1 Dönümlük Maralfalfa Çubukları Adıyaman’a Gidiyor !! Bol Sohbetli Kesim

Поділитися
Вставка
  • Опубліковано 8 лип 2024
  • Selam arkadaşlar,Adıyaman ilinden büyük hayvan çiftliği olan 1 dönümlük maralfalfa almak için Osmaniye Kadirli Sumbas’a gelen müşteriler ile bol sohbet ettik.
    Videolarıma destek için abıne olmayı unutmayalım lütfen….
    #maralfalfa #yembitkisi #maralfalfayembitkisi #yem
    UA-cam: / @deniz9270
    Facebook: / deniz.hosbas

КОМЕНТАРІ • 20

  • @ulszn6194
    @ulszn6194 13 днів тому +2

    Adıyaman balyandan toprağıma selamlar

  • @yunusemrenarloglu4845
    @yunusemrenarloglu4845 12 днів тому +1

    İç kesimlerde dikim yapacak olanlar bitki kışa girerken üzerine bol miktarda yanmış hayvan gübresi atın ve üzerine ısı tutucu kalın elyaf örtü sersinler bu şekilde bitkinin kışı atlatması kolaylaşmış olur

  • @birsum5504
    @birsum5504 13 днів тому +1

    Sonuç
    Sonuç olarak maralfalfanın hayvan beslemede kullanımı, lif içeriğinin ve
    sindirilebilirliğinin yüksek, nişasta içeriği yüksek ve asit deterjan ligninin düşük
    olmasından dolayı ruminant hayvan beslemede kullanılabileceği
    söylenebilmektedir. Mısır, sorgum ile aynı taksonomik sınıfta bulunmasından
    dolayı gelecek vaat eden, önemli yem bitkileri arasında yer alacağı
    söylenebilmektedir. Ancak maralfalfanın vejatatif çoğalması ve besin değeri
    açısından sadece maralfalfa otunun kullanılması hayvanın ihtiyaçlarını
    karşılayamayacağından manyok kökü, yonca, mısır gibi farklı hammaddelerle
    rasyonda kullanılması tavsiye edilmektedir.
    Bu bitkinin besin değerinin yüksek olması kadar önemli bir faktör olarak
    veriminin de yüksek olması silaj olarak kullanılmasını sağlamıştır. Ancak
    maralfalfa gibi çim silajlarının beslenme ve fermantasyon özelliklerini
    iyileştirmek amacıyla farklı hammaddelerle de silolanması gerekmektedir.
    202
    Kaynaklar
    Anonim 1, www.maralfalfaturkey.net/blog/maralfalfa-yembitkisi/maralfalfa-yem-bitkisi-119.06.2023
    Anonim 2, www.teffgrass.org/blog/yem-bitkileri/maralfalfa-yembitkisi#:~:text=Maralfalfa'n%C4%B1n%20Latince%20ismi%20Penniset
    um,%C3%A7ok%20%C3%BCr%C3%BCn%20alaca%C4%9F%C4%B1
    m%C4%B1z%20yem%20bitkisidir., ulaşım tarihi: 19.06.2023
    Anonim 3, www.tgrthaber.com.tr/aktuel/maralfalfa-nedir-hayvanciliginkurtulusu-olarak-gorulen-maralfalfa-ne-ise-yarar-nasil-ekilir-2845126
    19.06.2023
    Anonim 4, tarbigem.com.tr/ciftcilerimizin-dertlerine-deva-olacak-birbitki-seker-sorgumu 19.06.2023
    Álvarez-Vázquez, P., Mendoza-Pedroza, S. I., Cadena-Villegas, S., CalzadaMarín, J. M., Ortega-Jiménez, E., Vaquera-Huerta, H., ... & Rivas-Jacobo,
    M. A. (2021). Cambıos en el rendımıento y composıcıón químıca del pasto
    maralfalfa (Cenchrus sp) A Dıferente Edad. Revista Fitotecnia
    Mexicana, 44(4-A), 719-729.
    Budak, F., & Budak, F. (2014). Yem bitkilerinde kalite ve yem bitkileri kalitesini
    etkileyen faktörler. Türk Bilimsel Derlemeler Dergisi, (1), 1-6.
    Burner, D. M., Ashworth, A. J., Pote, D. H., Kiniry, J. R., Belesky, D. P., Houx
    III, J. H., ... & Fritschi, F. B. (2016). Dual-use bioenergy-livestock feed
    potential of giant miscanthus, giant reed, and miscane. Agricultural
    Sciences, 8(1), (97-112.)
    Castillo Mitre, G. F., Rojo Rubio, R., Avendaño Reyes, L., Vázquez Armijo, J.
    F., Lee Rangel, H. A., Albarrán Portillo, B., ... & Salem, A. F. (2016).
    Productividad, calidad y perfil de ácidos grasos en leche de cabras
    alimentadas con dos forrajes. Ecosistemas y recursos agropecuarios, 3(8),
    (173-180).
    Cerdas, R., & Vallejos, E. (2010). Productividad del pasto Camerún (Pennisetum
    purpureum) con varias dosis de nitrógeno y frecuencias de corte en la zona
    seca de Costa Rica. InterSedes, 11(22).
    Cerdas-Ramírez, R. (2015). Comportamiento productivo del pasto maralfalfa
    (Pennisetum sp.) con varias dosis de fertilización nitrogenada. InterSedes,
    16(33), 124-145.
    Correa, H. J. (2006). Calidad nutricional del pasto maralfalfa (Pennisetum sp)
    cosechado a dos edades de rebrote. Livestock Research for Rural
    Development, 18(6), 326-335.
    Criscioni, P., Marti, J. V., Pérez-Baena, I., Palomares, J. L., Larsen, T., &
    Fernández, C. (2016). Replacement of alfalfa hay (Medicago sativa) with
    203

  • @birsum5504
    @birsum5504 13 днів тому +1

    Maralfalfa Silajı
    Silaj, mevsimin uygun olmadığı (yeşil yemlerin bulunmadığı) dönemlerde
    kaba yem açığını gidermek, yemlerin korunmasını sağlamak amacıyla
    yapılmaktadır. Silaj, yemde bulunan çözünür karbonhidratlar, proteinler ve
    amino asitler gibi substratların anaerobik koşullar altında katabolizmasından asit
    oluşumundan kaynaklanır. Bu süreçte silolanmış yem hammaddelerinin besin
    kalitesi, kimyasal bileşimi ve parçalanabilirliği önemli rol oynamaktadır (Vargas
    ve ark., 2015:82-94). Silolarda çözünebilir karbonhidrat oranı yüksek kaliteli
    yeşil yemler muhafaza edilmektedir. Silaj kalitesi, sıkıştırma derecesi ve silaj
    materyalinde kalan oksijen miktarına bağlı olarak değişmektedir. Bununla
    birlikte, bir silajın fermente edilebilirliğinde laktik asit bakterilerinden dolayı
    kuru madde ve çözünür karbonhidrat seviyeleri önemli olmaktadır (Maza ve ark.,
    2011).
    Silaj hammaddesi genellikle mısır, sorgum ve diğer tahılların yeşil kısmından
    yapılsa da meyve posaları gibi birçok hammaddeden de yapılmakta olup, oldukça
    geniş bir yelpazeye yayılmaktadır (Kızılşimşek ve ark., 2016:2528-2537).
    Maralfalfa otu, yüksek besin değeri, verim ve silaj verimine sahip bitkidir
    (Criscioni ve ark., 2016:1-12). Bununla birlikte silajlık mısıra alternatif bir ürün
    olarak bilinmektedir. Kurak mevsim nedeniyle yem kıtlığı olduğunda geviş
    getirenleri beslemek için bir alternatif, Maralfalfa (Pennisetum sp.) silajının
    kullanılması olabilir. Bu süreç, özellikle yıl boyunca kıtlık dönemlerinde geviş
    getiren hayvanların beslenmesi için bir kaba yem koruma yöntemidir. Bu süreç
    boyunca, silaj malzemesi besinlerini koruyarak sığırlar için iyi bir lezzet sağlar.
    Maralfalfa silajı üretimi, sığırlar için yem mevcudiyetini artırarak, kuru
    mevsimdeki açığı ve sürü üretim maliyetlerini azaltır (De la Cruz Chi, 2022:7).
    Ortiz ve ark. (2017:345-353), maralfalfa silajlarının besinsel ve fermentatif
    kalitesi üzerine kesme yaşı ve öğütülmüş mısır tanesi ilavesinin etkisi üzerine
    çalışma yapmışlardır. Bu çalışmada Kesim yaşı 48 ve 60 ve beş öğütülmüş mısır
    seviyesi (%0, %5, %10, %15 ve %20) kullanmışlardır. Ham protein (HP), eter
    özü (EE), hemiselüloz, selüloz ve in vitro kuru madde sindirilebilirliği (IVDMD)
    48 kesim yaşına sahip maralfalfa silajında ve %5 öğütülmüş mısırda en yüksek
    ham protein içeriği, amonyak nitrojen seviyesi düşük bulunmuştur. 60 kesim
    yaşına sahip maralfalfa silajlarında ise öğütülmüş mısırın eklenmesi
    sindirilebilirliği artırmış ve selüloz içeriğini azaltmıştır. Silajlara öğütülmüş
    mısırın eklenmesi, maralfalfa silajlarında beslenme ve fermantasyon özelliklerini
    iyileştirmiş, pH'ı ve amonyak nitrojen seviyesini düşürerek protein içeriğini ve
    sindirilebilirliği iyileştirebileceğini bildirmişlerdir.
    Sosa (2006:2)’ın yaptığı çalışmada %100 maralfalfa, %90 Maralfalfa+%10
    Mısır, %90 maralfalfa+%10 Melas ve %90 Maralfalfa + %10 2'ye bölünmüş
    201
    Maralfalfa Silajı
    Silaj, mevsimin uygun olmadığı (yeşil yemlerin bulunmadığı) dönemlerde
    kaba yem açığını gidermek, yemlerin korunmasını sağlamak amacıyla
    yapılmaktadır. Silaj, yemde bulunan çözünür karbonhidratlar, proteinler ve
    amino asitler gibi substratların anaerobik koşullar altında katabolizmasından asit
    oluşumundan kaynaklanır. Bu süreçte silolanmış yem hammaddelerinin besin
    kalitesi, kimyasal bileşimi ve parçalanabilirliği önemli rol oynamaktadır (Vargas
    ve ark., 2015:82-94). Silolarda çözünebilir karbonhidrat oranı yüksek kaliteli
    yeşil yemler muhafaza edilmektedir. Silaj kalitesi, sıkıştırma derecesi ve silaj
    materyalinde kalan oksijen miktarına bağlı olarak değişmektedir. Bununla
    birlikte, bir silajın fermente edilebilirliğinde laktik asit bakterilerinden dolayı
    kuru madde ve çözünür karbonhidrat seviyeleri önemli olmaktadır (Maza ve ark.,
    2011).
    Silaj hammaddesi genellikle mısır, sorgum ve diğer tahılların yeşil kısmından
    yapılsa da meyve posaları gibi birçok hammaddeden de yapılmakta olup, oldukça
    geniş bir yelpazeye yayılmaktadır (Kızılşimşek ve ark., 2016:2528-2537).
    Maralfalfa otu, yüksek besin değeri, verim ve silaj verimine sahip bitkidir
    (Criscioni ve ark., 2016:1-12). Bununla birlikte silajlık mısıra alternatif bir ürün
    olarak bilinmektedir. Kurak mevsim nedeniyle yem kıtlığı olduğunda geviş
    getirenleri beslemek için bir alternatif, Maralfalfa (Pennisetum sp.) silajının
    kullanılması olabilir. Bu süreç, özellikle yıl boyunca kıtlık dönemlerinde geviş
    getiren hayvanların beslenmesi için bir kaba yem koruma yöntemidir. Bu süreç
    boyunca, silaj malzemesi besinlerini koruyarak sığırlar için iyi bir lezzet sağlar.
    Maralfalfa silajı üretimi, sığırlar için yem mevcudiyetini artırarak, kuru
    mevsimdeki açığı ve sürü üretim maliyetlerini azaltır (De la Cruz Chi, 2022:7).
    Ortiz ve ark. (2017:345-353), maralfalfa silajlarının besinsel ve fermentatif
    kalitesi üzerine kesme yaşı ve öğütülmüş mısır tanesi ilavesinin etkisi üzerine
    çalışma yapmışlardır. Bu çalışmada Kesim yaşı 48 ve 60 ve beş öğütülmüş mısır
    seviyesi (%0, %5, %10, %15 ve %20) kullanmışlardır. Ham protein (HP), eter
    özü (EE), hemiselüloz, selüloz ve in vitro kuru madde sindirilebilirliği (IVDMD)
    48 kesim yaşına sahip maralfalfa silajında ve %5 öğütülmüş mısırda en yüksek
    ham protein içeriği, amonyak nitrojen seviyesi düşük bulunmuştur. 60 kesim
    yaşına sahip maralfalfa silajlarında ise öğütülmüş mısırın eklenmesi
    sindirilebilirliği artırmış ve selüloz içeriğini azaltmıştır. Silajlara öğütülmüş
    mısırın eklenmesi, maralfalfa silajlarında beslenme ve fermantasyon özelliklerini
    iyileştirmiş, pH'ı ve amonyak nitrojen seviyesini düşürerek protein içeriğini ve
    sindirilebilirliği iyileştirebileceğini bildirmişlerdir.
    Sosa (2006:2)’ın yaptığı çalışmada %100 maralfalfa, %90 Maralfalfa+%10
    Mısır, %90 maralfalfa+%10 Melas ve %90 Maralfalfa + %10 2'ye bölünmüş
    mısır kullanılmıştır. Bu çalışmada %100 Maralfalfa ve %90 Maralfalfa+%10
    Mısır kullanımının sindirilebilirlik yönünden üstün olduğu bulunmuştur. Toplam
    sindirilebilir besin maddelerinin (%/gKM) %100 maralfalfa kullanımında 57.84,
    %90 maralfalfa+%10 mısır kullanımında 57.55 bulmuştur.
    Maza ve ark., (2011) Maralfalfa silajına taze manyok kökünün ilave
    edilmesinin silajın besin kalitesi ve duyusal (tat, koku, renk ve görünüş)
    özelliklerine olumlu etki ettiğini bildirmişlerdir. Vargas Naranjo ve ark.
    (2015:82-94), maralfalfa silajına şeker kamışı şurubu ilave etmiş, bu ilavenin
    çözünebilir fraksiyonu, potansiyel olarak parçalanabilir fraksiyonu
    parçalanabilirliğini ve KM parçalanabilirliğini (yaklaşık %9.4) artırdığını
    bildirmişlerdir. Çim silajlarının üretimi için bir katkı maddesi olarak şeker kamışı
    şurubu kullanımı, düşük kaliteli kaba yemlerin besin değerini iyileştirmede
    kullanılabileceğini bildirmişlerdir

  • @birsum5504
    @birsum5504 13 днів тому +1

    52.6 Mcal/kg enerjiye ihtiyaç duymaktadır. Bu gereksinimi
    karşılamak için, 3 Mcal ME/kg KM içeren yaklaşık 17,5 kg KM/gün yem
    tüketimi gerekir. Sığırlara kaliteli kaba yemler verildiğinde bile, rasyondaki
    enerji seviyesi süt veriminde en büyük sınırlamadır. Düşük protein
    konsantrasyonuna sahip olmasına rağmen, baklagiller ve protein konsantreleri ile
    desteklendiği takdirde süt inekleri için tatmin edici bir yem kaynağı sağlayabilir
    (Burner ve ark., 2016:97-112).
    Maralfalfa bitkisi rasyonun tek hammaddesi olarak kullanıldığında süt
    verimini sınırlayan birinci faktör metabolik enerji (ME) olduğu için çalışmaların
    çoğunda farklı yemlerle birlikte hayvan beslemede kullanılmıştır (Turano ve ark.,
    2016:168-178; Criscioni ve ark., 2016:1-12; Guerra-Medina ve ark., 2015:47-
    51). Özellikle maralfalfa otu kullanımı süt bileşimini etkilemediği ve metan CH4
    salınımını azalttığı için kaba yem kaynağı olarak ruminant hayvan beslemede
    kullanılacağı bildirilmiştir (Criscioni ve ark., 2016:1-12).
    Criscioni ve ark. (2016:1-12), laktasyondaki keçilere kaba yem olarak yonca
    (Medicago sativa) ve maralfalfa (Pennisetum sp.) otundan oluşan iki farklı rasyon
    hazırlamışlardır. Yem tüketimi, kuru madde alımı ve canlı ağırlık artışı yonca ile
    beslenen grupta daha yüksek bulunmuş olup, bunun nedeninin maralfalfada
    yüksek lif (NDF ve ADF) ve düşük NFC (lifsiz karbonhidrat içeriği) ve ADL
    (asit deterjan lignin) içeriğinden kaynaklı olduğu bildirilmiştir. Ancak
    maralfalfanın KM, OM, HP, EE, NDF VE ADF sindirilebilirliği daha yüksek
    bulunmuştur. Bununla birlikte asetik asit (62.19-62.94) ve propiyonik asit (15.59-
    17.52) maralfalfa grubunda daha yüksek bulunduğu bildirilmiştir.
    Guerra-Medina ve ark., (2015:47-51), sütten kesim sonrası mısır silajı (Zea
    mays L.) ile mısırsız beslenen buzağıların maralfalfaya (Pennisetum sp.) karşı
    tepkisini değerlendirmişlerdir. Silaj+%16 ham protein (HP) takviyesi, otların
    genellikle baklagillere kıyasla daha iyi HP içeriğine sahip olmasından dolayı,
    sütten kesim sonrası buzağılarda mısır olmadan beslemenin uygun olacağını
    bildirmişlerdir.
    Castillo Mitre ve ark. (2016:173-180), laktasyondaki keçilere kaba yem olarak
    yonca (Medicago sativa) ve yonca+maralfalfa (Pennisetum sp.) otundan oluşan
    iki farklı rasyon hazırlamışlardır. Kuru madde tüketiminin benzer bulunduğunu,
    ancak yonca ile beslenen grubun süt üretiminin daha fazla olduğunu
    bildirmişlerdir. Bununla birlikte rasyon farklılığının süt yağı ve laktoz içeriğine
    etkisi olmadığını, uzun zincirli ve tekli doymamış yağ asitlerinin
    yonca+maralfalfa grubuyla beslenen hayvanlarda daha fazla olduğunu
    bildirmişlerdir. Bu sebeple maralfalfa kullanımının beslenme ve insan sağlığı
    üzerinde yararlı etkileri olduğu gösterilen konjuge linoleik asit gibi yağ asitlerinin
    kalitesi ve profili üzerinde olumlu ekişi olduğunu bildirmişlerdir.
    200

    • @omerbayr2390
      @omerbayr2390 10 днів тому

      Nişasta oranı çok yüksek derler doğru mudur?

  • @birsum5504
    @birsum5504 13 днів тому +1

    da doğrudan etkilemektedir. Yem bitkileri kalitesi üzerinde çok sayıda faktör
    etkilidir. Bunların en önde gelenleri; yem bitkisinin türü, hasat zamanındaki
    olgunluk durumu, hasadın şekli ve saklama yöntemidir. Yem bitkileri kalitesi
    üzerine etki eden ikincil faktörler ise; toprağın verimliliği, toprağın gübrelenmesi,
    bitkinin yetişme dönemindeki mevcut sıcaklık durumu ve değişimi şeklinde
    sıralanabilir (Budak ve Budak, 2014:1-6). Yemlerin gübrelenmesinin en önemli
    faydaları arasında; azot içeriği (protein), sindirilebilirlik, bitki boyu, yoğunluğu,
    yaprak-gövde oranı ve daha fazla biyokütle üretiminde artış gözlemlenebilir.
    Üretilen biyokütleden yararlanmak için gübreleme yapılmakta böylece et ve süt
    üretiminde bir miktar artış elde edilebilmektedir (Cerdas, 2010:22). Çiftlik
    meralarının üretkenliğini ve kalıcılığını sürdürmek için, bitkilerin besin
    ihtiyaçlarını karşılamak ve toprak besin eksikliklerini gidermek ve düzeltmek için
    gübreleme yapılmalıdır (Cerdas-Ramírez, 2015:125-145). Maralfalfa otundan en
    iyi şekilde faydalanmak için gübreleme yapılması gerekmektedir (De la Cruz Chi,
    2022:7).
    Hasat zamanının maralfalfa otunun (Pennisetum sp.) besin değeri üzerindeki
    etkisini belirlemek amacıyla (Correa, 2006:326-335) tarafından yapılan
    çalışmada, yeniden büyümenin 56. ve 105. günlerinde bu ottan rastgele üç
    numune toplanmıştır. Bu numunelerin her birinde ham protein (HP), nötr
    deterjanda lif (NDF), lignin (Lig), kül içeriği ve yağ oranlarını incelenmiştir.
    Yapısal olmayan karbonhidrat ve toplam sindirilebilir besinlerin içeriği ve net
    laktasyon enerjisi hesaplanmıştır. Aynı şekilde toplanan numunelerdeki kalsiyum
    (Ca), fosfor (P), magnezyum (Mg) ve potasyum (K) içerikleri incelenmiştir.
    Hasat zamanının geciktirilmesiyle HP, yağ ve yapısal olmayan karbonhidratların
    konsantrasyonu düşerken lignin, kül, Ca, P, Mg ve K içeriğinde değişme olmadığı
    bildirilmiştir. Toplam sindirilebilir besinlerin içeriği ve net laktasyon enerjisi,
    hasat zamanının ilerlemesiyle birlikte azaldığı bildirilmiştir.
    Bununla birlikte sıcak iklim kuşağında yetişmekte olup, genel olarak mısır
    tarımına elverişli topraklarda ve yüksek rakıma kadar yetiştiriciliği
    yapılabilmektedir (Anonim, 2; Anonim, 3). Az su ve besin maddesi ile
    büyüyebildiği için, kurak arazilerin verimli şekilde kullanılmasına imkân
    vermektedir. Maralfalfa, mısır, şeker sorgumu ve sudan otu gibi bitkilerle aynı
    familya içinde bulunduğu için, bu bitkilerin yetiştirildiği her iklimde kolaylıkla
    yetiştirilebilir (Fradj ve ark., 2020:148).
    Maralfalfa ülkemizde Ankara, Sivas ve Aksaray başta olmak üzere İç
    Anadolu’nun pek çok ilinde yetiştirilmektedir. Hayvanlar tarafından sevilerek
    tüketilen, sindirilme oranı yüksek, magnezyum, kalsiyum, kobalt, selenyum,
    potasyum gibi mineraller bakımından çok zengin bir yem bitkisidir. Maralfalfa
    otu, kuru madde üretkenliği ve besleyici değeri nedeniyle çiftlik hayvanları için
    197
    da doğrudan etkilemektedir. Yem bitkileri kalitesi üzerinde çok sayıda faktör
    etkilidir. Bunların en önde gelenleri; yem bitkisinin türü, hasat zamanındaki
    olgunluk durumu, hasadın şekli ve saklama yöntemidir. Yem bitkileri kalitesi
    üzerine etki eden ikincil faktörler ise; toprağın verimliliği, toprağın gübrelenmesi,
    bitkinin yetişme dönemindeki mevcut sıcaklık durumu ve değişimi şeklinde
    sıralanabilir (Budak ve Budak, 2014:1-6). Yemlerin gübrelenmesinin en önemli
    faydaları arasında; azot içeriği (protein), sindirilebilirlik, bitki boyu, yoğunluğu,
    yaprak-gövde oranı ve daha fazla biyokütle üretiminde artış gözlemlenebilir.
    Üretilen biyokütleden yararlanmak için gübreleme yapılmakta böylece et ve süt
    üretiminde bir miktar artış elde edilebilmektedir (Cerdas, 2010:22). Çiftlik
    meralarının üretkenliğini ve kalıcılığını sürdürmek için, bitkilerin besin
    ihtiyaçlarını karşılamak ve toprak besin eksikliklerini gidermek ve düzeltmek için
    gübreleme yapılmalıdır (Cerdas-Ramírez, 2015:125-145). Maralfalfa otundan en
    iyi şekilde faydalanmak için gübreleme yapılması gerekmektedir (De la Cruz Chi,
    2022:7).
    Hasat zamanının maralfalfa otunun (Pennisetum sp.) besin değeri üzerindeki
    etkisini belirlemek amacıyla (Correa, 2006:326-335) tarafından yapılan
    çalışmada, yeniden büyümenin 56. ve 105. günlerinde bu ottan rastgele üç
    numune toplanmıştır. Bu numunelerin her birinde ham protein (HP), nötr
    deterjanda lif (NDF), lignin (Lig), kül içeriği ve yağ oranlarını incelenmiştir.
    Yapısal olmayan karbonhidrat ve toplam sindirilebilir besinlerin içeriği ve net
    laktasyon enerjisi hesaplanmıştır. Aynı şekilde toplanan numunelerdeki kalsiyum
    (Ca), fosfor (P), magnezyum (Mg) ve potasyum (K) içerikleri incelenmiştir.
    Hasat zamanının geciktirilmesiyle HP, yağ ve yapısal olmayan karbonhidratların
    konsantrasyonu düşerken lignin, kül, Ca, P, Mg ve K içeriğinde değişme olmadığı
    bildirilmiştir. Toplam sindirilebilir besinlerin içeriği ve net laktasyon enerjisi,
    hasat zamanının ilerlemesiyle birlikte azaldığı bildirilmiştir.
    Bununla birlikte sıcak iklim kuşağında yetişmekte olup, genel olarak mısır
    tarımına elverişli topraklarda ve yüksek rakıma kadar yetiştiriciliği
    yapılabilmektedir (Anonim, 2; Anonim, 3). Az su ve besin maddesi ile
    büyüyebildiği için, kurak arazilerin verimli şekilde kullanılmasına imkân
    vermektedir. Maralfalfa, mısır, şeker sorgumu ve sudan otu gibi bitkilerle aynı
    familya içinde bulunduğu için, bu bitkilerin yetiştirildiği her iklimde kolaylıkla
    yetiştirilebilir (Fradj ve ark., 2020:148).
    Maralfalfa ülkemizde Ankara, Sivas ve Aksaray başta olmak üzere İç
    Anadolu’nun pek çok ilinde yetiştirilmektedir. Hayvanlar tarafından sevilerek
    tüketilen, sindirilme oranı yüksek, magnezyum, kalsiyum, kobalt, selenyum,
    potasyum gibi mineraller bakımından çok zengin bir yem bitkisidir. Maralfalfa
    otu, kuru madde üretkenliği ve besleyici değeri nedeniyle çiftlik hayvanları için
    yem kullanılabilirliğini artırmak için bir alternatiftir. Ayrıca maralfalfa, yükse

  • @yunusemrenarloglu4845
    @yunusemrenarloglu4845 12 днів тому +1

    Maralfalfa bitkisi kaba yem bitkisidir. Saman yonca ve mısır silajına alternatif olarak yerine dikilir besleyici bir özelliği vardır ve ayrıca kaba yemde %90 tasarruf sağlar ve taneli kesif yemde ise %70 tasarruf sağlar bir diğer konu ise maralfalfa et ve süt üretiminde %25 verim artışı sağlar yani bir yandan yem maliyetleriniz düşerken bir yandan da verimliliği arttırmış olursunuz

  • @birsum5504
    @birsum5504 13 днів тому +1

    ÖZET
    Maralfalfa (Penissetum Sp.) tarım ve hayvancılık sektöründe son dönemlerde
    dikkati çeken yem bitkileri arasında yer almaktadır. Gerek küresel ısınmanın
    etkisi gerekse yetiştirme alanlarının yetersiz oluşu alternatif yemlere yönelimi
    artırmıştır. Özellikle ruminant hayvan beslemede kaba yemin miktar ve kalitesi
    rumen mikroflorası açısından önemlidir. Kaliteli ve düşük maliyetli kaba yemler,
    kesif yem ihtiyacının azalmasına neden olmakla birlikte daha ekonomik rasyon
    hazırlanmasına imkân vermektedir. Maralfalfa çok yıllık, düşük maliyetli ve
    biyokütle verimi yüksek melez bir bitkidir. Ayrıca; besin değerinin mısır silajına
    yakın olması ve silaj veriminin yüksek olması hayvan beslemede kaba yem
    kaynağı olarak kullanımına olanak vermektedir. Bu bitkinin; selülozu
    sindirebilen ruminant hayvan beslemede kullanılmasıyla yem maliyetlerinin
    azaltılabileceğini dolayısıyla daha ekonomik bir hayvansal üretim yapılabileceği
    düşünülmektedir. Bu derlemede maralfalfa otu hakkında ruminant hayvan
    beslemeye yönelik genel bilgi verilmekte olup, maralfalfa otunun besin madde
    değerleri ve saklama koşulları (silaj) hakkında yapılan çalışmaların
    yorumlanması amaçlanmıştır.
    Anahtar Kelimeler - Maralfalfa, kaba yem, yem bitkisi, ruminant hayvan besleme

  • @CumaliCatalbas
    @CumaliCatalbas 13 днів тому +1

    Kolay gelsin deniz bey

    • @deniz9270
      @deniz9270  13 днів тому

      Çok teşekkür ederiz

  • @birsum5504
    @birsum5504 13 днів тому +1

    yazdığım yorum bir ilmi araştırmadan alıntıdır AŞAĞIDAN YUKARIYA doğru okuyun...

  • @fatihcalik-7
    @fatihcalik-7 12 днів тому +1

    1 dönümlük bende alacagım nekadar fiyatı

    • @deniz9270
      @deniz9270  12 днів тому

      0 (539) 373 72 79 Soner Sarı İlgili kişi

  • @birsum5504
    @birsum5504 13 днів тому +1

    GİRİŞ
    Kaba yem, ruminant hayvanların rumen sağlığı ve verimi için tüketilmek
    zorunda olan yem hammaddeleridir. Dünyada ve ülkemizde kaba yem açığı
    bulunmakta olup, alternatif kaba yemlerle bu açık kapatılmaya çalışılmaktadır.
    Alternatif kaba yemlerden biri olan maralfalfa (Pennisetum sp.) yüksek verim
    (dekarda 30-60 ton) ve çok yıllık olmasından dolayı tercih edilmektedir. Bu
    bitkinin hayvan beslemede kullanımıyla birlikte sektördeki kaba yem açığının
    kapatılabileceği, yem maliyetinin azaltılacağı ve birim alandan yüksek verim elde
    edilerek, arazilerden tasarruf edileceği düşünülmektedir (Anonim 1; CerdasRamírez, 2015:125-145). Son yıllarda Maralfalfa otu, aynı cinsin diğer çimlerine
    kıyasla yüksek biyokütle verimi, daha düşük yapısal karbonhidrat
    konsantrasyonu ve yüksek yapısal olmayan karbonhidrat konsantrasyonundan
    dolayı ruminant hayvan yetiştiriciliğinde dikkat çekmiştir (Villegas-González,
    2020:4).
    Kaba yemler; geviş getiren hayvanların rumen fonksiyonunu optimize etmek
    amacıyla gereken lifi sağladıklarından dolayı ruminant diyetlerinin gerekli bir
    bileşenidirler. Küresel ısınmadan dolayı değişen iklime bağlı olarak yem kalitesi
    ve mevcudiyeti etkilenmektedir (Turano ve ark., 2016:168-178). Mevsim
    sıcaklığındaki her 1o
    C artış, oksidasyon yoluyla topraktaki organik madde
    içeriğini düşüreceğinden, tahıl ürünlerinde %2,5-16,0 oranında verim kaybına ve
    arazi kalitesinin düşmesine yol açacağı öne sürülmektedir (IPCC 2013). Bu iklim
    değişiklikleri insan ve hayvan popülasyonlarının gıda, yem, su ve enerji
    ihtiyaçlarının karşılanmasında ciddi etkilere sahip olabilir. Bu nedenle,
    maralfalfa bitkisi gibi ısıya ve ısı kaynaklı su stresine toleranslı ürün çeşitlerinin
    geliştirilmesi/tanımlanmasında gereklidir (Turano ve ark., 2016:168-178).
    Maralfalfa; 3-4 metreye kadar boylanabilen, düşük maliyetli, çok yıllık melez
    bir bitki olduğu için, uzun yıllardan beridir hayvan yemi, süs bitkisi ve altlık
    olarak kullanılmaktadır. Maralfalfa bitkisi kısa boyda iken de hayvanlar
    otlatılarak değerlendirilebilmektedir. Bununla birlikte taze yeşil ve kuru ot olarak
    değerlendirildiği gibi silaj yapımında da kullanılabilmektedir.
    Maralfalfa, ekimden 3 yıl sonra maksimum verime ulaşan, daha fazla kuru
    madde (KM) verimi sağlayan, rizom köklü, biyokütle verimi yüksek farklı toprak
    türlerine ve hava koşullarına uyum sağlayan, geleneksel mahsullere göre daha
    düşük toprak işleme gereksinimi duyan melez bir bitkidir (Heaton, ve ark.,
    2008:2000); Ge ve ark., 2016:350).
    Maralfalfa'nın besin değeri genellikle diğer yem bitkilerinden üstün olmakla
    birlikte sadece enerji içeriği yönünden yoncadan daha üstündür (Sosa, 2006:2).
    Ham protein içeriği %8-16 ve sindirilebilirliği %55-70 arasında değişmektedir
    (Cerdas-Ramírez, 2015:125-145). Kardeşlenme sayısı yüksek olan maralfalfa
    bitkisi 30. günde (%9.3) en yüksek HP içeriğine sahip olduğu, hasat zamanı
    geciktikçe HP içeriğinin azaldığı bildirilmiştir (Ventura Ríos ve ark., 2019:29).
    Maralfalfa otunun hasat zamanının geciktirilmesi ile protein oranında dolayısıyla
    besin kalitesinde azalma meydana gelebilmektedir (Ventura Ríos ve ark.,
    2019:29; Álvarez-Vázquez ve ark., 2021:729).
    Bu sebeple Márquez ve ark. (2007:253-259) ve Palacios-Díaz ve diğerleri.
    (2013:566-574), hasatın 50 günden fazla ertelenmemesini önermiştir. Farklı
    zamanlarda hasat edilen maralfalfa bitkisinin kimyasal bileşimi Tablo 1’de
    verilmiştir.