Araştırmalarımda çokça faydalandığım bir kanal oldu bu. Ne kadar teşekkür etsem az. Çalışmalarınız samimi, çıkarımlarınız güvenilir ve yerinde. Devam etmesi dileğiyle...
Çalışmalarınıza söyleyecek hiçbir söz bulamıyorum, sosyoloji ve siyaset bilimi okuyanların takip etmesi gereken bir kanal olmakla birlikte, meraklısının da takip etmesi gereken bir kanal olarak görüyorum, hocam tek kelimeyle teşekkürler başarılarınızın devamını dilerim
Katkılarınız için teşekkürler hocam.. Anlayamadığım bir taraf var.. Protestanlık veya genel olarak din, bir yapı ve kurum olarak da değerlendirilemez mi? Eğer öyleyse Weber'de toplumsal eylem kadar toplumsal yapı odaklı bir düşünce biçimi yok mudur? Yani kapitalizmi doğuran insan eyleminin müsebbibi Weber de insan zihniyeti ve fikriyatı ise, o zihniyeti belirleyen Prutenlik dışsal bir yapı olarak değerlendirilemez mi? İnsan fikirleri ve değerleri bir anda sıfırdan çıkmıyor ki. Durkheim da intiharı açıklarken Protestalık toplumsal yapı olarak değerlendirilirken, Weber de kapitalizmi açıklayan Prutenlik neden toplumsal eylem çerçecesinde değerlendiriliyor? Weber de Prutenliğin insan düşünce biçimini kapitalist yönde şekillendirdiği varsayımı var ise, bu toplumsal yapı odaklı sosyolojik düşünce değil midir? Weber insanlar arası eylem ve etkileşimle kapitalizm doğuyor demiyor ki, yeni bir dışsal mezhep olan Protestan ahlakını bir sebep olarak görüyor diye anlıyorum. Bir de genel olarak bir rasyonalizasyon ve dünyanın büyüsünün bozulması var ise, burada dışsal bir yapının etken olduğunu söyleyemez miyiz? İnsanlar bir anda mı aynı şekilde bilimsel düşünmeye başladı..? Burada Aydınlanma yı da bir toplumsa yapı olarak görmek yanlış mıdır? Neticede aydınlanmanın "aydınlatma" yönü vardır. Netice de bu rasyonalizasyon bir demir kafes is bu dışsal toplumsal yapı olarak değerlendiremez miyiz? Bürokratikleşme özgürlüğü ve insan eylemini ortadan kaldırıyorsa, bu Weber'de toplumsal yapı nın etkin olduğunun tesbiti olarak görülemez mi? Burada nerede yanlış bir çıkarım yapıyorum..? Yada toplumsal yapıyı madde ile toplumsal eylemi de mana ile mi eşleştirmek mi lazım? O zaman Weber in sosyolojik düşüncesini toplum eylem etrafında anlayabilirim. Sizin fikriniz nedir hocam, saygılarımla..
Bireysel eylem ve toplumsal eylem arasında fark üzerine düşünerek çıkış yolu bulabilirsiniz. Weber'de her eylem, toplumsal eylem değildir. Diğerine yönelik, toplumsal ilişki dolayımında bir eylemden bahsediyoruz.
Genel anlamda Weber’e yöneltilen eleştiriler arasında toplumsal eyleme verdiği öneme rağmen toplumsal yapı/kurumlar üzerine odaklanmasıdır hocam örneğin bürokrasiyi de bu bağlamda düşünebilirsiniz.
15:30 böyle kavramın aslının korunmasından yanayım sözleri yüzünden Türkçe'nin canına okudular. Allah için baştaki akılcılaşma kavramını kullanmamak için öne sürdüğünüz gerekçe tam da yaptığınız rasyonalizasyon tanımı ile birebir örtüşüyor, farkında değil misiniz?
Araştırmalarımda çokça faydalandığım bir kanal oldu bu. Ne kadar teşekkür etsem az. Çalışmalarınız samimi, çıkarımlarınız güvenilir ve yerinde. Devam etmesi dileğiyle...
Çalışmalarınıza söyleyecek hiçbir söz bulamıyorum, sosyoloji ve siyaset bilimi okuyanların takip etmesi gereken bir kanal olmakla birlikte, meraklısının da takip etmesi gereken bir kanal olarak görüyorum, hocam tek kelimeyle teşekkürler başarılarınızın devamını dilerim
Çok güzel çok net teşekkürler
Keşke ses yüksek olsaydı izlerdim
Weber'in yapmaya calıştığı tek tarafllı bir manevi açıklama yapamaya çalışmak değildir elbette🙃
Katkılarınız için teşekkürler hocam.. Anlayamadığım bir taraf var.. Protestanlık veya genel olarak din, bir yapı ve kurum olarak da değerlendirilemez mi? Eğer öyleyse Weber'de toplumsal eylem kadar toplumsal yapı odaklı bir düşünce biçimi yok mudur? Yani kapitalizmi doğuran insan eyleminin müsebbibi Weber de insan zihniyeti ve fikriyatı ise, o zihniyeti belirleyen Prutenlik dışsal bir yapı olarak değerlendirilemez mi? İnsan fikirleri ve değerleri bir anda sıfırdan çıkmıyor ki. Durkheim da intiharı açıklarken Protestalık toplumsal yapı olarak değerlendirilirken, Weber de kapitalizmi açıklayan Prutenlik neden toplumsal eylem çerçecesinde değerlendiriliyor? Weber de Prutenliğin insan düşünce biçimini kapitalist yönde şekillendirdiği varsayımı var ise, bu toplumsal yapı odaklı sosyolojik düşünce değil midir? Weber insanlar arası eylem ve etkileşimle kapitalizm doğuyor demiyor ki, yeni bir dışsal mezhep olan Protestan ahlakını bir sebep olarak görüyor diye anlıyorum. Bir de genel olarak bir rasyonalizasyon ve dünyanın büyüsünün bozulması var ise, burada dışsal bir yapının etken olduğunu söyleyemez miyiz? İnsanlar bir anda mı aynı şekilde bilimsel düşünmeye başladı..? Burada Aydınlanma yı da bir toplumsa yapı olarak görmek yanlış mıdır? Neticede aydınlanmanın "aydınlatma" yönü vardır. Netice de bu rasyonalizasyon bir demir kafes is bu dışsal toplumsal yapı olarak değerlendiremez miyiz? Bürokratikleşme özgürlüğü ve insan eylemini ortadan kaldırıyorsa, bu Weber'de toplumsal yapı nın etkin olduğunun tesbiti olarak görülemez mi? Burada nerede yanlış bir çıkarım yapıyorum..? Yada toplumsal yapıyı madde ile toplumsal eylemi de mana ile mi eşleştirmek mi lazım? O zaman Weber in sosyolojik düşüncesini toplum eylem etrafında anlayabilirim. Sizin fikriniz nedir hocam, saygılarımla..
Müsait bir vaktinizde içinden çıkamadığım bu sorunsala cevap yazabilirseniz çok memnun olurum:) Teşekkürler..
Bireysel eylem ve toplumsal eylem arasında fark üzerine düşünerek çıkış yolu bulabilirsiniz. Weber'de her eylem, toplumsal eylem değildir. Diğerine yönelik, toplumsal ilişki dolayımında bir eylemden bahsediyoruz.
Genel anlamda Weber’e yöneltilen eleştiriler arasında toplumsal eyleme verdiği öneme rağmen toplumsal yapı/kurumlar üzerine odaklanmasıdır hocam örneğin bürokrasiyi de bu bağlamda düşünebilirsiniz.
15:30 böyle kavramın aslının korunmasından yanayım sözleri yüzünden Türkçe'nin canına okudular. Allah için baştaki akılcılaşma kavramını kullanmamak için öne sürdüğünüz gerekçe tam da yaptığınız rasyonalizasyon tanımı ile birebir örtüşüyor, farkında değil misiniz?