#okumak #edebiyat #felsefe #roman Bu videoda okumanın neden önemli olduğunu, insanlara neler kazandırabileceğini anlatmaya çalıştım, umarım becerebilmişimdir. İyi seyirler.
Merhaba, arkadaşlar. Gösterdiğim tangramdan elimde bir iki tane var. Hatıra, diye çantaya attım. Ama piyasada bulabilirsiniz sanırım. İsmi nedir bilmem. Aperion ismini satarken ben koymuştum. Başka isimlerle piyasada olabilir.
Ülkemizde hiç önem verilmeyen ama aslında en önemli olan durum kitap okumak.. Ne kadar önemli olduklarını anlasalar şu an çok daha farklı bir dünya olabilirdi...
Tangram..Ben bisiklet tutkunuyum bu nedenle gece-gündüz yaz-kış ayırt etmeden gezerdim,16 yaşımdayken bir arazinin tepesinden geçerken oraya poşetlerinin içinde atılmış bir kamyon sert süngerden yapılmış bir şeyler gördüm.Alıp inceledikten sonra gitmeye karar verdim ama onların orada kalmasındansa değerlenebilecek bir şey olduğunu düşündüm ve bir poşet alarak onları toplamaya gittim.Sonrasında ise hepsini açıp yapıştırıcıyla renk renk farklı şekiller ve stiller oluşturup yaptım ve fotoğraf çerçeveleri yapmaya başladım.Akşamları gidip dolmuş durağının oraya serip satmıştım.Yıllar sonra öğrendim ki onlara tangram deniyor ve bir zeka oyunuymuş şekle dönüştürmeden satabilirmişim...Ama hangi zekaya?Bir kamyon dolusu tangram'ı boş tarlaya çöp niyetine atan zeka ya mı satacakmışım bu parçaları birleştirmeden....Tangram bana bu anımı yaşattı ve paylaşmak istedim.
Bu önemli konuyu, çok kısa süreye tüm detaylarıyla içerik olarak hazırlayıp sunmuşsunuz. Büyük bir nimet bizler açısından. Emeğinize sağlık. Teşekkürler bu konsantre içeriğiniz için.
Videoların altındaki yorumları okuduğunuzda videoyu izlemeden ne kadar güzel bir içerik olduğunu anlıyoruz. çok nadir içerik üreticisinde bunu görüyoruz. Takipçi sayısı önemli değil, takipçiniz 100bin de olsa aynı seviyede olacaktır. Çünkü "boş" insanlar bu tarz videolar izlemiyor :)
Sen gerçekten harika bir insansin. İdeolojin felsefen gerçekten harika. İçinde sükunetle gelen çok tatlı dalgalı bir deniz var. İyi ki tanıdım seni ağabey. O kadar çok imrendim ki sana. Yaşadığın hayat ses tonun bana o kadar uzak ki... Manen yaşadığın o huzuru yaşamak için gerçekten çok şey verebilirdim... Seninle tanışmayı çok isterim.
Çok doğrusunuz hocam gerçekten. 34 yaşımdayım kitap okumaya maalesef 11 ay önce başladım ve kendimi tanımadığımın farkına vardım. Şimdi kelimelerle anlatamayacağım yepyeni bir benlik oluşmaya başladı içimde.
Gökhan abim senin youtube üzerinden video çektiğini geç öğrendim ama hakikaten dinlenecek adamsın video son derece faydalı olmuş ağzına sağlık iyi günler dilerim.
Kanal actiginizi simdi öğrendim ve cok sevindim hemen takibe aliyorum cok kaliteli bir insansiniz kesinlikle gozu kapalı güvenilir birisiniz bi şirketim olsaydi en basina sizi koyardım 😍
Türkiye'de öyle bir kafa yapısı oluşmuş ki herhangi bir yerde kitap okuyan bir insan "İlgi çekmeye çalışıyor" "Kitap okuyup havalı olmaya çalışıyor" gibi cümlelerle yargılanıyor. Bu çok rahatsız edici bir durum. Oysa kitap nerede olursa olsun okunması gereken eserlerdir. Keşke ülkemizde kitaplara daha fazla değer verilse...
Gökhan abi umarım sende iyisindir. Yine hoş bir sohbet ve güzel bir anlatımınız vardı. Bu arada sizden bir ricam var; lütfen daha sık video yükleyin, gerçekten sabırsızlıkla bekliyorum. Her şey için teşekkürler. Esen kalın.
Selâm. Okumayı hep çok sevdim. Fakat bir süredir odaklanamadığım için kitap okumayı bıraktım. Ne yazık ki... Bu duruma üzülüyorum. Okumanın faydalarından bahsettiniz ya, hepsine katılıyorum. Ama şu var ki kitap okumak insanın gözlerini açıyor, olan biteni farketmeni sağlıyor bu da bazen acı veriyor. Gerçek dünya sevimsiz ve kekremsi bir tadı var. İnsanın içinden kitap dünyasında kalmak ve oradan hiç çıkmamak geliyor. Saygılarımla...
Videoda bahsedildiği gibi doğa hep işin kolayına kaçar, biz insanlar da aynı şekilde çalışan bi zihne sahibiz. Bakmak, görmek ve analiz etmekten daha basit bi eylemdir. Bir kitapta yazılanları okurken zihin gücü harcarsınız ve beyin bunu görsel bi şekilde sunmaya çalışır. Bazen betimlemelere özgün görseller yaratılmayınca bu durumla alakalı nesneleri belirleyici özellikleri ile hatırlarız. Örneğin dünyalar güzeli , sapsarı saçlı , göz çukurları birbirine yakın olan turkuaz gözlü solgun bi kadını gerçek hayatta benzer tiplemeleri gören birisi daha kolay hayal edebilirken buna benzeyen birini görmeyenlerin zihninde o kadının kafası şekillenmez ve sadece “ dünyalar güzeli “ olması yönüyle eylemleri gerçekleştiririz. Burada biraz daha açıklayıcı olursam üç farklı durum düşünmenizi isterim: normal bi insan yemek yiyor , yüzünü bildiğiniz bi sarışın güzel kadın yemek yiyor ve yüzünü bilmediğiniz sarışın bi güzel kadın yemek yiyor. Normal insanın yemek yemesini izlemek toplumun birçoğu için sıkıcıdır. Fakat yemek yiyen güzel sarışın kadınları izlemek toplumca izlemesi keyifli bi eylemdir. Fakat yüzünü bilmediğiniz bir kişinin güzel olduğunu bilirseniz , yüzünü görmemenize rağmen onun hareketlerini izlerken daha çok zevk alacaksınızdır normal olana kıyasla çünkü değerlendirmede güzellik kavramı , normalden daha baskın geliyor. Fakat gene de yüzünü görebildiğiniz bir güzel sarışını izlemek de yüzünü göremediğinizden daha çok zevk verir. Buraya kadar bunları anlattım ve uzun olduğunu biliyorum ama fark etmenizi istediğim şey şu : Topluma ürün sunanlar genellikle ortalama bi zekadan daha yüksek zekaya sahip insanlar. Bir yazar ve bir yönetmene aynı olayı verelim , muhtemelen ikisi de ortaya güzel bi yapıt koyar. Fakat insan zihni , genellikle böyle durumlarda daha basit bi işlem olan izlemeyi tercih eder çünkü demin belirttiğim yüz ve mekanı tasarlayamama olgusu bilinç altında okumaya karşı bi isteksizlik doğurur. Şahsen kimse örümcek adamın binalar arasında ağ atarak gezmesini izlemektense okumayı tercih etmez. Genellikle kitap okuyan insanlar , bu eylemleri teknolojik aletlere erişimi olmadığı zamanlar yapar veyahut da teknolojinin ilgi çekici hızlarda istenileni vermediği zamanlarda. Ben liseye kadar evinde televizyonu bile olmayan bi ailedeydim , hala da televizyon yok ama artık bizlerin telefonu tabletleri ve bilgisayarımız var. Hâl böyle olunca beynin tüketim isteğini daha hızlı gerçekleştirmek varken kitap üzerinde uzun uzun beklemeyi beyin huzursuzluk olarak nitelendiriyor ve okuma eylemlerinde olabildiğince dürtülerle zihni meşgul ediyor. Öyle ki belli bi yerden sonra ya okuduğunuz yeri unuttuğunuzu fark ediyorsunuz ya da bi kelime okuyamayacak kadar sıkılıyorsunuz. Bu nasıl önlenir bilemiyorum çünkü artık internet zorunlu olarak hayatın bir parçası , söz gelimi eskiden bi ustanın yanında çalışan iki çırak olsun ve bunlardan birisi hep geç kalsın işe . Böyle bi durumda usta sizden diğerinin evine gidip onu kaldırmanızı beklemez ama günümüz dünyasında size “ bir mesaj at şuna “ diyebilir. Öğretmenler artık sürekli bilgilendirme yapmıyorlar , bilgilendirmeler veriliyor ve bunu bazı öğrenciler whatsapp gruplarına paylaşıyor. Söz gelimi bir ödevi unutan bi çocuk , öğretmene “ ödev olduğunu bilmiyordum “ dese günümüzde öğretmen daha agresif tepki verecektir çünkü bilgiye erişim daha kolay. Hal böyle olunca teknolojiyi hayatın parçası olmaktan çıkaramayız çünkü bu gücü çoktan insan zihnini sömürerek sermaye kazananlara kaptırmış bulunmaktayız. Ya “ ben insanlardan haberdar olmak istemiyorum, kitaplar daha çekici “ deyip kökten bırakacağız telefonu ( asgari şekilde kullanım , ileriki seviyelerde eski kötü alışkanlıklara geri yönlendirir emin olun , o yüzden bu bir kurtuluş değil ) ya da giriştik bi yola bırakamayız deyip kitap okuma oranımızın çok azalmasına karşı tepki göstermeyerek yaşayacağız. Buraya kadar okuyacak sinirleriniz varsa da maşallah diyorum :)
Türkiye'de kitap fiyatlarının çok ucuz olduğunu düşünüyorum. Şu anda Hacettepe'de Jeoloji Mühendisliği ikinci sınıf öğrencisiyim daha yurt dışına gitme fırsatım olmadı fakat Türkiye'de gerçekten 1 kahve parasına İlber Ortaylı , Celal Şengör , Halil İnalcık , Emrah Sefa Gürkan , Acar Baltaş bu tarz kaliteli yazarların kitaplarını alabiliyorum yani sanırım arz talep ilişkisi burada da devreye giriyor. Maalesef halkın Türkiye'de kitap okumaya mecali yok sürekli çalışıyorlar ve resmen modern köle oluyorlar. Her zaman kendimizi Japonya ile kıyaslarım sanırım belki de mesleğim gereğidir emin değilim ama her konuda çok iyiler Japonya ülkesi. Keşke biz de kitap okuyarak , kendimizi geliştirerek daha iyi bir toplum olmaya başlarız ama bu kadar beyin göçü ve cahilliğin övüldüğü bir ülkede umudum bile kalmıyor artık ama Atatürk'ün şu sözü çok önemli Umutsuz durumlar yoktur. Umutsuz insanlar vardır. Ben hiçbir zaman umudumu yitirmedim... Hiçbir zaman umudunuzu kaybetmemeniz dileğiyle saygılar.
Abi hiç okuyan birisi değilim ama seninle bilgi gerektirmeyen, sadece düşünceye dayalı felsefi konularda çok rahat tartışabilirim. O yüzden okumayı övme bana. :D İnsanlara okumayı değil, düşünmeyi öğütle. Gerçekten işe yarayan bu. Çünkü insanlar okuyup, okudukları görüşleri benimserlerse bunun üzerine hiçbir şey katmayıp, öğrendiklerini papağan gibi tekrarlamaktan öteye gidemezler. İşin kötüsü karşılarına sağlam birisi geldiğinde düşüncelerini savunamazlar. Çünkü o düşünceyi sindirip kendileri üzerine bir şey katmamışlardır ve düşünceleri deşilmeye başlandığında ellerinde, arkalarını doldurabilecekleri bir şey olmadığından destek yapamazlar. :D Kitap okuyup da sırf doğru düşünemediği için saçmalayan, bir konuya yanlış yerden bakan, konuyu yanlış yerden değerlendiren çok insan gördüm. Olması gerekene objektif olarak değil subjektif olarak bakıp ve buna bir de objektif diyen çok insan gördüm. Keza sen de insanların teknolojik gelişiminden bahsederek aradaki farkı gösterip, manevi olarak da gelişebileceklerdir gibi vasat bir çıkarım yapmışsın. İlgisi yok abi ilgisi yok. Teknolojik gelişim somut gelişimlerdir, içsel olarak gelişmekse soyut bir gelişim. İnsan yapısı gereği somut olarak gelişmeye açıktır ama soyut olarak gelişmeye o kadar da açık değildir.
Merhaba, arkadaşlar. Gösterdiğim tangramdan elimde bir iki tane var. Hatıra, diye çantaya attım. Ama piyasada bulabilirsiniz sanırım. İsmi nedir bilmem. Aperion ismini satarken ben koymuştum. Başka isimlerle piyasada olabilir.
Bugun ogluma aldim. Cok guzel bir kanal acmissiniz..umarim devami gelirm
Bir kitap yazabilir , bir kitap satabilir , bunları yapmanız bence çok güzel olacaktır...
11 dakikalık huzur... abi seninle sohbet etmek çok ama çok istiyorumm
Ülkemizde hiç önem verilmeyen ama aslında en önemli olan durum kitap okumak.. Ne kadar önemli olduklarını anlasalar şu an çok daha farklı bir dünya olabilirdi...
abi sen ne güzel bir insansın ya
Kaliteli, sade ve çok güzel bir video olmuş. Başarılarının devamını dilerim abi.
Hocam yeni video attığını görünce beynim istemsiz serotonin salgılıyor. Devamını bekliyoruz
Güzel insan.
Abi daha sık video atabilir misin? Bildirimi açmıştım zaten geldim direk.
Tangram..Ben bisiklet tutkunuyum bu nedenle gece-gündüz yaz-kış ayırt etmeden gezerdim,16 yaşımdayken bir arazinin tepesinden geçerken oraya poşetlerinin içinde atılmış bir kamyon sert süngerden yapılmış bir şeyler gördüm.Alıp inceledikten sonra gitmeye karar verdim ama onların orada kalmasındansa değerlenebilecek bir şey olduğunu düşündüm ve bir poşet alarak onları toplamaya gittim.Sonrasında ise hepsini açıp yapıştırıcıyla renk renk farklı şekiller ve stiller oluşturup yaptım ve fotoğraf çerçeveleri yapmaya başladım.Akşamları gidip dolmuş durağının oraya serip satmıştım.Yıllar sonra öğrendim ki onlara tangram deniyor ve bir zeka oyunuymuş şekle dönüştürmeden satabilirmişim...Ama hangi zekaya?Bir kamyon dolusu tangram'ı boş tarlaya çöp niyetine atan zeka ya mı satacakmışım bu parçaları birleştirmeden....Tangram bana bu anımı yaşattı ve paylaşmak istedim.
Çok tatlı bir sohbetti. Bakış açınız ve anlatımınızı çok beğendim. Devamını bekliyorum
Esenlikler.
Sizden kitap tavsiyesi videosu isteriz 😊
Arkadaşlar bu adamı destekleyelim.
Bu önemli konuyu, çok kısa süreye tüm detaylarıyla içerik olarak hazırlayıp sunmuşsunuz. Büyük bir nimet bizler açısından. Emeğinize sağlık. Teşekkürler bu konsantre içeriğiniz için.
huzur...
Gene çok güzel bir sohbet olmuş.
Video yapmaya devam edin, ulkemizin sizin gibi degerli insanlara ihtiyaci var.
Gökhan abi videolara devam et lütfen sohbetine uzaktan da olsa denk düşmek ne güzel 🌸
Videoların altındaki yorumları okuduğunuzda videoyu izlemeden ne kadar güzel bir içerik olduğunu anlıyoruz. çok nadir içerik üreticisinde bunu görüyoruz. Takipçi sayısı önemli değil, takipçiniz 100bin de olsa aynı seviyede olacaktır. Çünkü "boş" insanlar bu tarz videolar izlemiyor :)
Abi izlediğim çoğu videoyu 1.25 1.5x hızda izlerim. Senin videon bitmesin diye normal hızda izliyorum
Bu benimdi :)
Bir önceki videoda yazmıştım hoşuma gitti görmek
@@basbasbasbs senin yorumunda da görmüş olabilirim o an yazarken hatırlayamadım ama aynı şeyi hissettirdiği için o an direk yazma gereği duydum :)
@@ssahinnkadir 🙂
Devam be abi
Çok seviyorum bu kanalı
Hocam benim için 2000 sonrasının en önemli düşünürlerindensiniz. Sizi izlerken büyük bir haz alıyorum. Umarım yakın zamanda görüşme fırsatımız olur
Bilge bir adam görmek isteyen bu kanalı takip etsin. Seni seviyoruz Gökhan abi.
Abi muhabbetin baya sarıyo bi bakar çıkarım diyorum alıp götürüyosun
Sizi daha yeni tanimaya baslayarak izliyorum. Cok deger katan bir insansiniz. Bravo
Çok teşekkürler Gökhan bey, güzel bir sohbet.
Abi sen mükemmel bir insansın ya, senle sohbet etmek çok isterdim.
Harika
Güzel insansın gökhan abi.. Allah işini gücünü rast getirsin..
Sen pırıl pırıl bir kalple yaşıyon allah sana pırıl pırıl hayat versin güzel insan
Sohbetlerinizin devamını bekliyoruz abi bizi unutma 🖤
Gökhan hocam iyi ki varsın. Seni izlemek, dinlemek çok keyifli. Varol
Sen gerçekten harika bir insansin. İdeolojin felsefen gerçekten harika. İçinde sükunetle gelen çok tatlı dalgalı bir deniz var. İyi ki tanıdım seni ağabey. O kadar çok imrendim ki sana. Yaşadığın hayat ses tonun bana o kadar uzak ki... Manen yaşadığın o huzuru yaşamak için gerçekten çok şey verebilirdim... Seninle tanışmayı çok isterim.
Gökhan Abim' den inciler. Teşekkür ederim.
Lütfen daha sık videolar atın çok tatlı çok naif birisiniz sizi dinlemek keyifli🌼💕
Güzel insan...
Çok doğrusunuz hocam gerçekten. 34 yaşımdayım kitap okumaya maalesef 11 ay önce başladım ve kendimi tanımadığımın farkına vardım. Şimdi kelimelerle anlatamayacağım yepyeni bir benlik oluşmaya başladı içimde.
👏
Gökhan abim senin youtube üzerinden video çektiğini geç öğrendim ama hakikaten dinlenecek adamsın video son derece faydalı olmuş ağzına sağlık iyi günler dilerim.
Tebrikler hocam, sizin sohbetinizi saatlerce dinleyebilirim, çöp yığını sosyal medya içerisinde böyle kalite az bulunuyor maalesef..
Okuldan ziyade buradan daha çok şey öğrenebileceğim gerçeği
Çok güzel konuştunuz cidden 👏
Çok insan tarafından izlenmeni temenni ederim
Kanal actiginizi simdi öğrendim ve cok sevindim hemen takibe aliyorum cok kaliteli bir insansiniz kesinlikle gozu kapalı güvenilir birisiniz bi şirketim olsaydi en basina sizi koyardım 😍
Gökhan abi, mümkün oldukça videolara düzenli bir şekilde devam edersen çok mutlu oluruz.
Türkiye'de öyle bir kafa yapısı oluşmuş ki herhangi bir yerde kitap okuyan bir insan "İlgi çekmeye çalışıyor" "Kitap okuyup havalı olmaya çalışıyor" gibi cümlelerle yargılanıyor. Bu çok rahatsız edici bir durum. Oysa kitap nerede olursa olsun okunması gereken eserlerdir. Keşke ülkemizde kitaplara daha fazla değer verilse...
Mutluluk adam
Gökhan abi umarım sende iyisindir. Yine hoş bir sohbet ve güzel bir anlatımınız vardı. Bu arada sizden bir ricam var; lütfen daha sık video yükleyin, gerçekten sabırsızlıkla bekliyorum. Her şey için teşekkürler. Esen kalın.
Merhaba ^^
Yıllar geçer, emin olun geçer...
Videolarin devami gelsin lutfen 😢😢
Hocam sosyal medya hesabınız varmı
Abi videoları çoğaltırsan seviniriz
Selâm. Okumayı hep çok sevdim. Fakat bir süredir odaklanamadığım için kitap okumayı bıraktım. Ne yazık ki... Bu duruma üzülüyorum. Okumanın faydalarından bahsettiniz ya, hepsine katılıyorum. Ama şu var ki kitap okumak insanın gözlerini açıyor, olan biteni farketmeni sağlıyor bu da bazen acı veriyor. Gerçek dünya sevimsiz ve kekremsi bir tadı var. İnsanın içinden kitap dünyasında kalmak ve oradan hiç çıkmamak geliyor. Saygılarımla...
Aynı sorunu bende yaşıyorum bir çözüm bulabildiniz mi ? sığınağım olan kitap şimdi ona odaklanamıyorum dünyamda ki güncel sorunlar akıma geliyor.
Videoda bahsedildiği gibi doğa hep işin kolayına kaçar, biz insanlar da aynı şekilde çalışan bi zihne sahibiz. Bakmak, görmek ve analiz etmekten daha basit bi eylemdir. Bir kitapta yazılanları okurken zihin gücü harcarsınız ve beyin bunu görsel bi şekilde sunmaya çalışır. Bazen betimlemelere özgün görseller yaratılmayınca bu durumla alakalı nesneleri belirleyici özellikleri ile hatırlarız. Örneğin dünyalar güzeli , sapsarı saçlı , göz çukurları birbirine yakın olan turkuaz gözlü solgun bi kadını gerçek hayatta benzer tiplemeleri gören birisi daha kolay hayal edebilirken buna benzeyen birini görmeyenlerin zihninde o kadının kafası şekillenmez ve sadece “ dünyalar güzeli “ olması yönüyle eylemleri gerçekleştiririz. Burada biraz daha açıklayıcı olursam üç farklı durum düşünmenizi isterim: normal bi insan yemek yiyor , yüzünü bildiğiniz bi sarışın güzel kadın yemek yiyor ve yüzünü bilmediğiniz sarışın bi güzel kadın yemek yiyor. Normal insanın yemek yemesini izlemek toplumun birçoğu için sıkıcıdır. Fakat yemek yiyen güzel sarışın kadınları izlemek toplumca izlemesi keyifli bi eylemdir. Fakat yüzünü bilmediğiniz bir kişinin güzel olduğunu bilirseniz , yüzünü görmemenize rağmen onun hareketlerini izlerken daha çok zevk alacaksınızdır normal olana kıyasla çünkü değerlendirmede güzellik kavramı , normalden daha baskın geliyor. Fakat gene de yüzünü görebildiğiniz bir güzel sarışını izlemek de yüzünü göremediğinizden daha çok zevk verir. Buraya kadar bunları anlattım ve uzun olduğunu biliyorum ama fark etmenizi istediğim şey şu : Topluma ürün sunanlar genellikle ortalama bi zekadan daha yüksek zekaya sahip insanlar. Bir yazar ve bir yönetmene aynı olayı verelim , muhtemelen ikisi de ortaya güzel bi yapıt koyar. Fakat insan zihni , genellikle böyle durumlarda daha basit bi işlem olan izlemeyi tercih eder çünkü demin belirttiğim yüz ve mekanı tasarlayamama olgusu bilinç altında okumaya karşı bi isteksizlik doğurur. Şahsen kimse örümcek adamın binalar arasında ağ atarak gezmesini izlemektense okumayı tercih etmez. Genellikle kitap okuyan insanlar , bu eylemleri teknolojik aletlere erişimi olmadığı zamanlar yapar veyahut da teknolojinin ilgi çekici hızlarda istenileni vermediği zamanlarda. Ben liseye kadar evinde televizyonu bile olmayan bi ailedeydim , hala da televizyon yok ama artık bizlerin telefonu tabletleri ve bilgisayarımız var. Hâl böyle olunca beynin tüketim isteğini daha hızlı gerçekleştirmek varken kitap üzerinde uzun uzun beklemeyi beyin huzursuzluk olarak nitelendiriyor ve okuma eylemlerinde olabildiğince dürtülerle zihni meşgul ediyor. Öyle ki belli bi yerden sonra ya okuduğunuz yeri unuttuğunuzu fark ediyorsunuz ya da bi kelime okuyamayacak kadar sıkılıyorsunuz. Bu nasıl önlenir bilemiyorum çünkü artık internet zorunlu olarak hayatın bir parçası , söz gelimi eskiden bi ustanın yanında çalışan iki çırak olsun ve bunlardan birisi hep geç kalsın işe . Böyle bi durumda usta sizden diğerinin evine gidip onu kaldırmanızı beklemez ama günümüz dünyasında size “ bir mesaj at şuna “ diyebilir. Öğretmenler artık sürekli bilgilendirme yapmıyorlar , bilgilendirmeler veriliyor ve bunu bazı öğrenciler whatsapp gruplarına paylaşıyor. Söz gelimi bir ödevi unutan bi çocuk , öğretmene “ ödev olduğunu bilmiyordum “ dese günümüzde öğretmen daha agresif tepki verecektir çünkü bilgiye erişim daha kolay. Hal böyle olunca teknolojiyi hayatın parçası olmaktan çıkaramayız çünkü bu gücü çoktan insan zihnini sömürerek sermaye kazananlara kaptırmış bulunmaktayız. Ya “ ben insanlardan haberdar olmak istemiyorum, kitaplar daha çekici “ deyip kökten bırakacağız telefonu ( asgari şekilde kullanım , ileriki seviyelerde eski kötü alışkanlıklara geri yönlendirir emin olun , o yüzden bu bir kurtuluş değil ) ya da giriştik bi yola bırakamayız deyip kitap okuma oranımızın çok azalmasına karşı tepki göstermeyerek yaşayacağız. Buraya kadar okuyacak sinirleriniz varsa da maşallah diyorum :)
✌🏼✌🏼✌🏼✌🏼
Abi lütfen konuşabildiğin her konuda konuş. Sen anlat ki biz öğrenelim.
Gökhan abi kitap yaz alalım
Abi videoların devamı ne zaman gelecek ?
😊🤟
Türkiye'de kitap fiyatlarının çok ucuz olduğunu düşünüyorum. Şu anda Hacettepe'de Jeoloji Mühendisliği ikinci sınıf öğrencisiyim daha yurt dışına gitme fırsatım olmadı fakat Türkiye'de gerçekten 1 kahve parasına İlber Ortaylı , Celal Şengör , Halil İnalcık , Emrah Sefa Gürkan , Acar Baltaş bu tarz kaliteli yazarların kitaplarını alabiliyorum yani sanırım arz talep ilişkisi burada da devreye giriyor. Maalesef halkın Türkiye'de kitap okumaya mecali yok sürekli çalışıyorlar ve resmen modern köle oluyorlar. Her zaman kendimizi Japonya ile kıyaslarım sanırım belki de mesleğim gereğidir emin değilim ama her konuda çok iyiler Japonya ülkesi. Keşke biz de kitap okuyarak , kendimizi geliştirerek daha iyi bir toplum olmaya başlarız ama bu kadar beyin göçü ve cahilliğin övüldüğü bir ülkede umudum bile kalmıyor artık ama Atatürk'ün şu sözü çok önemli Umutsuz durumlar yoktur. Umutsuz insanlar vardır. Ben hiçbir zaman umudumu yitirmedim... Hiçbir zaman umudunuzu kaybetmemeniz dileğiyle saygılar.
Konuşurken çok heyecanlıymış nefesi tıkanmış koşar gıbı ama buna rağmen bastırabilmiş ve mükemmel bir aktarım olmuş
Merhaba oyundan varmı halen elinde? Birde mümkün se daha sık video bekliyoruz teşekkürler
Kalmadı ne yazık ki, çok zaman geçti üstünden. İnternette bulabilirsin, T tangramı, ya da pazılı, diye arayabilirsin.
Abi hiç okuyan birisi değilim ama seninle bilgi gerektirmeyen, sadece düşünceye dayalı felsefi konularda çok rahat tartışabilirim. O yüzden okumayı övme bana. :D İnsanlara okumayı değil, düşünmeyi öğütle. Gerçekten işe yarayan bu. Çünkü insanlar okuyup, okudukları görüşleri benimserlerse bunun üzerine hiçbir şey katmayıp, öğrendiklerini papağan gibi tekrarlamaktan öteye gidemezler. İşin kötüsü karşılarına sağlam birisi geldiğinde düşüncelerini savunamazlar. Çünkü o düşünceyi sindirip kendileri üzerine bir şey katmamışlardır ve düşünceleri deşilmeye başlandığında ellerinde, arkalarını doldurabilecekleri bir şey olmadığından destek yapamazlar. :D Kitap okuyup da sırf doğru düşünemediği için saçmalayan, bir konuya yanlış yerden bakan, konuyu yanlış yerden değerlendiren çok insan gördüm. Olması gerekene objektif olarak değil subjektif olarak bakıp ve buna bir de objektif diyen çok insan gördüm. Keza sen de insanların teknolojik gelişiminden bahsederek aradaki farkı gösterip, manevi olarak da gelişebileceklerdir gibi vasat bir çıkarım yapmışsın. İlgisi yok abi ilgisi yok. Teknolojik gelişim somut gelişimlerdir, içsel olarak gelişmekse soyut bir gelişim. İnsan yapısı gereği somut olarak gelişmeye açıktır ama soyut olarak gelişmeye o kadar da açık değildir.