Soğuk bir kış günüydü, rüzgar esiyordu... Okulun her santimetre karesini bir ticaret alanı olarak gören Sultanahmet esnafı zihniyetli Veysi ile fikir paylaşmayı tercih eden düşünce adamı İlker'in yolları işte tam da burada ayrıldı
Peki Nazım ? Nazım hakkında bir açıklama yapılmamış sayın Canikligil. Haydi Veysi’yi geçtim Nazım nerde bre insafsız. Nazımsız nasıl izleyelim biz, biraz bizi de düşün.
Adami sadece İtalyan mafya filmi cekiyor gibi gostermissiniz. Adam Kzigin Boga Zindan Adasi Para avcisi The Aviator gibi filmler de cekti. Ayrica yaptigi mafya temali filmler cekilmis en iyi mafya filmlerinden. Overrated kelimesini kariyeriyle yuzunuze carpar adam
Nazım ve Veysi yok, "sevmiyorum ama IMDB'de ilk üçte" diye güzel film diyen bizim gibi bir arkadaş var. Ne diyeyim ki, Veysi'nin en azından bir mantığı, gidiş yolu vardı.
Yanınıza sinemadan anlayan biri otursaymış daha iyi olurmus İlker bey. Makara bir yere kadar. Gerçekten donanımlı birinin ele gelir bir katkida bulunmasi lazim.
Olması gerekenler: Olmaz Öyle Saçma Şey (orijinal formatıyla) Nazım - Veysi (Veysi mediumu temsil ediyor çünkü) Video başlığında filmlerin orijinal adının kullanılması Olmaması gerekenler: Geyik (max 30 sn tahammül edebiliriz) Mustafa Seven'in varlığı Mustafa Seven'in kamera önünde olması Mustafa Seven'in yaklaşık %40 büyüklüğündeki konuşma oranı
Hani o çok sevdiğiniz müzik grubu dağılır, sonra solist kendi başına bişeyler yapmaya çalışır albüm falan çıkarır ama bi daha hiç eskisi gibi olmaz ya... Evet işte tam olarak o durum.
Yo,ben bir 2002'li olarak daha önce hiç italyan mafyasını konu alan bir Martin Scorsese filmi izlemediğim için bende farklı bir hissiyat yarattı.Bu film tamamen 'böyle filmlerde yapılıyor bakın' diyerek teenagerları hedef alan bir filmdi bence.Eskiden yapılan işleri daha yumuşak bir şekilde gençlere tanıtmaya yönelik.Demem o ki yaşlı işi değil yani😂 Sizin gibi bilgili ve çok film izlemiş insanları hedef almıyor.İşin netflixten çıkması da bunun kanıtıdır.Neyse çok da uzatmak istemiyorum zaten hepimiz öleceğiz.
Mustafa SEVEN beyefendiyi tanımıyordum. İlker Bey ile birlikte bu videoda görünce tabii ki google hocama sordum. Aydınlatmacı olduğunu öğrendim. Belki de sinema bilgi/birikimi ve yorumlayışı çok iyidir ve herhalde o yüzden bu videoda yer alıyor diye düşündüm. Fakat video bittikten sonra aklımdaki soru "Mustafa SEVEN'in bu videoda ne işi var?" Scorsese'nin iki buçuk saatini çaldığını söylüyor. Ben de İlker Beye soruyorum "Bu güzelim filmi konuşacak kimseyi bulamadığı için ev aydınlatması hakkında konuşurken "gel konuşalım" mı dediniz Mustafa Beye?" Saygılar
Ben de Mustafa Bey'i tanımıyordum (halen daha tanımıyorum) ama üslubu ve yorumları hoşuma gitti mesela. Film hakkındaki düşüncelerimi bire bir yansıtmış kendisi. Kimse kendini otorite görüp ahkam kesmesin lütfen, itici oluyor. Gayet de gereksiz uzun ve klişe bir filmdi. Üstadlar oynuyor diye aklımızı ve izanımızı mı inkar edelim? Tek etkilendiğim sahne, Al Pacino'nun öldürülüşüydü. O soğukkanlılık ve umursamazlık gayet güzel aksettirildi. Gerisi kuru kalabalık.
@@flu kendi kendime yanıtlayayım soruyu çünkü siz de benim sorumu anlamamışsınız. Buradaki sıkıntı Mustafa Bey'in sinemadan anlamaması ya da filmi beğenmemesi değil. Mustafa Bey Nazım&Veysi gibi şeytanın avukatlığını yaparak İlker Bey'e gol pası atamıyor. Muhabbeti sürekli tıkıyor. Yani bu serinin takım oyuncusu değil anlamında ifade ettim meramımı. Yoksa az biraz sarkazm nedir? Konsept nedir? Vs anlayabiliyoruz. Soruyu da bu şekilde sormuştum. Teşekkür ederim. Saygılar.
Filmin kesinlikle "hayatın anlamı" ile ilgili bir derdi vardı. Hayat nasıl yaşanmalı, nasıl yaşanmamalı sorularını soruyordu ama cevap vermiyordu. İzleyiciyi sarsan da bu kadar sert bir hikaye, bu kadar ambivalans yaratan bir karakter üzerinden bu soruların sorulmasıydı.
Veysi ile Nazım olmadığında bu serininde bir anlamı yok bence hocam. Zamanında çok tutmuş dizinin devamı çekilmişte aynı tadı alamamışsın gibi bir his oluştu izlerken. Tabi kim takar Yalova kaymakamını ama benim hissettiklerim böyle:(
Sevgili İlker hocam OÖSŞ'in en başından beri konseptinin çatışma içerdiğini biliyorum. Nazım ve Veysi de sizinle ters düşüyordu hatta bazen rol yapıyorlardı. Cahillik rölü. Ama onlarınki eğlenceliydi, onlar sempatikdiler o yüzden o cahillik rolünde itici olmuyorlardı . Bazen onlar da söyledikleri ile insanı sinirini zıplatsa da sempatiklikleri ile affettiriyorşardı. İtici gelmiyordu. Fakat Mustafa beyde pek öyle olmamış. Rahatsız edici düzeyde itici olmuş. Ve çatışmaya pek katkı yaptığını da söylemek zor. Asıl maksat eğlenceli hale getirmektir conflick yaratarak burada gerilim yaratılmış neredeyse. Hem Nazım az çok sinema bilgisine kültürüne sahipdi böylece sohbeti de ilerletebiliyordu . Kısacası eğer bu programda olmayacaklarsa Mustafa sevenle de olmaz, ESG ile de olmaz.Yani en azından ben benim gibi bir grup insan bu fikirde. Eğer onlar vazgeçtiyse baskı yapalım ifa kanalına:) yok sizin kararınızsa bence bir daha düşünün. En azından OÖSŞ bölümleri için bir araya gelmek çok zor olmasa gerek. Hörmetler.
Çok güzel açıklamışsın, ayrıca mustafa bey bir şey anlatmaktan çok, filme boş boş sallıyor. İlker hoca da eskisi gibi filmi incelemekten ziyade film dışı faktörleri konuşuyor. Hiç bir cazibesi kalmadı programın. İnş ekip tekrar toplanır.
Bu video da kamera arkasında Nazım ve Veysi,konuk olarak da Mustafa Preşeva olması gerekirdi. Filme karşı ciddiyetsiz,saygısız ve ukala bir yaklaşımla filmi eleştirmeye çalışan Mustafa Seven olmamalıydı. Yanlış konuk seçimi olmuş.Bu filme böyle bir program çekmen beni hayal kırıklığına uğrattı İlker Canikligil. Daha derinlemesine analizler ve efsanelerin sinemaya vedasına daha ciddi ve teknik yorumlar beklerdim sizden,çünkü merakla bekliyordum bu filmi incelemenizi ve yorumlarınızı. Bence bir daha çekin bu videoyu. Saygılar. Sevgiler.
İlker hocanın söylediğinin, hemen hemen her cümlesine katılarak eklemek istediğim bir ek var. Veysi nin başardığı çatışmayı Mustafa bey başaramıyor. Sebebi biz cahil (ama çok şey bildiğimizi düşünen) gençleri temsil eden Veysi , salak ve komikçe de olsa doğru soruları soruyordu. Mustafa bey, tamamen yönlendirilmiş kendi fikirlerini söylüyormuş gibi geliyor. O çatışma kurulmuyor. Otorite bölünüyor. Sonuç olarak sizin düşüncelerinizi özlemişiz. Thank you.
filmde kenedy ailesinin mafya ile ilişkisi, amerika küba arasındaki gerginlik cia'in buna mafya işbirliği ile müdahalesi, kenedylerin seçim hilesi, hepsinde önemlisi amerika tarihinin en gizemli olayı hoffanın başına ne geldiği anlatılıyor ve bu film yorumlasın diye çıkan mustafa filmde " HİÇ BİR ŞEY OLMUYOR" diyor. abi daha ne olsun filmde beğenmedim dersin anlarım sıkıldım dersin anlarım, ama kusura bakma hiç bir şey olmuyor diyorsan bence sen sinema yorumlama işini gözden geçir derim. olanı beğenmemek zevk meselesi ama olanı anlamak "HİÇ BİR ŞEY OLMUYOR" demek ayrı bir şey.
Bir şemsiye tamircisi, yazmış olduğu şiirleri incelemesi için Shakespeare’e göndermiş ve ünlü yazarın görüşünü sormuştu. Shakespeare’in yanıtı kısa oldu: “Siz şemsiye yapın, hep şemsiye yapın, yalnızca şemsiye yapın...”
Scorsese yi sadece mafya filmleriyle tanıma gafletine düşen sağdaki arkadaşa king of comedy, cape fear, wolf of wall street filmlerini önererek Irıshman in aslında bi yıllar sonra buluşan eski dostların veda filmi olduğunu bununla birlikte çok uzun dakikaları izleyiciyi göz açıp kapayıncaya kadar geçen bir zaman dilimi gibi hissettirme matematiğini zaten anlamanı beklemiyorum. Daha az itici olman dileğiyle herkese iyi çalışmalar :)
Bu bölümle beraber 'olmaz öyle saçma şey' sadece format olarak değil anlayış olarak da bitmiştir. Sinema adına konuşacak bir şeyleri olan üç adamın değişik bir format ve mizahın fazlasıyla yer alarak seyredenleri hem bilgilendiren hem de eğlendiren 'video serisine' elveda diyebiliriz. Gariptir ve tesadüf midir onu da bilemiyorum irishman filmini konuşarak bu vedayı yapmak filmin özündeki klasisizme zıt bir ayrışma olmuş. Şimdi sizi takip edip izleyenler 'Mustafa bey ile olmaz bu iş, ne saçma, bari programın adını değiştirin' gibi tepkiler verebilir ve siz de 'ne alaka, bunu yapan ben ve çevremde olan insanlar, izlemek istemiyorsanız izlemeyin' diye cevap verirseniz bu da nitelik olarak bir değişikliğe ait bir sorun olur, her neyse.. Yaptığımız yorum da olsa, eleştiri gibi de gelse veyahut hakaret gibi de anlaşılsa sonuçta burada emek veren sizlersiniz. Birkaç kişi harici pek bir seveni olmayacağı bu formata sanırım 'uğurlar olsun' deme zamanı.
Yaşım 17 sinema tarihinde iyidir denilebilen filmler izlemeye çalıştım hep, korku dışında da çoğu türle ilgili ismi sık geçen filmleri izledim, ama geniş bir sinema kültürüm yok. Sonuç olarak 2 kere İrlandalı Dede izledim gayet güzeldi bence.
Ilk defa Ilker hocanin düsüncelerini tamamen duygusal bulup Mustafa Seven`a yerden göge kadar hak verdim :D Film hüzünlü bu bir gercek ama cidden verdigi etki son bir kez bu ekip ölmeden bir araya gelmek istemis ve sirf kendileri icin film cekmek istemis gibi. Makyaj ve genclestirme o kadar kötüydü ki ben filmin baslarinda yasli amcalar mafyacilik oynuyor sandim ama aslinda onlar genc hali imis (!) Mustafa Bey sirf filmi begenmedigini sebepleriyle acik yüreklilik ile belirtigi icin adamin bunca birikimine ragmen filmden anlamayan biri muamelesi yapilmis yorumlarda, delirmemek elde degil. Sirf büyük oyuncular ve Martin Scorsese ismi gectigi icin bir filmi begenmeme hakkimiz yokmus gibi davraniyor ülkemin insani. Biz bir seyi sevmeyi de sevmemeyi de beceremiyoruz.
Benim hayatımın içerisine parmakları şöyle kaldırıp "OLMAZ ÖYLE SAÇMA ŞEY!" diye bir hareket tarzı girmişti sayenizde. İlker hocam sizi seviyorum umarım daha da başarılı, biliyorum çok tatmin olmazsınız ama olabildiğiniz kadar olduğunuz işlerin altına imzanızı atarsınız. Ama o "OLMAZ ÖYLE SAÇMA ŞEY!" in "OLMAZ ÖYLE SAÇMA ŞEY!" olmasında iki kahramanın daha payı vardı. Bu bir bütündü aslında. Ne biri ne öteki olmadan olmayacak bir şey. O yüzden Nazım ve Veysi'yi de sizin kadar sevdiğimden, bu duruma üzüldüğümü buraya yazmak istedim. Nazım ve Veysi olmadan "OLMAZ ÖYLE SAÇMA ŞEY!".
Hocam dış ses formatına geri dönmeniz lazım. Yan yana duran ve birbirine donuk konuşan iki kişi çirkin görünüyor, hacivatla karagöz gibi. (Artık para verdigimize göre böyle isteklerde bulunabiliriz) :)
Bu alınan karara saygı duymaktan başka bir seçeneğimiz yok. Perde arkasında neler olmuşsa olmuştur lakin farklı bir durum var, anlatılmak istenen var, buradaki yorumlar ile size anlatmak istenen aslında oradaki 3 kişiden 2 si bizdik. Biz kendimizi o insanlarin yerine koyup aynı soruları veya yorumları yapıyorduk. Bunları yaparken en önemlisi de öğreniyorduk. Okuldan kaçıp buraya gelmek gibiydi önceden. Sinemayı sevmeyip , o üçlüye kahkaha atmak gibi bir şeydi. ' Sen kimsin kardeşim ? ' diyinde voltami alayım.
"Güzel görüntü görmek istiyorsam Kuzey Avrupa'yı dolaşan treni de izlerim" diyerek bir filmin kusursuz sinematografisi de küçümsenmiş oldu.Koltuğunu böylelerine mi bıraktın be Nazım? :/
İlker Bey 09:00 da "Sen onu yanlış anlamışsın." demeseniz vallahi orada durdurup ben yorum olarak yazacaktım. Ama 1 dakika sonra yine durdurdum şu an bu yorumu yazıyorum çünkü sizin cevabınız da tatmin etmedi bence. Mustafa Bey, bu filmde anlatılan şey tamamen sizin anladığınızın tam zıttı. Öncelikle şu konuda hak verdiğimi söyleyeyim: Mean Streets, Goodfellas vesaire hepsi aynı film gibi geliyor bana. İkisini üst üste izlemiştim, hangi sahne Goodfellas'tan, hangi sahne Mean Streets'ten onu bile ayırt edemem. Hatta yarın bunların içine The Irishman da karışacak, iyice çorba olacak. Gerçek bu. Çünkü İlker Bey'in dediği gibi aynı filmin kopyası gibi geliyor. O lafın altına imzamı atarım. Ama hatırladığım kadarıyla Goodfellas'ın sonu ana karakter için iyi bitiyordu. Orada bir güzelleme vardı gerçekten Mustafa Bey'in dediği gibi. Fakat bu film aslında tamamen zıttı bir mesaj veriyor. Galiba İlker Bey Godfather'ı anlatırken Olmaz Öyle Saçma Şey'de "Çoğu kişi üçüncü filmi sevmez ama aslında gerçek mesajı üçüncü film veriyor. Godfather tekerlekli sandalyede otururken yalnız başına ölüyor. İşte o kadar mücadelenin, entrikanın ardından varacağın şey yalnız başına ölmek." gibi bir şey söylemişti. İşte bu film tam olarak o. Frank (DeNiro) orada kendisine gelen FBI'lara hala Jimmy'yi kimin öldürdüğünü söyleyemiyor. Ama o Mustafa Bey'in anladığı gibi "İşte bizim İtalyan mafyası kodumuz budur. Ölsek de hala söylemeyiz." değil. Adam Jimmy'yi kendisi öldürdüğü için söyleyemiyor. Söylerse o yaşta hapse girecek. Belki de söylemek istiyor. Çünkü kızlarını görmeye gidiyor, ölmeden önce çocuklarıyla arasını yapmak istiyor, olmuyor. O an onu itiraf etmesi iyi de bir fırsat aslında. Söylese, adalete teslim olsa, belki kızlarının, özellikle Jimmy'yi onun öldürdüğünü anlayan Peggy'nin gönlünü alacak. Ya da haberi olmayan diğer kızları için bu yaştan sonra şok olacak. Bir yandan en azından son bir dürüst olma şansı, bir kez olsun erdemli davranma şansı geliyor ayağına; öte yandan o yaşta hapse girecek biri için çok çok zor bir karar. O sahnede gerçekten bekliyorsun itiraf gelecek mi diye. Ama yapamıyor, zor kararı veremiyor... Aynı Godfather 3'teki gibi, tek başına ölüyor. Ve aynı mesaj, bu filmde de veriliyor. En son sahnede Noel'de hastanede tek başına kalıyor. Noel Hristiyan dünyası için çok önemli bir bayramdır. Yüzde doksanı ateist olan Kuzey Avrupa'da bile dibine kadar kutlanır çünkü dini bir bayramdan ziyade bir kültüre, bir geleneğe dönüşmüştür artık. Birbirinden ölümüne nefret eden aile bireyleri bile bir evde buluşur, akrabalar gelir, yemek yenir vesaire. Noel'i tek geçirmek, hem de tam 4 tane kızı ve muhtemelen torun torbası varken, inanılmaz üzücü bir olay yani. Belki ben bile Müslüman ülkede doğmuş biri olarak ne kadar dramatik olduğunu tam olarak anlayamıyorum, ama anlayabildiğim kadarıyla bile fazlasıyla dramatik. Mustafa Bey'in şu yorumlarına katılıyorum: ilk 2 buçuk saat gerçekten son yarım saati hazırlıyor ama onun dışında çok sıkıyor. Sürekli arka fonda tematik bir müziğin üstüne 5-10 dakikalık skeçler gelip hayatlarındaki önemli dönemeçleri anlatıyor gibi. Ama tempo hiç durmuyor, sürekli yeni karakterler tanıtılıyor, onları hazmetmek için zihnen çok mesai harcıyorsunuz ama çoğu da içselleştiremeden silinip gidiyor. Bunca şey içerisinde izleyici olarak beni Frank'in neredeyse repliği bile olmayan Peggy'yle olan ilişkisi konusunda endişelendirip, meraklandırabilmişse, yine de iyi bir yönetmenliktir bence ama... tek karakterle de olmuyor. Son yarım saat, özellikle Jimmy'yi (Pacino) öldürmeye götürdükleri sahneden itibaren, müthiş bir dram bence ve filmi toparlıyor. Tabi ki 10 üzerinden 9 verilecek bir film falan da değil. Hele de aynı şeyi daha önce aynı yönetmenin 5 ayrı filminde izlemişken.
Filmin kamera arkasından Gangster Filmlerinin Unutulmaz Yönetmeni diye bi film çıkar. İhtiyarların eski günlerden bahsetmeleri falan güzel olur. Yayınlasalar The Irishman'dan daha çok izlenebilir. Belki bu sayede Hoffa'ya ne olduğu bilinmiyorken Scorsese'nin neden faturayı İrlandalıya çıkardığını öğrenmiş oluruz. Bu arada ben filmi beğendim. Çok kendine özgü bir tempo ve hava yakalamış yönetmen. Karakterlerin kendini gerçekleştirmesine olanak tanınmış.
@@TheBigbird10 Instagram'dan yazdim bir ihtimal okur diye twitterdan yazdım her şey bu program için. Şakası bir yana umarım ciddi değildir gelip geçicidir ya.
Filmi izleme fırsatım olmadı henüz ama bu Mustafa bir tek bana mı gereksiz geliyor? Eskiden kamera arkasında biraz bilen ya da bildiğini düşünen romantik bir adam, birazdan daha az bilen paragöz bir adam (Bu iki adam bizi temsil ediyor), kamera önündeyse zaman zaman bizi gıcık eden bilen bir adam vardı. Şimdi kamera önünde bilen ve bizi zaman zaman gıcık eden bir adam ve ne bilip bilmediğini bilmediğimiz bizi sürekli gıcık eden bir adam var. Kim yahu bu Mustafa Seven? Kanaldan soğutuyor insanı resmen.
Eski usül daha iyidi. En azından yorumlanıyor ve teknik bilgi konuşuluyordu. Bunda sırf geyik var. İki kişi güzel eğlenmiş ve gülmüş.
5 років тому+8
Nazim ve Veysi gelir yada gelmez bu en nihayetinde kendi aralarinda aldiklari bir karar. Arka planini biz bilemeyiz. O yüzden israrin anlami yok. Ancak -Mustafa beyi genel anlamda begenmekle birlikte - bu video icin kendisi cok yanlis olmus gibi görünüyor. Zamazingoda programi ne kadar güzel sürdüryorsa, burada en az o kadar anlamsiz yorumlar yapiyor. Belki devamindaki videolarda bu hissi kirar ama film elestrisi gibi bir konuda kendisi sokak röportaji kalitesinde yorum yaparak antipati toplamayi basarmis. Hepsi bir yana su an yorumlara verilen cevaplari görünce üzüldüm. Gerek IFA dönemindeki videolar olsun, gerek Flu TV deki bircok video, cogunu keyifle izliyorum ve hepsinde de konuklarin etkisi yadsinamayacak kadar fazla (bkz: ESG). Demem o ki kanali basariya ulastiran dogru konsept ve uygun konuklar. Bu anlamda cogu kisinin genel kanisi olarak bu videoya gelen elestirilere Ilker beyin verdigi agresif ve de egoist tepki kendisini degersizlestiriyor. Kanal benim, istedigimi yaparim seklinde bir bakis acisi ve de böyle bir tavir sadece izleyici kanalda uzaklastirir. Ilker beyin izleyicinin tepkisine daha iyi kulak vermesi dilegiyle...
Aynen, bir insan bir filmi bu kadar anlayamaz, guzel bulup bulmamaktan bagimsiz olarak. Birde Veysi yorumunu yapip dinliyordu, bu formatta Mustafa konusuyor Ilker araya girmeye cabaliyor :)
Deniz Ünsal Çünkü sinema tarihinde çok tanınan 70 yaşındaki birinin çok tanınan başka birileriyle çektiği bir filmi, o adam kameranın karşısına geçip sıçsa bile herkes beğenmek zorundadır. Filmin ne anlattığının zerre önemi yok. Eğer sen de bu filmi beğenmeyen birini gördüğünde “Nasıl yaaaaa? Anlamamışsın filmin ne anlattığınıııııı.” demiyorsan neden yaşıyorsun ki?
bir toplumda belli bir noktaya gelmiş ve etiketlere sahip olan bunca adamın yabancı dile özenti olması gerçekten tuhaf... kendi düşüncem, sağlam bir özeleştiriye ihtiyacınız var... ya açıkçası işin dedikodusu magazinini bıraksanız da filmi konuşsanız hani iyi olurdu...
Film Frank Sheeran'ın hikayesini anlatmıyor, Frank'in perspektifinden geniş bir zaman aralığında olanları anlatıyor. Sonunda da komple olayların Frank'e etkisine bağlayarak dramayı havada bırakmıyor. Ben filmi bu yüzden Goodfellas ve Godfather 2 karışımı gibi buldum ve çok sevdim.
Arkadaslar ben ilker. Veysi Sala geri gelmeyecek. Soyleyeceklerim bu kadar. İyi gunler.
Film Ciyki tam olarak su oldu! Adamlar acemi. Ama her konuda!
ruşen ne zaman geliyor?
Soğuk bir kış günüydü, rüzgar esiyordu... Okulun her santimetre karesini bir ticaret alanı olarak gören Sultanahmet esnafı zihniyetli Veysi ile fikir paylaşmayı tercih eden düşünce adamı İlker'in yolları işte tam da burada ayrıldı
HAYIIIRRRR!!! En azindan bu konseptlerde Nazim olaydi :(
Peki Nazım ? Nazım hakkında bir açıklama yapılmamış sayın Canikligil. Haydi Veysi’yi geçtim Nazım nerde bre insafsız. Nazımsız nasıl izleyelim biz, biraz bizi de düşün.
Mustafa Bey en az sevmediği kadar da anlamamış filmi, ilker canikligil artık seyirciye anlatmak zorunda kaldı muhabbet devam edemeyince:)
Nazım ve Veysi olduğunda en azından film ve sinema hakkında bir şey konuşuluyordu.
İlker Hocam sohbetine ayak uydurabilecek insanlarla video çekersen hem senin hem bizim için hayat daha kolay bi hale gelir
Adami sadece İtalyan mafya filmi cekiyor gibi gostermissiniz. Adam Kzigin Boga Zindan Adasi Para avcisi The Aviator gibi filmler de cekti. Ayrica yaptigi mafya temali filmler cekilmis en iyi mafya filmlerinden. Overrated kelimesini kariyeriyle yuzunuze carpar adam
"Merhaba Nazım ve Veysi" repliğiyle başlamayan bir oösş, asla bir oösş olmamıştır. Bu konuda tutucuyum...
Yaşlılığın getirdiği hüzünle film çeken bir adamın filmini izleyip kendilerinin yaşlanıyor oluşuna hüzünlenen iki adamın hikayesi😅😅🌸🌸
Nazım ve Veysi yok, "sevmiyorum ama IMDB'de ilk üçte" diye güzel film diyen bizim gibi bir arkadaş var. Ne diyeyim ki, Veysi'nin en azından bir mantığı, gidiş yolu vardı.
Dalga geçti
Hocam the ırishmanı izlediğimde babaların vedasına üzülmüştüm. Şimdi de oösş yi izlediğimde veysiyle nazımın vedasına üzüldüm. Yapmayın be :(
Yanınıza sinemadan anlayan biri otursaymış daha iyi olurmus İlker bey. Makara bir yere kadar. Gerçekten donanımlı birinin ele gelir bir katkida bulunmasi lazim.
Olması gerekenler:
Olmaz Öyle Saçma Şey (orijinal formatıyla)
Nazım - Veysi (Veysi mediumu temsil ediyor çünkü)
Video başlığında filmlerin orijinal adının kullanılması
Olmaması gerekenler:
Geyik (max 30 sn tahammül edebiliriz)
Mustafa Seven'in varlığı
Mustafa Seven'in kamera önünde olması
Mustafa Seven'in yaklaşık %40 büyüklüğündeki konuşma oranı
Siz kimsiniz?
@@flu Bir izleyici.
Hani o çok sevdiğiniz müzik grubu dağılır, sonra solist kendi başına bişeyler yapmaya çalışır albüm falan çıkarır ama bi daha hiç eskisi gibi olmaz ya... Evet işte tam olarak o durum.
izlemediğim bir dizinin final bölümü gibi
Yanlış video yüklemişsiniz.OÖSŞ yerine Zamazingo yüklemişsiniz.Gerçek videoyu yüklerseniz sevinirim.
Yo,ben bir 2002'li olarak daha önce hiç italyan mafyasını konu alan bir Martin Scorsese filmi izlemediğim için bende farklı bir hissiyat yarattı.Bu film tamamen 'böyle filmlerde yapılıyor bakın' diyerek teenagerları hedef alan bir filmdi bence.Eskiden yapılan işleri daha yumuşak bir şekilde gençlere tanıtmaya yönelik.Demem o ki yaşlı işi değil yani😂 Sizin gibi bilgili ve çok film izlemiş insanları hedef almıyor.İşin netflixten çıkması da bunun kanıtıdır.Neyse çok da uzatmak istemiyorum zaten hepimiz öleceğiz.
Hocam nazim ve veysi olmadan bu programin temeli olan çatışma(conflict) olmuyor maalesef 😁
Martin Scorsese ye overrated demek mi ? Sağ tarafa ESG yi koysak daha çok iş yapar.
Nazım ve Veysi olmayınca harbiden eksik kalıyor :/
Mustafa SEVEN beyefendiyi tanımıyordum. İlker Bey ile birlikte bu videoda görünce tabii ki google hocama sordum. Aydınlatmacı olduğunu öğrendim. Belki de sinema bilgi/birikimi ve yorumlayışı çok iyidir ve herhalde o yüzden bu videoda yer alıyor diye düşündüm. Fakat video bittikten sonra aklımdaki soru "Mustafa SEVEN'in bu videoda ne işi var?" Scorsese'nin iki buçuk saatini çaldığını söylüyor. Ben de İlker Beye soruyorum "Bu güzelim filmi konuşacak kimseyi bulamadığı için ev aydınlatması hakkında konuşurken "gel konuşalım" mı dediniz Mustafa Beye?" Saygılar
Olmaz Oyle Sacma Sey'in mantigini dogru anlamamissiniz.
@@flu işte o yüzden soruyorum. İlmim yetmedi anlamadım.
Ben de Mustafa Bey'i tanımıyordum (halen daha tanımıyorum) ama üslubu ve yorumları hoşuma gitti mesela. Film hakkındaki düşüncelerimi bire bir yansıtmış kendisi.
Kimse kendini otorite görüp ahkam kesmesin lütfen, itici oluyor. Gayet de gereksiz uzun ve klişe bir filmdi. Üstadlar oynuyor diye aklımızı ve izanımızı mı inkar edelim? Tek etkilendiğim sahne, Al Pacino'nun öldürülüşüydü. O soğukkanlılık ve umursamazlık gayet güzel aksettirildi. Gerisi kuru kalabalık.
@@flu kendi kendime yanıtlayayım soruyu çünkü siz de benim sorumu anlamamışsınız. Buradaki sıkıntı Mustafa Bey'in sinemadan anlamaması ya da filmi beğenmemesi değil. Mustafa Bey Nazım&Veysi gibi şeytanın avukatlığını yaparak İlker Bey'e gol pası atamıyor. Muhabbeti sürekli tıkıyor. Yani bu serinin takım oyuncusu değil anlamında ifade ettim meramımı. Yoksa az biraz sarkazm nedir? Konsept nedir? Vs anlayabiliyoruz. Soruyu da bu şekilde sormuştum. Teşekkür ederim. Saygılar.
Filmin kesinlikle "hayatın anlamı" ile ilgili bir derdi vardı. Hayat nasıl yaşanmalı, nasıl yaşanmamalı sorularını soruyordu ama cevap vermiyordu. İzleyiciyi sarsan da bu kadar sert bir hikaye, bu kadar ambivalans yaratan bir karakter üzerinden bu soruların sorulmasıydı.
Veysi ile Nazım olmadığında bu serininde bir anlamı yok bence hocam. Zamanında çok tutmuş dizinin devamı çekilmişte aynı tadı alamamışsın gibi bir his oluştu izlerken. Tabi kim takar Yalova kaymakamını ama benim hissettiklerim böyle:(
yalova il olmadı mı ya
@@Brutian96haklısın burdan tüm Yalova halkından özür diliyorum.
@@serhataltntas5093 😂
@@serhataltntas5093 kabul oldu.
Serhat Altıntaş artık Valisin
Sevgili İlker hocam OÖSŞ'in en başından beri konseptinin çatışma içerdiğini biliyorum. Nazım ve Veysi de sizinle ters düşüyordu hatta bazen rol yapıyorlardı. Cahillik rölü. Ama onlarınki eğlenceliydi, onlar sempatikdiler o yüzden o cahillik rolünde itici olmuyorlardı . Bazen onlar da söyledikleri ile insanı sinirini zıplatsa da sempatiklikleri ile affettiriyorşardı. İtici gelmiyordu. Fakat Mustafa beyde pek öyle olmamış. Rahatsız edici düzeyde itici olmuş. Ve çatışmaya pek katkı yaptığını da söylemek zor. Asıl maksat eğlenceli hale getirmektir conflick yaratarak burada gerilim yaratılmış neredeyse. Hem Nazım az çok sinema bilgisine kültürüne sahipdi böylece sohbeti de ilerletebiliyordu . Kısacası eğer bu programda olmayacaklarsa Mustafa sevenle de olmaz, ESG ile de olmaz.Yani en azından ben benim gibi bir grup insan bu fikirde. Eğer onlar vazgeçtiyse baskı yapalım ifa kanalına:) yok sizin kararınızsa bence bir daha düşünün. En azından OÖSŞ bölümleri için bir araya gelmek çok zor olmasa gerek. Hörmetler.
Çok güzel açıklamışsın, ayrıca mustafa bey bir şey anlatmaktan çok, filme boş boş sallıyor. İlker hoca da eskisi gibi filmi incelemekten ziyade film dışı faktörleri konuşuyor. Hiç bir cazibesi kalmadı programın. İnş ekip tekrar toplanır.
Yazmaya hazırlanıyordum, yazılmışını buldum.
İlk defa dislike attım. Sebeplerini siz yazmışsınız.
Rol kelimesi hariç hepsine katılıyorum :)
Allah rahmet eylesin. olmaz öyle saçma şey ölmüş
Önder Koçyiğit kahvemi sekersiz alayim
Flu TV sonunda elde büyük bir boşluk ve pişmanlık
@@flu flu tv iyi giden bir kanal sadece bu programınız ne yazıkki olmamış. Diğer projeler oldukça başarılı.
birileri demiş öldü, söyleyin onlara kral geri döndü
Bu da olmaz öyle şaçma şey'in vedası; Nazım ve Veysi'nin yerine sinemadan zırnık anlamayan Mustafa Seven'in eline düşmek...
13:00'ı izler misin
Nazım ve Veysi çok alıyordu sanki
Ya amma yaptınız ha iyi işte bu bölümde.
Mustafa Seven’e Doğu Ekspresinden Kars’a tek yön gidiş bileti benden. Manzaranın tadını çıkartsın giderken,yeterki sinemadan uzak dursun.
Sagdaki abi biraksin kofteci olsun
Bos konusup musteri kacirir.
Mustafa preşeva olsaydı iyi olurdu bu filmi konuşmak için.
Gerçekten haklısın. Sadece onunla olanlar "sinema" bölümleri olabiliyor. Boşa harcadilar bu bölümü.
Kral geri dönsün diye 4 gözle bekliyorum.
Güzel filmdi. Hikayeye sahip filmleri gelecekte çok özleyeceksiniz.
Bu video da kamera arkasında Nazım ve Veysi,konuk olarak da Mustafa Preşeva olması gerekirdi. Filme karşı ciddiyetsiz,saygısız ve ukala bir yaklaşımla filmi eleştirmeye çalışan Mustafa Seven olmamalıydı. Yanlış konuk seçimi olmuş.Bu filme böyle bir program çekmen beni hayal kırıklığına uğrattı İlker Canikligil. Daha derinlemesine analizler ve efsanelerin sinemaya vedasına daha ciddi ve teknik yorumlar beklerdim sizden,çünkü merakla bekliyordum bu filmi incelemenizi ve yorumlarınızı. Bence bir daha çekin bu videoyu. Saygılar. Sevgiler.
Mustafa seven köyüne dön
İlker hocanın söylediğinin, hemen hemen her cümlesine katılarak eklemek istediğim bir ek var. Veysi nin başardığı çatışmayı Mustafa bey başaramıyor. Sebebi biz cahil (ama çok şey bildiğimizi düşünen) gençleri temsil eden Veysi , salak ve komikçe de olsa doğru soruları soruyordu. Mustafa bey, tamamen yönlendirilmiş kendi fikirlerini söylüyormuş gibi geliyor. O çatışma kurulmuyor. Otorite bölünüyor. Sonuç olarak sizin düşüncelerinizi özlemişiz. Thank you.
Yenilik bazen iyidir de, bari Mustafayı kamera önüne koymasaydın Nazım ile Veysiyi bu kadar aramazdık belki
Mustafa Seven Flu Tv'nin Kanzuk'udur.
Sağdaki adam daha ne kadar zırvalicak derken her seferinde beni şaşırtmaya başardı bravo valla
filmde kenedy ailesinin mafya ile ilişkisi, amerika küba arasındaki gerginlik cia'in buna mafya işbirliği ile müdahalesi, kenedylerin seçim hilesi, hepsinde önemlisi amerika tarihinin en gizemli olayı hoffanın başına ne geldiği anlatılıyor ve bu film yorumlasın diye çıkan mustafa filmde " HİÇ BİR ŞEY OLMUYOR" diyor. abi daha ne olsun filmde beğenmedim dersin anlarım sıkıldım dersin anlarım, ama kusura bakma hiç bir şey olmuyor diyorsan bence sen sinema yorumlama işini gözden geçir derim. olanı beğenmemek zevk meselesi ama olanı anlamak "HİÇ BİR ŞEY OLMUYOR" demek ayrı bir şey.
ciddeye mi aldın bir de o adamın yorumlarını? çıkın gitsin abonelikten. gercekten para kazandırmayın bu adamlara
Bir şemsiye tamircisi, yazmış olduğu şiirleri incelemesi için Shakespeare’e göndermiş ve ünlü yazarın görüşünü sormuştu.
Shakespeare’in yanıtı kısa oldu:
“Siz şemsiye yapın, hep şemsiye yapın, yalnızca şemsiye yapın...”
Goodfellastan ne farkı mı var oturup film konuşuyorsun bir de ah :(
Videoyu bitirmekte zorlandım o laftan sonra
Scorsese yi sadece mafya filmleriyle tanıma gafletine düşen sağdaki arkadaşa king of comedy, cape fear, wolf of wall street filmlerini önererek Irıshman in aslında bi yıllar sonra buluşan eski dostların veda filmi olduğunu bununla birlikte çok uzun dakikaları izleyiciyi göz açıp kapayıncaya kadar geçen bir zaman dilimi gibi hissettirme matematiğini zaten anlamanı beklemiyorum. Daha az itici olman dileğiyle herkese iyi çalışmalar :)
Doğru sadece mafya filmleri yok Scorsese babanın fakat Goodfellas en güzel filmidir
Bu bölümle beraber 'olmaz öyle saçma şey' sadece format olarak değil anlayış olarak da bitmiştir.
Sinema adına konuşacak bir şeyleri olan üç adamın değişik bir format ve mizahın fazlasıyla yer alarak seyredenleri hem bilgilendiren hem de eğlendiren 'video serisine' elveda diyebiliriz.
Gariptir ve tesadüf midir onu da bilemiyorum irishman filmini konuşarak bu vedayı yapmak filmin özündeki klasisizme zıt bir ayrışma olmuş.
Şimdi sizi takip edip izleyenler 'Mustafa bey ile olmaz bu iş, ne saçma, bari programın adını değiştirin' gibi tepkiler verebilir ve siz de 'ne alaka, bunu yapan ben ve çevremde olan insanlar, izlemek istemiyorsanız izlemeyin' diye cevap verirseniz bu da nitelik olarak bir değişikliğe ait bir sorun olur, her neyse..
Yaptığımız yorum da olsa, eleştiri gibi de gelse veyahut hakaret gibi de anlaşılsa sonuçta burada emek veren sizlersiniz. Birkaç kişi harici pek bir seveni olmayacağı bu formata sanırım 'uğurlar olsun' deme zamanı.
evvet. filmi sonunda izleyebildim ve buraya damladım. ilker beye tamamen katılıyorum. güle güle
Yaşım 17 sinema tarihinde iyidir denilebilen filmler izlemeye çalıştım hep, korku dışında da çoğu türle ilgili ismi sık geçen filmleri izledim, ama geniş bir sinema kültürüm yok. Sonuç olarak 2 kere İrlandalı Dede izledim gayet güzeldi bence.
*İmkansız bir yerde kurbağa arattırdığınız için çok teşekkürler ❤️😎🎬🎥*
Bu videodan sonra Zamazingoyu da izleyemeyeceğim. Adam scorseseyi ampüle benzetti. ilgi çekmek için yaramazlık yapan çocuk gibi
Ilk defa Ilker hocanin düsüncelerini tamamen duygusal bulup Mustafa Seven`a yerden göge kadar hak verdim :D Film hüzünlü bu bir gercek ama cidden verdigi etki son bir kez bu ekip ölmeden bir araya gelmek istemis ve sirf kendileri icin film cekmek istemis gibi. Makyaj ve genclestirme o kadar kötüydü ki ben filmin baslarinda yasli amcalar mafyacilik oynuyor sandim ama aslinda onlar genc hali imis (!) Mustafa Bey sirf filmi begenmedigini sebepleriyle acik yüreklilik ile belirtigi icin adamin bunca birikimine ragmen filmden anlamayan biri muamelesi yapilmis yorumlarda, delirmemek elde degil. Sirf büyük oyuncular ve Martin Scorsese ismi gectigi icin bir filmi begenmeme hakkimiz yokmus gibi davraniyor ülkemin insani. Biz bir seyi sevmeyi de sevmemeyi de beceremiyoruz.
Al benden de o kadar Dilara’cım :)
Sonunda geldi be. Ilker hoca'nın nasıl beğenmediğini dinlemeye geldim
Benim hayatımın içerisine parmakları şöyle kaldırıp "OLMAZ ÖYLE SAÇMA ŞEY!" diye bir hareket tarzı girmişti sayenizde. İlker hocam sizi seviyorum umarım daha da başarılı, biliyorum çok tatmin olmazsınız ama olabildiğiniz kadar olduğunuz işlerin altına imzanızı atarsınız. Ama o "OLMAZ ÖYLE SAÇMA ŞEY!" in "OLMAZ ÖYLE SAÇMA ŞEY!" olmasında iki kahramanın daha payı vardı. Bu bir bütündü aslında. Ne biri ne öteki olmadan olmayacak bir şey. O yüzden Nazım ve Veysi'yi de sizin kadar sevdiğimden, bu duruma üzüldüğümü buraya yazmak istedim. Nazım ve Veysi olmadan "OLMAZ ÖYLE SAÇMA ŞEY!".
Hocam dış ses formatına geri dönmeniz lazım. Yan yana duran ve birbirine donuk konuşan iki kişi çirkin görünüyor, hacivatla karagöz gibi. (Artık para verdigimize göre böyle isteklerde bulunabiliriz) :)
mustafa beyi çok antipatik bulan sadece ben miyim... :(
Bu alınan karara saygı duymaktan başka bir seçeneğimiz yok.
Perde arkasında neler olmuşsa olmuştur lakin farklı bir durum var, anlatılmak istenen var, buradaki yorumlar ile size anlatmak istenen aslında oradaki 3 kişiden 2 si bizdik.
Biz kendimizi o insanlarin yerine koyup aynı soruları veya yorumları yapıyorduk. Bunları yaparken en önemlisi de öğreniyorduk.
Okuldan kaçıp buraya gelmek gibiydi önceden.
Sinemayı sevmeyip , o üçlüye kahkaha atmak gibi bir şeydi.
' Sen kimsin kardeşim ? ' diyinde voltami alayım.
Napolideki mesaisinden artan zamanlarda Flu tv ye destek olan Gattusoya teşekkür ederiz.
Elektrik mühendisinin analojisi de bir başka oluyor.
"Güzel görüntü görmek istiyorsam Kuzey Avrupa'yı dolaşan treni de izlerim" diyerek bir filmin kusursuz sinematografisi de küçümsenmiş oldu.Koltuğunu böylelerine mi bıraktın be Nazım? :/
İlker Bey 09:00 da "Sen onu yanlış anlamışsın." demeseniz vallahi orada durdurup ben yorum olarak yazacaktım. Ama 1 dakika sonra yine durdurdum şu an bu yorumu yazıyorum çünkü sizin cevabınız da tatmin etmedi bence. Mustafa Bey, bu filmde anlatılan şey tamamen sizin anladığınızın tam zıttı.
Öncelikle şu konuda hak verdiğimi söyleyeyim: Mean Streets, Goodfellas vesaire hepsi aynı film gibi geliyor bana. İkisini üst üste izlemiştim, hangi sahne Goodfellas'tan, hangi sahne Mean Streets'ten onu bile ayırt edemem. Hatta yarın bunların içine The Irishman da karışacak, iyice çorba olacak. Gerçek bu. Çünkü İlker Bey'in dediği gibi aynı filmin kopyası gibi geliyor. O lafın altına imzamı atarım. Ama hatırladığım kadarıyla Goodfellas'ın sonu ana karakter için iyi bitiyordu. Orada bir güzelleme vardı gerçekten Mustafa Bey'in dediği gibi.
Fakat bu film aslında tamamen zıttı bir mesaj veriyor. Galiba İlker Bey Godfather'ı anlatırken Olmaz Öyle Saçma Şey'de "Çoğu kişi üçüncü filmi sevmez ama aslında gerçek mesajı üçüncü film veriyor. Godfather tekerlekli sandalyede otururken yalnız başına ölüyor. İşte o kadar mücadelenin, entrikanın ardından varacağın şey yalnız başına ölmek." gibi bir şey söylemişti. İşte bu film tam olarak o.
Frank (DeNiro) orada kendisine gelen FBI'lara hala Jimmy'yi kimin öldürdüğünü söyleyemiyor. Ama o Mustafa Bey'in anladığı gibi "İşte bizim İtalyan mafyası kodumuz budur. Ölsek de hala söylemeyiz." değil. Adam Jimmy'yi kendisi öldürdüğü için söyleyemiyor. Söylerse o yaşta hapse girecek. Belki de söylemek istiyor. Çünkü kızlarını görmeye gidiyor, ölmeden önce çocuklarıyla arasını yapmak istiyor, olmuyor. O an onu itiraf etmesi iyi de bir fırsat aslında. Söylese, adalete teslim olsa, belki kızlarının, özellikle Jimmy'yi onun öldürdüğünü anlayan Peggy'nin gönlünü alacak. Ya da haberi olmayan diğer kızları için bu yaştan sonra şok olacak. Bir yandan en azından son bir dürüst olma şansı, bir kez olsun erdemli davranma şansı geliyor ayağına; öte yandan o yaşta hapse girecek biri için çok çok zor bir karar. O sahnede gerçekten bekliyorsun itiraf gelecek mi diye. Ama yapamıyor, zor kararı veremiyor... Aynı Godfather 3'teki gibi, tek başına ölüyor. Ve aynı mesaj, bu filmde de veriliyor.
En son sahnede Noel'de hastanede tek başına kalıyor. Noel Hristiyan dünyası için çok önemli bir bayramdır. Yüzde doksanı ateist olan Kuzey Avrupa'da bile dibine kadar kutlanır çünkü dini bir bayramdan ziyade bir kültüre, bir geleneğe dönüşmüştür artık. Birbirinden ölümüne nefret eden aile bireyleri bile bir evde buluşur, akrabalar gelir, yemek yenir vesaire. Noel'i tek geçirmek, hem de tam 4 tane kızı ve muhtemelen torun torbası varken, inanılmaz üzücü bir olay yani. Belki ben bile Müslüman ülkede doğmuş biri olarak ne kadar dramatik olduğunu tam olarak anlayamıyorum, ama anlayabildiğim kadarıyla bile fazlasıyla dramatik.
Mustafa Bey'in şu yorumlarına katılıyorum: ilk 2 buçuk saat gerçekten son yarım saati hazırlıyor ama onun dışında çok sıkıyor. Sürekli arka fonda tematik bir müziğin üstüne 5-10 dakikalık skeçler gelip hayatlarındaki önemli dönemeçleri anlatıyor gibi. Ama tempo hiç durmuyor, sürekli yeni karakterler tanıtılıyor, onları hazmetmek için zihnen çok mesai harcıyorsunuz ama çoğu da içselleştiremeden silinip gidiyor. Bunca şey içerisinde izleyici olarak beni Frank'in neredeyse repliği bile olmayan Peggy'yle olan ilişkisi konusunda endişelendirip, meraklandırabilmişse, yine de iyi bir yönetmenliktir bence ama... tek karakterle de olmuyor. Son yarım saat, özellikle Jimmy'yi (Pacino) öldürmeye götürdükleri sahneden itibaren, müthiş bir dram bence ve filmi toparlıyor. Tabi ki 10 üzerinden 9 verilecek bir film falan da değil. Hele de aynı şeyi daha önce aynı yönetmenin 5 ayrı filminde izlemişken.
Hepimiz öleceğiz mi? Nasıl yaaa? Baştan bildirmemişlerdi ama :(
11:10 mustafa bey amerikan tarihi uzmanı galiba. bilmediği bir dönem değilmiş. Kamyoncular Sendikası da uzmanlık tezi zaten :D
Filmin kamera arkasından Gangster Filmlerinin Unutulmaz Yönetmeni diye bi film çıkar. İhtiyarların eski günlerden bahsetmeleri falan güzel olur. Yayınlasalar The Irishman'dan daha çok izlenebilir. Belki bu sayede Hoffa'ya ne olduğu bilinmiyorken Scorsese'nin neden faturayı İrlandalıya çıkardığını öğrenmiş oluruz. Bu arada ben filmi beğendim. Çok kendine özgü bir tempo ve hava yakalamış yönetmen. Karakterlerin kendini gerçekleştirmesine olanak tanınmış.
The irishman bi efsanedir harikaydı
Mustafa seveni seviyoruz ama burada değil .... :?
Bi duygu bi şey, bi şey giricek ve ulaan aağ falan olucaz diye bi şey olmicaktı zaten...
-Mustafa Seven 2019
Mustafa bey martin scorsese genius gelmiyor mu dedi ulan adamın 6-7 tane kült filmi var
Ben bu konsepti çok sevdim ya keşke her filmle ilgili böyle esprili canlandırmalar falan olsa
15:22 tiktok'a girince tam olarak aynı şeyleri hissediyorum
Bu bölüm Kral'la olsaydı harika olurdu. Kral'ı özledik!
filmin konusu oyunculuklar gayet iyi bu bölüm çok lakayıik olmuş
Olmaz Öyle Saçma Şey'i ESG ile çekseniz bu sefer o kamera arkasında olsa. Tarih bölümlerinin rövanşı gibi olur...
Hocam Dm'den de yazdım buraya da yazayım lütfen Nazım ve Veysi ağabeyler geri dönsün sen Al Pacino isen onlar Pesci ile De Niro.
1. Burda DM var mı?
2. Burdan DM açıp okuyan var mı?
Saçma sapan konuşma la!!
@@TheBigbird10 Instagram'dan yazdim bir ihtimal okur diye twitterdan yazdım her şey bu program için. Şakası bir yana umarım ciddi değildir gelip geçicidir ya.
hadi veysi tamam da nazımsız olmaz olmuyormuş ya.
Godfather sevmeyen, departed ve goodfellas kıyasına tabiki departed diyen birisi ile ısrarla irishman sohbetine girilmesini anlamadım.
Scorsese'nin 2021 yılında Killers of the flower moon diye bir filmi gelecek üstelik başrollerde Leo ve De Niro var hocam üzülmeyin
Niye hocam niye yani! Veysi ve Nazım'ın olduğu sekliyle sevmemişmiydik biz bu programı. Bu yeniligi istemedigimizi söyleme hakkımız yok mu bizim de?
Kustahlik etmeden ve hakaret etmeden herseyi soyleyebilirsiniz.
Mustafa ana fikri anlamamakta ısrarcı. O yalnızlık sahnesini özümsemeden film hakkında yorum yapmak eksik geliyor bana.
Özümsemek... Soğuk ve karlı bir kıș gecesiydi...
İlker Canikligil Ultra Deluxe Diamond Elite Platinum Plus SADECE VE SADECE 499$
Gold premium? :/
03:00 - 04:10 - 04:53 - 05:32 - 06:37 - 09:36 - 11:44 - 18:28 - 19:13
Nazım ve Veysi bir daha olmayacak mı?
İnsan önce izleyince hoş hissediyormuş yaşa Kapitalizm yaşa İlker Hozam
Nazım ve Veysi'siz olmamış... Mustafa Seven'in Nazım gibi bizim aklımızdan geçen saçma soruları soracağına sanmıyorum...
O mustafa bu mustafa değil.
@@bulentbab haklısınız değilmiş hemen düzeltme yapıyorum.. Teşekkürler
Gözlük yordu! Girişten sonra siz de çıkarsaydınız keşke İlker Bey.
Mustafa öbür şeyde iyi de burada olmamış.. Veysi neyse de Nazım olsa daha iyi olurdu.
Zamazingo
Filmi izleme fırsatım olmadı henüz ama bu Mustafa bir tek bana mı gereksiz geliyor? Eskiden kamera arkasında biraz bilen ya da bildiğini düşünen romantik bir adam, birazdan daha az bilen paragöz bir adam (Bu iki adam bizi temsil ediyor), kamera önündeyse zaman zaman bizi gıcık eden bilen bir adam vardı. Şimdi kamera önünde bilen ve bizi zaman zaman gıcık eden bir adam ve ne bilip bilmediğini bilmediğimiz bizi sürekli gıcık eden bir adam var. Kim yahu bu Mustafa Seven? Kanaldan soğutuyor insanı resmen.
inanılmaz analiz
Güzel olan her şeyin bir sonu varılır. OÖSŞ gibi...
Adını değiştirseydiniz keşke heyecanlanmıştım.
Bu program var diye bari filmi hemen izleyeyim sonra OÖSŞ'yi izlerim dedim. Filmi izledim bitti. Sonra bu videoyu bi açtım, resmen hayal kırıklığı.
E ne guzel iste vesile olmusuz.
Nazım ve Veysi :(
Nazım ve Veysi olmadan aynı olmuyor.
Sağdaki adam bir daha programa çıkmasın lütfen
teşşekkürler
Kahveniz nasil olsun?
@@flu istemiyorum
Çok iyisiniz abiler. Neşelendim yahu !!! Teşekkürler 🤘😎🤘
Nazım ve Veysi nerede :( Onlarsız tadı olmuyor
Mustafa çok boş yapıyor. Konu ile zerre alakası yok adamın. Git birader taytlı adam filmi izle sen.
Nazım ve Veysi olmadan nasıl olurda olmaz öyle saçma şey çekersiniz. Diğer işler tamam saygılıyız ama bu formata dokunma İlker....
Eski usül daha iyidi. En azından yorumlanıyor ve teknik bilgi konuşuluyordu. Bunda sırf geyik var. İki kişi güzel eğlenmiş ve gülmüş.
Nazim ve Veysi gelir yada gelmez bu en nihayetinde kendi aralarinda aldiklari bir karar. Arka planini biz bilemeyiz. O yüzden israrin anlami yok. Ancak -Mustafa beyi genel anlamda begenmekle birlikte - bu video icin kendisi cok yanlis olmus gibi görünüyor. Zamazingoda programi ne kadar güzel sürdüryorsa, burada en az o kadar anlamsiz yorumlar yapiyor. Belki devamindaki videolarda bu hissi kirar ama film elestrisi gibi bir konuda kendisi sokak röportaji kalitesinde yorum yaparak antipati toplamayi basarmis. Hepsi bir yana su an yorumlara verilen cevaplari görünce üzüldüm. Gerek IFA dönemindeki videolar olsun, gerek Flu TV deki bircok video, cogunu keyifle izliyorum ve hepsinde de konuklarin etkisi yadsinamayacak kadar fazla (bkz: ESG). Demem o ki kanali basariya ulastiran dogru konsept ve uygun konuklar. Bu anlamda cogu kisinin genel kanisi olarak bu videoya gelen elestirilere Ilker beyin verdigi agresif ve de egoist tepki kendisini degersizlestiriyor. Kanal benim, istedigimi yaparim seklinde bir bakis acisi ve de böyle bir tavir sadece izleyici kanalda uzaklastirir. Ilker beyin izleyicinin tepkisine daha iyi kulak vermesi dilegiyle...
Ayni tepkiler Veysi ve Nazim a da defalarca geldi.
İlker her zaman tatlı jerry seinfeld gibi yandan gülmeli oyunculuğuyla gönüllerin emmy adayı
Beklediğim video 🎉🎉
Nazım ile Veysi yok mu?
Filmler hakkında Veysi'den daha yersiz yorumlar yapan biri olabilir mi diyordum sürekli kendime, Mustafa Bey varmış :D
Aynen, bir insan bir filmi bu kadar anlayamaz, guzel bulup bulmamaktan bagimsiz olarak. Birde Veysi yorumunu yapip dinliyordu, bu formatta Mustafa konusuyor Ilker araya girmeye cabaliyor :)
Abi filmi neden bu kadar savunma gereği duyuyorsunuz
Deniz Ünsal Çünkü sinema tarihinde çok tanınan 70 yaşındaki birinin çok tanınan başka birileriyle çektiği bir filmi, o adam kameranın karşısına geçip sıçsa bile herkes beğenmek zorundadır. Filmin ne anlattığının zerre önemi yok. Eğer sen de bu filmi beğenmeyen birini gördüğünde “Nasıl yaaaaa? Anlamamışsın filmin ne anlattığınıııııı.” demiyorsan neden yaşıyorsun ki?
@@eralpors5010 Ben bu kadar aptalca bir șey okumadım.
@@eralpors5010 bro alkollüyüm mizah yaptığını anlamamıșım özür.
Tertemiz delirmiş bunlar
Veysi ve Nazımsız olmaz 😔😔 noo noo noo 😔😔😔
bir toplumda belli bir noktaya gelmiş ve etiketlere sahip olan bunca adamın yabancı dile özenti olması gerçekten tuhaf... kendi düşüncem, sağlam bir özeleştiriye ihtiyacınız var... ya açıkçası işin dedikodusu magazinini bıraksanız da filmi konuşsanız hani iyi olurdu...
Filme biraz ara verirken bakayım ne var ne yok diye youtube baktım başlığı gördüm filme dönüyorum :)
Clint Eastwood hakkındaki düşüncelerinizin böyle olmasına sevindim. Birgün program yapsanız güzel olur 👍
Film Frank Sheeran'ın hikayesini anlatmıyor, Frank'in perspektifinden geniş bir zaman aralığında olanları anlatıyor. Sonunda da komple olayların Frank'e etkisine bağlayarak dramayı havada bırakmıyor. Ben filmi bu yüzden Goodfellas ve Godfather 2 karışımı gibi buldum ve çok sevdim.
Program boyunca susmayan kurbağalar yada her ne ise, başıma ağrı girdi! Nazım ile Veysi olmadan olmuyor. İlla ki şart. Ama siz bilirsiniz yine de.