Konuşacaklarımız Var - 6 Ekim 2018

Поділитися
Вставка
  • Опубліковано 7 жов 2018
  • Orhan Karaağaç’ın hazırlayıp sunduğu tasavvuf, medeniyetler, mitoloji ve dinler tarihi üzerine her hafta başka bir konunun değerlendirildiği ‘Konuşacaklarımız Var’ yeni sezonda da Ülke TV ekranlarındaki yerini aldı.
    Konuşacaklarımız Var programına bu hafta Yıldız Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bedri Gencer ve Araştırmacı Yazar Mehmet Fatih Çıtlak konuk oldu. Programda Şeriat, şeriatın uygulanışı, din ve şeriat ilişkisi konuları masaya yatırıldı. #AboneOl #ÜlkeTV
  • Розваги

КОМЕНТАРІ • 25

  • @alimeatabey9088
    @alimeatabey9088 4 роки тому +5

    İki ğüzel adam Allah cennetine koysun.

  • @ozlemceylan4940
    @ozlemceylan4940 3 роки тому +2

    Sonunda açıklamışlar Elhamdulillah

  • @ozlemceylan4940
    @ozlemceylan4940 3 роки тому +1

    Yahu açıkça söylesenize şu hadisi şerifi Şeriat kılıcında hayat vardır. Peki nasıl? Tamda şöyle Eğer biri bir adamı öldürdüyse onun kısasla öldürülme sebebi bu dünyada cezayı verip asıl büyük azabı yaşamasın diyedir. Bu kadar merhametli rabbimiz var işte. Yani mesele net konuşulmuyor çok üzücü uzata uzata konuşmaya gerek yok. Şeriattaki sırrı anlamayan insanlar şeriatın en büyük nimet olduğunu anlamıyorlar çok acı

  • @filizsumer8113
    @filizsumer8113 Місяць тому

    Sizleri cehaletimizi gidermeye vesile kilan Rabbime hamdolsun.
    Teşekkürler.

  • @cumacumali5278
    @cumacumali5278 5 років тому +2

    Hayat Kitabımız Kur’ân-ı Kerim’in meşhur müfessirlerinden Elmalılı M. Hamdi Yazır (rh.), İmam Kurtubî (rh.a.) beyan etti­ğine yakın ifadelerle “Şeriat” kavramını açıkladıktan sonra şöyle der:
    “Emir, din işi veya Allah’ın emri demektir. Yani, bu Kur'ân'da açıklandığı üzere Allah’ın sana vahyettiği emir ve yasaktan bir büyük ve geniş yol, koskoca bir şeriat üzere seni görevlendirdik. Onun için o şeriate uy! Kendini ona uydur da, bilmeyenlerin heva ve heveslerine uyma!
    Allah’ın hükümlerine ilmi bulunmayan veya ilmin gereğine uymayan kimseler, yalnız kendi zevk ve heveslerinin arkasında koşarlar. Heva ve hevesler ise, kişiye göre değişir. İsrailoğulları gibi ihtilafa düşürür, Allah’ın gazabına götürür. Şeriat ise toplar, Tevhid ile (Allah’ın) rızasına götürür. Şeriate uy da, cahillerin hevalarına uyma!”[1]
    “Ehl-i Sünnet ve’l-Cemaat” akîdesinin temel ilkelerini beyan eden akîde âlimlerimizden İmam Ebu Yusr Muhammed Pezdevî (rh.a), “Usûlü’d-Dîn” adlı meşhur eserinde “şeriatın hakikat olduğu ve hakikatın şeriatten başka bir şey olmadığını” beyanla şöyle der:
    “Şeriat-Hakikat:
    Sünnet ve Cemaat ehlinin bu konudaki görüşü genel ola­rak şudur: Şeriat hakikattır. Hakikat, Şeriatten başka değildir.
    Hakikatın şeriatten başka ve ayrı olduğunu söyleyen kişinin küfründen ve tam bir sapıklığa düşmesinden korkulur.”[2]
    “Şeriat” kavramına onda olmayan bir an­lam yükleyerek kendi kendilerini korkutup ürküten bir şey or­taya koymuşlardır...
    Diğer yanda birileri de, şeriatın aşılmasının gerektiğini ve böylece hakikate ulaşılacağını iddia etmektedirler... Bu batıl iddilalarını beyan ederken, kendilerini tarihte ünlü olmuş isim­lere dayandırıyor ve bu görüşün onlara aid olduğunu savunu­yorlar... Onların bu iddialarının ve savunmalarının bomboş ve batıl olduğunu kendilerine delil olarak beyan ettikleri zatların eserlerinden hareketle gündeme getirmek yerinde olacağına inanıyoruz...
    Önce Şeyh Abdulkâdir Geylânî’ye müracaat edelim... İmam İbn Teymiye tarafından şerhedilen “Fütûhu’l-Gayb” adlı eserinde şöyle diyor şeyh Abdulkâdir Geylânî:
    “Sana, Allah’dan korkmayı ve O’na itaati tavsiye ediyorum. Şeriatın zahirine bağlı kalmayı temiz kalbli olmayı, nefsin cö­mertliğini, güler yüzlü olmayı, pişmanlığı terk etmeyi, eziyet etmemeyi ve fakat eziyete ve fakirliğe tahammül etmeyi, meşâyihe hürmete devam etmeyi ve ihvanla güzel geçinmeyi, küçüklere ve büyüklere nasihati, düşmanlık ve eziyeti bırakmayı, dostluğu ve yardımlaşmayı, hep mütevazi kalmayı, kendi taba­kandan olmayan kimselerle sohbeti kesmeyi din ve dünya işle­rinde yardımlaşmayı ve fakirliğin hakikatini tavsiye ediyorum ki, O, senin gibi olana muhtaç olmamandır. Ve tabii ki, zenginliğin hakikatini! Çünkü o da, senin gibi olandan müstağni olman­dır.”
    .[1]Elmalılı M. Hamdi Yazır, Hak Dini Kur’ân Dili, İst. 1996, C.7, Sh. 75-76. (Yenda yayınları)
    Not: Metin sadeleştirilmiştir. Bkz. Elmalılı M. Hamdi Yazır, Hak Dîni Kur’ân Dili, Sdlş. Doç. Dr. İsmail Karaçam, vdğ. İst. T.Y.C. 7, Sh. 88-89. (Azim ya­yınları)
    [2] İmam Ebu Yusr Muhammed Pezdevî, Ehl-i Sünnet Akaidi, çev. Doç.Dr. Şerafeddin Gölcük, İst. 1980, Sh. 335.

  • @haticeyenisan6197
    @haticeyenisan6197 2 роки тому +1

    Allah insanımıza hidayet versin. 3 senede bu kadarcık izlenme ve bu kadarcık beğenme.... Zaman öldüren izlemeler ise milyonlar bir kaç günde... Şu programınız tadına doyulmayacak bir program iken. Ancak hocaları tek tek ağırlamanız daha faideli lur gibi....

  • @cemahskal2377
    @cemahskal2377 3 роки тому

    Çıtlak bir susmadı ya, moderatör de bir kere müdahale etmiyor

  • @askehli45
    @askehli45 5 років тому +1

    Uydur uydur anlat.