Bir ay sonra 70 yaşıma gireceğim. 37 senedir spor salonunda hafif ağırlık çalışıyorum. Bol yeşillik ve balık tüketiyorum. Hiç bir ilaç almıyorum. Tek bağımlılığım spor.
Uzun zamandır dinlediğim en donanımlı, yaşamın sırrını çözmüş, spritüel konularda bilgili,inançlı, mükemmel bir kişiymiş İlker Bey. Teşekkür ederim, hayranlıkla izledim🙏
Program için teşekkür ediyorum. Ben 4 aydır protein ağırlıklı beslenmeye özen gösteriyorum. Direk şekerleri hayatımdan çıkardım. Ekmek ve yoğun şeker, tatlı içeren hiçbir şey yemiyorum. 4 ay oldu. Sabah kahvaltım stabil, 3 yumurta, 100 gram peynir, yarım avakado. Şeker ve karbonhidrat bize net olarak düşman ve şuna çok inanıyorum duygu durumumuzu direkt olarak etkileyen bunlar. Sabah 6da kahvaltı yapıyorum, sonra akşam yemeği saatim 19.30 o aralıkta sadece su içiyorum. İnanın öldüm geberdim açım durumu da olmuyor. Kendimi daha zinde daha enerjik hissediyorum. Şeker ve karbonhidratı kesin. Gerçekten farkı hissedeceksiniz.
Aynen, ben kahvaltida yapmiyorum sadece aksam yemegi, ama bende farkettim ekmek simir pogaca falani kesince acikma olmuyor, eskiden sabah iki simit yer øglene dogru karnim zil calardi. Simdi aksama kadar farketmiyorum bile.
Ben 4 ay boyunca günde tek öğün beslenmiştim. Muzzam iyi hissetim, kilo verdim, herşeyim iyileşti. Ama maalaesef sürdürülebilir değil bazı şeyler. Şekeri hayatımda defalarca kestim. Birşeyi kolaylıkla bırakabiliyorum. Sorun yok. Ama sonra ona tekrar başladığımda suçluluk duygusu hisseiyorum. Kendime ihanet etmişşm gibi. Ama normal alakaının olamaması lazım. Bu hissi yenmeliyiz.
@@the.princeofvales8457 mesela nedir sürdürülebilir olmayan, devam etmemenize sebep olan nedir, alışkanlıklar mı? Paylaşırsanız çok sevinirim. Çünkü birebir yaşanmış deneyimler çok değerli bilgiler barındırıyor.
benim babaannem 100 yaşında vefat etti hayatı boyunca spor yaptığını sanmıyorum. içinize atmayın tüm götleri hayatınızdan çıkarın, hayvan besleyip bahce işleri ile ilgilenin, dedikodu yapanların ağzının payını verin, zararlı dahi olsa sevdiğiniz şeyleri abartmadan tüketin, sevdiğiniz hiçbir şeyden vazgeçmeyin
Genetik ölüm yaşı 100 der, kötü yaşantı bunu geriye çeker yada kalitesiz hale getiri iyi yaşantı ileri götürür yada çok kaliteli konforlu şekilde 100 yaşında ölürsün.
@@filizsayar3583😊😊 şehir hayatında köy yaşamı beklenemez ..Köyde yasamak bir ayrıcalıktır. Oksijen oranı. Doğanın pozitif enerji yayması . Köy hayvanlarının verdiği mutluluk . Komşuluk 😊😊 bunlar olup 100 yaşına yaşamak tabii ki güzel . Artık yeni dünya KÖY yaşamını aranır özenilir oluo olacak .çünki insan Şehirlerde beton yığınları içinde fabrika ayarlarından çok uzaklaştırıldı 😢😢 ne mutlu köyde yaşıyabilene 😊😊🙋♀️🙋♀️🙋♀️🙋♀️🙏🏻
Kanser hastasi degilsiniz, kanser halindesiniz, o hal gececek gidecek bunu telkin edin,bedeniniz cok kuvvetli ve o iyilesme halini secin digeri terkedecek❤
yine çok faydalı ve kaliteli bir yayındı.Abi sen gerçekten bizim sesimizsin, tam sormak, merak ettiğimiz şeyleri soruyorsun.Bu yönünle harikasın.İyi ki varsın...😍😍 🧿🧿
İlker Çağlayan Bey ağzınıza sağlık. Çok Doğru bilgiler. Son 5 sonedir böyle besleniyorum ve kendimi muhteşem hisediyorum ve de yaşımdan çok genç duruyorum. Sevgiler..🤍🤍🤍
Allah muazzam bir vücut yaratmış. Akılda vermiş. Yıl 2024... İnsanlar artık birşeylerin farkına varmalı vücudunu dinlemeli. Vücut zaten uyarıyor. Sağlıklı beslenme pahalı diyorlar. Paketli ürünlerin ucuz oldugunu düşünmüyorum. İstedikten sonra insan oğlu herşeyi başarır yeter ki bahanelerin altına siginmayalim😊
Güzel sohbet için teşekkür ederim. Lakin bir durum dikkatimi çekti; videoyu izlemeden, sadece dinleyerek takip ediyorum, ikisinin sesi bir birine ne kadar benziyor yav☺️ takip edemiyorum.
Syn Çağrı _Syn Çağlayan 'a soruyor ; en doğrusunu,o an'da en içimizden gelen soruları ,en duymak istediklerimizi ortaya koyuyor 😇 Çok keyifli bi seyirdi, önemli şeyler öğrendik sayenizde çok teşekkür ederim kendi adıma Emeğinize sağlık💐
Spor tabi önemli ama bunu açmamız daha guzel olur. Hareket edeceksin. Streside yönetirsen ve genetik olarakta şansli isen keyifle yasarsin. Spor yapip merdiveni cikarken soluk soluga kalanda var. Hayatta en önemli şey denge. Bedeni dinlersen o seni zaten yönlendiriyor. Herkese sağlikli uzun ömurler❤
Hayatımın ilk yarısı sporcu, ikinci yarısı keş(junkie) olarak geçti. Çok erken yaşlarda 6,7 gibi futbola başladım bir kaç amatör takımda oynadım filan sakatlanınca bırakmak zotunda kaldım(25)sonrası ağır uyuşturuculara düştüm . Bu böyle 35 e kadar sürdü. 3 yıldır temizim. Şunu söyleyeyim sporcu geçmişim sayesinde hala cepten yiyordum fakat o da bitiyor rehab da 20 kilo aldım. Kilo ve sigara hastalıkların başı diyebilirim. Son tahlillerde karaciğer değerlerim fırlamış ve yağlannması var kolesterol yüksek şeker yok tiroid normal ama kalp tekliyor ve yazı yüksek tansiyonla geçirdim. Yazın akşam yemeği sonrası tansiyonum 160 lara çıkıyordu Yemekten biraz kısınca bile rahatlıyordum. Vücut alarm veriyor hissediyorum müdahale etmezsem ağır sonuçları olacak. Şimdi sigarayı bıraktım bir aydır evde alet var koşuyorum bazende canım istemiyor düzene sokmalıyım bir de az yiyebilsem herşey düzelecek bakalım...
Ben 4 ay boyunca günde tek öğün beslenmiştim. Muzzam iyi hissetim, kilo verdim, herşeyim iyileşti. Ama maalaesef sürdürülebilir değil bazı şeyler. Şekeri hayatımda defalarca kestim. Birşeyi kolaylıkla bırakabiliyorum. Sorun yok. Ama sonra ona tekrar başladığımda suçluluk duygusu hisseiyorum. Kendime ihanet etmişşm gibi. Ama normal alakaının olamaması lazım. Bu hissi yenmeliyiz.
Ben ıspanak yediğim zaman çok mutlu oluyorum. Yıkamak ve doğramak uğraştırıcı olsa da emek verme kısmı şahane bence ❤ harika bir yayın olmuş, teşekkürler 🙏🏻
bu adam ingilizce öğretmeni mi, talk show'cu mu, sunucu mu, matematik hocası mı, finansçı mı, doktor mu... her yerde karşıma çıkyıor... ilk başta ingilizce öğretiyordu... yürüdü gitti
İzleyelim. İzlenmesine aracı olalım. ( paylaşalım ) Bazı tanıdıklara yolluyorsun. Gözucuyla bakıp “amaaan” deyip geçiyor. Demekki bu konuya yakın yahut hazır değil. İhtiyaç hissetmeyen ya da ilgilenmeyene zorla verilmiyor. İçten ihtiyaç hisseden böylesi videolara da doğru insanlara veya mekanlara da denk geliyor. Var olanlara şükür , güçlü bir niyet, iyi düşünce ve Allah’tan destek için dua çok kıymetli. Bazen “ Aa! Allah’tan başka şey de istesem olurmuş” deriz. Şimdi sanal dünya da bizi takip edip ona göre öneriler sunar oldu. Ee ne diyelim onlar da yaratıcının izni olmadan bu denli gelişemezdi. Bunda da bir sebep vardır. Hepimize akıl, ruh, zihin, beden sağlığı diliyorum.
ben hyperaktif biriyimdir . cok hareketliyimdir. kahve pek icmem cunku benim vucudumda stres ve gerginlik yapiyor ve mayistiriyor. enerjimi dusuruyor . bunu bir tesaduf eseri yillar once farkettim. restaurantta ise baslamadan once is arkadaslarimla sohbet edip birseyler iciyorduk . o gun ust uste 2 kahve ictim. ve halsizlik , enerji yoksunlugu , uyku hali gibi bir hal aldi beni. sebebini anlayamadim. yine birgun ayni durumu yasadim . yine ust uste 2 kahve icmistim. anladim ki 2.nci kahve bana fazla geliyor ve rahatsiz ediyor. o yuzden 2 kahve ust uste icmem. pek nadir bol sutlu bir tane icerim. anksiyete , panik atak sorunu olanlar da fazla kahve icmesinler. cok caniniz cektiyse 1 tane icin . fazla degil. ozellikle enerji iceceklerinden uzak durun. selamlar.
İzlerken hedoni patlaması yaşadığım bir program olmuş, 1 saatte bitmesi gereken programı 2 saatte bitirdim, söyleşi arasında hocanın verdiği bazı bilgileri merak edip araştırdım misal Gözcülük Makamı vb. Teşekkürler
🇧🇬Yanlış anlaşılmasın,yemek aç ölmemek için yerim.köy çocuyum.tarla.sırtımda ormandan odun taşımak.vakit yok yemek yemeye 45 kiloydum😅ama Hollandaya🇳🇱taşınalı oldum 60 kilo ve şimdi yumurta diyetine girdim,bakalım.55 kilo olsam yeter.😁
Sıcacık,doğal, çok bilgilendirici,insan insan insan kokan bir sohbet olmuş,bitmese dediydim fekaaat😍devamını bekleriz.Arasıra buluşursanız,bizde dinleriz.🤗 ❤💐 Teşekkürler.
Acıkınca yemeyi, o yemeği de sağlıklı seçmeyi, tıka basa da yememeyi öğrendiğimizde vücut dengesini bulur. Buna alışınca da arada kaçamak yapılır. Videonun özeti.
sağlam spor yapıyorum katkılı yiyeceklerden uzak durmaya çalışıyorum fakat protein tozu kullanıyorum onuda antreman sonrası içiyorum ne kadar doğru yaptığım olay acaba
Taner Bey, ya cidden bu konuda çok bilginiz yok ya da konuğu konuşturmak adına basit basit sorular sordunuz. İnsan bir araştırır konuğunu, İlker Çağlayan ketogenic beslenme uygulayan birisi. Ezbere konuk seçimi olmuş.
Ne yazık ki savaş, soykırım ve kitlesel öldürmeler “normal insan davranışı”dır; çünkü hepsi de düzenli bir şekilde meydana gelir. Tarihe ister savaş, çekişme ve şiddet ile ara verilen barış dönemleri ya da barışla ara verilen savaş, çekişme, şiddet dönemleri olarak bakabilirsiniz. Bir tarihçi olarak, insan agresyonunu, kabalığını, şiddeti ve çekişmelerini insan tarihinin tam da merkezinde olduğunu düşünüyorum. Çoğumuzun kabul etmek isteyebileceğinden daha fazla “normal”lik söz konusu; çünkü biz insanlar kendimizle alakalı bazı ilüzyonlardan vazgeçmekte zorlanıyoruz. Kim olduğumuz ve ne yaptığımız gerçeğini doğrudan görmekten çekiniyoruz; çünkü gerçeğin bizi üzmesinden korkuyoruz.[1] Tarihin bize verdiği kanıt, insanların zalim ve canavarca eylemleri yapabilme kapasitesine sahip olduğunu gösteriyor, hem bireysel olarak hem de bir gruba dahil olarak. Soykırımı “bir grup güçlü bireyin akıldışı bir davranışı” olarak göremememin sebebi bu. Tam tersine soykırım, bizim neleri yapabileceğimizin çok net bir ispatıdır. Soykırımsal boyutlardaki mega suçlar, insan tarihinin görünen yüzünün hemen arkasında meydana gelmeyi bekliyor; çünkü kurbanlaştırdığımız hayvanların başına daima bu olay geliyor. Yahudi yazar Isaac Bashevis Singer söz konusu hayvanlar olunca bütün insanların birer Nazi olduğunu söylemiştir. Hayvanların yaşadığı şey, “Sonsuz Treblinka”’dır.[1] Masum canlıların kitlesel olarak öldürülmesine 1945’te son verilmedi ki; sadece hayvanların “sonsuza dek” sömürülmesi ve katledilmesine doğru bir rota değişikliği yaşandı; bu da insan baskısı ve şiddetinin bir modeli ve itici gücü olmaya yaradı. Mezbahalar olduğu sürece Treblinka ve Auschwitz daima var olacak. Yahudi Alman düşünür Theodor Adorno’nun söylediği gibi, “ Auschwitz, birisi bir mezbahaya bakıp, “ama onlar hayvan” diye düşündüğünde başlar ayvanların katledilmesini güçlünün güçsüzleri sömürmeye hakkı olduğu şeklinde onayladığımız sürece birbirimize karşı şiddet uygulamaya ve yıkıcı davranışlarda bulunmaya devam edeceğiz. Adolf Hitler, “gücü olmayan, hayatta kalmış şansını hakkını kaybeder” diyor. Savaşı kaybettiyse de onun faşist görüşü başarılı oldu, ne kadar ironik. İnsan uygarlığı da bu faşist görüşle yapıyor yapacağını; inekler, domuzlar, koyunlar, tavuklar ve diğer hayvanlar kendilerini savunamadığı için, hayatta kalma haklarını kaybediyorlar. Bundan dolayı onlara ne istersek yapmakta özgürüz sanıyoruz. Elbette hayvanlara yardım etmenin en önemli yolu, onları yememektir. Herkes en azından bunu yapabilir: Mezbahaları ağzınızdan uzak tutun.[1] Yirminci yüzyılın kanıtlayacağı gibi Amerika’daki mezbahaların endüstriyel itlafı ile Nazi Almanyası’nın montaj hattı seri itlafı arasında sadece bir adım vardı.[2] Her şeye hükmeden tür olma yolunda yükselişimizin tarihi boyunca hayvanları kurban etmemiz birbirimizi kurban haline getirmemizin hem temelini atmış hem de bir modelini oluşturmuştur. İnsan tarihinin incelenmesi buradaki örüntüyü açıkça ortaya koyar: öncelikle insanlar hayvanları sömürür ve katleder; ardından insanlar diğer insanlara hayvan gibi davranır ve onlara da aynısını yaparlar.[2] İnsanların kendi kontrolü altına giren hayvanlara davranış biçimini nitelendiren baskı, kontrol ve manipülasyon, aynı zamanda insanların birbirine davranma biçimi anlamında bir model oluşturdu. Hayvanların köleleştirilmesi/evcilleştirilmesi insan köleliğine giden yolu araladı. Karl Jacoby’nin söylediği gibi, kölelik “evcilleştirme sürecinin insanlara doğru genişletilmesi” idi.[3] Avustralya’daki Hartheim ötenazi merkezinde 2 sene geçirmeden önce Bruno Bruckner, Linz mezbahasında kapı görevlisi olarak çalışmıştı. Treblinka’daki sadist gardiyan Willi Mentz iki T4 imha merkezi olan Grafeneck ve Hadamar’daki ineklerden ve domuzlardan sorumluydu. Treblinka’nın son kumandanı Kurt Franz, SS’e katılmadan önce kasap olarak eğitim almıştı. Sobibor ölüm kampında görevlendirilmeden önce Hadamar’da imha fırınında çalışan Karl Frenzel de aslında kasaptı. Polanya’ya Yahudileri imha etmek için gönderilen Alman personel için hayvan sömürüsü ve hayvan öldürmede tecrübe sahibi olmanın mükemmel bir eğitim anlamına geldiği ortaya çıkıyordu. Hayvan sömürüsü ve hayvanların öldürülmesi insanların kitlesel olarak öldürülmesi için bir emsâl oluşturuyor, ve bunu daha mümkün kılıyor; çünkü bizi bizden farklı olan ötekilere empati, şefkat ve hürmetle yaklaşmamaya şartlandırıyor.[3] Yemek seçimleri ne olursa olsun Hitler, Almanya'daki vejetaryen akımına karşı az bir sempati duymuştu. 1933'te iktidara geldiğinde Almanya'daki tüm vejetaryen derneklerini yasaklamış, önde gelen isimlerini tutuklamış ve Frankfurt'ta basımı yapılan ana vejetaryen dergisini kapatmıştı. Nazi zulmü, karnivor bir ulus içerisinde sadece küçük bir azınlık olan Alman vejetaryenlerini ya ülkeden kaçmaya ya da kendilerini saklamaya zorlamıştı. Almanyalı barış yanlısı ve vejetaryen Edgar Kupfer-Koberwitz önce Paris'e, sonra da Gestapo'nun kendisi yakalayıp oradan da Dachau Nazi kampına geri gönderdiği İtalya'ya kaçmıştı. Vejetaryen beslenmenin savaş zamanında yaşanan gıda kıtlığı sorununu hafifletmede yardımcı olacak olmasına rağmen Nazi Almanyası savaş süresince işgal ettiği tüm bölgelerdeki vejetaryen derneklerini yasaklamıştı. Charles Patterson
Hayat tarzı değişikliğiyle birçok hastalık yeniliyor... Çok doğru ama sağlam bir irade ya da savaşılacak bir hastalık yoksa kolay kolay yapamıyorum/z Ben evde ne pişerse karnım doyacak bin şükür diye ekmekle bana bana yiyen, kola ya da ice tea varsa da afiyetle içen biriyim Haftada bir bisiklet sürerek birkac kez fitnessa giderek vicdan rahatlatıyorum Neyse.. Onkoloji hastalarını Kübaya gönderen bir şirkette çalıştım Benim için çok çok zor üzücü birkaç ay'dı Kanser hastalarına ve hikayelerini duymaya dayanamayıp çıktım Kritik noktalarda kanseri olan birçok hastanın saçı kaşı dökülmemişse hasta olduğu hic belli olmuyordu çünkü fitoterapistlerden destek alıp uyguluyorlardı Fizyoterapistler ibn-i sîna'dan çalıntı hayat tarzı değişikliği içeren reçeteyi 1000 dolar'a yazıp uygularsa daha iyi olacağına garanti veriyor bu motivasyonla hasta zaten hayata tutunup hayat tarzı değişikliğiyle de çok güzel ilerleme gösteriyor Günde yarım saat yürüyüş Yeşillik ağırlıklı salatalar şifalı sebzeler Şeker ekmek paketlenmiş işlenmiş gıdalardan uzak durma vs gibi maddeler vardı o 1000 usd'lik reçetede
Taner bey naçizane bir eleştirim şu konukların sözüne erkenden müdehale ediyorsunuz yani soru sorduğunuzda cevabın tamamını konuk söylemeden yeni bir soru soruyorsunuz iyi niyetli bir yaklaşım ile çok soru çok cevap istiyorsunuz izleyiciler için ama eksik kalıyor saygılar
yemeğine takmayanların kafası daha rahat oluyor diğerleri kasıntılı hayat sürüyor 10 sene daha az yaşayım kafam rahat olsun. Vücudumuz düşündüğümüzden çok daha esnek bence takmayın düzenli yürüyün arada spor yüzme gerisi hikaye, diyeceksiniz uzman mısın cevap hayır uzmanların her biri farklı şeyler söylüyor kimi az ve sık ye kimi 1 kere ye tam ye diyor, görüşlere saygı duymakla birlikte kafa rahatlığının en önemli şey olduğunu düşünüyorum.
Bir ay sonra 70 yaşıma gireceğim. 37 senedir spor salonunda hafif ağırlık çalışıyorum. Bol yeşillik ve balık tüketiyorum. Hiç bir ilaç almıyorum. Tek bağımlılığım spor.
Maşaallah darisi başıma
ben de spora gidiyorum ama şeker tansiyon anjina prostat romatoit artrit bel boyun fıtığı burundan nefes alamama gut agrıları saymakla bitmez.
genetiktir. anneniz babaniz kac yil yasadi?
Tebrikler 👏
33:57 v xx
Uzun zamandır dinlediğim en donanımlı, yaşamın sırrını çözmüş, spritüel konularda bilgili,inançlı, mükemmel bir kişiymiş İlker Bey. Teşekkür ederim, hayranlıkla izledim🙏
yoksunluk duygusu. güzel. ellerinize sağlık, süper program olmuş.
Bu programda sorularınızla çok guzel yönlendirmişsiniz. Kendi adıma çok keyif aldım.
Programlar da boş konuşmak değil de her izlediğim de bir şeyler öğrenmek beni mutlu ediyor kanal bu konu da çok iyi 🎉
Program için teşekkür ediyorum. Ben 4 aydır protein ağırlıklı beslenmeye özen gösteriyorum. Direk şekerleri hayatımdan çıkardım. Ekmek ve yoğun şeker, tatlı içeren hiçbir şey yemiyorum. 4 ay oldu. Sabah kahvaltım stabil, 3 yumurta, 100 gram peynir, yarım avakado. Şeker ve karbonhidrat bize net olarak düşman ve şuna çok inanıyorum duygu durumumuzu direkt olarak etkileyen bunlar. Sabah 6da kahvaltı yapıyorum, sonra akşam yemeği saatim 19.30 o aralıkta sadece su içiyorum. İnanın öldüm geberdim açım durumu da olmuyor. Kendimi daha zinde daha enerjik hissediyorum. Şeker ve karbonhidratı kesin. Gerçekten farkı hissedeceksiniz.
Aynen, ben kahvaltida yapmiyorum sadece aksam yemegi, ama bende farkettim ekmek simir pogaca falani kesince acikma olmuyor, eskiden sabah iki simit yer øglene dogru karnim zil calardi. Simdi aksama kadar farketmiyorum bile.
Ben 4 ay boyunca günde tek öğün beslenmiştim. Muzzam iyi hissetim, kilo verdim, herşeyim iyileşti. Ama maalaesef sürdürülebilir değil bazı şeyler. Şekeri hayatımda defalarca kestim. Birşeyi kolaylıkla bırakabiliyorum. Sorun yok. Ama sonra ona tekrar başladığımda suçluluk duygusu hisseiyorum. Kendime ihanet etmişşm gibi. Ama normal alakaının olamaması lazım. Bu hissi yenmeliyiz.
@@the.princeofvales8457 mesela nedir sürdürülebilir olmayan, devam etmemenize sebep olan nedir, alışkanlıklar mı? Paylaşırsanız çok sevinirim. Çünkü birebir yaşanmış deneyimler çok değerli bilgiler barındırıyor.
Sağlığa bütüncül bir bakış... Hem keyifli hem faydalı... Teşekkürler!
Cok iyi bi videoydu bu. Sevdiklerimle paylaştım, yaymak lazım.
benim babaannem 100 yaşında vefat etti hayatı boyunca spor yaptığını sanmıyorum. içinize atmayın tüm götleri hayatınızdan çıkarın, hayvan besleyip bahce işleri ile ilgilenin, dedikodu yapanların ağzının payını verin, zararlı dahi olsa sevdiğiniz şeyleri abartmadan tüketin, sevdiğiniz hiçbir şeyden vazgeçmeyin
😊😊😊
Yorum değil reçete olmuş teşekkürler
Genetik ölüm yaşı 100 der, kötü yaşantı bunu geriye çeker yada kalitesiz hale getiri iyi yaşantı ileri götürür yada çok kaliteli konforlu şekilde 100 yaşında ölürsün.
@@filizsayar3583😊😊 şehir hayatında köy yaşamı beklenemez ..Köyde yasamak bir ayrıcalıktır. Oksijen oranı. Doğanın pozitif enerji yayması . Köy hayvanlarının verdiği mutluluk . Komşuluk 😊😊 bunlar olup 100 yaşına yaşamak tabii ki güzel . Artık yeni dünya KÖY yaşamını aranır özenilir oluo olacak .çünki insan Şehirlerde beton yığınları içinde fabrika ayarlarından çok uzaklaştırıldı 😢😢 ne mutlu köyde yaşıyabilene 😊😊🙋♀️🙋♀️🙋♀️🙋♀️🙏🏻
Bende kirsehirliyim knk
Bir kanser hastası olarak çok bilgilendim teşekkür ediyorum🤲
Geçmiş olsun Allah acil şifa versin
Rabbim en güzel şifaları versin 🎉
Umarım tez zamanda iyileşirsin ❤
Kanser hastasi degilsiniz, kanser halindesiniz, o hal gececek gidecek bunu telkin edin,bedeniniz cok kuvvetli ve o iyilesme halini secin digeri terkedecek❤
Her program hiç boş yok....mükemmel konuklar sayısız altın bilgiler .
Sonsuz teşekkürler
Gerçekten çok faydalı bir video olmuş . Kulaklarımı iyice açarak dinledim , pek çok konuda bilgilendim. Teşekkür ederim , emeğinize sağlık..
yine çok faydalı ve kaliteli bir yayındı.Abi sen gerçekten bizim sesimizsin, tam sormak, merak ettiğimiz şeyleri soruyorsun.Bu yönünle harikasın.İyi ki varsın...😍😍 🧿🧿
Harika bir program❤ herşeyine ama herşeyine katılıyorum, şükürler olsun benim gibi düşünen insanların milyonlarca insana ulaşmasına❤
Yine çok çok faydalı bir bölüm oldu... İlker hocaya ve onu ağırladığınız için size teşekkür ediyorum. İşte böyle bilgiler lazım bize.... 😊
İlker Çağlayan Bey ağzınıza sağlık. Çok Doğru bilgiler. Son 5 sonedir böyle besleniyorum ve kendimi muhteşem hisediyorum ve de yaşımdan çok genç duruyorum. Sevgiler..🤍🤍🤍
Nasıl besleniyorsunuz acaba??
Nefis bir yayındı
İlker Çağlayan teksin ⭐️
Allah muazzam bir vücut yaratmış. Akılda vermiş. Yıl 2024... İnsanlar artık birşeylerin farkına varmalı vücudunu dinlemeli. Vücut zaten uyarıyor. Sağlıklı beslenme pahalı diyorlar. Paketli ürünlerin ucuz oldugunu düşünmüyorum. İstedikten sonra insan oğlu herşeyi başarır yeter ki bahanelerin altına siginmayalim😊
Güzel sohbet için teşekkür ederim. Lakin bir durum dikkatimi çekti; videoyu izlemeden, sadece dinleyerek takip ediyorum, ikisinin sesi bir birine ne kadar benziyor yav☺️ takip edemiyorum.
harika program harika sohbettt✨
Syn Çağrı _Syn Çağlayan 'a soruyor ;
en doğrusunu,o an'da en içimizden gelen soruları ,en duymak istediklerimizi ortaya koyuyor 😇
Çok keyifli bi seyirdi, önemli şeyler öğrendik sayenizde çok teşekkür ederim kendi adıma
Emeğinize sağlık💐
Çok iyi program. Sadece bu değil. Yaptığınız hepsi. Doğru ses tonu. Doğru sorular. Bunun
İçin doğmuş gibisiniz. 🎉
Çok faydalı bir program olmuş, sevgiler...
Spor tabi önemli ama bunu açmamız daha guzel olur. Hareket edeceksin. Streside yönetirsen ve genetik olarakta şansli isen keyifle yasarsin. Spor yapip merdiveni cikarken soluk soluga kalanda var. Hayatta en önemli şey denge. Bedeni dinlersen o seni zaten yönlendiriyor. Herkese sağlikli uzun ömurler❤
İlker hocayı bu program sayesinde tanidim ama harika bir insan bilgileri ve yaklaşımı harika
Harika bir konuk tesekkurler sizde çok samimisiniz izlenilir bir program faydali
Güzel bir bilgilendirme olmuş Teşekkürler..
Iyiki varsiniz tesekkur ler
Güzel proğram 👏👏 motive edici🤗
Frekansı çok yüksek iki hayat dolu insandan çok istifade ettim... çok teşekkür ederim.. Allah ilminizi arttırsın
Çok iyisiniz Taner çok iyi ve aydınlatıcı yol gösterici sorular soruyorsunuz teşekkürler
Allah'ım râzı olsun güzel insanlar
Harika bir bölümdü sunucuya ve konuğa teşekkürlerrr 😊❤
Hayatımın ilk yarısı sporcu, ikinci yarısı keş(junkie) olarak geçti. Çok erken yaşlarda 6,7 gibi futbola başladım bir kaç amatör takımda oynadım filan sakatlanınca bırakmak zotunda kaldım(25)sonrası ağır uyuşturuculara düştüm . Bu böyle 35 e kadar sürdü. 3 yıldır temizim. Şunu söyleyeyim sporcu geçmişim sayesinde hala cepten yiyordum fakat o da bitiyor rehab da 20 kilo aldım. Kilo ve sigara hastalıkların başı diyebilirim.
Son tahlillerde karaciğer değerlerim fırlamış ve yağlannması var kolesterol yüksek şeker yok tiroid normal ama kalp tekliyor ve yazı yüksek tansiyonla geçirdim. Yazın akşam yemeği sonrası tansiyonum 160 lara çıkıyordu
Yemekten biraz kısınca bile rahatlıyordum. Vücut alarm veriyor hissediyorum müdahale etmezsem ağır sonuçları olacak.
Şimdi sigarayı bıraktım bir aydır evde alet var koşuyorum bazende canım istemiyor düzene sokmalıyım bir de az yiyebilsem herşey düzelecek bakalım...
Ayık kafa DR. ESRA ÇAVUŞOĞLU takip edin hem İngilizce hem Türkçe yayınları oluyor, faydasını görebilirsiniz.
çok iyi sorular, çok iyi açıklamalar. teşekkürler.
Bilgilendirme amaçlı iyi bir program olmuş hocam, Teşekkürler...
Cok faydali bilgiler edindim cok basarili bir sohbet ettiniz tebrikler
Ben 4 ay boyunca günde tek öğün beslenmiştim. Muzzam iyi hissetim, kilo verdim, herşeyim iyileşti. Ama maalaesef sürdürülebilir değil bazı şeyler. Şekeri hayatımda defalarca kestim. Birşeyi kolaylıkla bırakabiliyorum. Sorun yok. Ama sonra ona tekrar başladığımda suçluluk duygusu hisseiyorum. Kendime ihanet etmişşm gibi. Ama normal alakaının olamaması lazım. Bu hissi yenmeliyiz.
Beyin dopamin almak için kendi gerçekliğini yaratıyor. Bir bağımlılığı yenmek için onun yerine faydalı ve farklı bir şey koyman lazım.
Çok verimli ve aydınlatıcı bir program. Bunu izledikten sonra mikrobiyata/mikrobiyom testi yapmaya karar verdim.
Ben ıspanak yediğim zaman çok mutlu oluyorum. Yıkamak ve doğramak uğraştırıcı olsa da emek verme kısmı şahane bence ❤ harika bir yayın olmuş, teşekkürler 🙏🏻
Harika bir program olmuş. İzlenmesi lazım
bu adam ingilizce öğretmeni mi, talk show'cu mu, sunucu mu, matematik hocası mı, finansçı mı, doktor mu... her yerde karşıma çıkyıor... ilk başta ingilizce öğretiyordu... yürüdü gitti
Son zamanlarda izlediğim en iyi program teşekkürler ❤
Sela size ve konuğunuza teşekkür ederim 🌟🌟🌟🌟🌟
İlker Hocam,gercekten cok faydali oldu.🎉
Emeğinize sağlık❤.
mükemmel bir program olmuş ağzınıza sağlık
Dileği çok güzeldi! annemin deyimiyle "herkeş" için..
Yalnız çaba pek kolay olmuyo çok az etki oluyo.. 😊
Taner gıda dedektifini alırmısınnnn konuk olarakkkkkk
Tembeliz, haydi yemege..cok farkli yerlere de cekebilir.. icinde varsa..😅❤ harika bir program, umarim daha saglikli 2025 icin
Taner her zaman takib ediyorum..seni
Programlarınızı çok beğeniyor ve keyifle izliyorum. Spontane sorularınız programı sürükleyici kılıyor. Emeĝinize sağlık
İzleyelim. İzlenmesine aracı olalım. ( paylaşalım ) Bazı tanıdıklara yolluyorsun. Gözucuyla bakıp “amaaan” deyip geçiyor. Demekki bu konuya yakın yahut hazır değil. İhtiyaç hissetmeyen ya da ilgilenmeyene zorla verilmiyor. İçten ihtiyaç hisseden böylesi videolara da doğru insanlara veya mekanlara da denk geliyor. Var olanlara şükür , güçlü bir niyet, iyi düşünce ve Allah’tan destek için dua çok kıymetli. Bazen “ Aa! Allah’tan başka şey de istesem olurmuş” deriz. Şimdi sanal dünya da bizi takip edip ona göre öneriler sunar oldu. Ee ne diyelim onlar da yaratıcının izni olmadan bu denli gelişemezdi. Bunda da bir sebep vardır.
Hepimize akıl, ruh, zihin, beden sağlığı diliyorum.
Taner bey gerçekten konuk seçiminiz harika sizde çok samimi bir insansınız iyiki varsınız sayenizde çok faydalı bilgiler aldım ❤
ikisinde seni aynııı.. inanilirir gibi degil
Harika bir söyleşiydi❤
Mühtiş bir misafir 👏🏼👏🏼👏🏼
Harika bilgiler, çok istifade ettim, teşekkürler
Taner Bey, konuğunuz harika; sizin enerjiniz ve zekanız konuyu daha iyi yerlere taşıyor. Keyifli programdı, teşekkürler.
ben hyperaktif biriyimdir . cok hareketliyimdir. kahve pek icmem cunku benim vucudumda stres ve gerginlik yapiyor ve mayistiriyor. enerjimi dusuruyor . bunu bir tesaduf eseri yillar once farkettim. restaurantta ise baslamadan once is arkadaslarimla sohbet edip birseyler iciyorduk . o gun ust uste 2 kahve ictim. ve halsizlik , enerji yoksunlugu , uyku hali gibi bir hal aldi beni. sebebini anlayamadim. yine birgun ayni durumu yasadim . yine ust uste 2 kahve icmistim. anladim ki 2.nci kahve bana fazla geliyor ve rahatsiz ediyor. o yuzden 2 kahve ust uste icmem. pek nadir bol sutlu bir tane icerim. anksiyete , panik atak sorunu olanlar da fazla kahve icmesinler. cok caniniz cektiyse 1 tane icin . fazla degil. ozellikle enerji iceceklerinden uzak durun. selamlar.
Kahve frekans düşürüyormus.
@@Rousseau-YalnizGezgin dogrudur . bende oyle birsey duymustum . selamlar
Herşeyin fazlası zarar önemli olan denge 😌
Emeksiz yemek yok😁 dengede kalabilmek dileğiyle 👏🏻 Taner🌟İlker🌟
Taner Bey sizi bir süredir takip ediyorum. Ses tonunuz gerçekten çok güzel. Siz konuştukça dinleyesim geliyor. Programlarınızı keyifle seyrediyorum. ☺
Teşekkürler.
Allah vergisi onun herhangi bir çabası yok. Bu bağlamda övgü yalnız Allah'a olmalıdır.
Teşekkürler ❤
Taner bey sizden ricam bir yayınızda da doktor Murat Kınıkoğlu‘nu ağırlamanız harika bir program olacak bundan emin olabilirsiniz
Yeşillik çok seviyorum ama yıkamaya üşeniyorum 😅
Ha haaaaa😂😂😂😂
😂ya bende😂😂
yeşillik kurutma aleti katiyyen lazım
Haftalık yıkayıp çok iyi vakumlu kaplara koyuyorum. Bir iki saat yoruluyorum ama tüm hafta rahat ediyorum. Aklında olsun
@@byfatmaakyol tanere ne güzel ders biçiminde yorum yapmışsın tebrik ediyorum seni
İzlerken hedoni patlaması yaşadığım bir program olmuş, 1 saatte bitmesi gereken programı 2 saatte bitirdim, söyleşi arasında hocanın verdiği bazı bilgileri merak edip araştırdım misal Gözcülük Makamı vb. Teşekkürler
Beyefendinin soyledigi seyler dogru ve hepsine katiliyorum
Cok faydali bilgiler
çok iyi bir program olmuş.
çok teşekkür ederim
Sunucu kendini konuk olarak almış. İlker Çağlayandan çok sunucunun sorularını dinledik. Keşke İlker Çağlayanı dinleyebilseydik
🇧🇬Yanlış anlaşılmasın,yemek aç ölmemek için yerim.köy çocuyum.tarla.sırtımda ormandan odun taşımak.vakit yok yemek yemeye 45 kiloydum😅ama Hollandaya🇳🇱taşınalı oldum 60 kilo ve şimdi yumurta diyetine girdim,bakalım.55 kilo olsam yeter.😁
Bazen hayatımızın dönüm noktaları, potansiyelimizi keşfetmemiz için bir kapı aralıyor.
❤ Taner Çağlıyadır.
Bende 9.10 arası uyuyorum sabah 5.30 kalkıp motivasyon yoga yapıyorum❤
İlker Çağlayan harika...
Sigara bağımlılarından bahsetmediniz..Her taraf bunlarla doldu..Kafede,parkda bank da oturamıyorsunuz, her yeri sarmışlar..
Sigara ile ilgili Emre Üstünuçar ı konuk etmişti nefret ediyor zaten kendileri o programı izleyebilirsiniz
Taner bey sigarayı bırakma konusunda yayın yaparmısınız 👍
Yaptım ya 3 hafta önce yayınlandı.
@@tanercagli hangisiydi acaba ?
Hocam ülke de sağlıklı beslenme para işi ya makarna ekmek plav doymak için bu yönden de bakarsanız.
Müq ya bana lazındı😊🎉🤝
Cok güzel ama artık sebze değil zehir yiyiyoruz onu ne yapacağız?😢
Taner beyin kapak resimlerindeki bakışları 😂😂
Herkese farklı bakiyo😂
Eşimde ankilozan sipondilit ilaç kullaniyor musun
merhaba, Timuçin Esen i konuk eder misiniz
Aynısını çevremdeki kişilere anlatıyordum, millet bana gülerek karşılık veriyordu.
Sıcacık,doğal, çok bilgilendirici,insan insan insan kokan bir sohbet olmuş,bitmese dediydim fekaaat😍devamını bekleriz.Arasıra buluşursanız,bizde dinleriz.🤗
❤💐 Teşekkürler.
Poğaça ağacıı 🧡
Acıkınca yemeyi, o yemeği de sağlıklı seçmeyi, tıka basa da yememeyi öğrendiğimizde vücut dengesini bulur. Buna alışınca da arada kaçamak yapılır. Videonun özeti.
sağlam spor yapıyorum katkılı yiyeceklerden uzak durmaya çalışıyorum fakat protein tozu kullanıyorum onuda antreman sonrası içiyorum ne kadar doğru yaptığım olay acaba
Taner Bey, ya cidden bu konuda çok bilginiz yok ya da konuğu konuşturmak adına basit basit sorular sordunuz. İnsan bir araştırır konuğunu, İlker Çağlayan ketogenic beslenme uygulayan birisi. Ezbere konuk seçimi olmuş.
Süper zeka, sen birini konuk aldığında araştırıp alırsın. Şimdi sesini kes.
Sabah altı da namaz kılabilir mesela değil mi 😅 meditasyon odur belki 😉 sosyallik korkusu örneği mükemmeldi 🎉
🧡
Ne yazık ki savaş, soykırım ve kitlesel öldürmeler “normal insan davranışı”dır; çünkü hepsi de düzenli bir şekilde meydana gelir. Tarihe ister savaş, çekişme ve şiddet ile ara verilen barış dönemleri ya da barışla ara verilen savaş, çekişme, şiddet dönemleri olarak bakabilirsiniz. Bir tarihçi olarak, insan agresyonunu, kabalığını, şiddeti ve çekişmelerini insan tarihinin tam da merkezinde olduğunu düşünüyorum. Çoğumuzun kabul etmek isteyebileceğinden daha fazla “normal”lik söz konusu; çünkü biz insanlar kendimizle alakalı bazı ilüzyonlardan vazgeçmekte zorlanıyoruz. Kim olduğumuz ve ne yaptığımız gerçeğini doğrudan görmekten çekiniyoruz; çünkü gerçeğin bizi üzmesinden korkuyoruz.[1]
Tarihin bize verdiği kanıt, insanların zalim ve canavarca eylemleri yapabilme kapasitesine sahip olduğunu gösteriyor, hem bireysel olarak hem de bir gruba dahil olarak. Soykırımı “bir grup güçlü bireyin akıldışı bir davranışı” olarak göremememin sebebi bu. Tam tersine soykırım, bizim neleri yapabileceğimizin çok net bir ispatıdır. Soykırımsal boyutlardaki mega suçlar, insan tarihinin görünen yüzünün hemen arkasında meydana gelmeyi bekliyor; çünkü kurbanlaştırdığımız hayvanların başına daima bu olay geliyor. Yahudi yazar Isaac Bashevis Singer söz konusu hayvanlar olunca bütün insanların birer Nazi olduğunu söylemiştir. Hayvanların yaşadığı şey, “Sonsuz Treblinka”’dır.[1]
Masum canlıların kitlesel olarak öldürülmesine 1945’te son verilmedi ki; sadece hayvanların “sonsuza dek” sömürülmesi ve katledilmesine doğru bir rota değişikliği yaşandı; bu da insan baskısı ve şiddetinin bir modeli ve itici gücü olmaya yaradı. Mezbahalar olduğu sürece Treblinka ve Auschwitz daima var olacak. Yahudi Alman düşünür Theodor Adorno’nun söylediği gibi, “ Auschwitz, birisi bir mezbahaya bakıp, “ama onlar hayvan” diye düşündüğünde başlar
ayvanların katledilmesini güçlünün güçsüzleri sömürmeye hakkı olduğu şeklinde onayladığımız sürece birbirimize karşı şiddet uygulamaya ve yıkıcı davranışlarda bulunmaya devam edeceğiz. Adolf Hitler, “gücü olmayan, hayatta kalmış şansını hakkını kaybeder” diyor. Savaşı kaybettiyse de onun faşist görüşü başarılı oldu, ne kadar ironik. İnsan uygarlığı da bu faşist görüşle yapıyor yapacağını; inekler, domuzlar, koyunlar, tavuklar ve diğer hayvanlar kendilerini savunamadığı için, hayatta kalma haklarını kaybediyorlar. Bundan dolayı onlara ne istersek yapmakta özgürüz sanıyoruz. Elbette hayvanlara yardım etmenin en önemli yolu, onları yememektir. Herkes en azından bunu yapabilir: Mezbahaları ağzınızdan uzak tutun.[1]
Yirminci yüzyılın kanıtlayacağı gibi Amerika’daki mezbahaların endüstriyel itlafı ile Nazi Almanyası’nın montaj hattı seri itlafı arasında sadece bir adım vardı.[2]
Her şeye hükmeden tür olma yolunda yükselişimizin tarihi boyunca hayvanları kurban etmemiz birbirimizi kurban haline getirmemizin hem temelini atmış hem de bir modelini oluşturmuştur. İnsan tarihinin incelenmesi buradaki örüntüyü açıkça ortaya koyar: öncelikle insanlar hayvanları sömürür ve katleder; ardından insanlar diğer insanlara hayvan gibi davranır ve onlara da aynısını yaparlar.[2]
İnsanların kendi kontrolü altına giren hayvanlara davranış biçimini nitelendiren baskı, kontrol ve manipülasyon, aynı zamanda insanların birbirine davranma biçimi anlamında bir model oluşturdu. Hayvanların köleleştirilmesi/evcilleştirilmesi insan köleliğine giden yolu araladı. Karl Jacoby’nin söylediği gibi, kölelik “evcilleştirme sürecinin insanlara doğru genişletilmesi” idi.[3]
Avustralya’daki Hartheim ötenazi merkezinde 2 sene geçirmeden önce Bruno Bruckner, Linz mezbahasında kapı görevlisi olarak çalışmıştı. Treblinka’daki sadist gardiyan Willi Mentz iki T4 imha merkezi olan Grafeneck ve Hadamar’daki ineklerden ve domuzlardan sorumluydu. Treblinka’nın son kumandanı Kurt Franz, SS’e katılmadan önce kasap olarak eğitim almıştı. Sobibor ölüm kampında görevlendirilmeden önce Hadamar’da imha fırınında çalışan Karl Frenzel de aslında kasaptı. Polanya’ya Yahudileri imha etmek için gönderilen Alman personel için hayvan sömürüsü ve hayvan öldürmede tecrübe sahibi olmanın mükemmel bir eğitim anlamına geldiği ortaya çıkıyordu.
Hayvan sömürüsü ve hayvanların öldürülmesi insanların kitlesel olarak öldürülmesi için bir emsâl oluşturuyor, ve bunu daha mümkün kılıyor; çünkü bizi bizden farklı olan ötekilere empati, şefkat ve hürmetle yaklaşmamaya şartlandırıyor.[3]
Yemek seçimleri ne olursa olsun Hitler, Almanya'daki vejetaryen akımına karşı az bir sempati duymuştu. 1933'te iktidara geldiğinde Almanya'daki tüm vejetaryen derneklerini yasaklamış, önde gelen isimlerini tutuklamış ve Frankfurt'ta basımı yapılan ana vejetaryen dergisini kapatmıştı. Nazi zulmü, karnivor bir ulus içerisinde sadece küçük bir azınlık olan Alman vejetaryenlerini ya ülkeden kaçmaya ya da kendilerini saklamaya zorlamıştı. Almanyalı barış yanlısı ve vejetaryen Edgar Kupfer-Koberwitz önce Paris'e, sonra da Gestapo'nun kendisi yakalayıp oradan da Dachau Nazi kampına geri gönderdiği İtalya'ya kaçmıştı. Vejetaryen beslenmenin savaş zamanında yaşanan gıda kıtlığı sorununu hafifletmede yardımcı olacak olmasına rağmen Nazi Almanyası savaş süresince işgal ettiği tüm bölgelerdeki vejetaryen derneklerini yasaklamıştı.
Charles Patterson
❤
Hayat tarzı değişikliğiyle birçok hastalık yeniliyor...
Çok doğru ama sağlam bir irade ya da savaşılacak bir hastalık yoksa kolay kolay yapamıyorum/z
Ben evde ne pişerse karnım doyacak bin şükür diye ekmekle bana bana yiyen, kola ya da ice tea varsa da afiyetle içen biriyim
Haftada bir bisiklet sürerek birkac kez fitnessa giderek vicdan rahatlatıyorum
Neyse..
Onkoloji hastalarını Kübaya gönderen bir şirkette çalıştım
Benim için çok çok zor üzücü birkaç ay'dı
Kanser hastalarına ve hikayelerini duymaya dayanamayıp çıktım
Kritik noktalarda kanseri olan birçok hastanın saçı kaşı dökülmemişse hasta olduğu hic belli olmuyordu çünkü fitoterapistlerden destek alıp uyguluyorlardı
Fizyoterapistler ibn-i sîna'dan çalıntı hayat tarzı değişikliği içeren reçeteyi 1000 dolar'a yazıp uygularsa daha iyi olacağına garanti veriyor bu motivasyonla hasta zaten hayata tutunup hayat tarzı değişikliğiyle de çok güzel ilerleme gösteriyor
Günde yarım saat yürüyüş
Yeşillik ağırlıklı salatalar şifalı sebzeler
Şeker ekmek paketlenmiş işlenmiş gıdalardan uzak durma vs gibi maddeler vardı o 1000 usd'lik reçetede
Konfor yapay yaşam şehir insanı para temiz enerji
Taner bey naçizane bir eleştirim şu konukların sözüne erkenden müdehale ediyorsunuz yani soru sorduğunuzda cevabın tamamını konuk söylemeden yeni bir soru soruyorsunuz iyi niyetli bir yaklaşım ile çok soru çok cevap istiyorsunuz izleyiciler için ama eksik kalıyor saygılar
Norvecliler tura cikarken yanlarina haslanmis yumurta alirlar, sordum neden diye, daha az aciktirir dediler.
Eski karısı çikolata alıyormuş muş da kendisi mükemmel miş
Mükemmel değil diyetisyen
Siz eski eş misiniz yoksa ,nasıl böyle algıladığınızı merak ediyorum
Orada çıkıp neden karısını eleştiriyor
@@neslihangenc1538eski yeni herşey eskir sizde mesele kendi karısı üzerinden kendini övmesi
Bence eski eş siz siniz 😃
Taner bey plaza çalışanları ile var bir derdiniz😊
Hayır bu sefer rota bölümünü sormuyorum
yemeğine takmayanların kafası daha rahat oluyor diğerleri kasıntılı hayat sürüyor 10 sene daha az yaşayım kafam rahat olsun. Vücudumuz düşündüğümüzden çok daha esnek bence takmayın düzenli yürüyün arada spor yüzme gerisi hikaye, diyeceksiniz uzman mısın cevap hayır uzmanların her biri farklı şeyler söylüyor kimi az ve sık ye kimi 1 kere ye tam ye diyor, görüşlere saygı duymakla birlikte kafa rahatlığının en önemli şey olduğunu düşünüyorum.