küçükken bir aralar (7-8 yaşlarında) bana gözüm için merhem vermişlerdi ve akşam kullanacağımı söylemişlerdi ve ben bunu neye bağlayarak çıkartıysam akşam uyuyamayacağımı ve evdeki hayaletleri göreceğimi düşünmüştüm.. ve kullandıktan sonra anlamıştımki merhemler hayaletleri göstermez.
küçükken uzun yolcuklarda gördüğüm üzerinde kar tanesi olan levhalara bir hikaye uydurmuştum ve bu hikaye şöyleydi: bu trafik levhalarını insanlar çizip tek tek dikiyorlardı ve çizdikleri şeyler patronlarının istedikleri şeylerdi. ama bi tane adam patronun istediğini değil de bir kar tanesi çizmişti ve bunlardan bir sürü hazırlamıştı ancak patronu bunları görünce ona kızıp çoğusunu atmıştı ama bu işçi kalan 20-30 tanesini de bir yerlere koymuştu işte bu yüzden her yerde bundan yoktu. bence gayet tatlı bir hikaye
Faturalar geldiğinde ailem "faturaları yatıralım" dedikleri için bi gün onlar dışardayken faturaları koltuğa yatırıp geldiklerinde "Faturalar mı Ben yatırdım onları " demiştim... (Ne dedimi tam olarak hatırlamıyorum ama bu anlama geliyodu:)
Küçükken uçakların arkaların da bıraktıkları bulutu tren rayı sanıyordum. Bulutlar kaybolunca da tren yere düşüyor sanıp üzülüyordum. Bunu böyle bilmemın nedeni de annem telefonla konuşurken sorduğum sorulara 'evet oğlum, öyle oğlum' demesiydi. Annenize telefonla konuşurken soru sormayın.
Küçükken gelinleri prenses sanardim düğünleri ise onların prenses ilan edilis töreni olarak düşünürdüm. Her büyük kız prenses oluyor ve ben küçük olduğum için olamıyorum diye hüngür hüngür ağladigimi hatırlıyorum...
Yorumlara bakıyorum da, iki-üç sene öncesinden hiç bir eser kalmamış, sıradanlaşan ve sürekli birbirini tekrar eden yorumlara dönüşmüş. Gerçekten üzücü ve acı verici bir durum.
Ailem bir dizi olsaydı kesinlikle adı "Kim demiş kötüyüz diye" olurdu çünkü ailemle herhangi bir konuda birşey söylemek için yanına gitsem kim dedi derler mesela silgiler şu ülkede yapılıyormuş dediğim zaman hemen birisi kim dedi?! Diyor..
ben küçükken köye gitmiştik o zamanlar bizim köyde hayvancılık (özellikle küçük baş) çok yaygındı ve her evin en az 3-4 koyunu vardı bu yüzden nereye baksanız etrafta keçi pisliği vardı ama ben bunların keçi pisliği olduğunu bilmiyordum yine dedemin evinden ailecek çıkmış amcamlara giderken babama sordum ''bu zeytinleri kim yere atıyor?'' diye. Babam cebinden ilk fotoğraf çekebilen nokialardan birini çıkardı ve beni parmağımla yeri işaret ederken çekti hala ne zaman zeytin almaya gitsek yada zeytinden konu açılsa bizimkiler bana güler.
Bu söyliyeceğimi büyük ihtimalle herkes yaşamıştır ama neyse. Küçükken hayvan kısırlaştırmayı onları kısıra (yemek olan) dönüştürmek zannediyordum. Annem yavru kedimizi ben okuldayken kısırlaştırmaya veterinere götürmüştü. eve gelince kedime ne olduğunu anneme sordum. "Kısırlaştırmak için veterinere verdim akaşam getiricem" dedi. Akşama kadar ağladım.
Küçükken bulutları katı sanardım. bunun nedeni ise, çizgi filmlerde hep karakterlerin bulutların üzerinde gezmesiydi. Hatta hep hayal kurardım bi gün bulutların üstünde uzanıp günlerce onun üstünde eğleneceğim zıplayıp oyunlar oynuyacağım diye güzel günlerdi...
moralim bozukken videolarını izlemek cidden cok güzel moralimi unutmamo sağlıyor saçma bi sekilde güzel hissettiriyor ama UA-cam kanalı nasıl kurulur serisini devam ettirsen sevinçten ölürüm
Aslında küçükken yaşıtlarıma göre zeki idim ama bir sorun vardı...Yemek masasının altında tavuk var diye düşünüp yemek masasının altına ekmek parçaları atıyordum ama... sanırım öyle sandığım için değil eğlencesine yapıyordum sukbsjhbuskhbuhksiuysbuhsb :D
dizimiz çekilseydi şu anki aile durumumuz da göz önünde bulundurulursa adı kesinlikle "daraldım amk" olurdu, gerizekalı kardeşim yüzünden başımıza gelmeyen kalmadı hala onlarla uğraşıyoruz vallahi daraldım
Park yasaktır/yapılmaz tarzı uyarıları oyun parkı yapılmaz buraya sanıyodum ve zaten buraya yapılmaz diyodum, sonra arabaların park edebileceğini öğrendim
Telefonda biseyin acilmasini beklerken ekrana cok tiklarsak bize siranin once gelecegini sanirdim ve internette sitelere veya internetle herhangi bir yere girme siramizi belirleyen insanlar oldugunu ve cok dugmeli bi masada oturup yonettiklerini sanirdim
Kucukken beni dışlayan arkadaşlarım vardı.Disarida beni dışlarlardı,bende çok düşünürdüm onları.Eve gidince ne tür bir deliyim bilmiyorum ama onlara benze birileri geliyordu ve onlarla beraber oyun oynuyorduk.Hatta annemide onlarla beraber korkuturdum ama annem onları görmediğini söylediği için ona küsmüştüm.6 yaşındaydım bide,inandıysam vazgeçmem düşündüğüm şeyden ben o zamanlar.Birgun onlarla camdan bakarken beni dışlayan arkadaşlarım aşağıda oyun oynarken gördüğüm anda o arkadaşlarım yok olmuştu...
ailem bi dizi olsaydı adı istihbarat ailesi gibi birşey olurdu. herkes birbirine bir lakap ile sesleniyor çünkü. mesela adım Tolga ama bana Joseph diyorlar. bigun bi arkadasim disardan geldiğinde bana nasil seslenildiğini duymuştu ve gidip arkadaşlarıma benim aslinda yabancı oldugumu anlatmıştı. toparlamak icin çok uğraştım, beni ajan gibi bisi sanıyorlardi cunku
küçükken annem bana"anneler çocuklarının ne düşündüğünü anlar"demişti ve ben bunu tamamen yanlış anlamıştım.annem iç sesimi duyuyor sanıyordum.10 yaşıma kadar annemin içimden geçenleri bildiğini sandım.hatta annemin yanında içimden biriyle alakalı(akraba) kötü şeyler düşünmemeye çalışıyordum.bir gün annem bana birşey sordu ve ben de tam onu düşünüyordum."e hani iç sesimi duyuyordun "dedim.daha sonra aslında duymadığını öğrendim
Ben 4-5 yaşlarındayken (cidden bu anıyı nasıl hatırladığımı bile bilmiyorum) bi gün ailecek bulgaristana gitmiştik ben de parka gidelim diye tutturmuştum onlarda götürmüşerdi sonra 2 tane kızla karşılaşmıştım sanırsam 13-14 yaşlarındalardı ve türkçe konuşuyolardı tabii ben de 3 ıq falan olduğum için "Eğer bulgaristanda bulgarlar bulgarca konuşuyorsa ve ben de onları anlayabiliyorsam ben farklı dilleri algılayabilen seçilmiş biriyim" mantığı ile annemlere "Anne ben bulgarcayı anlayabiliyom" demiştim
1- Küçükken müzisyen insanların stüdyoya gidip hem klip için dans ederken aynı anda şarkıyı söylediğini zannediyordum. Bir klipte şarkıcının ağzının oynamadığını görünce onun yerine başka insanlar şarkı söylüyor zannediyordum. 2- Bir kadınla bir erkek birlikte aynı yatakta uyuyunca kadın hamile kalıyor zannediyordum hatta annemin özel bir hastalığa sahip olduğu için kardeşim yok diye düşünüyordum. 3- Ay sadece beni görmek için geliyor ve Güneş onu gıcık etmek için benim yanıma geliyor zannederdim. 4- Saçı kısa herkesin erkek olduğunu düşünürdüm bu yüzden saçını çok kısa kestiren bir kız görünce "Sen neden futbol oynamıyorsun?" derdim. 5- Dünyada tek ülkenin Türkiye olduğunu ve diğer insanların öylesine başka diller öğrendiğini zannederdim. Çünkü ben bir maldım ve mal olmaya devam edeceğim.
küçükken yabancı dil konuşan insanların bizdeki bir kelimenin her harfine başka harf getirerek konuştuklarını sanıyordum. Hatta bir gün yabancı birisine siz ''a''ya ne diyorsunuz demiştim. Tüm alfabeyi öğrenmeyi çalışıyordum
Diller konusunda, dünya uzerinde sadece üç dilin konusuldugunu düşünüyordum: İngilizce, Arapça ve Türkçe. İşin komik kısmı; bizim Arapça, Araplarınsa Türkçe konuştuğunu düşünüyordum. Diğer bir deyişle Türkçe'yi, Arapça zannediyordum.
küçükken annem mutfak robotu aldığını söylemişti bende çok sevinip aklımda hayaller kurmuştum benimle oyun oynayacak beraber dışarıda futbol oynucaz falan diyordum eve gelen shaker ile hayallerim yıkılmıştı
Arkadaşlar, bu porçay gerçek Porçay değil. Bu Porçay, başka bir paralel evrenden gelip kutsal şeritle beraber kutsal boruyu alt etti ve gerçek Porçayın yerine geçti. Üstüne yetmezmiş gibi gerçek Porçayı videoları editlemesi için kölesi yaptı. Böyle düşünmemin sebebi bazı videolarda, editlerin 3. şahıstan konuşması. Mesela 1 milyon özel videosunda 'Bu videoyu editleyen kişi olarak konuşuyorum' sahnesi. Şimdi de kutsal şerit hakkında konuşalım. Togg videosunun sonunda 'Porçay' ın kutsal şerit hakkında konuşması. Bu konuşma bizi manipüle etmek için yapılmış olduğu bariz belli ve geçenki video da kutsal boru hakkında gelen yorumlar okunurken kutsal şeritin kızarması gösteriyor ki kutsal boru ve kutsal şerit bağlantılı ve kutsal şerit, kutsal borudan pek haz etmiyor. ve geldik en önemli kısımlara. Benim teorime göre kutsal şerit, kutsal borunun 3. seviyeye geçmiş halidir. boru 3. seviyeye geçtiğinde, çok güçlendi,yozlaştı ve eski güçsüz halinden nefret etmeye başladı.Ve bu video da görüyoruz kutsak şerit daha da güçlenmiş ve daha da güölenecek Fark ettiyseniz hapishane olaylarından sonra yaşanan tımeskıpten sonra kutsal boru ortadan kayboldu ve yine bu tımeskipten sonra tüm bu garip olaylar yaşanmaya başladı. Bu da gösteriyor ki bizim bilmediğimiz zamanda yaşanmış 'Porçay' ın bizim Poraçayı devirmesi. Peki neden bu 'Porçay' başka bizim paralel evrene gelme ihtiyacı duydu? Bunun cevabı ise kutsal şeritle 'Porçay' ın kendi evrenini bozmuş olması. Nasıl bozduğu hakkında hala araştırıyorum ama bazı düşüncelerim var. Porçay porçaylığını yitirimiş olup evrenini bozmuş olabilir ama bu sadace bir düşünce. Uyan ey şanlı burdur halkı. Karşımızdaki ultrolldan daha büyük bir tehdit. Bu evren de bozulmadan uyanmalıyız.
kardeşim çok mantılısın ama bence porçay hala aynı porçay kutsal led ışık kutsal boruyu yenip porçayın zihnine girdi ya da porçaya kendini dikte etti çünkü porçaya kutsal boru sorulduğunda porçay kutsal boruyu inkar etti fakat sanki söyledikleri ona ezberletilmiş gibiydi .(Ya da sadece odasını yeniledi etti.)
ilkokuldayken disney channel dizilerindeki oyuncuların yabancı olduklarını biliyodum ama diziyi kendi dillerinde çekip sonradan üzerine türkçesini okuduklarına ya da biz anlayalım diye türkçesini de çektiklerine inanıyodum. seslendirmesi güzel olanların da türkçesinin daha iyi olduğunu düşünüyodum (' :
@@esmar7575 eskicilerin çocukları için kabus lan bu babanın mesleğini soruyorlar eskici diyorsun herkes babanı çocuk kaçırıcısı mafya biri sanıyor. Zamanında korkmayan yoktur ama.
Ailem bir dizi olsaydı kesinlikle ''Geniş Aile'' olurdu. Diziyi her izlediğimde ulan bunlar aynı biz derdim. Her işi batıran ama herkesin sevdiği abim, sürekli abimle gezen avare arkadaşı, eşini çok seven ayrıca sürekli abimle didişen ablam, ablama aşık dürüst devlet memuru bir enişte, bütün mahalleye abilik yapan esnaf babam, ne yaparsak yapalım arkamızda duran annem ve zeki ama sürekli salak salak işler yapan ben. Bütün karakterler ince ayrıntılara kadar birebir aynı.
8:47 benim de buna benzer bir yanılgım vardı: Kuzeyde kış yaşanırken güneyde yaz yaşanıyor ya mesela, ben de ekvator çizgisinin olduğu yerde bir tarafın çöl gibi bir tarafın basbaya karla kaplı olduğunu sanardım. (Yani mevsim değişiminin ekvator çizgisinden geçer geçmez gerçekleştiğini sanardım) "Ulan öyle şey mi olur?" diyordum arada ama yine de uzun süre öyle olduğunu düşündüm.
Hmm, küçükken "televizyonların" (o sıralar televizyonlar tüplüydü) içinde insanların ve çizgi film karakterlerinin olduğunu dusunurdum. Bir gün televizyonun içini açmamız gerekti ve o sıra hayatımın en mutlu aniydi, çünkü televizyonun içinde Doremon'u görebileceğimi düşünmüştüm ve televizyon açıldığında, içinde hiç bir şey yoktu.
Küçükken cansız mankenlerin gerçek insanlardan yapıldığını sanıyordum, hatta bazı awm lerde boş boş cansız mankenlerle konuşuyodum ve (anneme ben nezaman cansız manken olcam )diye sorduğumda büyük bir hayal kırıklığıyla gerçeği öğrendim.
Küçükken televizyon internete bağlanırken hep "oturum açılıyor" diye bir yazı çıkıyordu ben de aklımdan politikacılar TBMM de benim internete bağlanıp bağlanmamam konusunda oturum açıp tartışıyorlar gibi bir senaryo geçiriyordum ve bu kadar ciddi bir olaya sebep olmamak için televizyonu kapatırdım.
Ailem bir dizi olsa kesin "Aman duymasın" adında komedi türü olurdu herhalde. Ailede dürüst bir varlık daha yok, buna akrabalarım da dahil. Ayrıca her gün alt komşudan gülme sesleri yüzünden uyarı yiyoruz. Güzel dizi çıkardı.
Ölünce spectator moda geçildiğini ve kıyamet kopana kadar dünyayı izlediğimizi sanıyordum. Babaaannem ölünce cenazesini izlediğini, istediği zaman istediği yere gidip orayı izlediğini, bazen yakınlaşıp uzaklaştırdığını sanıyordum.
Tüm insanların "erkek" olarak dünyaya geldiğini ve sonrasında sünnet olup, kadına donustuklerini düşünüyordum. Erkek olan kişilerinse, sünnet olmayan ve seçilmiş kişiler olduklarını düşünüyordum. Kardeşim sünnet olacağı zaman, "Kadın olacaksın" diyerek onu aglatmistim...
ben ilkokuldayken hava olmayan her ortamda o ortamdaki şeylerin uçuştuğunu sanıyordum. Bunu deneyimlemek için bir şişenin içine bir top atıp şişedeki bütün havayı çıkarmıştım. top uçmadığında yer çekimi kavramını öğrendim 👍
Rivayete göre Porçay'ın ışıkları her video biraz daha alanı kaplayacak ve sonunda porçay bize cennetten el sallayacak.
aynen kardeş
O sırada demon:hold my beer
Gaipten düşünceler...
bak sen şu işe allah allah
@Doctor Octa Octapus lan
5:48 ekmek parası kardeşim
Yine yeni yeniden en iyi serilerden
6:10 ummm porcay, deniz kaplumbaglari 45 dakika su altinda durabiliyo, normal kaplumbaglar ise 1-2 dakika....
Shhh
Yanlışları dinlerken porcayin hafif gülmesi beni benden alıyor .d
Hocaların diye okudum...
@@pambulelaa nereyi hocaların diye okudun ln .d
Porcayin
@@pambulelaa sinav haftasindan sonra eline telefon alinca alinca oyle oluyo merak etme
@@trix._77 aynn
küçükken bir aralar (7-8 yaşlarında) bana gözüm için merhem vermişlerdi ve akşam kullanacağımı söylemişlerdi
ve ben bunu neye bağlayarak çıkartıysam akşam uyuyamayacağımı ve evdeki hayaletleri göreceğimi düşünmüştüm..
ve kullandıktan sonra anlamıştımki merhemler hayaletleri göstermez.
küçükken uzun yolcuklarda gördüğüm üzerinde kar tanesi olan levhalara bir hikaye uydurmuştum ve bu hikaye şöyleydi: bu trafik levhalarını insanlar çizip tek tek dikiyorlardı ve çizdikleri şeyler patronlarının istedikleri şeylerdi. ama bi tane adam patronun istediğini değil de bir kar tanesi çizmişti ve bunlardan bir sürü hazırlamıştı ancak patronu bunları görünce ona kızıp çoğusunu atmıştı ama bu işçi kalan 20-30 tanesini de bir yerlere koymuştu işte bu yüzden her yerde bundan yoktu. bence gayet tatlı bir hikaye
yani 80 yaşımda torunuma anlatırım sağol hikaye için
Faturalar geldiğinde ailem "faturaları yatıralım" dedikleri için bi gün onlar dışardayken faturaları koltuğa yatırıp geldiklerinde "Faturalar mı Ben yatırdım onları " demiştim...
(Ne dedimi tam olarak hatırlamıyorum ama bu anlama geliyodu:)
Küçükken uçakların arkaların da bıraktıkları bulutu tren rayı sanıyordum. Bulutlar kaybolunca da tren yere düşüyor sanıp üzülüyordum. Bunu böyle bilmemın nedeni de annem telefonla konuşurken sorduğum sorulara 'evet oğlum, öyle oğlum' demesiydi. Annenize telefonla konuşurken soru sormayın.
Zehir olduğunu öğrenince gelen flashback hissi
Küçükken gelinleri prenses sanardim düğünleri ise onların prenses ilan edilis töreni olarak düşünürdüm. Her büyük kız prenses oluyor ve ben küçük olduğum için olamıyorum diye hüngür hüngür ağladigimi hatırlıyorum...
Yorumlara bakıyorum da, iki-üç sene öncesinden hiç bir eser kalmamış, sıradanlaşan ve sürekli birbirini tekrar eden yorumlara dönüşmüş. Gerçekten üzücü ve acı verici bir durum.
Ailem dizi olsaydı akasya durağı forever ama sadece usman aganın ev sahneleri balta falan
Ailem bir dizi olsaydı kesinlikle adı "Kim demiş kötüyüz diye" olurdu çünkü ailemle herhangi bir konuda birşey söylemek için yanına gitsem kim dedi derler mesela silgiler şu ülkede yapılıyormuş dediğim zaman hemen birisi kim dedi?! Diyor..
Hayat logosundaki insan figürünü Allah sanıyordum
0:50 Ölmeden Bilemeyiz xd
ben küçükken köye gitmiştik o zamanlar bizim köyde hayvancılık (özellikle küçük baş) çok yaygındı ve her evin en az 3-4 koyunu vardı bu yüzden nereye baksanız etrafta keçi pisliği vardı ama ben bunların keçi pisliği olduğunu bilmiyordum yine dedemin evinden ailecek çıkmış amcamlara giderken babama sordum ''bu zeytinleri kim yere atıyor?'' diye. Babam cebinden ilk fotoğraf çekebilen nokialardan birini çıkardı ve beni parmağımla yeri işaret ederken çekti hala ne zaman zeytin almaya gitsek yada zeytinden konu açılsa bizimkiler bana güler.
Küçükken bizi bir insanın oynattığını ve kendimizi kukla sanardım uyuyunca da bizi oynatanlar gitti sanardım
Bu söyliyeceğimi büyük ihtimalle herkes yaşamıştır ama neyse. Küçükken hayvan kısırlaştırmayı onları kısıra (yemek olan) dönüştürmek zannediyordum. Annem yavru kedimizi ben okuldayken kısırlaştırmaya veterinere götürmüştü. eve gelince kedime ne olduğunu anneme sordum. "Kısırlaştırmak için veterinere verdim akaşam getiricem" dedi. Akşama kadar ağladım.
Ben ekmeğin kutsal olduğu için yiyenleri ateist sanardım
Ne zaman bildirim gelse günüm güzelleşiyor hocam devam
6:43 agam videoya cikmis
Küçükken bulutları katı sanardım. bunun nedeni ise, çizgi filmlerde hep karakterlerin bulutların üzerinde gezmesiydi. Hatta hep hayal kurardım bi gün bulutların üstünde uzanıp günlerce onun üstünde eğleneceğim zıplayıp oyunlar oynuyacağım diye
güzel günlerdi...
Bende bulutları katı sanardim ama ben daha çok ya bulutlar bir anda ustumuze düşerse ve bizde ölürsek diye oturup ağlıyordum
6:38 çokta yanlış değil aslında
Bende Dünyayın eskiden siyah-beyaz olduğunu ve Allah'ın sıkılıp dünyayı renkli yaptığını sanıyordum.......
12:33 o_o
1:00 harbi o nası oluyor biri beni aydınlatabilir mi?
6:06 ben eskiden taş şekeri taş sanıyordum
günümü güzelleştiren tek şeysin
9:17 tam aynısını düşünüyordum
moralim bozukken videolarını izlemek cidden cok güzel moralimi unutmamo sağlıyor saçma bi sekilde güzel hissettiriyor ama UA-cam kanalı nasıl kurulur serisini devam ettirsen sevinçten ölürüm
Aslında küçükken yaşıtlarıma göre zeki idim ama bir sorun vardı...Yemek masasının altında tavuk var diye düşünüp yemek masasının altına ekmek parçaları atıyordum ama... sanırım öyle sandığım için değil eğlencesine yapıyordum sukbsjhbuskhbuhksiuysbuhsb :D
dizimiz çekilseydi şu anki aile durumumuz da göz önünde bulundurulursa adı kesinlikle "daraldım amk" olurdu, gerizekalı kardeşim yüzünden başımıza gelmeyen kalmadı hala onlarla uğraşıyoruz vallahi daraldım
Beterin beteri var karşim ʘ‿ʘ(•‿•)( ͝° ͜ʖ͡°)🌝😬
@@Yamur778 yani vardır tabii ama bizim için olabileck şeyler içinde en, EN beteri oldu, ciddiyim
@@purple_plum7929 neler oldu anlat
@@purple_plum7929 anlat
Sen =Ben
2:50 anladik abi
10:44 ne
Park yasaktır/yapılmaz tarzı uyarıları oyun parkı yapılmaz buraya sanıyodum ve zaten buraya yapılmaz diyodum, sonra arabaların park edebileceğini öğrendim
12:11 GÜLMEKTEN NEFES ALAMIYORUM
Telefonda biseyin acilmasini beklerken ekrana cok tiklarsak bize siranin once gelecegini sanirdim ve internette sitelere veya internetle herhangi bir yere girme siramizi belirleyen insanlar oldugunu ve cok dugmeli bi masada oturup yonettiklerini sanirdim
Kucukken beni dışlayan arkadaşlarım vardı.Disarida beni dışlarlardı,bende çok düşünürdüm onları.Eve gidince ne tür bir deliyim bilmiyorum ama onlara benze birileri geliyordu ve onlarla beraber oyun oynuyorduk.Hatta annemide onlarla beraber korkuturdum ama annem onları görmediğini söylediği için ona küsmüştüm.6 yaşındaydım bide,inandıysam vazgeçmem düşündüğüm şeyden ben o zamanlar.Birgun onlarla camdan bakarken beni dışlayan arkadaşlarım aşağıda oyun oynarken gördüğüm anda o arkadaşlarım yok olmuştu...
13:21 nasil ya zaten oyle degil miydi ne demek ben onlari goremedigim halde onlar beni gorebiliyo
12:05 yozgatı görünce gururlandım
Ben 5-6 yaşlarında her duş alışımda su soğudumu sanki bütün dünyadaki sular bitiriyorum sanıyordum ve korkup ağlıyodum.
ailem bi dizi olsaydı adı istihbarat ailesi gibi birşey olurdu. herkes birbirine bir lakap ile sesleniyor çünkü. mesela adım Tolga ama bana Joseph diyorlar. bigun bi arkadasim disardan geldiğinde bana nasil seslenildiğini duymuştu ve gidip arkadaşlarıma benim aslinda yabancı oldugumu anlatmıştı. toparlamak icin çok uğraştım, beni ajan gibi bisi sanıyorlardi cunku
küçükken annem bana"anneler çocuklarının ne düşündüğünü anlar"demişti ve ben bunu tamamen yanlış anlamıştım.annem iç sesimi duyuyor sanıyordum.10 yaşıma kadar annemin içimden geçenleri bildiğini sandım.hatta annemin yanında içimden biriyle alakalı(akraba) kötü şeyler düşünmemeye çalışıyordum.bir gün annem bana birşey sordu ve ben de tam onu düşünüyordum."e hani iç sesimi duyuyordun "dedim.daha sonra aslında duymadığını öğrendim
Küçükken Samsung'u şehir sanıyordum,sonrasında telefon markası olduğunu öğrenince büyük hayal kırıklığına uğramıştım
Ben 4-5 yaşlarındayken (cidden bu anıyı nasıl hatırladığımı bile bilmiyorum) bi gün ailecek bulgaristana gitmiştik ben de parka gidelim diye tutturmuştum onlarda götürmüşerdi sonra 2 tane kızla karşılaşmıştım sanırsam 13-14 yaşlarındalardı ve türkçe konuşuyolardı tabii ben de 3 ıq falan olduğum için "Eğer bulgaristanda bulgarlar bulgarca konuşuyorsa ve ben de onları anlayabiliyorsam ben farklı dilleri algılayabilen seçilmiş biriyim" mantığı ile annemlere "Anne ben bulgarcayı anlayabiliyom" demiştim
3:05 abi bunu ikinci kez söyledin
4:49 bir barta kulesi ustunde saniyodum
4:22 duvardaki böcek KSHDSKFJSKJFL
1- Küçükken müzisyen insanların stüdyoya gidip hem klip için dans ederken aynı anda şarkıyı söylediğini zannediyordum. Bir klipte şarkıcının ağzının oynamadığını görünce onun yerine başka insanlar şarkı söylüyor zannediyordum.
2- Bir kadınla bir erkek birlikte aynı yatakta uyuyunca kadın hamile kalıyor zannediyordum hatta annemin özel bir hastalığa sahip olduğu için kardeşim yok diye düşünüyordum.
3- Ay sadece beni görmek için geliyor ve Güneş onu gıcık etmek için benim yanıma geliyor zannederdim.
4- Saçı kısa herkesin erkek olduğunu düşünürdüm bu yüzden saçını çok kısa kestiren bir kız görünce "Sen neden futbol oynamıyorsun?" derdim.
5- Dünyada tek ülkenin Türkiye olduğunu ve diğer insanların öylesine başka diller öğrendiğini zannederdim.
Çünkü ben bir maldım ve mal olmaya devam edeceğim.
10:22 😂bende 10 yaşıma kadar radyonun içinde şarkı söyleyen küçük insanlar var sanıyordum
9.52 böyle düşünen tek kişi benim sanıyordum fvjrıejdjcfjrı (ve hala öyle düşünüyorum...)
9:25 AYNISINI ben de düşünmüştüm
Kendimi inek sanıyordum ve çimen yedim dikenliydi ve boğazıma batıyodu denemeyin
4:42 bende onu barta kulesi sanıyodum
2:50 porçay 1000 kez anlattığı anısını yine anlatıyor:
2 kere anlattı lan
yeni kısım var em azondan
Yoo biraz farklı anlatı bu sefer
Tuğkan abinin askerlik anıları gibi MZKASKKQ
Çünki o porçay deil... paralel evrenden gelmiş birisi .yüce boruyu yenerek porçayı yerine geçmiş..
küçükken yabancı dil konuşan insanların bizdeki bir kelimenin her harfine başka harf getirerek konuştuklarını sanıyordum. Hatta bir gün yabancı birisine siz ''a''ya ne diyorsunuz demiştim. Tüm alfabeyi öğrenmeyi çalışıyordum
Bende
Bende
Bazı dillerde doğru..
Doğru tespit
Diller konusunda, dünya uzerinde sadece üç dilin konusuldugunu düşünüyordum: İngilizce, Arapça ve Türkçe. İşin komik kısmı; bizim Arapça, Araplarınsa Türkçe konuştuğunu düşünüyordum. Diğer bir deyişle Türkçe'yi, Arapça zannediyordum.
O zaman random atmak aslında başka bir dilde bir cümle mi???? Hayat gerçekten çok şaşırtıcı
küçükken annem mutfak robotu aldığını söylemişti bende çok sevinip aklımda hayaller kurmuştum benimle oyun oynayacak beraber dışarıda futbol oynucaz falan diyordum eve gelen shaker ile hayallerim yıkılmıştı
hayal gücü işte
Evet ya
oha mekesu oha
@@Ekin_aep 😅
Aynisi aq
Arkadaşlar, bu porçay gerçek Porçay değil. Bu Porçay, başka bir paralel evrenden gelip kutsal şeritle beraber kutsal boruyu alt etti ve gerçek Porçayın yerine geçti. Üstüne yetmezmiş gibi gerçek Porçayı videoları editlemesi için kölesi yaptı. Böyle düşünmemin sebebi bazı videolarda, editlerin 3. şahıstan konuşması. Mesela 1 milyon özel videosunda 'Bu videoyu editleyen kişi olarak konuşuyorum' sahnesi. Şimdi de kutsal şerit hakkında konuşalım. Togg videosunun sonunda 'Porçay' ın kutsal şerit hakkında konuşması. Bu konuşma bizi manipüle etmek için yapılmış olduğu bariz belli ve geçenki video da kutsal boru hakkında gelen yorumlar okunurken kutsal şeritin kızarması gösteriyor ki kutsal boru ve kutsal şerit bağlantılı ve kutsal şerit, kutsal borudan pek haz etmiyor. ve geldik en önemli kısımlara. Benim teorime göre kutsal şerit, kutsal borunun 3. seviyeye geçmiş halidir. boru 3. seviyeye geçtiğinde, çok güçlendi,yozlaştı ve eski güçsüz halinden nefret etmeye başladı.Ve bu video da görüyoruz kutsak şerit daha da güçlenmiş ve daha da güölenecek Fark ettiyseniz hapishane olaylarından sonra yaşanan tımeskıpten sonra kutsal boru ortadan kayboldu ve yine bu tımeskipten sonra tüm bu garip olaylar yaşanmaya başladı. Bu da gösteriyor ki bizim bilmediğimiz zamanda yaşanmış 'Porçay' ın bizim Poraçayı devirmesi. Peki neden bu 'Porçay' başka bizim paralel evrene gelme ihtiyacı duydu? Bunun cevabı ise kutsal şeritle 'Porçay' ın kendi evrenini bozmuş olması. Nasıl bozduğu hakkında hala araştırıyorum ama bazı düşüncelerim var. Porçay porçaylığını yitirimiş olup evrenini bozmuş olabilir ama bu sadace bir düşünce. Uyan ey şanlı burdur halkı. Karşımızdaki ultrolldan daha büyük bir tehdit. Bu evren de bozulmadan uyanmalıyız.
Erkanı değil Ömeri istiyoruuz
@@erens481 ok
okumaya usendim
kardeşim çok mantılısın ama bence porçay hala aynı porçay kutsal led ışık kutsal boruyu yenip porçayın zihnine girdi ya da porçaya kendini dikte etti çünkü porçaya kutsal boru sorulduğunda porçay kutsal boruyu inkar etti fakat sanki söyledikleri ona ezberletilmiş gibiydi .(Ya da sadece odasını yeniledi etti.)
Adam haklı burdurland ordusunu geri toplamalıyız
ilkokuldayken disney channel dizilerindeki oyuncuların yabancı olduklarını biliyodum ama diziyi kendi dillerinde çekip sonradan üzerine türkçesini okuduklarına ya da biz anlayalım diye türkçesini de çektiklerine inanıyodum. seslendirmesi güzel olanların da türkçesinin daha iyi olduğunu düşünüyodum (' :
benim selena gomezin turk olmadıgını anlamam sancılı bi donemdi
Serinin ikinci videosunu iki sene sonra çeken koca yürekli Porçay.
30 fps son videolarda göze çok batmaya başladı ya
6-7 yaslarindayken sesimin normal biz kizin sesine gore kalin oldugunu dusunmustum bu yuzden kendimi bi sure boyunca erkek sandim..
eskicileri çoçuk kaçıran örgüt sanıyordum aşşağıda oynarken eskiciyi duyduğumuz zaman saklanarak birbirimize sarılıyorduk
küçükken bizde öyle yapiyorduk ablam bir kere heykel taklidi yapmisti , onu heykel sanıp kacirmasinlar diye
@@esmar7575 eskicilerin çocukları için kabus lan bu babanın mesleğini soruyorlar eskici diyorsun herkes babanı çocuk kaçırıcısı mafya biri sanıyor. Zamanında korkmayan yoktur ama.
5:53 ve kaplumbağa 11 -12 yıl sonra intikam için geri döner
Doğduğun ev kaderindir
12:03 Türk değilmiymiş nası ya
Büyük ihtimalle "sadakatsiz" olurdu... Aciklamaya gerek yok bence
11:23 Hasss Çok İyidi Be
berenkemal
@@bosinsan4780 berenkemal Flemenkçe de ayı şablonu demekmiş
Porcay video da stopmotion gibi hareket ettiğini düşünen tek kişi ben miyim?
Büyüyünce herşey daha güzel olacak sanardım...
~her şeyin özeti~
7:07 ben dükkanın içinden eve giriliyo sanıyodum
Öyle değilmi zaten...
Sonunda. Asırlık bekleyiş bitti.
2:34 lütfen hayata devam etmek için 200 mb yer açınız.
Ailem bir dizi olsaydı kesinlikle ''Geniş Aile'' olurdu. Diziyi her izlediğimde ulan bunlar aynı biz derdim. Her işi batıran ama herkesin sevdiği abim, sürekli abimle gezen avare arkadaşı, eşini çok seven ayrıca sürekli abimle didişen ablam, ablama aşık dürüst devlet memuru bir enişte, bütün mahalleye abilik yapan esnaf babam, ne yaparsak yapalım arkamızda duran annem ve zeki ama sürekli salak salak işler yapan ben. Bütün karakterler ince ayrıntılara kadar birebir aynı.
Bu anlattıkların Türkiye'deki insanların yarısının aynısı sizin aileyle alakası yok yani
@@shhhhhhhhhh1045 Demek kendi ailesine benzetiyormuş
zekai agam
Yapıştırr!!!
ulvi
1. Videoyu 100 kes fln izlemiştim ikinci… mukemmel, ve porçay kendi hikayesini 2. Kez anlatıyor..
Öğretmen anısı dimi
@@tevfikaltaycicek7613 aynen
orda öğretmenin arka saçlarının arasından gözünü görmeye çalıştıklarını söylemişti
Ailem bir dizi olsaydı adı kesinlikle "geçinemeyenler" olurdu evdeki kimse kimseyle anlaşamıyor amk
@@nordesamk sen sormadın ama porçay sordu
@@nordesamk sence senin sorup sormaman ne kadar umurumda
🚬
geçinemeyenler evet ama oyle değil maddi anlamda geçinemeyenler knk
@@kidlaroii o da var xksknxpsjxoshxksjxj
güneşin milyar milyon yıl sonra patlayacağını öğrendikten sonra kriz geçirmiştim, ağlamıştım
6:50 porcayin videosuna da ciktim...gorev tamamlandi asker artik olebilirim O7
O7
8:47 benim de buna benzer bir yanılgım vardı:
Kuzeyde kış yaşanırken güneyde yaz yaşanıyor ya mesela, ben de ekvator çizgisinin olduğu yerde bir tarafın çöl gibi bir tarafın basbaya karla kaplı olduğunu sanardım. (Yani mevsim değişiminin ekvator çizgisinden geçer geçmez gerçekleştiğini sanardım) "Ulan öyle şey mi olur?" diyordum arada ama yine de uzun süre öyle olduğunu düşündüm.
Haha
Hmm, küçükken "televizyonların" (o sıralar televizyonlar tüplüydü) içinde insanların ve çizgi film karakterlerinin olduğunu dusunurdum. Bir gün televizyonun içini açmamız gerekti ve o sıra hayatımın en mutlu aniydi, çünkü televizyonun içinde Doremon'u görebileceğimi düşünmüştüm ve televizyon açıldığında, içinde hiç bir şey yoktu.
Aktifliğiniz gözlerimizi kör ediyor erkan bey.
Erkan kim
@@Sefawtr erkan erkandır gerisi erkandır
12:16 ben de Yozgat Sorgun'luyum
çocukken uyuduğumda 2 evrenin olduğunu birinin sadece gece diğerinin sadece gündüz olduğunu ve uyuduğumda o evrenlere gidip geldiğimi sanıyordum☠️
evde boş boş yatarken o gelen bildirim
aynısıı lan
bizene kanka bizene amk
A-bu-ne Kazanmak isteyen Varsa Oynatma Listeme Bir baksın
@Hoster_Mamiezik youtube dilencisi
@HOSTER MAMI Kral sende bi s...
3:16 sanırım kardeşime bahşedilmedi içinden barbie oynayamıyor bağırıp duruyor..
Sınavda zorluk çeker
Bitti diye üzülmeyin, yaşandı diye sevinin!
~Erkang
S-sanırım artık üçüncü gözüm açıldı...
@@animasyoncubase WĞSKWPSLEĞSLEPSĞEKDPEĞE
@@animasyoncubase riquell çalmaya başlıyor*
2:26 aslında doğru,ortalama insan beyni 2.5 pb lık bir hafızaya sahip buda facebook daki tüm fotoğraflarla eşdeğer.
2.5 pb = 2 500 000 gb
Küçükken cansız mankenlerin gerçek insanlardan yapıldığını sanıyordum, hatta bazı awm lerde boş boş cansız mankenlerle konuşuyodum ve (anneme ben nezaman cansız manken olcam )diye sorduğumda büyük bir hayal kırıklığıyla gerçeği öğrendim.
14:10 bu doğru! 🇬🇷🏊♀️
Küçükken televizyon internete bağlanırken hep "oturum açılıyor" diye bir yazı çıkıyordu ben de aklımdan politikacılar TBMM de benim internete bağlanıp bağlanmamam konusunda oturum açıp tartışıyorlar gibi bir senaryo geçiriyordum ve bu kadar ciddi bir olaya sebep olmamak için televizyonu kapatırdım.
Ailem bir dizi olsa kesin "Aman duymasın" adında komedi türü olurdu herhalde. Ailede dürüst bir varlık daha yok, buna akrabalarım da dahil. Ayrıca her gün alt komşudan gülme sesleri yüzünden uyarı yiyoruz. Güzel dizi çıkardı.
bence türkçe katilleri olsun
Ay çok kıskandım 😗👿 o değilde harbi kıymetini bil 😌
En azından gülüyorsunuz :D
Öyle bi dizi var zaten
@@Kenx140 oha harbi mi? Dizilerden çok uzak bi hayatım var. Her gün yeni bir bilgi :D ŞALDŞS
Ölünce spectator moda geçildiğini ve kıyamet kopana kadar dünyayı izlediğimizi sanıyordum. Babaaannem ölünce cenazesini izlediğini, istediği zaman istediği yere gidip orayı izlediğini, bazen yakınlaşıp uzaklaştırdığını sanıyordum.
Belki gerçekten öyledir abi bilmiyoruz ki.
Tüm insanların "erkek" olarak dünyaya geldiğini ve sonrasında sünnet olup, kadına donustuklerini düşünüyordum. Erkek olan kişilerinse, sünnet olmayan ve seçilmiş kişiler olduklarını düşünüyordum. Kardeşim sünnet olacağı zaman, "Kadın olacaksın" diyerek onu aglatmistim...
KADIN OLCAKSIN KSŞSKDŞSDKEŞDÖSC
ben ilkokuldayken hava olmayan her ortamda o ortamdaki şeylerin uçuştuğunu sanıyordum. Bunu deneyimlemek için bir şişenin içine bir top atıp şişedeki bütün havayı çıkarmıştım. top uçmadığında yer çekimi kavramını öğrendim 👍
Şişedeki tüm havayı nasıl çocuk halinle vakumladın ya..
13:25 de ki itirafı bende şimdi öğrendim
bende biz ingilizce öğreniyorsak diğerleride türkçe öğreniyor sanıyordum
Çerçeveli fotoraflardakileri hareketsiz insan sanıyordum, bir tanesi kırılınca gerçeği öğrendim...
bizim hayat o kadar sıkıcı ki dizi yapmaya kimse tenezzül bile etmezdi
ailem bir dizi olsaydi adi kesinlikle "american horror story" olurdu. evde herkesin bir ofke kontrol sorunu ve dayak fantezileri var.
dayak fantezileri... kulağa o kadar da kötü gelmiyo-
isim yorum uyumu...
Senin adına üzüldüm, umarım sana bunu yapanlar cezalarını çeker
9:17 ...öyle değil mi zaten? Lütfen bu yaşıma kadar kandırılmış olmiyim