MERSİYE-İ KERBELÂ.. (Hafız Murat Taştekin & İTTMT)
Вставка
- Опубліковано 17 вер 2024
- Nutuk sahibi: Kâzım Paşa
Zâlimler el urup hep şemşîr-i can-rübâya
Kasd etdiler serâpâ "Evlâd-ı Mustafâ"ya
Devrân olup müsâid ol kavm-i bî-hayâya
Îsâl olundu bîdâd serhadd-i intihâya
Kimler eder tehammül yâ Rab bu ibtilâya
Âmâc edüb vücûdun bin nâvek-i kazâya
Düşdü Hüseyn atından sahrâ-yı Kerbelâ'ya
Cibrîl var haber ver "Sultân-ı Enbiyâ"ya
Cûş eyleyüb belâya mânend-i mevc-i tûfân
Keştî-i "Ehl-i Beyt"i kıldı şikest ü vîrân
Maktûl olup serâser ashâb-ı âl-i zîşân
Yektâ-rev oldu ol mâh çün âfitâb-ı rahşân
Her yandan etdi savlet hınzîr-veş yezîdân
Sertâbepâ vücûdun zahm eyleyüb kızıl kân
Düşdü Hüseyn atından sahrâ-yı Kerbelâ'ya
Cibrîl var haber ver "Sultân-ı Enbiyâ"ya
Ashâb u âlinin hep kibârı vü sıgârı
Bir bir kılub önünde azm-i huzûr-i Bârî
Dil-teng edüb susuzluk tâ arşa oldu sârî
Etfâl-i seyyidâtın feryâd-ı bî-karârı
Her yüzden etdi tazyîk a'dâ o şehriyârı
Âhir çıkub elinden dâmân-ı ihtiyârı
Düşdü Hüseyn atından sahrâ-yı Kerbelâ'ya
Cibrîl var haber ver "Sultân-ı Enbiyâ"ya
Yârân olub serâpâ mest-i mey-i şehâdet
Meydânda kaldı tenhâ ol mihr-i evc-i hâcet
Bu hâl olub adûya sermâye-i cesâret
Etrâfın aldı birden ol kavm-i pür-dalâlet
Yetmiş iki yerinden mecrûh olub nihâyet
Bundan ziyâde harbe Hakk vermeyüb icâzet
Düşdü Hüseyn atından sahrâ-yı Kerbelâ'ya
Cibrîl var haber ver "Sultân-ı Enbiyâ"ya
Ol şâh-ı dîn-penâhı tenhâ görünce düşmân
Etdi hücûm u savlet şiddetle her tarafdan
Bir hâle vardı âhir zahm-ı hadeng-i âhen
Mânend-i kasr-ı cennet cisminde oldu rûşen
Envâ'-ı yârelerden her cânibinde revzen
Kâzım olub nihâyet bî-tâb harb ederken
Düşdü Hüseyn atından sahrâ-yı Kerbelâ'ya
Cibrîl var haber ver "Sultân-ı Enbiyâ"ya
***
MERSİYE-İ KERBELÂ
Gelin ey ehl-i velâ cûş edelim çağlayalım
Kerbelâ fâci'asın yâd ederek ağlayalım
Giyelim kisve-i mâtem karalar bağlayalım
Mâtem-i Âl-i Abâ ile ciğer dağlayalım
Soldu eyvâh bugün Fâtıma gül goncaları
Öldürüldü Ali‘nin gönlünün eğlenceleri
Bilmek ister misin ey ehl-i velâ n'oldu bugün
Gül-i bâğı nebevî vâh ne yazık soldu bugün
O Hüseyn-i Alevî işte şehîd oldu bugün
Mâtem-i Âl-i Abâ ile cihân doldu bugün
Soldu eyvâh bugün Fâtıma gül goncaları
Öldürüldü Ali‘nin gönlünün eğlenceleri
Kerbelâ yazısının şiddeti oldu berter
O havlin ateşi olmuşdu cehennemden eser
Savaşan sadece son kalmışdı Ali Ekber
Atılan bir ok ile oldu şehîd ol gevher
Soldu eyvâh bugün Fâtıma gül goncaları
Öldürüldü Ali‘nin gönlünün eğlenceleri
Hastalanmış yatıyordu ol Ali Asgar
İnliyordu bir içim su diyerek o server
Sararıp solmuş idi hayf ki o mâh-ı enver
Bir içim suyu dirîğ etti o zâlim ebter
Soldu eyvâh bugün Fâtıma gül goncaları
Öldürüldü Ali‘nin gönlünün eğlenceleri
Sarılıp boynuna Zeyneb dedi ey Zeyn-el-abâ
Edeyim göz yaşım ile seni yavrum işbâ
Ağlıyor şimdi bize rûh-i Cenâb-ı Zehrâ
Göğsüme koy başını ağlama ey mehlikâ
Soldu eyvâh bugün Fâtıma gül goncaları
Öldürüldü Ali‘nin gönlünün eğlenceleri
Safter-i kerb-i belâ işte bugün oldu şehîd
Kutve-i ehl-i safâ işte bugün oldu şehîd
Ziynet-i arz u semâ işte bugün oldu şehîd
Nuhbe-i Âl-i Abâ işte bugün oldu şehîd
Soldu eyvâh bugün Fâtıma gül goncaları
Öldürüldü Ali‘nin gönlünün eğlenceleri.
İçdi çün câm-ı şehâdet o Hüseyn-i yektâ
Yere düştükde başı titredi arş-ı a'lâ
Göklere çıktı o dem velvele-i vâveylâ
Sen de eflâke çıkar nâleni ey Hazmî-i şeydâ
Soldu eyvâh bugün Fâtıma gül goncaları
Öldürüldü Ali‘nin gönlünün eğlenceleri
Hazmi Efendi
Kuddise Sırruh