Çok iyi bir çekim olmuş. Saçma seyler binlerce yorum alıyor. Esas bu tür kültürel sanatsal emek dolu anlatımlar izlenmeli. Hazırlayan arkadaşlar ellinize sağlık çok güzel
Üçüde saygıya ve sevgiye layık sanatçılar. Bizim gururlarımız . Onlara sonsuz teşekkürler sevgiler saygılar. Ellerine emeklerine ruhlarına beyinlerine sağlık.
bizi düşündüren güldüren insanların geçmişte yaşadıklarını öğrenince ,görünüşe aldanmamak gerektiğini unutmamak lazım,ne sıkıntılar çekmişler nelerle savaşmışlar, bu sanatçıların aydınların hep zorluk çekmesimi gerekiyor çocukluk döneminde ailesiyle,erişkin duruma geldiğinde siyasi liderlerle savaşmak durumunda kalıyorlar,bana hep ilginç gelmiştir ,bu ne yaman çelişki diyerek..belgeselde emeği geçenlere ve bu belgeselleri bize ulaştıran sayfa yönetimine teşekkür ederim.........
2008 yılından bir belgesel. Üzerinden 12 yıl geçmiş... Şimdi Yiğit Özgür bu belgeselin çekildiği yılda Metin Üstündağ'ın olduğu yaşta. Ben üniversitedeyken genç ve farklı karikatüristlerdendi(bana sorsanız hala öyle:)). Zaman çabuk geçiyor. Vaktiyle karikatürün ve çizgi romanın amiral gemisi saydığımız mizah dergilerinin zamanın ruhuna yenilmeyecek şekilde yerlerinin doldurulabilmesi dileğiyle...
Müthiş beyinler ve yetenekler. Onlarla çok yaşadık, hissettik, güldük, hüzünlendik. Benim hayatımda yerleri çok mühim. Çocukluğumda Gırgır okunurdu ki , bir hafta boyunca , içindekileri döndüre döndüre konuşur gülerdik kuzenlerimle. Leman, Penguen, Öküz, Ot... Ne ürettilerse, ne çıkardılarsa peşlerinde olduk. Hala da öyle. Çok kıymetli ve önemliler. Bize kattıklarını tahmin bile edemezler . Hep tanıdık , hem yepyeniiiii
cok başarılı bir çalışma olmuş..severek hayranlık la takip ettiğim bu 3 güzel adamın hikayesini keyifle izledim..ben bu 3 guzel adam içinde bi tık baruter hayranıyım..onunda genclık fotolarından anlaşılıyorki o her daiım tarz bi adammış :)mehmet çağçağ ında hikayesi ve bakıs açısı oldukca etkileyiciydi.. metin abi ye zaten yoruma gerek yok :)) bu paylaşım için tekrar teşekkür ederm
daral timsal harikaydı leman'ın zirve olduğu zamanları hatırlıyorum. Mizah dergilerinin vapurlarda okunduktan sonra (diğerleri okusun diye) bırakıldı, TÜYAP kitap fuarının adeta bir kültür şenliğine dönüşmüş havası, yayınevi sahilerinin hır gürü tatlı tartışmaları ile İstanbulun göbeği Tepebaşı'nda olduğu zamanlardı. Hıbır vardı Hasan Kaçan Ergün Gündüz'ün imza dağıttıkları, harika zamanlardı. Genç okur kitlesininin eski tüfeklerle buluştuğu, rockn roll ve fanzinlerin etrafta cirit attığı, Metin Demirhan'ın Atlas Pasajında dükkanının olduğu güzel zamanlardı.
Bahadır Baruter'in 1991 yılında leman'dan ayrıldığını söylüyor fakat yanlış. 1996'da lemanyak'ı kurdular. Yanlış hatırlamıyorsam 2001'de ayrıldılar ve lombak aylık dergi olarak çıkmaya başladı. Sonrasında haftalık penguen dergisini de yayınlanmaya başladı...
L-Manyak içinde bir köşe olarak değil de ayrı bir dergi olarak Lombak efsanesinden hiç bahsedilmeden direkt Penguen'e ışınlanmanız çok tuhaf olmuş. Hele şöyle bir söz geçiyor belgeselde ki yuh diyebildim sadece. "Bahadır Baruter 1991 yılında 11 arkadaşıyla beraber LeMan dergisinden ayrıldı. Yeni bir heyecan arıyordu. Kendi deyimiyle ağabeylerine kafa tutmuştu. Aradığı heyecanı tam bir yıl sonra arkadaşlarıyla beraber kurduğu haftalık karikatür dergisi Penguen'de buldu."
Çok iyi bir çekim olmuş. Saçma seyler binlerce yorum alıyor. Esas bu tür kültürel sanatsal emek dolu anlatımlar izlenmeli. Hazırlayan arkadaşlar ellinize sağlık çok güzel
Üçüde saygıya ve sevgiye layık sanatçılar. Bizim gururlarımız . Onlara sonsuz teşekkürler sevgiler saygılar. Ellerine emeklerine ruhlarına beyinlerine sağlık.
Türk mizah tarihinin bir döneminin izdüşümü bu belgesel. Çıkar çıkar izle, not al. Görsel bir tez. Yapanın ellerine sağlık.
bizi düşündüren güldüren insanların geçmişte yaşadıklarını öğrenince ,görünüşe aldanmamak gerektiğini unutmamak lazım,ne sıkıntılar çekmişler nelerle savaşmışlar, bu sanatçıların aydınların hep zorluk çekmesimi gerekiyor çocukluk döneminde ailesiyle,erişkin duruma geldiğinde siyasi liderlerle savaşmak durumunda kalıyorlar,bana hep ilginç gelmiştir ,bu ne yaman çelişki diyerek..belgeselde emeği geçenlere ve bu belgeselleri bize ulaştıran sayfa yönetimine teşekkür ederim.........
2008 yılından bir belgesel. Üzerinden 12 yıl geçmiş... Şimdi Yiğit Özgür bu belgeselin çekildiği yılda Metin Üstündağ'ın olduğu yaşta. Ben üniversitedeyken genç ve farklı karikatüristlerdendi(bana sorsanız hala öyle:)). Zaman çabuk geçiyor. Vaktiyle karikatürün ve çizgi romanın amiral gemisi saydığımız mizah dergilerinin zamanın ruhuna yenilmeyecek şekilde yerlerinin doldurulabilmesi dileğiyle...
Müthiş beyinler ve yetenekler. Onlarla çok yaşadık, hissettik, güldük, hüzünlendik. Benim hayatımda yerleri çok mühim. Çocukluğumda Gırgır okunurdu ki , bir hafta boyunca , içindekileri döndüre döndüre konuşur gülerdik kuzenlerimle. Leman, Penguen, Öküz, Ot... Ne ürettilerse, ne çıkardılarsa peşlerinde olduk. Hala da öyle. Çok kıymetli ve önemliler. Bize kattıklarını tahmin bile edemezler . Hep tanıdık , hem yepyeniiiii
Süper bir belgesel olmuş
cok başarılı bir çalışma olmuş..severek hayranlık la takip ettiğim bu 3 güzel adamın hikayesini keyifle izledim..ben bu 3 guzel adam içinde bi tık baruter hayranıyım..onunda genclık fotolarından anlaşılıyorki o her daiım tarz bi adammış :)mehmet çağçağ ında hikayesi ve bakıs açısı oldukca etkileyiciydi.. metin abi ye zaten yoruma gerek yok :)) bu paylaşım için tekrar teşekkür ederm
Harika olmuş tebrikler...
daral timsal harikaydı leman'ın zirve olduğu zamanları hatırlıyorum. Mizah dergilerinin vapurlarda okunduktan sonra (diğerleri okusun diye) bırakıldı, TÜYAP kitap fuarının adeta bir kültür şenliğine dönüşmüş havası, yayınevi sahilerinin hır gürü tatlı tartışmaları ile İstanbulun göbeği Tepebaşı'nda olduğu zamanlardı. Hıbır vardı Hasan Kaçan Ergün Gündüz'ün imza dağıttıkları, harika zamanlardı. Genç okur kitlesininin eski tüfeklerle buluştuğu, rockn roll ve fanzinlerin etrafta cirit attığı, Metin Demirhan'ın Atlas Pasajında dükkanının olduğu güzel zamanlardı.
Bahadır Baruter'in 1991 yılında leman'dan ayrıldığını söylüyor fakat yanlış. 1996'da lemanyak'ı kurdular. Yanlış hatırlamıyorsam 2001'de ayrıldılar ve lombak aylık dergi olarak çıkmaya başladı. Sonrasında haftalık penguen dergisini de yayınlanmaya başladı...
🙏🙏🙏👏👏👏💐💐💐
L-Manyak içinde bir köşe olarak değil de ayrı bir dergi olarak Lombak efsanesinden hiç bahsedilmeden direkt Penguen'e ışınlanmanız çok tuhaf olmuş. Hele şöyle bir söz geçiyor belgeselde ki yuh diyebildim sadece. "Bahadır Baruter 1991 yılında 11 arkadaşıyla beraber LeMan dergisinden ayrıldı. Yeni bir heyecan arıyordu. Kendi deyimiyle ağabeylerine kafa tutmuştu. Aradığı heyecanı tam bir yıl sonra arkadaşlarıyla beraber kurduğu haftalık karikatür dergisi Penguen'de buldu."
... " mizah mazlumun yanındadır "
Metin abi yakin koylumdur.
Pekeriç ten Boyle bir adamin cikmasi gurur vericidir
Müslüm baba und Eşber abi aynı ranzada..
Finalde çalan Barış Manço şarkısını hiç duymamıştım. Adını bilen var mı ?
Blue morning angel
2020 den corona maskeesinden selamlar
Merhaba ben 20 lik dişin arkasındaki yemek birikintisi. Dergileri dizdik yıllarca depozitosuz yapmissiniz lan bunlari puh!