Tefsir 80/1 - Abese Sûresi (1-11) - İhsan Şenocak

Поділитися
Вставка
  • Опубліковано 12 гру 2024

КОМЕНТАРІ • 43

  • @faydaliislerkanali7834
    @faydaliislerkanali7834 24 дні тому

    Böyle kıymetli Alimlerin kıymetini Biliyoruz ELHAMDULİLLAH

  • @iwashere00303
    @iwashere00303 10 місяців тому +2

    Allah razı olsun hocam 🌸

  • @fab6105
    @fab6105 7 місяців тому +1

    İfdam tefsir programı kapsamında sohbeti dinleyip dersimi tamamladım elhamdulillah

  • @selcanzeki1616
    @selcanzeki1616 7 місяців тому +1

    İFDAM Tefsir Programı Kapsamında sohbeti dinleyip, dersimi tamamladım elhamdülillah.

  • @hasibecevik5303
    @hasibecevik5303 11 місяців тому +1

    ALLAH Teâlâ razı olsun hocam 🤲🏻

  • @haticesengul7002
    @haticesengul7002 11 місяців тому +1

    Allah dinlediklerimizi anlamayı sonra hayatımıza uygulamayı nasip etsin

  • @erkamabud7790
    @erkamabud7790 4 роки тому +6

    Maşaallah barekallah Elhamdülillah Allah razı olsun inş hocam

  • @volkantemel04
    @volkantemel04 Рік тому +1

    mevla teala ebeden ve daimen razi olsun. .
    halkayı bozma. .

  • @serpilbasu4085
    @serpilbasu4085 7 місяців тому +1

    İFDAM TEFSİR DERSİ PROGRAMI kapsamında dersimi dinleyip tamamladım 🌹

  • @abdullahozcelik1987
    @abdullahozcelik1987 Рік тому +3

    selamünaleyküm görme engelli bir kardeşiniz olarak bende sizlerden dua bekliyorum inşallah. rabbim sevdiği razı olduğu kullarından eylesin bizleri inşallah.

  • @gsemiryoutube
    @gsemiryoutube 7 місяців тому +1

    İfdam tefsir programı kapsamında dersimi tamamladım🕊️

  • @harunfitness
    @harunfitness 2 роки тому +3

    Allah size güç kuvvet versin hocam 🤲☺️

  • @omererdogan5047
    @omererdogan5047 Рік тому +1

    Allah cc razı olsun

  • @malikozcan9502
    @malikozcan9502 3 роки тому +1

    Allah (c.c.) razi olsun degerli hocam

  • @sibelartuk4743
    @sibelartuk4743 3 роки тому +1

    Allah razı olsun hocam

  • @melekapacik8840
    @melekapacik8840 2 роки тому

    Allah razi olsun hocam

  • @zeynepsen3749
    @zeynepsen3749 2 роки тому

    Allah razı olsn

  • @Kezbansrky4244
    @Kezbansrky4244 7 місяців тому

    Ifdam tefsir dersi programı kapsamında dersimi tamamladım ❤

  • @eyupkarikose4270
    @eyupkarikose4270 3 роки тому +2

    ALLAH razı olsun.

  • @fatmaozbek9345
    @fatmaozbek9345 7 місяців тому

    Ifdam tefsir programı kapsamında sohbeti dinleyip dersimi tamamladım

  • @ummugulsum5017
    @ummugulsum5017 7 місяців тому

    İfdam tefsir dersi kapsamında dersimi tamamladım.ÜmmüGülsüm Börü

  • @nuseee6005
    @nuseee6005 4 роки тому +1

    Elhamdulillah

  • @musakaraca2220
    @musakaraca2220 Рік тому

    Allah Azze ve Celle

  • @mustafabaker10
    @mustafabaker10 11 місяців тому

    🤲🤲🤲

  • @Ahmed-zb1nw
    @Ahmed-zb1nw Рік тому

    🌸🌸🌸

  • @ismayilmemmedov8926
    @ismayilmemmedov8926 9 місяців тому

    Islamda insan tabakalar arasi fark yoxdu dini isteyene oyredilir

  • @hanifesozer326
    @hanifesozer326 7 місяців тому

    İfdam tefsir ders programı kapsamında dersımı dınleyıyp tamamladım hanıfe sz

  • @eminetutal9053
    @eminetutal9053 3 роки тому +1

    O amayida Allahu Teala gonderiyor

  • @eminetutal9053
    @eminetutal9053 3 роки тому +1

    Fakat Allah azze ve Celle müdahil oluyo denirmi zaten Allahu taala herşeyin bizzat kendisi mudahi

  • @Ngrftma
    @Ngrftma 10 місяців тому

    Halkayı bozma dördüncü dersimiz naziat süresi ile bağlantılıdır kıyameti soran insanlara efendimiz bu tur meseleleri mevla bilir der benjm görevim size tebliğdir inzardir der

  • @Bilal-A.S.K.
    @Bilal-A.S.K. 8 місяців тому +1

    Selamun Aleyküm bu Ayet-i Kerime bazı meallerde yanlış mealleştirilip tefsir edilmiştir Peygamber(s.a.v.) Efendimizi Allah muhafaza zem etmişlerdir.Açıklaması aşağıdadır.
    Abese Suresi 80:1
    Yüzünü ekşitti ve ardını döndü.
    Tefsir:
    Peygamber (s.a.v.) Efendimiz Kureyş’in ileri gelenleri Uteybe, Şeybe, Ebu Cehil gibi bazı insanlara dini İslâm’ı anlatırken, onlara putların da, Allah tarafından yaratıldığını bütün bu alemlerin sahibinin Allah olduğunu, Allah’a itaat edildiğinde cennetlere dahil olacaklarını, şayet Allah’a karşı gelir Allah’ı tanımaz ona ortaklar koşarsanız cehennemle korkutarak, Allah’ın emirlerini bunlara iletirken, Müslümanlığı kabul etmiş ve Mekke’yi Mükerreme’den hicret edenlerin içerisinde, ilk hicret edenlerden ve ama olan İbn-i Ümmü Mektum denilen Abdullah İbn-i Şüreyh Kureyş’in ileri gelenlerinin arasına girerek, Peygamberin kendilerine neler anlattığını sorar. Mekke’nin ileri gelenleri ise kendilerine soru soranın ama ve fakir bir zat olduğunu görünce ona değer vermezler, yüzlerini ekşiterek ondan yüz çevirirler. İşte Allah’u Tealâ bu Ayet-i Kerime’yi bunun için gönderir.
    Lakin kasıtlı veya kasıtsız, Allah’u Tealâ’nın gönderdiği bu Ayet-i Kerimeler’i tefsirciler veya alim olanlar bile, bu Ayet-i Kerimeler’de yanılarak bunu Peygamber (s.a.v.) Efendimize atfederek, Peygamber (s.a.v.) Efendimizi zem ederler. Bir de şöyle söylerler; Allah’u Tealâ Peygamber (s.a.v.) Efendimizi sitemvari uyarmaktadır derler. Bunun böyle olmadığını Allah’u Tealâ’nın Peygamber (s.a.v.) Efendimize sitem etmediğini tüm aklı selim düşünen insanlara ispatlayacağız.
    1- Allah’u Tealâ hiçbir peygamberine sitem etmedi ki, alemlere rahmet olarak gönderdiği peygamberine sitem etsin.
    2- Hazreti Yunus Aleyhisselam kavmine laf anlatamayınca, kavmini terk etmiş gitmiş, bunun üzerine Allah’u Tealâ Hazreti Yunus Aleyhisselam’a dahi sitem etmeyip, yalnızca ben seni kavminden kaçmak için mi peygamber gönderdim? Deyip, denize atmıştır. Balığın sırtında veya karnında kırk gün kadar dolaşan Hazreti Yunus Aleyhisselam (la ilahe illa ente sübhaneke inni küntü minezzalimin) ben nefsime zulmettim beni bağışla deyince, Allah’u Tealâ’nın izniyle balık Hazreti Yunus Aleyhisselam’ı karaya çıkarır ve Hazreti Yunus Aleyhisselam kavminin başına dönerek, kavmini İslâm’a davet ettiğinde kavmi de kendisine icabet eder.
    3- Peygamber (s.a.v.) Efendimiz Hazreti Hatice validemizle evlendiğinde Mekke müşrikleri Müslümanlara boykot ilan ettiğinde, onlarla alışveriş yapmadığında Peygamber (s.a.v.) Efendimiz bu serveti fakirlere dağıtmadı mı?
    4- Müşriklerin başı olanlar Peygamber (s.a.v.) Efendimizin amcası olan Ebu Talib’e gelerek; Muhammed davasından vazgeçerse, biz ona Mekke’nin anahtarlarını veririz, onun her istediğini yerine getiririz dediklerinde, Peygamber (s.a.v.) Efendimiz bir elime güneşi bir elime de ayı verseler, ben yine Allah’ı insanlara anlatmaktan asla vazgeçmem demedi mi?
    5- Bir Müslüman bulmak için Tayf’a kadar giden ve Tayf’da Tayf’lı çocukların taş yağmuruna tutularak mübarek ayakları kanayan Peygamber (s.a.v.) Efendimize Allah’u Tealâ Cibril-i Emin’i göndererek, Cibril-i Emin de; Ya Rasulallah biz bu meleklerle senin emrindeyiz, istersen bu beldeyi helak edeceğiz dediğinde, kendi acısını unutup Allah’u Tealâ’ya niyazda bulunarak; Ya Rab’bel alemin bunlar bilmezler bunları bağışla dediğinde, onlara acıyarak şefaatte bulunan bir Peygamber değil mi?
    6- Vema erselnake illa rahmeten lil alemin. (Alemlere rahmet olarak gelen bir peygamber değil mi?)
    7- Beni Rab’bim terbiye etti güzel terbiye etti diyen bir Peygamber değil mi?
    8- Güzel ahlakı tamamlamak üzere gelen bir Peygamber değil mi?
    9- Yaratılmışların ilki olup da alemler nurundan insanlar ki ruhundan yaratılan bir Peygamber değil mi?
    10- Yeryüzüne gönderilen bütün yaratılmışların en müşfik ve merhametlisi olan bir Peygamber, hiç kendisine ihtiyaç arz etmeyen, yani fakir olmayıp da zengin olan kimsenin hatırı kırılacak diye, fakir ve ama olan Ümmü Mektum Hazretlerine yüzünü ekşitir mi?
    11- Ashabım gökteki yıldızlar gibidir hangisine uyarsanız hakkı bulursunuz diyen bir Peygamber böyle bir ashabına yüzünü ekşitir de ondan yüz çevirir mi?
    12- Hakkında o boştan konuşmaz Ayet-i Kerime’si olan bir Peygamber olup da böyle davranışlarda bulunur mu?
    13- Bir Peygamber ki dünyanın az bir eğlence ve istifade etme yurdu olduğunu bilen, ahiret aleminde insanların malları ve mülklerinin varlığıyla değil, Allah’a itaat eden ve etmeyenlerin almış oldukları sevap ve günahlarıyla hesaba çekileceklerini insanlara anlatan bir Peygamber, hiç fakir olup da ama olan ashabına yüzünü ekşitir mi?
    14- Mekke’nin ileri gelenleri Müslüman olursa, Mekkeliler de Müslüman olur deyip, Allah’ın insanlar üzerindeki takdirini ve insanların kaderlerinin dışına çıkamayacağını bilmeyen, Allah’ın takdirine parmak basan bir Peygamber durumuna düşer mi?
    15- Allah’u Tealâ Ayet-i Kerime’sinde (Habibim sevdiklerin de olsa sen sağırlara duyuramazsın) Ayet-i Kerime’sinin dışına çıkarak ashabından yüz çevirir mi? İşte insanlar kasıtlı veya kasıtsız Mekke müşriklerine bir ikaz olarak gelen Ayetleri Peygamber (s.a.v.) Efendimize hitap edildi diyerek, Peygamber (s.a.v.) Efendimizi zem ederek, Müslümanların gözünde hatalı ve eksik gösteren bu insanlar Peygamber (s.a.v.) Efendimizi küçük düşürmektedirler.
    Halbuki Peygamber (s.a.v.) Efendimiz, yaratılmışlara karşı tam ve kamildir. Ancak Allah’u Tealâ’nın Zat’ına karşı eksik ve hatalıdır. Bu bakımdan Allah’u Tealâ ben senin gelmiş geçmiş ve gelecek günahlarını da bağışladım buyurmaktadır. Allah’u Tealâ’nın bu Ayet-i Kerime’sini göndermesindeki muradı; Allah’tan başka bir İlah’ın daha olmadığını, alemlere rahmet olarak gönderdiği Habib-i Kibriya Hatemen Nebi de Hazreti Muhammed (s.a.v.) Efendimiz alemlere karşı hatasız olmasına rağmen yalnızca Allah’u Tealâ’nın Zat’ına karşı hatalı olduğunu insanlara bildirmek içindir. Öyleyse Peygamber (s.a.v.) Efendimiz böyle bir hata yapar da hiç ashabından yüz çevirir mi?
    Şimdi bu durumda Peygamber (s.a.v.) Efendimiz yevmi kıyamette, o hesap gününde, Peygamber (s.a.v.) Efendimize iftirada bulunanlara, böyle zem edici laflar söyleyenlere karşı, Peygamber (s.a.v.) Efendimizin kalbi kırılıp mahzun olarak, Allah’u Tealâ’ya niyazda bulunur da; Ya Rab’bel alemin, sen de şahitsin ki, ben böyle bir şey yapmadım, ben insanların malı ve mülkü olup da, bu insanlara malı ve mülkü için insanlara iltifatlarda bulunmadım, hele de Zat’ını bilen bir insanın, malı ve mülkü yok diye, kendisi fakirdir ve amadır diye, ondan yüz çevirmedim. Ben bunu yapmaktan hicap ederim derse, Allah’u Tealâ’ya bunları şikayette bulunursa, bunları böyle yazanlar ve insanlara Peygamber (s.a.v.) Efendimizin böyle bir hata işleyerek, bak Peygamber de insanların şöhretlilerine malı ve mülkü olanlarına değer verdi, fakirlerden yüz çevirdi deyip, Yahudi ve Mason fikirlerini insanlara aşılayarak, Peygamber (s.a.v.) Efendimizi örnek olarak Müslümanlara gösterir de, insanları Allah’a karşı bağlılığa değil de, malı ve mülkü olanlara karşı bağlamaya çalışırlarsa, bu durumda böyle insanlar Allah’u Tealâ’ya nasıl cevap verecekler?
    Bu Ayet-i Kerimeler’in Peygamber (s.a.v.) Efendimize hitap olmadığını bu Ayetlerin müşriklere bir ikaz olarak gönderildiğini sırası gelen Ayet-i Kerimeler geldiğinde bunları tefsirleriyle sizlere anlatacağız.
    Gönlüm aşkınla yanarken ya Rasulallah
    Seni zem edenleri sevemem ya Habiballah
    Niyeti halisane dilleri dikenliyse ya Rasulallah
    Şefaatinden onları da mahrum eyleme ya Habiballah
    Sen elbet ki yüce bir ahlak üzeresin ben seni alemlere rahmet olarak gönderdim diyorsa Allah’ı Teala hazretleri o boştan konuşmaz arzusuna göre konuşmaz onun söylediği vahyedilenden başkası değildir dediği ayeti kerimelerine göre bu hitap Peygamber(s.a.v.) Efendimize değildir.
    Buna ilave olarak şu kısmıda yanlış açmışlardır.
    Abese Suresi 80:17
    Kahrolası (bazı) insanlar! Ne inkarcıdır.
    Hatalı Meal:
    Kahrolası insan! Ne inkarcıdır.
    Hatalı Meal’in Açıklaması:
    Bu Ayette baştan beri yanlış açılmıştır: “Kahrolası insan ne nankördür” denmektedir. İnsanların hepsi nankör değildir. İçlerinde Allah dostları Peygamberler, evliyalar, şehitler ve alimler vardır. “Alimlerin mürekkebi şehitlerin kanları gibidir.” Hadisi şerifine göre bu gibi Rab’bimizin salih kulları için Rab’bimiz, kahrolası insan ne nankördür demez. Doğrusu: “Kahrolası bazı insanlar ne nankördür.”
    Tefsir:
    İnsan neden yaratıldığını unutuverdi. Allah’a karşı bir isyancı kesiliverdi. O hakir bir sudan bir nutfeden yaratılmadı mı? Allah onu insan biçimine sokarak, evvela kemikten iskelete, sonra et kisvesine bürüyerek onu şekillendirmedi mi? Böyle olmasına rağmen insan kibir ve gurura, bir benlik ve azamete kapılarak Allah’ı unutur, arkasını döner apaçık bir inkarda bulunursa, işte o insan nankör bir insandır ki, Allah’ı tanımayan ve Allah’ın kendisine vermiş olduğu nimetlere karışı şükretmeyen bir insan durumundadır. Böyle kahrolası insanlar, nefislerine karşı ne de zalim olurlar.
    Kaynak : Asr-ı Saadet yazarı A. Metin Saruhan
    Tefsir ve mealidir.

  • @eminetutal9053
    @eminetutal9053 3 роки тому

    Hocam hiç mudahele ediyo denirmi Rabbimiz için

  • @clementhaa
    @clementhaa 2 роки тому +1

    Hoca ahlaki tamamlamaya gelen, yaratılmış en iyi insan, senin benim yapmayacağım hatayi yapar mi? Allahtan fırça yer mi? O peygamber ki en belirgin özelliği en yüce ahlakli olmasidir. Bir köre yüz ekşitir mi? Ebu sufyandan, vahşiden yüz çevirmeyen peygamber s.a.a, ona koşarak gelen mazlumdan yüz çevirir mi? Bahsi geçen ayet osman bin affan hakkinda inmiştir. Birçok kaynak ve mantık da bunu gösterir. Selametle

    • @Bilal-A.S.K.
      @Bilal-A.S.K. 8 місяців тому

      Selamun Aleyküm bu Ayet-i Kerime bazı meallerde yanlış mealleştirilip tefsir edilmiştir Peygamber(s.a.v.) Efendimizi Allah muhafaza zem etmişlerdir.Açıklaması aşağıdadır.
      Abese Suresi 80:1
      Yüzünü ekşitti ve ardını döndü.
      Tefsir:
      Peygamber (s.a.v.) Efendimiz Kureyş’in ileri gelenleri Uteybe, Şeybe, Ebu Cehil gibi bazı insanlara dini İslâm’ı anlatırken, onlara putların da, Allah tarafından yaratıldığını bütün bu alemlerin sahibinin Allah olduğunu, Allah’a itaat edildiğinde cennetlere dahil olacaklarını, şayet Allah’a karşı gelir Allah’ı tanımaz ona ortaklar koşarsanız cehennemle korkutarak, Allah’ın emirlerini bunlara iletirken, Müslümanlığı kabul etmiş ve Mekke’yi Mükerreme’den hicret edenlerin içerisinde, ilk hicret edenlerden ve ama olan İbn-i Ümmü Mektum denilen Abdullah İbn-i Şüreyh Kureyş’in ileri gelenlerinin arasına girerek, Peygamberin kendilerine neler anlattığını sorar. Mekke’nin ileri gelenleri ise kendilerine soru soranın ama ve fakir bir zat olduğunu görünce ona değer vermezler, yüzlerini ekşiterek ondan yüz çevirirler. İşte Allah’u Tealâ bu Ayet-i Kerime’yi bunun için gönderir.
      Lakin kasıtlı veya kasıtsız, Allah’u Tealâ’nın gönderdiği bu Ayet-i Kerimeler’i tefsirciler veya alim olanlar bile, bu Ayet-i Kerimeler’de yanılarak bunu Peygamber (s.a.v.) Efendimize atfederek, Peygamber (s.a.v.) Efendimizi zem ederler. Bir de şöyle söylerler; Allah’u Tealâ Peygamber (s.a.v.) Efendimizi sitemvari uyarmaktadır derler. Bunun böyle olmadığını Allah’u Tealâ’nın Peygamber (s.a.v.) Efendimize sitem etmediğini tüm aklı selim düşünen insanlara ispatlayacağız.
      1- Allah’u Tealâ hiçbir peygamberine sitem etmedi ki, alemlere rahmet olarak gönderdiği peygamberine sitem etsin.
      2- Hazreti Yunus Aleyhisselam kavmine laf anlatamayınca, kavmini terk etmiş gitmiş, bunun üzerine Allah’u Tealâ Hazreti Yunus Aleyhisselam’a dahi sitem etmeyip, yalnızca ben seni kavminden kaçmak için mi peygamber gönderdim? Deyip, denize atmıştır. Balığın sırtında veya karnında kırk gün kadar dolaşan Hazreti Yunus Aleyhisselam (la ilahe illa ente sübhaneke inni küntü minezzalimin) ben nefsime zulmettim beni bağışla deyince, Allah’u Tealâ’nın izniyle balık Hazreti Yunus Aleyhisselam’ı karaya çıkarır ve Hazreti Yunus Aleyhisselam kavminin başına dönerek, kavmini İslâm’a davet ettiğinde kavmi de kendisine icabet eder.
      3- Peygamber (s.a.v.) Efendimiz Hazreti Hatice validemizle evlendiğinde Mekke müşrikleri Müslümanlara boykot ilan ettiğinde, onlarla alışveriş yapmadığında Peygamber (s.a.v.) Efendimiz bu serveti fakirlere dağıtmadı mı?
      4- Müşriklerin başı olanlar Peygamber (s.a.v.) Efendimizin amcası olan Ebu Talib’e gelerek; Muhammed davasından vazgeçerse, biz ona Mekke’nin anahtarlarını veririz, onun her istediğini yerine getiririz dediklerinde, Peygamber (s.a.v.) Efendimiz bir elime güneşi bir elime de ayı verseler, ben yine Allah’ı insanlara anlatmaktan asla vazgeçmem demedi mi?
      5- Bir Müslüman bulmak için Tayf’a kadar giden ve Tayf’da Tayf’lı çocukların taş yağmuruna tutularak mübarek ayakları kanayan Peygamber (s.a.v.) Efendimize Allah’u Tealâ Cibril-i Emin’i göndererek, Cibril-i Emin de; Ya Rasulallah biz bu meleklerle senin emrindeyiz, istersen bu beldeyi helak edeceğiz dediğinde, kendi acısını unutup Allah’u Tealâ’ya niyazda bulunarak; Ya Rab’bel alemin bunlar bilmezler bunları bağışla dediğinde, onlara acıyarak şefaatte bulunan bir Peygamber değil mi?
      6- Vema erselnake illa rahmeten lil alemin. (Alemlere rahmet olarak gelen bir peygamber değil mi?)
      7- Beni Rab’bim terbiye etti güzel terbiye etti diyen bir Peygamber değil mi?
      8- Güzel ahlakı tamamlamak üzere gelen bir Peygamber değil mi?
      9- Yaratılmışların ilki olup da alemler nurundan insanlar ki ruhundan yaratılan bir Peygamber değil mi?
      10- Yeryüzüne gönderilen bütün yaratılmışların en müşfik ve merhametlisi olan bir Peygamber, hiç kendisine ihtiyaç arz etmeyen, yani fakir olmayıp da zengin olan kimsenin hatırı kırılacak diye, fakir ve ama olan Ümmü Mektum Hazretlerine yüzünü ekşitir mi?
      11- Ashabım gökteki yıldızlar gibidir hangisine uyarsanız hakkı bulursunuz diyen bir Peygamber böyle bir ashabına yüzünü ekşitir de ondan yüz çevirir mi?
      12- Hakkında o boştan konuşmaz Ayet-i Kerime’si olan bir Peygamber olup da böyle davranışlarda bulunur mu?
      13- Bir Peygamber ki dünyanın az bir eğlence ve istifade etme yurdu olduğunu bilen, ahiret aleminde insanların malları ve mülklerinin varlığıyla değil, Allah’a itaat eden ve etmeyenlerin almış oldukları sevap ve günahlarıyla hesaba çekileceklerini insanlara anlatan bir Peygamber, hiç fakir olup da ama olan ashabına yüzünü ekşitir mi?
      14- Mekke’nin ileri gelenleri Müslüman olursa, Mekkeliler de Müslüman olur deyip, Allah’ın insanlar üzerindeki takdirini ve insanların kaderlerinin dışına çıkamayacağını bilmeyen, Allah’ın takdirine parmak basan bir Peygamber durumuna düşer mi?
      15- Allah’u Tealâ Ayet-i Kerime’sinde (Habibim sevdiklerin de olsa sen sağırlara duyuramazsın) Ayet-i Kerime’sinin dışına çıkarak ashabından yüz çevirir mi? İşte insanlar kasıtlı veya kasıtsız Mekke müşriklerine bir ikaz olarak gelen Ayetleri Peygamber (s.a.v.) Efendimize hitap edildi diyerek, Peygamber (s.a.v.) Efendimizi zem ederek, Müslümanların gözünde hatalı ve eksik gösteren bu insanlar Peygamber (s.a.v.) Efendimizi küçük düşürmektedirler.
      Halbuki Peygamber (s.a.v.) Efendimiz, yaratılmışlara karşı tam ve kamildir. Ancak Allah’u Tealâ’nın Zat’ına karşı eksik ve hatalıdır. Bu bakımdan Allah’u Tealâ ben senin gelmiş geçmiş ve gelecek günahlarını da bağışladım buyurmaktadır. Allah’u Tealâ’nın bu Ayet-i Kerime’sini göndermesindeki muradı; Allah’tan başka bir İlah’ın daha olmadığını, alemlere rahmet olarak gönderdiği Habib-i Kibriya Hatemen Nebi de Hazreti Muhammed (s.a.v.) Efendimiz alemlere karşı hatasız olmasına rağmen yalnızca Allah’u Tealâ’nın Zat’ına karşı hatalı olduğunu insanlara bildirmek içindir. Öyleyse Peygamber (s.a.v.) Efendimiz böyle bir hata yapar da hiç ashabından yüz çevirir mi?
      Şimdi bu durumda Peygamber (s.a.v.) Efendimiz yevmi kıyamette, o hesap gününde, Peygamber (s.a.v.) Efendimize iftirada bulunanlara, böyle zem edici laflar söyleyenlere karşı, Peygamber (s.a.v.) Efendimizin kalbi kırılıp mahzun olarak, Allah’u Tealâ’ya niyazda bulunur da; Ya Rab’bel alemin, sen de şahitsin ki, ben böyle bir şey yapmadım, ben insanların malı ve mülkü olup da, bu insanlara malı ve mülkü için insanlara iltifatlarda bulunmadım, hele de Zat’ını bilen bir insanın, malı ve mülkü yok diye, kendisi fakirdir ve amadır diye, ondan yüz çevirmedim. Ben bunu yapmaktan hicap ederim derse, Allah’u Tealâ’ya bunları şikayette bulunursa, bunları böyle yazanlar ve insanlara Peygamber (s.a.v.) Efendimizin böyle bir hata işleyerek, bak Peygamber de insanların şöhretlilerine malı ve mülkü olanlarına değer verdi, fakirlerden yüz çevirdi deyip, Yahudi ve Mason fikirlerini insanlara aşılayarak, Peygamber (s.a.v.) Efendimizi örnek olarak Müslümanlara gösterir de, insanları Allah’a karşı bağlılığa değil de, malı ve mülkü olanlara karşı bağlamaya çalışırlarsa, bu durumda böyle insanlar Allah’u Tealâ’ya nasıl cevap verecekler?
      Bu Ayet-i Kerimeler’in Peygamber (s.a.v.) Efendimize hitap olmadığını bu Ayetlerin müşriklere bir ikaz olarak gönderildiğini sırası gelen Ayet-i Kerimeler geldiğinde bunları tefsirleriyle sizlere anlatacağız.
      Gönlüm aşkınla yanarken ya Rasulallah
      Seni zem edenleri sevemem ya Habiballah
      Niyeti halisane dilleri dikenliyse ya Rasulallah
      Şefaatinden onları da mahrum eyleme ya Habiballah
      Sen elbet ki yüce bir ahlak üzeresin ben seni alemlere rahmet olarak gönderdim diyorsa Allah’ı Teala hazretleri o boştan konuşmaz arzusuna göre konuşmaz onun söylediği vahyedilenden başkası değildir dediği ayeti kerimelerine göre bu hitap Peygamber(s.a.v.) Efendimize değildir.
      Buna ilave olarak şu kısmıda yanlış açmışlardır.
      Abese Suresi 80:17
      Kahrolası (bazı) insanlar! Ne inkarcıdır.
      Hatalı Meal:
      Kahrolası insan! Ne inkarcıdır.
      Hatalı Meal’in Açıklaması:
      Bu Ayette baştan beri yanlış açılmıştır: “Kahrolası insan ne nankördür” denmektedir. İnsanların hepsi nankör değildir. İçlerinde Allah dostları Peygamberler, evliyalar, şehitler ve alimler vardır. “Alimlerin mürekkebi şehitlerin kanları gibidir.” Hadisi şerifine göre bu gibi Rab’bimizin salih kulları için Rab’bimiz, kahrolası insan ne nankördür demez. Doğrusu: “Kahrolası bazı insanlar ne nankördür.”
      Tefsir:
      İnsan neden yaratıldığını unutuverdi. Allah’a karşı bir isyancı kesiliverdi. O hakir bir sudan bir nutfeden yaratılmadı mı? Allah onu insan biçimine sokarak, evvela kemikten iskelete, sonra et kisvesine bürüyerek onu şekillendirmedi mi? Böyle olmasına rağmen insan kibir ve gurura, bir benlik ve azamete kapılarak Allah’ı unutur, arkasını döner apaçık bir inkarda bulunursa, işte o insan nankör bir insandır ki, Allah’ı tanımayan ve Allah’ın kendisine vermiş olduğu nimetlere karışı şükretmeyen bir insan durumundadır. Böyle kahrolası insanlar, nefislerine karşı ne de zalim olurlar.
      Kaynak : Asr-ı Saadet yazarı A. Metin Saruhan
      Tefsir ve mealidir.

  • @murathevedanli5379
    @murathevedanli5379 Рік тому

    Ah İHSAN kardeşim ah… senden çok rica ediyorum. Yanlış yorumluyorsun. Lütfen iyi irdele. Mahsum müslümanlar seni dinleyip dini yanlış anlıyorlar. Çok iyi niyetli olduğunu biliyorum ama eksik ve yanlış bilgi ile yorum yapıyorsun. Lütfen lütfen lütfen… senin konumunda olanların çok daha dikkatli davranması lazım. Allah dimağımızı açık etsin, iyi niyetimizi iyi sağlam doğru yorumlarla taçlandırsın…

  • @musaurkay8262
    @musaurkay8262 2 роки тому

    sadece konusuyosun , ama bom bos konsuyosun.. tamamen uyduma, sure ila alaksi olamayan kendi yorumunu anlatip duruyosun...

  • @numanergun.5911
    @numanergun.5911 3 роки тому

    rasülüllah suratını asmamıştır hoca...müddessir süresinde de aynı kavramlar vardır ve onlarda velit bin muğıre için geçerlidir.

    • @ylmazkanat8579
      @ylmazkanat8579 2 роки тому +3

      Ezber konuşuyorsun Mustafa İslamoğlu dinleyip ezber yorum yapıyorsun kendin oku ayeti tane tane

  • @teymurlusafar
    @teymurlusafar 3 роки тому

    Peyğəmbəri yalakalıkla sucluyor və sonrası ona hagg veriyor.maşallah dinimizi kimlər anlatıyor.

    • @melekapacik8840
      @melekapacik8840 2 роки тому +1

      Anlayişınizda kıtlik var herhalde

    • @teymurlusafar
      @teymurlusafar 2 роки тому

      @@melekapacik8840 suratını asan peyğamber deyil,müşriklerden birisidir yada müşriklerdir.peyğamberde yoxsula surat asıyorsa onun getidiyi din kime lazım?mantık sorununuz var.

  • @hacerylmaztopal57
    @hacerylmaztopal57 3 роки тому +2

    Allah razı olsun hocam