Yine çok düşündürücü bir video olmuş. Teşekkürler. Üzerine bir süredir düşündüğüm bir konu var. Uzatmamak için bir hikayeyle anlatmak istiyorum. A kişisinin benliği ölmüş olan B kişisine aktarıldı diyelim ve o A, B'nin bütün anılarına sahip. Annesinin ona aldığı ilk hediyeyi, kardeşi ile ilk parka gittikleri zamanı vs. Her şeyi hatırlıyor ama kendi anılarını da hatırlıyor. A, B'nin hayatını hiç kimseye belli etmeden B'imiş gibi yaşamaya başlıyor. B'nin annesine anne diyor kardeşine kardeşim diyor. Sorum şu A Bu hayatı sürdürürse B olur mu, B'nin kardeşi A'nın (sahte B'nin) da kardeşi sayılır mı?
Rica ederim, sorunuzu "Zaman Müzesi" videomda detaylıca yanıtlamıştım ama burada da özetleyeyim: İçerik itibarıyla tamamen farksız, iki adet karbon elementi düşünelim. Bunlar yine de A ve B elementleri şeklinde ayırt edilebilecektir. Görünüşte, onları ayıran tek faktör konumları; oysa yerleri değişse dahi A, B’ye; B, A’ya dönüşmezdi. Çünkü varlığın özünü belirleyen şey, onun tarihidir: A, filanca tarihte şurada, falanca tarihte burada olduğu için A elementidir. Demek ki aynı yasalara tabi olan insanoğlu da ancak tarihsel bir bütünlük olarak kavranabilir. Bunu açımlamak için bir düşünce deneyi yapalım: Bir adam bir aynayı kırıyor, sonra bu adam klonlanıyor. Eğer insanı kendisi yapan şey mizacı, hatıraları veya eşkâli olsaydı; aynayı klonun kırdığı da pekâlâ söylenebilirdi. Hâlbuki klon tarihin hiçbir karesinde aynaya temas etmemiştir. Kendisi aksine inanmaktadır fakat herhangi bir gözlemci onun yanıldığını ispatlayabilir. Aslında bu ayrımın temelinde, klonlamanın en çılgın fantazyalarda bile gerçekleşemeyeceği olgusu yatar. Yani kendisini meydana getiren sebep-sonuç zinciri de varlığın bir niteliği olduğu hâlde, bunu kopyalamak bir lamba cininin dahi harcı değildir. Zira bu imkânsız hayalde bile asıl insan, atalarının milyonlarca yıl çiftleşmesi veçhile; klon ise “lamba cininin büyüsü ile” peydahlanmış bir sonuçtur. Dolayısıyla klonu meydana getiren kodlar ancak %99 küsur doğruluğa sahip olacaktır. Fakat iki şeyin büyük oranda benzeşmesi aynı şey olduklarını göstermez, nitekim bizim DNA'mız bazı farelerle %80 eşleşiyor...
Yine çok düşündürücü bir video olmuş. Teşekkürler. Üzerine bir süredir düşündüğüm bir konu var. Uzatmamak için bir hikayeyle anlatmak istiyorum. A kişisinin benliği ölmüş olan B kişisine aktarıldı diyelim ve o A, B'nin bütün anılarına sahip. Annesinin ona aldığı ilk hediyeyi, kardeşi ile ilk parka gittikleri zamanı vs. Her şeyi hatırlıyor ama kendi anılarını da hatırlıyor. A, B'nin hayatını hiç kimseye belli etmeden B'imiş gibi yaşamaya başlıyor. B'nin annesine anne diyor kardeşine kardeşim diyor. Sorum şu A Bu hayatı sürdürürse B olur mu, B'nin kardeşi A'nın (sahte B'nin) da kardeşi sayılır mı?
Rica ederim, sorunuzu "Zaman Müzesi" videomda detaylıca yanıtlamıştım ama burada da özetleyeyim: İçerik itibarıyla tamamen farksız, iki adet karbon elementi düşünelim. Bunlar yine de A ve B elementleri şeklinde ayırt edilebilecektir. Görünüşte, onları ayıran tek faktör konumları; oysa yerleri değişse dahi A, B’ye; B, A’ya dönüşmezdi. Çünkü varlığın özünü belirleyen şey, onun tarihidir: A, filanca tarihte şurada, falanca tarihte burada olduğu için A elementidir. Demek ki aynı yasalara tabi olan insanoğlu da ancak tarihsel bir bütünlük olarak kavranabilir. Bunu açımlamak için bir düşünce deneyi yapalım: Bir adam bir aynayı kırıyor, sonra bu adam klonlanıyor. Eğer insanı kendisi yapan şey mizacı, hatıraları veya eşkâli olsaydı; aynayı klonun kırdığı da pekâlâ söylenebilirdi. Hâlbuki klon tarihin hiçbir karesinde aynaya temas etmemiştir. Kendisi aksine inanmaktadır fakat herhangi bir gözlemci onun yanıldığını ispatlayabilir.
Aslında bu ayrımın temelinde, klonlamanın en çılgın fantazyalarda bile gerçekleşemeyeceği olgusu yatar. Yani kendisini meydana getiren sebep-sonuç zinciri de varlığın bir niteliği olduğu hâlde, bunu kopyalamak bir lamba cininin dahi harcı değildir. Zira bu imkânsız hayalde bile asıl insan, atalarının milyonlarca yıl çiftleşmesi veçhile; klon ise “lamba cininin büyüsü ile” peydahlanmış bir sonuçtur. Dolayısıyla klonu meydana getiren kodlar ancak %99 küsur doğruluğa sahip olacaktır. Fakat iki şeyin büyük oranda benzeşmesi aynı şey olduklarını göstermez, nitekim bizim DNA'mız bazı farelerle %80 eşleşiyor...
Teşekkürler, videoyu seyredecem