Programı birkaç kez izledim, Batı'yı referans almadan ,özgün ,hadis(modern),ilmi,evrensel,içine kendi yorumunu karıştırmadan ,fevkalade bir programla tarihe not düşülmüş!! Tebrikler...
Bu yorumum ilgililere ulaşır mı bilemiyorum ancak merak ettiğim bir husus var. Kadim Çin felsefesinde etkili olmuş Neo Konfüçyüsçü ekolünün en önemli yorumcularından Zhu Xi "li(ilke,ahlak)" ve "qi(fiziksel güç)" ayrımı yaparak bir "Mutlak li"den bahseder. Programı izlerken aklıma düştü ve acaba bu konu hakkında söylenecek söz / söylenmiş söz var mıdır?
İbrahim bey TRT Kamu Yayın kuruluşunda bana göre önemli bir program yürütüyorsunuz. İzlemek istiyorum fakat çoğu kez geçiyorum. Nedeni İslam tarihi , felsefesi ve İslam düşünce sistemleri gibi çok önemli konulara çağırdığınız konuklara ve birlkte yürüttüğünüz Sn. Ömer beye bakıyorum hep aynı mantelde insanlar. Tatmin eden konuşmalar olmuyor. Her önemli konuyu sözüm ona bilimsel tabana oturtturarak anlatmaya çalışılırken konuyu evirip çevirip Eşari anlayışıyla sunmaya çalışmaları bıkkınlık getirdi. Bu gece Maturidi anlayışı ele alınmış ve Mutezile ve Eşari arasındaki farklılıklar anlatılıyordu. Konuğunuz eleştirel ve bilimsel düşünceye sahip biri olduğundan konuyu mükemmel şekilde anlatırken partneriniz sürekli 9.,10., 11. ve 12. yıllardaki ezberlem,ş olduğu isimleri ve yazdığı kitap isimlerini ve içeriklerini Arapça kavramlarla açıklamaya çalışması ( zaman zaman sizinde ikazınızla önce kavramları açıklamasını...) izleyiciyi boğmanın yanında sürekli konuğun sözünün arasına girip kendini gösterme görünüşü hiç hoş olmuyor. 2 saatı aşan sürenin son çeyreğinde hikmet kavramının ayraç olduğu anlaşılır olmaya başladı ki programda bitmiş oldu.
İslam felsefesi çıkarıldığında Aristo felsefesinin ne kadar şarih kalacağını düşünerek,ayrıca yaklaşık 1000 yıl sonra tevarüs edilerek fakat referans noktasının özgün Kuran ve sünnet olması Aristo'yu ne yüceltir ne küçültür,farkı görmek daha bilimsel olur...
Gayet güzel bir program olmuş.
Muallimi salis sayin prof. Dr Ömer Ömer
Programı birkaç kez izledim, Batı'yı referans almadan ,özgün ,hadis(modern),ilmi,evrensel,içine kendi yorumunu karıştırmadan ,fevkalade bir programla tarihe not düşülmüş!! Tebrikler...
Bu yorumum ilgililere ulaşır mı bilemiyorum ancak merak ettiğim bir husus var. Kadim Çin felsefesinde etkili olmuş Neo Konfüçyüsçü ekolünün en önemli yorumcularından Zhu Xi "li(ilke,ahlak)" ve "qi(fiziksel güç)" ayrımı yaparak bir "Mutlak li"den bahseder. Programı izlerken aklıma düştü ve acaba bu konu hakkında söylenecek söz / söylenmiş söz var mıdır?
❤
1. İbn Sina'nın Mirası.
2. İbn Sina Felsefesinde Metafizik Bilginin İmkanı Sorunu.
3. İbn Sina Metafiziği.
4. Varlık ve İmkan
5. (Siz yazın)
İbrahim bey TRT Kamu Yayın kuruluşunda bana göre önemli bir program yürütüyorsunuz.
İzlemek istiyorum fakat çoğu kez geçiyorum.
Nedeni İslam tarihi , felsefesi ve İslam düşünce sistemleri gibi çok önemli konulara çağırdığınız konuklara ve birlkte yürüttüğünüz Sn. Ömer beye bakıyorum hep aynı mantelde insanlar. Tatmin eden konuşmalar olmuyor. Her önemli konuyu sözüm ona bilimsel tabana oturtturarak anlatmaya çalışılırken konuyu evirip çevirip Eşari anlayışıyla sunmaya çalışmaları bıkkınlık getirdi.
Bu gece Maturidi anlayışı ele alınmış ve Mutezile ve Eşari arasındaki farklılıklar anlatılıyordu.
Konuğunuz eleştirel ve bilimsel düşünceye sahip biri olduğundan konuyu mükemmel şekilde anlatırken partneriniz sürekli 9.,10., 11. ve 12. yıllardaki ezberlem,ş olduğu isimleri ve yazdığı kitap isimlerini ve içeriklerini Arapça kavramlarla açıklamaya çalışması ( zaman zaman sizinde ikazınızla önce kavramları açıklamasını...) izleyiciyi boğmanın yanında sürekli konuğun sözünün arasına girip kendini gösterme görünüşü hiç hoş olmuyor.
2 saatı aşan sürenin son çeyreğinde hikmet kavramının ayraç olduğu anlaşılır olmaya başladı ki programda bitmiş oldu.
16:28
Konusmacilarimizi tebrik ediyoruz. Ama şunu da ifade etmemiz gerekiyor. Aristoteles i çıkarırsak, ne kadar Islam Felsefesi kalacağı ortadadır...
İslam felsefesi çıkarıldığında Aristo felsefesinin ne kadar şarih kalacağını düşünerek,ayrıca yaklaşık 1000 yıl sonra tevarüs edilerek fakat referans noktasının özgün Kuran ve sünnet olması Aristo'yu ne yüceltir ne küçültür,farkı görmek daha bilimsel olur...