Tillo Medresesinde zikir! Şeyh Molla Bedreddin'in Tillo'daki medresesinde zikir yaptık. Zikir tv

Поділитися
Вставка
  • Опубліковано 12 вер 2024
  • Tilloda Şeyh Molla Bedreddinin medresesinin avlusunda zikrettik. Hacı Osman Baba çok güzel ilahiler söyledi . Zikir tv
    #Zikirtv #zikir #kürtçekaside

КОМЕНТАРІ • 105

  • @mehmetsezgin1060
    @mehmetsezgin1060 4 роки тому +7

    ALLAH IM _YOK BÖYLE BİR SES KURBAN OLAYIM SANA HACI OSMAN

  • @husderdem5336
    @husderdem5336 3 роки тому +2

    MasaAllah barekAllah Rabbim ehli sunnet alimleri basimizdan eksik etmesin dualari ummetin ustunde
    ALLAH CC RAZI OLSUN

  • @kadircizik8388
    @kadircizik8388 4 роки тому +6

    MaşAllah maşAllah maşAllah Siverek'te bulunan seyhlerimiz de Sultan Memduh Soyundan geliyorlar Cenabı Allah Böyle alimlerimiz sen fayda etmemizi sağlasın insAllah

  • @zuzuzuzu4538
    @zuzuzuzu4538 3 роки тому +1

    Slm olsun Allah yolunda gidenlere selam olsun yükleri ağır herseyi görmek bilmek ne zordur rabbim yolunda gitmeyi bizde nasip etsin maşallah sübhan allah 🌹🌹🌹🌹🌹

  • @titiztitiz2843
    @titiztitiz2843 4 роки тому +15

    Bilmeyenler ne bilsin sizi bilenlere selam olsun.

    • @Salihseven549
      @Salihseven549 2 місяці тому

      siz hiç bir hakikati biliyorsunuz

    • @Salihseven549
      @Salihseven549 2 місяці тому

      Müminin davası, iman-ı billah, marifetullah, muhabbetullah, zevk-i ruhani ve ona bağlı cümle ibadetleri anlatmaktır. Mümin, iman-ı billah, marifetullah, muhabbetullah, zevk-i ruhani, erkan-ı imaniye ve esasat-ı İslamiyenin cümlesini sevmek için yaratılmış. Mümin-i hakiki, kendi mesleğinin muhabbetiyle sergerdan olduğu için başkalarıyla uğraşmaz, onları çürütmeye çalışmaz. Kâinat kadar kalbimiz olsa da hepsini muhabbetullaha tahsis etmekle mükellefiz.

  • @sebgem5967
    @sebgem5967 3 роки тому +1

    Trabzondan keramet sahibini sevenlere selam olsun

  • @seyithanseydaoglu6369
    @seyithanseydaoglu6369 4 роки тому +2

    allahiniza kurban rabbim istiyen herkese nasip etsin bu güzel ilmi benim oglumuda

  • @y_0723_h
    @y_0723_h Місяць тому

  • @ugurozak6440
    @ugurozak6440 6 років тому +8

    Canımdan değerli şeyh’im ❤️

    • @ertugrulgazi3295
      @ertugrulgazi3295 5 років тому +1

      O canı sana şeyhin değil Allah verdi! Allah akıl fikir hidayet versin sana

    • @norespectfckpeace5513
      @norespectfckpeace5513 4 роки тому

      @@ertugrulgazi3295 O OYLE BİŞEY Mİ DEDİ

    • @serefhanercan5802
      @serefhanercan5802 3 роки тому

      @@ertugrulgazi3295 sahabiler peygamber efendimize s.a.v e anam babam sana feda olsun derlerdi ona getirirsen sahabilere o canı peygamber efendimiz vermedi allah c.c verdi arkadaş sevgisinden ve saygısından böyle dile gerirmiş olabilir ☝🏻😉

  • @koyevi5004
    @koyevi5004 2 роки тому +1

    Aleykümselam

  • @resphesp5645
    @resphesp5645 2 роки тому

    Maşaallah barekellah

  • @MehmetSyr-hn1mv
    @MehmetSyr-hn1mv 3 місяці тому

    Bunlar ne yapiyor bilen varmı

  • @neclamiyusuf7967
    @neclamiyusuf7967 4 роки тому

    Hey kurban maşşallah

  • @eypiyoeypiyo2798
    @eypiyoeypiyo2798 3 роки тому +3

    Bu zikir değil eğlencedir. Böyle eğlenmekte sıkıntı yoktur. Gayette güzel bir eğlence. Ama buna zikir denilmesi uygun değildir. Zikir farklıdır.

  • @ferhatyildirim9803
    @ferhatyildirim9803 5 років тому +3

    Cok güzel MaşaAllah .elhamdulillah böyle zatlar olduktan sonra ehli sünneti kimse yıkamaz ❤️🌹🌹

    • @sahincicek1779
      @sahincicek1779 3 роки тому

      Ehli sünnet bu değil .güzel ilahi söylüyorlar deseniz belki eyvallah bu zikir veya ibadet değil .basitleslemeyin .

    • @Jeotrmanimatiobs
      @Jeotrmanimatiobs 3 роки тому

      @@sahincicek1779 kastım ilahiler değil,Bitlis’in Ehlisünnet alimleri idi

    • @Jeotrmanimatiobs
      @Jeotrmanimatiobs 3 роки тому

      Tabiki aşkları güzel

    • @sevimyasar8104
      @sevimyasar8104 3 роки тому

      Bu mu Allah'ın dini " Siz aklınızı kullanmazmısınız?" soran Allah size günü gösterecek.

    • @sevimyasar8104
      @sevimyasar8104 3 роки тому

      Kimin düğününü yapıyorsunuz ümmet bu haldeyken

  • @davutdincel299
    @davutdincel299 3 роки тому

    İbadet etmek isteyen hangi dilde olursa olsun cennete gırme vesilesidir

  • @Pir.14
    @Pir.14 2 роки тому

    Medresenin telefonu varmı

  • @ozan5651
    @ozan5651 Рік тому

    Bu medresede öğrenciler için yatacak yer var mı acaba?

    • @abdullah7666142
      @abdullah7666142  Рік тому +1

      Var tabi. Çok donanımlı bir yer. Çok kaliteli eğitimleri var

    • @ozan5651
      @ozan5651 Рік тому

      @@abdullah7666142 Cevabınız için Allah sonsuz razı olsun inşallah..

    • @ozan5651
      @ozan5651 Рік тому

      En kısa zamanda oraya geleceğim inşallah Allah'ın izniyle..

    • @ozan5651
      @ozan5651 Рік тому

      Siirt Tillo mu orası acaba?

    • @abdullah7666142
      @abdullah7666142  Рік тому +1

      @@ozan5651 Evet. İlçede sadece medreseler var neredeyse

  • @yldzerarburnu8602
    @yldzerarburnu8602 3 роки тому

    Maneviyat parlıyor maşeeallah.

  • @mehmeteminbingol5401
    @mehmeteminbingol5401 3 роки тому

    MaşaAllah Allah kabuletsin

  • @libragemini1389
    @libragemini1389 2 роки тому

    Hani Rabbi, İbrahim'i bazı kelimelerle imtihana çekmiş, o da onların hakkını vermişti de Rab şöyle demişti: "Seni insanlara önder yapacağım." İbrahim, "Soyumdan birilerini de" deyince Allah: "Benim ahdim zalimlere ulaşmaz." buyurdu.
    125 Hatırla o zamanı ki, biz o evi insanlar için sevap kazanmaya yönelik bir toplantı yeri ve güvenli bir sığınak yaptık. Siz de İbrahim'in makamından bir dua/namaz yeri edinin. İbrahim ve İsmail'e şu sözü ulaştırmıştık: "Tavaf edenler, kendini ibadete verenler, rükû-secde edenler için evimi temizleyin!"
    126 İbrahim şöyle yakarmıştı: "Rabbim! Şu kenti güvenli bir kent yap, halkının Allah'a ve âhiret gününe inananlarını çeşitli ürünlerle rızıklandır." Rab dedi ki: "Küfre sapanları az bir nimetle rızıklandırır, sonra da ateş azabına itiveririrm. Ne kötü bir dönüş yeridir o!"
    127 İbrahim'in, İsmail'le birlikte, o evin ana duvarlarını yükselterek şöyle yakardıkları zamanı da an: "Rabbimiz, bizden gelen niyazları kabul buyur; sen, evet sen, Semî'sin, her şeyi çok iyi duyarsın; Alîm'sin, her şeyi çok iyi bilirsin."
    128 "Rabbimiz! Bizi, sana teslim olmuş iki müslüman/Allah'a teslim olan kıl. Soyumuzdan da sana teslim olan müslüman bir ümmet oluştur. Bize ibadet yerlerimizi göster, bizim tövbemizi kabul et! Sen, evet sen, Tevvâb'sın, tövbeleri cömertçe kabul edersin; Rahîm'sin, rahmetini cömertçe yayarsın."
    129 "Rabbimiz! İçlerinden onlara, senin ayetlerini okuyacak, kendilerine Kitap'ı ve hikmeti öğretecek, onları temizleyip arındıracak bir resul gönder. Sen, evet sen, Azîz'sin, tüm ululuk ve onurun sahibisin; Hakîm'sin, tüm hikmetlerin kaynağısın."
    130 Öz benliğini beyinsizliğe itenden başka kim, İbrahim'in milletinden yüz çevirir? Yemin olsun ki biz onu dünyada seçip yüceltmiştik. Ve o, âhirette de barış ve iyilik sevenlerden biri olacaktır elbette...
    131 Rabbi ona, "Müslüman olup bana teslim ol!" dediğinde o şu cevabı vermişti: "Teslim oldum âlemlerin Rabbi'ne!"
    132 İbrahim de oğullarına şunu vasiyet etti, Yakub da: "Oğullarım! Allah sizin için bu dini seçmiştir. O halde ancak müslümanlar olarak can verin."
    133 Yoksa siz, Yakub'a ölümün gelip çatışına tanıklar mıydınız? Hani, oğullarına şunu sormuştu: "Benden sonra neye ibadet edeceksiniz?" Cevapları şu olmuştu: "Senin ilahına, ataların İbrahim'in, İsmail'in, İshak'ın ilahına, tek ve biricik olan ilaha kulluk edeceğiz; biz yalnız O'na teslim olanlarız."
    134 İşte bunlar bir ümmetti, gelip geçtiler. Kazandıkları kendilerinindir. Sizin kazandıklarınız da sizin olacaktır. Siz onların yapıp ettiklerinden sorguya çekilmeyeceksiniz.
    135 "Yahudi yahut Hıristiyan olun ki doğruya kılavuzlanasınız." dediler. De ki: "Hayır, öyle değil. Şirk ve yozlaşmadan uzak bir biçimde, İbrahim milletinden olalım. O, şirke bulaşanlardan değildi."
    136 Şöyle deyin: "Allah'a, bize indirilene, İbrahim'e, İsmail'e, İshak'a, Yakub'a, onun torunlarına indirilene, Mûsa'ya ve İsa'ya verilene ve diğer nebilere verilene inandık. Bunlar arasından hiç kimseyi ayırmayız. Biz yalnız O'na/Allah'a teslim olanlarız." ( Bakara suresi) / Hani, İbrahim de şöyle yakarmıştı: "Rabbim, göster bana, nasıl diriltiyorsun ölüleri?" "İnanmadın mı?" diye sordu. "İnandım, dedi, ancak kalbimin tatmin olması için ..." Allah dedi ki: "Kuşlardan dört tane al, onları kendine ısındırıp alıştır. Sonra her dağın üstüne onlardan bir parça koy. Sonra da onları çağır. Koşarak sana geleceklerdir. Bil ki Allah Azîz'dir, Hakîm'dir.
    Bakara, 260./ Allah'ın kendisine mülk ve saltanat verdiğini iddia ederek/Allah kendisine mülk- saltanat verdiği için, Rabbi hakkında İbrahim'le çekişeni görmedin mi? İbrahim şöyle demişti: "Benim Rabbim odur ki, hayat verir ve öldürür." O da şöyle demişti: "Ben de hayat veririm, ben de öldürürüm." İbrahim, "Allah, Güneş'i doğudan getiriyor, hadi sen onu batıdan getir!" deyince, küfre sapan o adam apışıp kalmıştı. Allah, zalimler toplumunu doğruya ve güzele kılavuzlamaz.
    Bakara, 258./ Yoksa siz, "İbrahim, İsmail, İshak, Yakub ve torunları Yahudi yahut Hıristiyanlardı" mı diyorsunuz? Söyle onlara: "Siz mi daha bilgilisiniz yoksa Allah mı?" Allah'tan kendine ulaşmış bir tanıklığı gizleyenden daha zalim kim vardır! Allah, yapmakta olduklarınızdan habersiz değildir.
    Bakara, 140./ Ey Ehlikitap! İbrahim hakkında neden çekişiyorsunuz? Tevrat da İncil de ondan sonra indirildi. Hâlâ aklınızı işletmeyecek misiniz?
    Âl-i İmrân, 65./İşte siz böyle insanlarsınız! Hakkında biraz bilginiz olan şeyde çekişmeye girdiniz. Peki, hakkında hiçbir bilginiz olmayan şeyde neden tartışmaya giriyorsunuz? Allah bilir ama siz bilmezsiniz.
    Âl-i İmrân, 66./İbrahim ne bir Yahudi idi ne de bir Hıristiyan. O, sadece Hanîf bir müslümandı/Allah'a teslim olandı. O müşriklerden değildi.
    Âl-i İmrân, 67./Şu bir gerçek ki, insanların İbrahim'e gönülce en yakın olanları, elbette ona uyanlar, bu peygamber, bir de iman sahipleridir. Allah, müminlerin Velî'sidir.
    Âl-i İmrân, 68./De ki: "Allah'a, bize indirilene, İbrahim'e, İsmail'e, İshak'a, Yakub'a, torunlarına indirilmiş olana, Mûsa'ya, İsa'ya ve diğer nebilere Rablerinden verilmiş bulunana inandık. Onlardan hiçbirini ötekinden ayırmayız. Biz O'na teslim olanlarız."
    Âl-i İmrân, 84./
    85 Kim İslam'dan/Allah'a teslim olmaktan gayrı bir din ararsa artık o, ondan asla kabul edilmeyecektir. Ve o, âhirette hüsrana düşenlerdendir.
    86 İmanlarından, resulün hak olduğuna tanıklık ettikten ve kendilerine ayan-beyan deliller geldikten sonra küfre sapmış bir topluluğa Allah nasıl kılavuzluk eder? Allah, zalimler topluluğuna yol göstermez.
    87 İşte böylelerinin cezası: Allah'ın, meleklerin ve tüm insanların laneti üzerlerine!
    88 O lanet içinde sürekli kalacaklardır. Ne azap hafifletilecektir onlardan ne de yüzlerine bakılacaktır onların.
    89 Ondan sonra tövbe edip hallerini düzeltenler müstesna. Hiç şüphesiz, Allah, çok affedici, çok merhametlidir.
    90 İmanlarından sonra küfre sapmış, sonra da küfürde daha da azıtmış olanların tövbeleri asla kabul edilmeyecektir. Onlar, sapıkların ta kendileridir.

  • @yldzerarburnu8602
    @yldzerarburnu8602 3 роки тому

    Buraya metalccileri koysaydınız beyeniler yağardı.

  • @turanoglakc6415
    @turanoglakc6415 2 роки тому +1

    Efendi ye selam olsun

  • @ahmetermis1810
    @ahmetermis1810 3 роки тому

    Kanalımdaki kaside Mevlüt ve ilahilere bakabilirsiniz 🤲🏻

  • @elifdulger324
    @elifdulger324 5 років тому +1

    Bozukluk nerede bizi aydınlatın

    • @sahincicek1779
      @sahincicek1779 3 роки тому

      Deveye sormuşlar neren eğri diye .nerem doğruki demiş

    • @huseyinsubas7727
      @huseyinsubas7727 3 роки тому

      Sence allahın Resullu büle bir zikir yapmmışm abı

    • @Osmanli715
      @Osmanli715 3 роки тому +1

      Bozukluk bunların itikatında... Bunların itikadı bozulmuş.

    • @mehmetislam5139
      @mehmetislam5139 3 роки тому

      Bu allahin resulunun yapmadiggi sahabelerin yapmadigi bidatlerden ve bidatler insani cehenneme goturur

  • @turanoglakc6415
    @turanoglakc6415 2 роки тому +1

    İslamda ırk ayrımı günah ama Türkçe de video atarsanız sevşnşrim devir kardeşlik devri

    • @abdullah7666142
      @abdullah7666142  2 роки тому +1

      Tabi ki. Atıyorum zaten denk geldikçe kardeşim

  • @ebuyusuf6472
    @ebuyusuf6472 3 роки тому +1

    Allah rasulü böyle bir şey yapmamıştır.

  • @libragemini1389
    @libragemini1389 2 роки тому

    Biz azaba uğratılacak değiliz."
    Şu’arâ, 138./ Onu bu şekilde yalanladılar, biz de onları helâk ettik. Bunda elbette bir ibret var. Ama onların çoğu müminlerden değildi.
    Şu’arâ, 139./ Kuşkusuz, senin Rabbin mutlak Azîz, mutlak Rahîm'dir.
    Şu’arâ, 140./ Ve senin Rabbin mutlak Azîz, mutlak Rahîm'dir.
    Şu’arâ, 159./Dedi: "Şu bir dişi devedir. Onun su içme hakkı var. Belli bir günde su içme hakkı da sizin."
    Şu’arâ, 155./ Kâf, Hâ, Yâ, Ayn, Sâd.
    Meryem, 1. / Evlerinizde Allah'ın ayetlerinden ve hikmetten okunanları hatırlayın. Kuşkusuz, Allah Latîf'tir, Habîr'dir.
    Ahzâb, 34./ O gün, ağızlarını mühürleyeceğiz. Bize elleri konuşacak, ayakları da kazanmış olduklarına tanıklık edecek.
    Yâsîn, 65./ Dilesek, gözlerini siler, onları elbette kör ederiz. O zaman yola koyulmak isterler ama nasıl görecekler?
    Yâsîn, 66./Biz o peygambere şiir öğretmedik. Şiir ona yaraşmaz/layık olamaz da. Ona vahyedilen, bir öğütten ve apaçık bir Kur'an'dan başka şey değildir;
    Yâsîn, 69./ Diri olanı uyarsın ve gerçeği örten nankörler/inkârcılar aleyhine söz hak olsun diye indirilmiştir.
    Yâsîn, 70./ Görmediler mi, ellerimizin yapıp ettiklerinden, kendileri için nice hayvanlar yarattık da onlar, bu hayvanlara sahip oluyorlar.
    Yâsîn, 71./ O hayvanları bunlara boyun eğdirdik. Onlardan binekleri vardır ve onlardan bir kısmını da yiyorlar.
    Yâsîn, 72./Şöyle diyecekler: "Vay başımıza gelene! Kim kaldırdı bizi mezarımızdan? Rahman'ın vaat ettiği işte bu! Peygamberler doğru söylemişler."
    Yâsîn, 52./Topu topu korkunç titreşimli bir tek ses. Ve bakmışsın, hepsi birden huzurumuzda divan durmaktadır.
    Yâsîn, 53./ O gün hiçbir canlıya, hiçbir şekilde haksızlık edilmez. Sizler, sadece yapıp ettiklerinizin karşılığı olarak cezalandırılırsınız.
    Yâsîn, 54./ Rahîm Rab'den bir de sözlü selam!
    Yâsîn, 58./ Ey günahkârlar! Bugün şöyle ayrılın!
    Yâsîn, 59./Ey âdemoğulları! Ben size, "Şeytana kulluk etmeyin, o sizin için açık bir düşmandır!" demedim mi?
    Yâsîn, 60. / "Bana ibadet edin, dosdoğru yol budur!" demedim mi?
    Yâsîn, 61./ Yemin olsun, şeytan, içinizden birçok nesli saptırmıştı. Aklınızı hiç işletmiyor muydunuz?
    Yâsîn, 62./ Sâd. Zikir/öğüt/uyarı dolu Kur'an'a yemin olsun ki,
    Sâd, 1./ İş hiç de onların sandığı gibi değil! O küfre sapanlar bir gurur, ayrılık ve bütünden kopuş içindedirler.
    Sâd, 2./ Kendi içlerinden kendilerine bir uyarıcı geldi diye şaşıp kaldılar. Ve şöyle dedi bu nankörler: "Bu adam yalanlar düzen bir büyücü..."
    Sâd, 4./ Mûsa dedi: "Ben, hesap gününe inanmayan her kibirliden, benim de Rabbim sizin de Rabbiniz olana sığındım."
    Mü’min, 27./ İman etmiş olan bir adam dedi: "Ey toplumum, sizin üzerinize, diğer topluluklarınki gibi bir günün gelmesinden korkuyorum;
    Mü’min, 30. / "Ey toplumum, sizin adınıza o bağırıp-çağrışma gününden korkuyorum."
    Mü’min, 32./ "Bir gündür ki o, sırtınızı dönerek kaçmaya çalışırsınız fakat Allah'a karşı sizi koruyacak kimse olmaz. Allah'ın saptırdığının, yol göstereni yoktur."
    Mü’min, 33./Yemin olsun, daha önce Yûsuf da size açık-seçik mesajlar getirmişti de onun size getirdikleri hakkında hep kuşku duymuştunuz. Daha sonra o ölünce de şöyle demiştiniz: "Allah ondan sonra bir daha asla resul göndermez." Allah, sınır tanımaz kuşkucuları işte böyle saptırır.
    Mü’min, 34./ Kendilerine gelmiş bir kanıt olmaksızın Allah'ın ayetleri hakkında mücadele edenlerin durumu, hem Allah katında hem de inananların katında büyük bir öfke konusu olmuştur. Allah, tüm zorba, kibirli kalpler üzerine işte böyle mühür basıyor.
    Mü’min, 35./Firavun dedi ki: "Ey Hâmân, sebeplere ulaşabilmem için bana yüksek bir kule yap!"
    Mü’min, 36./Mûsa, katımızdan hakkı onlara getirince, şöyle dediler: "Onunla beraber iman edenlerin erkek çocuklarını öldürün, kadınlarını hayata salın/kadınlarına uygunsuzca davranın/kadınlarının rahimlerini yoklayın!" Ama inkârcıların tuzağı hep boşa çıkmıştır.
    Mü’min, 25./ Yemin olsun, Mûsa'yı da ayetlerimizle ve apaçık bir kanıtla göndermiştik.
    Mü’min, 23./ Şanı yücedir o kudretin ki; gökte burçlar yarattı, orada bir kandil ve ışık yansıtıcı bir ay oluşturdu.
    Furkân, 61./ Rahman'ın kulları, yeryüzünde böbürlenmeden/rahatsız etmeden yürüyen kişilerdir. Cahiller onlara hitap edince, "Selam!" derler.
    Furkân, 63./Geceleri, Rableri huzurunda secde ederek, ayakta durarak geçirirler.
    Furkân, 64./ Ve şöyle yakarırlar: "Rabbimiz, cehennem azabını bizden uzak tut! Doğrusu, onun azabı inatçı ve yapışkandır."
    Furkân, 65./Ne kötü bir durak yeridir o, ne kötü bir dinlenme yeri!
    Furkân, 66./Onlara, "Rahman'a secde edin!" dendiğinde şöyle derler: "Rahman da neymiş? Senin emrettiğin şeye secde eder miyiz hiç?" Ve bu söz onların nefretini artırdı.
    Furkân, 60./ Biz seni sadece müjdeci ve uyarıcı olarak gönderdik.
    Furkân, 56./ De ki: "Onun karşılığında sizden bir ücret istemiyorum; ancak Rabbine varmak için bir yol tutmayı dileyenler istiyorum."
    Furkân, 57./ O hiç ölmeyecek diriye, o Hayy olana dayanıp güven, O'nu överek tespih et! Kullarının günahlarından O'nun haberdar olması yeter!
    Furkân, 58./ Gökleri, yeri ve bunlar arasındakileri altı günde yaratıp sonra arş üzerinde egemenlik kuran O'dur. Rahman'dır O. Haberdar olana sor O'nu.
    Furkân, 59./Tövbe ederek inanan ve hayra/barışa yönelik bir iş yapan müstesna. Allah, böylelerinin kötülüklerini güzelliğe dönüştürür. Allah Gafûr'dur, Rahîm'dir.
    Furkân, 70./ Kim tövbe edip hayra ve barışa yönelik iş yaparsa, hiç kuşkusuz tövbesi kabul edilmiş olarak Allah'a döner.
    Furkân, 71./ Onlar yalana tanıklık etmezler/yalan söze kulak vermezler. Boş lakırdıya rastladıklarında soylu bir tavırla geçip giderler.
    Furkân, 72./ Rablerinin ayetleri kendilerine hatırladıldığında, kör ve sağırlar gibi onlar üzerine kapanmazlar.
    Furkân, 73./ Onlar şöyle yakarırlar: "Rabbimiz, eşlerimizden ve çocuklarımızdan bize göz aydınlığı bağışla. Bizi takvaya sarılanlara önder kıl."
    Furkân, 74./ İşte bunlar, sabretmiş olmalarına karşılık yüksek konaklarla ödüllendirilirler. Ve o konaklarda sağlık dileğiyle ve selamla karşılanırlar.
    Furkân, 75./ Orada sürekli kalacaklardır. Ne güzel konak yeri, ne güzel dinlenme yeri!"
    Furkân, 76./ De ki: "Duanız/davetiniz yoksa, Rabbim sizi ne yapsın? Yalanladınız; bu yüzden azap kaçınılmaz olacaktır."
    Furkân, 77./ 1 Rahman ve Rahîm Allah'ın adıyla...
    2 Hamt, âlemlerin Rabbi Allah'adır.
    3 Rahman'dır, Rahîm'dir O.
    4 Din gününün Mâlik'i/ sultanıdır O...
    5 Yalnız sana ibadet ederiz ve yalnız senden yardım dileriz.
    6 Dosdoğru giden yola ilet bizi...
    7 Kendilerine nimet verdiklerinin, üzerlerine gazap dökülmemişlerin, karanlığa/şaşkınlığa saplanmamışların yoluna... ( Fatiha ) ./ 1 Elleri kurusun Ebru Leheb'in; zaten kurudu ya!
    2 Ne malı kurtardı onu ne de kazandığı.
    3 Alevli bir ateşe yaslanacaktır o;
    4 Karısı da,
    5 Odun hamalı olarak. Gerdanında bir ip olacaktır onun, en sağlam fitillisinden... ( Tebbet ) ./ İnsan, Rabbine karşı gerçekten çok nankördür!
    Âdiyât, 6./ Ve kendisi de buna iyiden iyiye tanıktır.
    Âdiyât, 7./ Bilmez mi ki o, kabirler içindekiler dışarı fırlatıldığında,
    Âdiyât, 9./ Göğüslerin içindekiler derlenip toplandığında,
    Âdiyât, 10./ Hiç kuşkusuz, o gün, Rableri onlardan iyice haberdar olacaktır.
    Âdiyât, 11./ rüku edenler ile beraber rükü ediniz . / Şu bir gerçek ki, iman edenlerden, Yahudilerden, Hıristiyanlardan, Sâbiîlerden Allah'a ve âhiret gününe inanıp barışa ve hayra yönelik iş yapanların, Rableri katında kendilerine has ödülleri olacaktır. Korku yoktur onlar için, tasalanmayacaklardır onlar.
    Bakara, 62./ İman edip hayra ve barışa yönelik işler yapanlar ise cennetin dostudurlar. Onlar da onun içinde sürekli kalacaklardır.
    Bakara, 82. İsrailoğullarından şöyle bir söz de almıştık: Allah'tan başkasına ibadet etmeyin, anne-babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara iyilik ve güzellikle davranın. İnsanlara güzeli ve güzelliği söyleyin. Namazı/duayı yerine getirin, zekâtı verin. Bütün bunlardan sonra siz, pek azınız müstesna, sırt çevirdiniz. Hâlâ da yüz çevirip duruyorsunuz.
    Bakara, 83.

  • @kaderorucli3437
    @kaderorucli3437 4 роки тому

    Rabbim nazarlardan saklasın inşallah

  • @dondukocyigit5784
    @dondukocyigit5784 3 роки тому

    Allah kabul etsin

    • @sukrankacan746
      @sukrankacan746 3 роки тому +2

      Ne yapıyoki Allah kabul etsin böyle bir din varmı bu ne Allahım sen bizi koru saçmalık🤣🤣

    • @osmangocmen7749
      @osmangocmen7749 3 роки тому +1

      @@sukrankacan746 müminin her hali her hareketi aldıgı nefes dahi bir ibadet vede zikirdir kendi pencerenizde baktığınız için ne oldugunu anlayamıyosunuz birde hikmet nazarıyla bakın anlarsınız

  • @aysebasolturan8996
    @aysebasolturan8996 3 роки тому

    🇸🇦🇸🇦🇸🇦🇳🇬🇦🇪🇦🇪💐🌹🥀🌷🌺🌸🌼🌻🏞️🌄🌄🌥️🌦️🌾🌿🍃☘️🌱🌲🌳işte zikir böyle olur şişmiş azgınlık yok bunlarda 🇸🇦🇳🇬🇦🇪💐🌾🌾🌿🍃🌱🌲🌳🌾🌾🌾🌦️🌥️🌹🌹🌹🌹

  • @Osmanli715
    @Osmanli715 3 роки тому

    62-64. Haberiniz olsun ki, muhakkak Allah’ın evliyâsı için bir korku yoktur ve onlar mahzun da olmayacaklardır.* Onlar, îman etmiş ve takvâya sarılmışlardır.* Onlar için hem dünyâda, hem de âhirette müjdeler vardır. Allah’ın kelimeleri aslâ değişmez (vaadi haktır). Bu müjde, büyük kurtuluştur.
    İzah: Âyet-i Kerîme’de geçen ″Evliyâ″ kelimesi, dostlar anlamına gelmektedir. ″Evliyâullah″ ifadesi de, Allah’ın dostları demektir. Bunlar da; Peygamberler, ulemâlar, şehitler ve sâlih kullardır. Bu hususta Allah’u Teâlâ Sûre-i Nisâ, Âyet 69’da şöyle buyurmuştur:
    ″Her kim Allah’a ve Resûle itaat ederse, işte onlar Allah’u Teâlâ’nın, kendilerine nîmet verdiği Peygamberler, sıddîkler, şehitler ve sâlihler ile beraberdirler. Onlar ne güzel arkadaştırlar.″
    Said b. Cübeyr Radiyallâhu anhu’dan nakledilen Hadis-i Şerif’te, şöyle buyrulmuştur:
    سُئِلَ رَسُولُ اللّٰهِ صَلَّى اللّٰهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ عَنْ أَوْلِيَاءِ اللّٰهِ فَقَالَ الَّذِينَ إِذَا رُءُوا ذُكِرَ اللّٰهُ (ابن جرير الطبرى، جامع البيان ك عن سعيد بن جبير)
    Resûlullah Sallallâhu aleyhi ve sellem’e: ″Allah’ın evliyâsı kimlerdir?″ diye sorulunca, buyurdu ki: ″Görüldüğü zaman, Allah’ın hatırlandığı kimseler­dir.″[1]
    Yine bu hususta Peygamberimiz Sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:
    خِيَارُكُمْ مِنْ ذَكَّرَكُمْ بِاللّٰهِ رُؤْيَتُهُ وَزَادَ عِلْمِكُمْ مَنْطِقُهُ وَرَغَّبَكُمْ فِى الْاَخِرَةِ عَمَلُهُ (الحكيم عن ابن عمرو)
    ″Meclisinde bulunacağınız en hayırlı kimseler, görüldüğünde size Allah’ı hatırlatan, konuşması ilminize bereket katan ve ameli âhirete rağbetinizi artıran sâlihlerdir.″[2]
    Resûlullah Sallallâhu aleyhi ve sellem bir diğer Hadis-i Şerif’inde de şöyle buyurmuştur:
    إِنَّ مِنْ عِبَادِ اللّٰهِ لَأُنَاسًا مَا هُمْ بِأَنْبِيَاءَ وَلَا شُهَدَاءَ يَغْبِطُهُمُ الْأَنْبِيَاءُ وَالشُّهَدَاءُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ بِمَكَانِهِمْ مِنَ اللّٰهِ قَالُوا يَا رَسُولَ اللّٰهِ أَخْبَرَنَا مَنْ هُمْ وَمَا أَعْمَالُهُمْ؟ فَإِنَّا نَحْبُهُمْ لِذَلِكَ قَالَ هُمْ قَوْمٌ تَحَابُّوا فِي اللّٰهِ بِرَوْحِ اللّٰهِ عَلَى غَيْرِ أَرْحَامٍ بَيْنَهُمْ وَلَا أَمْوَالٍ يَتَعَاطَوْنَهَا فَوَاللّٰهِ إِنَّ وُجُوهَهُمْ لَنُورٌ وَإِنَّهُمْ لِعَلَى نُورٍ لَا يَخَافُونَ إِذَا خَافَ النَّاسُ وَلَا يَحْزَنُونَ إِذَا حَزِنَ النَّاسُ وَقَرَأَ هَذِهِ الْآيَةَ اَلَا اِنَّ اَوْلِيَاءَ اللّٰهِ لَا خَوْفٌ عَلَيْهِمْ وَلَا هُمْ يَحْزَنُونَ (هب عن عمر بن الخطاب)
    ″Allah’ın kulları arasında öy­le kimseler vardır ki, onlar ne Peygamberdir, ne de şehittirler. Fakat mahşer günü, Allah katındaki makamlarının yüksekliğine Peygamberler de, şehitler de gıpta ederler.″ Denildi ki: ″Yâ Resûlallah! Bunlar kimlerdir, amelleri nedir? Bize haber ver, biz de onlara dost olalım!″ Bunun üzerine Resûlullah Sallallâhu aleyhi ve sellem buyurdu ki: ″Bunlar, Allah’ın kullarından bir taifedir ki, aralarında ne bir akrabalık ve ne maddi bir alâka olmaksızın, Allah için birbirlerini severler. Allah’u Teâlâ, onların yüzlerini nûrlandırır. Şüphesiz onlar, nurdan minberler üzerinde olacaklardır. İnsan­lar korktuğu vakit, onlar korkmaz ve insanlar mahzun oldukları vakit, onlar mahzun olmazlar.″ Daha sonra Resûlullah Sallallâhu aleyhi ve sellem: ″Haberiniz olsun! Muhakkak Allah’ın evliyâsı için bir korku yoktur ve onlar mahzun da olmayacaklardır″ mealindeki Sûre-i Yûnus, Âyet 62’yi okudu.[3]
    Nakledilen bir Hadis-i Kudsi’de de Allah’u Teâlâ şöyle buyurmuştur:
    مَنْ عَادَى لِى وَلِيًّا فَقَدْ آذَنْتُهُ بِالْحَرْبِ وَمَا تَقَرَّبَ اِلَيَّ عَبْدِى بِشَيْءٍ أَحَبَّ اِلَيَّ مِمَّا افْتَرَضْتُهُ وَمَا يَزَالُ عَبْدِى يَتَقَرَّبُ اِلَيَّ بِالنَّوَافِلِ حَتَّى اُحِبَّهُ فَاِذَا أَحْبَبْتُهُ كُنْتُ لَهُ سَمْعُهُ الَّذِى يَسْمَعُ بِهِ وَبَصَرَهُ الَّذِى يُبْصِرُ بِهِ وَيَدَهُ الَّتِى يَبْطِشُ بِهَا وَرِجْلَهُ الَّتِى يَمْشِى بِهَا وَاِنْ سَأَلَنِى أَعْطَيْتُهُ وَلَوِ اسْتَعَاذَنِى لَأُعِيذُنِيهِ (خ حب ق عن ابى هريرة)
    ″Her kim Benim evliyâmdan birine düşmanlık ederse, Bana karşı harp ilan eyledi. Kulum Bana farz namazı kılarken yakın olduğu gibi başka bir şey ile yakın olamaz. O kulum, nâfilelere devam ettiği sürece, bu yakınlığı devam eder. Hattâ o kulumu severim. Bir kulumu seversem; onun işiten kulağı Ben olurum, Benim ile işitir. Gören gözü Ben olurum, Benim ile görür. Tutan eli Ben olurum, Benim ile tutar ve yürüyen ayağı Ben olurum, Benim ile yürür. Benden ne isterse istediğini veririm. Bana sığınır ise Ben de onu muhafazama alırım.″[4]
    Bu âyetlerde Allah’u Teâlâ, evliyâsına dünyâ da iken vereceği İhsan-ı İlâhiye’sini haber vermiştir. Yani Benim vereceğim dereceler yalnız âhirette değildir. Oraya mahsustur, sanmayın. Âhirette vereceklerimi bu dünyâda sağ iken de evliyâlarıma vereceğim, diye buyurmuştur. İşte bu müjde, Gurbiyet-i İlâhi’dir. Yani Allah’u Teâlâ’ya yakınlık kazanmaktır.
    Allah’a yakınlık kazanan bu zâtlar, daha dünyâda iken, temiz bir hayat kazanırlar. Bu husus Sûre-i Nahl, Âyet 97’de şöyle geçmektedir:
    ″Erkek ve kadından her kim, Mü’min olarak sâlih amelde bulunursa, elbette ona dünyâda yeniden temiz bir hayat veririz ve âhirette de onu, amellerinin daha güzeliyle mükâfatlandırırız.″
    [1] Kenz’ul-Ummal, Hadis No: 1783; Sünen-i İbn-i Mâce, Zühd 4 (benzeri İbn-i Cerir et-Taberî, Câmi’ul-Beyan, c. 15, s. 120.
    [2] Kenz’ul-Ummal, Hadis No: 1787.
    [3] Beyhakî, Şuab’ul-Îman, Hadis No: 8714; İbn-i Cerir et-Taberî, Câmi’ul-Beyan, c. 15, s. 121.
    [4] Sahih-i Buhârî, Rikâk 38; Râmûz’ul-Ehâdîs, s. 330/3.
    Yunus Süresi

  • @emirhancolak2252
    @emirhancolak2252 5 років тому +1

    Torunlarıma bak bu ne

  • @yusufibrahim8266
    @yusufibrahim8266 3 роки тому +1

    🤮🤮🤮🤮🤮

  • @طابورابوشخاطة
    @طابورابوشخاطة 3 роки тому

    هذا العمل : دق الدفوف والغناء ليس له علاقة بدين الإسلام إطلاقا.
    من أين اتيتم يامبتدعين هذه الخزعبلات الذي لم يفعلها الرسول صلى الله عليه وسلم ولاصحابته الكرام. ياصوفية لم يامرنا النبي صلى الله عليه وسلم باتباع دين إسمه الصوفية ولاطريقة اسمها الصوفية.
    والصوفية جهلة لايعرفون القرآن ولاسنة الرسول صلى الله عليه وسلم.
    والصوفية جهلة في العلم الشرعي أصحاب بدع وضلالات وخزعبلات، وهذا الشيطان الذي يرقص هو والجالسين أغبياء مغفلين خارجين عن دين وشريعة الإسلام وعن هدي الرسول صلى الله عليه وسلم. والنبي عليه الصلاة والسلام بريء من الصوفية المنحرفين.
    توبوا إلى الله تعالى واتركوا خزعبلات الصوفية المنحرفين.

  • @msanverdi9148
    @msanverdi9148 4 роки тому +2

    BOŞ IŞLER

    • @Osmanli715
      @Osmanli715 3 роки тому +1

      Dikkat et Allah'ın sana verdiği hayatı, boş yere harcama, Allah'ın zikri, ibadeti en iyi iştir. En boş iş ise Allah'ın ve peygamberinin emirlerinin dışındaki işlerdir.

    • @resphesp5645
      @resphesp5645 2 роки тому

      Allahı zikir etmek boştur diyenler allah onlara doğru yolu göstersin inşaallah