykusunda resmen tokatlamıştır.
Merve Dizdar’ı uzun süredir takip ediyorum ve severim de yani. Ama aldığı ödüle göre karakteri işleyen daha derin sahneler beklerdim, kadın karakter işlenişi çok geride kalmış, öne sürekli çıkarılmak istenen kadındaki etiketler, kadının iç dünyasına yönelik pek bir yönelim göremedim. Nuray’ın doğasına inemedim açıkçası bu beni hayal kırıklığına uğrattı ama onun dışında diğer karakter işlenişleri her zamanki gibi başarılı. Puanım 7,7
Anti Hero'dan sonrasını dinlemedim, anti kahramana ne oldu, yok mu o kelime artık,tedavülden mi kalktı
Yanınızda bir kisi daha olsa onunda biraz daha abartmasıyla 10 tam puan verirdiniz.
Resim ogretmeni filmi surukluyor. Sevgiyi ariyor belki Bay C'yi gibi.Kokleri karanliga dogru uzaniyor, öç alma duygusu aciga ciktiginda. Diger karakterlerle bir bag kurulmasi oldukca zor. Yonetmenin diger filmlerine gore oldukca zayif bir denemesi olmus. Nuri Bilge Ceylan kisaca ilhamını kaybetmis. Kis Uykusu'ndan sonra tepetalak...
Kuru Otlar Üstüne:
Aşırı doğal oynatıcam kaygısı ile basit düzeye indirgenmiş bir film çıkmış ortaya.
Bu kaygı, konunun derinliğinden saptırmış NBC'yi .
Tamamen "doğal oynayın"a odaklanmış, gerisini koyvermiş gibi. Ama o kaygı, o çaba da boşa gitmiş. Çünkü, oyunculuklar karekterlerin üzerinde yapay ve samimiyetsiz kalmış.
Belgeselden hallice bir film olmuş . Senaryo da bir bütünlük, bir derinlik, bir akışkanlık oluşmamış.
Birbirinden kopuk sahne geçişleri, karakterlerin yarım kalmışlıkları, yarım kalmış yarım yamalak mevzular vs.
Entellektüel boyutta yorum yapmaya çalışan, eğitimli insan veteriner hekimin kulakları tırmalayan küfürlü sahnelerini izlerken insan adaptasyon zorluğu çekiyor; küfürlerin dozu ve dile getirilişi çok iğreti ve irite edici kaçmış.
Ne mekana dair bir anlatım, ne sosyolojik bir anlatım, film yaşadığı yerleşim yeri ile ilişkilendirilmemiş, ama ne ile de ilişkilendirildiği belli olmayan bir garip film olmuş.
Çirkin ve kasvetli odalarda, etkileyicilikten ve duygudan uzak diyaloglar. Hele o yemek masasında ki samimiyetten ve saygıdan uzak, ilham vermeyen, iticilik ötesi, Nuray ve Samet diyaloğu.
Sözde samimiyetin içindeki samimiyetsizlik mi verilmeye çaşışıldı da ben anlamadım; yoksa, zaten hiç bir samimiyet yakalayamamış bu ınsanların samimiyetsizce kurdukları diyalog silsilesini mi izlemek zorunda kaldık.
Ne görsel, ne algısal, ne de duygusal bir his bıraktı bende bu film.
Sanki NBC'yi taklit etmek isteyen, ama başaramamış bir yönetmenin elinden çıkmış bir film gibi.
Karakterlerin kişiliklerini ve duygu durumlarını seyirciye tam olarak geçirememiş bir film.
Filmde insanı içine çeken, ılham veren hiç bir detay yoktu. Baştan sona, yapılmak istenenin yapılamadığı, denenmiş ama olmamış sıkıcı bir film olmuş.
Ruhlarının kasveti odalarına da yansımış eğitimli insanlar..
Veteriner hekimin kulaklardan silinmeyen küfürlerinin ne demek istediğinin önüne geçmesi hali..
Ortada kalmış, anlam kazandırılamamış mevzular..
Bu filme zorlama bir beğeni ile, ve anlam kattığını iddia ettiğiniz minicik detaylar yakalayıp oradan övgüler sarfetmek NBC'nin diğer filmlerini de geriye çeker.
Zaman zaman, NBC'nin, Mayıs Sıkıntısından Kış Uykusuna kadar olan filmlerini tekrar tekrar izlerim; ama bu film asla kendini tekrar izlettirecek bir film olmamış.
Aradığım yorum
Cok haklsiniz .tam bir hayal kırıklığı
Dostum hoş guzel yorumlamissiniz da Uzak filmini anmadan Nbc nin en iyi filmlerinden bahsetmeniz bana sinema bilginizin kisitli oldugunu gösterdi Nbc filmleri hakkında kusura bakmayın yine de emeginize sağlık.
deniz celiloğlunun tuvalet kapısından sete giden sahnesini nasıl yorumluyorsunuz?
Karakter partnerini sevmiyor yalnızca intikam almak için kendisiyle birlikte oluyor. Bu isteksizliğin önüne geçmek için de tuvalette hap atıyor.
NBC’nin tüm filmlerini izlemiş bir olarak bana göre en kötü filmi diyebilirim
Filmi izlemedim ama taciz olayını senaryoda sağlam bir yere oturtamadım, ne dersiniz?
Filmi izledikten sonra tekrar fikrinizi bekliyorum.
Film nerde gosterimde ve ne zaman
Bu cuma vizyonda olacak.
@@GenisPlan 🙏🙏
@@GenisPlanhocam teaser i bir milyon izlenmis bir film neden cok az salonda gösteriliyor ?
Çünkü Expendables 4 çok daha mükemmel bir film😂
Soluksuz izledim.Başyapıt.
Araba plakası degisiyor filimde
Film güzel ama 3 saat 17 dakika çok fazla ilk defa sinemada bu kadar sıkıldım
30 dakika konuşmuşsunuz ama film hiç başarılı anlatmamissiniz.. coook yüzeysel yorumlar
Az önce filmden çıktım film nbcnin en kötü filmlerinden birisi olmuş.film bol küfürlü,pedofili içerikli,sonu kapalı diyaloglar ve vasat oyunculuklar.artık iyi film çekemiyor
kötü bulmanıza bir şey diyemem ama anlamadığım diğer filmleri de bol küfürlü her zaman sonu kapalı diyaloglar kullanılan filmler
Hayatımdan çaldığınız 3buçuk saat için teşekkürler bu kadar anlamsız saçma hiç bişeyle bağdaşmayan bir film.
Ben gerçekten böyle yorumları hiç anlamıyorum kendi halimizde sinema ile amatör olarak ilgilenen ki çoğumuz bunun hakkında okumayan yazmayan insanlar olarak bunu söyleme hakkınız yok adam hayatını sinemaya adamış ki film hakkında genel anlamda olumlu elestiriler var belki siz bı noktayı kacirdini ya da mevzuyu tamamı ile anlamadınız bu kadar kesin yargılar ve de 3 saat çalması gibi bir ibare hiç hoş değil oysa o filmi çekmek yazmak için nice üç saatler harcanmisken
filmin ciddiyeti üzerinize sinmiş :D