Okuma tarzi da cok guzel Sevan abinin. Valla gece gece hem dusunduruor hem dinlendiriyor. Turkiye topraginin yetistirdigi buyuk public intellectualumuz. Allah korusun kendisini
Makalenizde ; Gazi’nin aksine, Batı kültürüne ilgi ve vukufu göstermelik değil samimidir. İlkinin müzik zevki oyun havaları ile Safiye Ayla’dan pek öteye gitmezken kendisi - ne garip ki Yemen’de edindiği - klasik müzik sevgisini yaşamı boyunca korumuş, Milli Şefliği döneminde o sevgiyi Ankara halkıyla paylaşmak için elinden gelen çabayı göstermiştir. Bugün Türkiye’de cılız da olsa bir klasik müzik geleneği varsa bunu neredeyse tek başına İnönü’ye borçluyuz.” demişsiniz!! Ali Nesin’in sizin hakkınızda paylaştığı düşünceler neticesinde sizi tanımak adına videolarınızı izlemeye başlamıştım. Tarih ile ilgili her şeyi doğru bilmek elbette bazen mümkün olmuyor. Ama doğruluğu kesin olan şeyler varken “inönü” makalenizde yer alan klasik müzik hakkındaki parağrafta Atatürk ile ilgili düşünceniz adına böylesi bir saçmalığın beyanı bilgileri çarpıtarak Atatürk’ü itibarsızlaştırma çabanıza işaret ediyor. 12 Haziran 1926 tarihinde İstanbul'dan demir aldıktan sonra 12 ülkede 16 şehri ziyaret eden Türkiye'yi tanıtan çeşitli ürünlerin sergilendiği Karadeniz Vapuruyla Riyaseti Cumhur Senfoni Orkestrasının gitmesini isteyen de mi İnönü’ydü? Cephede savaşırken kurmayı planladığı ve 1924 yılında kurulmuş olan ve sonrasında 1936 yılında Cebeci Devlet konservatuvarına dönüşen musiki muallim mektebinide mi İnönü kurdu. Atatürk’ün 1 Kasım 1934’te TBMM açılış konuşmasında ifade ettiği, “bir ulusun yeni değişikliğinde ölçü, musikide değişikliği alabilmesi, kavrayabilmesidir” şeklindeki sözleri, ilerleyen günlerde atılacak adımların ilk işaretiydi. Nitekim bu konuşmadan 25 gün sonra Atatürk’ün direktifiyle Millî Eğitim Bakanı Abidin Özmen başkanlığında Cemal Reşit Rey, Necil Kâzım Akses, Hasan Ferit Alnar, Ulvi Cemal Erkin, Cezmi Erinç, Halil Bedii Yönetken gibi sanatçıların katıldığı bir Müzik Kongresi toplandı. Kongrede alınan kararlardan biri de millî yaratıcılığın ve sanatın geliştirilmesi, Musiki Muallim Mektebi’nin kadrosunun daha da iyileştirilmesi için bestecilerin ve usta çalgıcıların yetiştirilmesiydi. Aslında bu ilkenin uygulanışına 1925 yılında başlanmıştı. Maarif Vekâleti 29 Ekim 1924’te aldığı bir kararla hukuk, ekonomi, mühendislik alanlarının dışında sanatçıların da Avrupa’ya eğitime gönderilmesi için düzenlemeler yapmış, 1925 yılında açtığı bir sınavla Paris, Berlin, Budapeşte, Prag gibi şehirlere sanatçı ve öğretmen olarak yetişmek üzere genç yetenekler seçerek göndermişti. Bu doğrultuda Nurullah Şevket Taşkıran ile Halil Bedii Yönetken Avrupa’ya gönderilen ilk öğrencilerdi. Onları Ulvi Cemal Erkin, Ahmet Adnan Saygun, Hasan Ferit Alnar, Cezmi Erinç, Ekrem Zeki Üngör gibi isimler takip etti. O günlerde kendi imkânlarıyla Avrupa’ya eğitim almaya gidenler de (Necil Kâzım Akses, Cevat Memduh Altar gibi) daha sonra Maarif Vekâletince desteklendi. Yetenekli gençlerin Avrupa’ya eğitime gönderilmesine 1940’lı yıllarda da devam edildi (İdil Biret, Suna Kan gibi). Atatürk’ün teşvik ve desteğiyle uygulanmaya başlanan bu devlet politikasının sonucunda, Batının belli başlı akademilerinden mezun olan ve çağdaş bilimin oluşturduğu tekniklerden faydalanarak eserler veren pek çok besteci yetişti.
Püsküllü feslinin Ermeni versiyonu ile karşı karşıyayız. En büyük amacı Atatürk'ü itibarsızlaştırmak. Söylediklerinize tamamen katılıyorum. Ermeni pek çok tanıdığım var, bu kişi Ermeniler için de yüz karası.
Sevan hocam, Merhum İsmet İnönü'nün şimdiye kadar dinlediklerim ve okuduklarımın aksine pir perspektif çizdiniz sanılanın aksine biri olduğunu sizden öğrenmiş oldum. Emeğinize, ağzınıza,sağlık teşekkür ederiz.
masunaga alın japon el yapımı. Bitkisel asetat denen bir maddeden yapılıyormuş. Bir çeşit doğal reçine. Bu reçinden bloklar yapıyorlar. Onları dilimleyip. Bunlar yarı şeffaf. Gözlük çerçevesi yapıyorlar tıraşlayarak. Hem hafif oluyor hemde insan cildiyle plastik gibi tepkime yaratmıyor. biraz tuzlu tabi. Ama ben param olunca alcam.
Hem Atatürk'ü hemde İsmet İnönüyü dinlerken sizden , hep ortalama bir yaklaşım. Yani Atatürk'ün de İsmet İnönüyide hiç sevmeyen biri, sizi dinledikten sonra sempati beslemese bile nefret azalir belki yok olur
Ayrıca Atatürk’ün Musiki Muallim Mektebi öğrencileri ve hocalarını 1930'lu yıllarda akşam Çankaya'da ağırladığını ve bu mini konserlerin yemekten sonra gerçekleştiğini biliyoruz.
Türkiye'de azıcık hoşgörü varsa ve bu tutum geleneksel kurumlara dahi sirayet etmişse, devleti sorgulayıp eleştirebiliyorsak tamamını İnönü'ye, onun açtığı yolu takip eden muhafazakar, seküler ailelere borçluyuz. Bugün AKP'yi eleştirenler acaba yargılanır mıyım diye korkuyor, ancak bu yeni bir durum değil. Aynı korku 1920'lerde de mevcuttu.
Hocam bir yanlışlık mı var acaba? Bildiğim kadarıyla Yunan uyruklu olarak bulunanlar mübadele sonrasında işgücü kaybını önlemek için mübadillerden Yunan vatandaşı olarak dönüp çalışmaları İçin ortaya konulmuş bir uygulama idi. Bunlar Türk vatandaşı veya çifte vatandaş değildi, çalışma izni ile Türkiye’de bulunuyorlardı. Tabi bu şekilde gelenler İstanbul Rumlar’ı ile akrabalık ilişkilerine girdiler dolayısıyla onlarla beraber Türk vatandaşı Rumlar’ın da bir kısmı gitmek zorunda kaldı.
1909, Yemen’de, Kolağası rütbesinde (Yzb-Bnb karması). Kumandanı, Ahmet İzzet Paşa değil, Süleyman Şefik Paşa. Ahmet İzzet Paşa, ‘Ferik’ Kor/Orgeneral olunca, 1908, İstanbul’a dönüyor. Taş plak, Yahudi duası hikâyeleri Filistin’de olsa gerek (bildiğimden değil, Google’dan).
Merhaba Sevan bey.inönü'nün Ermeni olduğuna dair iddialar var.Aslı var mıdır? 2.MK in İnönü'yü İzmir suikasdında tutuklamaya çalıştığı doğru mudur? 3.Menderes'in idamında rolü var mıdır?
Hocam 16 Mart'ta olmuş 1964 tehciri yalnız, sanırım karıştırmışsınız Noel'de olması mümkün değil. 15 Mart da Varlık Vergisi'nin uygulanmaya başlandığı tarih, tesadüf mü değil mi bilemem. Bir de o kadar analitik düşünmeye, arkasında stratejik bir akıl aramaya falan gerek yok sanki; yağma hasanın böreği mevzusu işte, bir kararname çıkarıyorsun, binlerce şirket, mevduat, mal ve taşınmaza zart diye çökebiliyorsun ne güzel. Yanına bir de gavuru da ülkeden siktir ettin mi? Ooh yeme de yanında yat. Amerika'nın sakallı teröristlerle mücadelesinde ne kadar stratejik akıl varsa bunda da o kadar var.
Hakkını vererek yaptığınız güzel anlatiminizi " kudurdu " gibi kin ve nefret söyleminiz ciddi şekilde gölgeliyor sizin duzeyinizde bir şahsiyet....Çok üzücü, kırıcı
@@seyitxankurdi lafı ne büktun be kardeş. Doğu ne yazık ki dindar, baskıcı ve geri kalmıştır bu açıktır. Ha turkiyenin batisi çok mu medeni? Hayır. Ama kötünün iyisi denilebilir.
Konulara çok yüzeysel değiniliyor sanki. Pazar sohbetlerinde yarı kahvehane ağzıyla sohbet edasında program yapılması tamam da, konusu önceden belli olan bu konsepte pek yakışmıyor gibi.
Yani sonuçta ismet e çok şahane GÜZELLEMELER yapmışsın Sevan bey.. Eh nede olsa muhterem half half sizden... İnönü ideolojik saplantıları olan biri değildi sözünüz gerçekten komik. Hakikaten enteresansınız.. . Haa birde savaştan kaçıp, Şam da ordu tarafından tellal bağırttırılarak arandğınıda Bi söyle hele..
Okuma tarzi da cok guzel Sevan abinin. Valla gece gece hem dusunduruor hem dinlendiriyor. Turkiye topraginin yetistirdigi buyuk public intellectualumuz. Allah korusun kendisini
Makalenizde ;
Gazi’nin aksine, Batı kültürüne ilgi ve vukufu göstermelik değil samimidir. İlkinin müzik zevki oyun havaları ile Safiye Ayla’dan pek öteye gitmezken kendisi - ne garip ki Yemen’de edindiği - klasik müzik sevgisini yaşamı boyunca korumuş, Milli Şefliği döneminde o sevgiyi Ankara halkıyla paylaşmak için elinden gelen çabayı göstermiştir. Bugün Türkiye’de cılız da olsa bir klasik müzik geleneği varsa bunu neredeyse tek başına İnönü’ye borçluyuz.” demişsiniz!!
Ali Nesin’in sizin hakkınızda paylaştığı düşünceler neticesinde sizi tanımak adına videolarınızı izlemeye başlamıştım. Tarih ile ilgili her şeyi doğru bilmek elbette bazen mümkün olmuyor. Ama doğruluğu kesin olan şeyler varken “inönü” makalenizde yer alan klasik müzik hakkındaki parağrafta Atatürk ile ilgili düşünceniz adına böylesi bir saçmalığın beyanı bilgileri çarpıtarak Atatürk’ü itibarsızlaştırma çabanıza işaret ediyor.
12 Haziran 1926 tarihinde İstanbul'dan demir aldıktan sonra 12 ülkede 16 şehri ziyaret eden Türkiye'yi tanıtan çeşitli ürünlerin sergilendiği Karadeniz Vapuruyla Riyaseti Cumhur Senfoni Orkestrasının gitmesini isteyen de mi İnönü’ydü?
Cephede savaşırken kurmayı planladığı ve 1924 yılında kurulmuş olan ve sonrasında 1936 yılında Cebeci Devlet konservatuvarına dönüşen musiki muallim mektebinide mi İnönü kurdu.
Atatürk’ün 1 Kasım 1934’te TBMM açılış konuşmasında ifade ettiği, “bir ulusun yeni değişikliğinde ölçü, musikide değişikliği alabilmesi, kavrayabilmesidir” şeklindeki sözleri, ilerleyen günlerde atılacak adımların ilk işaretiydi. Nitekim bu konuşmadan 25 gün sonra Atatürk’ün direktifiyle Millî Eğitim Bakanı Abidin Özmen başkanlığında Cemal Reşit Rey, Necil Kâzım Akses, Hasan Ferit Alnar, Ulvi Cemal Erkin, Cezmi Erinç, Halil Bedii Yönetken gibi sanatçıların katıldığı bir Müzik Kongresi toplandı. Kongrede alınan kararlardan biri de millî yaratıcılığın ve sanatın geliştirilmesi, Musiki Muallim Mektebi’nin kadrosunun daha da iyileştirilmesi için bestecilerin ve usta çalgıcıların yetiştirilmesiydi. Aslında bu ilkenin uygulanışına 1925 yılında başlanmıştı. Maarif Vekâleti 29 Ekim 1924’te aldığı bir kararla hukuk, ekonomi, mühendislik alanlarının dışında sanatçıların da Avrupa’ya eğitime gönderilmesi için düzenlemeler yapmış, 1925 yılında açtığı bir sınavla Paris, Berlin, Budapeşte, Prag gibi şehirlere sanatçı ve öğretmen olarak yetişmek üzere genç yetenekler seçerek göndermişti. Bu doğrultuda Nurullah Şevket Taşkıran ile Halil Bedii Yönetken Avrupa’ya gönderilen ilk öğrencilerdi. Onları Ulvi Cemal Erkin, Ahmet Adnan Saygun, Hasan Ferit Alnar, Cezmi Erinç, Ekrem Zeki Üngör gibi isimler takip etti. O günlerde kendi imkânlarıyla Avrupa’ya eğitim almaya gidenler de (Necil Kâzım Akses, Cevat Memduh Altar gibi) daha sonra Maarif Vekâletince desteklendi. Yetenekli gençlerin Avrupa’ya eğitime gönderilmesine 1940’lı yıllarda da devam edildi (İdil Biret, Suna Kan gibi).
Atatürk’ün teşvik ve desteğiyle uygulanmaya başlanan bu devlet politikasının sonucunda, Batının belli başlı akademilerinden mezun olan ve çağdaş bilimin oluşturduğu tekniklerden faydalanarak eserler veren pek çok besteci yetişti.
Hayır sanki bir de Müzik sevkin Klasik Müzik değilse İtibarsız mı oluyorsun? İyi boş yapmış bu videoda.
Püsküllü feslinin Ermeni versiyonu ile karşı karşıyayız. En büyük amacı Atatürk'ü itibarsızlaştırmak. Söylediklerinize tamamen katılıyorum.
Ermeni pek çok tanıdığım var, bu kişi Ermeniler için de yüz karası.
İnönü hakkında bilmediğim çok şey öğrendim. Teşekkür ederim Sevan. Kovid ve taliban konusunda anlaşamasak da sen çok yararlı bir aydınsın.
Kovid konusunda neden anlaşamıyorsun?
@@yusufkara3406 çünkü yanlış düşünüyor Sevan bey.
@@alperenerdenay400 neyi yanlış söylüyor mesela yaz bakalım
Sevan hocam, Merhum İsmet İnönü'nün şimdiye kadar dinlediklerim ve okuduklarımın aksine pir perspektif çizdiniz sanılanın aksine biri olduğunu sizden öğrenmiş oldum. Emeğinize, ağzınıza,sağlık teşekkür ederiz.
Daha 12.dakikada beynim ziyafete doydu.🙏
Tatmin edici bir programdı, teşekkürler!
Sevan senin yerinde olsam ; KIZ TAVLAMA KITABI cikartirim korkunc satar iki de bir bu husuta soru soran lavuklardan iyi para kaldirilir.
57:09
acaba, m.kemal öldükten önce mi bu karar verildi, bu karar verildikten sonra mı m.kemal öldü?
Inanılmaz bılgılendım tesekkurler
Cocuklugumdan bellegimde kalan sey; Inonu'nun kardesi eczali pamuk tekelinin sahibiydi.
İnönü istemiş ki Atatürk ona hep "sen bildiğin gibi yap" desin.
Çok teşekkürler bu bilgi dolu konuşma için
masunaga alın japon el yapımı. Bitkisel asetat denen bir maddeden yapılıyormuş. Bir çeşit doğal reçine. Bu reçinden bloklar yapıyorlar. Onları dilimleyip. Bunlar yarı şeffaf. Gözlük çerçevesi yapıyorlar tıraşlayarak. Hem hafif oluyor hemde insan cildiyle plastik gibi tepkime yaratmıyor. biraz tuzlu tabi. Ama ben param olunca alcam.
ulan gene tuhaf tipler doluşmuş yorumlara
Bu isimle tuhaf tiplerin başını sen cekiyorsun (latife) :D
@@ivanilyic6492 latifelendim dostum
eline agzina saglik sevan dayı
internette ailesi Bitlisli olmakla beraber İzmir'de doğduğu yazıyor bu doğru değil mi?
Hem Atatürk'ü hemde İsmet İnönüyü dinlerken sizden , hep ortalama bir yaklaşım. Yani Atatürk'ün de İsmet İnönüyide hiç sevmeyen biri, sizi dinledikten sonra sempati beslemese bile nefret azalir belki yok olur
Tarihi karakterlere nefret beslemek görüş açısını daraltır. Hele ki bu karakterler ülke kurup ülke yıkan kişilerse…
Süper
Ayrıca Atatürk’ün Musiki Muallim Mektebi öğrencileri ve hocalarını 1930'lu yıllarda akşam Çankaya'da ağırladığını ve bu mini konserlerin yemekten sonra gerçekleştiğini biliyoruz.
Yani İsmet İnönü iyi bir klasik müzik dinleyicisiydi deseniz daha doğru bir bilgi olacaktı.
Türkiye'de azıcık hoşgörü varsa ve bu tutum geleneksel kurumlara dahi sirayet etmişse, devleti sorgulayıp eleştirebiliyorsak tamamını İnönü'ye, onun açtığı yolu takip eden muhafazakar, seküler ailelere borçluyuz.
Bugün AKP'yi eleştirenler acaba yargılanır mıyım diye korkuyor, ancak bu yeni bir durum değil. Aynı korku 1920'lerde de mevcuttu.
Teşekkürler, Sevan.
Hocam bir yanlışlık mı var acaba? Bildiğim kadarıyla Yunan uyruklu olarak bulunanlar mübadele sonrasında işgücü kaybını önlemek için mübadillerden Yunan vatandaşı olarak dönüp çalışmaları İçin ortaya konulmuş bir uygulama idi. Bunlar Türk vatandaşı veya çifte vatandaş değildi, çalışma izni ile Türkiye’de bulunuyorlardı. Tabi bu şekilde gelenler İstanbul Rumlar’ı ile akrabalık ilişkilerine girdiler dolayısıyla onlarla beraber Türk vatandaşı Rumlar’ın da bir kısmı gitmek zorunda kaldı.
👍
Makale okumaya devam etmenizi diliyorum.
1944 sonrası değil mi hocam?
1909, Yemen’de, Kolağası rütbesinde (Yzb-Bnb karması). Kumandanı, Ahmet İzzet Paşa değil, Süleyman Şefik Paşa. Ahmet İzzet Paşa, ‘Ferik’ Kor/Orgeneral olunca, 1908, İstanbul’a dönüyor. Taş plak, Yahudi duası hikâyeleri Filistin’de olsa gerek (bildiğimden değil, Google’dan).
Sanki 1. Dünya savaşını Atatürk başlattı! Ne kadar nefreti varsa diyor ki "bu halk seni çiğ çiğ yer! Onun için milliyetçiliğe sarıldı!" 🤣🤣🤣
Merhaba Sevan bey.inönü'nün Ermeni olduğuna dair iddialar var.Aslı var mıdır?
2.MK in İnönü'yü İzmir suikasdında tutuklamaya çalıştığı doğru mudur?
3.Menderes'in idamında rolü var mıdır?
Genelde Kürt olduğu iddia edilir bazıları Ermeni olduğunu da iddia eder hatta Nasturi dendiğini bile duydum ancak ciddi bir delil koyabilen yok
Hocam 16 Mart'ta olmuş 1964 tehciri yalnız, sanırım karıştırmışsınız Noel'de olması mümkün değil. 15 Mart da Varlık Vergisi'nin uygulanmaya başlandığı tarih, tesadüf mü değil mi bilemem. Bir de o kadar analitik düşünmeye, arkasında stratejik bir akıl aramaya falan gerek yok sanki; yağma hasanın böreği mevzusu işte, bir kararname çıkarıyorsun, binlerce şirket, mevduat, mal ve taşınmaza zart diye çökebiliyorsun ne güzel. Yanına bir de gavuru da ülkeden siktir ettin mi? Ooh yeme de yanında yat. Amerika'nın sakallı teröristlerle mücadelesinde ne kadar stratejik akıl varsa bunda da o kadar var.
inönü ermeni kökenlimi
viodeo linkindeki fesli adam kim
Mezardan kalksa oy verirdiniz yani :)
27:00
Bu konuda, Ayşe Hür ün yazdığı, Dersim hakkında kuyruklu yalanlar makalesi okuyabilirsin, makalenin altında kaynakça larinida görebilirsiniz
1:53
Ne kadar subjektif konuşuyorsunuz ve işinize geldiği yere çekiyorsunuz.
Memlük Sultanlığı hakkında video yap
Podcast olsa daha da iyi olur.
Ahauhaja yaw arkadan sesli acinca podcast oluyor iste, podcast olsa daha iyi olurdu ne demek
@@ivanilyic6492 Ekranı kapatıp spotifydan kulaklıkla rahatça dinlersin.Umarım anlatabilmişimdir.
@@09bloodthirsty UA-cam premium ile yapabilirsin onu
Hakkını vererek yaptığınız güzel anlatiminizi " kudurdu " gibi kin ve nefret söyleminiz ciddi şekilde gölgeliyor sizin duzeyinizde bir şahsiyet....Çok üzücü, kırıcı
covid ,taliban ve kürtler konusunda kendisine katılmıyorum ama bu konudaki tespitleri doğru
kürtler hususunda katılmadığın?
@@saitylmaz5414 Kürtler yeterince medeni değil. Sevan Kürtler bölgeye göre kendini geliştirdi dedi ama ben katılmıyorum
@@hititprensi9301 sen çok mu medenisin. Yada nedeni denilince ne anlıyorsun. Birde türk müsün. Yani çekik gözlü esmer
@@seyitxankurdi lafı ne büktun be kardeş. Doğu ne yazık ki dindar, baskıcı ve geri kalmıştır bu açıktır. Ha turkiyenin batisi çok mu medeni? Hayır. Ama kötünün iyisi denilebilir.
Konulara çok yüzeysel değiniliyor sanki. Pazar sohbetlerinde yarı kahvehane ağzıyla sohbet edasında program yapılması tamam da, konusu önceden belli olan bu konsepte pek yakışmıyor gibi.
Yani sonuçta ismet e çok şahane GÜZELLEMELER yapmışsın Sevan bey.. Eh nede olsa muhterem half half sizden... İnönü ideolojik saplantıları olan biri değildi sözünüz gerçekten komik. Hakikaten enteresansınız.. . Haa birde savaştan kaçıp, Şam da ordu tarafından tellal bağırttırılarak arandğınıda Bi söyle hele..
Saplantılı değil İnönü 20 lerde milliyetçi 45 50 arası libos 65 70 arası solcu takılan bır adamdı bu adama ideolojik saplantılı demek çok zor
MKamal 7 saat tüm bu rezillikleri Adnan Menderesle görüsmüs olmali.Idami da bundan haketti kanaatindeyim.