Uzun süre enviromental design yapmış biri olarak aslında tüm bu soruya cevap 'bazı oyunlar belli bir seviyede sanat barındırıra' çıkıyor, örneğin oyun incelerken sanat yönetiminden bahsedilmesi gibi.
''abi oyunlar sanat olmasa neden film gibi oyun yapıyorlar'' argümanından daha farklı ve daha derin şeyler dinleyeceğiz sonunda. Zuhal hanım ve CS bey sağ olsunlar
Keyifli ve faydalı bir içerik olmuş. İkinizin de emeğinize sağlık. Bu serinin devamında Zuhal'in "her sanatçıyım diyenden sanatçı olmaz" söylemi ile değindiği konuyu biraz daha açarsanız sevinirim.
Can'ın espirileri çok dengeleyici bir unsur olmuş. O aralar böyle bi nefes aldırtıyor. Çünkü böyle ciddi 20 dk ilerliyor video bir bakıyorum beynim sağ kulağımdan akmaya başlamış, arada 1-2 espiri geliyor kendime geliyorum. Devamını halatla çekiyorum şimdiden.
Bölüme bayıldım. Ben de sanata meraklı bir mühendislik öğrencisiyken sanat tarihi seçmeli dersini almıştım. Benim gibi tiplere de bir farkındalık yaratmaya calışan hocamızın finalde sorduğu tek soru şuydu: “Bir galerinin girişindeki güvenlik görevlisinin oturduğu sandalyenin öyle bir vasfı yokken, birkaç metre ötede sergilenen sandalye neden sanattır?”. Uzun uzun döşemiştim yanıtlarımı, Zuhal’in de bir ara heveslenip çok odaklanamadığı “sanatçının motivasyonu” üstünden.
Hiçbir alanda kendini geliştirmemiş insanların sonsuz özgüven ve 1 cümlelik argüman ile oyunun sanat olup olmadığına karar vermelerinden gına gelmişti. Can ve Zuhal'e sonsuz teşekkür. Bir ara üniversitede amfide gibi hissettim kendimi; sonlara doğru tuvalete gitmek için izin isteyecektim.
Bu video neden bu kadar dislike almış ya, Sanat, Oyunlar ve Felsefe, hani bir de bilim ve müzik olsa tüm ilgi alanlarımın bulunucağı harika bir video olmuş, İkinizin arka planları bile etrafa meritlik ve elitlik yayıyor. Bayıldım.
İş yaparken açayım arkada çalsın diye açmıştım ama o kadar güzel bir video olmuş ki oturup izlemem gerekti. Zaten bu ikiliden çıkan bir işin kötü olma ihtimali de yoktu. Harikasınız, devamını bekliyorum ❤
Güzel olana sanat deme alışkanlığına yapılan eleştirilere kesinlikle katılıyorum. Örnek vereyim ben brutalist mimarı ve cyberpunk estetiğine aşık biriyim, bunlar genel insana çirkin geliyorlar fakat ben bu 'scene' lerin resmedildiği, canlandırıldığı sanatları aşırı güzel buluyorum, burda aslında devreye subjektiflik giriyor ve ''işte bakın bu objektif olarak sanattır ya da güzel bir şeydir'' demenin ne kadar zor olduğunu gösteriyor.
Bir önceki yayın olan "artık oyunlardan sıkılıyorum" içeriği ve şimdi de bu içerik dinlerken inanılmaz haz veren içerikler. Yaptığın her içerikte her yorumda kendimizi buluyoruz. Samimiyetin için teşekkürler. Aynı düzende devam lütfen.
Bence bu surenin tamami konu basliklarini belirlemekle gecti. Hemen her konuda gelecek yapici elestirileri vardir insanlarin. En basitinden oyun insanlik tarihinden cok eskiye dayaniyor. Sosyal evrimin aktariminda rol almasi insanlik tarihiyle baslamis desek bile bircok omurgali hayvan savasma ya da savunma yeteneklerini avlanma ya da korunma yeteneklerini oyunlarla gelistiriyor. Bizlere ayirdiginiz zamandan dolayi sizlere cok tesekkur ederim.
Açılın ben dilciyim, semantik anlatıcam!! hsjdnffkmf Bu arada Homo Ludens'i tekrar okuyor gibi hissettim, teşekkürler. Zuzu çok sakin ve istikrarlı anlattığı için üniversite yıllarıma döndüm bir an, özlemişim böyle şeyler dinlemeyi. Zuhal Hanım sizinle Platon'un mağara alegorisi üzerinden uzun uzun konuşmak isterim çay eşliğinde *hüüp* Bu arada oyunlar, sanat elementleri içeren eğlence aracı ve/veya sosyalleşme olanaklarıdır. Tşk.
Sevgili Berna, aslında sen de Zuhal ile bir program yapmaya başlasan ne kadar güzel olurdu. Bir zamanlar mitoloji anlattığın programları unutmadık ve hatta çok özledik. O bölümler tadında, harika bir şey olurdu diye tahmin ediyorum 😊😊😊
Çok tatlı şöyle içerikler. İzlemesi çok keyifli oluyor ciddi ve kaliteli tartışmaları. Ayrıyeten oyunla ilgili konulara böyle kafa göz girilmesi de çok hoşuma gidiyor. Umarım devamı gelir bu içeriğin. Ayrıca bir eleştiri: Keşke bu tarz "X Y midir?" tarzı bir konuda X ve Y'yi tanımlasaydınız. Benim kafamda bir X ve Y tanımı var ancak sizdeki de aynı mı? Aynı şeyi mi düşünüyoruz? Aynı sayfada mıyız? Bunlardan emin olmak böyle bir içerikte çok önemli bence :)
47:40 "Bu sanat mıdır?" sorusunun kriterlerinden biri olarak, "Bu insanlara zorla yaptırılmıyorsa" maddesi gerçekten uygulanabilir mi? Çünkü zorla yaptırıldığı halde sanat olan şeyler de var. Örneğin Stalin döneminde, Moskova metrosunun heykellerini yaptırmakla görevlendirilen heykeltraş, kendine zorla yaptırılan bu heykellere kendi yorumunu eklemiş. Heykellerin çoğunu bilerek kemerlerin altına yerleştirmiş. Böylece heykelleri eğilir yada diz çöker pozisyonda yapma imkanı bulmuş. Bu eğilen heykeller aslında Stalin'in zulmü altında ezilen Rus halkını temsil ediyor. Tabi ki bunu ancak Stalin öldükten yıllar sonra açıklayabilmiş. Tarihte zorla sanat eseri yaptırmak üzerine pek çok örnek bulunabileceği düşünüldüğünde belki sadece bu kriter üzerine bile bir bölüm yapabilirsiniz?
Aslında videoda buna da ucundan değinilmiş, çünkü Zuhal'in "zorla yaptırılmıyorsa"dan sonra söylediği "hangi tool'u nasıl kullandılar, biçim ve form ne, imge ne, en son ortaya çıkan şeyi bize nasıl sunuyorlar" kısmı sanatçının zorla yaptırıldığı eseri de sanat eseri haline getirebilme koşullarını, yollarını veriyor. Sipariş üzerine yapılan eserlerden de bahsetmiş, ki Rönesans sanatının çok büyük kısmı bu kategoride. Yasaklar, yani zorla yaptırılan değil, zorla yapılması engellenen eserler için de benzeri geçerli. Sanatçı imgelerle yasağı kolaylıkla delebiliyor. Zaten sanatı sanat yapanın, işlediği konuyu gerçekte olduğundan farklı şeyleri temsil edecek şekilde ifade etmesi olduğunu düşünüyorum. Sanatçı zorla yaptırıldığı ya da yapması yasaklanan eserlerde de kullandığı malzemeler, renkler, formlar, teknikler, temalar gibi çok farklı yollarla yaratıcılığını göstererek bunu çok daha çarpıcı şekilde gerçekleştirebilir. Bu zaten sanatın doğasının ta kendisi. O yüzden zorla eser yaptırma temasının bendeki çağrışımı daha çok Yapay Zeka üretimleri. Çünkü orada gerçekten "prompt" yazanın son çıkan üründeki kontrolü çok çok az. İlk üründe ve ara ürünlerdeki kontrolü daha da az. Orada gerçekten zorla yaptırmada olması beklenen iradenin ortadan kalkması durumu var. Bu nedenle prompt'u yazan sanatçı olsa bile sadece prompt yazarak üretilen ürün için sanatçıdan ve bu nedenle de sanattan söz edilemez diye düşünüyorum.
Kafa açacak güzel bir serinin başlangıcı. Ağzınıza sağlık. Çok keyif aldım. Şimdilik genel ve güzel bir giriş olmuş. Zamanla seçili bazı oyunlardaki sanatsal anlatıları konuştuğunuz bölümleri merakla bekliyorum. Bence bu seri #6altı'nın oyun tarafı olacak gibi gözüküyor.
Bu konularda eğitimli biri olmamakla beraber "Ürün mü?" "Sanat mı?" sorusundan bir adım öteye geçip "Bu üründe hiç sanat var mı?" veya "Bu sanatta hiç ürün var mı?" diye sormak bizi daha da çıkılmaz bir derinliğe sürükleyecektir bence. Böylelikle Fortnite sanat değildirden ziyade, Fortnite'da da az da olsa sanat vardırı bulabiliriz, eğer varsa. Zira Rönesans'ta veya Modern dönemde ürün olması için yapılan çalışmalar yok mudur bu gün biz onlara bunlar sanattır dediğimiz?
Abi bu tip videolar yaptığında gerçekten bir mühendis olarak hayata bok gibi yaklaşmışım diyorum. Ne kadar tek düze, çözüm odaklı ve olaydan bi habermişiz. Sanatla ilgim uzayzuhal in dediği o salaklardan biri kadar açıkçası, benim hoşuma gittiyse sanattır kafasindaydim. Resmen aydınlandım devam etsin abi bu tarz videolar lütfen.
Oyunlar sanat eseri değildir ama sanat barındırır benim için daha akla yatkın geliyor. Ayrıca zuhal oyunun sanat olarak kabul edilmesi için kriterler var diyor ama sanki bu kriterler çok öznelmiş gibi geldi. Yapan kişi kendine sanatçıyım diyor mu, çalışanlar zorla mı çalışıyor vs. Sanırım düz vatandaş olarak kojima ben sanatçı değilim dediği zaman oyunun sanat eseri değil, sanatçıyım dediği zaman ise oyunun sanat eseri sayılması mantıksız geliyor. Serinin devamında sanat eseri olarak kabul ettiğiniz bir oyundan bahsedeceksiniz sanırım, hangi niteliklerini karşıladığı için sanat dediğinizi ve sizin bu nitelikleri, kriterleri seçerken neyden beslendiğinizi açıklarsanız güzel olur şimdiden ağzınıza sağlık.
Şu aralar sanata merak saldım, zaten hayatın içinde bolca sanat varken karakteri kontrol edebileceğin oyunların içinde yapılan sanatlar aşırı özgür bir düşünce yapısı sağladığını düşünüyorum.
hem sanatçı kimliği ile dijital sanat yapan, kısa animasyonlar yapan. hem de gamer kimliği ile bir oyun stüdyosunda 3D artist olan biri olarak dinledim. çok hoşuma gitti sohbetiniz. ellerinize sağlık
''Modern'' sanat anlayışı yüzünden ya da ''Renaissance'' sanat anlayışının gölgesi yüzünden her şeye sanat gözüyle bakamıyoruz. Birkaç yıl önce ''Çizgi Romanı Anlamak'' diye bir çizgi roman denemesi okumuştum. Onda ''sanat''ı direkt, insanın fiziksel ihtiyaçları dışında, hayatta kalmak için yaptığı şeyler dışında yaptığı her şey olarak genelliyordu. Yani mesela çubukla kuma bir şeyler çizmesi (bunun ona pratikte hiçbir katkısı yoktur), amaçsızca değişik sesler çıkarması, ve hatta mesela bir yırtıcıdan kurtulduğunda ona bilenip hareket çekmesi (bunun da dışavurum dışında bir olayı yok). Öte yandan böyle genelleştirmeyip, oyunları yine farklı bir kategoriye almamız gerekirse, oyunun kullandığı bir sanat vardır, ama o sadece bir araçtır. Mesela satrançta, oyunsallığı bir contexte oturtmak için hikayeleştirme kullanılmış, bir sanat kullanılmış. Kral var, vezir var piyon var falan. Onlar sadece ''büyük taş, küçük taş, yem taş'' falan da olabilirdi. Video oyunlarında da bu kullanılıyor. Hikaye, görseller, sesler vs hepsi oyunun oyunsallığının bir bağlama oturtulması için kullanılan birer araç. Öte yandan, bence asıl illüzyon şurada başlıyor, zaman ilerledikçe elbette alt kavramların da sayısı arttı. Oyun yapımcısı bence aynı zamanda bir sanatçıdır, ama oyunu oynayan kişi sanatçı değildir tabii ki. Sanat tüketicisi de değildir. Bir oyuncu olarak oradadır. Oyunu oynamak için oradadır. İşin sanat kısmı onu yalnızca oyuna bağlamak kadar ilgilendirir başta, ama sanatı tüketmek için değildir çoğu oyunda oyuncu. Belki de asıl ayırdı yapılması gereken şey bu. Yani, ''oyuncu'' ile ''sanat tüketicisi'' kümeleri pek kesişmiyor. Kesişiyor gibi davranmayı bırakmalı mıyız sanki? Gris'i oynayıp çok beğenen de bir sanat tüketicisi değil, oyuncu, öncelik olarak oyuncu, Inside'ı veya başka bilmem ne oyununu oynayan da. Ya da öyle mi? Bilemedim şimdi.
Ben cok keyif aldim bu sohbetten, devamini bekliyorum heyecanla. Oyun oynamanin, 'gamer' olmanin utanilmayacak birsey olmasi konusu ozellikle ilgimi cekti. Zaman zaman gurur duyuyorum az oyun oynadigim icin ama oyunlarin bana cok sey kattigi gercegini de yadsiyamiyorum. Guzel oyunlar da onerdiniz Braid, Limbo, Gris gibi, herkese tavsiye ederim; daha da cok indy title gecsin bu sohbetlerde isterim ki acalim bakalim bir yandan. Bu konulari Zuhal hanimdan dinlemek de gercekten keyifliydi, harikasiniz!
Spesifik oyun veya durum orneklemi alip ilerlemek daha iyi olacaktir bence. Cunku Zuhal'in de genis kapsamli sorularin karsisinda dogal olarak farkli noktalara ayrilip her birinde de detaya inmesi programin uzun ve yogun gecmesine neden olur. Diger turlu yaparsaniz daha kisitli bir alanda daha rahat top kosturabilecegibiz video goruruz ve Zuhal de spesifik bir konuda detaya inerek izleyiciye daha iyi ozumsetir diyeceklerini. Videoda kendisinin dedigi gibi hafif havada kalan seyler de oldu cunku giris videosunun genel kapsamindan oturu. Yine de cok keyifli ve kafa acici sohbetti. Ellerinize saglik🎉
İçeriğe bayıldım. Kendi kendime sizle sohbet ettim video içinde. Ara ara videoyu durdurup düşündüm ve hatta yan tabda araştırmalar yaptım. Tek bir eleştirim olacak CS, gerçi henüz videoyu bitirmedim belki değinmişsindir ama dayanamadım yazayım dedim, bazen kendini kaptırıp çok monolog yapmışsın. Sanat ve felsefe üzerine yapılan bir tartışmada mühendisliğini konuşturup sesli düşünmüşsün ve bir sürü problem çözmüşsün kendi kendine :D yine de doyurucu bir muhabbet, teşekkürler. Edit: abi lütfen onlyfans sanat mıdır videosu gelsin
1:30 da söylediğin şey bi çıtır kafa karışıklığı gibi geldi abi Larry Shiner Sanat'ın İcadı'nda bu ikiliği güzel açar hatta ilk 30 sayfasında tertemiz ayırır meraklısına nokta atışı.
Serinin devamını kesinlikle bekliyorum. Eğer devamı gelirse size +100 takipçi garanti ediyorum. Akademi çevremde paylaşacağım sizi. Oradan 15 günde milyona yürürsünüz artık :)
2006 yılında ps2'de oynadığım okami, müzikleri , suluboya grafikleri, elimizdeki firça ile eksik bölgeleri resim yapar gibi tamamlayarak alınan haz değişik bir oyun deneyimiydi. Bana göre okami bir sanat eseridir.
1:08:00 Yalnız Bahçeşehir Üniversitesi Oyun Tasarımı bölümü İletişim Fakültesinin altında, Görsel Sanatların altında değil. Ama Mimar Sinan'daki öyle olacak galiba. Yurtdışında da Japonların okulları dışındaki okulların çoğu visual arts ve hatta sinemayla falan aynı çatı altına oluyor. Kanada'da Vancouver Üniversitesi öyleydi mesela. Japon Üniversiteleri biraz değişik. Onlarda teknoloji ve sanat, tasarım aynı çatı altında oluyor bazı üniversitelerde. Narativizm ve mekanizimin buluştuğu yerler gibiler. Jrpg'ler gibi özgün garabetler ortaya çıkarabilmelerine şaşmamalı. :D
Çok güzel içerik teşekkürler fakat geri bildirim olarak bazı kısımlar dağınık olmuş, herhalde genel ve giriş videosu olduğu için. Daha spesifik alanların detaylıca konuşulduğu videoları bekliyorum^^
Gerçekten harika bir seri geliyor sizlerden. Ellerinize sağlık Can abi ve Zuhal hanım. Bir ricam sizlerden bölümlerinizden birinde bütün öğrencilerime söylediğim literatüre "serious games" olarak geçen oyunların eğitim bölümüne de değinebilir misiniz?
Bu konuda bir bilgi birikimim yok ama yorumum şöyle Bence insanın düşüncelerini ve duygularını dışarı vurabildiği ve başka birisinde bir karşılık bulabilen her şey sanatsal bir hareket olarak değerlendirilebilir. Bunun bir insandan gelmeyen ama yine bizlerde duygu uyandırabilen haline de doğa diyoruz . Bu anlam üzerinden de olabilir estetik zevkler üzerinden de ve dönemine göre farklı şekiller alabilir. Neredeyse her şeyde sanatsal bir hareket görsem de bu hareketlerin derli toplu bir hale getirilmedikleri sürece sanat eseri kademesine gelemeyeceklerini düşünüyorum.
Nasıl ki game design kitaplarında 150 sayfa oyun nedir anlatılıyor. Keşke onun gibi Zuhal Hanım 1.5 - 2 saat (Mühendise anlatır gibi) "sanat nedir?" sorusuna cevap verse de ondan sonra oyunla ilişkisine geçseniz istedim. Buna bir mühendis olarak şahsen ihtiyaç duydum. Sorulmasını beklediğim bir soru vardı. Da Vinci'nin "ben sanatçı değilim, resim yapıyorum, ressamım(ya da resim yapımcısıyım)" dediği bir mektubunu bulsak onu sanatçılıktan, eserlerini sanat olmaktan çıkartabilir miyiz? Alt tabda çalışırken dinliyordum. Bi ara bakınca Zuhal Hanım'dan gözlerimi alıp işe dönemedim.
Sosyoloji alanında dijital oyun çalışan birisi olarak böyle bir video görmek beni çok mutlu etti. Eğer seri devam ederse yeni bölümler için bazı tavsiyelerim olacak: Dijital oyunların sosyal yönü (Bu konuyla ilgili Kriter Yayınevinden çıkan Arkadaşlık Sosyolojisi adlı kitapta bir bölümüm var okumanızı tavsiye ederim dsdsjhdhjsd) Dijital oyunlar ve şiddet (Ahlaki paniğin kurbanı olarak dijital oyunlar) Dijital oyunlarda toplumsal cinsiyet dinamikleri Dijital oyunlar ve Simülasyon
Speedrun spor mudur konusu açıldığında, ne kadar oyunlar spor mudur değilse nedendir konusu üstüne tartışma dinlemek istediğimi fark ettim. Keşke türkiyede incel, steroid bağımlısı, ve nasıl kıçım başım daha büyük gözükür dışında bireyler olsa da dinleyebilsek. Ya da belki bir gün Can Bey bir konuk alır da deyinilir, kim bilir....
Güzel başlangıç. Önce ilk akla gelen sorular ve genel fikirler konuşuldu. Üstüne sanat tarihi ve felsefesi yağdı. Fark etmediğim konularda yeni düşünceler zihnimde vuku buldu. "Şimdi bu kostümü tasarlayan sanatçıyla ibrahim tatlıses aynı mı" gibi triger baitlar atıldı. Bu seri baya güzel olacak.
Çok güzel, çok keyifli bi konu ama Zuhal'in kendisinin de dediği gibi sadece konu başlıklarını attınız neredeyse abi. Bu başlıkları da tek tek ele alabilirsiniz ya da farklı farklı oyunlar üzerinden de ilerleyebilirsiniz. Bence iki hali de güzel bi içerik olur. Devam etsin yeterli :D
Büyük çerçeveden mevzuyu anlamaya çalıştığımda, insanın gerçekten kaçış motivasyonunu görüyorum. Tartışılan bütün konseptlerde ortak bir payda söz konusu: "İzleyerek tatmin olanlar"
46:45 "Oyunlar sanat değildir fakat sanat eserleri içerirler" tanımını oyuncu tayfaya çok güzel açıklayacak bir örnek aklıma geldi. Bu, Witcher 3 RPG midir? Sorusunun yanıtı gibi: Witcher 3 RPG değildir fakat RPG ögeleri içeren bir oyundur :D
Diğer yedi sanat dalına baktığımızda hepsinin bir dili var; müziğin nota, edebiyatın kelime, tiyatronun hareket, sinemanın sinematografi vs... Ama oyunda bir dilden bahsedemiyoruz. Evet bunları içeriyor olabilir ama kendi başına bir sanat değil gibi gözüküyor.
Aynı şey sinema için neden geçerli değil. İçerisinde müzikteki notayı, edebiyattaki sözü ve tiyatrodaki hareketi barındırıyor. Kendi başına bir dilden ziyade diğer sanat dallarını içeriyor. Bu durumda sinema da kendi başına bir sanat olmamalı.
@@insanevreniprojesi Oyunların da mekanik diye tabir ettiğimiz ve duygu durumlarını ifade etmekte de kullanılan bağımsız bir dili var. Bu durumda oyunlar neden sanat olmuyor?
Oyun sanat eseri değildir ama içerisinde sanat eseri parçaları barındırır. Bir senaryo sanat eseri olabilir, oyun içinde bulunan benzersiz bir görsel sanat eseri olabilir, içerisinde kullanılan müzikler sanat eseridir vs vs. Bunların hepsi sanatçılar tarafından yapılmıştır. Bunların bir araya geldiği şey bir üründür, ürürünün adı da oyundur. Ayrıca bir sanat eserinin herkese hitap etmesi gerekmez. En önemli ayurt edici olgu ise benzersiz ve özgün olması.
Bir oyun müziği bestecisi olarak sohbetinizi keyifle dinledim. Kanalda son zamanlarda faydalı bulduğum, en güzel içeriklerden biri oldu. Bu vb. içeriklerin devamını dilerim 🙏🏻❤
Lütfen böyle içeriklere devam CS bey, oyun camiasının buna çok ihtiyacı var
Sütlaç parası çıktı
@@enesgalata8643 keşke sütlaç bu para olsa
Uzun süre enviromental design yapmış biri olarak aslında tüm bu soruya cevap 'bazı oyunlar belli bir seviyede sanat barındırıra' çıkıyor, örneğin oyun incelerken sanat yönetiminden bahsedilmesi gibi.
46:57 ABİ SEN MEDYUM MUSUN JHSDJKASHGDJSGAHJ
''abi oyunlar sanat olmasa neden film gibi oyun yapıyorlar'' argümanından daha farklı ve daha derin şeyler dinleyeceğiz sonunda.
Zuhal hanım ve CS bey sağ olsunlar
Keyifli ve faydalı bir içerik olmuş. İkinizin de emeğinize sağlık. Bu serinin devamında Zuhal'in "her sanatçıyım diyenden sanatçı olmaz" söylemi ile değindiği konuyu biraz daha açarsanız sevinirim.
Can'ın espirileri çok dengeleyici bir unsur olmuş. O aralar böyle bi nefes aldırtıyor. Çünkü böyle ciddi 20 dk ilerliyor video bir bakıyorum beynim sağ kulağımdan akmaya başlamış, arada 1-2 espiri geliyor kendime geliyorum.
Devamını halatla çekiyorum şimdiden.
Bölüme bayıldım. Ben de sanata meraklı bir mühendislik öğrencisiyken sanat tarihi seçmeli dersini almıştım. Benim gibi tiplere de bir farkındalık yaratmaya calışan hocamızın finalde sorduğu tek soru şuydu: “Bir galerinin girişindeki güvenlik görevlisinin oturduğu sandalyenin öyle bir vasfı yokken, birkaç metre ötede sergilenen sandalye neden sanattır?”. Uzun uzun döşemiştim yanıtlarımı, Zuhal’in de bir ara heveslenip çok odaklanamadığı “sanatçının motivasyonu” üstünden.
Hiçbir alanda kendini geliştirmemiş insanların sonsuz özgüven ve 1 cümlelik argüman ile oyunun sanat olup olmadığına karar vermelerinden gına gelmişti. Can ve Zuhal'e sonsuz teşekkür. Bir ara üniversitede amfide gibi hissettim kendimi; sonlara doğru tuvalete gitmek için izin isteyecektim.
Ağzınıza sağlık. Serinin devamını bekliyorum ve bahsettiniz gibi Grıs, Limbo, Insıde oyunlarını ayrı olarak inceleyip, konuşmanızı isterim. 💜
Çok keyifli umarım devamı da gelir :)
Bu video neden bu kadar dislike almış ya, Sanat, Oyunlar ve Felsefe, hani bir de bilim ve müzik olsa tüm ilgi alanlarımın bulunucağı harika bir video olmuş, İkinizin arka planları bile etrafa meritlik ve elitlik yayıyor. Bayıldım.
İş yaparken açayım arkada çalsın diye açmıştım ama o kadar güzel bir video olmuş ki oturup izlemem gerekti. Zaten bu ikiliden çıkan bir işin kötü olma ihtimali de yoktu. Harikasınız, devamını bekliyorum ❤
Güzel olana sanat deme alışkanlığına yapılan eleştirilere kesinlikle katılıyorum. Örnek vereyim ben brutalist mimarı ve cyberpunk estetiğine aşık biriyim, bunlar genel insana çirkin geliyorlar fakat ben bu 'scene' lerin resmedildiği, canlandırıldığı sanatları aşırı güzel buluyorum, burda aslında devreye subjektiflik giriyor ve ''işte bakın bu objektif olarak sanattır ya da güzel bir şeydir'' demenin ne kadar zor olduğunu gösteriyor.
Bir önceki yayın olan "artık oyunlardan sıkılıyorum" içeriği ve şimdi de bu içerik dinlerken inanılmaz haz veren içerikler.
Yaptığın her içerikte her yorumda kendimizi buluyoruz. Samimiyetin için teşekkürler. Aynı düzende devam lütfen.
Steam dolara geçince CS diyojen gibi fenerini alıp filozof oldu. :D çok güzel içerik, Zuhal kardeşimizin de ağzına sağlık.
Bu seri için yaşadığımı öğrendim az önce, bana da sürpriz oldu. Umarım devamı gelir :)
Bence bu surenin tamami konu basliklarini belirlemekle gecti. Hemen her konuda gelecek yapici elestirileri vardir insanlarin. En basitinden oyun insanlik tarihinden cok eskiye dayaniyor. Sosyal evrimin aktariminda rol almasi insanlik tarihiyle baslamis desek bile bircok omurgali hayvan savasma ya da savunma yeteneklerini avlanma ya da korunma yeteneklerini oyunlarla gelistiriyor. Bizlere ayirdiginiz zamandan dolayi sizlere cok tesekkur ederim.
Açılın ben dilciyim, semantik anlatıcam!! hsjdnffkmf
Bu arada Homo Ludens'i tekrar okuyor gibi hissettim, teşekkürler. Zuzu çok sakin ve istikrarlı anlattığı için üniversite yıllarıma döndüm bir an, özlemişim böyle şeyler dinlemeyi.
Zuhal Hanım sizinle Platon'un mağara alegorisi üzerinden uzun uzun konuşmak isterim çay eşliğinde *hüüp*
Bu arada oyunlar, sanat elementleri içeren eğlence aracı ve/veya sosyalleşme olanaklarıdır. Tşk.
Sevgili Berna, aslında sen de Zuhal ile bir program yapmaya başlasan ne kadar güzel olurdu. Bir zamanlar mitoloji anlattığın programları unutmadık ve hatta çok özledik. O bölümler tadında, harika bir şey olurdu diye tahmin ediyorum 😊😊😊
@@OğuzhanSağım Zuhal isterse neden olmasın ki ✌🏻
@@bernaecegunduz Bu, bugün duyduğum en güzel şey 😃😊💜
Güzel konu, güzel tartışmalar, güzel sorular. Devamı gelsin lütfen. Bu tarz niş işlere hasret kaldık. Ağzınıza sağlık.
Çok tatlı şöyle içerikler. İzlemesi çok keyifli oluyor ciddi ve kaliteli tartışmaları. Ayrıyeten oyunla ilgili konulara böyle kafa göz girilmesi de çok hoşuma gidiyor. Umarım devamı gelir bu içeriğin.
Ayrıca bir eleştiri: Keşke bu tarz "X Y midir?" tarzı bir konuda X ve Y'yi tanımlasaydınız. Benim kafamda bir X ve Y tanımı var ancak sizdeki de aynı mı? Aynı şeyi mi düşünüyoruz? Aynı sayfada mıyız? Bunlardan emin olmak böyle bir içerikte çok önemli bence :)
47:40 "Bu sanat mıdır?" sorusunun kriterlerinden biri olarak, "Bu insanlara zorla yaptırılmıyorsa" maddesi gerçekten uygulanabilir mi? Çünkü zorla yaptırıldığı halde sanat olan şeyler de var. Örneğin Stalin döneminde, Moskova metrosunun heykellerini yaptırmakla görevlendirilen heykeltraş, kendine zorla yaptırılan bu heykellere kendi yorumunu eklemiş. Heykellerin çoğunu bilerek kemerlerin altına yerleştirmiş. Böylece heykelleri eğilir yada diz çöker pozisyonda yapma imkanı bulmuş. Bu eğilen heykeller aslında Stalin'in zulmü altında ezilen Rus halkını temsil ediyor. Tabi ki bunu ancak Stalin öldükten yıllar sonra açıklayabilmiş. Tarihte zorla sanat eseri yaptırmak üzerine pek çok örnek bulunabileceği düşünüldüğünde belki sadece bu kriter üzerine bile bir bölüm yapabilirsiniz?
Aslında videoda buna da ucundan değinilmiş, çünkü Zuhal'in "zorla yaptırılmıyorsa"dan sonra söylediği "hangi tool'u nasıl kullandılar, biçim ve form ne, imge ne, en son ortaya çıkan şeyi bize nasıl sunuyorlar" kısmı sanatçının zorla yaptırıldığı eseri de sanat eseri haline getirebilme koşullarını, yollarını veriyor. Sipariş üzerine yapılan eserlerden de bahsetmiş, ki Rönesans sanatının çok büyük kısmı bu kategoride. Yasaklar, yani zorla yaptırılan değil, zorla yapılması engellenen eserler için de benzeri geçerli. Sanatçı imgelerle yasağı kolaylıkla delebiliyor. Zaten sanatı sanat yapanın, işlediği konuyu gerçekte olduğundan farklı şeyleri temsil edecek şekilde ifade etmesi olduğunu düşünüyorum. Sanatçı zorla yaptırıldığı ya da yapması yasaklanan eserlerde de kullandığı malzemeler, renkler, formlar, teknikler, temalar gibi çok farklı yollarla yaratıcılığını göstererek bunu çok daha çarpıcı şekilde gerçekleştirebilir. Bu zaten sanatın doğasının ta kendisi. O yüzden zorla eser yaptırma temasının bendeki çağrışımı daha çok Yapay Zeka üretimleri. Çünkü orada gerçekten "prompt" yazanın son çıkan üründeki kontrolü çok çok az. İlk üründe ve ara ürünlerdeki kontrolü daha da az. Orada gerçekten zorla yaptırmada olması beklenen iradenin ortadan kalkması durumu var. Bu nedenle prompt'u yazan sanatçı olsa bile sadece prompt yazarak üretilen ürün için sanatçıdan ve bu nedenle de sanattan söz edilemez diye düşünüyorum.
Lütfen bir bölüm gelip kalan serilerden olmasın, en keyif aldığım ikili bir arada
Kafa açacak güzel bir serinin başlangıcı. Ağzınıza sağlık. Çok keyif aldım. Şimdilik genel ve güzel bir giriş olmuş. Zamanla seçili bazı oyunlardaki sanatsal anlatıları konuştuğunuz bölümleri merakla bekliyorum. Bence bu seri #6altı'nın oyun tarafı olacak gibi gözüküyor.
Bu konularda eğitimli biri olmamakla beraber "Ürün mü?" "Sanat mı?" sorusundan bir adım öteye geçip "Bu üründe hiç sanat var mı?" veya "Bu sanatta hiç ürün var mı?" diye sormak bizi daha da çıkılmaz bir derinliğe sürükleyecektir bence. Böylelikle Fortnite sanat değildirden ziyade, Fortnite'da da az da olsa sanat vardırı bulabiliriz, eğer varsa. Zira Rönesans'ta veya Modern dönemde ürün olması için yapılan çalışmalar yok mudur bu gün biz onlara bunlar sanattır dediğimiz?
Abi bu tip videolar yaptığında gerçekten bir mühendis olarak hayata bok gibi yaklaşmışım diyorum. Ne kadar tek düze, çözüm odaklı ve olaydan bi habermişiz. Sanatla ilgim uzayzuhal in dediği o salaklardan biri kadar açıkçası, benim hoşuma gittiyse sanattır kafasindaydim. Resmen aydınlandım devam etsin abi bu tarz videolar lütfen.
İçeriğin güzelliği karşısında imana geldim sözler köşkübe döndüm bu güzelliğin bir yaratıcısı olmalı!
Oyunlar sanat eseri değildir ama sanat barındırır benim için daha akla yatkın geliyor. Ayrıca zuhal oyunun sanat olarak kabul edilmesi için kriterler var diyor ama sanki bu kriterler çok öznelmiş gibi geldi. Yapan kişi kendine sanatçıyım diyor mu, çalışanlar zorla mı çalışıyor vs. Sanırım düz vatandaş olarak kojima ben sanatçı değilim dediği zaman oyunun sanat eseri değil, sanatçıyım dediği zaman ise oyunun sanat eseri sayılması mantıksız geliyor. Serinin devamında sanat eseri olarak kabul ettiğiniz bir oyundan bahsedeceksiniz sanırım, hangi niteliklerini karşıladığı için sanat dediğinizi ve sizin bu nitelikleri, kriterleri seçerken neyden beslendiğinizi açıklarsanız güzel olur şimdiden ağzınıza sağlık.
Sanata ve felsefeye yakışır bir biçimde, bir buçuk saatlik videonun cevabı "Belki 🤷♂" oldu. Mis gibi de olmuş, teşekkürler ikinize de bu video için.
Bireyderler gelsin lütfen sevgili CS
Ne bilgim ne fikrim var, kültürlenmeye geldim ağzınıza sağlık
Şu aralar sanata merak saldım, zaten hayatın içinde bolca sanat varken karakteri kontrol edebileceğin oyunların içinde yapılan sanatlar aşırı özgür bir düşünce yapısı sağladığını düşünüyorum.
Şurada yerimi alayım ♥
hem sanatçı kimliği ile dijital sanat yapan, kısa animasyonlar yapan. hem de gamer kimliği ile bir oyun stüdyosunda 3D artist olan biri olarak dinledim. çok hoşuma gitti sohbetiniz. ellerinize sağlık
''Modern'' sanat anlayışı yüzünden ya da ''Renaissance'' sanat anlayışının gölgesi yüzünden her şeye sanat gözüyle bakamıyoruz. Birkaç yıl önce ''Çizgi Romanı Anlamak'' diye bir çizgi roman denemesi okumuştum. Onda ''sanat''ı direkt, insanın fiziksel ihtiyaçları dışında, hayatta kalmak için yaptığı şeyler dışında yaptığı her şey olarak genelliyordu. Yani mesela çubukla kuma bir şeyler çizmesi (bunun ona pratikte hiçbir katkısı yoktur), amaçsızca değişik sesler çıkarması, ve hatta mesela bir yırtıcıdan kurtulduğunda ona bilenip hareket çekmesi (bunun da dışavurum dışında bir olayı yok). Öte yandan böyle genelleştirmeyip, oyunları yine farklı bir kategoriye almamız gerekirse, oyunun kullandığı bir sanat vardır, ama o sadece bir araçtır. Mesela satrançta, oyunsallığı bir contexte oturtmak için hikayeleştirme kullanılmış, bir sanat kullanılmış. Kral var, vezir var piyon var falan. Onlar sadece ''büyük taş, küçük taş, yem taş'' falan da olabilirdi. Video oyunlarında da bu kullanılıyor. Hikaye, görseller, sesler vs hepsi oyunun oyunsallığının bir bağlama oturtulması için kullanılan birer araç.
Öte yandan, bence asıl illüzyon şurada başlıyor, zaman ilerledikçe elbette alt kavramların da sayısı arttı. Oyun yapımcısı bence aynı zamanda bir sanatçıdır, ama oyunu oynayan kişi sanatçı değildir tabii ki. Sanat tüketicisi de değildir. Bir oyuncu olarak oradadır. Oyunu oynamak için oradadır. İşin sanat kısmı onu yalnızca oyuna bağlamak kadar ilgilendirir başta, ama sanatı tüketmek için değildir çoğu oyunda oyuncu. Belki de asıl ayırdı yapılması gereken şey bu. Yani, ''oyuncu'' ile ''sanat tüketicisi'' kümeleri pek kesişmiyor. Kesişiyor gibi davranmayı bırakmalı mıyız sanki? Gris'i oynayıp çok beğenen de bir sanat tüketicisi değil, oyuncu, öncelik olarak oyuncu, Inside'ı veya başka bilmem ne oyununu oynayan da. Ya da öyle mi? Bilemedim şimdi.
güzel içerik. Bu muhabbetler bireyderlerde geçiyordu, çok keyifliydi. ayrıca yapılması harika olmuş
Ben cok keyif aldim bu sohbetten, devamini bekliyorum heyecanla. Oyun oynamanin, 'gamer' olmanin utanilmayacak birsey olmasi konusu ozellikle ilgimi cekti. Zaman zaman gurur duyuyorum az oyun oynadigim icin ama oyunlarin bana cok sey kattigi gercegini de yadsiyamiyorum. Guzel oyunlar da onerdiniz Braid, Limbo, Gris gibi, herkese tavsiye ederim; daha da cok indy title gecsin bu sohbetlerde isterim ki acalim bakalim bir yandan. Bu konulari Zuhal hanimdan dinlemek de gercekten keyifliydi, harikasiniz!
Spesifik oyun veya durum orneklemi alip ilerlemek daha iyi olacaktir bence. Cunku Zuhal'in de genis kapsamli sorularin karsisinda dogal olarak farkli noktalara ayrilip her birinde de detaya inmesi programin uzun ve yogun gecmesine neden olur. Diger turlu yaparsaniz daha kisitli bir alanda daha rahat top kosturabilecegibiz video goruruz ve Zuhal de spesifik bir konuda detaya inerek izleyiciye daha iyi ozumsetir diyeceklerini. Videoda kendisinin dedigi gibi hafif havada kalan seyler de oldu cunku giris videosunun genel kapsamindan oturu. Yine de cok keyifli ve kafa acici sohbetti. Ellerinize saglik🎉
can sungurun bakış açısı zuhal hanımın çatalında odaklanmış gibi duruyor. keşke monitörü biraz daha yukarı alsaymış...
İçeriğe bayıldım. Kendi kendime sizle sohbet ettim video içinde. Ara ara videoyu durdurup düşündüm ve hatta yan tabda araştırmalar yaptım. Tek bir eleştirim olacak CS, gerçi henüz videoyu bitirmedim belki değinmişsindir ama dayanamadım yazayım dedim, bazen kendini kaptırıp çok monolog yapmışsın. Sanat ve felsefe üzerine yapılan bir tartışmada mühendisliğini konuşturup sesli düşünmüşsün ve bir sürü problem çözmüşsün kendi kendine :D yine de doyurucu bir muhabbet, teşekkürler.
Edit: abi lütfen onlyfans sanat mıdır videosu gelsin
Videoyu izleyince bazı konularda ne kadar eksik kaldığını farkediyor insan, teşekkürler CS bu ve bunun gibi videolar için
Oyunlardan sıkılma ile ilgili videonun devamı gelirse çok iyi olur abi lütfen devam et
çok keyifliydi umarım devamı gelir seri
1:30 da söylediğin şey bi çıtır kafa karışıklığı gibi geldi abi Larry Shiner Sanat'ın İcadı'nda bu ikiliği güzel açar hatta ilk 30 sayfasında tertemiz ayırır meraklısına nokta atışı.
Gris özel videosunu heyecanla bekliyorum.
Serinin devamını kesinlikle bekliyorum. Eğer devamı gelirse size +100 takipçi garanti ediyorum. Akademi çevremde paylaşacağım sizi. Oradan 15 günde milyona yürürsünüz artık :)
yaşşa be kral
Scorn bence tasarım bakımından "sanat" denile bilecek bir oyun.
Aşırı kaliteli sohbet. İşten sonra keyifle dinledim.
2006 yılında ps2'de oynadığım okami, müzikleri , suluboya grafikleri, elimizdeki firça ile eksik bölgeleri resim yapar gibi tamamlayarak alınan haz değişik bir oyun deneyimiydi. Bana göre okami bir sanat eseridir.
Ne muhteşem bir sohbet olmuş bu, ağızlara sağlık. Biz Cs ve Zuhal diyoruz, gelecek nesiller atam diyecek.
Harikuleyt video olmuş ya, müthiş lezzetli bence beni çok doyurdu dewamke yahuuuu :m
Peki uzayzuhal sanat mıdır?
Evet💅💅💅
Elbette🎉
Sanat bayan
Sanattır, sanat!!!
Bayandır bayanlarda sanattır
Ay bu aralar çok iyi içerikler geliyor game design konusunda bayadır bekliyordum
Benim ilk defa bu sanattır yauv dediğim oyun Journey'dir
Peki asıl soru UzayZuhal sanat mıdır? Teşekkürler video için ufkumuzu açan bir videoydu. Sayın Zuhal ablamızı daha fazla bu kanalda görmek isteriz.
Zuhal Sultan çok yaşa!
1:08:00 Yalnız Bahçeşehir Üniversitesi Oyun Tasarımı bölümü İletişim Fakültesinin altında, Görsel Sanatların altında değil. Ama Mimar Sinan'daki öyle olacak galiba. Yurtdışında da Japonların okulları dışındaki okulların çoğu visual arts ve hatta sinemayla falan aynı çatı altına oluyor. Kanada'da Vancouver Üniversitesi öyleydi mesela. Japon Üniversiteleri biraz değişik. Onlarda teknoloji ve sanat, tasarım aynı çatı altında oluyor bazı üniversitelerde. Narativizm ve mekanizimin buluştuğu yerler gibiler. Jrpg'ler gibi özgün garabetler ortaya çıkarabilmelerine şaşmamalı. :D
Intro bu şekilde kalsa bile çok güzel bir intro olur
Zevkle 3 4 bölüm izleyip 2,3 yıl boyunca "Abey yeni bölüm gelmeyecek mi abey" ağlamak için sabırsızlanıyorum
Çok güzel içerik teşekkürler fakat geri bildirim olarak bazı kısımlar dağınık olmuş, herhalde genel ve giriş videosu olduğu için. Daha spesifik alanların detaylıca konuşulduğu videoları bekliyorum^^
Ve asla devam etmedi...
Gerçekten harika bir seri geliyor sizlerden. Ellerinize sağlık Can abi ve Zuhal hanım. Bir ricam sizlerden bölümlerinizden birinde bütün öğrencilerime söylediğim literatüre "serious games" olarak geçen oyunların eğitim bölümüne de değinebilir misiniz?
Çok iyi düşünmüşsünüz, kaliteli içerik #oyuncuinsan Noice
Bu konuda bir bilgi birikimim yok ama yorumum şöyle
Bence insanın düşüncelerini ve duygularını dışarı vurabildiği ve başka birisinde bir karşılık bulabilen her şey sanatsal bir hareket olarak değerlendirilebilir. Bunun bir insandan gelmeyen ama yine bizlerde duygu uyandırabilen haline de doğa diyoruz . Bu anlam üzerinden de olabilir estetik zevkler üzerinden de ve dönemine göre farklı şekiller alabilir. Neredeyse her şeyde sanatsal bir hareket görsem de bu hareketlerin derli toplu bir hale getirilmedikleri sürece sanat eseri kademesine gelemeyeceklerini düşünüyorum.
İçeriğin devamı gelse ne güzel olur ♡
abi keşke şu muhabbette olsaydım da şu konulardaki havada kalan konulara detay verebilseydim dedim.
CS senin de konuğun Zuhal Hanımın da ağzınıza sağlık. Su gibi aktı, konu ve muhabbetiniz harika idi. Umarım devamı gelecek bir serinin başı olur.
**156842 bölüm boyunca intro değişmedi**
Bütün oyunlar sanattır ama bazı oyunlar daha sanattır
Nasıl ki game design kitaplarında 150 sayfa oyun nedir anlatılıyor. Keşke onun gibi Zuhal Hanım 1.5 - 2 saat (Mühendise anlatır gibi) "sanat nedir?" sorusuna cevap verse de ondan sonra oyunla ilişkisine geçseniz istedim. Buna bir mühendis olarak şahsen ihtiyaç duydum. Sorulmasını beklediğim bir soru vardı. Da Vinci'nin "ben sanatçı değilim, resim yapıyorum, ressamım(ya da resim yapımcısıyım)" dediği bir mektubunu bulsak onu sanatçılıktan, eserlerini sanat olmaktan çıkartabilir miyiz? Alt tabda çalışırken dinliyordum. Bi ara bakınca Zuhal Hanım'dan gözlerimi alıp işe dönemedim.
Sosyoloji alanında dijital oyun çalışan birisi olarak böyle bir video görmek beni çok mutlu etti. Eğer seri devam ederse yeni bölümler için bazı tavsiyelerim olacak:
Dijital oyunların sosyal yönü (Bu konuyla ilgili Kriter Yayınevinden çıkan Arkadaşlık Sosyolojisi adlı kitapta bir bölümüm var okumanızı tavsiye ederim dsdsjhdhjsd)
Dijital oyunlar ve şiddet (Ahlaki paniğin kurbanı olarak dijital oyunlar)
Dijital oyunlarda toplumsal cinsiyet dinamikleri
Dijital oyunlar ve Simülasyon
League of Legends = Mona Lisa
Eğlence ürünü = Sanat
Niyet ettim allah rızası için sanat eseri yapmaya.
Speedrun spor mudur konusu açıldığında, ne kadar oyunlar spor mudur değilse nedendir konusu üstüne tartışma dinlemek istediğimi fark ettim. Keşke türkiyede incel, steroid bağımlısı, ve nasıl kıçım başım daha büyük gözükür dışında bireyler olsa da dinleyebilsek. Ya da belki bir gün Can Bey bir konuk alır da deyinilir, kim bilir....
Yaratıcılık olan her şey sanattır.
Güzel başlangıç. Önce ilk akla gelen sorular ve genel fikirler konuşuldu. Üstüne sanat tarihi ve felsefesi yağdı. Fark etmediğim konularda yeni düşünceler zihnimde vuku buldu. "Şimdi bu kostümü tasarlayan sanatçıyla ibrahim tatlıses aynı mı" gibi triger baitlar atıldı. Bu seri baya güzel olacak.
Muhteşem bir videoyudu ve kesinlikle gris hakkında konuştuğunuzu görmek isterim 💜
Çok güzel, çok keyifli bi konu ama Zuhal'in kendisinin de dediği gibi sadece konu başlıklarını attınız neredeyse abi. Bu başlıkları da tek tek ele alabilirsiniz ya da farklı farklı oyunlar üzerinden de ilerleyebilirsiniz. Bence iki hali de güzel bi içerik olur. Devam etsin yeterli :D
devam etse güzel olacak sanki :)
sanat konusu dışında da bu ikiliden içerik görmek kabulüm
"kardeşim ben seviyorum?"
İşte içerik be! 🎉 Her saniyesi çok keyifli ve dolu doluydu. Ağzınıza sağlık.
harika bir içerik olmuş. lütfen devamı gelsin!
Videoyu izlerken içimden sürekli geçen cümle” yav Bu da sanattır artık!”😂
Büyük çerçeveden mevzuyu anlamaya çalıştığımda, insanın gerçekten kaçış motivasyonunu görüyorum. Tartışılan bütün konseptlerde ortak bir payda söz konusu: "İzleyerek tatmin olanlar"
Yeni seri hayırlı olsun, bu seride de onlarca bölüm izleriz umarım, teşekkürler şimdiden 🙏
1:07:56 düzeltme Bahçeşehir Üniversitesi dijital oyun tasarimi bölümü gorsel sanatların degil iletişim fakültesinin altında
46:45 "Oyunlar sanat değildir fakat sanat eserleri içerirler" tanımını oyuncu tayfaya çok güzel açıklayacak bir örnek aklıma geldi. Bu, Witcher 3 RPG midir? Sorusunun yanıtı gibi: Witcher 3 RPG değildir fakat RPG ögeleri içeren bir oyundur :D
Oyunlar sanattan çok sanatın sergilendiği bir ortamdır bence.
müthiş yaralı eğlenceli
Bu videoyu izlediğimden beri herhangi bir ürünü sanat olarak tanımlamaya çekinir oldum.
Diğer yedi sanat dalına baktığımızda hepsinin bir dili var; müziğin nota, edebiyatın kelime, tiyatronun hareket, sinemanın sinematografi vs... Ama oyunda bir dilden bahsedemiyoruz. Evet bunları içeriyor olabilir ama kendi başına bir sanat değil gibi gözüküyor.
Aynı şey sinema için neden geçerli değil. İçerisinde müzikteki notayı, edebiyattaki sözü ve tiyatrodaki hareketi barındırıyor. Kendi başına bir dilden ziyade diğer sanat dallarını içeriyor. Bu durumda sinema da kendi başına bir sanat olmamalı.
@@steppenwolf1536sinema bu dediğin dillerin dışında görüntü dilini de kullanarak izleyiciye bir şeyler anlatabiliyor
@@steppenwolf1536 Onları barındırıyor ama sinemanın sinematografi diye bir dili var o diğer barındırdığı sanatlardan bağımsız bir şekilde.
@@insanevreniprojesi Oyunların da mekanik diye tabir ettiğimiz ve duygu durumlarını ifade etmekte de kullanılan bağımsız bir dili var. Bu durumda oyunlar neden sanat olmuyor?
@@steppenwolf1536 Peki bu dilin harfleri nedir? Müzikte notalar, edebiyatta harfler, sinematografide kamera hareketve seçimleri, tiyatroda hareketler vs.
bu hanım efendi kimdir yahu :)
Evet, OF sanat mıdır konusu ayrı bir başlik olabilir derinlestirelim lutfen
Oyun sanat eseri değildir ama içerisinde sanat eseri parçaları barındırır. Bir senaryo sanat eseri olabilir, oyun içinde bulunan benzersiz bir görsel sanat eseri olabilir, içerisinde kullanılan müzikler sanat eseridir vs vs. Bunların hepsi sanatçılar tarafından yapılmıştır. Bunların bir araya geldiği şey bir üründür, ürürünün adı da oyundur. Ayrıca bir sanat eserinin herkese hitap etmesi gerekmez. En önemli ayurt edici olgu ise benzersiz ve özgün olması.
O kadar güzel bi video ki heyecandan erek oldum 😳 serinin devamını bekliyorum 😭👉🏻👈🏻
Bir oyun müziği bestecisi olarak sohbetinizi keyifle dinledim. Kanalda son zamanlarda faydalı bulduğum, en güzel içeriklerden biri oldu.
Bu vb. içeriklerin devamını dilerim 🙏🏻❤
Güzel yapılan her iş sanattır. İster estetik düşünce yansıması ifadesi ister beceri yaşam anlayışı zorluklarla mücadeleyi aktarır.
Güzel bir konu oyunlar özelinde bunları konuşmak keyifli olur.
Kod yazmanın da bir sanat olduğuna ve sanat sanat içindire inanan biri olarak en önden yerimi ayırdım
1 saat videoya gerek yoktu bence oyunlar dibine kadar sanattır.
Çok güzel bir seri başlatmışsınız, ağzınıza sağlık. Aşırı keyifli ve bilgilendiriciydi.
Bence bu intro gayet iyiydi intromuz yok dediğiniz bir intro yapmak da ilginç bir fikir olabilir.