bazen soluksuz bazen de durdura durdura izledim. ana karakterimizi şöyle bi sarsmak da istemedim değil yer yer boğuldum resmen. gerçekten yaşanmış diye mi bu kadar çarpıcı bilmiyorum ama psikolojik altyapısı çok tutarlı ve etkileyiciydi. sahnenin ortasında bir anda her şeyi anladığı ve herkesin önünde kendini açtığı an ve hayatının değişmesi, derken o kadar da değişmemesi çünkü hiçbir şeyin o kadar da kolay olmaması, değişmek için sadece anlamanın yetmemesi, siz her şeyi anlamlandırmaya çalışırken hayatın devam etmesi, finalde babasıyla sanki birbirlerine ilk defa temas ediyor gibi sarılmaları, her şey çok yerli yerinde gibiydi ya bilmiyorum. oyunculuklar muhteşem, cinselliğin keşfi, öz değersizlik duygusu, kendilik nefreti ne ararsan vardı ve hiçbiri baymıyordu. ben inanılmaz sevdim. tüm bunları yaparken asla didaktik olmaması da hoşuma gitti. kimseye acımak zorunda ya da kimseyi anlamak zorunda hissetmedim. fakat duygular o kadar geçti ki empati yapmaktan da kaçamadım. tebrik edilesi, bir deneyimi böylesine bir esere dönüştürmek. belki bir süre sonra tekrar izleyebilirim.
Firdevs yöreoğlu misali aptal aptal diye söylenerek başlayıp 4. Bölümden sonra bolca ağlamalı ortaya karışık duygularla beni allak bullak eden bir dizi. Ara ara durdurup, soluklanıp seyrettim. Hatta bazı yerlerde seyretmesem mi diye düşünüp dayanamayıp döndüm. Bir daha seyredemem, soğuk soğuk ellerim terledi, ama uzun zamandır seyrettiğim en etkileyici yapımdı…
Çok fazla insanda çok farklı yerlere dokunacağını düşünüyorum. Öz yıkım, cinselliğin keşfi, travmayla baş etme, aile ilişkileri... Son bölümde ailesiyle yaptığı konuşma ailemizi ne kadar tanıyoruz sorgulamasını yaptırdı. Ben diziyi izlerken kendimi Donny'e sürekli terapiye git artık derken buldum. Oyunculuklar zaten çok çok etkileyiciydi
Bazı kısımlarda elimin kolumun uyustugu hareket edemedigim bir dizi. Gercekten cok guzeldi. Ve daha once ozsaygisindan fedakarlik yapmis ve sirf kendisini bi yere koyabilmek icin sacmasapan ilgilere bile ihtiyac duyan biri olarak cok iyi anladim Martha'yı terk edememesini. Teri karakterine asiri bayildim, kendine guveni ve isigi her sahnede o kadar barizdi ki. Tam olarak saglikli iliski vadeden, sevmemenin imkansiz oldugu kadini kaybetmesi üzdü.Tecavuz olayi da dahil olacak sekilde kendisinin yasadigini bilmiyordum. Mucizevi bir is basarmis kendisi. Umarim daha cok is yapar ve bizi boyle yapimlardan mahrum birakmaz.
nadiren bir şey izleyince kafanızın içinde ömrünüzün sonuna kadar kalacağını hissedersiniz. bu dizi de içimde bir yerlerde ara ara benimle konuşan bir arkadaş olarak kalacak. çehov hangi eser için demiş bilmiyorum ama mealen şöyle bir şey söylemişti:"biraz daha devam etseydi, yaşamanın anlamını kavrayacaktık. dizi yaşamak nedir? sorusuna cevap vermez ama sakladıklarımıza,yutkunduklarımıza dair öyle cevaplar verdi ki darmadumanım.
Aynı bahsettiğiniz etkiyi, yani kafamızın içinde kalma olayını ben çocukken izlediğim kardeş gibiydiler filminde yaşamıştım. Filmde yasanilanlari çocuk aklımla güç bela anlamıştım ve inanamamistim. Filmi bir daha izlemedim. Aynı şeyleri bu diziyi izlerken tekrar yaşadım. Bir daha asla ikisini de izlemek istemem. Çok parçaladı içimi ve ana karakteri bazen napiyosun sen gitme oraya diye tokatlamak istedim. Dizi başlı başına travmasıni bize de yasatmakta çok başarılı.
Melikşah seni dinlemesi her şeye rağmen çok keyifli ama 14 dakikanın neredeyse 10 dakikası komple diziyi anlattın baştan sona. İzleyenler için diye uyarı yapıp, diziyi zaten izlemiş olanlara en baştan anlatıyorsun. :) Ben biraz daha yorumlarını merak ediyordum açıkçası, doğru ya da yanlış da olsa belki hem senaryo hem de psikolojik anlamda senin çıkarımlarını dinlemek isterdim. Bu kadar okuyan, yazan, izleyen ve düşünen birinden daha derinlikli yorumlar bekledim.
Tek oturuşta bitirdim ve bir duygu roller coasteri gibiydi. Martha rolu muthis canlandirilmisti. Sankj benim bir stalkerim var gibi huzursuz hissettim izlerken. Babasinin da yasadigi tacizi ustu kapali bir sekilde soylemesi cok uzucuydu. Ve marthanin ses kaydi almasi isleri icinden cikilmaz bir hale sokmasi hatta neredeyse dannyi suclu konumuna dusurmesi vs her sey cok fazla seyirciye geçiyordu. Izlerken sanki tum bunlarla ben mucadele ediyormusum gibi hissettim
izlerken çok zorladı, kimi sahneleri durdurup soluklanmam gerekti hakikaten. donny'nin babasını her ne kadar birkaç sahnede gördüysek dahi en az başroller kadar eşsiz bir iş çıkarıyor bence. bilhassa itiraf sahnesindeki oğluna yönelttiği soru ve reaksiyonu falan ciğer dağladı. hele finaldeki barmen sekansı... söylenecek daha çok şey var melikşah cidden yıllarca unutmayacağımız, tekrar tekrar dönüp bakacağımız bir yapım daha girdi hayatımıza bence.
@@Nesromecoco bi döngü daha mı başlıyor diye düşündürüyor. Hani dizi Martha'nın Donny'nin çalıştığı bara gelmesi ve kola alacak bile parasının olmamasıyla başlıyordu ya, bu sahnede yani dizinin bitişinde bu sefer Donny'nin parasız bir şekilde bara gitmesi ve barmenin içecek ısmarlaması ile devam etti..
Kesinlikle psikolojik bir ders niteliğinde, bazı arkadaşların sinir bozucu bulması da bana garip geliyor, her karakterin ruhsal derinliğine inmesi ve gerçek hayattan bir kesit olması başlı başına bir şaheser yapmış diziyi
Dizideki tek sıkıntım ( az önce bitirdim, yer yer çok ağladım ) Martha'nın geçmişi, ailesi, neden nasıl bu hale geldiği konusunda olayı yaşayan adamın hiç ilgilenmemesi ve soruşturmaması.. Bir de maalesef ki (!) şu aman narkotiğe bulaştım, aman bana zorla verdiler, aman duygusal boşluğuma denk geldi beni yönlendirdiler tarzı acınaklı hale getirmelerini hiç de samimi bulmuyorum. Her b.. tüttürüp sonra üstlerinden 1000 kişi geçince de şöyle duygusal namuslu pişman haller yansıtmalarına oldum olası inanmam reel hayatta. Ben sadece Martha'ya üzüldüm. Diğer tüm karakterler ruhsuz sevgisiz empatiden yoksun tiplerdi... Soğukta o durakta saatlerce belki de günlerce bekleyip, zavallıcığın evine gitmeleri, evin o hali............ Martha rezil toplumların ezip yok ettiği kitleleri temsil ediyor... güzel değil, zayıf değil, şık son moda trend giyinmiyor.. bu sebeple bu dünyada otomatikman 'Kaybeden' hale getirilmiş, sevgisiz, yapayalnız bir kadın.... Allah bilir bu herif daha daha neler yaptı neler etti ne vaatlerde bulundu?! Bize bu dizide anlatılanları izleyip yargılamak kolay.. Ben asla anlatılana tek yönden tek defada bakan bir insan değilim.. Bir de Martha'yı dinlemek, onun dizisinin bölümlerini izlemek istiyorum..... Komedyenmiş.... esrarkeş hapçı otçu komik olamayan bir herif, her önüne gelenle 'Duygusal boşluk ve kendini aramak' sebebiyle düşüp kalkan bir adam!!!
Şov sırasında içini dökme sahnesi Bir At Bara Girmiş kitabını hatırlattı bana.Vermek istediği bütün mesajları sığdırabilmiş bu 7 bölüme çok güzeldi. Bir de babasının onu anlamak adına sadece kilise de büyüdüm deyip bırakması bu sahnede iyilerdendi.Teşekkürler tavsiyeniz sayesinde izledim☺️
Arkadaki siyah kapaklı kitapları farklı raflardan alıp aynı rafta yan yana dizmeni o kadar çok isterdim ki, melikşah. Keşke ekrandan içeri atlayıp şu kitaplığı renklerine gore düzenleyebilsem.
Kitapların türüne, yazarına, yayınevine vs göre dizilmesi bir kitapsevere göre normal olandır. Pinterestten görüp özenilecek bir şey değil bence. Tercih meselesi ama genel olarak böyle olduğunu düşünüyorum. Bırakın böyle daha güzel :)
bir insanın kendisinin bizzat yaşadığı dramı yine kendisinin bir dizide oynaması çok zorlayıcı bir durum bence. çok güzel yorumlamışsınız çok keyifliydi dinlemek sevgiler
Başta basit bir stalker hikayesi olduğunu düşünüp, sonra izlerim diye bırakmıştım. Filmegitmedenönce'den konusunun o kadar basit olmadığını duyunca bir oturuşta izledim. Yani adım adım manüplasyonla rıza inşası gördüm. Baya sona doğru ağlamak için diziyi durdurup öyle devam edebildim. Çok iyiydi.
Psikolojik danışmanlık öğrencisiyim. Travma dersimizin öğretim üyesinin önermesiyle izledim ve gerçekten kurban psikolojisinin ve travmanın etkilerinin olabilecek en net haliyle aktarıldığını düşünüyorum (tabiki de Melikşah'ın dediği gibi bu etkiler kişiden kişiye değişebilir.) Cinsel istismar geçmişiniz varsa lütfen diziyi kontrollü izleyin
Çok etkileyiciydi, ben de Martha Scott'ın hikayesini çok merak ettim, sadece en sonunda bir sesli mesaj yoluyla bu takma adın ona çocukluğunda sahip olduğu sevimli bir ren geyiği oyuncağını hatırlatmasından kaynaklandığını öğrenebiliyoruz. Buzdolabındaki hukuk fakültesinden üstün derecede mezuniyet belgesi gerçek mi acaba… Dediğiniz gibi dizinin devamı olarak Martha’nın hikayesi gelir ise şahane olur 👍
Hukuk fakültesinden mezun oldugu dogru. Dizi Ingiltere‘de de yayinlanir yayinlanmaz cok begenildi, sonra insanlar birkac gun icerisinde gercek kisiyi bulup internetten taciz etmeye basladi. Martha oldugu iddia edilen kisi suclamalari reddermekle beraber gazetelere dizideki dile cok benzer tonda („Netflix dava edilmeli, cok basarili bir avukat oldugum icin bu konuyla ben direkt ilgilenmek zorunda kalacagim“ vb.) aciklamalar yapmaya basladi vs. Tum bunlar enteresan (ve biraz meta) tartismalara sebep oluyor bu gunlerde.
Diziyi dün bitirdim ve bitirince biraz kendime döndüm neyi neden yapıyorum diye son zamanlardaki hareketlerimi gözden geçirdim kendimle yüzleştim. Sonuç : Sigarayı bıraktım
Donny’nin son bölümde de o adama gitmesi ve son bar sahnesi hakkında yorumlarını da çok merak ediyorum. Diziyi izleyen uzman bir psikologdan da bu sahnelerle ilgili yorum almak isterdim. Bunun üzerinde konuşacak çok şey var gibi çünkü.
Ben bir fikir verebilirim. Bu bir bağımlılık. Kendi celladına aşık olan herkesin bu durumdan aynı zamanda bir kazancı vardır. Adam kazançlarından vazgeçemiyor. Çünkü filmde karakter aydinlanmış gibi gösterse de kendini, aslında öyle değildi çünkü karakter kendini gerçekten sevmeyi öğrenemedi. Değersizlik hissi hep devam etti ve değerli olma hissini hep dışa bağımlı olarak almaya devam etti. İnsan bu kadar karmaşık bir varlık. Düzeldi gibi gözükür. Aslında düzelmez. Hemde bile isteye. Kazanç dediğimiz durumdan ötürü.
@@evedivamerhaba peki bu gerçek hikaye ya ben İngilizcem yetmedigi için Richard Gadd'ın hayatını anlattığı videoları anlayamadım.Tacizcisiyle daha sonra ne yaptı gerçek hayatta? Onunla çalıştı mı ya da onunla ilişkisini nasıl kesti biliyor musunuz
@@mertc59 merhaba, o kadar derin araştırmadım. Fakat oyuncunun bir röportajıni izledim ve dizi ile ilgili, oyuncular ile ilgili konuştu. Özel hayatında daha sonra ne yaşadığını dile getirmedi. Bence hikayenin sonu açık bitti. Dizinin ikinci sezonu gelebilir. Adam reel hayatta çok sağlıklı bir birey gibi gözüküyor.
Bir solukta izledim diziyi ben de. Beni en cok sey etkiledi bir yaran varsa baska yaralilar da adeta kokunu aliyor gibi bisey demişti sahnede itiraf ederken. Ne kadar dogru...
Hocam seni pek çok platformda tek geçerim... lakin şöyle olmuş olabilir mi diye düşünmekten ve güçlü bir hissimden söz etmek isterim... (sen o güzel kitabını imzalarken bu satırları yazıyorum:)) biraz daha mı bekleseydin/k bu baş yapıt diziyi yorumlamak için? Ya da belki ikincisini yaparsın... çoooook etkileyici bir senaryo, fikir, uygulama, kurgu... çok haklısın. Öyle güzel tınlıyorsun ve lakin öyle yansımıyor ki esas demek isteyeceklerin... çok isterdim birlikte tartışmak bu diziyi, senaryoyu, duyguyu... her ne zaman olursa olsun, çok isterdim karşımda bu yapıtı tartışabileceğimin sen olmasını. Arkada yaylılar acı acı çalmış be canım Melikşah ❤
zorlayıcı bir diziydi ama iyi ki izlemişim, gerçekten dürüst bir iş. tiyatro oyunu olarak yazıldığını bilmiyordum aynı olayları defalarca anlatarak yaşamaya devam etmesini hala biraz garip buluyorum ama kendi mücadele şekli herhalde.
Babasının o katı görüntüsünün altında yatan travmayı anlayınca ve oğluna hassasiyetle sarılınca yıkıldım. Donny’nin gel gitlerini, içerisinde bulunduğu kimlik bunalımını ve Martha’yı tüm çıplaklığı ile anlatma çabasını izlemek benim için çok üzücüydü, gerçekten yaşamış olduğunu bilerek izlemek çok çok daha üzdü. Finalde niçin yine o adama gitti neyi kanıtlamaya çalıştı hiç anlamadım. Final sahnesinde sanki ilk bölümdeki Martha artık oymuş gibi bir hissiyat yarattı barmenle olan diyaloğundan. Kafam karmaşık.
Dizi her şeyiyle ışıl ışıldı... Açmışız dünyaca böyle işlere, okkkadar iyiydi ki ve ben de kesinlikle Marta'nın hikayesini görmek istiyorum, hem izlemek hem izlememek istediğim bissürü sahne oldu, her şeyine inandım. Ellerine emeklerine sağlık, bundan sonra artık daha zor bir şey izleyeceğim sanırım hahahhaah
Soluğum kesildi diziyi izlerken. Tüm yorumlarına katılıyorum Melikşah. Londra’da yaşayan birisi olarak daha bi etkilendim. O yalnızlık, kaybolmuşluk, parasızlık, başarısızlık kabul edilmeme hissi büyük şehirde karınca gibi ezilen insan hikayesi,böyle travmalara yol açmasın da ne yapsın…
4. Bölümün bazı sahneleri seyredemedim, çok sert bir diziydi. Etkisi uzun zaman geçmiyor, müthiş bir dizi uzun zamandır bu kadar sarsıcı bir iş görmedim gerçekten..
Diziyi şimdi bitirdim. Fikrimi paylaşmak istiyorum. Diziyi izlerken Donnye kızmamak neredeyse imkansız, ama kendimize şunu hatırlatmakta fayda var. Bir şeyi izlemek, dinlemek ve yaşamak aynı şey değil. İzlerken daha akılcı davranmak kolay. Her kesin hikayesi bir-birinden o kadar farklı ki. Hepimiz farklı ailelerde farklı şekilde yetiştirildik. Hepimizin bilgi-birikimi, karakteri v.s. çok farklı. O yüzden aynı durumdakı insanların bir-birinden farklı davranması gayet normal ve bu bize hata yapmış olsa bile onu yargılamak hakkını vermez. Sadece anlamaya çalışmak lazım elden geldiği kadar. Ki, bence, dizinin amacı da biraz bu.
Senin anlattığını görünce hemen izledim . Bazı sahneler çok karanlıktı ama ele alış biçimleri pozitife yönelikti. Hikayede var olma mücadelelerinde özdeşleştiğim yerler var. Komedyen olma hikayesinin ,bir yere ulaştıktan sonra kesilmesini seviyorum !
Netflixe düştüğü an açıp tek solukta izlediğim dizi serisi. Melikşah anlattığı için ekstradan anlatmak da istemiyorum fakat izlenimleri gereken bir dizi olduğunu söyleyebilirim.
Kesinlikle tek seferde izlenemeyecek bir mini dizi olmuş. Olayın içinde izleyiciler de varmış gibi hissettiren harika oyunculuk vardı. Ben son bölümüne kalbimi bıraktım 🥹
Güzel bir video olmuş, emeğinize sağlık. Kendi öz eleştirinizle harmanlayarak başarılı bir film eleştirisi yapmışsınız 👏👏 Yorumlarınız çok yerinde olmuş
Martha'nın hikâyesini izlemeye fikren açık olsam da nasıl olur bilemedim. Gerçeğini dahil etsen dert, etmesen dert. Kadının Twitter dahil sosyal medya hesapları da ortalığa saçıldı malum. Adam da sağ olsun, aynı tweeti alıp dizide kullanmış :) Diziyle ilgili yorumlara katılıyorum. İnsanın içine oturan (özellikle 4) ama iyi bir dizi.
@cherryverry648 Sahneyi hatırlayamadım şu an ama "my curtains need hung badly" kalıbını birebir almış da koymuş diziye. Fiona Harvey'in tweeti halen duruyor hatta, 2014'ten.
Güzel bir inceleme oldu. teşekkür ediyorum. Son sahneden bahsetmek istiyorum sadece bir soru sorarak! Ucu açık bırakılmış gibi duran bir hikayede (ilk sezonda) yeni sezonun Martha’sı Donny olabilir mi? Hatırlarsanız eğer son sahnede barmenin ona davranışı, merhameti bana Martha’nın bara ilk geldiği günkü Donny’nin ona olan tavrı gibi geldi. Bu arada dizinin ilk bölümüne başladığımda aklıma ilk gelen şeylerden biri de şuydu:”Yeni bir YOU’muz mu oluyor:)))”
İzlemesi oldukça zor ama izledikçe de kopamıyorsunuz, bölümler arka arkaya akıyor. Bence bu yapımın başarısı kesinlikle senaryosu. Richard gadd in kalemi o kadar sağlam ki, yaşadıkları da gerçek olunca oyunculuklara ciddi biçimde yansımış. Tüm ödülleri süpürür diye tahmin ediyorum ama bence tadında bırakılmalı, her konunun suyunu çıkarmaya gerek olmadığını düşünüyorum.
Donny neden son bölümde Darrien’a gitti bu noktayı kafamda netleştiremiyorum. Tam yaşadıklarını atlatıyorken tekrar oraya gidip tekrar o adamın söylediklerini kabul etmesinin altındaki nedeni anlayamadım. O kısır döngüden çıkamadığını mı göstermek istediler acaba bize? Martha’dan kurtuldu ama Donny bu tarz durumlardan beslenir hale mi geldi en sonunda, onun için mi tekrar gitti oraya?
beni o kadar zorladı ki 1 haftada anca bitirebildim özellikle 4. bölümden sonrasını. ben teri'yle olan durumun donny'nin biseksüel olmasıyla barışamaması olarak yorumlamadım aslında. çünkü teri'yle tanışana kadar olan süreçte erkeklerle de görüştüğü bir dönem var. özellikle cinsellik kısmında geçmişte yaşadığı istismarın oluşturduğu bir zorlanma olduğunu düşünüyorum. ve ayrıca martha yüzünden yaşadığı stresin de bir sonucu gibi. ben asıl martha'nın gerçek hayatta bu diziyi izleyip E SEN BANA AŞIKMIŞSIN?? gibi bir çıkarım yapmasından korktum ne yalan söyleyeyim
Bir tek ben mi etkilenmedim bu diziden anlamıyorum. Tamam güzel diziydi hele son sahnesi inanılmaz çarpıcıydı ama bir başyapıt değil. Netflix in en iyi işi değil. Unutulmayacak bir dizi değil yani
Terapi seansı izlemek gibiydi. Bence diğer adamı şikayet edemediği için Stalkerini da şikayet edenedi. Adamın yaptıklarının yanında kadın daha masum göründü gözüne.
Söylediklerinizin aksine dizinin feci şekilde duygu manipülatörü olduğunu düşünüyorum. En azından hassas bünyeler (ki bu diziyi izleyip yıkım yaşamayan var mı bilemiyorum) için fazla sarsıcı olbileceği düşüncesindeyim. Bazen bir duyguyu anlatabilmek için sanat dediğimiz şeyi bu kadar zorlamamak gerektiğini düşünüyorum. Bir ineğin bilmemkaç metre yüksekten atılarak öldürüldüğü ve bu sayede hayvan katliamlarına dur demenin protesto edildiğini düşünen sanat anlayışı vardı bir zamanlar. Biraz o stil. Şahsen bu tarz hassas konuların da Biraz üstü örtülü, biraz metaforik ele alınması gerektiğini hissediyorum. Maalesef sanat dendiğinde tek anladığımız yoğun duygu fakat bu yoğun duygunun haricinde çok filtresiz şekilde istismarı ve şiddeti gözler önüne seriyor. Keza Bir resim soyut olarak da belli bir duyguyu hissettirebilir, bir müzik de anlatılmak isteneni anlatabilir. Diyeceğim o ki, beynin bir hafızası var ve ona beyninize iyi bakın. Duygularınızı nereye yönlendireceğinize iyi karar verin. Diziyi izlemeyen hassas insanlar için bir uyarı olsun bu da. Dediğim gibi, sanat yalnızca duyguları en uçlarda yaşamak anlamına gelmiyor. Ayrıca bu hali borderline kişilik bozukluğu da yapıyor. Şahsi fikrim, temiz bir zihin için hasbelkader başlamış da olsanız bırakın, izlemeyin.
Ben dizinin başlarında adamın kızla bir ilişki yaşadığını ama bunu senaryolaştırırken çarpıttığını düşündüm sonuçta aralarında gerçekten bir bağ olması hem doğru hissettiğimi hemde senaryonun gerçekten çok ustaca yazıldığını gösterdi
Sinir bozucu izlemesi zor ama aşırı merak cezbeden bir diziydi. Martha ne yaşamış da o hale gelmiş. Donny' nin iyi bir ailesi var gibi duruyor yetişkin iken uğradığı tacizden çok çok önce kendisinden nefret etmiş gibi sanki. Niye kendisine bu kadar düşman? Bir sürü soru. Umarım devamı gelir
inanılmazdı gerçekten. İzlemek çok zordu ama salak yerine konmadan, burada gül burada ağla duygu sömürüleri olmadan, uzun zamandır herhangi bir diziye denk gelmemiştim.
Diziyle ilgili dinlediğim çoğu yorum gibi görünenin ötesine geçmemişsiniz. Diziyle ilgili yorumları merak eden araştıran arkadaşlar için derindenderine kanalını tavsiye ederim.
Bu videoyu izleyip yorumları okurken az önce breakdown sahnesinin gerçek halini izledim. Gerçek monologta bu posttravmatik süreçte yer yer suçun kendinde olup olmadığını tartıp durduğundan bahsettikten sonra yaptığı 3 hatasından bahsediyor. İlki yaşadığı travma sonrası kendini yeterince maskülen ve erkek hissetmemesinden dolayısıyla kimliğinden soyutlanma yaşadığını söylüyor , ikinci olarak sürekli ona insanlar karşısında yargılanacağını söyleyen “maymun” sesine yenilmesinden bahsediyor ve üçüncü olarak da bu sekansı bir komedi planı içerisinde sergilemesinin absürtlüğünü anlatıp bitiriyor(dizinin aksine showları komik bence :))Dizideki monoloğun, gerçekteki monoloğa göre söyleyemediği ya da yeni söyleyebilme yetisi/isteği kazandığından ötürü daha agresif ama fazlasıyla da kırılgan bir yerden olduğunu gördüm. Diziyi bu sebeple fazla empati kurulabilecek diziler kategorisine aldığım için uzak durmaya çalışıyorum açıkçası. Yine de birçok insanın dizinin kendilerine yardımcı olduğundan bahsettikleri yorumları gördüğüme sevindim.
mahvoldum, o kadar iyi ki. o kadar zor ki. kimligine yapisip kalam o degersizlik, curutulmek, yavasca her seye sizar. cok zorlandim. inanilmaz iyi derinlikli islenmis of yani gogsumde bir agirlik birakti.
dizi başlarda sarıyor sonra biraz durağanlaşıp tekrar izleyiciyi yakalamayı başarıyor bence. Zaten yedi bölümlük mini bir dizi. İzlemek isteyip kararsız kalan varsa bence izlemeli. Ama rahatsız edici olaylardan fazla tetikleniyorsanız uzak durmalısınız çünkü dizi bunu tam anlamıyla izleyiciye yaşatıyor.
Sen tavsiye ettin diye izledim. Başta sıkıcı bir hikaye gibi başlasa da sonra ne kadar tanıdık ne kadar cesur bir karaktere, hikayeye dönüyor. Kısaca bok çukurunda kendini bulma hikayesi diyelim. Tavsiye için teşekkürler. Ve empati, ah o empati zaten bok çukuruna hep empati çekiyor insanı.
bazen soluksuz bazen de durdura durdura izledim. ana karakterimizi şöyle bi sarsmak da istemedim değil yer yer boğuldum resmen. gerçekten yaşanmış diye mi bu kadar çarpıcı bilmiyorum ama psikolojik altyapısı çok tutarlı ve etkileyiciydi. sahnenin ortasında bir anda her şeyi anladığı ve herkesin önünde kendini açtığı an ve hayatının değişmesi, derken o kadar da değişmemesi çünkü hiçbir şeyin o kadar da kolay olmaması, değişmek için sadece anlamanın yetmemesi, siz her şeyi anlamlandırmaya çalışırken hayatın devam etmesi, finalde babasıyla sanki birbirlerine ilk defa temas ediyor gibi sarılmaları, her şey çok yerli yerinde gibiydi ya bilmiyorum. oyunculuklar muhteşem, cinselliğin keşfi, öz değersizlik duygusu, kendilik nefreti ne ararsan vardı ve hiçbiri baymıyordu. ben inanılmaz sevdim. tüm bunları yaparken asla didaktik olmaması da hoşuma gitti. kimseye acımak zorunda ya da kimseyi anlamak zorunda hissetmedim. fakat duygular o kadar geçti ki empati yapmaktan da kaçamadım. tebrik edilesi, bir deneyimi böylesine bir esere dönüştürmek. belki bir süre sonra tekrar izleyebilirim.
Firdevs yöreoğlu misali aptal aptal diye söylenerek başlayıp 4. Bölümden sonra bolca ağlamalı ortaya karışık duygularla beni allak bullak eden bir dizi. Ara ara durdurup, soluklanıp seyrettim. Hatta bazı yerlerde seyretmesem mi diye düşünüp dayanamayıp döndüm. Bir daha seyredemem, soğuk soğuk ellerim terledi, ama uzun zamandır seyrettiğim en etkileyici yapımdı…
Çok fazla insanda çok farklı yerlere dokunacağını düşünüyorum. Öz yıkım, cinselliğin keşfi, travmayla baş etme, aile ilişkileri... Son bölümde ailesiyle yaptığı konuşma ailemizi ne kadar tanıyoruz sorgulamasını yaptırdı. Ben diziyi izlerken kendimi Donny'e sürekli terapiye git artık derken buldum. Oyunculuklar zaten çok çok etkileyiciydi
Şiddet sarmalının içinden çıkabilmek çok zor, şiddetin tüm çeşitlerine maruz kalan herkesi kocaman sarmak istiyorum 🥹
Bazı kısımlarda elimin kolumun uyustugu hareket edemedigim bir dizi. Gercekten cok guzeldi. Ve daha once ozsaygisindan fedakarlik yapmis ve sirf kendisini bi yere koyabilmek icin sacmasapan ilgilere bile ihtiyac duyan biri olarak cok iyi anladim Martha'yı terk edememesini. Teri karakterine asiri bayildim, kendine guveni ve isigi her sahnede o kadar barizdi ki. Tam olarak saglikli iliski vadeden, sevmemenin imkansiz oldugu kadini kaybetmesi üzdü.Tecavuz olayi da dahil olacak sekilde kendisinin yasadigini bilmiyordum. Mucizevi bir is basarmis kendisi. Umarim daha cok is yapar ve bizi boyle yapimlardan mahrum birakmaz.
Netflix 'de popüler olup da bu kadar iyi çıkan başka bir dizi var mı bilmiyorum.İnanilmaz sarsıcı ve son zamanlarda izlediğim en iyi iş!
dark..
@@duruuu16Evet Dark da iyiydi,zaten ondan sonra bozdu Netflix
@@kai-dp6wyve bütçe ayırmayıp iptal ettiler :( o yuzden netflix kaliteli bir iş yapinca şaşırıyorum artık,son zamanlarda...
Ripley ❤
beef
nadiren bir şey izleyince kafanızın içinde ömrünüzün sonuna kadar kalacağını hissedersiniz. bu dizi de içimde bir yerlerde ara ara benimle konuşan bir arkadaş olarak kalacak. çehov hangi eser için demiş bilmiyorum ama mealen şöyle bir şey söylemişti:"biraz daha devam etseydi, yaşamanın anlamını kavrayacaktık. dizi yaşamak nedir? sorusuna cevap vermez ama sakladıklarımıza,yutkunduklarımıza dair öyle cevaplar verdi ki darmadumanım.
Aynı bahsettiğiniz etkiyi, yani kafamızın içinde kalma olayını ben çocukken izlediğim kardeş gibiydiler filminde yaşamıştım. Filmde yasanilanlari çocuk aklımla güç bela anlamıştım ve inanamamistim. Filmi bir daha izlemedim. Aynı şeyleri bu diziyi izlerken tekrar yaşadım. Bir daha asla ikisini de izlemek istemem. Çok parçaladı içimi ve ana karakteri bazen napiyosun sen gitme oraya diye tokatlamak istedim. Dizi başlı başına travmasıni bize de yasatmakta çok başarılı.
Melikşah seni dinlemesi her şeye rağmen çok keyifli ama 14 dakikanın neredeyse 10 dakikası komple diziyi anlattın baştan sona. İzleyenler için diye uyarı yapıp, diziyi zaten izlemiş olanlara en baştan anlatıyorsun. :) Ben biraz daha yorumlarını merak ediyordum açıkçası, doğru ya da yanlış da olsa belki hem senaryo hem de psikolojik anlamda senin çıkarımlarını dinlemek isterdim. Bu kadar okuyan, yazan, izleyen ve düşünen birinden daha derinlikli yorumlar bekledim.
Tek oturuşta bitirdim ve bir duygu roller coasteri gibiydi. Martha rolu muthis canlandirilmisti. Sankj benim bir stalkerim var gibi huzursuz hissettim izlerken. Babasinin da yasadigi tacizi ustu kapali bir sekilde soylemesi cok uzucuydu. Ve marthanin ses kaydi almasi isleri icinden cikilmaz bir hale sokmasi hatta neredeyse dannyi suclu konumuna dusurmesi vs her sey cok fazla seyirciye geçiyordu. Izlerken sanki tum bunlarla ben mucadele ediyormusum gibi hissettim
izlerken çok zorladı, kimi sahneleri durdurup soluklanmam gerekti hakikaten. donny'nin babasını her ne kadar birkaç sahnede gördüysek dahi en az başroller kadar eşsiz bir iş çıkarıyor bence. bilhassa itiraf sahnesindeki oğluna yönelttiği soru ve reaksiyonu falan ciğer dağladı. hele finaldeki barmen sekansı... söylenecek daha çok şey var melikşah cidden yıllarca unutmayacağımız, tekrar tekrar dönüp bakacağımız bir yapım daha girdi hayatımıza bence.
Finaldeki barmen sekansindan ne anlamaliyiz
@@Nesromecoco bi döngü daha mı başlıyor diye düşündürüyor. Hani dizi Martha'nın Donny'nin çalıştığı bara gelmesi ve kola alacak bile parasının olmamasıyla başlıyordu ya, bu sahnede yani dizinin bitişinde bu sefer Donny'nin parasız bir şekilde bara gitmesi ve barmenin içecek ısmarlaması ile devam etti..
Peki babasi gey oldugunu mu itiraf etti orasini tam anlayamadim?
Kesinlikle psikolojik bir ders niteliğinde, bazı arkadaşların sinir bozucu bulması da bana garip geliyor, her karakterin ruhsal derinliğine inmesi ve gerçek hayattan bir kesit olması başlı başına bir şaheser yapmış diziyi
Dizideki tek sıkıntım ( az önce bitirdim, yer yer çok ağladım ) Martha'nın geçmişi, ailesi, neden nasıl bu hale geldiği konusunda olayı yaşayan adamın hiç ilgilenmemesi ve soruşturmaması.. Bir de maalesef ki (!) şu aman narkotiğe bulaştım, aman bana zorla verdiler, aman duygusal boşluğuma denk geldi beni yönlendirdiler tarzı acınaklı hale getirmelerini hiç de samimi bulmuyorum. Her b.. tüttürüp sonra üstlerinden 1000 kişi geçince de şöyle duygusal namuslu pişman haller yansıtmalarına oldum olası inanmam reel hayatta. Ben sadece Martha'ya üzüldüm. Diğer tüm karakterler ruhsuz sevgisiz empatiden yoksun tiplerdi... Soğukta o durakta saatlerce belki de günlerce bekleyip, zavallıcığın evine gitmeleri, evin o hali............ Martha rezil toplumların ezip yok ettiği kitleleri temsil ediyor... güzel değil, zayıf değil, şık son moda trend giyinmiyor.. bu sebeple bu dünyada otomatikman 'Kaybeden' hale getirilmiş, sevgisiz, yapayalnız bir kadın.... Allah bilir bu herif daha daha neler yaptı neler etti ne vaatlerde bulundu?! Bize bu dizide anlatılanları izleyip yargılamak kolay.. Ben asla anlatılana tek yönden tek defada bakan bir insan değilim.. Bir de Martha'yı dinlemek, onun dizisinin bölümlerini izlemek istiyorum..... Komedyenmiş.... esrarkeş hapçı otçu komik olamayan bir herif, her önüne gelenle 'Duygusal boşluk ve kendini aramak' sebebiyle düşüp kalkan bir adam!!!
Şov sırasında içini dökme sahnesi Bir At Bara Girmiş kitabını hatırlattı bana.Vermek istediği bütün mesajları sığdırabilmiş bu 7 bölüme çok güzeldi. Bir de babasının onu anlamak adına sadece kilise de büyüdüm deyip bırakması bu sahnede iyilerdendi.Teşekkürler tavsiyeniz sayesinde izledim☺️
Arkadaki siyah kapaklı kitapları farklı raflardan alıp aynı rafta yan yana dizmeni o kadar çok isterdim ki, melikşah. Keşke ekrandan içeri atlayıp şu kitaplığı renklerine gore düzenleyebilsem.
Diziyle ilgili yazmamışım :) netflixte izlediğim en güzel diziydi. Hala etkisinden çıkamıyorum.
Kitapların türüne, yazarına, yayınevine vs göre dizilmesi bir kitapsevere göre normal olandır. Pinterestten görüp özenilecek bir şey değil bence. Tercih meselesi ama genel olarak böyle olduğunu düşünüyorum. Bırakın böyle daha güzel :)
bir insanın kendisinin bizzat yaşadığı dramı yine kendisinin bir dizide oynaması çok zorlayıcı bir durum bence. çok güzel yorumlamışsınız çok keyifliydi dinlemek sevgiler
Başta basit bir stalker hikayesi olduğunu düşünüp, sonra izlerim diye bırakmıştım. Filmegitmedenönce'den konusunun o kadar basit olmadığını duyunca bir oturuşta izledim. Yani adım adım manüplasyonla rıza inşası gördüm. Baya sona doğru ağlamak için diziyi durdurup öyle devam edebildim. Çok iyiydi.
Psikolojik danışmanlık öğrencisiyim. Travma dersimizin öğretim üyesinin önermesiyle izledim ve gerçekten kurban psikolojisinin ve travmanın etkilerinin olabilecek en net haliyle aktarıldığını düşünüyorum (tabiki de Melikşah'ın dediği gibi bu etkiler kişiden kişiye değişebilir.) Cinsel istismar geçmişiniz varsa lütfen diziyi kontrollü izleyin
Cok agirdi ama cok etkileyciydi! Keske Donnynin cocuklugunda da bahsedilseydi, onu merak ettim dogrusu, sonucta travmalarin baslangici cocukluk…
Çok etkileyiciydi, ben de Martha Scott'ın hikayesini çok merak ettim, sadece en sonunda bir sesli mesaj yoluyla bu takma adın ona çocukluğunda sahip olduğu sevimli bir ren geyiği oyuncağını hatırlatmasından kaynaklandığını öğrenebiliyoruz. Buzdolabındaki hukuk fakültesinden üstün derecede mezuniyet belgesi gerçek mi acaba…
Dediğiniz gibi dizinin devamı olarak Martha’nın hikayesi gelir ise şahane olur 👍
Hukuk fakültesinden mezun oldugu dogru. Dizi Ingiltere‘de de yayinlanir yayinlanmaz cok begenildi, sonra insanlar birkac gun icerisinde gercek kisiyi bulup internetten taciz etmeye basladi. Martha oldugu iddia edilen kisi suclamalari reddermekle beraber gazetelere dizideki dile cok benzer tonda („Netflix dava edilmeli, cok basarili bir avukat oldugum icin bu konuyla ben direkt ilgilenmek zorunda kalacagim“ vb.) aciklamalar yapmaya basladi vs. Tum bunlar enteresan (ve biraz meta) tartismalara sebep oluyor bu gunlerde.
Diziyi dün bitirdim ve bitirince biraz kendime döndüm neyi neden yapıyorum diye son zamanlardaki hareketlerimi gözden geçirdim kendimle yüzleştim. Sonuç : Sigarayı bıraktım
Donny’nin son bölümde de o adama gitmesi ve son bar sahnesi hakkında yorumlarını da çok merak ediyorum. Diziyi izleyen uzman bir psikologdan da bu sahnelerle ilgili yorum almak isterdim. Bunun üzerinde konuşacak çok şey var gibi çünkü.
Bende sonunda adamın teklifini yine niye kabul ettiği hakkında fikirleri okumaya geldim
Ben bir fikir verebilirim. Bu bir bağımlılık. Kendi celladına aşık olan herkesin bu durumdan aynı zamanda bir kazancı vardır. Adam kazançlarından vazgeçemiyor. Çünkü filmde karakter aydinlanmış gibi gösterse de kendini, aslında öyle değildi çünkü karakter kendini gerçekten sevmeyi öğrenemedi. Değersizlik hissi hep devam etti ve değerli olma hissini hep dışa bağımlı olarak almaya devam etti. İnsan bu kadar karmaşık bir varlık. Düzeldi gibi gözükür. Aslında düzelmez. Hemde bile isteye. Kazanç dediğimiz durumdan ötürü.
@@evedivamerhaba peki bu gerçek hikaye ya ben İngilizcem yetmedigi için Richard Gadd'ın hayatını anlattığı videoları anlayamadım.Tacizcisiyle daha sonra ne yaptı gerçek hayatta? Onunla çalıştı mı ya da onunla ilişkisini nasıl kesti biliyor musunuz
@@mertc59 merhaba, o kadar derin araştırmadım. Fakat oyuncunun bir röportajıni izledim ve dizi ile ilgili, oyuncular ile ilgili konuştu. Özel hayatında daha sonra ne yaşadığını dile getirmedi. Bence hikayenin sonu açık bitti. Dizinin ikinci sezonu gelebilir. Adam reel hayatta çok sağlıklı bir birey gibi gözüküyor.
Ben son bolumde neden Darrien`a gittigini ve o sahneyi genel olarak anlamadim.
Bir solukta izledim diziyi ben de. Beni en cok sey etkiledi bir yaran varsa baska yaralilar da adeta kokunu aliyor gibi bisey demişti sahnede itiraf ederken. Ne kadar dogru...
O kadar iddialı övgüden sonra diziyi izlemek istedim. 1.Bölümü zor bela bitirdim, 2.bölümde kapattım. Demek ki benim seyir zevkimde bir problem var.
Ben de standart netflix eşcinsellik ve uyuşturucu sahneleriyle dolu 2 bölümden sonra içim sıkılınca "amaaan kapat gitsin" dedim.
4.bölümden sonra vurucu kısım başlıyor biraz daha devam edin derim
Hocam seni pek çok platformda tek geçerim... lakin şöyle olmuş olabilir mi diye düşünmekten ve güçlü bir hissimden söz etmek isterim... (sen o güzel kitabını imzalarken bu satırları yazıyorum:)) biraz daha mı bekleseydin/k bu baş yapıt diziyi yorumlamak için? Ya da belki ikincisini yaparsın... çoooook etkileyici bir senaryo, fikir, uygulama, kurgu... çok haklısın. Öyle güzel tınlıyorsun ve lakin öyle yansımıyor ki esas demek isteyeceklerin... çok isterdim birlikte tartışmak bu diziyi, senaryoyu, duyguyu... her ne zaman olursa olsun, çok isterdim karşımda bu yapıtı tartışabileceğimin sen olmasını.
Arkada yaylılar acı acı çalmış be canım Melikşah ❤
zorlayıcı bir diziydi ama iyi ki izlemişim, gerçekten dürüst bir iş. tiyatro oyunu olarak yazıldığını bilmiyordum aynı olayları defalarca anlatarak yaşamaya devam etmesini hala biraz garip buluyorum ama kendi mücadele şekli herhalde.
Babasının o katı görüntüsünün altında yatan travmayı anlayınca ve oğluna hassasiyetle sarılınca yıkıldım. Donny’nin gel gitlerini, içerisinde bulunduğu kimlik bunalımını ve Martha’yı tüm çıplaklığı ile anlatma çabasını izlemek benim için çok üzücüydü, gerçekten yaşamış olduğunu bilerek izlemek çok çok daha üzdü. Finalde niçin yine o adama gitti neyi kanıtlamaya çalıştı hiç anlamadım. Final sahnesinde sanki ilk bölümdeki Martha artık oymuş gibi bir hissiyat yarattı barmenle olan diyaloğundan. Kafam karmaşık.
Ripley'i izledin mi Mekik, nasıl bulduğunu merak ediyorum 🤓
Dizi her şeyiyle ışıl ışıldı... Açmışız dünyaca böyle işlere, okkkadar iyiydi ki ve ben de kesinlikle Marta'nın hikayesini görmek istiyorum, hem izlemek hem izlememek istediğim bissürü sahne oldu, her şeyine inandım. Ellerine emeklerine sağlık, bundan sonra artık daha zor bir şey izleyeceğim sanırım hahahhaah
Soluğum kesildi diziyi izlerken. Tüm yorumlarına katılıyorum Melikşah. Londra’da yaşayan birisi olarak daha bi etkilendim. O yalnızlık, kaybolmuşluk, parasızlık, başarısızlık kabul edilmeme hissi büyük şehirde karınca gibi ezilen insan hikayesi,böyle travmalara yol açmasın da ne yapsın…
Tshirt nereden lütfen söyleyin
4. Bölümün bazı sahneleri seyredemedim, çok sert bir diziydi. Etkisi uzun zaman geçmiyor, müthiş bir dizi uzun zamandır bu kadar sarsıcı bir iş görmedim gerçekten..
Diziyi şimdi bitirdim. Fikrimi paylaşmak istiyorum.
Diziyi izlerken Donnye kızmamak neredeyse imkansız, ama kendimize şunu hatırlatmakta fayda var. Bir şeyi izlemek, dinlemek ve yaşamak aynı şey değil. İzlerken daha akılcı davranmak kolay. Her kesin hikayesi bir-birinden o kadar farklı ki. Hepimiz farklı ailelerde farklı şekilde yetiştirildik. Hepimizin bilgi-birikimi, karakteri v.s. çok farklı. O yüzden aynı durumdakı insanların bir-birinden farklı davranması gayet normal ve bu bize hata yapmış olsa bile onu yargılamak hakkını vermez. Sadece anlamaya çalışmak lazım elden geldiği kadar. Ki, bence, dizinin amacı da biraz bu.
Bir kadınım Marthanın erkek versiyonu birisi vardı hayatımda ki hala bırakmış değil bundan dolayı beni çok etkiledi
Türkçe tercüme olmuş mu bu dizi? Yoksa ingilizce mi?
Senin anlattığını görünce hemen izledim . Bazı sahneler çok karanlıktı ama ele alış biçimleri pozitife yönelikti. Hikayede var olma mücadelelerinde özdeşleştiğim yerler var. Komedyen olma hikayesinin ,bir yere ulaştıktan sonra kesilmesini seviyorum !
Netflixe düştüğü an açıp tek solukta izlediğim dizi serisi. Melikşah anlattığı için ekstradan anlatmak da istemiyorum fakat izlenimleri gereken bir dizi olduğunu söyleyebilirim.
Kesinlikle tek seferde izlenemeyecek bir mini dizi olmuş. Olayın içinde izleyiciler de varmış gibi hissettiren harika oyunculuk vardı. Ben son bölümüne kalbimi bıraktım 🥹
Güzel bir video olmuş, emeğinize sağlık. Kendi öz eleştirinizle harmanlayarak başarılı bir film eleştirisi yapmışsınız 👏👏
Yorumlarınız çok yerinde olmuş
3. Bölümün sonunda çalınan Oya Ergün'ün muhteşem sesi ve şarkının kimsenin farketmemesine üzüldüm.
Ayrıca marta donnynin istismara uğradığını hemen anlamıştı
Martha'nın hikâyesini izlemeye fikren açık olsam da nasıl olur bilemedim. Gerçeğini dahil etsen dert, etmesen dert. Kadının Twitter dahil sosyal medya hesapları da ortalığa saçıldı malum. Adam da sağ olsun, aynı tweeti alıp dizide kullanmış :)
Diziyle ilgili yorumlara katılıyorum. İnsanın içine oturan (özellikle 4) ama iyi bir dizi.
@cherryverry648 Sahneyi hatırlayamadım şu an ama "my curtains need hung badly" kalıbını birebir almış da koymuş diziye. Fiona Harvey'in tweeti halen duruyor hatta, 2014'ten.
Donny nin çözüldüğü sahneyi ben de ağlayarak izledim😢
Gercek "Martha" yani Fiona Harvey'nin Piers Morgan'la yaptigi soylesiyi izlemenizi tavsiye ederim.
Güzel bir inceleme oldu. teşekkür ediyorum. Son sahneden bahsetmek istiyorum sadece bir soru sorarak! Ucu açık bırakılmış gibi duran bir hikayede (ilk sezonda) yeni sezonun Martha’sı Donny olabilir mi? Hatırlarsanız eğer son sahnede barmenin ona davranışı, merhameti bana Martha’nın bara ilk geldiği günkü Donny’nin ona olan tavrı gibi geldi. Bu arada dizinin ilk bölümüne başladığımda aklıma ilk gelen şeylerden biri de şuydu:”Yeni bir YOU’muz mu oluyor:)))”
Muhteşem bir diziydi, soluksuz izledim, tebrik ediyorum hepsini ve umarım aynı bu şekilde diziler çıkar
2 yıldır hiçbir şeyi tek oturuşta bitirmemiştim, çok başarılı
Tshirtü diziyi izleyip sonra tepki olarak mı giydin? Eğer öyleyse bir tane de bana gönderebilir misin? piiiliz :)
İzlemesi oldukça zor ama izledikçe de kopamıyorsunuz, bölümler arka arkaya akıyor. Bence bu yapımın başarısı kesinlikle senaryosu. Richard gadd in kalemi o kadar sağlam ki, yaşadıkları da gerçek olunca oyunculuklara ciddi biçimde yansımış. Tüm ödülleri süpürür diye tahmin ediyorum ama bence tadında bırakılmalı, her konunun suyunu çıkarmaya gerek olmadığını düşünüyorum.
Günaydın
çok rahatsız ediciydi sarsıcı ve iç tırmalayıcı. ben izleyemedim :/ benim gibi dayanamayıp izleyemeyen var mı acaba?
Ankara'ya gelcekmisib mekik😊
Donny neden son bölümde Darrien’a gitti bu noktayı kafamda netleştiremiyorum. Tam yaşadıklarını atlatıyorken tekrar oraya gidip tekrar o adamın söylediklerini kabul etmesinin altındaki nedeni anlayamadım. O kısır döngüden çıkamadığını mı göstermek istediler acaba bize? Martha’dan kurtuldu ama Donny bu tarz durumlardan beslenir hale mi geldi en sonunda, onun için mi tekrar gitti oraya?
Çok naif bir anlatım , bayıldım Melikşah👏
Tişörtün nerden ask
spin off martha enfes olur.
Kisaca ne olmus ?
beni o kadar zorladı ki 1 haftada anca bitirebildim özellikle 4. bölümden sonrasını. ben teri'yle olan durumun donny'nin biseksüel olmasıyla barışamaması olarak yorumlamadım aslında. çünkü teri'yle tanışana kadar olan süreçte erkeklerle de görüştüğü bir dönem var. özellikle cinsellik kısmında geçmişte yaşadığı istismarın oluşturduğu bir zorlanma olduğunu düşünüyorum. ve ayrıca martha yüzünden yaşadığı stresin de bir sonucu gibi. ben asıl martha'nın gerçek hayatta bu diziyi izleyip E SEN BANA AŞIKMIŞSIN?? gibi bir çıkarım yapmasından korktum ne yalan söyleyeyim
Bir tek ben mi etkilenmedim bu diziden anlamıyorum. Tamam güzel diziydi hele son sahnesi inanılmaz çarpıcıydı ama bir başyapıt değil. Netflix in en iyi işi değil. Unutulmayacak bir dizi değil yani
Tek ben değilmişim beni sarsmadı bile insanlar neden bu kadar sevdi anlamadım
Terapi seansı izlemek gibiydi. Bence diğer adamı şikayet edemediği için Stalkerini da şikayet edenedi. Adamın yaptıklarının yanında kadın daha masum göründü gözüne.
Abartmayalım.. normal bir diziydi
Söylediklerinizin aksine dizinin feci şekilde duygu manipülatörü olduğunu düşünüyorum. En azından hassas bünyeler (ki bu diziyi izleyip yıkım yaşamayan var mı bilemiyorum) için fazla sarsıcı olbileceği düşüncesindeyim. Bazen bir duyguyu anlatabilmek için sanat dediğimiz şeyi bu kadar zorlamamak gerektiğini düşünüyorum. Bir ineğin bilmemkaç metre yüksekten atılarak öldürüldüğü ve bu sayede hayvan katliamlarına dur demenin protesto edildiğini düşünen sanat anlayışı vardı bir zamanlar. Biraz o stil. Şahsen bu tarz hassas konuların da Biraz üstü örtülü, biraz metaforik ele alınması gerektiğini hissediyorum. Maalesef sanat dendiğinde tek anladığımız yoğun duygu fakat bu yoğun duygunun haricinde çok filtresiz şekilde istismarı ve şiddeti gözler önüne seriyor. Keza Bir resim soyut olarak da belli bir duyguyu hissettirebilir, bir müzik de anlatılmak isteneni anlatabilir. Diyeceğim o ki, beynin bir hafızası var ve ona beyninize iyi bakın. Duygularınızı nereye yönlendireceğinize iyi karar verin. Diziyi izlemeyen hassas insanlar için bir uyarı olsun bu da. Dediğim gibi, sanat yalnızca duyguları en uçlarda yaşamak anlamına gelmiyor. Ayrıca bu hali borderline kişilik bozukluğu da yapıyor. Şahsi fikrim, temiz bir zihin için hasbelkader başlamış da olsanız bırakın, izlemeyin.
Kesinlikle katılıyorum 👏
Ben dizinin başlarında adamın kızla bir ilişki yaşadığını ama bunu senaryolaştırırken çarpıttığını düşündüm sonuçta aralarında gerçekten bir bağ olması hem doğru hissettiğimi hemde senaryonun gerçekten çok ustaca yazıldığını gösterdi
Gecenlerde bi videonuzda daha bu dizinin ismini vermiştiniz,not almistim haftasonu icin ,izlemiş kadar oldum 😅
Karşı tarafı da dinlemek lazım çünkü gerçek olay ve stalker yaşıyor. Tek taraflı olmuş. Bir de gerçek hayatta tutuklanmamış.
Sinir bozucu izlemesi zor ama aşırı merak cezbeden bir diziydi. Martha ne yaşamış da o hale gelmiş. Donny' nin iyi bir ailesi var gibi duruyor yetişkin iken uğradığı tacizden çok çok önce kendisinden nefret etmiş gibi sanki. Niye kendisine bu kadar düşman? Bir sürü soru. Umarım devamı gelir
Ya herşey çok hoş güzel , ki bizde bazen ingilizce kelime kullanıyoruz da deal etmek yani. Başa çıkması zor bir durum demek çok zor olmamalı bence ...
sıradışı değişik bir dizi verilen mesajları ve duyguları tamamiyle anladım lakin keşke martanın hayatına biraz daha inselermiş
Hocam videonun içeriğinden bağımsız olacak ama kitaplığınız çok hoş
Her şey bir fincan çayla başladı derken, neler neler. Her şey mi bi adamın başına gelir be arkadaş. Teşekkür ederim video için.
inanılmazdı gerçekten. İzlemek çok zordu ama salak yerine konmadan, burada gül burada ağla duygu sömürüleri olmadan, uzun zamandır herhangi bir diziye denk gelmemiştim.
4. bolum beni mahvetti. Mağdurla empati yapabilmek bir kadin olarak beni o kadar boğdu ki nefes alamadım yer yer.
Arkadaki kitapalrin hepsini okudunmu 🫠
4. bölümü izledim. Diğer bölümleri izlemek için zamana ihtiyacım var.
Ben de çok beğendim. 2 günde bitirdim. 👌👏
Komedi performansi bir turlu olmayinca yarida kesip, icini dokdugu kisimda istemsiz cok agladim😭♥️
Diziyle ilgili dinlediğim çoğu yorum gibi görünenin ötesine geçmemişsiniz. Diziyle ilgili yorumları merak eden araştıran arkadaşlar için derindenderine kanalını tavsiye ederim.
Ripley i de izleyin çok güzel siyah beyaz çekim harika.
3. Bölümde depresyona girip kapattım. Senden dinleyim devamını diye geldim❤
Bir aksamda bitirdim . Cok keyifliydi
‘I grew up in a catholic church’ kisminda icim paramparca oldu
Sent fromm my Iphone
Gercekten cok rahatsız edici ve üzücü bir dizi . Ama gerçekliği, duyguları o kadar iyi anlatılmıs ki
Netflix Nezaket Erden'e Dirmir siparişi ver çabuk. Bizim Phoebe Waller-Bridge 'imiz Nezaket Erden'dir.
Bu videoyu izleyip yorumları okurken az önce breakdown sahnesinin gerçek halini izledim. Gerçek monologta bu posttravmatik süreçte yer yer suçun kendinde olup olmadığını tartıp durduğundan bahsettikten sonra yaptığı 3 hatasından bahsediyor. İlki yaşadığı travma sonrası kendini yeterince maskülen ve erkek hissetmemesinden dolayısıyla kimliğinden soyutlanma yaşadığını söylüyor , ikinci olarak sürekli ona insanlar karşısında yargılanacağını söyleyen “maymun” sesine yenilmesinden bahsediyor ve üçüncü olarak da bu sekansı bir komedi planı içerisinde sergilemesinin absürtlüğünü anlatıp bitiriyor(dizinin aksine showları komik bence :))Dizideki monoloğun, gerçekteki monoloğa göre söyleyemediği ya da yeni söyleyebilme yetisi/isteği kazandığından ötürü daha agresif ama fazlasıyla da kırılgan bir yerden olduğunu gördüm. Diziyi bu sebeple fazla empati kurulabilecek diziler kategorisine aldığım için uzak durmaya çalışıyorum açıkçası. Yine de birçok insanın dizinin kendilerine yardımcı olduğundan bahsettikleri yorumları gördüğüme sevindim.
Ben bulamadım o videoyu link atabilir misiniz
Bu kadar iyi anlatılamazdı!
Aklımdaki tek bir soru, o raflarda aradığın kitabı nasıl buluyorsun ?
Melikcim “Ripley” yorumu alabilir miyiz senden, beni sinir etti başrol 😂
mahvoldum, o kadar iyi ki. o kadar zor ki. kimligine yapisip kalam o degersizlik, curutulmek, yavasca her seye sizar. cok zorlandim. inanilmaz iyi derinlikli islenmis of yani gogsumde bir agirlik birakti.
cok övüldüğü için izlemek istiyordum ama şişirme mi diye tereddütteydim kıymetli ve gerçekci yorumların ile bugun izlemeye başlayacagım teşekkürler
dizi başlarda sarıyor sonra biraz durağanlaşıp tekrar izleyiciyi yakalamayı başarıyor bence. Zaten yedi bölümlük mini bir dizi. İzlemek isteyip kararsız kalan varsa bence izlemeli. Ama rahatsız edici olaylardan fazla tetikleniyorsanız uzak durmalısınız çünkü dizi bunu tam anlamıyla izleyiciye yaşatıyor.
Boyle ilk bolumden saran dizi onerisi olan var mi?
Seneye tüm ödülleri toplayacak, rightly so🎉
Bu arada emeğinize sağlık çok güzel yorumlamışsınız
İzlemesi çok zordu. Aşırı kaliteli bir dizi.
O kadar iyi anlattın kiiii 🤝❤ sağlamasını yapmak gibi.
Misery e çok benziyormuş sanırsam.
Vuruldum resmen ama marta nin oyunculuk muhteşem sesine sinir olup yüzüne aşık oldum git gel yaşamadım her konuda 😢😢😢
Sen tavsiye ettin diye izledim. Başta sıkıcı bir hikaye gibi başlasa da sonra ne kadar tanıdık ne kadar cesur bir karaktere, hikayeye dönüyor. Kısaca bok çukurunda kendini bulma hikayesi diyelim. Tavsiye için teşekkürler. Ve empati, ah o empati zaten bok çukuruna hep empati çekiyor insanı.
Netflix'in The Serpent dan sonra yayınladığı en iyi dizi...
Kız anne video on dört dakika, üç buçuk dakik sonra diziden dört bölüm izleyip öyle gelin dedin. 😃
RIPLEY DE ÇOOK GÜZEL 👍👍👍