Відео

teşekkürler güzeldi....

Kayıplara örnekler verirken hayvanları saymamaniz ne acı.

Evcil hayvan ölümü hiç aklınıza gelmemiş ,demekki hiç evcil hayvanınız olmamış. Hiç evcil hayvanı olmayan insanları ruhsuz duyarsız ve yüzeysel buluyorum. O yüzden videonuzu izlemeyeceğim sadece başını dinledim . Ve hayvan sevmediğiniz için abone de olmuyorum.

Nesilden nesile… duvardan duvara gibi vuran vurana ! Allah herkese şifa versin

2004 yılında amcam bana bir casio saat hediye etmişti. Bende 2012 de saati başka birine hediye ettim. 2020 de amcam vefat etti. 1 hafta önce saat aklıma geldi modelini vs hatirlamaya calistim sonunda buldum aynisini. Saati tekrar almak istedim. Bu saati gorunce amcamdan bagimsiz anilarimda aklima geldi. Şimdi saati geri satın almam bağlantı nesnesi ve ikame tatmin olur mu ? Sağlıksız bir sey mi yapmis olurum ? Cevaplarsaniz sevirim tesekkurler

Müthiş

Sen ne biçim kadınsın bunları böylesine güzel anlatan ya bir tanesin ❤❤

Güzel muzazzam bir şey

Çok güzel bilgilendirici sohbet olmuş çok teşekkür ederiz 💚❤️💕

Hocamızın adı Tahir soyadı nedir, kitaplarını alabilmek için yazar mısınız..

Çok güzel bilgiler verdiniz.Tesekkurler. Lütfen yeni programlar yapın..

OKB çok Zor ve tehlikeli karışık bir hastalık... Nöro_Psikiyatrik bir koNu __

Sizi çok takip ediyorum,başarılar diliyorum.Cok bilgi edindim,tesekkurler

Örneklerle anlatım gerçekten çok faydalı .bir çok yerde araştırdım ,kitaplar okudum ama en güzel anlatimlardan biri❤️

Gulcem hanım çok güzel izah ediyorsunuz,teşekkürler..

Çok teşekkürler..

Hocam selam, 10 seneyi aşkın lise zamanımdan kalma yeme bozukluğu yaşıyorum. Şikayetim şu ki; benim o sıra birşey yiyesim yoktu, ama bu duyguyu göz ardı ederek, birşeyimin olmadığına inandım ve yemeği yiyor olmam gerektiğine inanmışım/şartlanmışım. Bunun için nasıl bir cümle kalıbı kullanmam gerekiyor eft için? Yani dediğim gibi gerçekte yemek yiyesim yoktu, ama yemek yemek için de hiçbir sıkıntımın olmadığına inandığım için o halde yemeği yiyor olmam gerektiğine inanıyordum(içimde; insanların bu duyguyla nasıl yemek yediklerinin acısını yaşıyordum). Nasıl bir cümle kalıbıyla çalışmalıyım eft'yi?

Gözlerımın normal kapanmasına takıyorum. Nıye kapanıyor diye dusunce geliyor. Bende bu dusunceye takıyorum elimde olmadan.

Bu OKB vesvese ile aynı seymi

Travmasini hatirlamayan biri icin hangi terapi modeli kulaniyorsuz?

Bir adamda tedavi nasil deye sirmuyor mal gibi bakiyo hepsi

Hocam Emdr terapsi 0 6 yasa ulasiyornu? Ulasamiyorsa cocukluk travmasi nasil hangi ekoola iyilestiriliyor?

Ilk defa bu kadar güzel anlatılmış 👏👏👏

Bir psikolog olarak not ala ala izledim yayını, teşekkür ediyorum emeğinize sağlık. Özellikle metaforlarınız için teşekkürler, çok faydalı olacağına inanıyorum..

Çok faydalı bir sunum olmuş. Emeğinize sağlık. Teşekkürler 👍👏

Cok faydalı oldu izlemek bu videoyu. Daha fazla video bekliyoruz.

Çok faydalı bilgiler öğrendim. Harika bir psikilogsunuz.

Cimrilik de okb midir. Eve en en gerekli şeyleri bile almamak maddi yeterliliği varken. Hep başkalarına hesap odetmeye çalışmak. Başkasına birsry aldirtirken en pahalı en iyisini isterken kendileri alırken en ucuzu almaları. Vb. Bu okb mıdır.

Hocam psikologlar için daha çok video çekin lutfen

Mermi gibi psikoterapist. Beni psikolojiye inandıran insan.

Çok güzeldi teşekkürler bunları paylastiginiz için. Ben bu politik travmaları düşününce aklıma şöyle birşey geldi. Okullar bu non verbal aktarım için ne kadar müsait. Yani eğer sınıf ortamı bu aktarım için elverişli olursa bu korkunç birşey olur. Bir öğrenci günde 5 farklı öğretmen ile sınıfta ve tüm öğretmenlerin yaklaşımı sözlü sözsüz aktarımı çok farklı. Bir kaç haftadır bunu düşünüyorum ve böyle düşününce dehşete düşüyorum doğrusu. okullarda öğrencilerin bir çok travma yaşayabileceklerini ve bunların bir çoğunun farkında olmadan öğretmenden aktarılabilecegi yüzde kaç oranda mumkundur. ( Sorum bu ;)) Siz bu konu hakkında ne dersiniz.

Travma nasıl iyileşir...

Cok güzeldi hocam.. Teşekkürler

Çok teşekkür ederim Gülcem hanım. Lütfen sık sık paylaşımlar yapınız vakit bulduğunuzda. Zira Çok faydası oluyor. 🌸❤

Enstitunun kitaplarini okuyup, uzerine sizin yayinlarinizi takip etmiş olmanin,yararini cok gordum,hocam. Tesekkurler anlatiminiz ve paylasimlariniz icin.

Hocam çok yararlı oldu yürekten teşşekkür ediyorum size ayrıca saçlarınızda çok güzel olmuş :)

Bu Hastalığı Allah hiç kimseye düşmaNıma dahi yaşatmasıN... çok Saçma sapan LaNet bir Hastalık... DışardaN Basit gibi gözüküyor ancak çok Zor ve Tehlikeli karışık bir Hastalık __

Harikasınız hocam. Kanal içerikleriniz çok kaliteli .Hatta youtube da ki en kaliteli psikoloji içeriğini siz üretiyor olabilirsiniz . Dikkatle takipteyim

Hocam 8 yıldır ilaç tedavisi görüyorum. Doktorum psikiyatrist ve farmakolog. Doktorumu değiştirmeyi veya psikoterapi dahi almayı düşünüyorum. Yaşım 28 erkeğim. 8 yıl önce 3-4 ay kadar içime kapandım tadım tuzum kaçtı sanırım depresyona girdim ve evde uzanırken baygınlık hissi geldi. Daha önce hiç baygınlık hissi gelmediği için korktum ve o an bir kalp çarpıntısı ile "Anne ambulans çagır, kalp krizi geçiriyorum" dedim ve psikiyatrik hikayem başladı. İki üç gün o kardiyoloji senin bu nöroloji benim dolaştıktan. Birşey çıkmadı. "Panik atak, psikiyatrye gidin" dediler. Devlet hastanesine gittim. Doktor Paxil ve cedrina verdi. 30 gün sonraya randevu vermişti ama her sabah gözümü açtığım anda huzursuzluk ve çarpıntı başlıyordu. İki hafta içinde 4 kere psikiyatri acile gittim. Bir keresinde xanax verdiler. Çok iyi geldi. Ve iki haftanın sonunda dayanamadım tekrar aynı doktora gittim. Durumumu doktora belirttim bana "Ömür boyu kendi kendine telkin vereceksin" dedi. "Yaygın Anksiyete Bozukluğu ve depresyon" dedi. Hatta "Senin durumun beni aşar, eğitim araştırma hastahanesine" git dedi. Ruh halimi iyice beter etti. Dört beş tane de farklı ilaç verdi. Bir hafta da o ilaçları denedim. Ama huzursuzluğum iyice arttı. Yatamaz hale geldim. İntihar etmeyi bin kere düşünür hale geldim. Aşağı yukarı 25 gün sonra başka hastaheneye gittim ilk doktorun verdiği ilaçları da götürdüm. Yeni doktor eski ilaçları attırdı. Paxil'in yanına rexapin verdi geçici süreliğine de diazem verdi. "Iyileşecekmiyim" diye sorduğumda da "iyileşeceksin" dedi. Zaten o esnada %50 iyileştim. Verdiği diazem, xanax gibi fazla rahatlatmadı, rexapin biraz uyumama yardımcı oldu. Huzursuzluğum doktorun "iyileşeceksin" dediğinde azaldığı kadar azaldı. Halen %70 engelli gibiydim. 2 ay da böyle geçtikten sonra özel muayenehaneye gittim. Bu doktor bana 75lik efexor 2x25lik laroxyl verdi paksili bıraktırdı. 3gün sonra telefonla muayenehaneyi aradım "dayanamıyorum ciddi ciddi intihar edeceğim artık." dedim. Yanına çağırdı, efexoru 150'lik al dedi. İki hafta da ya hastahane yat ya da evde kontol altında ol dedi. (İntihar etmeyeyim diye, sonuçta adam beni 3 gündür tanıyordu) Özel muayeneye gittiğim halde ilaçlarımı yazdırayım diye utanmadan 2. doktoruma gittim. Ona da intihar düşüncelerimi anlattım. "Efexor vermiş, anksiyeten azalmış depresyonun ön plana çıkmış." Dedi. Herneyse ben efexor, laroxyl, rexapin ile birbuçuk/iki sene sonra %99 iyileştim. İlaçlarımın dozları 4te1e düştü. Doktor "Kontrole altı ay sonra gel"dedi. Ben de iyileştim artık diye bu süre zarfında ilaçları midem bulana bulana kendi kendime bıraktım. 6 ay sonrada kontrole gitmedim. Kilo vermeye başladım. 2 ayda 105 kilodan 85 kiloya düştüm. Sonra hiç yemek yememeye başladım. Bir filmin finalinde etkilendim ve panik atak oldum. Sinirli ve tahammülsüz olmaya başladım. Uyku düzenim tamamen bozuldu. Sabahlayıp öğlen yatar oldum. Hastalığım tekrar nüksetmeye başlıyordu. Fakat bunları daha önce yaşamıştım ve kendi kendime "Bak panik oluyorum. Çarpıntı, denge kaybı oluyor ama kalp krizi veya beyin kanaması geçirmiyorum. Ben iyiyim bunları atlattım yine atlatırım." diyordum kendi kendime. Keşke kendime telkin vermek yerine ilaçları bırakmasaydım keşke kontrole gitseydim. Keşke... Depresyona tekrar girdiğim belliydi. LAKİN BU SEFER PANİK OLUPTA KARDIYOLOJİYE GITMETİ DÜŞÜNMÜYOR BAŞKA ŞEYLER HİSSEDİYORDUM.. -Bir gece aynadan kendime bakma isteği geldi, elime koluma bakıp "Bu ben miyim?" demeye başladım. -Bilgisayarlardaki savaş oyunlarında idaresini yaptığımız askerin kolunu ve elindeki silahı görürüz ya o şekilde kendi ellerimizi gördüğümüzü fark ettim. -Dünyaya gözlerimle bakıyormuşum gibi değil de bir bilgisayar ekranına bakıyormuşum gibi dünyaya bakmaya başladım. -İç sesimi(halusunasyon değil)duymak istemiyordum. "O bardağı sıcakken tutma." Diyen düşünce yeteneğimin bile durmasını istiyordum. "En sonunda içimden büyük bir kesinlikle "intihar etme zorunluluğu hissi" geldi. HAYIR dedim... Kalktım altı yedi tane peşpeşe sigara yaktım. O sırada beynimden aşağı bir elektiriklenme oldu sanki atomlarımdan elektronlar boşaldı. O Andan sonra yıllar önceki İlk baştaki huzursuzluğum gibi huzursuzluk geldi. Ama bu sefer iyice cinnet halindeydim. Sabahı zor ettik ve özel doktoruma gittim. O gün kapalıymış ama sağolsun bizim için geldi. Durumumu ve yeni rahatsız edici düşüncelerimi anlattım. Psikozdasın dedi. 2x5mg Rexapin ve 25lik seroqual verdi. "İki haftaya düzeleceksin" dedi. Eve gittim 1)Vucudumun içinde ruhumun sıkıştığı hissi 2)İç sesimden kaçma, düşünce yeteneğimi durdurma hissi 3)İki omzumuzun arasında sıkışmış öne doğru bakan gözlerimizle bir monitöre bakıyormuş hissi. 4)İntihar düşüncesi. 5)Bu benmiyim hissi (ben olmak, anlatılmaz bir ızdırap.) Beni rahatsız eden bu beş düşünceyi bir onu kovuyorum öbürü geliyor öbürünü kovuyorum diğeri geliyor şeklinde beynim 10saniye boş durmadan takıntılı bir şekilde hep bunları düşünüyordum. Ayrıca günde 8 paket sigara içip evin içinde dolaşacak kadar aşırı bir huzursuzluk be ve hiç uyuyamama şeklinde bir 10gün dayandıktan sonra doktara 5gün erken gittim. "Psikozun geçmiş" dedi. Aslında geçen hiçbirşey yoktu belki psikoz yanlış tanıydı ve eski antideprasan ilaçlarımı direk eski yüksek dozlarda geri verdi. Birde yarım remeron verdi. O gün antideprasan ilaçlarımı içtim. Ama son safhaya gelmiştim. Babamın iş yerinde baba yaşamak istemiyorum deyip bıçak aradım. Büyük ihtimalle bu sefer yapacaktım ama 10gün uykusuzluk, dermansızlık ve remeronun etkisiyle hayatımda ilk defa bayıldım ve o esnada son dermanımla intihar etmeyi değil de kendimi derin dondurucunun üzerine atıp uyumayı tercih ettim. Üzerime yorgan getirmişler. 24 saate yakın uyudum. Artık uyuyabiliyordum. Antideprasanları alınca bir 5 gün sonra huzursuzluğum azaldı. Bahsettiğim kötü düşüncelerim her saniye değilde dakikada bir gelmeye başladı. Onları da tavana bakıp daha çabuk unutuyordum. İki ay sonra amcam bize geldiğinde ona karşı deli gibi gözükmeyeyim diye kendime "Kendine gel Mustafa" dedim ve o andan itibaren bu monitöre bakıyormuş hissim %90 azaldı ve "tamam düzeleceğim" dedim. İki senedir %95 düzelmiş bir halim vardı. Takıntılı düşüncelerim üç ayda bir, bir dakikalığına kısacık gelip geçiyordu. Bu yazıdan 15 gün önce doktora randevum vardı gittim. "Seni iyi gördüm efexoru 75'e indiricez" dedi. Birgün 150 birgün 75lik şeklinde 150lik paketin bitene kadar devam et sonra 75mg devam et dedi. Ben bu işlemi 6 gün yaptım. Ciddi bir şekilde "BU BEN MİYİM, BEN OLMAK, MONİTÖRE BAKIYOR GİBİ HİSSETME duygularım ve bu düşünceleri takıntılı ve hayatımı olumsuz etkileyecek bir şekilde 7/24 düşünmeye tekrar başladım. Ayrıca ben günde 12saat uyurdum.17günlük sokak yasağı nedeniyle uyu uyu uykum kalmadı ve günlerim uzadı belkide ilaçlar beni 12 saat götürüyordu. Bu düşünceler depersonalizasyon, derealizasyon mudur? Psikoz mudur? Kendim de kişilik bozukluğu olduğunu da düşünüyorum. Psikoterapi hiç almadım. almalımıyım?

Çok güzel bı söyleşi olmuş

Diğer tarafa yorum attım yasla ilgili program yapar mısınız diye şimdi bunu gördüm bunu da dinleyeceğim. Şifa olsun ruhuma ve aktarilsin şifası benim bir sonraki nesline dilerim haydi başlayalım

Sakın sakin pek çok şeyi güzel anlattınız faydalı oldu tesadüf denk geldim kısa birşey önce erkek kardeşimi kaybettim ancak UA-cam arkadaşlarım dediğim sizler gibi kişileri dinlediğim zaman içimdeki fırtına yavaşlıyor. Çok şeyi bilen farkeden kişi olmak ve tek olmak çok zor. Birde yas ve kayıpla ilgili program yapar mısınız

Çok faydalı bir yayın olmus emeğinize sağlık ilgiyle dinledim

Kısa saçlı hanımefendi hihi dedikçe ses gidiyor 😔

Çok değerli bilgiler ilgiyle dinledim fakat ses düzeninde sorun var ses gidip geliyor

cok faydali bilgiler, tesekkurler..

Aynı kurumda çalışan veya çalışmak zorunda olan eski eş veya sevgililer nasıl davranmalı?Eski sevgilisini sevmediğini değer vermediğini bildiği halde eğer o kişi karşısındakini kıskanıyorsa bu durum onun aşağılık kompleksi midir?Başka kişileri beğenebildiği veya ilişki kurmak isteyebildiği halde kendini o kişinin konuştuğu veya ilişki kurduğu kişilerle kıyaslaması ne derece mantıklı?Sizin fikirlerinizi çok önemsiyorum ve merak ediyorum.İçinden çıkamıyorum şuan ki ruh halimin

Seni, en kalbii duygularımla, hasretle, muhabbetle, sohbetle, selamlıyorum.. Psikolojik sıkıntılarımı nasıl yenerim ...

Hocam öncelikle merhaba. Bi sorum vardı. Cevaplarsanız çok memnun olurum. İlk olarak bende takıntı hastalığı (vesvese) var bunu net bir şekilde biliyorum. 2 gün öncesine kadar hiçbir şeyim yokken karşına çıkan paronoid kişilik bozukluğu diye bir video çıktı Ben de merak ettim izledim Hatta bayağı araştırdım bunun sonucunda da bu hastalığın belirtilerinin büyük bir çoğunluğu Ben de kesinlikle yoktu ama birkaç tanesi aşırı düzeyde olmamakla birlikte biraz var KISKANMA ŞÜPHE GÜVENSIZLIK (AMA BELKI NORMAL DERECEDE BELKIDE BİR TIK YÜKSEK TİR KESİNLİKLE AŞIRI DEĞİL).Daha sonra bunun sonucunda Bu hastalık Ben de olmadı sonucuna vardım Ama kişiliğim bu hastalığa biraz yatkın gibime geliyor. Daha sonra takıntı hastalığından kaynaklandığını düşündüğüm şeyler aklıma gelmeye başladı mesela ben bu hastalığa akalanmadım ama hadi yakalanırsam gibi ve ya Başından Bir Şey Geçti Ben Burada bu hastalığın belirtilerine uygun davrandın mı davranmadım gibi durduk yere kendini sorgulamaya başladım daha önce kesinlikle böyle bir şey yoktu bunun nedeni takıntı hastalığından mı oluyor ya da bu hastalığa mı yakalandım ondan mı oluyor Çok merak ediyorum ama ben takıntı hastalığından kaynaklandığını düşünüyorum .Başarılar dilerim.