Bende sevmiyorum hele lise arkadaslrimdan nefret ediyorum hiçte anormal bir durum değil bence sayende hepsinin o mal suratlarını hatırlayıp nefretimi tazelemiş oldum teşekkürler kardeş
Kastamonulu arkadasim benim akrabam olabilir onun adida Mehmetti kardeside ahmek yillar once onlarin izini kaybettim Tahtakalede hediyelik esya dukkanlari vardi cok cok severdim ben onlari keske bulabilsem
Büyükşehir'in üniversite öğrencilerine çorba ikramı sürüyor Final haftasında akşam çorba servisi Antalya Büyükşehir Belediyesi, Akdeniz Üniversitesi öğrencilerinin sınav dönemlerinde düzenli ve sağlıklı beslenmelerini sağlamak, bütçelerine katkıda bulunmak amacıyla sabah ve akşam saatlerinde çorba ikramında bulunuyor. Büyükşehir Belediyesi ayrıca hastane, Sanayi Sitesi ve Toptancı Hal'de de her sabah vatandaşlara çorba servisi yapıyor.
@@sametcankatilmis3655 Bu hikaye, paranormal hikayeler arasında belki de en iyi belgelendirilmiş olanıdır. Bu sebeple günümüzde bile sebebi çözülememiş sırlar barındırır. Adına bulmacalardan aşina olduğumuz ve İsa'dan 1500 yıl önce yaşayan Mısırlı Prenses Amen-Ra öldükten sonra dönemin geleneklerine uygun olarak mumyalanmış ve tahta bir tabuta konmuştur. Öldükten sonra Nil Nehri'nin kıyılarındaki El Uksur bölgesinin derinliklerinde bir mahzene gömülmüştür. 1890'ların sonunda bölgeyi ve kazı çalışmaları ziyaret eden 4 ingiliz'e, Amon-Ra'nın kalıntılarını ve mezarını satın alabilecekleri söylenir. Onlar da aralarında bir kura çekerler ve şanslı kişi binlerce sterlin ödeyerek tabutu satın alır ve geçici olarak kaldığı otele taşıtır. Bir kaç saat sonra adamı çöle doğru yürürken görürler ve bir daha geri gelmez. Kalan 3 adamdan birisi ise ertesi gün Mısırlı bir hizmetçi tarafından yanlışlıkla kolundan vurulur. Kolu o kadar parçalanmıştır ki zamanın tıbbi imkanları yarayı kapatmaya yetmemiş, kanamayı durduramayıp kolu kesmek zorunda kalmışlardır. Kalan iki kişiden biri ingiltere'ye döndüğünde tüm banka hesaplarının boşalmış olduğunu görür ve diğeri uzun süre farklı farklı hastalıklarla boğuşur. Bu hastalıklar yüzünden de işini kaybeder ve sokaklarda gezen evsiz biri olarak hayatına devam eder. Hali hazırda ingiltere'de bulunan tabutu, yaşanan tüm bu talihsizliklere rağmen Londralı bir iş adamı satın alır. Kısa bir süre sonra adam ailesiyle birlikte bir trafik kazası geçirir ve birkaç gün sonra da evinde yangın çıkar. Tüm bu olaylardan sonra iş adamı, tabutu British Museum'a(ingiliz Müzesi) bağışlar. Tabut, bir kamyonetle müzeye götürülür. Müzenin bahçesine indirilmeye çalışılırken kamyonetin tekerleri geriye kayar ve kamyon devrilir. Tabut bu kazadan hiçbir hasar almamıştır. Sonrasında iki işçi, tabutu müzenin içinde koyulacağı yere taşırken işçilerden biri yere düşer ve bacağı kırılır. Diğer işçi ise sağlıksal hiçbir problemi olmamasına rağmen 2 gün sonra aniden ölür. Amon-Ra'nın tabutu müze içine yerleştirildikten sonra da talihsizliklerin önü kesilmez. Müzenin gece bekçileri, içeriden çekiç darbesi ve hıçkırarak ağlama sesleri geldiğini söylerler. Bir gece Amon-Ra'nın tabutunun bulunduğu odadaki diğer eserler etrafa savrulur. Oda savaş alanına döner ve bu arbede sırasında gece bekçilerinden biri hayatını kaybeder. Artık bekçiler ve hatta temizlikçiler bile o odaya girmek istememektedir. Bu olaylar sonucunda artık tabutun sergilenmemesi gerektiğini düşünürler ve saklamak için bodrum katına indirirler. Bodruma indiren işçilerden biri aynı gün çok ciddi bir hastalığa yakalanır ve ertesi sabah da müze müdürü masasında ölü bulunur. Olaylar bu haliyle artık gazetelere de düşmüştür. Bir gazeteci-fotoğrafçı, haberlerde kullanmak için müzeye gelip tabutun fotoğrafını çeker. Çektiği fotoğrafları tab ettirmek için evine gider. Aynı günün akşamında evinde ölü olarak bulunur. Fotoğrafları sonradan görenler ise tabutun yanında ağlamakta olan korkunç bir insan yüzü figürü bulunduğunu söyler. Müze, artık bu olaylara bir son vermek ister ve tabutu özel bir koleksiyoncuya satar. Bu koleksiyoncunun da başına gelenler çok farklı değildir ve o da bu tabuttan kurtulmak için onu çatı katına koyup kilitler. Koleksiyoncu, medyumluk alanında ün kazanmış Madame Helena Blavatsky'i, evine davet eder. Madame, evde kötü niyetli varlıkların olup olmadığını araştırırken çatı katındaki tabutu bulur. Ev sahibi, şeytan kovma ayini yaparak evi arındırıp arındıramayacağını sorar ancak Madame Helena, bunun mümkün olmadığını, şeytan çıkarma ayini diye birşey olmadığını, kötü niyetli varlıkların bu yollarla kovulamayacağını söyler. Bunun üzerine koleksiyoncu tabutu müzeye iade etmek ister ancak müze geri almaz. Tabutun elden ele gezdiği bu yıllar boyunca 20'den fazla insan zarar görmüştür. En sonunda, Amerikalı bir arkeolog ve satranç ustası William T. Stead yüklü miktarda para verip mumyayı daha detaylı inceleyip araştırmak için satın alır ve gemiyle İngiltere'den, New York'a götürmek ister. Fakat, kötü şöhreti yüzünden mumyayı hiçbir gemi kabul etmez.. Ve sonunda büyük transatlantiğe gider ve gemiye almazlar diye korktuğundan, mumyayı Renault marka yeni bir otomobilin altına saklar! Ücretini öder ve gemiyle gönderilmesi için kargo bölümüne bırakır. Tabut 1912 Nisan'ında ingiltere'den New York'a doğru yola çıkar. Ne yazık ki gemi yolculuk sırasında buz dağlarına çarpıp, 14 Nisan 1912'de taşıdığı kargolar ve yaklaşık 1500 yolcusuyla birlikte sulara gömülür. Amon-Ra'nın tabutu da böylelikle okyanusun derinliklerine doğru yol alır. Adam felaket gününden bir gün öncesine kadar kimseye gerçeği söylemez. İşte bu gemi, hikayesini hepimizin defalarca dinlediği ünlü Titanic'tir.
ilk okul arkadaşımı karşıma çıkartsalar benim bütün tadım tuzum kaçar hiçbirisini sevmiyorum
Bende sevmiyorum hele lise arkadaslrimdan nefret ediyorum hiçte anormal bir durum değil bence sayende hepsinin o mal suratlarını hatırlayıp nefretimi tazelemiş oldum teşekkürler kardeş
Aynen öğretmenimden bile nefret ediyorum ona öğretmen denilemez çünkü 😡
ögretmenlerimde bütün ilkokul orta okul lise hepsi ögrenciler dahil hepsi iğrenç yaratıklardı
Ben görsem verdiğim borçları geri isterdim
@@tulayylmaz5839 Yeminle sen=ben. Sayelerinde nasıl kazık yenilir, dost nasıl düşmana dönüşür, arkadan nasıl kuyu kazılır her şeyi öğrendim.
HATIRLAMIŞ GİBİ YAPIYOLAR 20 YIL ÖNCEKİ ARKADAŞINI NASIL HATIRLICAN DEĞİŞMEDİMİ HİÇ
İlker çelik hatirlanir tabiki
Zaten bu bir şakaydı onlar gerçek arkadaşları değil. Orada bir konuğa şaka amaclı yapılmış bir şeydi
İsminden tanır
Videoyu izlemedinmi
İlker çelik ben 23 yasindayim ilk okul arkadasim beni yolda gorup tanimisti gercekten
Cem Yılmaz aklıma geldi
+ben ilkokuldan mandolin çalıyordun ya hatırladın mı?
- hatırrrlamıyorum... bıraktım ben mandolini karı satıyorum çokta iyi..."
Bunu nerde söylüyo ya 🤣
@@x.mag3471 bir tat bir dolu ama kaçıncı bölüm hatırlamıyorum 😀
Eyvallah
muhammet günaltay bir tat bir doku - Adam istese vereceğiz skeci
ayıp olmasın diye demiştir ben kötü bir niyeti oldugunu düşünmüyorum
ben de :)
Bencede kadini pisman etmislerdir
Dilber Ortaylı videonun sonu gelene kadar senin yorumu anlamaya çalışıyordum kim ne dedi diye düşünürken kafayı yedim
@@okanisk9798 hatırladım vs. dedi ya
@@okanisk9798 😂😂😂😂😂
Ay Beyaz Abi Allah sizden razi olsun.gumleyime vesile oldunuz.
Uhud savasindan alsaydiniz
Bence çok kibar davrandı .. utandırmamak için hatırladım dedi
Okan çabalar aşırı tatlı ve iyi değil mi yaa ❤️😎
yooo ne alaka antipatik
lise arkadaşlarımıda sevmiyorum
Benzer çok yönümüz var kardrşim
Banane
@@yucelkose7331 jfjfjdir
Kardeş sakin ikinci yorumun 😄
Kardeş sen en iyisi sevdiklerini söyle daha kısa olur
Bende Beyaz'ın ilk okul arkadaşıyım dprpfjpdjfojrorjf
Okay cabalarin hakki cok yeniyor onu Tvde görmek istiyoruzzzz
İlkolkul arkadaşlıkları çok kutsal bişey.. ben çoğuyla takipleşiyorum hepsinide seviyorum 🥰😘
3:17 den sonra başlıyo asıl mevzu
ünlüler orda düşünsenize ben tanımıyorum dese :D
Demiş ya ak malo
Biz böyle şeylere ilkokulda gülerdik.
Adamsin cok seviyorum seni beyaz abi ya durmadan seyrediyorum supersin abi ya bruxselden selamlar EMIRDAGLI
Karantina günlerinde gezerken kadının Trakyalı ve yetmezmiş gibi Babaeski'li memleketlim çıkması.Güzel denk geldi valla bravo,alkışlıyorum.
6:13 hedef mikrofon
O değilde Sema çok tatlıymış
Derya dünya tatlısı bir insan yaa
07:22 Okan kizin adina utanma moduna giriyor:) hahaah
Kastamonulu arkadasim benim akrabam olabilir onun adida Mehmetti kardeside ahmek yillar once onlarin izini kaybettim Tahtakalede hediyelik esya dukkanlari vardi cok cok severdim ben onlari keske bulabilsem
Daha çok video lütfen
Bende görüşmek isterdim gerçekten.
Mehmet Erdem sanırım sınıfta hiç konuşmamış,yeni tanışmışlar
Beyaz Aşık oldu kıza 😂😂
Koca videoya sadece şu dakika için geliyorum mükemmel :DD 04:00
8:19 old father rezidansta kalıyomuş kız ahahahhahah
Bak bastim ve izledim. Allah askina bidaha ana ekranda görünmesin bu video.
Ne iş yapıyorsunuz?
-İstanbul’da yaşıyorum
4:28 arkadaş insan arkadaşını yanına alır çocuk kötü hissetti
Kast ajansindan gelmisler ne arkadaşı
@@fatmabolat8398 sen nerden biliyon ve gelirlerse gelsinler yinede onceden adam bilmiyordi yapması ayıp
Sen videoyu izledin mi 😌 eger izlemediysen videonun sonunda kast ajansindan geldiklerini söylüyor Beyaz.
Iyi gunler dilerim...
8. Dakikadan sonra izle anlicaksin
ben 3 ayrı okulda okudum ilkokulu :D hatırlamam zor sadece 5. sınıfı bilirim
Büyükşehir'in üniversite öğrencilerine çorba ikramı sürüyor
Final haftasında akşam çorba servisi
Antalya Büyükşehir Belediyesi, Akdeniz Üniversitesi öğrencilerinin sınav dönemlerinde düzenli ve sağlıklı beslenmelerini sağlamak, bütçelerine katkıda bulunmak amacıyla sabah ve akşam saatlerinde çorba ikramında bulunuyor. Büyükşehir Belediyesi ayrıca hastane, Sanayi Sitesi ve Toptancı Hal'de de her sabah vatandaşlara çorba servisi yapıyor.
gulmekden gozumden yaş geldi🤣
En son gelen kiz tam beyazin av listesinde belli :)
Bunu yapmasaydın be Beyazıt.
Olmadı bu!!!
Biz seni kurgusuz halinle sevdik.
Yoksa hepsi mi böyleydi?
Videoda hercaide oynayan kızda var sanki skdkd😂
Derya nin arkadaşı oyuncu
Olm okan cabalar spiderman rolundeki tom holland a benziyo mk .d
kimse kimseyi sevmiyo ama herkes herkesle samimi mk
2-3 gün sonra ilk okul arkadaşlarıma kavuşucam o yüzden geldim buraya
1 yıl geçmiş buluştunuz mu?
ya ben kimseyi sevmiyormuşum şimdi farkettim bu işte bir tuhaflık varmı ?
lan ahahahhsha
Ben utandim
belki adam memnun olmıyıcak ne diye çıkartıyosunuz karşısına çok vefa kaldıda sanki...
Kastamonu'da 23 Nisan yok
23 Ağustos ilkokulu var
Efsane saka olmus
Lisede ki arkadaşlarımı görsem geberirim
23 Nisan ilkokulu değil o 23 Ağustos ilkokulu
Tabi o zmnlar rtuk dolasmaya cikmis
Pipi olayı her erkek yaşamıştır 😂
Haberli olm daha 23 Nisan demeden şakaa diyo
Titsnik de kadın intihar etmek istedi edemedi ama onun dışında herkes öldü
kurdeleyi çıkarmışsın
Bu okan ahahahaahahahah kahkahalarida elektronik klavyeden gibi dügmeye basarsin hahahahahahahah
Ağlamanyanda ne bileyim
Nasil hatirlamiyorlarya
Bende hatırlamam illaki değişirler
Yaaaaaaw cast ajanstan hahahha
Gerzekçe hareketler beyazdan yine ulan allahtan ünlü değilimde boyle şeylere katlanmak zorunda kalmiyorum
9:08 Neye Niyet neye kısmet programı 🤔😂😂
ulan beyaz fırlamasın
kaçıncı bölüm bu okan için bütün bölümü izlemek istiyorum
Beyaz dibin düştu bi bağ hele
Ben aleti çocuk Ken en az 30 kere fermuar ima sıkıştırdım
Bizeneeeeee
@@resulorhan466 heee işte öyle
Ayhan Gezmez kaç cm
@@resulorhan466 kafan iyimi birader kaybol
Ayhan Gezmez haşmetliyi sevdirmek istemiyorsun demek
Ortadaki adamı tanıyım oyuncu sma kucuk
İlk okul arkadaşlarımi bulsam keşke ismini hatırladiklarimin soyadlarıni bilmediğimden hiç bir yerden bulamıyorum
Burak Gök biz 21 yıl sonra 17 arkadas whatsapp grubu yapdık • ve cok guzel oldu
@@ayferekici4613 birbirinizi nasıl buldunuz
@@burakgok5018 Birbirlerini bir medyum aracılığıyla bulmaları lazım yoksa imkansız
Tam yalan dunyadeki Acilayin Zertini tanamis gibi yapmasi gibi olmus
benim de aklıma bu geldi
kafalar atakana benziyor))
Anlamadım Şimdi gerçek mi yalan mı
Adam oyuncu ne bekliyorsunuz
Beyaz çok soğuk davranıyor
Bu ilk sahneye cikan oyuncu degilmi ya
Kim bu ve ne kadar ünlü
GIZZZZZZZZZZZZ😂😂😂😂😂😂
Seda akgülün sesine ne olmuş ya
Kankret sindirib vurub tulladilar e
Facebook Beyaz
Titanikte eski mısır Tanrısı RA'nin mumyası ve tabutu vardı bunun batması lanetle alakali
Mantıklı olabilir la
@@sametcankatilmis3655 Bu hikaye, paranormal hikayeler arasında belki de en iyi belgelendirilmiş olanıdır.
Bu sebeple günümüzde bile sebebi çözülememiş sırlar barındırır. Adına bulmacalardan aşina olduğumuz ve İsa'dan 1500 yıl önce yaşayan Mısırlı Prenses Amen-Ra öldükten sonra dönemin geleneklerine uygun olarak mumyalanmış ve tahta bir tabuta konmuştur.
Öldükten sonra Nil Nehri'nin kıyılarındaki El Uksur bölgesinin derinliklerinde bir mahzene gömülmüştür.
1890'ların sonunda bölgeyi ve kazı çalışmaları ziyaret eden 4 ingiliz'e, Amon-Ra'nın kalıntılarını ve mezarını satın alabilecekleri söylenir. Onlar da aralarında bir kura çekerler ve şanslı kişi binlerce sterlin ödeyerek tabutu satın alır ve geçici olarak kaldığı otele taşıtır. Bir kaç saat sonra adamı çöle doğru yürürken görürler ve bir daha geri gelmez. Kalan 3 adamdan birisi ise ertesi gün Mısırlı bir hizmetçi tarafından yanlışlıkla kolundan vurulur. Kolu o kadar parçalanmıştır ki zamanın tıbbi imkanları yarayı kapatmaya yetmemiş, kanamayı durduramayıp kolu kesmek zorunda kalmışlardır. Kalan iki kişiden biri ingiltere'ye döndüğünde tüm banka hesaplarının boşalmış olduğunu görür ve diğeri uzun süre farklı farklı hastalıklarla boğuşur. Bu hastalıklar yüzünden de işini kaybeder ve sokaklarda gezen evsiz biri olarak hayatına devam eder.
Hali hazırda ingiltere'de bulunan tabutu, yaşanan tüm bu talihsizliklere rağmen Londralı bir iş adamı satın alır. Kısa bir süre sonra adam ailesiyle birlikte bir trafik kazası geçirir ve birkaç gün sonra da evinde yangın çıkar. Tüm bu olaylardan sonra iş adamı, tabutu British Museum'a(ingiliz Müzesi) bağışlar. Tabut, bir kamyonetle müzeye götürülür. Müzenin bahçesine indirilmeye çalışılırken kamyonetin tekerleri geriye kayar ve kamyon devrilir. Tabut bu kazadan hiçbir hasar almamıştır. Sonrasında iki işçi, tabutu müzenin içinde koyulacağı yere taşırken işçilerden biri yere düşer ve bacağı kırılır. Diğer işçi ise sağlıksal hiçbir problemi olmamasına rağmen 2 gün sonra aniden ölür.
Amon-Ra'nın tabutu müze içine yerleştirildikten sonra da talihsizliklerin önü kesilmez. Müzenin gece bekçileri, içeriden çekiç darbesi ve hıçkırarak ağlama sesleri geldiğini söylerler. Bir gece Amon-Ra'nın tabutunun bulunduğu odadaki diğer eserler etrafa savrulur. Oda savaş alanına döner ve bu arbede sırasında gece bekçilerinden biri hayatını kaybeder. Artık bekçiler ve hatta temizlikçiler bile o odaya girmek istememektedir. Bu olaylar sonucunda artık tabutun sergilenmemesi gerektiğini düşünürler ve saklamak için bodrum katına indirirler. Bodruma indiren işçilerden biri aynı gün çok ciddi bir hastalığa yakalanır ve ertesi sabah da müze müdürü masasında ölü bulunur.
Olaylar bu haliyle artık gazetelere de düşmüştür. Bir gazeteci-fotoğrafçı, haberlerde kullanmak için müzeye gelip tabutun fotoğrafını çeker. Çektiği fotoğrafları tab ettirmek için evine gider. Aynı günün akşamında evinde ölü olarak bulunur. Fotoğrafları sonradan görenler ise tabutun yanında ağlamakta olan korkunç bir insan yüzü figürü bulunduğunu söyler.
Müze, artık bu olaylara bir son vermek ister ve tabutu özel bir koleksiyoncuya satar. Bu koleksiyoncunun da başına gelenler çok farklı değildir ve o da bu tabuttan kurtulmak için onu çatı katına koyup kilitler. Koleksiyoncu, medyumluk alanında ün kazanmış Madame Helena Blavatsky'i, evine davet eder. Madame, evde kötü niyetli varlıkların olup olmadığını araştırırken çatı katındaki tabutu bulur. Ev sahibi, şeytan kovma ayini yaparak evi arındırıp arındıramayacağını sorar ancak Madame Helena, bunun mümkün olmadığını, şeytan çıkarma ayini diye birşey olmadığını, kötü niyetli varlıkların bu yollarla kovulamayacağını söyler. Bunun üzerine koleksiyoncu tabutu müzeye iade etmek ister ancak müze geri almaz.
Tabutun elden ele gezdiği bu yıllar boyunca 20'den fazla insan zarar görmüştür. En sonunda, Amerikalı bir arkeolog ve satranç ustası William T. Stead yüklü miktarda para verip mumyayı daha detaylı inceleyip araştırmak için satın alır ve gemiyle
İngiltere'den, New York'a götürmek ister. Fakat, kötü şöhreti yüzünden mumyayı hiçbir gemi kabul etmez.. Ve sonunda büyük transatlantiğe gider ve gemiye almazlar diye korktuğundan, mumyayı Renault marka yeni bir otomobilin altına saklar! Ücretini öder ve gemiyle gönderilmesi için kargo bölümüne bırakır. Tabut 1912 Nisan'ında ingiltere'den New York'a doğru yola çıkar. Ne yazık ki gemi yolculuk sırasında buz dağlarına çarpıp, 14 Nisan 1912'de taşıdığı kargolar ve yaklaşık 1500 yolcusuyla birlikte sulara gömülür. Amon-Ra'nın tabutu da böylelikle okyanusun derinliklerine doğru yol alır.
Adam felaket gününden bir gün öncesine kadar kimseye gerçeği söylemez.
İşte bu gemi, hikayesini hepimizin defalarca dinlediği ünlü Titanic'tir.
@@sametcankatilmis3655 oku sonuna kadar gerçekten ozman hak.verirsin
Yazınızı okudum bilgi için teşekkür ederim.
Asla batmayacak bir gemi yapıyoruz dediler Allah şirk koşarcadına tanrı bile bunu batıramaz dediler Allah batırdı
Esek sakasi
Okan çabalar oyunculuk sıfır
Ya yazik yhaa
Okan hariç diğerleri hiç samimi değil 😀😀
12
büyük işsizlik örneği tebrik ederim.
RTÜK afk