•^> Jeon Jungkook ile hayal et ★ •^> Fikir bana aittir başka bir yerde varsa bile kesinlikle görmedim (çalmayınız) •^> Smut bulunmuyor •^> Yazım yanlışları için üzgünüm •^> Yazan: Jijeontaen •^> oneshot: tek bölümlük ☆Zoraki Evlilik Yaptığın Mafya Eşinin Ağladığını Görürsün☆ Jeon Jungkook - 28 ★¦> Jeon Laura - 26 ★¦> _Laura'dan~_ Koltuğun üzerinde rahat bir pozisyonda oturup kitabımın derinliklerine dalmıştım ki kapının adeta "alacaklı" gibi çalmaya başlamasının üzerine ayağa kalkıp, yakınımda bulunan sehpanın üzerindeki ayracımı alarak kaldığım sayfaya yerleştirmiş, ardından ise çalmaya devam eden kapıya doğru yönelmiştim.. Kapıya doğru adımlayınca Jungkook'un mafya işleri ile alakalı birinin gelebileceği ihtimaline karşı, kapıyı açmadan önce kapının üzerinde bulunan delikten kimin geldiğine bakmıştım ki karşımda gördüğüm kişi ile adeta şaşkına dönmüştüm.. Kapının arkasında Jungkook bulunuyordu ancak bu saatte eve gelmiş olması bir sorun olduğuna işaret olmalıydı.. çünkü ortalama 6 aydır evliydik ve bu 6 ay içerisinde bir sefer olsun erken vakitte eve gelmemiş, üstelik benim bazen arayıp eve erken gelmesini söylememe rağmen bile erken vakitte dönmemişti.. Daha fazla bekletip, sinirlenmesinin nedeni olmadan kapıyı açmıştım ki eve bir hışım girerek yüzüme dahi bakma gereksinimi duymadan merdivenlere doğru yönelmişti ki, neler olduğunu sorup öğrenebilmek adına hızla yanına ilerleyerek önüne geçmiştim.. Bir an da önüne geçmiş olmam ile önce yüzünü yüzüme indirmemiş, ardından ise birşey demeden yanımdan geçmeye kalkışmıştı ki tekrardan önüne geçmem ile adeta sinirle solumuştu.. Sinirle soluduktan sonra hızla yüzünü yüzüme indirerek her zaman ki sinirli ve ciddi yüz hattı ile yüzüme bakmış ardından söze girmişti.. _Jungkook:_ Ne yapmaya çalışıyorsun Laura? _Laura:_ Asıl sen ne yapmaya çalışıyorsun Jungkook? _Laura:_ Benimle derdin ne de beni adeta görmezden geliyorsun? _Laura:_ Unutma ki her ne kadar isteyerek kalmasakta bu evde, birlikte yaşıyoruz ve evliyiz! _Jungkook:_ Hangi evlilikten bahsediyorsun? 4 gün sonra son bulacak olan evlilikten mi?! _Laura:_ 4 gün sonra son bulacak olması beni görmezden gelmen gerektiği, gereğini mi gerektiriyor..? _Jungkook:_ Birdaha hayatımın en ufak bir yerinde yer edinmeyecek kişilere ne kendimden birşey, ne de herhangi bir konu hakkında konuşmayı çoktan bıraktım Laura dediği kelimeler ile afallamış kısa bir süre sonra ise içinde bulunduğum ufak çaplı şok dalgasıyla bir kaç kelime konuşmuştum.. _Laura:_ Cidden içinde bulunduğumuz son 6 ay içerisinde beni sevmeyi geç, hiç normal bir yakınınmışım gibi bile görmedin öyle değil mi..? Sorduğum soru ile ilk kez gözlerimin en derinine doğru bakmış ve gözlerinin "gördüm" dercesine baktığını düşünmüştüm ki kurduğu cümleler ile _bir kez daha_ yanıldığımı anlamıştım.. _Jungkook:_ Evet, görmedim _Jungkook:_ Görmeyeceğim de _Laura:_ Sadece bir sorun mu var da ilk kez erken eve döndün diye merak etmiştim.. demiştim soluk ve bir o kadar da kırgın çıkan ses tonumla.. O ise kısa bir süre daha gözlerimin derinine doğru bakmış ardından yavaş yavaş gözlerimin dolmaya başlaması ile de gözlerini gözlerimden çekmiş ve yanımdan geçerek, yukarıya odasına doğru adımlamıştı.. Ben ise kısa bir süre arkasından öylece bakakalmış ardından ise salona doğru yönelmiştim.. Salona yönelmem ile kendimi koltuğa bırakmış ve gözlerimden yaşların akmasına izin vermiştim.. _Cidden onun gözünde en ufak bir değerim bile yok olmalıydı.._ ... İyice acıkmaya başlamam ile oturup, dizi izlediğim bilgisayarımın başından kalkarak mutfağa doğru yönelmiş ve çekmecede bulunan rameni çıkararak hazırlamaya koyulmuştum.. Kısa sürede ramen hazır olmuş ve rameni tabağıma koyduktan sonra dizi izlemeye kaldığım yerden devam etmek üzere salona ilerlemiştim.. ... Dizi izlemeye devam edip, karnımı doyurmamın üzerinden 3 saat geçmiş ve artık dizi izlemekten hem sıkılmış hem de gözlerim ağrımaya başlamıştı. Bu yüzden diziyi şimdilik kaldığım yerde bırakıp artık yatmaya hazırlanmak üzere yukarıya çıkma kararı almıştım ki Jungkook'un eve geldiğinden beri odasından dışarıya çıkmadığını ve büyük ihtimalle şuan aç olduğunu düşünmem ile aklımda "acaba birşeyler hazırlayıp odasına mı götürsem" düşüncesi uyanmıştı.. Ancak beni neredeyse insan yerine dahi koymayan birine iyilik de yaramayacağını düşünerek kısa sürede bu düşüncemi sonlandırmıştım.. ... Sehpanın üzerinde bulunan telefonumu alarak merdivenlere doğru yönelmiş, merdivenleri çıktıktan sonra ise odama doğru adımlamıştım ki, odama doğru giderken Jungkook'un odasından hıçkırık sesleri duymam ile yerimde adeta çakılı kalmış ve bir süre ne olduğunu algılamaya çalışmıştım.. Ancak bu şekilde kapının arkasında bekleyerek, neler olduğunu ve şuan neden ağlıyor olduğunu elbette anlayamamıştım.. Kısa bir süre içeriye girsem kızar mı, yoksa kızmaz mı ikileminde kalmış ancak yine kalbimin sesini dinleyerek içeriye girme kararı almıştım.. Sesli bir soluk alıp vermiş ardından kapının kulbunu aşağıya indirerek içeriye doğru adımlamıştım ki yatağın kenarına oturup ağlayan bir Jungkook görmem ile neye uğradığımı şaşırmıştım.. Çünkü şuana kadar onunla birlikte yaşamış olduğum süre zarfı içerisinde onu hep kalpsiz, sinirli, ciddi ve umursamaz olarak görmüştüm. Benim gözümde aslında tam anlamıyla sadece kendini düşünen ve insanların duygularına kulak asmayan biriydi. Bu yüzden şuanda karşımda ağlıyor olması cidden fazlasıyla garibime gitmiş ancak gariplikten çok, kalbimin bir köşesinde _nedensizce_ bir sızı oluşturmuştu... ... Daha fazla olduğum yerde kalmaya devam etmeden hızla Jungkook'un yanına adımlamış ve yatağın diğer ucuna oturarak, gözlerimi ona doğru çevirip konuşmaya başlamıştım.. _Laura:_ Sorun ne Jungkook? Cidden bugün büyük bir sorun olmalı, normalde sen böyle değilsin.. demiştim sonlarına doğru kısılan ses tonumla.. O ise dediğimin ardından önce hiçbir tepki göstermemiş sonrasında ise ben daha ne olduğunu anlayamadan boynuma sarılmıştı ve göğsümde ağlamaya devam etmişti.. Kısa bir süre hiç bir tepki göstermemiş ardından bende yavaş yavaş ellerimi beline doğru çıkarmıştım ve sakinleşmeye çalışmasını sağlamıştım.. Kısa süre içerisinde ağlaması sakinleşmiş ve boynumdan ayrılmıştı.. _Jungkook:_ ben.. ben üzgünüm bir an da- _Laura:_ Sorun değil _Laura:_ ama ne oluyor Tanrı aşkına Jungkook? Neler olduğunu anlatır mısın? Cidden endişeleniyorum.. _Laura:_ ah tabii unutmuşum haddime değil bunları sormak öyle değil mi..? demiş ve gözlerimi yüzünden indirerek yere sabitlemiştim.. O ise adeta üzgünlükle solumuş ve konuşmaya başlamıştı.. _Jungkook:_ Yıllardır sırf babama olan hıncımı almak için elimden geleni ardıma koymadım _Jungkook:_ Yıllardır o gün duyduğum cümleleri doğru anladığımı varsayıp, babamı dinleme gereksinimi dahi duymadan başıma buyrukluk ettim çünkü bana göre gerçek benim bildiğimdi.. dediklerini tam olarak anlayamadığım için yere sabitlemiş olduğum yüzümü şaşkınca yüzüne doğru çıkarmış ve konuşmuştum.. _Laura:_ ne dediğini anlayamıyorum Jungkook.. _Jungkook:_ Ben.. ben masum olan birini özellikle de öz babamı, annemin k@tili olarak görüp suçladım ve bunun yüzünden ise ondan annemin kanının kalmaması adına elimden geleni ardıma koymadım Laura! demiş ve tekrar ağlamaya başlamıştı.. _Jungkook:_ sırf o gün, annem vefat ettikten 2-3 gün sonra babamı deponun arkasında bir adamla annemin vefatı ile ilgili konuştuğunu duyduğum için bir ömür onu suçlu kabul ettim ben, hemde öz oğlu olan ben.. onu suçlu gördüm... *_Flashback_* Deponun arkasında fısıldamalar duymam ile hızla deponun oraya doğru adımlamış ve neler konuşulduğunu dinlemeye başlamıştım.. _Jungkook'un babası=Mark_ _Mark:_ Viona'nın ö|ümü ile alakalı olan hiçbirşeyi sakın Jungkook'un duymasını sağlama, onun bundan haberi olmasın _Jack:_ ama efendim siz.. siz birini ö|dürdünüz.. _Mark:_ ah.. farkındayım ancak oğlum bunu duymamalı.. yoksa babasını bir ka- duyduklarım ile daha fazla dayanamamış ve anlık şok dalgasıyla konuşmuştum.. _Jungkook:_ sen.. sen bir k@tilsin.. sen annemi ö|dürdün baba.. demiş ve hızla olduğum yerden koşar adımlarla ayrılmaya başlamıştım.. *_Flashback end_* _Laura:_ peki kim yapmış.. _Jungkook:_ kimin yaptığını bilmiyorum ancak babam o kişiyi bulup aynı gün ö|dürmüş ve ben o gün ki konuşulanlardan annemi ö|dürdüğünü algılayıp bir ömür ondan nefret etmişim Laura.. _Devamı aşağıda_
_Devam 1 ★_ _Laura:_ babanın yapmadığını nereden öğrendin peki Jungkook..? demem ile yatağın üzerinde bulunan göz yaşları ile ıslanmış ve buruşmuş olan kağıdı bana doğru uzatmıştı.. ... Kısa sürede kağıdı sonuna kadar okumuş ve şimdi neler olduğunu daha iyi anlamıştım, Jungkook'un babası bu kağıtta baştan aşağıya herşeyi özetlemiş, anlatmıştı aslında.. Okumayı bitirmem ile elimdeki kağıdı yatağa bırakmış ve yaşadığı olayın cidden büyük bir sorun olduğunu düşünmüştüm.. Çünkü seneler boyu babasını yanlış tanımış ve onunla tüm iletişimlerini sonlandırarak onu dinleme gereksinimi bile duymamış ve ondan adeta nefret etmişti, şimdi ise babası artık dünyadan göçeli epeyce uzun bir süre olduktan sonra ve hiçbirşeyin geri gelme ihtimalinin artık olmadığı bir zamanda eline bir kağıt geçmiş ve "asıl gerçek" olanları öğrenmişti.. _Jungkook:_ Neden? Neden sevdiklerim elimden gidiyor Laura? _Jungkook:_ Neden sevdiğim kişiler ya bu hayattan gidiyor ya da başkalarını seviyor.. _Jungkook:_ bu nedenlerin çoğunun sebebinin ben olduğumu biliyorum ama.. _Jungkook:_ ama neden yinede kimsem yok, neden yapayalnızım Laura! _Jungkook:_ beni.. beni sevmeyi deneyemez misin..? _Jungkook:_ sen bari beni sevemez misin Laura..? Kurduğu cümleler ile şaşkınlıkla yüzüne bakmıştım ve o ise devam etmişti.. _Jungkook:_ biliyorum, herşeyi bildiğimi sanıp herşeyi mahvettim.. seninle evlendiğimizden beri de sana yakın davranamadım.. çünkü korktum Laura, anlıyor musun? _Jungkook:_ artık sevdiğim insanların elimden kayıp gitmesinden, onları kaybetmekten ölesiye korktum ben Laura.. _Jungkook:_ cidden beni sevmeyi deneyemez misin..? Yapamaz mısın bunu..? demişti solgun ve aslında benden bir cevap bekleyen ses tonuyla.. Ben ise kısa bir süre gözlerinin derinliklerine bakınmış, ardından boğazımı temizleyerek konuşmuştum.. _Laura:_ üzgünüm ama deneyemem Jungkook.. demem ile gözünü kırgınlıkla açıp kapatmış ardından ise bana dönerek konuşmuştu.. _Jungkook:_ başka birini mi seviyorsun..? demişti boğazında oluştuğunu anladığım düğümle.. _Laura:_ kimseyi sevmiyorum Jungkook.. _Jungkook:_ o halde neden beni sevmeyi deneyemiyorsun Laura! _Laura:_ zorla birini nasıl sevmeye çalışabilirim Jungkook! Zorla ne sevgi ne de özellikle aşk olur!.. _Jungkook:_ Sen denemeye çalışsaydın olurdu Laura.. Sona doğru kısılan ses tonuyla konuşmuş ve hızla oturmuş olduğu yataktan kalkarak odadan ayrılmıştı.. Bende nereye gittiğini öğrenebilmek adına hızla odadan ayrılmış ve peşinden ilerlemeye devam etmiştim ki, evin çıkış kapısına doğru yaklaşınca nereye gittiğini sormuştum.. _Jungkook:_ herkesten uzak olabileceğim bir yere gidiyorum.. diye cevap vermiş ve yürümeye devam etmişti.. _Laura:_ işte sen böylesin Jeon Jungkook! demem ile yerinde durmuş ve sırtını dönmeden beni dinlemeye devam etmişti.. _Laura:_ Bir anlık sinirin yüzünden herşeyi mahvedebilen bir yapıdasın.. _Laura:_ Sonra da gelip seni sevmemi bekliyorsun.. _Laura:_ peki ya sen.. peki ya sen hiç denedin mi beni sevmeyi? Sevmeyi geç beni hiç anlamaya çalıştın mı..? Benim de bir kalbim ve duygularım olduğunu unutarak davranışlar sergiledin sen hep.. _Laura:_ bir zaman olsun "Laura benim sert ve soğuk davranışlarıma kırılıyor mu ki..?" diye hiç düşündün mü Jungkook söylesene! sözümü bitirmem ile ağzımdan minik bir hıçkırık kaçmış ve olduğum yere çökerek ağlamaya başlamıştım.. _Laura:_ bunca davranışlarının ardından boşanmamıza 4 gün kala gelmiş ve seni sevmemi beklediğini söylüyorsun.. neden 4 gün kala aklımı karıştırıyorsun Jungkook!.. O ise hâlâ sırtı bana dönük bir şekilde beni dinlemeye devam etmiş, sözümün bittiğini anlayınca ise evden çıkıp gitmişti... *_Ertesi Gün_* Dünden beri Jungkook'un eve dönmemesi ve telefonunu da yanına almadığından dolayı ona ulaşamamam ile daha da tedirgin olmuş ve en yakın arkadaşı olan Taehyung'un, belki nereye gittiğini bilmesi umuduyla stresle tuttuğum telefonun rehber kısmını açarak onu aramıştım.. _Jungkook'dan~_ Yanıma soluk soluğa gelmiş olan Taehyung'a suyu uzatmam ile bir an da telefonu çalmaya başlamış ve cebinden telefonu çıkararak arayan kişiye göz gezdirmişti.. Kısa bir göz gezdirmesinin üzerine telefonu bana uzatarak arayan kişiyi görmemi sağlamıştı.. _arayan Laura'ydı..._ _Taehyung:_ Neler oluyor Jungkook?! _Jungkook:_ anlatacağım birazdan ama sakın ona benimle olduğunu söyleme _Taehyung:_ Neden? _Jungkook:_ dediğimi yap Taehyung! demem ile gözünü devirmiş ve ısrarla aramaya devam eden Laura'nın aramasına cevap verip, sesi hoparlöre almıştı.. _Taehyung:_ efendim Laura? _Laura:_ şey Taehyung rahatsız ettiysem üzgünüm ama Jungkook'a ulaşamıyorum, onun için aramıştım.. _Taehyung:_ şirkette değil mi..? _Laura:_ hayır, bugün gitmemiş.. _Laura:_ belki sen nerede olduğunu biliyorsundur diye aramıştım aslında.. _Taehyung:_ ah hayır maalesef ki bilmiyorum, bende şirketteyim zaten o yüzden haberim yok _Laura:_ Jungkook'un kötü birşeylere kalkışmasından korkuyorum Taehyung.. demişti üzgün ses tonuyla.. onun üzgün çıkan sesinden sonra Taehyung telefonu uzaklaştırmış ve bana bakarak "yine ne haltlar karıştırıp üzdün kızı?" diye sormuştu.. Cevap vermeyeceğimi anladığında ise telefonu tekrardan eline almıştı.. _Taehyung:_ benim birazdan toplantıya girmem gerekiyor Laura, bugün biraz yoğun sayılırım sonra konuşsak olur mu..? _Laura:_ ah elbette, senide rahatsız ettim üzgünüm.. _Taehyung:_ sorun değil, kendine dikkat et lütfen ve Jungkook'u da düşünme kim bilir hangi çöplükte bulunuyordur. demiş ve gözünü üzerimde gezdirmişti.. _Laura:_ sende kendine dikkat et Taehyung demesi ile konuşmayı sonlandırmışlardı.. _Taehyung:_ ne haltlar karıştırıyorsun Jungkook..? _Jungkook:_ hiçbirşey karıştırdığım falan yok Taehyung _Taehyung:_ o halde Laura'nın dedikleri de ne? Dün birşey falan mı oldu da kız senin nereye gittiğini dahi bilmiyor..? diye sormasının üzerine dün akşam olanları anlatmaya başlamıştım.. ... _Jungkook:_ onu seviyorum Taehyung.. _Taehyung:_ neden dün söyleyemedin _Jungkook:_ ayrılmak istiyor benden _Taehyung:_ doğal olarak bunu istiyor Jungkook, 6 ay önce o tarihte boşanacağınızı söyleyen sendin _Jungkook:_ onu _ölümüne_ seveceğimi bilmiyordum ama _Taehyung:_ git ve ona onu sevdiğini söyle, en azından içinde herhangi bir kuşku kalmaz.. _Jungkook:_ yapamam, çünkü ona dün sevmeyi denemesini söylediğimde bile gözlerinde benden nefret ettiğini gördüm.. _Taehyung:_ ne yani ömür boyu içinde mi yaşayacaksın?! _Jungkook:_ evet öyle yapacağım, zaten onu fazlasıyla kırmışım şimdi de ona onu sevdiğimi söyleyerek kafasının karışmasını sağlayamam.. _Taehyung:_ çok yanlış düşünüyorsun Jungkook, hemde çok.. _Jungkook:_ onun için en doğruyu düşünüyorum.. _Taehyung:_ yanılıyorsun.. _Laura'dan~_ Saat gecenin bir yarısı olmuş ve hâlâ Jungkook'un nerede, ne halde olduğuna dair hiçbirşeye ulaşamamıştım.. Üstelik saatin daha da ilerlemesi ile endişem gitgide artıyordu ve ona dün "denerim" demediğim içinse içten içe kendime kızıyordum.. _son 2 aydır ona karşı içimde eskisinden daha değişik hisler yatıyordu ancak bu hislere tam bir ad takamamıştım_ _ancak dün evden ayrıldığından beri biraz genişçe düşünmüş ve ondan aslında hoşlandığımı algılamıştım ancak dün neden ona bunu söylemediğime şuan da bir anlam veremiyordum.._ _2 aydır bana yakın davranmasını, soğuk hallerine bir son verip "diğer aşıklar" gibi olmayı diliyordum ancak gerek işinin gerektirdiği sert hali, gerekse yapısından dolayı bu mümkün olmuyordu.._ Tüm düşünceler aklımda kol gezer ve salonun ortasında bir o yana bir bu yana gezinir dururken içeriye Jungkook'un koruması Mingyu'nun girmesi ile ona doğru yaklaşmıştım.. _Laura:_ Jungkook'un nerede olduğunu bulabildin mi Mingyu..? _Mingyu:_ maalesef efendim bulamadım ancak.. _Laura:_ ancak ne? diye sormam ile elinde tuttuğu kağıdı bana doğru uzatmış ve okumamı beklemeye başlamıştı.. _şu ana kadar sana nasıl davrandığımın farkındayım ve haklısın senden beni sevmeni isteyemem ya da bekleyemem, buna hakkım yok.. soğuk davranışlar sergileyerek seni kendimden iyice soğuttuğumunda farkındayım.. benim yüzümden dökülen her bir göz yaşın içinse cidden üzgünüm, böyle olmasını istemezdim buna emin olabilirsin.. ama beni de anlamaya çalış hayat boyu kimseden sevgi görmeyen birinin bir an da bir başkasına sevgi göstermesini bekleyemeyiz.. her neyse uzatmayacağım ve kafanı karıştırmak da istemiyorum ancak seni çok seviyorum Laura, bir ömür boyu seninle olmak istiyorum.. yansıtamadım farkındayım ama bu duygunun sonsuza dek içimde kalmasını istemiyorum... Ve beni merak etme, iyiyim.. sadece kalan 3 gün içerisinde daha canını yakmak istemiyorum.. davada görüşmek üzere..._ _Jeon Jungkook_ _Devamı aşağıda_
_Devam 2 ★_ Okuduğum kelimeler ile gözlerim dolmuş ve Mingyu'ya bakmıştım.. _Laura:_ kim getirdi bu kağıdı..? _Mingyu:_ bilmiyorum efendim, biz bahçede dururken siyah bir araç camdan kağıdı atıp son hızla uzaklaştı.. _Laura:_ peşine düşseydiniz neden peşinden gitmediniz?! _Mingyu:_ aslına bakılırsa adamlarım peşinden gittiler ancak bir süre sonra gözden kaçırmışlar.. _Laura:_ bu kadar işe yaramaz olamazsınız cidden!.. _Mingyu:_ üzgünüz efendim.. demiş ve elini önünde birleştirerek kafasını yere doğru eğmişti.. _Laura:_ aslına bakılırsa bu yazının Jungkook'a ait olduğunu düşünmüyorum.. dediğim şeyin üzerine Mingyu kafasını kaldırmış ve şaşkınca yüzüme doğru bakmıştı.. _Mingyu:_ Ne? _Laura:_ evet, yazı Jungkook'un yazısı değil.. _Laura:_ neler olduğunu anlamış değilim Mingyu, ya cidden başına birşey geldiyse.. _Mingyu:_ kötü düşünmeyin lütfen bayan Laura, ben ve diğer adamlarınız bir an önce bay Jeon'u bulmak adına elimizden geleni yapacağız.. _Laura:_ lütfen bulun.. konuşmamın üzerine "emin olun bulacağız" dercesine göz kırpmış ve yanımdan ayrılmıştı.. *_2 Gün Sonra_* 2 gündür hâlâ kimse Jungkook'un izine dahi rastlayamamış ve benim endişelerim gün geçtikçe daha da artmıştı.. Ancak bir yandan yarının dava günü olması ise içime bir nebzede olsa su serpiyordu çünkü eğer ki birşey olmadıysa yarın ki davaya gelecekti.. *_Dava Günü_* Dava saatine 2 saatin kalması ile Mingyu ve ben evden ayrılmış ve mahkemeye doğru yol almıştık, daha saat epey erkendi ancak "Jungkook'un gelmeyecek" düşüncesi beynimizi kemirdiği ve evde daha fazla stresle saatin gelmesini beklemek istemediğimiz için evden erken çıkma kararı almıştık.. Mahkemeye gelmemiz ile saat daha erken olduğu için içeriye girmemiş ve kapıda saatin yaklaşmasını ve Jeon'un gelmesini bekliyorduk ... Saatin yaklaşmasının üzerine görevliler kapıyı açmış ve Mingyu ile içeriye adımlamıştık.. ... Mahkemenin başlamasına 5 dakika kalmış ve hâlâ Jungkook gelmemişti, Mingyu da benim gibi stresle gelmesini bekliyor ben ise her an ağlayacak gibi oluyordum.. ... Dava saatinin gelipte hakim beyin mahkemeyi başlatmasının üzerine herkes gelmemiş olan Jungkook'u soruyordu.. Mingyu ile ben ise artık iyice başına birşey geldiğinden emin olmuştuk.. Hakimin davayı başka bir güne atacağı sıra hızla kapı tıklatılmış ve içeriye soluk soluğa bir adet Jungkook ve Taehyung girmişti.. Jungkook'un içeriye girmesi ile birlikte Mingyu ile birbirimize bakınmış ve gözlerimizle adeta "geldi" dercesine birbirimize bakmıştık.. _Jungkook:_ üzgünüm hakim bey, sizi beklettim.. _Hakim:_ Sanık Jeon Jungkook'un da gelmesi ile mahkemeye başlayabiliriz.. ... _Hakim:_ Bay Jeon Jungkook, Bayan Lee Laura'dan boşanmak istediğinize emin misiniz..? Jungkook kısa bir süre bana bakmış ardından cevap vermişti.. _Jungkook:_ evet hakim bey boşanmak istiyorum.. _Hakim:_ peki, Bayan Lee Laura, Bay Jeon Jungkook'tan boşanmak istediğinize emin misiniz..? Hakim beyin sorusunun üzerine Jungkook bana doğru bakmış, ben ise hızla boğazımı temizleyerek konuşmuştum.. _Laura:_ Hayır hakim bey, boşanmak istemiyorum ben kocamı seviyorum.. diye konuşmamın üzerine odadaki herkesin gözleri üzerime çekilmişti.. ... Mahkeme çoktan sonlanmış ve artık herkes odadan ayrılıyordu ki, arkamdan bileğimi Jungkook tutmuş ve beni kendine doğru çevirmişti.. _Jungkook:_ neden böyle bir cevap verdin..? _Laura:_ nedeni belli değil mi..? _Jungkook:_ değil _Laura:_ o halde seni seviyorum demiş ve hızla yanağını öpüp geri çekilmiştim.. _Jungkook:_ ama o gün- _Laura:_ o günü boşver Jungkook, sadece tavırlarına sinirliydim.. _Jungkook:_ üzgünüm Laura cidden özür dilerim, sana hep soğuk ve serttim ancak cidden bundan sonra değişeceğim.. _Laura:_ değişeceğine inandığım için boşanmak istemedim, _insan ölüm ile doğum hariç herşeyi değiştirebilir.._ diye konuşmamın üzerine hızla sarılmıştı.. Kısa bir süre sonra ayrılmış ardından konuşmuştum.. _Laura:_ senden haber alamadığımız için Mingyu ile çok endişelendik seni aptal demiş ve omzuna yumruğumu geçirmiştim.. _Jungkook:_ sadece biraz kafa dinlemeye ihtiyacım vardı.. _Laura:_ ama yinede birdaha haberim olsun nereye gittiğinden _Jungkook:_ emredersiniz efendim demiş ve kıkırdamıştı.. _Laura:_ ya o değil de gönderdiğin kağıtta ki yazı senin yazın mıydı..? _Jungkook:_ kağıt mı? _Laura:_ evet, bilmiyor musun? Kafasını "hayır" anlamında sallamasının üzerine çantamdan kağıdı çıkarıp Jungkook'a uzatmıştım ve kağıdı uzatır uzatmaz ise yanımıza Mingyu ile Taehyung gelmişti.. _Taehyung:_ ah şu kağıt deyip kafasını kaşımasının üzerine "sen bu kağıdı biliyor musun?" diye sormuştum ki sorumu Taehyung yerine Jungkook cevaplamıştı.. _Jungkook:_ bu onun yazısı, Taehyung'un.. _Laura:_ Ne? _Taehyung:_ evet benim yazım, ben yazıp gönderdim sana _Laura:_ neden böyle birşey yaptın ki..? _Taehyung:_ bu aptal demiş ve Jungkook'un omzuna vurmuş ardından konuşmasına devam etmişti.. _Taehyung:_ seni seviyor ancak bunu söyleme cesaretini bulamıyordu, üstelik birkaç gün sonra ise boşanacaktınız bende en azından seninde haberinin olmasını istedim bu kadar _Jungkook:_ benim niye bundan haberim yok? _Taehyung:_ sana söyleseydim kabul mü edecektin? _Taehyung:_ her neyse boşanmadınız ya demiş ve yüzünde büyük bir tebessüm oluşturmuştu.. _Laura:_ benim o gün aradığımda senin haberin var mıydı Jungkook'tan Taehyung? _Taehyung:_ evet onun yanındaydım, daha doğrusu o benim yanımdaydı demiş ve gözünü devirmişti.. _Laura:_ Jungkook için ne kadar endişelendiğimi söylememe rağmen sen bana söylemedin öyle mi yani? _Jungkook:_ söylemesini ben istemedim _Laura:_ aferin iyi yapmışsın Jungkook demiş ve onları orada bırakıp önden yürümeye başlamıştım ki, ayaklarımın yerden kesilmesi ile ufak bir çığlık bırakmıştım ortaya.. _Jungkook:_ korkma güzelim benim _Laura:_ sen.. sen cidden delisin! _Jungkook:_ senin yüzünden delirdim be güzelim demiş ve kıkırdamıştı.. |•~THE END~•| | Kurguda en beğendiğiniz yer ve cümle neresiydi? yazabilirsiniz ^^ | ¦ Sınır ¦ 150 l!ke 50 y0rum >.
Anlamadığım zoraki mafya eşleri konusu olan kurgulardaki erkek karakterler neden hep kaybetmekten korktuğu için kadın karaktere düşmanıymış gibi hakaret savuruyor. Bana aşırı cringe geliyor ya neden farklı değilde her seferinde aynı neden. Sevip değer verdiğin hiçkimseye sırf kaybetme korkusu yüzünden kötü davranmaz onu insan yerine dahi koymadığını hissettirmezsin. Benim nazarımda deĝil sadece, bu hayatta da böyle yani. Mektupda hayat boyu kimseden sevgi görmemiş bir adamın bir başkasına sevgi göstermesinin beklenilmemesinden bahseden Taehyungda, ki Jungkook'un hayatına ve yaşadıklarına hakim olduğu için Jeon yazdı varsayıyorum tamamen yanılgı içerisinde. Aksine sevgiye muhtaç olarak yaşadığın hayatına sana nazikçe yaklaşan biri girerse sen ona kapılırsın inanırken bulursun kendini bunu kendimden biliyorum. O sevgiye ve ilgiye muhtaç olunca insan hemen kapılıyor doğru veya yanlış olacağını düşünmeden. Kurgu güzeldi de sürekli aynı nedenler sıktı biraz özgün olunsun lütfen. Neyse bir şans hak etmiyordu da Jungkook, aşk ve sevgi işte duygular hayat karartada biliyor eşsizde kılıyor. Ezanla geldik selayla gideceğiz nede olsa, duyguların peşinden git hayat nereye sürüklüyorsa artık. Diyeceklerim bu kadar teşekkürler
Tek kelime ile mukemmel ve lutfen sonraki videonun konusu:"zorla evlendigimiz Jk taninmis bir aile oldugu icin bize agir kurallar ogretitor(örn:oturus,giyim vb.)
![[FESTA 2017] BTS (방탄소년단) Jimin, JK 'We don't talk anymore'](http://i.ytimg.com/vi/RbctNBlXBJc/mqdefault.jpg)
•^> Jeon Jungkook ile hayal et ★
•^> Fikir bana aittir başka bir yerde varsa bile kesinlikle görmedim (çalmayınız)
•^> Smut bulunmuyor
•^> Yazım yanlışları için üzgünüm
•^> Yazan: Jijeontaen
•^> oneshot: tek bölümlük
☆Zoraki Evlilik Yaptığın Mafya Eşinin Ağladığını Görürsün☆
Jeon Jungkook - 28 ★¦>
Jeon Laura - 26 ★¦>
_Laura'dan~_
Koltuğun üzerinde rahat bir pozisyonda oturup kitabımın derinliklerine dalmıştım ki kapının adeta "alacaklı" gibi çalmaya başlamasının üzerine ayağa kalkıp, yakınımda bulunan sehpanın üzerindeki ayracımı alarak kaldığım sayfaya yerleştirmiş, ardından ise çalmaya devam eden kapıya doğru yönelmiştim..
Kapıya doğru adımlayınca Jungkook'un mafya işleri ile alakalı birinin gelebileceği ihtimaline karşı, kapıyı açmadan önce kapının üzerinde bulunan delikten kimin geldiğine bakmıştım ki karşımda gördüğüm kişi ile adeta şaşkına dönmüştüm..
Kapının arkasında Jungkook bulunuyordu ancak bu saatte eve gelmiş olması bir sorun olduğuna işaret olmalıydı.. çünkü ortalama 6 aydır evliydik ve bu 6 ay içerisinde bir sefer olsun erken vakitte eve gelmemiş, üstelik benim bazen arayıp eve erken gelmesini söylememe rağmen bile erken vakitte dönmemişti..
Daha fazla bekletip, sinirlenmesinin nedeni olmadan kapıyı açmıştım ki eve bir hışım girerek yüzüme dahi bakma gereksinimi duymadan merdivenlere doğru yönelmişti ki, neler olduğunu sorup öğrenebilmek adına hızla yanına ilerleyerek önüne geçmiştim..
Bir an da önüne geçmiş olmam ile önce yüzünü yüzüme indirmemiş, ardından ise birşey demeden yanımdan geçmeye kalkışmıştı ki tekrardan önüne geçmem ile adeta sinirle solumuştu..
Sinirle soluduktan sonra hızla yüzünü yüzüme indirerek her zaman ki sinirli ve ciddi yüz hattı ile yüzüme bakmış ardından söze girmişti..
_Jungkook:_ Ne yapmaya çalışıyorsun Laura?
_Laura:_ Asıl sen ne yapmaya çalışıyorsun Jungkook?
_Laura:_ Benimle derdin ne de beni adeta görmezden geliyorsun?
_Laura:_ Unutma ki her ne kadar isteyerek kalmasakta bu evde, birlikte yaşıyoruz ve evliyiz!
_Jungkook:_ Hangi evlilikten bahsediyorsun? 4 gün sonra son bulacak olan evlilikten mi?!
_Laura:_ 4 gün sonra son bulacak olması beni görmezden gelmen gerektiği, gereğini mi gerektiriyor..?
_Jungkook:_ Birdaha hayatımın en ufak bir yerinde yer edinmeyecek kişilere ne kendimden birşey, ne de herhangi bir konu hakkında konuşmayı çoktan bıraktım Laura
dediği kelimeler ile afallamış kısa bir süre sonra ise içinde bulunduğum ufak çaplı şok dalgasıyla bir kaç kelime konuşmuştum..
_Laura:_ Cidden içinde bulunduğumuz son 6 ay içerisinde beni sevmeyi geç, hiç normal bir yakınınmışım gibi bile görmedin öyle değil mi..?
Sorduğum soru ile ilk kez gözlerimin en derinine doğru bakmış ve gözlerinin "gördüm" dercesine baktığını düşünmüştüm ki kurduğu cümleler ile _bir kez daha_ yanıldığımı anlamıştım..
_Jungkook:_ Evet, görmedim
_Jungkook:_ Görmeyeceğim de
_Laura:_ Sadece bir sorun mu var da ilk kez erken eve döndün diye merak etmiştim..
demiştim soluk ve bir o kadar da kırgın çıkan ses tonumla..
O ise kısa bir süre daha gözlerimin derinine doğru bakmış ardından yavaş yavaş gözlerimin dolmaya başlaması ile de gözlerini gözlerimden çekmiş ve yanımdan geçerek, yukarıya odasına doğru adımlamıştı..
Ben ise kısa bir süre arkasından öylece bakakalmış ardından ise salona doğru yönelmiştim..
Salona yönelmem ile kendimi koltuğa bırakmış ve gözlerimden yaşların akmasına izin vermiştim..
_Cidden onun gözünde en ufak bir değerim bile yok olmalıydı.._
...
İyice acıkmaya başlamam ile oturup, dizi izlediğim bilgisayarımın başından kalkarak mutfağa doğru yönelmiş ve çekmecede bulunan rameni çıkararak hazırlamaya koyulmuştum..
Kısa sürede ramen hazır olmuş ve rameni tabağıma koyduktan sonra dizi izlemeye kaldığım yerden devam etmek üzere salona ilerlemiştim..
...
Dizi izlemeye devam edip, karnımı doyurmamın üzerinden 3 saat geçmiş ve artık dizi izlemekten hem sıkılmış hem de gözlerim ağrımaya başlamıştı. Bu yüzden diziyi şimdilik kaldığım yerde bırakıp artık yatmaya hazırlanmak üzere yukarıya çıkma kararı almıştım ki Jungkook'un eve geldiğinden beri odasından dışarıya çıkmadığını ve büyük ihtimalle şuan aç olduğunu düşünmem ile aklımda "acaba birşeyler hazırlayıp odasına mı götürsem" düşüncesi uyanmıştı..
Ancak beni neredeyse insan yerine dahi koymayan birine iyilik de yaramayacağını düşünerek kısa sürede bu düşüncemi sonlandırmıştım..
...
Sehpanın üzerinde bulunan telefonumu alarak merdivenlere doğru yönelmiş, merdivenleri çıktıktan sonra ise odama doğru adımlamıştım ki, odama doğru giderken Jungkook'un odasından hıçkırık sesleri duymam ile yerimde adeta çakılı kalmış ve bir süre ne olduğunu algılamaya çalışmıştım..
Ancak bu şekilde kapının arkasında bekleyerek, neler olduğunu ve şuan neden ağlıyor olduğunu elbette anlayamamıştım..
Kısa bir süre içeriye girsem kızar mı, yoksa kızmaz mı ikileminde kalmış ancak yine kalbimin sesini dinleyerek içeriye girme kararı almıştım..
Sesli bir soluk alıp vermiş ardından kapının kulbunu aşağıya indirerek içeriye doğru adımlamıştım ki yatağın kenarına oturup ağlayan bir Jungkook görmem ile neye uğradığımı şaşırmıştım..
Çünkü şuana kadar onunla birlikte yaşamış olduğum süre zarfı içerisinde onu hep kalpsiz, sinirli, ciddi ve umursamaz olarak görmüştüm.
Benim gözümde aslında tam anlamıyla sadece kendini düşünen ve insanların duygularına kulak asmayan biriydi.
Bu yüzden şuanda karşımda ağlıyor olması cidden fazlasıyla garibime gitmiş ancak gariplikten çok, kalbimin bir köşesinde _nedensizce_ bir sızı oluşturmuştu...
...
Daha fazla olduğum yerde kalmaya devam etmeden hızla Jungkook'un yanına adımlamış ve yatağın diğer ucuna oturarak, gözlerimi ona doğru çevirip konuşmaya başlamıştım..
_Laura:_ Sorun ne Jungkook? Cidden bugün büyük bir sorun olmalı, normalde sen böyle değilsin..
demiştim sonlarına doğru kısılan ses tonumla..
O ise dediğimin ardından önce hiçbir tepki göstermemiş sonrasında ise ben daha ne olduğunu anlayamadan boynuma sarılmıştı ve göğsümde ağlamaya devam etmişti..
Kısa bir süre hiç bir tepki göstermemiş ardından bende yavaş yavaş ellerimi beline doğru çıkarmıştım ve sakinleşmeye çalışmasını sağlamıştım..
Kısa süre içerisinde ağlaması sakinleşmiş ve boynumdan ayrılmıştı..
_Jungkook:_ ben.. ben üzgünüm bir an da-
_Laura:_ Sorun değil
_Laura:_ ama ne oluyor Tanrı aşkına Jungkook? Neler olduğunu anlatır mısın? Cidden endişeleniyorum..
_Laura:_ ah tabii unutmuşum haddime değil bunları sormak öyle değil mi..?
demiş ve gözlerimi yüzünden indirerek yere sabitlemiştim..
O ise adeta üzgünlükle solumuş ve konuşmaya başlamıştı..
_Jungkook:_ Yıllardır sırf babama olan hıncımı almak için elimden geleni ardıma koymadım
_Jungkook:_ Yıllardır o gün duyduğum cümleleri doğru anladığımı varsayıp, babamı dinleme gereksinimi dahi duymadan başıma buyrukluk ettim çünkü bana göre gerçek benim bildiğimdi..
dediklerini tam olarak anlayamadığım için yere sabitlemiş olduğum yüzümü şaşkınca yüzüne doğru çıkarmış ve konuşmuştum..
_Laura:_ ne dediğini anlayamıyorum Jungkook..
_Jungkook:_ Ben.. ben masum olan birini özellikle de öz babamı, annemin k@tili olarak görüp suçladım ve bunun yüzünden ise ondan annemin kanının kalmaması adına elimden geleni ardıma koymadım Laura!
demiş ve tekrar ağlamaya başlamıştı..
_Jungkook:_ sırf o gün, annem vefat ettikten 2-3 gün sonra babamı deponun arkasında bir adamla annemin vefatı ile ilgili konuştuğunu duyduğum için bir ömür onu suçlu kabul ettim ben, hemde öz oğlu olan ben.. onu suçlu gördüm...
*_Flashback_*
Deponun arkasında fısıldamalar duymam ile hızla deponun oraya doğru adımlamış ve neler konuşulduğunu dinlemeye başlamıştım..
_Jungkook'un babası=Mark_
_Mark:_ Viona'nın ö|ümü ile alakalı olan hiçbirşeyi sakın Jungkook'un duymasını sağlama, onun bundan haberi olmasın
_Jack:_ ama efendim siz.. siz birini ö|dürdünüz..
_Mark:_ ah.. farkındayım ancak oğlum bunu duymamalı.. yoksa babasını bir ka-
duyduklarım ile daha fazla dayanamamış ve anlık şok dalgasıyla konuşmuştum..
_Jungkook:_ sen.. sen bir k@tilsin.. sen annemi ö|dürdün baba..
demiş ve hızla olduğum yerden koşar adımlarla ayrılmaya başlamıştım..
*_Flashback end_*
_Laura:_ peki kim yapmış..
_Jungkook:_ kimin yaptığını bilmiyorum ancak babam o kişiyi bulup aynı gün ö|dürmüş ve ben o gün ki konuşulanlardan annemi ö|dürdüğünü algılayıp bir ömür ondan nefret etmişim Laura..
_Devamı aşağıda_
_Devam 1 ★_
_Laura:_ babanın yapmadığını nereden öğrendin peki Jungkook..?
demem ile yatağın üzerinde bulunan göz yaşları ile ıslanmış ve buruşmuş olan kağıdı bana doğru uzatmıştı..
...
Kısa sürede kağıdı sonuna kadar okumuş ve şimdi neler olduğunu daha iyi anlamıştım, Jungkook'un babası bu kağıtta baştan aşağıya herşeyi özetlemiş, anlatmıştı aslında..
Okumayı bitirmem ile elimdeki kağıdı yatağa bırakmış ve yaşadığı olayın cidden büyük bir sorun olduğunu düşünmüştüm..
Çünkü seneler boyu babasını yanlış tanımış ve onunla tüm iletişimlerini sonlandırarak onu dinleme gereksinimi bile duymamış ve ondan adeta nefret etmişti, şimdi ise babası artık dünyadan göçeli epeyce uzun bir süre olduktan sonra ve hiçbirşeyin geri gelme ihtimalinin artık olmadığı bir zamanda eline bir kağıt geçmiş ve "asıl gerçek" olanları öğrenmişti..
_Jungkook:_ Neden? Neden sevdiklerim elimden gidiyor Laura?
_Jungkook:_ Neden sevdiğim kişiler ya bu hayattan gidiyor ya da başkalarını seviyor..
_Jungkook:_ bu nedenlerin çoğunun sebebinin ben olduğumu biliyorum ama..
_Jungkook:_ ama neden yinede kimsem yok, neden yapayalnızım Laura!
_Jungkook:_ beni.. beni sevmeyi deneyemez misin..?
_Jungkook:_ sen bari beni sevemez misin Laura..?
Kurduğu cümleler ile şaşkınlıkla yüzüne bakmıştım ve o ise devam etmişti..
_Jungkook:_ biliyorum, herşeyi bildiğimi sanıp herşeyi mahvettim.. seninle evlendiğimizden beri de sana yakın davranamadım.. çünkü korktum Laura, anlıyor musun?
_Jungkook:_ artık sevdiğim insanların elimden kayıp gitmesinden, onları kaybetmekten ölesiye korktum ben Laura..
_Jungkook:_ cidden beni sevmeyi deneyemez misin..? Yapamaz mısın bunu..?
demişti solgun ve aslında benden bir cevap bekleyen ses tonuyla..
Ben ise kısa bir süre gözlerinin derinliklerine bakınmış, ardından boğazımı temizleyerek konuşmuştum..
_Laura:_ üzgünüm ama deneyemem Jungkook..
demem ile gözünü kırgınlıkla açıp kapatmış ardından ise bana dönerek konuşmuştu..
_Jungkook:_ başka birini mi seviyorsun..?
demişti boğazında oluştuğunu anladığım düğümle..
_Laura:_ kimseyi sevmiyorum Jungkook..
_Jungkook:_ o halde neden beni sevmeyi deneyemiyorsun Laura!
_Laura:_ zorla birini nasıl sevmeye çalışabilirim Jungkook! Zorla ne sevgi ne de özellikle aşk olur!..
_Jungkook:_ Sen denemeye çalışsaydın olurdu Laura..
Sona doğru kısılan ses tonuyla konuşmuş ve hızla oturmuş olduğu yataktan kalkarak odadan ayrılmıştı..
Bende nereye gittiğini öğrenebilmek adına hızla odadan ayrılmış ve peşinden ilerlemeye devam etmiştim ki, evin çıkış kapısına doğru yaklaşınca nereye gittiğini sormuştum..
_Jungkook:_ herkesten uzak olabileceğim bir yere gidiyorum..
diye cevap vermiş ve yürümeye devam etmişti..
_Laura:_ işte sen böylesin Jeon Jungkook!
demem ile yerinde durmuş ve sırtını dönmeden beni dinlemeye devam etmişti..
_Laura:_ Bir anlık sinirin yüzünden herşeyi mahvedebilen bir yapıdasın..
_Laura:_ Sonra da gelip seni sevmemi bekliyorsun..
_Laura:_ peki ya sen.. peki ya sen hiç denedin mi beni sevmeyi? Sevmeyi geç beni hiç anlamaya çalıştın mı..? Benim de bir kalbim ve duygularım olduğunu unutarak davranışlar sergiledin sen hep..
_Laura:_ bir zaman olsun "Laura benim sert ve soğuk davranışlarıma kırılıyor mu ki..?" diye hiç düşündün mü Jungkook söylesene!
sözümü bitirmem ile ağzımdan minik bir hıçkırık kaçmış ve olduğum yere çökerek ağlamaya başlamıştım..
_Laura:_ bunca davranışlarının ardından boşanmamıza 4 gün kala gelmiş ve seni sevmemi beklediğini söylüyorsun.. neden 4 gün kala aklımı karıştırıyorsun Jungkook!..
O ise hâlâ sırtı bana dönük bir şekilde beni dinlemeye devam etmiş, sözümün bittiğini anlayınca ise evden çıkıp gitmişti...
*_Ertesi Gün_*
Dünden beri Jungkook'un eve dönmemesi ve telefonunu da yanına almadığından dolayı ona ulaşamamam ile daha da tedirgin olmuş ve en yakın arkadaşı olan Taehyung'un, belki nereye gittiğini bilmesi umuduyla stresle tuttuğum telefonun rehber kısmını açarak onu aramıştım..
_Jungkook'dan~_
Yanıma soluk soluğa gelmiş olan Taehyung'a suyu uzatmam ile bir an da telefonu çalmaya başlamış ve cebinden telefonu çıkararak arayan kişiye göz gezdirmişti..
Kısa bir göz gezdirmesinin üzerine telefonu bana uzatarak arayan kişiyi görmemi sağlamıştı..
_arayan Laura'ydı..._
_Taehyung:_ Neler oluyor Jungkook?!
_Jungkook:_ anlatacağım birazdan ama sakın ona benimle olduğunu söyleme
_Taehyung:_ Neden?
_Jungkook:_ dediğimi yap Taehyung!
demem ile gözünü devirmiş ve ısrarla aramaya devam eden Laura'nın aramasına cevap verip, sesi hoparlöre almıştı..
_Taehyung:_ efendim Laura?
_Laura:_ şey Taehyung rahatsız ettiysem üzgünüm ama Jungkook'a ulaşamıyorum, onun için aramıştım..
_Taehyung:_ şirkette değil mi..?
_Laura:_ hayır, bugün gitmemiş..
_Laura:_ belki sen nerede olduğunu biliyorsundur diye aramıştım aslında..
_Taehyung:_ ah hayır maalesef ki bilmiyorum, bende şirketteyim zaten o yüzden haberim yok
_Laura:_ Jungkook'un kötü birşeylere kalkışmasından korkuyorum Taehyung..
demişti üzgün ses tonuyla..
onun üzgün çıkan sesinden sonra Taehyung telefonu uzaklaştırmış ve bana bakarak "yine ne haltlar karıştırıp üzdün kızı?" diye sormuştu..
Cevap vermeyeceğimi anladığında ise telefonu tekrardan eline almıştı..
_Taehyung:_ benim birazdan toplantıya girmem gerekiyor Laura, bugün biraz yoğun sayılırım sonra konuşsak olur mu..?
_Laura:_ ah elbette, senide rahatsız ettim üzgünüm..
_Taehyung:_ sorun değil, kendine dikkat et lütfen ve Jungkook'u da düşünme kim bilir hangi çöplükte bulunuyordur.
demiş ve gözünü üzerimde gezdirmişti..
_Laura:_ sende kendine dikkat et Taehyung
demesi ile konuşmayı sonlandırmışlardı..
_Taehyung:_ ne haltlar karıştırıyorsun Jungkook..?
_Jungkook:_ hiçbirşey karıştırdığım falan yok Taehyung
_Taehyung:_ o halde Laura'nın dedikleri de ne? Dün birşey falan mı oldu da kız senin nereye gittiğini dahi bilmiyor..?
diye sormasının üzerine dün akşam olanları anlatmaya başlamıştım..
...
_Jungkook:_ onu seviyorum Taehyung..
_Taehyung:_ neden dün söyleyemedin
_Jungkook:_ ayrılmak istiyor benden
_Taehyung:_ doğal olarak bunu istiyor Jungkook, 6 ay önce o tarihte boşanacağınızı söyleyen sendin
_Jungkook:_ onu _ölümüne_ seveceğimi bilmiyordum ama
_Taehyung:_ git ve ona onu sevdiğini söyle, en azından içinde herhangi bir kuşku kalmaz..
_Jungkook:_ yapamam, çünkü ona dün sevmeyi denemesini söylediğimde bile gözlerinde benden nefret ettiğini gördüm..
_Taehyung:_ ne yani ömür boyu içinde mi yaşayacaksın?!
_Jungkook:_ evet öyle yapacağım, zaten onu fazlasıyla kırmışım şimdi de ona onu sevdiğimi söyleyerek kafasının karışmasını sağlayamam..
_Taehyung:_ çok yanlış düşünüyorsun Jungkook, hemde çok..
_Jungkook:_ onun için en doğruyu düşünüyorum..
_Taehyung:_ yanılıyorsun..
_Laura'dan~_
Saat gecenin bir yarısı olmuş ve hâlâ Jungkook'un nerede, ne halde olduğuna dair hiçbirşeye ulaşamamıştım..
Üstelik saatin daha da ilerlemesi ile endişem gitgide artıyordu ve ona dün "denerim" demediğim içinse içten içe kendime kızıyordum..
_son 2 aydır ona karşı içimde eskisinden daha değişik hisler yatıyordu ancak bu hislere tam bir ad takamamıştım_
_ancak dün evden ayrıldığından beri biraz genişçe düşünmüş ve ondan aslında hoşlandığımı algılamıştım ancak dün neden ona bunu söylemediğime şuan da bir anlam veremiyordum.._
_2 aydır bana yakın davranmasını, soğuk hallerine bir son verip "diğer aşıklar" gibi olmayı diliyordum ancak gerek işinin gerektirdiği sert hali, gerekse yapısından dolayı bu mümkün olmuyordu.._
Tüm düşünceler aklımda kol gezer ve salonun ortasında bir o yana bir bu yana gezinir dururken içeriye Jungkook'un koruması Mingyu'nun girmesi ile ona doğru yaklaşmıştım..
_Laura:_ Jungkook'un nerede olduğunu bulabildin mi Mingyu..?
_Mingyu:_ maalesef efendim bulamadım ancak..
_Laura:_ ancak ne?
diye sormam ile elinde tuttuğu kağıdı bana doğru uzatmış ve okumamı beklemeye başlamıştı..
_şu ana kadar sana nasıl davrandığımın farkındayım ve haklısın senden beni sevmeni isteyemem ya da bekleyemem, buna hakkım yok.. soğuk davranışlar sergileyerek seni kendimden iyice soğuttuğumunda farkındayım.. benim yüzümden dökülen her bir göz yaşın içinse cidden üzgünüm, böyle olmasını istemezdim buna emin olabilirsin.. ama beni de anlamaya çalış hayat boyu kimseden sevgi görmeyen birinin bir an da bir başkasına sevgi göstermesini bekleyemeyiz.. her neyse uzatmayacağım ve kafanı karıştırmak da istemiyorum ancak seni çok seviyorum Laura, bir ömür boyu seninle olmak istiyorum.. yansıtamadım farkındayım ama bu duygunun sonsuza dek içimde kalmasını istemiyorum... Ve beni merak etme, iyiyim.. sadece kalan 3 gün içerisinde daha canını yakmak istemiyorum.. davada görüşmek üzere..._
_Jeon Jungkook_
_Devamı aşağıda_
_Devam 2 ★_
Okuduğum kelimeler ile gözlerim dolmuş ve Mingyu'ya bakmıştım..
_Laura:_ kim getirdi bu kağıdı..?
_Mingyu:_ bilmiyorum efendim, biz bahçede dururken siyah bir araç camdan kağıdı atıp son hızla uzaklaştı..
_Laura:_ peşine düşseydiniz neden peşinden gitmediniz?!
_Mingyu:_ aslına bakılırsa adamlarım peşinden gittiler ancak bir süre sonra gözden kaçırmışlar..
_Laura:_ bu kadar işe yaramaz olamazsınız cidden!..
_Mingyu:_ üzgünüz efendim..
demiş ve elini önünde birleştirerek kafasını yere doğru eğmişti..
_Laura:_ aslına bakılırsa bu yazının Jungkook'a ait olduğunu düşünmüyorum..
dediğim şeyin üzerine Mingyu kafasını kaldırmış ve şaşkınca yüzüme doğru bakmıştı..
_Mingyu:_ Ne?
_Laura:_ evet, yazı Jungkook'un yazısı değil..
_Laura:_ neler olduğunu anlamış değilim Mingyu, ya cidden başına birşey geldiyse..
_Mingyu:_ kötü düşünmeyin lütfen bayan Laura, ben ve diğer adamlarınız bir an önce bay Jeon'u bulmak adına elimizden geleni yapacağız..
_Laura:_ lütfen bulun..
konuşmamın üzerine "emin olun bulacağız" dercesine göz kırpmış ve yanımdan ayrılmıştı..
*_2 Gün Sonra_*
2 gündür hâlâ kimse Jungkook'un izine dahi rastlayamamış ve benim endişelerim gün geçtikçe daha da artmıştı..
Ancak bir yandan yarının dava günü olması ise içime bir nebzede olsa su serpiyordu çünkü eğer ki birşey olmadıysa yarın ki davaya gelecekti..
*_Dava Günü_*
Dava saatine 2 saatin kalması ile Mingyu ve ben evden ayrılmış ve mahkemeye doğru yol almıştık, daha saat epey erkendi ancak "Jungkook'un gelmeyecek" düşüncesi beynimizi kemirdiği ve evde daha fazla stresle saatin gelmesini beklemek istemediğimiz için evden erken çıkma kararı almıştık..
Mahkemeye gelmemiz ile saat daha erken olduğu için içeriye girmemiş ve kapıda saatin yaklaşmasını ve Jeon'un gelmesini bekliyorduk
...
Saatin yaklaşmasının üzerine görevliler kapıyı açmış ve Mingyu ile içeriye adımlamıştık..
...
Mahkemenin başlamasına 5 dakika kalmış ve hâlâ Jungkook gelmemişti, Mingyu da benim gibi stresle gelmesini bekliyor ben ise her an ağlayacak gibi oluyordum..
...
Dava saatinin gelipte hakim beyin mahkemeyi başlatmasının üzerine herkes gelmemiş olan Jungkook'u soruyordu..
Mingyu ile ben ise artık iyice başına birşey geldiğinden emin olmuştuk..
Hakimin davayı başka bir güne atacağı sıra hızla kapı tıklatılmış ve içeriye soluk soluğa bir adet Jungkook ve Taehyung girmişti..
Jungkook'un içeriye girmesi ile birlikte Mingyu ile birbirimize bakınmış ve gözlerimizle adeta "geldi" dercesine birbirimize bakmıştık..
_Jungkook:_ üzgünüm hakim bey, sizi beklettim..
_Hakim:_ Sanık Jeon Jungkook'un da gelmesi ile mahkemeye başlayabiliriz..
...
_Hakim:_ Bay Jeon Jungkook, Bayan Lee Laura'dan boşanmak istediğinize emin misiniz..?
Jungkook kısa bir süre bana bakmış ardından cevap vermişti..
_Jungkook:_ evet hakim bey boşanmak istiyorum..
_Hakim:_ peki, Bayan Lee Laura, Bay Jeon Jungkook'tan boşanmak istediğinize emin misiniz..?
Hakim beyin sorusunun üzerine Jungkook bana doğru bakmış, ben ise hızla boğazımı temizleyerek konuşmuştum..
_Laura:_ Hayır hakim bey, boşanmak istemiyorum ben kocamı seviyorum..
diye konuşmamın üzerine odadaki herkesin gözleri üzerime çekilmişti..
...
Mahkeme çoktan sonlanmış ve artık herkes odadan ayrılıyordu ki, arkamdan bileğimi Jungkook tutmuş ve beni kendine doğru çevirmişti..
_Jungkook:_ neden böyle bir cevap verdin..?
_Laura:_ nedeni belli değil mi..?
_Jungkook:_ değil
_Laura:_ o halde seni seviyorum
demiş ve hızla yanağını öpüp geri çekilmiştim..
_Jungkook:_ ama o gün-
_Laura:_ o günü boşver Jungkook, sadece tavırlarına sinirliydim..
_Jungkook:_ üzgünüm Laura cidden özür dilerim, sana hep soğuk ve serttim ancak cidden bundan sonra değişeceğim..
_Laura:_ değişeceğine inandığım için boşanmak istemedim, _insan ölüm ile doğum hariç herşeyi değiştirebilir.._
diye konuşmamın üzerine hızla sarılmıştı..
Kısa bir süre sonra ayrılmış ardından konuşmuştum..
_Laura:_ senden haber alamadığımız için Mingyu ile çok endişelendik seni aptal
demiş ve omzuna yumruğumu geçirmiştim..
_Jungkook:_ sadece biraz kafa dinlemeye ihtiyacım vardı..
_Laura:_ ama yinede birdaha haberim olsun nereye gittiğinden
_Jungkook:_ emredersiniz efendim
demiş ve kıkırdamıştı..
_Laura:_ ya o değil de gönderdiğin kağıtta ki yazı senin yazın mıydı..?
_Jungkook:_ kağıt mı?
_Laura:_ evet, bilmiyor musun?
Kafasını "hayır" anlamında sallamasının üzerine çantamdan kağıdı çıkarıp Jungkook'a uzatmıştım ve kağıdı uzatır uzatmaz ise yanımıza Mingyu ile Taehyung gelmişti..
_Taehyung:_ ah şu kağıt
deyip kafasını kaşımasının üzerine "sen bu kağıdı biliyor musun?" diye sormuştum ki sorumu Taehyung yerine Jungkook cevaplamıştı..
_Jungkook:_ bu onun yazısı, Taehyung'un..
_Laura:_ Ne?
_Taehyung:_ evet benim yazım, ben yazıp gönderdim sana
_Laura:_ neden böyle birşey yaptın ki..?
_Taehyung:_ bu aptal
demiş ve Jungkook'un omzuna vurmuş ardından konuşmasına devam etmişti..
_Taehyung:_ seni seviyor ancak bunu söyleme cesaretini bulamıyordu, üstelik birkaç gün sonra ise boşanacaktınız bende en azından seninde haberinin olmasını istedim bu kadar
_Jungkook:_ benim niye bundan haberim yok?
_Taehyung:_ sana söyleseydim kabul mü edecektin?
_Taehyung:_ her neyse boşanmadınız ya
demiş ve yüzünde büyük bir tebessüm oluşturmuştu..
_Laura:_ benim o gün aradığımda senin haberin var mıydı Jungkook'tan Taehyung?
_Taehyung:_ evet onun yanındaydım, daha doğrusu o benim yanımdaydı
demiş ve gözünü devirmişti..
_Laura:_ Jungkook için ne kadar endişelendiğimi söylememe rağmen sen bana söylemedin öyle mi yani?
_Jungkook:_ söylemesini ben istemedim
_Laura:_ aferin iyi yapmışsın Jungkook
demiş ve onları orada bırakıp önden yürümeye başlamıştım ki, ayaklarımın yerden kesilmesi ile ufak bir çığlık bırakmıştım ortaya..
_Jungkook:_ korkma güzelim benim
_Laura:_ sen.. sen cidden delisin!
_Jungkook:_ senin yüzünden delirdim be güzelim
demiş ve kıkırdamıştı..
|•~THE END~•|
| Kurguda en beğendiğiniz yer ve cümle neresiydi? yazabilirsiniz ^^ |
¦ Sınır ¦
150 l!ke
50 y0rum
>.
@@Jijeontaen
Biliyomusun seni ve senin kanalını çok seviyorum bu gün bunu anladım
@@nurs6560 bende sizi çok seviyorum ^^
Anlamadığım zoraki mafya eşleri konusu olan kurgulardaki erkek karakterler neden hep kaybetmekten korktuğu için kadın karaktere düşmanıymış gibi hakaret savuruyor. Bana aşırı cringe geliyor ya neden farklı değilde her seferinde aynı neden. Sevip değer verdiğin hiçkimseye sırf kaybetme korkusu yüzünden kötü davranmaz onu insan yerine dahi koymadığını hissettirmezsin. Benim nazarımda deĝil sadece, bu hayatta da böyle yani. Mektupda hayat boyu kimseden sevgi görmemiş bir adamın bir başkasına sevgi göstermesinin beklenilmemesinden bahseden Taehyungda, ki Jungkook'un hayatına ve yaşadıklarına hakim olduğu için Jeon yazdı varsayıyorum tamamen yanılgı içerisinde. Aksine sevgiye muhtaç olarak yaşadığın hayatına sana nazikçe yaklaşan biri girerse sen ona kapılırsın inanırken bulursun kendini bunu kendimden biliyorum. O sevgiye ve ilgiye muhtaç olunca insan hemen kapılıyor doğru veya yanlış olacağını düşünmeden. Kurgu güzeldi de sürekli aynı nedenler sıktı biraz özgün olunsun lütfen. Neyse bir şans hak etmiyordu da Jungkook, aşk ve sevgi işte duygular hayat karartada biliyor eşsizde kılıyor. Ezanla geldik selayla gideceğiz nede olsa, duyguların peşinden git hayat nereye sürüklüyorsa artık. Diyeceklerim bu kadar teşekkürler
Tek kelime ile mukemmel ve lutfen sonraki videonun konusu:"zorla evlendigimiz Jk taninmis bir aile oldugu icin bize agir kurallar ogretitor(örn:oturus,giyim vb.)
O kadar güzel olmuş ki kendimi olayların içinde hissederek okudum tüm hikâye yi .
Buna çok sevindim ^^
Başlıktan bile cok guzel oldugu belli hemen okiycam(ilk defa erken geldim😂)
YA YERİMMMMMM💕💕💕💕😍😍😍😍😍
🫶🏻🎀
@@Jijeontaen 😻😻
senin yüzünden delirdim be güzelim bu oldu hihiih
Aglslsldl
@@Jijeontaen ihihihiih
Çabuk 50 yorum gelsin sıradaki hikayeyi merak ediyorum bu arada çok güzel olmuş❤❤❤❤
Daha sonra izlemek üzere kaydediyorum 👀
Wohooooooo en sevdiğim yazardannnn❤❤
Tek kelimeyle mükemmel
Daha hikaye bile yok ama harika olduğuna eminim
Biz bir araya gelmedik
Eline sağlık balım mükemmel olmuş...
Teşekkür ederim güzelim ^^
@@Jijeontaen Ben teşekkür ederim
Ellerine sağlık güzelim 😊❤
Teşekkür ederim birtanem ^^
@@Jijeontaen rica ederim güzelim :)
😭✅Mükemmel ya 🤍
Çok güzel olmuş
Teşekkür ederiiim 🫶🏻🎀
Yorum yokk
Wağğ çok güzel
💗💋
Çok erken geldim
🥹
Anam çok duygulandım ya ben 😢😢😢😢😢😢😢😭😭😭😭
Ama hikaye bu kadar müqq olmak zorundamı aq😂❤😢🎉😮😅😊
Teşekkür ederiiim 🫶🏻🎀
ammk cok iyiolmus
💖💋
Çok güzel olmuş❤❄
Çok güzel olmuş 💫🎀