Parçalıyoruz: Besim Tibuk
Вставка
- Опубліковано 11 бер 2023
- Parçalıyoruz'un yeni bölümünde Ömer ve Yaşar'ın hedefindeki isim liberalliğiyle bilinen Besim Tibuk.
Kendine has üslubu ve net çıkışlarıyla bir tanınırlı yaşayan Tibuk, tamamen serbestiyi savunan ideolojisiyle biliniyor. Peki serbest piyasa ve liberalizme dair bu kadar radikal çıkışlar yapan Tibuk'a, Ömer ve Yaşar'ın cevabı ne olacak? İyi seyirler.
Size kahvenizi/çayınızı içerken de eşlik edebilir miyiz? Özel kupamız artık satışta! Şimdi bize kupamızı alarak da destek olabilirsiniz.
☕️ shopier.com/10606682
Ayrıcalıklardan yararlanmak için bu kanala katılın:
/ @49w
Ya da aşağıdaki bağlantı üzerinden patronumuz olun.
/ kirkdokuzw
Sosyal Medya:
/ discord
/ kirkdokuzw
/ kirkdokuzw
/ kirkdokuzw
/ kirkdokuz
Bu kanalı da satıcaz
Eleştirilerinizdeki bazı parçalardan Türkiye'de ticaret yapmamış olduğunuz fikrine kapılıyorum. Devletin, devletli ticaretin tadına bakmadan Besim amcayı anlayamazsınız 😥
Ama o zaman bugün ticaret yapan herkes devlet desteğiyle mi buralara geldi? Küçük esnafları da bu sınıfa koyuyorum. Ayrıca mesela Borsa İstanbul'da bir sürü şirket var. Bu şirketler iyi kötü büyük işletmeler.Yani bu adamların hepsi devletle sıkı pıkı olduğu için mi rahat ihale aldı yoksa zaten ülkeye kattıkları katma değer güzel olduğu için mi devlet bu şirketlere ucuza kredi vermeyi uygun gördü ve onları destekledi. Çok yüzeysel değerlendirmişsin konuyu bence.
Olay o değil, şu anki durumun 3-5 katı olabilecekken ancak bu kadar olması, yoksa elbette gelişim oldu ama potansiyeli gerçekleştirilmedi.
Bence baştaki tespitiniz yanlış, yanlış olmasının sebebi çıkış noktanız. Devletin büyüklüğünden kasıt sadece ekonomik anlamda her işe el atması değil. İşin sosyal anlamda büyüklüğü de var. Devlet hayatımızın her yerinde, direkt olarak yaşam tarzımıza müdahale ediyor.
Ek olarak batı da devletler daha çok vergi topluyor yatırım yapıyor vs diyerek Türkiye'de aslında devlet küçük sonucunada variyorlar.Turkiyede devlet büyüktur batıda daha büyüktür. Besim Tibugun anlattığı liberal demokrat model de günümüzde cokmus bir utopyadir. 1980 lerin hayalidir. Yine de Asabi Bozuk Liberali çok severiz ayrı konu.
Demokrasi ve bilinçli toplum olmadığı icin güçlü sanılıyor,akan bir nehir düşün nehir kenarina bi su yolu açıp bir miktar suyu daha dar bir alandan yonlendirince bernoulli prensibi geregi daha hızlı akar ya iste öyle bir sey s2 garibana kalkar yani devletin
@@fortuna.Z Söylediğin mantıklı
bunlar da kendilerini zeki muhalif zannediyor kendi dunyalarinda 🤠
Bunu herkes kabul ediyor zaten, yalnız Besim Tivuk piyasaya da aşırı müdahale edildiğini düşünüyor. Türkiye kadar vergi konforu sağlayan ve ucuz kredi veren kaç ülke var :D?
Tibuk'un sadece eski argümanlarını ele alarak eleştiri yapmanızı geçtim, ele aldığınız 3-5 argümanın da çoğunu yanlış anlamışsınız. "Bi boşluğu hep vakıf dolduruyo hahaha" diye gülmek yerine "Osmanlıdaki vakıf ve dernekler" şeklinde basit bir arama yapsanız tarihteki ilginç vakıf ve dernekleri görürsünüz. Hatta ilkokul çocuğu bile Vakıflar Genel Müdürlüğünün web sitesindeki 120 sayfalık tarihte ilginç vakıflar sunusunu bulabilir. Boğaziçili olabilirsiniz, fakat Hz. Besim Tibuk da dandik bir üniversiteden mezun değil kuvvetle muhtemel siz daha portakalda vitaminken bu konularda okuyor araştırıyordu. Güncel konuşmalarını da dinlerseniz çoğu fikrinin zamanla değiştiğini görürsünüz. Bir de utanmadan parçalıyoruz diye başlık atmışsınız. Biraz saygı lütfen.
Ömer Abi,
sana ağa dedik, liberal bildik, bir bildiği vardır dedik, Besim Tibuk Hazretlerine laf etmez dedik, o bizden biridir dedik... yakışmadı.
Bu arada videoda Besim Tibuk'u eleştiren birçok argümanın temelsiz olmasının sebebi Türkiye'de karma ekonominin uygulanmasıdır. Örneğin özel okullarının kalitesizliğini eleştirirken bu okulların devlet okullarıyla haksız bir rekabet içinde bulunduğu göz önünde tutulmalı. Besim beyin bu konularda radikal olduğunu kabul ediyorum fakat ortaya attığı teoriyi farklı bir ortamdan örnek göstererek yanlışlayamayız.
Tabii LDP modelinde eğitimden vergi alınmıyor ya da çok az alınıyor. Devlet vergiyle boğazını siksmasa özel okulların kalitesi de çok yükselir. Arkadaşlar çok bilmeden yorum yapmış.
Yahu Nişantaşı Üniversitesinin kalitesiz olma sebebi Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesinin devlet desteği sayesinde çok kaliteli(!) mi olması :D?
Boğaziçi-Ağrı veya Koç-Nişantaşı kendi içinde nasılsa bu durumda temelde böyle. Devletle rekabet yüzünden kötüymüş ya bırak Allah aşkına :D
Birilerinin yılda 300k ya verdiği eğitimi birileri 50k ya veriyor. Elbette ucuz olan kalitesiz oluyor. Sen de fakir kitleleri kalitesiz eğitime sırf ucuz olduğu için mahkum ediyorsun. Budur olay
Özetle şunu diyorum, kötü üniversite batmaz, üstüne bir de talep görür. Nasıl ki Milka çikolata 20 tl iken (ve daha lezzetli) Bim çikolatası 2 tl olmasına rağmen Bim çikolatasının 4x fazla satması gibi. İnsanların çoğu çocuklarını kaliteli özele gönderemez, çünkü pahali. Ucuz olan kötü üniversiteler her zaman olacak. Çünkü ucuz ve bütçe ona yetiyor. Bu ABD' de böyle. İnan tonla binadan ibaret, sertifika veren kurs gibi üniversiteler var. Breaking Bad de avukatın mezun olduğu üniversite gibi :)
@@archex. bi üniversitenin iyi veya kötü olması değil konu birisinde senden zorla alınan parayla yapılan hizmet diğeri senin kendi tercihin.ayrıca fırsat eşitliği fırsat eşitliği diyorsunuz diyelim kafası derslere çok basmayan birisin üni okuyamıyorsun zaten hayattan bi tekme yemişsin ve devlet senden aldığı vergilerle senden daha zeki ve çalışkan olan bi insana bakıyor senle zeki olan adamın arasındaki farkı iyice açıyor bu sadece üni konsuunda değil devletin bazı şirketlerin vergi borçlarını silmesi vs. yani geniş açıdan bi baksanız aslında dengeyi de piyasanın değil devletin bozduğunu görürsünüz.
Merhaba gerçekten merak ederek dinlemeye çalıştım karşılıklı yapılan sohbetlerde adamın karşı tarafa anlatabilmek için kullandığı kelimeleri ve söylemleri cımbızlayıp adamın argümanını kendi istediğiniz noktaya getirmişsiniz çok basite indirgeyerek emin olun bu kadar basit bir adam değil dkdldldk
Kesinlikle katılıyorum, her anında böyle düşündüm bu videoyu izlerken.
kesinlikle varsa yoksa cımbızlamışlar mesela sağlığı piyasacı deyip geçiştirmişler saçmalık
Ben yazacaktım siz yazmışsınız. Parçalıyoruz dedikleri insanların karşısında ne yaparlardı çok merak ediyorum. Misal İsmet Özel ya da Murat Bardakçı :)
evet daha basit, daha cöp bir tip.
Türkiye'de devlet kesinlikle güçsüz değil. Ayrıca vergiler de düşük değil.
Elektronik cihazlarda %100, alkol ve sigarada %100, otomobillerde %200'e varan vergiler var.
Otomobilde %120 falan
Bahsettiğiniz vergi kalemlerinin hepsi tüketim üzerinden alınan vergilerdir ancak avrupa ülkelerinde verginin büyük dilimi gelir ve lüks vergisinden oluşmaktadır
Onlar da saçma bu da saçma
Hollanda dan örnek vereyim, çalışan her birey geliri 72 bin Euro nun altında ise 38% ve 72 bin Euro üzeri ise 49,5% gelir vergisi ödersin.
Sigara %600 alkol %800 olması lazım diye hatırlıyorum ya da tam tersi
Besim Tibuk’un otelinde çalışmış garson arkadaşım vardı. 8 otelin en iyisi olan otelde ve onun en iyi restoranında çalıştığı için oğlu ve kendisi de en çok orada takıldığı için az da olsa muhabbet falan da kurmuşlar. Devlet yok olsun deyip devletin bütün nimetlerini komünist gibi kullanan bütün zenginler gibi Besim Tibuk da kendisiyle çelişen bir “liberal”. Bu arkadaşın anlattıklarına göre kendisi Kıbrıs’ın sahibi bütün bürokrasi, polis, yargı kendisine çalışıyor. Serbest piyasa, rekabet, devlet kalksın diyor ama kendisinin otelini geçmeye çalışan bir otel olunca o oteli maliye, polis, adli makamlar tamamen bürokratik yıldırma uygulamaya geçiyor. Daha sonradan başka orada çalışmış arkadaşlarla da tanıştım onlar da aynısını anlatınca olaya inancım artmıştı. Bu arada garson arkadaşların hepsi üniversiteden ibf mezunu arkadaşlardı yani kavramlara da hakimlerdi.
Besim Tibukun bazen aşırıya kaçan söylemlerinin asl sebebi dinlenilmemesinin verdiği kızgınlıktır. Adam yıllardır liberalizmin ekonomisini , rekabet olgusunu konuşmaya en azından tartışmaya açmak istiyor. Adam zaten kıvırmadığı için %1 i geçemedi. Bence sağlık ve eğitim konusu hiçbir toplumda keskin konuşulmamalı. Devamlı tartışılmalı ve geliştirilmeli. Belki de dünyanın hiç bir tarafında olmayan yeni sistemler geliştirmeli. Ama biz o kadar anti reformcu bir toplumuzki bunlar tartışılmıyor bile. Toplum için Köydeki Fatma nın Boğaziçiye ordan da Fransaya gitmesi başarı değildir. Asl başarı tüm çocukların potansiyeline ulaşma fırsatının oluşturulması. O yüzden bu toplumu biraz dengelemek için kesinlikle Besim tibuk gibi insanlara daha çok ihtiyacımız var.
encok katıldıgım cumlenız:
antı-reformcuyuz
vede koylu kızı fatmanın başarısı mı? yanlızlıgı mı dıyelım?
bence bu toplum degıl dengeyı kaybeden..kaybeden yonetım !
şuana kadar kac kez degıstı egıtım sıstemı?
saymayı 3 ten sonra bıraktıgım ıcın soruyorum D
bence ..antı-reformistlık bulaşıcı en altta toplum var !
parçalayamamışsınız
İçinden geçmişler ama senin liberal yüreğin kaldıramamış.
@@ziyaerarslan152 odamda kahkaha attım, müthiş yorum. Duygularıma tercüman. 🙌💪👍
Bir gecede yüzbin memuru işten atarım. Baktım işler savsaklanıyor.
Veririm tabii tazminatlarını
Aynen parcalayamamislar. Parcalanmislar
@@ziyaerarslan152 puhahahh makarna yemeye devam
Oğlum bu adamı siz hiç anlamamışsınız yaaa
Anlat
Ne varsa satacağız bu 49W’yi de satacağız bunu da bilin
off abi gerçekten o kadar sığ yorumlamışsınız ki tam devletçi kafası
Besim Tibuk’u tam anlayamadan liberalizm üzerinden liberal birini eleştirmişsiniz. Liberalizm’i paket halinde almak gerekmiyor. Tibuk’un devlet olmasın gibi bir argümanı yok, çoğu söyleşisinde devletin denetleyici kurum olması gerekliliğini, hukuk ile bunun çerçevesinin çizilmesi gerektiğini , ulaşımda devlet tekelini destekliyor.
ulasimda neden devlet tekeli?
devletin temeli diyor sebebi ise toplu taşımada devletin kar gütme gayesinin olmamasi lazim çünkü yolculuk seyahat mecburidir. @@yarrock01
@sungurusta9926 Tibuk, devletin denetleyici değil, denetlettirici olması gerektiğini savunuyor. TGRT'de yayınlanan bi' programda bu konudan bahsetmişti.
Sizden Türkiye’de çok fazla var. Besim Tibuk karşılık bulan biri değildir. Hepi topu 20-50 bin eğitimli kişiyiz.
Türkiye devletinin diğer devletlere göre 'ekonomik' anlamda büyük olmadığını ispatlamak için önümüze makaleler, istatistikler koymanıza gerek yok. Zira biz gittiğimiz fırında, markette her yerde görüyoruz zaten. Besim Tibuk'un bahsettiği devlet büyüklüğünün ekonomik anlamda demediğini anlayamamış olduğunuzu düşünüyorum çünkü eleştirilerinizi yalnızca o yönde yaptınız. Besim Tibuk'un bahsettiği devlet büyüklüğü; sınırları içerisinde yaşayan bazılarının güvendiği, bazılarının korktuğu, bazılarının da sevmediği devlet Batı devletleri bu anlamda kesinlikle daha büyük değildir Türk devletinden. Batı halkı bu kadar bağımlı değildir devletlerine. Büyüklüğün yalnızca ekonomik anlamda geçerli olduğunu savunuyorsanız o başka. Bence öyle değil de tabii. Oyunculuğu çok iyi demişsiniz de, ağzına geleni söyleyen, söylediklerinin yaratacağı etkiyi pek umursamayan bir adam oyunculuk çabasında değildir. Aksine sürekli metin yazarları kullanan, aman şuna yaranayım, bundan oy alayım çabasına girenlerdir oyunculuk yapanlar. Son olarak, seçimlerde rezil oldu söyleminizi düşünüyorum, 2. ekmeği almaya param yetecek mi diye kara kara düşünen zavallı halkımı düşünüyorum, başka da bir şey demiyorum.
yahu bu devlet market zinciri başkanlarını istifa ettirmedi mi ? kendisine marketler açtırmadı mı ? tüm odalara adamlarını koydurtmadı mı ? fiyatlarda sabitlik yaptırmadı mı ?
nasıl devletçi olmuyoruz lan biz ?
ee napalım peki ?
Devlet uçan kuşa bile dokunuyor türkiyede ona rağmen ekonomi üstünden vurmaya çalışmışlar. Ama görüldüğü gibi devletin her şeye bulaştığı ülkeler düşüşte.
20:53 Eğitim ve sağlık sektöründe firmalar istediği gibi arttıramaz gibi. İnsan mecbur diye arttırırsan rakip firma anında çöker müşterine.
Piyasada güçlü olan firmalar birbirleriyle anlaşarak çok basit bir sekilde monopol firma gibi davranabilirler. Ayrıca sağlık sektöründe gerekli sermaye tutarı oldukça yüksek olduğu için piyasaya giriş çıkış imkanı kolay olmayacaktır. Bu sebeple yine düzenleyici ve denetleyici bir kurum olmadığında firmalar istedikleri gibi fiyat arttırabilirler.
@@ahmetcebeci9604 Gene durum fark etmez, rekabet devam eder çünkü fiyatlar eşitler olsa bile bir firma daha fazla kar ederse diğer firmaları yenmeye başlar, o yüzden diğer firmalar da daha verimli üretiminin yollarını bulmaya çalışır. Sonuç olarak gene piyasa rekabeti olur. Fiyatların eşit olması rekabet olmadığı anlamına gelmiyor.
Eğitimin devletin elinde olmasının zararları Fiyat anormal olursa malını satamazsın
Satım gücü ve alım gücü eşittir
İşte beklenen video.🤩Besim Tibuk, devlet karşıtı değildir, sınırlı devlete taraftardır. Devlet, iç güvenlik, dış güvenlik ve dışişlerinden sorumlu olsun fikrini savunuyor genelde Besim Tibuk, klasik liberalizm çizgisine yakındır çoğu görüşü. Milli Eğitimle alakalı olarak Ali Nesin'in de benzer görüşleri var. Türkiye gibi farklı kültürleri bir arada barındıran bir ülkenin Milli Eğitim Bakanlığı adıyla eğitimi tek bir merkezden yönetmeye çalışması, resmi tarih ideolojisinin vasatlığı, maalesef eğitimin ne seviyede olduğunu gösteriyor. Sigorta konusunda ise şu an Sgk'ya milyonlarca insan para ödüyor ve Sgk neredeyse hiçbir şeyi karşılamıyor. Hollanda'da sağlık sigortası insanların kendilerinin yapmak zorunda oldukları bir sistem içinde. Ancak Türkiye'de, Sgk'yı istemiyorum kendi özel sağlık sigortamı ben kendim yaparım deseniz dahi, Sgk'ya para ödemek zorundasınız. Bu arada, Besim Tibuk'un 2.Abdülhamit ile ilgili görüşlerinden de bahsedebilirdiniz bence. Yeni Demokrasi Hareketi'nden söz ettiniz madem, bir sonraki video Cem Boyner olsun. Son olarak, bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak hala moralimiz bozuk Besim Bey! 😀
SGK hiçbir şeyi karşılamıyor derken neyi kast ediyorsunuz?
Yurtdışında sağlık sistemi çok pahalı denilip Türkiye övülüyordu
@@furkanerdogannn1 eleştirdiğim şey, Sgk'nın vatandaştan zorla vergi alması ve bunun karşılığında birçok sağlık hizmetine hala ek ücret ödemek zorunda kalınması. Ödenen vergiyle alınan hizmet arasında uçurum var. Sgk ya biraz kapsayıcı olsun, ya da yerini tamamen özel sektöre bıraksın, herkes kendi sağlık sigortasını kendi yaptırsın.
Türkiyedeki özel okulların mebe bağlı olduğunu bilmeseydim ben de böyle saçmalardım. Devletin salak yatırımları gereksiz devlet memurları ve yandaşların iyi devlet parası yemesini görmezden gelseydim de fiyatların yükselmesinin suçunu piyasa atardım. güzel video olmuş baya eğlendim
sen aptal olduğun için liberteryen değilsin liberteryen olduğun için aptalsın
kardeşim özel liselere bak çok kötü ama özeller. olsun demek ki özelleştirme kötü. peki müfredat özel mi? ZORT
Bu haliyle bile devlet okullarından kat ve kat daha iyiler. Yoksa tercih edilmezler kardeşim. Sanki milletin kafasına silah dayıyorlar git çocuğunu okut diye. Ayrıca ülkede bir okullar mı kötü durumda sanki? Piyasa devletin TL denen illeti değiş tokuş mekanizması olarak dayatması sonucu çökmüş zaten. Ülkenin geleceğine güven olmazsa insanlar eğitime neden yönelsinler yani?
nick entry uyumu
@@kras.mazov. zeki devletçi taha31
sen devletçiler arasında zeki ben liberteryenler arasında aptal o yüzden devlet azınlıklara her ay 3131 tl vermeli
6:15, cem toker liberal devletin ilk olarak "hukuk devleti" olduğunu söyleyerek dediğiniz noktayı açıkça vurgular her zaman. ne olursa olsun, tarihin en iyi seçim vaadini dile getirdiği için kendisinin anıtı dikilmelidir: "biz halka hizmet etmeyeceğiz!"
Rekabet kalite getirir. Kendiliğinden olur demesinin sebebi budur. Okul müşteri (öğrenci ) çekmek için isim yapması gerekicektir. Ben çocugumu x okuluna göndericem çünkü iyi denmesi için özel iştirak olan okulun kalitesini artırması gerekicektir.
Tabiki de serbest piyasada ucuza kalitesiz mal/hizmet olur. Her fiyat sevisyesinin bir alıcısı vardır.
besim tibukun dediği devletin denetçi olduğu serbest piyasa ekonımisi, fırsat eşitliğinin sağlanması da önemli
Firsat esitligi serbest piyasa ile yanyana gelemez
@@yahya5917 :D serbest piyasa derken aynı tanımda mıyız o da önemli, senin serbest piyasa tanımın nedir? yani aynı konuyu mu tartışıyoruz
@@alperren devletin ekonomideki minimum mudahelesinin oldugu piyasa sekli
@@yahya5917 bana göre de devletin kuralları adil ve şeffaf bir şekilde koyduğu, "yeterince çabalarsam ve işimde iyi olursam ben de zengin olurum, eğer yeterince para kazanamıyorsam bunun sebebi torpilimin olmaması diğerlerinin hile yapması vs değil tam tersi kendi beceriksizliğim, bilgisizliğim, tembelliğim" gibi kişiyi motive edici ve adil bir ortam olduğuna inandığı, devletin ise her zaman hukuk gücüyle bu adil ortamı regüle ettiği ve denetlediği bir ortamdır.
fırsat eşitliğini aslında eğitim için demek istemiştim, yani bir nevi liyakat gibi bir şey aslında bu durum, gelecek vaadeden kişilere imkan tanınması destek olunması devletin sosyal yönü bir nevi, burslar krediler yurtlar genç girişimcilere teşvikler vs vs
@@alperren zenginler isinde iyi oldugu cok cabaladigi icin zengin olmadi. Torpili gecsek bile haksiz yere muhtemeken omrunun tamamini harcasan bile ulasamayacagin yerlere miras hukuku ile yada ciktigi delik sayesinde ulasan insanlarin olmasi bile dedigin motivasyonu paramparca ediyor. Adil ortamin olusmasini engelleyen devlet degil piyasanin kendisi. Kisiyi motive eden palavralar ile kandirmak tabiki verimli olucak sermaye icin bu baska turlu isleyemez insanlarin zengin olma hayali ile hayatta tutulmasi lazm. Gelecek vaadetmek seyi egitimde pek ise yaramaz. Cunku gelecek vaadetmek genel olarak her zaman notlarla vs olculemez anlasilamaz. Gunun sonunda muhtemel basarili bir akademik hayati olabilecek kisiler imkansizliktan okuyamiyacak. Bu firsat esitligide degil yine sirf dogdugu aile sayesinde daha kaliteli egitim alicak birileri.(gelecek vaadetmese bile)
eğitim sektöründe bir girişimci olarak yorumluyorum. Eğitimde sistem unsurları gönüllülük ve vicdan odaklı çalıştığı zaman verimlilik yükselir. Bir dönemin yıldız devlet okullarına o seçmece Anadolu-Fen liselerine bakarsanız insiyatif alan öğretmenler ve müdürler ve iyi insan kaynağınının buralara yönlendirildiğini görürsünüz. Bunu gönüllülükler ve onların vicdanıyla açıklayabilirsiniz. Rekabet insanların büyük çoğunluğu için bir itiş gücü olduğuna göre bunu rekabetle sürdürülebilir kılabilirsiniz. Hizmetin yükselmesinde gönüllülük faktörünü ateşlemekten bahsediyor Tibuk. Konuşmalarının devamında okula gidemeyecekleri devlet sübvanse eder diye belirtir. Eğitimde de sağlıkta da bu böyledir. Yaklaşımları eksik olabilir ama tartışılmalı. Özü itibariyle sistemi işler kılacak motivasyonları arıyor.
Devletin büyülüğü memur sayısı, bürokrasinin etki alanıyla alakalı bir kavram. Vergi veya ekonomi ile ilgili değil.
Büyüklük güçte değil.
Hz Besim Tibuk'un izindeyiz.
Sağlık konusunu hızlı geçiştirdiğinizi düşünüyorum. Tamamen piyasacı bir sağlık sistemini savunmuyorum ancak piyasada rekabet etmesinin önünün açılmasıyla Türkiye'de inanılmaz bir gelişme ve bunun sonucu olarak anormal bir sağlık turizmi oluştu. Diş sağlığı, saç ekimi, estetik botoks vs. gibi hizmetlerde Türkiye dünyada en çok tercih edilen ülkelerden biri.
@@emregunes2503 o rekaber cart curtla alakalı değil ekonomşyle alakalı
Bu türk lirasının güçsüzlüğünden dolayı gerçekleşiyor
@@emregunes2503 O sağlık turizmi sayesinde birçok kişi iş buluyor. İstihdam sağlanıyor. Bırak gelsin Amerikan adamların parası güçlü başka bir ülkede harcayacağına TR'de harcasın. Hem döviz girsin hem de istihdam sağlansın. Adamın buraya gelmesinin sana bir zararı yok. Hatta faydası var.
@@Russ.Brissenden e başka fakir ülkelerde var neden onlardan yapmıyorlar?
@@ruinedlove2615 türkiye iyi eğitimli, yetişmiş elemanla ucuz işgücünün kesişim noktasında çünkü. Dünyanın diğer ülkelerinde ya düzgün yetişmiş doktor yoktur ya da olanlarda da bu fiyata çalıştıramazsın
Devletimizde beş milyon memur var. Verginin GDP olayına gelelim. doğrudan vergiler düşük olmasına rağmen dolaylı vergilerin aşırı fazla olması aslında gelirin daha fazla azalmasıma sebep veriyor. Aslında bürokrasi ordusundan bahsediliyor.
Memurum 15 temmuzdan sonra herkesi memur yaptılar nerdeyse değeri kalmadı alım gücümüz çöktü
Keşke 5 milyon olsaydı. 6.6 milyon
@@mehmetcan171 😁 susmaya devam edin bu girdap 10 milyon da olacak 15 de karadelik gibi büyümeye devam ediyor
Besim Tibuk doğruları, kendi çizgisinden çıkmadan popülist konuşmalar yapmadığından seçimleri kaybetti. Serbesti TV(kendi kanalı) de hala gündem hakkında konuşuyor. Keşke 2002 de halkımız kormasaydı da LDP ye oy verseydi :(
halkın anladıgı dil popülizm dır..
popülist soylemlerı çok var ama bu bıle halk nazarında anlaşılamıyor..
cunku halk sonuç odaklıdır..
popülizm de detaylar yasaklıdır..
o yuzden 2002 de olsa 2092 de alacagı oy bellıdır..
mısal:
bu paylaşımcı 2 ark ın çok hızlı konuşması gıbı..
deneyımlerımle sabıttır!
turkce de bu eksık var !.
turkçe dili:
hızlı anlamak hızlı dınlemek ıcın degıldır..
hızlı konuşmak ıcındır..
turkçe de:
herkezın konuya vakıf oldugunu dusunerek konuşur ınsanlar ve hatta bu acelecılık ile hep sonda soylıyecegını başta soylemıstır..
arastırma yapmışlar :
1 ınglızce konuşan bırı ıle turkce konuşan bırının 1 gunde kullandıgı kelımelerı vs saymışlar !
ıngılızce de 1000 kelıme kullanılıyorsa sallıyorum bızde bu rakkam 300 belkı bukadar dahı degıldır..
detaylı konuşmak yerıne ..
kısa ve net 2 cumle yı yavaşça ve bol tekrar ıle bu anlaşılamamanın onune gecılebılır..
cunku dedıgım gıbı
halk bızde sonuc odaklıdır
popülizm de buna hemen yanıt verır..
o yuzden hala oyları %1 e dusmuyor..
normalde senın benım dedıgım gıbı :
tmmdır anlaşıldı hadı dagılın demek bu ulkede ımkansız !
dedıgım gıbı:
ınsanlar anlatmak ıcın konusmuyor anlaşılmak ıcın dahı konusmuyoruz !
bıkere genel kural olmuş :
kımse kımseyı hakkını vererek asla dınlemıyor kı..
ben senı anladım ! sonucu emın ol daha 3 sn de olusuyor bızım halkta..
detaylandırıp yazdım kusuruma bakma..!
Tibuk konuşurken arkadan yılışıkça gülüyorlar. Sonra arkasından atıp tutuyorlar. Söylenen lafı da anlamak istedikleri gibi anlıyorlar. Birlikte yayın yapın bakalım, yüzüne söyleyin fikirlerinizi. Cevapları kendi versin.
Besim Tibuk yine haklı
Efendi dikkat buyurunuz bu fanatizmdir
Besim Tibuk demeyeceksin.Hazreti Diyeceksin.....
Videoyu 5. kez actim yine max 7. dkya kadar gelebildim. Besim Beyi o kadar üstünkörü dinlemişsiniz ki anlattığınız çoğu şey anlattıklarıyla alakasız ve temelsiz. En basitinden Besim Bey devletin büyüklüğünü anlatırken yapılan müdahalelerden bahsediyor siz ise bunu ekonomik boyuta taşıyıp yprumladiniz ki orda da yanlış yorumladığınızı düşünüyorum. Besim Beyin anlattiklarindan karıştırdığınız iki kavram var devletin büyüklüğü ve güçlülüğü arasındaki farkı anlayamayip birbirinin yerine kullanmissiniz. Keşke daha detaylı bir hazırlık yapıp gelseydiniz
@@ii10103 Katılmıyorum. Besim beyi ne kadar takip ettiniz bilmiyorum ama neredeyse tüm konuşmalarını dinlemiş hakkında yazılan röportajvari kitapları okumuş biri olarak tam tersine üstünkörü değil gayet açıklayıcı hatta çok iyi orneklemelerle somutlastirarak anlatıyor. Bence yeterince takip edememissiniz veya şöyle bir şey de var: çok fazla alanda projeleri ve fikirleri var. Türkiye siyasetinde çok alışık olmadığımız bir durum bu. Genelde siyasiler proje odaklı değil değerler üzerinden siyaset yaptıkları için kafa karışıklığı olmuş olabilir.
@@ii10103ama şu yönden de katılıyorum bazı konuşmalarında bazı konuları çok hızlı geçiyor bunda hazırlık yapmadan konuşmasının payı olduğunu düşünüyorum. Çünkü kendisi asla hazirlik yapmadsn, her zaman günlük sohbet gibi konuştuğunu söylemişti. Bir de Besim Beyde anlaşılmamanin vermiş olduğu bıkkınlık ve sıkılmışlık da seziyorum. Çünkü yıllardır aynı sorunlar devam ediyor ve aynı çözümü söylüyor fakat uygulayan yok😂
Fransa'nın Afrika'daki eski sömürgelerinden aktardığı kaynağı anmadan sosyal yardımlarının ve/veya gelir dağılımındaki eşitliğini açıklayamazsınız.
Dayanışma gönüllü olmalı, zaten bunu herkes bilir. Zorla güzellik olmaz. Zorla güzellik anca vahşi doğada yada Rusya Çin Kuzey Kore gibi ülkelerde olur.
Parçalamak için çekmişsiniz belli. Konsepte uyumlu olmuş. Besim tibuka birçok konuda katılmasamda ruh olarak desteklerim. Özgürlükler önemli. Olmayınca noluyor bugün görüyoruz.
Bir liberteryen olarak (yani besimin dedigi neredeyse her seyin altina imzami atacak biri olarak) besimin hatasi bir anda radikal cikmasi ve idealden bahsetmesi bu is bir evrim isi. Besimin istedigi sisteme gecilmeden once Turkiyenin iyi bir sosyal liberal yonetime ihtiyaci var bence bu is bana kalirsa evrimsel bir surectir. Bu yuzdendir zaten liberteryenler silahlanmayi savunur ama diger gruplarin aksine asla kullanmamayi bu silahlari ve asla silahli veya silahsiz siddet iceren baski yapmamayi savunurlar. (Bkz: N.A.P.). Slogan var ya en iyi fikirler siddete ihtiyac duymaz.
Bunu da CHP yapabilse de biz de muhalefet olsak ya da liboşlar yerine iyi bir sosyal liberal parti ciksa da biz de onlarin muhalefeti olsak keske.
Biz Yaşara solcu derken Ömer Yaşar'dan solcu çıktı, ulan bu günleri de mi görücektik. Ben eski ömeri geri istiyorum.
Video izlemek bile zaman kaydı.. besim tibuk un tek bir söylemine bile mantıklı bir cevap vermedikleri ne eminim..
Devlet cok buyuk degil diyor cunku adam omru boyunca herhangi bir girisimde bulunmamis
Vergilerde doğrudan ve dolaylı yoldan alınan vergiler vardır Türkiye'de genel anlamda vergiler yüksektir dolaylı vergiler istatistiklere etki etmez
Devlet hastanesinde ameliyat olayım dedim 7 ay sonra yaparız malzeme sıkıntısı var dediler gittim özel hastanede oldum olayları çok değişik değerlendiyorsunuz
Demekki malzemeyi karşılayabilecek kadar butce ayrilmiyor. Kamuya ait olmasindan yasanmiyor bunlar
Enes benim babamda ameliyat oldu özelde devlet yarrak gibi
@@yahya5917 bütçe ayrılmıyor ? wtf.
@@Zerdust0 yazdigimi tekrar oku ozellikle 'kadar' i.
Açılın içerden yazıyorum :)) arkadaşlar şu anda ege bölgesinin en büyük hastanesinde son sınıf tıp öğrencisiyim. İnanır mısınız hastane belki türkiyenin en çok organ nakli yapılan hastanelerinden ama biz pansuman malzemelerini bile bulamıyoruz sürekli bir şeyler eksik oluyor ve sonradan tamamlanıyor. Profesörler aldıkları düşük maaştan dolayı ameliyatlarını özel hastanelerde yapıyorlar. Kısaca sistem çökmüş durumda. Ve sağ olsunlar iktidarıyla muhalefetiyle EYT denilen -bence ihanettir- şeyi çıkardılar da sosyal güvenlik kurumuna son çiviyi çaktılar. Bu saatten sonra düzelme beklemeyin.
Videoda konuşanların ve onların sevdiklerinin, ömürleri boyunca sadece kamu personelleriyle muhatap olmak zorunda kalmalarını can-ı gönülden temenni ederim. Amin.
ümit özat , türkiyede vergi az, ve devlek küçük dedi... wowww :)
üstadın eskiden çok sıkı bir takipçisiydim. her ne kadar bugün kendimi seküler milliyetçi olarak görsem de kendisinden oldukça etkilendim. saygı duyduğum bir insandır.
Seküler milliyetçilik diye bişey olmaz. Sen ona düz ulusalcıyım deyiver
Seküler milliyetçilik nasıl oluyor? Milliyetçiliğin başına nasıl "seküler" gelebiliyor? Çağ ile uyumlu bir milliyetçilik çeşidi yaratmak istiyorlar fakat çağı yakalamanın rolü küreselcilik, çok külturcülük gibi milliyetçilik ile çelişen değerlerden geçiyor. Güzel paradoks
@@AliKemal7890 ulusalcı sekülerlerin kendilerine kimlik meydana getirme çabasından ibaret. Bunlar milliyetciyiz derler sonra türk milletinin tarihi misyonunu sıfırlayarak Avrupa'nın herhangi bir kavminden farksız hale getiren ve Cumhuriyetin batıdan ithal getirdiği kurumların savunuculuğunu yaparlar. Bunlar iki kuşak öncesine gerici diyen milliyetçilik adı altında kendi milletinin özünden değerlerinin ecdadından nedret eden tipler
@@AliKemal7890 Atatürk hem laik hem de milliyetçi. Türkiye'de milliyetçiliğin dindarlık ile ilişkilendirilmesi 60lardan sonra oluyor
@@AliKemal7890 seküler ne demek ? doğa üstü olaylara olan inancı olmaması demek. dinlere burçlara metafiziğe karşı olmak demek.
seküler olmak milliyetçi olmaya engel değil. tanımlar çelişmiyor.
bu çağdaş bir ideoloji olduğunu göstermez ama tutarsız da denemez.
Bu arada Osmanlı ile alakalı en yanlış örnek Cezayir gerçekten Cezayir kendi isteğiyle Osmanlı'nın parçası oluyor. Mesajı anladım ama tek yanlış örnek vardı onu buldunuz. 😂
Parçalayamamışsınız
Ooo üstadın eleştirisi, liberaller olarak tam da destekleyeceğimiz bir video. Seviliyorsunuz
Ben liberal biri olarak bu videoyu desteklemiyorum. Ömer ve Yaşarın kafası Türkiyede karma ekonomi sistemi olduğu için biraz karışmış ve devletin neden hiçbir şeyi özel sektör kadar iyi yapamayacağını anlamamışlar. Besim tibuk'un bazı fikirleri temellendirmeden bi tarafından uydurduğunu düşünüyorlar fakat bunların temellerini siyaset bilimi mezunlarının zaten bilmesi gerekiyor.
Liberalsin demek herşeyi hoşgörü ile karşılayacaksın demek değil
@@yykbddgbvdybjff Aynen üstelik adamlar bayağı devletçi kafaya sahip benim vergilerimle 1.000 kişilik köyde okul açmayı fırsat eşitliği sanıyor
Yoo ben desteklemiyorum, çok yetersiz eleştiriler var video boyunca.
@@Acer-kz9me ne gibi
komutanımı parçalayamazsınız. Öyle her şeyin de şakası yapılmaz :)
Hz. Besim Tibuk'u bu kadar yanlış anlamanız beni üzdü :(
Siz kitabı tersten okumuşsunuz kardeşim.
Türkiye de vergiler az mı 😂 maaştan alınan vergi ve sosyal giderler 55% en az. Ben 2020 de bir şirkette 35bin tl maaş alıyordum. Bu maaşı alabilmem için iş verenim hesabıma 68bin tl yatırıyordu. Eğer ki devlet liberal olsaydı, benim gibi bir kişi daha bu maaş ile işe alınabilirdi. Ama onun yerine bu parayı devlete vermiş oluyorduk her ay.
Seni seviyoruz asabı bozuk adam
Besim Tibuk'u yedirmeyiz. Kirmizi cizgimiz. :)
Besimi yedim (Ham)
Hamhamham
Komünist geldi eskilerinizi alırım haağnımmm
jüskjskaksks afied
ama besim tibuk adamdır😊❤
@@Civardanegezer😂
Ömer dostum ecdad sevgini anlayabiliyorum, fakat Osmanlıda hristiyan toplumlar “nispeten rahat” falan değildi. 19. Yy ortasına kadar at binmeleri, çanlı kilise inşa etmeleri yasak olan, ev inşa ederken dahi müslüman komşusundan izin almak zorunda olan, sırf gayrimüslim olmalarından dolayı devlete cizye vergisi ödeyen, hatta erkek evladını vermek zorunda bırakılan insanlardan bahsediyoruz. İmparatorlukların hayranlık duyulacak yönetimler olmadığını düşünüyorum, söyleşinizi keyifle izledim, kanalınızı takibe aldım, başarılarınızın devamını dilerim!
25:03 "amerikanın kötü iki şeyi eğitim ve sağlık". Ama baktığın zaman bütün icatları,teknolojik gelişmeleri yapan, bilim adamlarını yetiştiren onlar, sağlık teknolojisini geliştiren yeni tedavi yöntemi icat eden yeni ilaç üreten onlar. nasıl oluyor da kötü olabiliyor?
Ayrıca ufak bir tedavi için 500 dolar ücret ödeniyor demişsiniz.evet ama özel sağlık sigortasından da haberiniz var mı? sigortasız arabayla kaza yaptığın zaman biton masraf cıkar. gayet normal
Merkez Bankasi baskanini diledigi gibi degistirebilen bir hukumetten bahsediyoruz. Avrupa'nin hangi ulkesinde boyle bir sey olabilir?
Sanayi devrimi sonrası dönemde, zamanın ruhu modern sömürgecilikti, Osmanlı devleti modern sömürgeciliği tercih etmediği, hatta direndiği için sosyal siyasal düzeni belirleyen kapitalizm türevlerine uyum sağlamadı ve sona erdi. Osmanlı çoğrafyasında "yıkılışın" hala devam etmesi bu farklı bir medeniyet tercih ile ilgilidir. Osmanlı Devletine "imparatorluk" diyoruz, çok uluslu olma anlamında bu belki anlaşılabilir. Ancak Osmanlı devleti, İngiliz, fransız, Alman imparatorlukları gibi küresel emperyal karakterin tamamen ağır bastığı bir devlet değildi. Bu anlamda Yaşarın yorumu oryantalist bir okuma gibi. Sağolsun Ömer araya girerek tarihsel gerçeklerden bahsetmiş.
Parçalıyoruz: Doğu Perinçek gelsin
Besim Tibuk emekli olalı çok oldu. Kıbrıs da kafa dinliyor artık. Kendileri Türkiye siyasetinde en aykırı isimlerden biriydi. Bu yüzden bende yeri hala özeldir.
bizim özel okullarımızın devlet okullarından bir farkı yok bu arada.
ben özel bir üniversitede okumama rağmen her yıl devlet tarafından verilen kurallara uymak zorundayım.
mesela 2 kişilik odalar yasaklandı bu sene. devlet nerede yok ? poster bile asamıyoruz duvarlara yahu.
özel liselerin ise müfredatı farklı değil zaten. başka bir teknikle eğitim verilmiyor. başarısız olmasının sebebi bu.
biz amerikada görmedik mi fakir insanların gelebildikleri noktaları. gazete dağıtan eğitim almayan çocuklar neden bu kadar başarılı oldu ? başarılı olmasa bile bizim ülkemizde yetişen robot çocuklardan daha özgür daha orijinal oldukları belli değil mi ?
ülkemiz de verilen merkezi eğitimin tüm çocukları nasıl etkilediği ortada. kürt kültürünün ve milletinin değerlerinin nasıl yok edildiği ortada. bugün annesi ile konuşamayan binlerce çocuk var aralarından biri de benim.
çok dar bir noktadan eleştirmişsiniz.
yüksek sesle söyleyelim yine
kahrolsun komünizm kahrolsun sosyalizm kahrolsun devletçilik. yaşasın özgürlük :)
video için teşekkürler.
ek: kahrolsun milliyetçilik.
@Arda Gezik hocam ben güler yüzünde değilim olayın. aynı sınava girdiğimiz için sonuç olarak özel okulların ve dershanelerin anlamı yok.
ben merkezi sınav olayının ve diplomanın kaldırılmasının gerektiğini savunuyorum. özel okuldan kastım spesifik okul yani kendi tarzı olan okul demek. başkasına bağlı olmayan bir okul demek.
yoksa insan olduğum için değil parasını verdiğim için güler yüzlü yaklaşıyorlar bana.
@@Zerdust0 Türkiye gibi bir yerde merkezi sınavın kaldırılması tanıdıkla okullara girilmesi ve adam kayırmacılığın zıvanadan çıkmasına yol açar
@@bni5075 dediklerime bütüncül bir şekilde bakınız.
ben merkezi sınavı kaldıralım çocukları referansla okullara alalım demiyorum. zaten ülkemizde bu olmadan da torpil inanılmaz seviyede.
ben devlet okullarını kaldıralım diyorum. devletin diploma vermediği bir ülke inşa edelim diyorum.
böyle bir durumda devlet adamları torpil yapamayacaktır nepotizm olmayacaktır. çünkü merkezi bir sistem olmayacaktır.
biz neden kayırmacılığa karşıyız ? çünkü vergi vermemize rağmen bazı şahıslar hak etmedikleri şekilde vergilerimizi kullanıyor. hak etmedikleri okullara gidiyorlar. bende diyorum ki sorunu kökten çözelim vergi vermeyelim okul yapmayalım.
haklısın fakat
sen zıncırlerın farkında degılsın bence o da yaşından oturu ..yanlış anlama ..senı kınamıyorum dar bı çerveve den bakınca evet dedıgın gıbı..
haklısın
1) her ulkenın bellı başlı ozellıgı vardır
bızımkınde zıncırler uretırsın !
bazısında zıncırlerı kırarsın !
yani
taa çocukluktan başlıyarak taa unı ye kadar
egıtım hep elde olmuştur..haklısın kullanıcının neden elınde degılde buna karar verenlerın elındedır?
işte bu sebeplerden oturu de
ister özel olsun adı isterse devlet
bunların zıncırlerı devletın elındedır..
kımısı iş yapar kımısı bu okul/lar açana kadar bagdır yada kendı ıcınde baglardan bırıdır..
yanı egıtım sıstemıne katılan hatta sonra dan katılanda olsa dış ulkeden de bırı gelse okul açsa bu degısmez..
haklısın dıyosun kı bu nasıl özel..özelligi yok ki..hahaha
var parası özel..
cunku kafa yapısı taa 30 yıl oncekının aynı ..
o zamanlar bunlardan 1 kaçtane vardı..fark yaratmak ıcın varsıllar cocuklarını gonderıyordu..
ortadırek denen kıtle vardı sımdılerde yok..onlarda burs vs yada kredıyle yolluyolardı..
neyse
eskıden bana kalırsa özel okullar daha bagımsızdı..2000 lere kadar
2)yıne gençlık belırtısı olan acelecıligını kahrolsun sosyalızm dıyerek bıtırmıssın !D
oysa sosyalizm bıle tam uygulanmıyor kı..
butun ..izm ler gıbı
bızler boşuna 300 yıl cahıl bırakılmadık..?
bunun sonucunda adamların harcayıp tukettıgı sıstemlere alıcı olmuşuz..ama len bu nerde kullanılır ne yer ne içer yaşar mı yaşamaz mı asla dusunmemişiz ki..
bu dedıklerının ıcın
halkın kafa yapısı degişecek ama sonderece taassup luga donusturuldu artık
yonetım dıyosun len devlete mı laf ettın dıyolar?
asker dıyosun vatanhaını dıyolar?
farazı bu konuşmaların otesınde konusursak!yanı gerceklıkten sıyrılırsak dedıklerın de tamamen haklısın..
ama bu senden mılyonlar var demek degıl kı..
mesela dıyolar ya faşizm yanlış anlaşılıyor
+ faşizm baskılarsa ?
- faşizm baskılara boyun egmemektır
yanı
ben kımsenın cocugunu okullara anarşist olsun kurallar duzenler tanımasın dıye gonderdıgını yada destekledıklerını dusunmuyorum..
yanı
ya memnunlarsa demeye çalıştıgım?
memnun degıllerse anarşist olacagını sürüden kopacaklarını dusunmemısler mıdır?
bu bi bilinçtir yanı
hak aramak !
mesela en bılındık efso laftır..
hakkına sadık ol hakkını bil..hakkından fazlasını ısteme!
bızde kı ınsanların bakışaçısı yanı 1 lokma 1 hırkadır kardesım..
o yuzden fazlası hep zarar dıye bakarlar
zengınınde de vardır bu hee sırf fakırde degıl
bu bilinç bızde hıc olmadı..ki degisık şeyler arasın dusunsun hatta fark arasın?
bıkere ıngılızce konuşanımıza bak hele?
%10 bıle degıldır..
oysa ..easy kanalları var y.tube ta.. bak cogu avrupalı devlette ki konuşabılıyor ıngılızceyı..
yanı bilinç şudur !kardesım
bı fransız dılıne aşıktır ve cok saygılıdır ama ıngılızce de konusur fakat
iş mıllı orfı yada ahlaka geldı mı ?
ıngılızceyı bı kenara atarlar ..
cunku dunya devletıyız ogrenmek zorundayız derler..
bızdekı durum :
tam tersıdır.
bızde ıse durum:
dışarı da farklı yız ıcerıde aynı ..
işte buna kollektıflık dıyolar!
bu dedıgın kabuk meselesıdır
ve bu kabukları oyle kolayca degıstırmek..gomlek degıstırmeye benzemez !
buda onlarda yoktur..
bızde gomlek hergun degıstırılır kımse de buna topluma kazandırdıgı ney dıye bakmaz..
bakmadıgından dolayı da ..
bilinç oluşamaz..temelı olmayan bınanın gezer olması yani portatif olması onu sattık duran bı bına yapar mı?
@@pavese76 haklısınız zaten bu fikirlerin halka sirayet etmesi yıllar alacaktır bunun farkındayız. ama an itibarı ile uygulanmayacak diye bu fikirleri tartışmamazlık yapmamalıyız.
biz kendimiz doğruyu öğrenelim halkın ne yaptığı önemli değil. en azından kendimize yol gösteririz.
Hocam türkiyede özel okul yoktur vakıf okulları vardır bunlarda devletin koyduğu eğitim müfredatına uygun bir biçimde eğitim vermek zorundadır. Kendi sınavını kendi eğitim sistemini belirleyen sosyal üniversite yada liselerimiz yok mesela.
Sağ tarafta oturan gri kazakli arkadaşın Besim Tibuk için 'Bu' demesinin haricinde bir sorun görmedim videoda
Devlet az vergi alıyor lafını duyduktan sonra kapattım
hakkaten siz besim tibuku anlayamamışsınız..
Besim Tibuk'a sürekli bu diyen; “bu”bıyıklı arkadaşı hiç sevmedim. Konuşmaların çoğunda Tibuk genel konuşmalar yaparken, siz nasıl olacağıyla ilgili detaylar üzerinden eleştiri yapmışsınız . Adam konuşmalarında oldukça basit anlatma çabasında, sizin karşısına geçip söyledikleri ile alakalı sorular sorup cevaplar alıp onun üzerine eleştiriler yapmanız gerekli. Videolarınızı ilk kez izledim, tabi ki yanılıyor olabilirim ancak ''bu'' bıyıklı arkadaş da biraz solcu agresifliği gördüm. Kibar Kaba. Tabi konsetpin de parçalıyoruz oluşunu unutmamam gerek. Umarım yanılıyorumdur, kolay gelsin.
solcu agresifliği. kibar kaba. bravo.
Besim Tibuk'tan bahsederken ayağa kalkmalısınız
Hocam bu arada bu videolarda anlattıklarının nasıl olacağını örneklerle anlattığı videolar da var. Zenginler okusun fakirler okumasın demiyo mesela onu da açıklıyor başka bir videoda görmediyseniz onlara da bakmanızı tavsiye ederim
bu adam ofsaytı kaldıracaktı fifa önünü kesti
2 tane cahil parçalıyoruz diye diye prim yapıyorlar başka birşey değil
Programın formatı parçalamak olduğu için bir şekilde elestiriler yapmanız normal. Ama Turkiyenin durumundan biraz uzak olduğunuz algısı oluştu ben de. Turkiyede devlet musrif ve adaleti kullanarak istediğini ezebilen bir yapı yani bürokratik, yarı faşist söylemi çok doğru. Besim Tibuk akıl dolu konusan bir adam bence.
Yalnız hazreti Besim Tibuk diyeceksiniz
uzun süredir bekliyordummmmm🥳🤓
Bugünün gelmesini hiç istemiyordum ama merak ediyordum.
Besim Tibuk'un birçok görüşüne katılmasam da devlet olmamalı devleti kaldıralım falan demiyor adam bir yerde "devlet bizim iktidarımızda daha güçlü olacak" diyor. Aslında devletin hakem ve teknik devlet olması gerektiğini söylüyor..
"Cumhuriyet sosyal mobilitedir" derken? Osmanlı toplum ve yönetim sistemi de Avrupai çağdaşlarına göre çok çok daha fazla sosyal mobilite imkanı sağlıyordu. Bunu biraz derin okuma yapan herkes görebilir.
Özel tv yi de keşke konuşsaydınız yada özel hastane kalitesinden bahsetseydiniz keşke bu konularda besim bey haklı ayrıca eğitim konusunda da Besim beyi haklı görüyorum çünkü devlet gerekli denetimleri yapmakta ve ülkede saçma sapan bir ekonomik model olduğu için fiyatlar bu kadar arttı konuya bu şekilde bakmak gerekiyor
bı faydam olur yazdıgınıza inş..
1) özel demek kendı başının çaresıne bakar demek ıse
bu ulkenın yapısı ıcabı bu ımkansızdır
cunku
her özel şirket mutlaka buyumek ıcın devlet ıle çalışmak zorundadır..
yada dogustan zengın olmalıdır.!
ıste bunada burjuvazı dıyolar
yanı
besim tıbuk un hayalcı soylemlerı ıcın sımdıye kadar .enaz kaybettıgımız 20 yıl degıl 50 yıl gerekır..
cunku burjuvazın yok..!
özel kımı ornek alacak ?
kımınle yarışacak?
oncesı devletın elınde olan devletçi kadrolarla mı olacak?
rekabet ve yarışmak !
suan ki pıyasada bıle kaybedıldı..
cunku yonetım sen bunu yapacaksın dıyo!
ıstese de ıstemese de dıyor..
haa para polıtıklarıyla haa kurallarıyla
bana gore boş konuşmalar..
cunku lıberalıst polıtıkalar once gereksınımlerı yoluna koymaktan gecer
barınmak
egıtım
saglık
guvenlık
30 yıl once kıler misal +2 adım gıtmısse suan -5 adım gerıdeyız
halkın elıne bırakılan bişi yok..hatta elındekıler de alındı..
yanı
94 yada 2002 nın neresındeyız?
1947 sonrası bu lıberal polıtıklar uygulandı
ıhracat/ithalat dengedeyken ve dovız yasaklıyken
bırden ıthalat patladı..
hazır almaya alıştırıldık
yanı
rekabetçi ve yarışmalar duzenlemek ıcın yarışmacımız bıle yok yeterlılıgımız hiç yok!
konuşmacıların verdıgı tepkı dogru :
sankı gokten zembille sıstem aşagıya ınecek gıbı yada ınsanlar?
İnsanlardan öncelikle para kazanma amaçlı çalışan, işçi ve personel sömüren, cilalı mobilya ve esnaf yüzlülükten ibaret yapılardan mı bahsediyorsunuz
Bazı konuları atlamışsınız, yardırıyorum, durumu olan okusun;
Güçlü devlet ve büyük devlet farklı şeylerdir. Her büyük devlet güçlü değildir, her küçük devlet güçsüz değildir.
Bazen büyük devletler çok güçsüz olabilir yada tam tersi.
Refahın formülü şudur;
1-Bol hukuk, bol demokrasi,
2-Az vergi, az bürokrasi.
Bunu ne kadar uygulayabilirseniz, refah seviyeniz o kadar artar.
Almanya gibi ülkeler, 1. maddeyi yüksek oranda uyguluyor, ancak 2. maddede çok başarılı değildir. Fakat bu bile orada yaşayanları belirli bir refaha yükseltiyor.
Katar gibi ülkeler, 1. maddeyi başaramıyor fakat 2. maddede ciddi başarılılar. O da kendi vatandaşlarına refah sağlıyor.
Türkiye bunların hemen hiç birisinde gözle görülebilir başarı sağlayamıyor. Belki e-devlet ile falan bürokrasi azalmıştır, onun dışında zayıf.
"Hukukun, demokrasinin refah ile ne ilgisi var" diyecek arkadaşlara kısaca şöyle cevap veriyorum;
"Hukuk ve demokrasi olmayan yerde mülkiyet güvencesi olmaz, bundan dolayı fazla yatırım yapılmaz, üretim cılız kalır. Üretim olmazsa da fakirleşiriz."
Filanca bakanın yeğeni, devlet bankasından komik faizli kredi çekip, size rakip bir fabrika açabilme ihtimali varsa, siz oraya gidip fabrika açmazsınız. Çünkü bu kişi devletin parasını(fabrikada ödediğiniz vergileri) kullanıp, kamyon kamyon bedava mal dağıtıp, sizin paranızla sizi ezebilir.
İşte hukuk ve demokrasi bu noktada devreye girer. Burada şikayet edeceğiniz merci(adli yada siyasi) yok ise, sermayeyi kediye yüklemişsiniz demektir.
Üretimi devlet yaparsa da, o da bir israf kapısı olur, hacıbaba tekkesi olur. Üretim mutlak suretle özel sermaye tarafından yapılmalıdır. Ancak o zaman en verimli olur.
Türkiye'de toplanan vergilere bakarak, "Vergiler düşüktür" diyemeyiz. Çünkü vergiler orta-direğin sırtında. Ülkeyi beyaz yakalılar çekip-çeviriyor. Beyaz yakalının ürettiği katma değerin, %50'si maaşı eline geçmeden, kalanın da %20'si maaşı eline geçtikten sonra vergi+SGK olarak kesiliyor. Devlet üretilenin asgari %60'ını alıyor. (İnanmayan bordrosunu alıp baksın)
Dünyanın hiç bir gelişmiş ülkesinde böylesi bir vergi yükü yoktur. Almanya'da da yoktur. (inanmayan google'a "net brut calculator berlin" yazsın, çıkan sonuçlardan hesap-kitap yapsın)
Vergi kaçıranlara bakarak "Aslında vergiler düşüktür" diyemeyiz. O vergi kaçıranlar bile, gelişmiş ülkelerdeki kaçırmayan kadar vergi ödüyorlar. Çünkü bir bakkalın vergi kaçırmadan bakkalını çevirmesi mümkün değildir. Türkiye'de vergi sistemi, "Ben 10 isteyeyim, o nasıl olsa kaçırır, 5 alırım" şeklinde kurulmuştur.
Bakın buna enflasyon ile alınan vergileri katmadım. Enflasyon esasında gizli bir vergidir. Çünkü enflasyon; alacaklıdan, borçluya bir servet transferidir, devlet de en büyük borçlu olduğundan, en çok servet transferi de devlete gerçekleşir.
Türkiye'de sosyal yardımlar azdır. Bu da devletin küçük olduğunu göstermez. Çünkü vergilerimizin çoğu israf ve yolsuzluğa gidiyor. İsraf derken; sarayları, lüks arabaları kast etmiyorum. Onlar devede kulak.
Asıl israf; belediyelerde, SGK'da, hastanelerde, okullarda, üniversitelerde, ürün kotalarında, memur sayısında.
İşte devleti küçültmek derken, bunlar kast ediliyor.
Devletin görevi;
Beni terörist, mafya, it-serseri, dolandırıcı, hırsız ve ırz düşmanlarından korumak. Bu yüzden devlet sadece hukuk, güvenlik ve dışişleri konularına odaklanmalıdır. Diğer hizmetleri piyasadan çekmelidir.
SGK'yı kapatıp, hastane, okul, üniversiteleri özelleştirip, ürün kotalarını ve piyasaya giriş bariyerlerini kaldırırsanız, belediyelere de mal ve/veya hizmet vermez iseniz;
İşte o zaman Türkiye Devleti şuankinin %25'i kadar memurla ve bütçeyle çok daha rahat işler,
iş kurmak kolaylaşır, insanlar paraları yastık altı yapacağına, gider tekstil atölyesi, yazılım evi kurar,
orta-direk ev sahibi olur, vizesiz Avrupa seyahatine çıkar.
Deprem'de evler yıkılmaz, madenlerde işçiler ölmez.
Devlet hizmet verdiğinde, esasında özgürlüklerimizi de azaltıyor.
Çünkü devletin verdiği hizmetleri kullanmayıp, özelden muadili hizmeti satın aldığımızda, iki kez para ödemiş oluyoruz.
Örneğin;
Devlet okulu yerine özel okulu tercih ettiğimizde, devlet okulu için ödediğimiz vergileri geri alamıyoruz, üzerine bir de özel okul parası ödüyoruz.
Özel hastane tercih ettiğimizde, devlet hastanesi için ödediğimiz SGK ve vergi zayii oluyor, cebimizden ikinci kez para ödüyoruz.
"Olsun, onlar zengin, ödesin" dediğinizi duyar gibiyim. Zenginle işimiz yok kardeşlerim, o zaten kendini kurtarır. Ben fukaranın özel hastaneye gidebilmesinden bahsediyorum.
Bir asgari ücretlinin ödediği SGK primi işçi ve işveren payı toplamı aylık 2900 TL'ye denk geliyor(2023 Mart). Yıllık 34.800 lira civarı ediyor. Bu parayla aşağı yukarı 4 kişiye rahatlıkla özel sağlık sigortası satın alabilirsiniz.(İnanmayan bir kaç sigorta şirketini arayıp fiyat ve bilgi alabilir. Fiyat almak bedava)
Devlet hastanesinin parası zorla alındığı için(vergi ve SGK primi ile), vatandaş özel hastaneye gidemiyor. Yoksa özel hastaneler devletten çok daha ucuz ve kaliteli.
Asgari ücretli, sadece kendisine özel sağlık sigortası satın alsa, kalan parayla fon alsa, 50 yaşına geldiğinde zaten asgari ücret kadar getiriyi sonsuza kadar üretecek portföyü satın alacak parayı biriktirmiş olur. İnanmayan fon getirilerine bakabilir. Hiç bir şey yapamayan altın alsa, o bile belirli bir getiri sağlayacak birikim olur.
Sonra isteyen 50 yaşında emekli olur, isteyen 10 yıl daha çalışır, 60 yaşında daha yüksek getiri ile emekli olur. Ölünce de portföyü çocuklarına miras kalırdı.
Ne SGK olurdu, ne SGK açığı olurdu, ne EYT olurdu, ne de bütün bu saçmalıklar siyasi çıkar malzemesi olurdu.
Ama yok kardeşim, bu SGK isimli saadet zinciri yapıyı, bize illa ki musallat edecekler, illa ki paramızı zorla elimizden alıp, bizi başka opsiyonlardan mahrum bırakacaklar.
Ondan sonra, "Bilmem kaç yılından sonra SGK'lı olanlar üvey evlat, onlar ölsün gebersin, beni 45 yaşında emekli etmezsen sana oy vermem" diyerek gençlerin paralarını indiragandi etsinler.
Neyse hocam, size başarılar diliyorum.
Sosyalizm; faşizmdir. Çünkü insanlara belirli bir hayat tarzını dikte eder.
Sosyal devlet ve Cumhuriyetin bize sağladığı fırsat eşitliğini sonuna kadar savunan biriyim ve insan hakları konusunda ise liberalizm bence gayet uygun bir durum fakat rekabet konusun da ise devletin burada olması gerekiyor mesela SPK çok mantıklı bir kurum (şuan görevini yapmıyor o ayrı) ama bireysel silahlanma da masum insanların akut anda kendini savunma hakkını sağlayan bir durumdur ve bence doğru ve bilinçli bireysel silahlanma olmalıdır.
3:53 devlet büyüktür derken hacim olarak bir büyüklükten bahsediyor besim bey
Besim Bey kadar haklı bir siyaset adamı daha yoktur,yedirmeyiz
6:00 İşinize gelince düzenli serbest piyasa senaryoların zaten devlet tarafından hazırladığını söyleyip devletin varlığını savunup büyük olmasını sebeplendiriyor belki de övüyorsunuz; işinize gelmeyince yok işçi ezilecek, patron işçiyi zart deyip kovacak gibi kötülemeler yapıyorsunuz. Zaten kırmızılı arkadaşın dediği gibi bu senaryoların hazırlanması için belirli kanunlar çıkarılması gerek, aynı şey patronun işçiyi zart diye kovmaması için de yapılır, işçinin bu tür senaryolarda mağdur olmaması için devlet (liberal) gene gerekli kanunları çıkarır, bunun ekonomiye ve özgürlüğe zarar gelmeyecek şekilde hazırlar. Kısacası bu tür şeyleri görünmez ele* teslim etmeden önce ihlallerin (insan hakları vs.) yaşanmaması adına kanunlarla desteklenmesi gerek. Sen çıkıp bu özel sektörün ya da burjuvanın yararına olmadığı için devlet bunu kanunlarla desteklemez dersen iki yüzlülük etmiş olursun. "Bakın, Almanya'da burjuvalar zart diye işçi kovamıyor ama Türkiye'de kovuyorlar işçi sefil hâle giriyor, çünkü Türkiye'de devlet büyük değil." Devlet işçini mağdur olmaması adına gene gerekli olan (her iki tarafı da mağdur etmeyecek) kanunları çıkarıp aradan çekilir. Devletin tutup da bir işçinin özgürlüğü ve hakları için patronun da haklarını ve özgürlüğünü tehdit etmek zorunda olması ne kadar mantıklı? Ki bahsettiğimiz ütopik senaryoda işçinin çalışabileceği pek çok alternatif iş yeri olduğunu da unutmayalım. Velhasıl kelam size katılmıyorum dostlar, bence olaylara çok ideolojik yaklaşıyorsunuz.
Videolarınız harika kaçırmadan izlemeye çalışıyorum ancak fiyat elastisitesi konusunda kola örneğini vermiş ve önemli bir şey olmadığından bahsetmişsiniz. Kola hayattaki en önemli birkaç şeyden birisidirve ben kaç para olsa alacak birisiyim. Kola konusunda daha dikkatli konuşursanız kimseyi incitmemiş olursunuz.
Keşke tarafınızı daha az belli etmeye çalışsaymışsınız.
Besim tibuku gördüm direkt damladım
İzlediğim ilk videonuz
Benim tavsiyem özellikle bu videonun altında olanlar gibi sizi eleştiren videolara cevap videosu çekip kendi kendinizi parçalamanız video çok iyi olmuş
işte beklediğim video
BESİM TİBUK HAZRETLERİ
Elinize sağlık.
Bilgisizce çekilen bir video olmuş.
Konuşmak için çok doğru bir tercih teşekkürlerr
Amerikada sağlığın pahalı olma sebebi doktor maaşlarının çok yüksek olmasından bunun sebebi de amerikada doktor hata yaparsa hayatıyla öder türkiyedeyse doktor hata yapa yapa öğrenir yani risk yüksekse ücrette yüksek olur ayrıca 5 milyon nüfuslu norveçle 340 milyon nüfuslu amerika kıyası baya iyiydi.
Doğru bir de sigortayı atlamışlar
tam bunu yazmak için gelmiştim. 5 milyonluk steril bir nüfusu olan norveçle, 350 milyon dünya karması nüfüsu olan amerikayı karşılaştırıp, amerikada insanlar birbirini öldürüyor diyorlar :D şu son yüzyılda yapılan bütün büyük keşiflerin çoğu bunların beğenmediği sağlık ve eğitimin paralı olduğu amerikadan çıkmıştır. kendileri siyaset okuyor ama bazı konularda cahil kalmışlar. o çok övdükleri norveçin son yüzyılda insanlığa ne katkısı olmuş? siz zahmet etmeyin ben baktım, biri ataç diğeri de peynir rendesi..
Tr de doktor 1000 dolar alıyor amerikada 30000. Amerikada doktorlar avrupanında kat katı alıyor.
Videonuzda katılmadığım çok nokta oldu, bunları video video belirtmek isterim.
Besim Tibuk'u nesnel bir şekilde eleştirip herhangi bir görüşün propagandasını yapmamanızı beklerdim ama onun yerine çoğu yerinde sığ sözlerle sosyal devlet anlayışının propagandasını yapan bir video olmuş bu video.
Birinci videoyu eleştirirken konuyu bağlamından kopardığınızı düşünüyorum. Dolayısıyla eleştirmek için eleştirmişsiniz gibi durmuş. Tibuk'un orada "büyük devlet"ten kastının vatandaşını kollayan, dış politikada başarılı, iç güvenlikte bir numara, yoksulu gözeten, suçluyu cezalandıran, iyinin dostu, kötünün düşmanı bir devletten ziyade ideolojisine aykırı olanı baskılamakta başarılı bir devleti kastettiğini siz de bal gibi biliyorsunuz hatta sona doğru "Türkiye cezalandırma mekanizması olarak güçlü." diyerek bunu kendi düşüncenizmiş gibi lanse etmişsiniz.
İkinci video hakkında söylediklerinize gelince; Harbiden de Tibuk'un benim hiç tasvip etmediğim "Yapalım,olsun." tarzı kestirip attığı zamanlar olsa da bu onlardan birisi değil bence. Gelir eşitliğinin en önemli şey olmadığını söylemiş, yani meşhur "Eşitlik mi, adalet mi?" sorusunun ekonomik yansımasında adalet tarafını tutmuş ve hatta adaletin beraberinde eşitliği de getireceğini savunmuş. Bu düşüncesi mantıklı mı değil mi tartışılır fakat Ömer'in söyledikleri sığ bir sosyal devlet anlayışı propagandası olmuş, kendisini daha nesnel olmaya davet ediyorum. "HAYDİ KIZLAR OKULA! kampanyasında devletin oynadığı role dikkat çekip oynadığı rolün öneminden bahsetmiş mesela. Ama bence bu tartışmalı bir konu; mesela 20. yüzyılın sonlarına doğru, dünyada bilimin sadece bilim adamları ve elitlerin uğraşı olmaktan çıkıp halkın da bunla ilgilenmeye başlaması, yani popüler bilimin doğuşunda devletler hiç rol oynamadı; tamamen özel teşebbüslerin verdiği bir sonuç. Bu da okula gitmeyen kızların okula gitmesi kadar önemli bir şey bence.
3. videoda Yaşar'ın baştaki eleştirileri haklı eleştiriler, belki eğitim piyasalaşmaya uygun bir alan olmayabilir diyor, doğru diyor ama sona doğru öbür arkadaş yine yapmış propagandasını ve bu sefer Yaşar da desteklemiş. Devletin fakir birisini alıp eğitmesi şu tartışmada hiçbir şey ifade etmez. Yine aynı tartışma; eşitlik mi yoksa, adalet mi? Fakir birisinin eğitim alması yerine zengin kişinin daha da iyi bir okula gitmesi ülke adına daha hayırlı olabilir, bunu bu şekilde kestirip atmak doğru değil.
Sağlık hakkında ABD'de oran olarak sağlığa daha fazla para harcandığını söyleyip buna da "israf"a yormanız saçma olmuş. Belki ABD'deki insanlar biraz daha fazla para verip çok çok daha kaliteli bir sağlık hizmeti alıyorlar; veri eksik, bunu bilemiyoruz. Devamında yaptığınız eleştiriler de Tibuk'un dedikleriyle paralellik gösteriyor ancak Tibuk burada zenginden alıp fakire verme görevini fakirlere devrederken çok dayanışma içerisinde olan bir halk olmadığımızı unutmuş. Ya da ne bileyim, dayanışma bilen toplumuzdur; dayanışma kültürünün olduğu ülkelerde herkesin kendi istediği kadar paylaştığı vakıf kültürü daha doğru olacaktır. Sosyal olmayan devlet dayanışmanın öldüğü anlamına da gelmez ayrıca, sadece bunun zorla yapılmadığı anlamına gelir.
Sondaki Osmanlı konusunu pas geçiyorum.
Tibuk hakkındaki benim görüşüme gelecek olursak da Tibuk'u fazla tanımıyorum ama tanıdığım kadarıyla rahat kafalı ve sempatik bir adam. Sağdan, soldan gördüğüm kesitlerinde gördüğüm kadarıyla "Yapalım, olsun." dediği ama "Nasıl?" diye sorduğumuzda cevaplayamayacağı çok lafı var ama günümüze yaklaştıkça, belki de siyaseti bırakınca bu tarz söylemlerden uzaklaşmış gibi geldi bana kendisi. İktidar vasfı olduğunu düşünmesem de bence bilgili birisi ve bize öğretecek çok şeyi var.
Güzel bir program olmuş tebrik ederim. Ancak Sağlık konusunda devlet hastanelerinin durumunu da keşke daha fazla ele alsaydınız. Böylece özellerle olan mukayesesi daha makul olabilirdi
Ben ilk öğretim okurken şöyle bir durum vardı devlet okuluna gidiyorsan başka mahalledeki okula gidemiyordum. İnsanlar çocuklarını farklı mahalledeki tanıdıklarının evlerine kayıt ettiriyorlardı. Şimdi öyle mi bilmiyorum
Bu fırsat eşitliği yaratmıyordu. Zengin mahallesindeki insanlar devlette baskı yaratıp iyi öğretmenleri kendi mahallerine çekiyorlardı. Okulun hizmeti binası her şeyi çok iyiydi. Diğer mahalledeki insan ise oraya erişemiyordu. Hatta fakir mahallelerinde o okullara gidersen eğer zenginlerin arasında mutlu olamayacağın oradaki çocukların seni aşağılayacağı düşüncesi vardı.
okulların piyasaya açılmasında çok sığ bir anlayışla, besim tibuğun anlatmak istediğini geçiştirmişsiniz. türkiyede özel ilkokul ve ortaöğretim okulları sadece özel işletmeye sahip şirketlerdir. müfredat anlamında yine devletin belirlediği zorunlu müfredatla eğitim vermektedir. burdaki önemli mesele müfredatların da piyasa açılmasıdır.
sonuç olarak diploma denen lanet bir şey var. aynısı diğer ülkelerde de geçerli.
biz devletin diploma vermediği bir sistem istiyoruz. var olan sistemi cilalamaya çalıştığımız yok. kokan bir insana parfüm sıkmaya benzer o.
Yaşamım boyunca Türkiye de özgürlükçü düşünceye sahip insana çok nadir denk geldim. Fikir özgürlüğü dahi yoktur, bırak eylemi. Türkiye de insanlar ezici bir çoğunlukla KOMÜN 'dür. Aynı binada oturan akrabalar, birlikte yaşayan kuzenler, kardeşler, birbirlerinin her şeyini bilen ve gerektiğinde birbirinin hayatına müdahil olan bir yaşayış biçimi hakimdir bizde. Aile içindeki ''BABA'' tarafından çözülemeyen sorunlarda da '' baba'' devlete başvurulur. 'Belki son 10 yılda bir bireyselleşme ve özgürleşme Z kuşağı tarafından talep edilmeye başlandı. Ama kesin net 2000 öncesi doğmuş her Türk vatandaşı komün yaşamı özler, ister ve liberalizmden rahatsız olur. Bunu ''eskiden mahalle vardı'' diye çok kez anlatırken duymuşsunuzdur. Hem komün hem özgür olunmaz. Komün bir kültüre sahip isen hayatında sana karışan bir ''BABA'' olacaktır. Demirel 'e ''Kurtar bizi BABA'' denmiyor muydu ? Bir şey bir durum için hem iyi hem kötü olamaz. Oryantalist kültürün çıkmazı ''ama'' ''hem''ler. Ya özgür olursun ya olmazsın, ya komün olursun ya olmazsın ! öyle değil mi ?
Teşekkürler
Bomboş. Bu ikiliye 5 kilo patates versek, en az 3 kilosunu satmadan dönmeyin desek, patatesleri yer, bir yerden borç alıp öyle gelirler.
21:30 detayli özelleştirilmiş eğitimi anlattığı videoda devletin ciddi denetimlerinden de bahsediyordu yanlış hatırlamiyorsam. Piyasalaştirilmiş eğitimden kastı başıboş bırakılması değil.
Hayır besim tibuk devletin asla ve asla denetlememesini söylüyor ki çok doğru söylüyor zaten bunu anlattığı serilerde var
@@ruinedlove2615 devletin denetlememesi, denetleme mekanizmalarının direkt olmaması demek değildir. Denetleme şirketleri olur onlar kurumları denetler ayrıca diğer denetleme şirketlerini denetler ve böylece bayramda camideki herkesin herkesle bayramlaşması gibi bir denetleme zinciri oluşur ve daha iyi denetleme yapılabilir.