Bu kpop meselesinde beni en çok rahatsız eden bu insanlara yapılan zorbalık. ortada kollektif bir zorbalık var ve herkes bu çok normal bir şeymiş gibi davranıyor. Kpopçulara sallamak herhangi bir alt kültüre sallamaktan çok daha kolay. ben bu durumu, kpopçuların çoğunluğunun kadın olmasına bağlıyorum.
K-pop'ın büyük bir genç topluluğu için escapism olduğunu anlaman beni çok mutlu etti. Özellikle tanıdığım en liberal en anlayışlı insanların bile bu insanlara nefret kusması beni çok üzüyordu. Düşün zaten gün boyunca aldığın nefretten kaçmak için bir şey yapıyorsun ve orada dinlediğin müzikten ötürü nefret görüyorsun. O kadar yorucu ki. Bir queer olarak k-pop bazı alanlarda toxic masküleniteden kaçma yolu. K-pop kesinlikle mükemmel değil. Dinleyiciler olarak hala sevmediğimiz çok özelliği var ve değişmesini çok istiyoruz ama nefret kesinlikle doğru değil. Teşekkürler video için.
Öncelikle mükemmel takipçilerin olduğunu ve bir takipçin tarafından "Zuhal o videoya uzun uzun yorum yapmamızı istemişti, git ve uzun uzun yorum yap" diyerek uyarıldığımı söylemek istiyorum :D Ben uzuuun zamandır kpop dinleyen biriyim, etrafta ARMYİM diye gezmediğimden bilmiyor olabilirsiniz. 2. jenerasyondan beri kpop dinliyorum. Şarkılar ve kliplerden çıkıp, idollerin katıldıkları programlar, kendilerinin tanıtımlarının yapılma şekillerine girdiğin zaman işin rengi değişiyor cidden. Direkt dizilerden girdiysen de zaten videoda da dediğin gibi, her şey ortalıkta olmuş oluyor. O zaman anlıyorsun fan kitlesinin o çevrede nasıl bu kadar yoğunlaşmış olduğunu. Ben bu seneye kadar bırakmıştım dizileri izlemeyi açıkçası çünkü katlanılamaz bir durumdu o salak kız karakterleri. Güçlü ama hanım hanımcık kız diyorsun ya, ay güçlü falan değil bildiğin salak sesi çıkmayan tiplerle doluydu diziler. Neyse, şimdi arada güzel bir şeyler çıkıyormuş neyse ki izlenilebilir, tekrar başladım. Kpop'ı dinlemeye devam ettim bu süre içerisinde çünkü bana sağladığı görsel şölen (hem estetik zevkime uygun kişiler görmem, hem de dans kareografileri çok başarılı olduğundan) beni memnun ediyordu. Sırf iki güzel performans izleyeyim diye takip ettiğinde bir sıkıntı yok. Asıl kötü şeyin ciddi ciddi koskoca insanların 10 yaşındaki çocuklarla dalga geçmesi olduğunu düşünüyorum ben açıkçası. Umarım yeterince uzun olmuştur :D Öpüldün
takipçilerimi ayrı senin gibi arkadaşlarımı ayrı çok seviyorum. bu aralar ne kadar şanslı olduğumu tekrar tekrar fark edip mutlu oluyorum. 10 - 15 sene önce ben de abd dışındaki dünya sinemasına düşmüşken kore fimlerini keşfetmiştim. o da ayrı bi kafada mesela. hallyu kesinlikle çok çeşitlilik barındırıyor, çok kurcalayınca senlik benlik işler de var. ben de bu video vesilesiyle ilginç şeyler keşfetmiş oldum. çok teşekkür ederim gamze, iyi ki varsın
@@UzayZuhal Umarım bu yorumu görürsün çünkü düşüncelerini merak ediyorum. K-pop'ın zaman içinde globalleşmesi ve escapism dışında gören insanların da dinlemesi k-pop sanatçıları için güzel oldu. Çünkü escapism olarak gören insanlar genelde çok nesnel olamıyorlar k-pop ile ilgili. Endüstrideki kötü şeyler ile ilgili konuşulduğunda sevdikleri şeye saldırı olarak gördükleri için asla eleştirel bakamıyorlardı. K-Pop'un iyice global bir kitleye hitap etmesi ile severler arasına nesnel bakış açısı olan insanlar da katıldı. (Onlardan biri olduğuma inanıyorum) Bu sayede de nesnel bakış açıları ile k-pop sanatçılarının kişisel hakları daha çok gündeme geldi. Şu an tüm bunlar sayesinde k-pop sanatçıları çok daha özgür ve gerçekten de sanat yapıyorlar. Kendi şarkılarını bestelemeye, kareograflık yapmaya hatta bazı alanlarda stilistlik yapmaya bile başladılar. Bu yüzden senin gibi insanların bu endüstriye nefret duymaması ve ılımlı yaklaşması güzel. Çünkü senin gibi dışarıdan gözlemleyen insanların yorumları sayesinde hem fanatikler bilinçleniyor hem de endüstri gelişiyor.
Bir de dalga geçmelerine gelen büyük tepkilere koca koca insanların "beni linçliyorlar bu veledlere bir şey denmiyor" a getirmeleri de ayrı itici geliyor bana ve kaçabildikleri veya sevdikleri bir şeyi savunanları gördüklerinde bu dalga geçmeyi prim için bile kullanan çok insan ve ünlü var yaa... Bu sadece hallyu değil alt ve melez kültürlerde böyle olması ayrı üzücü malesef
İmam Hatip lisesi mezunu bir birey olarak bu videoya hayran kaldım. Neredeyse bütün arkadaşlarım k-pop hayranıydı ve aileleri de muhafazakâr insanlardı. Gerçek hayatta erkek arkadaşı edinmeleri yasak olduğu için Kore grupları ile fanteziler kuruyorlardı, başta komik geliyordu ama ailevi durumlarını öğrenince çok üzülmüştüm. Umarım ilerleyen yıllarda bu baskılardan kurtulabiliriz. Video için çok teşekkür ederim Zuhal ablacığım💜 emeğine sağlık.
Asıl endişe verici olan şey koca koca insanların sırf kendi zevklerine hitap etmiyor, sırf erkekleri de makyaj yapıyor diye bir müzik janrasına, insanlara bu kadar öfke beslemeleri. Genç kızlar neyi sevdiyse, nedense o dönemin "cringe, ergence" şeyi o olmuştur. On yıllardır süregelen futbol fanatizmine (üstelik uğruna ciddi şiddet olayları yaşanmasına rağmen) ergence demeyen insanlar genç kızlar neyi severse hemen o şeye bir kulp buluyor. Genç kızlar hangi erkek stardan hoşlandıysa o kişi hemen eşcinsel olmakla gerçek erkek olamamakla suçlanıyor. Bence bu da araştırılması ve üzerinde durulması gereken bir mevzu.
Dünkü yayında insanlıktan bezmiş halini şuan çok iyi anlıyorum. Ama benim inancım var. Yavaş yavaş kurtuluyoruz muhafazakarlıktan. Bu sırada acı çekmek de çok üzmüyor artık beni. Çünkü muhafazakarlıktan ne kadar acı çekersek o kadar hızlı atlatacağız bu dönemi. Bugünün ergen k-pop fanı, yarın çocuğuna kendi ebeveyni gibi davranmayacak. Video çok keyifliydi 15 dk nasıl geçti anlamadım teşekkürler c:
Zuhal senden böyle bir video geleceğini söyleseler "yapmaz yahu" derdim. İzleyince iyi ki yapmışsın dedim. Gerçekten çok bilgilendirici ve konuyu açıklayıcı bir video olmuş. Seni, K-pop sularında yüzdüren Sungur Kıral'a da teşekkürlerimi ediyorum :))
Günümüzde bu çılgınlık derecesinde büyüyen ve insanların neden bu kadar ilgi gösterdiklerini anlamadığım hatta neden var olduğunu bile hiç düşünmediğim bir konuya açıklık getirmişsin Can sungur a sorusu için sana da bu videoyu hazırladığın için teşekkürler. Bir toplumun kendini sorunlarından ayıklayıp ekonomisini güçlendirmek için yapmış olduğu bu kültür endüstrisi ve kültür pazarlamasının bir ülkeyi kalkındırması hatta dünya çapında bir popülerlik kazanması gerçekten ilginç. Ayrı olarak insanların bu kültürü yaşadıkları, hissettikleri şeylerden kaçmak veya kendilerini tanımak amacıyla kullanmalarından ve benimsemelerinden bahsetmen buna açıklık getirmen de farkındalık yaratabilir umarım. Eline emeğine sağlık.
Belki araştırma fikri verir diye animeler konusunda bir düzeltme yapmak istiyorum: Anime kendi içinde Kore içeriklerine göre çok fazla alt kültüre bölünen ve dışarıdan diğer kültürler gibi basit algılanmasından dolayı genellemeye maruz kalan bir yer. En basit genellemeyle herhangi bir dünya medyasından(Hollywood, Bollywood, Fransız sineması vs.) çok daha fazla alt dala bürünmüş durumda ve hepsinin çok ayrı bir kafada fanbase'i oluşmuş durumda. 5-10 yıl önce en popüler olan battle shounenler dediğiniz gibi şiddet odaklı işler(O yüzden battle ismini koyuyoruz) ve tam aksine bundan dolayı en popüler anime alt kültürlerinden biri. Kurtlar Vadisi tarzı işlerin çok popüler olduğu dünya kültürlerinin çok ilgisini çekmiş ve dünyaya öylesine yayılmış ki Marvel, Dc ürünlerinden daha fazla satar hale gelmişler kısa sürede. Fazla detaya inmeden diğer alt kültürlere gireceksek Shoujo(Sailor moon vb.) Josei(Pek bilinmez girmiyorum, olgun duygusal hikayeler), Seinen(bunun kendi içinde onlarca ayrı alt kültürü var. 16-20 yaş arasına ağır vahşet pornosuna sunan, 20+ izleyiciye daha sosyokültürel konular işlemeye çalışandan, 60+ amcaya balıkçılık üzerine slice of life seri sunana kadar) Bence k-pop ve muhafazakarlık üzerine yani kapalı kadın toplumları üzerine olduğu için konu, ilginizi çekecek şey burada en başta Shoujo(Kore dizilerinden çok önce toxic romantizm satan. Japonya'nın bu konuda farkı globale yayılmaya hiç uğraşmadılar). Yaoi ve Yuri. Yaoi, sex barındıran gay romantizmiyken, Yuri lezbiyen romantizmi. Yaoi üzerinde pek bilinmeyen(Pornografi olduğu için açık açık konuşmazlar) aşırı büyük bir alt kültür var ve bizim gibi muhafazakar ülkelerde kadınların çok hoşuma gitmekte. Aynı şekilde bahsettiğiniz ''Makul Kadın'' tiplemesinin olduğu shoujolar zaten gırla dolu. Burada aslında ses çıkmasıyla, tüketimi karıştırma durumu var diyebilirim. Bahsettiğim bu alt kültürlerle birlikte toplamda anime korenin tüm kültür üretiminın popüleritesini baya bir katlıyor aslında. İlk olarak daha stabil ve süreğen bir fanbase oluşturuyorlar ve tüketicileri daha çok para harcamaya meyilli. Ln alt kültürüne girmiyorum orada isekai, Game gibi konulara girilmesi gerekiyor veya Anime'de bahsetmediğim Ecchi, Hentai, Harem veya 80lerde aşırı popüler olan Mecha, Cyberpunk alt kültürleri de var. Bu alt kültürlerin çoğu da şu an mevcut güncel üretiminde asıl altyapısını oluşturan işler.(En basitinden bahsettiğin kore dizilerinin altyapısı büyük oranda shoujolar.) Uzun lafın kısası Kore'nin yaptığı şey bu kültürü global olarak satıp bunun üzerinden büyük karlar kazanmak için devlet destekli bir piyasa. Japonya'da ise bu kendiliğinden yüzlerce yıldır oluşmuş bir manga kültüründen oluşma. Kore bunu pazarlamak için devlet destekli inanılmaz büyük paralarla reklam yaparken, Japonya tam aksine bunları kendi içinde uzunca bir süre kapalı tutma çabasındaydı. Hala çoğu üretilen işleri global düşünülmeden üretmeye gayret ediyor çoğu yayıncı. Japonya kendi iç tüketimini yeterli görme bir hastalığa sahip.(K-pop ise ilginç bir şekilde global ünü, yerel ününden fazla) Dışarıdan bakanlar için K-Dramalar daha popüler gibi gelse de bu sadece fanbase'in aşırı army gibi takılıp sesinin çıkmasından. Bu konuda verdiğim anahtar kelimelerle yapılacak bir araştırma ile animenin çoğu alt kültürünün tek başına bile popülerite olarak daha büyük olduğu gözüküyor. i.hizliresim.com/6dgo536.png Google aramalarında herhangi bir terimi araştırdığınızda bile bu ortaya çıkıyor. Sadece Naruto bile i.hizliresim.com/jbe2nlo.png ki kendisi yıllar önce bitmesine rağmen arama rakamları ortada. Ürün satımı, bilinirlik gibi çoğu araştırmada da baya bir önde. O yüzden sanıldığı gibi Kore piyasasının farklı bir şey yapmasından dolayı değil, pazarlamayla ilgili bir durum olduğunu belirtmek gerekir. Birde Yaoi, Shoujo fanları daha tatlış, çekilebilir insanlar. Edit: Şu da hızlı tüketim ve kalıcı popüler kültür tüketimine örnek olsun: i.hizliresim.com/6pyghn9.png Naruto Vs Squid Game aramalarında bile ani yükselme ve biteli 10 yıl olan Naruto. Kore kültür satımı sanıldığı gibi bir etki yaratmıyor aslında. İnsanların hepsini çekecek ve kolay tüketilecek bir şeyi milyon dolarlara reklam edersen aniden çok yükselip, düşecektir. Yaptığınız yorumları boşa çıkartmak için demiyorum yanlış olmasın fakat neyin daha önemli olduğunu iyi analiz etmek gerekiyor bu noktada. ''İnsanların çok büyük oranı tüketmek istediğini değil, ulaşımları olmadığı için onlara tüketmeleri için zorlanan ürünleri tüketiyorlar.'' Evet K-dramalar hakkında dedikleriniz büyük oranda doğru ama bahsettiğiniz o etki gerek anime gerek Japon film, dizi kültürü,(Ki kore büyük oranda bunu kopyaladı aslında, idol kültürü de öyle yani k-pop) gerek Çin bunu kendi içlerine kapalı şekilde yapıyorlardı zaten. Kore bunu global ürün ve ana gelir kaynağı olarak gördüğü için bu halde sadece. Üzerine Abd ile ortak bir pazarlama girişimi bu. Dediğiniz şeyler %5 etkiliyken %95 mesele reklam. Bu yüzden kalıcı bir yerleşme sağlayamıyor ve saldırgan bir fanbase oluşuyor ama bunu incelemek benim haddim değil tabi.
Şuan en yakın arkadaşım k-pop ve k-dramacı. Çok olmasa da muhafazakar bir ailede yaşadığını ve aynı muhafazakarlığı izlediği dizilerde görüp yakınlık hissettiğini düşünüyorum. Kendisi her ne kadar tanıdığım en aydın fikirli insanlardan birisi de olsa bu durum ona alıştığı bir durumu verdiğinden hoşuna gidiyor bence. Yani bence çoğumuz aile ve akrabalar yüzünden muhafazakar bir ortamı tanımışızdır. Hem bu ortamın korunması hem de (kıyafet vb. ile) aslında bu alıştığımız ortamın aşılması izleyenlerin kendini bu senaryoda görebilmesini sağlıyor. Bence durum böyle.
Aynen öyle ben de muhafazakarım ve bu dizilere sardım bir kaç aydır, sardım diyorum çünkü gercekten bagımlılık yapıyor. Sonsuz kaynak var, bir oyuncunun en az 10 dizisi var. Senaryo degişse de tüm diziler aynı, erkek ve kadın karakterler hep aynı işleniyor bu yüzden sürekli, aynı insanın farklı hayatlar yaşamasını izliyor gibi oluyorum. Bu aynı karakterlerin yapısı da muhafazakar tasarlanıyor. Çarpık ilişkiler bile yok. Öpüşme sahnelerinin gelecegini önceden anlayıp atlayabiliyosun falan
Bir zamanlar, özellikle de ergenliğimde ben de k-drama hayranıydım. Ama bu duruma hiç bu yönüyle anlamamıştım. Baskıcı, muhafazakar bir ailede büyümüş birey olarak, kore beni cezbetmişti. Kültürleri bize çok benziyordu ama kadınlar güçlüydü ve iyilik sonunda kazanıyordu. Gerçekten içinde çıktığım ortamda mükemmel bır kaçış alanıydı. Emeğine sağlık.
Ben bir donem sadece sikintidan cok fazla K-drama izledim. Hemen hemen hepsi birbirinin aynisiydi ve hani olay orgusunu tahmin edebiliyorsun. Ama yarattigi toz pembe bir dunya var. Normal hayatimda romantik bir insan olmasam da o dizileri izledigimde 1sn kadar bile olsa oradaki gibi iliskiler istiyordum, hele duzgun bir dizi bulunduysa sizi icine hapsediyor. Bu sebeple zamaninda Asya Dizileriyle alakali bir facebook grubuna girmistim oneri almak icin. Icinde ergenler bile yoktu, seriatci ayarinda muhafazakar ev hanimlari ile doluydu. Dizileri bayila bayila izliyorlar ama mesela dizideki bir kadin karakterin veya oyuncunun namusunu cekistirmekten de geri durmuyorlardi. Onu gorene kadar bu K-dramalarin muhafazakarlikla pek alakasi olduguna ihtimal vermemistim.
Bu kadar büyük bir kitleye, farklı farklı kültürlere hitap edebilmesinden bahsetmek istiyorum önce. Bence bunun en büyük sebebi Amerika'nın tüm batıya kültür pazarlaması yıllarca. Filmleriyle, müzikleriyle olsun uzun dönem boyunca ülkelerin ulusal kültürlerinin önüne geçti, insanlara farklı ve alışılmışın dışında bir şeyler sundu. Ama filmlerin, müziklerin, dizilerin yeni bir şey üretememeye başlaması, deyim yerindeyse akıl tutulması yaşaması büyük bir boşluk yarattı. Bu boşluğu kapatan tek şey kore kültürü değil, mesela çizgi roman kültürünün yerini mangalar aldı şuan. Yeni bir model oluşturdular ve bunu dünyaya kabul ettirmeyi başardılar. Zaten dünya kültürünü etkisi altına almış Amerika kültürüyle harmanlayarak yaptılar bunu. Çevreme baktığımda hallyu içeriklerle içli dışlı olanlar gerçekten de ailesi muhafazakar olan insanlar. Çoğu bu muhafazakarlığı yırtıp atmış, kurtulmuş ama uzun zaman boyunca maruz kalmışlar buna. Hani istemeden de olsa akıllarını çeliyor o biraz. Bu kore dizilerindeki güçlü, baş kaldıran ama son derece de makul karakterler o yüzden daha rahat çekiyor o kitleyi bence. Hem özgür hem de kabul edilebilir olmayı birlikte sunuyor çünkü, içinde bulundukları şartlarda onlar için de çıkış yolu bu. Ayrıca toplumdaki onlar gibi insanları daha kolay bulmalarını, daha kolay iletişime geçmelerini de sağlıyor. Bu aidiyet duygusunun kaynağını da bu gibi görüyorum ben.
Benim gibi insanlar kendini Rock/metal dünyasında buluyorsa; K-POP hayranları da kendini bir yere ait hissetmek için bu kültürün içinde yer almak istiyorlar. O yüzden dışlanmamalı bence bu insanlar.
K-pop aslında Zuhal'in de dediği gibi hibrit bir kültür. İçinde rock, metal janralarını da bulunduruyor. Eğer istersen sana Dreamcatcher, PinkFantasy ve Xdinary Heroes gibi rock ve metal elementlerini kullanan grupları önerebilirim. K-pop ile tanışmadan önce de rock ve metal en çok dinlediğim türlerdi. Bu yüzden bu tür gruplar benim k-pop'ı sevmemde çok yardımcı oldu.
Kendimi hiçbir zaman K-pop fanı olarak adlandırmadım, çünkü ne kadar K-pop dinlesem ve sevsemde fan olacak derecede tüm K-pop gruplarına karşı ilgim yoktu. Sadece K-pop grubu olan Blackpink'in dört yıldır fanıyım. Bunun sebebi onlara duygusal olarak bağlandım. Bana mutlu ve rahat hissettirdiler, azimlerine, yeteneklerine hayran kaldım. Müzikleri bana huzurlu hissettiriyor. Bu yüzden kendimi "fan" olarak adlandırıyorum. Açıkcası insanların birilerine karşı bağlılık ve sevgi hissetmesi ve bunu "hayranlık" olarak adlandırmasını normal buluyorum. İnsanlar cinsel yöneliminden, giydiği kıyafete ve dinlediği müziğe kadar her şeyin yargılandığı Türkiye gibi bir toplumda yaşıyoruz. Bu kendinle ilgili sevdiğin ve sahip olduğun tüm şeyler için kısıtlanmak ve yargılanmak demek benim için. Ne zaman bir video izlesem K-pop muhabbeti dönünce alttan alttan dalga geçmeler oluyor. Bu yüzden bu dört yıl içinde K-pop'ın adı geçen her içeriği gördüğümde "bu sefer ne oldu, ne dediler yine" diye düşünüyorum. Her hayran topluluğunda cringe ve abartan kitle vardır, bu K-pop'a özel bir şey değil ama nedense K-pop son zamanlarda popülerleşen bir sektör olduğu için insanlar K-pop'a odaklanmaya ve K-pop dinleyen herkesi "cringe" olarak görüp linçlemeye başladı. "Amerikan bir şarkıcının fanı olmayı kimse yargılamıyorsa neden bir K-pop sanatçısının fanı olmayı bu kadar garipsiyorlar ki" diye düşünmüşümdür hep. Yıllarca eğitim gören yetenekli insanlar çıkış yapıyorlar ve bu insanların hayranları oluyor, bu doğal değil mi? Dünya'nın her yerinde işler bu şekilde yürüyor. Türkiye'de K-pop'un linçlenmesinin sebebi ise aşırı belli, geri kafalılıktan olduğunu düşünüyorum. Erkeklerin makyaj yapıp, bakımlı olması ve renkli kıyafetler giymeleri Türklerin "erkeklik" anlayışına uymuyor. Bu tür insanları "gay" olarak adlandırıyorlar ve üstüne eşcinsellik, "cinsiyetsizlik" üzerine linç etmeye başlıyorlar. Bu arada ben de K-pop ve K-drama'nın çok farklı olduğunu düşünüyorum. Kore'de Türkiye gibi muhafazakar bir topluma sahip. Dizilerde daha çok, Kore toplumunun istediği ideal kadın ve erkek tipini görmekteyiz. Sırf bu muhafazakarlıkları yüzünden her gün birçok K-pop idolünü linç ediyorlar. Düşüncelerimi buraya yazmak istedim. Videoda ki emeğin için teşekkürler, ellerine sağlık. Uykusuz bir şekilde bu yorumu yazıyorum, umarım kendimi düzgün ifade edebilmişimdir.
Ben 22 yaşındayım 11 yaşında kpop dinlemeye başladım benim ilgimi çeken kız ve erkek grupların saçları makyajları kıyafetleri melodilerin çok canlı enerjik olması ve elbette danslardı rengarenk bir dünya bunlar sayesinde ingilizce ve korece öğrendim çünkü altyazı ile izliyordum ingilizcemi geliştirmeye itti beni e tabi kulak aşinalığı oluştu ve farkında bile olmadan öğrenmiş buldum kendimi sonra oturdum başına çalıştım korece öğrendim kendimi geliştirdim bu çok önemli dinlemeseydim bu kadar erken bir yaşta belki öğrenemeyecektim kpopla dalga geçenler bence kendilerine dönüp bir baksınlar ben gayet gururluyum utanılacak bir şey yapmıyorum dizilerle bir ilgim yoktu muhafazakar bir aileden gelmiyorum kpopu aşağılayan kesimi anlayabilirim çok absürt şeyler oluyor ben bunların dışında kaldığım için dışarıdan bir gözle bakabiliyorum ama çok abartılıyor bence ne var yani müzik dinliyoruz dans ediyoruz estetik haz alıyoruz bu dünyanın içinde herkes salyalı değil yani her türlü topluluğun garip tipleri oluyor mesela ben daha yeni yeni muhafazakar kesimin dahil olduğunu öğrendim özellikle çıkan şu son haberlerden sonra kore inanılmaz toksik bir toplum güzellik algıları muhafazakar kültür buna katılıyorum ama güzel yanları var ve ben bunlardan besleniyorum kimse kendini aşırı üstün zevklere sahip sanmasın biraz karıştırsanız bulursunuz size keyif veren şeyleri kpop sevenleri aşağılamak tamamen hedef göstermek bence
Muhafazakar kızlar benim gözlemime göre ilk Sami Yusuf'a ilgi duyuyorlardı. Sonra Mustafa Ceceli'ye. Şimdi de K-Pop'a. Bence tercihlerde sekülerleşmeye gidiyorlar.
5:38 bu diziyi anam-babamla bir tur "sarayın incisi" bir tur da "saraydaki mücevher" adıyla izlemiş olmam dışında, bu kültüre epey yabancıydım ve muhafazakarların çocuklarının gösterdiği ilgiyi de pek anlamıyordum. aydınlatıcı bir video oldu, teşekkürler :D
Gerçekten emeğine sağlık hiç farklı bir açıdan bakmamıştım k-pop a. Can Sungura buradan teşekkür ederim böyle bir fikri bizimle buluşturduğu için. Tekrardan emeğine sağlık Zuhal, umarım yarın mutlu olursun
Bir fiziksel ürün pazarlamak yerine cidden bir fikir veya marka değeri taşıyan bir ürünü sunmak cidden ülke ekonomisi için inanılmaz büyük bir şey. Ben buna benzer bir dönem Xena izlediğim zaman olmuştu. Geri dönüp baktığımda tüm dizi bizim Yeşilçamdaki Tarkan veya Cüneyt Arkın filmleri gibi ve Xena ile dönedaşlar. ABD Xena gibi dizi ve filmleri alıp Avengers a doğru giderek büyük bir eğlence ve ekonomi sektörü yaratırken biz "izleyici yok" diye çizgiromanlarını, filmlerini ve dizilerini kenara attık... Eğer biz de Güney Kore, Hindistan (Bollywood) veya ABD gibi bu sektörümüzü geliştirseydik neler neler olurdu dedirtti bana...
İnsanın farklı gerçekliklere kaçmaktan/oyun oynamaktan başka bir çaresi olmadığını bu videonun dahi yüzüme vurmasını beklemiyordum açıkçası. İktisadi kaygılar güdülüp adeta ilmek ilmek işlenerek oluşturulan bu sistemin insanlara sistemden kaçtıkları ilüzyonunu yaşatması gerçekten şairane... Fakat çok güzel söyledin, muhafazakarlığın sonu yok gerçekten, birçok tutucu çevrede büyümüş yavruya can simidi olmuş bu kültür inşası ürün yığınını da tutuculara yine 'beğendirememişiz' maalesef...
Birçok kişi K-pop akımını 90'lardaki Rock-Metal akımına benzetmiş fakat benim merak ettiğim şey şu, o dönemki birçok insan eminim ki hala açıp açıp metal şarkıları dinliyordur. Bundan 20 sene sonra acaba K-pop dinleyenlerde de aynı refleks olacak mı? Benim gözlemin şu ki birçok kız belli bir yaşı geçtikten sonra "evet ya, zamanında böyle şeyler dinliyorduk" diyip bir daha yüzüne bile bakmıyor.
Merhaba bu yorumu yeni görüyorum ve yazmak istedim. Ben 10 yıldır dinliyorum ve hala dinliyorum. Açıp açıp dinlediğim şarkılar hala var. K-pop “evet ya zamanında dinlemiştim” denilebilecek “hızlı tüketim pop şarkıları” içerse de sizin gözlemlediğiniz kızlarda muhtemelen çevresel baskı ve dalga geçme durumu olduğu için ya saklama ya da artık büyümenin verdiği aklı başındalık ile gelen fanlığı abartmama söz konusu olduğunu düşünüyorum. ✨
bizim evde herhangi bir müzik dinlemek dahi yasaktır - dinlersen şeytan gelip omuzlarına vururmuş seni yoldan çıkarırmış- ortaokuldayken ablam sayesinde kdrama ile tanışmıştım -kendisi zorla imamhatipe gönderilmiş ve kapanmış biridir- ona da en yakın arkadaşı izlemesi konusunda ısrar etmişti. buradanda ver elini kpop. evet evimizde 1. sınıftan beri internet vardı aileye baş kaldırı için kpop dışında başka şeylere yönebilirdik, ama yönelebileceğimiz seçeneklerimiz olduğunu bilmiyorduk. bizim evde kitap okumak ayıptı, onunla vakit geçireceğine kuran okumalıydın, resim yapmak yasaktı, etrafı kirletiyordun. insanın kendini geliştirebileceği herşey yasaktı . enstrüman çalmak düşünülemezdi. sokakta kiminle görüştüğün denetlenirdi "kapalı mı açık mı o kız ? bu yaşa gelmiş kapanmamışsa orospudur" ve daha niceleri ailenizin olmadığı tek yer okuldur ve bu gibi ailelerde yaşayan insanların yeni ve güzel şeyler keşfetmesi çok zor oluyor e buluncada bırakmıyorlar. cs abiyle yayınınızı izledim az önce, cs inatla başka seçenek olduğunu savunmuştu neden kpop die kafa patlatmıştı. malesef bu gibi ailelerde büyüyen insanların pek bir seçeneği yok. benim lisem evden uzak bir liseydi -imamhatip- bu sayede biraz olsun yeni şeyler görebildim. otobüste kitap okumaya başladım, okuldan kaçtım ve zorla okula gelen ama benimki kadar katı aileye sahip olmayan insanlarla konuştum.o dönemi atlattım diyebilirim. bu doğru bi söylem mi bilmiyorum? ama tabiki arada açıp dinliyorum nostalji oluyor.
Çoğunluğu fabrikasyon işler olsalar da sıkıntı müzikte, dizilerde veya tüketicide değil, benim de geçmişte "buralarda ne dönüyor acaba" diye bakıp genel olarak eleştirsem de sevdiğim, övdüğüm yapımlar var. Bireyin içeriği gerçeklikten kaçmak için veya herhangi bir sebeple tüketmesi ve fanı olması kimseyi ilgilendirmiyor. Ancak Kore Pop kültürüne bakıp "ya burada bir sorun yok, bu komünite içinde olan şeyler normal" diyemiyorum. Kore Popuna olan önyargının - haklılığı üstüne tartışılabilir - sebebi açıkça K-Pop fanı kişinin bu işlerin ticari başarımlardan bağımsız olarak otoriteler tarafından incelendiğinde çoğunlukla kötü eleştiriler almalarına rağmen vatan savunur gibi savunması. Alakasız ve anlamsız yerlerde estetikli Koreli bireyler paylaşanlar ve bizleri sağda solda "army, korean drama" diye darlayanlardır. Bu yüzden bir Kore yapımı gördüğümde "yine başlayacaklar gereksiz kutsallaştırmaya, of" diyor ve bir an olsun bu neymiş, iyi iş mi, ilgimi çeker mi diye düşünmüyorum, düşünemiyorum. Çünkü bu "kutsallaştırmayı" yaparken kendi toplulukları içinde de yapmıyorlar. Adeta birer misyoner gibi fanı oldukları şeyleri insanların gözüne sokma peşindeler. Bunun en masum örneklerinden biri, Twitter'da siyasi bir tagde insanlar ne yazmış diye baktığınızda, alakasız şekilde 20 farklı tagle tweetlenmiş dans eden Korelilerin, Kore dizisi kesitlerinin ardı arkası kesilmemesi. Bir grup insan, sizi anlamsız bir görüntü kirliğine maruz bırakıyor ve kişisel zevklerini yayma çabasıyla zamanınızı çalıyor. Son derece toxic bir davranış bu. Bizler de dizi izliyor, müzik dinliyoruz ancak olay bu denli bir fanboyluğa dönüştüğünde, ortaya konan ürün ne olursa olsun, çirkinleşip, mide bulandırıyor. Kendi nazarımda kitle ile kültürü, tüketici ile ürünü birbirinden ayırmayı doğru bulmuyorum. Bu kitleyi yaratan bu işlerdir. İşleri üretenler, işlerin arkasındaki mali kaynakları yaratanlar çoğunluğu 10-16 yaş grubunda yer alan bu kitleyi etik dışı bir şekilde, yarattıkları idoller eliyle organize bir reklam makinesine dönüştürmekten, çocuk yaşta insanları birer misyoner olarak kullanmaktan geri durmadılar. Kore Pop topluluğunun batıda benzerleri olarak gördüğümüz Marvel, DC, LOTR vb. geek işlerin fanboylarından sivrilerek ayrıldığı nokta da tam bu misyonerlik hadisesi. Çünkü K-Pop topluluğunun bir kaç yıl içerisinde adeta bir diasporaya veya bir tarikata dönüşümü söz konusu. Bu diaspora'ya göre fanı olunan müzisyen veya oyuncunun yer aldığı içerik ne olursa olsun kutsaldır, korunmalıdır ve bu içeriği üretenler ödüllendirilmeli, üretilen işleri beğenmeyenler ise lanetlenmelidir. MTV, Teen Choice, Grammy, Golden Disc gibi popüler kültüre yönelik uluslar arası ödüllerde Kore yapımı işler büyük oranda ödülleri toplayamazsa bu ödüllere ve organizasyonun yapıldığı ülkeye hakaret edilmeli, ırkçılık ve kıskançlıkla suçlanmalıdır. Elbette bu tip örneklere diğer fanlarda da rastlamak mümkün. Ancak Kore Popunun fanatikleri tarafından 2021 Grammy ödüllerinden sonra görülen gibi milyonlarca kişinin organize itibarsızlaştırma çalışmalarının başka bir fan kitlesi tarafından gerçekleştirilmiş bir benzeri yok. Topluluk sosyal medyadaki bu tür çalışmaları sürekli olarak ödülün adayları açıklanmadan önce ve ödül töreninden önce günler sürecek şekilde yapıyor. Haliyle bu durumun ödülleri dağıtan komiteler üzerinde baskı kurmadığını ve objektif bakış açısını etkilemediğini söylemek akıl işi değil. Son yıllarda Kore işlerinin önceki yıllara göre kaliteleri artmazken daha çok ödül toplamasında ki asıl nedenin bu baskı kurma çalışmaları olduğunu düşünüyorum. Güzel ülkemde herhangi bir şeyi kutsalıymış gibi hayatının merkezine alanların azalarak bitmesi dileğiyle.
Dünkü yayında bu videodan bahsettiğinde konusunun bu olacağını asla tahmin etmemiştim öncelikle. Muhafazakar bir ailede büyümemiş olmama rağmen lise yıllarımdan beri benim için de hep gerçek dünyadan kaçış oldu k-dramalar. Müziklerini sevmediğim için K-pop bilmiyorum pek ama dizileri hala takip ediyorum. Diziler kadınların duygusal fantezilerine tam olarak hizmet ediyor çünkü. Çok yakışıklı, çok duygusal, çok ilgili erkekler resmediyorlar ve bu yaşıma rağmen benim için çekici bir etmen. Gerçek hayatta yere tüküren errrrkek oğlu erkeklerden rahatsız oldukça bu dizilere dönüyorum belli ki. Eski dönemde gerçekten rahatsız ediyorlardı aslında, havalı erkeğe sürekli boyun eğen, kendini ifade edemeyen, saf kadınlar resmediyorlardı. Son dönemde daha güçlü, ayakları yere basan kadın karakterler çizmeye başladılar. Yani gençler "bağımlı" olacaklarsa bunlara olsunlar gerçekten. Wattpad kurguları kadar hastalıklı değil bu diziler günün sonunda. Video harika olmuş, ellerine sağlık.
Öncelikle çok güzel bir video olmuş, yine UzayZuhal kalitesinde bir araştırma ve sunum. Konu hakkında uzun uzun yorum yapacağım ki algoritma tokatlayayım ve emeğinin karşılığını vereyim. Şunu söylemem lazım ne bir K-Drama izledim ne de K-Pop türünde müzik dinledim. Yani Hallyu kültüründen hiçbir ürün tüketmedim. Ama izlenimlerime göre bence Hallyu kendi içerisinde müzik ve dizi sektörü olarak bir çizgiyle ayrılıyor. Çevremde K-Pop dinleyen çok insan olsa da hiçbiri K-Drama izlemiyor. Hatta K-Drama izleyen tanıdığım yok. Ve K-Pop dinleyen arkadaşlarımın çoğu da muhafazakar ailelerde büyümemiş, hatta kendisine alan bırakılmış insanlar. Uzun lafın kısası birçoğunun -hepsi değil- muhafazakarlıkla uzaktan yakından alakaları yok. Bazı arkadaşlarımı sadece görsel şölen, prodüksiyon, danslar ve kareografi, müziğin kendisi, ritim gibi etmenler çekiyor. Ama bazıları bu müzik türünü bir çeşit escapism olarak kullanıyor. Bir arkadaşımla K-Pop hakkında konuşurken bana K-Pop'ın onun için özel bir alan daha yarattığını, kendisini daha özgüvenli hissettirdiğini, üzüntüsünü giderdiğini ve Dünya'daki problemlerden bir süreliğine uzaklaştırdığını söylemişti. Ha bu arada "çoğu" muhafazakar ailelerde büyümemiş insanlar dedim ama birkaç arkadaşımın da muhafazakar ailesi var. Açıkçası buu muhafazakar ailelerde büyümüş ve büyümeye devam da eden arkadaşlarım cidden gördüğüm en fanatik(?) ve sadık K-Pop severler. O yüzden bunun biraz da kendini bir yere ait hissetme durumu olduğunu düşünüyorum. Bu ARMY kitlesi büyük bir kitle ve sürekli birbirlerini de destekleyip kendi içlerinde tatlı tatlı konuşuyorlar, birbirlerini savunuyorlar ve insanlar da bu güruhun içinde olduğunda aslında yine bir escapism ruhuyla(?) kendilerini Dünya'dan soyutlayıp farklı bir "alem"e ait hissediyorlar. Ki bence tutunabilecek tek dalın olduğunda aşırı normal bir şey. Ki zararsız gibi de görünüyor ama toplum tarafından son dönem aşırı nefrete maruz kalan bir güruh olduğu için biraz da can sıkıcı bir durum olduğu kesin...
Ben de Army yim 🖐🏻 Ceren Sungur un kanalından geliyorum. Son yayın muhteşem ağzınıza sağlık. Video konusu hakkında şunu eklemek istiyorum; Kore kültürü falan pek umrumda değil. Halkı gerici buluyorum. Kendilerini gram sevmiyorum. Sadece BTS üyeleri karakterleri sanatları ile beni etkiledi. Sahne showu görmekten enfes tat alıyorum ve BTS bunu güzel bir şekilde yaptığı için beni etkiledi. Bir yandan da halktan biri gibiler, birçok show ile karakterleri tanımak mümkün çok fazla program çekiyorlar, sevdim. İlk başlamam denk gelme üstüne şarkılarını dinleyerek oldu yani en başta tek amacım müzikti. Benim sosyolojik hiçbir açıklamam yok kısacası 😂 müzik dinlemeyi severim ve böyle başladı. Hallyu canımı bir tık sıkıyor çünkü Korelileri, Kore'yi aşırı yüceltiyorlar ve gram yüce değiller yani teknoloji desen önlerinde japonya var. Feminizme bakış açıları tamamen çöp. Kimin eli kimin götünde belli değil, her yerde osurabilirler, aşırı aşırı bir "AMERICAN DREAM" içinde kaybolmuş aslında fazlasıyla gerici ama kendini muhteşem ilerici sanan bir toplum. Genel olarak içlerinde büyük oranda pedofilik fantaziler var. Bir Show'un üç bölümüne ve üç kız grubuna baksanız bile direkt bunu anlarsınız. Pis geliyorlar bana sevmiyorum yani. Ama BTS im özel lütfen sanat değeri diye bir şey var. Yaptıkları çok özel şeyler var. Hiçbirinde genel halkta olan pedofilik fantazi belirtisi ben görmedim 2018 den beri takip eden biri olarak. Üyelerden Namjoon zaten deha üstüne konuşmayalım bile. Böyle yani benim BTS fanı olma sebebim buydu, yolculuk da zamanla oldu önce şarkıları beğendim sonra kim ya bunlar diye baktım.
Çok güzel bir video olmuş öncellikle.Kore ve kpopla bende yeni tanıştım önyargımı kendi başıma kırmıştım ama bu video çok iyi geldi.Kore işlerinin en içinde değilim ama bazen içinden bazen kıyısından köşesinden çok güzel eserler seçip dinliyorum / izliyorum.İster LGBT birey olsun ister SJW nedensiz ve kara cahillik seviyesinde linçler geliyordu fanlarına umarım bu videodan sonra biraz aydınlanırlar.
yani K-POP u müzik tarzı beni pek çekmediğinden hiç umurumda olmamıştı ama işin bu boyutunu da bilmiyordum valla senin sayende normalde öğrenmeyeceğim ilginç genel bilgiye ulaştım
Video çıkalı bir yıl olmuş ama ben de kişisel deneyimimden bahsedip belki insanların anlamasına yardımcı olabilirim diye yazıyorum. Ortaokulun sonunda kdrama izleyerek ben de bu alt kültürle tanışmıştım ve 14 yaşımda bile bazı şeyleri aptalca bulduğumu hatırlıyorum. Yine de birkaç tane izlemiştim. Sonrasında ise daha da hallyunun içine girmem kpop dinlemeye başlayarak olmuştu. Escapism'in dibine kadar düşmüştüm zira ailevi, toplumsal, kişisel arayışım vs konusundaki tüm dertlerimden, arkadaşlarımla kpop dinleyerek, onların danslarını yapmaya çalışarak kaçıyordum. Konunun sadece muhafazakarlık olduğunu da düşünmüyorum. Kendisini daha sonralarda queer olarak tanımlayan bazı tanıdıklarım da bu kültüre kaçıyorlardı çünkü bir şekilde bir şeyin parçası hissediyorduk. Küçük bir şehirde büyüyorduk ve kendimizi keşfetme çabasıydı belki. Sonuç olarak hiçbirimiz büyüyünce kpop dinlemeye eskisi gibi devam etmedik. O nedenle ben de bu durumu escapism'e bağlıyorum. Gerçekten rengarenk klipler, danslar, yaratılan personalar ile sürekli takip edeni besleyen bir akımdan bahsediyoruz. Kaçmak için çok ideal bir seçim olduğunu düşünüyorum. Umarım fikri olmayanlar için en azından dinleyenleri küçümsememeleri ve anlayabilmeleri için yardımcı olabilmişimdir. ❤
manga okumayı severim hatta animesini de izlerim kuzenimin mangalarıyla başladım ilk çok beğendim ve uzun zaman sonra kendime de almaya başladım ama haikyuu serisinin sadece 3 kitabını alabildim hatta ilk mangamı almaya giderken teyzem annemi manga hakkında yalan yanlış bilgilerle doldurmuş aradı yolda alma dedi eşcinseller varmış şöyle böyle yapıyolarmış falan sonra elimde 3. kitabı görünce 4.sünü alırsan hepsini yırtar çöpe atarım falan da demişti ama mangada öpüşme bile yoktu hatta bi yakınlaşma elektrik alma gibi şeyler asla yoktu hatta türkiyede gay mangalar basılmıyo diye biliyorum anneme okuması için çok ısrar ettim işte ablam göz gezdirmişti normalde bu tarz kpop kdrama konularında beni savunmaz ama o bile savundu annemin şimdi ki düşüncesi ne bilmiyorum ama almaya devam etmeyi düşünüyorum
HALLYU ile gelen bazı dizileri tüketmiştim. K-POP daha doğrusu POP pek tarzım değil. Ama Black Clover - Opening 12 müziğini mesela çok seviyorum. Hatta animelerde Openingini geçmediğim müziklerden biri ve bir K-POP müziği. Sonuç olarak dışarıdan gördüğümüz şekilde yargılıyoruz. Bugün sayenizde farklı bir ön yargımı yıkmış oldum. Teşekkür ediyorum. Ön yargılarımızı yıkmamız ve yıkamasak bile başkalarına daha saygılı bakmayı öğrenmemiz dileğiyle.
Resmen bizim sistemimizin tam tersini yapıyorlar. Biz gerceklikten kaçmak yerine gercekten daha gercek diziler çekmek icin ugrasıyoruz asla fantastik ögeler yer alamıyor, dertliysen daha da dertleniyorsun. buna bir çozümü devlet getirecekse guney kore gibi getirsin artık sanayi bilmem ne gecti artık biz de kültür endüstrisinin peşine düselim zorlasak 1000 yıllık tarihimiz var her cografyaya rahatca sızabiliriz 🥲
K-pop benim kafamda animeciliğin feminen ağırlıklı versiyonu gibi bir şeydi yüzeysel de olsa haklıymışım biraz. Neden k-pop'a çekilmediğimi anladım. Çok iyi video olmuş eline sağlık.
hadi videoyu izledim yprumları niye okuyorum ya ? 1 saat geçmiş. Ben derslerimi zamanda kaybolmui şekilde okumadım. Öğrendim düşündüm empati kurdum. uykum geldi
Afisini gordugumuz "Jewelry in the Palace (Saraydaki Mucevher) gercekten sahane bir dizidir. Jang Geum Seong (Cangum) isimli cizgi filmin devami niteligindedir. Ikisini de izlemenizi tavsiye ederim....
güzel video olmuş eline sağlık. yaşça büyük biriyim. kore dizileri çok izliyorum ama fanatik biri değilim. hikayeleri vs. açısından beğeniyorum dizileri. şunu diyebilirim ki bizim kültürümüzden hiç farkları yok. o yüzden hızlı bir şekilde empati kurabiliyorsunuz eserle ve anlatılanlarla. tabi ki bir illüzyon sunduklarının ben farkındayım. bir çok şeyi üstü kapalı anlatıyor ya da hiç göstermiyorlar. bırak sevişmeyi öpüşmek bile yok çoğu dizlerinde. aile içi şiddet, kadının toplumda ki yeri ya da ötekileştirilmiş gruplara çok girmiyorlar ya da ucundan gösteriyorlar. ağırlıklı olarak sonunda karakterlerimizi mutlu sona ulaşıyorlar. o açıdan senin de tespit ettiğin gibi güzel bir katarsis vaad ediyor eseri tüketene. eğer çocuğum olsaydı türk dizisi izleyeceğine kore dizisi izlemesini daha çok isterdim. çünkü türk dizlerinde leşlik orada yok. o açıdan çok daha iyi yapımlar olduğunu düşünüyorum.
Öncelikle eline sağlık Zuhal. Hiç araştırmadığım ve araştırmayı düşünmediğim bir alan olduğu için birinin derleyip toplaması işime geldi. Bu şekilde biraz daha bilgim oldu bu k-pop ve hallyu hakkında. Yine de izlerken az çok tahmin ettiğim sebeplerden geliyormuş bu sevgi: Baskı ve özgürlük kısıtlaması. Öncelikle ne kadar şakasını yaparsak yapalım, ne kadar dalga geçersek geçelim insanlar neyi seviyorsa sevsinler. Bazen ben x bir filmi sevmem ve seveni gömerim, bazen sen k-pop seveni çok anlamam diyip laf atarsın ama sonucunda herkes sevsin seveceğini. Eğer kendinden bir şey buluyorsa orda kimsenin ne karışmaya ne laf söylemeye hakkı yok kimseye bir zararı dokunmadıkça. Maalesef ülkemiz 2022 yılına diğer ülkelerle girebilmeyi çokta başarmış bir ülke değil, belirli bir kısmı 2022'e girse de yüksek bir oranı daha matbaanın icad edilmesini bekliyor ki dünyayı müslüman yapabilisinler. Bu yobaz muhafazakar kesin hepimizin de bildiği gibi çok belirgin özelliklere sahip ve bu özellikleri çoğunlukla çocuklarına büyük zararlar verebiliyor. K-pop ve K-dramalar kendi içlerine çok çok fazla girmesem de gördüğüm kadarıyla - özellikle gençlik dizileri- gerçek aşkı bulmak ve hayattaki sorunların hepsini çözmek üzerine kurulular. Aynı şekilde ailesiyle sorun yaşayan karakterler de bir sevgili bulmasa da çok yakın arkadaş/arkadaşlar bularak yeni bir insana dönüşüyor ve bütün sorunlarını çözmeye başlıyor. Genel olarak zaten bu aslında gençlere satılmaya çalışan bir şey dünyada çoğu eserde. Bence özellikle Güney Kore'nin yaptığı bu eserlerin extradan tutunabilme nedeni -bana göre- estetik bir görüntüye sahip olmakla beraber devamında bu estetik görüntülerini destekleyecek bir moda yaratmış olmaları. Renkleri kullanmaktan çekinmeyen, makyaj yapmaktan rahatsız olmayan insanlar var gördüğüm kadarıyla k-pop şarkılarında. Dizileri için çok aynısı geçerli değil gibi dursa da belki içlerinde bir yerlerde vardır bu tarz karakterler. Şimdi bu konu önemli bir konu çünkü hem ülkemizde hem dünyamızda çok fazla code işlenmeye çalışıyor insanlara. Siyah erkek rengi, pembe kadın. Böyle bir ortamda renklerin herkese yakışabileceğini gösteren ve bunu kendi showlarında da kullanan bir millet extra bir ilgi görüyor. Animelerde de (her animede tabi ki bu kural geçerli değil) queerlik çok ön planda olsa bile bazen karakterler fobiklik pek yapmazlar ( özellikle baş karakter). Herkese saygılı ve sevgilidir ama onun dışında çokta ön plana çıkan bir konu yok. Korelilerin k-pop kliplerinde cross dressingde, makyajda, pembe kıyaffete ve benzeri durumlar var. Sözlerine çok bakmasam da birkaç şarkıdan gördüğüm kadarıyla şarkıları da "erkeklik ve kadınlık" sıfatlarına çok eğilim yapmıyor. Bu tarz şeyler gelecek için önemli olmakla beraber baskıda kalmış toplumlardaki insanların - genelde gençlerin- çok hoşuna giderek dikkatlerini çekiyor. Yanında yaptıkları müziği de seviyorlarsa cabası, ben pek beğenmediğim için dinlemiyorum. K-drama kısmına gelirsek senin de dediğin gibi hem muhafazakar toplumlardaki ailelerin çocuklarının yaşayabileceği şeylere odaklanırken hem de açık toplumdaki sorunlara da göz kıpıyorlar. Bu tarz eserler aslında incelendiği zaman tabi ki mantık ve senaryo hatalarına sahip olabilirler veya gerçeklikle çokta uyuşmayabilirler. İnsanlar bunun için gelmiyorlar zaten, bazen devam etmek için neden aramak istiyorlar veya devam ederlerse olumlu olarak nasıl bir hayata sahip olacaklarını görmek istiyorlar. Bazen asla başaramayacakları şeyleri görmekte istiyor olabiliyorlar. Bazen sadece escapism yaparak o anki dertlerinden kurtulmak ve başkalarının hayatlarına odaklanmak istiyorlar. Bazen sadece eğlence, bazen umut, bazen yaşamak için sebep bulmakta yardımcı oluyorlar. Tekrardan belirteyim ben bu eserleri çok beğenmiyorum dışarıdan bakan biri olarak ve kaliteleri hakkında çok bir fikre sahip olacak kadar tüketmesem de dışarıdan gördüğüm kadarıyla çok başarılı değil gibiler ama eninde sonunda bu eserler bazı gençlere bazı sebepler veriyorsa bitmeseler de olur diyorum. Ana konumuzdan bağımsız olarak hükümet değiştikten sonra başa geçen ve muhtemelen değişime uğrayan diğer yönetici sınıflarını tebrik etmek isterim. Ülkenin kurtuluşu için güzel bir taktik uygulayıp geleceği iyi görmüşler. Yatırımlarına inanmış ve devam ederek kültür pazarlamışlar. Kültür zaten şuan dünyada fiziksel olarak bir şey pazarlayamıyorsan pazarlaması en mantıklı ve karlı işlerden biri. Aynı şekilde pazarlamaya başladıkları aşk, sevgi, duygu yoğunluğu çok olan eserler de aynı şekilde insanın temel özellikleri olarak görünen parçalar. Bu yüzden insanların da ilgisini hızlıca çekmiş ve globale de yayılmışlar. Sonrasında da batıya batı içeriği, doğuya doğu içeriği üretelim yerine her şeyi sentezleyerek bir melez kültür oluşturulmuş. Çizgilerini başkaları için bozmak yerine kendi çizgilerine birkaç parça ekleyerek yollarına devam etmişler, şu anda da güzelce ilerliyorlar. Konuşmamın sonu olaraktan Maslow'un İhtiyaçlar Piramidinin 3. katmanında bahsettiği gibi insanın sevilme ve ait olma isteği var. Bu zaten biraz fanboyluk ve fanlık konularını tetikliyor. Muhafazakar ailelerde zaten öğretilen tek şey x bir insana bağlı kalıp yemek pişirip çocuk bakacaksın ile karından br çocuk yapıp onu büyüteceksin olunca iki taraf için kendilerini keşfedemiyorlar. Kendilerini keşfetmek için attıkları adımda da herkes bir şeye bağlanırken bu insanlar estetik olarak beğendikleri ve daha özgür kıyafet + renk seçimine sahip olan bu insanların topluluğunu seçiyorlar. Belki K-pop sizin de benim gibi çok çok hoşunuza gitmiyor ve arkadaşınızla dalga geçmekten çok zevk alıyorsanız geçin tabi ama orda bir yerlerde bu işi biraz fazla ciddiye alan insanları düşünerekten bu konuyu çokta uzatmamak lazım. En kısa zamanda her ekonomisi kötü giden ülkenin daha iyi bir hü.... Konuyu birazcık karmaşık ele aldım ve muhtemelen kafamdakileri doğru ifade edemedim ve bu konuda üzgünüm ama genel olarak istediğin up uzun yazı budur umarım Zuhal :)
Çok ilgim olmayan bir alanı aslında ne kadar çok merak ediyormuşum. Metal müzik ile uğraşırken satanist yaftası mı yemedik? Kedi kesmediğimiz mi kaldı? Bir arkadaş daha yorumunda bahsetmiş, güzel hatırlatma oldu bana :) Video bitmesin istedim resmen. Soru ve anlatım mükemmel olmuş, ellerine sağlık.
Küçük görüp dalga geçtiğimiz şeylerin arkasında beklemediğimiz çok farklı şeylerin olabileceğini gösterdiğin için teşekkür ederim. Bu video farkındalığımız ve empati yapabilme becerimiziz gelişmesi için çok değerli olmuş, eline sağlık ✨✨
Valla ben çok güzel görünümlü insanlar over produced şarkılar eşliğinde çok iyi dans ettikleri için izliyorum kpop muzik videolarını .Benim için Mcu filmlerinin muzik versiyonları. İkisi de belli bir şablon üzerine yapılmış eğlence ürünleri gibi ve arada iyi iş çıkınca beni şaşırtıyor. Yani Korede yapılan tüm pop muzikler de çöp değil bence. Bunları videoda söylediğin kitle yok anlamında söylemiyorum. Hallyu ile baskıcı toplumun arasındaki ilişkiyi çok iyi anlatmışsın. Yalnız bir şey dikkatimi çekti, videonun bir yerinde kore dizileri genellikle muhafazakar görünüm çizerken, kpopun aksi olduğunu söylüyorsun. Kore dizilerinin Amerikada, Türkiyede olduğu kadar tutmamasının sebebi bu olabilir(Netflixe çıkan Squid Game falan gibi diziler hariç). Çünkü Türkiyedeki kore seven kitlenin aksine, Amerikada KPOP'un LGBTQI+ community'si tarafından bu kadar benimsenip, sevilmesi hep garip gelmiştir bana. Eminim LGBTQI+ ve Kpop arasındaki ilişki üzerine de bir tez vardır. Bence HALLYU fanı insan bir stereotype değil yani. Kpop fanları ve dizi fanları arasında fark varmış gibi geliyor.
O kadar haklısın ki.Benim ne ailem muhafazakar ne de benim için escapism bu sektör.Sadece performanslarını takdir ediyorum ve emek görüyorum.Görsel açıdan da hoşuma gidiyor.Türkiyede her zamanki gibi farklı zevkler marjinalize ediliyor.Küçük çocuklar neden İbrahim Tatlıses değil de Hadise dinlemek istiyorsa bence aynı sebep gibi.
@@ahmettp Evet sonuçta eğlence sektörü bu. Ama bizim gibi öyle olmayan tüketicilerin de olması, Zuhalin anlattığı fanatik tüketicilerin olmadığı anlamına gelmiyor ne yazık ki. Bence o tip Kore kültürü fanlarını çok iyi çözümlemiş ve anlatmış Zuhal.
@@vurauml5092 güney kore bizden sonra en muhafazakar ülke sırf idoller evlendi diye bir sürü kötü yorumlara maruz kalıyorlar LGBT zaten güney kore tarafından sevilmiyor
Çok erken (8-9 yaşlarımda) Hallyu ile tanışıp ardından mangalar ve çizgi romanlara geçen ben bu kadar detay beklemiyordum. Durumu hem sadece bir taraftan göze almadığın ve kendi konfor alanından çıktığın için sana çok teşekkür ederim. Teknoloji alanındaki ilerlemelere de bakmışsın zaten. Ben biraz geek olduğum için o kısımlara da girmeni isterdim (Gerçi ben 5 saat olsa da izlerdim) ama algoritma çok beğenmez. Zaten sen algoritmaya bakma, kalite kavramını bilmeyen bir algoritma için biz de elimizden geleni yapıp, bu algoritmayı öğreteceğiz. Ayrıca Pre-teen ve Teen'lerdeki bir grubun parçası olma isteğine girmen de çok iyi olmuş. Buraya kadar okumuşsan da tekrar sana teşekkür ederim. Yaptığın incelemeler sayesinde daha da bilgili olup, ortamlarda paylaşabiliyorum. Kendine çok iyi bak, Zuhal abla ve sayın izleyici. Yayında görüşürüz
Sadece başka bir dildeki başka bir kültür olarak düşünüp tükettim ben kendi adıma yıllarca. Her ne kadar Korece duyulan her şeye K"pop" etiketi vursak da birçok müzik türlerini de içeriyor doğal olarak; underground hip hop, old school hip hop rap vs vs...Sizi dünyadan soyutlayıp, cıvıl cıvıl başka dünyalar sunuyor kesinlikle , huzur buluyorsunuz en önemlisi belki eksikliği çekilen, bir yere ait hissedip bir şeylerin parçası olma hissi çok doğal (enternasyonal dışlanmış bir kadın örgütlenmesi de var bir bakımdan), bir kaçış mekanizması olmaya çok müsait. Biraz eşeledikçe iç dünyasını görmek çok da zor olmuyor fakat. Devlet eliyle açık açık sömürülen insanlar, sektörü tekeline almış büyük şirketler ve arka yüzünde türlü türlü örgütlenme denebilecek kadar kökleşmiş üstü örtülen kolektif suçlar (öyle ki reklamlarla halkın ve ciddi miktarlarla gerekli yerlerin gözünü boyayıp hala boy gösterebiliyorlar), bunlara nazaran daha ücra köşelerdeki şirketlerce hayalleri üstünden kandırılıp istismar edilen kadınlar... Ve haklarını bulmaları o kadar geç işleyen ve sancılı bir süreçle oluyor ki, tüm bunlardan sonra daha hassas, bilinçli, neyin ne olduğunu bilen bir tüketici haline gelmeniz kaçınılmaz oluyor. Aksi fanatiklik ile sonuçlanan durumlar da mevcut maalesef. Fakat çok da başka dünyalar değil tabii anlatılan; baba figürü birebir "sevgisini belli etmez ama sever" ilgisiz bir köşede kumandasıyla oturur, anne figürü birebir sürekli mutfak önlüğüyle dolaşır bıçağın ucuyla meyve uzatır. Ancak gün geçtikçe genişleyen yeni tüketicilerle birlikte içeriklerde de değişip gelişme, kendini yenileme ihtiyacı doğdu. Açık açık kadın haklarından bahsedilmeye (wow), lgbti insanlara yer verilmeye başlandı ve gözlemlediğim kadarıyla eski tüketici üzerinde olumlu denebilecek etkileri olduğu söylenilebilir. Maskülen olmayan erkeklere yapıştırılan "cinsiyetsizleştirme" etiketine gelen tepkiler, gay fanfictionlar, müstehcen fanartlar, muhafazakar insanların da yaptığı dans coverları... Marjinal bir kitle denilebilir belki, kimi ailelerce marjinal olma kriterleri bu kadar düşükken. Son olarak bu videoya here we go again diyerek gelmiştim. "Genç kızların çığlıkları"ndan ötesini görebildiğiniz için teşekkürler.
Ortaokulda aile zoruyla imamhatipe gönderilmiş biri olarak ben de ergenliğimin başlarında bir kpop fanıydım. Gerçekten de bu insanların başka bir seçeneği yok derken çok haklı olduğunu düşünüyorum. Hepimizin sosyal medyaya erişimi oldukça kısıtlıydı. Sınıfta birkaç kişi kpop dinliyordu ve diğerlerine anlatıyordu biz de eve dönüp birkaç saat internete girme iznimiz olunca bu müzikleri dinliyorduk. Ben biseksüelim ve benim cinsel yönelimimin farkına varıp bunu kabullenmemde kpop etkili olmuştu. Yaşım büyüdükçe ne kadar sorunlu olduğunu fark etmeye başladım. Şimdi geri dönüp bugünkü aklımla bakınca gerçekten korkunç bir endüstri olduğunu daha da fark ediyorum. Ama bu genç kızları linçleyen insanların hiçbiri " Ya bakın bu sektördeki sanatçılara daha reşit değilken çok ağır anlaşmalar imzalatılıyor. Sağlıklarını tehdit edecek kadar fazla çalışıyorlar. Şirketler tarafından sömürülüyorlar. Bunu desteklemeyin. " gibi bir şey demiyor ki sadece zorbalık yapıyorlar. 12-13 yaşında çocukları zorbalık yaparak yanlış bir şeyden vazgeçirmeye çalışmak bence çok saçma. Bu videoyu gercekten çok güzel ve yararlı buldum bu yüzden. Videoda bahsi geçen tezi de en kısa sürede okuyacağım. Emeğine sağlık.
o kadar fazla içerik sunuyorlar hani bitmiyor o dizi bitse şarkı şarkı bitse yaptıkları programlar gerçekten derya deniz o yüzden tükenmezliğin sonunda bağımlılık gibi olması normal açıkcası kendi kitlesi mükemmel derecede kendi içlerinde tutucu gerçekten rastgele yanlış bir şey söylesen bile gelip 10 15 kişi seninle konuşuyor falan acayip bi topluluk kendilerini uzaktan seviyorum bu harika ve aydınlatıcı video için ayrıca teşekkürler
Kpop'a bu kadar nefret duyanlar 2-3 şarkı dinlese bu kadar yabancılaşacak bi' tür olmadığını anlayacaklar sanırım. Çünkü poptur bu, hatta içerdiği türler çok daha farklılaşıyor. Bunu escapism olarak kullanmalarını biraz durup düşününce daha kolay anlayabiliyorum, ben de aynısını yapıyorum ama hallyu ile değil. Birbiriyle bağlantısız yerlere değindim ama bu taraftarlık tuhaf bulunuyor dışarıdan ama futbol taraftarlığı daha toksik gibi duruyor. Güzel bi' video olmuş
Bende geçenlerde bu sezen aksu nun adem Havva söyleminden türemiş bir polemiğe şahit oldum ismini bilmediğim k-popçu birey Müslüman bir ülkede konser verdiği için kapalı giyindi ama sezen aksu böyle böyle yaptı gibilerinden söylemleri vardı çok garip gelmişti
19 yaşındayim (erkeğim) 2 yıldır Kpop dinliyorum BTS ve blackpink dinliyorum. Twitterda army hesabı kullanmışlığım bile var. Kpop endüstrisi dinleyenlerine bir sürü içerik sunmayı beceriyor Vloglar değişik değişik programlar Idollerin canlı yayın yapması gibi. Bu kadar içerik olunca ve idollere dizi karakteri gibi yaklaşılabildigini dusununce bu kadar popüler olması normal. Ayrica kimseyi kandırmayalım havalı gözüküyorlar ve iyi dans ediyorlar şarkıları da güzel ayrıca konserlerini muzik videolarını izlemek çoğu zaman batı popundan daha eğlenceli bence
@@lenka5713 İnsanlar neden bir müzik türünden nefret etsin biraz düşünür müsün? Sevmiyorsa kapatır gider. Nefretin nedeni tamamiyle kitlesi, wattpad gibi yerlerde bts ile ilgili seks hikayesi yazıyorlar ve dalga konusu olunca hemen linç geliyor, sektörü eleştirince linç geliyor, müzik kötü diyince linç geliyor, linç gelince de tabi karşı taraf alttan almıyor ve bu sefer onların sevdiği şeyle dalga geçip nefret ediyorlar o da k-pop işte. Bunu anlamak çok basit.
@@lenka5713 Alakası yok bu tamamen tepkisel bir durum ve sadece sözde kalan bir şey. Asıl psikopatça olan sadece müzik yapan bir grubun böyle bir fan kitlesi olması. K-pop fanları fanları olduğu kişilerin hayatına karışıyor eğer sevdiği kişinin sevgilisi olursa o sevgilinin vah haline. Kitle doğrudan kişiye tehdit ve hakaretlerle o kişinin hayatını mahvediyor. İdoller tamamen kitlelerinin kölesidir. Biraz daha bu kitleyi araştırabilirsin bilmeden konuşmak pek doğru değil. Seviyorsan şarkıyı dinle geç, olması gereken bu ama k-pop fanları öyle değil işte. Çoğunun bts üyelerinin kendisiyle seks yaptığını hayal ettiği bir topluluk ve bunu wattpad gibi mekanlarda da saklama ihtiyaçları olmadığını görebilirsin okunma sayıları yüzbinler.
Çocukların ailelerinin baskısına olan bir tepkisi de olabilir. Ailelerin çocuklarından bir fikri veya bir şeyi saklaması sadece çocukların o şeyin ne olduğunu daha çok merak etmesine sebep oluyor. Özellikle kız çocuklarının cinselliğini keşfetmesini romantizmden geçiyor sözü çok doğru olmuş. Benim ergenliğe giriş dönemimde medcezir gibi dizilerin neden bu kadar sevildiğinin cevabı oldu benim için. Muhafazakar kesiminde lgbt çağrışımı yapmasının nedeni bence feminen erkek tiplemesi olabilir. Çünkü özellikle muhafazakar kesimin erkek şöyle olmalı gibi kalıpları çok sert(kadınlar için de aynısı geçerli). Zamanında gençler dinlediği müzikten dolayı satanist ilan edilmesinin günümüzdeki hali olduğunu fark etmemi sağladı bu video. Sanırım animelerin çizgi film gibi gözükmesi ve bunun yaşı büyük kesimler tarafından masum olarak görülmesi bu tarz tepkiler almamasına sebep oldu. Çok bilgilendirici bir video olmuş.
sorumu reddedecekmiş bak bak bak, yahu biz boş soru sorar mıyız QUARDESHİM
sksksjsn hayır BEN NE BİLEYİM diye yoksa senden boş soru çıkmaz.
@@UzayZuhal 💩🙃
@@csnaber : D
Bu kpop meselesinde beni en çok rahatsız eden bu insanlara yapılan zorbalık. ortada kollektif bir zorbalık var ve herkes bu çok normal bir şeymiş gibi davranıyor. Kpopçulara sallamak herhangi bir alt kültüre sallamaktan çok daha kolay. ben bu durumu, kpopçuların çoğunluğunun kadın olmasına bağlıyorum.
çok katılıyorum buna. kadınların ilgisi "fan girllük" erkeklerin ilgisi geeklik olarak tanımlanıyor çünkü.
K-pop'ın büyük bir genç topluluğu için escapism olduğunu anlaman beni çok mutlu etti. Özellikle tanıdığım en liberal en anlayışlı insanların bile bu insanlara nefret kusması beni çok üzüyordu. Düşün zaten gün boyunca aldığın nefretten kaçmak için bir şey yapıyorsun ve orada dinlediğin müzikten ötürü nefret görüyorsun. O kadar yorucu ki. Bir queer olarak k-pop bazı alanlarda toxic masküleniteden kaçma yolu. K-pop kesinlikle mükemmel değil. Dinleyiciler olarak hala sevmediğimiz çok özelliği var ve değişmesini çok istiyoruz ama nefret kesinlikle doğru değil. Teşekkürler video için.
usta yanılmak lügâtinda yok galiba 💅
Videoyu izlemeden Zuhal'e hak verip savunmuştum. Videoyu izledim. Artık daha çok hak verip savunuyorum aahsgda
asldkdjne 💜💙💚
K-POP ve Kore dramalarına hiç marjinal mi muhafazakar mı diye bakmamıştım. Süper kafa açan bir video olmuş, emeğine sağlık
Öncelikle mükemmel takipçilerin olduğunu ve bir takipçin tarafından "Zuhal o videoya uzun uzun yorum yapmamızı istemişti, git ve uzun uzun yorum yap" diyerek uyarıldığımı söylemek istiyorum :D
Ben uzuuun zamandır kpop dinleyen biriyim, etrafta ARMYİM diye gezmediğimden bilmiyor olabilirsiniz. 2. jenerasyondan beri kpop dinliyorum. Şarkılar ve kliplerden çıkıp, idollerin katıldıkları programlar, kendilerinin tanıtımlarının yapılma şekillerine girdiğin zaman işin rengi değişiyor cidden. Direkt dizilerden girdiysen de zaten videoda da dediğin gibi, her şey ortalıkta olmuş oluyor. O zaman anlıyorsun fan kitlesinin o çevrede nasıl bu kadar yoğunlaşmış olduğunu. Ben bu seneye kadar bırakmıştım dizileri izlemeyi açıkçası çünkü katlanılamaz bir durumdu o salak kız karakterleri. Güçlü ama hanım hanımcık kız diyorsun ya, ay güçlü falan değil bildiğin salak sesi çıkmayan tiplerle doluydu diziler. Neyse, şimdi arada güzel bir şeyler çıkıyormuş neyse ki izlenilebilir, tekrar başladım. Kpop'ı dinlemeye devam ettim bu süre içerisinde çünkü bana sağladığı görsel şölen (hem estetik zevkime uygun kişiler görmem, hem de dans kareografileri çok başarılı olduğundan) beni memnun ediyordu. Sırf iki güzel performans izleyeyim diye takip ettiğinde bir sıkıntı yok. Asıl kötü şeyin ciddi ciddi koskoca insanların 10 yaşındaki çocuklarla dalga geçmesi olduğunu düşünüyorum ben açıkçası.
Umarım yeterince uzun olmuştur :D Öpüldün
takipçilerimi ayrı senin gibi arkadaşlarımı ayrı çok seviyorum. bu aralar ne kadar şanslı olduğumu tekrar tekrar fark edip mutlu oluyorum. 10 - 15 sene önce ben de abd dışındaki dünya sinemasına düşmüşken kore fimlerini keşfetmiştim. o da ayrı bi kafada mesela. hallyu kesinlikle çok çeşitlilik barındırıyor, çok kurcalayınca senlik benlik işler de var. ben de bu video vesilesiyle ilginç şeyler keşfetmiş oldum. çok teşekkür ederim gamze, iyi ki varsın
@@UzayZuhal Umarım bu yorumu görürsün çünkü düşüncelerini merak ediyorum.
K-pop'ın zaman içinde globalleşmesi ve escapism dışında gören insanların da dinlemesi k-pop sanatçıları için güzel oldu. Çünkü escapism olarak gören insanlar genelde çok nesnel olamıyorlar k-pop ile ilgili. Endüstrideki kötü şeyler ile ilgili konuşulduğunda sevdikleri şeye saldırı olarak gördükleri için asla eleştirel bakamıyorlardı. K-Pop'un iyice global bir kitleye hitap etmesi ile severler arasına nesnel bakış açısı olan insanlar da katıldı. (Onlardan biri olduğuma inanıyorum) Bu sayede de nesnel bakış açıları ile k-pop sanatçılarının kişisel hakları daha çok gündeme geldi. Şu an tüm bunlar sayesinde k-pop sanatçıları çok daha özgür ve gerçekten de sanat yapıyorlar. Kendi şarkılarını bestelemeye, kareograflık yapmaya hatta bazı alanlarda stilistlik yapmaya bile başladılar. Bu yüzden senin gibi insanların bu endüstriye nefret duymaması ve ılımlı yaklaşması güzel. Çünkü senin gibi dışarıdan gözlemleyen insanların yorumları sayesinde hem fanatikler bilinçleniyor hem de endüstri gelişiyor.
@@UzayZuhal Sen de iyi ki varsın
Bir de dalga geçmelerine gelen büyük tepkilere koca koca insanların "beni linçliyorlar bu veledlere bir şey denmiyor" a getirmeleri de ayrı itici geliyor bana ve kaçabildikleri veya sevdikleri bir şeyi savunanları gördüklerinde bu dalga geçmeyi prim için bile kullanan çok insan ve ünlü var yaa... Bu sadece hallyu değil alt ve melez kültürlerde böyle olması ayrı üzücü malesef
İmam Hatip lisesi mezunu bir birey olarak bu videoya hayran kaldım. Neredeyse bütün arkadaşlarım k-pop hayranıydı ve aileleri de muhafazakâr insanlardı. Gerçek hayatta erkek arkadaşı edinmeleri yasak olduğu için Kore grupları ile fanteziler kuruyorlardı, başta komik geliyordu ama ailevi durumlarını öğrenince çok üzülmüştüm. Umarım ilerleyen yıllarda bu baskılardan kurtulabiliriz. Video için çok teşekkür ederim Zuhal ablacığım💜 emeğine sağlık.
💜💙💚
Asıl endişe verici olan şey koca koca insanların sırf kendi zevklerine hitap etmiyor, sırf erkekleri de makyaj yapıyor diye bir müzik janrasına, insanlara bu kadar öfke beslemeleri. Genç kızlar neyi sevdiyse, nedense o dönemin "cringe, ergence" şeyi o olmuştur. On yıllardır süregelen futbol fanatizmine (üstelik uğruna ciddi şiddet olayları yaşanmasına rağmen) ergence demeyen insanlar genç kızlar neyi severse hemen o şeye bir kulp buluyor. Genç kızlar hangi erkek stardan hoşlandıysa o kişi hemen eşcinsel olmakla gerçek erkek olamamakla suçlanıyor. Bence bu da araştırılması ve üzerinde durulması gereken bir mevzu.
Dünkü yayında insanlıktan bezmiş halini şuan çok iyi anlıyorum. Ama benim inancım var. Yavaş yavaş kurtuluyoruz muhafazakarlıktan. Bu sırada acı çekmek de çok üzmüyor artık beni. Çünkü muhafazakarlıktan ne kadar acı çekersek o kadar hızlı atlatacağız bu dönemi. Bugünün ergen k-pop fanı, yarın çocuğuna kendi ebeveyni gibi davranmayacak. Video çok keyifliydi 15 dk nasıl geçti anlamadım teşekkürler c:
Zaten rusya ukrayna savaşından vakit bulamayacaklar
Zuhal senden böyle bir video geleceğini söyleseler "yapmaz yahu" derdim. İzleyince iyi ki yapmışsın dedim. Gerçekten çok bilgilendirici ve konuyu açıklayıcı bir video olmuş. Seni, K-pop sularında yüzdüren Sungur Kıral'a da teşekkürlerimi ediyorum :))
Günümüzde bu çılgınlık derecesinde büyüyen ve insanların neden bu kadar ilgi gösterdiklerini anlamadığım hatta neden var olduğunu bile hiç düşünmediğim bir konuya açıklık getirmişsin Can sungur a sorusu için sana da bu videoyu hazırladığın için teşekkürler. Bir toplumun kendini sorunlarından ayıklayıp ekonomisini güçlendirmek için yapmış olduğu bu kültür endüstrisi ve kültür pazarlamasının bir ülkeyi kalkındırması hatta dünya çapında bir popülerlik kazanması gerçekten ilginç. Ayrı olarak insanların bu kültürü yaşadıkları, hissettikleri şeylerden kaçmak veya kendilerini tanımak amacıyla kullanmalarından ve benimsemelerinden bahsetmen buna açıklık getirmen de farkındalık yaratabilir umarım. Eline emeğine sağlık.
Belki araştırma fikri verir diye animeler konusunda bir düzeltme yapmak istiyorum: Anime kendi içinde Kore içeriklerine göre çok fazla alt kültüre bölünen ve dışarıdan diğer kültürler gibi basit algılanmasından dolayı genellemeye maruz kalan bir yer. En basit genellemeyle herhangi bir dünya medyasından(Hollywood, Bollywood, Fransız sineması vs.) çok daha fazla alt dala bürünmüş durumda ve hepsinin çok ayrı bir kafada fanbase'i oluşmuş durumda. 5-10 yıl önce en popüler olan battle shounenler dediğiniz gibi şiddet odaklı işler(O yüzden battle ismini koyuyoruz) ve tam aksine bundan dolayı en popüler anime alt kültürlerinden biri. Kurtlar Vadisi tarzı işlerin çok popüler olduğu dünya kültürlerinin çok ilgisini çekmiş ve dünyaya öylesine yayılmış ki Marvel, Dc ürünlerinden daha fazla satar hale gelmişler kısa sürede. Fazla detaya inmeden diğer alt kültürlere gireceksek Shoujo(Sailor moon vb.) Josei(Pek bilinmez girmiyorum, olgun duygusal hikayeler), Seinen(bunun kendi içinde onlarca ayrı alt kültürü var. 16-20 yaş arasına ağır vahşet pornosuna sunan, 20+ izleyiciye daha sosyokültürel konular işlemeye çalışandan, 60+ amcaya balıkçılık üzerine slice of life seri sunana kadar)
Bence k-pop ve muhafazakarlık üzerine yani kapalı kadın toplumları üzerine olduğu için konu, ilginizi çekecek şey burada en başta Shoujo(Kore dizilerinden çok önce toxic romantizm satan. Japonya'nın bu konuda farkı globale yayılmaya hiç uğraşmadılar). Yaoi ve Yuri. Yaoi, sex barındıran gay romantizmiyken, Yuri lezbiyen romantizmi. Yaoi üzerinde pek bilinmeyen(Pornografi olduğu için açık açık konuşmazlar) aşırı büyük bir alt kültür var ve bizim gibi muhafazakar ülkelerde kadınların çok hoşuma gitmekte. Aynı şekilde bahsettiğiniz ''Makul Kadın'' tiplemesinin olduğu shoujolar zaten gırla dolu.
Burada aslında ses çıkmasıyla, tüketimi karıştırma durumu var diyebilirim. Bahsettiğim bu alt kültürlerle birlikte toplamda anime korenin tüm kültür üretiminın popüleritesini baya bir katlıyor aslında. İlk olarak daha stabil ve süreğen bir fanbase oluşturuyorlar ve tüketicileri daha çok para harcamaya meyilli. Ln alt kültürüne girmiyorum orada isekai, Game gibi konulara girilmesi gerekiyor veya Anime'de bahsetmediğim Ecchi, Hentai, Harem veya 80lerde aşırı popüler olan Mecha, Cyberpunk alt kültürleri de var. Bu alt kültürlerin çoğu da şu an mevcut güncel üretiminde asıl altyapısını oluşturan işler.(En basitinden bahsettiğin kore dizilerinin altyapısı büyük oranda shoujolar.)
Uzun lafın kısası Kore'nin yaptığı şey bu kültürü global olarak satıp bunun üzerinden büyük karlar kazanmak için devlet destekli bir piyasa. Japonya'da ise bu kendiliğinden yüzlerce yıldır oluşmuş bir manga kültüründen oluşma. Kore bunu pazarlamak için devlet destekli inanılmaz büyük paralarla reklam yaparken, Japonya tam aksine bunları kendi içinde uzunca bir süre kapalı tutma çabasındaydı. Hala çoğu üretilen işleri global düşünülmeden üretmeye gayret ediyor çoğu yayıncı. Japonya kendi iç tüketimini yeterli görme bir hastalığa sahip.(K-pop ise ilginç bir şekilde global ünü, yerel ününden fazla) Dışarıdan bakanlar için K-Dramalar daha popüler gibi gelse de bu sadece fanbase'in aşırı army gibi takılıp sesinin çıkmasından. Bu konuda verdiğim anahtar kelimelerle yapılacak bir araştırma ile animenin çoğu alt kültürünün tek başına bile popülerite olarak daha büyük olduğu gözüküyor. i.hizliresim.com/6dgo536.png Google aramalarında herhangi bir terimi araştırdığınızda bile bu ortaya çıkıyor. Sadece Naruto bile i.hizliresim.com/jbe2nlo.png ki kendisi yıllar önce bitmesine rağmen arama rakamları ortada. Ürün satımı, bilinirlik gibi çoğu araştırmada da baya bir önde. O yüzden sanıldığı gibi Kore piyasasının farklı bir şey yapmasından dolayı değil, pazarlamayla ilgili bir durum olduğunu belirtmek gerekir. Birde Yaoi, Shoujo fanları daha tatlış, çekilebilir insanlar.
Edit: Şu da hızlı tüketim ve kalıcı popüler kültür tüketimine örnek olsun: i.hizliresim.com/6pyghn9.png Naruto Vs Squid Game aramalarında bile ani yükselme ve biteli 10 yıl olan Naruto. Kore kültür satımı sanıldığı gibi bir etki yaratmıyor aslında. İnsanların hepsini çekecek ve kolay tüketilecek bir şeyi milyon dolarlara reklam edersen aniden çok yükselip, düşecektir. Yaptığınız yorumları boşa çıkartmak için demiyorum yanlış olmasın fakat neyin daha önemli olduğunu iyi analiz etmek gerekiyor bu noktada. ''İnsanların çok büyük oranı tüketmek istediğini değil, ulaşımları olmadığı için onlara tüketmeleri için zorlanan ürünleri tüketiyorlar.'' Evet K-dramalar hakkında dedikleriniz büyük oranda doğru ama bahsettiğiniz o etki gerek anime gerek Japon film, dizi kültürü,(Ki kore büyük oranda bunu kopyaladı aslında, idol kültürü de öyle yani k-pop) gerek Çin bunu kendi içlerine kapalı şekilde yapıyorlardı zaten. Kore bunu global ürün ve ana gelir kaynağı olarak gördüğü için bu halde sadece. Üzerine Abd ile ortak bir pazarlama girişimi bu. Dediğiniz şeyler %5 etkiliyken %95 mesele reklam. Bu yüzden kalıcı bir yerleşme sağlayamıyor ve saldırgan bir fanbase oluşuyor ama bunu incelemek benim haddim değil tabi.
Şuan en yakın arkadaşım k-pop ve k-dramacı. Çok olmasa da muhafazakar bir ailede yaşadığını ve aynı muhafazakarlığı izlediği dizilerde görüp yakınlık hissettiğini düşünüyorum. Kendisi her ne kadar tanıdığım en aydın fikirli insanlardan birisi de olsa bu durum ona alıştığı bir durumu verdiğinden hoşuna gidiyor bence. Yani bence çoğumuz aile ve akrabalar yüzünden muhafazakar bir ortamı tanımışızdır. Hem bu ortamın korunması hem de (kıyafet vb. ile) aslında bu alıştığımız ortamın aşılması izleyenlerin kendini bu senaryoda görebilmesini sağlıyor. Bence durum böyle.
Aynen öyle ben de muhafazakarım ve bu dizilere sardım bir kaç aydır, sardım diyorum çünkü gercekten bagımlılık yapıyor. Sonsuz kaynak var, bir oyuncunun en az 10 dizisi var. Senaryo degişse de tüm diziler aynı, erkek ve kadın karakterler hep aynı işleniyor bu yüzden sürekli, aynı insanın farklı hayatlar yaşamasını izliyor gibi oluyorum. Bu aynı karakterlerin yapısı da muhafazakar tasarlanıyor. Çarpık ilişkiler bile yok. Öpüşme sahnelerinin gelecegini önceden anlayıp atlayabiliyosun falan
Can Sungur'a ve Zuhal'e çok teşekkürler. Ayrıca kendi görüşlerine ek olayın sosyal yönünü de araştırıp açıkladığından dolayı teşekkürler.
Bir zamanlar, özellikle de ergenliğimde ben de k-drama hayranıydım. Ama bu duruma hiç bu yönüyle anlamamıştım. Baskıcı, muhafazakar bir ailede büyümüş birey olarak, kore beni cezbetmişti. Kültürleri bize çok benziyordu ama kadınlar güçlüydü ve iyilik sonunda kazanıyordu. Gerçekten içinde çıktığım ortamda mükemmel bır kaçış alanıydı. Emeğine sağlık.
Ben bir donem sadece sikintidan cok fazla K-drama izledim. Hemen hemen hepsi birbirinin aynisiydi ve hani olay orgusunu tahmin edebiliyorsun. Ama yarattigi toz pembe bir dunya var. Normal hayatimda romantik bir insan olmasam da o dizileri izledigimde 1sn kadar bile olsa oradaki gibi iliskiler istiyordum, hele duzgun bir dizi bulunduysa sizi icine hapsediyor. Bu sebeple zamaninda Asya Dizileriyle alakali bir facebook grubuna girmistim oneri almak icin. Icinde ergenler bile yoktu, seriatci ayarinda muhafazakar ev hanimlari ile doluydu. Dizileri bayila bayila izliyorlar ama mesela dizideki bir kadin karakterin veya oyuncunun namusunu cekistirmekten de geri durmuyorlardi. Onu gorene kadar bu K-dramalarin muhafazakarlikla pek alakasi olduguna ihtimal vermemistim.
Allahım şükür... Sonunda yermeden objektif bir içerik kore popu hakkında
Twitterdan görüp geldim keşke daha uzun olsaydı video çok güzeldi
Bu kadar büyük bir kitleye, farklı farklı kültürlere hitap edebilmesinden bahsetmek istiyorum önce. Bence bunun en büyük sebebi Amerika'nın tüm batıya kültür pazarlaması yıllarca. Filmleriyle, müzikleriyle olsun uzun dönem boyunca ülkelerin ulusal kültürlerinin önüne geçti, insanlara farklı ve alışılmışın dışında bir şeyler sundu. Ama filmlerin, müziklerin, dizilerin yeni bir şey üretememeye başlaması, deyim yerindeyse akıl tutulması yaşaması büyük bir boşluk yarattı. Bu boşluğu kapatan tek şey kore kültürü değil, mesela çizgi roman kültürünün yerini mangalar aldı şuan. Yeni bir model oluşturdular ve bunu dünyaya kabul ettirmeyi başardılar. Zaten dünya kültürünü etkisi altına almış Amerika kültürüyle harmanlayarak yaptılar bunu. Çevreme baktığımda hallyu içeriklerle içli dışlı olanlar gerçekten de ailesi muhafazakar olan insanlar. Çoğu bu muhafazakarlığı yırtıp atmış, kurtulmuş ama uzun zaman boyunca maruz kalmışlar buna. Hani istemeden de olsa akıllarını çeliyor o biraz. Bu kore dizilerindeki güçlü, baş kaldıran ama son derece de makul karakterler o yüzden daha rahat çekiyor o kitleyi bence. Hem özgür hem de kabul edilebilir olmayı birlikte sunuyor çünkü, içinde bulundukları şartlarda onlar için de çıkış yolu bu. Ayrıca toplumdaki onlar gibi insanları daha kolay bulmalarını, daha kolay iletişime geçmelerini de sağlıyor. Bu aidiyet duygusunun kaynağını da bu gibi görüyorum ben.
Benim gibi insanlar kendini Rock/metal dünyasında buluyorsa; K-POP hayranları da kendini bir yere ait hissetmek için bu kültürün içinde yer almak istiyorlar. O yüzden dışlanmamalı bence bu insanlar.
K-pop aslında Zuhal'in de dediği gibi hibrit bir kültür. İçinde rock, metal janralarını da bulunduruyor. Eğer istersen sana Dreamcatcher, PinkFantasy ve Xdinary Heroes gibi rock ve metal elementlerini kullanan grupları önerebilirim. K-pop ile tanışmadan önce de rock ve metal en çok dinlediğim türlerdi. Bu yüzden bu tür gruplar benim k-pop'ı sevmemde çok yardımcı oldu.
@@novucriptor3954 blues :d
@@cagronuravc876 Evet blues elementleri kullanan sanatçılar da var.
@@novucriptor3954 bu adam isini biliyor ☃️
Keşke bizde ekonomi kötü diye hakkımızı savunup kimseye kul, köle olmasak.
spesifik bir kültür rednüstrisi hakkında bakış açısı kazandırdığın için teşekkür ederim
Kendimi hiçbir zaman K-pop fanı olarak adlandırmadım, çünkü ne kadar K-pop dinlesem ve sevsemde fan olacak derecede tüm K-pop gruplarına karşı ilgim yoktu. Sadece K-pop grubu olan Blackpink'in dört yıldır fanıyım. Bunun sebebi onlara duygusal olarak bağlandım. Bana mutlu ve rahat hissettirdiler, azimlerine, yeteneklerine hayran kaldım. Müzikleri bana huzurlu hissettiriyor. Bu yüzden kendimi "fan" olarak adlandırıyorum. Açıkcası insanların birilerine karşı bağlılık ve sevgi hissetmesi ve bunu "hayranlık" olarak adlandırmasını normal buluyorum. İnsanlar cinsel yöneliminden, giydiği kıyafete ve dinlediği müziğe kadar her şeyin yargılandığı Türkiye gibi bir toplumda yaşıyoruz. Bu kendinle ilgili sevdiğin ve sahip olduğun tüm şeyler için kısıtlanmak ve yargılanmak demek benim için. Ne zaman bir video izlesem K-pop muhabbeti dönünce alttan alttan dalga geçmeler oluyor. Bu yüzden bu dört yıl içinde K-pop'ın adı geçen her içeriği gördüğümde "bu sefer ne oldu, ne dediler yine" diye düşünüyorum. Her hayran topluluğunda cringe ve abartan kitle vardır, bu K-pop'a özel bir şey değil ama nedense K-pop son zamanlarda popülerleşen bir sektör olduğu için insanlar K-pop'a odaklanmaya ve K-pop dinleyen herkesi "cringe" olarak görüp linçlemeye başladı. "Amerikan bir şarkıcının fanı olmayı kimse yargılamıyorsa neden bir K-pop sanatçısının fanı olmayı bu kadar garipsiyorlar ki" diye düşünmüşümdür hep. Yıllarca eğitim gören yetenekli insanlar çıkış yapıyorlar ve bu insanların hayranları oluyor, bu doğal değil mi? Dünya'nın her yerinde işler bu şekilde yürüyor. Türkiye'de K-pop'un linçlenmesinin sebebi ise aşırı belli, geri kafalılıktan olduğunu düşünüyorum. Erkeklerin makyaj yapıp, bakımlı olması ve renkli kıyafetler giymeleri Türklerin "erkeklik" anlayışına uymuyor. Bu tür insanları "gay" olarak adlandırıyorlar ve üstüne eşcinsellik, "cinsiyetsizlik" üzerine linç etmeye başlıyorlar. Bu arada ben de K-pop ve K-drama'nın çok farklı olduğunu düşünüyorum. Kore'de Türkiye gibi muhafazakar bir topluma sahip. Dizilerde daha çok, Kore toplumunun istediği ideal kadın ve erkek tipini görmekteyiz. Sırf bu muhafazakarlıkları yüzünden her gün birçok K-pop idolünü linç ediyorlar. Düşüncelerimi buraya yazmak istedim. Videoda ki emeğin için teşekkürler, ellerine sağlık. Uykusuz bir şekilde bu yorumu yazıyorum, umarım kendimi düzgün ifade edebilmişimdir.
ben teşekkür ederim gayet güzel ifade ettin kendini
Ben bu videodan ekstra olarak Türkiye'de muhafazakar bir ailenin kız çocuğu olmanın çok zor bir şey olduğunu öğrendim.
Ben 22 yaşındayım 11 yaşında kpop dinlemeye başladım benim ilgimi çeken kız ve erkek grupların saçları makyajları kıyafetleri melodilerin çok canlı enerjik olması ve elbette danslardı rengarenk bir dünya bunlar sayesinde ingilizce ve korece öğrendim çünkü altyazı ile izliyordum ingilizcemi geliştirmeye itti beni e tabi kulak aşinalığı oluştu ve farkında bile olmadan öğrenmiş buldum kendimi sonra oturdum başına çalıştım korece öğrendim kendimi geliştirdim bu çok önemli dinlemeseydim bu kadar erken bir yaşta belki öğrenemeyecektim kpopla dalga geçenler bence kendilerine dönüp bir baksınlar ben gayet gururluyum utanılacak bir şey yapmıyorum dizilerle bir ilgim yoktu muhafazakar bir aileden gelmiyorum kpopu aşağılayan kesimi anlayabilirim çok absürt şeyler oluyor ben bunların dışında kaldığım için dışarıdan bir gözle bakabiliyorum ama çok abartılıyor bence ne var yani müzik dinliyoruz dans ediyoruz estetik haz alıyoruz bu dünyanın içinde herkes salyalı değil yani her türlü topluluğun garip tipleri oluyor mesela ben daha yeni yeni muhafazakar kesimin dahil olduğunu öğrendim özellikle çıkan şu son haberlerden sonra kore inanılmaz toksik bir toplum güzellik algıları muhafazakar kültür buna katılıyorum ama güzel yanları var ve ben bunlardan besleniyorum kimse kendini aşırı üstün zevklere sahip sanmasın biraz karıştırsanız bulursunuz size keyif veren şeyleri kpop sevenleri aşağılamak tamamen hedef göstermek bence
4:11 peki ya bizim tüm jurassic park filmlerinin maliyetinin 2 katından daha fazla maliyetle dandik bir park yapıp(ankapark) çöp etmemiz...
Minicik bir ilgim ve alakam olmayan bir konuyu bu kadar kulak kabartarak dinleyeceğime inanmazdım, teşekkürler Zuhal 😇 çok güzel anlatmışsın
Muhafazakar kızlar benim gözlemime göre ilk Sami Yusuf'a ilgi duyuyorlardı. Sonra Mustafa Ceceli'ye. Şimdi de K-Pop'a. Bence tercihlerde sekülerleşmeye gidiyorlar.
K-pop buzdağının bu kadar derin olduğun bilmiyordum. Çok hoş video olmuş.
5:38 bu diziyi anam-babamla bir tur "sarayın incisi" bir tur da "saraydaki mücevher" adıyla izlemiş olmam dışında, bu kültüre epey yabancıydım ve muhafazakarların çocuklarının gösterdiği ilgiyi de pek anlamıyordum. aydınlatıcı bir video oldu, teşekkürler :D
Csden beklenecek bir sponsorluk olmuş ve ortaya güzel bir iş çıkmış. :D
Konuyu hiç bu açıdan ele alacağını düşünmemiştim. Süper bir video olmuş eline sağlık 👍🏻👍🏻
bir UzayZuhal günü ve yeni bir UzayZuhal videosu. Video tek kelimeyle emek abi
E M E K
oha şimdi anladım dedirten bir video olmuş. Dışardan bakıldığında çok alakasız gözüken yapılar aslında çok bağlıymış. Eline sağlık ༼ つ ◕_◕ ༽つ
Gerçekten emeğine sağlık hiç farklı bir açıdan bakmamıştım k-pop a. Can Sungura buradan teşekkür ederim böyle bir fikri bizimle buluşturduğu için. Tekrardan emeğine sağlık Zuhal, umarım yarın mutlu olursun
Bir fiziksel ürün pazarlamak yerine cidden bir fikir veya marka değeri taşıyan bir ürünü sunmak cidden ülke ekonomisi için inanılmaz büyük bir şey. Ben buna benzer bir dönem Xena izlediğim zaman olmuştu. Geri dönüp baktığımda tüm dizi bizim Yeşilçamdaki Tarkan veya Cüneyt Arkın filmleri gibi ve Xena ile dönedaşlar. ABD Xena gibi dizi ve filmleri alıp Avengers a doğru giderek büyük bir eğlence ve ekonomi sektörü yaratırken biz "izleyici yok" diye çizgiromanlarını, filmlerini ve dizilerini kenara attık... Eğer biz de Güney Kore, Hindistan (Bollywood) veya ABD gibi bu sektörümüzü geliştirseydik neler neler olurdu dedirtti bana...
Ellerine, kollarına sağlık. Harika bir video olmuş, arkadaşlarıma da yolladım izliyorlar.
İnsanın farklı gerçekliklere kaçmaktan/oyun oynamaktan başka bir çaresi olmadığını bu videonun dahi yüzüme vurmasını beklemiyordum açıkçası. İktisadi kaygılar güdülüp adeta ilmek ilmek işlenerek oluşturulan bu sistemin insanlara sistemden kaçtıkları ilüzyonunu yaşatması gerçekten şairane... Fakat çok güzel söyledin, muhafazakarlığın sonu yok gerçekten, birçok tutucu çevrede büyümüş yavruya can simidi olmuş bu kültür inşası ürün yığınını da tutuculara yine 'beğendirememişiz' maalesef...
youtube da icerik olarak fazla bilgi , emek veren videolar çekiyorsun HELAL OLSUN..
Ohhh bilgi ohh kültür ne güzel! Eline sağlık ablam ☺️
Çok bilgilendirici bir video olmuş, ellerine sağlık.
Çok bilgilendirici bir video olmuş . Ellerine sağlık
Çok güzel, düşünmeye sevk eden bir video olmuş. Teşekkürler.
Çok bilgilendirici bir video olmuş, eline sağlık.
Birçok kişi K-pop akımını 90'lardaki Rock-Metal akımına benzetmiş fakat benim merak ettiğim şey şu, o dönemki birçok insan eminim ki hala açıp açıp metal şarkıları dinliyordur. Bundan 20 sene sonra acaba K-pop dinleyenlerde de aynı refleks olacak mı? Benim gözlemin şu ki birçok kız belli bir yaşı geçtikten sonra "evet ya, zamanında böyle şeyler dinliyorduk" diyip bir daha yüzüne bile bakmıyor.
Merhaba bu yorumu yeni görüyorum ve yazmak istedim. Ben 10 yıldır dinliyorum ve hala dinliyorum. Açıp açıp dinlediğim şarkılar hala var. K-pop “evet ya zamanında dinlemiştim” denilebilecek “hızlı tüketim pop şarkıları” içerse de sizin gözlemlediğiniz kızlarda muhtemelen çevresel baskı ve dalga geçme durumu olduğu için ya saklama ya da artık büyümenin verdiği aklı başındalık ile gelen fanlığı abartmama söz konusu olduğunu düşünüyorum. ✨
bizim evde herhangi bir müzik dinlemek dahi yasaktır - dinlersen şeytan gelip omuzlarına vururmuş seni yoldan çıkarırmış- ortaokuldayken ablam sayesinde kdrama ile tanışmıştım -kendisi zorla imamhatipe gönderilmiş ve kapanmış biridir- ona da en yakın arkadaşı izlemesi konusunda ısrar etmişti. buradanda ver elini kpop. evet evimizde 1. sınıftan beri internet vardı aileye baş kaldırı için kpop dışında başka şeylere yönebilirdik, ama yönelebileceğimiz seçeneklerimiz olduğunu bilmiyorduk. bizim evde kitap okumak ayıptı, onunla vakit geçireceğine kuran okumalıydın, resim yapmak yasaktı, etrafı kirletiyordun. insanın kendini geliştirebileceği herşey yasaktı . enstrüman çalmak düşünülemezdi. sokakta kiminle görüştüğün denetlenirdi "kapalı mı açık mı o kız ? bu yaşa gelmiş kapanmamışsa orospudur" ve daha niceleri ailenizin olmadığı tek yer okuldur ve bu gibi ailelerde yaşayan insanların yeni ve güzel şeyler keşfetmesi çok zor oluyor e buluncada bırakmıyorlar. cs abiyle yayınınızı izledim az önce, cs inatla başka seçenek olduğunu savunmuştu neden kpop die kafa patlatmıştı. malesef bu gibi ailelerde büyüyen insanların pek bir seçeneği yok. benim lisem evden uzak bir liseydi -imamhatip- bu sayede biraz olsun yeni şeyler görebildim. otobüste kitap okumaya başladım, okuldan kaçtım ve zorla okula gelen ama benimki kadar katı aileye sahip olmayan insanlarla konuştum.o dönemi atlattım diyebilirim. bu doğru bi söylem mi bilmiyorum? ama tabiki arada açıp dinliyorum nostalji oluyor.
burada deneyimini paylaştığın için teşekkür ederim Zeliha :)
Çoğunluğu fabrikasyon işler olsalar da sıkıntı müzikte, dizilerde veya tüketicide değil, benim de geçmişte "buralarda ne dönüyor acaba" diye bakıp genel olarak eleştirsem de sevdiğim, övdüğüm yapımlar var. Bireyin içeriği gerçeklikten kaçmak için veya herhangi bir sebeple tüketmesi ve fanı olması kimseyi ilgilendirmiyor. Ancak Kore Pop kültürüne bakıp "ya burada bir sorun yok, bu komünite içinde olan şeyler normal" diyemiyorum. Kore Popuna olan önyargının - haklılığı üstüne tartışılabilir - sebebi açıkça K-Pop fanı kişinin bu işlerin ticari başarımlardan bağımsız olarak otoriteler tarafından incelendiğinde çoğunlukla kötü eleştiriler almalarına rağmen vatan savunur gibi savunması. Alakasız ve anlamsız yerlerde estetikli Koreli bireyler paylaşanlar ve bizleri sağda solda "army, korean drama" diye darlayanlardır.
Bu yüzden bir Kore yapımı gördüğümde "yine başlayacaklar gereksiz kutsallaştırmaya, of" diyor ve bir an olsun bu neymiş, iyi iş mi, ilgimi çeker mi diye düşünmüyorum, düşünemiyorum. Çünkü bu "kutsallaştırmayı" yaparken kendi toplulukları içinde de yapmıyorlar. Adeta birer misyoner gibi fanı oldukları şeyleri insanların gözüne sokma peşindeler. Bunun en masum örneklerinden biri, Twitter'da siyasi bir tagde insanlar ne yazmış diye baktığınızda, alakasız şekilde 20 farklı tagle tweetlenmiş dans eden Korelilerin, Kore dizisi kesitlerinin ardı arkası kesilmemesi. Bir grup insan, sizi anlamsız bir görüntü kirliğine maruz bırakıyor ve kişisel zevklerini yayma çabasıyla zamanınızı çalıyor. Son derece toxic bir davranış bu.
Bizler de dizi izliyor, müzik dinliyoruz ancak olay bu denli bir fanboyluğa dönüştüğünde, ortaya konan ürün ne olursa olsun, çirkinleşip, mide bulandırıyor. Kendi nazarımda kitle ile kültürü, tüketici ile ürünü birbirinden ayırmayı doğru bulmuyorum. Bu kitleyi yaratan bu işlerdir. İşleri üretenler, işlerin arkasındaki mali kaynakları yaratanlar çoğunluğu 10-16 yaş grubunda yer alan bu kitleyi etik dışı bir şekilde, yarattıkları idoller eliyle organize bir reklam makinesine dönüştürmekten, çocuk yaşta insanları birer misyoner olarak kullanmaktan geri durmadılar. Kore Pop topluluğunun batıda benzerleri olarak gördüğümüz Marvel, DC, LOTR vb. geek işlerin fanboylarından sivrilerek ayrıldığı nokta da tam bu misyonerlik hadisesi. Çünkü K-Pop topluluğunun bir kaç yıl içerisinde adeta bir diasporaya veya bir tarikata dönüşümü söz konusu. Bu diaspora'ya göre fanı olunan müzisyen veya oyuncunun yer aldığı içerik ne olursa olsun kutsaldır, korunmalıdır ve bu içeriği üretenler ödüllendirilmeli, üretilen işleri beğenmeyenler ise lanetlenmelidir.
MTV, Teen Choice, Grammy, Golden Disc gibi popüler kültüre yönelik uluslar arası ödüllerde Kore yapımı işler büyük oranda ödülleri toplayamazsa bu ödüllere ve organizasyonun yapıldığı ülkeye hakaret edilmeli, ırkçılık ve kıskançlıkla suçlanmalıdır. Elbette bu tip örneklere diğer fanlarda da rastlamak mümkün. Ancak Kore Popunun fanatikleri tarafından 2021 Grammy ödüllerinden sonra görülen gibi milyonlarca kişinin organize itibarsızlaştırma çalışmalarının başka bir fan kitlesi tarafından gerçekleştirilmiş bir benzeri yok. Topluluk sosyal medyadaki bu tür çalışmaları sürekli olarak ödülün adayları açıklanmadan önce ve ödül töreninden önce günler sürecek şekilde yapıyor. Haliyle bu durumun ödülleri dağıtan komiteler üzerinde baskı kurmadığını ve objektif bakış açısını etkilemediğini söylemek akıl işi değil. Son yıllarda Kore işlerinin önceki yıllara göre kaliteleri artmazken daha çok ödül toplamasında ki asıl nedenin bu baskı kurma çalışmaları olduğunu düşünüyorum.
Güzel ülkemde herhangi bir şeyi kutsalıymış gibi hayatının merkezine alanların azalarak bitmesi dileğiyle.
Dünkü yayında bu videodan bahsettiğinde konusunun bu olacağını asla tahmin etmemiştim öncelikle.
Muhafazakar bir ailede büyümemiş olmama rağmen lise yıllarımdan beri benim için de hep gerçek dünyadan kaçış oldu k-dramalar. Müziklerini sevmediğim için K-pop bilmiyorum pek ama dizileri hala takip ediyorum. Diziler kadınların duygusal fantezilerine tam olarak hizmet ediyor çünkü. Çok yakışıklı, çok duygusal, çok ilgili erkekler resmediyorlar ve bu yaşıma rağmen benim için çekici bir etmen. Gerçek hayatta yere tüküren errrrkek oğlu erkeklerden rahatsız oldukça bu dizilere dönüyorum belli ki.
Eski dönemde gerçekten rahatsız ediyorlardı aslında, havalı erkeğe sürekli boyun eğen, kendini ifade edemeyen, saf kadınlar resmediyorlardı. Son dönemde daha güçlü, ayakları yere basan kadın karakterler çizmeye başladılar. Yani gençler "bağımlı" olacaklarsa bunlara olsunlar gerçekten. Wattpad kurguları kadar hastalıklı değil bu diziler günün sonunda.
Video harika olmuş, ellerine sağlık.
Ufuk açıcı bir video, elinize sağlık.
Animelerdeki cinsiyetçi ve anti politik doğru öğeler hakkında da video yapar mısın ?
Öncelikle çok güzel bir video olmuş, yine UzayZuhal kalitesinde bir araştırma ve sunum. Konu hakkında uzun uzun yorum yapacağım ki algoritma tokatlayayım ve emeğinin karşılığını vereyim. Şunu söylemem lazım ne bir K-Drama izledim ne de K-Pop türünde müzik dinledim. Yani Hallyu kültüründen hiçbir ürün tüketmedim. Ama izlenimlerime göre bence Hallyu kendi içerisinde müzik ve dizi sektörü olarak bir çizgiyle ayrılıyor. Çevremde K-Pop dinleyen çok insan olsa da hiçbiri K-Drama izlemiyor. Hatta K-Drama izleyen tanıdığım yok. Ve K-Pop dinleyen arkadaşlarımın çoğu da muhafazakar ailelerde büyümemiş, hatta kendisine alan bırakılmış insanlar. Uzun lafın kısası birçoğunun -hepsi değil- muhafazakarlıkla uzaktan yakından alakaları yok. Bazı arkadaşlarımı sadece görsel şölen, prodüksiyon, danslar ve kareografi, müziğin kendisi, ritim gibi etmenler çekiyor. Ama bazıları bu müzik türünü bir çeşit escapism olarak kullanıyor. Bir arkadaşımla K-Pop hakkında konuşurken bana K-Pop'ın onun için özel bir alan daha yarattığını, kendisini daha özgüvenli hissettirdiğini, üzüntüsünü giderdiğini ve Dünya'daki problemlerden bir süreliğine uzaklaştırdığını söylemişti. Ha bu arada "çoğu" muhafazakar ailelerde büyümemiş insanlar dedim ama birkaç arkadaşımın da muhafazakar ailesi var. Açıkçası buu muhafazakar ailelerde büyümüş ve büyümeye devam da eden arkadaşlarım cidden gördüğüm en fanatik(?) ve sadık K-Pop severler. O yüzden bunun biraz da kendini bir yere ait hissetme durumu olduğunu düşünüyorum. Bu ARMY kitlesi büyük bir kitle ve sürekli birbirlerini de destekleyip kendi içlerinde tatlı tatlı konuşuyorlar, birbirlerini savunuyorlar ve insanlar da bu güruhun içinde olduğunda aslında yine bir escapism ruhuyla(?) kendilerini Dünya'dan soyutlayıp farklı bir "alem"e ait hissediyorlar. Ki bence tutunabilecek tek dalın olduğunda aşırı normal bir şey. Ki zararsız gibi de görünüyor ama toplum tarafından son dönem aşırı nefrete maruz kalan bir güruh olduğu için biraz da can sıkıcı bir durum olduğu kesin...
Ben de Army yim 🖐🏻 Ceren Sungur un kanalından geliyorum. Son yayın muhteşem ağzınıza sağlık. Video konusu hakkında şunu eklemek istiyorum; Kore kültürü falan pek umrumda değil. Halkı gerici buluyorum. Kendilerini gram sevmiyorum. Sadece BTS üyeleri karakterleri sanatları ile beni etkiledi. Sahne showu görmekten enfes tat alıyorum ve BTS bunu güzel bir şekilde yaptığı için beni etkiledi. Bir yandan da halktan biri gibiler, birçok show ile karakterleri tanımak mümkün çok fazla program çekiyorlar, sevdim. İlk başlamam denk gelme üstüne şarkılarını dinleyerek oldu yani en başta tek amacım müzikti. Benim sosyolojik hiçbir açıklamam yok kısacası 😂 müzik dinlemeyi severim ve böyle başladı. Hallyu canımı bir tık sıkıyor çünkü Korelileri, Kore'yi aşırı yüceltiyorlar ve gram yüce değiller yani teknoloji desen önlerinde japonya var. Feminizme bakış açıları tamamen çöp. Kimin eli kimin götünde belli değil, her yerde osurabilirler, aşırı aşırı bir "AMERICAN DREAM" içinde kaybolmuş aslında fazlasıyla gerici ama kendini muhteşem ilerici sanan bir toplum. Genel olarak içlerinde büyük oranda pedofilik fantaziler var. Bir Show'un üç bölümüne ve üç kız grubuna baksanız bile direkt bunu anlarsınız. Pis geliyorlar bana sevmiyorum yani. Ama BTS im özel lütfen sanat değeri diye bir şey var. Yaptıkları çok özel şeyler var. Hiçbirinde genel halkta olan pedofilik fantazi belirtisi ben görmedim 2018 den beri takip eden biri olarak. Üyelerden Namjoon zaten deha üstüne konuşmayalım bile. Böyle yani benim BTS fanı olma sebebim buydu, yolculuk da zamanla oldu önce şarkıları beğendim sonra kim ya bunlar diye baktım.
Çok güzel bir video olmuş öncellikle.Kore ve kpopla bende yeni tanıştım önyargımı kendi başıma kırmıştım ama bu video çok iyi geldi.Kore işlerinin en içinde değilim ama bazen içinden bazen kıyısından köşesinden çok güzel eserler seçip dinliyorum / izliyorum.İster LGBT birey olsun ister SJW nedensiz ve kara cahillik seviyesinde linçler geliyordu fanlarına umarım bu videodan sonra biraz aydınlanırlar.
yani K-POP u müzik tarzı beni pek çekmediğinden hiç umurumda olmamıştı ama işin bu boyutunu da bilmiyordum valla senin sayende normalde öğrenmeyeceğim ilginç genel bilgiye ulaştım
Video çıkalı bir yıl olmuş ama ben de kişisel deneyimimden bahsedip belki insanların anlamasına yardımcı olabilirim diye yazıyorum. Ortaokulun sonunda kdrama izleyerek ben de bu alt kültürle tanışmıştım ve 14 yaşımda bile bazı şeyleri aptalca bulduğumu hatırlıyorum. Yine de birkaç tane izlemiştim. Sonrasında ise daha da hallyunun içine girmem kpop dinlemeye başlayarak olmuştu. Escapism'in dibine kadar düşmüştüm zira ailevi, toplumsal, kişisel arayışım vs konusundaki tüm dertlerimden, arkadaşlarımla kpop dinleyerek, onların danslarını yapmaya çalışarak kaçıyordum. Konunun sadece muhafazakarlık olduğunu da düşünmüyorum. Kendisini daha sonralarda queer olarak tanımlayan bazı tanıdıklarım da bu kültüre kaçıyorlardı çünkü bir şekilde bir şeyin parçası hissediyorduk. Küçük bir şehirde büyüyorduk ve kendimizi keşfetme çabasıydı belki. Sonuç olarak hiçbirimiz büyüyünce kpop dinlemeye eskisi gibi devam etmedik. O nedenle ben de bu durumu escapism'e bağlıyorum. Gerçekten rengarenk klipler, danslar, yaratılan personalar ile sürekli takip edeni besleyen bir akımdan bahsediyoruz. Kaçmak için çok ideal bir seçim olduğunu düşünüyorum. Umarım fikri olmayanlar için en azından dinleyenleri küçümsememeleri ve anlayabilmeleri için yardımcı olabilmişimdir. ❤
K-POP mu? Bu hiç beklenmedikti.
manga okumayı severim hatta animesini de izlerim kuzenimin mangalarıyla başladım ilk çok beğendim ve uzun zaman sonra kendime de almaya başladım ama haikyuu serisinin sadece 3 kitabını alabildim hatta ilk mangamı almaya giderken teyzem annemi manga hakkında yalan yanlış bilgilerle doldurmuş aradı yolda alma dedi eşcinseller varmış şöyle böyle yapıyolarmış falan sonra elimde 3. kitabı görünce 4.sünü alırsan hepsini yırtar çöpe atarım falan da demişti ama mangada öpüşme bile yoktu hatta bi yakınlaşma elektrik alma gibi şeyler asla yoktu hatta türkiyede gay mangalar basılmıyo diye biliyorum anneme okuması için çok ısrar ettim işte ablam göz gezdirmişti normalde bu tarz kpop kdrama konularında beni savunmaz ama o bile savundu annemin şimdi ki düşüncesi ne bilmiyorum ama almaya devam etmeyi düşünüyorum
HALLYU ile gelen bazı dizileri tüketmiştim. K-POP daha doğrusu POP pek tarzım değil. Ama Black Clover - Opening 12 müziğini mesela çok seviyorum. Hatta animelerde Openingini geçmediğim müziklerden biri ve bir K-POP müziği. Sonuç olarak dışarıdan gördüğümüz şekilde yargılıyoruz. Bugün sayenizde farklı bir ön yargımı yıkmış oldum. Teşekkür ediyorum. Ön yargılarımızı yıkmamız ve yıkamasak bile başkalarına daha saygılı bakmayı öğrenmemiz dileğiyle.
bojji sen mükemmel bir kral olacakdın ve maceran efsanevi olacak
Resmen bizim sistemimizin tam tersini yapıyorlar. Biz gerceklikten kaçmak yerine gercekten daha gercek diziler çekmek icin ugrasıyoruz asla fantastik ögeler yer alamıyor, dertliysen daha da dertleniyorsun. buna bir çozümü devlet getirecekse guney kore gibi getirsin artık sanayi bilmem ne gecti artık biz de kültür endüstrisinin peşine düselim zorlasak 1000 yıllık tarihimiz var her cografyaya rahatca sızabiliriz 🥲
K-pop benim kafamda animeciliğin feminen ağırlıklı versiyonu gibi bir şeydi yüzeysel de olsa haklıymışım biraz. Neden k-pop'a çekilmediğimi anladım. Çok iyi video olmuş eline sağlık.
hadi videoyu izledim yprumları niye okuyorum ya ? 1 saat geçmiş. Ben derslerimi zamanda kaybolmui şekilde okumadım. Öğrendim düşündüm empati kurdum. uykum geldi
Afisini gordugumuz "Jewelry in the Palace (Saraydaki Mucevher) gercekten sahane bir dizidir. Jang Geum Seong (Cangum) isimli cizgi filmin devami niteligindedir. Ikisini de izlemenizi tavsiye ederim....
güzel video olmuş eline sağlık. yaşça büyük biriyim. kore dizileri çok izliyorum ama fanatik biri değilim. hikayeleri vs. açısından beğeniyorum dizileri. şunu diyebilirim ki bizim kültürümüzden hiç farkları yok. o yüzden hızlı bir şekilde empati kurabiliyorsunuz eserle ve anlatılanlarla. tabi ki bir illüzyon sunduklarının ben farkındayım.
bir çok şeyi üstü kapalı anlatıyor ya da hiç göstermiyorlar. bırak sevişmeyi öpüşmek bile yok çoğu dizlerinde. aile içi şiddet, kadının toplumda ki yeri ya da ötekileştirilmiş gruplara çok girmiyorlar ya da ucundan gösteriyorlar. ağırlıklı olarak sonunda karakterlerimizi mutlu sona ulaşıyorlar. o açıdan senin de tespit ettiğin gibi güzel bir katarsis vaad ediyor eseri tüketene. eğer çocuğum olsaydı türk dizisi izleyeceğine kore dizisi izlemesini daha çok isterdim. çünkü türk dizlerinde leşlik orada yok. o açıdan çok daha iyi yapımlar olduğunu düşünüyorum.
CS başımı döndürdü :D
Öncelikle eline sağlık Zuhal. Hiç araştırmadığım ve araştırmayı düşünmediğim bir alan olduğu için birinin derleyip toplaması işime geldi. Bu şekilde biraz daha bilgim oldu bu k-pop ve hallyu hakkında. Yine de izlerken az çok tahmin ettiğim sebeplerden geliyormuş bu sevgi: Baskı ve özgürlük kısıtlaması. Öncelikle ne kadar şakasını yaparsak yapalım, ne kadar dalga geçersek geçelim insanlar neyi seviyorsa sevsinler. Bazen ben x bir filmi sevmem ve seveni gömerim, bazen sen k-pop seveni çok anlamam diyip laf atarsın ama sonucunda herkes sevsin seveceğini. Eğer kendinden bir şey buluyorsa orda kimsenin ne karışmaya ne laf söylemeye hakkı yok kimseye bir zararı dokunmadıkça. Maalesef ülkemiz 2022 yılına diğer ülkelerle girebilmeyi çokta başarmış bir ülke değil, belirli bir kısmı 2022'e girse de yüksek bir oranı daha matbaanın icad edilmesini bekliyor ki dünyayı müslüman yapabilisinler. Bu yobaz muhafazakar kesin hepimizin de bildiği gibi çok belirgin özelliklere sahip ve bu özellikleri çoğunlukla çocuklarına büyük zararlar verebiliyor. K-pop ve K-dramalar kendi içlerine çok çok fazla girmesem de gördüğüm kadarıyla - özellikle gençlik dizileri- gerçek aşkı bulmak ve hayattaki sorunların hepsini çözmek üzerine kurulular. Aynı şekilde ailesiyle sorun yaşayan karakterler de bir sevgili bulmasa da çok yakın arkadaş/arkadaşlar bularak yeni bir insana dönüşüyor ve bütün sorunlarını çözmeye başlıyor. Genel olarak zaten bu aslında gençlere satılmaya çalışan bir şey dünyada çoğu eserde. Bence özellikle Güney Kore'nin yaptığı bu eserlerin extradan tutunabilme nedeni -bana göre- estetik bir görüntüye sahip olmakla beraber devamında bu estetik görüntülerini destekleyecek bir moda yaratmış olmaları. Renkleri kullanmaktan çekinmeyen, makyaj yapmaktan rahatsız olmayan insanlar var gördüğüm kadarıyla k-pop şarkılarında. Dizileri için çok aynısı geçerli değil gibi dursa da belki içlerinde bir yerlerde vardır bu tarz karakterler. Şimdi bu konu önemli bir konu çünkü hem ülkemizde hem dünyamızda çok fazla code işlenmeye çalışıyor insanlara. Siyah erkek rengi, pembe kadın. Böyle bir ortamda renklerin herkese yakışabileceğini gösteren ve bunu kendi showlarında da kullanan bir millet extra bir ilgi görüyor. Animelerde de (her animede tabi ki bu kural geçerli değil) queerlik çok ön planda olsa bile bazen karakterler fobiklik pek yapmazlar ( özellikle baş karakter). Herkese saygılı ve sevgilidir ama onun dışında çokta ön plana çıkan bir konu yok. Korelilerin k-pop kliplerinde cross dressingde, makyajda, pembe kıyaffete ve benzeri durumlar var. Sözlerine çok bakmasam da birkaç şarkıdan gördüğüm kadarıyla şarkıları da "erkeklik ve kadınlık" sıfatlarına çok eğilim yapmıyor. Bu tarz şeyler gelecek için önemli olmakla beraber baskıda kalmış toplumlardaki insanların - genelde gençlerin- çok hoşuna giderek dikkatlerini çekiyor. Yanında yaptıkları müziği de seviyorlarsa cabası, ben pek beğenmediğim için dinlemiyorum. K-drama kısmına gelirsek senin de dediğin gibi hem muhafazakar toplumlardaki ailelerin çocuklarının yaşayabileceği şeylere odaklanırken hem de açık toplumdaki sorunlara da göz kıpıyorlar. Bu tarz eserler aslında incelendiği zaman tabi ki mantık ve senaryo hatalarına sahip olabilirler veya gerçeklikle çokta uyuşmayabilirler. İnsanlar bunun için gelmiyorlar zaten, bazen devam etmek için neden aramak istiyorlar veya devam ederlerse olumlu olarak nasıl bir hayata sahip olacaklarını görmek istiyorlar. Bazen asla başaramayacakları şeyleri görmekte istiyor olabiliyorlar. Bazen sadece escapism yaparak o anki dertlerinden kurtulmak ve başkalarının hayatlarına odaklanmak istiyorlar. Bazen sadece eğlence, bazen umut, bazen yaşamak için sebep bulmakta yardımcı oluyorlar. Tekrardan belirteyim ben bu eserleri çok beğenmiyorum dışarıdan bakan biri olarak ve kaliteleri hakkında çok bir fikre sahip olacak kadar tüketmesem de dışarıdan gördüğüm kadarıyla çok başarılı değil gibiler ama eninde sonunda bu eserler bazı gençlere bazı sebepler veriyorsa bitmeseler de olur diyorum. Ana konumuzdan bağımsız olarak hükümet değiştikten sonra başa geçen ve muhtemelen değişime uğrayan diğer yönetici sınıflarını tebrik etmek isterim. Ülkenin kurtuluşu için güzel bir taktik uygulayıp geleceği iyi görmüşler. Yatırımlarına inanmış ve devam ederek kültür pazarlamışlar. Kültür zaten şuan dünyada fiziksel olarak bir şey pazarlayamıyorsan pazarlaması en mantıklı ve karlı işlerden biri. Aynı şekilde pazarlamaya başladıkları aşk, sevgi, duygu yoğunluğu çok olan eserler de aynı şekilde insanın temel özellikleri olarak görünen parçalar. Bu yüzden insanların da ilgisini hızlıca çekmiş ve globale de yayılmışlar. Sonrasında da batıya batı içeriği, doğuya doğu içeriği üretelim yerine her şeyi sentezleyerek bir melez kültür oluşturulmuş. Çizgilerini başkaları için bozmak yerine kendi çizgilerine birkaç parça ekleyerek yollarına devam etmişler, şu anda da güzelce ilerliyorlar. Konuşmamın sonu olaraktan Maslow'un İhtiyaçlar Piramidinin 3. katmanında bahsettiği gibi insanın sevilme ve ait olma isteği var. Bu zaten biraz fanboyluk ve fanlık konularını tetikliyor. Muhafazakar ailelerde zaten öğretilen tek şey x bir insana bağlı kalıp yemek pişirip çocuk bakacaksın ile karından br çocuk yapıp onu büyüteceksin olunca iki taraf için kendilerini keşfedemiyorlar. Kendilerini keşfetmek için attıkları adımda da herkes bir şeye bağlanırken bu insanlar estetik olarak beğendikleri ve daha özgür kıyafet + renk seçimine sahip olan bu insanların topluluğunu seçiyorlar. Belki K-pop sizin de benim gibi çok çok hoşunuza gitmiyor ve arkadaşınızla dalga geçmekten çok zevk alıyorsanız geçin tabi ama orda bir yerlerde bu işi biraz fazla ciddiye alan insanları düşünerekten bu konuyu çokta uzatmamak lazım. En kısa zamanda her ekonomisi kötü giden ülkenin daha iyi bir hü.... Konuyu birazcık karmaşık ele aldım ve muhtemelen kafamdakileri doğru ifade edemedim ve bu konuda üzgünüm ama genel olarak istediğin up uzun yazı budur umarım Zuhal :)
değer görmei çok hakediyorsun zuhal abla ya
aaa sarayın incisi değilmi o meltem tvde çıkardı ablam çok sever ama ben cangum izlerdim
İzlediğim ilk video ama gayet güzel olmuş eline sağlık
Çok ilgim olmayan bir alanı aslında ne kadar çok merak ediyormuşum. Metal müzik ile uğraşırken satanist yaftası mı yemedik? Kedi kesmediğimiz mi kaldı? Bir arkadaş daha yorumunda bahsetmiş, güzel hatırlatma oldu bana :) Video bitmesin istedim resmen. Soru ve anlatım mükemmel olmuş, ellerine sağlık.
Bahsettiğin'den çok daha güzel bir video olmuş
muhteşem bir video olmuş eline sağlık.
Küçük görüp dalga geçtiğimiz şeylerin arkasında beklemediğimiz çok farklı şeylerin olabileceğini gösterdiğin için teşekkür ederim. Bu video farkındalığımız ve empati yapabilme becerimiziz gelişmesi için çok değerli olmuş, eline sağlık ✨✨
Reklam olarak fox news nation çıktı lol
bizden ekmek çıkmaz onlara : D
Çok başarılı bir video umarım bu video ile daha fazla insana ulaşırsın
Hiç böyle düşünmemiştim artık kpop konusunda daha dikkatli olucam teşekkürler❤
Modern muhafazakarlığın en ideal hali
1:45 koptum neden bilmiyorum skgjldxryh
allah benim belamı versin
uzayzuhal saçını siyaha boyadı acaba muhafazakarlaşıyor mu!!! Kappa, video çok güzeldi gerçekten tahmin ettiğimden daha derin bir meseleymiş :)
Valla ben çok güzel görünümlü insanlar over produced şarkılar eşliğinde çok iyi dans ettikleri için izliyorum kpop muzik videolarını .Benim için Mcu filmlerinin muzik versiyonları. İkisi de belli bir şablon üzerine yapılmış eğlence ürünleri gibi ve arada iyi iş çıkınca beni şaşırtıyor. Yani Korede yapılan tüm pop muzikler de çöp değil bence. Bunları videoda söylediğin kitle yok anlamında söylemiyorum. Hallyu ile baskıcı toplumun arasındaki ilişkiyi çok iyi anlatmışsın. Yalnız bir şey dikkatimi çekti, videonun bir yerinde kore dizileri genellikle muhafazakar görünüm çizerken, kpopun aksi olduğunu söylüyorsun. Kore dizilerinin Amerikada, Türkiyede olduğu kadar tutmamasının sebebi bu olabilir(Netflixe çıkan Squid Game falan gibi diziler hariç). Çünkü Türkiyedeki kore seven kitlenin aksine, Amerikada KPOP'un LGBTQI+ community'si tarafından bu kadar benimsenip, sevilmesi hep garip gelmiştir bana. Eminim LGBTQI+ ve Kpop arasındaki ilişki üzerine de bir tez vardır. Bence HALLYU fanı insan bir stereotype değil yani. Kpop fanları ve dizi fanları arasında fark varmış gibi geliyor.
O kadar haklısın ki.Benim ne ailem muhafazakar ne de benim için escapism bu sektör.Sadece performanslarını takdir ediyorum ve emek görüyorum.Görsel açıdan da hoşuma gidiyor.Türkiyede her zamanki gibi farklı zevkler marjinalize ediliyor.Küçük çocuklar neden İbrahim Tatlıses değil de Hadise dinlemek istiyorsa bence aynı sebep gibi.
@@ahmettp Evet sonuçta eğlence sektörü bu. Ama bizim gibi öyle olmayan tüketicilerin de olması, Zuhalin anlattığı fanatik tüketicilerin olmadığı anlamına gelmiyor ne yazık ki. Bence o tip Kore kültürü fanlarını çok iyi çözümlemiş ve anlatmış Zuhal.
@@vurauml5092 güney kore bizden sonra en muhafazakar ülke sırf idoller evlendi diye bir sürü kötü yorumlara maruz kalıyorlar LGBT zaten güney kore tarafından sevilmiyor
Çok erken (8-9 yaşlarımda) Hallyu ile tanışıp ardından mangalar ve çizgi romanlara geçen ben bu kadar detay beklemiyordum. Durumu hem sadece bir taraftan göze almadığın ve kendi konfor alanından çıktığın için sana çok teşekkür ederim. Teknoloji alanındaki ilerlemelere de bakmışsın zaten. Ben biraz geek olduğum için o kısımlara da girmeni isterdim (Gerçi ben 5 saat olsa da izlerdim) ama algoritma çok beğenmez. Zaten sen algoritmaya bakma, kalite kavramını bilmeyen bir algoritma için biz de elimizden geleni yapıp, bu algoritmayı öğreteceğiz.
Ayrıca Pre-teen ve Teen'lerdeki bir grubun parçası olma isteğine girmen de çok iyi olmuş.
Buraya kadar okumuşsan da tekrar sana teşekkür ederim. Yaptığın incelemeler sayesinde daha da bilgili olup, ortamlarda paylaşabiliyorum.
Kendine çok iyi bak, Zuhal abla ve sayın izleyici. Yayında görüşürüz
Sadece başka bir dildeki başka bir kültür olarak düşünüp tükettim ben kendi adıma yıllarca. Her ne kadar Korece duyulan her şeye K"pop" etiketi vursak da birçok müzik türlerini de içeriyor doğal olarak; underground hip hop, old school hip hop rap vs vs...Sizi dünyadan soyutlayıp, cıvıl cıvıl başka dünyalar sunuyor kesinlikle , huzur buluyorsunuz en önemlisi belki eksikliği çekilen, bir yere ait hissedip bir şeylerin parçası olma hissi çok doğal (enternasyonal dışlanmış bir kadın örgütlenmesi de var bir bakımdan), bir kaçış mekanizması olmaya çok müsait. Biraz eşeledikçe iç dünyasını görmek çok da zor olmuyor fakat. Devlet eliyle açık açık sömürülen insanlar, sektörü tekeline almış büyük şirketler ve arka yüzünde türlü türlü örgütlenme denebilecek kadar kökleşmiş üstü örtülen kolektif suçlar (öyle ki reklamlarla halkın ve ciddi miktarlarla gerekli yerlerin gözünü boyayıp hala boy gösterebiliyorlar), bunlara nazaran daha ücra köşelerdeki şirketlerce hayalleri üstünden kandırılıp istismar edilen kadınlar... Ve haklarını bulmaları o kadar geç işleyen ve sancılı bir süreçle oluyor ki, tüm bunlardan sonra daha hassas, bilinçli, neyin ne olduğunu bilen bir tüketici haline gelmeniz kaçınılmaz oluyor. Aksi fanatiklik ile sonuçlanan durumlar da mevcut maalesef.
Fakat çok da başka dünyalar değil tabii anlatılan; baba figürü birebir "sevgisini belli etmez ama sever" ilgisiz bir köşede kumandasıyla oturur, anne figürü birebir sürekli mutfak önlüğüyle dolaşır bıçağın ucuyla meyve uzatır. Ancak gün geçtikçe genişleyen yeni tüketicilerle birlikte içeriklerde de değişip gelişme, kendini yenileme ihtiyacı doğdu. Açık açık kadın haklarından bahsedilmeye (wow), lgbti insanlara yer verilmeye başlandı ve gözlemlediğim kadarıyla eski tüketici üzerinde olumlu denebilecek etkileri olduğu söylenilebilir. Maskülen olmayan erkeklere yapıştırılan "cinsiyetsizleştirme" etiketine gelen tepkiler, gay fanfictionlar, müstehcen fanartlar, muhafazakar insanların da yaptığı dans coverları... Marjinal bir kitle denilebilir belki, kimi ailelerce marjinal olma kriterleri bu kadar düşükken.
Son olarak bu videoya here we go again diyerek gelmiştim. "Genç kızların çığlıkları"ndan ötesini görebildiğiniz için teşekkürler.
Şeyi çok merak ettim Titan üyeleri bu soruyu gerçekten soruyor mu yoksa sen mi sordurtuyorsun
aynen hem paralarını alıyorum hem de silah zoruyla soru sordurtuyorum
@@UzayZuhal pardon UA-cam'da o kadar kurgu içerik var ki doğrunun ne olduğunu karıştırıyor insan özür dilerim
Woho güzel bir araştırmaa
Ortaokulda aile zoruyla imamhatipe gönderilmiş biri olarak ben de ergenliğimin başlarında bir kpop fanıydım. Gerçekten de bu insanların başka bir seçeneği yok derken çok haklı olduğunu düşünüyorum. Hepimizin sosyal medyaya erişimi oldukça kısıtlıydı. Sınıfta birkaç kişi kpop dinliyordu ve diğerlerine anlatıyordu biz de eve dönüp birkaç saat internete girme iznimiz olunca bu müzikleri dinliyorduk. Ben biseksüelim ve benim cinsel yönelimimin farkına varıp bunu kabullenmemde kpop etkili olmuştu. Yaşım büyüdükçe ne kadar sorunlu olduğunu fark etmeye başladım. Şimdi geri dönüp bugünkü aklımla bakınca gerçekten korkunç bir endüstri olduğunu daha da fark ediyorum. Ama bu genç kızları linçleyen insanların hiçbiri " Ya bakın bu sektördeki sanatçılara daha reşit değilken çok ağır anlaşmalar imzalatılıyor. Sağlıklarını tehdit edecek kadar fazla çalışıyorlar. Şirketler tarafından sömürülüyorlar. Bunu desteklemeyin. " gibi bir şey demiyor ki sadece zorbalık yapıyorlar. 12-13 yaşında çocukları zorbalık yaparak yanlış bir şeyden vazgeçirmeye çalışmak bence çok saçma. Bu videoyu gercekten çok güzel ve yararlı buldum bu yüzden. Videoda bahsi geçen tezi de en kısa sürede okuyacağım. Emeğine sağlık.
teşekkür ederim.
O sırada kpop şarkılarını 1 kez dinleyip geçen me
Ya o ilk gösterdiğin Türk makalesini görmüştüm. Çok kötü yazılmış ve methodology olarak çok yanlış bi makaleydi.
Eline sağlık Zuhal
MUAHfazakara daha MUAHfazakar şoku 🤘🤘
Hep merak ettiğim bir konuydu kanalla da tanışmama vesile oldu muhteşem içerik eline sağlık
hoş geldin :)
o kadar fazla içerik sunuyorlar hani bitmiyor o dizi bitse şarkı şarkı bitse yaptıkları programlar gerçekten derya deniz o yüzden tükenmezliğin sonunda bağımlılık gibi olması normal açıkcası kendi kitlesi mükemmel derecede kendi içlerinde tutucu gerçekten rastgele yanlış bir şey söylesen bile gelip 10 15 kişi seninle konuşuyor falan acayip bi topluluk kendilerini uzaktan seviyorum bu harika ve aydınlatıcı video için ayrıca teşekkürler
Gerçekten daha güzel anlatılamazdı konu
acaba bu kültür endüstrisi bürolarına adornonun fotosunu asıyolar mıdır merak ettim şimdi
ah ne kadar ilginç ya
Sadece şarkı film falan yapıyorlar ve görünüşe bakılırsa başarılılar izleyen izlesin izlemeyen izlemesin nefrete gerek yok ♡♡
Sevgili Zuhal Canımın istediği seyler(ACTR) kanalının K-Pop tarihi videosunu da izlemenizi oneririm.
Kpop'a bu kadar nefret duyanlar 2-3 şarkı dinlese bu kadar yabancılaşacak bi' tür olmadığını anlayacaklar sanırım. Çünkü poptur bu, hatta içerdiği türler çok daha farklılaşıyor. Bunu escapism olarak kullanmalarını biraz durup düşününce daha kolay anlayabiliyorum, ben de aynısını yapıyorum ama hallyu ile değil. Birbiriyle bağlantısız yerlere değindim ama bu taraftarlık tuhaf bulunuyor dışarıdan ama futbol taraftarlığı daha toksik gibi duruyor. Güzel bi' video olmuş
Bende geçenlerde bu sezen aksu nun adem Havva söyleminden türemiş bir polemiğe şahit oldum ismini bilmediğim k-popçu birey Müslüman bir ülkede konser verdiği için kapalı giyindi ama sezen aksu böyle böyle yaptı gibilerinden söylemleri vardı çok garip gelmişti
çok başarılı vidio
19 yaşındayim (erkeğim) 2 yıldır Kpop dinliyorum BTS ve blackpink dinliyorum. Twitterda army hesabı kullanmışlığım bile var. Kpop endüstrisi dinleyenlerine bir sürü içerik sunmayı beceriyor Vloglar değişik değişik programlar Idollerin canlı yayın yapması gibi. Bu kadar içerik olunca ve idollere dizi karakteri gibi yaklaşılabildigini dusununce bu kadar popüler olması normal. Ayrica kimseyi kandırmayalım havalı gözüküyorlar ve iyi dans ediyorlar şarkıları da güzel ayrıca konserlerini muzik videolarını izlemek çoğu zaman batı popundan daha eğlenceli bence
bence k-pop haterları hakkında bi arastima yapilmali. Bir muzik turune bu kadar nefret normal gelmiyo bana
Nefret edilen k-pop değil kitlesi kitlesine duyulan nefret doğal olarak k-pop'un kendisine de yansıyor.
@@berkeozer4635 hayir ? türünden nefret edenler var
@@lenka5713 İnsanlar neden bir müzik türünden nefret etsin biraz düşünür müsün? Sevmiyorsa kapatır gider. Nefretin nedeni tamamiyle kitlesi, wattpad gibi yerlerde bts ile ilgili seks hikayesi yazıyorlar ve dalga konusu olunca hemen linç geliyor, sektörü eleştirince linç geliyor, müzik kötü diyince linç geliyor, linç gelince de tabi karşı taraf alttan almıyor ve bu sefer onların sevdiği şeyle dalga geçip nefret ediyorlar o da k-pop işte. Bunu anlamak çok basit.
@@berkeozer4635 kitlesel olmasi daha psikopatca.
@@lenka5713 Alakası yok bu tamamen tepkisel bir durum ve sadece sözde kalan bir şey. Asıl psikopatça olan sadece müzik yapan bir grubun böyle bir fan kitlesi olması. K-pop fanları fanları olduğu kişilerin hayatına karışıyor eğer sevdiği kişinin sevgilisi olursa o sevgilinin vah haline. Kitle doğrudan kişiye tehdit ve hakaretlerle o kişinin hayatını mahvediyor. İdoller tamamen kitlelerinin kölesidir. Biraz daha bu kitleyi araştırabilirsin bilmeden konuşmak pek doğru değil. Seviyorsan şarkıyı dinle geç, olması gereken bu ama k-pop fanları öyle değil işte. Çoğunun bts üyelerinin kendisiyle seks yaptığını hayal ettiği bir topluluk ve bunu wattpad gibi mekanlarda da saklama ihtiyaçları olmadığını görebilirsin okunma sayıları yüzbinler.
Çocukların ailelerinin baskısına olan bir tepkisi de olabilir. Ailelerin çocuklarından bir fikri veya bir şeyi saklaması sadece çocukların o şeyin ne olduğunu daha çok merak etmesine sebep oluyor. Özellikle kız çocuklarının cinselliğini keşfetmesini romantizmden geçiyor sözü çok doğru olmuş. Benim ergenliğe giriş dönemimde medcezir gibi dizilerin neden bu kadar sevildiğinin cevabı oldu benim için. Muhafazakar kesiminde lgbt çağrışımı yapmasının nedeni bence feminen erkek tiplemesi olabilir. Çünkü özellikle muhafazakar kesimin erkek şöyle olmalı gibi kalıpları çok sert(kadınlar için de aynısı geçerli). Zamanında gençler dinlediği müzikten dolayı satanist ilan edilmesinin günümüzdeki hali olduğunu fark etmemi sağladı bu video. Sanırım animelerin çizgi film gibi gözükmesi ve bunun yaşı büyük kesimler tarafından masum olarak görülmesi bu tarz tepkiler almamasına sebep oldu. Çok bilgilendirici bir video olmuş.