En yakın mafya arkadaşın seni kıskanınca becerir. fikir bana ait. Başka birisi daha önce yazdı mı yazmadı mı bilmiyorum. İdolleri kötülemek gibi bir amacım yok, öylesine yazıyorum. Küfür var, hiç biri kast edilmemiştir. ✍️🏻: 𝐽𝑒𝑜𝑛𝑠𝑤𝑟𝑖𝑡𝑒𝑟🍷 ☆ şarkı: no guidance ☆ iyi okumalar.. 🔮 Mina (27) ⛓️ Yoongi (29) M̶i̶n̶a̶'̶d̶a̶n̶ "Yoongi nerde kaldın?!" Telefonu sonunda açmasıyla haykırdım. Yg: ahh, ne bağırıyorsun sabah, sabah? Sağır oldum ahhh! "Kulağımın dibinde inleyip durma, saat 9 yoongi. Toplantıya geç kaldın!" Yg: siktir, uyuya kalmışım, hemen geliyorum. Aramayı sonlandırmasıyla derin bir nefes aldım. Bu adam ve uykusu.. Kapım 2 kere tıklanmasıyla kafamı kapıma çevirdim. Asistanım içeri girince yüzümde bir gülümseme oluştu. "Her şey tamam mı, Tiana?" Tn: evet, efendim. "Güzel, uykucu mafyamızı bekleyelim." Tiana kıkırdamış ve odadan çıkmıştı. Yarım saat sonra kapım güm diye açılıp içeri yoongi girmişti. Yg: geldiler mi? "10 dakikaya burdalar." Yg: siktir, herşey hazır değil mi? "Hazır, hazır." Onu baştan aşağı süzdüm. Dağınık saçları, kıravatını tamamen yukarı çıkartmamış oluşu, uykulu gözleri. Tanrım bu çocuk mafyadan çok bebeğe benziyordu. Ayağa kalkıp ona yaklaştım ve elimi kıravatına götürdüm. Düzeltirken gözlerinin bende olduğunu biliyordum. En yakın arkadaşım olmasına rağmen çok yakın ve kıskanç birisiydi. Ben onun tek arkadaşıydım ve nedeni hiç kimseye güvenmemesiydi. Biz zaten liseden tanıştığımız için bana güveniyordu. Kıravatını düzeltikten sonra ellerimi saçına daldırdım. Elimde şekil verip bir kaç adım uzaklaştım. "Parfüm sıkmayı biliyorsun ama saçını yapmayı bilmiyor musun Min?" Yg: unutmuşum. Kollarımı boynuna dolayınca sırıttı. Bu adamın sırıtışı kalbe zarar. Yg: benle uğraşmayı çok seviyorsun, değil mi? "Mhm.." Alarmımın çalmasıyla ikimizde kafamızı masaya çevirdik. "Geldiler." Hızlıca aşağı inip yoongi gibi mafya olan, aynı zamanda büyük bir şirket yöneten kişinin yanına gittik. Yg: merhaba, bay Kim. Sj: merhaba. "Sizi şirketimizde ağırlamak bizim için büyük bir onur, bay saejun." Sj: teşekkürler, vakit kaybetmeden toplantı odasına geçelim. "Tabii, hemen." ... Toplantı bay saejun'un acil işi ile yarıda kalmıştı. Akşama güzel bir restoranda devam edicektik. Yg: s¡ksinler böyle işi. "Ne var yine?" Yg: bizim akşama planlarımız vardı. Hani film izleyecektik? "Başka bir zaman izleriz, Yoongi. Bu akşam uslu bir kedi oluyorsun. Anladın mı?" Yg: uslu kedi ne ya? "Kedisin sen. Benim kediciğim." Yanına yaklaşıp yanaklarını sıktım. Bana vurması geç kalmamıştı. Onunla uğraşmaya bayılıyorum. Yg: bunu insanların önünde deseydin seni öyle bir s¡kerdim ki.. "Sen şu kelimeyi ağzından çıkarsana tanrı aşkına!" Yg: tamam hadi sustum. Ben birisiyle buluşmaya gidiyorum. Akşam saat 8de hazır ol, güzellik. Göz kırpıp odadan çıkmasıyla sırıttım. Ona karşı boş değildim. Ama güçlü bir şekilde aşk da hissetmediğim için ona söylememeyi tercih ettim. Bana karşı boş olmadığınıda biliyordum. Sadece emin değilim. Nede olsa hisselerini asla beli etmez. Derin bir nefes alıp ofisimin içinde turladım. Yapacak hiç bir şey yoktu. Şimdiden çıkıp gitsem daha iyi olur. Arabama binip eve doğru sürdüm. Saat 4tü, yapacak çok şeyim var. Eve vardığım an üstümü değiştirip biraz evi temizledim. Bitirdikten sonra televizyonun karşısında kahvemi yudumlayarak en sevdiğim diziyi izledim. Saat 6 olduğunu görünce yerinden sıçradım. Hızlıca yukarı çıkıp güzel bir duş aldım. Ardından saçımı ve makyajımı yaptım. Elbisemi seçerken çok zorlanmadım açıkçası. Yoongi yanımda olduğunda açık giyinirdim. Birisi bana yaklaşmaya cüret bile edemezdi. Siyah mini elbisemi giyip aynada kendime baktım. Tanrım, bu kadar güzel olmam şaka mı ne? Saat 8e gelirken yoongi'nin araması ile onun en sevdiği parfümümü bol bol sıkıp topuklarımı giydim. Minik çantamı da alıp koşa koşa evden çıktım. Arabaya binmemle yoongi'nin gözleri elbisemi buldu. "Nasıl? Güzel miyim? Dur cevap verme, biliyorum. Çok güzelim." Yg: bugün katil oluyorum, çok sükür. "Sen zaten katilsin yoongi." Yg: haklısın. Sana yaklaşanın kafasını kopartıp süs olarak kapıma asacağım. "Yaa bebeğim benim~" Sırıtıp arabayı restorana sürdü. Çok geçmeden varmıştık. Siyah arabaları görmem ile saejun'un bizden önce geldiğini de anlamış olduk. İçeri girip saejun'un yanına oturduk. Sj: merhaba, bay yoongi. Ve merhaba güzeller güzeli bayan Mina. İltafatına gülümseyip kafamı eğdim. Utanmamıştım aslında, canım öyle yapmak istemişti. Ben zaten sadece yoongi'nin iltifatlarına boynumu eğip gülümserim. Yoongi bozuntuya vermeden direk iş hakkında konuşmaya başladı. Ben ise aç olduğumdan kafam almıyordu ne dediklerini. Bir kaç dakika sonra yoongi bunu anlamış olmalıkı kulağıma eğilip fısıldadı. Yg: acıktın mı? "Çok. Seni bile yiyebilirim." Yoongi kıkırdamış ve saejun'a yemek sipariş edeceğimizi söyledi. Yemeklerimiz gelince iş hakkında konuşmayı bırakıp normal şeyler hakkında konuşmaya başladık. Sj: peki sevgiliniz var mı? "Hayır yok." Sj: sizin gibi güzel bir kızın sevgilisi olmadığına hayatta inanmam. Alttan yoongi'nin bacağına vurmamla rahatsız olduğumu anlamış, koruma moduna geçmişti. Yg: sevgilisi olmasada ben varım. Biz aşırı yakınız, kimsede ona yaklaşmaya cüret edemez. Eh tabi, Mina ile uğraşmak benim ile uğraşmak demektir. Saejun belli etmeden göz devirmiş ve yemeğine geri dönmüştü. Yemeklerimiz bitikten sonra saejun hala bana sapık sapık yavşıyordu. Yoongi'nin kızgın bakışları etrafta gezerken ben yavşağın iltifatlarından kurtulmak için lavaboya gideceğimi söyledim. Ayağa kalkarken yoongi ceketi ile arkamı kapatmıştı. Elbisem aşırı kısaydı ve kalkarken açılırdı. Lavaboya girip biraz aynaya bakıp kendi kendime konuştum. Bir anda içeri birisi dalmasıyla çığlık attım. "Bay saejun?!! Ne yapıyorsunuz burda?" Sj: sessiz ol, güzelim. O aptalın duymasını istemeyiz. "Ne diyorsun be?" Sj: hadi ama, oldukça açıktım. Sana olan iltifatlarım, sorularım, tavırlarım. Anlamadın mı cidden?
"Anlasaydım sorar mıydım Bay Saejun?" Sj: kimse yok burda, bebeğim. Bay demek yerine babacık desen? Dışımdan diyemeyeceğim için, içimden diyeceğim. Hay s¡ktimin oğlu, vıcık cacık gıcık takık sıkık kelimeler kulanma, çakarlar ağzına. "Bana müsade." Sj: nereye gidiyorsun kızım? Gel sevişelim güzelce. İstediğin herşey bende var. Kişilik yok, karakter yok, yakışıklılık yok, akıl yok, onda olan iki şey gerizekalılık ve çirkinlik. "Çöpü tercih ederim. Çekil şimdi yolumdan." Beni bileğimden tutup duvara fırlatmasıyla bana yaklaştı. Dudaklarıma çok yakındı, tam öpecekken içeri yoongi ve korumalar girmişti. Yg: ne yapıyorsun s¡kik herif?! Min onu saçından tutup geriye fırlatmıştı, yüzüne yumruğu indirip yere düşmesini sağladı. Başka bir şey yapamadan hızlıca yanına gidip onu durdurdum. "Yoongi çekil yeter! Bay saejun, iyi misiniz? Tanrım.." Beni s¡kmek istediğini biliyorum, ama onunla çalışmak çok istemiştim. Şirketimi büyüte bilirdi ve ben hayatta en çok istediğim şey şirketimin iyiliğidi. Yg: Mina ayağa kalk gidiyoruz! "Bay saejun, ambulansa ihtiyacınız var mı-" Yoongi beni kolumdan tutup ayağa kaldırmış hızlıca restorandan çıkarmıştı. Beni arabaya oyuncak gibi fırlatmış ve sürücü koltuğuna oturmuştu. "Kolumu acıttın.." Yg: deliğinide acıtacağım senin. "Ne ya?! Sadece adama yardım etmek istedim." Kenara çekmiş bana ciddi misin dermişcesine baktı. Yg: adam sana dokunmaya çalıştı, Mina! "Biliyorum! Ama şirketimin büyümesine yardımcı olabilirdi." Yg: dayanamıyorum. Arabadan inip kapımı açtı ve beni arka koltuğa fırlattı. Üstüme çıkıp arabayı kitledi ve elini vücudumda gezdirdi. Yg: bu sūrtük elbisesini giymen yetmezmiş gibi o ørospunun sana dokunmasına izin veriyorsun. Ve bahanende "şirketimi büyütmek istiyorum" değil mi, Mina? Elleri v@jinama giderken elini elbisemin içine sokmuş iç çamaşırımın üzerinden kızlığımı okşamaya başlamıştı. Yg: seni burda becermek yerine evde, yatakta, rahat bir şekilde yapmaya tercih ederdim. Ama sen beni delirtiyorsun ve artık dayanamıyorum. Elini v@jinamdan çekmiş elbisenin fermuarına gitmişti. Vakit kaybetmeden elbiseyi üstümden çıkardı. "Yoongi beni ciddi, ciddi s¡kmeyeceksin dimi?" Yg: ah bebeğim, seni ciddi, ciddi, nefessiz kalana kadar s¡keceğim. Kemerini çıkarıp pantolonunu indirdi. Boxerinin üstünden belli olan penisi onu zor durumda bıraktığımın kanıtıydı. "Elbisemin seni bu kadar delirttiğini bilmiyordum." Yg: sen beni her zaman, her halinle delirtiyorsun, Mina. Sırıtıp ellerimi gömleğine çıkardım. Teker teker düğmelerini açıp elbisemin yanına fırlattım. "Arabada yapmamız pek hoş değil." Yg: seni arabadan otele, otelden eve, yataktan duşa, duştan balkona, heryerde s¡kmem hoş olur mu? "Olur bebeğim." Dudağını ısırıp iç çamaşırlarımı çıkardı, gözlerini vücudumdan çekemiyordu. Bende seviyorum bedenimi, onu suçlayamam. Elini biraz vücudumda gezdirdikten sonra dudaklarıma yapıştı. Alt dudağımın kenarını ısırarak bir iz bırakmıştı. Dudaklarımızı ayırıp kafasını boynuma gömmüştü. Daha fazla iz bırakarak göğsüme inmiş, emmeye başlamıştı. İnlerken araba sesi duymuyordum. Bu yanlız olduğumuz anlamına geliyordu. Ve bu çok iyi bir şey, kimse evine giderken salananan bir araba istemez. Yoongi boxerini çıkarıp penisini bacağıma sürtmüştü. Yg: dilimle mi penisimle mi? Hmm.. Kendini düşünür gibi yapmasıyla gözlerimi kapattım. Burda deliler gibi bağırmak istemiyordum. "P-pen-" Orta ve yüzük parmağını içimde hissetmemle seslice inledim. Parmakları içimde gelgit yaparken diğer eli kendini çekiyordu. "Mm, dokunma kendine!" Bunu ben yapmak istiyorum. Ben varken kendisini çekmesi hoşuma gitmedi tabikide. Parmaklarını içimden çekip penisini klitorisime sürttü. Yavaşça sürtmesi beni delirtirken bir anda içime girdi. Çığlık atacakken dudaklarıma yapıştı. Hareket etmiyordu, haraket eden tek şey dudaklarıydı şu an. Öpüşmemizin yanında içimde yavaşça hareket etmeye başladı. Kafamı cama yasladığım için ensem acıyor, ve bu şekilde sevişmeye devam etmek istemiyordum. "Y-yoongi, hızlı ol. Canım acıyor." Yg: tamam, bebeğim. İlk burda boşalalım, sonrasını biliyorsun. Beni güneş doğana kadar becerecek. Yavaş haraketlerini hızlandırdı. Bir eli belimdeyken diğeri canım acımasın diye ensemdeydi. Beni düşünmesi çok mutlu ediyor~ Yg: bu güzelliğin ile hızlı olmak mümkün mü? Seni yavaş bir şekilde, her inlemeni duyarak, seni delirterek sevmek istiyorum. Kıkırdayınca oda sırıttı. Vuruşları arabanın sallanmasına neden olurken kendisi başka bir dünyaya gitmiş gibi gözüküyordu. Kendimi bir anda kasınca kafasını geriye atıp seslice inledi. Yg: ahm, güzelim, kendini kasıp zaten dar olan deliğini dahada dar yapıyorsun. Çıldırtmak mı istiyorsun beni? Sırıttım. Kaldığı yerden devam edince arabada tekrar sallanmaya başladı. Aradan ne kadar geçti bilmiyorum ama ben ve yoongi sonunda boşalmıştık. Şuanda derin nefeslerini boynuma üfluyordu. Yg: otele. "Hayırr.. Eve gitmek istiyorum." Gözlerimin içine bakınca ona tatlı bir şekilde karşılık verdim. Yg: aish, pekala. Gülümseyip dudağına minik bir öpücük kondurdum. Yg: seni sevdiğimi biliyorsun. "Biliyorum." Yg: hislerim karşılıklı mı peki? "Karşılıklı olmasaydı beni becermene izin mi verirdim Yoongi?" Yg: haklısın. Sadece senin ağzından duymak istemiştim. Ellerimi boynuna dolayıp dudağına tekrar minik bir öpücük bıraktım. "Seni seviyorum." Gülümsedi ve beni kucağından indirdi. Üstümüzü zar zor giyip ön koltuklara geçtik. Yoongi arabayı eve sürerken konuştum. "Çok yorgunum, biran önce eve gidip uyumak istiyorum." Yg: uyumak? Bebeğim, bu gece sana uyku yok. Deliğin yırtılana kadar seni becereceğim. "Hadi ya. İkisinide mi yırtacaksın?" Dalga geçer bir tonla söylediğim şeye burnundan gülmüş ve gözlerini yoldan çekmeyerek konuşmuştu. Yg: üçünüde. "Üç?! Bende üç delik yok-" Ağzımı da mı yırtacak? "Beni ailemin evine bıraksana." Yg: yarın ne yürüyebileceksin, ne konuşabileceksin. "Yoongi... Bu kadar acımasız olamassın..." Yg: olurum, bebeğim. İzle ve gör. Yutkundum. Nasıl yapacağını düşünürken eve varmıştık bile. Arabadan inip kapıyı açmamla içeri girdik. Yok ya, o kadar acımasız olamaz. Biliyorum ben yoongimi. Yg: yatağa koş, su içip geliyorum. Geldiğimde üstünü çıkarmış, ve bacakların açık bir şekilde beni bekliyor ol.
Kafamı evet anlamında sallayıp yatak odama çıktım. Işıkları kırmızı yaptıktan sonra üstümü çıkardım. Çok kötü olamaz. Birazcık sevişeceğiz o kadar. Yatağa uzanıp bacaklarımı araladım. Yoongi içeri girince zaman kaybetmeden soyunup yatağa çıkmıştı. Yg: s¡ktir, bebeğim. Gözlerini kızlığımdan alamıyor. Kırmızı ışıkta farklı fantaziler kuruyordur. Başımı yastığa koyduğumda klitorisimde dudaklarını hissetim. Hissetiğim anda nefesim kesilmişti zaten. Dilini sürtmeye başlayınca inlemelerim dahada arttı. Yalayıp ısırıyor, aklımı başımdan alıyordu. Dilini bu kadar iyi kullanması gözlerimin kaymasına neden oluyor. Adıyla inleyince dilini içime gönderdi. Beni dili ile becermeye devam ederken baş parmağını klitorisimi okşuyordu. Baş parmağını çekip avcunu klitorisime bastırdı. Benimle bu şekilde oynaması titrememe neden oluyordu. V@jinamı sıkmasıyla ağzına boşaldım. Hayatımda böyle bir orgazm yaşamamıştım. Kafasını kaldırıp dudağını ıslattı. Yanıma oturup gözleri ile penisini işaret etti. Yg: sıra sende, bebeğim. Bacak arasına girdim ve penisinin ucuna ıslak bir öpücük bıraktım. Kafasını geriye atıp elini saçıma daldırdı. Yavaşça ağzıma aldım onu. İnsanı delirten inlemeleri daha ileri gitmemi sağlıyordu. Ağzımın içinde yalayıp emiyordum. Ellerimi ağzımın içine sokamadığım kısımlara koyup penisini çekiyordum. Yg: mmh, devam et, güzelim. Derin sesi beni yükseltiyor. Emerken dişimi penisine sürtmemle saçımı çekip hırladı. Yg: yapma! Sırıtıp tekrar ağzıma aldım. Sona yaklaşırken tekrar dişimi sürttüm. Bu onu sinirlendirmiş olmalı ki penisini boğazıma kadar soktu. Canım acıdığı için geri çekilmeye çalıştım ama nafile. Boşalacağı sırada onu ısırmamla sesli bir inleme ve ağzıma patlamıştı. Onu ağzımdan çıkarıp kucağına oturdum. Yg: dişini kullanma demedim mi? "Bu kadar hassas olma sende." Yg: kaşınma. Ellerimi omzuna koyup ıslak penisinin üstünde sürtünmeye başladım. "Ne yaparsın?" Kalçamı kaldırıp yavaşça içime aldım onu. Kafasını geriye atınca boynuna gömüldüm. Öpücükler ile yalamalar, boynuna bıraktığım her izin boynuna kazılmasını istiyorum. Ellerini kalçama götürüp şaplak atmasıyla arsızca sırıtıp inledim. Yavaş hareketlerim zıplamaya dönerken yoongi kalçamdaki elleri ile zıplamama yardım ediyordu. Çıkan sesler ile inlemelerim karışırken yarım saat sonra boşalmıştık. Yanına uzanıp nefesimi kontrol altına almaya çalıştım. Yg: bebeğim yoruldu mu? Bana sarılıp yanağımı öptü. "Uyuyalım." Yg: dediğim gibi, güzelim. Bu gece sana uyku yok. "Lütfen.. Yeterince yaptık zaten.." Yg: daha duşa girmedik? "Yoongi hayır..." Yg: s¡kilmedik yer bırakmıyacağım, Mina. İnlemelerin evin her köşesinde duyulacak. "Beni çok yordun, lütfen." Derin bir nefes aldı. Gerçekten sabaha kadar becermek istiyor beni! Yg: pekala, duşu yarına bırakıyorum. "Teşekkürler bebeğimm!" Yg: duşu yarına bırakıyorum. Yatak hala var. Şimdi yüzüstü yat ve kaldır o kıçını. ~ SON ~ Umarım beğenmişsinizdir. Sınır yok, boş olduğum zamanlarda atıyorum. Yazım yanlışılarım varsa tekrardan özür dilerim. Aylardır böyle uzun bir hikaye yazmamışım. Uzun bir smut hikaye. 10100 kelime, öldüm yazana kadar. Neyse, kendinize iyi bakın. Görüşürüz! ☆
![Aaryan Shah - Renegade [Official Video]](http://i.ytimg.com/vi/vD1bPSjFAQM/mqdefault.jpg)
![Aaryan Shah - Renegade [Official Video]](/img/tr.png)
En yakın mafya arkadaşın seni kıskanınca becerir.
fikir bana ait. Başka birisi daha önce yazdı mı yazmadı mı bilmiyorum. İdolleri kötülemek gibi bir amacım yok, öylesine yazıyorum. Küfür var, hiç biri kast edilmemiştir.
✍️🏻: 𝐽𝑒𝑜𝑛𝑠𝑤𝑟𝑖𝑡𝑒𝑟🍷
☆ şarkı: no guidance
☆ iyi okumalar..
🔮 Mina (27)
⛓️ Yoongi (29)
M̶i̶n̶a̶'̶d̶a̶n̶
"Yoongi nerde kaldın?!"
Telefonu sonunda açmasıyla haykırdım.
Yg: ahh, ne bağırıyorsun sabah, sabah? Sağır oldum ahhh!
"Kulağımın dibinde inleyip durma, saat 9 yoongi. Toplantıya geç kaldın!"
Yg: siktir, uyuya kalmışım, hemen geliyorum.
Aramayı sonlandırmasıyla derin bir nefes aldım. Bu adam ve uykusu..
Kapım 2 kere tıklanmasıyla kafamı kapıma çevirdim. Asistanım içeri girince yüzümde bir gülümseme oluştu.
"Her şey tamam mı, Tiana?"
Tn: evet, efendim.
"Güzel, uykucu mafyamızı bekleyelim."
Tiana kıkırdamış ve odadan çıkmıştı. Yarım saat sonra kapım güm diye açılıp içeri yoongi girmişti.
Yg: geldiler mi?
"10 dakikaya burdalar."
Yg: siktir, herşey hazır değil mi?
"Hazır, hazır."
Onu baştan aşağı süzdüm. Dağınık saçları, kıravatını tamamen yukarı çıkartmamış oluşu, uykulu gözleri. Tanrım bu çocuk mafyadan çok bebeğe benziyordu.
Ayağa kalkıp ona yaklaştım ve elimi kıravatına götürdüm. Düzeltirken gözlerinin bende olduğunu biliyordum.
En yakın arkadaşım olmasına rağmen çok yakın ve kıskanç birisiydi. Ben onun tek arkadaşıydım ve nedeni hiç kimseye güvenmemesiydi. Biz zaten liseden tanıştığımız için bana güveniyordu.
Kıravatını düzeltikten sonra ellerimi saçına daldırdım. Elimde şekil verip bir kaç adım uzaklaştım.
"Parfüm sıkmayı biliyorsun ama saçını yapmayı bilmiyor musun Min?"
Yg: unutmuşum.
Kollarımı boynuna dolayınca sırıttı. Bu adamın sırıtışı kalbe zarar.
Yg: benle uğraşmayı çok seviyorsun, değil mi?
"Mhm.."
Alarmımın çalmasıyla ikimizde kafamızı masaya çevirdik.
"Geldiler."
Hızlıca aşağı inip yoongi gibi mafya olan, aynı zamanda büyük bir şirket yöneten kişinin yanına gittik.
Yg: merhaba, bay Kim.
Sj: merhaba.
"Sizi şirketimizde ağırlamak bizim için büyük bir onur, bay saejun."
Sj: teşekkürler, vakit kaybetmeden toplantı odasına geçelim.
"Tabii, hemen."
...
Toplantı bay saejun'un acil işi ile yarıda kalmıştı. Akşama güzel bir restoranda devam edicektik.
Yg: s¡ksinler böyle işi.
"Ne var yine?"
Yg: bizim akşama planlarımız vardı. Hani film izleyecektik?
"Başka bir zaman izleriz, Yoongi. Bu akşam uslu bir kedi oluyorsun. Anladın mı?"
Yg: uslu kedi ne ya?
"Kedisin sen. Benim kediciğim."
Yanına yaklaşıp yanaklarını sıktım. Bana vurması geç kalmamıştı. Onunla uğraşmaya bayılıyorum.
Yg: bunu insanların önünde deseydin seni öyle bir s¡kerdim ki..
"Sen şu kelimeyi ağzından çıkarsana tanrı aşkına!"
Yg: tamam hadi sustum. Ben birisiyle buluşmaya gidiyorum. Akşam saat 8de hazır ol, güzellik.
Göz kırpıp odadan çıkmasıyla sırıttım. Ona karşı boş değildim. Ama güçlü bir şekilde aşk da hissetmediğim için ona söylememeyi tercih ettim.
Bana karşı boş olmadığınıda biliyordum. Sadece emin değilim. Nede olsa hisselerini asla beli etmez.
Derin bir nefes alıp ofisimin içinde turladım. Yapacak hiç bir şey yoktu. Şimdiden çıkıp gitsem daha iyi olur.
Arabama binip eve doğru sürdüm. Saat 4tü, yapacak çok şeyim var.
Eve vardığım an üstümü değiştirip biraz evi temizledim. Bitirdikten sonra televizyonun karşısında kahvemi yudumlayarak en sevdiğim diziyi izledim.
Saat 6 olduğunu görünce yerinden sıçradım. Hızlıca yukarı çıkıp güzel bir duş aldım. Ardından saçımı ve makyajımı yaptım.
Elbisemi seçerken çok zorlanmadım açıkçası. Yoongi yanımda olduğunda açık giyinirdim. Birisi bana yaklaşmaya cüret bile edemezdi.
Siyah mini elbisemi giyip aynada kendime baktım. Tanrım, bu kadar güzel olmam şaka mı ne?
Saat 8e gelirken yoongi'nin araması ile onun en sevdiği parfümümü bol bol sıkıp topuklarımı giydim. Minik çantamı da alıp koşa koşa evden çıktım.
Arabaya binmemle yoongi'nin gözleri elbisemi buldu.
"Nasıl? Güzel miyim? Dur cevap verme, biliyorum. Çok güzelim."
Yg: bugün katil oluyorum, çok sükür.
"Sen zaten katilsin yoongi."
Yg: haklısın. Sana yaklaşanın kafasını kopartıp süs olarak kapıma asacağım.
"Yaa bebeğim benim~"
Sırıtıp arabayı restorana sürdü. Çok geçmeden varmıştık. Siyah arabaları görmem ile saejun'un bizden önce geldiğini de anlamış olduk.
İçeri girip saejun'un yanına oturduk.
Sj: merhaba, bay yoongi. Ve merhaba güzeller güzeli bayan Mina.
İltafatına gülümseyip kafamı eğdim. Utanmamıştım aslında, canım öyle yapmak istemişti. Ben zaten sadece yoongi'nin iltifatlarına boynumu eğip gülümserim.
Yoongi bozuntuya vermeden direk iş hakkında konuşmaya başladı. Ben ise aç olduğumdan kafam almıyordu ne dediklerini.
Bir kaç dakika sonra yoongi bunu anlamış olmalıkı kulağıma eğilip fısıldadı.
Yg: acıktın mı?
"Çok. Seni bile yiyebilirim."
Yoongi kıkırdamış ve saejun'a yemek sipariş edeceğimizi söyledi.
Yemeklerimiz gelince iş hakkında konuşmayı bırakıp normal şeyler hakkında konuşmaya başladık.
Sj: peki sevgiliniz var mı?
"Hayır yok."
Sj: sizin gibi güzel bir kızın sevgilisi olmadığına hayatta inanmam.
Alttan yoongi'nin bacağına vurmamla rahatsız olduğumu anlamış, koruma moduna geçmişti.
Yg: sevgilisi olmasada ben varım. Biz aşırı yakınız, kimsede ona yaklaşmaya cüret edemez. Eh tabi, Mina ile uğraşmak benim ile uğraşmak demektir.
Saejun belli etmeden göz devirmiş ve yemeğine geri dönmüştü. Yemeklerimiz bitikten sonra saejun hala bana sapık sapık yavşıyordu. Yoongi'nin kızgın bakışları etrafta gezerken ben yavşağın iltifatlarından kurtulmak için lavaboya gideceğimi söyledim.
Ayağa kalkarken yoongi ceketi ile arkamı kapatmıştı. Elbisem aşırı kısaydı ve kalkarken açılırdı.
Lavaboya girip biraz aynaya bakıp kendi kendime konuştum. Bir anda içeri birisi dalmasıyla çığlık attım.
"Bay saejun?!! Ne yapıyorsunuz burda?"
Sj: sessiz ol, güzelim. O aptalın duymasını istemeyiz.
"Ne diyorsun be?"
Sj: hadi ama, oldukça açıktım. Sana olan iltifatlarım, sorularım, tavırlarım. Anlamadın mı cidden?
"Anlasaydım sorar mıydım Bay Saejun?"
Sj: kimse yok burda, bebeğim. Bay demek yerine babacık desen?
Dışımdan diyemeyeceğim için, içimden diyeceğim. Hay s¡ktimin oğlu, vıcık cacık gıcık takık sıkık kelimeler kulanma, çakarlar ağzına.
"Bana müsade."
Sj: nereye gidiyorsun kızım? Gel sevişelim güzelce. İstediğin herşey bende var.
Kişilik yok, karakter yok, yakışıklılık yok, akıl yok, onda olan iki şey gerizekalılık ve çirkinlik.
"Çöpü tercih ederim. Çekil şimdi yolumdan."
Beni bileğimden tutup duvara fırlatmasıyla bana yaklaştı. Dudaklarıma çok yakındı, tam öpecekken içeri yoongi ve korumalar girmişti.
Yg: ne yapıyorsun s¡kik herif?!
Min onu saçından tutup geriye fırlatmıştı, yüzüne yumruğu indirip yere düşmesini sağladı. Başka bir şey yapamadan hızlıca yanına gidip onu durdurdum.
"Yoongi çekil yeter! Bay saejun, iyi misiniz? Tanrım.."
Beni s¡kmek istediğini biliyorum, ama onunla çalışmak çok istemiştim. Şirketimi büyüte bilirdi ve ben hayatta en çok istediğim şey şirketimin iyiliğidi.
Yg: Mina ayağa kalk gidiyoruz!
"Bay saejun, ambulansa ihtiyacınız var mı-"
Yoongi beni kolumdan tutup ayağa kaldırmış hızlıca restorandan çıkarmıştı. Beni arabaya oyuncak gibi fırlatmış ve sürücü koltuğuna oturmuştu.
"Kolumu acıttın.."
Yg: deliğinide acıtacağım senin.
"Ne ya?! Sadece adama yardım etmek istedim."
Kenara çekmiş bana ciddi misin dermişcesine baktı.
Yg: adam sana dokunmaya çalıştı, Mina!
"Biliyorum! Ama şirketimin büyümesine yardımcı olabilirdi."
Yg: dayanamıyorum.
Arabadan inip kapımı açtı ve beni arka koltuğa fırlattı. Üstüme çıkıp arabayı kitledi ve elini vücudumda gezdirdi.
Yg: bu sūrtük elbisesini giymen yetmezmiş gibi o ørospunun sana dokunmasına izin veriyorsun. Ve bahanende "şirketimi büyütmek istiyorum" değil mi, Mina?
Elleri v@jinama giderken elini elbisemin içine sokmuş iç çamaşırımın üzerinden kızlığımı okşamaya başlamıştı.
Yg: seni burda becermek yerine evde, yatakta, rahat bir şekilde yapmaya tercih ederdim. Ama sen beni delirtiyorsun ve artık dayanamıyorum.
Elini v@jinamdan çekmiş elbisenin fermuarına gitmişti. Vakit kaybetmeden elbiseyi üstümden çıkardı.
"Yoongi beni ciddi, ciddi s¡kmeyeceksin dimi?"
Yg: ah bebeğim, seni ciddi, ciddi, nefessiz kalana kadar s¡keceğim.
Kemerini çıkarıp pantolonunu indirdi. Boxerinin üstünden belli olan penisi onu zor durumda bıraktığımın kanıtıydı.
"Elbisemin seni bu kadar delirttiğini bilmiyordum."
Yg: sen beni her zaman, her halinle delirtiyorsun, Mina.
Sırıtıp ellerimi gömleğine çıkardım. Teker teker düğmelerini açıp elbisemin yanına fırlattım.
"Arabada yapmamız pek hoş değil."
Yg: seni arabadan otele, otelden eve, yataktan duşa, duştan balkona, heryerde s¡kmem hoş olur mu?
"Olur bebeğim."
Dudağını ısırıp iç çamaşırlarımı çıkardı, gözlerini vücudumdan çekemiyordu. Bende seviyorum bedenimi, onu suçlayamam.
Elini biraz vücudumda gezdirdikten sonra dudaklarıma yapıştı. Alt dudağımın kenarını ısırarak bir iz bırakmıştı.
Dudaklarımızı ayırıp kafasını boynuma gömmüştü. Daha fazla iz bırakarak göğsüme inmiş, emmeye başlamıştı.
İnlerken araba sesi duymuyordum. Bu yanlız olduğumuz anlamına geliyordu. Ve bu çok iyi bir şey, kimse evine giderken salananan bir araba istemez.
Yoongi boxerini çıkarıp penisini bacağıma sürtmüştü.
Yg: dilimle mi penisimle mi? Hmm..
Kendini düşünür gibi yapmasıyla gözlerimi kapattım. Burda deliler gibi bağırmak istemiyordum.
"P-pen-"
Orta ve yüzük parmağını içimde hissetmemle seslice inledim. Parmakları içimde gelgit yaparken diğer eli kendini çekiyordu.
"Mm, dokunma kendine!"
Bunu ben yapmak istiyorum. Ben varken kendisini çekmesi hoşuma gitmedi tabikide.
Parmaklarını içimden çekip penisini klitorisime sürttü. Yavaşça sürtmesi beni delirtirken bir anda içime girdi.
Çığlık atacakken dudaklarıma yapıştı. Hareket etmiyordu, haraket eden tek şey dudaklarıydı şu an.
Öpüşmemizin yanında içimde yavaşça hareket etmeye başladı. Kafamı cama yasladığım için ensem acıyor, ve bu şekilde sevişmeye devam etmek istemiyordum.
"Y-yoongi, hızlı ol. Canım acıyor."
Yg: tamam, bebeğim. İlk burda boşalalım, sonrasını biliyorsun.
Beni güneş doğana kadar becerecek.
Yavaş haraketlerini hızlandırdı. Bir eli belimdeyken diğeri canım acımasın diye ensemdeydi. Beni düşünmesi çok mutlu ediyor~
Yg: bu güzelliğin ile hızlı olmak mümkün mü? Seni yavaş bir şekilde, her inlemeni duyarak, seni delirterek sevmek istiyorum.
Kıkırdayınca oda sırıttı. Vuruşları arabanın sallanmasına neden olurken kendisi başka bir dünyaya gitmiş gibi gözüküyordu.
Kendimi bir anda kasınca kafasını geriye atıp seslice inledi.
Yg: ahm, güzelim, kendini kasıp zaten dar olan deliğini dahada dar yapıyorsun. Çıldırtmak mı istiyorsun beni?
Sırıttım. Kaldığı yerden devam edince arabada tekrar sallanmaya başladı.
Aradan ne kadar geçti bilmiyorum ama ben ve yoongi sonunda boşalmıştık. Şuanda derin nefeslerini boynuma üfluyordu.
Yg: otele.
"Hayırr.. Eve gitmek istiyorum."
Gözlerimin içine bakınca ona tatlı bir şekilde karşılık verdim.
Yg: aish, pekala.
Gülümseyip dudağına minik bir öpücük kondurdum.
Yg: seni sevdiğimi biliyorsun.
"Biliyorum."
Yg: hislerim karşılıklı mı peki?
"Karşılıklı olmasaydı beni becermene izin mi verirdim Yoongi?"
Yg: haklısın. Sadece senin ağzından duymak istemiştim.
Ellerimi boynuna dolayıp dudağına tekrar minik bir öpücük bıraktım.
"Seni seviyorum."
Gülümsedi ve beni kucağından indirdi. Üstümüzü zar zor giyip ön koltuklara geçtik. Yoongi arabayı eve sürerken konuştum.
"Çok yorgunum, biran önce eve gidip uyumak istiyorum."
Yg: uyumak? Bebeğim, bu gece sana uyku yok. Deliğin yırtılana kadar seni becereceğim.
"Hadi ya. İkisinide mi yırtacaksın?"
Dalga geçer bir tonla söylediğim şeye burnundan gülmüş ve gözlerini yoldan çekmeyerek konuşmuştu.
Yg: üçünüde.
"Üç?! Bende üç delik yok-"
Ağzımı da mı yırtacak?
"Beni ailemin evine bıraksana."
Yg: yarın ne yürüyebileceksin, ne konuşabileceksin.
"Yoongi... Bu kadar acımasız olamassın..."
Yg: olurum, bebeğim. İzle ve gör.
Yutkundum. Nasıl yapacağını düşünürken eve varmıştık bile. Arabadan inip kapıyı açmamla içeri girdik. Yok ya, o kadar acımasız olamaz. Biliyorum ben yoongimi.
Yg: yatağa koş, su içip geliyorum. Geldiğimde üstünü çıkarmış, ve bacakların açık bir şekilde beni bekliyor ol.
Kafamı evet anlamında sallayıp yatak odama çıktım. Işıkları kırmızı yaptıktan sonra üstümü çıkardım.
Çok kötü olamaz. Birazcık sevişeceğiz o kadar. Yatağa uzanıp bacaklarımı araladım. Yoongi içeri girince zaman kaybetmeden soyunup yatağa çıkmıştı.
Yg: s¡ktir, bebeğim.
Gözlerini kızlığımdan alamıyor. Kırmızı ışıkta farklı fantaziler kuruyordur.
Başımı yastığa koyduğumda klitorisimde dudaklarını hissetim. Hissetiğim anda nefesim kesilmişti zaten.
Dilini sürtmeye başlayınca inlemelerim dahada arttı. Yalayıp ısırıyor, aklımı başımdan alıyordu. Dilini bu kadar iyi kullanması gözlerimin kaymasına neden oluyor.
Adıyla inleyince dilini içime gönderdi. Beni dili ile becermeye devam ederken baş parmağını klitorisimi okşuyordu. Baş parmağını çekip avcunu klitorisime bastırdı.
Benimle bu şekilde oynaması titrememe neden oluyordu. V@jinamı sıkmasıyla ağzına boşaldım. Hayatımda böyle bir orgazm yaşamamıştım.
Kafasını kaldırıp dudağını ıslattı. Yanıma oturup gözleri ile penisini işaret etti.
Yg: sıra sende, bebeğim.
Bacak arasına girdim ve penisinin ucuna ıslak bir öpücük bıraktım. Kafasını geriye atıp elini saçıma daldırdı.
Yavaşça ağzıma aldım onu. İnsanı delirten inlemeleri daha ileri gitmemi sağlıyordu. Ağzımın içinde yalayıp emiyordum. Ellerimi ağzımın içine sokamadığım kısımlara koyup penisini çekiyordum.
Yg: mmh, devam et, güzelim.
Derin sesi beni yükseltiyor. Emerken dişimi penisine sürtmemle saçımı çekip hırladı.
Yg: yapma!
Sırıtıp tekrar ağzıma aldım. Sona yaklaşırken tekrar dişimi sürttüm. Bu onu sinirlendirmiş olmalı ki penisini boğazıma kadar soktu.
Canım acıdığı için geri çekilmeye çalıştım ama nafile. Boşalacağı sırada onu ısırmamla sesli bir inleme ve ağzıma patlamıştı.
Onu ağzımdan çıkarıp kucağına oturdum.
Yg: dişini kullanma demedim mi?
"Bu kadar hassas olma sende."
Yg: kaşınma.
Ellerimi omzuna koyup ıslak penisinin üstünde sürtünmeye başladım.
"Ne yaparsın?"
Kalçamı kaldırıp yavaşça içime aldım onu. Kafasını geriye atınca boynuna gömüldüm. Öpücükler ile yalamalar, boynuna bıraktığım her izin boynuna kazılmasını istiyorum.
Ellerini kalçama götürüp şaplak atmasıyla arsızca sırıtıp inledim. Yavaş hareketlerim zıplamaya dönerken yoongi kalçamdaki elleri ile zıplamama yardım ediyordu.
Çıkan sesler ile inlemelerim karışırken yarım saat sonra boşalmıştık. Yanına uzanıp nefesimi kontrol altına almaya çalıştım.
Yg: bebeğim yoruldu mu?
Bana sarılıp yanağımı öptü.
"Uyuyalım."
Yg: dediğim gibi, güzelim. Bu gece sana uyku yok.
"Lütfen.. Yeterince yaptık zaten.."
Yg: daha duşa girmedik?
"Yoongi hayır..."
Yg: s¡kilmedik yer bırakmıyacağım, Mina. İnlemelerin evin her köşesinde duyulacak.
"Beni çok yordun, lütfen."
Derin bir nefes aldı. Gerçekten sabaha kadar becermek istiyor beni!
Yg: pekala, duşu yarına bırakıyorum.
"Teşekkürler bebeğimm!"
Yg: duşu yarına bırakıyorum. Yatak hala var. Şimdi yüzüstü yat ve kaldır o kıçını.
~ SON ~
Umarım beğenmişsinizdir. Sınır yok, boş olduğum zamanlarda atıyorum. Yazım yanlışılarım varsa tekrardan özür dilerim.
Aylardır böyle uzun bir hikaye yazmamışım. Uzun bir smut hikaye. 10100 kelime, öldüm yazana kadar.
Neyse, kendinize iyi bakın. Görüşürüz!
☆
Harikaydiii
2:24 @@Jeonswriter
@@Rose-h7e4p teşekkürler meleğim 💕
Askm istek aliyor musun? Aliyorsan isteğim;mafya kocan seni davette kiskanir ve eve gelince trip atarsin(taehyung ile)
Artık becermeli filan değil de başka güzel hikayeler yazsannnn❤
@@Editzy5 hepsi istek zaten, yazacağım merak etme 💕💕
@@Jeonswriterama hikayede fikir bana ait yazixo🙃
@@YaseminTüzün-v4h fikir bana ait, ama istek yani. 💕
@@YaseminTüzün-v4h
ne hakkında olucağı fikri başkaları veriyor o hikayenin içerisinde yazılanlar ona ait olduğunu söylüyor
Omgg ohaa çok iyi lann keşke devamı olsaa off bee 👅🔥🔥🔥🔥🔥
Sonunda suga ile hayal et bulabildim sukurr
Buneeeeeee,bayıldımm,ilk defa bukadar detaylı ve uzun bir hayalet okudum artık best yazarım sensiiiiin❤❤❤❤❤❤❤❤
@@zeynep52261 teşekkürler meleğim 💕💕
Heh şükür benim gibi bu senelerde hikaye yazan birii kurguların cok güzell bende yazıyorum istersen bakabilirsinn💍
@@Agustdgrullydk teşekkürler meleğim 💕
Aaaaaaa sonundaa asko dün telefon takıldı bakamadım sorryyy❤❤ hemen okuyorumm
Offf buneee gebercemmm artık gelir gelir okurum çok sağol meleğimmmmmm❤❤❤❤
@@jenniessrubyyy teşekkürler meleğimm 💕💕
Smut olmayacak şekilde Taehyung ile hayal erit doktor yazarmısın
Ellerine emeyine sağlık 😘😘 çok güzel olmuş 🤩💋
@@KimYasminandTaehyung teşekkürler meleğim 💕
Cok cok cok iyi sen bu isin ustasisin kizim ❤😊
@@GulzadaHojayeva teşekkürler meleğim 💕
Eline sağlık harika olmuş❤❤❤
@@BTSıpurpleyou-q7s teşekkürler meleğim 💕
@@Jeonswriter herzaman 😉😉😉💜💜💜💜💜
Askm oldun mu noldu nerdesiiiiiinnnnn
@@NxMeditorandspeedup öldüm ödevlerden ;(
Geldiiiiiimm ❤❤❤
Çok güzel ya
@@WepaKurbanow-d5l teşekkürler meleğim 💕
Of of of aşırı iyiydi
@@user_5820 teşekkürler meleğim 💕💕