zaman kaybı oluşunun yanında en büyük sorun ise özgün kalamama sorunu. sosyal medyada sürekli bir tüketim söz konusu ve bu da insanlara sürekli aynı şeyleri sevdirip unutturuyor. herkes aynı kitabı, aynı görüşü, aynı müzikleri seviyor ve savunuyor. çoğunluğun beğendiği bir kitabı eleştirme şansınız yok zira eleştirdiğiniz noktada “farklı olmaya çalışan” aykırı ve tuhaf bir insan olduğunuz gözüyle bakılıyor. asıl önemli olan özgün olabilmek, başkalarının seçimleriyle oluştuğunuz sürece bu hayat sizin olmaz. sosyal medyada fazla vakit geçiren insanlar içinse bu neredeyse imkânsız. benim yöntemim uygulamaları silmek fakat tabii ki yeterli değil, dediğin gibi boş kalınca bir şeyler yapma ihtiyacı duyuyoruz. o zamanlarda da kitap okumak vs. gayet boşluğu dolduruyor. ayrıca zaman zaten bu kadar hızlı geçiyorken boş zamanlarımızı da geçirmek için çabalıyor olmamız ayrı bir saçmalık. düşünmekten korkmayıp yeri geldiğinde hiçbir şey yapmamayı göze alabilmemiz gerekiyor.
Yazdığın düşünce benzeri şeyler buarakar çok karşıma çıkıyor içindeki gücü keşfet zamanı kendini geliştirmekkle gecfjyvb bide bilmem duymuşsunmudur kuantum ruh diye bişey var UA-camde anıl şehiroglu vb acaba gerçek mi ve kendine saygi duyup geliştirmk diyince beynim kendini kandırıyorsun saçma şeyler diye düşündürüyor beni bunaldım:/
Sosyal medyayla ilgili en sevmediğim şeylerden birisi Instagram gibi platformlarda 15-17 yaşlarındaki ergen çocukların normal bir eylemmiş gibi sürekli intiharın mizahını yapması. Herkes böyle, kime baksam depresyonda ve intihar etmek istediğini söylüyor ama sadece söylüyor. Kafalarına silah dayasan ölmemek için yalvaracaklar ama. Z kuşağı kadar güçsüz bir nesil yok, bizden hiçbir bok olmayacak.
insanların en aptalca noktalarından biride kesinlikle genellemeler ve çok bariz aptalca bir şey olmasına rağmen insanlar o kadar bunu normalleşti ve bu yönde evrimleşti ki artık aptallıgın getırdıgı bazı şeyler normal sayılıyor gelecekte aptallıgın normal sanıldıgı bir dunyada bile yaşayabiliriz ve bu gerçekten ilginç bir distopya aynı derece de depresif hele ki akıl sahipleri için
eskiden saatlerce yüzünü görmediğim insanlarla beni konuşturan sosyal medyanın artık içine girince tiksinti duyuyorum. eskiden bayılırcasına kaydırdığım o ekran bana ızdırap veriyor. takip ettiğim bazı saygıdeğer, kaliteli içerik üreticisi dışında çoğunluğu oluşturan dümdüz insanların basit videolarından çok bıkmışım. bunu da o alandan birkaç ay izole olunca fark ettim. tamamen büyüsü kayboldu ve kaybettiğim vakte acıdım. Yine de bu mecraların bana en büyük katkısı en azından birkaç güzel insan tanıtmaları oldu. diğer yandan, yorumlardan bir arkadaşın da belirttiği gibi: bu nesilden bir bok olmayacağı gerçeği yüzüme vuruyor kaydırdığım ekranda. küçük bir kanalın sahibi genç bir çocuğun videosuna denk geldim, genel olarak içeriğini beğenmesem de şunu demesi tokat gibiydi: gerçekten başarmış insanların sanal dünyayla işi olmaz. onlar hayatın içindedir. bunu duyduğumda şaşırdım. gerçekten de öyle aslında.( bunu içerik üreticilerinin hepsini genelleyerek tabii ki söylemiyorum) kaç başarılı bilim insanının youtubeda nasıl bilim adamı oldum videosu var? kaç başarılı sporcunun 15 dakıkada maraton koştum videosu var? hayranlıkla seyrettiğim, örnek alacağım insanları; başarılı ve bir yerlere gelmiş insanları gerçek hayatta aramam gerektiğini çarpmıştı yüzüme. teşekkürler o genç çocuğa. beni sanal dünyanın büyüsünden biraz uzaklaştırdığı için.
16 yasındayım 3 aydır telefon kullanmıyorum. başta olmazsa olmaz diye düşünürdüm dersler ve erişim açısından ancak artık kafam daha rahatmış, daha cok zamanım varmış gibi hissediyorum ve zamanımı daha iyi degerlendirebiliyorum. bu sürec boyunca etrafımda gorduklerım dogrultusunda dediklerine fazlasıyla katılıyorum. ben de su an sosyal medyaya ve internete yalnızca bilgisayardan erisiyorum. onun dısında muzik calarım ve kucuk bir kameram var. muzık caları da tavsıye ederim, muzıklerı secerek ındırdıgımden muzik zevkim ortaya cıktı ve daha fazla sanatcı tanımaya basladım. kısaca muzık dınlemek daha keyıflı oldu bence. yakında belki cep telefonu da alabilirim
Bu dönemin bariz sorunu hiçbir insanın yalnız kalıp düşüncelerini ve isteklerini gözlemleyememesidir. Bunun nedeni insanların hep bir meşgalesi olmasıdır, buna en iyi verilebilecek örnekse sosyal medyadır. İnsanın kendini tanıyabilmesi için bütün teknolojiyi sınırlandırıp, hatta kapatıp kendi zihninde uzun bir yolculuğa çıkmalıdır. Böylelikle hem gerçeklik algısı düzelir, hem zaman muhakemesi gelişir, hem de insanın hayata ve kendisine olan sevgisi artar.
Merhaba! Ben 6 aylık bir sosyal medya diyeti yapmaya karar vermiştim. 1 ocakta başladım fakat 21 ocakta tekrar döndüm. Nedeni ise başka yapacak bir şeyimin olmaması. Yksye hazırlanıyorum ve tyt konularım yeni bitti. Aytye başladım, her şey iyi gidiyor fakat çok yoruldum, bunaldım. Tatile gidemiyorum. Küçük şehirde yaşadığım için her yeri biliyorum, gezdim. Mezun olduğum için arkadaşlarım hep üniversitede,tatil için gelmeye başladılar ama henüz sadece biriyle vakit geçirdim. Bir hobim olmadığı için de 1 2 günlüğüne geri döndüm. Film izleyince bu geçer diye düşündüm ama geçmedi. Sonuç olarak geri diyete döndüğümde bu bunalmış hallerimde ne yapacağımı bilmiyorum. Eskiden resim çiziyordum ama o istediğim yok. Evet bu süreçte sıkılmak doğal bir şey, biliyorum fakat sıkıldığımda ne yapacağımı bilmiyorum. Kafa dağıtacak bir şey arıyorum. Planım şubatta dönmek. İçimi dökmek istedim, teşekkürler.
insan başkaları için yaşadığını fark edince çok uzaklaşıyor sosyal medyadan. doymak bilmeyen bir ilgi açlığı var hepimizde ve hayatımızı sergiliyoruz tanımadığımız insanlara sırf o açlığı az da olsa dindirebilelim diye. sonrasına bize kalan ise çarpık bir bensevgisi ve gelip geçici saçma ihtiyaçlar üzerine kurulan insan ilişkileri.
Beynimizin hazzını ve motivasyonunu sağlayan dopamin molekülüne hükmeden bir sosyal medya sistemi var. Zevki sanaldan aldıkça gerçekte mutsuzlaşmaya ve sıkılmaya daha yatkın hâle geliyoruz. Güzel bir video olmuş kardeşim, ağzına sağlık.
Özgün ve şahsına münhasır olma durumu artık söz konusu bile olmuyor. Belli başlı konular revaçta (genelde karşı cins, ilişkiler, hesabı kim ödesin), belli başlı kelimeler revaçta, belli başlı tipler revaçta ve herkes öyle kişilerden hoşlanıyor, belli başlı hastalıklar revaçta.Herkes birbirinin kopyası.
Evet, evet, o büyük bir sorundu. Amma zamanla yoluna koymak mümkün. Mesela kendine söz veriyorsun ki, bu gün 14:00-16:00 arasında telefon hiç elimi vurmayacam. Zaman-zaman böyle yoluna koymak oluyor.
Dediklerine katılmakla birlikte bu durumun ekonomik düzeyle de bağlantılı olduğunu düşünüyorum zira yaşamadığımız yada yaşamayı arzuladığımız hayatların içinde olduğunu düşünme veya bulunma durumunun çoğunluğa anlık olarak iyi hissettirdiğini düşünüyorum. Tabi sonrasında her türlü farklı sorunlar olarak geri dönüyor.(Söylemeden geçemeyeceğim, şu 394 gün her şekilde sosyal medyayı kullandıktan sonra 1 gün ya aslında kusurlarımız var hepimizin hayatında kötü şeyler oluyor diye tatava yapan adamlara acayip kıl oluyorum.)
@@berkinthenerd Sürekli kendini kusursuz gösteren belki de o çabaya giren o muazzam gösterdiği hayatından günde beş yüz tane hikâye atan ve yeri geldiğinde sırf etkileşim için yine vücudundaki yaralar tarzı kusur olarak saydığı şeyleri hiçbirimiz mükemmel değiliz adı altında anlık pazarlamaya çalışan kimseler. Kastettiğim şey hayatını iyi kötü yada paylaşarak ,tabiki istediği kadarını , yansıtanlar değil de etkileşim uğruna dalga geçer gibi yapanlar.
3 aya yakın bir zamandır Instagram kullanmıyorum. Kafam çok rahat bu yönden. Yaptığım şeyler o an için yalnızca bana özel oluyor. Bir yerlere story atma derdim yok. :) Sosyal medyada bir şeyler kaçırdım mı acaba diye de bir düşüncem yok. Tavsiye ederim herkese. 💆🏻♀️ Twitter'ı da olabildiğince az kullanmaya gayret ediyorum bazı zamanlar. Ve söyledikleriniz çoğuna katılıyorum. 💅🏻
Bence sosyal medyaya olan ihtiyacımızın sebeplerinden biri de toplum tarafından kabul görülme ve topluma ayak uydurma isteği. Günümüzde özellikle gençler arasında günlük hayatta bile 'sosyal medya dili'ni rahatlıkla görebiliyorken sosyal medyadan tamamen soyutlanmış ya da hiç tanışmamış bir kişinin dışlanmaya uğrama sı ya da garip olarak damgalanması kaçınılmazdır.
@@zeyula6Sadece bu kitabı okumakla kalmadım aynı yazarın "Pürdikkat" kitabını da aldım ve ikisini de bitirdikten sonra kitaplardaki yazanları uyguladıktan sonra eskisi gibi olmadığıma yemin edebilirim. Artık günlük ekran sürem maksimum 1 saat oluyor. Amazon'dan almıştım ve bir şey alacaksan Amazon'dan almanı öneririm 2 gün içinde geliyor.
Evet ihtiyacımız var kendimden örnek veriyim instagram kullanmıyordum 2 yıl bırakmıştım çok umrumda değildi sonra hoşlandığım çocuk için indirdim onun takip ettiği kızları gördükçe insan ister istemez kendisiyle kıyaslıyor sonuç olarak şuanda aramızda bir şey kalmasa bile sosyal medya bende bir kompleks yarattı daha seksi fotolar atmalıyım çünkü güzel kızlar öyle yapıyor seksi fotoğraf mı attın garip garip tipler geliyor ve vücudun hakkında yorum yapıyor bu noktada ne yaptığını sorguluyorsun çünkü normalde kendini o kadar cinsel bir obje olarak sunduğun fotoğrafları atmaktan rahatsız olursun ama herkes atıyor ve ister istemez insanlar olarak hep daha iyi olmak istediğimizden dolayı sende atmaya başlıyorsun bir noktada sınırların yok okuyor ve kendine duyduğun saygı azalıyor attığın fotoğrafa gelen beğeni veya görünüşünü beğenip sana yazan biri seni daha kötü hissettiriyor çünkü o kişinin tamamen senin kendini olmadığın biri gibi gösterdiğin için geldiğini biliyorsun
zaman kaybı oluşunun yanında en büyük sorun ise özgün kalamama sorunu. sosyal medyada sürekli bir tüketim söz konusu ve bu da insanlara sürekli aynı şeyleri sevdirip unutturuyor. herkes aynı kitabı, aynı görüşü, aynı müzikleri seviyor ve savunuyor. çoğunluğun beğendiği bir kitabı eleştirme şansınız yok zira eleştirdiğiniz noktada “farklı olmaya çalışan” aykırı ve tuhaf bir insan olduğunuz gözüyle bakılıyor. asıl önemli olan özgün olabilmek, başkalarının seçimleriyle oluştuğunuz sürece bu hayat sizin olmaz. sosyal medyada fazla vakit geçiren insanlar içinse bu neredeyse imkânsız. benim yöntemim uygulamaları silmek fakat tabii ki yeterli değil, dediğin gibi boş kalınca bir şeyler yapma ihtiyacı duyuyoruz. o zamanlarda da kitap okumak vs. gayet boşluğu dolduruyor. ayrıca zaman zaten bu kadar hızlı geçiyorken boş zamanlarımızı da geçirmek için çabalıyor olmamız ayrı bir saçmalık. düşünmekten korkmayıp yeri geldiğinde hiçbir şey yapmamayı göze alabilmemiz gerekiyor.
Yazdığın düşünce benzeri şeyler buarakar çok karşıma çıkıyor içindeki gücü keşfet zamanı kendini geliştirmekkle gecfjyvb bide bilmem duymuşsunmudur kuantum ruh diye bişey var UA-camde anıl şehiroglu vb acaba gerçek mi ve kendine saygi duyup geliştirmk diyince beynim kendini kandırıyorsun saçma şeyler diye düşündürüyor beni bunaldım:/
Sosyal medyayla ilgili en sevmediğim şeylerden birisi Instagram gibi platformlarda 15-17 yaşlarındaki ergen çocukların normal bir eylemmiş gibi sürekli intiharın mizahını yapması. Herkes böyle, kime baksam depresyonda ve intihar etmek istediğini söylüyor ama sadece söylüyor. Kafalarına silah dayasan ölmemek için yalvaracaklar ama. Z kuşağı kadar güçsüz bir nesil yok, bizden hiçbir bok olmayacak.
insanların en aptalca noktalarından biride kesinlikle genellemeler ve çok bariz aptalca bir şey olmasına rağmen insanlar o kadar bunu normalleşti ve bu yönde evrimleşti ki artık aptallıgın getırdıgı bazı şeyler normal sayılıyor gelecekte aptallıgın normal sanıldıgı bir dunyada bile yaşayabiliriz ve bu gerçekten ilginç bir distopya aynı derece de depresif hele ki akıl sahipleri için
eskiden saatlerce yüzünü görmediğim insanlarla beni konuşturan sosyal medyanın artık içine girince tiksinti duyuyorum. eskiden bayılırcasına kaydırdığım o ekran bana ızdırap veriyor. takip ettiğim bazı saygıdeğer, kaliteli içerik üreticisi dışında çoğunluğu oluşturan dümdüz insanların basit videolarından çok bıkmışım. bunu da o alandan birkaç ay izole olunca fark ettim. tamamen büyüsü kayboldu ve kaybettiğim vakte acıdım. Yine de bu mecraların bana en büyük katkısı en azından birkaç güzel insan tanıtmaları oldu.
diğer yandan, yorumlardan bir arkadaşın da belirttiği gibi: bu nesilden bir bok olmayacağı gerçeği yüzüme vuruyor kaydırdığım ekranda.
küçük bir kanalın sahibi genç bir çocuğun videosuna denk geldim, genel olarak içeriğini beğenmesem de şunu demesi tokat gibiydi:
gerçekten başarmış insanların sanal dünyayla işi olmaz. onlar hayatın içindedir. bunu duyduğumda şaşırdım. gerçekten de öyle aslında.( bunu içerik üreticilerinin hepsini genelleyerek tabii ki söylemiyorum) kaç başarılı bilim insanının youtubeda nasıl bilim adamı oldum videosu var? kaç başarılı sporcunun 15 dakıkada maraton koştum videosu var? hayranlıkla seyrettiğim, örnek alacağım insanları; başarılı ve bir yerlere gelmiş insanları gerçek hayatta aramam gerektiğini çarpmıştı yüzüme. teşekkürler o genç çocuğa. beni sanal dünyanın büyüsünden biraz uzaklaştırdığı için.
bu arada rolün ne??
@@Kendinefer Şovalyeyim
Her şey ondan önce güzeldi aslında
16 yasındayım 3 aydır telefon kullanmıyorum. başta olmazsa olmaz diye düşünürdüm dersler ve erişim açısından ancak artık kafam daha rahatmış, daha cok zamanım varmış gibi hissediyorum ve zamanımı daha iyi degerlendirebiliyorum. bu sürec boyunca etrafımda gorduklerım dogrultusunda dediklerine fazlasıyla katılıyorum. ben de su an sosyal medyaya ve internete yalnızca bilgisayardan erisiyorum. onun dısında muzik calarım ve kucuk bir kameram var. muzık caları da tavsıye ederim, muzıklerı secerek ındırdıgımden muzik zevkim ortaya cıktı ve daha fazla sanatcı tanımaya basladım. kısaca muzık dınlemek daha keyıflı oldu bence. yakında belki cep telefonu da alabilirim
Bende cesaret etmek istiyorum. Nasıl gidiyor?
Senin yaşında denediğim uygulamayı yapıyorsun, gelişmeni bana bir şekilde ilet.
Bu dönemin bariz sorunu hiçbir insanın yalnız kalıp düşüncelerini ve isteklerini gözlemleyememesidir. Bunun nedeni insanların hep bir meşgalesi olmasıdır, buna en iyi verilebilecek örnekse sosyal medyadır. İnsanın kendini tanıyabilmesi için bütün teknolojiyi sınırlandırıp, hatta kapatıp kendi zihninde uzun bir yolculuğa çıkmalıdır. Böylelikle hem gerçeklik algısı düzelir, hem zaman muhakemesi gelişir, hem de insanın hayata ve kendisine olan sevgisi artar.
Merhaba! Ben 6 aylık bir sosyal medya diyeti yapmaya karar vermiştim. 1 ocakta başladım fakat 21 ocakta tekrar döndüm. Nedeni ise başka yapacak bir şeyimin olmaması. Yksye hazırlanıyorum ve tyt konularım yeni bitti. Aytye başladım, her şey iyi gidiyor fakat çok yoruldum, bunaldım. Tatile gidemiyorum. Küçük şehirde yaşadığım için her yeri biliyorum, gezdim. Mezun olduğum için arkadaşlarım hep üniversitede,tatil için gelmeye başladılar ama henüz sadece biriyle vakit geçirdim. Bir hobim olmadığı için de 1 2 günlüğüne geri döndüm. Film izleyince bu geçer diye düşündüm ama geçmedi.
Sonuç olarak geri diyete döndüğümde bu bunalmış hallerimde ne yapacağımı bilmiyorum. Eskiden resim çiziyordum ama o istediğim yok. Evet bu süreçte sıkılmak doğal bir şey, biliyorum fakat sıkıldığımda ne yapacağımı bilmiyorum. Kafa dağıtacak bir şey arıyorum.
Planım şubatta dönmek. İçimi dökmek istedim, teşekkürler.
İçini dökmen çok değerli. Kitap okumayı deneyebilirsin...
insan başkaları için yaşadığını fark edince çok uzaklaşıyor sosyal medyadan. doymak bilmeyen bir ilgi açlığı var hepimizde ve hayatımızı sergiliyoruz tanımadığımız insanlara sırf o açlığı az da olsa dindirebilelim diye. sonrasına bize kalan ise çarpık bir bensevgisi ve gelip geçici saçma ihtiyaçlar üzerine kurulan insan ilişkileri.
Beynimizin hazzını ve motivasyonunu sağlayan dopamin molekülüne hükmeden bir sosyal medya sistemi var. Zevki sanaldan aldıkça gerçekte mutsuzlaşmaya ve sıkılmaya daha yatkın hâle geliyoruz.
Güzel bir video olmuş kardeşim, ağzına sağlık.
Gözlerine sürme çektiğinde nasil duracak merak ettim
Güzel bir kanalsın yeni içerik bulduğum için sevindim,devam🤌🏻
Özgün ve şahsına münhasır olma durumu artık söz konusu bile olmuyor. Belli başlı konular revaçta (genelde karşı cins, ilişkiler, hesabı kim ödesin), belli başlı kelimeler revaçta, belli başlı tipler revaçta ve herkes öyle kişilerden hoşlanıyor, belli başlı hastalıklar revaçta.Herkes birbirinin kopyası.
teşekkürelr
16 yaşıma en büyük hediyyem tüm sosyal medyanı bırakmak(hesaplarımı sildim) oldu, geriye yutub ve whatsapp kaldı
Bende tüm hesaplarımı sildim ama UA-cam'u bırakamıyorum
Evet, evet, o büyük bir sorundu. Amma zamanla yoluna koymak mümkün. Mesela kendine söz veriyorsun ki, bu gün 14:00-16:00 arasında telefon hiç elimi vurmayacam. Zaman-zaman böyle yoluna koymak oluyor.
Müzik dinleme ve bu şekilde gerçeklikle bağ koparma hakkında goruslerin nelerdir
Müzik ile ilgili görüşlerimi bir video haline getirme planım var. Bu sene içerisinde yüklerim. Sevgiler...
O videoyu ben de bekliyorum rez
Bıyık baya yakışmış
Dediklerine katılmakla birlikte bu durumun ekonomik düzeyle de bağlantılı olduğunu düşünüyorum zira yaşamadığımız yada yaşamayı arzuladığımız hayatların içinde olduğunu düşünme veya bulunma durumunun çoğunluğa anlık olarak iyi hissettirdiğini düşünüyorum. Tabi sonrasında her türlü farklı sorunlar olarak geri dönüyor.(Söylemeden geçemeyeceğim, şu 394 gün her şekilde sosyal medyayı kullandıktan sonra 1 gün ya aslında kusurlarımız var hepimizin hayatında kötü şeyler oluyor diye tatava yapan adamlara acayip kıl oluyorum.)
Paranteze aldığın eki detaylandırırsan hoş olur. 🙂
@@berkinthenerd Sürekli kendini kusursuz gösteren belki de o çabaya giren o muazzam gösterdiği hayatından günde beş yüz tane hikâye atan ve yeri geldiğinde sırf etkileşim için yine vücudundaki yaralar tarzı kusur olarak saydığı şeyleri hiçbirimiz mükemmel değiliz adı altında anlık pazarlamaya çalışan kimseler. Kastettiğim şey hayatını iyi kötü yada paylaşarak ,tabiki istediği kadarını , yansıtanlar değil de etkileşim uğruna dalga geçer gibi yapanlar.
Haklısın abi katılıyorum
cok yakuşuklu olmuşun abim
hahaha tam da bunun üzerine düşünüyordum bu arada saç bıyık süper olmuş böyle
3 aya yakın bir zamandır Instagram kullanmıyorum. Kafam çok rahat bu yönden. Yaptığım şeyler o an için yalnızca bana özel oluyor. Bir yerlere story atma derdim yok. :) Sosyal medyada bir şeyler kaçırdım mı acaba diye de bir düşüncem yok. Tavsiye ederim herkese. 💆🏻♀️ Twitter'ı da olabildiğince az kullanmaya gayret ediyorum bazı zamanlar. Ve söyledikleriniz çoğuna katılıyorum. 💅🏻
Bence sosyal medyaya olan ihtiyacımızın sebeplerinden biri de toplum tarafından kabul görülme ve topluma ayak uydurma isteği. Günümüzde özellikle gençler arasında günlük hayatta bile 'sosyal medya dili'ni rahatlıkla görebiliyorken sosyal medyadan tamamen soyutlanmış ya da hiç tanışmamış bir kişinin dışlanmaya uğrama
sı ya da garip olarak damgalanması kaçınılmazdır.
Tuşlu telefon kullanımıyla alakalı video çekebilir misin?
Olabilir
sosyal medyam yok iyiki, shorts gibi şeylerde izlemiyorum zamanımı kitap okuyarak film izleyerek narini içerek tüketiyorum vaktimiqwtjqwpıy
Daha biraz önce Dijital Minimalizm adlı kitabı bitirdim ve bu videonun karşıma çıkması iyi oldu.
Tamam 😐😐😐😐😐
kitap hakkındaki fikirleriniz neler ben de okumak istiyorum bir de nereden aldınız acaba :)
@@zeyula6Sadece bu kitabı okumakla kalmadım aynı yazarın "Pürdikkat" kitabını da aldım ve ikisini de bitirdikten sonra kitaplardaki yazanları uyguladıktan sonra eskisi gibi olmadığıma yemin edebilirim. Artık günlük ekran sürem maksimum 1 saat oluyor. Amazon'dan almıştım ve bir şey alacaksan Amazon'dan almanı öneririm 2 gün içinde geliyor.
Ben de kapattım 3 ay olmuştur bırakalı.
Evet ihtiyacımız var kendimden örnek veriyim instagram kullanmıyordum 2 yıl bırakmıştım çok umrumda değildi sonra hoşlandığım çocuk için indirdim onun takip ettiği kızları gördükçe insan ister istemez kendisiyle kıyaslıyor sonuç olarak şuanda aramızda bir şey kalmasa bile sosyal medya bende bir kompleks yarattı daha seksi fotolar atmalıyım çünkü güzel kızlar öyle yapıyor seksi fotoğraf mı attın garip garip tipler geliyor ve vücudun hakkında yorum yapıyor bu noktada ne yaptığını sorguluyorsun çünkü normalde kendini o kadar cinsel bir obje olarak sunduğun fotoğrafları atmaktan rahatsız olursun ama herkes atıyor ve ister istemez insanlar olarak hep daha iyi olmak istediğimizden dolayı sende atmaya başlıyorsun bir noktada sınırların yok okuyor ve kendine duyduğun saygı azalıyor attığın fotoğrafa gelen beğeni veya görünüşünü beğenip sana yazan biri seni daha kötü hissettiriyor çünkü o kişinin tamamen senin kendini olmadığın biri gibi gösterdiğin için geldiğini biliyorsun
Dogum günün ne zamann merak ettim
1 Ağustos
gouzme cok tatlı geldıgın ıcın abone oldum
Kısa saç çok daha fazla yakışıyor ama…
kanalın olayını anlmadım ama yakışıklı olduğun için abone oldum
Abi dini inancin ne
Abi dini inancin ne