Stefan Zweig - Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu Alıntıları, Kitap Yorumu ve Psikoloji Bağlantısı
Вставка
- Опубліковано 6 жов 2024
- Kanalıma destek olmak, nitelikli kitap önerileriyle birlikte size özel ekstra videolara ulaşmak ya da kitap okuma grubuma katılmak ister misiniz? KATIL BUTONUNA TIKLAYIN : / @alintilarlayasiyorum
Kanalıma abone olmak isterseniz : bit.ly/alintila...
Stefan Zweig - Satranç kitabındaki alıntılar için hazırladığım videoyu izlediniz mi? • Stefan Zweig - Satranç...
Stefan Zweig - Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu kitabı hakkında yaptığım incelemeyi şu linkten okuyabilirsiniz : 1000kitap.com/...
INSTAGRAM: / alintilarlayasiyorum
TWITTER: / oguzakturk
1000KİTAP: 1000kitap.com/...
#stefanzweig #bilinmeyenbirkadınınmektubu #kitapyorumu
Kitap almaya maddi durumu yetmeyen geleceğin yetişkinleri olacak çocuklarımıza kitap alabilmemi sağlamak isterseniz kanalıma abone olabilir, videoyu paylaşabilirsiniz. Sevgiler!
KİTAPLIK TURU:
• KİTAPLIK TURU 2022 + K...
Mutlaka Okumanız Gereken Oğuz Atay Kitapları :
• Oğuz Atay Kitapları Ok...
BUNLARI OKUMADAN ÖLÜN :
• Bunları Okumadan Ölün ...
Her ay benimle beraber 2 kitap okuyup tartışmak için :
• Her Ay Benimle Beraber...
TOLSTOY KİMDİR? Tolstoy Okuma Rehberi :
• TOLSTOY KİMDİR? | Kita...
Hayatımda En Sevdiğim ve Mutlaka Okumanız Gereken 5 Kitap :
• Hayatımda En Sevdiğim ...
DOSTOYEVSKİ Kimdir? Dostoyevski Okuma Rehberi:
• DOSTOYEVSKİ KİMDİR? | ...
Hayatımda En Sevdiğim Filmler ve Film Önerileri:
• Hayatımda En Sevdiğim ...
Rus Edebiyatı Başlangıç için Kitap Önerileri:
• RUS EDEBİYATI BAŞLANGI...
Kanalıma destek olmak, nitelikli kitap önerileriyle birlikte size özel ekstra videolara ulaşmak ya da kitap okuma grubuma katılmak ister misiniz? KATIL BUTONUNA TIKLAYIN : ua-cam.com/channels/LDoHVW_FSN58EE52V193Ag.htmljoin
kimseyi böyle sevmeyin bence kimse buna değmez
Aşk, elimizde olan birşey değil...
Sevdim, değmediğini çok net bir şekilde gördüm. Ona çoğu defa mutlu olduğumuz zamanlar "sana ait hiçbir şey çirkin değil" derdim. Evvel zamman sonra İlişkinin sonunda ona bazı güzellikleri hatırlattığımda bana "onlar benim güzelliklerimdi" dedi. "Benim" dedi. Biz yoktu onun için "ben" vardı artık, onun ben'i. Onu severken narsist yönünü beslemişim meğer. Halbu ki onun olgunluğuna kalitesine güvenip hüsnü zan ederek söylemiştim o güzel cümleleri.
Ayn sevmeyin sadece kendinize acı çektiriyorsunuz
kitabı bitirdiğimde tek düşündüğüm neydi biliyor musunuz, eğer kadın bu mektubu yazmasaydı R. ömrü boyunca habersiz olacaktı tüm bunlardan. hayat bize verilen tek şansken, tek boş tuvalken uğruna hayatını harcayan kadın sanki hiç varolmamış gibi yok olup gidecekti, hiç kimsede hiçbir anı bırakmadan. bunun en üzücü yanıysa, bizlerin de bu koca evrende silinip gideceği, hiç kimsenin hayatında bir iz bırakmadan, ismimizi kazımadan bir yerlere, hikayemizi anlatmadan. en bilinen, en ünlü kişi bile bu dünya yok olduğunda yok olacak. yine de, umarım anlatmaya değer hikayelerimiz ve yüzyıllarca silinmeyecek başarılarımız olur.
Korkutucu bir his gerçekten yok olup gidecek olmak ama bir yandan hayatın gerçeği bu eğer bu şekilde olmasaydı hayat tek düze devam etseydi hiçbirimiz geçen zamanın değerini önemsemeyip daha boş yaşardık keyfimize göre yaşamın bir döneminde kendimizi geliştirmek istesek geliştirirdik ama böyle bir şansımız yok zaman her saniye akıp gidiyo ve geri de gelmiyo o yüzden her an en iyimiz ile var olmamız gerektiği düşüncesi sayesinde hayata bir anlam katabiliriz
@@arda4823 güzel bir bakış açısı kattın teşekkür ederim :)
@@ozlemyesilelma Rica ederim ')
@@ozlemyesilelma merhaba ben 15 yaşındayım stefan zwagın mecburiyet amok koşucusu bilinmeyen bir kadının mektubunu okudum ama anlamakta zorluk çekiyorum sanki, cümleleri tekrar tekrar okuyorum mesela mecburiyeti çok beğenmiştim daha 1 hafta önce okudum galiba ama pek aklımda kalmadı bana öneriniz var mı?
@@ozlemyesilelma aynı şey bu kitap için de geçerli verilen mesajı alamıyorum gençler için aşk romanları vs. okuyunca da vakit kaybediyormuşum gibi hissediyorum beni doyurmuyor gerçekten çok buyuk bosluktayım. şu sizin satırlarınızı okuduktan sonra bilinmeyen bir kadının mektubu anlam kazandı benim için.
Kalbim acımıştı kitabı okurken.
Daracık hayatlarımızı genişleten kitapları yazan bu yazarlar iyi ki var olmuşlar.
Gerçekten de onlar olmasa kendimizi tanıma yolunda bu kadar aşama katedemezdik diye düşünüyorum Aynur Hanım.
@Rapflix Türkiye 23 Şubat 1942 savaş yüzünden ve umutsuzluktan yarattığı roman karakterleri gibi ölümü seçti.
Ben mantıkçı biri olduğum için ve duygularıma pek kulak vermediğim için kitaptaki kadın karakter ve yaşamı çok acınası çok ütopik geldi ve ben bunu hastalıklı bir takıntı olarak nitelendirmek istiyorum ama bu takıntımın verdiği zarar sadece kendine dokunmuş bence
Kesinlikle kız nasıl desem enayi gibi adam onu hatırlamamış bile
Katılıyorum bana göre hiç kimse bu kadar saçma bir şekilde sevemez
bencede sadece kendine değil çevresindeki onu seven kişileri de üzmüş
@@sudenazranaakdeniz3340 bence de hastalıklı bir durum babasının yokluğu vs etkilemiş sonra da takıntılı olmuş gibi geldi.
Kitabı tek oturuşta bitirdim. Zaten kitap okuduğunuz zaman o dünyanın içine çekiliyorsunuz.
Kitap hakkında ise kitaptaki çok takıntılı ve sorunlu bir aşktı. Kadının önüne onlarca güzel fırsatlar sunuluyor ancak hepsini tek bir kişi uğruna reddediyor.
Biraz saçma bence kimse bu kadar sevemez
O kadar acı ve yıpratıcı birşey ki bu durumu yaşamayan anlayamaz birini karşılıksız sevmek onun senin olmayacagini bile bile
Kitabı okudum ve etkisi altına kaldım, sürekli ağladım. UA-cam'tan kitap hakkında videolara bakmak istedim, senin videon gözüme çarptı. Sen alıntı yaparken yeniden ağladım. Kitap diyorum ama kitaptan daha farklı bir dünya var içinde.
Lütfen okuyun, okutun.
İçimde hiçbir art niyet, sexualite vs. olmadan seninle tanışmak isterim. Kitabı gerçek hayat gibi okuyup ağlayan, gerçek hayatı okuyup nasıl gözyaşını siler?
5:50
Bu bilinmeyen kadın, yaşadığı sevgisizliği çocuğuna da yaşattı...
Kadın çok saplantılıydı, ben en çok o ölen çocuğa üzüldüm....Ve ayrıca kadın kitabın sonunda Tanrı 'yı inkar edip sadece o adamı sevdiğini söylüyor...
Ama Stefan Zweig tüm duyguları ve psikolojiyi harika bir şekilde kaleme aktarmış! Çok zevkliydi...
Siz de çok güzel yorumladınız, teşekkürler...
Bence kadının adama duyduğu şey aşk değil ya da sevgi değil sadece babasından ve ailesinden göremediği ilgiyi , sevgiyi bir baba figürü olan adama bağlaması babası olsa böyle benim fikrime göre hastalıklı bir duygunun oluşacağını zannetmiyorum Zweig gerçekten psikolojiyi kitaplarında iyi kullanıyor
Aslında kitaba hiç bu yönden bakmamıştım , değişik bir bakış açısı.
Ama bence kadın bir süre sonra hissettiği bu duyguyu takıntı haline de getirmiş
@@kardelenaksu3626 teşekkürler :)
Daddy is...
Bence tam tersi kadın aşıktı eğer takıntı olsa onu sevmesini ona aşık olmasını isterdi, ama kadın sadece onu tanımasını istiyordu...
Kitap çok güzeldi sevdim ama bir kadının veya erkeğin karşı cinsi taparcasina sevmesini asla anlamıyorum çok yanlış
Duygusal biri misin mantıkçı mı ?
@@hazalsolak8495 mantıkçı olduğu çok belli değil mi
O sevgiler yok degil aslinda var ve o kitaplarin varlik sebebi yok denecek kadar az olan o sevgiler... Dunyada anlasilmayip deger gormeyip karsilik bulamadigi icin kendine kitaplarda yer bulan sevgiler. Biz onlari sadece kitaplarda okudugumuz icin gercek hayatta yok saniyoruz ama onlarin kitaplara sıkışıp kalmasinin sebebi o sevgileri tanimayan,anlamayan hatta kucumseyen bizler...
Siz ve Zweig hayranlığınız :> Çok keyifli bir video olmuş^
Teşekkür ederim hanımefendi, keyif almış olmanıza sevindim.
Ah ophelia baban polonıus öldü diye delirmek nedir be kızım? Değdi mi boğulmana?
Bu sevgiyi taşıyabilecek kadar cesur ve gözü kararmış olmak aptallık mı yoksa değerli birşey mi bilemedim.
Her ikisi de olabilir mi? Aslına bakarsak birine duyulan aşırı sevgi çok değerli ama bir o kadar da aptalca değil mi
SİNİRDEN ELİM AYAĞIM TİTREDİ KİTABI OKURKEN R. KARŞIMDA OLSA YÜZÜNE TÜKÜRÜRÜM
Onun ne sucu var ki?
@@JackLdnÇünkü adam kadınlara değer vermeyen hovarda, kadınları et parçası olarak kullanıp atan, umut veren ve yarı yolda bırakan ikiyüzlü bir herif. Kadınla iletişimi oluyor, birlikte oluyor ama tatile gitmek bahanesiyle başından atıyor üstüne kendisine yazacağına dair söz vermiş olmasına rağmen asla kadına ulaşmıyor ve sonrasında kadınla defalarca kez karşılaşmasına rağmen asla hatırlamıyor. Yani kısacası genel anlamda şerefsiz, yavşak bir adam. Kadından mektuptan önce haberi olsaydı yine bir anlamı olmayacaktı onun için. Kadın bunu çok iyi bildiğinden ondan saklıyor her şeyi.
Kitabı okurkan 50 kere kriz geçirdim
Bu kitabı okudum. Realistik biri olduğum için siz yorumlarken dayanabilmek namümkün. Böyle bir sevgi olsaydı falan diyorsunuz, belki de bazı duygularını tatmin ediyor okurlar ama bu sevgi hastalıklı bir boyutta. Ben birini böyle sevsem ya da biri beni böyle sevse psikolojik durumu nasıl diye bi bakarım. çünkü açık açık dengesiz bir durum var ortada. Bu kitabı eksik duygularını tatmin etmek için okumasın kimse. Ancak ne kadar kayıtsız olabildiğimizi görebilmek için iyi bir fırsat olur bu kitabı okumak. Yaşarken de fark ediyorum ne ölümlerin ne tehlikelerin ne güzelliklerin ve de ne hayatların kıyısından geçip gidiyoruz. Aşk bi dengesizlik işi fakat aşk biter yerini sevgi alır. Sevgi de bir denge işidir.
Kitap da gayet akıcı ve güzeldi kadın karakteri ikide bir elinden tutup doktora, psikoloğa götürme isteğim coşmasa tekrar tekrar okurum. Bence kadının çocukluğuna bi inilmesi lazım benim gibi 🤭
Farklı bir bakış açısı kazandırıyor. Emeğine sağlık :)
Teşekkür ederim vaktinden ayırdığın için! :)
Onu böyle sewiyorum bi çaresi var mı?
O beni hiç bilmedi, ah o hiç bakmadı bana öyle,
Ben ona hiç dokunmadım, görmedim bile,
Ben ona kilometrelerce uzağım, o hayran olunası derecede iyi, onun gözleri , onun gülüşü , ah onun her zerresi, hepsine hayranım.
Onun gibi birini hiç tanımadım, gecenin bi saati bana attığı o mesaj , ben o an imkansıza inanmayı bıraktım, o hiç benim olmadı, ama ben hep onundum.
O izmire ait, ben ona...
Utancımdan onu değil ,izmiri istedim.
İzmirin en güzel kızına yazıyorum, ben hep seni istedim ama sen beni hiç bilmedin.
Normalde mektup türü kitapları okumayı sevmem ama bu kitabı çok sevdim. Bu videoyu izleyince de daha iyi anladım ve farklı bir bakış açısı ile bakmayı öğrendim. Bilgilendirmen için teşekkür ederim
tutku istisnai bir duygudur, kıskançlık ise dünyadaki en istisnai tutkudur! Çok doğru! :(
emeğine sağlık çok başarılısın
Çok teşekkür ederim değerli yorumunuz için. :)
Kadının yaptığı şey çok sinir bozucuyudu birini bu kadar sevmeye hiç değmez sevgisi kendi zararına geldi zaten Aşk ve sevginin ne kadar boş olduğunu anladım
İncelemenizi ilk olarak 1000Kitapta okudum.Ardından da burada izledim ve anlatım tarzınız bence gayet güzel hatta kitap hakkında bir kez daha düşünmeme sabep oldu birkaç cümleniz.
Ama benim de belirtmek istediğim bazı şeyler var.Yaklaşık bir yıl kadae önce okuduğum bir kitaptı.Ve bitirdiğimde kadın karaktere herhangi bir şefkat duyamadım hatta tam aksine biraz kızgındım ona.Sanırım bendeki güçlü kadın algısıyla alakalı bir durum bu.Şöyle ki evet son derece duyarsız bir erkek vardı karşımızda ama ona bu derece bağlanan bir kadın ? Son derece sağlıksız bir durumda aşk dediği - ki bence değil çünkü aşk çok daha başka bir kavram nezdimde- bağlılığın onu bu denli yıkmasına izin vermesi ya da onu unutmak adına en ufak bir çaba harcamaması yani unutmak istememesi...Kitap bittiğinde bi yarım saat neden diye düşündüm kadın bunu neden yaptı kendine.Belki de aşk böyle bir şey ya da onunki çok kutsal bir bağlılık dersiniz ama bence tam tersi onunki belki de onu hak edecek bir adamı dahi tamamen kaçırmasına neden olmuş hayatın tüm guzelliklerini anlamsız kılan bir nevi saplantı.Bir kadın olarak edebiyat sahnesine çıkmış en zayıf kadınlardan biri olarak kalacak aklımda.Ama benim için kitabı bu denli etkileyici yapan da bu ayrı.Hastalığıyla yaşamaktan son derece mutlu bir hasta,tedavi aramaya gerek dahi duymayan..Aşk mı değil mi belki sonsuza kadar fikir birliği oluşamayacak bir durum.Ben kimse beni böyle sevsin istemezdim.Hayat o denli kıymetli ki beyaz güllere bakarken binbir renkli çiceklerin varlıgını göz ardı etmek kendimize yapacağımız çok büyük bir haksızlık.
Öncelikle dedikleriniz ve vaktinizden ayırmanız için çok teşekkürler Gökçe Hanım.
Size bu durumu şöyle açıklamak isterim. İlk kez 1922’de yayınlanmış bir roman bu, yani I. Dünya Savaşı’ndan sonra elinde sadece kan, şiddet ve sefalet kalmış bir Avrupa. Elinde bunların olduğunu düşününce böyle bir ortamda sevgiyi bulan bir kadın bir sevgiyi çok kolaylıkla saplantı haline getirebilir diye düşünüyorum.
Ayrıca I. ve II. Dünya Savaşı arasının çocuğu olarak nitelendirilen faşizmin görüldüğü, ataerkilliğin ve güçlü olanın, erkeğin daha ön plana çıktığı bir cinsiyet paradigması da olduğunu düşünürsek bilinmeyen bir kadının neden bilinen bir adamı saplantı halinde sevdiğini de biraz olsun anlayabiliriz.
Olayın psikolojik boyutu ise apayrı. Baba ve anne sevgisinden yoksun büyüyen bir çocuk psikolojisinde babasından bulamadığı sevgiyi başka bir adamda bulmak isteyen ve bu davranışıyla da aslında erkek için tanımlanan fakat bu kitap için kadın kapsamında konuşabileceğimiz bir Oedipus kompleksi görülür. Çünkü bilinmeyen bir kadın, bilinen bir adamın sevgisiyle bilinmek ister.
@@alintilarlayasiyorum Cevabınız için teşekkur ederim.Zaten ilk yorumumda demiştim kitabı bu şekilde yani yazıldıgı dönemi de goz önunde tutarak düşünmemiştim hiç sizin yorumlarınızla bu sekilde de bakmayo denedim ilk kez.Ve bence gayet guzel noktalardan yaklaşmıssınız.
Ama Stefan Zweig söz konusu olduğunda hiçbir zaman kitapların yazıldıgı döneme dikkat edemiyorum (Satranç hariç).Bilmiyorum onun yarattığı karakterin duygusal durumlarıyla o kadar ilgileniyorum ki savaş,ataerkil yapının daha baskın olması vs.gibi noktaları es geçiyorum.Ve hala kızıyorum o kadına ama dediğim gibi bir kadın olarak kafamdaki 'kadın' olgusu ya da sevdigim diger kadın karakterlere bu kadar tezat oldugu icindir belki de.Mesela bir Jane Austen okudugumda kitabın yazılmıs oldugu dönem her zaman dip not olarak hafızamda Viktorya dönemi Ingiltere'sinde yaşayan karakterler bunlar günümüz sartlarına baglı yorumlanamazlar zaten diye cok rahat söyleyebilirim ama Zweig'da yapmadıgım tam olarak bu.Benim icin zamandan kopuk karakterleri var.Uzun uzadıya yazarım daha ama gözlerinize daha fazla eziyet cektirmek istemiyorum.Umarim cok daha fazla yorumlarınizı görürüm ya da okurum 1000Kitapta.
anksiyete bozukluğum var kitabı okudum ruhumu mahvetti, çabuk dağılıyorsanız okumayın! uzak durun :D
ben de mahvoldum.. okuduktan sonra bomboş hissettim kendimi
Vallahi ben bilseydim okumazdım 3 yıldır anksiyete ilacı kullanan biri olarak
bence aşşırı distopik bir aşk!!!
Hayır böyle bir sevgi var kesinlikle bir kişiye bu tutkuyla bağlanilabilir . Hayatında eksik olan bazı duyguları doldurmanı sağlayan bir kişi oluyor. Stefan bunu yazarken acaba böyle mi sevilmek istemiş diye düşünmüştüm. ben . Bazı yerleri ağlayarak okudum bir solukta bitti .
Bence de var ama hic sağlıklı değil.
@@JackLdnAşk değil takıntı bence
Yani kimseyi bu kadar takıntı haline getirmedim. Ama kadını anlayabiliyorum. Bazen ne davranışlarımızı ne de düşüncelerimizi kontrol edemiyoruz. Ki bunun psikolojik bir boyutu var. Kadının yüksek ihtimal sevgi eksikliği var ya da başka bir sorunu. Tabi geçmişini bilmediğim için pekte bir şey söyleyemeyeceğim.
böyle bi sevgi var hatta o 15 dakikayı çok gördüler böyle sevene :(
üzdün...
3:01 ne güzel içten söylediniz:)
1000. görüntülenme :) Çok güzel bir video olmuş ağzınıza sağlık.
Çok teşekkür ederim vaktinizden ayırdığınız için. :)
Valla hiç kimse kusura bakmasın da bu öyle özenilecek bir aşk değil. Sevdiğinle birlikte olmadıktan, sevgini tutkunu paylaşamadıktan sonra o aşk her zaman yarım kalır bu yüzden kadın istediği kadar ‘sonsuz, beklentisiz bir aşk’ yaşadığını hissetsin o bana kalırsa hiçbir zaman tam olarak bir aşk olamaz. Ayrıca adamı ilahlaştırması aşkın bir parçası nasıl olabilir? Kadın saçmalıyor abi
gerçekten sevdiğinde ister istemez her hareketi hareketi kutsal gelir :'
Bana göre tamamen takıntı, mantıksız ama bir yandan ise bilinçsizce bir davranış...
Kimse Lisa`nın Stefan sevdiğ kadar başka kimseyi sevmemiştir ....
Bir insan kendine ne olursa olsun böyle acı vermemeli
Çoğu kişi böyle bir aşk yok veyahut değmez falan demiş ,zaten çoğunun bilebilecegi bir tutku durumu olduğunu düşünmüyorum çünkü çok dirayetli insanlara böyle yükler yüklenebilir ve bence ütopik değil kadın dünyası çok başkadır , emeğinize sağlık güzel bir paylaşım olmuş .
Sonunda bence iyi bir şey yapmışsın O. A çünkü sahip olduğun beceri ve yetenekleri bu şekilde platformlarda duyurarak daha fazla kitleye ulaşıp daha fazla kitap sevgisini aşılayabilirsin.. Hayırlı Olsun bolca video bekliyoruz...
Teşekkür ederim desteğiniz için, ben de bu dediklerinizi umuyorum. Allah razı olsun.
Ya guluyorum ama amacını sevdiğim için sonuna kadar izliyorum 😄😄🌼
Teşekkür ederim, eksik olmayın hanımefendi.
kesinlikle okuyun hayatında kitap okumayan ve okumayı sevmeyen kardeşimin okuduğu tek kitap
Emeğinize sağlık Oğuz Bey. Başarılı bir inceleme olmuş. Zweig'in psikolojik tahlilleri gerçekten harika. Eğer okumadıysanız Korku'yu da çok seveceğinizi düşünüyorum. Okumuşsanız onun incelemesini de keyifle izleyeceğimi söyleyebilirim.
Çok teşekkür ederim. Zweig'ın 12 kitabını okudum bunların içerisinde Korku kitabı da var. Hatta şu an yanımda duruyor, videosunu çekebilmem için sırasını bekliyor. :) İnceleme ve yorumdan çok alıntı ve detaylar üzerine bir bütüne ulaşmaya çalışıyorum aslında. Zira dediğim gibi kitabın incelemesi ve yorumu çoğu yerden bulabileceğiniz bir veri...
@@alintilarlayasiyorum Harika... Ben de novella türündeki tüm kitaplarını okudum; yalnızca biyografi türündeki eserleri kaldı. Ancak onları da edindim. Yakın zamanda okuyacağım inşallah. Yazarın tasvirlerinin gerçekçiliğine hayranım gerçekten.:) Zweig okuru ve severi olmanıza sevindim. Kayda değer alıntılarda görüşmek ümidiyle.
@@ecebora9998 Ben de betimlemelerine ve sonu gelmeyecekmiş gibi görünen uzunca tinli cümlelerine hayranım doğrusu Ece Hanım. Zweig'ın Satranç kitabı için bir video çektim, onu da birkaç hafta sonra yayınlarım. Takipte kalınız. :) Sevgiler...
Keşke daha önce keşfetseydim dediğim bir yazar . Ama sevmediğim bir konu var bu aralar Stefan Zweig okuyucuları arttı . Bana göre iki sebebi var birincisi kitapların ucuz olması ve bu yüzden bazı insanların sırf okumak için okuması. 2. olarak popüler halde geldiği için bazı insanların bu kitapları okumak zorunda hissetmesi . Bir nevi popüler akıma kapılıp gitmesi 😢😢😢
Bunu da yorum olsun diye yapayım :d güzel olmuş, başarılarının devamını dilerim.
Teşekkür ederim desteğiniz için. :)
Kanaliniz ve kitap yorumunuz çok güzel. İyi ki keşfettim
Böyle bir sevgi var ama o bir tek beni görmüyor bana acımıyor bana kör...
Bu kitapta yazılan şeyler gerçek mi aşırı merak ediyorum
@@berfinkarakaplan2210 Ne alaka Zweig romanda kendinden bahsetmiyor ki zaten?
Yorumların çok güzeldi teşekkürler..
ayni yerleri çizmemiz😍
Çok beğendim burayıı, bundan sonra sıkı takipçinizim
Yanılıyorsun canim var ! Sen anladıģım kadarıyla burcundan kaynaklanan bir durumun var hissin yok !!
11:50 deki karikatüre bayıldım
Böyle seven ben, ama böyle bir sevgi bulmasına rağmen takmayan o
böyle ütopik aşk kitapları arasında ne okuyabilirim
Kamelyali kadin
Kitabı tam şu an bitirdim
Bende tam şu an. Ve ne tür mesajları kaçırmışım diye bu videoyu izliyorum ve yorumları okuyorum.
Gerkten çok etkileyici bir kitap . Ve üniversitenin 2. Sınıf yarıyıl tatilinde kitaplarla güzel dostluklar kurudum ve bunu şaun çok daha güzel boyutlara geliştiriyorum :) Kitap okumanın kişel yarar ve toplumsal yarar hakkında ki yorumşarınızı ve düşüncelerinizi merak ediyorum böyle bir vlog çekebilir misiniz?
Bana güzel bir fikir verdiniz şu an, evet böyle fikirlere ihtiyacım var ve tabii ki de bu tür bir video çekmeyi düşünebilirim :)
Normalde Din kitapları okurum ill defa böyle bir kitap okudum muhteşem etkisi gecmiyor..
Kardesini guzel yorulmasın.Bende cok sevdim o kitabı.Sevdiyin bir ilginc kitab var adını yaz bəndə okiyim.İntertetden bir sürü kitab buldum hangisinden başlasam kitab həvəsim ölməz bilmiyorum
Tek merak ettiğim R suan napıyo
Ben de onu çooookkk merak ediyorum. Cidden
@@esra3004 oha esra yine mi senn wpwbowmevekenr
@@betscauldron evet yine ben kgelldşgğglgşg Seni görünce ben de böyle tepki vermiştim. Bakalım daha nerede karşılaşacağız
@@esra3004 sal beni be kadın wğwnsıwpwneıen neyse ilk adimi ben atiyim adın ne esra?
@@betscauldron sal deyip de adımı sorman dkellfğflrlflflrl adım Esra aynı şekilde. Senin adın?
Kadın üzre güzel seçimlerdi
bu kıtap benı cok derınden etkıledı
Ya ben bu kitabı anlamadığım bir sebepten dolayı hiç sevmedim
bu video ile keşfettim kanalını ve sevdim :)
Bu kitabın ana düşüncesi nedir. Yani yazarın kitapta vermek istediği mesaj nedir
world.of.selenaa Kadınların keşfedilmeyen sevgisini anlatıyor bence, kadınlara daha çok değer vermeli ve onların sevgilerini fark etmeliyiz diye çıkarımlarda bulunmuştum. :)
Alıntılarla Yaşıyorum teşekkür ederimmm
Ben teşekkür ederim, her zaman sorularınızı sorabilirsiniz, sevgilerimle. :)
O zaman ben sansliyim Oğuz bey
Ben kitabı beğenmedim çünkü böyle Bi aşk yok ki Bir noktadan sonra aşk yok tamamı ile takıntılı Bi manyaklik var bu aşk değil bu aşk olamaz zaten ve çok saçma acitasyonlar vardı ve ortadaki sorunu çözmek için kadının izlediği yollar çok alakasız ve saçmaydı yani böyle yaparsan tabi mutlu olamazsın.
kadın aynı ben
okudugum en sıkıcı en abarti kitaplardan birisiydi, zor bitirdim, nesini ovdunuz bu kadar anlamiyorum .d?
bu yorum Zweig ve naçizane eserine hakarettir
Yasin bey niye böyle bir yorum yaptınız
anlaşılan okuduğum yayinevi çöpmüş cidden ne biçim çevirmis ben de niye anlamadim diyorum.
Hangi yayınevi?
Kitap 68 sayfamı 55 sayfamı? Google da 68 sayfa olduğu yazıyor
Bendeki 50 sayfa
Bendeki de 50 sayfa
Kitabı çok sevdim çok.kadınla benim kaderim aynı...
bulup geri tepene ne dersin ?