SAYIN MURAT BEY, ALLAH SİZİ İMAM ALİ'NİN (A.S.) GERÇEK DOSTLARINDAN KARAR KILSIN 🤲 EMİRE'L MÛ'MİNİN ALİ'NİN (A.S.) ŞIKŞIKİYE HUTBESİ'Nİ VURGULAMANIZ MÜKEMMEL OLMUŞ 💐💐💐 💔 ALLAHÛMME SÂLLİ ELÂ MUHAMMED'İN VE Â-LÎ MUHAMMED VE ÂCCÎL FERECEHÛM 🤲
Şii'lik tamamen siyasi bir oluşumdur. Sahih olup, olmadığı belli olmayan bir hutbeden, Kerbela hadisesinden, Kuleyni zındığının uydurduğu el-Kâfi'sinden bir itikat sistemi oluşturmak saçmalığın daniskasıdır. İşi öyle ileriye götürmüşler ki; Hz. Ebu Bekr(r.a.)'e, Hz.Ömer(r.a.)'e, Hz.Aişe(r.a.)'ye küfür ederek kendilerince ibadet yapıyorlar. İnsan ancak bu kadar aşağılık ve cahil olabilir. Bu yapılanlar Hz. Ali(r.a.)'ye de hakarettir. Hz. Ali(r.a.) Efendimiz, bu Şii gerizekalılar gibi ahmak değildi. Eğer hakkı yendiğini, İslam'ın zarar gördüğünü düşünse, direkt çeker kılıcını savaşırdı. Kendisi savaşmamış, 3 halifeyle beraber hizmet etmiş; bu Şii salaklar hala neyi tartışıyor. Efendimiz(asm) bir Hadis-i Şeriflerin; Ali(r.a.) gün gelecek insanlar sende olmayan vasıfları sana isnâd edecekler buyuruyor. Şii'ler bunu yaşıyor. Ehli Sünnette Hadis'in tanımı Rasulullah(sav)'tan sâdır olan söz, fiil ve takriratın tümüdür. Şia'da ise Masumdan sâdır olan, ve de takiyye olmayan söz, fiil ve takrirattır; yani Şia kafasına göre hoşuna gitmeyen bir Hadis hakkında; Rasûlullah(sav) burada takiyye yapmıştır diyebilecek kadar aşağılıktır; sen kimsin de hiçbir tahlil yöntemine başvurmadan Rasûlullah (sav) hakkında takiyye yapmıştır diyebiliyorsun! Şia'nın uydurma hadislerinde Ehli Sünnet'te olduğu gibi bir tahlil yöntemi yoktur; yani yalan ve uydurma kaynamaktadır. Ehli Sünnet bunları en ince şekilde Sahih, zayıf, mevzu, merfu, muallel, şâz ve de isnad, senet hatta bunun gibi birçok tahlil yöntemleriyle en ince ve doğru şekilde kaynaklaştırmıştır. Ayrıca Şia'nın MASUM'dan sâdır olan diye zikrettiği 12 İMAMDIR, 12 İMAM'a Ehli Sünnet'te inanır fakat MASUMİYET kavramı GÜNAH İŞLEMEYEN demektir, bu da SADECE PEYGAMBERLERE MAHSUSTUR. Yani Şia burada da saçmalamaktadır. Onlara göre 12 İmam hiç günah işlememiştir, işleyemez, yani 12 İmamı peygamber yerine koymaktadır. Ayrıca bugün Şii'liğin birçok çeşidi vardır. Hz. Ali(r.a.) peygamber diyen vardır, ALLAH(CC)'ın oğlu diyen vardır; direkt ALLAH(CC)'tır diyen vardır, hepsine Hâşâ diyoruz. Gördüğünüz üzere Şii'liğin tahrif edilmiş Yahudi ve Hristiyan'lıktan pek bir farkı yoktur. Bu saçmalıklara inananlara ALLAH(CC) tevbe nasip etsin, amin...
@@ArazQizilbashŞii'lik tamamen siyasi bir oluşumdur. Sahih olup, olmadığı belli olmayan bir hutbeden, Kerbela hadisesinden, Kuleyni zındığının uydurduğu el-Kâfi'sinden bir itikat sistemi oluşturmak saçmalığın daniskasıdır. İşi öyle ileriye götürmüşler ki; Hz. Ebu Bekr(r.a.)'e, Hz.Ömer(r.a.)'e, Hz.Aişe(r.a.)'ye küfür ederek kendilerince ibadet yapıyorlar. İnsan ancak bu kadar aşağılık ve cahil olabilir. Bu yapılanlar Hz. Ali(r.a.)'ye de hakarettir. Hz. Ali(r.a.) Efendimiz, bu Şii gerizekalılar gibi ahmak değildi. Eğer hakkı yendiğini, İslam'ın zarar gördüğünü düşünse, direkt çeker kılıcını savaşırdı. Kendisi savaşmamış, 3 halifeyle beraber hizmet etmiş; bu Şii salaklar hala neyi tartışıyor. Efendimiz(asm) bir Hadis-i Şeriflerin; Ali(r.a.) gün gelecek insanlar sende olmayan vasıfları sana isnâd edecekler buyuruyor. Şii'ler bunu yaşıyor. Ehli Sünnette Hadis'in tanımı Rasulullah(sav)'tan sâdır olan söz, fiil ve takriratın tümüdür. Şia'da ise Masumdan sâdır olan, ve de takiyye olmayan söz, fiil ve takrirattır; yani Şia kafasına göre hoşuna gitmeyen bir Hadis hakkında; Rasûlullah(sav) burada takiyye yapmıştır diyebilecek kadar aşağılıktır; sen kimsin de hiçbir tahlil yöntemine başvurmadan Rasûlullah (sav) hakkında takiyye yapmıştır diyebiliyorsun! Şia'nın uydurma hadislerinde Ehli Sünnet'te olduğu gibi bir tahlil yöntemi yoktur; yani yalan ve uydurma kaynamaktadır. Ehli Sünnet bunları en ince şekilde Sahih, zayıf, mevzu, merfu, muallel, şâz ve de isnad, senet hatta bunun gibi birçok tahlil yöntemleriyle en ince ve doğru şekilde kaynaklaştırmıştır. Ayrıca Şia'nın MASUM'dan sâdır olan diye zikrettiği 12 İMAMDIR, 12 İMAM'a Ehli Sünnet'te inanır fakat MASUMİYET kavramı GÜNAH İŞLEMEYEN demektir, bu da SADECE PEYGAMBERLERE MAHSUSTUR. Yani Şia burada da saçmalamaktadır. Onlara göre 12 İmam hiç günah işlememiştir, işleyemez, yani 12 İmamı peygamber yerine koymaktadır. Ayrıca bugün Şii'liğin birçok çeşidi vardır. Hz. Ali(r.a.) peygamber diyen vardır, ALLAH(CC)'ın oğlu diyen vardır; direkt ALLAH(CC)'tır diyen vardır, hepsine Hâşâ diyoruz. Gördüğünüz üzere Şii'liğin tahrif edilmiş Yahudi ve Hristiyan'lıktan pek bir farkı yoktur. Bu saçmalıklara inananlara ALLAH(CC) tevbe nasip etsin, amin...
@@yusifquliyev3978Şii'lik tamamen siyasi bir oluşumdur. Sahih olup, olmadığı belli olmayan bir hutbeden, Kerbela hadisesinden, Kuleyni zındığının uydurduğu el-Kâfi'sinden bir itikat sistemi oluşturmak saçmalığın daniskasıdır. İşi öyle ileriye götürmüşler ki; Hz. Ebu Bekr(r.a.)'e, Hz.Ömer(r.a.)'e, Hz.Aişe(r.a.)'ye küfür ederek kendilerince ibadet yapıyorlar. İnsan ancak bu kadar aşağılık ve cahil olabilir. Bu yapılanlar Hz. Ali(r.a.)'ye de hakarettir. Hz. Ali(r.a.) Efendimiz, bu Şii gerizekalılar gibi ahmak değildi. Eğer hakkı yendiğini, İslam'ın zarar gördüğünü düşünse, direkt çeker kılıcını savaşırdı. Kendisi savaşmamış, 3 halifeyle beraber hizmet etmiş; bu Şii salaklar hala neyi tartışıyor. Efendimiz(asm) bir Hadis-i Şeriflerin; Ali(r.a.) gün gelecek insanlar sende olmayan vasıfları sana isnâd edecekler buyuruyor. Şii'ler bunu yaşıyor. Ehli Sünnette Hadis'in tanımı Rasulullah(sav)'tan sâdır olan söz, fiil ve takriratın tümüdür. Şia'da ise Masumdan sâdır olan, ve de takiyye olmayan söz, fiil ve takrirattır; yani Şia kafasına göre hoşuna gitmeyen bir Hadis hakkında; Rasûlullah(sav) burada takiyye yapmıştır diyebilecek kadar aşağılıktır; sen kimsin de hiçbir tahlil yöntemine başvurmadan Rasûlullah (sav) hakkında takiyye yapmıştır diyebiliyorsun! Şia'nın uydurma hadislerinde Ehli Sünnet'te olduğu gibi bir tahlil yöntemi yoktur; yani yalan ve uydurma kaynamaktadır. Ehli Sünnet bunları en ince şekilde Sahih, zayıf, mevzu, merfu, muallel, şâz ve de isnad, senet hatta bunun gibi birçok tahlil yöntemleriyle en ince ve doğru şekilde kaynaklaştırmıştır. Ayrıca Şia'nın MASUM'dan sâdır olan diye zikrettiği 12 İMAMDIR, 12 İMAM'a Ehli Sünnet'te inanır fakat MASUMİYET kavramı GÜNAH İŞLEMEYEN demektir, bu da SADECE PEYGAMBERLERE MAHSUSTUR. Yani Şia burada da saçmalamaktadır. Onlara göre 12 İmam hiç günah işlememiştir, işleyemez, yani 12 İmamı peygamber yerine koymaktadır. Ayrıca bugün Şii'liğin birçok çeşidi vardır. Hz. Ali(r.a.) peygamber diyen vardır, ALLAH(CC)'ın oğlu diyen vardır; direkt ALLAH(CC)'tır diyen vardır, hepsine Hâşâ diyoruz. Gördüğünüz üzere Şii'liğin tahrif edilmiş Yahudi ve Hristiyan'lıktan pek bir farkı yoktur. Bu saçmalıklara inananlara ALLAH(CC) tevbe nasip etsin, amin...
Şii'lik tamamen siyasi bir oluşumdur. Sahih olup, olmadığı belli olmayan bir hutbeden, Kerbela hadisesinden, Kuleyni zındığının uydurduğu el-Kâfi'sinden bir itikat sistemi oluşturmak saçmalığın daniskasıdır. İşi öyle ileriye götürmüşler ki; Hz. Ebu Bekr(r.a.)'e, Hz.Ömer(r.a.)'e, Hz.Aişe(r.a.)'ye küfür ederek kendilerince ibadet yapıyorlar. İnsan ancak bu kadar aşağılık ve cahil olabilir. Bu yapılanlar Hz. Ali(r.a.)'ye de hakarettir. Hz. Ali(r.a.) Efendimiz, bu Şii gerizekalılar gibi ahmak değildi. Eğer hakkı yendiğini, İslam'ın zarar gördüğünü düşünse, direkt çeker kılıcını savaşırdı. Kendisi savaşmamış, 3 halifeyle beraber hizmet etmiş; bu Şii salaklar hala neyi tartışıyor. Efendimiz(asm) bir Hadis-i Şeriflerin; Ali(r.a.) gün gelecek insanlar sende olmayan vasıfları sana isnâd edecekler buyuruyor. Şii'ler bunu yaşıyor. Ehli Sünnette Hadis'in tanımı Rasulullah(sav)'tan sâdır olan söz, fiil ve takriratın tümüdür. Şia'da ise Masumdan sâdır olan, ve de takiyye olmayan söz, fiil ve takrirattır; yani Şia kafasına göre hoşuna gitmeyen bir Hadis hakkında; Rasûlullah(sav) burada takiyye yapmıştır diyebilecek kadar aşağılıktır; sen kimsin de hiçbir tahlil yöntemine başvurmadan Rasûlullah (sav) hakkında takiyye yapmıştır diyebiliyorsun! Şia'nın uydurma hadislerinde Ehli Sünnet'te olduğu gibi bir tahlil yöntemi yoktur; yani yalan ve uydurma kaynamaktadır. Ehli Sünnet bunları en ince şekilde Sahih, zayıf, mevzu, merfu, muallel, şâz ve de isnad, senet hatta bunun gibi birçok tahlil yöntemleriyle en ince ve doğru şekilde kaynaklaştırmıştır. Ayrıca Şia'nın MASUM'dan sâdır olan diye zikrettiği 12 İMAMDIR, 12 İMAM'a Ehli Sünnet'te inanır fakat MASUMİYET kavramı GÜNAH İŞLEMEYEN demektir, bu da SADECE PEYGAMBERLERE MAHSUSTUR. Yani Şia burada da saçmalamaktadır. Onlara göre 12 İmam hiç günah işlememiştir, işleyemez, yani 12 İmamı peygamber yerine koymaktadır. Ayrıca bugün Şii'liğin birçok çeşidi vardır. Hz. Ali(r.a.) peygamber diyen vardır, ALLAH(CC)'ın oğlu diyen vardır; direkt ALLAH(CC)'tır diyen vardır, hepsine Hâşâ diyoruz. Gördüğünüz üzere Şii'liğin tahrif edilmiş Yahudi ve Hristiyan'lıktan pek bir farkı yoktur. Bu saçmalıklara inananlara ALLAH(CC) tevbe nasip etsin, amin...
"Andolsun Allah'a ki filan (Ebu Bekir), onu hilafeti bir gömlek gibi giyindi; oysa daha iyi bilirdi o, ben hilafete nispetle değirmen taşının mili gibiydim; hilâfet benim çevremde dönerdi; sel benden akardı; hiç bir kuş, uçtuğum yere uçamazdı. Hilafetle arama bir perde çektim; onu koltuğumdan silkip attım. Hz.ali hutbesi nechül belaga
Nehcü'l-Belağa" isimli eserde geçen "Şıkşıkıyye Hutbesi"yle ilgili olarak İmam Zehebî, bu hutbede bazı sahabelerin lanetlenmesi ve onların şahsiyetlerini zedeleyen ifadelerin bulunması, birçok yerinde edebî üsluba uymayan ifadelerin bulunmasından dolayı, bu hutbenin Hz. Ali (ra)'nin belagat ve fesahatiyle çelişki arzettiğini, dolayısıyla bu hutbenin Hz Ali (ra)'ye nispet edilemeyeceğini söylemektedir. (bk. Mizanü'l-i'tidal, 3/124) Aynı tespitleri İbn Hacer (Lisanü'l-mizan, 4/223) Katip Çelebi (Keşfüz-Zünun, 2/1991) ve Carl Brockelmann (GAL, 1/1511; Suppl. 1/704) gibi müellifler de dile getirmektedir. (bk. TDV İslam Ansiklopedisi, Nehcü'l-Belağa md.)
4:28 demek sünni alimler baya gizletmekte becerekli kişiler dir ki bu programa kadar 1300 yıl bu hutbeleri yani esasinda şia'yi sansur ettiler ve bastırdılar Sünni topluluklarda
Xeyir qarwısındakide ona verilen sualım cvbın yaxwı bilir. Ancaq danışmaq ona serf etmir sonra ehli sünnetin içinde dile düşer özlerini yox şielerin terefini tutur deyerler bu ve bunun kimi ve s şeyler. Kitabı dogrulasa Mecbur Hz Eliden evvel ki xelifeleri qebul etmesin.
Şii'lik tamamen siyasi bir oluşumdur. Sahih olup, olmadığı belli olmayan bir hutbeden, Kerbela hadisesinden, Kuleyni zındığının uydurduğu el-Kâfi'sinden bir itikat sistemi oluşturmak saçmalığın daniskasıdır. İşi öyle ileriye götürmüşler ki; Hz. Ebu Bekr(r.a.)'e, Hz.Ömer(r.a.)'e, Hz.Aişe(r.a.)'ye küfür ederek kendilerince ibadet yapıyorlar. İnsan ancak bu kadar aşağılık ve cahil olabilir. Bu yapılanlar Hz. Ali(r.a.)'ye de hakarettir. Hz. Ali(r.a.) Efendimiz, bu Şii gerizekalılar gibi ahmak değildi. Eğer hakkı yendiğini, İslam'ın zarar gördüğünü düşünse, direkt çeker kılıcını savaşırdı. Kendisi savaşmamış, 3 halifeyle beraber hizmet etmiş; bu Şii salaklar hala neyi tartışıyor. Efendimiz(asm) bir Hadis-i Şeriflerin; Ali(r.a.) gün gelecek insanlar sende olmayan vasıfları sana isnâd edecekler buyuruyor. Şii'ler bunu yaşıyor. Ehli Sünnette Hadis'in tanımı Rasulullah(sav)'tan sâdır olan söz, fiil ve takriratın tümüdür. Şia'da ise Masumdan sâdır olan, ve de takiyye olmayan söz, fiil ve takrirattır; yani Şia kafasına göre hoşuna gitmeyen bir Hadis hakkında; Rasûlullah(sav) burada takiyye yapmıştır diyebilecek kadar aşağılıktır; sen kimsin de hiçbir tahlil yöntemine başvurmadan Rasûlullah (sav) hakkında takiyye yapmıştır diyebiliyorsun! Şia'nın uydurma hadislerinde Ehli Sünnet'te olduğu gibi bir tahlil yöntemi yoktur; yani yalan ve uydurma kaynamaktadır. Ehli Sünnet bunları en ince şekilde Sahih, zayıf, mevzu, merfu, muallel, şâz ve de isnad, senet hatta bunun gibi birçok tahlil yöntemleriyle en ince ve doğru şekilde kaynaklaştırmıştır. Ayrıca Şia'nın MASUM'dan sâdır olan diye zikrettiği 12 İMAMDIR, 12 İMAM'a Ehli Sünnet'te inanır fakat MASUMİYET kavramı GÜNAH İŞLEMEYEN demektir, bu da SADECE PEYGAMBERLERE MAHSUSTUR. Yani Şia burada da saçmalamaktadır. Onlara göre 12 İmam hiç günah işlememiştir, işleyemez, yani 12 İmamı peygamber yerine koymaktadır. Ayrıca bugün Şii'liğin birçok çeşidi vardır. Hz. Ali(r.a.) peygamber diyen vardır, ALLAH(CC)'ın oğlu diyen vardır; direkt ALLAH(CC)'tır diyen vardır, hepsine Hâşâ diyoruz. Gördüğünüz üzere Şii'liğin tahrif edilmiş Yahudi ve Hristiyan'lıktan pek bir farkı yoktur. Bu saçmalıklara inananlara ALLAH(CC) tevbe nasip etsin, amin...
@@hasanerdemir514Şii'lik tamamen siyasi bir oluşumdur. Sahih olup, olmadığı belli olmayan bir hutbeden, Kerbela hadisesinden, Kuleyni zındığının uydurduğu el-Kâfi'sinden bir itikat sistemi oluşturmak saçmalığın daniskasıdır. İşi öyle ileriye götürmüşler ki; Hz. Ebu Bekr(r.a.)'e, Hz.Ömer(r.a.)'e, Hz.Aişe(r.a.)'ye küfür ederek kendilerince ibadet yapıyorlar. İnsan ancak bu kadar aşağılık ve cahil olabilir. Bu yapılanlar Hz. Ali(r.a.)'ye de hakarettir. Hz. Ali(r.a.) Efendimiz, bu Şii gerizekalılar gibi ahmak değildi. Eğer hakkı yendiğini, İslam'ın zarar gördüğünü düşünse, direkt çeker kılıcını savaşırdı. Kendisi savaşmamış, 3 halifeyle beraber hizmet etmiş; bu Şii salaklar hala neyi tartışıyor. Efendimiz(asm) bir Hadis-i Şeriflerin; Ali(r.a.) gün gelecek insanlar sende olmayan vasıfları sana isnâd edecekler buyuruyor. Şii'ler bunu yaşıyor. Ehli Sünnette Hadis'in tanımı Rasulullah(sav)'tan sâdır olan söz, fiil ve takriratın tümüdür. Şia'da ise Masumdan sâdır olan, ve de takiyye olmayan söz, fiil ve takrirattır; yani Şia kafasına göre hoşuna gitmeyen bir Hadis hakkında; Rasûlullah(sav) burada takiyye yapmıştır diyebilecek kadar aşağılıktır; sen kimsin de hiçbir tahlil yöntemine başvurmadan Rasûlullah (sav) hakkında takiyye yapmıştır diyebiliyorsun! Şia'nın uydurma hadislerinde Ehli Sünnet'te olduğu gibi bir tahlil yöntemi yoktur; yani yalan ve uydurma kaynamaktadır. Ehli Sünnet bunları en ince şekilde Sahih, zayıf, mevzu, merfu, muallel, şâz ve de isnad, senet hatta bunun gibi birçok tahlil yöntemleriyle en ince ve doğru şekilde kaynaklaştırmıştır. Ayrıca Şia'nın MASUM'dan sâdır olan diye zikrettiği 12 İMAMDIR, 12 İMAM'a Ehli Sünnet'te inanır fakat MASUMİYET kavramı GÜNAH İŞLEMEYEN demektir, bu da SADECE PEYGAMBERLERE MAHSUSTUR. Yani Şia burada da saçmalamaktadır. Onlara göre 12 İmam hiç günah işlememiştir, işleyemez, yani 12 İmamı peygamber yerine koymaktadır. Ayrıca bugün Şii'liğin birçok çeşidi vardır. Hz. Ali(r.a.) peygamber diyen vardır, ALLAH(CC)'ın oğlu diyen vardır; direkt ALLAH(CC)'tır diyen vardır, hepsine Hâşâ diyoruz. Gördüğünüz üzere Şii'liğin tahrif edilmiş Yahudi ve Hristiyan'lıktan pek bir farkı yoktur. Bu saçmalıklara inananlara ALLAH(CC) tevbe nasip etsin, amin...
Bu konu malesef çok göreceli Hz.Fatıma annemiz haksızlığını defalarca söyledi.Eşi biat etmediyse Hz.Ali nasıl etsin.Ebu Süfyan ve soyu Muaviye ve Yezit,Peygamberin ailesi ve ehlibeytine kıskançlığı bariz ortadır.
@@mesahan Müslüman kanı dökülmemesi büyük bir mevzu.Sıffin muharebesinden haberin var mı bilmiyorum .Hz Ali ve Muaviye arasında gecen bir savaştı ve karşı ordu silahlarına Kuranı Kerim takmıştı sırf bu savasta kazandığı savaşı bırakmak zorunda kaldı Hz Ali böyle bir karakter ve de Gadir-i Hum olayını tamamen unutuyorsunuz Peygamberimiz bizzat resmi olarak olmasa da manevi olarak Hz.Ali'yi tayin etmiştir.
Ehlibeyt tarihi hakkında bilgisi olmayan bir kişinin bu konuda konuşması üzücü. Nehcül Belaga hakkında sorulan soruya 'bir takım bilgilerin anlatıldığı bir kitaptır' dedikten sonra bu yorumu yazdım, sohbetin geri kalanının zaman israfı olduğuna inanıyorum. Şöyle diyebilirdi örneğin, 'Hz. Ali'nin mektup, özlü sözler, hutbelerin olduğuna inanılan, tarihi, edebi, dini bir kitap, belge' :) hayır bunu bile diyemedi ancak bize dönem bilgisi mi verecek? İlginç!
Ehlibeyt,kimsenin tekelinde değil ne mutlu Ehlibeyt yollarında olmak.amin.1500 önceyi , yargılamak kimin haddine , Allah en iyisi ni bilir ,düzeltemeyecegiz,hiçbirimiz
4:28 demek sünni alimler baya gizletmekte becerekli kişiler dir ki bu programa kadar 1300 yıl bu hutbeleri yani esasinda şia'yi sansur ettiler ve bastırdılar Sünni topluluklarda
Körün gözüne de girsen hebadır,görmez Kursaksıza nasiat etsen almaz, dili ile başına bela getirir... Neden insanlara gerçekleri anlatmıyorlar. Mevla şahittir,ahireti bekliyoruz. Eger bu hutbeleri diğerleri deseydi inanın çook kabul buyururlardı. Kabede dogan tek insan amam a Selam ve resulumüze selam
Hz. Muhammed daha sağlığında birçok kez Hz. Ali’nin halefi olacağını vurgulamıştı. Hz. Muhammed’in soyu, kızı Hz. Fatıma’yı eş olarak verdiği Hz. Ali’den devam etmişti.Hz. Muhammed Mekke’ye Hicret ettiği zaman da ailesine ve işlerine bakmak üzere Hz. Ali’yi yerine bırakmıştı. Üstelik Peygamber Hz. Ali’nin katıldığı hemen hemen bütün savaşlarda onu komutan olarak atamıştır. Ölmeden önce Hz. Muhammed “Bana bir kalem ve kağıt getirin size bir vasiyet yazdırayım ki, benden sonra ihtilafa düşmeyesiniz.” demiş ancak bu isteği yerine getirilmemiş ve Peygamber vasiyetini yazamadan vefat etmişti. Daha sonra Hz. Ali ve diğer aile üyeleri Peygamberin defin işleriyle uğraşırken, Ebu Bekir ve Ömer’in de aralarında bulunduğu ensar ve muhacirin ileri gelenleri iktidar kavgasına başlamışlardı bile. Bu iktidar mücadelesi Ebu Bekir’in halife olması ile sonuçlanmış, daha sonra sırasıyle Ömer ve Osman halife olmuşlardır. Sonuç olarak bu üç kişinin halifelikleri, deyim yerindeyse Peygamberin Ehli Beytine rağmen gerçekleşmiş, bu nedenle yüzyıllardır tartışılagelmiştir. Hz. Ali ve Hz. Fatıma bu halifelikleri onaylamamakla birlikte, iktidar uğruna gerginlik yaratmaktan da kaçınmışlar, bu haksızlığı sineye çekmeyi uygun görmüşlerdir.
@@Mehmet_23Nehcü'l-Belağa" isimli eserde geçen "Şıkşıkıyye Hutbesi"yle ilgili olarak İmam Zehebî, bu hutbede bazı sahabelerin lanetlenmesi ve onların şahsiyetlerini zedeleyen ifadelerin bulunması, birçok yerinde edebî üsluba uymayan ifadelerin bulunmasından dolayı, bu hutbenin Hz. Ali (ra)'nin belagat ve fesahatiyle çelişki arzettiğini, dolayısıyla bu hutbenin Hz Ali (ra)'ye nispet edilemeyeceğini söylemektedir. (bk. Mizanü'l-i'tidal, 3/124) Aynı tespitleri İbn Hacer (Lisanü'l-mizan, 4/223) Katip Çelebi (Keşfüz-Zünun, 2/1991) ve Carl Brockelmann (GAL, 1/1511; Suppl. 1/704) gibi müellifler de dile getirmektedir. (bk. TDV İslam Ansiklopedisi, Nehcü'l-Belağa md.)
4:28 demek sünni alimler baya gizletmekte becerekli kişiler dir ki bu programa kadar 1300 yıl bu hutbeleri yani esasinda şia'yi sansur ettiler ve bastırdılar Sünni topluluklarda
Şii'lik tamamen siyasi bir oluşumdur. Sahih olup, olmadığı belli olmayan bir hutbeden, Kerbela hadisesinden, Kuleyni zındığının uydurduğu el-Kâfi'sinden bir itikat sistemi oluşturmak saçmalığın daniskasıdır. İşi öyle ileriye götürmüşler ki; Hz. Ebu Bekr(r.a.)'e, Hz.Ömer(r.a.)'e, Hz.Aişe(r.a.)'ye küfür ederek kendilerince ibadet yapıyorlar. İnsan ancak bu kadar aşağılık ve cahil olabilir. Bu yapılanlar Hz. Ali(r.a.)'ye de hakarettir. Hz. Ali(r.a.) Efendimiz, bu Şii gerizekalılar gibi ahmak değildi. Eğer hakkı yendiğini, İslam'ın zarar gördüğünü düşünse, direkt çeker kılıcını savaşırdı. Kendisi savaşmamış, 3 halifeyle beraber hizmet etmiş; bu Şii salaklar hala neyi tartışıyor. Efendimiz(asm) bir Hadis-i Şeriflerin; Ali(r.a.) gün gelecek insanlar sende olmayan vasıfları sana isnâd edecekler buyuruyor. Şii'ler bunu yaşıyor. Ehli Sünnette Hadis'in tanımı Rasulullah(sav)'tan sâdır olan söz, fiil ve takriratın tümüdür. Şia'da ise Masumdan sâdır olan, ve de takiyye olmayan söz, fiil ve takrirattır; yani Şia kafasına göre hoşuna gitmeyen bir Hadis hakkında; Rasûlullah(sav) burada takiyye yapmıştır diyebilecek kadar aşağılıktır; sen kimsin de hiçbir tahlil yöntemine başvurmadan Rasûlullah (sav) hakkında takiyye yapmıştır diyebiliyorsun! Şia'nın uydurma hadislerinde Ehli Sünnet'te olduğu gibi bir tahlil yöntemi yoktur; yani yalan ve uydurma kaynamaktadır. Ehli Sünnet bunları en ince şekilde Sahih, zayıf, mevzu, merfu, muallel, şâz ve de isnad, senet hatta bunun gibi birçok tahlil yöntemleriyle en ince ve doğru şekilde kaynaklaştırmıştır. Ayrıca Şia'nın MASUM'dan sâdır olan diye zikrettiği 12 İMAMDIR, 12 İMAM'a Ehli Sünnet'te inanır fakat MASUMİYET kavramı GÜNAH İŞLEMEYEN demektir, bu da SADECE PEYGAMBERLERE MAHSUSTUR. Yani Şia burada da saçmalamaktadır. Onlara göre 12 İmam hiç günah işlememiştir, işleyemez, yani 12 İmamı peygamber yerine koymaktadır. Ayrıca bugün Şii'liğin birçok çeşidi vardır. Hz. Ali(r.a.) peygamber diyen vardır, ALLAH(CC)'ın oğlu diyen vardır; direkt ALLAH(CC)'tır diyen vardır, hepsine Hâşâ diyoruz. Gördüğünüz üzere Şii'liğin tahrif edilmiş Yahudi ve Hristiyan'lıktan pek bir farkı yoktur. Bu saçmalıklara inananlara ALLAH(CC) tevbe nasip etsin, amin...
Kıvran kıvran Bilgisi olup gizleyenlerden ahiret günü şikayetçiyim Şehadet ederim ki Allah'tan başka ilah yoktur Şehadet ederim ki Hz. Muhammed Allah'ın kulu ve elçisidir Şehadet ederim ki hz.ali Allah'ın üzerimizdeki hüccetidir
Utanmasalar Hazret Ali (a) yalan söyledi söylerler ve ayrıca Hazreti Fatımanın (s.a) biat etmediği adamı sizler nasıl seviyorsunuz ilk önce onu araştıralım bakalım.Bence Murad Bardakcı Hazret Fatımadan (s.a) devam etmeliydi çünki yalnız o yoldan doğru olanları bulmak kolaylaşır...
Şii'lik tamamen siyasi bir oluşumdur. Sahih olup, olmadığı belli olmayan bir hutbeden, Kerbela hadisesinden, Kuleyni zındığının uydurduğu el-Kâfi'sinden bir itikat sistemi oluşturmak saçmalığın daniskasıdır. İşi öyle ileriye götürmüşler ki; Hz. Ebu Bekr(r.a.)'e, Hz.Ömer(r.a.)'e, Hz.Aişe(r.a.)'ye küfür ederek kendilerince ibadet yapıyorlar. İnsan ancak bu kadar aşağılık ve cahil olabilir. Bu yapılanlar Hz. Ali(r.a.)'ye de hakarettir. Hz. Ali(r.a.) Efendimiz, bu Şii gerizekalılar gibi ahmak değildi. Eğer hakkı yendiğini, İslam'ın zarar gördüğünü düşünse, direkt çeker kılıcını savaşırdı. Kendisi savaşmamış, 3 halifeyle beraber hizmet etmiş; bu Şii salaklar hala neyi tartışıyor. Efendimiz(asm) bir Hadis-i Şeriflerin; Ali(r.a.) gün gelecek insanlar sende olmayan vasıfları sana isnâd edecekler buyuruyor. Şii'ler bunu yaşıyor. Ehli Sünnette Hadis'in tanımı Rasulullah(sav)'tan sâdır olan söz, fiil ve takriratın tümüdür. Şia'da ise Masumdan sâdır olan, ve de takiyye olmayan söz, fiil ve takrirattır; yani Şia kafasına göre hoşuna gitmeyen bir Hadis hakkında; Rasûlullah(sav) burada takiyye yapmıştır diyebilecek kadar aşağılıktır; sen kimsin de hiçbir tahlil yöntemine başvurmadan Rasûlullah (sav) hakkında takiyye yapmıştır diyebiliyorsun! Şia'nın uydurma hadislerinde Ehli Sünnet'te olduğu gibi bir tahlil yöntemi yoktur; yani yalan ve uydurma kaynamaktadır. Ehli Sünnet bunları en ince şekilde Sahih, zayıf, mevzu, merfu, muallel, şâz ve de isnad, senet hatta bunun gibi birçok tahlil yöntemleriyle en ince ve doğru şekilde kaynaklaştırmıştır. Ayrıca Şia'nın MASUM'dan sâdır olan diye zikrettiği 12 İMAMDIR, 12 İMAM'a Ehli Sünnet'te inanır fakat MASUMİYET kavramı GÜNAH İŞLEMEYEN demektir, bu da SADECE PEYGAMBERLERE MAHSUSTUR. Yani Şia burada da saçmalamaktadır. Onlara göre 12 İmam hiç günah işlememiştir, işleyemez, yani 12 İmamı peygamber yerine koymaktadır. Ayrıca bugün Şii'liğin birçok çeşidi vardır. Hz. Ali(r.a.) peygamber diyen vardır, ALLAH(CC)'ın oğlu diyen vardır; direkt ALLAH(CC)'tır diyen vardır, hepsine Hâşâ diyoruz. Gördüğünüz üzere Şii'liğin tahrif edilmiş Yahudi ve Hristiyan'lıktan pek bir farkı yoktur. Bu saçmalıklara inananlara ALLAH(CC) tevbe nasip etsin, amin...
Şii'lik tamamen siyasi bir oluşumdur. Sahih olup, olmadığı belli olmayan bir hutbeden, Kerbela hadisesinden, Kuleyni zındığının uydurduğu el-Kâfi'sinden bir itikat sistemi oluşturmak saçmalığın daniskasıdır. İşi öyle ileriye götürmüşler ki; Hz. Ebu Bekr(r.a.)'e, Hz.Ömer(r.a.)'e, Hz.Aişe(r.a.)'ye küfür ederek kendilerince ibadet yapıyorlar. İnsan ancak bu kadar aşağılık ve cahil olabilir. Bu yapılanlar Hz. Ali(r.a.)'ye de hakarettir. Hz. Ali(r.a.) Efendimiz, bu Şii gerizekalılar gibi ahmak değildi. Eğer hakkı yendiğini, İslam'ın zarar gördüğünü düşünse, direkt çeker kılıcını savaşırdı. Kendisi savaşmamış, 3 halifeyle beraber hizmet etmiş; bu Şii salaklar hala neyi tartışıyor. Efendimiz(asm) bir Hadis-i Şeriflerin; Ali(r.a.) gün gelecek insanlar sende olmayan vasıfları sana isnâd edecekler buyuruyor. Şii'ler bunu yaşıyor. Ehli Sünnette Hadis'in tanımı Rasulullah(sav)'tan sâdır olan söz, fiil ve takriratın tümüdür. Şia'da ise Masumdan sâdır olan, ve de takiyye olmayan söz, fiil ve takrirattır; yani Şia kafasına göre hoşuna gitmeyen bir Hadis hakkında; Rasûlullah(sav) burada takiyye yapmıştır diyebilecek kadar aşağılıktır; sen kimsin de hiçbir tahlil yöntemine başvurmadan Rasûlullah (sav) hakkında takiyye yapmıştır diyebiliyorsun! Şia'nın uydurma hadislerinde Ehli Sünnet'te olduğu gibi bir tahlil yöntemi yoktur; yani yalan ve uydurma kaynamaktadır. Ehli Sünnet bunları en ince şekilde Sahih, zayıf, mevzu, merfu, muallel, şâz ve de isnad, senet hatta bunun gibi birçok tahlil yöntemleriyle en ince ve doğru şekilde kaynaklaştırmıştır. Ayrıca Şia'nın MASUM'dan sâdır olan diye zikrettiği 12 İMAMDIR, 12 İMAM'a Ehli Sünnet'te inanır fakat MASUMİYET kavramı GÜNAH İŞLEMEYEN demektir, bu da SADECE PEYGAMBERLERE MAHSUSTUR. Yani Şia burada da saçmalamaktadır. Onlara göre 12 İmam hiç günah işlememiştir, işleyemez, yani 12 İmamı peygamber yerine koymaktadır. Ayrıca bugün Şii'liğin birçok çeşidi vardır. Hz. Ali(r.a.) peygamber diyen vardır, ALLAH(CC)'ın oğlu diyen vardır; direkt ALLAH(CC)'tır diyen vardır, hepsine Hâşâ diyoruz. Gördüğünüz üzere Şii'liğin tahrif edilmiş Yahudi ve Hristiyan'lıktan pek bir farkı yoktur. Bu saçmalıklara inananlara ALLAH(CC) tevbe nasip etsin, amin...
Kimi dinledin ki sen, aciz olan sizsiniz. Aç Doç Dr. Serdar Demirel bu konunun dünyadaki en büyük uzmanını dinle. Şii'lik tamamen siyasi bir oluşumdur. Sahih olup, olmadığı belli olmayan bir hutbeden, Kerbela hadisesinden, Kuleyni zındığının uydurduğu el-Kâfi'sinden bir itikat sistemi oluşturmak saçmalığın daniskasıdır. İşi öyle ileriye götürmüşler ki; Hz. Ebu Bekr(r.a.)'e, Hz.Ömer(r.a.)'e, Hz.Aişe(r.a.)'ye küfür ederek kendilerince ibadet yapıyorlar. İnsan ancak bu kadar aşağılık ve cahil olabilir. Bu yapılanlar Hz. Ali(r.a.)'ye de hakarettir. Hz. Ali(r.a.) Efendimiz, bu Şii gerizekalılar gibi ahmak değildi. Eğer hakkı yendiğini, İslam'ın zarar gördüğünü düşünse, direkt çeker kılıcını savaşırdı. Kendisi savaşmamış, 3 halifeyle beraber hizmet etmiş; bu Şii salaklar hala neyi tartışıyor. Efendimiz(asm) bir Hadis-i Şeriflerin; Ali(r.a.) gün gelecek insanlar sende olmayan vasıfları sana isnâd edecekler buyuruyor. Şii'ler bunu yaşıyor. Ehli Sünnette Hadis'in tanımı Rasulullah(sav)'tan sâdır olan söz, fiil ve takriratın tümüdür. Şia'da ise Masumdan sâdır olan, ve de takiyye olmayan söz, fiil ve takrirattır; yani Şia kafasına göre hoşuna gitmeyen bir Hadis hakkında; Rasûlullah(sav) burada takiyye yapmıştır diyebilecek kadar aşağılıktır; sen kimsin de hiçbir tahlil yöntemine başvurmadan Rasûlullah (sav) hakkında takiyye yapmıştır diyebiliyorsun! Şia'nın uydurma hadislerinde Ehli Sünnet'te olduğu gibi bir tahlil yöntemi yoktur; yani yalan ve uydurma kaynamaktadır. Ehli Sünnet bunları en ince şekilde Sahih, zayıf, mevzu, merfu, muallel, şâz ve de isnad, senet hatta bunun gibi birçok tahlil yöntemleriyle en ince ve doğru şekilde kaynaklaştırmıştır. Ayrıca Şia'nın MASUM'dan sâdır olan diye zikrettiği 12 İMAMDIR, 12 İMAM'a Ehli Sünnet'te inanır fakat MASUMİYET kavramı GÜNAH İŞLEMEYEN demektir, bu da SADECE PEYGAMBERLERE MAHSUSTUR. Yani Şia burada da saçmalamaktadır. Onlara göre 12 İmam hiç günah işlememiştir, işleyemez, yani 12 İmamı peygamber yerine koymaktadır. Ayrıca bugün Şii'liğin birçok çeşidi vardır. Hz. Ali(r.a.) peygamber diyen vardır, ALLAH(CC)'ın oğlu diyen vardır; direkt ALLAH(CC)'tır diyen vardır, hepsine Hâşâ diyoruz. Gördüğünüz üzere Şii'liğin tahrif edilmiş Yahudi ve Hristiyan'lıktan pek bir farkı yoktur. Bu saçmalıklara inananlara ALLAH(CC) tevbe nasip etsin, amin...
Nehcü'l-Belağa" isimli eserde geçen "Şıkşıkıyye Hutbesi"yle ilgili olarak İmam Zehebî, bu hutbede bazı sahabelerin lanetlenmesi ve onların şahsiyetlerini zedeleyen ifadelerin bulunması, birçok yerinde edebî üsluba uymayan ifadelerin bulunmasından dolayı, bu hutbenin Hz. Ali (ra)'nin belagat ve fesahatiyle çelişki arzettiğini, dolayısıyla bu hutbenin Hz Ali (ra)'ye nispet edilemeyeceğini söylemektedir. (bk. Mizanü'l-i'tidal, 3/124) Aynı tespitleri İbn Hacer (Lisanü'l-mizan, 4/223) Katip Çelebi (Keşfüz-Zünun, 2/1991) ve Carl Brockelmann (GAL, 1/1511; Suppl. 1/704) gibi müellifler de dile getirmektedir. (bk. TDV İslam Ansiklopedisi, Nehcü'l-Belağa md.)
Hz. Ali r.a. Efendimiz, Peygamber efendimiz s.a.v. in sadece akrabası değil onun ehli beyti ve ilmin kapısı Allah'ın Aslanı ve Efendimiz s.a.v. in en yakınlarından birisi çok sevdiği damadıdır. Hz Ali r.a. ı sevmek bizim olmazsa olmazımızdır, hem de çok sevmek. Sadece Efendimiz s.a.v. in ashabı olduğu için değil bir çok gerekçeyle. Hz. Alinin r.a. hılafet makamına Hz. Muaviye r.a. den çok daha layık olduğu açıktır. Tartışılamaz bile, Hz Ali gibi bir sahabe ve Efendimizin s.a.v. sevdiği ilim ve cesaret abidesi buna inanıp savunmuşsa bir başkasının söz hakkı olmaz. Ama nasip olayı, Allah c.c. en doğruyu bilir ve Muaviye r.a. de ashabı Kiram dan olduğu için onu da severiz, düşmanı olamayız.
Şii'lik tamamen siyasi bir oluşumdur. Sahih olup, olmadığı belli olmayan bir hutbeden, Kerbela hadisesinden, Kuleyni zındığının uydurduğu el-Kâfi'sinden bir itikat sistemi oluşturmak saçmalığın daniskasıdır. İşi öyle ileriye götürmüşler ki; Hz. Ebu Bekr(r.a.)'e, Hz.Ömer(r.a.)'e, Hz.Aişe(r.a.)'ye küfür ederek kendilerince ibadet yapıyorlar. İnsan ancak bu kadar aşağılık ve cahil olabilir. Bu yapılanlar Hz. Ali(r.a.)'ye de hakarettir. Hz. Ali(r.a.) Efendimiz, bu Şii gerizekalılar gibi ahmak değildi. Eğer hakkı yendiğini, İslam'ın zarar gördüğünü düşünse, direkt çeker kılıcını savaşırdı. Kendisi savaşmamış, 3 halifeyle beraber hizmet etmiş; bu Şii salaklar hala neyi tartışıyor. Efendimiz(asm) bir Hadis-i Şeriflerin; Ali(r.a.) gün gelecek insanlar sende olmayan vasıfları sana isnâd edecekler buyuruyor. Şii'ler bunu yaşıyor. Ehli Sünnette Hadis'in tanımı Rasulullah(sav)'tan sâdır olan söz, fiil ve takriratın tümüdür. Şia'da ise Masumdan sâdır olan, ve de takiyye olmayan söz, fiil ve takrirattır; yani Şia kafasına göre hoşuna gitmeyen bir Hadis hakkında; Rasûlullah(sav) burada takiyye yapmıştır diyebilecek kadar aşağılıktır; sen kimsin de hiçbir tahlil yöntemine başvurmadan Rasûlullah (sav) hakkında takiyye yapmıştır diyebiliyorsun! Şia'nın uydurma hadislerinde Ehli Sünnet'te olduğu gibi bir tahlil yöntemi yoktur; yani yalan ve uydurma kaynamaktadır. Ehli Sünnet bunları en ince şekilde Sahih, zayıf, mevzu, merfu, muallel, şâz ve de isnad, senet hatta bunun gibi birçok tahlil yöntemleriyle en ince ve doğru şekilde kaynaklaştırmıştır. Ayrıca Şia'nın MASUM'dan sâdır olan diye zikrettiği 12 İMAMDIR, 12 İMAM'a Ehli Sünnet'te inanır fakat MASUMİYET kavramı GÜNAH İŞLEMEYEN demektir, bu da SADECE PEYGAMBERLERE MAHSUSTUR. Yani Şia burada da saçmalamaktadır. Onlara göre 12 İmam hiç günah işlememiştir, işleyemez, yani 12 İmamı peygamber yerine koymaktadır. Ayrıca bugün Şii'liğin birçok çeşidi vardır. Hz. Ali(r.a.) peygamber diyen vardır, ALLAH(CC)'ın oğlu diyen vardır; direkt ALLAH(CC)'tır diyen vardır, hepsine Hâşâ diyoruz. Gördüğünüz üzere Şii'liğin tahrif edilmiş Yahudi ve Hristiyan'lıktan pek bir farkı yoktur. Bu saçmalıklara inananlara ALLAH(CC) tevbe nasip etsin, amin...
Ömer önderliğinde evi basılır o sırada Ali yoktur Fatma anamız kapıyı açmaz babam ehli beytine zulmü haram kılmıştır nedir sizden çektiğim der hiç umurlarinda olmaz ve kapı kırılır Fatma anamız kapı altında kalır ve kucağındaki 40 günlük masum Muhsin can verir Fatma Anamızın kaburgalarıni kırarlar devam etmeyecem konu uzun Hz Ali biat etmismis ne biati Gadir Hum yerinde Hz Muhammed ben kimin mevlasi isem Ali onun mevlasidir beni seven Ali'yi sever bana düşman olan Ali ye düşmandır........ Benden sonraki halifeniz Ali'dir der ve bu bu hilafet ile İslam tamamlanmış olur der Ebubekir Ömer Osman ve diğer sahabeler Hz Ali yi tebrik ederler ama peygamberin cenazesini Hz Ali kaldırır iken Ebu Süfyan önderliğinde Hz Ebubekir hilafet seçilir ve inkar orada baslar ehlibeyt e zulüm katliamı hakmış gibi kanunmus gibi uygularlar 12 imamları nasıl katlettiklerini biliyorsunuz dur
Nehcü'l-Belağa" isimli eserde geçen "Şıkşıkıyye Hutbesi"yle ilgili olarak İmam Zehebî, bu hutbede bazı sahabelerin lanetlenmesi ve onların şahsiyetlerini zedeleyen ifadelerin bulunması, birçok yerinde edebî üsluba uymayan ifadelerin bulunmasından dolayı, bu hutbenin Hz. Ali (ra)'nin belagat ve fesahatiyle çelişki arzettiğini, dolayısıyla bu hutbenin Hz Ali (ra)'ye nispet edilemeyeceğini söylemektedir. (bk. Mizanü'l-i'tidal, 3/124) Aynı tespitleri İbn Hacer (Lisanü'l-mizan, 4/223) Katip Çelebi (Keşfüz-Zünun, 2/1991) ve Carl Brockelmann (GAL, 1/1511; Suppl. 1/704) gibi müellifler de dile getirmektedir. (bk. TDV İslam Ansiklopedisi, Nehcü'l-Belağa md.)
Uydurma kardeş bu rivayeti sadece Şii kaynaklar veriyor ki buda güvenilir değil birde bu işler ile ilgili nass bile yok hilâfet hak edenin geçeceği bir bir kurum hilafette saltanat olmaz şura işidir Ebubekir dururken Hz Ali halife olamazdı Hz Ebubekir daha tecrübeliydi Hz Ali halife olsaydı devlet daha erken parçalanırdı
Alçak adam İmam ne de ailesi Ebubekire biat etmemiştir . Fatıma annemiz ebubekire ve ömere bedduası ile hakka kavuşmuştur . Gelmiş imam ali , biat etti diyor. Hz Ali hz fatıma rahmete kavuştuktan sonra zoraki biat ile Hz Harun gibi davranmıştır
Nehcü'l-Belağa" isimli eserde geçen "Şıkşıkıyye Hutbesi"yle ilgili olarak İmam Zehebî, bu hutbede bazı sahabelerin lanetlenmesi ve onların şahsiyetlerini zedeleyen ifadelerin bulunması, birçok yerinde edebî üsluba uymayan ifadelerin bulunmasından dolayı, bu hutbenin Hz. Ali (ra)'nin belagat ve fesahatiyle çelişki arzettiğini, dolayısıyla bu hutbenin Hz Ali (ra)'ye nispet edilemeyeceğini söylemektedir. (bk. Mizanü'l-i'tidal, 3/124) Aynı tespitleri İbn Hacer (Lisanü'l-mizan, 4/223) Katip Çelebi (Keşfüz-Zünun, 2/1991) ve Carl Brockelmann (GAL, 1/1511; Suppl. 1/704) gibi müellifler de dile getirmektedir. (bk. TDV İslam Ansiklopedisi, Nehcü'l-Belağa md.)
Şii'lik tamamen siyasi bir oluşumdur. Sahih olup, olmadığı belli olmayan bir hutbeden, Kerbela hadisesinden, Kuleyni zındığının uydurduğu el-Kâfi'sinden bir itikat sistemi oluşturmak saçmalığın daniskasıdır. İşi öyle ileriye götürmüşler ki; Hz. Ebu Bekr(r.a.)'e, Hz.Ömer(r.a.)'e, Hz.Aişe(r.a.)'ye küfür ederek kendilerince ibadet yapıyorlar. İnsan ancak bu kadar aşağılık ve cahil olabilir. Bu yapılanlar Hz. Ali(r.a.)'ye de hakarettir. Hz. Ali(r.a.) Efendimiz, bu Şii gerizekalılar gibi ahmak değildi. Eğer hakkı yendiğini, İslam'ın zarar gördüğünü düşünse, direkt çeker kılıcını savaşırdı. Kendisi savaşmamış, 3 halifeyle beraber hizmet etmiş; bu Şii salaklar hala neyi tartışıyor. Efendimiz(asm) bir Hadis-i Şeriflerin; Ali(r.a.) gün gelecek insanlar sende olmayan vasıfları sana isnâd edecekler buyuruyor. Şii'ler bunu yaşıyor. Ehli Sünnette Hadis'in tanımı Rasulullah(sav)'tan sâdır olan söz, fiil ve takriratın tümüdür. Şia'da ise Masumdan sâdır olan, ve de takiyye olmayan söz, fiil ve takrirattır; yani Şia kafasına göre hoşuna gitmeyen bir Hadis hakkında; Rasûlullah(sav) burada takiyye yapmıştır diyebilecek kadar aşağılıktır; sen kimsin de hiçbir tahlil yöntemine başvurmadan Rasûlullah (sav) hakkında takiyye yapmıştır diyebiliyorsun! Şia'nın uydurma hadislerinde Ehli Sünnet'te olduğu gibi bir tahlil yöntemi yoktur; yani yalan ve uydurma kaynamaktadır. Ehli Sünnet bunları en ince şekilde Sahih, zayıf, mevzu, merfu, muallel, şâz ve de isnad, senet hatta bunun gibi birçok tahlil yöntemleriyle en ince ve doğru şekilde kaynaklaştırmıştır. Ayrıca Şia'nın MASUM'dan sâdır olan diye zikrettiği 12 İMAMDIR, 12 İMAM'a Ehli Sünnet'te inanır fakat MASUMİYET kavramı GÜNAH İŞLEMEYEN demektir, bu da SADECE PEYGAMBERLERE MAHSUSTUR. Yani Şia burada da saçmalamaktadır. Onlara göre 12 İmam hiç günah işlememiştir, işleyemez, yani 12 İmamı peygamber yerine koymaktadır. Ayrıca bugün Şii'liğin birçok çeşidi vardır. Hz. Ali(r.a.) peygamber diyen vardır, ALLAH(CC)'ın oğlu diyen vardır; direkt ALLAH(CC)'tır diyen vardır, hepsine Hâşâ diyoruz. Gördüğünüz üzere Şii'liğin tahrif edilmiş Yahudi ve Hristiyan'lıktan pek bir farkı yoktur. Bu saçmalıklara inananlara ALLAH(CC) tevbe nasip etsin, amin...
GERÇEKLER ORTAYA ÇIKIYOR ARTIK KAYNAKLAR HERKESİN ELİNİN ALTINDA. HZ. ALİYE YAPILAN HAKSIZLIĞA HERKES BİR GÜN KULAK VERECEK. EBUBEKİR VE ÖMER HAK ETTİĞİ ELEŞTİRİYİ ALACAKLAR.
Nehcü'l-Belağa" isimli eserde geçen "Şıkşıkıyye Hutbesi"yle ilgili olarak İmam Zehebî, bu hutbede bazı sahabelerin lanetlenmesi ve onların şahsiyetlerini zedeleyen ifadelerin bulunması, birçok yerinde edebî üsluba uymayan ifadelerin bulunmasından dolayı, bu hutbenin Hz. Ali (ra)'nin belagat ve fesahatiyle çelişki arzettiğini, dolayısıyla bu hutbenin Hz Ali (ra)'ye nispet edilemeyeceğini söylemektedir. (bk. Mizanü'l-i'tidal, 3/124) Aynı tespitleri İbn Hacer (Lisanü'l-mizan, 4/223) Katip Çelebi (Keşfüz-Zünun, 2/1991) ve Carl Brockelmann (GAL, 1/1511; Suppl. 1/704) gibi müellifler de dile getirmektedir. (bk. TDV İslam Ansiklopedisi, Nehcü'l-Belağa md.)
Bie Peygamberin özellikle son peygamber olan Hz. Muhammed (s.a.v) efendimizin hasta döşeğinde iken islam ümmetinin başına kimin geleceğini vasiyet etmemesi çok enteresandır. Zira Hz. Muhammed bir anda birden vefat etmemiştir. Yaşı da ilerlemiş olan Hz Muhammed (s.a.v) kendi ölümünden sonra olacak ve olabilecek olayları görememesi çok üzücü olmuş. Mal varlığı konusunda vasiyetini yapmış ama çok daha büyük bir mesele olan hilafet konusunda vasiyet vermemiş olması , onun yakın geleceğe dair bile birşeyler göremediğini gösterir. Bundan hasıl olan akıl ise , şeyh , derviş, evliya ,sahabi veya Hz Muhammed in yakınları tarafından gelecekte olacak bazı şeyleri söylediği gibi hadislerin gerçekci olmadığının açıkca beyanıdır.
Hadis "Müslümanlar Yahudilerle savaşmadıkça kıyamet kopmayacaktır. O gün ağaçlar ve taşlar arkamda yahudi var diyecekler yalnız Garkad ağacı hariç. Çünkü o ağaç yahudi ağaçlarındandır." -Bugün Garkad ağacı en fazla İsrail'de vardır. 1948 yılında işgal edilen Filistin topraklarında Garkad ağacı bolluğunu düşünürsek ve bunun 14 asır öncesinden haber verilmesi nasıl bir tesadüf olabilir? Daha gelecekten haber veren ve isabetli olan birçok hadis vardır. Bazıları ise gerçekleşmeyi beklemektedir.
Ayrıca Nehcü'l-Belağa" isimli eserde geçen "Şıkşıkıyye Hutbesi"yle ilgili olarak İmam Zehebî, bu hutbede bazı sahabelerin lanetlenmesi ve onların şahsiyetlerini zedeleyen ifadelerin bulunması, birçok yerinde edebî üsluba uymayan ifadelerin bulunmasından dolayı, bu hutbenin Hz. Ali (ra)'nin belagat ve fesahatiyle çelişki arzettiğini, dolayısıyla bu hutbenin Hz Ali (ra)'ye nispet edilemeyeceğini söylemektedir. (bk. Mizanü'l-i'tidal, 3/124) Aynı tespitleri İbn Hacer (Lisanü'l-mizan, 4/223) Katip Çelebi (Keşfüz-Zünun, 2/1991) ve Carl Brockelmann (GAL, 1/1511; Suppl. 1/704) gibi müellifler de dile getirmektedir. (bk. TDV İslam Ansiklopedisi, Nehcü'l-Belağa md.)
4:28 demek sünni alimler baya gizletmekte becerekli kişiler dir ki bu programa kadar 1300 yıl bu hutbeleri yani esasinda şia'yi sansur ettiler ve bastırdılar Sünni topluluklarda
Ayaq yoluna sol ayakla gir sag ayakla çık bu kadar basit bi şeyi söyleyen efendimiz kendınden sonra emir sahibi birisini bırakmadan gidermi?? Kendi vicdanına otur bi düşün dersen ola bilir mantıklıdır düşüncenin yanlış oldugunu söydlemekle birlikte saygı duyarım..
@@hasanerdemir514 ben böyle bir düşünceye saygı duymuyorum. Zira Peygamber efendimiz her şeyi söylemiş ve Gadir Hum çölünde Hz Alini kendisnden sonra Halife olarak seçmiştir. Aksini düşünmek Peygamber efendimize hakaret etmek demektir.
Hz.Əbu Bəkr (R.Anh)❤Hz.Əli (R.Anh) efendilərimiz Rabbimin ve Rasulunun dostlarıdır!Sevməyənlər münafiqlərdir!Vahabilik və şiəlik yerin dibinə girəcək!Yolumuz Quran ve Sünnədir!Hadislərdə,Aləmlərin Kitabı Quran'a aparan yoldur!
Qədirhum hadisəsini insanlar nasılda kabul edəməz ??? Hər yerde bu yazılıb . Bu kadar körmüyüz ? ALLAH SUBHAN MUTAAL Kuranda buyurmuş : ALLAH onların kalplerini ve gözlerini mühürlemiş ..... Aslında sual edib aramaq lazım. Haqiqetleri danaraq üzərinden keçmek çok kolay ...
Pratikte emeviler üç kagitcilikla almışlar … hz Ali ve ehli beyt ne ebubekiri ne ömeri ne Osman Halife kabul etmez ve etmedi edemez lütfen eğitimliler olarak biraz kitap okuyun… Yaşar nuri hocamı örnek alın lütfen karglar guler bu konusmalara 😂😂😂😂😂
Nehcü'l-Belağa" isimli eserde geçen "Şıkşıkıyye Hutbesi"yle ilgili olarak İmam Zehebî, bu hutbede bazı sahabelerin lanetlenmesi ve onların şahsiyetlerini zedeleyen ifadelerin bulunması, birçok yerinde edebî üsluba uymayan ifadelerin bulunmasından dolayı, bu hutbenin Hz. Ali (ra)'nin belagat ve fesahatiyle çelişki arzettiğini, dolayısıyla bu hutbenin Hz Ali (ra)'ye nispet edilemeyeceğini söylemektedir. (bk. Mizanü'l-i'tidal, 3/124) Aynı tespitleri İbn Hacer (Lisanü'l-mizan, 4/223) Katip Çelebi (Keşfüz-Zünun, 2/1991) ve Carl Brockelmann (GAL, 1/1511; Suppl. 1/704) gibi müellifler de dile getirmektedir. (bk. TDV İslam Ansiklopedisi, Nehcü'l-Belağa md.)
O zaman hadislerde kuranda sonradan yazılmış işlerine geldiklerine ekleme diyorlar işlerine gelmediklerine sahih diyorlar bence bu emevi dininde sorun var
Nehcü'l-Belağa" isimli eserde geçen "Şıkşıkıyye Hutbesi"yle ilgili olarak İmam Zehebî, bu hutbede bazı sahabelerin lanetlenmesi ve onların şahsiyetlerini zedeleyen ifadelerin bulunması, birçok yerinde edebî üsluba uymayan ifadelerin bulunmasından dolayı, bu hutbenin Hz. Ali (ra)'nin belagat ve fesahatiyle çelişki arzettiğini, dolayısıyla bu hutbenin Hz Ali (ra)'ye nispet edilemeyeceğini söylemektedir. (bk. Mizanü'l-i'tidal, 3/124) Aynı tespitleri İbn Hacer (Lisanü'l-mizan, 4/223) Katip Çelebi (Keşfüz-Zünun, 2/1991) ve Carl Brockelmann (GAL, 1/1511; Suppl. 1/704) gibi müellifler de dile getirmektedir. (bk. TDV İslam Ansiklopedisi, Nehcü'l-Belağa md.)
Ahsen hoca agzina Saglik hakki insanlara catdirdiginiz icin utanmir kekeleyir yalan soyleyir Hazrati Ali hec vaxt biat etmedi gozumde tikan bogazimda sumuk gibi sebr etdim souled.hakki bilib saklayanlara Allah ve lanet ede bilenlerin hepsinin laneti olsun Amin
Nehcü'l-Belağa" isimli eserde geçen "Şıkşıkıyye Hutbesi"yle ilgili olarak İmam Zehebî, bu hutbede bazı sahabelerin lanetlenmesi ve onların şahsiyetlerini zedeleyen ifadelerin bulunması, birçok yerinde edebî üsluba uymayan ifadelerin bulunmasından dolayı, bu hutbenin Hz. Ali (ra)'nin belagat ve fesahatiyle çelişki arzettiğini, dolayısıyla bu hutbenin Hz Ali (ra)'ye nispet edilemeyeceğini söylemektedir. (bk. Mizanü'l-i'tidal, 3/124) Aynı tespitleri İbn Hacer (Lisanü'l-mizan, 4/223) Katip Çelebi (Keşfüz-Zünun, 2/1991) ve Carl Brockelmann (GAL, 1/1511; Suppl. 1/704) gibi müellifler de dile getirmektedir. (bk. TDV İslam Ansiklopedisi, Nehcü'l-Belağa md.)
Alın size şia kitabı nechul belagada imam Ali'nin muaviye'ye yazdığı mektup bile var ilk üç halifeye biad ettiği hatta hilafetin şura ile olacağı ile alakalı ve hatta Allah'ın hoşnut olduğunu açıkça söylüyor. 6. MEKTUP: hz.Ali'nin Muaviye'ye yazdığı mektup: Şüphesiz Ebubekir'e, Ömer'e, Osman'a biat edenler, onlara biat ettikleri şekilde bana da biat ettiler. Orada bulunanların (başkasını) seçme hakkı olmadığı gibi, bulunmayanın da reddetme hakkı yoktur. Şûra, ancak Muhacirler'e ve Ensar'a aittir; onlar, toplanıp birisine uyar ve imam olarak nitelendirirse, bu Allah'ın da hoşnut olduğu bir iştir. Kim onların hükmüne razı olmayıp kınayarak veya bidate uyarak onların işlerini terk ederse, onu geri çevirirler. Kabul etmezse, müminlerin yoluna tabi olmadığı için onunla savaşırlar ve döndüğü şeyin vebalini de Allah, onun boynuna yükler. Ey Muaviye! Ömrüme yemin olsun, eğer heva ve hevesine uymadan aklınla düşünürsen, beni Osman'ın kanına girenlerden en uzak (ve tertemiz) bulursun. Sen çok iyi biliyorsun ki ben, bu işin dışındaydım. Ama yok bu işi benim üzerime yıkmak istiyorsan ve bildiğini (gerçekleri) gizliyorsan o baş-ka... Ve's-Selâm 110 Radî, Nehcü’l Belâğa, çev. Adnan Demircan, 306-307; krş. Belâzürî, Ensâbu’l-Eşrâf, çev. Hikmet Akdemir, 2/426-427.
Xutbəni qısaltmadan yazsan əla olardı. Tam şəkli budur : İmam Əli əleyhis-salamın Müaviyəyə olan məktublarındandır (ki, onu Şama Cərir ibn Abdullah Bəcəlli vasitəsi ilə göndərib və onda öz xilafətinin haqq və düzgün olmasını sübut edərək Osmanı öldürməkdən uzaq olduğunu açıqlayıb). Əbu Bəkr, Ömər və Osmanla bey’ət edənlər (onları xilafətə təyin edənlər) həmin yolla mənimlə bey’ət edərək əhd-peyman bağladılar (işlərin idarəçiliyini mənə tapşırdılar). Odur ki, (xilafətin Allah və Peyğəmbər tərəfindən təyin edilmə ilə deyil, ümmətin ümumi rəyi ilə bərqərar olmasına və xalqın ümumi rəyə gələrək Əbu Bəkr, Ömər və Osmanı xəlifə təyin etmələrinə əqidə bəsləyən sizlər bilməlisiniz ki, məni də xilafətə həmin şəxslər, yəni, xalq kütləsi təyin edib. Buna görə də) orada (beyətdə) olanların (Təlhə və Zübeyr kimilərin) ondan başqasını seçmək haqqları yoxdur. Orda olmayanın da (sənin kimilərin də) onu qəbul etməmək haqqı yoxdur. (Sizin əqidənizə görə xilafət məsələsində) məşvərət aparmaq Mühacirlərin (Məkkədən Mədinəyə gələrək Həzrət Peyğəmbərə-səlləllahu əleyhi və alih- qoşulanların) və Ənsarın (Mədinədə Həzrət Peyğəmbərə iman gətirərək yardım edənlərin) haqqıdır. Onlar toplaşaraq bir nəfəri xəlifə və imam adlandırsalar, Allahın razılığı da həmin işdə olar. Əgər kimsə (xəlifədə) eyb və nöqsan tapması səbəbindən (bəhanəsi ilə, məsələn, Müaviyənin Osmanın öldürülməsini ona nisbət verməsi kimi) və ya (dində rəva olmayan şeyi ona daxil etmək Təlhə, Zübeyr və onların tərəfdarlarının əhd-peymanlarını pozmaları kimi) bid’ət nəticəsində onların əmrlərindən (onların gördükləri işlərdən) boyun qaçırsa, onu itaət etməyə vadar edərlər. Əgər (öyüd-nəsihət fayda verməsə və) onların göstərişlərini qəbul etməsə, (sizin əqidənizə görə) onunla möminlərin yolundan başqa bir yol ilə getdiyi üçün vuruşarlar. Allah (da) onu üz tutduğu şeyin öhdəsinə buraxar. Ey Müaviyə, canıma and olsun, əgər ağlına müraciət etsən (fikrə dalıb düşünsən) və nəfsi istəklərinə göz yumsan, (yersiz danışmaz, Osmanın öldürülməsini mənimlə peyman bağlamamağına bəhanə gətirməzsən) görərsən ki, mən Osmanın qanında (öldürülməsində) ən təmiz adam olmuşam; bilərsən ki, mən ondan uzaqlaşaraq bir guşəyə çəkilmişdim. Amma sən (nəfsi isətəklərə uyaraq) böhtan atıb onun öldürülməsini mənə nisbət verirsən və sənə məlum olan şeyi gizlədirsən. Salama layiq kimsəyə salam olsun!
akıl sahipleri ve aklını kullanabilenlerin cıkar ve menfaati varsa dahi aradan çıkarıp kavrayıp uygulayabileceği yüceler yücesi yaratıcının aklıma gelen bu konu ile ilgili bikaç sözleri Bakara Suresi 141. Ayet Onlar bir ümmetti, gelip geçtiler. Onların kazandıkları kendilerine, sizin kazandıklarınız da size aittir. Siz onların yaptıklarından sorguya çekilmeyeceksiniz. Ahkâf Suresi 9. Ayet Ey Muhammed! De ki: "Ben Peygamberlerin ilki değilim. Bana ve size ne yapılacağını da bilmem. Ben ancak bana vahyedilene tabi oluyorum. Ben ancak apaçık bir uyarıcıyım.
Tek başına bir aslan o kadar çakalın içinde napsın. Hz Harun gibi yapmış Hz fatıma rahmetinden sonra zoraki biat ile devam etmiştir islam dağılmasın diye.
@@mesahan çok seven vardı diye Hz Hüseyin tek 73 kişi ile Yezide savaş açtı koca Mekke ve Medine'den 73 kişi ile Yezid ile cenk etti ve Hz Hüseyine destek vermeyenlerin bir çoğu dönemin önemli sahabeleri olarak görülüyor
Hazreti Ali (Radıyallahu Anh) anlatıyor: "Resulullah (Aleyhissalâtu Vesselâm) buyurdular ki: "Ebu Bekr ve Ömer, bu ikisi kendilerinden önce ve sonra gelip geçecek peygamberler dışında kalan bütün cennetliklerin olgun yaşta olanlarının efendileri olacaklardır. Ey Ali, bu hususu, hayatta kaldıkları müddetçe onlara haber verme!" Kaynak : İbnu Mace Sünen (95) - Hds :(6010) hadis ali'den geliyor senin iddiana göre ali'nin peygamberin sözüne itimadı yok muydu diyorsun ey rafiziler siz ne zaman aklınızca ali'ye sahip çıkmaya çalışsanız ali'ye hiç kimsenin atmadığı iftiraları atıyorsunuz son olarak şunları söyleyeyim Dört kişi vardır ki, onların sevgisi münafığın kalbinde birleşmez ve onları ancak mümin sever. (Bunlar) Ebu Bekir, Ömer, Osman ve Ali’dir. (İbn Asakir, Tarihu Dimeşk, Beyrut, 1971, 21/463) Şeyhulislâm İbn Teymiyye rahimehullah dedi ki: “Bu Râfızîlerin fitnesi; Yahudilerin fit-nesidir. Yahudiler: “Krallığa ancak Dâvûd’un soyu lâyıktır” derlerken Râfızîler de: “İmamlık ancak Ali evladına lâyıktır” diyorlar. Yahudiler: “Mesih Deccal ve kılıç inene kadar Allah yolunda cihâd yoktur” derken, Râfızîler: “Mehdî gelip bir münâdî semâdan sesleninceye kadar, Allah yolunda cihâd yok-tur” diyorlar. Yahudiler, namazı yıldızlar görününceye kadar erteliyor, Râfızîler de akşam namazını yıldızlar çıkıncaya kadar geciktiriyorlar. Ha-dis-i şerîf’te ise şöyle buyrulur: “Ümmetim iftarda acele ettikleri ve akşam nama-zını yıldızlar görününceye kadar erte-lemedikleri sürece, fıtrat üzere kalmaya devam edeceklerdir.”[1] Yahudiler Tevrat’ı tahrif ettiler, Râfızîler de Kur’an’ı tahrif ettiler. Yahudiler mestlere mesh etmezler, Râfı-zîler de mestlere mesh etmezler. Yahudiler “O bizim meleklerden düşmanımızdır” diyerek Cebrail aleyhisselam’a düşmanlık ederler, Râ-fızîler de Cebrail vahyi Muhammed’e getir-mekle hata etti derler.[2] Râfızîler, aynı şekilde Hıristiyanların da bazı hasletlerine uyum göstermektedirler. Hı-ristiyanlar, kadınlarına Mehir ödemez, meta olarak faydalanırlar. Râfızîler de aynı şekilde mut’a nikâhını helâl sayarak böyle evlenirler. Yahudi ve Hıristiyanlar, iki haslet ile Râfı-zîlerden üstündürler: Yahudilere sizin dîni-nizin en hayırlısı kimdir? Diye sorulunca “Mû-sâ’nın ashâbı” derler. Hıristiyanlar da dinle-rinin en hayırlısı sorulduğu zaman “İsa’nın havârileridir” derler. Râfızîlere: “Dîninizin en şerlileri kimdir?” diye sorsalar: “Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem’in ashâbıdır” derler.[3] [1] İmam Ahmed (4/147, 5/417, 422) Ebû Dâvûd (418) İbn Mâce (689) Zevâid’de: İsnâdı hasendir, denildi. [2] Gurrabiye denilen şiî fırkası, Cibril aleyhisselam’ın vahyi Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem’e getirmekle hainlik ettiğini, bu risalete Ali radıyallahu anh’ın daha hak sahibi olduğunu iddia ederler. Bu yüzden: “el-Emîn Haydarın hakkını alıkoymakla hain oldu” derler. Halbuki Allah subhanehu ve teâlâ onu güvenilirlik ile vasıflandırmıştır: “Onu Rûhu'l-Emîn (Cebrâil) indirdi.” (Şuara,193) [3] Şeyhulislâm İbn Teymiyye, Minhâcu’s-Sunne (1/24)
4:28 demek sünni alimler baya gizletmekte becerekli kişiler dir ki bu programa kadar 1300 yıl bu hutbeleri yani esasinda şia'yi sansur ettiler ve bastırdılar Sünni topluluklarda
nasıl yok. gadiri humu nereye koyacaksınız. el gadiri okudunuz mu. yüzlerce sünni kaynaktan anlatılmış gadiri hum vakası. Peygamber (saa) kendisinden sonra açık ve net olarak İmam Aliyyel Murtezayı bırakmıştır.
NEDEN HZ FATIME ANNIMIZI KIM NEDEN ŠEHID EDILDI. TAM HZ MUHEMMEDIN VEFATINDAN SONRA NEDEN NEDEN CANI CANIMDI DEDIYI HZ MUHEMMEDIN TEK QIZI HAMILE OLARKEN NASIL ŠEHID OLUNDU
Ulan bin bes yüz yıl geçmiş hâlâ kavgami ediyorsunuz.sizin yerinize 1500 yildir kavga ettiler ve milyonlarca insan birbirini öldürdü.allah bari size akıl fikir versin
SAYIN MURAT BEY, ALLAH SİZİ İMAM ALİ'NİN (A.S.) GERÇEK DOSTLARINDAN KARAR KILSIN 🤲 EMİRE'L MÛ'MİNİN ALİ'NİN (A.S.) ŞIKŞIKİYE HUTBESİ'Nİ VURGULAMANIZ MÜKEMMEL OLMUŞ 💐💐💐
💔 ALLAHÛMME SÂLLİ ELÂ MUHAMMED'İN VE Â-LÎ MUHAMMED VE ÂCCÎL FERECEHÛM 🤲
Allah Şii kardeşlerimizi hifz etsin inşAllah
Çeşitli nedenlerden dolayı Murat'ı sevmem lakin pek bilinmese de kendisi Ehlibeyt inancında birdir.
Şii'lik tamamen siyasi bir oluşumdur. Sahih olup, olmadığı belli olmayan bir hutbeden, Kerbela hadisesinden, Kuleyni zındığının uydurduğu el-Kâfi'sinden bir itikat sistemi oluşturmak saçmalığın daniskasıdır. İşi öyle ileriye götürmüşler ki; Hz. Ebu Bekr(r.a.)'e, Hz.Ömer(r.a.)'e, Hz.Aişe(r.a.)'ye küfür ederek kendilerince ibadet yapıyorlar. İnsan ancak bu kadar aşağılık ve cahil olabilir. Bu yapılanlar Hz. Ali(r.a.)'ye de hakarettir. Hz. Ali(r.a.) Efendimiz, bu Şii gerizekalılar gibi ahmak değildi. Eğer hakkı yendiğini, İslam'ın zarar gördüğünü düşünse, direkt çeker kılıcını savaşırdı. Kendisi savaşmamış, 3 halifeyle beraber hizmet etmiş; bu Şii salaklar hala neyi tartışıyor. Efendimiz(asm) bir Hadis-i Şeriflerin; Ali(r.a.) gün gelecek insanlar sende olmayan vasıfları sana isnâd edecekler buyuruyor. Şii'ler bunu yaşıyor. Ehli Sünnette Hadis'in tanımı Rasulullah(sav)'tan sâdır olan söz, fiil ve takriratın tümüdür. Şia'da ise Masumdan sâdır olan, ve de takiyye olmayan söz, fiil ve takrirattır; yani Şia kafasına göre hoşuna gitmeyen bir Hadis hakkında; Rasûlullah(sav) burada takiyye yapmıştır diyebilecek kadar aşağılıktır; sen kimsin de hiçbir tahlil yöntemine başvurmadan Rasûlullah (sav) hakkında takiyye yapmıştır diyebiliyorsun! Şia'nın uydurma hadislerinde Ehli Sünnet'te olduğu gibi bir tahlil yöntemi yoktur; yani yalan ve uydurma kaynamaktadır. Ehli Sünnet bunları en ince şekilde Sahih, zayıf, mevzu, merfu, muallel, şâz ve de isnad, senet hatta bunun gibi birçok tahlil yöntemleriyle en ince ve doğru şekilde kaynaklaştırmıştır. Ayrıca Şia'nın MASUM'dan sâdır olan diye zikrettiği 12 İMAMDIR, 12 İMAM'a Ehli Sünnet'te inanır fakat MASUMİYET kavramı GÜNAH İŞLEMEYEN demektir, bu da SADECE PEYGAMBERLERE MAHSUSTUR. Yani Şia burada da saçmalamaktadır. Onlara göre 12 İmam hiç günah işlememiştir, işleyemez, yani 12 İmamı peygamber yerine koymaktadır. Ayrıca bugün Şii'liğin birçok çeşidi vardır. Hz. Ali(r.a.) peygamber diyen vardır, ALLAH(CC)'ın oğlu diyen vardır; direkt ALLAH(CC)'tır diyen vardır, hepsine Hâşâ diyoruz. Gördüğünüz üzere Şii'liğin tahrif edilmiş Yahudi ve Hristiyan'lıktan pek bir farkı yoktur. Bu saçmalıklara inananlara ALLAH(CC) tevbe nasip etsin, amin...
@@ArazQizilbashŞii'lik tamamen siyasi bir oluşumdur. Sahih olup, olmadığı belli olmayan bir hutbeden, Kerbela hadisesinden, Kuleyni zındığının uydurduğu el-Kâfi'sinden bir itikat sistemi oluşturmak saçmalığın daniskasıdır. İşi öyle ileriye götürmüşler ki; Hz. Ebu Bekr(r.a.)'e, Hz.Ömer(r.a.)'e, Hz.Aişe(r.a.)'ye küfür ederek kendilerince ibadet yapıyorlar. İnsan ancak bu kadar aşağılık ve cahil olabilir. Bu yapılanlar Hz. Ali(r.a.)'ye de hakarettir. Hz. Ali(r.a.) Efendimiz, bu Şii gerizekalılar gibi ahmak değildi. Eğer hakkı yendiğini, İslam'ın zarar gördüğünü düşünse, direkt çeker kılıcını savaşırdı. Kendisi savaşmamış, 3 halifeyle beraber hizmet etmiş; bu Şii salaklar hala neyi tartışıyor. Efendimiz(asm) bir Hadis-i Şeriflerin; Ali(r.a.) gün gelecek insanlar sende olmayan vasıfları sana isnâd edecekler buyuruyor. Şii'ler bunu yaşıyor. Ehli Sünnette Hadis'in tanımı Rasulullah(sav)'tan sâdır olan söz, fiil ve takriratın tümüdür. Şia'da ise Masumdan sâdır olan, ve de takiyye olmayan söz, fiil ve takrirattır; yani Şia kafasına göre hoşuna gitmeyen bir Hadis hakkında; Rasûlullah(sav) burada takiyye yapmıştır diyebilecek kadar aşağılıktır; sen kimsin de hiçbir tahlil yöntemine başvurmadan Rasûlullah (sav) hakkında takiyye yapmıştır diyebiliyorsun! Şia'nın uydurma hadislerinde Ehli Sünnet'te olduğu gibi bir tahlil yöntemi yoktur; yani yalan ve uydurma kaynamaktadır. Ehli Sünnet bunları en ince şekilde Sahih, zayıf, mevzu, merfu, muallel, şâz ve de isnad, senet hatta bunun gibi birçok tahlil yöntemleriyle en ince ve doğru şekilde kaynaklaştırmıştır. Ayrıca Şia'nın MASUM'dan sâdır olan diye zikrettiği 12 İMAMDIR, 12 İMAM'a Ehli Sünnet'te inanır fakat MASUMİYET kavramı GÜNAH İŞLEMEYEN demektir, bu da SADECE PEYGAMBERLERE MAHSUSTUR. Yani Şia burada da saçmalamaktadır. Onlara göre 12 İmam hiç günah işlememiştir, işleyemez, yani 12 İmamı peygamber yerine koymaktadır. Ayrıca bugün Şii'liğin birçok çeşidi vardır. Hz. Ali(r.a.) peygamber diyen vardır, ALLAH(CC)'ın oğlu diyen vardır; direkt ALLAH(CC)'tır diyen vardır, hepsine Hâşâ diyoruz. Gördüğünüz üzere Şii'liğin tahrif edilmiş Yahudi ve Hristiyan'lıktan pek bir farkı yoktur. Bu saçmalıklara inananlara ALLAH(CC) tevbe nasip etsin, amin...
@@yusifquliyev3978Şii'lik tamamen siyasi bir oluşumdur. Sahih olup, olmadığı belli olmayan bir hutbeden, Kerbela hadisesinden, Kuleyni zındığının uydurduğu el-Kâfi'sinden bir itikat sistemi oluşturmak saçmalığın daniskasıdır. İşi öyle ileriye götürmüşler ki; Hz. Ebu Bekr(r.a.)'e, Hz.Ömer(r.a.)'e, Hz.Aişe(r.a.)'ye küfür ederek kendilerince ibadet yapıyorlar. İnsan ancak bu kadar aşağılık ve cahil olabilir. Bu yapılanlar Hz. Ali(r.a.)'ye de hakarettir. Hz. Ali(r.a.) Efendimiz, bu Şii gerizekalılar gibi ahmak değildi. Eğer hakkı yendiğini, İslam'ın zarar gördüğünü düşünse, direkt çeker kılıcını savaşırdı. Kendisi savaşmamış, 3 halifeyle beraber hizmet etmiş; bu Şii salaklar hala neyi tartışıyor. Efendimiz(asm) bir Hadis-i Şeriflerin; Ali(r.a.) gün gelecek insanlar sende olmayan vasıfları sana isnâd edecekler buyuruyor. Şii'ler bunu yaşıyor. Ehli Sünnette Hadis'in tanımı Rasulullah(sav)'tan sâdır olan söz, fiil ve takriratın tümüdür. Şia'da ise Masumdan sâdır olan, ve de takiyye olmayan söz, fiil ve takrirattır; yani Şia kafasına göre hoşuna gitmeyen bir Hadis hakkında; Rasûlullah(sav) burada takiyye yapmıştır diyebilecek kadar aşağılıktır; sen kimsin de hiçbir tahlil yöntemine başvurmadan Rasûlullah (sav) hakkında takiyye yapmıştır diyebiliyorsun! Şia'nın uydurma hadislerinde Ehli Sünnet'te olduğu gibi bir tahlil yöntemi yoktur; yani yalan ve uydurma kaynamaktadır. Ehli Sünnet bunları en ince şekilde Sahih, zayıf, mevzu, merfu, muallel, şâz ve de isnad, senet hatta bunun gibi birçok tahlil yöntemleriyle en ince ve doğru şekilde kaynaklaştırmıştır. Ayrıca Şia'nın MASUM'dan sâdır olan diye zikrettiği 12 İMAMDIR, 12 İMAM'a Ehli Sünnet'te inanır fakat MASUMİYET kavramı GÜNAH İŞLEMEYEN demektir, bu da SADECE PEYGAMBERLERE MAHSUSTUR. Yani Şia burada da saçmalamaktadır. Onlara göre 12 İmam hiç günah işlememiştir, işleyemez, yani 12 İmamı peygamber yerine koymaktadır. Ayrıca bugün Şii'liğin birçok çeşidi vardır. Hz. Ali(r.a.) peygamber diyen vardır, ALLAH(CC)'ın oğlu diyen vardır; direkt ALLAH(CC)'tır diyen vardır, hepsine Hâşâ diyoruz. Gördüğünüz üzere Şii'liğin tahrif edilmiş Yahudi ve Hristiyan'lıktan pek bir farkı yoktur. Bu saçmalıklara inananlara ALLAH(CC) tevbe nasip etsin, amin...
00:05 tabi tanıyor...
00:08 yanı bir süre...
00:14 en azından itiraz etmiyor...
00:28 iki görüş var...
Maşallah Yiğidim bu ne kıvraklıktır?!
👍😊
Şii'lik tamamen siyasi bir oluşumdur. Sahih olup, olmadığı belli olmayan bir hutbeden, Kerbela hadisesinden, Kuleyni zındığının uydurduğu el-Kâfi'sinden bir itikat sistemi oluşturmak saçmalığın daniskasıdır. İşi öyle ileriye götürmüşler ki; Hz. Ebu Bekr(r.a.)'e, Hz.Ömer(r.a.)'e, Hz.Aişe(r.a.)'ye küfür ederek kendilerince ibadet yapıyorlar. İnsan ancak bu kadar aşağılık ve cahil olabilir. Bu yapılanlar Hz. Ali(r.a.)'ye de hakarettir. Hz. Ali(r.a.) Efendimiz, bu Şii gerizekalılar gibi ahmak değildi. Eğer hakkı yendiğini, İslam'ın zarar gördüğünü düşünse, direkt çeker kılıcını savaşırdı. Kendisi savaşmamış, 3 halifeyle beraber hizmet etmiş; bu Şii salaklar hala neyi tartışıyor. Efendimiz(asm) bir Hadis-i Şeriflerin; Ali(r.a.) gün gelecek insanlar sende olmayan vasıfları sana isnâd edecekler buyuruyor. Şii'ler bunu yaşıyor. Ehli Sünnette Hadis'in tanımı Rasulullah(sav)'tan sâdır olan söz, fiil ve takriratın tümüdür. Şia'da ise Masumdan sâdır olan, ve de takiyye olmayan söz, fiil ve takrirattır; yani Şia kafasına göre hoşuna gitmeyen bir Hadis hakkında; Rasûlullah(sav) burada takiyye yapmıştır diyebilecek kadar aşağılıktır; sen kimsin de hiçbir tahlil yöntemine başvurmadan Rasûlullah (sav) hakkında takiyye yapmıştır diyebiliyorsun! Şia'nın uydurma hadislerinde Ehli Sünnet'te olduğu gibi bir tahlil yöntemi yoktur; yani yalan ve uydurma kaynamaktadır. Ehli Sünnet bunları en ince şekilde Sahih, zayıf, mevzu, merfu, muallel, şâz ve de isnad, senet hatta bunun gibi birçok tahlil yöntemleriyle en ince ve doğru şekilde kaynaklaştırmıştır. Ayrıca Şia'nın MASUM'dan sâdır olan diye zikrettiği 12 İMAMDIR, 12 İMAM'a Ehli Sünnet'te inanır fakat MASUMİYET kavramı GÜNAH İŞLEMEYEN demektir, bu da SADECE PEYGAMBERLERE MAHSUSTUR. Yani Şia burada da saçmalamaktadır. Onlara göre 12 İmam hiç günah işlememiştir, işleyemez, yani 12 İmamı peygamber yerine koymaktadır. Ayrıca bugün Şii'liğin birçok çeşidi vardır. Hz. Ali(r.a.) peygamber diyen vardır, ALLAH(CC)'ın oğlu diyen vardır; direkt ALLAH(CC)'tır diyen vardır, hepsine Hâşâ diyoruz. Gördüğünüz üzere Şii'liğin tahrif edilmiş Yahudi ve Hristiyan'lıktan pek bir farkı yoktur. Bu saçmalıklara inananlara ALLAH(CC) tevbe nasip etsin, amin...
👍
siz uçmuşsunuz ya.
Ogulsan
Ya Ali şehadet ederim ki, sen Allahın velisisin
Sen bilirsin ya ! Hz ebubekir efendimiz ne o zaman
hiçbir şey sadece kurulmuş olan Arap devletinin devlet başkanı velayet mülkünü başı alidir
@@enderhan9379Allahın halifesi başka,sizin Ebubekr'in gasp ettiği halifelik başka
@@enderhan9379o sade senin gibilerin efendisidir.Adam burada sunni alimi olsa bile hakk konuşuyor onu bile kabul etmiyorsunuz
@@enderhan9379ebubekr halifeliyi qasp eden bir tagutdur.
"Andolsun Allah'a ki filan (Ebu Bekir), onu hilafeti bir gömlek gibi giyindi; oysa daha iyi bilirdi o, ben hilafete nispetle değirmen taşının mili gibiydim; hilâfet benim çevremde dönerdi; sel benden akardı; hiç bir kuş, uçtuğum yere uçamazdı. Hilafetle arama bir perde çektim; onu koltuğumdan silkip attım.
Hz.ali hutbesi nechül belaga
Bu çok iyi oldu 👍🏻 Kendi ağızlarından, Hz Fatima anamızın o iki kişiyi kabul etmemesi bana yeter , o iki kişiyi sevmemeyime. Teşekkurler!
Onların hepsi hak dünyada.yargılamak Allah'a aittir.
Sen peygamberimizin sevdiği insanları sevmemeyi benjmsemissen peygamberimizin sevgisinden inanmiyorsun
Fatımanın biat etmemesi kıstas değildir. Kadın kocam halife olsun diyebilir. Aişe de aliye biat etmedi. Bu hz Ali yi kötü yapmaz.
Ali damadı ebubekir kayınpederi. Her iki taraf taht kavgasına tutuşmuş
❤❤❤❤
Muaviye taraftarı olmaktansa Ali taraftarı olmak çok şerefli
ALLAH sizden razi olsun sayin Bardakçı iyiki sjz Hz Alinin hakkini koruyorsunuz karsinizdaki islamdan nitekim peygamberin kardesim dedigi Hz Alinin hutbelerinden habersiz olan cahile aklini basina topla diyorsunuz kibarca 🙌🙌🙌🙌🙌
Nehcü'l-Belağa" isimli eserde geçen "Şıkşıkıyye Hutbesi"yle ilgili olarak İmam Zehebî, bu hutbede bazı sahabelerin lanetlenmesi ve onların şahsiyetlerini zedeleyen ifadelerin bulunması, birçok yerinde edebî üsluba uymayan ifadelerin bulunmasından dolayı, bu hutbenin Hz. Ali (ra)'nin belagat ve fesahatiyle çelişki arzettiğini, dolayısıyla bu hutbenin Hz Ali (ra)'ye nispet edilemeyeceğini söylemektedir. (bk. Mizanü'l-i'tidal, 3/124)
Aynı tespitleri İbn Hacer (Lisanü'l-mizan, 4/223) Katip Çelebi (Keşfüz-Zünun, 2/1991) ve Carl Brockelmann (GAL, 1/1511; Suppl. 1/704) gibi müellifler de dile getirmektedir. (bk. TDV İslam Ansiklopedisi, Nehcü'l-Belağa md.)
4:28 demek sünni alimler baya gizletmekte becerekli kişiler dir ki bu programa kadar 1300 yıl bu hutbeleri yani esasinda şia'yi sansur ettiler ve bastırdılar Sünni topluluklarda
Xeyir qarwısındakide ona verilen sualım cvbın yaxwı bilir. Ancaq danışmaq ona serf etmir sonra ehli sünnetin içinde dile düşer özlerini yox şielerin terefini tutur deyerler bu ve bunun kimi ve s şeyler. Kitabı dogrulasa Mecbur Hz Eliden evvel ki xelifeleri qebul etmesin.
Şii'lik tamamen siyasi bir oluşumdur. Sahih olup, olmadığı belli olmayan bir hutbeden, Kerbela hadisesinden, Kuleyni zındığının uydurduğu el-Kâfi'sinden bir itikat sistemi oluşturmak saçmalığın daniskasıdır. İşi öyle ileriye götürmüşler ki; Hz. Ebu Bekr(r.a.)'e, Hz.Ömer(r.a.)'e, Hz.Aişe(r.a.)'ye küfür ederek kendilerince ibadet yapıyorlar. İnsan ancak bu kadar aşağılık ve cahil olabilir. Bu yapılanlar Hz. Ali(r.a.)'ye de hakarettir. Hz. Ali(r.a.) Efendimiz, bu Şii gerizekalılar gibi ahmak değildi. Eğer hakkı yendiğini, İslam'ın zarar gördüğünü düşünse, direkt çeker kılıcını savaşırdı. Kendisi savaşmamış, 3 halifeyle beraber hizmet etmiş; bu Şii salaklar hala neyi tartışıyor. Efendimiz(asm) bir Hadis-i Şeriflerin; Ali(r.a.) gün gelecek insanlar sende olmayan vasıfları sana isnâd edecekler buyuruyor. Şii'ler bunu yaşıyor. Ehli Sünnette Hadis'in tanımı Rasulullah(sav)'tan sâdır olan söz, fiil ve takriratın tümüdür. Şia'da ise Masumdan sâdır olan, ve de takiyye olmayan söz, fiil ve takrirattır; yani Şia kafasına göre hoşuna gitmeyen bir Hadis hakkında; Rasûlullah(sav) burada takiyye yapmıştır diyebilecek kadar aşağılıktır; sen kimsin de hiçbir tahlil yöntemine başvurmadan Rasûlullah (sav) hakkında takiyye yapmıştır diyebiliyorsun! Şia'nın uydurma hadislerinde Ehli Sünnet'te olduğu gibi bir tahlil yöntemi yoktur; yani yalan ve uydurma kaynamaktadır. Ehli Sünnet bunları en ince şekilde Sahih, zayıf, mevzu, merfu, muallel, şâz ve de isnad, senet hatta bunun gibi birçok tahlil yöntemleriyle en ince ve doğru şekilde kaynaklaştırmıştır. Ayrıca Şia'nın MASUM'dan sâdır olan diye zikrettiği 12 İMAMDIR, 12 İMAM'a Ehli Sünnet'te inanır fakat MASUMİYET kavramı GÜNAH İŞLEMEYEN demektir, bu da SADECE PEYGAMBERLERE MAHSUSTUR. Yani Şia burada da saçmalamaktadır. Onlara göre 12 İmam hiç günah işlememiştir, işleyemez, yani 12 İmamı peygamber yerine koymaktadır. Ayrıca bugün Şii'liğin birçok çeşidi vardır. Hz. Ali(r.a.) peygamber diyen vardır, ALLAH(CC)'ın oğlu diyen vardır; direkt ALLAH(CC)'tır diyen vardır, hepsine Hâşâ diyoruz. Gördüğünüz üzere Şii'liğin tahrif edilmiş Yahudi ve Hristiyan'lıktan pek bir farkı yoktur. Bu saçmalıklara inananlara ALLAH(CC) tevbe nasip etsin, amin...
@@hasanerdemir514Şii'lik tamamen siyasi bir oluşumdur. Sahih olup, olmadığı belli olmayan bir hutbeden, Kerbela hadisesinden, Kuleyni zındığının uydurduğu el-Kâfi'sinden bir itikat sistemi oluşturmak saçmalığın daniskasıdır. İşi öyle ileriye götürmüşler ki; Hz. Ebu Bekr(r.a.)'e, Hz.Ömer(r.a.)'e, Hz.Aişe(r.a.)'ye küfür ederek kendilerince ibadet yapıyorlar. İnsan ancak bu kadar aşağılık ve cahil olabilir. Bu yapılanlar Hz. Ali(r.a.)'ye de hakarettir. Hz. Ali(r.a.) Efendimiz, bu Şii gerizekalılar gibi ahmak değildi. Eğer hakkı yendiğini, İslam'ın zarar gördüğünü düşünse, direkt çeker kılıcını savaşırdı. Kendisi savaşmamış, 3 halifeyle beraber hizmet etmiş; bu Şii salaklar hala neyi tartışıyor. Efendimiz(asm) bir Hadis-i Şeriflerin; Ali(r.a.) gün gelecek insanlar sende olmayan vasıfları sana isnâd edecekler buyuruyor. Şii'ler bunu yaşıyor. Ehli Sünnette Hadis'in tanımı Rasulullah(sav)'tan sâdır olan söz, fiil ve takriratın tümüdür. Şia'da ise Masumdan sâdır olan, ve de takiyye olmayan söz, fiil ve takrirattır; yani Şia kafasına göre hoşuna gitmeyen bir Hadis hakkında; Rasûlullah(sav) burada takiyye yapmıştır diyebilecek kadar aşağılıktır; sen kimsin de hiçbir tahlil yöntemine başvurmadan Rasûlullah (sav) hakkında takiyye yapmıştır diyebiliyorsun! Şia'nın uydurma hadislerinde Ehli Sünnet'te olduğu gibi bir tahlil yöntemi yoktur; yani yalan ve uydurma kaynamaktadır. Ehli Sünnet bunları en ince şekilde Sahih, zayıf, mevzu, merfu, muallel, şâz ve de isnad, senet hatta bunun gibi birçok tahlil yöntemleriyle en ince ve doğru şekilde kaynaklaştırmıştır. Ayrıca Şia'nın MASUM'dan sâdır olan diye zikrettiği 12 İMAMDIR, 12 İMAM'a Ehli Sünnet'te inanır fakat MASUMİYET kavramı GÜNAH İŞLEMEYEN demektir, bu da SADECE PEYGAMBERLERE MAHSUSTUR. Yani Şia burada da saçmalamaktadır. Onlara göre 12 İmam hiç günah işlememiştir, işleyemez, yani 12 İmamı peygamber yerine koymaktadır. Ayrıca bugün Şii'liğin birçok çeşidi vardır. Hz. Ali(r.a.) peygamber diyen vardır, ALLAH(CC)'ın oğlu diyen vardır; direkt ALLAH(CC)'tır diyen vardır, hepsine Hâşâ diyoruz. Gördüğünüz üzere Şii'liğin tahrif edilmiş Yahudi ve Hristiyan'lıktan pek bir farkı yoktur. Bu saçmalıklara inananlara ALLAH(CC) tevbe nasip etsin, amin...
Bu konu malesef çok göreceli Hz.Fatıma annemiz haksızlığını defalarca söyledi.Eşi biat etmediyse Hz.Ali nasıl etsin.Ebu Süfyan ve soyu Muaviye ve Yezit,Peygamberin ailesi ve ehlibeytine kıskançlığı bariz ortadır.
Gel bunu bizim dunnilete anlat.
Yanlış yazmısım. Bizim sünnilere olacak.
Tamam da Hz.Ali haşa korkak biri miydi ki istemediği birine biat etti. O Allah'ın aslanı idi
@@mesahan Müslüman kanı dökülmemesi büyük bir mevzu.Sıffin muharebesinden haberin var mı bilmiyorum .Hz Ali ve Muaviye arasında gecen bir savaştı ve karşı ordu silahlarına Kuranı Kerim takmıştı sırf bu savasta kazandığı savaşı bırakmak zorunda kaldı Hz Ali böyle bir karakter ve de Gadir-i Hum olayını tamamen unutuyorsunuz Peygamberimiz bizzat resmi olarak olmasa da manevi olarak Hz.Ali'yi tayin etmiştir.
@@mesahan Haklısın, ama sonuçta hz Aliyi şehit ettiler. Basına gelenleri biliyorsun.
Ehlibeyt tarihi hakkında bilgisi olmayan bir kişinin bu konuda konuşması üzücü. Nehcül Belaga hakkında sorulan soruya 'bir takım bilgilerin anlatıldığı bir kitaptır' dedikten sonra bu yorumu yazdım, sohbetin geri kalanının zaman israfı olduğuna inanıyorum. Şöyle diyebilirdi örneğin, 'Hz. Ali'nin mektup, özlü sözler, hutbelerin olduğuna inanılan, tarihi, edebi, dini bir kitap, belge' :) hayır bunu bile diyemedi ancak bize dönem bilgisi mi verecek? İlginç!
Adam akademisyen kitaplar yazmıs arastırmıs yıllarını ilme bilime adamış sen ne mezunusun? Cahil hadsızlıgıdır bu ya
Ehlibeyt,kimsenin tekelinde değil ne mutlu Ehlibeyt yollarında olmak.amin.1500 önceyi ,
yargılamak kimin haddine , Allah en iyisi ni bilir ,düzeltemeyecegiz,hiçbirimiz
4:28 demek sünni alimler baya gizletmekte becerekli kişiler dir ki bu programa kadar 1300 yıl bu hutbeleri yani esasinda şia'yi sansur ettiler ve bastırdılar Sünni topluluklarda
Körün gözüne de girsen hebadır,görmez
Kursaksıza nasiat etsen almaz, dili ile başına bela getirir...
Neden insanlara gerçekleri anlatmıyorlar. Mevla şahittir,ahireti bekliyoruz.
Eger bu hutbeleri diğerleri deseydi inanın çook kabul buyururlardı.
Kabede dogan tek insan amam a Selam ve resulumüze selam
Halt etmiş kullüyen yalan söyledikleri nechül belağa öylesine bir kitap gibi hapsediyor Kuranı kerimden sonra alevilerin rehberidir bu muazzez kitap
Hz. Muhammed daha sağlığında birçok kez Hz. Ali’nin halefi olacağını vurgulamıştı. Hz. Muhammed’in soyu, kızı Hz. Fatıma’yı eş olarak verdiği Hz. Ali’den devam etmişti.Hz. Muhammed Mekke’ye Hicret ettiği zaman da ailesine ve işlerine bakmak üzere Hz. Ali’yi yerine bırakmıştı. Üstelik Peygamber Hz. Ali’nin katıldığı hemen hemen bütün savaşlarda onu komutan olarak atamıştır.
Ölmeden önce Hz. Muhammed “Bana bir kalem ve kağıt getirin size bir vasiyet yazdırayım ki, benden sonra ihtilafa düşmeyesiniz.” demiş ancak bu isteği yerine getirilmemiş ve Peygamber vasiyetini yazamadan vefat etmişti. Daha sonra Hz. Ali ve diğer aile üyeleri Peygamberin defin işleriyle uğraşırken, Ebu Bekir ve Ömer’in de aralarında bulunduğu ensar ve muhacirin ileri gelenleri iktidar kavgasına başlamışlardı bile. Bu iktidar mücadelesi Ebu Bekir’in halife olması ile sonuçlanmış, daha sonra sırasıyle Ömer ve Osman halife olmuşlardır. Sonuç olarak bu üç kişinin halifelikleri, deyim yerindeyse Peygamberin Ehli Beytine rağmen gerçekleşmiş, bu nedenle yüzyıllardır tartışılagelmiştir. Hz. Ali ve Hz. Fatıma bu halifelikleri onaylamamakla birlikte, iktidar uğruna gerginlik yaratmaktan da kaçınmışlar, bu haksızlığı sineye çekmeyi uygun görmüşlerdir.
Hadi ordan ...
@@alianc4503 gerçekler acıdır
@@Mehmet_23Nehcü'l-Belağa" isimli eserde geçen "Şıkşıkıyye Hutbesi"yle ilgili olarak İmam Zehebî, bu hutbede bazı sahabelerin lanetlenmesi ve onların şahsiyetlerini zedeleyen ifadelerin bulunması, birçok yerinde edebî üsluba uymayan ifadelerin bulunmasından dolayı, bu hutbenin Hz. Ali (ra)'nin belagat ve fesahatiyle çelişki arzettiğini, dolayısıyla bu hutbenin Hz Ali (ra)'ye nispet edilemeyeceğini söylemektedir. (bk. Mizanü'l-i'tidal, 3/124)
Aynı tespitleri İbn Hacer (Lisanü'l-mizan, 4/223) Katip Çelebi (Keşfüz-Zünun, 2/1991) ve Carl Brockelmann (GAL, 1/1511; Suppl. 1/704) gibi müellifler de dile getirmektedir. (bk. TDV İslam Ansiklopedisi, Nehcü'l-Belağa md.)
4:28 demek sünni alimler baya gizletmekte becerekli kişiler dir ki bu programa kadar 1300 yıl bu hutbeleri yani esasinda şia'yi sansur ettiler ve bastırdılar Sünni topluluklarda
Şii'lik tamamen siyasi bir oluşumdur. Sahih olup, olmadığı belli olmayan bir hutbeden, Kerbela hadisesinden, Kuleyni zındığının uydurduğu el-Kâfi'sinden bir itikat sistemi oluşturmak saçmalığın daniskasıdır. İşi öyle ileriye götürmüşler ki; Hz. Ebu Bekr(r.a.)'e, Hz.Ömer(r.a.)'e, Hz.Aişe(r.a.)'ye küfür ederek kendilerince ibadet yapıyorlar. İnsan ancak bu kadar aşağılık ve cahil olabilir. Bu yapılanlar Hz. Ali(r.a.)'ye de hakarettir. Hz. Ali(r.a.) Efendimiz, bu Şii gerizekalılar gibi ahmak değildi. Eğer hakkı yendiğini, İslam'ın zarar gördüğünü düşünse, direkt çeker kılıcını savaşırdı. Kendisi savaşmamış, 3 halifeyle beraber hizmet etmiş; bu Şii salaklar hala neyi tartışıyor. Efendimiz(asm) bir Hadis-i Şeriflerin; Ali(r.a.) gün gelecek insanlar sende olmayan vasıfları sana isnâd edecekler buyuruyor. Şii'ler bunu yaşıyor. Ehli Sünnette Hadis'in tanımı Rasulullah(sav)'tan sâdır olan söz, fiil ve takriratın tümüdür. Şia'da ise Masumdan sâdır olan, ve de takiyye olmayan söz, fiil ve takrirattır; yani Şia kafasına göre hoşuna gitmeyen bir Hadis hakkında; Rasûlullah(sav) burada takiyye yapmıştır diyebilecek kadar aşağılıktır; sen kimsin de hiçbir tahlil yöntemine başvurmadan Rasûlullah (sav) hakkında takiyye yapmıştır diyebiliyorsun! Şia'nın uydurma hadislerinde Ehli Sünnet'te olduğu gibi bir tahlil yöntemi yoktur; yani yalan ve uydurma kaynamaktadır. Ehli Sünnet bunları en ince şekilde Sahih, zayıf, mevzu, merfu, muallel, şâz ve de isnad, senet hatta bunun gibi birçok tahlil yöntemleriyle en ince ve doğru şekilde kaynaklaştırmıştır. Ayrıca Şia'nın MASUM'dan sâdır olan diye zikrettiği 12 İMAMDIR, 12 İMAM'a Ehli Sünnet'te inanır fakat MASUMİYET kavramı GÜNAH İŞLEMEYEN demektir, bu da SADECE PEYGAMBERLERE MAHSUSTUR. Yani Şia burada da saçmalamaktadır. Onlara göre 12 İmam hiç günah işlememiştir, işleyemez, yani 12 İmamı peygamber yerine koymaktadır. Ayrıca bugün Şii'liğin birçok çeşidi vardır. Hz. Ali(r.a.) peygamber diyen vardır, ALLAH(CC)'ın oğlu diyen vardır; direkt ALLAH(CC)'tır diyen vardır, hepsine Hâşâ diyoruz. Gördüğünüz üzere Şii'liğin tahrif edilmiş Yahudi ve Hristiyan'lıktan pek bir farkı yoktur. Bu saçmalıklara inananlara ALLAH(CC) tevbe nasip etsin, amin...
"Inat olmasa kabul ederim de ama yıllarca (asırlarca) bunu sakladık ,şimdi nasıl itiraf edelim?!"
RƏSULULLAH saes başıma ne geleceyini mene demişdi kimin neden hellak olacağını söyləmişdi
Hz. Eli
Kıvran kıvran
Bilgisi olup gizleyenlerden ahiret günü şikayetçiyim
Şehadet ederim ki Allah'tan başka ilah yoktur
Şehadet ederim ki Hz. Muhammed Allah'ın kulu ve elçisidir
Şehadet ederim ki hz.ali Allah'ın üzerimizdeki hüccetidir
Sayın murat bardakçıyı tebrik ediyorum, tarafsız bir şekilde söylüyor
H.Z.FATIME Annemizin kabri nerededir, ölün nedeniyle neydi ,niye kimseye haber vermeden gece toprağa verdiler ....Bunlara cevabınız varsa ,hepsinin cevabını alırsınız....Artık her konunun üzeri açılmıştır, ahır zamandı. zamandır ...Kapatmayın lütfen....
Utanmasalar Hazret Ali (a) yalan söyledi söylerler ve ayrıca Hazreti Fatımanın (s.a) biat etmediği adamı sizler nasıl seviyorsunuz ilk önce onu araştıralım bakalım.Bence Murad Bardakcı Hazret Fatımadan (s.a) devam etmeliydi çünki yalnız o yoldan doğru olanları bulmak kolaylaşır...
Şii'lik tamamen siyasi bir oluşumdur. Sahih olup, olmadığı belli olmayan bir hutbeden, Kerbela hadisesinden, Kuleyni zındığının uydurduğu el-Kâfi'sinden bir itikat sistemi oluşturmak saçmalığın daniskasıdır. İşi öyle ileriye götürmüşler ki; Hz. Ebu Bekr(r.a.)'e, Hz.Ömer(r.a.)'e, Hz.Aişe(r.a.)'ye küfür ederek kendilerince ibadet yapıyorlar. İnsan ancak bu kadar aşağılık ve cahil olabilir. Bu yapılanlar Hz. Ali(r.a.)'ye de hakarettir. Hz. Ali(r.a.) Efendimiz, bu Şii gerizekalılar gibi ahmak değildi. Eğer hakkı yendiğini, İslam'ın zarar gördüğünü düşünse, direkt çeker kılıcını savaşırdı. Kendisi savaşmamış, 3 halifeyle beraber hizmet etmiş; bu Şii salaklar hala neyi tartışıyor. Efendimiz(asm) bir Hadis-i Şeriflerin; Ali(r.a.) gün gelecek insanlar sende olmayan vasıfları sana isnâd edecekler buyuruyor. Şii'ler bunu yaşıyor. Ehli Sünnette Hadis'in tanımı Rasulullah(sav)'tan sâdır olan söz, fiil ve takriratın tümüdür. Şia'da ise Masumdan sâdır olan, ve de takiyye olmayan söz, fiil ve takrirattır; yani Şia kafasına göre hoşuna gitmeyen bir Hadis hakkında; Rasûlullah(sav) burada takiyye yapmıştır diyebilecek kadar aşağılıktır; sen kimsin de hiçbir tahlil yöntemine başvurmadan Rasûlullah (sav) hakkında takiyye yapmıştır diyebiliyorsun! Şia'nın uydurma hadislerinde Ehli Sünnet'te olduğu gibi bir tahlil yöntemi yoktur; yani yalan ve uydurma kaynamaktadır. Ehli Sünnet bunları en ince şekilde Sahih, zayıf, mevzu, merfu, muallel, şâz ve de isnad, senet hatta bunun gibi birçok tahlil yöntemleriyle en ince ve doğru şekilde kaynaklaştırmıştır. Ayrıca Şia'nın MASUM'dan sâdır olan diye zikrettiği 12 İMAMDIR, 12 İMAM'a Ehli Sünnet'te inanır fakat MASUMİYET kavramı GÜNAH İŞLEMEYEN demektir, bu da SADECE PEYGAMBERLERE MAHSUSTUR. Yani Şia burada da saçmalamaktadır. Onlara göre 12 İmam hiç günah işlememiştir, işleyemez, yani 12 İmamı peygamber yerine koymaktadır. Ayrıca bugün Şii'liğin birçok çeşidi vardır. Hz. Ali(r.a.) peygamber diyen vardır, ALLAH(CC)'ın oğlu diyen vardır; direkt ALLAH(CC)'tır diyen vardır, hepsine Hâşâ diyoruz. Gördüğünüz üzere Şii'liğin tahrif edilmiş Yahudi ve Hristiyan'lıktan pek bir farkı yoktur. Bu saçmalıklara inananlara ALLAH(CC) tevbe nasip etsin, amin...
Murat bardakçı Allah ve ali sizden razı olsun
Şii'lik tamamen siyasi bir oluşumdur. Sahih olup, olmadığı belli olmayan bir hutbeden, Kerbela hadisesinden, Kuleyni zındığının uydurduğu el-Kâfi'sinden bir itikat sistemi oluşturmak saçmalığın daniskasıdır. İşi öyle ileriye götürmüşler ki; Hz. Ebu Bekr(r.a.)'e, Hz.Ömer(r.a.)'e, Hz.Aişe(r.a.)'ye küfür ederek kendilerince ibadet yapıyorlar. İnsan ancak bu kadar aşağılık ve cahil olabilir. Bu yapılanlar Hz. Ali(r.a.)'ye de hakarettir. Hz. Ali(r.a.) Efendimiz, bu Şii gerizekalılar gibi ahmak değildi. Eğer hakkı yendiğini, İslam'ın zarar gördüğünü düşünse, direkt çeker kılıcını savaşırdı. Kendisi savaşmamış, 3 halifeyle beraber hizmet etmiş; bu Şii salaklar hala neyi tartışıyor. Efendimiz(asm) bir Hadis-i Şeriflerin; Ali(r.a.) gün gelecek insanlar sende olmayan vasıfları sana isnâd edecekler buyuruyor. Şii'ler bunu yaşıyor. Ehli Sünnette Hadis'in tanımı Rasulullah(sav)'tan sâdır olan söz, fiil ve takriratın tümüdür. Şia'da ise Masumdan sâdır olan, ve de takiyye olmayan söz, fiil ve takrirattır; yani Şia kafasına göre hoşuna gitmeyen bir Hadis hakkında; Rasûlullah(sav) burada takiyye yapmıştır diyebilecek kadar aşağılıktır; sen kimsin de hiçbir tahlil yöntemine başvurmadan Rasûlullah (sav) hakkında takiyye yapmıştır diyebiliyorsun! Şia'nın uydurma hadislerinde Ehli Sünnet'te olduğu gibi bir tahlil yöntemi yoktur; yani yalan ve uydurma kaynamaktadır. Ehli Sünnet bunları en ince şekilde Sahih, zayıf, mevzu, merfu, muallel, şâz ve de isnad, senet hatta bunun gibi birçok tahlil yöntemleriyle en ince ve doğru şekilde kaynaklaştırmıştır. Ayrıca Şia'nın MASUM'dan sâdır olan diye zikrettiği 12 İMAMDIR, 12 İMAM'a Ehli Sünnet'te inanır fakat MASUMİYET kavramı GÜNAH İŞLEMEYEN demektir, bu da SADECE PEYGAMBERLERE MAHSUSTUR. Yani Şia burada da saçmalamaktadır. Onlara göre 12 İmam hiç günah işlememiştir, işleyemez, yani 12 İmamı peygamber yerine koymaktadır. Ayrıca bugün Şii'liğin birçok çeşidi vardır. Hz. Ali(r.a.) peygamber diyen vardır, ALLAH(CC)'ın oğlu diyen vardır; direkt ALLAH(CC)'tır diyen vardır, hepsine Hâşâ diyoruz. Gördüğünüz üzere Şii'liğin tahrif edilmiş Yahudi ve Hristiyan'lıktan pek bir farkı yoktur. Bu saçmalıklara inananlara ALLAH(CC) tevbe nasip etsin, amin...
Bende ehli sünnetim Hz Ali gönlümde bir başkadir
İmam Ali'nin Nehcul Belagasında Açıkça Buyurduğu Gibi: İlk 3 Falanca Şahıs Hz Ali'nin Hakkını Gasp Etmiştir.
Üzücü bir durum aynı zamanda zor bir durum aldanmanin ve aldatmanın ardından gerçeği söyleye bilmek
Kaç defa kıvırdı kaç defa ıg gıg yaptı. Kaç defa saptırmak istedi. Gerçeği kabul etmek işte bu kadar zor
Ehli sünnetin gerçekler karşısındaki acizliği..
Kimi dinledin ki sen, aciz olan sizsiniz. Aç Doç Dr. Serdar Demirel bu konunun dünyadaki en büyük uzmanını dinle. Şii'lik tamamen siyasi bir oluşumdur. Sahih olup, olmadığı belli olmayan bir hutbeden, Kerbela hadisesinden, Kuleyni zındığının uydurduğu el-Kâfi'sinden bir itikat sistemi oluşturmak saçmalığın daniskasıdır. İşi öyle ileriye götürmüşler ki; Hz. Ebu Bekr(r.a.)'e, Hz.Ömer(r.a.)'e, Hz.Aişe(r.a.)'ye küfür ederek kendilerince ibadet yapıyorlar. İnsan ancak bu kadar aşağılık ve cahil olabilir. Bu yapılanlar Hz. Ali(r.a.)'ye de hakarettir. Hz. Ali(r.a.) Efendimiz, bu Şii gerizekalılar gibi ahmak değildi. Eğer hakkı yendiğini, İslam'ın zarar gördüğünü düşünse, direkt çeker kılıcını savaşırdı. Kendisi savaşmamış, 3 halifeyle beraber hizmet etmiş; bu Şii salaklar hala neyi tartışıyor. Efendimiz(asm) bir Hadis-i Şeriflerin; Ali(r.a.) gün gelecek insanlar sende olmayan vasıfları sana isnâd edecekler buyuruyor. Şii'ler bunu yaşıyor. Ehli Sünnette Hadis'in tanımı Rasulullah(sav)'tan sâdır olan söz, fiil ve takriratın tümüdür. Şia'da ise Masumdan sâdır olan, ve de takiyye olmayan söz, fiil ve takrirattır; yani Şia kafasına göre hoşuna gitmeyen bir Hadis hakkında; Rasûlullah(sav) burada takiyye yapmıştır diyebilecek kadar aşağılıktır; sen kimsin de hiçbir tahlil yöntemine başvurmadan Rasûlullah (sav) hakkında takiyye yapmıştır diyebiliyorsun! Şia'nın uydurma hadislerinde Ehli Sünnet'te olduğu gibi bir tahlil yöntemi yoktur; yani yalan ve uydurma kaynamaktadır. Ehli Sünnet bunları en ince şekilde Sahih, zayıf, mevzu, merfu, muallel, şâz ve de isnad, senet hatta bunun gibi birçok tahlil yöntemleriyle en ince ve doğru şekilde kaynaklaştırmıştır. Ayrıca Şia'nın MASUM'dan sâdır olan diye zikrettiği 12 İMAMDIR, 12 İMAM'a Ehli Sünnet'te inanır fakat MASUMİYET kavramı GÜNAH İŞLEMEYEN demektir, bu da SADECE PEYGAMBERLERE MAHSUSTUR. Yani Şia burada da saçmalamaktadır. Onlara göre 12 İmam hiç günah işlememiştir, işleyemez, yani 12 İmamı peygamber yerine koymaktadır. Ayrıca bugün Şii'liğin birçok çeşidi vardır. Hz. Ali(r.a.) peygamber diyen vardır, ALLAH(CC)'ın oğlu diyen vardır; direkt ALLAH(CC)'tır diyen vardır, hepsine Hâşâ diyoruz. Gördüğünüz üzere Şii'liğin tahrif edilmiş Yahudi ve Hristiyan'lıktan pek bir farkı yoktur. Bu saçmalıklara inananlara ALLAH(CC) tevbe nasip etsin, amin...
Mən dəhşətə gəlirəm ki, bu qədər aciz qalırlar,yenə də yalana davam edirlər.
@@eldarsalmanov4408ṣeytan es nece iṣini gôrmelidir ...
@@eldarsalmanov4408ozleri artiq oz yalanlarina inanirlar
Yalan söylemese kekelemezdi zaten
Nehcü'l-Belağa" isimli eserde geçen "Şıkşıkıyye Hutbesi"yle ilgili olarak İmam Zehebî, bu hutbede bazı sahabelerin lanetlenmesi ve onların şahsiyetlerini zedeleyen ifadelerin bulunması, birçok yerinde edebî üsluba uymayan ifadelerin bulunmasından dolayı, bu hutbenin Hz. Ali (ra)'nin belagat ve fesahatiyle çelişki arzettiğini, dolayısıyla bu hutbenin Hz Ali (ra)'ye nispet edilemeyeceğini söylemektedir. (bk. Mizanü'l-i'tidal, 3/124)
Aynı tespitleri İbn Hacer (Lisanü'l-mizan, 4/223) Katip Çelebi (Keşfüz-Zünun, 2/1991) ve Carl Brockelmann (GAL, 1/1511; Suppl. 1/704) gibi müellifler de dile getirmektedir. (bk. TDV İslam Ansiklopedisi, Nehcü'l-Belağa md.)
Qasp etdiler niye bu sözü soylemiyorsunuz?
Bu hutbe cok acıktı hz alinin hakkını gasb ettiler bu adam resmen kıvıryor
Senin gibileri ozamanda varmışki hiç yaşanılmaması gereken savaşlar yaşanılmış.
Hz Ali❤
Videonun sonunda Arap tarihi değil İslam tarihi diyerek taşı gediğine ottutturmuş topu 90a çakmış helal olsun
Arap tarihi tabi ki, Ali, Ebubekir, Hasan, Fatima bunlar İsveçli mi? Kolombiya da mı yaşıyorlardı?
@@postyoda Arap tarihi olsaydı cahiliye devri konuşulurdu. Burada İslam tarihi konuşuluyor.
Hz. Ali r.a. Efendimiz, Peygamber efendimiz s.a.v. in sadece akrabası değil onun ehli beyti ve ilmin kapısı Allah'ın Aslanı ve Efendimiz s.a.v. in en yakınlarından birisi çok sevdiği damadıdır. Hz Ali r.a. ı sevmek bizim olmazsa olmazımızdır, hem de çok sevmek. Sadece Efendimiz s.a.v. in ashabı olduğu için değil bir çok gerekçeyle. Hz. Alinin r.a. hılafet makamına Hz. Muaviye r.a. den çok daha layık olduğu açıktır. Tartışılamaz bile, Hz Ali gibi bir sahabe ve Efendimizin s.a.v. sevdiği ilim ve cesaret abidesi buna inanıp savunmuşsa bir başkasının söz hakkı olmaz. Ama nasip olayı, Allah c.c. en doğruyu bilir ve Muaviye r.a. de ashabı Kiram dan olduğu için onu da severiz, düşmanı olamayız.
Muaviye Ali'ye düşman olmuşmudur kardeşim. Resulullah diyor ki Ali'ye düşman olan bana düşmandır diyor
Nehcül Belağanin sanatı sahihtir
Helal sana murat bardakçı
Şii'lik tamamen siyasi bir oluşumdur. Sahih olup, olmadığı belli olmayan bir hutbeden, Kerbela hadisesinden, Kuleyni zındığının uydurduğu el-Kâfi'sinden bir itikat sistemi oluşturmak saçmalığın daniskasıdır. İşi öyle ileriye götürmüşler ki; Hz. Ebu Bekr(r.a.)'e, Hz.Ömer(r.a.)'e, Hz.Aişe(r.a.)'ye küfür ederek kendilerince ibadet yapıyorlar. İnsan ancak bu kadar aşağılık ve cahil olabilir. Bu yapılanlar Hz. Ali(r.a.)'ye de hakarettir. Hz. Ali(r.a.) Efendimiz, bu Şii gerizekalılar gibi ahmak değildi. Eğer hakkı yendiğini, İslam'ın zarar gördüğünü düşünse, direkt çeker kılıcını savaşırdı. Kendisi savaşmamış, 3 halifeyle beraber hizmet etmiş; bu Şii salaklar hala neyi tartışıyor. Efendimiz(asm) bir Hadis-i Şeriflerin; Ali(r.a.) gün gelecek insanlar sende olmayan vasıfları sana isnâd edecekler buyuruyor. Şii'ler bunu yaşıyor. Ehli Sünnette Hadis'in tanımı Rasulullah(sav)'tan sâdır olan söz, fiil ve takriratın tümüdür. Şia'da ise Masumdan sâdır olan, ve de takiyye olmayan söz, fiil ve takrirattır; yani Şia kafasına göre hoşuna gitmeyen bir Hadis hakkında; Rasûlullah(sav) burada takiyye yapmıştır diyebilecek kadar aşağılıktır; sen kimsin de hiçbir tahlil yöntemine başvurmadan Rasûlullah (sav) hakkında takiyye yapmıştır diyebiliyorsun! Şia'nın uydurma hadislerinde Ehli Sünnet'te olduğu gibi bir tahlil yöntemi yoktur; yani yalan ve uydurma kaynamaktadır. Ehli Sünnet bunları en ince şekilde Sahih, zayıf, mevzu, merfu, muallel, şâz ve de isnad, senet hatta bunun gibi birçok tahlil yöntemleriyle en ince ve doğru şekilde kaynaklaştırmıştır. Ayrıca Şia'nın MASUM'dan sâdır olan diye zikrettiği 12 İMAMDIR, 12 İMAM'a Ehli Sünnet'te inanır fakat MASUMİYET kavramı GÜNAH İŞLEMEYEN demektir, bu da SADECE PEYGAMBERLERE MAHSUSTUR. Yani Şia burada da saçmalamaktadır. Onlara göre 12 İmam hiç günah işlememiştir, işleyemez, yani 12 İmamı peygamber yerine koymaktadır. Ayrıca bugün Şii'liğin birçok çeşidi vardır. Hz. Ali(r.a.) peygamber diyen vardır, ALLAH(CC)'ın oğlu diyen vardır; direkt ALLAH(CC)'tır diyen vardır, hepsine Hâşâ diyoruz. Gördüğünüz üzere Şii'liğin tahrif edilmiş Yahudi ve Hristiyan'lıktan pek bir farkı yoktur. Bu saçmalıklara inananlara ALLAH(CC) tevbe nasip etsin, amin...
Ruslar buna "короткое замыкание" deyirlər. Türkçedə kisa devre. Hoca короткое замыкание edir.
Hz ali efendimiz beni effetsin
Əşhədü ənnə Əmirəl Möminin Əliyyən Vəliyullah.
Pak Əhli Beyt alehissalamın haqqın qəsb edən Əbu Bəkr və Ömərə lənət olsun.
Hangi bölüm bu tamamı var mı
Pratikte nasıl yürüdüğünü ben sana söyleyeyim Ebubekir halife iken Hz Ali nin ona biat etmesi için evi basılır
Ömer önderliğinde evi basılır o sırada Ali yoktur Fatma anamız kapıyı açmaz babam ehli beytine zulmü haram kılmıştır nedir sizden çektiğim der hiç umurlarinda olmaz ve kapı kırılır Fatma anamız kapı altında kalır ve kucağındaki 40 günlük masum Muhsin can verir Fatma Anamızın kaburgalarıni kırarlar devam etmeyecem konu uzun Hz Ali biat etmismis ne biati Gadir Hum yerinde Hz Muhammed ben kimin mevlasi isem Ali onun mevlasidir beni seven Ali'yi sever bana düşman olan Ali ye düşmandır........ Benden sonraki halifeniz Ali'dir der ve bu bu hilafet ile İslam tamamlanmış olur der Ebubekir Ömer Osman ve diğer sahabeler Hz Ali yi tebrik ederler ama peygamberin cenazesini Hz Ali kaldırır iken Ebu Süfyan önderliğinde Hz Ebubekir hilafet seçilir ve inkar orada baslar ehlibeyt e zulüm katliamı hakmış gibi kanunmus gibi uygularlar 12 imamları nasıl katlettiklerini biliyorsunuz dur
Nehcü'l-Belağa" isimli eserde geçen "Şıkşıkıyye Hutbesi"yle ilgili olarak İmam Zehebî, bu hutbede bazı sahabelerin lanetlenmesi ve onların şahsiyetlerini zedeleyen ifadelerin bulunması, birçok yerinde edebî üsluba uymayan ifadelerin bulunmasından dolayı, bu hutbenin Hz. Ali (ra)'nin belagat ve fesahatiyle çelişki arzettiğini, dolayısıyla bu hutbenin Hz Ali (ra)'ye nispet edilemeyeceğini söylemektedir. (bk. Mizanü'l-i'tidal, 3/124)
Aynı tespitleri İbn Hacer (Lisanü'l-mizan, 4/223) Katip Çelebi (Keşfüz-Zünun, 2/1991) ve Carl Brockelmann (GAL, 1/1511; Suppl. 1/704) gibi müellifler de dile getirmektedir. (bk. TDV İslam Ansiklopedisi, Nehcü'l-Belağa md.)
Uydurma kardeş bu rivayeti sadece Şii kaynaklar veriyor ki buda güvenilir değil birde bu işler ile ilgili nass bile yok hilâfet hak edenin geçeceği bir bir kurum hilafette saltanat olmaz şura işidir Ebubekir dururken Hz Ali halife olamazdı Hz Ebubekir daha tecrübeliydi Hz Ali halife olsaydı devlet daha erken parçalanırdı
Aynen doğru
Eşhedü enne emirel muminin eliyel veliyullah
Eşhedü enne emirel müminin eliyel huccetullah
hoca diye getirmişler, ama hiç bir şey bildiyi yok
Hz Ali hiç bir zaman kabul etmedi
Alçak adam İmam ne de ailesi Ebubekire biat etmemiştir . Fatıma annemiz ebubekire ve ömere bedduası ile hakka kavuşmuştur . Gelmiş imam ali , biat etti diyor. Hz Ali hz fatıma rahmete kavuştuktan sonra zoraki biat ile Hz Harun gibi davranmıştır
Nehcü'l-Belağa" isimli eserde geçen "Şıkşıkıyye Hutbesi"yle ilgili olarak İmam Zehebî, bu hutbede bazı sahabelerin lanetlenmesi ve onların şahsiyetlerini zedeleyen ifadelerin bulunması, birçok yerinde edebî üsluba uymayan ifadelerin bulunmasından dolayı, bu hutbenin Hz. Ali (ra)'nin belagat ve fesahatiyle çelişki arzettiğini, dolayısıyla bu hutbenin Hz Ali (ra)'ye nispet edilemeyeceğini söylemektedir. (bk. Mizanü'l-i'tidal, 3/124)
Aynı tespitleri İbn Hacer (Lisanü'l-mizan, 4/223) Katip Çelebi (Keşfüz-Zünun, 2/1991) ve Carl Brockelmann (GAL, 1/1511; Suppl. 1/704) gibi müellifler de dile getirmektedir. (bk. TDV İslam Ansiklopedisi, Nehcü'l-Belağa md.)
Şii'lik tamamen siyasi bir oluşumdur. Sahih olup, olmadığı belli olmayan bir hutbeden, Kerbela hadisesinden, Kuleyni zındığının uydurduğu el-Kâfi'sinden bir itikat sistemi oluşturmak saçmalığın daniskasıdır. İşi öyle ileriye götürmüşler ki; Hz. Ebu Bekr(r.a.)'e, Hz.Ömer(r.a.)'e, Hz.Aişe(r.a.)'ye küfür ederek kendilerince ibadet yapıyorlar. İnsan ancak bu kadar aşağılık ve cahil olabilir. Bu yapılanlar Hz. Ali(r.a.)'ye de hakarettir. Hz. Ali(r.a.) Efendimiz, bu Şii gerizekalılar gibi ahmak değildi. Eğer hakkı yendiğini, İslam'ın zarar gördüğünü düşünse, direkt çeker kılıcını savaşırdı. Kendisi savaşmamış, 3 halifeyle beraber hizmet etmiş; bu Şii salaklar hala neyi tartışıyor. Efendimiz(asm) bir Hadis-i Şeriflerin; Ali(r.a.) gün gelecek insanlar sende olmayan vasıfları sana isnâd edecekler buyuruyor. Şii'ler bunu yaşıyor. Ehli Sünnette Hadis'in tanımı Rasulullah(sav)'tan sâdır olan söz, fiil ve takriratın tümüdür. Şia'da ise Masumdan sâdır olan, ve de takiyye olmayan söz, fiil ve takrirattır; yani Şia kafasına göre hoşuna gitmeyen bir Hadis hakkında; Rasûlullah(sav) burada takiyye yapmıştır diyebilecek kadar aşağılıktır; sen kimsin de hiçbir tahlil yöntemine başvurmadan Rasûlullah (sav) hakkında takiyye yapmıştır diyebiliyorsun! Şia'nın uydurma hadislerinde Ehli Sünnet'te olduğu gibi bir tahlil yöntemi yoktur; yani yalan ve uydurma kaynamaktadır. Ehli Sünnet bunları en ince şekilde Sahih, zayıf, mevzu, merfu, muallel, şâz ve de isnad, senet hatta bunun gibi birçok tahlil yöntemleriyle en ince ve doğru şekilde kaynaklaştırmıştır. Ayrıca Şia'nın MASUM'dan sâdır olan diye zikrettiği 12 İMAMDIR, 12 İMAM'a Ehli Sünnet'te inanır fakat MASUMİYET kavramı GÜNAH İŞLEMEYEN demektir, bu da SADECE PEYGAMBERLERE MAHSUSTUR. Yani Şia burada da saçmalamaktadır. Onlara göre 12 İmam hiç günah işlememiştir, işleyemez, yani 12 İmamı peygamber yerine koymaktadır. Ayrıca bugün Şii'liğin birçok çeşidi vardır. Hz. Ali(r.a.) peygamber diyen vardır, ALLAH(CC)'ın oğlu diyen vardır; direkt ALLAH(CC)'tır diyen vardır, hepsine Hâşâ diyoruz. Gördüğünüz üzere Şii'liğin tahrif edilmiş Yahudi ve Hristiyan'lıktan pek bir farkı yoktur. Bu saçmalıklara inananlara ALLAH(CC) tevbe nasip etsin, amin...
GERÇEKLER ORTAYA ÇIKIYOR ARTIK KAYNAKLAR HERKESİN ELİNİN ALTINDA. HZ. ALİYE YAPILAN HAKSIZLIĞA HERKES BİR GÜN KULAK VERECEK. EBUBEKİR VE ÖMER HAK ETTİĞİ ELEŞTİRİYİ ALACAKLAR.
El insaf. Tarihi kaynak gösteriliyor açıkça halife seçileni eleştiriyor. Hala inanmıyorum deniyor. Ve bu kişi fakültelerde ders veriyor.
Nehcü'l-Belağa" isimli eserde geçen "Şıkşıkıyye Hutbesi"yle ilgili olarak İmam Zehebî, bu hutbede bazı sahabelerin lanetlenmesi ve onların şahsiyetlerini zedeleyen ifadelerin bulunması, birçok yerinde edebî üsluba uymayan ifadelerin bulunmasından dolayı, bu hutbenin Hz. Ali (ra)'nin belagat ve fesahatiyle çelişki arzettiğini, dolayısıyla bu hutbenin Hz Ali (ra)'ye nispet edilemeyeceğini söylemektedir. (bk. Mizanü'l-i'tidal, 3/124)
Aynı tespitleri İbn Hacer (Lisanü'l-mizan, 4/223) Katip Çelebi (Keşfüz-Zünun, 2/1991) ve Carl Brockelmann (GAL, 1/1511; Suppl. 1/704) gibi müellifler de dile getirmektedir. (bk. TDV İslam Ansiklopedisi, Nehcü'l-Belağa md.)
ÖLDÜ ZATEN
Bunun tümü nerde en basdan
Hz Ali hilafete Ömerden,Ebubekirden daha layıktı
Bie Peygamberin özellikle son peygamber olan Hz. Muhammed (s.a.v) efendimizin hasta döşeğinde iken islam ümmetinin başına kimin geleceğini vasiyet etmemesi çok enteresandır. Zira Hz. Muhammed bir anda birden vefat etmemiştir. Yaşı da ilerlemiş olan Hz Muhammed (s.a.v) kendi ölümünden sonra olacak ve olabilecek olayları görememesi çok üzücü olmuş. Mal varlığı konusunda vasiyetini yapmış ama çok daha büyük bir mesele olan hilafet konusunda vasiyet vermemiş olması , onun yakın geleceğe dair bile birşeyler göremediğini gösterir. Bundan hasıl olan akıl ise , şeyh , derviş, evliya ,sahabi veya Hz Muhammed in yakınları tarafından gelecekte olacak bazı şeyleri söylediği gibi hadislerin gerçekci olmadığının açıkca beyanıdır.
Hadis "Müslümanlar Yahudilerle savaşmadıkça kıyamet kopmayacaktır. O gün ağaçlar ve taşlar arkamda yahudi var diyecekler yalnız Garkad ağacı hariç. Çünkü o ağaç yahudi ağaçlarındandır." -Bugün Garkad ağacı en fazla İsrail'de vardır. 1948 yılında işgal edilen Filistin topraklarında Garkad ağacı bolluğunu düşünürsek ve bunun 14 asır öncesinden haber verilmesi nasıl bir tesadüf olabilir? Daha gelecekten haber veren ve isabetli olan birçok hadis vardır. Bazıları ise gerçekleşmeyi beklemektedir.
Ayrıca Nehcü'l-Belağa" isimli eserde geçen "Şıkşıkıyye Hutbesi"yle ilgili olarak İmam Zehebî, bu hutbede bazı sahabelerin lanetlenmesi ve onların şahsiyetlerini zedeleyen ifadelerin bulunması, birçok yerinde edebî üsluba uymayan ifadelerin bulunmasından dolayı, bu hutbenin Hz. Ali (ra)'nin belagat ve fesahatiyle çelişki arzettiğini, dolayısıyla bu hutbenin Hz Ali (ra)'ye nispet edilemeyeceğini söylemektedir. (bk. Mizanü'l-i'tidal, 3/124)
Aynı tespitleri İbn Hacer (Lisanü'l-mizan, 4/223) Katip Çelebi (Keşfüz-Zünun, 2/1991) ve Carl Brockelmann (GAL, 1/1511; Suppl. 1/704) gibi müellifler de dile getirmektedir. (bk. TDV İslam Ansiklopedisi, Nehcü'l-Belağa md.)
4:28 demek sünni alimler baya gizletmekte becerekli kişiler dir ki bu programa kadar 1300 yıl bu hutbeleri yani esasinda şia'yi sansur ettiler ve bastırdılar Sünni topluluklarda
Ayaq yoluna sol ayakla gir sag ayakla çık bu kadar basit bi şeyi söyleyen efendimiz kendınden sonra emir sahibi birisini bırakmadan gidermi?? Kendi vicdanına otur bi düşün dersen ola bilir mantıklıdır düşüncenin yanlış oldugunu söydlemekle birlikte saygı duyarım..
@@hasanerdemir514 ben böyle bir düşünceye saygı duymuyorum. Zira Peygamber efendimiz her şeyi söylemiş ve Gadir Hum çölünde Hz Alini kendisnden sonra Halife olarak seçmiştir. Aksini düşünmek Peygamber efendimize hakaret etmek demektir.
Daha sonra o hutbe Hz. Ali ye sorulunca Hz. Ali. " Ben onu unuttum sizde unutun. Kizginken soylenmiş sozlerdir demistir.deniliyor.
Tamamın linkini atarmısınız
Hz.Əbu Bəkr (R.Anh)❤Hz.Əli (R.Anh) efendilərimiz Rabbimin ve Rasulunun dostlarıdır!Sevməyənlər münafiqlərdir!Vahabilik və şiəlik yerin dibinə girəcək!Yolumuz Quran ve Sünnədir!Hadislərdə,Aləmlərin Kitabı Quran'a aparan yoldur!
Hz Ali Olmasaydı İslam olmazdı
Görursuz haqqı qebul etmey istemirsiz
Peygamberimiz bile kimseyi işaret etmezken, Ali’nin böyle bir imtiyaz arzulaması akılcı değil.
HaberTürk bu konugu çok aradınız mı?
Ehlibeyt’in mensubu olan şahısların hiç biri Halifelerin hiç birine biat etmedi. Hak. Batıla biat etmez.
Masal kitapları, Ehl-i Beytten hiçbir kimsenin, Hz. Ebubekir ve Ömer'e beyat etmediğini yazıyor.
Əbu bəkirə beyət etməyən sahabələr
Birde bu konuları sabır meşhur dan dinleyin yutup da
Qədirhum hadisəsini insanlar nasılda kabul edəməz ??? Hər yerde bu yazılıb . Bu kadar körmüyüz ? ALLAH SUBHAN MUTAAL Kuranda buyurmuş : ALLAH onların kalplerini ve gözlerini mühürlemiş ..... Aslında sual edib aramaq lazım. Haqiqetleri danaraq üzərinden keçmek çok kolay ...
ey müslümanlar benden sonra Alidir diye bir kaynak gösterirsen hemen şia olacağım.
Şıkşıyeyi hutbesini daha doğru dürüst bilmiyor çok yazık
Buradaki hoca izlediğim kadarıyla zayıf yada bilgisi bu konularda eksik gibi
Hz. Ali "ben" diye konuşacağını sanmıyorum
Pratikte emeviler üç kagitcilikla almışlar … hz Ali ve ehli beyt ne ebubekiri ne ömeri ne Osman Halife kabul etmez ve etmedi edemez lütfen eğitimliler olarak biraz kitap okuyun… Yaşar nuri hocamı örnek alın lütfen karglar guler bu konusmalara 😂😂😂😂😂
Doğrunu gebul etsen canın çıxar Vallah😣
biat etmiyorsa itiraz ediyordur; tüm din tüccarları gibi kiviryor hoca...
Nehcü'l-Belağa" isimli eserde geçen "Şıkşıkıyye Hutbesi"yle ilgili olarak İmam Zehebî, bu hutbede bazı sahabelerin lanetlenmesi ve onların şahsiyetlerini zedeleyen ifadelerin bulunması, birçok yerinde edebî üsluba uymayan ifadelerin bulunmasından dolayı, bu hutbenin Hz. Ali (ra)'nin belagat ve fesahatiyle çelişki arzettiğini, dolayısıyla bu hutbenin Hz Ali (ra)'ye nispet edilemeyeceğini söylemektedir. (bk. Mizanü'l-i'tidal, 3/124)
Aynı tespitleri İbn Hacer (Lisanü'l-mizan, 4/223) Katip Çelebi (Keşfüz-Zünun, 2/1991) ve Carl Brockelmann (GAL, 1/1511; Suppl. 1/704) gibi müellifler de dile getirmektedir. (bk. TDV İslam Ansiklopedisi, Nehcü'l-Belağa md.)
İlk cümlesinden belli taraflı olduğu. Bu riyakarlık girer. Murat ve Erhan beyler konuşsa yeter. Bir de konuşmacı olarak TV'ye çıkıyor.
evet ya hep aynı eklemer yapılmış ama kendi kaynakları çok sağlam
O zaman hadislerde kuranda sonradan yazılmış işlerine geldiklerine ekleme diyorlar işlerine gelmediklerine sahih diyorlar bence bu emevi dininde sorun var
Sen kimsin ki öyle olduğunu düşünmüyorum diyorsun Hz Ali hakkında hiç birşey bilmeden konuşman senin suçun değil seni oraya cikaranda
Nehcü'l-Belağa" isimli eserde geçen "Şıkşıkıyye Hutbesi"yle ilgili olarak İmam Zehebî, bu hutbede bazı sahabelerin lanetlenmesi ve onların şahsiyetlerini zedeleyen ifadelerin bulunması, birçok yerinde edebî üsluba uymayan ifadelerin bulunmasından dolayı, bu hutbenin Hz. Ali (ra)'nin belagat ve fesahatiyle çelişki arzettiğini, dolayısıyla bu hutbenin Hz Ali (ra)'ye nispet edilemeyeceğini söylemektedir. (bk. Mizanü'l-i'tidal, 3/124)
Aynı tespitleri İbn Hacer (Lisanü'l-mizan, 4/223) Katip Çelebi (Keşfüz-Zünun, 2/1991) ve Carl Brockelmann (GAL, 1/1511; Suppl. 1/704) gibi müellifler de dile getirmektedir. (bk. TDV İslam Ansiklopedisi, Nehcü'l-Belağa md.)
Ahsen hoca agzina Saglik hakki insanlara catdirdiginiz icin utanmir kekeleyir yalan soyleyir Hazrati Ali hec vaxt biat etmedi gozumde tikan bogazimda sumuk gibi sebr etdim souled.hakki bilib saklayanlara Allah ve lanet ede bilenlerin hepsinin laneti olsun Amin
Nehcü'l-Belağa" isimli eserde geçen "Şıkşıkıyye Hutbesi"yle ilgili olarak İmam Zehebî, bu hutbede bazı sahabelerin lanetlenmesi ve onların şahsiyetlerini zedeleyen ifadelerin bulunması, birçok yerinde edebî üsluba uymayan ifadelerin bulunmasından dolayı, bu hutbenin Hz. Ali (ra)'nin belagat ve fesahatiyle çelişki arzettiğini, dolayısıyla bu hutbenin Hz Ali (ra)'ye nispet edilemeyeceğini söylemektedir. (bk. Mizanü'l-i'tidal, 3/124)
Aynı tespitleri İbn Hacer (Lisanü'l-mizan, 4/223) Katip Çelebi (Keşfüz-Zünun, 2/1991) ve Carl Brockelmann (GAL, 1/1511; Suppl. 1/704) gibi müellifler de dile getirmektedir. (bk. TDV İslam Ansiklopedisi, Nehcü'l-Belağa md.)
Alın size şia kitabı nechul belagada imam Ali'nin muaviye'ye yazdığı mektup bile var ilk üç halifeye biad ettiği hatta hilafetin şura ile olacağı ile alakalı ve hatta Allah'ın hoşnut olduğunu açıkça söylüyor.
6. MEKTUP: hz.Ali'nin
Muaviye'ye yazdığı mektup:
Şüphesiz Ebubekir'e, Ömer'e, Osman'a biat edenler, onlara biat ettikleri şekilde bana da biat ettiler. Orada bulunanların (başkasını) seçme hakkı olmadığı gibi, bulunmayanın da reddetme hakkı yoktur. Şûra, ancak Muhacirler'e ve Ensar'a aittir; onlar, toplanıp birisine uyar ve imam olarak nitelendirirse, bu Allah'ın da hoşnut olduğu bir iştir. Kim onların hükmüne razı olmayıp kınayarak veya bidate uyarak onların işlerini terk ederse, onu geri çevirirler. Kabul etmezse, müminlerin yoluna tabi olmadığı için onunla savaşırlar ve döndüğü şeyin vebalini de Allah, onun boynuna yükler. Ey Muaviye! Ömrüme yemin olsun, eğer heva ve hevesine uymadan aklınla düşünürsen, beni Osman'ın kanına girenlerden en uzak (ve tertemiz) bulursun. Sen çok iyi biliyorsun ki ben, bu işin dışındaydım. Ama yok bu işi benim üzerime yıkmak istiyorsan ve bildiğini (gerçekleri) gizliyorsan o baş-ka... Ve's-Selâm
110 Radî, Nehcü’l Belâğa, çev. Adnan Demircan, 306-307; krş. Belâzürî, Ensâbu’l-Eşrâf, çev. Hikmet Akdemir, 2/426-427.
Şia kafalara anlatamazsın. Onlarda ebu cehil inadı vardır
@@omeraygun6210 ulan madem Şii kitabı neden Ömer ile Ebubekiri övsün
@@Mehmet_23 oglum sen man kafamısın...adam neçhul belagadan kaynak vermiş .sayfa numarası vermiş işte..bize ne hırlıyon😃
@abcde7515 sizde kafa güzel o zaman Muaviye Sünnilige göre temiz bir adam hatta Hz Muaviye oluyor sünnilik de
Xutbəni qısaltmadan yazsan əla olardı. Tam şəkli budur :
İmam Əli əleyhis-salamın Müaviyəyə olan məktublarındandır (ki, onu Şama Cərir ibn Abdullah Bəcəlli vasitəsi ilə göndərib və onda öz xilafətinin haqq və düzgün olmasını sübut edərək Osmanı öldürməkdən uzaq olduğunu açıqlayıb). Əbu Bəkr, Ömər və Osmanla bey’ət edənlər (onları xilafətə təyin edənlər) həmin yolla mənimlə bey’ət edərək əhd-peyman bağladılar (işlərin idarəçiliyini mənə tapşırdılar). Odur ki, (xilafətin Allah və Peyğəmbər tərəfindən təyin edilmə ilə deyil, ümmətin ümumi rəyi ilə bərqərar olmasına və xalqın ümumi rəyə gələrək Əbu Bəkr, Ömər və Osmanı xəlifə təyin etmələrinə əqidə bəsləyən sizlər bilməlisiniz ki, məni də xilafətə həmin şəxslər, yəni, xalq kütləsi təyin edib. Buna görə də) orada (beyətdə) olanların (Təlhə və Zübeyr kimilərin) ondan başqasını seçmək haqqları yoxdur. Orda olmayanın da (sənin kimilərin də) onu qəbul etməmək haqqı yoxdur. (Sizin əqidənizə görə xilafət məsələsində) məşvərət aparmaq Mühacirlərin (Məkkədən Mədinəyə gələrək Həzrət Peyğəmbərə-səlləllahu əleyhi və alih- qoşulanların) və Ənsarın (Mədinədə Həzrət Peyğəmbərə iman gətirərək yardım edənlərin) haqqıdır. Onlar toplaşaraq bir nəfəri xəlifə və imam adlandırsalar, Allahın razılığı da həmin işdə olar. Əgər kimsə (xəlifədə) eyb və nöqsan tapması səbəbindən (bəhanəsi ilə, məsələn, Müaviyənin Osmanın öldürülməsini ona nisbət verməsi kimi) və ya (dində rəva olmayan şeyi ona daxil etmək Təlhə, Zübeyr və onların tərəfdarlarının əhd-peymanlarını pozmaları kimi) bid’ət nəticəsində onların əmrlərindən (onların gördükləri işlərdən) boyun qaçırsa, onu itaət etməyə vadar edərlər. Əgər (öyüd-nəsihət fayda verməsə və) onların göstərişlərini qəbul etməsə, (sizin əqidənizə görə) onunla möminlərin yolundan başqa bir yol ilə getdiyi üçün vuruşarlar. Allah (da) onu üz tutduğu şeyin öhdəsinə buraxar. Ey Müaviyə, canıma and olsun, əgər ağlına müraciət etsən (fikrə dalıb düşünsən) və nəfsi istəklərinə göz yumsan, (yersiz danışmaz, Osmanın öldürülməsini mənimlə peyman bağlamamağına bəhanə gətirməzsən) görərsən ki, mən Osmanın qanında (öldürülməsində) ən təmiz adam olmuşam; bilərsən ki, mən ondan uzaqlaşaraq bir guşəyə çəkilmişdim. Amma sən (nəfsi isətəklərə uyaraq) böhtan atıb onun öldürülməsini mənə nisbət verirsən və sənə məlum olan şeyi gizlədirsən. Salama layiq kimsəyə salam olsun!
akıl sahipleri ve aklını kullanabilenlerin cıkar ve menfaati varsa dahi aradan çıkarıp kavrayıp uygulayabileceği yüceler yücesi yaratıcının aklıma gelen bu konu ile ilgili bikaç sözleri
Bakara Suresi 141. Ayet
Onlar bir ümmetti, gelip geçtiler. Onların kazandıkları kendilerine, sizin kazandıklarınız da size aittir. Siz onların yaptıklarından sorguya çekilmeyeceksiniz.
Ahkâf Suresi 9. Ayet
Ey Muhammed! De ki: "Ben Peygamberlerin ilki değilim. Bana ve size ne yapılacağını da bilmem. Ben ancak bana vahyedilene tabi oluyorum. Ben ancak apaçık bir uyarıcıyım.
Tamam da Hz.Ali haşa korkak biri miydi ki istemediği birine biat etti. O Allah'ın aslanı idi
Tek başına bir aslan o kadar çakalın içinde napsın. Hz Harun gibi yapmış Hz fatıma rahmetinden sonra zoraki biat ile devam etmiştir islam dağılmasın diye.
@@onurgns tek mi, çok fazla seveni vardı
@@mesahan çok seven vardı diye Hz Hüseyin tek 73 kişi ile Yezide savaş açtı koca Mekke ve Medine'den 73 kişi ile Yezid ile cenk etti ve Hz Hüseyine destek vermeyenlerin bir çoğu dönemin önemli sahabeleri olarak görülüyor
Biat etmedi
Hazreti Ali (Radıyallahu Anh) anlatıyor: "Resulullah (Aleyhissalâtu Vesselâm) buyurdular ki: "Ebu Bekr ve Ömer, bu ikisi kendilerinden önce ve sonra gelip geçecek peygamberler dışında kalan bütün cennetliklerin olgun yaşta olanlarının efendileri olacaklardır. Ey Ali, bu hususu, hayatta kaldıkları müddetçe onlara haber verme!"
Kaynak : İbnu Mace Sünen (95) - Hds :(6010)
hadis ali'den geliyor senin iddiana göre ali'nin peygamberin sözüne itimadı yok muydu diyorsun
ey rafiziler siz ne zaman aklınızca ali'ye sahip çıkmaya çalışsanız ali'ye hiç kimsenin atmadığı iftiraları atıyorsunuz
son olarak şunları söyleyeyim
Dört kişi vardır ki, onların sevgisi münafığın kalbinde birleşmez ve onları ancak mümin sever. (Bunlar) Ebu Bekir, Ömer, Osman ve Ali’dir.
(İbn Asakir, Tarihu Dimeşk, Beyrut, 1971, 21/463)
Şeyhulislâm İbn Teymiyye rahimehullah dedi ki: “Bu Râfızîlerin fitnesi; Yahudilerin fit-nesidir. Yahudiler: “Krallığa ancak Dâvûd’un soyu lâyıktır” derlerken Râfızîler de: “İmamlık ancak Ali evladına lâyıktır” diyorlar.
Yahudiler: “Mesih Deccal ve kılıç inene kadar Allah yolunda cihâd yoktur” derken, Râfızîler: “Mehdî gelip bir münâdî semâdan sesleninceye kadar, Allah yolunda cihâd yok-tur” diyorlar.
Yahudiler, namazı yıldızlar görününceye kadar erteliyor, Râfızîler de akşam namazını yıldızlar çıkıncaya kadar geciktiriyorlar. Ha-dis-i şerîf’te ise şöyle buyrulur: “Ümmetim iftarda acele ettikleri ve akşam nama-zını yıldızlar görününceye kadar erte-lemedikleri sürece, fıtrat üzere kalmaya devam edeceklerdir.”[1] Yahudiler Tevrat’ı tahrif ettiler, Râfızîler de Kur’an’ı tahrif ettiler.
Yahudiler mestlere mesh etmezler, Râfı-zîler de mestlere mesh etmezler. Yahudiler “O bizim meleklerden düşmanımızdır” diyerek Cebrail aleyhisselam’a düşmanlık ederler, Râ-fızîler de Cebrail vahyi Muhammed’e getir-mekle hata etti derler.[2]
Râfızîler, aynı şekilde Hıristiyanların da bazı hasletlerine uyum göstermektedirler. Hı-ristiyanlar, kadınlarına Mehir ödemez, meta olarak faydalanırlar. Râfızîler de aynı şekilde mut’a nikâhını helâl sayarak böyle evlenirler.
Yahudi ve Hıristiyanlar, iki haslet ile Râfı-zîlerden üstündürler: Yahudilere sizin dîni-nizin en hayırlısı kimdir? Diye sorulunca “Mû-sâ’nın ashâbı” derler. Hıristiyanlar da dinle-rinin en hayırlısı sorulduğu zaman “İsa’nın havârileridir” derler. Râfızîlere: “Dîninizin en şerlileri kimdir?” diye sorsalar: “Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem’in ashâbıdır” derler.[3]
[1] İmam Ahmed (4/147, 5/417, 422) Ebû Dâvûd (418) İbn Mâce (689) Zevâid’de: İsnâdı hasendir, denildi.
[2] Gurrabiye denilen şiî fırkası, Cibril aleyhisselam’ın vahyi Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem’e getirmekle hainlik ettiğini, bu risalete Ali radıyallahu anh’ın daha hak sahibi olduğunu iddia ederler. Bu yüzden: “el-Emîn Haydarın hakkını alıkoymakla hain oldu” derler. Halbuki Allah subhanehu ve teâlâ onu güvenilirlik ile vasıflandırmıştır: “Onu Rûhu'l-Emîn (Cebrâil) indirdi.” (Şuara,193)
[3] Şeyhulislâm İbn Teymiyye, Minhâcu’s-Sunne (1/24)
Qardaş buksavat eliyireee😂
Nadir şahin mektubunu okusaz iyi olur.
Birşeyler biliyorsunuzda insanlara niye doğru anlatmıyorsunuz?
Malesef Turkiyede bu barede konuşanı zor durumlara duşer. Alinin hakkını yediler. Bu bir fakdı
Bu videonun tamamını nerden bakabilirim bilen var mı
Program konusu ve misafir profun ismi ve murat bardakçinin gömlek rengi den kendi çabanla bulabilirsin belki
4:28 demek sünni alimler baya gizletmekte becerekli kişiler dir ki bu programa kadar 1300 yıl bu hutbeleri yani esasinda şia'yi sansur ettiler ve bastırdılar Sünni topluluklarda
@@galaxyj5samsung413 eyvallah hocam buldum
Sıfır bilgi hutbe çok net inat etmeyene Gadir Hum ????????
İnat etmeyenlere, Gadir-i Hum'da ne olmuş?
Xilafət hz. Əlinin olmalı idi ən başdan
Peygamberimizin defini sırasında sahabe ne yapıyordu.kim defin işlemlerini gerçekleştirdi.Karşı çıkmadı biat da etmedi
Azərbaycandan Salamlar bir soru sormak istərdim bilsəniz doğrudu Hz Ali xilafəti kabul etmedi kimin yanında durardiniz.
Şiki şiki baba hutbesi de var mıydı?
Onu bilemem ama Hilafet gasb eden ömer ebubekr osman vardır.Vicdansız
Bir takim əkləmələr yapilmış deyen şahıs azerbaycain elşad mirisimi
Hardal yazılmış ki Hz Ali ilk xalifedir.
Konuk, "yani ığ ıhı ığ" Dan başka bir şey söylememiş. Donanım sıfır
Donanımla alakalı bir durum değil bu aziz kardeşim İslam tarihinde hasıraltı edilen bir gerçek gün yüzüne çıktığı için ne diyeceğini bilemedi :)
Konuşanlmıyor dili gerçeği söylemeye gelmiyor
nasıl yok. gadiri humu nereye koyacaksınız. el gadiri okudunuz mu. yüzlerce sünni kaynaktan anlatılmış gadiri hum vakası. Peygamber (saa) kendisinden sonra açık ve net olarak İmam Aliyyel Murtezayı bırakmıştır.
Biat etse ne olur etmese ne olur. Her halifeyi heskes kabul etmez tabiki. İnsan bu, şeytan hep kulağına bişeyler fısıldar.
Bilmeyen bilsinki Maturidi Hanefi mezhebindenim
Hocam bilmiyorsun Hz Fatımanın ölümünden sonra biat etti
biraz da muaviye yi övseydi tam olurdu. Hz. Ali nin biat etmediğini sağır sultan bile duymuş ama bu adam duymamış. Tüh sana
Hocamız istemeden cevap veriyor.
Hoca hangisi?
Hz. Ali'nin hakkını gasp eden, sadece Muaviye'dir. Bunun dışında hiçbir kimse Hz. Ali'nin hakkını gasp etmemiştir.
Bu nə nağıl danışır əbubəkrin tapşırığı ilə ömər yandırmadımı imam əlinin evin ,xanım zəhra niyə kuslu halda dunyadan gedib
Adam ne kadar cahil uyduruyor hz ali fatma annemiz ölünce biat etti. Hz ali biat ettikten sonra diğer hasimogullari biat etti
Biat etti olarak kabul edersek şıkşıkiyye hutbesini nereye koyalım ozaman. Tavanamı asalım
İlk evvel insan kimi cavab ver.boş boş konuşursun yalandan.Alimsense haqqi gizletme
Bu adamın birşey bildiği yok 😂
Hakki soylemek hər kişinin işi deyil.
Ya hocam etti etmedi aslında etti doğru bilgi ver.
NEDEN HZ FATIME ANNIMIZI KIM NEDEN ŠEHID EDILDI. TAM HZ MUHEMMEDIN VEFATINDAN SONRA NEDEN NEDEN CANI CANIMDI DEDIYI HZ MUHEMMEDIN TEK QIZI HAMILE OLARKEN NASIL ŠEHID OLUNDU
İmam ali biat etmedi yalanlarınızla insanları kandırıyorsunuz
Şıkşıkiyyenin sanadini yazin bakalim
Fisabilillah burda gercekleri tapa bilirsiz
İmam Əli 6 ay sonra beyəd eliyif
Ulan bin bes yüz yıl geçmiş hâlâ kavgami ediyorsunuz.sizin yerinize 1500 yildir kavga ettiler ve milyonlarca insan birbirini öldürdü.allah bari size akıl fikir versin
Nəhcül bəlağə Şikşikiyyə xutbəsini oxuyun