Sezai Karakoç - Hızırla Kırk Saat

Поділитися
Вставка
  • Опубліковано 30 лис 2024

КОМЕНТАРІ • 67

  • @tefani4382
    @tefani4382 5 місяців тому +2

    Güzel okumuyor diyen arkadaşlar siz gerçekten hissetmiyorsunuz o yüzden size güzel gelmiyor. O kadar samimi bir okuyuş ki hergun gelip dinliyorum hatta günde 10 defa bile dinlediğim oluyor hiçbir şiiri bunun gibi okumuyorsunuz çok başka bambaşka bir duygu var.. yüreğinize sağlık 🌹

  • @yucelfsknl1415
    @yucelfsknl1415 Рік тому +1

    Bir insan ancak bukadar ince ruhlu alabilir mekaninn cennet oldun ustat🎉❤😢

  • @zekidamar
    @zekidamar 2 роки тому +2

    '' Onlar ağızlarıyla Allah’ın nurunu söndürmek istiyorlar. Hâlbuki kâfirler istemeseler de Allah nurunu tamamlayacaktır. '' Saf-8

  • @zuleyhaschumacher3421
    @zuleyhaschumacher3421 3 місяці тому

    Çok güzel okumuşsunuz kardeşim Allah razı olsun 🤲

  • @ramazannalbant1408
    @ramazannalbant1408 3 роки тому +32

    rabbim rahmet eylesin üstadın doğduğu toprakları asker olarak 90 lı yıllarda yaşayıp zülküf dağını o dağa bakarak okuduğum günleri hatırladım..sizinde nefesinize sağlık kardeşim.

  • @Gazali1
    @Gazali1 2 роки тому +2

    kırk saat da kırk günde dinlesem
    yok...yok...

    • @fatmanurerylmaz2200
      @fatmanurerylmaz2200 Рік тому

      olmaz mı bir kez bile tam anlamıyla dinleyince neler değişiyor bu şiirle bu şuurla

  • @AyseDemir-hg4dq
    @AyseDemir-hg4dq 3 роки тому +15

    Ah ah gençliğimizin dili olmuş bu şiir harika bu vicdan bu şuurla büyüdük biz

  • @hamzadurna7744
    @hamzadurna7744 3 роки тому +12

    Seni bir bardakta kaynayan
    âb-ı hayat sandım
    elim uzandığı yerde kaldı.
    Şimdi ayı bekliyorum..
    Ay doğunca onu yerime gözcü bırakacağım..
    Aradığım bu ülkede de yok..
    Taşlar hâtıra yazılamayacak kadar
    Fazla kararmış.....

  • @makinaakademisi
    @makinaakademisi Рік тому

    yüreğine sağlık kardeşim, samimi direk okuma güzeldir her zaman, duygulandırdın beni......
    üstada rahmet etsin rabbim

  • @ismailbilek922
    @ismailbilek922 2 роки тому +3

    Allah rahmet eylesin ..
    Ne anlattığının yarısını anladım ..diğer yarısını da anlarım bir gün nasipte varsa ..doğru söylüyor yeşil sarık takarlar ama bilmezler ki öğretsinler ...

  • @kasvadba7421
    @kasvadba7421 Рік тому +1

    Temiz ruhuna el-Fâtiha Fatiha ~~~

  • @mehmetgolgeli9125
    @mehmetgolgeli9125 3 роки тому +9

    Emeğine diline sağlık çok severek haz duyarak tekrar tekrar dinliyorum. Allah razı olsun senden kardeşim

  • @merdimeydan4389
    @merdimeydan4389 3 роки тому +3

    Bağlamanın melodisi ve bu muhteşem sözler ve yorumunuz çok güzel yanlız birazdahatakılmadan okuyun😊

  • @k.e6763
    @k.e6763 2 роки тому +8

    Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun ruhları için el fatiha.

  • @fatmaayas7251
    @fatmaayas7251 3 роки тому +8

    Allah'ım rahmet eylesin mekanı cennet olsun inşallah 🌹🇹🇷🇹🇷🇹🇷❤️

  • @mehtapkarakayaayseli9572
    @mehtapkarakayaayseli9572 3 роки тому +14

    Sad olsun ruhu
    Nefesinize bereket sizinde
    ( siir seçimleriniz güzel)

  • @mehmeterdemoglu9367
    @mehmeterdemoglu9367 3 роки тому +7

    Maşallah çok güzel okumuşsunuz. Hiç abart yok, çok dogal , olduğu gibi....🦋 71👍

  • @safetuludogan7483
    @safetuludogan7483 2 роки тому

    Hayatlarl yasamlarl duygularl mlsralarl vahyede rabbime sukurler olsun rabbim rahmet eylesin mekanln cennet olsun usdadlm seni tanlmama vesile olan rabbimin kullarnla tesekkur ederim.

  • @ibnulvakt
    @ibnulvakt 3 роки тому +5

    Cennet-Mekan, Firdevs-Aşiyan.

  • @guzideonay7596
    @guzideonay7596 3 роки тому +5

    Rabbım Rahmet eylesin....

  • @cemilinan9000
    @cemilinan9000 2 роки тому +17

    BÖLÜM 1
    00:00-07:25'ince dk
    bu çok sağlam surlu şehirden de geçtim
    beni yalnız yarasalar tanıdı
    az kalsın bir bağ bekçisi beni yakalayacaktı
    adım hırsıza da çıkacaktı
    her evde kutsal kitaplar asılıydı
    okuyan kimseyi göremedim
    okusa da anlayanı görmedim
    kanunlarını kağıtlara yazmışlar
    benim anılarım gibi
    taşa kayaya su çizgisine
    gök kıyısına çiçek duvarına değil
    kedi yavrularından başka
    -o da gözleri açılmamış olanlardan başka-
    el uzatmaya değer
    soluk alır bir nesne bulamadım
    bir gün daha öldü
    ey batıdaki mağaralar
    beni afyonunuz bağlasaydı da
    uyusaydım
    bu katı bu sert kente gelmeseydim
    bir kaç eski ölünün kemiğini fosforladım
    ışıklarını arttırdım bin yıl sonraki çocuklar için
    yaşlı bir adamın şapkasını düşürdüm
    karpuz kopardım
    dağdan taş yuvarladım
    ırmakta yıkandım
    ölümsüz çamaşırlar giyindim
    çivi yazısıyla yazılmış bir taşa oturdum
    yanımdan tak kuran işçiler ve turistler geçti
    çok eski bir şairin(ben miyim yoksa)
    taktım aklıma şöyle bir dörtlüğünü:
    “giydiklerin öyle ölümsüz büzülmüş ki
    seni bir bardakta kaynayan
    abıhayat sandım
    elim uzandığı yerde kaldı”
    şimdi ayı bekliyorum
    ay doğunca onu yerime gözcü bırakacağım
    aradığım bu ülkede de yok
    taşlar hatıra yazılamayacak kadar
    fazla kararmış…
    ey yeşil sarıklı ulu hocalar bunu bana öğretmediniz
    bu kesik dansa karşı bana bir şey öğretmediniz
    kadının üstün olduğu ama mutlu olamadığı
    günlere geldim bunu bana öğretmediniz
    hükümdarların hükümdarlığı için halka yalvardığı
    ama yine de eşsiz zulümler işlediği vakitlere erdim
    bunu bana söylemediniz
    insanlar havada uçtu ama yerde öldüler
    bunu bana öğretmediniz
    kardeşim ibrahim bana mermer putları
    nasıl devireceğimi öğretmişti
    ben de gün geçmez ki birini patlatmayayım
    ama siz kâğıttakileri ve kelimelerdekini ve sözlerdekini nasıl sileceğimi öğretmediniz
    bir kentten daha geçtim
    buğdayları yakıyorlardı
    yedikleri pirinçti
    birbirlerine açılan borular gibi üfürüyorlardı
    sonra birbirlerinden borular gibi çıkıyorlardı
    pirinçler gibi çoğalıyorlardı
    atlarını yalnız atlarını cana yakın buldum
    öpüp çıkıp gittim yelelerini
    bir beni anan doğuran kadınlar kaldı
    çocuklarını kaçırmasın diye al kadınları
    elmalarını ısırdım öfkeyle
    rüzgarına bir çıban tohumu ektim
    böylece iz bıraktım
    benim mirasıma yeryüzünde
    yel çıbanı çıkaranlar konacaklar bilmeden
    benim oğullarım onlardır
    yapraklarımı onlar okuyacaklar
    onlar taşıyacaklar ellerinde
    sayıklayan çiçekleri
    taşıyacaklar yüreklerinde
    tifo beneklerini
    öpüp duran melekleri
    evlenmeyecek olan onlardır
    denizlerin yarasını
    iyi eden
    denizlere doktor olan
    onlardır
    savaşlarda şehitlerin
    ölümünü alıp kaçan onlardır
    ey ulular sizin bana öğretmediğinizi
    ben zamandan öğrendim
    kuruyan hurma dalından öğrendim
    damıtılmış petrolden öğrendim
    yavrusunu arayan bir deveden öğrendim
    hapsedilmiş yarı yanık
    sancaklardan öğrendim
    yıkılmış taş kemerlerden öğrendim
    harap handan köprülerden öğrendim
    ey ulular sizin bana öğretmediğinizi
    ben yarılmış aydedeye öğrettim
    delikanlı ateşlere öğrettim
    en umutsuz bekarlara öğrettim
    kundaktaki çocuklara öğrettim
    öğrettim fundalara keçilere keçiyollarına
    ben kötülere iyilik saçarım
    bu ceza olur
    iyilere iyilik
    kötülere kötülük
    yapacak kadar güçlü ve seraplı olamam
    iyi bir kentte
    camide namaz kılan
    omuzları birbirine dayalı
    iki müslümanın arasından geçtim fark etmediler
    hutbede imamın sözlerinin arasına tek bir kelime
    karıştırdım tek bir kelime
    bir kaç kişi irkildi
    gerisi susadı susadı
    çıkar çıkmaz çeşmelere koştular
    ama su yabancı ve acı geldi
    çocuklarını görünce o vakit
    dindi iç ırmak yankıları
    ben hızır … gün … falan saatta … yerde
    inceleme yaptım
    anne suçsuzdu ve öldü
    baba suçsuzdu eski incirler gibi hışırdıyordu
    küçük çocuk suçsuzdu
    bal rengi bir akıl sarasına bağışlandı
    öbürleri suçsuzdu
    çiçeğe yeni durmuşlardı
    suçlu bendim
    geç kalmıştım
    evin kötü düşü balkona ağmıştı
    komşu evlerde ayin başlamamıştı
    kendimi iki yüz yıl insanoğluna görünmemeğe mahkum ettim
    imza hızır
    pulsuz
    tarih çinseddinden sonra 5000
    şahitler bütün oğullarım
    kağıt endüstrisinde
    müthiş bir gerileyiş tekniği
    papirüs
    mermer
    tuğla
    ceylan derisi
    ipek
    kumaş
    odun
    saman
    kepek
    bugün iki çocuğun konuşmasına kulak konuğu oldum
    biri beni öbürüne çiziyordu
    hızır’ın çizgileri derindir diyordu
    su ışıltısıdır karanlıkta gözleri
    sağ kolunun çizgisi parlasa
    tamda bir palmiye gibi
    sol kolu karanlık kış gecesi
    yaşı hep altmış üç
    yüzü yeni gelmiş bir vahiy gibi
    gözlerinin önünde hep rahman suresi canlanır
    kalbi hep yasin okur
    kulağında ilk âyetlerin depremi
    ben hızır’ı gördüm kardeşim
    ermişler için topluyordu zeytinleri
    konuşması hint ilâhisi
    ürküntüsü çocuk çilesi
    genellikle dağ havasını taşıyan biri
    yemesi bir gülün dirilişi

    • @cemilinan9000
      @cemilinan9000 2 роки тому +11

      BÖLÜM 2
      07:26-16:00
      benim konuşmalarım
      çin yazıtları gibi
      çevre benim söylediklerimi kaydeder
      ama kaydetmez kendisine söz söylediğimin sözlerini
      taşların kalb atışlarını duyanlar
      yalnız onlar okur benim söylediklerimi
      kayalar takvim yapraklarımdır benim
      ay kaç kere tanıklık etti
      taşıdığım yoksul kadınlar tabutuna
      çok köle pazarında bulundum
      az kurtarış yapmadım insan satırında
      insan alımında az göz gezdirmedim
      kaç olta kırdım balık avında
      kaç ip kestim idam sofrasında
      kaç yılı aradan kaydırdım
      takvim hesabında
      kaç kulaç su geçtim
      kurban töreninde
      kaç çocuğu kaçırdım
      kitap sineklerinin
      tılsım salgınından
      ilgım salgımından
      zülkülüf bana dedi
      sen su ver ben yemek vereyim
      sen can ver ben kan vereyim
      sen sağı çağır ben şehidi çağırayım
      sen ovaya in ben dağda oturayım
      ne kutlu ortaklıktı o
      zülkülüf bana dedi
      yeraltında sesim var
      zülkülüf bana dedi
      doğuranlar bendendir
      ana sesi bendendir
      örtülü ödeneğimdir ocak
      in kiraz bahçelerine in
      kirazların yankısını dinle
      denizi kirazlarda ara
      ölümle kirazlar arasında
      köpekle karyola arasında
      bardakla araba arasında
      bir ilgi kur
      mağaralarda çekilen kuralarda
      yamyamın ülküsünde
      kabakulakta
      bile bir bilgi ara
      hızır hızır, işçi demek
      meleğe öykünen demek
      benim kitabım bu kadardır
      yazıtım kısadır
      anıtım yoktur
      bahar senin öncün
      güz benim artçım
      yaz isa’nın
      kış yahya’nın
      bahar yaz güz kış
      ben sen isa ve yahya
      bir gülü yetiştirmek için
      yaratılmışız
      şükür tanrıya
      öldükten sonra insan nasıl dirilecekse
      ölmeden ben öyle dirildim
      kaç eleğimsağma altından geçtim
      çocukken çok gözledim samanyollarını
      yaz akreplerinin bile bakamadan edemedikleri samanyollarını
      kaç kez yedim doğu sabahlarının
      yaz aylarında çatlattığı narlarının narlarını
      gelinler götürülürken perşembe akşamları
      kaç kez yerinde durdurdum güvey atlarını
      baharda çayırlarda yuvarlanırken vakit çobanları
      saatleri kıra kıra ilerleyen bengisu zamanı
      cebrail cebrail bengisu uzmanı
      bir bozkır gibiyaklaşır kuşatır beni
      karanlıkta uzaklarda insan konuşmaları
      andırır cırcır böceklerini
      arada şarap! diye bir ses yükselir
      bir kadeh patlar
      ateş fışkırır çakmak dağlarından
      kurban kokusu yükselir
      gürültüyle geçer kaf kabileleri
      kara incirlerin sütünden sütunundan
      zehirlenen ihtiyar kadınların
      destanını söyler katır çıngırakları
      iftar sofrasında açılan gümüş tabaka
      borçlu baba sesi
      ayın doğduğu saçaktaki komşularla
      kaplumbağa artığı en tatlı üzümlerle
      ey donanmış sofra saati
      cebrail’e anlattığım buydu işte
      cebrail bana ne armağan etti
      bilir misiniz ne armağan etti
      dünya ırmaklarının kaynak yerlerinden bir kolleksiyon
      dicle’nin uçak yakıtı maviliğini
      fırat’ın benzin yeşilini
      nil’in kül rengi bulut stilini
      bengisu bir kokteyl mi
      kokteyl belki ama ne kokteyli
      biz bir hızır’ız ama belki bin hızır gibi
      biliriz yeryüzünde bengisu illerini
      namazda yürüyoruz ışıldayan meşalelerle
      oruçta aydınlığız isa’yla meryem’le
      kulağımızda hep zebur düğünleri
      düşümüzde incil şölenleri
      ufkumuzda tevrat ülkeleri
      sina dağından yapraklar
      ve kur’an ordusunu
      başkentlere götüren bir kumandan gibi
      en soy arap atının üstünde
      dimdik duran bir başkan gibi
      bengisu alayının önünde
      bir göçmen kuş öncüsüdür bengisu
      baharda gelir dünyaya
      kışın göçer aya
      kış yaranın sargı bezi
      yazın ovada dağda sesi
      yusuf gömleğinin yıkandığı kaynak ondandır
      mısır’ın kapıları onunla açılır
      davud’un demirini eriten o
      karıncanın karnından konuşandır
      hüthüt onun üstünden yedi kere uçandır
      evrim günlük sularla
      devrim irinle kanla
      bizse dirilişi gözlüyoruz
      bengisu bengisu kayna ve çağla
      şuayb’ın görünmeyeni benim
      ben öğrettim musa’ya eşyanın ötesini
      şarapsız tütünsüz metafiziği
      köpeği
      yoksulu duvarını yıkarak koruyan benim
      balıkçının kayığını delerek
      çocukları gece yarısı
      ayakları ters dönük
      çağıran ve sonsuz kar çöllerine alp götüren
      benim adamlarım değil mi
      arkadaşları kılığında
      arkadaşlarının seslerini çıkararak
      kızılelma megalo idea
      zenciyi linç eden boya
      kadınlar bir ışık lekesi tavanda
      rimbaud en çoğul ışığa
      bite ve sese
      ağrı’da
      -40 mantığında
      koşedağı’yla konuştum
      +40 ta da
      çok penguenli ve bir koca katırlı kabileyle
      yüzleri güneşten yanmış kabile
      ulu kazanlı kabilelerle
      çıktım gittim iğde nar kavun tarlalarından
      az konuşuyorlardı
      katır ayaklarının sesleri dolduruyordu öğleyi
      yürüyen yalnız ulu bir kitaptı sanki
      yalnız reisin şemsiyesi vardı
      o da güneşten korktuğundan değil
      yüceliğini ortaya koymak için
      hepimiz kırk yaşlarında erkeklerdik
      başımızın içinde arı uğultusu
      yine de aydınlık ve keskinlik
      bir buyruğa kapılmıştık açıklanmamış
      güçlüydük sağlamdık polattık
      çok ırmak aştık
      meşelerde hüthütler gördük
      kayalarda eskilerin alınyazıtları
      arada bir, bir atlı ilerliyor
      bir atlı geriliyordu
      yeni buyruklar sessizce veriliyordu
      sancaklar hızla dönüyordu üstümüzde
      kartalımız vardı
      eski kuşak olarak
      maymun ülkelerinden geçtik
      insan bölgelerini aştık
      melek surlarına yaklaştık
      kentlerinde de çeşmelerinde de
      kadehler kırdık şıkıdam şıkıdam
      mermerleri bir is gibi yüzümüzü kararttı
      güntutulmuşa döndük
      sonra kur’an okudular ayrıldık
      öyle aydınlandık ki
      doğudan da batıdan da
      birden gün doğmuştu sanki
      iki güneş dört aydede
      birden doğmuştu sanki
      işte o vakit kadınlar belirdi
      hepsinin adı meryem’di
      ilk defa evlendiler bizimle
      daha çok gittik
      ama nasıl anlatayım
      ötesini...
      🖐🏻
      Çok emek verdim beğenir misiniz.

  • @turanefe3788
    @turanefe3788 3 роки тому +5

    Toprağın bol olsun🌹🤲Mekanın Cennet olsun 🌹🤲Ruhun Saad Olsun 🌹🤲Güzel Kalpli Pamuk Kalpli Hocam😔😔🌿🌿🌿

    • @aknc3328
      @aknc3328 2 роки тому +2

      Dostum toprağı bol olsun ifadesini Müslüman olmayanlar için kullanırız Müslümana kullanılmaz
      Selamlar

  • @aknc3328
    @aknc3328 2 роки тому +4

    Maşallah ses tonunuz muazzam icra hakeza tavsiyem dört beş satırda bir fon ile fasıla koyup bu arada okuyacağınız metne göz atmanız

  • @havacalak735
    @havacalak735 3 роки тому +3

    Mekanın cennet olsun

  • @eyubsabri9703
    @eyubsabri9703 2 роки тому

    Senin özgür irade dediğin, şu elindeki şeyi üzerine dökmemek içindir.

  • @salihademirel5882
    @salihademirel5882 3 роки тому +1

    Teşekkür ederiz

  • @ayseyilmaz1629
    @ayseyilmaz1629 2 роки тому +1

    Mekanı cennet olsun

  • @abdulkadirmengi8840
    @abdulkadirmengi8840 Рік тому

    😮😮😮😮

  • @DiverseMehmet
    @DiverseMehmet Рік тому +1

    Yahya Kemal'e şiir bitti
    Ruhuna Fatiha!

  • @yks23
    @yks23 2 роки тому +1

    Her evde kutsal kitaplar asılıydı
    Okuyanı göremedim
    Okusa da anlayanı göremedim..

  • @mertsonmez8318
    @mertsonmez8318 2 роки тому

    "Nakşibendilerin Toplumsal ve Kültürel Katkıları" kitabı çıktı. (Yasin Yayıncılık) Çok şaşıracaksınız

  • @cumacetin9245
    @cumacetin9245 3 роки тому +1

    Maşallah

  • @gecicigecici1965
    @gecicigecici1965 Рік тому

    İyi ki okumuşsunuz sayenizde tanıdık, ama virgül ve nokta hatalarından vurgular anlaşılmıyor. Hikaye karışıyor

  • @ekremkartal4862
    @ekremkartal4862 3 роки тому +1

    Devamı gelsin kekim
    Şiirler olacak bu halka hekim
    Dev bir çınar dan bir yaprak silkindin
    Devamı gelsin Devamı gelsin

  • @hayatigokce7504
    @hayatigokce7504 2 роки тому

    Okuyan Arif Nazım mı ?
    Allah rahmet eylesin üstan mekanı cennet olsun

  • @berhanpolat7147
    @berhanpolat7147 2 роки тому +1

    Hocam şiirle birlikte çalan müzik kime ait. Bu arada çok doğal okumuşsunuz sesinize sağlık...

    • @samicavdar4877
      @samicavdar4877  2 роки тому +1

      Teşekkürler. Buyrun ua-cam.com/video/OXHoyCxzgEk/v-deo.html

  • @muzffercamci
    @muzffercamci 3 роки тому

    🇹🇷❤🇹🇷❤🇹🇷

  • @alaattindikmen8416
    @alaattindikmen8416 2 роки тому

    Müzik sesi çok yüksek

  • @unsuzdusunur7826
    @unsuzdusunur7826 3 роки тому +1

    abi müziğin ismi nedir? şiir için teşekkür ederim.

    • @samicavdar4877
      @samicavdar4877  3 роки тому +2

      ua-cam.com/video/OXHoyCxzgEk/v-deo.html buyrun.

    • @unsuzdusunur7826
      @unsuzdusunur7826 3 роки тому +2

      @@samicavdar4877 Teşekkür ederim

    • @ass9047
      @ass9047 3 роки тому +4

      Geldin tohum attın. Gittin.
      Allah rahmet eylesin.🤲🤲🤲🌹

    • @AyseDemir-hg4dq
      @AyseDemir-hg4dq 3 роки тому

      Öğretmenler yaaa slogan verdiler çözüm sunmadilar

  • @bizimbahceden
    @bizimbahceden Рік тому

    Şiir güzel ama sen biraz dersine çalışsaydın daha iyi olurdu

  • @didarnida2200
    @didarnida2200 2 роки тому +1

    Bazı yerleri yanlış okuyorssunuz ve şiiri ilk defa okuyorsunuz. Önceden okuyup çalışsaydınız

    • @fatmanurerylmaz2200
      @fatmanurerylmaz2200 Рік тому +1

      çok samimi okumamış mı çalıştıkça tabii ki daha güzel okunur ama ayrıntılarda boğuluyor sanki

  • @a.durmus4176
    @a.durmus4176 2 роки тому

    Kağıt kelimesini ince okumanız gerekir. Bir de bu kadar yanlış ya da kekeleyerek okuduğunuz bir kaydı neden yenilemediniz de yayımladınız? Keşke yenileseydiniz...

  • @sehribanukucuksahin8237
    @sehribanukucuksahin8237 3 роки тому +1

    Şiir çok güzel yorum çok vasat hatta sıkıcı önceden biraz okusanız keşke

  • @indiehorror
    @indiehorror 2 роки тому +2

    gazete bile bu kadar kötü okunamaz.

  • @yunusbilgin9978
    @yunusbilgin9978 3 роки тому +1

    Rabbimizin KUR'AN'ı, yani sözlerin en güzeli varken, nedir bu okuduklarınız? Nedir? İnsan beynini boşu boşuna işgal etmekten başka ne işe yarar bu cümleler.. Yazık!..

    • @Lxltyn
      @Lxltyn 3 роки тому +3

      Sezai karakoç ilimin güneşi diye adlandırılan Said nursiye en yakın kişilerden biridir Biraz araştırın

    • @varsayilan17kaya69
      @varsayilan17kaya69 3 роки тому +4

      ğönül gözü derler buna,anlamazsınız siz.

    • @sidarcabek8332
      @sidarcabek8332 2 роки тому

      keşke üstad'ın bir eserini okusaydın güzel kardeşim.

    • @unsuzdusunur6633
      @unsuzdusunur6633 2 роки тому +1

      Bu şiirde Kur'an dan başka bir şey mi anlatılıyor ki

    • @ismailbilek922
      @ismailbilek922 2 роки тому

      Ne dinledin ne anladın ..kehf suresini hızır ı kevseri anlatıyor ..ama üstad haklı çok is tutmuş kararmış taşlar bir şey yazılmıyor ..

  • @siirsever1631
    @siirsever1631 3 роки тому +3

    Emeğinize sağlık. Destek verdim. Desteğinizi beklerim.