Ya Rabbim dua sahibine ve bu duayı dinleyenlere acilen hayırlı zenginlik ver amin cümle ümmeti Muhammed de ver ev sahibi olmayanlara ev almayı işi olmayanlara iş sahibi olmayı borcu olanlara ödeme kolaylığı ver amin inşallah
Şuan da sınava girmiş tüm evlatlarımıza fetih suresinin mucizelerine nail eylesin kalplerine ferahlık zihinlerinini pür pak açık eylesin kızım ve bu vatanın gelecek nesillerinin kalemine kuvvet versin yüce rabbimm 🤲🤲🤲🤲🤲
Allahumme salli ala seyyidina Muhammedin ve ala ali seyyidina Muhammed Ya Rabbim dua sahibinin ve bu duayı dinleyenlerin borçlarını tez saatte ödemeyi nasip eyle amin amin amin
Bismillahirrahmanirrahim Ya Rab fetih suresi yüzü suyu hürmetine kilitli işleri düğümleri çöz hakkımızda en hayırlı olanı nasip et eşime ve oğluma hayırlı iş kapıları aç hayırlı insanlarla çalışmalarını nasip et şer kapılarını kapat sonsuza dek kimin ne derdi varsa hepsine çözüm nasip et dualarımı kabulet Yarabbelalemin amin amin amin
Çok şükür Rabbime oldedi oldu çok istedim ikinciye umreye gidiyorum Ramazan'da oguzel yerlerde olacağım Rabbim nasip ederse inşallah 🌷🌷🌷🌷🌷🌷🌷 amiiiiiiiin 🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹
Bugün bu dua tesadüf karşıma çıktı ben arapça okumasını bilmediğim için bugünde muharrem ayının 29 günüymüş bir arkadaşım paylaşmış bugün yirmi dokuz kere okursanız akşam ezanına kadar ev dileğiniz gerçekleşir diye yazmış hepsi bugün tesadüf oldu bende allahın izniyle önce ev çocuğuma iş borçlarımı ödeme kolaylı versin diye dua ettim burdaki tüm dilek dileyen hocamızı kim dinliyen nekadar müslüman kardeşlerimiz varsa tüm dileklerini kabul olsun hocamızın ağzına sağlık güç kuvvet versin sesine inşallah
Ey merhametlilerin en merhametlisi bana evlatlarima gerek manevi gerek sağlık şifa huzur uzun ömür başarı gerekse maddiyat zenginliği nasip et her işimizde senin yolunda olmayı ve fatihi nasip et bizleri yolunda hizmetli eyle razı olduğun kullarindan olmayı nasip eyle herdaim ey güzel Rabbim
Ya Rabbim dua sahibine ve bu duayı dinleyenlerin maddi manevi zenginlik nasip olmasını istiyorum evlerine huzur mutluluk bolluk bereket nasip olmasını istiyorum evi olmayanlara ev almasını işi olmayana iş sahibi olmasını istiyorum evlatlarını hayırlı olmasını istiyorum kabul eyle Ya Rabbim amin amin amin
HOCAM AĞZINA YÜREĞİNİZE SAĞLIK ALLAH RAZI OLSUN Bugün bu süreyi dinleyen tüm din kardeşlerimin ve benim duamı Rabbım icabet saatlerine denk getirsin kabul etsin inşallah Amin Amin Amin yarabbelalemın
Ağzına yüreğine sağlık Allah raziolsun bütün müslüman görünümlü seytanlasmi oğluma bana çocukluğumdan bu zamanakadar düşmanlık yapanları ve düşmanlık yapmaya kalkanlrincumlesinikotuluklerini kendilerine çevir kendilerini helak ediver Allahhim Amin amin amin ecmaiyn Allahümme Salli ala seyyidina venebiyyina muhammed
Allah'ım varlığına birliğine şüphe olmaz büyüksün yücesin kadirsin onu bana nasip et yarabbim sen sevdiğimi bana nasip et sen beni galip gelmemi nasip et yarabbim ❤
Kendi niyetime 41fetih okuyorum rabbim kabul etsin dualarimizi kimin ne sıkıntısın var sa tez vakitte gidersin yagmur serinligi insirah ferahligi versin inşallah hepimize hastalarimiza hayırlı acil şifalar versin inşallah ya şafi esmasiyla insallah rabbim hepimize hayırlı işler bol kazançlar versin
Yarabbim bugün tum niyetlerin ve dileklerimin kabul olacağı gün nasıp et Allah im Amin amin amin yarabbelalemin (tum dinleyen kardesleriminde dualarını ıcabet saatlerine denk gelsin Aminn Allah im amin ) hocam ağzına yüreğine sağlık hergun dinliyorum Rabbım yardimcin olsun
Rabbim sen hepimizin dualarını kabul eyle 🤲benim de gönlüme göre tez vakitte hayırlısıyla ve kolaylıkla bir ev sahibi olma dileğimi dergahı izzetinde kabul eyle inşallah 🤲🤲🤲
Kur-an bu kadar mı güzel okunur ağzınıza yüreğinize sağlık Allah'ım binlerce defa razı olsun kimin ne sıkıntısı varsa Yüce Rabbim yar ve yardımcısı olsun inşallah Âmiiin Âmiiin
Kuran'ı özenle düşüne düşüne oku ( Müzemmil/ 7 ) Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla 48-FETİH: 1 - Doğrusu biz sana apaçık bir fetih ihsân ettik. 2 - Böylece Allah senin geçmiş ve gelecek günahını bağışlar. Sana olan nimetini tamamlar ve seni doğru yola iletir. 3 - Ve sana Allah, şanlı bir zaferle yardım eder. 4 - İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah bilendir, herşeyi hikmetle yapandır. 5 - Mümin erkeklerle mümin kadınları, içinde ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyması, onların günahlarını örtmesi içindir. İşte bu, Allah katında büyük bir kurtuluştur. 6 - Ve o Allah hakkında kötü zanda bulunan münâfık erkeklere ve münâfık kadınlara, Allah'a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Kötülük onların başlarına gelmiştir. Allah onlara gazap etmiş, lânetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Orası ne kötü bir yerdir! 7 - Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 8 - Şüphesiz biz seni, şâhit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik. 9 - Ki, Allah'a ve Resulüne iman edesiniz, ve bunu takviye edip, O'na saygı gösteresiniz ve sabah akşam O'nu tesbih edesiniz. 10 - Herhalde sana bey'at edenler ancak Allah'a bey'at etmektedirler. Allah'ın eli onların ellerinin üzerindedir. Kim ahdi bozarsa ancak kendi aleyhine bozmuş olur. Kim de Allah'a verdiği ahde vefa gösterirse Allah ona büyük bir mükâfat verecektir. 11 - yakında a'râbilerden geri kalmış olanlar sana diyecekler ki, "Mallarımız ve ailelerimiz bizi alıkoydu. Allah'tan bizim bağışlanmamızı dile." Onlar kalplerinde olmayanı dilleriyle söylerler. De ki: Allah size bir zarar gelmesini dilerse veya bir fayda elde etmenizi isterse O'na karşı kimin bir şeye gücü yetebilir? Hayır! Allah yaptıklarınızdan haberdardır. 12 - Aslında siz Peygamber ve müminlerin, ailelerine geri dönmeyeceklerini sanmıştınız. Bu sizin gönüllerinize güzel göründü de kötü zanda bulundunuz ve helâki hak etmiş bir topluluk oldunuz. 13 - Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse şüphesiz biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır. 14 - Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O, dilediğini bağışlar dilediğini azaplandırır. Allah çok bağışlayan çok merhamet edendir. 15 - Siz ganimetleri almak için gittiğinizde geri kalanlar: "Bırakın biz de arkanıza düşelim." diyeceklerdir. Onlar, Allah'ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: Siz bizimle gelemeyeceksiniz. Allah daha önce böyle buyurmuştur. Onlar size: "Bizi kıskanıyorsunuz." diyeceklerdir. Bilakis onlar, pek az anlayan kimselerdir. 16 - A'rabilerin geri bırakılmış olanlarına de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır. 17 - Köre vebal yoktur, topala da vebal yoktur, hastaya da vebal yoktur. Bununla beraber kim Allah'a ve peygamberine itâat ederse, Allah onu, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Kim de geri kalırsa, onu acı bir azaba uğratır. 18 - Andolsun o ağacın altında (Hudeybiye'de) sana bey'at ederlerken Allah, müminlerden razı olmuştur. Kalplerinde olanı bilmiş onlara güven indirmiş ve onları pek yakın bir fetih ile mükâfatlandırmıştır. 19 - Allah onları elde edecekleri birçok ganimetlerle de mükâfatlandırdı. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 20 - Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimetler vaad etmiştir. Bunu size hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir ki bu, müminlere bir işaret olsun ve Allah sizi doğru yola iletsin. 21 - Bundan başka sizin güç yetiremediğiniz, ama Allah'ın sizin için kuşattığı ganimetler de vardır. Allah herşeye kâdirdir. 22 - Eğer kâfirler sizinle savaşsalardı arkalarına dönüp kaçarlardı. Sonra bir dost ve yardımcı da bulamazlardı. 23 - Allah'ın öteden beri gelen kanunu budur. Allah'ın kanununda asla bir değişiklik bulamazsın. 24 - O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir. 25 - Onlar inkâr eden ve sizin Mescid-i Haram'ı ziyaretinizi ve bekletilen kurbanların yerlerine ulaşmasını men edenlerdir. Eğer kendilerini henüz tanımadığınız mümin erkeklerle, mümin kadınları bilmeyerek ezmek suretiyle bir vebalin altında kalmanız ihtimali olmasaydı, Allah savaşı önlemezdi. Dilediklerine rahmet etmek için Allah böyle yapmıştır. Eğer onlar birbirinden ayrılmış olsalardı elbette onlardan inkâr edenleri elemli bir azaba çarptırırdık. 26 - O zaman inkâr edenler, kalplerine taassubu, câhiliyet taassubunu yerleştirmişlerdi. Allah da elçisine ve müminlere sükûnet ve güvenini indirdi. Onları takva sözü üzerinde durdurdu. Zaten onlar buna pek layık ve ehil kimselerdi. Allah herşeyi bilendir. 27 - Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz güven içinde başlarınızı tıraş etmiş ve saçlarınızı kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinzi bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi. 28 - Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderen O'dur. Şahit olarak Allah yeter. 29 - Muhammed Allah'ın elçisidir. Onun yanında bulunanlar da kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Onları rükûa varırken secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve rıza isterler. Yüzlerinde secdelerin izinden nişanları vardır. Bu, onların Tevrat'taki vasıflarıdır. İncil'deki vasıfları da şöyledir: Onlar filizini yarıp çıkarmış, gittikçe onu kuvvetlendirerek kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş bir ekine benzerler ki bu, ziraatçıların da hoşuna gider. Allah böylece onları çoğaltıp kuvvetlendirmekle kâfirleri öfkelendirir. Allah inanıp iyi işler yapanlara mağfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir.
SIZ ALLAH 'IN IZNI ILE ONUN DEN KILIN OKUYUN SIKMADAN OYUN GIBI KEYIFLI TARIF EDIN KENDINIZ ALLAH DEYIN ALLAHA DUA EDIN ÖRNEK ANNE VE BABA DIR KENDINIZ GAYRET EDIN ÇOK GAYRET SIZDE VE YEDEK OLARAK HER ZAMAN SIZ GAYRET EDECEKSINIZ ARA SIRA DA DUA ISTEYIN BÜTÜN SORUMLUK VE GAYRET ÖNCE ANNE VE BABA DADIR
@@bedrettincemileada2503 Kuran'ı özenle düşüne düşüne oku ( Müzemmil/ 7 ) Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla 48-FETİH: 1 - Doğrusu biz sana apaçık bir fetih ihsân ettik. 2 - Böylece Allah senin geçmiş ve gelecek günahını bağışlar. Sana olan nimetini tamamlar ve seni doğru yola iletir. 3 - Ve sana Allah, şanlı bir zaferle yardım eder. 4 - İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah bilendir, herşeyi hikmetle yapandır. 5 - Mümin erkeklerle mümin kadınları, içinde ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyması, onların günahlarını örtmesi içindir. İşte bu, Allah katında büyük bir kurtuluştur. 6 - Ve o Allah hakkında kötü zanda bulunan münâfık erkeklere ve münâfık kadınlara, Allah'a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Kötülük onların başlarına gelmiştir. Allah onlara gazap etmiş, lânetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Orası ne kötü bir yerdir! 7 - Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 8 - Şüphesiz biz seni, şâhit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik. 9 - Ki, Allah'a ve Resulüne iman edesiniz, ve bunu takviye edip, O'na saygı gösteresiniz ve sabah akşam O'nu tesbih edesiniz. 10 - Herhalde sana bey'at edenler ancak Allah'a bey'at etmektedirler. Allah'ın eli onların ellerinin üzerindedir. Kim ahdi bozarsa ancak kendi aleyhine bozmuş olur. Kim de Allah'a verdiği ahde vefa gösterirse Allah ona büyük bir mükâfat verecektir. 11 - yakında a'râbilerden geri kalmış olanlar sana diyecekler ki, "Mallarımız ve ailelerimiz bizi alıkoydu. Allah'tan bizim bağışlanmamızı dile." Onlar kalplerinde olmayanı dilleriyle söylerler. De ki: Allah size bir zarar gelmesini dilerse veya bir fayda elde etmenizi isterse O'na karşı kimin bir şeye gücü yetebilir? Hayır! Allah yaptıklarınızdan haberdardır. 12 - Aslında siz Peygamber ve müminlerin, ailelerine geri dönmeyeceklerini sanmıştınız. Bu sizin gönüllerinize güzel göründü de kötü zanda bulundunuz ve helâki hak etmiş bir topluluk oldunuz. 13 - Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse şüphesiz biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır. 14 - Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O, dilediğini bağışlar dilediğini azaplandırır. Allah çok bağışlayan çok merhamet edendir. 15 - Siz ganimetleri almak için gittiğinizde geri kalanlar: "Bırakın biz de arkanıza düşelim." diyeceklerdir. Onlar, Allah'ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: Siz bizimle gelemeyeceksiniz. Allah daha önce böyle buyurmuştur. Onlar size: "Bizi kıskanıyorsunuz." diyeceklerdir. Bilakis onlar, pek az anlayan kimselerdir. 16 - A'rabilerin geri bırakılmış olanlarına de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır. 17 - Köre vebal yoktur, topala da vebal yoktur, hastaya da vebal yoktur. Bununla beraber kim Allah'a ve peygamberine itâat ederse, Allah onu, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Kim de geri kalırsa, onu acı bir azaba uğratır. 18 - Andolsun o ağacın altında (Hudeybiye'de) sana bey'at ederlerken Allah, müminlerden razı olmuştur. Kalplerinde olanı bilmiş onlara güven indirmiş ve onları pek yakın bir fetih ile mükâfatlandırmıştır. 19 - Allah onları elde edecekleri birçok ganimetlerle de mükâfatlandırdı. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 20 - Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimetler vaad etmiştir. Bunu size hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir ki bu, müminlere bir işaret olsun ve Allah sizi doğru yola iletsin. 21 - Bundan başka sizin güç yetiremediğiniz, ama Allah'ın sizin için kuşattığı ganimetler de vardır. Allah herşeye kâdirdir. 22 - Eğer kâfirler sizinle savaşsalardı arkalarına dönüp kaçarlardı. Sonra bir dost ve yardımcı da bulamazlardı. 23 - Allah'ın öteden beri gelen kanunu budur. Allah'ın kanununda asla bir değişiklik bulamazsın. 24 - O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir. 25 - Onlar inkâr eden ve sizin Mescid-i Haram'ı ziyaretinizi ve bekletilen kurbanların yerlerine ulaşmasını men edenlerdir. Eğer kendilerini henüz tanımadığınız mümin erkeklerle, mümin kadınları bilmeyerek ezmek suretiyle bir vebalin altında kalmanız ihtimali olmasaydı, Allah savaşı önlemezdi. Dilediklerine rahmet etmek için Allah böyle yapmıştır. Eğer onlar birbirinden ayrılmış olsalardı elbette onlardan inkâr edenleri elemli bir azaba çarptırırdık. 26 - O zaman inkâr edenler, kalplerine taassubu, câhiliyet taassubunu yerleştirmişlerdi. Allah da elçisine ve müminlere sükûnet ve güvenini indirdi. Onları takva sözü üzerinde durdurdu. Zaten onlar buna pek layık ve ehil kimselerdi. Allah herşeyi bilendir. 27 - Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz güven içinde başlarınızı tıraş etmiş ve saçlarınızı kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinzi bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi. 28 - Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderen O'dur. Şahit olarak Allah yeter. 29 - Muhammed Allah'ın elçisidir. Onun yanında bulunanlar da kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Onları rükûa varırken secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve rıza isterler. Yüzlerinde secdelerin izinden nişanları vardır. Bu, onların Tevrat'taki vasıflarıdır. İncil'deki vasıfları da şöyledir: Onlar filizini yarıp çıkarmış, gittikçe onu kuvvetlendirerek kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş bir ekine benzerler ki bu, ziraatçıların da hoşuna gider. Allah böylece onları çoğaltıp kuvvetlendirmekle kâfirleri öfkelendirir. Allah inanıp iyi işler yapanlara mağfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir.
Kuran'ı özenle düşüne düşüne oku ( Müzemmil/ 7 ) Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla 48-FETİH: 1 - Doğrusu biz sana apaçık bir fetih ihsân ettik. 2 - Böylece Allah senin geçmiş ve gelecek günahını bağışlar. Sana olan nimetini tamamlar ve seni doğru yola iletir. 3 - Ve sana Allah, şanlı bir zaferle yardım eder. 4 - İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah bilendir, herşeyi hikmetle yapandır. 5 - Mümin erkeklerle mümin kadınları, içinde ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyması, onların günahlarını örtmesi içindir. İşte bu, Allah katında büyük bir kurtuluştur. 6 - Ve o Allah hakkında kötü zanda bulunan münâfık erkeklere ve münâfık kadınlara, Allah'a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Kötülük onların başlarına gelmiştir. Allah onlara gazap etmiş, lânetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Orası ne kötü bir yerdir! 7 - Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 8 - Şüphesiz biz seni, şâhit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik. 9 - Ki, Allah'a ve Resulüne iman edesiniz, ve bunu takviye edip, O'na saygı gösteresiniz ve sabah akşam O'nu tesbih edesiniz. 10 - Herhalde sana bey'at edenler ancak Allah'a bey'at etmektedirler. Allah'ın eli onların ellerinin üzerindedir. Kim ahdi bozarsa ancak kendi aleyhine bozmuş olur. Kim de Allah'a verdiği ahde vefa gösterirse Allah ona büyük bir mükâfat verecektir. 11 - yakında a'râbilerden geri kalmış olanlar sana diyecekler ki, "Mallarımız ve ailelerimiz bizi alıkoydu. Allah'tan bizim bağışlanmamızı dile." Onlar kalplerinde olmayanı dilleriyle söylerler. De ki: Allah size bir zarar gelmesini dilerse veya bir fayda elde etmenizi isterse O'na karşı kimin bir şeye gücü yetebilir? Hayır! Allah yaptıklarınızdan haberdardır. 12 - Aslında siz Peygamber ve müminlerin, ailelerine geri dönmeyeceklerini sanmıştınız. Bu sizin gönüllerinize güzel göründü de kötü zanda bulundunuz ve helâki hak etmiş bir topluluk oldunuz. 13 - Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse şüphesiz biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır. 14 - Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O, dilediğini bağışlar dilediğini azaplandırır. Allah çok bağışlayan çok merhamet edendir. 15 - Siz ganimetleri almak için gittiğinizde geri kalanlar: "Bırakın biz de arkanıza düşelim." diyeceklerdir. Onlar, Allah'ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: Siz bizimle gelemeyeceksiniz. Allah daha önce böyle buyurmuştur. Onlar size: "Bizi kıskanıyorsunuz." diyeceklerdir. Bilakis onlar, pek az anlayan kimselerdir. 16 - A'rabilerin geri bırakılmış olanlarına de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır. 17 - Köre vebal yoktur, topala da vebal yoktur, hastaya da vebal yoktur. Bununla beraber kim Allah'a ve peygamberine itâat ederse, Allah onu, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Kim de geri kalırsa, onu acı bir azaba uğratır. 18 - Andolsun o ağacın altında (Hudeybiye'de) sana bey'at ederlerken Allah, müminlerden razı olmuştur. Kalplerinde olanı bilmiş onlara güven indirmiş ve onları pek yakın bir fetih ile mükâfatlandırmıştır. 19 - Allah onları elde edecekleri birçok ganimetlerle de mükâfatlandırdı. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 20 - Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimetler vaad etmiştir. Bunu size hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir ki bu, müminlere bir işaret olsun ve Allah sizi doğru yola iletsin. 21 - Bundan başka sizin güç yetiremediğiniz, ama Allah'ın sizin için kuşattığı ganimetler de vardır. Allah herşeye kâdirdir. 22 - Eğer kâfirler sizinle savaşsalardı arkalarına dönüp kaçarlardı. Sonra bir dost ve yardımcı da bulamazlardı. 23 - Allah'ın öteden beri gelen kanunu budur. Allah'ın kanununda asla bir değişiklik bulamazsın. 24 - O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir. 25 - Onlar inkâr eden ve sizin Mescid-i Haram'ı ziyaretinizi ve bekletilen kurbanların yerlerine ulaşmasını men edenlerdir. Eğer kendilerini henüz tanımadığınız mümin erkeklerle, mümin kadınları bilmeyerek ezmek suretiyle bir vebalin altında kalmanız ihtimali olmasaydı, Allah savaşı önlemezdi. Dilediklerine rahmet etmek için Allah böyle yapmıştır. Eğer onlar birbirinden ayrılmış olsalardı elbette onlardan inkâr edenleri elemli bir azaba çarptırırdık. 26 - O zaman inkâr edenler, kalplerine taassubu, câhiliyet taassubunu yerleştirmişlerdi. Allah da elçisine ve müminlere sükûnet ve güvenini indirdi. Onları takva sözü üzerinde durdurdu. Zaten onlar buna pek layık ve ehil kimselerdi. Allah herşeyi bilendir. 27 - Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz güven içinde başlarınızı tıraş etmiş ve saçlarınızı kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinzi bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi. 28 - Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderen O'dur. Şahit olarak Allah yeter. 29 - Muhammed Allah'ın elçisidir. Onun yanında bulunanlar da kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Onları rükûa varırken secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve rıza isterler. Yüzlerinde secdelerin izinden nişanları vardır. Bu, onların Tevrat'taki vasıflarıdır. İncil'deki vasıfları da şöyledir: Onlar filizini yarıp çıkarmış, gittikçe onu kuvvetlendirerek kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş bir ekine benzerler ki bu, ziraatçıların da hoşuna gider. Allah böylece onları çoğaltıp kuvvetlendirmekle kâfirleri öfkelendirir. Allah inanıp iyi işler yapanlara mağfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir.
Kuran'ı özenle düşüne düşüne oku ( Müzemmil/ 7 ) Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla 48-FETİH: 1 - Doğrusu biz sana apaçık bir fetih ihsân ettik. 2 - Böylece Allah senin geçmiş ve gelecek günahını bağışlar. Sana olan nimetini tamamlar ve seni doğru yola iletir. 3 - Ve sana Allah, şanlı bir zaferle yardım eder. 4 - İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah bilendir, herşeyi hikmetle yapandır. 5 - Mümin erkeklerle mümin kadınları, içinde ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyması, onların günahlarını örtmesi içindir. İşte bu, Allah katında büyük bir kurtuluştur. 6 - Ve o Allah hakkında kötü zanda bulunan münâfık erkeklere ve münâfık kadınlara, Allah'a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Kötülük onların başlarına gelmiştir. Allah onlara gazap etmiş, lânetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Orası ne kötü bir yerdir! 7 - Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 8 - Şüphesiz biz seni, şâhit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik. 9 - Ki, Allah'a ve Resulüne iman edesiniz, ve bunu takviye edip, O'na saygı gösteresiniz ve sabah akşam O'nu tesbih edesiniz. 10 - Herhalde sana bey'at edenler ancak Allah'a bey'at etmektedirler. Allah'ın eli onların ellerinin üzerindedir. Kim ahdi bozarsa ancak kendi aleyhine bozmuş olur. Kim de Allah'a verdiği ahde vefa gösterirse Allah ona büyük bir mükâfat verecektir. 11 - yakında a'râbilerden geri kalmış olanlar sana diyecekler ki, "Mallarımız ve ailelerimiz bizi alıkoydu. Allah'tan bizim bağışlanmamızı dile." Onlar kalplerinde olmayanı dilleriyle söylerler. De ki: Allah size bir zarar gelmesini dilerse veya bir fayda elde etmenizi isterse O'na karşı kimin bir şeye gücü yetebilir? Hayır! Allah yaptıklarınızdan haberdardır. 12 - Aslında siz Peygamber ve müminlerin, ailelerine geri dönmeyeceklerini sanmıştınız. Bu sizin gönüllerinize güzel göründü de kötü zanda bulundunuz ve helâki hak etmiş bir topluluk oldunuz. 13 - Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse şüphesiz biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır. 14 - Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O, dilediğini bağışlar dilediğini azaplandırır. Allah çok bağışlayan çok merhamet edendir. 15 - Siz ganimetleri almak için gittiğinizde geri kalanlar: "Bırakın biz de arkanıza düşelim." diyeceklerdir. Onlar, Allah'ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: Siz bizimle gelemeyeceksiniz. Allah daha önce böyle buyurmuştur. Onlar size: "Bizi kıskanıyorsunuz." diyeceklerdir. Bilakis onlar, pek az anlayan kimselerdir. 16 - A'rabilerin geri bırakılmış olanlarına de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır. 17 - Köre vebal yoktur, topala da vebal yoktur, hastaya da vebal yoktur. Bununla beraber kim Allah'a ve peygamberine itâat ederse, Allah onu, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Kim de geri kalırsa, onu acı bir azaba uğratır. 18 - Andolsun o ağacın altında (Hudeybiye'de) sana bey'at ederlerken Allah, müminlerden razı olmuştur. Kalplerinde olanı bilmiş onlara güven indirmiş ve onları pek yakın bir fetih ile mükâfatlandırmıştır. 19 - Allah onları elde edecekleri birçok ganimetlerle de mükâfatlandırdı. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 20 - Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimetler vaad etmiştir. Bunu size hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir ki bu, müminlere bir işaret olsun ve Allah sizi doğru yola iletsin. 21 - Bundan başka sizin güç yetiremediğiniz, ama Allah'ın sizin için kuşattığı ganimetler de vardır. Allah herşeye kâdirdir. 22 - Eğer kâfirler sizinle savaşsalardı arkalarına dönüp kaçarlardı. Sonra bir dost ve yardımcı da bulamazlardı. 23 - Allah'ın öteden beri gelen kanunu budur. Allah'ın kanununda asla bir değişiklik bulamazsın. 24 - O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir. 25 - Onlar inkâr eden ve sizin Mescid-i Haram'ı ziyaretinizi ve bekletilen kurbanların yerlerine ulaşmasını men edenlerdir. Eğer kendilerini henüz tanımadığınız mümin erkeklerle, mümin kadınları bilmeyerek ezmek suretiyle bir vebalin altında kalmanız ihtimali olmasaydı, Allah savaşı önlemezdi. Dilediklerine rahmet etmek için Allah böyle yapmıştır. Eğer onlar birbirinden ayrılmış olsalardı elbette onlardan inkâr edenleri elemli bir azaba çarptırırdık. 26 - O zaman inkâr edenler, kalplerine taassubu, câhiliyet taassubunu yerleştirmişlerdi. Allah da elçisine ve müminlere sükûnet ve güvenini indirdi. Onları takva sözü üzerinde durdurdu. Zaten onlar buna pek layık ve ehil kimselerdi. Allah herşeyi bilendir. 27 - Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz güven içinde başlarınızı tıraş etmiş ve saçlarınızı kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinzi bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi. 28 - Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderen O'dur. Şahit olarak Allah yeter. 29 - Muhammed Allah'ın elçisidir. Onun yanında bulunanlar da kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Onları rükûa varırken secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve rıza isterler. Yüzlerinde secdelerin izinden nişanları vardır. Bu, onların Tevrat'taki vasıflarıdır. İncil'deki vasıfları da şöyledir: Onlar filizini yarıp çıkarmış, gittikçe onu kuvvetlendirerek kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş bir ekine benzerler ki bu, ziraatçıların da hoşuna gider. Allah böylece onları çoğaltıp kuvvetlendirmekle kâfirleri öfkelendirir. Allah inanıp iyi işler yapanlara mağfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir.
atalarımızdan bize bizdende evlatlarımıza geçen maddi ve manevi hastaliklar varsa şifa ve rahmetniyetiyle bizim için hayır kapılarını açsin şerleri kapatsın atalarımızın genetik hastalıkları ve imtihanlari bana zarar vermesin benimde maddi manevi ve genetik hastaliklarim imtihanlarim evlatlarıma zarar vermesin niyet ediyorum amin
Ey merhametlilerin en merhametli olan Rabbimiz darda olan kardeşlerimize selamet ihsan eyle cümleten Türkiyemizi her türlü afat dan muhafaza eyle Yarabbi
Allah'ım yarın matematik sınavım var lütfen benim gibi sınava girecek bütün ögrencilere ve bana zihin açıklığı ver. Ben elimden geleni yaptım lütfen yarın sınavda melekler ve Allah'ım lütfen yanımda ol ve sınavdan yüksek alabileyim
Bu hafta ehliyet sınavim var .Rabbim inşallah hiç bir engel oluşmadan ilk girişte almayı nasip etsin.Rabbim kimin ne sıkıntısı ,kabul etsin diye dua ettiği ne isteği varsa onu versin Rabbim . Allah im herşey için sana hamdusenalar olsun.Rabbim sen herşeyi bilen ,gören ,bizleri yaratan ve yasatansin .Sen yavrularımuzi ve bizi koru ,kolla ve hayatta ki ve ahiret hayatımizdaki güzellikleri artır .Hz Muhammed sav efendimiz yüzü suyu hürmetine bizleri bağışla sınavında başarılı olmamı sagla .Amin ecmain
Benim cigerim öldü bugün 11 günü oldu askim ne olur kim okursa 3 kulvallhi 1 elham okusun bütün Müslümanlardan allah razi olsun nurlar içinde yat allah emanet ol
@candansenkaya okudum Rabbim kabul eylesin nur içinde uyusun allah rahmet eylesin zor ateş düştüğü yeri yakar ne desem boş Rabbim sabırlar versin Rabbimizin yanına giden çocuğunuz değildir inşallah kim sizi bırakıp gitti candancığım çok üzüldüm Rabbim sabırlar versin kardeşim
Allah kuran okuyan butun hocalarimizdan razi olsun Allah kimin ne sikintisi var ise okunan surelerin yuzu suyu hurmetine gidersin hayirli isteklerine kavusduesun insallah. Amin Aminnn aminnn.
Günaydın hayırlı sabahlar Allahım hastalara acil şifalar versin inşallah iyi niyetlerimiz kabul olsun inşallah sağlık dolu yıllar dilerim sizlere Allaha emanet olun dualarınız kabul olsun inşallah okuyanların Allah sağlığını bozmasın inşallah
Bismillahirrahmanirrahim Allahım Fetih Süresini Yüzü Suyu Hürmetine Ve Pergamberimizin Hatrına ve yüzü Suyu Hürmetine Korona virüs bitsin hemen bütün Dünyada bir daha hic olmasın bir insan bile ölmeden asini bulunsun Bütünün ve Bizim hayırımızı Amiiinnnn insaallaaahhh Ecmain
Kuran'ı özenle düşüne düşüne oku ( Müzemmil/ 7 ) Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla 48-FETİH: 1 - Doğrusu biz sana apaçık bir fetih ihsân ettik. 2 - Böylece Allah senin geçmiş ve gelecek günahını bağışlar. Sana olan nimetini tamamlar ve seni doğru yola iletir. 3 - Ve sana Allah, şanlı bir zaferle yardım eder. 4 - İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah bilendir, herşeyi hikmetle yapandır. 5 - Mümin erkeklerle mümin kadınları, içinde ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyması, onların günahlarını örtmesi içindir. İşte bu, Allah katında büyük bir kurtuluştur. 6 - Ve o Allah hakkında kötü zanda bulunan münâfık erkeklere ve münâfık kadınlara, Allah'a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Kötülük onların başlarına gelmiştir. Allah onlara gazap etmiş, lânetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Orası ne kötü bir yerdir! 7 - Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 8 - Şüphesiz biz seni, şâhit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik. 9 - Ki, Allah'a ve Resulüne iman edesiniz, ve bunu takviye edip, O'na saygı gösteresiniz ve sabah akşam O'nu tesbih edesiniz. 10 - Herhalde sana bey'at edenler ancak Allah'a bey'at etmektedirler. Allah'ın eli onların ellerinin üzerindedir. Kim ahdi bozarsa ancak kendi aleyhine bozmuş olur. Kim de Allah'a verdiği ahde vefa gösterirse Allah ona büyük bir mükâfat verecektir. 11 - yakında a'râbilerden geri kalmış olanlar sana diyecekler ki, "Mallarımız ve ailelerimiz bizi alıkoydu. Allah'tan bizim bağışlanmamızı dile." Onlar kalplerinde olmayanı dilleriyle söylerler. De ki: Allah size bir zarar gelmesini dilerse veya bir fayda elde etmenizi isterse O'na karşı kimin bir şeye gücü yetebilir? Hayır! Allah yaptıklarınızdan haberdardır. 12 - Aslında siz Peygamber ve müminlerin, ailelerine geri dönmeyeceklerini sanmıştınız. Bu sizin gönüllerinize güzel göründü de kötü zanda bulundunuz ve helâki hak etmiş bir topluluk oldunuz. 13 - Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse şüphesiz biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır. 14 - Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O, dilediğini bağışlar dilediğini azaplandırır. Allah çok bağışlayan çok merhamet edendir. 15 - Siz ganimetleri almak için gittiğinizde geri kalanlar: "Bırakın biz de arkanıza düşelim." diyeceklerdir. Onlar, Allah'ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: Siz bizimle gelemeyeceksiniz. Allah daha önce böyle buyurmuştur. Onlar size: "Bizi kıskanıyorsunuz." diyeceklerdir. Bilakis onlar, pek az anlayan kimselerdir. 16 - A'rabilerin geri bırakılmış olanlarına de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır. 17 - Köre vebal yoktur, topala da vebal yoktur, hastaya da vebal yoktur. Bununla beraber kim Allah'a ve peygamberine itâat ederse, Allah onu, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Kim de geri kalırsa, onu acı bir azaba uğratır. 18 - Andolsun o ağacın altında (Hudeybiye'de) sana bey'at ederlerken Allah, müminlerden razı olmuştur. Kalplerinde olanı bilmiş onlara güven indirmiş ve onları pek yakın bir fetih ile mükâfatlandırmıştır. 19 - Allah onları elde edecekleri birçok ganimetlerle de mükâfatlandırdı. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 20 - Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimetler vaad etmiştir. Bunu size hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir ki bu, müminlere bir işaret olsun ve Allah sizi doğru yola iletsin. 21 - Bundan başka sizin güç yetiremediğiniz, ama Allah'ın sizin için kuşattığı ganimetler de vardır. Allah herşeye kâdirdir. 22 - Eğer kâfirler sizinle savaşsalardı arkalarına dönüp kaçarlardı. Sonra bir dost ve yardımcı da bulamazlardı. 23 - Allah'ın öteden beri gelen kanunu budur. Allah'ın kanununda asla bir değişiklik bulamazsın. 24 - O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir. 25 - Onlar inkâr eden ve sizin Mescid-i Haram'ı ziyaretinizi ve bekletilen kurbanların yerlerine ulaşmasını men edenlerdir. Eğer kendilerini henüz tanımadığınız mümin erkeklerle, mümin kadınları bilmeyerek ezmek suretiyle bir vebalin altında kalmanız ihtimali olmasaydı, Allah savaşı önlemezdi. Dilediklerine rahmet etmek için Allah böyle yapmıştır. Eğer onlar birbirinden ayrılmış olsalardı elbette onlardan inkâr edenleri elemli bir azaba çarptırırdık. 26 - O zaman inkâr edenler, kalplerine taassubu, câhiliyet taassubunu yerleştirmişlerdi. Allah da elçisine ve müminlere sükûnet ve güvenini indirdi. Onları takva sözü üzerinde durdurdu. Zaten onlar buna pek layık ve ehil kimselerdi. Allah herşeyi bilendir. 27 - Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz güven içinde başlarınızı tıraş etmiş ve saçlarınızı kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinzi bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi. 28 - Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderen O'dur. Şahit olarak Allah yeter. 29 - Muhammed Allah'ın elçisidir. Onun yanında bulunanlar da kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Onları rükûa varırken secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve rıza isterler. Yüzlerinde secdelerin izinden nişanları vardır. Bu, onların Tevrat'taki vasıflarıdır. İncil'deki vasıfları da şöyledir: Onlar filizini yarıp çıkarmış, gittikçe onu kuvvetlendirerek kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş bir ekine benzerler ki bu, ziraatçıların da hoşuna gider. Allah böylece onları çoğaltıp kuvvetlendirmekle kâfirleri öfkelendirir. Allah inanıp iyi işler yapanlara mağfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir.
Fetih suresi vakia suresi butun dualari okuyan hocallarimizdan allah razi olsun onlarin sayesinde kurani tamen okuya biliyorum cok sukur allah binkere razi olsun
Kuran'ı özenle düşüne düşüne oku ( Müzemmil/ 7 ) Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla 48-FETİH: 1 - Doğrusu biz sana apaçık bir fetih ihsân ettik. 2 - Böylece Allah senin geçmiş ve gelecek günahını bağışlar. Sana olan nimetini tamamlar ve seni doğru yola iletir. 3 - Ve sana Allah, şanlı bir zaferle yardım eder. 4 - İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah bilendir, herşeyi hikmetle yapandır. 5 - Mümin erkeklerle mümin kadınları, içinde ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyması, onların günahlarını örtmesi içindir. İşte bu, Allah katında büyük bir kurtuluştur. 6 - Ve o Allah hakkında kötü zanda bulunan münâfık erkeklere ve münâfık kadınlara, Allah'a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Kötülük onların başlarına gelmiştir. Allah onlara gazap etmiş, lânetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Orası ne kötü bir yerdir! 7 - Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 8 - Şüphesiz biz seni, şâhit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik. 9 - Ki, Allah'a ve Resulüne iman edesiniz, ve bunu takviye edip, O'na saygı gösteresiniz ve sabah akşam O'nu tesbih edesiniz. 10 - Herhalde sana bey'at edenler ancak Allah'a bey'at etmektedirler. Allah'ın eli onların ellerinin üzerindedir. Kim ahdi bozarsa ancak kendi aleyhine bozmuş olur. Kim de Allah'a verdiği ahde vefa gösterirse Allah ona büyük bir mükâfat verecektir. 11 - yakında a'râbilerden geri kalmış olanlar sana diyecekler ki, "Mallarımız ve ailelerimiz bizi alıkoydu. Allah'tan bizim bağışlanmamızı dile." Onlar kalplerinde olmayanı dilleriyle söylerler. De ki: Allah size bir zarar gelmesini dilerse veya bir fayda elde etmenizi isterse O'na karşı kimin bir şeye gücü yetebilir? Hayır! Allah yaptıklarınızdan haberdardır. 12 - Aslında siz Peygamber ve müminlerin, ailelerine geri dönmeyeceklerini sanmıştınız. Bu sizin gönüllerinize güzel göründü de kötü zanda bulundunuz ve helâki hak etmiş bir topluluk oldunuz. 13 - Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse şüphesiz biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır. 14 - Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O, dilediğini bağışlar dilediğini azaplandırır. Allah çok bağışlayan çok merhamet edendir. 15 - Siz ganimetleri almak için gittiğinizde geri kalanlar: "Bırakın biz de arkanıza düşelim." diyeceklerdir. Onlar, Allah'ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: Siz bizimle gelemeyeceksiniz. Allah daha önce böyle buyurmuştur. Onlar size: "Bizi kıskanıyorsunuz." diyeceklerdir. Bilakis onlar, pek az anlayan kimselerdir. 16 - A'rabilerin geri bırakılmış olanlarına de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır. 17 - Köre vebal yoktur, topala da vebal yoktur, hastaya da vebal yoktur. Bununla beraber kim Allah'a ve peygamberine itâat ederse, Allah onu, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Kim de geri kalırsa, onu acı bir azaba uğratır. 18 - Andolsun o ağacın altında (Hudeybiye'de) sana bey'at ederlerken Allah, müminlerden razı olmuştur. Kalplerinde olanı bilmiş onlara güven indirmiş ve onları pek yakın bir fetih ile mükâfatlandırmıştır. 19 - Allah onları elde edecekleri birçok ganimetlerle de mükâfatlandırdı. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 20 - Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimetler vaad etmiştir. Bunu size hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir ki bu, müminlere bir işaret olsun ve Allah sizi doğru yola iletsin. 21 - Bundan başka sizin güç yetiremediğiniz, ama Allah'ın sizin için kuşattığı ganimetler de vardır. Allah herşeye kâdirdir. 22 - Eğer kâfirler sizinle savaşsalardı arkalarına dönüp kaçarlardı. Sonra bir dost ve yardımcı da bulamazlardı. 23 - Allah'ın öteden beri gelen kanunu budur. Allah'ın kanununda asla bir değişiklik bulamazsın. 24 - O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir. 25 - Onlar inkâr eden ve sizin Mescid-i Haram'ı ziyaretinizi ve bekletilen kurbanların yerlerine ulaşmasını men edenlerdir. Eğer kendilerini henüz tanımadığınız mümin erkeklerle, mümin kadınları bilmeyerek ezmek suretiyle bir vebalin altında kalmanız ihtimali olmasaydı, Allah savaşı önlemezdi. Dilediklerine rahmet etmek için Allah böyle yapmıştır. Eğer onlar birbirinden ayrılmış olsalardı elbette onlardan inkâr edenleri elemli bir azaba çarptırırdık. 26 - O zaman inkâr edenler, kalplerine taassubu, câhiliyet taassubunu yerleştirmişlerdi. Allah da elçisine ve müminlere sükûnet ve güvenini indirdi. Onları takva sözü üzerinde durdurdu. Zaten onlar buna pek layık ve ehil kimselerdi. Allah herşeyi bilendir. 27 - Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz güven içinde başlarınızı tıraş etmiş ve saçlarınızı kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinzi bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi. 28 - Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderen O'dur. Şahit olarak Allah yeter. 29 - Muhammed Allah'ın elçisidir. Onun yanında bulunanlar da kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Onları rükûa varırken secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve rıza isterler. Yüzlerinde secdelerin izinden nişanları vardır. Bu, onların Tevrat'taki vasıflarıdır. İncil'deki vasıfları da şöyledir: Onlar filizini yarıp çıkarmış, gittikçe onu kuvvetlendirerek kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş bir ekine benzerler ki bu, ziraatçıların da hoşuna gider. Allah böylece onları çoğaltıp kuvvetlendirmekle kâfirleri öfkelendirir. Allah inanıp iyi işler yapanlara mağfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir.
Rabbim Binlerce Razı Olsun Helal Olsun Güzel Ahlaklı Rabbim Salih Salihli Hayırlı Erdemli Salih Kullarından İyimser Yardımsever Merhametli Cömert Engüzeliyle Şahlanıyor Rabbim Bütün Sıkıntılardan Selametler Salavatlar Selametler Olsun Sağolun Varolun Rabbime Emanetler Olun Daim Rabbim Cümlemizle Daim Korusun Amin Amin Amin Ecmainy
Allahım beni annemi babamı kardeşlerim çocuklarımı yeğenlerimi havadan karadan denizden gelen musibetler den kazalardan yangınlardan depremlerden belalardan vahşi hayvanlar dan zehirli hayvanlardan koru hz hızır arkadaşımız hz musa komşumuz hz muhammed şefaatçimiz olsun ümreye hacca cennette gitmeyi nasip et kızım hülyanın tayini çıksın oğlum emrah ehliyet alsın ne olur kızım hivda oğlum yusufu kötü arkadaşlar dan koru amin
Gunahlarimi bagisla beni affet bana merhamet et bana hayirli bi ev sahibi olmayi nasibim et kolaylaştir rizkimi bollaştir uzerime kpanmis tüm hayir kapilarimi aaçilsin amin amin amin amin amin dua edermisniz bana
KAINATIN SAHIBI OLAN ESI BENZERI OLAMAYAN ULU ALLAHIM SANA YALVARIYOM DUNYADA BULUNAN BUTUN MUSLUMAN ALEMININ DERDINE DERMAN HASTALIGNA SAFI ISMINLE SIFA VER BENIM AILEME VE BANADA VER ALLAHIM BU BERAT KANDILI HATIRINA DUALARIMI KABUL ET ESSIZ ALLAHIM BU YETLERI OKUYANLARIDA EBEDIYYEN IYILIK GUZELLIK VER ALLAHIM HERGUN DINLIYOM ALLAH RAZI OLSUN MUTLULUGU BU AYETLERI DINLEMEKTEN BULUYOM SUPER ALLAHU EKBER SUPHESIZ
Allahım bu fetih suresi ve habibin hürmetine vatanımızın dört bir yanında çıkan yangınları söndür tüm kardeşlerimizi ve tüm mahlukatı koru inşallah 😭😭😭
Kıymetli kabe hocası mahir hocam rabbim sizlerden ebedi razı olsun insallah sesine yüreğine okumana canına sağlık olsun bu kadar güzel okunur maşallah sübhanallah derim
Rabbim dualarımızı kabul etsin amin amin amin rabbim razı olsun hocam senden dileklemizi kabul etsin amin kardeşimin işini kolaylaştırır Amin yavrularimada bandaAmin huzur sağlık versin Amin hayırlı işler versin yavrularima Amin
Kuran'ı özenle düşüne düşüne oku ( Müzemmil/ 7 ) Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla 48-FETİH: 1 - Doğrusu biz sana apaçık bir fetih ihsân ettik. 2 - Böylece Allah senin geçmiş ve gelecek günahını bağışlar. Sana olan nimetini tamamlar ve seni doğru yola iletir. 3 - Ve sana Allah, şanlı bir zaferle yardım eder. 4 - İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah bilendir, herşeyi hikmetle yapandır. 5 - Mümin erkeklerle mümin kadınları, içinde ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyması, onların günahlarını örtmesi içindir. İşte bu, Allah katında büyük bir kurtuluştur. 6 - Ve o Allah hakkında kötü zanda bulunan münâfık erkeklere ve münâfık kadınlara, Allah'a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Kötülük onların başlarına gelmiştir. Allah onlara gazap etmiş, lânetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Orası ne kötü bir yerdir! 7 - Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 8 - Şüphesiz biz seni, şâhit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik. 9 - Ki, Allah'a ve Resulüne iman edesiniz, ve bunu takviye edip, O'na saygı gösteresiniz ve sabah akşam O'nu tesbih edesiniz. 10 - Herhalde sana bey'at edenler ancak Allah'a bey'at etmektedirler. Allah'ın eli onların ellerinin üzerindedir. Kim ahdi bozarsa ancak kendi aleyhine bozmuş olur. Kim de Allah'a verdiği ahde vefa gösterirse Allah ona büyük bir mükâfat verecektir. 11 - yakında a'râbilerden geri kalmış olanlar sana diyecekler ki, "Mallarımız ve ailelerimiz bizi alıkoydu. Allah'tan bizim bağışlanmamızı dile." Onlar kalplerinde olmayanı dilleriyle söylerler. De ki: Allah size bir zarar gelmesini dilerse veya bir fayda elde etmenizi isterse O'na karşı kimin bir şeye gücü yetebilir? Hayır! Allah yaptıklarınızdan haberdardır. 12 - Aslında siz Peygamber ve müminlerin, ailelerine geri dönmeyeceklerini sanmıştınız. Bu sizin gönüllerinize güzel göründü de kötü zanda bulundunuz ve helâki hak etmiş bir topluluk oldunuz. 13 - Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse şüphesiz biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır. 14 - Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O, dilediğini bağışlar dilediğini azaplandırır. Allah çok bağışlayan çok merhamet edendir. 15 - Siz ganimetleri almak için gittiğinizde geri kalanlar: "Bırakın biz de arkanıza düşelim." diyeceklerdir. Onlar, Allah'ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: Siz bizimle gelemeyeceksiniz. Allah daha önce böyle buyurmuştur. Onlar size: "Bizi kıskanıyorsunuz." diyeceklerdir. Bilakis onlar, pek az anlayan kimselerdir. 16 - A'rabilerin geri bırakılmış olanlarına de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır. 17 - Köre vebal yoktur, topala da vebal yoktur, hastaya da vebal yoktur. Bununla beraber kim Allah'a ve peygamberine itâat ederse, Allah onu, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Kim de geri kalırsa, onu acı bir azaba uğratır. 18 - Andolsun o ağacın altında (Hudeybiye'de) sana bey'at ederlerken Allah, müminlerden razı olmuştur. Kalplerinde olanı bilmiş onlara güven indirmiş ve onları pek yakın bir fetih ile mükâfatlandırmıştır. 19 - Allah onları elde edecekleri birçok ganimetlerle de mükâfatlandırdı. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 20 - Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimetler vaad etmiştir. Bunu size hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir ki bu, müminlere bir işaret olsun ve Allah sizi doğru yola iletsin. 21 - Bundan başka sizin güç yetiremediğiniz, ama Allah'ın sizin için kuşattığı ganimetler de vardır. Allah herşeye kâdirdir. 22 - Eğer kâfirler sizinle savaşsalardı arkalarına dönüp kaçarlardı. Sonra bir dost ve yardımcı da bulamazlardı. 23 - Allah'ın öteden beri gelen kanunu budur. Allah'ın kanununda asla bir değişiklik bulamazsın. 24 - O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir. 25 - Onlar inkâr eden ve sizin Mescid-i Haram'ı ziyaretinizi ve bekletilen kurbanların yerlerine ulaşmasını men edenlerdir. Eğer kendilerini henüz tanımadığınız mümin erkeklerle, mümin kadınları bilmeyerek ezmek suretiyle bir vebalin altında kalmanız ihtimali olmasaydı, Allah savaşı önlemezdi. Dilediklerine rahmet etmek için Allah böyle yapmıştır. Eğer onlar birbirinden ayrılmış olsalardı elbette onlardan inkâr edenleri elemli bir azaba çarptırırdık. 26 - O zaman inkâr edenler, kalplerine taassubu, câhiliyet taassubunu yerleştirmişlerdi. Allah da elçisine ve müminlere sükûnet ve güvenini indirdi. Onları takva sözü üzerinde durdurdu. Zaten onlar buna pek layık ve ehil kimselerdi. Allah herşeyi bilendir. 27 - Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz güven içinde başlarınızı tıraş etmiş ve saçlarınızı kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinzi bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi. 28 - Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderen O'dur. Şahit olarak Allah yeter. 29 - Muhammed Allah'ın elçisidir. Onun yanında bulunanlar da kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Onları rükûa varırken secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve rıza isterler. Yüzlerinde secdelerin izinden nişanları vardır. Bu, onların Tevrat'taki vasıflarıdır. İncil'deki vasıfları da şöyledir: Onlar filizini yarıp çıkarmış, gittikçe onu kuvvetlendirerek kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş bir ekine benzerler ki bu, ziraatçıların da hoşuna gider. Allah böylece onları çoğaltıp kuvvetlendirmekle kâfirleri öfkelendirir. Allah inanıp iyi işler yapanlara mağfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir.
LAILAHE ILLALLAH MUHAMMERRASULULLAH ALLAH BIRDIR H.z MUHAMMET ONUN KULU VERASULUDUR INANDIM IMAN ETTIM SONSUZKERRE SUKURLER OLSUN ALLAH RAZI OLSUN OKUYAN GUZEL INSANLARDAN HER GUN DINLIYOM SUKUR
Kuran'ı özenle düşüne düşüne oku ( Müzemmil/ 7 ) Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla 48-FETİH: 1 - Doğrusu biz sana apaçık bir fetih ihsân ettik. 2 - Böylece Allah senin geçmiş ve gelecek günahını bağışlar. Sana olan nimetini tamamlar ve seni doğru yola iletir. 3 - Ve sana Allah, şanlı bir zaferle yardım eder. 4 - İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah bilendir, herşeyi hikmetle yapandır. 5 - Mümin erkeklerle mümin kadınları, içinde ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyması, onların günahlarını örtmesi içindir. İşte bu, Allah katında büyük bir kurtuluştur. 6 - Ve o Allah hakkında kötü zanda bulunan münâfık erkeklere ve münâfık kadınlara, Allah'a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Kötülük onların başlarına gelmiştir. Allah onlara gazap etmiş, lânetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Orası ne kötü bir yerdir! 7 - Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 8 - Şüphesiz biz seni, şâhit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik. 9 - Ki, Allah'a ve Resulüne iman edesiniz, ve bunu takviye edip, O'na saygı gösteresiniz ve sabah akşam O'nu tesbih edesiniz. 10 - Herhalde sana bey'at edenler ancak Allah'a bey'at etmektedirler. Allah'ın eli onların ellerinin üzerindedir. Kim ahdi bozarsa ancak kendi aleyhine bozmuş olur. Kim de Allah'a verdiği ahde vefa gösterirse Allah ona büyük bir mükâfat verecektir. 11 - yakında a'râbilerden geri kalmış olanlar sana diyecekler ki, "Mallarımız ve ailelerimiz bizi alıkoydu. Allah'tan bizim bağışlanmamızı dile." Onlar kalplerinde olmayanı dilleriyle söylerler. De ki: Allah size bir zarar gelmesini dilerse veya bir fayda elde etmenizi isterse O'na karşı kimin bir şeye gücü yetebilir? Hayır! Allah yaptıklarınızdan haberdardır. 12 - Aslında siz Peygamber ve müminlerin, ailelerine geri dönmeyeceklerini sanmıştınız. Bu sizin gönüllerinize güzel göründü de kötü zanda bulundunuz ve helâki hak etmiş bir topluluk oldunuz. 13 - Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse şüphesiz biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır. 14 - Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O, dilediğini bağışlar dilediğini azaplandırır. Allah çok bağışlayan çok merhamet edendir. 15 - Siz ganimetleri almak için gittiğinizde geri kalanlar: "Bırakın biz de arkanıza düşelim." diyeceklerdir. Onlar, Allah'ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: Siz bizimle gelemeyeceksiniz. Allah daha önce böyle buyurmuştur. Onlar size: "Bizi kıskanıyorsunuz." diyeceklerdir. Bilakis onlar, pek az anlayan kimselerdir. 16 - A'rabilerin geri bırakılmış olanlarına de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır. 17 - Köre vebal yoktur, topala da vebal yoktur, hastaya da vebal yoktur. Bununla beraber kim Allah'a ve peygamberine itâat ederse, Allah onu, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Kim de geri kalırsa, onu acı bir azaba uğratır. 18 - Andolsun o ağacın altında (Hudeybiye'de) sana bey'at ederlerken Allah, müminlerden razı olmuştur. Kalplerinde olanı bilmiş onlara güven indirmiş ve onları pek yakın bir fetih ile mükâfatlandırmıştır. 19 - Allah onları elde edecekleri birçok ganimetlerle de mükâfatlandırdı. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 20 - Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimetler vaad etmiştir. Bunu size hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir ki bu, müminlere bir işaret olsun ve Allah sizi doğru yola iletsin. 21 - Bundan başka sizin güç yetiremediğiniz, ama Allah'ın sizin için kuşattığı ganimetler de vardır. Allah herşeye kâdirdir. 22 - Eğer kâfirler sizinle savaşsalardı arkalarına dönüp kaçarlardı. Sonra bir dost ve yardımcı da bulamazlardı. 23 - Allah'ın öteden beri gelen kanunu budur. Allah'ın kanununda asla bir değişiklik bulamazsın. 24 - O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir. 25 - Onlar inkâr eden ve sizin Mescid-i Haram'ı ziyaretinizi ve bekletilen kurbanların yerlerine ulaşmasını men edenlerdir. Eğer kendilerini henüz tanımadığınız mümin erkeklerle, mümin kadınları bilmeyerek ezmek suretiyle bir vebalin altında kalmanız ihtimali olmasaydı, Allah savaşı önlemezdi. Dilediklerine rahmet etmek için Allah böyle yapmıştır. Eğer onlar birbirinden ayrılmış olsalardı elbette onlardan inkâr edenleri elemli bir azaba çarptırırdık. 26 - O zaman inkâr edenler, kalplerine taassubu, câhiliyet taassubunu yerleştirmişlerdi. Allah da elçisine ve müminlere sükûnet ve güvenini indirdi. Onları takva sözü üzerinde durdurdu. Zaten onlar buna pek layık ve ehil kimselerdi. Allah herşeyi bilendir. 27 - Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz güven içinde başlarınızı tıraş etmiş ve saçlarınızı kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinzi bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi. 28 - Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderen O'dur. Şahit olarak Allah yeter. 29 - Muhammed Allah'ın elçisidir. Onun yanında bulunanlar da kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Onları rükûa varırken secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve rıza isterler. Yüzlerinde secdelerin izinden nişanları vardır. Bu, onların Tevrat'taki vasıflarıdır. İncil'deki vasıfları da şöyledir: Onlar filizini yarıp çıkarmış, gittikçe onu kuvvetlendirerek kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş bir ekine benzerler ki bu, ziraatçıların da hoşuna gider. Allah böylece onları çoğaltıp kuvvetlendirmekle kâfirleri öfkelendirir. Allah inanıp iyi işler yapanlara mağfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir.
Eşimle barışmak için 41 tane okudum inşalah Rabbim kabul eder banada duva edin hocam çok güzel okuyorsunur Allah razı olsun Rabbim herkesin dilegini kabul etsin sonrada ben aciz kulunun kini kabul etsin Amin
ALLAHCC Emeği Ğeçen Kardeşlerimizden Evvelden Ağire Kadar Razı Olsun. İşlerinizi Ğücünüzü Rast Ğötürsün. Muaffaklar Eylesin. Hakkınızı Helal Edin. ALLAHCC Kabul Etsin. AmiiiiiiinAmiiiiiiin
Kuran'ı özenle düşüne düşüne oku ( Müzemmil/ 7 ) Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla 48-FETİH: 1 - Doğrusu biz sana apaçık bir fetih ihsân ettik. 2 - Böylece Allah senin geçmiş ve gelecek günahını bağışlar. Sana olan nimetini tamamlar ve seni doğru yola iletir. 3 - Ve sana Allah, şanlı bir zaferle yardım eder. 4 - İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah bilendir, herşeyi hikmetle yapandır. 5 - Mümin erkeklerle mümin kadınları, içinde ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyması, onların günahlarını örtmesi içindir. İşte bu, Allah katında büyük bir kurtuluştur. 6 - Ve o Allah hakkında kötü zanda bulunan münâfık erkeklere ve münâfık kadınlara, Allah'a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Kötülük onların başlarına gelmiştir. Allah onlara gazap etmiş, lânetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Orası ne kötü bir yerdir! 7 - Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 8 - Şüphesiz biz seni, şâhit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik. 9 - Ki, Allah'a ve Resulüne iman edesiniz, ve bunu takviye edip, O'na saygı gösteresiniz ve sabah akşam O'nu tesbih edesiniz. 10 - Herhalde sana bey'at edenler ancak Allah'a bey'at etmektedirler. Allah'ın eli onların ellerinin üzerindedir. Kim ahdi bozarsa ancak kendi aleyhine bozmuş olur. Kim de Allah'a verdiği ahde vefa gösterirse Allah ona büyük bir mükâfat verecektir. 11 - yakında a'râbilerden geri kalmış olanlar sana diyecekler ki, "Mallarımız ve ailelerimiz bizi alıkoydu. Allah'tan bizim bağışlanmamızı dile." Onlar kalplerinde olmayanı dilleriyle söylerler. De ki: Allah size bir zarar gelmesini dilerse veya bir fayda elde etmenizi isterse O'na karşı kimin bir şeye gücü yetebilir? Hayır! Allah yaptıklarınızdan haberdardır. 12 - Aslında siz Peygamber ve müminlerin, ailelerine geri dönmeyeceklerini sanmıştınız. Bu sizin gönüllerinize güzel göründü de kötü zanda bulundunuz ve helâki hak etmiş bir topluluk oldunuz. 13 - Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse şüphesiz biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır. 14 - Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O, dilediğini bağışlar dilediğini azaplandırır. Allah çok bağışlayan çok merhamet edendir. 15 - Siz ganimetleri almak için gittiğinizde geri kalanlar: "Bırakın biz de arkanıza düşelim." diyeceklerdir. Onlar, Allah'ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: Siz bizimle gelemeyeceksiniz. Allah daha önce böyle buyurmuştur. Onlar size: "Bizi kıskanıyorsunuz." diyeceklerdir. Bilakis onlar, pek az anlayan kimselerdir. 16 - A'rabilerin geri bırakılmış olanlarına de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır. 17 - Köre vebal yoktur, topala da vebal yoktur, hastaya da vebal yoktur. Bununla beraber kim Allah'a ve peygamberine itâat ederse, Allah onu, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Kim de geri kalırsa, onu acı bir azaba uğratır. 18 - Andolsun o ağacın altında (Hudeybiye'de) sana bey'at ederlerken Allah, müminlerden razı olmuştur. Kalplerinde olanı bilmiş onlara güven indirmiş ve onları pek yakın bir fetih ile mükâfatlandırmıştır. 19 - Allah onları elde edecekleri birçok ganimetlerle de mükâfatlandırdı. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 20 - Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimetler vaad etmiştir. Bunu size hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir ki bu, müminlere bir işaret olsun ve Allah sizi doğru yola iletsin. 21 - Bundan başka sizin güç yetiremediğiniz, ama Allah'ın sizin için kuşattığı ganimetler de vardır. Allah herşeye kâdirdir. 22 - Eğer kâfirler sizinle savaşsalardı arkalarına dönüp kaçarlardı. Sonra bir dost ve yardımcı da bulamazlardı. 23 - Allah'ın öteden beri gelen kanunu budur. Allah'ın kanununda asla bir değişiklik bulamazsın. 24 - O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir. 25 - Onlar inkâr eden ve sizin Mescid-i Haram'ı ziyaretinizi ve bekletilen kurbanların yerlerine ulaşmasını men edenlerdir. Eğer kendilerini henüz tanımadığınız mümin erkeklerle, mümin kadınları bilmeyerek ezmek suretiyle bir vebalin altında kalmanız ihtimali olmasaydı, Allah savaşı önlemezdi. Dilediklerine rahmet etmek için Allah böyle yapmıştır. Eğer onlar birbirinden ayrılmış olsalardı elbette onlardan inkâr edenleri elemli bir azaba çarptırırdık. 26 - O zaman inkâr edenler, kalplerine taassubu, câhiliyet taassubunu yerleştirmişlerdi. Allah da elçisine ve müminlere sükûnet ve güvenini indirdi. Onları takva sözü üzerinde durdurdu. Zaten onlar buna pek layık ve ehil kimselerdi. Allah herşeyi bilendir. 27 - Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz güven içinde başlarınızı tıraş etmiş ve saçlarınızı kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinzi bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi. 28 - Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderen O'dur. Şahit olarak Allah yeter. 29 - Muhammed Allah'ın elçisidir. Onun yanında bulunanlar da kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Onları rükûa varırken secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve rıza isterler. Yüzlerinde secdelerin izinden nişanları vardır. Bu, onların Tevrat'taki vasıflarıdır. İncil'deki vasıfları da şöyledir: Onlar filizini yarıp çıkarmış, gittikçe onu kuvvetlendirerek kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş bir ekine benzerler ki bu, ziraatçıların da hoşuna gider. Allah böylece onları çoğaltıp kuvvetlendirmekle kâfirleri öfkelendirir. Allah inanıp iyi işler yapanlara mağfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir.
Hocam sizin elinizden zemzem içmek çoooook güzel Elhamdülillahi rabbil alemin Allahım nasip eyle Allahım ikram eyle ismi azam hürmetine Sallallahu ala Muhammed hürmetine amin Allahıma emanet ediyorum sizi Allah rahmet bereketi üzerimize nur ala nur eyle Allahım amin
Kuran'ı özenle düşüne düşüne oku ( Müzemmil/ 7 ) Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla 48-FETİH: 1 - Doğrusu biz sana apaçık bir fetih ihsân ettik. 2 - Böylece Allah senin geçmiş ve gelecek günahını bağışlar. Sana olan nimetini tamamlar ve seni doğru yola iletir. 3 - Ve sana Allah, şanlı bir zaferle yardım eder. 4 - İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah bilendir, herşeyi hikmetle yapandır. 5 - Mümin erkeklerle mümin kadınları, içinde ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyması, onların günahlarını örtmesi içindir. İşte bu, Allah katında büyük bir kurtuluştur. 6 - Ve o Allah hakkında kötü zanda bulunan münâfık erkeklere ve münâfık kadınlara, Allah'a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Kötülük onların başlarına gelmiştir. Allah onlara gazap etmiş, lânetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Orası ne kötü bir yerdir! 7 - Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 8 - Şüphesiz biz seni, şâhit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik. 9 - Ki, Allah'a ve Resulüne iman edesiniz, ve bunu takviye edip, O'na saygı gösteresiniz ve sabah akşam O'nu tesbih edesiniz. 10 - Herhalde sana bey'at edenler ancak Allah'a bey'at etmektedirler. Allah'ın eli onların ellerinin üzerindedir. Kim ahdi bozarsa ancak kendi aleyhine bozmuş olur. Kim de Allah'a verdiği ahde vefa gösterirse Allah ona büyük bir mükâfat verecektir. 11 - yakında a'râbilerden geri kalmış olanlar sana diyecekler ki, "Mallarımız ve ailelerimiz bizi alıkoydu. Allah'tan bizim bağışlanmamızı dile." Onlar kalplerinde olmayanı dilleriyle söylerler. De ki: Allah size bir zarar gelmesini dilerse veya bir fayda elde etmenizi isterse O'na karşı kimin bir şeye gücü yetebilir? Hayır! Allah yaptıklarınızdan haberdardır. 12 - Aslında siz Peygamber ve müminlerin, ailelerine geri dönmeyeceklerini sanmıştınız. Bu sizin gönüllerinize güzel göründü de kötü zanda bulundunuz ve helâki hak etmiş bir topluluk oldunuz. 13 - Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse şüphesiz biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır. 14 - Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O, dilediğini bağışlar dilediğini azaplandırır. Allah çok bağışlayan çok merhamet edendir. 15 - Siz ganimetleri almak için gittiğinizde geri kalanlar: "Bırakın biz de arkanıza düşelim." diyeceklerdir. Onlar, Allah'ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: Siz bizimle gelemeyeceksiniz. Allah daha önce böyle buyurmuştur. Onlar size: "Bizi kıskanıyorsunuz." diyeceklerdir. Bilakis onlar, pek az anlayan kimselerdir. 16 - A'rabilerin geri bırakılmış olanlarına de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır. 17 - Köre vebal yoktur, topala da vebal yoktur, hastaya da vebal yoktur. Bununla beraber kim Allah'a ve peygamberine itâat ederse, Allah onu, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Kim de geri kalırsa, onu acı bir azaba uğratır. 18 - Andolsun o ağacın altında (Hudeybiye'de) sana bey'at ederlerken Allah, müminlerden razı olmuştur. Kalplerinde olanı bilmiş onlara güven indirmiş ve onları pek yakın bir fetih ile mükâfatlandırmıştır. 19 - Allah onları elde edecekleri birçok ganimetlerle de mükâfatlandırdı. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 20 - Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimetler vaad etmiştir. Bunu size hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir ki bu, müminlere bir işaret olsun ve Allah sizi doğru yola iletsin. 21 - Bundan başka sizin güç yetiremediğiniz, ama Allah'ın sizin için kuşattığı ganimetler de vardır. Allah herşeye kâdirdir. 22 - Eğer kâfirler sizinle savaşsalardı arkalarına dönüp kaçarlardı. Sonra bir dost ve yardımcı da bulamazlardı. 23 - Allah'ın öteden beri gelen kanunu budur. Allah'ın kanununda asla bir değişiklik bulamazsın. 24 - O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir. 25 - Onlar inkâr eden ve sizin Mescid-i Haram'ı ziyaretinizi ve bekletilen kurbanların yerlerine ulaşmasını men edenlerdir. Eğer kendilerini henüz tanımadığınız mümin erkeklerle, mümin kadınları bilmeyerek ezmek suretiyle bir vebalin altında kalmanız ihtimali olmasaydı, Allah savaşı önlemezdi. Dilediklerine rahmet etmek için Allah böyle yapmıştır. Eğer onlar birbirinden ayrılmış olsalardı elbette onlardan inkâr edenleri elemli bir azaba çarptırırdık. 26 - O zaman inkâr edenler, kalplerine taassubu, câhiliyet taassubunu yerleştirmişlerdi. Allah da elçisine ve müminlere sükûnet ve güvenini indirdi. Onları takva sözü üzerinde durdurdu. Zaten onlar buna pek layık ve ehil kimselerdi. Allah herşeyi bilendir. 27 - Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz güven içinde başlarınızı tıraş etmiş ve saçlarınızı kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinzi bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi. 28 - Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderen O'dur. Şahit olarak Allah yeter. 29 - Muhammed Allah'ın elçisidir. Onun yanında bulunanlar da kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Onları rükûa varırken secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve rıza isterler. Yüzlerinde secdelerin izinden nişanları vardır. Bu, onların Tevrat'taki vasıflarıdır. İncil'deki vasıfları da şöyledir: Onlar filizini yarıp çıkarmış, gittikçe onu kuvvetlendirerek kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş bir ekine benzerler ki bu, ziraatçıların da hoşuna gider. Allah böylece onları çoğaltıp kuvvetlendirmekle kâfirleri öfkelendirir. Allah inanıp iyi işler yapanlara mağfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir.
Allahım allahım rahman ve rahim olan sensin sana açtım 🙌 ellerimi boş çevirme yarabbim bana bir yol bana bir ışık bana bir çare bana yardım et allahım amin🙏Ya fakir ahmet ya fakir ümmet yaradana aşkına rabbim sen bana yardım et ben istemeyi bilmiyorum sen bana her şeyin hayirlisini ver amin 🙏
Allah razı olsun hocam yüce ALLAH feyizinizi artırsın inşallah Allah'ım bütün kiraçılara hayırlı evler versin bana da hayırlı bir ev versin kızımada kardeşimede versin inşallah amin amin
Kuran'ı özenle düşüne düşüne oku ( Müzemmil/ 7 ) Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla 48-FETİH: 1 - Doğrusu biz sana apaçık bir fetih ihsân ettik. 2 - Böylece Allah senin geçmiş ve gelecek günahını bağışlar. Sana olan nimetini tamamlar ve seni doğru yola iletir. 3 - Ve sana Allah, şanlı bir zaferle yardım eder. 4 - İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah bilendir, herşeyi hikmetle yapandır. 5 - Mümin erkeklerle mümin kadınları, içinde ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyması, onların günahlarını örtmesi içindir. İşte bu, Allah katında büyük bir kurtuluştur. 6 - Ve o Allah hakkında kötü zanda bulunan münâfık erkeklere ve münâfık kadınlara, Allah'a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Kötülük onların başlarına gelmiştir. Allah onlara gazap etmiş, lânetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Orası ne kötü bir yerdir! 7 - Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 8 - Şüphesiz biz seni, şâhit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik. 9 - Ki, Allah'a ve Resulüne iman edesiniz, ve bunu takviye edip, O'na saygı gösteresiniz ve sabah akşam O'nu tesbih edesiniz. 10 - Herhalde sana bey'at edenler ancak Allah'a bey'at etmektedirler. Allah'ın eli onların ellerinin üzerindedir. Kim ahdi bozarsa ancak kendi aleyhine bozmuş olur. Kim de Allah'a verdiği ahde vefa gösterirse Allah ona büyük bir mükâfat verecektir. 11 - yakında a'râbilerden geri kalmış olanlar sana diyecekler ki, "Mallarımız ve ailelerimiz bizi alıkoydu. Allah'tan bizim bağışlanmamızı dile." Onlar kalplerinde olmayanı dilleriyle söylerler. De ki: Allah size bir zarar gelmesini dilerse veya bir fayda elde etmenizi isterse O'na karşı kimin bir şeye gücü yetebilir? Hayır! Allah yaptıklarınızdan haberdardır. 12 - Aslında siz Peygamber ve müminlerin, ailelerine geri dönmeyeceklerini sanmıştınız. Bu sizin gönüllerinize güzel göründü de kötü zanda bulundunuz ve helâki hak etmiş bir topluluk oldunuz. 13 - Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse şüphesiz biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır. 14 - Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O, dilediğini bağışlar dilediğini azaplandırır. Allah çok bağışlayan çok merhamet edendir. 15 - Siz ganimetleri almak için gittiğinizde geri kalanlar: "Bırakın biz de arkanıza düşelim." diyeceklerdir. Onlar, Allah'ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: Siz bizimle gelemeyeceksiniz. Allah daha önce böyle buyurmuştur. Onlar size: "Bizi kıskanıyorsunuz." diyeceklerdir. Bilakis onlar, pek az anlayan kimselerdir. 16 - A'rabilerin geri bırakılmış olanlarına de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır. 17 - Köre vebal yoktur, topala da vebal yoktur, hastaya da vebal yoktur. Bununla beraber kim Allah'a ve peygamberine itâat ederse, Allah onu, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Kim de geri kalırsa, onu acı bir azaba uğratır. 18 - Andolsun o ağacın altında (Hudeybiye'de) sana bey'at ederlerken Allah, müminlerden razı olmuştur. Kalplerinde olanı bilmiş onlara güven indirmiş ve onları pek yakın bir fetih ile mükâfatlandırmıştır. 19 - Allah onları elde edecekleri birçok ganimetlerle de mükâfatlandırdı. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 20 - Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimetler vaad etmiştir. Bunu size hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir ki bu, müminlere bir işaret olsun ve Allah sizi doğru yola iletsin. 21 - Bundan başka sizin güç yetiremediğiniz, ama Allah'ın sizin için kuşattığı ganimetler de vardır. Allah herşeye kâdirdir. 22 - Eğer kâfirler sizinle savaşsalardı arkalarına dönüp kaçarlardı. Sonra bir dost ve yardımcı da bulamazlardı. 23 - Allah'ın öteden beri gelen kanunu budur. Allah'ın kanununda asla bir değişiklik bulamazsın. 24 - O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir. 25 - Onlar inkâr eden ve sizin Mescid-i Haram'ı ziyaretinizi ve bekletilen kurbanların yerlerine ulaşmasını men edenlerdir. Eğer kendilerini henüz tanımadığınız mümin erkeklerle, mümin kadınları bilmeyerek ezmek suretiyle bir vebalin altında kalmanız ihtimali olmasaydı, Allah savaşı önlemezdi. Dilediklerine rahmet etmek için Allah böyle yapmıştır. Eğer onlar birbirinden ayrılmış olsalardı elbette onlardan inkâr edenleri elemli bir azaba çarptırırdık. 26 - O zaman inkâr edenler, kalplerine taassubu, câhiliyet taassubunu yerleştirmişlerdi. Allah da elçisine ve müminlere sükûnet ve güvenini indirdi. Onları takva sözü üzerinde durdurdu. Zaten onlar buna pek layık ve ehil kimselerdi. Allah herşeyi bilendir. 27 - Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz güven içinde başlarınızı tıraş etmiş ve saçlarınızı kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinzi bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi. 28 - Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderen O'dur. Şahit olarak Allah yeter. 29 - Muhammed Allah'ın elçisidir. Onun yanında bulunanlar da kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Onları rükûa varırken secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve rıza isterler. Yüzlerinde secdelerin izinden nişanları vardır. Bu, onların Tevrat'taki vasıflarıdır. İncil'deki vasıfları da şöyledir: Onlar filizini yarıp çıkarmış, gittikçe onu kuvvetlendirerek kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş bir ekine benzerler ki bu, ziraatçıların da hoşuna gider. Allah böylece onları çoğaltıp kuvvetlendirmekle kâfirleri öfkelendirir. Allah inanıp iyi işler yapanlara mağfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir.
Kuran'ı özenle düşüne düşüne oku ( Müzemmil/ 7 ) Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla 48-FETİH: 1 - Doğrusu biz sana apaçık bir fetih ihsân ettik. 2 - Böylece Allah senin geçmiş ve gelecek günahını bağışlar. Sana olan nimetini tamamlar ve seni doğru yola iletir. 3 - Ve sana Allah, şanlı bir zaferle yardım eder. 4 - İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah bilendir, herşeyi hikmetle yapandır. 5 - Mümin erkeklerle mümin kadınları, içinde ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyması, onların günahlarını örtmesi içindir. İşte bu, Allah katında büyük bir kurtuluştur. 6 - Ve o Allah hakkında kötü zanda bulunan münâfık erkeklere ve münâfık kadınlara, Allah'a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Kötülük onların başlarına gelmiştir. Allah onlara gazap etmiş, lânetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Orası ne kötü bir yerdir! 7 - Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 8 - Şüphesiz biz seni, şâhit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik. 9 - Ki, Allah'a ve Resulüne iman edesiniz, ve bunu takviye edip, O'na saygı gösteresiniz ve sabah akşam O'nu tesbih edesiniz. 10 - Herhalde sana bey'at edenler ancak Allah'a bey'at etmektedirler. Allah'ın eli onların ellerinin üzerindedir. Kim ahdi bozarsa ancak kendi aleyhine bozmuş olur. Kim de Allah'a verdiği ahde vefa gösterirse Allah ona büyük bir mükâfat verecektir. 11 - yakında a'râbilerden geri kalmış olanlar sana diyecekler ki, "Mallarımız ve ailelerimiz bizi alıkoydu. Allah'tan bizim bağışlanmamızı dile." Onlar kalplerinde olmayanı dilleriyle söylerler. De ki: Allah size bir zarar gelmesini dilerse veya bir fayda elde etmenizi isterse O'na karşı kimin bir şeye gücü yetebilir? Hayır! Allah yaptıklarınızdan haberdardır. 12 - Aslında siz Peygamber ve müminlerin, ailelerine geri dönmeyeceklerini sanmıştınız. Bu sizin gönüllerinize güzel göründü de kötü zanda bulundunuz ve helâki hak etmiş bir topluluk oldunuz. 13 - Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse şüphesiz biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır. 14 - Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O, dilediğini bağışlar dilediğini azaplandırır. Allah çok bağışlayan çok merhamet edendir. 15 - Siz ganimetleri almak için gittiğinizde geri kalanlar: "Bırakın biz de arkanıza düşelim." diyeceklerdir. Onlar, Allah'ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: Siz bizimle gelemeyeceksiniz. Allah daha önce böyle buyurmuştur. Onlar size: "Bizi kıskanıyorsunuz." diyeceklerdir. Bilakis onlar, pek az anlayan kimselerdir. 16 - A'rabilerin geri bırakılmış olanlarına de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır. 17 - Köre vebal yoktur, topala da vebal yoktur, hastaya da vebal yoktur. Bununla beraber kim Allah'a ve peygamberine itâat ederse, Allah onu, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Kim de geri kalırsa, onu acı bir azaba uğratır. 18 - Andolsun o ağacın altında (Hudeybiye'de) sana bey'at ederlerken Allah, müminlerden razı olmuştur. Kalplerinde olanı bilmiş onlara güven indirmiş ve onları pek yakın bir fetih ile mükâfatlandırmıştır. 19 - Allah onları elde edecekleri birçok ganimetlerle de mükâfatlandırdı. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 20 - Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimetler vaad etmiştir. Bunu size hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir ki bu, müminlere bir işaret olsun ve Allah sizi doğru yola iletsin. 21 - Bundan başka sizin güç yetiremediğiniz, ama Allah'ın sizin için kuşattığı ganimetler de vardır. Allah herşeye kâdirdir. 22 - Eğer kâfirler sizinle savaşsalardı arkalarına dönüp kaçarlardı. Sonra bir dost ve yardımcı da bulamazlardı. 23 - Allah'ın öteden beri gelen kanunu budur. Allah'ın kanununda asla bir değişiklik bulamazsın. 24 - O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir. 25 - Onlar inkâr eden ve sizin Mescid-i Haram'ı ziyaretinizi ve bekletilen kurbanların yerlerine ulaşmasını men edenlerdir. Eğer kendilerini henüz tanımadığınız mümin erkeklerle, mümin kadınları bilmeyerek ezmek suretiyle bir vebalin altında kalmanız ihtimali olmasaydı, Allah savaşı önlemezdi. Dilediklerine rahmet etmek için Allah böyle yapmıştır. Eğer onlar birbirinden ayrılmış olsalardı elbette onlardan inkâr edenleri elemli bir azaba çarptırırdık. 26 - O zaman inkâr edenler, kalplerine taassubu, câhiliyet taassubunu yerleştirmişlerdi. Allah da elçisine ve müminlere sükûnet ve güvenini indirdi. Onları takva sözü üzerinde durdurdu. Zaten onlar buna pek layık ve ehil kimselerdi. Allah herşeyi bilendir. 27 - Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz güven içinde başlarınızı tıraş etmiş ve saçlarınızı kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinzi bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi. 28 - Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderen O'dur. Şahit olarak Allah yeter. 29 - Muhammed Allah'ın elçisidir. Onun yanında bulunanlar da kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Onları rükûa varırken secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve rıza isterler. Yüzlerinde secdelerin izinden nişanları vardır. Bu, onların Tevrat'taki vasıflarıdır. İncil'deki vasıfları da şöyledir: Onlar filizini yarıp çıkarmış, gittikçe onu kuvvetlendirerek kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş bir ekine benzerler ki bu, ziraatçıların da hoşuna gider. Allah böylece onları çoğaltıp kuvvetlendirmekle kâfirleri öfkelendirir. Allah inanıp iyi işler yapanlara mağfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir.
Hocamdan allah razı olsun ben kuran okumasini bilmiyorum ama oğlumu kuran kursuna gönnderiyorumki ben bilmiyorum çok şukür oğlum kuranada geçti hocalarimizdan allahrazı olsunki çocuklarimiza kurani herşeyi öyretiyorlar bende dınnliyorum
Kuran'ı özenle düşüne düşüne oku ( Müzemmil/ 7 ) Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla 48-FETİH: 1 - Doğrusu biz sana apaçık bir fetih ihsân ettik. 2 - Böylece Allah senin geçmiş ve gelecek günahını bağışlar. Sana olan nimetini tamamlar ve seni doğru yola iletir. 3 - Ve sana Allah, şanlı bir zaferle yardım eder. 4 - İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah bilendir, herşeyi hikmetle yapandır. 5 - Mümin erkeklerle mümin kadınları, içinde ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyması, onların günahlarını örtmesi içindir. İşte bu, Allah katında büyük bir kurtuluştur. 6 - Ve o Allah hakkında kötü zanda bulunan münâfık erkeklere ve münâfık kadınlara, Allah'a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Kötülük onların başlarına gelmiştir. Allah onlara gazap etmiş, lânetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Orası ne kötü bir yerdir! 7 - Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 8 - Şüphesiz biz seni, şâhit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik. 9 - Ki, Allah'a ve Resulüne iman edesiniz, ve bunu takviye edip, O'na saygı gösteresiniz ve sabah akşam O'nu tesbih edesiniz. 10 - Herhalde sana bey'at edenler ancak Allah'a bey'at etmektedirler. Allah'ın eli onların ellerinin üzerindedir. Kim ahdi bozarsa ancak kendi aleyhine bozmuş olur. Kim de Allah'a verdiği ahde vefa gösterirse Allah ona büyük bir mükâfat verecektir. 11 - yakında a'râbilerden geri kalmış olanlar sana diyecekler ki, "Mallarımız ve ailelerimiz bizi alıkoydu. Allah'tan bizim bağışlanmamızı dile." Onlar kalplerinde olmayanı dilleriyle söylerler. De ki: Allah size bir zarar gelmesini dilerse veya bir fayda elde etmenizi isterse O'na karşı kimin bir şeye gücü yetebilir? Hayır! Allah yaptıklarınızdan haberdardır. 12 - Aslında siz Peygamber ve müminlerin, ailelerine geri dönmeyeceklerini sanmıştınız. Bu sizin gönüllerinize güzel göründü de kötü zanda bulundunuz ve helâki hak etmiş bir topluluk oldunuz. 13 - Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse şüphesiz biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır. 14 - Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O, dilediğini bağışlar dilediğini azaplandırır. Allah çok bağışlayan çok merhamet edendir. 15 - Siz ganimetleri almak için gittiğinizde geri kalanlar: "Bırakın biz de arkanıza düşelim." diyeceklerdir. Onlar, Allah'ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: Siz bizimle gelemeyeceksiniz. Allah daha önce böyle buyurmuştur. Onlar size: "Bizi kıskanıyorsunuz." diyeceklerdir. Bilakis onlar, pek az anlayan kimselerdir. 16 - A'rabilerin geri bırakılmış olanlarına de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır. 17 - Köre vebal yoktur, topala da vebal yoktur, hastaya da vebal yoktur. Bununla beraber kim Allah'a ve peygamberine itâat ederse, Allah onu, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Kim de geri kalırsa, onu acı bir azaba uğratır. 18 - Andolsun o ağacın altında (Hudeybiye'de) sana bey'at ederlerken Allah, müminlerden razı olmuştur. Kalplerinde olanı bilmiş onlara güven indirmiş ve onları pek yakın bir fetih ile mükâfatlandırmıştır. 19 - Allah onları elde edecekleri birçok ganimetlerle de mükâfatlandırdı. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 20 - Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimetler vaad etmiştir. Bunu size hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir ki bu, müminlere bir işaret olsun ve Allah sizi doğru yola iletsin. 21 - Bundan başka sizin güç yetiremediğiniz, ama Allah'ın sizin için kuşattığı ganimetler de vardır. Allah herşeye kâdirdir. 22 - Eğer kâfirler sizinle savaşsalardı arkalarına dönüp kaçarlardı. Sonra bir dost ve yardımcı da bulamazlardı. 23 - Allah'ın öteden beri gelen kanunu budur. Allah'ın kanununda asla bir değişiklik bulamazsın. 24 - O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir. 25 - Onlar inkâr eden ve sizin Mescid-i Haram'ı ziyaretinizi ve bekletilen kurbanların yerlerine ulaşmasını men edenlerdir. Eğer kendilerini henüz tanımadığınız mümin erkeklerle, mümin kadınları bilmeyerek ezmek suretiyle bir vebalin altında kalmanız ihtimali olmasaydı, Allah savaşı önlemezdi. Dilediklerine rahmet etmek için Allah böyle yapmıştır. Eğer onlar birbirinden ayrılmış olsalardı elbette onlardan inkâr edenleri elemli bir azaba çarptırırdık. 26 - O zaman inkâr edenler, kalplerine taassubu, câhiliyet taassubunu yerleştirmişlerdi. Allah da elçisine ve müminlere sükûnet ve güvenini indirdi. Onları takva sözü üzerinde durdurdu. Zaten onlar buna pek layık ve ehil kimselerdi. Allah herşeyi bilendir. 27 - Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz güven içinde başlarınızı tıraş etmiş ve saçlarınızı kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinzi bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi. 28 - Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderen O'dur. Şahit olarak Allah yeter. 29 - Muhammed Allah'ın elçisidir. Onun yanında bulunanlar da kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Onları rükûa varırken secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve rıza isterler. Yüzlerinde secdelerin izinden nişanları vardır. Bu, onların Tevrat'taki vasıflarıdır. İncil'deki vasıfları da şöyledir: Onlar filizini yarıp çıkarmış, gittikçe onu kuvvetlendirerek kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş bir ekine benzerler ki bu, ziraatçıların da hoşuna gider. Allah böylece onları çoğaltıp kuvvetlendirmekle kâfirleri öfkelendirir. Allah inanıp iyi işler yapanlara mağfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir.
Meali yazdım. Hakikaten bir meal açıp anlamak bu kadar mı zor ? Gerçekten Kuran'ı bir beste kitabı mı sanıyorsunuz ? Allah'tan hiç mi korkmuyorsunuz ? Makam vererek okuduğunuz sureler size faiz yenmemesinden zina yapilmamasindan yoksullara yardım edilmesinden insan öldürmemenizden bahsediyor. Gerçekten bunları anlatan sureleri makam vererek okudukça bu öğütlere daha mı fazla uyuyorsunuz ?
KEVSER HANIMIN SACLARI DÖKÜLMÜS,KEL OLMUS.
KEL-KEVSER SURESI RABBIM.. 🤲🤲🤲🤲
Fetih suresi hurmetine bize islerimizde buyuk fetihler nasip Allahimm sen lutufta bulunanlarin en comerdisin Fettahsin amin amin amin
Ya Rabbim dua sahibine ve bu duayı dinleyenlere acilen hayırlı zenginlik ver amin cümle ümmeti Muhammed de ver ev sahibi olmayanlara ev almayı işi olmayanlara iş sahibi olmayı borcu olanlara ödeme kolaylığı ver amin inşallah
Amin amin amin Ya Erhamen rahimin
Amin
amin isalah
amınn İnşaAllah ☝️🦁🌷🌹
Amin
Şuan da sınava girmiş tüm evlatlarımıza fetih suresinin mucizelerine nail eylesin kalplerine ferahlık zihinlerinini pür pak açık eylesin kızım ve bu vatanın gelecek nesillerinin kalemine kuvvet versin yüce rabbimm 🤲🤲🤲🤲🤲
Allahumme salli ala seyyidina Muhammedin ve ala ali seyyidina Muhammed Ya Rabbim dua sahibinin ve bu duayı dinleyenlerin borçlarını tez saatte ödemeyi nasip eyle amin amin amin
Bismillahirrahmanirrahim Ya Rab fetih suresi yüzü suyu hürmetine kilitli işleri düğümleri çöz hakkımızda en hayırlı olanı nasip et eşime ve oğluma hayırlı iş kapıları aç hayırlı insanlarla çalışmalarını nasip et şer kapılarını kapat sonsuza dek kimin ne derdi varsa hepsine çözüm nasip et dualarımı kabulet Yarabbelalemin amin amin amin
Amin
Bir yıl önce yazmışım
Amin amin amin insallah Allah kabul etsin
O
Aminn Aminn Aminn Allahım
Çok şükür Rabbime oldedi oldu çok istedim ikinciye umreye gidiyorum Ramazan'da oguzel yerlerde olacağım Rabbim nasip ederse inşallah 🌷🌷🌷🌷🌷🌷🌷 amiiiiiiiin 🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹
🌷🌷🌷🌷🌷🌷fetih suresinin fazileti yüzü suyu hürmetine bizleri koru muhafaza eyle Rabbim Şafii ismiyle şifa versin cümlemize 🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹🌹
Bugün bu dua tesadüf karşıma çıktı ben arapça okumasını bilmediğim için bugünde muharrem ayının 29 günüymüş bir arkadaşım paylaşmış bugün yirmi dokuz kere okursanız akşam ezanına kadar ev dileğiniz gerçekleşir diye yazmış hepsi bugün tesadüf oldu bende allahın izniyle önce ev çocuğuma iş borçlarımı ödeme kolaylı versin diye dua ettim burdaki tüm dilek dileyen hocamızı kim dinliyen nekadar müslüman kardeşlerimiz varsa tüm dileklerini kabul olsun hocamızın ağzına sağlık güç kuvvet versin sesine inşallah
Amin kolaylıkla oldu
Amin
🌷🕋 YA RABBİM Bu videoyu dinleyen dinleten tüm kardeşlerimin beğenen yorum yapan maddi manevi sıkıntılarını gider beni onların dualarına ortak et🕋🌷AMİN
amınn İnşaAllah ☝️🦁🌷🌹
Aminnnnnn
Amin❤
Evlatlarim hayirli yolculuk yapmayi saglikla gidip gelmeyi nasip et yüce mevlam . Cumlemizin dualarini katinda kabul buyur mübarek allah(cc)
Dualarınıza ıhtıyacım var kardesım İbrahim'in mahkemesi hayırla sonuclansın suçlu her kimse adelet yerini bulsun aminnnn
Allahım bizlere ve dinleyen herkese sağlıklı bolluk bereket ve imanımız ile zenginlik ev nasib etsin İnşaAllah
Amin amin amin ecmaiyn Allahümme Salli ala seyyidina venebiyyina muhammed
Rabbim evlatlarımızı korusun muhafaza eylesin bahtlarını güzel eylesin hayırlı evlatlar eylesin Rabbimin rızasını kazananlardan eylesin Rabbim bütün hastalara şifa ihsan etsin ümmeti muhammedin yar ve yardımcısı olsun sıkıntılarını gidersin feraha erdirsin Allahım bütün dualarımızı ibadetlerimizi kabul eylesin aminn amin aminn Selamün aleyküm
Allah'ım yavrularima hayırlı işler versin hayırlı insanlar la çalışmayı nasip etsin Amin yavrularimada hayırlı eşler versin Allah'ım içimden geçenleri biliyursun Allah'ım herkesin dualarını kabul etsin amin amin
Yarabbim sen merhametlilerin en merhametlisisin ümmeti Muhammed e bize yardım et
Ey merhametlilerin en merhametlisi bana evlatlarima gerek manevi gerek sağlık şifa huzur uzun ömür başarı gerekse maddiyat zenginliği nasip et her işimizde senin yolunda olmayı ve fatihi nasip et bizleri yolunda hizmetli eyle razı olduğun kullarindan olmayı nasip eyle herdaim ey güzel Rabbim
Amin isdediyim en güzel duayı etdin ağzına sağlıq Allah razı olsun 🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲🌹🇦🇿
Ya Rabbim dua sahibine ve bu duayı dinleyenlerin maddi manevi zenginlik nasip olmasını istiyorum evlerine huzur mutluluk bolluk bereket nasip olmasını istiyorum evi olmayanlara ev almasını işi olmayana iş sahibi olmasını istiyorum evlatlarını hayırlı olmasını istiyorum kabul eyle Ya Rabbim amin amin amin
Amin
Aminnnn aminnnn aminnnn Allah razı olsun
Allahım içimizdekı tüm hayırlı dileklerımızı kabul eyle amın
HOCAM AĞZINA YÜREĞİNİZE SAĞLIK ALLAH RAZI OLSUN Bugün bu süreyi dinleyen tüm din kardeşlerimin ve benim duamı Rabbım icabet saatlerine denk getirsin kabul etsin inşallah Amin Amin Amin yarabbelalemın
amın İnşaAllah ☝️🦁🌷🌹
Allahım yavruma berat ver işini ver
Amin
Ağzına yüreğine sağlık Allah raziolsun bütün müslüman görünümlü seytanlasmi oğluma bana çocukluğumdan bu zamanakadar düşmanlık yapanları ve düşmanlık yapmaya kalkanlrincumlesinikotuluklerini kendilerine çevir kendilerini helak ediver Allahhim Amin amin amin ecmaiyn Allahümme Salli ala seyyidina venebiyyina muhammed
Amin amin insallah
Allah'ım varlığına birliğine şüphe olmaz büyüksün yücesin kadirsin onu bana nasip et yarabbim sen sevdiğimi bana nasip et sen beni galip gelmemi nasip et yarabbim ❤
Cok guzel okuyor rabbım razı gelsın amın butun dualarımızı rabbım dergahında kabul buyursun amın amın
Allahım herkesin dileğini versin amin
Aminnnnnn inşaAllah
Kendi niyetime 41fetih okuyorum rabbim kabul etsin dualarimizi kimin ne sıkıntısın var sa tez vakitte gidersin yagmur serinligi insirah ferahligi versin inşallah hepimize hastalarimiza hayırlı acil şifalar versin inşallah ya şafi esmasiyla insallah rabbim hepimize hayırlı işler bol kazançlar versin
Amin insallah hepimize insallah bu guzel dualariniz gerceklessin ranbim gonlunuzdekini versin
Amin kardesım
Amin
Amin
@@@
Yarabbim bugün tum niyetlerin ve dileklerimin kabul olacağı gün nasıp et Allah im Amin amin amin yarabbelalemin (tum dinleyen kardesleriminde dualarını ıcabet saatlerine denk gelsin Aminn Allah im amin ) hocam ağzına yüreğine sağlık hergun dinliyorum Rabbım yardimcin olsun
Rabbim sen hepimizin dualarını kabul eyle 🤲benim de gönlüme göre tez vakitte hayırlısıyla ve kolaylıkla bir ev sahibi olma dileğimi dergahı izzetinde kabul eyle inşallah 🤲🤲🤲
Allah senden razı olsun Allahım benimde sıkıntılarımı gidersin Uğur kulunu selamete çıkarsın
amınn İnşaAllah ☝️🦁🌷🌹
Allahım sınavlara gıren çocuklarımıza hayırlısıyla yardım et amın zorluğu kolaylaştır amın
Kur-an bu kadar mı güzel okunur ağzınıza yüreğinize sağlık Allah'ım binlerce defa razı olsun kimin ne sıkıntısı varsa Yüce Rabbim yar ve yardımcısı olsun inşallah Âmiiin Âmiiin
Kuran'ı özenle düşüne düşüne oku ( Müzemmil/ 7 )
Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla
48-FETİH:
1 - Doğrusu biz sana apaçık bir fetih ihsân ettik.
2 - Böylece Allah senin geçmiş ve gelecek günahını bağışlar. Sana olan nimetini tamamlar ve seni doğru yola iletir.
3 - Ve sana Allah, şanlı bir zaferle yardım eder.
4 - İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah bilendir, herşeyi hikmetle yapandır.
5 - Mümin erkeklerle mümin kadınları, içinde ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyması, onların günahlarını örtmesi içindir. İşte bu, Allah katında büyük bir kurtuluştur.
6 - Ve o Allah hakkında kötü zanda bulunan münâfık erkeklere ve münâfık kadınlara, Allah'a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Kötülük onların başlarına gelmiştir. Allah onlara gazap etmiş, lânetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Orası ne kötü bir yerdir!
7 - Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
8 - Şüphesiz biz seni, şâhit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik.
9 - Ki, Allah'a ve Resulüne iman edesiniz, ve bunu takviye edip, O'na saygı gösteresiniz ve sabah akşam O'nu tesbih edesiniz.
10 - Herhalde sana bey'at edenler ancak Allah'a bey'at etmektedirler. Allah'ın eli onların ellerinin üzerindedir. Kim ahdi bozarsa ancak kendi aleyhine bozmuş olur. Kim de Allah'a verdiği ahde vefa gösterirse Allah ona büyük bir mükâfat verecektir.
11 - yakında a'râbilerden geri kalmış olanlar sana diyecekler ki, "Mallarımız ve ailelerimiz bizi alıkoydu. Allah'tan bizim bağışlanmamızı dile." Onlar kalplerinde olmayanı dilleriyle söylerler. De ki: Allah size bir zarar gelmesini dilerse veya bir fayda elde etmenizi isterse O'na karşı kimin bir şeye gücü yetebilir? Hayır! Allah yaptıklarınızdan haberdardır.
12 - Aslında siz Peygamber ve müminlerin, ailelerine geri dönmeyeceklerini sanmıştınız. Bu sizin gönüllerinize güzel göründü de kötü zanda bulundunuz ve helâki hak etmiş bir topluluk oldunuz.
13 - Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse şüphesiz biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır.
14 - Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O, dilediğini bağışlar dilediğini azaplandırır. Allah çok bağışlayan çok merhamet edendir.
15 - Siz ganimetleri almak için gittiğinizde geri kalanlar: "Bırakın biz de arkanıza düşelim." diyeceklerdir. Onlar, Allah'ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: Siz bizimle gelemeyeceksiniz. Allah daha önce böyle buyurmuştur. Onlar size: "Bizi kıskanıyorsunuz." diyeceklerdir. Bilakis onlar, pek az anlayan kimselerdir.
16 - A'rabilerin geri bırakılmış olanlarına de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır.
17 - Köre vebal yoktur, topala da vebal yoktur, hastaya da vebal yoktur. Bununla beraber kim Allah'a ve peygamberine itâat ederse, Allah onu, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Kim de geri kalırsa, onu acı bir azaba uğratır.
18 - Andolsun o ağacın altında (Hudeybiye'de) sana bey'at ederlerken Allah, müminlerden razı olmuştur. Kalplerinde olanı bilmiş onlara güven indirmiş ve onları pek yakın bir fetih ile mükâfatlandırmıştır.
19 - Allah onları elde edecekleri birçok ganimetlerle de mükâfatlandırdı. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
20 - Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimetler vaad etmiştir. Bunu size hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir ki bu, müminlere bir işaret olsun ve Allah sizi doğru yola iletsin.
21 - Bundan başka sizin güç yetiremediğiniz, ama Allah'ın sizin için kuşattığı ganimetler de vardır. Allah herşeye kâdirdir.
22 - Eğer kâfirler sizinle savaşsalardı arkalarına dönüp kaçarlardı. Sonra bir dost ve yardımcı da bulamazlardı.
23 - Allah'ın öteden beri gelen kanunu budur. Allah'ın kanununda asla bir değişiklik bulamazsın.
24 - O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir.
25 - Onlar inkâr eden ve sizin Mescid-i Haram'ı ziyaretinizi ve bekletilen kurbanların yerlerine ulaşmasını men edenlerdir. Eğer kendilerini henüz tanımadığınız mümin erkeklerle, mümin kadınları bilmeyerek ezmek suretiyle bir vebalin altında kalmanız ihtimali olmasaydı, Allah savaşı önlemezdi. Dilediklerine rahmet etmek için Allah böyle yapmıştır. Eğer onlar birbirinden ayrılmış olsalardı elbette onlardan inkâr edenleri elemli bir azaba çarptırırdık.
26 - O zaman inkâr edenler, kalplerine taassubu, câhiliyet taassubunu yerleştirmişlerdi. Allah da elçisine ve müminlere sükûnet ve güvenini indirdi. Onları takva sözü üzerinde durdurdu. Zaten onlar buna pek layık ve ehil kimselerdi. Allah herşeyi bilendir.
27 - Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz güven içinde başlarınızı tıraş etmiş ve saçlarınızı kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinzi bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi.
28 - Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderen O'dur. Şahit olarak Allah yeter.
29 - Muhammed Allah'ın elçisidir. Onun yanında bulunanlar da kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Onları rükûa varırken secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve rıza isterler. Yüzlerinde secdelerin izinden nişanları vardır. Bu, onların Tevrat'taki vasıflarıdır. İncil'deki vasıfları da şöyledir: Onlar filizini yarıp çıkarmış, gittikçe onu kuvvetlendirerek kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş bir ekine benzerler ki bu, ziraatçıların da hoşuna gider. Allah böylece onları çoğaltıp kuvvetlendirmekle kâfirleri öfkelendirir. Allah inanıp iyi işler yapanlara mağfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir.
Amin amin amin ecmaiyn Allahrazi olsun
Amin amin amin ecmaiyn
Amin amin amin ecmaiyn Allahümme Salli ala seyyidina venebiyyina muhammed
Allah ım fetih süresi hürmetine şifalar ihsan eylesin selâmete çıkarsın inşallah İslâm aleminin bütün dünyayı ferah çıkarsın inşallah
amınn İnşaAllah ☝️🦁🌷🌹
Okunan fetih yüzü suyu hürmetine Allahım ordumuzu milletimizi korusun evlatlarımıza hayırlı rızık kapıları açsın inşallah
@@melihayurduseven3837 İnşaAllah
Allah razı olsun Allahım bizim çöcuklara dua edin kuran okumak nasıp etsin
SIZ ALLAH 'IN IZNI ILE ONUN DEN KILIN OKUYUN SIKMADAN OYUN GIBI KEYIFLI TARIF EDIN KENDINIZ ALLAH DEYIN ALLAHA DUA EDIN ÖRNEK ANNE VE BABA DIR KENDINIZ GAYRET EDIN ÇOK GAYRET SIZDE VE YEDEK OLARAK HER ZAMAN SIZ GAYRET EDECEKSINIZ ARA SIRA DA DUA ISTEYIN BÜTÜN SORUMLUK VE GAYRET ÖNCE ANNE VE BABA DADIR
@@bedrettincemileada2503 Kuran'ı özenle düşüne düşüne oku ( Müzemmil/ 7 )
Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla
48-FETİH:
1 - Doğrusu biz sana apaçık bir fetih ihsân ettik.
2 - Böylece Allah senin geçmiş ve gelecek günahını bağışlar. Sana olan nimetini tamamlar ve seni doğru yola iletir.
3 - Ve sana Allah, şanlı bir zaferle yardım eder.
4 - İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah bilendir, herşeyi hikmetle yapandır.
5 - Mümin erkeklerle mümin kadınları, içinde ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyması, onların günahlarını örtmesi içindir. İşte bu, Allah katında büyük bir kurtuluştur.
6 - Ve o Allah hakkında kötü zanda bulunan münâfık erkeklere ve münâfık kadınlara, Allah'a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Kötülük onların başlarına gelmiştir. Allah onlara gazap etmiş, lânetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Orası ne kötü bir yerdir!
7 - Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
8 - Şüphesiz biz seni, şâhit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik.
9 - Ki, Allah'a ve Resulüne iman edesiniz, ve bunu takviye edip, O'na saygı gösteresiniz ve sabah akşam O'nu tesbih edesiniz.
10 - Herhalde sana bey'at edenler ancak Allah'a bey'at etmektedirler. Allah'ın eli onların ellerinin üzerindedir. Kim ahdi bozarsa ancak kendi aleyhine bozmuş olur. Kim de Allah'a verdiği ahde vefa gösterirse Allah ona büyük bir mükâfat verecektir.
11 - yakında a'râbilerden geri kalmış olanlar sana diyecekler ki, "Mallarımız ve ailelerimiz bizi alıkoydu. Allah'tan bizim bağışlanmamızı dile." Onlar kalplerinde olmayanı dilleriyle söylerler. De ki: Allah size bir zarar gelmesini dilerse veya bir fayda elde etmenizi isterse O'na karşı kimin bir şeye gücü yetebilir? Hayır! Allah yaptıklarınızdan haberdardır.
12 - Aslında siz Peygamber ve müminlerin, ailelerine geri dönmeyeceklerini sanmıştınız. Bu sizin gönüllerinize güzel göründü de kötü zanda bulundunuz ve helâki hak etmiş bir topluluk oldunuz.
13 - Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse şüphesiz biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır.
14 - Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O, dilediğini bağışlar dilediğini azaplandırır. Allah çok bağışlayan çok merhamet edendir.
15 - Siz ganimetleri almak için gittiğinizde geri kalanlar: "Bırakın biz de arkanıza düşelim." diyeceklerdir. Onlar, Allah'ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: Siz bizimle gelemeyeceksiniz. Allah daha önce böyle buyurmuştur. Onlar size: "Bizi kıskanıyorsunuz." diyeceklerdir. Bilakis onlar, pek az anlayan kimselerdir.
16 - A'rabilerin geri bırakılmış olanlarına de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır.
17 - Köre vebal yoktur, topala da vebal yoktur, hastaya da vebal yoktur. Bununla beraber kim Allah'a ve peygamberine itâat ederse, Allah onu, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Kim de geri kalırsa, onu acı bir azaba uğratır.
18 - Andolsun o ağacın altında (Hudeybiye'de) sana bey'at ederlerken Allah, müminlerden razı olmuştur. Kalplerinde olanı bilmiş onlara güven indirmiş ve onları pek yakın bir fetih ile mükâfatlandırmıştır.
19 - Allah onları elde edecekleri birçok ganimetlerle de mükâfatlandırdı. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
20 - Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimetler vaad etmiştir. Bunu size hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir ki bu, müminlere bir işaret olsun ve Allah sizi doğru yola iletsin.
21 - Bundan başka sizin güç yetiremediğiniz, ama Allah'ın sizin için kuşattığı ganimetler de vardır. Allah herşeye kâdirdir.
22 - Eğer kâfirler sizinle savaşsalardı arkalarına dönüp kaçarlardı. Sonra bir dost ve yardımcı da bulamazlardı.
23 - Allah'ın öteden beri gelen kanunu budur. Allah'ın kanununda asla bir değişiklik bulamazsın.
24 - O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir.
25 - Onlar inkâr eden ve sizin Mescid-i Haram'ı ziyaretinizi ve bekletilen kurbanların yerlerine ulaşmasını men edenlerdir. Eğer kendilerini henüz tanımadığınız mümin erkeklerle, mümin kadınları bilmeyerek ezmek suretiyle bir vebalin altında kalmanız ihtimali olmasaydı, Allah savaşı önlemezdi. Dilediklerine rahmet etmek için Allah böyle yapmıştır. Eğer onlar birbirinden ayrılmış olsalardı elbette onlardan inkâr edenleri elemli bir azaba çarptırırdık.
26 - O zaman inkâr edenler, kalplerine taassubu, câhiliyet taassubunu yerleştirmişlerdi. Allah da elçisine ve müminlere sükûnet ve güvenini indirdi. Onları takva sözü üzerinde durdurdu. Zaten onlar buna pek layık ve ehil kimselerdi. Allah herşeyi bilendir.
27 - Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz güven içinde başlarınızı tıraş etmiş ve saçlarınızı kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinzi bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi.
28 - Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderen O'dur. Şahit olarak Allah yeter.
29 - Muhammed Allah'ın elçisidir. Onun yanında bulunanlar da kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Onları rükûa varırken secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve rıza isterler. Yüzlerinde secdelerin izinden nişanları vardır. Bu, onların Tevrat'taki vasıflarıdır. İncil'deki vasıfları da şöyledir: Onlar filizini yarıp çıkarmış, gittikçe onu kuvvetlendirerek kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş bir ekine benzerler ki bu, ziraatçıların da hoşuna gider. Allah böylece onları çoğaltıp kuvvetlendirmekle kâfirleri öfkelendirir. Allah inanıp iyi işler yapanlara mağfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir.
Kuran'ı özenle düşüne düşüne oku ( Müzemmil/ 7 )
Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla
48-FETİH:
1 - Doğrusu biz sana apaçık bir fetih ihsân ettik.
2 - Böylece Allah senin geçmiş ve gelecek günahını bağışlar. Sana olan nimetini tamamlar ve seni doğru yola iletir.
3 - Ve sana Allah, şanlı bir zaferle yardım eder.
4 - İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah bilendir, herşeyi hikmetle yapandır.
5 - Mümin erkeklerle mümin kadınları, içinde ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyması, onların günahlarını örtmesi içindir. İşte bu, Allah katında büyük bir kurtuluştur.
6 - Ve o Allah hakkında kötü zanda bulunan münâfık erkeklere ve münâfık kadınlara, Allah'a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Kötülük onların başlarına gelmiştir. Allah onlara gazap etmiş, lânetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Orası ne kötü bir yerdir!
7 - Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
8 - Şüphesiz biz seni, şâhit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik.
9 - Ki, Allah'a ve Resulüne iman edesiniz, ve bunu takviye edip, O'na saygı gösteresiniz ve sabah akşam O'nu tesbih edesiniz.
10 - Herhalde sana bey'at edenler ancak Allah'a bey'at etmektedirler. Allah'ın eli onların ellerinin üzerindedir. Kim ahdi bozarsa ancak kendi aleyhine bozmuş olur. Kim de Allah'a verdiği ahde vefa gösterirse Allah ona büyük bir mükâfat verecektir.
11 - yakında a'râbilerden geri kalmış olanlar sana diyecekler ki, "Mallarımız ve ailelerimiz bizi alıkoydu. Allah'tan bizim bağışlanmamızı dile." Onlar kalplerinde olmayanı dilleriyle söylerler. De ki: Allah size bir zarar gelmesini dilerse veya bir fayda elde etmenizi isterse O'na karşı kimin bir şeye gücü yetebilir? Hayır! Allah yaptıklarınızdan haberdardır.
12 - Aslında siz Peygamber ve müminlerin, ailelerine geri dönmeyeceklerini sanmıştınız. Bu sizin gönüllerinize güzel göründü de kötü zanda bulundunuz ve helâki hak etmiş bir topluluk oldunuz.
13 - Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse şüphesiz biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır.
14 - Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O, dilediğini bağışlar dilediğini azaplandırır. Allah çok bağışlayan çok merhamet edendir.
15 - Siz ganimetleri almak için gittiğinizde geri kalanlar: "Bırakın biz de arkanıza düşelim." diyeceklerdir. Onlar, Allah'ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: Siz bizimle gelemeyeceksiniz. Allah daha önce böyle buyurmuştur. Onlar size: "Bizi kıskanıyorsunuz." diyeceklerdir. Bilakis onlar, pek az anlayan kimselerdir.
16 - A'rabilerin geri bırakılmış olanlarına de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır.
17 - Köre vebal yoktur, topala da vebal yoktur, hastaya da vebal yoktur. Bununla beraber kim Allah'a ve peygamberine itâat ederse, Allah onu, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Kim de geri kalırsa, onu acı bir azaba uğratır.
18 - Andolsun o ağacın altında (Hudeybiye'de) sana bey'at ederlerken Allah, müminlerden razı olmuştur. Kalplerinde olanı bilmiş onlara güven indirmiş ve onları pek yakın bir fetih ile mükâfatlandırmıştır.
19 - Allah onları elde edecekleri birçok ganimetlerle de mükâfatlandırdı. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
20 - Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimetler vaad etmiştir. Bunu size hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir ki bu, müminlere bir işaret olsun ve Allah sizi doğru yola iletsin.
21 - Bundan başka sizin güç yetiremediğiniz, ama Allah'ın sizin için kuşattığı ganimetler de vardır. Allah herşeye kâdirdir.
22 - Eğer kâfirler sizinle savaşsalardı arkalarına dönüp kaçarlardı. Sonra bir dost ve yardımcı da bulamazlardı.
23 - Allah'ın öteden beri gelen kanunu budur. Allah'ın kanununda asla bir değişiklik bulamazsın.
24 - O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir.
25 - Onlar inkâr eden ve sizin Mescid-i Haram'ı ziyaretinizi ve bekletilen kurbanların yerlerine ulaşmasını men edenlerdir. Eğer kendilerini henüz tanımadığınız mümin erkeklerle, mümin kadınları bilmeyerek ezmek suretiyle bir vebalin altında kalmanız ihtimali olmasaydı, Allah savaşı önlemezdi. Dilediklerine rahmet etmek için Allah böyle yapmıştır. Eğer onlar birbirinden ayrılmış olsalardı elbette onlardan inkâr edenleri elemli bir azaba çarptırırdık.
26 - O zaman inkâr edenler, kalplerine taassubu, câhiliyet taassubunu yerleştirmişlerdi. Allah da elçisine ve müminlere sükûnet ve güvenini indirdi. Onları takva sözü üzerinde durdurdu. Zaten onlar buna pek layık ve ehil kimselerdi. Allah herşeyi bilendir.
27 - Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz güven içinde başlarınızı tıraş etmiş ve saçlarınızı kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinzi bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi.
28 - Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderen O'dur. Şahit olarak Allah yeter.
29 - Muhammed Allah'ın elçisidir. Onun yanında bulunanlar da kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Onları rükûa varırken secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve rıza isterler. Yüzlerinde secdelerin izinden nişanları vardır. Bu, onların Tevrat'taki vasıflarıdır. İncil'deki vasıfları da şöyledir: Onlar filizini yarıp çıkarmış, gittikçe onu kuvvetlendirerek kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş bir ekine benzerler ki bu, ziraatçıların da hoşuna gider. Allah böylece onları çoğaltıp kuvvetlendirmekle kâfirleri öfkelendirir. Allah inanıp iyi işler yapanlara mağfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir.
Rabbim tüm ettiğim ve edeceğim duaların hayırlısı ile kabülu niyetine olsun Amin Amin Amin
Allahım dualarımızı kabul etsin inşallah okuyanın dillerine sağlık olsun
Kuran'ı özenle düşüne düşüne oku ( Müzemmil/ 7 )
Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla
48-FETİH:
1 - Doğrusu biz sana apaçık bir fetih ihsân ettik.
2 - Böylece Allah senin geçmiş ve gelecek günahını bağışlar. Sana olan nimetini tamamlar ve seni doğru yola iletir.
3 - Ve sana Allah, şanlı bir zaferle yardım eder.
4 - İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah bilendir, herşeyi hikmetle yapandır.
5 - Mümin erkeklerle mümin kadınları, içinde ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyması, onların günahlarını örtmesi içindir. İşte bu, Allah katında büyük bir kurtuluştur.
6 - Ve o Allah hakkında kötü zanda bulunan münâfık erkeklere ve münâfık kadınlara, Allah'a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Kötülük onların başlarına gelmiştir. Allah onlara gazap etmiş, lânetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Orası ne kötü bir yerdir!
7 - Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
8 - Şüphesiz biz seni, şâhit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik.
9 - Ki, Allah'a ve Resulüne iman edesiniz, ve bunu takviye edip, O'na saygı gösteresiniz ve sabah akşam O'nu tesbih edesiniz.
10 - Herhalde sana bey'at edenler ancak Allah'a bey'at etmektedirler. Allah'ın eli onların ellerinin üzerindedir. Kim ahdi bozarsa ancak kendi aleyhine bozmuş olur. Kim de Allah'a verdiği ahde vefa gösterirse Allah ona büyük bir mükâfat verecektir.
11 - yakında a'râbilerden geri kalmış olanlar sana diyecekler ki, "Mallarımız ve ailelerimiz bizi alıkoydu. Allah'tan bizim bağışlanmamızı dile." Onlar kalplerinde olmayanı dilleriyle söylerler. De ki: Allah size bir zarar gelmesini dilerse veya bir fayda elde etmenizi isterse O'na karşı kimin bir şeye gücü yetebilir? Hayır! Allah yaptıklarınızdan haberdardır.
12 - Aslında siz Peygamber ve müminlerin, ailelerine geri dönmeyeceklerini sanmıştınız. Bu sizin gönüllerinize güzel göründü de kötü zanda bulundunuz ve helâki hak etmiş bir topluluk oldunuz.
13 - Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse şüphesiz biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır.
14 - Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O, dilediğini bağışlar dilediğini azaplandırır. Allah çok bağışlayan çok merhamet edendir.
15 - Siz ganimetleri almak için gittiğinizde geri kalanlar: "Bırakın biz de arkanıza düşelim." diyeceklerdir. Onlar, Allah'ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: Siz bizimle gelemeyeceksiniz. Allah daha önce böyle buyurmuştur. Onlar size: "Bizi kıskanıyorsunuz." diyeceklerdir. Bilakis onlar, pek az anlayan kimselerdir.
16 - A'rabilerin geri bırakılmış olanlarına de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır.
17 - Köre vebal yoktur, topala da vebal yoktur, hastaya da vebal yoktur. Bununla beraber kim Allah'a ve peygamberine itâat ederse, Allah onu, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Kim de geri kalırsa, onu acı bir azaba uğratır.
18 - Andolsun o ağacın altında (Hudeybiye'de) sana bey'at ederlerken Allah, müminlerden razı olmuştur. Kalplerinde olanı bilmiş onlara güven indirmiş ve onları pek yakın bir fetih ile mükâfatlandırmıştır.
19 - Allah onları elde edecekleri birçok ganimetlerle de mükâfatlandırdı. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
20 - Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimetler vaad etmiştir. Bunu size hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir ki bu, müminlere bir işaret olsun ve Allah sizi doğru yola iletsin.
21 - Bundan başka sizin güç yetiremediğiniz, ama Allah'ın sizin için kuşattığı ganimetler de vardır. Allah herşeye kâdirdir.
22 - Eğer kâfirler sizinle savaşsalardı arkalarına dönüp kaçarlardı. Sonra bir dost ve yardımcı da bulamazlardı.
23 - Allah'ın öteden beri gelen kanunu budur. Allah'ın kanununda asla bir değişiklik bulamazsın.
24 - O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir.
25 - Onlar inkâr eden ve sizin Mescid-i Haram'ı ziyaretinizi ve bekletilen kurbanların yerlerine ulaşmasını men edenlerdir. Eğer kendilerini henüz tanımadığınız mümin erkeklerle, mümin kadınları bilmeyerek ezmek suretiyle bir vebalin altında kalmanız ihtimali olmasaydı, Allah savaşı önlemezdi. Dilediklerine rahmet etmek için Allah böyle yapmıştır. Eğer onlar birbirinden ayrılmış olsalardı elbette onlardan inkâr edenleri elemli bir azaba çarptırırdık.
26 - O zaman inkâr edenler, kalplerine taassubu, câhiliyet taassubunu yerleştirmişlerdi. Allah da elçisine ve müminlere sükûnet ve güvenini indirdi. Onları takva sözü üzerinde durdurdu. Zaten onlar buna pek layık ve ehil kimselerdi. Allah herşeyi bilendir.
27 - Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz güven içinde başlarınızı tıraş etmiş ve saçlarınızı kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinzi bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi.
28 - Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderen O'dur. Şahit olarak Allah yeter.
29 - Muhammed Allah'ın elçisidir. Onun yanında bulunanlar da kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Onları rükûa varırken secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve rıza isterler. Yüzlerinde secdelerin izinden nişanları vardır. Bu, onların Tevrat'taki vasıflarıdır. İncil'deki vasıfları da şöyledir: Onlar filizini yarıp çıkarmış, gittikçe onu kuvvetlendirerek kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş bir ekine benzerler ki bu, ziraatçıların da hoşuna gider. Allah böylece onları çoğaltıp kuvvetlendirmekle kâfirleri öfkelendirir. Allah inanıp iyi işler yapanlara mağfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir.
amın İnşaAllah ☝️🦁🌷🌹
Amin
Allah razı olsun devamlı dinliyorum içime huzur doluyor Allah herkesin tüm hayırlı isteklerini tez zamanda kabul etsin inşallah
Amin
@@oguzhankyld5635 aminn ecmainn
atalarımızdan bize bizdende evlatlarımıza geçen maddi ve manevi hastaliklar varsa şifa ve rahmetniyetiyle bizim için hayır kapılarını açsin şerleri kapatsın atalarımızın genetik hastalıkları ve imtihanlari bana zarar vermesin benimde maddi manevi ve genetik hastaliklarim imtihanlarim evlatlarıma zarar vermesin niyet ediyorum amin
ALLAHIM BENİ KIZIMIN OĞLUMUN EŞIMIN ANNEMIN KARDEŞLERIMIN UMETIN MUHAMMEDDIN TAMAMINİ NE SIKITISI VARSA SEN GIDER ZENGINLIĞIN EN GUZELINI NASIP ET ÂMİN AMİN AMİN
Okuyandan Allah razı olsun dinleyenlerde de Allah razı olsun ne muratlari varsa muratlarina ersinler Allah in izniyle
Ey merhametlilerin en merhametli olan Rabbimiz darda olan kardeşlerimize selamet ihsan eyle cümleten Türkiyemizi her türlü afat dan muhafaza eyle Yarabbi
Allah'ım yarın matematik sınavım var lütfen benim gibi sınava girecek bütün ögrencilere ve bana zihin açıklığı ver. Ben elimden geleni yaptım lütfen yarın sınavda melekler ve Allah'ım lütfen yanımda ol ve sınavdan yüksek alabileyim
Bu hafta ehliyet sınavim var .Rabbim inşallah hiç bir engel oluşmadan ilk girişte almayı nasip etsin.Rabbim kimin ne sıkıntısı ,kabul etsin diye dua ettiği ne isteği varsa onu versin Rabbim . Allah im herşey için sana hamdusenalar olsun.Rabbim sen herşeyi bilen ,gören ,bizleri yaratan ve yasatansin .Sen yavrularımuzi ve bizi koru ,kolla ve hayatta ki ve ahiret hayatımizdaki güzellikleri artır .Hz Muhammed sav efendimiz yüzü suyu hürmetine bizleri bağışla sınavında başarılı olmamı sagla .Amin ecmain
Allahım başta tüm hastalara şifalar versin dermansız dert kimselere vermesin rabbim sonrada tez vakitte atanmayı nasip eylesin bana borçlarımı ödemeyi bu dualar hürmetine inşallah rızık bolluğu versin inşallah
Benim cigerim öldü bugün 11 günü oldu askim ne olur kim okursa 3 kulvallhi 1 elham okusun bütün Müslümanlardan allah razi olsun nurlar içinde yat allah emanet ol
@candansenkaya okudum Rabbim kabul eylesin nur içinde uyusun allah rahmet eylesin zor ateş düştüğü yeri yakar ne desem boş Rabbim sabırlar versin Rabbimizin yanına giden çocuğunuz değildir inşallah kim sizi bırakıp gitti candancığım çok üzüldüm Rabbim sabırlar versin kardeşim
Yeni gördüm okudum Allah kabul etsin mekanı cennet olsun.
amınnn İnşaAllah ☝️🦁🌷🌹
Allah kuran okuyan butun hocalarimizdan razi olsun Allah kimin ne sikintisi var ise okunan surelerin yuzu suyu hurmetine gidersin hayirli isteklerine kavusduesun insallah. Amin Aminnn aminnn.
🤲🦁🌷🌹amınnn İnşaAllah
÷
Günaydın hayırlı sabahlar Allahım hastalara acil şifalar versin inşallah iyi niyetlerimiz kabul olsun inşallah sağlık dolu yıllar dilerim sizlere Allaha emanet olun dualarınız kabul olsun inşallah okuyanların Allah sağlığını bozmasın inşallah
İnşaAllah amın ☝️🦁🌷🌹
Allahim. Yavrumun. Dileyini kabul etsin hsyirlisiyla Aminn. Kazim yavrumda. Okulunu bitirip isini eline alsin. Sefa yavrumunda. Ne muradi varsa versn. Allahimm Amin yegenlerimde ve butn sevdiklerimde. Aminn. Sagol hocam. Icime huzur geliyur dinlerken. Hocam sagol
Allahım sen yavruma ve bütün hastalara şifalar ver Aminnn
Bismillahirrahmanirrahim Allahım Fetih Süresini Yüzü Suyu Hürmetine Ve Pergamberimizin Hatrına ve yüzü Suyu Hürmetine Korona virüs bitsin hemen bütün Dünyada bir daha hic olmasın bir insan bile ölmeden asini bulunsun Bütünün ve Bizim hayırımızı Amiiinnnn insaallaaahhh Ecmain
Amin Allah
Amin
Kuran'ı özenle düşüne düşüne oku ( Müzemmil/ 7 )
Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla
48-FETİH:
1 - Doğrusu biz sana apaçık bir fetih ihsân ettik.
2 - Böylece Allah senin geçmiş ve gelecek günahını bağışlar. Sana olan nimetini tamamlar ve seni doğru yola iletir.
3 - Ve sana Allah, şanlı bir zaferle yardım eder.
4 - İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah bilendir, herşeyi hikmetle yapandır.
5 - Mümin erkeklerle mümin kadınları, içinde ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyması, onların günahlarını örtmesi içindir. İşte bu, Allah katında büyük bir kurtuluştur.
6 - Ve o Allah hakkında kötü zanda bulunan münâfık erkeklere ve münâfık kadınlara, Allah'a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Kötülük onların başlarına gelmiştir. Allah onlara gazap etmiş, lânetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Orası ne kötü bir yerdir!
7 - Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
8 - Şüphesiz biz seni, şâhit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik.
9 - Ki, Allah'a ve Resulüne iman edesiniz, ve bunu takviye edip, O'na saygı gösteresiniz ve sabah akşam O'nu tesbih edesiniz.
10 - Herhalde sana bey'at edenler ancak Allah'a bey'at etmektedirler. Allah'ın eli onların ellerinin üzerindedir. Kim ahdi bozarsa ancak kendi aleyhine bozmuş olur. Kim de Allah'a verdiği ahde vefa gösterirse Allah ona büyük bir mükâfat verecektir.
11 - yakında a'râbilerden geri kalmış olanlar sana diyecekler ki, "Mallarımız ve ailelerimiz bizi alıkoydu. Allah'tan bizim bağışlanmamızı dile." Onlar kalplerinde olmayanı dilleriyle söylerler. De ki: Allah size bir zarar gelmesini dilerse veya bir fayda elde etmenizi isterse O'na karşı kimin bir şeye gücü yetebilir? Hayır! Allah yaptıklarınızdan haberdardır.
12 - Aslında siz Peygamber ve müminlerin, ailelerine geri dönmeyeceklerini sanmıştınız. Bu sizin gönüllerinize güzel göründü de kötü zanda bulundunuz ve helâki hak etmiş bir topluluk oldunuz.
13 - Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse şüphesiz biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır.
14 - Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O, dilediğini bağışlar dilediğini azaplandırır. Allah çok bağışlayan çok merhamet edendir.
15 - Siz ganimetleri almak için gittiğinizde geri kalanlar: "Bırakın biz de arkanıza düşelim." diyeceklerdir. Onlar, Allah'ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: Siz bizimle gelemeyeceksiniz. Allah daha önce böyle buyurmuştur. Onlar size: "Bizi kıskanıyorsunuz." diyeceklerdir. Bilakis onlar, pek az anlayan kimselerdir.
16 - A'rabilerin geri bırakılmış olanlarına de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır.
17 - Köre vebal yoktur, topala da vebal yoktur, hastaya da vebal yoktur. Bununla beraber kim Allah'a ve peygamberine itâat ederse, Allah onu, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Kim de geri kalırsa, onu acı bir azaba uğratır.
18 - Andolsun o ağacın altında (Hudeybiye'de) sana bey'at ederlerken Allah, müminlerden razı olmuştur. Kalplerinde olanı bilmiş onlara güven indirmiş ve onları pek yakın bir fetih ile mükâfatlandırmıştır.
19 - Allah onları elde edecekleri birçok ganimetlerle de mükâfatlandırdı. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
20 - Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimetler vaad etmiştir. Bunu size hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir ki bu, müminlere bir işaret olsun ve Allah sizi doğru yola iletsin.
21 - Bundan başka sizin güç yetiremediğiniz, ama Allah'ın sizin için kuşattığı ganimetler de vardır. Allah herşeye kâdirdir.
22 - Eğer kâfirler sizinle savaşsalardı arkalarına dönüp kaçarlardı. Sonra bir dost ve yardımcı da bulamazlardı.
23 - Allah'ın öteden beri gelen kanunu budur. Allah'ın kanununda asla bir değişiklik bulamazsın.
24 - O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir.
25 - Onlar inkâr eden ve sizin Mescid-i Haram'ı ziyaretinizi ve bekletilen kurbanların yerlerine ulaşmasını men edenlerdir. Eğer kendilerini henüz tanımadığınız mümin erkeklerle, mümin kadınları bilmeyerek ezmek suretiyle bir vebalin altında kalmanız ihtimali olmasaydı, Allah savaşı önlemezdi. Dilediklerine rahmet etmek için Allah böyle yapmıştır. Eğer onlar birbirinden ayrılmış olsalardı elbette onlardan inkâr edenleri elemli bir azaba çarptırırdık.
26 - O zaman inkâr edenler, kalplerine taassubu, câhiliyet taassubunu yerleştirmişlerdi. Allah da elçisine ve müminlere sükûnet ve güvenini indirdi. Onları takva sözü üzerinde durdurdu. Zaten onlar buna pek layık ve ehil kimselerdi. Allah herşeyi bilendir.
27 - Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz güven içinde başlarınızı tıraş etmiş ve saçlarınızı kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinzi bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi.
28 - Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderen O'dur. Şahit olarak Allah yeter.
29 - Muhammed Allah'ın elçisidir. Onun yanında bulunanlar da kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Onları rükûa varırken secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve rıza isterler. Yüzlerinde secdelerin izinden nişanları vardır. Bu, onların Tevrat'taki vasıflarıdır. İncil'deki vasıfları da şöyledir: Onlar filizini yarıp çıkarmış, gittikçe onu kuvvetlendirerek kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş bir ekine benzerler ki bu, ziraatçıların da hoşuna gider. Allah böylece onları çoğaltıp kuvvetlendirmekle kâfirleri öfkelendirir. Allah inanıp iyi işler yapanlara mağfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir.
Amin
İnşaAllah amın ☝️🦁🌷🌹
Şifa niyetine tüm insanlara şifa ver allahım
ALLAHIM BÜTÜN HASTA KULLARINA ÇOK SIFA VER YARABBIIIIMMM AMIN AMIN AMIN AMIN AMIN AMIIINNNN AMIN AMIN AMIIIINNNN INSAALLAAAHHHH ECMAIN
Amin
Hayırları fethi serlerın deffı İcin yarabbim tum sıkıntılarımızı giderilsin ınsallah
Amin
Fetih suresi vakia suresi butun dualari okuyan hocallarimizdan allah razi olsun onlarin sayesinde kurani tamen okuya biliyorum cok sukur allah binkere razi olsun
ALLAH cc razi olsun okuyan bütün hocalarımızdan❤❤❤👍
Kuran'ı özenle düşüne düşüne oku ( Müzemmil/ 7 )
Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla
48-FETİH:
1 - Doğrusu biz sana apaçık bir fetih ihsân ettik.
2 - Böylece Allah senin geçmiş ve gelecek günahını bağışlar. Sana olan nimetini tamamlar ve seni doğru yola iletir.
3 - Ve sana Allah, şanlı bir zaferle yardım eder.
4 - İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah bilendir, herşeyi hikmetle yapandır.
5 - Mümin erkeklerle mümin kadınları, içinde ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyması, onların günahlarını örtmesi içindir. İşte bu, Allah katında büyük bir kurtuluştur.
6 - Ve o Allah hakkında kötü zanda bulunan münâfık erkeklere ve münâfık kadınlara, Allah'a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Kötülük onların başlarına gelmiştir. Allah onlara gazap etmiş, lânetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Orası ne kötü bir yerdir!
7 - Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
8 - Şüphesiz biz seni, şâhit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik.
9 - Ki, Allah'a ve Resulüne iman edesiniz, ve bunu takviye edip, O'na saygı gösteresiniz ve sabah akşam O'nu tesbih edesiniz.
10 - Herhalde sana bey'at edenler ancak Allah'a bey'at etmektedirler. Allah'ın eli onların ellerinin üzerindedir. Kim ahdi bozarsa ancak kendi aleyhine bozmuş olur. Kim de Allah'a verdiği ahde vefa gösterirse Allah ona büyük bir mükâfat verecektir.
11 - yakında a'râbilerden geri kalmış olanlar sana diyecekler ki, "Mallarımız ve ailelerimiz bizi alıkoydu. Allah'tan bizim bağışlanmamızı dile." Onlar kalplerinde olmayanı dilleriyle söylerler. De ki: Allah size bir zarar gelmesini dilerse veya bir fayda elde etmenizi isterse O'na karşı kimin bir şeye gücü yetebilir? Hayır! Allah yaptıklarınızdan haberdardır.
12 - Aslında siz Peygamber ve müminlerin, ailelerine geri dönmeyeceklerini sanmıştınız. Bu sizin gönüllerinize güzel göründü de kötü zanda bulundunuz ve helâki hak etmiş bir topluluk oldunuz.
13 - Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse şüphesiz biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır.
14 - Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O, dilediğini bağışlar dilediğini azaplandırır. Allah çok bağışlayan çok merhamet edendir.
15 - Siz ganimetleri almak için gittiğinizde geri kalanlar: "Bırakın biz de arkanıza düşelim." diyeceklerdir. Onlar, Allah'ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: Siz bizimle gelemeyeceksiniz. Allah daha önce böyle buyurmuştur. Onlar size: "Bizi kıskanıyorsunuz." diyeceklerdir. Bilakis onlar, pek az anlayan kimselerdir.
16 - A'rabilerin geri bırakılmış olanlarına de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır.
17 - Köre vebal yoktur, topala da vebal yoktur, hastaya da vebal yoktur. Bununla beraber kim Allah'a ve peygamberine itâat ederse, Allah onu, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Kim de geri kalırsa, onu acı bir azaba uğratır.
18 - Andolsun o ağacın altında (Hudeybiye'de) sana bey'at ederlerken Allah, müminlerden razı olmuştur. Kalplerinde olanı bilmiş onlara güven indirmiş ve onları pek yakın bir fetih ile mükâfatlandırmıştır.
19 - Allah onları elde edecekleri birçok ganimetlerle de mükâfatlandırdı. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
20 - Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimetler vaad etmiştir. Bunu size hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir ki bu, müminlere bir işaret olsun ve Allah sizi doğru yola iletsin.
21 - Bundan başka sizin güç yetiremediğiniz, ama Allah'ın sizin için kuşattığı ganimetler de vardır. Allah herşeye kâdirdir.
22 - Eğer kâfirler sizinle savaşsalardı arkalarına dönüp kaçarlardı. Sonra bir dost ve yardımcı da bulamazlardı.
23 - Allah'ın öteden beri gelen kanunu budur. Allah'ın kanununda asla bir değişiklik bulamazsın.
24 - O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir.
25 - Onlar inkâr eden ve sizin Mescid-i Haram'ı ziyaretinizi ve bekletilen kurbanların yerlerine ulaşmasını men edenlerdir. Eğer kendilerini henüz tanımadığınız mümin erkeklerle, mümin kadınları bilmeyerek ezmek suretiyle bir vebalin altında kalmanız ihtimali olmasaydı, Allah savaşı önlemezdi. Dilediklerine rahmet etmek için Allah böyle yapmıştır. Eğer onlar birbirinden ayrılmış olsalardı elbette onlardan inkâr edenleri elemli bir azaba çarptırırdık.
26 - O zaman inkâr edenler, kalplerine taassubu, câhiliyet taassubunu yerleştirmişlerdi. Allah da elçisine ve müminlere sükûnet ve güvenini indirdi. Onları takva sözü üzerinde durdurdu. Zaten onlar buna pek layık ve ehil kimselerdi. Allah herşeyi bilendir.
27 - Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz güven içinde başlarınızı tıraş etmiş ve saçlarınızı kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinzi bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi.
28 - Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderen O'dur. Şahit olarak Allah yeter.
29 - Muhammed Allah'ın elçisidir. Onun yanında bulunanlar da kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Onları rükûa varırken secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve rıza isterler. Yüzlerinde secdelerin izinden nişanları vardır. Bu, onların Tevrat'taki vasıflarıdır. İncil'deki vasıfları da şöyledir: Onlar filizini yarıp çıkarmış, gittikçe onu kuvvetlendirerek kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş bir ekine benzerler ki bu, ziraatçıların da hoşuna gider. Allah böylece onları çoğaltıp kuvvetlendirmekle kâfirleri öfkelendirir. Allah inanıp iyi işler yapanlara mağfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir.
amın İnşaAllah ☝️🦁🌷🌹
Rabbim Binlerce Razı Olsun Helal Olsun Güzel Ahlaklı Rabbim Salih Salihli Hayırlı Erdemli Salih Kullarından İyimser Yardımsever Merhametli Cömert Engüzeliyle Şahlanıyor Rabbim Bütün Sıkıntılardan Selametler Salavatlar Selametler Olsun Sağolun Varolun Rabbime Emanetler Olun Daim Rabbim Cümlemizle Daim Korusun Amin Amin Amin Ecmainy
Rabbım hayırlı fetihler nasıp etsin Amin amin amin yarabbelalemin ❤
Rabbım hayırlı fetihler nasip etsin Amin amin amin yarabbelalemin ❤
Tüm dua edenlerin niyetlerinin kabul olması dileği ileAMİNN🤲
Allahım beni annemi babamı kardeşlerim çocuklarımı yeğenlerimi havadan karadan denizden gelen musibetler den kazalardan yangınlardan depremlerden belalardan vahşi hayvanlar dan zehirli hayvanlardan koru hz hızır arkadaşımız hz musa komşumuz hz muhammed şefaatçimiz olsun ümreye hacca cennette gitmeyi nasip et kızım hülyanın tayini çıksın oğlum emrah ehliyet alsın ne olur kızım hivda oğlum yusufu kötü arkadaşlar dan koru amin
Allah razı olsun Allah hepimizin ve benim de niyet ve dualarımızı kabul eylesin
Gunahlarimi bagisla beni affet bana merhamet et bana hayirli bi ev sahibi olmayi nasibim et kolaylaştir rizkimi bollaştir uzerime kpanmis tüm hayir kapilarimi aaçilsin amin amin amin amin amin dua edermisniz bana
KAINATIN SAHIBI OLAN ESI BENZERI OLAMAYAN ULU ALLAHIM SANA YALVARIYOM DUNYADA BULUNAN BUTUN MUSLUMAN ALEMININ DERDINE DERMAN HASTALIGNA SAFI ISMINLE SIFA VER BENIM AILEME VE BANADA VER ALLAHIM BU BERAT KANDILI HATIRINA DUALARIMI KABUL ET ESSIZ ALLAHIM BU YETLERI OKUYANLARIDA EBEDIYYEN IYILIK GUZELLIK VER ALLAHIM HERGUN DINLIYOM ALLAH RAZI OLSUN MUTLULUGU BU AYETLERI DINLEMEKTEN BULUYOM SUPER ALLAHU EKBER SUPHESIZ
Allahım bu fetih suresi ve habibin hürmetine vatanımızın dört bir yanında çıkan yangınları söndür tüm kardeşlerimizi ve tüm mahlukatı koru inşallah 😭😭😭
1¹¹¹¹
Tüm müslüman ların duaları kabul allahım sen koru kola Rahman ve Rahim ismine
Allah yar ve yardımcın olsun okunan Fetih suresi yüzü suyu hürmetine ebeden Razı olsun Mevlam ve Resulu sizden amin
Rahman ve Rahim olan Rabbim adına... Fetih süresi ile kendim ve oğluma niyetlendim... Yardım et,, Yüce Allah'ımmm
Kıymetli kabe hocası mahir hocam rabbim sizlerden ebedi razı olsun insallah sesine yüreğine okumana canına sağlık olsun bu kadar güzel okunur maşallah sübhanallah derim
Rabbim dualarımızı kabul etsin amin amin amin rabbim razı olsun hocam senden dileklemizi kabul etsin amin kardeşimin işini kolaylaştırır Amin yavrularimada bandaAmin huzur sağlık versin Amin hayırlı işler versin yavrularima Amin
Yüce Allah ım Büyüklüğün hatırına bütün yaratıklarına doğru yola ilet yardım et Amin
Amin 🤲
Kuran'ı özenle düşüne düşüne oku ( Müzemmil/ 7 )
Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla
48-FETİH:
1 - Doğrusu biz sana apaçık bir fetih ihsân ettik.
2 - Böylece Allah senin geçmiş ve gelecek günahını bağışlar. Sana olan nimetini tamamlar ve seni doğru yola iletir.
3 - Ve sana Allah, şanlı bir zaferle yardım eder.
4 - İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah bilendir, herşeyi hikmetle yapandır.
5 - Mümin erkeklerle mümin kadınları, içinde ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyması, onların günahlarını örtmesi içindir. İşte bu, Allah katında büyük bir kurtuluştur.
6 - Ve o Allah hakkında kötü zanda bulunan münâfık erkeklere ve münâfık kadınlara, Allah'a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Kötülük onların başlarına gelmiştir. Allah onlara gazap etmiş, lânetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Orası ne kötü bir yerdir!
7 - Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
8 - Şüphesiz biz seni, şâhit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik.
9 - Ki, Allah'a ve Resulüne iman edesiniz, ve bunu takviye edip, O'na saygı gösteresiniz ve sabah akşam O'nu tesbih edesiniz.
10 - Herhalde sana bey'at edenler ancak Allah'a bey'at etmektedirler. Allah'ın eli onların ellerinin üzerindedir. Kim ahdi bozarsa ancak kendi aleyhine bozmuş olur. Kim de Allah'a verdiği ahde vefa gösterirse Allah ona büyük bir mükâfat verecektir.
11 - yakında a'râbilerden geri kalmış olanlar sana diyecekler ki, "Mallarımız ve ailelerimiz bizi alıkoydu. Allah'tan bizim bağışlanmamızı dile." Onlar kalplerinde olmayanı dilleriyle söylerler. De ki: Allah size bir zarar gelmesini dilerse veya bir fayda elde etmenizi isterse O'na karşı kimin bir şeye gücü yetebilir? Hayır! Allah yaptıklarınızdan haberdardır.
12 - Aslında siz Peygamber ve müminlerin, ailelerine geri dönmeyeceklerini sanmıştınız. Bu sizin gönüllerinize güzel göründü de kötü zanda bulundunuz ve helâki hak etmiş bir topluluk oldunuz.
13 - Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse şüphesiz biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır.
14 - Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O, dilediğini bağışlar dilediğini azaplandırır. Allah çok bağışlayan çok merhamet edendir.
15 - Siz ganimetleri almak için gittiğinizde geri kalanlar: "Bırakın biz de arkanıza düşelim." diyeceklerdir. Onlar, Allah'ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: Siz bizimle gelemeyeceksiniz. Allah daha önce böyle buyurmuştur. Onlar size: "Bizi kıskanıyorsunuz." diyeceklerdir. Bilakis onlar, pek az anlayan kimselerdir.
16 - A'rabilerin geri bırakılmış olanlarına de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır.
17 - Köre vebal yoktur, topala da vebal yoktur, hastaya da vebal yoktur. Bununla beraber kim Allah'a ve peygamberine itâat ederse, Allah onu, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Kim de geri kalırsa, onu acı bir azaba uğratır.
18 - Andolsun o ağacın altında (Hudeybiye'de) sana bey'at ederlerken Allah, müminlerden razı olmuştur. Kalplerinde olanı bilmiş onlara güven indirmiş ve onları pek yakın bir fetih ile mükâfatlandırmıştır.
19 - Allah onları elde edecekleri birçok ganimetlerle de mükâfatlandırdı. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
20 - Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimetler vaad etmiştir. Bunu size hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir ki bu, müminlere bir işaret olsun ve Allah sizi doğru yola iletsin.
21 - Bundan başka sizin güç yetiremediğiniz, ama Allah'ın sizin için kuşattığı ganimetler de vardır. Allah herşeye kâdirdir.
22 - Eğer kâfirler sizinle savaşsalardı arkalarına dönüp kaçarlardı. Sonra bir dost ve yardımcı da bulamazlardı.
23 - Allah'ın öteden beri gelen kanunu budur. Allah'ın kanununda asla bir değişiklik bulamazsın.
24 - O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir.
25 - Onlar inkâr eden ve sizin Mescid-i Haram'ı ziyaretinizi ve bekletilen kurbanların yerlerine ulaşmasını men edenlerdir. Eğer kendilerini henüz tanımadığınız mümin erkeklerle, mümin kadınları bilmeyerek ezmek suretiyle bir vebalin altında kalmanız ihtimali olmasaydı, Allah savaşı önlemezdi. Dilediklerine rahmet etmek için Allah böyle yapmıştır. Eğer onlar birbirinden ayrılmış olsalardı elbette onlardan inkâr edenleri elemli bir azaba çarptırırdık.
26 - O zaman inkâr edenler, kalplerine taassubu, câhiliyet taassubunu yerleştirmişlerdi. Allah da elçisine ve müminlere sükûnet ve güvenini indirdi. Onları takva sözü üzerinde durdurdu. Zaten onlar buna pek layık ve ehil kimselerdi. Allah herşeyi bilendir.
27 - Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz güven içinde başlarınızı tıraş etmiş ve saçlarınızı kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinzi bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi.
28 - Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderen O'dur. Şahit olarak Allah yeter.
29 - Muhammed Allah'ın elçisidir. Onun yanında bulunanlar da kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Onları rükûa varırken secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve rıza isterler. Yüzlerinde secdelerin izinden nişanları vardır. Bu, onların Tevrat'taki vasıflarıdır. İncil'deki vasıfları da şöyledir: Onlar filizini yarıp çıkarmış, gittikçe onu kuvvetlendirerek kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş bir ekine benzerler ki bu, ziraatçıların da hoşuna gider. Allah böylece onları çoğaltıp kuvvetlendirmekle kâfirleri öfkelendirir. Allah inanıp iyi işler yapanlara mağfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir.
Maşallah 😢 bini hep ağlatır. Rabb'im gözyaşlarıyla istediğimizi duaları acilen habul etsin inşallah
LAILAHE ILLALLAH MUHAMMERRASULULLAH ALLAH BIRDIR H.z MUHAMMET ONUN KULU VERASULUDUR INANDIM IMAN ETTIM SONSUZKERRE SUKURLER OLSUN ALLAH RAZI OLSUN OKUYAN GUZEL INSANLARDAN HER GUN DINLIYOM SUKUR
Allahim. Oğlum Aliye acil şifalar. Huzur akıl.fikir annesevgidu doldur üç huzuru oldun kalbi ferahlik verver
🤲🏻🤲🏻🤲🏻 Allah kabul etsin inşallah çok güzel okuyor 🕋🕌🕌🕌
Okuyan hocamızdan Allah razı olsun
Amin🙏🙏sağlığımla ilgili allahın izniyle güzel haberler alıcam amin amin amin
Bismillahirrahmanirrahim ALLAHIM Fetih süresi hürmetine sınava girecek kızıma ve tüm din evlatlarımıza Fetih nasib etsin inşallah amin amin amin inşallah 🤲🤲🤲
Okuyandan Allah cc razi olsun omrune bereket ver Allahim
yarabbil alemin fetih suresinin yüzü suyu hürmetine çocuklarıma hayırlı kapılar aç amin
Cok güzel dua sesine saglik hocam masallah dinledikce huzurbuluyom
Amin allahu teala kabul etsin inşallah allah razı olsun kardeşim
Allah razı olsun
Hayırlı Cumalar
Hayırların fethi şerlerin defi için
AMİN AMİN AMİN
ALLAHIM DUALARIMIZI KABUL BUYUR
Kuran'ı özenle düşüne düşüne oku ( Müzemmil/ 7 )
Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla
48-FETİH:
1 - Doğrusu biz sana apaçık bir fetih ihsân ettik.
2 - Böylece Allah senin geçmiş ve gelecek günahını bağışlar. Sana olan nimetini tamamlar ve seni doğru yola iletir.
3 - Ve sana Allah, şanlı bir zaferle yardım eder.
4 - İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah bilendir, herşeyi hikmetle yapandır.
5 - Mümin erkeklerle mümin kadınları, içinde ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyması, onların günahlarını örtmesi içindir. İşte bu, Allah katında büyük bir kurtuluştur.
6 - Ve o Allah hakkında kötü zanda bulunan münâfık erkeklere ve münâfık kadınlara, Allah'a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Kötülük onların başlarına gelmiştir. Allah onlara gazap etmiş, lânetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Orası ne kötü bir yerdir!
7 - Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
8 - Şüphesiz biz seni, şâhit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik.
9 - Ki, Allah'a ve Resulüne iman edesiniz, ve bunu takviye edip, O'na saygı gösteresiniz ve sabah akşam O'nu tesbih edesiniz.
10 - Herhalde sana bey'at edenler ancak Allah'a bey'at etmektedirler. Allah'ın eli onların ellerinin üzerindedir. Kim ahdi bozarsa ancak kendi aleyhine bozmuş olur. Kim de Allah'a verdiği ahde vefa gösterirse Allah ona büyük bir mükâfat verecektir.
11 - yakında a'râbilerden geri kalmış olanlar sana diyecekler ki, "Mallarımız ve ailelerimiz bizi alıkoydu. Allah'tan bizim bağışlanmamızı dile." Onlar kalplerinde olmayanı dilleriyle söylerler. De ki: Allah size bir zarar gelmesini dilerse veya bir fayda elde etmenizi isterse O'na karşı kimin bir şeye gücü yetebilir? Hayır! Allah yaptıklarınızdan haberdardır.
12 - Aslında siz Peygamber ve müminlerin, ailelerine geri dönmeyeceklerini sanmıştınız. Bu sizin gönüllerinize güzel göründü de kötü zanda bulundunuz ve helâki hak etmiş bir topluluk oldunuz.
13 - Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse şüphesiz biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır.
14 - Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O, dilediğini bağışlar dilediğini azaplandırır. Allah çok bağışlayan çok merhamet edendir.
15 - Siz ganimetleri almak için gittiğinizde geri kalanlar: "Bırakın biz de arkanıza düşelim." diyeceklerdir. Onlar, Allah'ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: Siz bizimle gelemeyeceksiniz. Allah daha önce böyle buyurmuştur. Onlar size: "Bizi kıskanıyorsunuz." diyeceklerdir. Bilakis onlar, pek az anlayan kimselerdir.
16 - A'rabilerin geri bırakılmış olanlarına de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır.
17 - Köre vebal yoktur, topala da vebal yoktur, hastaya da vebal yoktur. Bununla beraber kim Allah'a ve peygamberine itâat ederse, Allah onu, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Kim de geri kalırsa, onu acı bir azaba uğratır.
18 - Andolsun o ağacın altında (Hudeybiye'de) sana bey'at ederlerken Allah, müminlerden razı olmuştur. Kalplerinde olanı bilmiş onlara güven indirmiş ve onları pek yakın bir fetih ile mükâfatlandırmıştır.
19 - Allah onları elde edecekleri birçok ganimetlerle de mükâfatlandırdı. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
20 - Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimetler vaad etmiştir. Bunu size hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir ki bu, müminlere bir işaret olsun ve Allah sizi doğru yola iletsin.
21 - Bundan başka sizin güç yetiremediğiniz, ama Allah'ın sizin için kuşattığı ganimetler de vardır. Allah herşeye kâdirdir.
22 - Eğer kâfirler sizinle savaşsalardı arkalarına dönüp kaçarlardı. Sonra bir dost ve yardımcı da bulamazlardı.
23 - Allah'ın öteden beri gelen kanunu budur. Allah'ın kanununda asla bir değişiklik bulamazsın.
24 - O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir.
25 - Onlar inkâr eden ve sizin Mescid-i Haram'ı ziyaretinizi ve bekletilen kurbanların yerlerine ulaşmasını men edenlerdir. Eğer kendilerini henüz tanımadığınız mümin erkeklerle, mümin kadınları bilmeyerek ezmek suretiyle bir vebalin altında kalmanız ihtimali olmasaydı, Allah savaşı önlemezdi. Dilediklerine rahmet etmek için Allah böyle yapmıştır. Eğer onlar birbirinden ayrılmış olsalardı elbette onlardan inkâr edenleri elemli bir azaba çarptırırdık.
26 - O zaman inkâr edenler, kalplerine taassubu, câhiliyet taassubunu yerleştirmişlerdi. Allah da elçisine ve müminlere sükûnet ve güvenini indirdi. Onları takva sözü üzerinde durdurdu. Zaten onlar buna pek layık ve ehil kimselerdi. Allah herşeyi bilendir.
27 - Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz güven içinde başlarınızı tıraş etmiş ve saçlarınızı kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinzi bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi.
28 - Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderen O'dur. Şahit olarak Allah yeter.
29 - Muhammed Allah'ın elçisidir. Onun yanında bulunanlar da kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Onları rükûa varırken secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve rıza isterler. Yüzlerinde secdelerin izinden nişanları vardır. Bu, onların Tevrat'taki vasıflarıdır. İncil'deki vasıfları da şöyledir: Onlar filizini yarıp çıkarmış, gittikçe onu kuvvetlendirerek kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş bir ekine benzerler ki bu, ziraatçıların da hoşuna gider. Allah böylece onları çoğaltıp kuvvetlendirmekle kâfirleri öfkelendirir. Allah inanıp iyi işler yapanlara mağfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir.
amınn İnşaAllah ☝️🦁🌷🌹
Eşimle barışmak için 41 tane okudum inşalah Rabbim kabul eder banada duva edin hocam çok güzel okuyorsunur Allah razı olsun Rabbim herkesin dilegini kabul etsin sonrada ben aciz kulunun kini kabul etsin Amin
Amin
Barisdinizmi esinizle
Barıştı mı Candan hanım.. 5 yıl sonra yazıyorum..
amınn İnşaAllah ☝️🦁🌷🌹
Allah bizi fetih süresiyle korusun smin amin amin
allahim herkesin duasini da kabul etsin benimde duami kabul etsin isallahh amin
Amiiin Amiiin Allahim butun darda kalmislara yardim et
ALLAHCC Emeği Ğeçen Kardeşlerimizden Evvelden Ağire Kadar Razı Olsun. İşlerinizi Ğücünüzü Rast Ğötürsün. Muaffaklar Eylesin. Hakkınızı Helal Edin. ALLAHCC Kabul Etsin. AmiiiiiiinAmiiiiiiin
Kuran'ı özenle düşüne düşüne oku ( Müzemmil/ 7 )
Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla
48-FETİH:
1 - Doğrusu biz sana apaçık bir fetih ihsân ettik.
2 - Böylece Allah senin geçmiş ve gelecek günahını bağışlar. Sana olan nimetini tamamlar ve seni doğru yola iletir.
3 - Ve sana Allah, şanlı bir zaferle yardım eder.
4 - İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah bilendir, herşeyi hikmetle yapandır.
5 - Mümin erkeklerle mümin kadınları, içinde ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyması, onların günahlarını örtmesi içindir. İşte bu, Allah katında büyük bir kurtuluştur.
6 - Ve o Allah hakkında kötü zanda bulunan münâfık erkeklere ve münâfık kadınlara, Allah'a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Kötülük onların başlarına gelmiştir. Allah onlara gazap etmiş, lânetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Orası ne kötü bir yerdir!
7 - Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
8 - Şüphesiz biz seni, şâhit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik.
9 - Ki, Allah'a ve Resulüne iman edesiniz, ve bunu takviye edip, O'na saygı gösteresiniz ve sabah akşam O'nu tesbih edesiniz.
10 - Herhalde sana bey'at edenler ancak Allah'a bey'at etmektedirler. Allah'ın eli onların ellerinin üzerindedir. Kim ahdi bozarsa ancak kendi aleyhine bozmuş olur. Kim de Allah'a verdiği ahde vefa gösterirse Allah ona büyük bir mükâfat verecektir.
11 - yakında a'râbilerden geri kalmış olanlar sana diyecekler ki, "Mallarımız ve ailelerimiz bizi alıkoydu. Allah'tan bizim bağışlanmamızı dile." Onlar kalplerinde olmayanı dilleriyle söylerler. De ki: Allah size bir zarar gelmesini dilerse veya bir fayda elde etmenizi isterse O'na karşı kimin bir şeye gücü yetebilir? Hayır! Allah yaptıklarınızdan haberdardır.
12 - Aslında siz Peygamber ve müminlerin, ailelerine geri dönmeyeceklerini sanmıştınız. Bu sizin gönüllerinize güzel göründü de kötü zanda bulundunuz ve helâki hak etmiş bir topluluk oldunuz.
13 - Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse şüphesiz biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır.
14 - Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O, dilediğini bağışlar dilediğini azaplandırır. Allah çok bağışlayan çok merhamet edendir.
15 - Siz ganimetleri almak için gittiğinizde geri kalanlar: "Bırakın biz de arkanıza düşelim." diyeceklerdir. Onlar, Allah'ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: Siz bizimle gelemeyeceksiniz. Allah daha önce böyle buyurmuştur. Onlar size: "Bizi kıskanıyorsunuz." diyeceklerdir. Bilakis onlar, pek az anlayan kimselerdir.
16 - A'rabilerin geri bırakılmış olanlarına de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır.
17 - Köre vebal yoktur, topala da vebal yoktur, hastaya da vebal yoktur. Bununla beraber kim Allah'a ve peygamberine itâat ederse, Allah onu, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Kim de geri kalırsa, onu acı bir azaba uğratır.
18 - Andolsun o ağacın altında (Hudeybiye'de) sana bey'at ederlerken Allah, müminlerden razı olmuştur. Kalplerinde olanı bilmiş onlara güven indirmiş ve onları pek yakın bir fetih ile mükâfatlandırmıştır.
19 - Allah onları elde edecekleri birçok ganimetlerle de mükâfatlandırdı. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
20 - Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimetler vaad etmiştir. Bunu size hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir ki bu, müminlere bir işaret olsun ve Allah sizi doğru yola iletsin.
21 - Bundan başka sizin güç yetiremediğiniz, ama Allah'ın sizin için kuşattığı ganimetler de vardır. Allah herşeye kâdirdir.
22 - Eğer kâfirler sizinle savaşsalardı arkalarına dönüp kaçarlardı. Sonra bir dost ve yardımcı da bulamazlardı.
23 - Allah'ın öteden beri gelen kanunu budur. Allah'ın kanununda asla bir değişiklik bulamazsın.
24 - O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir.
25 - Onlar inkâr eden ve sizin Mescid-i Haram'ı ziyaretinizi ve bekletilen kurbanların yerlerine ulaşmasını men edenlerdir. Eğer kendilerini henüz tanımadığınız mümin erkeklerle, mümin kadınları bilmeyerek ezmek suretiyle bir vebalin altında kalmanız ihtimali olmasaydı, Allah savaşı önlemezdi. Dilediklerine rahmet etmek için Allah böyle yapmıştır. Eğer onlar birbirinden ayrılmış olsalardı elbette onlardan inkâr edenleri elemli bir azaba çarptırırdık.
26 - O zaman inkâr edenler, kalplerine taassubu, câhiliyet taassubunu yerleştirmişlerdi. Allah da elçisine ve müminlere sükûnet ve güvenini indirdi. Onları takva sözü üzerinde durdurdu. Zaten onlar buna pek layık ve ehil kimselerdi. Allah herşeyi bilendir.
27 - Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz güven içinde başlarınızı tıraş etmiş ve saçlarınızı kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinzi bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi.
28 - Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderen O'dur. Şahit olarak Allah yeter.
29 - Muhammed Allah'ın elçisidir. Onun yanında bulunanlar da kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Onları rükûa varırken secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve rıza isterler. Yüzlerinde secdelerin izinden nişanları vardır. Bu, onların Tevrat'taki vasıflarıdır. İncil'deki vasıfları da şöyledir: Onlar filizini yarıp çıkarmış, gittikçe onu kuvvetlendirerek kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş bir ekine benzerler ki bu, ziraatçıların da hoşuna gider. Allah böylece onları çoğaltıp kuvvetlendirmekle kâfirleri öfkelendirir. Allah inanıp iyi işler yapanlara mağfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir.
amın İnşaAllah ☝️🦁🌷🌹
Amin,Cümlemizin dualarını Allah kabul etsin
Hocam sizin elinizden zemzem içmek çoooook güzel Elhamdülillahi rabbil alemin Allahım nasip eyle Allahım ikram eyle ismi azam hürmetine Sallallahu ala Muhammed hürmetine amin Allahıma emanet ediyorum sizi Allah rahmet bereketi üzerimize nur ala nur eyle Allahım amin
ALLAH razı olsun okuyandan dinleyenden
Allah razı olsun rabbim kabul etsin amin ecmain teşekkür ederimederim hakkınızı helal edin
Ağzına yüreğine sağlık hocam Allah razı olsun
Ağzınıza sağlık allah razı olsun kulaklarımızın pası gıdıyor çok şükür 🙏
Kuran'ı özenle düşüne düşüne oku ( Müzemmil/ 7 )
Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla
48-FETİH:
1 - Doğrusu biz sana apaçık bir fetih ihsân ettik.
2 - Böylece Allah senin geçmiş ve gelecek günahını bağışlar. Sana olan nimetini tamamlar ve seni doğru yola iletir.
3 - Ve sana Allah, şanlı bir zaferle yardım eder.
4 - İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah bilendir, herşeyi hikmetle yapandır.
5 - Mümin erkeklerle mümin kadınları, içinde ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyması, onların günahlarını örtmesi içindir. İşte bu, Allah katında büyük bir kurtuluştur.
6 - Ve o Allah hakkında kötü zanda bulunan münâfık erkeklere ve münâfık kadınlara, Allah'a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Kötülük onların başlarına gelmiştir. Allah onlara gazap etmiş, lânetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Orası ne kötü bir yerdir!
7 - Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
8 - Şüphesiz biz seni, şâhit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik.
9 - Ki, Allah'a ve Resulüne iman edesiniz, ve bunu takviye edip, O'na saygı gösteresiniz ve sabah akşam O'nu tesbih edesiniz.
10 - Herhalde sana bey'at edenler ancak Allah'a bey'at etmektedirler. Allah'ın eli onların ellerinin üzerindedir. Kim ahdi bozarsa ancak kendi aleyhine bozmuş olur. Kim de Allah'a verdiği ahde vefa gösterirse Allah ona büyük bir mükâfat verecektir.
11 - yakında a'râbilerden geri kalmış olanlar sana diyecekler ki, "Mallarımız ve ailelerimiz bizi alıkoydu. Allah'tan bizim bağışlanmamızı dile." Onlar kalplerinde olmayanı dilleriyle söylerler. De ki: Allah size bir zarar gelmesini dilerse veya bir fayda elde etmenizi isterse O'na karşı kimin bir şeye gücü yetebilir? Hayır! Allah yaptıklarınızdan haberdardır.
12 - Aslında siz Peygamber ve müminlerin, ailelerine geri dönmeyeceklerini sanmıştınız. Bu sizin gönüllerinize güzel göründü de kötü zanda bulundunuz ve helâki hak etmiş bir topluluk oldunuz.
13 - Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse şüphesiz biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır.
14 - Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O, dilediğini bağışlar dilediğini azaplandırır. Allah çok bağışlayan çok merhamet edendir.
15 - Siz ganimetleri almak için gittiğinizde geri kalanlar: "Bırakın biz de arkanıza düşelim." diyeceklerdir. Onlar, Allah'ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: Siz bizimle gelemeyeceksiniz. Allah daha önce böyle buyurmuştur. Onlar size: "Bizi kıskanıyorsunuz." diyeceklerdir. Bilakis onlar, pek az anlayan kimselerdir.
16 - A'rabilerin geri bırakılmış olanlarına de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır.
17 - Köre vebal yoktur, topala da vebal yoktur, hastaya da vebal yoktur. Bununla beraber kim Allah'a ve peygamberine itâat ederse, Allah onu, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Kim de geri kalırsa, onu acı bir azaba uğratır.
18 - Andolsun o ağacın altında (Hudeybiye'de) sana bey'at ederlerken Allah, müminlerden razı olmuştur. Kalplerinde olanı bilmiş onlara güven indirmiş ve onları pek yakın bir fetih ile mükâfatlandırmıştır.
19 - Allah onları elde edecekleri birçok ganimetlerle de mükâfatlandırdı. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
20 - Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimetler vaad etmiştir. Bunu size hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir ki bu, müminlere bir işaret olsun ve Allah sizi doğru yola iletsin.
21 - Bundan başka sizin güç yetiremediğiniz, ama Allah'ın sizin için kuşattığı ganimetler de vardır. Allah herşeye kâdirdir.
22 - Eğer kâfirler sizinle savaşsalardı arkalarına dönüp kaçarlardı. Sonra bir dost ve yardımcı da bulamazlardı.
23 - Allah'ın öteden beri gelen kanunu budur. Allah'ın kanununda asla bir değişiklik bulamazsın.
24 - O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir.
25 - Onlar inkâr eden ve sizin Mescid-i Haram'ı ziyaretinizi ve bekletilen kurbanların yerlerine ulaşmasını men edenlerdir. Eğer kendilerini henüz tanımadığınız mümin erkeklerle, mümin kadınları bilmeyerek ezmek suretiyle bir vebalin altında kalmanız ihtimali olmasaydı, Allah savaşı önlemezdi. Dilediklerine rahmet etmek için Allah böyle yapmıştır. Eğer onlar birbirinden ayrılmış olsalardı elbette onlardan inkâr edenleri elemli bir azaba çarptırırdık.
26 - O zaman inkâr edenler, kalplerine taassubu, câhiliyet taassubunu yerleştirmişlerdi. Allah da elçisine ve müminlere sükûnet ve güvenini indirdi. Onları takva sözü üzerinde durdurdu. Zaten onlar buna pek layık ve ehil kimselerdi. Allah herşeyi bilendir.
27 - Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz güven içinde başlarınızı tıraş etmiş ve saçlarınızı kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinzi bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi.
28 - Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderen O'dur. Şahit olarak Allah yeter.
29 - Muhammed Allah'ın elçisidir. Onun yanında bulunanlar da kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Onları rükûa varırken secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve rıza isterler. Yüzlerinde secdelerin izinden nişanları vardır. Bu, onların Tevrat'taki vasıflarıdır. İncil'deki vasıfları da şöyledir: Onlar filizini yarıp çıkarmış, gittikçe onu kuvvetlendirerek kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş bir ekine benzerler ki bu, ziraatçıların da hoşuna gider. Allah böylece onları çoğaltıp kuvvetlendirmekle kâfirleri öfkelendirir. Allah inanıp iyi işler yapanlara mağfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir.
Allah'ım dinleyenlerin duasını ķabul et.Amin
AAMIN AMIN
@@necmieosman7446 nnňnnnnnnnňňnňnnnňnňnňnnnnnnnnnnnnňnňňnňnňňnnňnnnnňňňnnnnnnnňnnňnnnnnnnnnnnnňnňnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnňnňnňňnnnnnnnnňnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnňnňnnnnnnnňnňnňnnnňnnnnnnnnnnňnnnnnnnnňnnňňnnnnňnnnňňnňnnnnnnnňnňnňnnnnnnnnňnňnnnnnnňnňnnnňnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnňnnnnnnnnnnnňnňnňnnnnnňnnnnnnnnnnnnnňnnňňnňnnnnňnnnnnňnnnnňňnnnnnnnňnnňňnňňnnnňňňnnňnnnňnnnnnnnnňnňňnňňnnnnnňnnnňnňnnňnnňňnňnnňnnňnňnnňňnnnnnnnnňnnnnnňnnňnnnnnnňnňnnnňnnnnnnnnnnnnnnnňnnňnňňnnnnnnňňnňňnňnňnnnnnnnnnnňnnnňňnňnnnňňnnnňnnnňnnnnnňnňnnnnnnnňnňnnnnňnnnnňnňnnnnnnnnňňnnnnnňnnnnnnnňnnnnňnnnnnnňnnnnnnnnňnnnnňnňnňnňnňnnnnnnnňnňňnnnňňnňnnňnnnnnnňňnňňnnnnňňňnnnnnnnnnňnnnňnnnňnnnnnnnnnňnnnnnnnnňnňnnnnnnnňnnňnňnnnnnnnnnnňnnnňňnňňnnnňnňnnnnnnnňňnnňnnňnňnňnnnnnnnnnnnňnnnnnnňňnňnnnnnnnnnnnnnnňňnnnnnňňnnnnnnnňnnňňňnnňňnňňnnnnnnnňňnnnnnnnňnnnňňnňňnnnnňnnnnnnnnnnnnňňnňnnňnnnňňnnnňňnnňnnnnnnnnňnnnnňnňnňňnnnnňnnnňňnnňnnňnnnnňnňnňnňnnnnnňňňnnňnňnnnnnnnnnnňnňnnnnnnňnnnnnňnnnnnnnnňnňnnnňnnnnnnnňňnnnnnnnnnňnnnňnňnnnnnnnnnňňnnnnnnnnnnnnnnnnnňnňnnnnnnnňnnnnnňnnnnnňnnnnnňnnnnnnnnnňňnnnnnnnňňňnnnnňnnnňnnnňňňnnnňnnnnnnnnňňnnňnnnnnňnnnnnnnnnnňnnnnňnnnnnnňnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnňnňnňnňnňňnňňňnnnňnnnnnňňnňnnnňnňnnnňnnnnnnnnnnnňnnnnnnňnnnnňnnňnňnnnnnnňňňnnnnnnnňnnnňňnňnnnňnnňnnnňnnnňnnňňnňnňnnnnnnnnnnnnnňnnnnnňnnnnnňnňnnnňňnnnňnnnňnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnňňňnnnnnňnnnnnnňnnnnnnnnnňnňňnňnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnňnňňnnnnnňňnňnnnnnnnnnňnnnnnňnnnňnnnňnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnňnňňnnnnnňnnnnňnňnnnnňňnňnnnnnnnnnnnnnňnnnnňnnňnnnnnnnnnnnnňňnnnnnnňňnňňnnnnnnnnnňnnnnnňnnnnnnňnnnnnnnňnnnnnnnňnnnnnnňnnnnňnnnnňnňňnnňňnnnnnnňnnnnňnnnňňnnnnnnnnňnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnňnňnnnnnnňnnnnnnnnnnňnnnnnňnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnňňnňnňňnňnnnnnňnnnnňnňňnňnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnňnnnnnnnňnňnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnňnňnnnnnňnnnnňnnňnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnňnnnnnnňňnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnňnňňnnňnnnňnňnnnnnňnnnnnnnnnňnnnnnňnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnňnnnnňňnnnnňňnnnnnnňnnnňnnnnnňnnnnnnňnnnnňnňnnnnnnnnnnnňnnnnnňnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnňnnnnnnnňnnnnnnňnnnnnnňnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnňnňnňnňnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnňnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnňnnnnnnnňnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnňnnnnnnnnnnnňnnňnňnnnnnnnnnnnnnnnnňnnňnnnnnnnňnnnňnnnnnnnnnnňnnňnnnnňnnnnnnňnnnnnnňnnnňňnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnňňnnnnnnnňňnnnnňnnňnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnňnnňnnnnnnnnnňnňnňnnnnnňnnnnnnnnnňnnnnnnňnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnňňnňnnňnňňnnnnnňnnnnnňnnnnnnnnňnnnnňňnnnnnnnnňnnnnnnňňňnnnnňnnnňnnnnnnnnnňnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnňnnnnňňnnnňnnnnnnnnnnňňnňňňnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnňnnnnňnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnňnňňnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnňnnnnňnnňňnňnňnnnnnnnnnnnnnňnnnňňnňňnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnňňnnnňnnnnnňnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnňnnnnnnnnňnnnnnnňnnnňnňňnňňňnnnnnnnnňnnňnnnňnnnnnnnňňnnnnňnnňnnnňňnňnňňnnnnnnnnnňňnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnňnnňnnnnnňnňňnnnnňňňnnnnnnnnnnnnnnnnnnňňnnnnnnnnnnňnnnnnňnňnňňnnnnnnnnnnnnnnňnňnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnňnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnňnňnnnnnnňnnnnnnnnnnnnňnňnňnnnnnňnnnňnnnnňnňňnnnnnňňnnnnnnnňnnňnnnnnnnňnnnňnnnňnnnnňnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnňnnňnnnnnňnnnnnňňnnnnnňnnnnnnnnnnňňnňňnnnnnnnnnňnnňnnnňňnňňnnnnnnňnňnnnňnnnnnnnnňnnnnňnňnňnnnnnnňnňnňnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnňnnnnnnňňnnnnnnnnnňnnňnnnnnnnnňnnňnnnňňnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnňnnňňnnnnnnnnnňňnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnňňnnnnnnnnnnnňnňňňňnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnňnnnnnňňnnnnnňnnňnnňnnňnňnňnnnnnnnnnnnnnňnnňnnňnnnnnnňnňnnnnnnnňňnnnnnnnňnnnnnnňnnnnnnnnňnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnňnnnnnnnňnnnnnnnnňňnnnnnnnnnnnňňnňnnnňnnnňnnňňnnňňnnnnnňnnnnnnňnňnnňnnnnnnnňňňnnňnnnňnnnnnnňnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnňnnnňnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnňnnňnnňnnňnnňnnnnňnnnnňnňňňnnnnňnnnnnňnnňnnnnnnnnnnnňnnňnnnnnnnňnnnnnňnnnňnnnnnnnnnnnnňnňnnnnnnnnňnňnňňnnnnnňnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnňnňnnnnnnňnnnnňnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnňnňňnnnnnnnnnnnnnnnňnnňnnnňnnnnnňnnnnnnnnnňnnňnnnnnnnňnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnňnňnnnnnnňnňnnňnnňnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnňnnnňnňnnňnnnnňnnnnňnňnnnnnňnňnnnnnňnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnňnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňňnnnnňnnnnnňnnňnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnňnnnnňnňňňnnňnnnnnnnňnnnnňnnnňnnnnnňnnňnňnnnnnnňnnňnnnnnňnnňnňnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnňnnnnňnnnnnnnnnňnnňnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnňnnnňnnnnnnnnnnnnňnnňnnnnnnnnnnnnnňnnňnnnnnnnnnnnnnnnnňnnňnnňnňnnnnnnnnnnňnnnnnňnnnňnnňnnňnnnňnnnnnnnnnňnnnnnnňnnňnňnnňnnnňnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňňňnnnnnnnnnnnnnnňnňnnňnnnnnnnnnňňnňnňnnnnnnnnnnňnnnnňnňňnnnnnnnnnňnnňnnnnnnnnnnňnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnňnnnnňňnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnňnnnňnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnňňnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnňnnnňnňnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnňnnnnnnnnnňnnnnnnnnnňnňnnnňnnnnňnnňnňnnnnňnnňnnnnňnnnnnnnnňnnnnnnňnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnňnnňnnnnnnnnnnnňňnnnňnnnnnňnnnňňnňnňnnnnnnňnnnnnnnnňnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnňnnnňnnnnnnňnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnňnňňnnnňnnnňnnnnnnnňnnňnnnnnnnnnnnnnnnňňnnnnnňňnnnnnnnňnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnňnnnnňnňnnnňnnnnnnnnnnnnnnnňnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnňnňnnňnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňňnnnnnňnňnnnňnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnňnnnnňnnnnnnňňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnňnnnnnnnnňnňnnňňňnnnnnnnnňnnňnnňnňnnnnňnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnňnnnnňnnnnnnnnnnnňnnnnnňnňňňnnnňnnňnňnnnnnnnnňnnnnnnnnňňnnnnnnnňnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnňnnnnňnňnnnnnňnnnnnnnnnnňňnňnnnňnnňnňnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnňňnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnňnnnnnňnňňnnnnňnnnnnnnnnnnňnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnňnnnnňnnnnnnnnnnňnňnnňnnňnnnnnnnňňňnnnnnnnnnnnnnnňnnnnňnňnnnnnnňnňnnňnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnňňnnňnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnňňnnnnnnnnnnňnnnnnnnňňnnnnňnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnňnňňnnnnňnnňňnňnnnňnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnňnnňňňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnňnnňnnnnnnnňnnnnňnnnnnnňnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnňnnnnnnnňnnnnňnnnnňnnnnňnnnnnnnnnňnnnnnnnnnňnňňnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnňňnňnnnnnnnnňnnnňnnnnnnnňnnňnnňnnnnnnnnňnjnnňnnnnňnnnnnnnnnňnnnnnňňnňnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnňňnňnnnnnňňnnnňňnnnnňňnňnnnnnnňňnnnnnnňnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnňnnňnnnňnnnňňňnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnňnnnnnnňnnnnnnnnnnnňnnnnnnňnnnnňnnňnnnnnnnnňňnnnnnnnnnnňnnnňnňnnnnnnnňnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnňnnňnňňnňnnňnnnnnňnnnnjnnnnnnnnnnnňnňnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnňnnňnnnnnnnnnnnnňňnnnnnnnnnnnnnnňňnnnnnnnnnnnnnňnňnnnnnnnnnnnnňňňnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnňňňnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnňnnnňnňňnňnnnnnnnnňňnnňnnňňňňnnnnnnnnňnnnnnňňnňnnnnnnňnnnnnnnnnnňňnnňnnnnnnnnnnňňnnnnnnnnňnňnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnňnnnnnnňnňnnňňnnnňnnnnnnňnnňnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnňnňňnnnnňňnnnnnnnňnnnnnnnnnnnňnnnnňnnnnnnnnňnňnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnňňnnňnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnňnnnnnnnnňnnnnnňnnnnnnnnnnnnnňnnnnňnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnňnnňnnnnnňnňnnnnňnnnnňnnnnnnnňnnňnnnnnňnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnňňňnnňnňnňnňnnnnnnnnnnňňnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnňnňnnnnnňnnňnnnnnnňnňnnnnnnnňňnnnňňnnňnnnnnnnnňnnnnnnňnnnnnnnnňnnnnnnnjnňnnnnnňnnňnňnnňnnnnnňnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnjnnnnňnnnňnnnnnnnnňňňňnnnnňnnňňnňnnnnnnnňnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnňnnnnnňnnnňnnnnňnnnňnnňnnnňňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnňňnnnnnnnnnňnnnnnňnnnnnnňňnnnňnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnňnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnňnnnnnnňňnňnnnnnnnnňnnnnnnňnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnňnnjnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňňnnnňnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnňnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnňnnnňňnnnnňnnnnňnňnňnnňnnnnnnnnňnnnnnňňnnnňnnňnňnnnňnnnnnnnnnnnnnňňnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnňnnnnnnnnnnnňnnňnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňňnnnnnnnnnnnnňnnnnnňňňňnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnňnnňnnnnnňnnnňňnnnnnňnnnnnnnnnňnnnňnnnnnnnnnňnnnnnnňnnňnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnňnnnnňnnnnnnnnnnnňnnnňnňnnnnnnnnnnnnnňnnňnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnňnnnnnnnnnnnňnnnnnnňnnnňnnnnnňnnnnnnnňnwb2 ww2
Allah razı olsun kardeşim çok güzel olmuş teşekkürler bütün hastalara şifa kaynağı olsun isallah
Rabbim torunlarima sagselamet kucagimiza almayi nasip etsin insallah
amin iş kapisi ümeti insanlara versin benim çoçuklarimada beni elle ayaga kimsenin eline birakmasin rabbim
Niyet ettim rızkımızın önündeki engellerin kalkmasına sağlığımıza hidayetimize
Allah razı olsun hocam hakkınızı helal edin amin ecmain
Allahım allahım rahman ve rahim olan sensin sana açtım 🙌 ellerimi boş çevirme yarabbim bana bir yol bana bir ışık bana bir çare bana yardım et allahım amin🙏Ya fakir ahmet ya fakir ümmet yaradana aşkına rabbim sen bana yardım et ben istemeyi bilmiyorum sen bana her şeyin hayirlisini ver amin 🙏
Amin amin amin inşallah
Amin Amin Ecmaiğnnn
Amin kardeşim ne derdin varsa RABBIM gidersin yar ve yardımcin olsun amin🤲🤲
Amin inşallah cumlemizinkini isalhlah rabbim kimin ne sıkıntısı varsa gidersin
Kimin ne sıkıntısı varsa gidersin Allah ın izni ile
Allah razı olsun hocam yüce ALLAH feyizinizi artırsın inşallah Allah'ım bütün kiraçılara hayırlı evler versin bana da hayırlı bir ev versin kızımada kardeşimede versin inşallah amin amin
Kuran'ı özenle düşüne düşüne oku ( Müzemmil/ 7 )
Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla
48-FETİH:
1 - Doğrusu biz sana apaçık bir fetih ihsân ettik.
2 - Böylece Allah senin geçmiş ve gelecek günahını bağışlar. Sana olan nimetini tamamlar ve seni doğru yola iletir.
3 - Ve sana Allah, şanlı bir zaferle yardım eder.
4 - İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah bilendir, herşeyi hikmetle yapandır.
5 - Mümin erkeklerle mümin kadınları, içinde ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyması, onların günahlarını örtmesi içindir. İşte bu, Allah katında büyük bir kurtuluştur.
6 - Ve o Allah hakkında kötü zanda bulunan münâfık erkeklere ve münâfık kadınlara, Allah'a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Kötülük onların başlarına gelmiştir. Allah onlara gazap etmiş, lânetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Orası ne kötü bir yerdir!
7 - Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
8 - Şüphesiz biz seni, şâhit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik.
9 - Ki, Allah'a ve Resulüne iman edesiniz, ve bunu takviye edip, O'na saygı gösteresiniz ve sabah akşam O'nu tesbih edesiniz.
10 - Herhalde sana bey'at edenler ancak Allah'a bey'at etmektedirler. Allah'ın eli onların ellerinin üzerindedir. Kim ahdi bozarsa ancak kendi aleyhine bozmuş olur. Kim de Allah'a verdiği ahde vefa gösterirse Allah ona büyük bir mükâfat verecektir.
11 - yakında a'râbilerden geri kalmış olanlar sana diyecekler ki, "Mallarımız ve ailelerimiz bizi alıkoydu. Allah'tan bizim bağışlanmamızı dile." Onlar kalplerinde olmayanı dilleriyle söylerler. De ki: Allah size bir zarar gelmesini dilerse veya bir fayda elde etmenizi isterse O'na karşı kimin bir şeye gücü yetebilir? Hayır! Allah yaptıklarınızdan haberdardır.
12 - Aslında siz Peygamber ve müminlerin, ailelerine geri dönmeyeceklerini sanmıştınız. Bu sizin gönüllerinize güzel göründü de kötü zanda bulundunuz ve helâki hak etmiş bir topluluk oldunuz.
13 - Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse şüphesiz biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır.
14 - Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O, dilediğini bağışlar dilediğini azaplandırır. Allah çok bağışlayan çok merhamet edendir.
15 - Siz ganimetleri almak için gittiğinizde geri kalanlar: "Bırakın biz de arkanıza düşelim." diyeceklerdir. Onlar, Allah'ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: Siz bizimle gelemeyeceksiniz. Allah daha önce böyle buyurmuştur. Onlar size: "Bizi kıskanıyorsunuz." diyeceklerdir. Bilakis onlar, pek az anlayan kimselerdir.
16 - A'rabilerin geri bırakılmış olanlarına de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır.
17 - Köre vebal yoktur, topala da vebal yoktur, hastaya da vebal yoktur. Bununla beraber kim Allah'a ve peygamberine itâat ederse, Allah onu, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Kim de geri kalırsa, onu acı bir azaba uğratır.
18 - Andolsun o ağacın altında (Hudeybiye'de) sana bey'at ederlerken Allah, müminlerden razı olmuştur. Kalplerinde olanı bilmiş onlara güven indirmiş ve onları pek yakın bir fetih ile mükâfatlandırmıştır.
19 - Allah onları elde edecekleri birçok ganimetlerle de mükâfatlandırdı. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
20 - Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimetler vaad etmiştir. Bunu size hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir ki bu, müminlere bir işaret olsun ve Allah sizi doğru yola iletsin.
21 - Bundan başka sizin güç yetiremediğiniz, ama Allah'ın sizin için kuşattığı ganimetler de vardır. Allah herşeye kâdirdir.
22 - Eğer kâfirler sizinle savaşsalardı arkalarına dönüp kaçarlardı. Sonra bir dost ve yardımcı da bulamazlardı.
23 - Allah'ın öteden beri gelen kanunu budur. Allah'ın kanununda asla bir değişiklik bulamazsın.
24 - O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir.
25 - Onlar inkâr eden ve sizin Mescid-i Haram'ı ziyaretinizi ve bekletilen kurbanların yerlerine ulaşmasını men edenlerdir. Eğer kendilerini henüz tanımadığınız mümin erkeklerle, mümin kadınları bilmeyerek ezmek suretiyle bir vebalin altında kalmanız ihtimali olmasaydı, Allah savaşı önlemezdi. Dilediklerine rahmet etmek için Allah böyle yapmıştır. Eğer onlar birbirinden ayrılmış olsalardı elbette onlardan inkâr edenleri elemli bir azaba çarptırırdık.
26 - O zaman inkâr edenler, kalplerine taassubu, câhiliyet taassubunu yerleştirmişlerdi. Allah da elçisine ve müminlere sükûnet ve güvenini indirdi. Onları takva sözü üzerinde durdurdu. Zaten onlar buna pek layık ve ehil kimselerdi. Allah herşeyi bilendir.
27 - Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz güven içinde başlarınızı tıraş etmiş ve saçlarınızı kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinzi bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi.
28 - Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderen O'dur. Şahit olarak Allah yeter.
29 - Muhammed Allah'ın elçisidir. Onun yanında bulunanlar da kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Onları rükûa varırken secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve rıza isterler. Yüzlerinde secdelerin izinden nişanları vardır. Bu, onların Tevrat'taki vasıflarıdır. İncil'deki vasıfları da şöyledir: Onlar filizini yarıp çıkarmış, gittikçe onu kuvvetlendirerek kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş bir ekine benzerler ki bu, ziraatçıların da hoşuna gider. Allah böylece onları çoğaltıp kuvvetlendirmekle kâfirleri öfkelendirir. Allah inanıp iyi işler yapanlara mağfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir.
amin amin amin Ya erhamerrahimin
Yarabbim tum dunyayi musluman Turkler ele gecirsin, mekke medine dogu-kudus, kerbela necef hz omer hz osman imam riza turbelerinin koruyucusu olalim insallah 🤲🇹🇷
Bu fethih süresini 41 tanemi okuyor hocamız
HAYIRLI CUMALAR SAG OLUN VAR OLUN HAYIRLI VUMALAR ALLAH SIZLERDEN RAZI OLSUN
Kuran'ı özenle düşüne düşüne oku ( Müzemmil/ 7 )
Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla
48-FETİH:
1 - Doğrusu biz sana apaçık bir fetih ihsân ettik.
2 - Böylece Allah senin geçmiş ve gelecek günahını bağışlar. Sana olan nimetini tamamlar ve seni doğru yola iletir.
3 - Ve sana Allah, şanlı bir zaferle yardım eder.
4 - İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah bilendir, herşeyi hikmetle yapandır.
5 - Mümin erkeklerle mümin kadınları, içinde ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyması, onların günahlarını örtmesi içindir. İşte bu, Allah katında büyük bir kurtuluştur.
6 - Ve o Allah hakkında kötü zanda bulunan münâfık erkeklere ve münâfık kadınlara, Allah'a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Kötülük onların başlarına gelmiştir. Allah onlara gazap etmiş, lânetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Orası ne kötü bir yerdir!
7 - Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
8 - Şüphesiz biz seni, şâhit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik.
9 - Ki, Allah'a ve Resulüne iman edesiniz, ve bunu takviye edip, O'na saygı gösteresiniz ve sabah akşam O'nu tesbih edesiniz.
10 - Herhalde sana bey'at edenler ancak Allah'a bey'at etmektedirler. Allah'ın eli onların ellerinin üzerindedir. Kim ahdi bozarsa ancak kendi aleyhine bozmuş olur. Kim de Allah'a verdiği ahde vefa gösterirse Allah ona büyük bir mükâfat verecektir.
11 - yakında a'râbilerden geri kalmış olanlar sana diyecekler ki, "Mallarımız ve ailelerimiz bizi alıkoydu. Allah'tan bizim bağışlanmamızı dile." Onlar kalplerinde olmayanı dilleriyle söylerler. De ki: Allah size bir zarar gelmesini dilerse veya bir fayda elde etmenizi isterse O'na karşı kimin bir şeye gücü yetebilir? Hayır! Allah yaptıklarınızdan haberdardır.
12 - Aslında siz Peygamber ve müminlerin, ailelerine geri dönmeyeceklerini sanmıştınız. Bu sizin gönüllerinize güzel göründü de kötü zanda bulundunuz ve helâki hak etmiş bir topluluk oldunuz.
13 - Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse şüphesiz biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır.
14 - Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O, dilediğini bağışlar dilediğini azaplandırır. Allah çok bağışlayan çok merhamet edendir.
15 - Siz ganimetleri almak için gittiğinizde geri kalanlar: "Bırakın biz de arkanıza düşelim." diyeceklerdir. Onlar, Allah'ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: Siz bizimle gelemeyeceksiniz. Allah daha önce böyle buyurmuştur. Onlar size: "Bizi kıskanıyorsunuz." diyeceklerdir. Bilakis onlar, pek az anlayan kimselerdir.
16 - A'rabilerin geri bırakılmış olanlarına de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır.
17 - Köre vebal yoktur, topala da vebal yoktur, hastaya da vebal yoktur. Bununla beraber kim Allah'a ve peygamberine itâat ederse, Allah onu, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Kim de geri kalırsa, onu acı bir azaba uğratır.
18 - Andolsun o ağacın altında (Hudeybiye'de) sana bey'at ederlerken Allah, müminlerden razı olmuştur. Kalplerinde olanı bilmiş onlara güven indirmiş ve onları pek yakın bir fetih ile mükâfatlandırmıştır.
19 - Allah onları elde edecekleri birçok ganimetlerle de mükâfatlandırdı. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
20 - Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimetler vaad etmiştir. Bunu size hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir ki bu, müminlere bir işaret olsun ve Allah sizi doğru yola iletsin.
21 - Bundan başka sizin güç yetiremediğiniz, ama Allah'ın sizin için kuşattığı ganimetler de vardır. Allah herşeye kâdirdir.
22 - Eğer kâfirler sizinle savaşsalardı arkalarına dönüp kaçarlardı. Sonra bir dost ve yardımcı da bulamazlardı.
23 - Allah'ın öteden beri gelen kanunu budur. Allah'ın kanununda asla bir değişiklik bulamazsın.
24 - O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir.
25 - Onlar inkâr eden ve sizin Mescid-i Haram'ı ziyaretinizi ve bekletilen kurbanların yerlerine ulaşmasını men edenlerdir. Eğer kendilerini henüz tanımadığınız mümin erkeklerle, mümin kadınları bilmeyerek ezmek suretiyle bir vebalin altında kalmanız ihtimali olmasaydı, Allah savaşı önlemezdi. Dilediklerine rahmet etmek için Allah böyle yapmıştır. Eğer onlar birbirinden ayrılmış olsalardı elbette onlardan inkâr edenleri elemli bir azaba çarptırırdık.
26 - O zaman inkâr edenler, kalplerine taassubu, câhiliyet taassubunu yerleştirmişlerdi. Allah da elçisine ve müminlere sükûnet ve güvenini indirdi. Onları takva sözü üzerinde durdurdu. Zaten onlar buna pek layık ve ehil kimselerdi. Allah herşeyi bilendir.
27 - Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz güven içinde başlarınızı tıraş etmiş ve saçlarınızı kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinzi bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi.
28 - Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderen O'dur. Şahit olarak Allah yeter.
29 - Muhammed Allah'ın elçisidir. Onun yanında bulunanlar da kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Onları rükûa varırken secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve rıza isterler. Yüzlerinde secdelerin izinden nişanları vardır. Bu, onların Tevrat'taki vasıflarıdır. İncil'deki vasıfları da şöyledir: Onlar filizini yarıp çıkarmış, gittikçe onu kuvvetlendirerek kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş bir ekine benzerler ki bu, ziraatçıların da hoşuna gider. Allah böylece onları çoğaltıp kuvvetlendirmekle kâfirleri öfkelendirir. Allah inanıp iyi işler yapanlara mağfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir.
🤲🦁🌷🌹amınnn İnşaAllah
Aminnnn Aminnnn yücerabbim Aminnnn duvalarimizi kabuletsin Insallah Aminnnn
Allahım binlerce kez şükürler olsun sana rabbim
Allahım herkesin dileğini versin Amin
Allah razı olsun hocam yıllardır dinliyorum
Hocamdan allah razı olsun ben kuran okumasini bilmiyorum ama oğlumu kuran kursuna gönnderiyorumki ben bilmiyorum çok şukür oğlum kuranada geçti hocalarimizdan allahrazı olsunki çocuklarimiza kurani herşeyi öyretiyorlar bende dınnliyorum
Sende ogren zor degil
Kuran'ı özenle düşüne düşüne oku ( Müzemmil/ 7 )
Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla
48-FETİH:
1 - Doğrusu biz sana apaçık bir fetih ihsân ettik.
2 - Böylece Allah senin geçmiş ve gelecek günahını bağışlar. Sana olan nimetini tamamlar ve seni doğru yola iletir.
3 - Ve sana Allah, şanlı bir zaferle yardım eder.
4 - İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah bilendir, herşeyi hikmetle yapandır.
5 - Mümin erkeklerle mümin kadınları, içinde ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyması, onların günahlarını örtmesi içindir. İşte bu, Allah katında büyük bir kurtuluştur.
6 - Ve o Allah hakkında kötü zanda bulunan münâfık erkeklere ve münâfık kadınlara, Allah'a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Kötülük onların başlarına gelmiştir. Allah onlara gazap etmiş, lânetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Orası ne kötü bir yerdir!
7 - Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
8 - Şüphesiz biz seni, şâhit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik.
9 - Ki, Allah'a ve Resulüne iman edesiniz, ve bunu takviye edip, O'na saygı gösteresiniz ve sabah akşam O'nu tesbih edesiniz.
10 - Herhalde sana bey'at edenler ancak Allah'a bey'at etmektedirler. Allah'ın eli onların ellerinin üzerindedir. Kim ahdi bozarsa ancak kendi aleyhine bozmuş olur. Kim de Allah'a verdiği ahde vefa gösterirse Allah ona büyük bir mükâfat verecektir.
11 - yakında a'râbilerden geri kalmış olanlar sana diyecekler ki, "Mallarımız ve ailelerimiz bizi alıkoydu. Allah'tan bizim bağışlanmamızı dile." Onlar kalplerinde olmayanı dilleriyle söylerler. De ki: Allah size bir zarar gelmesini dilerse veya bir fayda elde etmenizi isterse O'na karşı kimin bir şeye gücü yetebilir? Hayır! Allah yaptıklarınızdan haberdardır.
12 - Aslında siz Peygamber ve müminlerin, ailelerine geri dönmeyeceklerini sanmıştınız. Bu sizin gönüllerinize güzel göründü de kötü zanda bulundunuz ve helâki hak etmiş bir topluluk oldunuz.
13 - Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse şüphesiz biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır.
14 - Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. O, dilediğini bağışlar dilediğini azaplandırır. Allah çok bağışlayan çok merhamet edendir.
15 - Siz ganimetleri almak için gittiğinizde geri kalanlar: "Bırakın biz de arkanıza düşelim." diyeceklerdir. Onlar, Allah'ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: Siz bizimle gelemeyeceksiniz. Allah daha önce böyle buyurmuştur. Onlar size: "Bizi kıskanıyorsunuz." diyeceklerdir. Bilakis onlar, pek az anlayan kimselerdir.
16 - A'rabilerin geri bırakılmış olanlarına de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır.
17 - Köre vebal yoktur, topala da vebal yoktur, hastaya da vebal yoktur. Bununla beraber kim Allah'a ve peygamberine itâat ederse, Allah onu, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Kim de geri kalırsa, onu acı bir azaba uğratır.
18 - Andolsun o ağacın altında (Hudeybiye'de) sana bey'at ederlerken Allah, müminlerden razı olmuştur. Kalplerinde olanı bilmiş onlara güven indirmiş ve onları pek yakın bir fetih ile mükâfatlandırmıştır.
19 - Allah onları elde edecekleri birçok ganimetlerle de mükâfatlandırdı. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
20 - Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimetler vaad etmiştir. Bunu size hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir ki bu, müminlere bir işaret olsun ve Allah sizi doğru yola iletsin.
21 - Bundan başka sizin güç yetiremediğiniz, ama Allah'ın sizin için kuşattığı ganimetler de vardır. Allah herşeye kâdirdir.
22 - Eğer kâfirler sizinle savaşsalardı arkalarına dönüp kaçarlardı. Sonra bir dost ve yardımcı da bulamazlardı.
23 - Allah'ın öteden beri gelen kanunu budur. Allah'ın kanununda asla bir değişiklik bulamazsın.
24 - O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir.
25 - Onlar inkâr eden ve sizin Mescid-i Haram'ı ziyaretinizi ve bekletilen kurbanların yerlerine ulaşmasını men edenlerdir. Eğer kendilerini henüz tanımadığınız mümin erkeklerle, mümin kadınları bilmeyerek ezmek suretiyle bir vebalin altında kalmanız ihtimali olmasaydı, Allah savaşı önlemezdi. Dilediklerine rahmet etmek için Allah böyle yapmıştır. Eğer onlar birbirinden ayrılmış olsalardı elbette onlardan inkâr edenleri elemli bir azaba çarptırırdık.
26 - O zaman inkâr edenler, kalplerine taassubu, câhiliyet taassubunu yerleştirmişlerdi. Allah da elçisine ve müminlere sükûnet ve güvenini indirdi. Onları takva sözü üzerinde durdurdu. Zaten onlar buna pek layık ve ehil kimselerdi. Allah herşeyi bilendir.
27 - Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz güven içinde başlarınızı tıraş etmiş ve saçlarınızı kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinzi bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi.
28 - Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderen O'dur. Şahit olarak Allah yeter.
29 - Muhammed Allah'ın elçisidir. Onun yanında bulunanlar da kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Onları rükûa varırken secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve rıza isterler. Yüzlerinde secdelerin izinden nişanları vardır. Bu, onların Tevrat'taki vasıflarıdır. İncil'deki vasıfları da şöyledir: Onlar filizini yarıp çıkarmış, gittikçe onu kuvvetlendirerek kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş bir ekine benzerler ki bu, ziraatçıların da hoşuna gider. Allah böylece onları çoğaltıp kuvvetlendirmekle kâfirleri öfkelendirir. Allah inanıp iyi işler yapanlara mağfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir.
Meali yazdım. Hakikaten bir meal açıp anlamak bu kadar mı zor ? Gerçekten Kuran'ı bir beste kitabı mı sanıyorsunuz ? Allah'tan hiç mi korkmuyorsunuz ? Makam vererek okuduğunuz sureler size faiz yenmemesinden zina yapilmamasindan yoksullara yardım edilmesinden insan öldürmemenizden bahsediyor. Gerçekten bunları anlatan sureleri makam vererek okudukça bu öğütlere daha mı fazla uyuyorsunuz ?