Dolu dolu bir adam hem kitaplarıyla, hem de tutarlı anlatımıyla... Konuyu yaymadan, insanları sıkmadan anlatıyor/yazıyor. Zargana ve Az kitaplarını okudum henüz. Bitiverir diye baya yavaş gidiyorum. Zaten geç tanıdım. Kendisinin hayranıyım. Tebrikler...
Yazarlığın %30 u yetenek %70i çalışmaktır. Evet, yetenek daha az kısmını karşılar ama o %30 yetenek olmazsa da yazar olunmaz. Yazarsınız ama edebi değeri olmaz. %70 çalışma ise fedakârlıktır, okumaktır, yazdığın metin için ineklemektir, bu işi ölüm kalım meselesi yapmaktır. Çalışmanın en büyük etkisi zanaatkar olmamızı sağlaması değildir, yazarın %30 a isabet eden yeteneğini ortaya çıkarmasıdır.
Kinyas ve kayra da çok fazla şiddet ve biraz fazla nihilizme boğulması dışında çok özgün,adam sağlam geliyor,3 saat konuşabilecek en azından cesaretide var,beğeniyorum,diğer kitaplarınıda okumaya çalışıcam,hakettiği yerlere geleceğine inanıyorum..tabi cinsellik,içki,uyuşturucu satma,intşhar vs. sağ görüşe aykırı olsada ben sanat açısından değerlendirmeye çalışıyorum..
Sevgili Serhat söylediğiniz dakikalarda Linda Blair isimli bir oyuncudan bahsediliyor. Meşhur 1973 yapımı Şeytan (The Exorcist) filminden. O dakikalarda L.F. Celine değil bahsettiği isim. Celine Günday'ın en sevdiği yazar o ayrı tabi.
Bu adamı ve kitaplarını neden sevmediğimi şimdi anlıyorum. Bahsettiği 1000 kelimelik kısmına olan yaklaşımı çok kötü. O 1001'ci kelimeyi hayatımızda zaten duymuşuzdur. Özel değildir başlı başına. Ona o anlamını veren, her zaman, ondan önce gelen 1000 kelimelik kısımdır.
Kaan Güner, haklısınız. Fakat ne Günday'ın dediği ne de sizin dediğinizi ayrı ayrı ele almak yerine ikisini üst üste koyarsak daha mantıklı olur diye düşünüyorum. Bin veya iki bin, o kelimelerden sonra bize istediğimiz kelimeyi veren satırlar da değerlidir, aynı zamanda onca kelime öbeği arasından sıyrılıp gelen tek bir kelime de.
Dolu dolu bir adam hem kitaplarıyla, hem de tutarlı anlatımıyla... Konuyu yaymadan, insanları sıkmadan anlatıyor/yazıyor. Zargana ve Az kitaplarını okudum henüz. Bitiverir diye baya yavaş gidiyorum. Zaten geç tanıdım. Kendisinin hayranıyım. Tebrikler...
günlerce dinleyebilirim seni adam
böyle bir söyleşiyi bize sunmanız o kadar değerli ki.. çok teşekkürler..
Umarım Bir gün beraber söyleşi düzenleyeceğiz Hakan Günday...
not almadan bitirmeyin videoyu aman
fazlasiyla dikkat edilmesi gereken yerler var...
haklısın ama not almak yetmez anlatılanlardan ilham alıp değişip dönüştürüp kendimizi tanıma konusanda ilerleme kaydetmeye ihtiyacımız var.
Jatek Tsk Elbette
Harika !
Yazarlığın %30 u yetenek %70i çalışmaktır. Evet, yetenek daha az kısmını karşılar ama o %30 yetenek olmazsa da yazar olunmaz. Yazarsınız ama edebi değeri olmaz. %70 çalışma ise fedakârlıktır, okumaktır, yazdığın metin için ineklemektir, bu işi ölüm kalım meselesi yapmaktır. Çalışmanın en büyük etkisi zanaatkar olmamızı sağlaması değildir, yazarın %30 a isabet eden yeteneğini ortaya çıkarmasıdır.
şu önündeki çiçek video boyunca rahatsızlık verdi bana
2:08:21 de yazarın ismini tam anlayan var mı arkadaşlar. Yardımcı olursanız sevinirim 🙏
Kinyas ve kayra da çok fazla şiddet ve biraz fazla nihilizme boğulması dışında çok özgün,adam sağlam geliyor,3 saat konuşabilecek en azından cesaretide var,beğeniyorum,diğer kitaplarınıda okumaya çalışıcam,hakettiği yerlere geleceğine inanıyorum..tabi cinsellik,içki,uyuşturucu satma,intşhar vs. sağ görüşe aykırı olsada ben sanat açısından değerlendirmeye çalışıyorum..
@@purpleblue0000 ağır depresyon yüzünden gelişim okuyorum, edebiyat okumayı bırakm ak doğru karamış.yani başka kitabını okumıcam.
@@purpleblue0000 rica ederim, neden sordun bunu?
@@purpleblue0000 Daha ve Ziyan kitaplarını şiddetle tavsiye ederim.
Kanalımda Kinyas ve Kayra'yı seslendiriyorum, hepinizi beklerim. 🤝
#2:20:40 dan sonra linda diye bir yazardan bahsediyor tam adını duyamıyorum bir türlü
+Serhat Akman Louis-Ferdinand Céline
+Gökhan Kablan teşekkür ederim
Sevgili Serhat söylediğiniz dakikalarda Linda Blair isimli bir oyuncudan bahsediliyor. Meşhur 1973 yapımı Şeytan (The Exorcist) filminden. O dakikalarda L.F. Celine değil bahsettiği isim. Celine Günday'ın en sevdiği yazar o ayrı tabi.
Bu adamı ve kitaplarını neden sevmediğimi şimdi anlıyorum. Bahsettiği 1000 kelimelik kısmına olan yaklaşımı çok kötü. O 1001'ci kelimeyi hayatımızda zaten duymuşuzdur. Özel değildir başlı başına. Ona o anlamını veren, her zaman, ondan önce gelen 1000 kelimelik kısımdır.
Kaan Güner, haklısınız. Fakat ne Günday'ın dediği ne de sizin dediğinizi ayrı ayrı ele almak yerine ikisini üst üste koyarsak daha mantıklı olur diye düşünüyorum. Bin veya iki bin, o kelimelerden sonra bize istediğimiz kelimeyi veren satırlar da değerlidir, aynı zamanda onca kelime öbeği arasından sıyrılıp gelen tek bir kelime de.