En sevdiğim şey kendi düşüncelerime kendi tarzıma uymayan insanları izlemeyi seviyorum çünkü bana farklı bakış açıları katıyor mesela senle tarzlarımız uymuyor ama videoların bana en azından huzur veriyor
kesinlikle ben de öyle hissediyorum. Tarzlarımız bu videodaki arkadaşla hiç uymasa bile, her gün tek bir makineden çıkmış insanlardan ziyade daha farklı tarzlara, giyinişlere sahip insanları görmek bir nevi hayatımıza renk katıyor. Bu yüzden nasıl tabir etsem bilmiyorum ama sıradışı insanları seviyorum, bunu söylediğimde insanlar beni yargılıyor bu yüzden aynı düşüncelere sahip birisini görmek çok hoşuma gitti.
Her şeyi çok güzel anlattın sadece açık renk gözlüler de güzel çünkü o da doğal, olduğumuz gibi güzeliz makyajsız makyajlı sadece hayatı ilk önce kendimiz için yaşayalım 💖
Bazı insanlar giyinir, bazı insanların tarzı vardır. Sen ikinci kısımdasın. İnsanlar anlamadığı , kendi cesaret edemediği şeyi saçma bulmaya, bastırmaya meyilli. Bu dönem leopar moda oldu herkes leopar parça almaya başladı. Sürü değil de ne? Estetik ihtiyaç varsa gerekli ve iyi bir şey bence ama her şeyin fazlası zarar işte veya sırf herkes yaptırıyor diye yaptırmak, etkilenip yaptırmak sıkıntı.
Bence çok güzelsin hepimiz güzeliz tek kalıp güzellik algısını kırmamız lazım yoksa ilerde herkes birbirine benzicek barbie üretimleri gibi umarım tarzın konusunda eleştiri veya kötü yorum almamışsındır bence harika ve kendine özgü ayrıca yüzün gözlerin çok güzel konuşman çok akıcı ❤ umarım herkes algılar yerine kendi istediği gibi kimseyi takmayarak yaşar hayat çok kısa..🤘
çok doğru ve güzel bi konuşma olmuş lakin okul ortamında özellikle kültür,akıl olarak daha düşük seviyeli insanların bulunduğu bir sınıf ortamında herhangi bir sebepten alay konusu olmak çok sık bir durum ve ne yaparsan yap bunu engelleyemiyorsun bir kaç arkadaşım bu durumdan dolayı zorbalığa uğradı bende dahil mesela sırf kalın kaşlı diye iran prensesine benzetilen arkadaşım var kimse ince kaşa jawlinelı bir çeneye sahip olmak zorunda değil ayrıca bu zorbalık yapan kişilerin tarzı bile yok hepsi birbirine benziyor aşırı zayıflar nike tayt,gri eşofman giyip saçlarına dümdüz fön çekip buna tarz diyip üstüne diğer tarzları eleştiren bir topluluk instagramda bile orta kilolu birine obez deniyor zayıf birine zargana deniyo bir tek güzellik değil kişilikte zorbalanıyor bu devirde kendin olmak ve doğal olmak çirkinlik olarak algılanıyor lütfen bu yazıyı okuyan kişi hiç bir kişinin sana yaptığı yorum ve eleştirileri ciddiye alma kendini nasıl seviyorsan öyle ol
videoyu çok beğendim ve haklı da buldum ama üstüme alıp estetik kaygıyı bırakamam şahsen ben oyuncu olmak istiyorum maalesef sektörde güzel olanlar ön planda daha çok iş alıyor ve onlara şans tanınıyor şimdi soruyorum estetik kaygısı önemli mi değil mi?
Estetik, insanlık tarihinin en eski ve en tartışmalı kavramlarından biridir. Sanat, felsefe ve toplum bilimlerinin merkezinde yer alan estetik, güzellik ve sanatsal yaratıcılık gibi kavramlarla yakından ilişkilidir. Ancak estetik ve güzellik algısı, her zaman evrensel bir tanıma sahip olmamıştır. Aksine, bu kavramlar kültürel, tarihsel ve sosyal bağlamlara göre farklılık gösterir. Güzellik algısı, bir bireyin, bir toplumun veya bir kültürün estetik değerleriyle şekillenir. Antik Yunan'da idealize edilen simetrik ve orantılı yüz hatları, bugün hala birçok kültürde estetik standardı olarak kabul edilir. Ancak bu algı, tarih boyunca farklı toplumlarda ve farklı zamanlarda değişiklik göstermiştir. Örneğin, Ortaçağ Avrupa’sında dolgun beden hatları, refah ve sağlık göstergesi olarak kabul edilip güzellik standardı olarak görülürken, günümüzün moda dünyasında daha zayıf bedenler estetik bir ideal olarak sunulmaktadır. Bu bağlamda, güzellik algısının evrensel bir kriterden çok kültürel bir inşa olduğunu söylemek mümkündür. Kültürel normlar, medya ve sosyal çevre, bireylerin neyin güzel veya estetik olduğunu nasıl algıladıklarını büyük ölçüde şekillendirir. Bu durum, güzelliğin yalnızca bireysel bir deneyim olmadığını, aynı zamanda toplumsal ve kültürel bir olgu olduğunu gösterir. Estetik ve güzellik algısının toplumsal ve kültürel bir inşa olması, bazı eleştirmenler tarafından bahsettiğiniz gibi “kültür köleliği” olarak adlandırılmıştır. Bu görüşe göre, bireyler, kendilerine dayatılan estetik normlara uymak için sürekli bir baskı altındadırlar. Özellikle medya ve moda endüstrisi, belirli güzellik standartlarını idealize eder ve bu standartlara uymayan bireyler, yetersizlik hissi yaşayabilirler. Bu kültürel baskı, yalnızca fiziksel görünümle sınırlı kalmaz; aynı zamanda davranış biçimleri, yaşam tarzı seçimleri ve hatta sanat anlayışını da etkiler. Estetik normlara uymak, bireyin toplumsal kabul görmesi ve beğenilmesi için bir zorunluluk haline gelebilir. Bu durum, bireysel yaratıcılığı ve özgünlüğü bastırabilir, toplumsal çeşitliliği azaltabilir. Ancak, bu durumu yalnızca olumsuz bir perspektiften ele almak da yanıltıcı olabilir. Kültürel estetik normları, aynı zamanda toplumsal bir aidiyet duygusu ve kimlik inşası için de önemli bir rol oynar. İnsanlar, estetik değerler aracılığıyla kendilerini ifade eder ve bu değerler, toplumsal birlikteliği ve kültürel sürekliliği sağlar. Sonuç olarak, estetik ve güzellik algısı, hem bireysel hem de toplumsal bir olgudur. Güzellik algısı, evrensel bir kriterden ziyade, kültürel ve toplumsal bir inşa olarak görülmelidir. Kültürel normlar, bireylerin estetik anlayışını şekillendirirken, aynı zamanda bireysel özgürlüğün ve yaratıcılığın önünde bir engel teşkil edebilir. Ancak bu normların tamamen olumsuz bir etkisi olduğu söylenemez; zira estetik değerler, toplumsal aidiyet duygusu ve kimlik inşası için de önemli bir araçtır. Estetik ve güzellik algısını sorgulamak, bireyin kendi estetik değerlerini ve toplumsal beklentileri yeniden değerlendirmesine olanak tanır. Bu sorgulama, bireysel özgürlüğü ve yaratıcılığı besleyen bir süreç olabilir ve estetik algısının kültürel kökenlerine daha derin bir anlayış kazandırabilir. Bu bağlamda, estetiğin ve güzelliğin ne olduğunu, bireyin ve toplumun beklentilerini nasıl etkilediğini anlamak, hem bireysel hem de toplumsal özgürlüğün anahtarlarından biridir. Estetik, her ne kadar kültürel bir inşa olsa da, bu inşanın sınırlarını zorlamak ve yeniden tanımlamak bireyin elindedir. :)
İnsan çevresine bağlı yaşarsa kendine güvenini kaybeder
Sen en güzelini yapıyorsun
En sevdiğim şey kendi düşüncelerime kendi tarzıma uymayan insanları izlemeyi seviyorum çünkü bana farklı bakış açıları katıyor mesela senle tarzlarımız uymuyor ama videoların bana en azından huzur veriyor
kesinlikle ben de öyle hissediyorum. Tarzlarımız bu videodaki arkadaşla hiç uymasa bile, her gün tek bir makineden çıkmış insanlardan ziyade daha farklı tarzlara, giyinişlere sahip insanları görmek bir nevi hayatımıza renk katıyor. Bu yüzden nasıl tabir etsem bilmiyorum ama sıradışı insanları seviyorum, bunu söylediğimde insanlar beni yargılıyor bu yüzden aynı düşüncelere sahip birisini görmek çok hoşuma gitti.
izmarit haklısın.Lsd alıp paso partilemeliyiz :D
Para ve söz sahibi birileri yeni bir gerçek ilan ediyor. Sonra bizler bunu dert ediyoruz
Her şeyi çok güzel anlattın sadece açık renk gözlüler de güzel çünkü o da doğal, olduğumuz gibi güzeliz makyajsız makyajlı sadece hayatı ilk önce kendimiz için yaşayalım 💖
Okadar haklısınkiii keşke herkes senin gibi düşünse 💚
Bazı insanlar giyinir, bazı insanların tarzı vardır. Sen ikinci kısımdasın. İnsanlar anlamadığı , kendi cesaret edemediği şeyi saçma bulmaya, bastırmaya meyilli. Bu dönem leopar moda oldu herkes leopar parça almaya başladı. Sürü değil de ne?
Estetik ihtiyaç varsa gerekli ve iyi bir şey bence ama her şeyin fazlası zarar işte veya sırf herkes yaptırıyor diye yaptırmak, etkilenip yaptırmak sıkıntı.
Bence çok güzelsin hepimiz güzeliz tek kalıp güzellik algısını kırmamız lazım yoksa ilerde herkes birbirine benzicek barbie üretimleri gibi umarım tarzın konusunda eleştiri veya kötü yorum almamışsındır bence harika ve kendine özgü ayrıca yüzün gözlerin çok güzel konuşman çok akıcı ❤ umarım herkes algılar yerine kendi istediği gibi kimseyi takmayarak yaşar hayat çok kısa..🤘
konuşma tarzına aşık oldum dehşet tatlış 🥹🥹🧊❤️
çok doğru ve güzel bi konuşma olmuş lakin okul ortamında özellikle kültür,akıl olarak daha düşük seviyeli insanların bulunduğu bir sınıf ortamında herhangi bir sebepten alay konusu olmak çok sık bir durum ve ne yaparsan yap bunu engelleyemiyorsun bir kaç arkadaşım bu durumdan dolayı zorbalığa uğradı bende dahil mesela sırf kalın kaşlı diye iran prensesine benzetilen arkadaşım var kimse ince kaşa jawlinelı bir çeneye sahip olmak zorunda değil ayrıca bu zorbalık yapan kişilerin tarzı bile yok hepsi birbirine benziyor aşırı zayıflar nike tayt,gri eşofman giyip saçlarına dümdüz fön çekip buna tarz diyip üstüne diğer tarzları eleştiren bir topluluk instagramda bile orta kilolu birine obez deniyor zayıf birine zargana deniyo bir tek güzellik değil kişilikte zorbalanıyor bu devirde kendin olmak ve doğal olmak çirkinlik olarak algılanıyor lütfen bu yazıyı okuyan kişi hiç bir kişinin sana yaptığı yorum ve eleştirileri ciddiye alma kendini nasıl seviyorsan öyle ol
Bəncə hamı özünə görə gözəllər kim nətər olmaq istəyirlərsə elə olmalı
videoyu çok beğendim ve haklı da buldum ama üstüme alıp estetik kaygıyı bırakamam şahsen ben oyuncu olmak istiyorum maalesef sektörde güzel olanlar ön planda daha çok iş alıyor ve onlara şans tanınıyor şimdi soruyorum estetik kaygısı önemli mi değil mi?
Kilo verme ile tiyo verirmisin ben boyuma göre 45 kilo vazlayım
Estetik, insanlık tarihinin en eski ve en tartışmalı kavramlarından biridir. Sanat, felsefe ve toplum bilimlerinin merkezinde yer alan estetik, güzellik ve sanatsal yaratıcılık gibi kavramlarla yakından ilişkilidir. Ancak estetik ve güzellik algısı, her zaman evrensel bir tanıma sahip olmamıştır. Aksine, bu kavramlar kültürel, tarihsel ve sosyal bağlamlara göre farklılık gösterir. Güzellik algısı, bir bireyin, bir toplumun veya bir kültürün estetik değerleriyle şekillenir. Antik Yunan'da idealize edilen simetrik ve orantılı yüz hatları, bugün hala birçok kültürde estetik standardı olarak kabul edilir. Ancak bu algı, tarih boyunca farklı toplumlarda ve farklı zamanlarda değişiklik göstermiştir. Örneğin, Ortaçağ Avrupa’sında dolgun beden hatları, refah ve sağlık göstergesi olarak kabul edilip güzellik standardı olarak görülürken, günümüzün moda dünyasında daha zayıf bedenler estetik bir ideal olarak sunulmaktadır. Bu bağlamda, güzellik algısının evrensel bir kriterden çok kültürel bir inşa olduğunu söylemek mümkündür. Kültürel normlar, medya ve sosyal çevre, bireylerin neyin güzel veya estetik olduğunu nasıl algıladıklarını büyük ölçüde şekillendirir. Bu durum, güzelliğin yalnızca bireysel bir deneyim olmadığını, aynı zamanda toplumsal ve kültürel bir olgu olduğunu gösterir. Estetik ve güzellik algısının toplumsal ve kültürel bir inşa olması, bazı eleştirmenler tarafından bahsettiğiniz gibi “kültür köleliği” olarak adlandırılmıştır. Bu görüşe göre, bireyler, kendilerine dayatılan estetik normlara uymak için sürekli bir baskı altındadırlar. Özellikle medya ve moda endüstrisi, belirli güzellik standartlarını idealize eder ve bu standartlara uymayan bireyler, yetersizlik hissi yaşayabilirler. Bu kültürel baskı, yalnızca fiziksel görünümle sınırlı kalmaz; aynı zamanda davranış biçimleri, yaşam tarzı seçimleri ve hatta sanat anlayışını da etkiler. Estetik normlara uymak, bireyin toplumsal kabul görmesi ve beğenilmesi için bir zorunluluk haline gelebilir. Bu durum, bireysel yaratıcılığı ve özgünlüğü bastırabilir, toplumsal çeşitliliği azaltabilir. Ancak, bu durumu yalnızca olumsuz bir perspektiften ele almak da yanıltıcı olabilir. Kültürel estetik normları, aynı zamanda toplumsal bir aidiyet duygusu ve kimlik inşası için de önemli bir rol oynar. İnsanlar, estetik değerler aracılığıyla kendilerini ifade eder ve bu değerler, toplumsal birlikteliği ve kültürel sürekliliği sağlar. Sonuç olarak, estetik ve güzellik algısı, hem bireysel hem de toplumsal bir olgudur. Güzellik algısı, evrensel bir kriterden ziyade, kültürel ve toplumsal bir inşa olarak görülmelidir. Kültürel normlar, bireylerin estetik anlayışını şekillendirirken, aynı zamanda bireysel özgürlüğün ve yaratıcılığın önünde bir engel teşkil edebilir. Ancak bu normların tamamen olumsuz bir etkisi olduğu söylenemez; zira estetik değerler, toplumsal aidiyet duygusu ve kimlik inşası için de önemli bir araçtır. Estetik ve güzellik algısını sorgulamak, bireyin kendi estetik değerlerini ve toplumsal beklentileri yeniden değerlendirmesine olanak tanır. Bu sorgulama, bireysel özgürlüğü ve yaratıcılığı besleyen bir süreç olabilir ve estetik algısının kültürel kökenlerine daha derin bir anlayış kazandırabilir. Bu bağlamda, estetiğin ve güzelliğin ne olduğunu, bireyin ve toplumun beklentilerini nasıl etkilediğini anlamak, hem bireysel hem de toplumsal özgürlüğün anahtarlarından biridir. Estetik, her ne kadar kültürel bir inşa olsa da, bu inşanın sınırlarını zorlamak ve yeniden tanımlamak bireyin elindedir. :)
Kanki henüz on saniye izledim ama kesin çok haklısındır
🖐️👌
❤
Bacim seni gsf sınavında gördüm nası gecti naptin
Jajsjsjsjs güldüm