Kur'an'ı Anlamak - Prof.Dr. Mehmet Okuyan

Поділитися
Вставка
  • Опубліковано 17 гру 2024

КОМЕНТАРІ • 198

  • @MeltemBerkantCOŞKUN
    @MeltemBerkantCOŞKUN 2 роки тому +68

    Bir Kur’an mealini okuduğumda ya da dinlediğimde bir de sizin bu güzel anlatımınızla içim huzurla doluyor… sayenizde ve Allah’ın yardımıyla eşim ve ben 40 yaşımızdan sonra Kur’an’ı araştırmaya ve anlamaya başladık, Allah’a hamdolsun ve Allah sizden razı olsun…sizin de açıkladığınız gibi anlaşılmayacak bir mesaj olmadığını gördük. Ayrıca öyle bir kitap ki her okuduğumuzda sanki o anki ruh halimize uygun cevaplar buluyoruz. Rabbim yüreği O’na dönük olan ve dileyen herkesi doğruluğa ulaştırıyor, bunu bizzat yaşadık. Allah hidayetimizde hepimizi daimi kılsın inşallah…

    • @turangenc3186
      @turangenc3186 2 роки тому +1

      PEYGAMBERİN SÖZLERİ
      Bazıları peygambere ait olduğu düşünülen sözler veya hadisler üzerinden ve ilk dönem neslin ve ehli ilim ve basiret sahiplerinin fikir, yorum ve düşünceleri paralelinde Kur'an-ı anlamaya, açıklamaya veya tefsir etmeye çalışmanın Kur'an'ı yetersiz bulmak, ona bir şeyler isnat etmek anlamına geleceğini öne sürerek böyle bir tutumu olumlu bulmadıklarını söylerler. Dolayısıyla bunlar Kur'an'ı sadece Kur'an ayetleriyle tefsir etmenin bir zorunluluk olduğunu ifade ederler. Oysa Kur'an ayetlerini peygamberin açıklaması, bazen gerektiğinde basiret sahibi müminlerin ayetler hakkında konuşması Kur'an'a bir şey isnad etmek anlamına gelmez. Aslında bu tutum insan olmanın bir gereğidir. Ayrıca bu Kur'an insana değer verir ve böylece onu uzaktan kumanda edilen mekanik bir alet yerine koymaz. Bu durum insanın da ilahi olanın gölgesinde basiret ve ferasetiyle bir şeyler söylemesi demektir ki bunda yadsınacak bir şey yoktur. Aksi durumda hiç kimsenin her hangi bir ayet konusunda tek bir söz söylemek gibi bir hakkı olamaz. Ayrıca kitabın ayetlerini açıklarken peygambere ait olduğu düşünülen bir söze veya basiret sahibi bir alimin verdiği bir örnekleme kitaba bir şey isnat olarak değerlendirmek rasyonel bir tutum değildir. Ne ki yüce Allah kullarının düşünmelerini, akledip hakikate boyun eğmelerini ister. Yani onları gökten idare edilen robot yerine koymaz. Peygamber de gökyüzünden sevk ve idare edilen mekanik bir alet değildir. Allah kullarının basiret ve ferasetlerine, akıllarına değer verir ve onlardan ayetler paralelinde akıl yürütmelerini ister. Peygamber salt kitabı getirdikten sinra hiç konuşmadan öylece kitabı insanlara bırakıp kendi köşesine çekilmiş değildir. O hem bir öğretmen, hem bir hoca, hem bir koca, hem bir devlet başkanı, hem bir tüccar, hem bir baba, hem bir aile tesisi, hem bir komutan olarak Kur'an ayetlerini hem açıklamış, hem de pratiğe koymuştur. Hem Hangi öğretmen, hangi hoca herhangi bir ders kitabını öğrenciye verip öylece öğrenciyi kitapla başbaşa bırakır da derste sessizce oturur? Bir öğretmenin veya bir hocanın ders kitabını farklı kelime ve kavramlar kullanarak, değişik örnekler ve ifadeler üzerinden açıklamaya çalışmasından daha doğal ne olabilir? Doğrusu bu olması gereken bir tutumdur. Kitapta yeterince örnekler olmasına rağmen herhangi bir hoca veya öğretmen tahtada onlarca örnekled verir, tahtaya onlarca cümle yazar. Ne var ki bu örnekler, bu cümleler kitabın ne aynısı ne de gayrısıdır. Şimdi tahtada hocanın verdiği örnekler veya tahtaya yazdığı cümleler üzerinden kitabın vermek istediği mesajı, dersi öğretmeye veya öğrenmeye çalışması neden kitaba bir şey isnad etmek olsun?

    • @turangenc3186
      @turangenc3186 2 роки тому

      MEAL KUR'AN DEĞİLDİR
      Hangi dilde olursa olsun 'meal', Kur'an ayetleriyle, ayetlerde geçen kelime, deyim ve terkiplerle kastedilen mananın bir mefhumudur. Yani, 'meal', meali yapan kişinin Kuran'dan anladığıdır. Bu noktada meali yapan kişi tarafından Kur'an ayetlerinin asıl maksat ve manaları doğru anlaşılabileceği gibi yanlış da anlaşılabilir. Dahası herhangi bir mealde Kur'an'da yer alan kelime ve deyimlerin mana ve mefhumu aynı olmayabilir. Dolayısıyla her meal, bir bakıma ayetlerdeki asıl mana ve maksadın kişilerin onlardan anladığına yani mefhumuna dayalı çeviriler olduğu için içlerinde hatalar ve yanlışlar barındırabilir. Bu yönüyle hangi dilde olursa olsun hiç bir meal ilahi mesajı olduğu gibi asıl manasıyla aktaramaz. İşte bu yüzden 'Türkçe Meal' denilebilir, lakin 'Türkçe Kur'an' denilemez. Hiç bir meal işte bu nedenle Kur'an'ın yerine ikame edilemez, Kur'an'ın yerine geçemez, onun Kur'an'ın veya ilahi vahyin bizatihi kendisi değildir, olamaz. Bu nedenle meal üzerinden fıkhi bir çıkarım yapılamaz, fıkıh oluşturulamaz, fıkhi bir hükme varılamaz. Dahası yeni iman etmiş birinin her ne kadar namazlarında geçici bir süre, yani Kuran'dan kolayına gelen bazı ayet ve süreleri ezberleyinceye kadar ayetlerin kendi dillerinde mealinden okunmasına bazı ulema ruhsat vermiş olsa bile bu noktada asıl olan namazlarda Kur'an ayetlerinin bizatihi indiği şekliyle kendisini okumaktır. (07 Mart 2021) mustafa kücük

    • @turangenc3186
      @turangenc3186 2 роки тому

      PEYGAMBERİN SÖZLERİ
      Bazıları peygambere ait olduğu düşünülen sözler veya hadisler üzerinden ve ilk dönem neslin ve ehli ilim ve basiret sahiplerinin fikir, yorum ve düşünceleri paralelinde Kur'an-ı anlamaya, açıklamaya veya tefsir etmeye çalışmanın Kur'an'ı yetersiz bulmak, ona bir şeyler isnat etmek anlamına geleceğini öne sürerek böyle bir tutumu olumlu bulmadıklarını söylerler. Dolayısıyla bunlar Kur'an'ı sadece Kur'an ayetleriyle tefsir etmenin bir zorunluluk olduğunu ifade ederler. Oysa Kur'an ayetlerini peygamberin açıklaması, bazen gerektiğinde basiret sahibi müminlerin ayetler hakkında konuşması Kur'an'a bir şey isnad etmek anlamına gelmez. Aslında bu tutum insan olmanın bir gereğidir. Ayrıca bu Kur'an insana değer verir ve böylece onu uzaktan kumanda edilen mekanik bir alet yerine koymaz. Bu durum insanın da ilahi olanın gölgesinde basiret ve ferasetiyle bir şeyler söylemesi demektir ki bunda yadsınacak bir şey yoktur. Aksi durumda hiç kimsenin her hangi bir ayet konusunda tek bir söz söylemek gibi bir hakkı olamaz. Ayrıca kitabın ayetlerini açıklarken peygambere ait olduğu düşünülen bir söze veya basiret sahibi bir alimin verdiği bir örnekleme kitaba bir şey isnat olarak değerlendirmek rasyonel bir tutum değildir. Ne ki yüce Allah kullarının düşünmelerini, akledip hakikate boyun eğmelerini ister. Yani onları gökten idare edilen robot yerine koymaz. Peygamber de gökyüzünden sevk ve idare edilen mekanik bir alet değildir. Allah kullarının basiret ve ferasetlerine, akıllarına değer verir ve onlardan ayetler paralelinde akıl yürütmelerini ister. Peygamber salt kitabı getirdikten sinra hiç konuşmadan öylece kitabı insanlara bırakıp kendi köşesine çekilmiş değildir. O hem bir öğretmen, hem bir hoca, hem bir koca, hem bir devlet başkanı, hem bir tüccar, hem bir baba, hem bir aile tesisi, hem bir komutan olarak Kur'an ayetlerini hem açıklamış, hem de pratiğe koymuştur. Hem Hangi öğretmen, hangi hoca herhangi bir ders kitabını öğrenciye verip öylece öğrenciyi kitapla başbaşa bırakır da derste sessizce oturur? Bir öğretmenin veya bir hocanın ders kitabını farklı kelime ve kavramlar kullanarak, değişik örnekler ve ifadeler üzerinden açıklamaya çalışmasından daha doğal ne olabilir? Doğrusu bu olması gereken bir tutumdur. Kitapta yeterince örnekler olmasına rağmen herhangi bir hoca veya öğretmen tahtada onlarca örnekled verir, tahtaya onlarca cümle yazar. Ne var ki bu örnekler, bu cümleler kitabın ne aynısı ne de gayrısıdır. Şimdi tahtada hocanın verdiği örnekler veya tahtaya yazdığı cümleler üzerinden kitabın vermek istediği mesajı, dersi öğretmeye veya öğrenmeye çalışması neden kitaba bir şey isnad etmek olsun?

    • @MeltemBerkantCOŞKUN
      @MeltemBerkantCOŞKUN 2 роки тому +9

      Sayın Turan Genç, Mustafa Küçük adlı şahıstan alıntı yapmışsınız tamam ama biz elbette Kur’an’ın aslının mealleriyle tam manasıyla açıklanamayacağının bilincindeyiz. Bir de şöyle düşünün, Arapça bilmeyen insanlar bu mealler olmadan Allah’ın bize ulaştırmak istediği mesaja nasıl vakıf olacaklar? Arapçaya hakim birileri tercüme edecek ki tam karşılığı olmasa da en azından yakın anlamlarını öğrenip kulluğunu yerine getirebilme çabasına girişsinler. Sevgili peygamberimiz ve diğer sevgili tüm peygamberler bu güne dek gelen ayetleri muhtemelen kendi dillerinden başka dil konuşan insanlara da tebliğ etmişlerdi. O zaman da tam karşılığıyla çevrilememiştir muhtemelen. Allah’ın insanlık tarihinden itibaren gönderdiği her ayet tüm insanlığa gönderilmiştir…haşa Allah her kulunun farklı dil konuştuğunu bilmiyor mu? Biz sağduyumuza güvenip ve Allah’a sığınıp bizi en doğruya ulaştırması için O’na yalvarırız da o bizim yalvarışlarınızı, içten dualarımızı duyup bize cevap verir ki bunun O’ndan gelen bir cevap olduğunu iliklerimizde hissederiz, zira Kaf Sûresi 16-17. ayetlerde Allah bize şahdamarımızdan daha yakın olduğunu belirtiyor…umarım bu ayetin de doğru tercüme edilmediğini düşünmüyorsunuzdur. Kısaca biz inançsızken, yanlış bir yola sapmışken rabbim bu yolun yanlış olduğunu bize gösterdi ve bu Kur’an meali vasıtasıyla oldu hamdolsun Allah’a! Namazlarımızı Arapça olarak ifa ediyoruz Allah’a şükür, yakın anlamlarını öğrenerek ve aklımızdan geçirerek… Allah’ın ibadetlerimizi ve dualarımızı kabul eylemesi dileğiyle inşallah! Bunu da yalnızca rabbim bilir, biz elimizden geleni yapmaya gayret gösterelim gerisi O’nun takdiri… Allah’ın selamı üzerinize olsun

    • @tayfunbereketli5687
      @tayfunbereketli5687 2 роки тому +1

      Biz insana, anne ve babasına çok iyi davranmasını öğütledik. Annesi onu güçlükle taşıdı ve onu güçlükle bıraktı. Onun taşınması ve ayrılması otuz aydır. Nihayet olgunluk çağına ulaştığı ve kırk yaşını* tamamladığında: "Rabbim! Bana, anne ve babama verdiğin nimetlere karşı, şükretmede ve Sen'in hoşnut olacağın iyi ve doğru işleri yapmada beni başarılı yap. Ve soyuma da düzgün ve düzeltici olmayı nasip et. Kuşkusuz ben, Sana yöneldim. Ve kuşkusuz ben, Sana teslim olanlardanım." dedi.46/15.

  • @yahyakose293
    @yahyakose293 2 роки тому +29

    Sayenizde içimiz dışımız Kur'an oldu hocam. Biz sizden razıyız Rabbim de razı olsun inşallah.

    • @turangenc3186
      @turangenc3186 2 роки тому +1

      PEYGAMBERİN SÖZLERİ
      Bazıları peygambere ait olduğu düşünülen sözler veya hadisler üzerinden ve ilk dönem neslin ve ehli ilim ve basiret sahiplerinin fikir, yorum ve düşünceleri paralelinde Kur'an-ı anlamaya, açıklamaya veya tefsir etmeye çalışmanın Kur'an'ı yetersiz bulmak, ona bir şeyler isnat etmek anlamına geleceğini öne sürerek böyle bir tutumu olumlu bulmadıklarını söylerler. Dolayısıyla bunlar Kur'an'ı sadece Kur'an ayetleriyle tefsir etmenin bir zorunluluk olduğunu ifade ederler. Oysa Kur'an ayetlerini peygamberin açıklaması, bazen gerektiğinde basiret sahibi müminlerin ayetler hakkında konuşması Kur'an'a bir şey isnad etmek anlamına gelmez. Aslında bu tutum insan olmanın bir gereğidir. Ayrıca bu Kur'an insana değer verir ve böylece onu uzaktan kumanda edilen mekanik bir alet yerine koymaz. Bu durum insanın da ilahi olanın gölgesinde basiret ve ferasetiyle bir şeyler söylemesi demektir ki bunda yadsınacak bir şey yoktur. Aksi durumda hiç kimsenin her hangi bir ayet konusunda tek bir söz söylemek gibi bir hakkı olamaz. Ayrıca kitabın ayetlerini açıklarken peygambere ait olduğu düşünülen bir söze veya basiret sahibi bir alimin verdiği bir örnekleme kitaba bir şey isnat olarak değerlendirmek rasyonel bir tutum değildir. Ne ki yüce Allah kullarının düşünmelerini, akledip hakikate boyun eğmelerini ister. Yani onları gökten idare edilen robot yerine koymaz. Peygamber de gökyüzünden sevk ve idare edilen mekanik bir alet değildir. Allah kullarının basiret ve ferasetlerine, akıllarına değer verir ve onlardan ayetler paralelinde akıl yürütmelerini ister. Peygamber salt kitabı getirdikten sinra hiç konuşmadan öylece kitabı insanlara bırakıp kendi köşesine çekilmiş değildir. O hem bir öğretmen, hem bir hoca, hem bir koca, hem bir devlet başkanı, hem bir tüccar, hem bir baba, hem bir aile tesisi, hem bir komutan olarak Kur'an ayetlerini hem açıklamış, hem de pratiğe koymuştur. Hem Hangi öğretmen, hangi hoca herhangi bir ders kitabını öğrenciye verip öylece öğrenciyi kitapla başbaşa bırakır da derste sessizce oturur? Bir öğretmenin veya bir hocanın ders kitabını farklı kelime ve kavramlar kullanarak, değişik örnekler ve ifadeler üzerinden açıklamaya çalışmasından daha doğal ne olabilir? Doğrusu bu olması gereken bir tutumdur. Kitapta yeterince örnekler olmasına rağmen herhangi bir hoca veya öğretmen tahtada onlarca örnekled verir, tahtaya onlarca cümle yazar. Ne var ki bu örnekler, bu cümleler kitabın ne aynısı ne de gayrısıdır. Şimdi tahtada hocanın verdiği örnekler veya tahtaya yazdığı cümleler üzerinden kitabın vermek istediği mesajı, dersi öğretmeye veya öğrenmeye çalışması neden kitaba bir şey isnad etmek olsun?

  • @elvanyldz8506
    @elvanyldz8506 2 роки тому +23

    Hocam size saygım sonsuz
    Sayenizde kitabımızı dinimizi dünyamızı ve ahiretimizi en iyi şekilde anladım. Allahım sizden razı olsun
    Cennetiyle mükafatlandırsın

    • @turangenc3186
      @turangenc3186 2 роки тому

      PEYGAMBERİN SÖZLERİ
      Bazıları peygambere ait olduğu düşünülen sözler veya hadisler üzerinden ve ilk dönem neslin ve ehli ilim ve basiret sahiplerinin fikir, yorum ve düşünceleri paralelinde Kur'an-ı anlamaya, açıklamaya veya tefsir etmeye çalışmanın Kur'an'ı yetersiz bulmak, ona bir şeyler isnat etmek anlamına geleceğini öne sürerek böyle bir tutumu olumlu bulmadıklarını söylerler. Dolayısıyla bunlar Kur'an'ı sadece Kur'an ayetleriyle tefsir etmenin bir zorunluluk olduğunu ifade ederler. Oysa Kur'an ayetlerini peygamberin açıklaması, bazen gerektiğinde basiret sahibi müminlerin ayetler hakkında konuşması Kur'an'a bir şey isnad etmek anlamına gelmez. Aslında bu tutum insan olmanın bir gereğidir. Ayrıca bu Kur'an insana değer verir ve böylece onu uzaktan kumanda edilen mekanik bir alet yerine koymaz. Bu durum insanın da ilahi olanın gölgesinde basiret ve ferasetiyle bir şeyler söylemesi demektir ki bunda yadsınacak bir şey yoktur. Aksi durumda hiç kimsenin her hangi bir ayet konusunda tek bir söz söylemek gibi bir hakkı olamaz. Ayrıca kitabın ayetlerini açıklarken peygambere ait olduğu düşünülen bir söze veya basiret sahibi bir alimin verdiği bir örnekleme kitaba bir şey isnat olarak değerlendirmek rasyonel bir tutum değildir. Ne ki yüce Allah kullarının düşünmelerini, akledip hakikate boyun eğmelerini ister. Yani onları gökten idare edilen robot yerine koymaz. Peygamber de gökyüzünden sevk ve idare edilen mekanik bir alet değildir. Allah kullarının basiret ve ferasetlerine, akıllarına değer verir ve onlardan ayetler paralelinde akıl yürütmelerini ister. Peygamber salt kitabı getirdikten sinra hiç konuşmadan öylece kitabı insanlara bırakıp kendi köşesine çekilmiş değildir. O hem bir öğretmen, hem bir hoca, hem bir koca, hem bir devlet başkanı, hem bir tüccar, hem bir baba, hem bir aile tesisi, hem bir komutan olarak Kur'an ayetlerini hem açıklamış, hem de pratiğe koymuştur. Hem Hangi öğretmen, hangi hoca herhangi bir ders kitabını öğrenciye verip öylece öğrenciyi kitapla başbaşa bırakır da derste sessizce oturur? Bir öğretmenin veya bir hocanın ders kitabını farklı kelime ve kavramlar kullanarak, değişik örnekler ve ifadeler üzerinden açıklamaya çalışmasından daha doğal ne olabilir? Doğrusu bu olması gereken bir tutumdur. Kitapta yeterince örnekler olmasına rağmen herhangi bir hoca veya öğretmen tahtada onlarca örnekled verir, tahtaya onlarca cümle yazar. Ne var ki bu örnekler, bu cümleler kitabın ne aynısı ne de gayrısıdır. Şimdi tahtada hocanın verdiği örnekler veya tahtaya yazdığı cümleler üzerinden kitabın vermek istediği mesajı, dersi öğretmeye veya öğrenmeye çalışması neden kitaba bir şey isnad etmek olsun?

  • @dincersuray7996
    @dincersuray7996 2 роки тому +15

    Allah senin gibi yiğitlerin sayısını artırsın inşallah.Bahsettiginiz kuran sözlüğü heycan uyandırdı hocam .

  • @abdurrahmanguner4768
    @abdurrahmanguner4768 2 роки тому +15

    Hocamın konuştuğu için söylüyorum kuran okadar güzel çekici okumaya başladığın zaman elinden biirakamazsın her gece kalkıyorum bir cüz okuyorum mealle birlikte o saati sevinçle bekliyorum başka bir kitap olsa o çekiciliği bulamassin hocama ALLAH selametini versin. Teşekkür ederim.

    • @SU59.
      @SU59. 2 роки тому +1

      Bir de Tefsir okumaya başlayın, hiç bırakamazsınız. Kur'an sizin hayatınızın rehberi oluyor. Mehmet Okuyan Hocamın 30 ciltlik tefsiri henüz çıkmadı, ama BAYRAKTAR BAYRAKLI HOCANIN 21 ciltlik YENİ BİR ANLAYIŞIN IŞIĞINDA KUR'AN TEFSİRİ VAR. Onu okumamak İslama gönül vermiş olanlar için kayıptır, Kur'anı Kur'an la açıklıyor. İslama yürekten gönül vermiş bütün mü'min kardeşlerime tavsiye ederim. Çünkü benim dünya görüşüm, hayata bakış açım değişti. Bu yolda Allah yar ve yardımcınız olsun, Allah zihin açıklığı versin, Rabbim yolunuzu, yönünüzü açık etsin, daha çok okuma isteği versin inşallah

    • @abdurrahmanguner4768
      @abdurrahmanguner4768 2 роки тому +1

      ELMALILI HAMDİ YAZARIN KURAN TEFSİRİ Nİ İNDİRDİM FAKAT İÇİNE ÇOK HADİS RİVAYET KARIŞTIRMIŞLAR . ÖRNEK VERECEK OLURSAK İSRA SÜERESİNİN TEFSİRİNİ OKUDUM AKLA HAYALE GELMEYECEK ŞEYLER YAZMIŞLAR BURADA YAZSAM ÇOK UZUN SÜRER. MEHMET OKUYAN HOCAM IN DEDİĞİ GİBİ ADETLE İBADET OLMAZ İBADETLE ÂDET OLMAZ ALLAH BİZİ DOĞRULARLA GARK EYLESİN İNŞALLAH.

    • @turangenc3186
      @turangenc3186 2 роки тому +2

      PEYGAMBERİN SÖZLERİ
      Bazıları peygambere ait olduğu düşünülen sözler veya hadisler üzerinden ve ilk dönem neslin ve ehli ilim ve basiret sahiplerinin fikir, yorum ve düşünceleri paralelinde Kur'an-ı anlamaya, açıklamaya veya tefsir etmeye çalışmanın Kur'an'ı yetersiz bulmak, ona bir şeyler isnat etmek anlamına geleceğini öne sürerek böyle bir tutumu olumlu bulmadıklarını söylerler. Dolayısıyla bunlar Kur'an'ı sadece Kur'an ayetleriyle tefsir etmenin bir zorunluluk olduğunu ifade ederler. Oysa Kur'an ayetlerini peygamberin açıklaması, bazen gerektiğinde basiret sahibi müminlerin ayetler hakkında konuşması Kur'an'a bir şey isnad etmek anlamına gelmez. Aslında bu tutum insan olmanın bir gereğidir. Ayrıca bu Kur'an insana değer verir ve böylece onu uzaktan kumanda edilen mekanik bir alet yerine koymaz. Bu durum insanın da ilahi olanın gölgesinde basiret ve ferasetiyle bir şeyler söylemesi demektir ki bunda yadsınacak bir şey yoktur. Aksi durumda hiç kimsenin her hangi bir ayet konusunda tek bir söz söylemek gibi bir hakkı olamaz. Ayrıca kitabın ayetlerini açıklarken peygambere ait olduğu düşünülen bir söze veya basiret sahibi bir alimin verdiği bir örnekleme kitaba bir şey isnat olarak değerlendirmek rasyonel bir tutum değildir. Ne ki yüce Allah kullarının düşünmelerini, akledip hakikate boyun eğmelerini ister. Yani onları gökten idare edilen robot yerine koymaz. Peygamber de gökyüzünden sevk ve idare edilen mekanik bir alet değildir. Allah kullarının basiret ve ferasetlerine, akıllarına değer verir ve onlardan ayetler paralelinde akıl yürütmelerini ister. Peygamber salt kitabı getirdikten sinra hiç konuşmadan öylece kitabı insanlara bırakıp kendi köşesine çekilmiş değildir. O hem bir öğretmen, hem bir hoca, hem bir koca, hem bir devlet başkanı, hem bir tüccar, hem bir baba, hem bir aile tesisi, hem bir komutan olarak Kur'an ayetlerini hem açıklamış, hem de pratiğe koymuştur. Hem Hangi öğretmen, hangi hoca herhangi bir ders kitabını öğrenciye verip öylece öğrenciyi kitapla başbaşa bırakır da derste sessizce oturur? Bir öğretmenin veya bir hocanın ders kitabını farklı kelime ve kavramlar kullanarak, değişik örnekler ve ifadeler üzerinden açıklamaya çalışmasından daha doğal ne olabilir? Doğrusu bu olması gereken bir tutumdur. Kitapta yeterince örnekler olmasına rağmen herhangi bir hoca veya öğretmen tahtada onlarca örnekled verir, tahtaya onlarca cümle yazar. Ne var ki bu örnekler, bu cümleler kitabın ne aynısı ne de gayrısıdır. Şimdi tahtada hocanın verdiği örnekler veya tahtaya yazdığı cümleler üzerinden kitabın vermek istediği mesajı, dersi öğretmeye veya öğrenmeye çalışması neden kitaba bir şey isnad etmek olsun?

    • @Kamalcı
      @Kamalcı 2 роки тому

      @@SU59. niye tefsir okusunki kuran bize yeter okuruz anlarız tefsirede gerek yok m.okuysnada

    • @SU59.
      @SU59. 2 роки тому +1

      @@Kamalcı Arap dilini biliyorsanız mesele değil, bilmeyenler için meal ve tefsir okumak gerekir. Anlamadan okumanın insana ne faydası olabilir.. Kur'anı anlayıp hayatımıza geçirebilmek ,onu yaşayabilmek için Türkçe yazılı ve sözlü anlatımlara ihtiyacımız var. Birden fazla meal ve tefsiri karşılaştırmalı okumak daha faydalıdır görüşündeyim. İnsanlar okumadıkları veya anlamını bilmeden okudukları için bir çok yanlış yapıyor. Allah bizleri okuyan, araştıran, öğrenen,düşünen, ilim ve irfan sahibi kullarından eylesin inşallah

  • @mainhesap3885
    @mainhesap3885 2 роки тому +4

    Programı sunan insan gerçekten konuyu konuşmaya meraklı, diksiyonu düzgün , işini güzel yapan birisi. Çok güzel program olmuş

  • @haceresfendiyar5513
    @haceresfendiyar5513 2 роки тому +9

    Bu kadar güzel anlatilamazdi hocam insanlarin hep gözardı ettigi şeyleri siz üstüne basa basa anlatiyosunuz Allah razi olsun bütün sohbetleriniz çok keyifli

  • @yaseminberk1393
    @yaseminberk1393 2 роки тому +4

    Hocam siz konuşunca içimiz huzur dolu oluyor sizi daha çok görmek istiyoruz tv de Allah razı olsun sizden

  • @bulentben747
    @bulentben747 2 роки тому +23

    Hocam Ramazan ayı için heyecanlıyız umarım her gece sizin programınızla sahur yapmak nasip olur inşallah 😃

    • @turangenc3186
      @turangenc3186 2 роки тому

      PEYGAMBERİN SÖZLERİ
      Bazıları peygambere ait olduğu düşünülen sözler veya hadisler üzerinden ve ilk dönem neslin ve ehli ilim ve basiret sahiplerinin fikir, yorum ve düşünceleri paralelinde Kur'an-ı anlamaya, açıklamaya veya tefsir etmeye çalışmanın Kur'an'ı yetersiz bulmak, ona bir şeyler isnat etmek anlamına geleceğini öne sürerek böyle bir tutumu olumlu bulmadıklarını söylerler. Dolayısıyla bunlar Kur'an'ı sadece Kur'an ayetleriyle tefsir etmenin bir zorunluluk olduğunu ifade ederler. Oysa Kur'an ayetlerini peygamberin açıklaması, bazen gerektiğinde basiret sahibi müminlerin ayetler hakkında konuşması Kur'an'a bir şey isnad etmek anlamına gelmez. Aslında bu tutum insan olmanın bir gereğidir. Ayrıca bu Kur'an insana değer verir ve böylece onu uzaktan kumanda edilen mekanik bir alet yerine koymaz. Bu durum insanın da ilahi olanın gölgesinde basiret ve ferasetiyle bir şeyler söylemesi demektir ki bunda yadsınacak bir şey yoktur. Aksi durumda hiç kimsenin her hangi bir ayet konusunda tek bir söz söylemek gibi bir hakkı olamaz. Ayrıca kitabın ayetlerini açıklarken peygambere ait olduğu düşünülen bir söze veya basiret sahibi bir alimin verdiği bir örnekleme kitaba bir şey isnat olarak değerlendirmek rasyonel bir tutum değildir. Ne ki yüce Allah kullarının düşünmelerini, akledip hakikate boyun eğmelerini ister. Yani onları gökten idare edilen robot yerine koymaz. Peygamber de gökyüzünden sevk ve idare edilen mekanik bir alet değildir. Allah kullarının basiret ve ferasetlerine, akıllarına değer verir ve onlardan ayetler paralelinde akıl yürütmelerini ister. Peygamber salt kitabı getirdikten sinra hiç konuşmadan öylece kitabı insanlara bırakıp kendi köşesine çekilmiş değildir. O hem bir öğretmen, hem bir hoca, hem bir koca, hem bir devlet başkanı, hem bir tüccar, hem bir baba, hem bir aile tesisi, hem bir komutan olarak Kur'an ayetlerini hem açıklamış, hem de pratiğe koymuştur. Hem Hangi öğretmen, hangi hoca herhangi bir ders kitabını öğrenciye verip öylece öğrenciyi kitapla başbaşa bırakır da derste sessizce oturur? Bir öğretmenin veya bir hocanın ders kitabını farklı kelime ve kavramlar kullanarak, değişik örnekler ve ifadeler üzerinden açıklamaya çalışmasından daha doğal ne olabilir? Doğrusu bu olması gereken bir tutumdur. Kitapta yeterince örnekler olmasına rağmen herhangi bir hoca veya öğretmen tahtada onlarca örnekled verir, tahtaya onlarca cümle yazar. Ne var ki bu örnekler, bu cümleler kitabın ne aynısı ne de gayrısıdır. Şimdi tahtada hocanın verdiği örnekler veya tahtaya yazdığı cümleler üzerinden kitabın vermek istediği mesajı, dersi öğretmeye veya öğrenmeye çalışması neden kitaba bir şey isnad etmek olsun?

    • @fatmasavas4378
      @fatmasavas4378 2 роки тому

      Lk5

    • @fatmasavas4378
      @fatmasavas4378 2 роки тому +1

      Aciklamalariniz icin tesekkur ederim Allah sizden razi olsun

  • @aliosmankaracan1916
    @aliosmankaracan1916 2 роки тому +13

    Sizinle müslüman oldum hocam, Allah sizden razi olsun, daha once baska bir dinde olduğumu cok gec anladim... İyi ki varsiniz, iyi ki tanidim sizi. Varolun hep.

    • @turangenc3186
      @turangenc3186 2 роки тому

      PEYGAMBERİN SÖZLERİ
      Bazıları peygambere ait olduğu düşünülen sözler veya hadisler üzerinden ve ilk dönem neslin ve ehli ilim ve basiret sahiplerinin fikir, yorum ve düşünceleri paralelinde Kur'an-ı anlamaya, açıklamaya veya tefsir etmeye çalışmanın Kur'an'ı yetersiz bulmak, ona bir şeyler isnat etmek anlamına geleceğini öne sürerek böyle bir tutumu olumlu bulmadıklarını söylerler. Dolayısıyla bunlar Kur'an'ı sadece Kur'an ayetleriyle tefsir etmenin bir zorunluluk olduğunu ifade ederler. Oysa Kur'an ayetlerini peygamberin açıklaması, bazen gerektiğinde basiret sahibi müminlerin ayetler hakkında konuşması Kur'an'a bir şey isnad etmek anlamına gelmez. Aslında bu tutum insan olmanın bir gereğidir. Ayrıca bu Kur'an insana değer verir ve böylece onu uzaktan kumanda edilen mekanik bir alet yerine koymaz. Bu durum insanın da ilahi olanın gölgesinde basiret ve ferasetiyle bir şeyler söylemesi demektir ki bunda yadsınacak bir şey yoktur. Aksi durumda hiç kimsenin her hangi bir ayet konusunda tek bir söz söylemek gibi bir hakkı olamaz. Ayrıca kitabın ayetlerini açıklarken peygambere ait olduğu düşünülen bir söze veya basiret sahibi bir alimin verdiği bir örnekleme kitaba bir şey isnat olarak değerlendirmek rasyonel bir tutum değildir. Ne ki yüce Allah kullarının düşünmelerini, akledip hakikate boyun eğmelerini ister. Yani onları gökten idare edilen robot yerine koymaz. Peygamber de gökyüzünden sevk ve idare edilen mekanik bir alet değildir. Allah kullarının basiret ve ferasetlerine, akıllarına değer verir ve onlardan ayetler paralelinde akıl yürütmelerini ister. Peygamber salt kitabı getirdikten sinra hiç konuşmadan öylece kitabı insanlara bırakıp kendi köşesine çekilmiş değildir. O hem bir öğretmen, hem bir hoca, hem bir koca, hem bir devlet başkanı, hem bir tüccar, hem bir baba, hem bir aile tesisi, hem bir komutan olarak Kur'an ayetlerini hem açıklamış, hem de pratiğe koymuştur. Hem Hangi öğretmen, hangi hoca herhangi bir ders kitabını öğrenciye verip öylece öğrenciyi kitapla başbaşa bırakır da derste sessizce oturur? Bir öğretmenin veya bir hocanın ders kitabını farklı kelime ve kavramlar kullanarak, değişik örnekler ve ifadeler üzerinden açıklamaya çalışmasından daha doğal ne olabilir? Doğrusu bu olması gereken bir tutumdur. Kitapta yeterince örnekler olmasına rağmen herhangi bir hoca veya öğretmen tahtada onlarca örnekled verir, tahtaya onlarca cümle yazar. Ne var ki bu örnekler, bu cümleler kitabın ne aynısı ne de gayrısıdır. Şimdi tahtada hocanın verdiği örnekler veya tahtaya yazdığı cümleler üzerinden kitabın vermek istediği mesajı, dersi öğretmeye veya öğrenmeye çalışması neden kitaba bir şey isnad etmek olsun?

  • @resadzeynalov9565
    @resadzeynalov9565 2 роки тому +4

    Azərbaycandan Türkiyəyə salamlar...

  • @feyzaakcal8764
    @feyzaakcal8764 2 роки тому +10

    Ya hocam gibi güzel anlatamiyorlar bu bir Allah vergisi ömrü uzun olsun her seviyedeki anlaya biliyor okadar çok şey öğrendik ki kuranla ilgili ilimler aslında herkes hayran bir sürü arabça giramerde kaçırdıklarımızı öğrendik Allah razı olsun kimbilir tefsirlerine ne ilimler yazmiş🤲👏

  • @emilzeynalov621
    @emilzeynalov621 2 роки тому +14

    Hocam sizi dinlemek çok huzur veriyor. Allah sizi korusun.

  • @adgsbl6953
    @adgsbl6953 2 роки тому +2

    Her zaman ki gibi muhteşem bir anlatım Allah razı olsun hocam sizden . 🤲 keşke tüm hocalar sizin gibi olsa.

  • @hilalsadak1755
    @hilalsadak1755 2 роки тому +5

    Kuran kapağını hiç açmayana okumayana anlamaya çalışmayana pek tabii zor gelir malesef.Allah razi olsun hocam

  • @abdulkadirsenturk1457
    @abdulkadirsenturk1457 2 роки тому +5

    Hocam ben. Kırk yıldır Kur'an okuyorum.arapca .ama bir adım ilerlemedim.cahil kaldım.ama anlamını okumaya başladım . çok Şükür anlamadığım bir yok .vede çok güzel huzurluyum.temiz olmak şartıyla abdessiz okuyabilirsiniz. Hocam Rabbim sizden sonsuz razı olsun konuşmalarınızdan çok faydalanıyoruz çok teşekkür ederim.bunun sorumlusu diyanettir.cuma günleri vaazlarda imamlar cemaate kuranı anladığınız dilden okuyun.öğüt alın.diye söylemiyorlar.temiz olmak şartıyla abdessiz okuyabilirsiniz.Allah hesabını onlardan sorsun.

    • @adgsbl6953
      @adgsbl6953 2 роки тому

      Illaki sorulacaktır
      Keşke camilerde böyle konuşulsa kuran anlatılsa

  • @haka426
    @haka426 2 роки тому +16

    Allah razı olsun hocam sizden. Halkın daha da bilinçlenmesi için sizi daha fazla tv ve diğer proğramlarda görmek istiyoruz.

    • @turangenc3186
      @turangenc3186 2 роки тому

      PEYGAMBERİN SÖZLERİ
      Bazıları peygambere ait olduğu düşünülen sözler veya hadisler üzerinden ve ilk dönem neslin ve ehli ilim ve basiret sahiplerinin fikir, yorum ve düşünceleri paralelinde Kur'an-ı anlamaya, açıklamaya veya tefsir etmeye çalışmanın Kur'an'ı yetersiz bulmak, ona bir şeyler isnat etmek anlamına geleceğini öne sürerek böyle bir tutumu olumlu bulmadıklarını söylerler. Dolayısıyla bunlar Kur'an'ı sadece Kur'an ayetleriyle tefsir etmenin bir zorunluluk olduğunu ifade ederler. Oysa Kur'an ayetlerini peygamberin açıklaması, bazen gerektiğinde basiret sahibi müminlerin ayetler hakkında konuşması Kur'an'a bir şey isnad etmek anlamına gelmez. Aslında bu tutum insan olmanın bir gereğidir. Ayrıca bu Kur'an insana değer verir ve böylece onu uzaktan kumanda edilen mekanik bir alet yerine koymaz. Bu durum insanın da ilahi olanın gölgesinde basiret ve ferasetiyle bir şeyler söylemesi demektir ki bunda yadsınacak bir şey yoktur. Aksi durumda hiç kimsenin her hangi bir ayet konusunda tek bir söz söylemek gibi bir hakkı olamaz. Ayrıca kitabın ayetlerini açıklarken peygambere ait olduğu düşünülen bir söze veya basiret sahibi bir alimin verdiği bir örnekleme kitaba bir şey isnat olarak değerlendirmek rasyonel bir tutum değildir. Ne ki yüce Allah kullarının düşünmelerini, akledip hakikate boyun eğmelerini ister. Yani onları gökten idare edilen robot yerine koymaz. Peygamber de gökyüzünden sevk ve idare edilen mekanik bir alet değildir. Allah kullarının basiret ve ferasetlerine, akıllarına değer verir ve onlardan ayetler paralelinde akıl yürütmelerini ister. Peygamber salt kitabı getirdikten sinra hiç konuşmadan öylece kitabı insanlara bırakıp kendi köşesine çekilmiş değildir. O hem bir öğretmen, hem bir hoca, hem bir koca, hem bir devlet başkanı, hem bir tüccar, hem bir baba, hem bir aile tesisi, hem bir komutan olarak Kur'an ayetlerini hem açıklamış, hem de pratiğe koymuştur. Hem Hangi öğretmen, hangi hoca herhangi bir ders kitabını öğrenciye verip öylece öğrenciyi kitapla başbaşa bırakır da derste sessizce oturur? Bir öğretmenin veya bir hocanın ders kitabını farklı kelime ve kavramlar kullanarak, değişik örnekler ve ifadeler üzerinden açıklamaya çalışmasından daha doğal ne olabilir? Doğrusu bu olması gereken bir tutumdur. Kitapta yeterince örnekler olmasına rağmen herhangi bir hoca veya öğretmen tahtada onlarca örnekled verir, tahtaya onlarca cümle yazar. Ne var ki bu örnekler, bu cümleler kitabın ne aynısı ne de gayrısıdır. Şimdi tahtada hocanın verdiği örnekler veya tahtaya yazdığı cümleler üzerinden kitabın vermek istediği mesajı, dersi öğretmeye veya öğrenmeye çalışması neden kitaba bir şey isnad etmek olsun?

  •  2 роки тому +6

    Maşallah subhanallah HAYATA OKUNACAK HAYATA DOKUNACAK ne de güzel mükemmel bir izahat..Siz de bu asrın KONUŞAN KUR'AN'ısınız Hocam☝️İzledik, dinledik ve faydalandık ağzınıza sağlık✋

  • @ozdenozlu6596
    @ozdenozlu6596 2 роки тому +15

    Allah razı olsun sayın hocam. Bu kadar net anlatılamaz:) Genç arkadaşımız da çok iyi yetişmiş maşallah.

    • @turangenc3186
      @turangenc3186 2 роки тому +1

      PEYGAMBERİN SÖZLERİ
      Bazıları peygambere ait olduğu düşünülen sözler veya hadisler üzerinden ve ilk dönem neslin ve ehli ilim ve basiret sahiplerinin fikir, yorum ve düşünceleri paralelinde Kur'an-ı anlamaya, açıklamaya veya tefsir etmeye çalışmanın Kur'an'ı yetersiz bulmak, ona bir şeyler isnat etmek anlamına geleceğini öne sürerek böyle bir tutumu olumlu bulmadıklarını söylerler. Dolayısıyla bunlar Kur'an'ı sadece Kur'an ayetleriyle tefsir etmenin bir zorunluluk olduğunu ifade ederler. Oysa Kur'an ayetlerini peygamberin açıklaması, bazen gerektiğinde basiret sahibi müminlerin ayetler hakkında konuşması Kur'an'a bir şey isnad etmek anlamına gelmez. Aslında bu tutum insan olmanın bir gereğidir. Ayrıca bu Kur'an insana değer verir ve böylece onu uzaktan kumanda edilen mekanik bir alet yerine koymaz. Bu durum insanın da ilahi olanın gölgesinde basiret ve ferasetiyle bir şeyler söylemesi demektir ki bunda yadsınacak bir şey yoktur. Aksi durumda hiç kimsenin her hangi bir ayet konusunda tek bir söz söylemek gibi bir hakkı olamaz. Ayrıca kitabın ayetlerini açıklarken peygambere ait olduğu düşünülen bir söze veya basiret sahibi bir alimin verdiği bir örnekleme kitaba bir şey isnat olarak değerlendirmek rasyonel bir tutum değildir. Ne ki yüce Allah kullarının düşünmelerini, akledip hakikate boyun eğmelerini ister. Yani onları gökten idare edilen robot yerine koymaz. Peygamber de gökyüzünden sevk ve idare edilen mekanik bir alet değildir. Allah kullarının basiret ve ferasetlerine, akıllarına değer verir ve onlardan ayetler paralelinde akıl yürütmelerini ister. Peygamber salt kitabı getirdikten sinra hiç konuşmadan öylece kitabı insanlara bırakıp kendi köşesine çekilmiş değildir. O hem bir öğretmen, hem bir hoca, hem bir koca, hem bir devlet başkanı, hem bir tüccar, hem bir baba, hem bir aile tesisi, hem bir komutan olarak Kur'an ayetlerini hem açıklamış, hem de pratiğe koymuştur. Hem Hangi öğretmen, hangi hoca herhangi bir ders kitabını öğrenciye verip öylece öğrenciyi kitapla başbaşa bırakır da derste sessizce oturur? Bir öğretmenin veya bir hocanın ders kitabını farklı kelime ve kavramlar kullanarak, değişik örnekler ve ifadeler üzerinden açıklamaya çalışmasından daha doğal ne olabilir? Doğrusu bu olması gereken bir tutumdur. Kitapta yeterince örnekler olmasına rağmen herhangi bir hoca veya öğretmen tahtada onlarca örnekled verir, tahtaya onlarca cümle yazar. Ne var ki bu örnekler, bu cümleler kitabın ne aynısı ne de gayrısıdır. Şimdi tahtada hocanın verdiği örnekler veya tahtaya yazdığı cümleler üzerinden kitabın vermek istediği mesajı, dersi öğretmeye veya öğrenmeye çalışması neden kitaba bir şey isnad etmek olsun?

  • @ozgesarman3306
    @ozgesarman3306 2 роки тому +2

    Mehmet Hoca'm çok teşekkür ederim. Bunu hep yazıyorum ama öyle bir güzel yol açtınız ki sürekli söylemek istiyorum. Sayenizde, Kur'an'a bakış açım, anlama ve yorumlama şeklim o kadar değişti ki... Yanlış yaptığım ve bildiğim ne çok varmış. Kur'an'ı anlayarak okuyunca birbiriyle ilişkilendirerek okuyunca bunu öyle güzel görmeye bailadım ki... Emin olun, çok dua ediyorum size. Siz iyi ki o otobüste bir yabancı ile konuşup eksiklerinizi görüp bu alana yönelmişsiniz. Siz anlatmıştınız bunu bir videonuzda. Ben de evladıma dosdoğru bildiklerimi öğretmeye çalışıyorum. Bir de anlatımınızın akıcılığı muazzam. Esprili ve güler yüzlü omanız da cabası. Gerçekten çok teşekkür ederim. Aydınlanmama vesile olduğunuz için... Saygılar, sevgiler...

  • @sevalbilgic2363
    @sevalbilgic2363 2 роки тому +8

    Emeğinize yüreğinize sağlık Allah sizlerden razı olsun. Rabbim sizlere sağlıklı uzun ömürler versin inşallah Allah'a emanet olun

  • @aysearslan2461
    @aysearslan2461 2 роки тому +9

    Allah razı olsun hocam👍👍

  • @halitsk-to7iz
    @halitsk-to7iz Рік тому

    Yüce Rabbim sizleri her türlü belalardan kötülüklerden ve kazalardan korusun.
    Vermiş olduğunuz bilgiler ışığında gönüllere nur saçıyorsunuz.
    Yüce Mevlam sizlere meva cenneti ve cemaliyle şereflendirsin.

  • @sorgulamaksucvegunahdegil2261
    @sorgulamaksucvegunahdegil2261 2 роки тому +7

    Selam sana olsun Mehmet okuyan

  • @hulyaipek66
    @hulyaipek66 2 роки тому +7

    Hocam sizi cokkk özlüyoruz

  • @mehmetocel1773
    @mehmetocel1773 2 роки тому +11

    Hocam Allah sizlerden razı olsun.Sizler sayesinde indirilmiş dini öğreniyoruz.

    • @turangenc3186
      @turangenc3186 2 роки тому

      PEYGAMBERİN SÖZLERİ
      Bazıları peygambere ait olduğu düşünülen sözler veya hadisler üzerinden ve ilk dönem neslin ve ehli ilim ve basiret sahiplerinin fikir, yorum ve düşünceleri paralelinde Kur'an-ı anlamaya, açıklamaya veya tefsir etmeye çalışmanın Kur'an'ı yetersiz bulmak, ona bir şeyler isnat etmek anlamına geleceğini öne sürerek böyle bir tutumu olumlu bulmadıklarını söylerler. Dolayısıyla bunlar Kur'an'ı sadece Kur'an ayetleriyle tefsir etmenin bir zorunluluk olduğunu ifade ederler. Oysa Kur'an ayetlerini peygamberin açıklaması, bazen gerektiğinde basiret sahibi müminlerin ayetler hakkında konuşması Kur'an'a bir şey isnad etmek anlamına gelmez. Aslında bu tutum insan olmanın bir gereğidir. Ayrıca bu Kur'an insana değer verir ve böylece onu uzaktan kumanda edilen mekanik bir alet yerine koymaz. Bu durum insanın da ilahi olanın gölgesinde basiret ve ferasetiyle bir şeyler söylemesi demektir ki bunda yadsınacak bir şey yoktur. Aksi durumda hiç kimsenin her hangi bir ayet konusunda tek bir söz söylemek gibi bir hakkı olamaz. Ayrıca kitabın ayetlerini açıklarken peygambere ait olduğu düşünülen bir söze veya basiret sahibi bir alimin verdiği bir örnekleme kitaba bir şey isnat olarak değerlendirmek rasyonel bir tutum değildir. Ne ki yüce Allah kullarının düşünmelerini, akledip hakikate boyun eğmelerini ister. Yani onları gökten idare edilen robot yerine koymaz. Peygamber de gökyüzünden sevk ve idare edilen mekanik bir alet değildir. Allah kullarının basiret ve ferasetlerine, akıllarına değer verir ve onlardan ayetler paralelinde akıl yürütmelerini ister. Peygamber salt kitabı getirdikten sinra hiç konuşmadan öylece kitabı insanlara bırakıp kendi köşesine çekilmiş değildir. O hem bir öğretmen, hem bir hoca, hem bir koca, hem bir devlet başkanı, hem bir tüccar, hem bir baba, hem bir aile tesisi, hem bir komutan olarak Kur'an ayetlerini hem açıklamış, hem de pratiğe koymuştur. Hem Hangi öğretmen, hangi hoca herhangi bir ders kitabını öğrenciye verip öylece öğrenciyi kitapla başbaşa bırakır da derste sessizce oturur? Bir öğretmenin veya bir hocanın ders kitabını farklı kelime ve kavramlar kullanarak, değişik örnekler ve ifadeler üzerinden açıklamaya çalışmasından daha doğal ne olabilir? Doğrusu bu olması gereken bir tutumdur. Kitapta yeterince örnekler olmasına rağmen herhangi bir hoca veya öğretmen tahtada onlarca örnekled verir, tahtaya onlarca cümle yazar. Ne var ki bu örnekler, bu cümleler kitabın ne aynısı ne de gayrısıdır. Şimdi tahtada hocanın verdiği örnekler veya tahtaya yazdığı cümleler üzerinden kitabın vermek istediği mesajı, dersi öğretmeye veya öğrenmeye çalışması neden kitaba bir şey isnad etmek olsun?

  • @malibaba1975
    @malibaba1975 2 роки тому +2

    Muhteşem bir konu seçmişsiniz. Hocam Allah sizden razı olsun sayenizde hurafelerden arınıyor müslümanlar.

  • @Sabir-st6ol
    @Sabir-st6ol 2 роки тому +9

    Salamunaleykum. Allahutala yardimcin ve yardimcimiz olsun.Amin

  • @SU59.
    @SU59. 2 роки тому +5

    Hocam Allah sizden ve sizin gibi Kur'anı Kur'an ile anlatan açıklayan hocalarımızdan razı olsun, bizleri sizin salih ameliniz olarak ahirette karşınıza çıkarsın, sizleri yetiştiren anne ve babalarınızdan da Allah razı olsun inşallah.MEHMET HOCAM TEFSİRİNİZİN ÇIKMASINI SABIRLA BEKLİYORUZ, ALLAH OKUMAYI NASİP ETSİN İNŞALLAH 🤲🤲AMİİİN 🤲🤲🙋‍♀️

    • @turangenc3186
      @turangenc3186 2 роки тому

      PEYGAMBERİN SÖZLERİ
      Bazıları peygambere ait olduğu düşünülen sözler veya hadisler üzerinden ve ilk dönem neslin ve ehli ilim ve basiret sahiplerinin fikir, yorum ve düşünceleri paralelinde Kur'an-ı anlamaya, açıklamaya veya tefsir etmeye çalışmanın Kur'an'ı yetersiz bulmak, ona bir şeyler isnat etmek anlamına geleceğini öne sürerek böyle bir tutumu olumlu bulmadıklarını söylerler. Dolayısıyla bunlar Kur'an'ı sadece Kur'an ayetleriyle tefsir etmenin bir zorunluluk olduğunu ifade ederler. Oysa Kur'an ayetlerini peygamberin açıklaması, bazen gerektiğinde basiret sahibi müminlerin ayetler hakkında konuşması Kur'an'a bir şey isnad etmek anlamına gelmez. Aslında bu tutum insan olmanın bir gereğidir. Ayrıca bu Kur'an insana değer verir ve böylece onu uzaktan kumanda edilen mekanik bir alet yerine koymaz. Bu durum insanın da ilahi olanın gölgesinde basiret ve ferasetiyle bir şeyler söylemesi demektir ki bunda yadsınacak bir şey yoktur. Aksi durumda hiç kimsenin her hangi bir ayet konusunda tek bir söz söylemek gibi bir hakkı olamaz. Ayrıca kitabın ayetlerini açıklarken peygambere ait olduğu düşünülen bir söze veya basiret sahibi bir alimin verdiği bir örnekleme kitaba bir şey isnat olarak değerlendirmek rasyonel bir tutum değildir. Ne ki yüce Allah kullarının düşünmelerini, akledip hakikate boyun eğmelerini ister. Yani onları gökten idare edilen robot yerine koymaz. Peygamber de gökyüzünden sevk ve idare edilen mekanik bir alet değildir. Allah kullarının basiret ve ferasetlerine, akıllarına değer verir ve onlardan ayetler paralelinde akıl yürütmelerini ister. Peygamber salt kitabı getirdikten sinra hiç konuşmadan öylece kitabı insanlara bırakıp kendi köşesine çekilmiş değildir. O hem bir öğretmen, hem bir hoca, hem bir koca, hem bir devlet başkanı, hem bir tüccar, hem bir baba, hem bir aile tesisi, hem bir komutan olarak Kur'an ayetlerini hem açıklamış, hem de pratiğe koymuştur. Hem Hangi öğretmen, hangi hoca herhangi bir ders kitabını öğrenciye verip öylece öğrenciyi kitapla başbaşa bırakır da derste sessizce oturur? Bir öğretmenin veya bir hocanın ders kitabını farklı kelime ve kavramlar kullanarak, değişik örnekler ve ifadeler üzerinden açıklamaya çalışmasından daha doğal ne olabilir? Doğrusu bu olması gereken bir tutumdur. Kitapta yeterince örnekler olmasına rağmen herhangi bir hoca veya öğretmen tahtada onlarca örnekled verir, tahtaya onlarca cümle yazar. Ne var ki bu örnekler, bu cümleler kitabın ne aynısı ne de gayrısıdır. Şimdi tahtada hocanın verdiği örnekler veya tahtaya yazdığı cümleler üzerinden kitabın vermek istediği mesajı, dersi öğretmeye veya öğrenmeye çalışması neden kitaba bir şey isnad etmek olsun?

  • @hamitdokumac8694
    @hamitdokumac8694 2 роки тому +1

    Hocam size karşi hic güzel duygular beslemiyordum .lakin kuran i kerim i okumaya baslayinca Allah çaldigim kapiyi acti ve nasil buyuk bir gaflet icinde olduğumuzu anladim cok.sukur.sifre kuran i anlayara okumak tir.özur dilerim hakkinizi helal edin !

  • @asrsuresi4434
    @asrsuresi4434 2 роки тому +4

    ALLAH yar ve yardımçınız olsun hocam

  • @gkarataseng
    @gkarataseng 2 роки тому +10

    Teşekkürler hocam, Allah razı olsun 🙏🙏🙏

    • @turangenc3186
      @turangenc3186 2 роки тому

      PEYGAMBERİN SÖZLERİ
      Bazıları peygambere ait olduğu düşünülen sözler veya hadisler üzerinden ve ilk dönem neslin ve ehli ilim ve basiret sahiplerinin fikir, yorum ve düşünceleri paralelinde Kur'an-ı anlamaya, açıklamaya veya tefsir etmeye çalışmanın Kur'an'ı yetersiz bulmak, ona bir şeyler isnat etmek anlamına geleceğini öne sürerek böyle bir tutumu olumlu bulmadıklarını söylerler. Dolayısıyla bunlar Kur'an'ı sadece Kur'an ayetleriyle tefsir etmenin bir zorunluluk olduğunu ifade ederler. Oysa Kur'an ayetlerini peygamberin açıklaması, bazen gerektiğinde basiret sahibi müminlerin ayetler hakkında konuşması Kur'an'a bir şey isnad etmek anlamına gelmez. Aslında bu tutum insan olmanın bir gereğidir. Ayrıca bu Kur'an insana değer verir ve böylece onu uzaktan kumanda edilen mekanik bir alet yerine koymaz. Bu durum insanın da ilahi olanın gölgesinde basiret ve ferasetiyle bir şeyler söylemesi demektir ki bunda yadsınacak bir şey yoktur. Aksi durumda hiç kimsenin her hangi bir ayet konusunda tek bir söz söylemek gibi bir hakkı olamaz. Ayrıca kitabın ayetlerini açıklarken peygambere ait olduğu düşünülen bir söze veya basiret sahibi bir alimin verdiği bir örnekleme kitaba bir şey isnat olarak değerlendirmek rasyonel bir tutum değildir. Ne ki yüce Allah kullarının düşünmelerini, akledip hakikate boyun eğmelerini ister. Yani onları gökten idare edilen robot yerine koymaz. Peygamber de gökyüzünden sevk ve idare edilen mekanik bir alet değildir. Allah kullarının basiret ve ferasetlerine, akıllarına değer verir ve onlardan ayetler paralelinde akıl yürütmelerini ister. Peygamber salt kitabı getirdikten sinra hiç konuşmadan öylece kitabı insanlara bırakıp kendi köşesine çekilmiş değildir. O hem bir öğretmen, hem bir hoca, hem bir koca, hem bir devlet başkanı, hem bir tüccar, hem bir baba, hem bir aile tesisi, hem bir komutan olarak Kur'an ayetlerini hem açıklamış, hem de pratiğe koymuştur. Hem Hangi öğretmen, hangi hoca herhangi bir ders kitabını öğrenciye verip öylece öğrenciyi kitapla başbaşa bırakır da derste sessizce oturur? Bir öğretmenin veya bir hocanın ders kitabını farklı kelime ve kavramlar kullanarak, değişik örnekler ve ifadeler üzerinden açıklamaya çalışmasından daha doğal ne olabilir? Doğrusu bu olması gereken bir tutumdur. Kitapta yeterince örnekler olmasına rağmen herhangi bir hoca veya öğretmen tahtada onlarca örnekled verir, tahtaya onlarca cümle yazar. Ne var ki bu örnekler, bu cümleler kitabın ne aynısı ne de gayrısıdır. Şimdi tahtada hocanın verdiği örnekler veya tahtaya yazdığı cümleler üzerinden kitabın vermek istediği mesajı, dersi öğretmeye veya öğrenmeye çalışması neden kitaba bir şey isnad etmek olsun?

  • @bilginberk
    @bilginberk 2 роки тому +2

    Allah razı olsun harika bir program olmuş Mehmet hocamız gerçekleri anlatarak bizleri aydınlatıyor.hurafelerden kurtarıyor teşekkürler iyiki varsınız

  • @sekanaslan2103
    @sekanaslan2103 2 роки тому +2

    Rabb'im sizlerden razı olsun inşallah hocam.

  • @daliaygun4002
    @daliaygun4002 2 роки тому +12

    İlim bilim adamı hocam allah cc ömürler versin 👏🇹🇷🇹🇷🇹🇷👍🌻

  • @mirisagcabedi5831
    @mirisagcabedi5831 2 роки тому +1

    Azarbaycandan Salamlar MEHMET HOCANI cok seviyorum[Ehlibeyit]

  • @adgsbl6953
    @adgsbl6953 2 роки тому +2

    O yeşil rengide çok sevdim hoş durmuş 😊

  • @hikmetcanbaz2566
    @hikmetcanbaz2566 2 роки тому +1

    Sa ferasetle feresin bakisi cok uyumlu ve anlasilir aciklayici geldi etimoloji manaya bazen damga vuruyor Allah razı olsun

  • @aliimanov9146
    @aliimanov9146 2 роки тому +2

    Salam Allah razi olsun .Mehmet hoca kuran adina sizden cok sey oyrendim Allah razi olsun

  • @huseyinyildizli3462
    @huseyinyildizli3462 2 роки тому +4

    amenna ve saddakna amin insaallah Hocam Allah razı olsun sizden Hocam Rabbim yolunuzu açık etsin insaallah Hocam

  • @aydin67100
    @aydin67100 2 роки тому +5

    Kurandan konuşan hocalarımıza selam olsun

    • @turangenc3186
      @turangenc3186 2 роки тому

      PEYGAMBERİN SÖZLERİ
      Bazıları peygambere ait olduğu düşünülen sözler veya hadisler üzerinden ve ilk dönem neslin ve ehli ilim ve basiret sahiplerinin fikir, yorum ve düşünceleri paralelinde Kur'an-ı anlamaya, açıklamaya veya tefsir etmeye çalışmanın Kur'an'ı yetersiz bulmak, ona bir şeyler isnat etmek anlamına geleceğini öne sürerek böyle bir tutumu olumlu bulmadıklarını söylerler. Dolayısıyla bunlar Kur'an'ı sadece Kur'an ayetleriyle tefsir etmenin bir zorunluluk olduğunu ifade ederler. Oysa Kur'an ayetlerini peygamberin açıklaması, bazen gerektiğinde basiret sahibi müminlerin ayetler hakkında konuşması Kur'an'a bir şey isnad etmek anlamına gelmez. Aslında bu tutum insan olmanın bir gereğidir. Ayrıca bu Kur'an insana değer verir ve böylece onu uzaktan kumanda edilen mekanik bir alet yerine koymaz. Bu durum insanın da ilahi olanın gölgesinde basiret ve ferasetiyle bir şeyler söylemesi demektir ki bunda yadsınacak bir şey yoktur. Aksi durumda hiç kimsenin her hangi bir ayet konusunda tek bir söz söylemek gibi bir hakkı olamaz. Ayrıca kitabın ayetlerini açıklarken peygambere ait olduğu düşünülen bir söze veya basiret sahibi bir alimin verdiği bir örnekleme kitaba bir şey isnat olarak değerlendirmek rasyonel bir tutum değildir. Ne ki yüce Allah kullarının düşünmelerini, akledip hakikate boyun eğmelerini ister. Yani onları gökten idare edilen robot yerine koymaz. Peygamber de gökyüzünden sevk ve idare edilen mekanik bir alet değildir. Allah kullarının basiret ve ferasetlerine, akıllarına değer verir ve onlardan ayetler paralelinde akıl yürütmelerini ister. Peygamber salt kitabı getirdikten sinra hiç konuşmadan öylece kitabı insanlara bırakıp kendi köşesine çekilmiş değildir. O hem bir öğretmen, hem bir hoca, hem bir koca, hem bir devlet başkanı, hem bir tüccar, hem bir baba, hem bir aile tesisi, hem bir komutan olarak Kur'an ayetlerini hem açıklamış, hem de pratiğe koymuştur. Hem Hangi öğretmen, hangi hoca herhangi bir ders kitabını öğrenciye verip öylece öğrenciyi kitapla başbaşa bırakır da derste sessizce oturur? Bir öğretmenin veya bir hocanın ders kitabını farklı kelime ve kavramlar kullanarak, değişik örnekler ve ifadeler üzerinden açıklamaya çalışmasından daha doğal ne olabilir? Doğrusu bu olması gereken bir tutumdur. Kitapta yeterince örnekler olmasına rağmen herhangi bir hoca veya öğretmen tahtada onlarca örnekled verir, tahtaya onlarca cümle yazar. Ne var ki bu örnekler, bu cümleler kitabın ne aynısı ne de gayrısıdır. Şimdi tahtada hocanın verdiği örnekler veya tahtaya yazdığı cümleler üzerinden kitabın vermek istediği mesajı, dersi öğretmeye veya öğrenmeye çalışması neden kitaba bir şey isnad etmek olsun?

  • @harungunes8917
    @harungunes8917 Рік тому

    Kuran ile iletişimi mizi ömür boyu korumasak şeytan peşimizi bırakmaz
    Kuran deyince Akan sular durmalı
    En çok saygı duyduğum şey

  • @malkocoglutarkan1912
    @malkocoglutarkan1912 2 роки тому +4

    Allah razı olsun hocam.

  • @Bukkynindünyası
    @Bukkynindünyası 2 роки тому +2

    YÜCE ALLAH İÇİN ÇOK SEVİYORUM SİZİ HOCAM RABBİM SİZDEN RAZI OLSUN 🤲🤲🤲❤❤🇹🇷🇹🇷🇹🇷

  • @huseyinsonyildiz1221
    @huseyinsonyildiz1221 Рік тому +1

    Hocalarım süpersiniz, Allah sizlerden de bizlerden de razı olsun, Ufkumuz açıyorsun değerli Mehmet Hocam. Maalesef İslam Ülkelerinin durumuna baktığımızda milyonlarca, milyarlarca müslümanın Allah'ın Nuru ile bakmadığı net ortada hepimiz hep birlikte nerdeyse rezillikler içindeyiz, bırakın feraseti, burnumuzun ucunu göremiyoruz. Çok az inandığı hadislerden biri olan bu Hadis güzel ama uygulayan yok.

  • @hacimustafaersozlu5001
    @hacimustafaersozlu5001 2 роки тому +2

    ALLAH razı olsun.

  • @asrsuresi138
    @asrsuresi138 2 роки тому +5

    ALLAH sizdən razı olsun hocam

  • @irem-bt8kf
    @irem-bt8kf 2 роки тому +7

    Rabbim Kuranın ışığında her türlü hurafeden ayrılmış olarak dini tam yaşayan, en düzgün biçimde aktaran, vicdanı temiz aklı temiz, Rabbimizin bize bahşettiği kuran ahlakını layıkıyla yaşayan insanların sayısını arttırsın güçlü kılsın, birlik versin.

  • @aysetarbal3345
    @aysetarbal3345 Рік тому

    Allah razı olsun hocam ölüye deyil diriye geldiğini anladım sayende anladığım kadar kana kana allahım razı olsun inşallah.

  • @denkstduoderglaubstdu9843
    @denkstduoderglaubstdu9843 2 роки тому +2

    Allah razı olsun 🤲

  • @Nehirtasdemir750
    @Nehirtasdemir750 2 роки тому +7

    Allah razi olsun sizden hocam

    • @turangenc3186
      @turangenc3186 2 роки тому

      PEYGAMBERİN SÖZLERİ
      Bazıları peygambere ait olduğu düşünülen sözler veya hadisler üzerinden ve ilk dönem neslin ve ehli ilim ve basiret sahiplerinin fikir, yorum ve düşünceleri paralelinde Kur'an-ı anlamaya, açıklamaya veya tefsir etmeye çalışmanın Kur'an'ı yetersiz bulmak, ona bir şeyler isnat etmek anlamına geleceğini öne sürerek böyle bir tutumu olumlu bulmadıklarını söylerler. Dolayısıyla bunlar Kur'an'ı sadece Kur'an ayetleriyle tefsir etmenin bir zorunluluk olduğunu ifade ederler. Oysa Kur'an ayetlerini peygamberin açıklaması, bazen gerektiğinde basiret sahibi müminlerin ayetler hakkında konuşması Kur'an'a bir şey isnad etmek anlamına gelmez. Aslında bu tutum insan olmanın bir gereğidir. Ayrıca bu Kur'an insana değer verir ve böylece onu uzaktan kumanda edilen mekanik bir alet yerine koymaz. Bu durum insanın da ilahi olanın gölgesinde basiret ve ferasetiyle bir şeyler söylemesi demektir ki bunda yadsınacak bir şey yoktur. Aksi durumda hiç kimsenin her hangi bir ayet konusunda tek bir söz söylemek gibi bir hakkı olamaz. Ayrıca kitabın ayetlerini açıklarken peygambere ait olduğu düşünülen bir söze veya basiret sahibi bir alimin verdiği bir örnekleme kitaba bir şey isnat olarak değerlendirmek rasyonel bir tutum değildir. Ne ki yüce Allah kullarının düşünmelerini, akledip hakikate boyun eğmelerini ister. Yani onları gökten idare edilen robot yerine koymaz. Peygamber de gökyüzünden sevk ve idare edilen mekanik bir alet değildir. Allah kullarının basiret ve ferasetlerine, akıllarına değer verir ve onlardan ayetler paralelinde akıl yürütmelerini ister. Peygamber salt kitabı getirdikten sinra hiç konuşmadan öylece kitabı insanlara bırakıp kendi köşesine çekilmiş değildir. O hem bir öğretmen, hem bir hoca, hem bir koca, hem bir devlet başkanı, hem bir tüccar, hem bir baba, hem bir aile tesisi, hem bir komutan olarak Kur'an ayetlerini hem açıklamış, hem de pratiğe koymuştur. Hem Hangi öğretmen, hangi hoca herhangi bir ders kitabını öğrenciye verip öylece öğrenciyi kitapla başbaşa bırakır da derste sessizce oturur? Bir öğretmenin veya bir hocanın ders kitabını farklı kelime ve kavramlar kullanarak, değişik örnekler ve ifadeler üzerinden açıklamaya çalışmasından daha doğal ne olabilir? Doğrusu bu olması gereken bir tutumdur. Kitapta yeterince örnekler olmasına rağmen herhangi bir hoca veya öğretmen tahtada onlarca örnekled verir, tahtaya onlarca cümle yazar. Ne var ki bu örnekler, bu cümleler kitabın ne aynısı ne de gayrısıdır. Şimdi tahtada hocanın verdiği örnekler veya tahtaya yazdığı cümleler üzerinden kitabın vermek istediği mesajı, dersi öğretmeye veya öğrenmeye çalışması neden kitaba bir şey isnad etmek olsun?

  • @gadirgadirov3566
    @gadirgadirov3566 2 роки тому +1

    ALLAH SIZE UZUN SAGLAM OMUR VERSIN INSALLAH

  • @filizertekin4992
    @filizertekin4992 2 роки тому +3

    Allah razı olsun hocam

  • @hakanbuvet9466
    @hakanbuvet9466 Рік тому

    mehmet hocama kurana hizmet etmekten dolayi rabbim yüzüne nasilda nur vermis Allahin kuranda yigit kullarim vardir buyurdugu kullardan birisin benim dusuncem butun programlarini dinledim cunku

  • @gokhansimsek9741
    @gokhansimsek9741 2 роки тому +2

    Hocam sizi çok seviyorum iyiki varsınız

  • @metinokutan6324
    @metinokutan6324 2 роки тому +1

    Allah razı olsun değerli hocam...

  • @zuhalcubukcu9581
    @zuhalcubukcu9581 2 роки тому +1

    Sağ olasın Çok teşekkürler hocam

  • @harungunes8917
    @harungunes8917 Рік тому +1

    Karadeniz lilerin bazıları Allah'ı Daha çok sever
    Sebebi ise her yer yem yeşil her zaman yani kuran da cennet de öyle ondan dolayı Mehmet hocamız haklı 👏😀

  • @srfbaxsov8173
    @srfbaxsov8173 2 роки тому +2

    Salam əleykum əziz hocam ben sizin çıxışınıza heyran.Sizin Azərbaycana gələcəyinizi istəyirəm.Azərbaycanda çıxış etməyinizi xahiş edirəm.Allah sizi korusun.

  • @nihayetalbayrak928
    @nihayetalbayrak928 2 роки тому +6

    Özledik sizi. Hocam

    • @turangenc3186
      @turangenc3186 2 роки тому

      PEYGAMBERİN SÖZLERİ
      Bazıları peygambere ait olduğu düşünülen sözler veya hadisler üzerinden ve ilk dönem neslin ve ehli ilim ve basiret sahiplerinin fikir, yorum ve düşünceleri paralelinde Kur'an-ı anlamaya, açıklamaya veya tefsir etmeye çalışmanın Kur'an'ı yetersiz bulmak, ona bir şeyler isnat etmek anlamına geleceğini öne sürerek böyle bir tutumu olumlu bulmadıklarını söylerler. Dolayısıyla bunlar Kur'an'ı sadece Kur'an ayetleriyle tefsir etmenin bir zorunluluk olduğunu ifade ederler. Oysa Kur'an ayetlerini peygamberin açıklaması, bazen gerektiğinde basiret sahibi müminlerin ayetler hakkında konuşması Kur'an'a bir şey isnad etmek anlamına gelmez. Aslında bu tutum insan olmanın bir gereğidir. Ayrıca bu Kur'an insana değer verir ve böylece onu uzaktan kumanda edilen mekanik bir alet yerine koymaz. Bu durum insanın da ilahi olanın gölgesinde basiret ve ferasetiyle bir şeyler söylemesi demektir ki bunda yadsınacak bir şey yoktur. Aksi durumda hiç kimsenin her hangi bir ayet konusunda tek bir söz söylemek gibi bir hakkı olamaz. Ayrıca kitabın ayetlerini açıklarken peygambere ait olduğu düşünülen bir söze veya basiret sahibi bir alimin verdiği bir örnekleme kitaba bir şey isnat olarak değerlendirmek rasyonel bir tutum değildir. Ne ki yüce Allah kullarının düşünmelerini, akledip hakikate boyun eğmelerini ister. Yani onları gökten idare edilen robot yerine koymaz. Peygamber de gökyüzünden sevk ve idare edilen mekanik bir alet değildir. Allah kullarının basiret ve ferasetlerine, akıllarına değer verir ve onlardan ayetler paralelinde akıl yürütmelerini ister. Peygamber salt kitabı getirdikten sinra hiç konuşmadan öylece kitabı insanlara bırakıp kendi köşesine çekilmiş değildir. O hem bir öğretmen, hem bir hoca, hem bir koca, hem bir devlet başkanı, hem bir tüccar, hem bir baba, hem bir aile tesisi, hem bir komutan olarak Kur'an ayetlerini hem açıklamış, hem de pratiğe koymuştur. Hem Hangi öğretmen, hangi hoca herhangi bir ders kitabını öğrenciye verip öylece öğrenciyi kitapla başbaşa bırakır da derste sessizce oturur? Bir öğretmenin veya bir hocanın ders kitabını farklı kelime ve kavramlar kullanarak, değişik örnekler ve ifadeler üzerinden açıklamaya çalışmasından daha doğal ne olabilir? Doğrusu bu olması gereken bir tutumdur. Kitapta yeterince örnekler olmasına rağmen herhangi bir hoca veya öğretmen tahtada onlarca örnekled verir, tahtaya onlarca cümle yazar. Ne var ki bu örnekler, bu cümleler kitabın ne aynısı ne de gayrısıdır. Şimdi tahtada hocanın verdiği örnekler veya tahtaya yazdığı cümleler üzerinden kitabın vermek istediği mesajı, dersi öğretmeye veya öğrenmeye çalışması neden kitaba bir şey isnad etmek olsun?

  • @АйгюнГулиева-ф3й
    @АйгюнГулиева-ф3й 2 роки тому +8

    Nur yüzlu Hocam. Sükü Kavuwdurana.

    • @turangenc3186
      @turangenc3186 2 роки тому

      PEYGAMBERİN SÖZLERİ
      Bazıları peygambere ait olduğu düşünülen sözler veya hadisler üzerinden ve ilk dönem neslin ve ehli ilim ve basiret sahiplerinin fikir, yorum ve düşünceleri paralelinde Kur'an-ı anlamaya, açıklamaya veya tefsir etmeye çalışmanın Kur'an'ı yetersiz bulmak, ona bir şeyler isnat etmek anlamına geleceğini öne sürerek böyle bir tutumu olumlu bulmadıklarını söylerler. Dolayısıyla bunlar Kur'an'ı sadece Kur'an ayetleriyle tefsir etmenin bir zorunluluk olduğunu ifade ederler. Oysa Kur'an ayetlerini peygamberin açıklaması, bazen gerektiğinde basiret sahibi müminlerin ayetler hakkında konuşması Kur'an'a bir şey isnad etmek anlamına gelmez. Aslında bu tutum insan olmanın bir gereğidir. Ayrıca bu Kur'an insana değer verir ve böylece onu uzaktan kumanda edilen mekanik bir alet yerine koymaz. Bu durum insanın da ilahi olanın gölgesinde basiret ve ferasetiyle bir şeyler söylemesi demektir ki bunda yadsınacak bir şey yoktur. Aksi durumda hiç kimsenin her hangi bir ayet konusunda tek bir söz söylemek gibi bir hakkı olamaz. Ayrıca kitabın ayetlerini açıklarken peygambere ait olduğu düşünülen bir söze veya basiret sahibi bir alimin verdiği bir örnekleme kitaba bir şey isnat olarak değerlendirmek rasyonel bir tutum değildir. Ne ki yüce Allah kullarının düşünmelerini, akledip hakikate boyun eğmelerini ister. Yani onları gökten idare edilen robot yerine koymaz. Peygamber de gökyüzünden sevk ve idare edilen mekanik bir alet değildir. Allah kullarının basiret ve ferasetlerine, akıllarına değer verir ve onlardan ayetler paralelinde akıl yürütmelerini ister. Peygamber salt kitabı getirdikten sinra hiç konuşmadan öylece kitabı insanlara bırakıp kendi köşesine çekilmiş değildir. O hem bir öğretmen, hem bir hoca, hem bir koca, hem bir devlet başkanı, hem bir tüccar, hem bir baba, hem bir aile tesisi, hem bir komutan olarak Kur'an ayetlerini hem açıklamış, hem de pratiğe koymuştur. Hem Hangi öğretmen, hangi hoca herhangi bir ders kitabını öğrenciye verip öylece öğrenciyi kitapla başbaşa bırakır da derste sessizce oturur? Bir öğretmenin veya bir hocanın ders kitabını farklı kelime ve kavramlar kullanarak, değişik örnekler ve ifadeler üzerinden açıklamaya çalışmasından daha doğal ne olabilir? Doğrusu bu olması gereken bir tutumdur. Kitapta yeterince örnekler olmasına rağmen herhangi bir hoca veya öğretmen tahtada onlarca örnekled verir, tahtaya onlarca cümle yazar. Ne var ki bu örnekler, bu cümleler kitabın ne aynısı ne de gayrısıdır. Şimdi tahtada hocanın verdiği örnekler veya tahtaya yazdığı cümleler üzerinden kitabın vermek istediği mesajı, dersi öğretmeye veya öğrenmeye çalışması neden kitaba bir şey isnad etmek olsun?

  • @lutfullahfidan
    @lutfullahfidan 2 роки тому +2

    Şöyle mesajlara bir göz gezdirdim.Prof.Dr.Mehmet OKUYAN bey hocamıza güzel duygular besleyerek teşekkür veya Allah razı olsun diyen kişilere Turan GENC isminde biri cevap yazmış..Yazdığı cevapların hepsi Prof.Dr.Mehmet OKUYAN'a muhalif ve sanki hocaefendi yalan söylüyormuş gibi reddiye cevapları yazıyor..
    Allah Turan GENC ismindeki bu kişiyi ıslah etsin Âmîn...

  • @ayhankalenderoglu1989
    @ayhankalenderoglu1989 2 роки тому +1

    Allah razı olsun

  • @feyzaakcal8764
    @feyzaakcal8764 2 роки тому +2

    Ölmeden bizi hakiki manada kuranla tanıştırdı ustazii kerim

  • @raziyearpc766
    @raziyearpc766 2 роки тому +2

    Hocam iyiki varsın

  • @omerdonmez2420
    @omerdonmez2420 2 роки тому

    Allah razı olsun senden hocam

  • @БаходирХолмирзайев

    Allah razi olsun

  • @selahattin530
    @selahattin530 2 роки тому +1

    Allah im hakikattan bizi ayirma sana küllük etmeden canimizi alma kurani laiğiyle anlayip yaşamayi nasip et

  • @huzeyl114
    @huzeyl114 2 роки тому +1

    Kuran’ı anlamak üzere okumamız, Kuran’ın nasıl bir kitap olduğunu ve gönderiliş amacını bilmemiz gerekir. Ayetlerine baktığımızda, Kuran’ın nasıl bir kitap olduğuyla ilgili birçok tarif ile karşılaşırız. Bir kısmını şu şekilde sıralayabiliriz: Kuran, doğruya ulaştıran rehberimiz (huda), bereketli ve kutsal olan kaynağımız (mübarek), yolumuzu aydınlatan ışığımız (nur), hayatımıza canlılık kazandıran ruhumuz (ruh), doğruyu yanlıştan ayıran ölçümüz (furkan), gerçeği getiren ve temsil eden değerimizdir (hakk). Kuran, ayrılık ve anlaşmazlık içinde kalanlara bir delil (ilim), kendinden önceki vahiyleri tasdikleyen (musaddık), insanlığın tamamı için bir mucize (ayet), manevi hastalık ve aksaklıklarımızı gideren (şifa), Allah yolunda ve zorluklara karşı mücadele etmek için bir müjde (büşra), müjdeleyen (beşîr), öğüt veren (mev’ıza), okunsun ve anlaşılsın diye kolaylaştırılmış, apaçık kılınmış kitap (mübîn), din adına gerekli olan her şeyi detaylı bir şekilde açıklayan bir yasa (mufassal), apaçık ifadeler ile beyan eden kitap (tıbyan), düşünenler için bir bilgelik kaynağı (hikmet), gerçeği belirleyen bir kanıt (beyyine), insanlar arasında adaleti sağlayan evrensel bir yasa (hüküm), inananları, dosdoğru yol üzerinde birleştiren Allah’ın yeryüzündeki ipi (hablullah), insanlara kıyamete kadar yol gösterecek olan önder (imam) ve öğüt verici ve hatırlatıcı öğretmenimizdir (zikir).

  • @nadidesaroglu8651
    @nadidesaroglu8651 2 роки тому +2

    Hocam sizden son çıkardığınız kuranı Kerim'den istiyorum ayrıca bileğileriniz için teşekkür ederim

  • @minyeliali9736
    @minyeliali9736 2 роки тому +1

    Güzel kardeslerim yayınlarımıza ses az biraz amfiyi yukseltseniz kulaklar sıkıntı bizde faydalanalum

  • @golge_TC
    @golge_TC 2 роки тому +4

    Ne Hz.Muhammet Sünni idi, nede Ali R.a. Şii idi...
    Onlar sağ iken Ne tarikat vardı, nede Mezhep...
    Allah c.c. tek yolu vardı ve hepsi ona tabi idi...

    • @turangenc3186
      @turangenc3186 2 роки тому

      PEYGAMBERİN SÖZLERİ
      Bazıları peygambere ait olduğu düşünülen sözler veya hadisler üzerinden ve ilk dönem neslin ve ehli ilim ve basiret sahiplerinin fikir, yorum ve düşünceleri paralelinde Kur'an-ı anlamaya, açıklamaya veya tefsir etmeye çalışmanın Kur'an'ı yetersiz bulmak, ona bir şeyler isnat etmek anlamına geleceğini öne sürerek böyle bir tutumu olumlu bulmadıklarını söylerler. Dolayısıyla bunlar Kur'an'ı sadece Kur'an ayetleriyle tefsir etmenin bir zorunluluk olduğunu ifade ederler. Oysa Kur'an ayetlerini peygamberin açıklaması, bazen gerektiğinde basiret sahibi müminlerin ayetler hakkında konuşması Kur'an'a bir şey isnad etmek anlamına gelmez. Aslında bu tutum insan olmanın bir gereğidir. Ayrıca bu Kur'an insana değer verir ve böylece onu uzaktan kumanda edilen mekanik bir alet yerine koymaz. Bu durum insanın da ilahi olanın gölgesinde basiret ve ferasetiyle bir şeyler söylemesi demektir ki bunda yadsınacak bir şey yoktur. Aksi durumda hiç kimsenin her hangi bir ayet konusunda tek bir söz söylemek gibi bir hakkı olamaz. Ayrıca kitabın ayetlerini açıklarken peygambere ait olduğu düşünülen bir söze veya basiret sahibi bir alimin verdiği bir örnekleme kitaba bir şey isnat olarak değerlendirmek rasyonel bir tutum değildir. Ne ki yüce Allah kullarının düşünmelerini, akledip hakikate boyun eğmelerini ister. Yani onları gökten idare edilen robot yerine koymaz. Peygamber de gökyüzünden sevk ve idare edilen mekanik bir alet değildir. Allah kullarının basiret ve ferasetlerine, akıllarına değer verir ve onlardan ayetler paralelinde akıl yürütmelerini ister. Peygamber salt kitabı getirdikten sinra hiç konuşmadan öylece kitabı insanlara bırakıp kendi köşesine çekilmiş değildir. O hem bir öğretmen, hem bir hoca, hem bir koca, hem bir devlet başkanı, hem bir tüccar, hem bir baba, hem bir aile tesisi, hem bir komutan olarak Kur'an ayetlerini hem açıklamış, hem de pratiğe koymuştur. Hem Hangi öğretmen, hangi hoca herhangi bir ders kitabını öğrenciye verip öylece öğrenciyi kitapla başbaşa bırakır da derste sessizce oturur? Bir öğretmenin veya bir hocanın ders kitabını farklı kelime ve kavramlar kullanarak, değişik örnekler ve ifadeler üzerinden açıklamaya çalışmasından daha doğal ne olabilir? Doğrusu bu olması gereken bir tutumdur. Kitapta yeterince örnekler olmasına rağmen herhangi bir hoca veya öğretmen tahtada onlarca örnekled verir, tahtaya onlarca cümle yazar. Ne var ki bu örnekler, bu cümleler kitabın ne aynısı ne de gayrısıdır. Şimdi tahtada hocanın verdiği örnekler veya tahtaya yazdığı cümleler üzerinden kitabın vermek istediği mesajı, dersi öğretmeye veya öğrenmeye çalışması neden kitaba bir şey isnad etmek olsun?

  • @aynurmeral3975
    @aynurmeral3975 2 роки тому +4

    👍👍👍

  • @necatipehlivan2464
    @necatipehlivan2464 2 роки тому +1

    15- Ey İnsanlar! Kur’an’ı anlamadan okuyarak tıpkı İbrahim’in kavmi ve putperestler gibi, kendinize bir fayda veya zarar veremeyen şeylere mi tapıyorsunuz? ALLAH size onu bir put olsun diye değil, anlamanız ve düşünüp öğüt almanız için indirmiştir. Tahtadan yapılmış sayfalarına değil, içinde yazana ve sizi çağırdığı şeye iman etmeniz için indirmiştir.
    16- Onu, ölülere değil, dirilere indirmiştir. Kur'an, ölülere değil, dirilere gönderilmiştir.
    17- ALLAH bütün elçilerini ancak anlaşılsın diye, kavimleri O’nun mesajını iyice anlasınlar ve kavrasınlar diye kendi dilleriyle göndermiştir.
    18- Kur'an'ı anladığınız dil’de ve kolayınıza geldiği gibi okuyun, ayetleri üzerinde düşünüp öğüt alın ve gereği gibi tasavvur edip onunla amel edin. Bilin ki Rabbiniz sizden bunu istemiştir, O, böyle emretmiştir.
    19- Kur’an’ı ölülere okumak da anlamadan okumak da, ALLAH’ın ayetlerini yalan saymak ve inkar etmektir. Kendisine gelen gerçeği yalan sayandan, inkar edenden daha zalim kimdir?
    20- Kur’an, zikir’dir. Kur’an’ı anlayarak okumak, en büyük ibadettir ve o bir doğru yol rehberidir. And olsun ki Kur’an’ı terk edilmiş bir kitap haline getirdiniz. Onu her gün anlayarak okuyun ve terk edilmiş bir kitap haline getirmekten vazgeçin! (FURKAN/ZİKİR)

  • @Ossi.21.34
    @Ossi.21.34 2 роки тому +2

    hocam sizi canlı dinleme fırsatımız olur mu lütfen

  • @Özne-29
    @Özne-29 2 роки тому +4

    ❤️🌹

  • @zokirovisfandiyor6861
    @zokirovisfandiyor6861 2 роки тому +1

    Hocam kuran mealinizi internetten indire bilirizmi? Ben Ozbekistandan izliyorum sizi. Silka olsa lütfen.

  • @aaaaaabbbbbb3481
    @aaaaaabbbbbb3481 2 роки тому +2

    Farz namazlarını 2, 6 veya 8 rekat kılmamda bir sorun var mı?

  • @prvizsadiqov375
    @prvizsadiqov375 2 роки тому

    Allah Məryəmin dillağin Kəbədə dişləyib.İmran Petux olub,İsa da.

  • @sevdayigit1859
    @sevdayigit1859 2 роки тому

    📖🕊🕊🕊🕊🕊

  • @tayfunbereketli5687
    @tayfunbereketli5687 2 роки тому +1

    Kendisi de henüz Kitab'ı idrak etmiş değil!Bu bize dolayısı ile bana indirilen bir kitaptır.Ali İmren 3'te ve Bakara 4'te de belirtildiği gibi ellerindekini tasdik eden bu kitap bana indirilmiştir.Yani İNZAL olunmuştur hayatıma doğumumdan yaşadığım şu ana kadar ne için mi ?Kasas 47.Eğer elleriyle sundukları nedeniyle onlara bir bela isabet ederse: "Rabbimiz! Keşke bize bir resul gönderseydin böylece biz, Senin ayetlerine tabi olur ve inanlardan olurduk." diyemesinler diye.

  • @squidproquo2241
    @squidproquo2241 2 роки тому +1

    Sunucukluk yapicam diye konusmanin akisini kesmek de aslinda bir tur anlasilmazlik yaratiyor. Bak Mehmet Okuyan notlar aliyor ondan sonra konusuyor sen de notlarini al eklmeke istediklerini Mehmet Okuyan'in konusmasi bittikten sonra "surda soyle burda boyle" diye ekle, konusmayi kesmeden.

    • @squidproquo2241
      @squidproquo2241 2 роки тому

      @@fatihergenekon
      Bir sey degil.

    • @fatihergenekon
      @fatihergenekon 2 роки тому

      Boş yapmışsın. 58 dk lık videonun toplam 8 dk’sı konuşmamışımdır, konuşmayı da sevmem. Ayrıca her programa elimde kalemle ve not kağıdımla çıkar, notlarımı alırım. Bi eleştiri yapacaksanız biraz hakkaniyetli olun. Ayrıca aralarda konuklar su içsinler ya da çayları soğumasın ve dinlensinler diye doğru yerde söze girersiniz. Nerede anlaşılmaz kılındığının time codunu verirsen bi bakayım.

  • @abdulkadirsenturk1457
    @abdulkadirsenturk1457 2 роки тому +1

    Kur'an geçmiş ve gelecekteki tüm bilgileri içine alan ilahi bir kitap dır.

  • @ilqaralizada3048
    @ilqaralizada3048 2 роки тому

    Peyğəmbərimizin sünneti- sünnütullahdır

  • @myvslr-kisiselblog
    @myvslr-kisiselblog 2 роки тому +1

    Sözün hepsini dinleyip en güzeline uyarlar ayeti çok göreceli bir cümle degil mi hocam? Sözün en guzelinden kuran kastediliyorsa bu cumleler yerini bulur. Fakat bu cumlelere bakip herkes dinlenmeli önemsenmeli tartilmali vs denemez zira denirse o zaman sözün en güzeline yani kurana uyacaksak neden dinleyelim digerlerini... ne anlasilmali bu ayetten acaba

    • @turangenc3186
      @turangenc3186 2 роки тому

      PEYGAMBERİN SÖZLERİ
      Bazıları peygambere ait olduğu düşünülen sözler veya hadisler üzerinden ve ilk dönem neslin ve ehli ilim ve basiret sahiplerinin fikir, yorum ve düşünceleri paralelinde Kur'an-ı anlamaya, açıklamaya veya tefsir etmeye çalışmanın Kur'an'ı yetersiz bulmak, ona bir şeyler isnat etmek anlamına geleceğini öne sürerek böyle bir tutumu olumlu bulmadıklarını söylerler. Dolayısıyla bunlar Kur'an'ı sadece Kur'an ayetleriyle tefsir etmenin bir zorunluluk olduğunu ifade ederler. Oysa Kur'an ayetlerini peygamberin açıklaması, bazen gerektiğinde basiret sahibi müminlerin ayetler hakkında konuşması Kur'an'a bir şey isnad etmek anlamına gelmez. Aslında bu tutum insan olmanın bir gereğidir. Ayrıca bu Kur'an insana değer verir ve böylece onu uzaktan kumanda edilen mekanik bir alet yerine koymaz. Bu durum insanın da ilahi olanın gölgesinde basiret ve ferasetiyle bir şeyler söylemesi demektir ki bunda yadsınacak bir şey yoktur. Aksi durumda hiç kimsenin her hangi bir ayet konusunda tek bir söz söylemek gibi bir hakkı olamaz. Ayrıca kitabın ayetlerini açıklarken peygambere ait olduğu düşünülen bir söze veya basiret sahibi bir alimin verdiği bir örnekleme kitaba bir şey isnat olarak değerlendirmek rasyonel bir tutum değildir. Ne ki yüce Allah kullarının düşünmelerini, akledip hakikate boyun eğmelerini ister. Yani onları gökten idare edilen robot yerine koymaz. Peygamber de gökyüzünden sevk ve idare edilen mekanik bir alet değildir. Allah kullarının basiret ve ferasetlerine, akıllarına değer verir ve onlardan ayetler paralelinde akıl yürütmelerini ister. Peygamber salt kitabı getirdikten sinra hiç konuşmadan öylece kitabı insanlara bırakıp kendi köşesine çekilmiş değildir. O hem bir öğretmen, hem bir hoca, hem bir koca, hem bir devlet başkanı, hem bir tüccar, hem bir baba, hem bir aile tesisi, hem bir komutan olarak Kur'an ayetlerini hem açıklamış, hem de pratiğe koymuştur. Hem Hangi öğretmen, hangi hoca herhangi bir ders kitabını öğrenciye verip öylece öğrenciyi kitapla başbaşa bırakır da derste sessizce oturur? Bir öğretmenin veya bir hocanın ders kitabını farklı kelime ve kavramlar kullanarak, değişik örnekler ve ifadeler üzerinden açıklamaya çalışmasından daha doğal ne olabilir? Doğrusu bu olması gereken bir tutumdur. Kitapta yeterince örnekler olmasına rağmen herhangi bir hoca veya öğretmen tahtada onlarca örnekled verir, tahtaya onlarca cümle yazar. Ne var ki bu örnekler, bu cümleler kitabın ne aynısı ne de gayrısıdır. Şimdi tahtada hocanın verdiği örnekler veya tahtaya yazdığı cümleler üzerinden kitabın vermek istediği mesajı, dersi öğretmeye veya öğrenmeye çalışması neden kitaba bir şey isnad etmek olsun?

  • @selmakarakus3362
    @selmakarakus3362 2 роки тому

    👌👌👌

  • @mevludebekirova6776
    @mevludebekirova6776 2 роки тому

    Benim çok kafam krşyor sürekli ksalar tekrarlanyor ben kur'anı cok dinlerim Türkçe meali kısa kısa

  • @mustafaunal756
    @mustafaunal756 2 роки тому

    hocam hem basta cok kolay su icmek gibi dediniz aman allahim farkli anlamdan inzale sanatlara vb cok zor kildiniz.

  • @seyhansaltik5679
    @seyhansaltik5679 2 роки тому

    👍🌹

  • @foreigner4300
    @foreigner4300 2 роки тому

    Hocam namaz kılanin önünden geçmek günah mıdır?Bununla ilgili hiç yorumunuzu görmedim bir de ben başı açık bir bayanım.Bu durumda benim başımın açık olması haram mı yoksa günah mı ? Bunlarin cevabını sizden duymak isterim

    • @ayseuzun87
      @ayseuzun87 2 роки тому

      Kardesim..Namaz kilanin önünden bilerek gecilmez cünkü namaz kilanin dikkati dagilir.Fakat buna günahdir da diyemeyiz.Cocuklar haricinde tabi..eger önünden gecilmesi gerekiyorsa sirtimizi dönerek düz bir sekilde namaz kilanin önünden gecilebilir.Testtür konusunda kesin nas yani ayet vardir.Nur suresinin mealini bastan sona okuyun lütfen ahzap suresini de. Namaz ayri bir farz ibadettir tesettür ayri bir farzdir.Basörtüsü takmayanin namazi kabul olmaz diye de birsey kesinlikle yoktur.Nice kapalilar var ki namaz kilmazlar nice aciklar vardir ki sizin gibi namaz kilarlar.Masallah size.Rabbim namazinizla birlikte sizi diger farz ibadetler ile bulustursun..

    • @ayseuzun87
      @ayseuzun87 2 роки тому +1

      Ayrica haram yasak olan seylerdir.bunlari da yapmak günahtir.Mesela icki icmek haramdir.Eger icilirse günah islenmistir.Basörtüsü de takmak farzdir. Farz da kesinlikle yapilmasi gereken davranislardir. Yapilmaz ise de günah islenmis olur. Amaaa bizim rabbimiz o kadar mehametlidir ki tevbe edenlerin tövbesini kabul eder.Tövbe etmek de af dilemek ve hata da israr etmemektir. Beraberinde de ispat ister. Insallah faydali olmustur😊

  • @mehmetirmak4540
    @mehmetirmak4540 2 роки тому

    Fatır.4.Ayeti niye indi Ozaman.

  • @osmandumlupnar299
    @osmandumlupnar299 2 роки тому

    Kuranı anlamak için okadar şartlar koymuş ki hoca
    Lafi uzatmaya gerek yok kimse anlayamaz bi ben anlarim deseydi konu anlaşilirdi

  • @Inosuke_15_22
    @Inosuke_15_22 2 роки тому +1

    Olloh umringizni ziyoda kilsin

  • @mustafadayanr4591
    @mustafadayanr4591 2 роки тому +2

    Hocam merak ettigim birkac sorum var.
    1- Bosanma hakki neden erkeklere verimistir.
    2- Namaz dinin diregimidir. Gercekten oyleyse ( Allah kul hakkiyla karsima gelme) demis bu sozu nereye koyacagiz.
    3- Allah zinayi haram kilmis ama cariyeler le iliskiye girmek haram degilmi? dort ese kadar izin verildigi halde cariyeyle iliski zina degilmi?
    4- Ben kuranin arabin sapkin hayatini duzenlemek icin indirildigine, turklerin hayat tarzina pek hitap etmedigini dusunuyorum, benim dusuncemi degistirmek icin ne dersiniz.?

    • @keremcelik8382
      @keremcelik8382 2 роки тому

      1. SORUNUN CEVABI BOŞANMA HAKKI SADECE ERKEĞE VERİLMEMİŞTİR KADINDA BOŞAYABİLİR BUNUN ŞARTIDA DİNİ NİKAH KIYILIRKEN EĞER DENİRSE ERKEK DERSE EŞİMDE BENİ BOŞAYABİLİR DERSE O ZAMAN KADINDA BOŞAYABİLİR2. SORUNUN CEVABI KURANDA KUL HAKKIYLA GELME DİYE Bİ AYET YOK BU BİR İKİNCİSİ NAMAZ DİNİN DİREĞİDİR DEMEK NAMAZIN NE KADAR ÖENMLİ BİR İBADET OLDUĞUNU VURGULAMAK MAKSADIYLA PEYGAMBER EFENDİMİZİN HADİSİDİR.3 SORUNUN CEVABI DA CARİYE DEMEK ZATEN EŞ DEMEK YANİ KİMSESİZ YADA DURUMU OLMAYAN VSVS KADINLARI YADA KIZLARI DAHA KÖTÜ BİR DURUMA DÜŞMEMEK İÇİN YİNE DİNİ NİKAHLA NİKAHLAYIP SAHİP ÇIKMAK TIR

    • @turangenc3186
      @turangenc3186 2 роки тому

      PEYGAMBERİN SÖZLERİ
      Bazıları peygambere ait olduğu düşünülen sözler veya hadisler üzerinden ve ilk dönem neslin ve ehli ilim ve basiret sahiplerinin fikir, yorum ve düşünceleri paralelinde Kur'an-ı anlamaya, açıklamaya veya tefsir etmeye çalışmanın Kur'an'ı yetersiz bulmak, ona bir şeyler isnat etmek anlamına geleceğini öne sürerek böyle bir tutumu olumlu bulmadıklarını söylerler. Dolayısıyla bunlar Kur'an'ı sadece Kur'an ayetleriyle tefsir etmenin bir zorunluluk olduğunu ifade ederler. Oysa Kur'an ayetlerini peygamberin açıklaması, bazen gerektiğinde basiret sahibi müminlerin ayetler hakkında konuşması Kur'an'a bir şey isnad etmek anlamına gelmez. Aslında bu tutum insan olmanın bir gereğidir. Ayrıca bu Kur'an insana değer verir ve böylece onu uzaktan kumanda edilen mekanik bir alet yerine koymaz. Bu durum insanın da ilahi olanın gölgesinde basiret ve ferasetiyle bir şeyler söylemesi demektir ki bunda yadsınacak bir şey yoktur. Aksi durumda hiç kimsenin her hangi bir ayet konusunda tek bir söz söylemek gibi bir hakkı olamaz. Ayrıca kitabın ayetlerini açıklarken peygambere ait olduğu düşünülen bir söze veya basiret sahibi bir alimin verdiği bir örnekleme kitaba bir şey isnat olarak değerlendirmek rasyonel bir tutum değildir. Ne ki yüce Allah kullarının düşünmelerini, akledip hakikate boyun eğmelerini ister. Yani onları gökten idare edilen robot yerine koymaz. Peygamber de gökyüzünden sevk ve idare edilen mekanik bir alet değildir. Allah kullarının basiret ve ferasetlerine, akıllarına değer verir ve onlardan ayetler paralelinde akıl yürütmelerini ister. Peygamber salt kitabı getirdikten sinra hiç konuşmadan öylece kitabı insanlara bırakıp kendi köşesine çekilmiş değildir. O hem bir öğretmen, hem bir hoca, hem bir koca, hem bir devlet başkanı, hem bir tüccar, hem bir baba, hem bir aile tesisi, hem bir komutan olarak Kur'an ayetlerini hem açıklamış, hem de pratiğe koymuştur. Hem Hangi öğretmen, hangi hoca herhangi bir ders kitabını öğrenciye verip öylece öğrenciyi kitapla başbaşa bırakır da derste sessizce oturur? Bir öğretmenin veya bir hocanın ders kitabını farklı kelime ve kavramlar kullanarak, değişik örnekler ve ifadeler üzerinden açıklamaya çalışmasından daha doğal ne olabilir? Doğrusu bu olması gereken bir tutumdur. Kitapta yeterince örnekler olmasına rağmen herhangi bir hoca veya öğretmen tahtada onlarca örnekled verir, tahtaya onlarca cümle yazar. Ne var ki bu örnekler, bu cümleler kitabın ne aynısı ne de gayrısıdır. Şimdi tahtada hocanın verdiği örnekler veya tahtaya yazdığı cümleler üzerinden kitabın vermek istediği mesajı, dersi öğretmeye veya öğrenmeye çalışması neden kitaba bir şey isnad etmek olsun?

    • @mustafadayanr4591
      @mustafadayanr4591 2 роки тому

      Ben bir kisiden cevap beklerken bazilari dayanamayip ustun bilgileriyle beni aydinlatmaya calismis onlara bikac birsey demek istiyorum.
      1- Bana video tavsiye etmeyin
      2- Kadin da bosayabilir, ama nikahta erkek beni bosayabilir derse diyor, farkinda olmadan kadinin bosanma hakkinin olmadigini , erkegin insiyatifinde oldugunu itiraf ediyor.
      3- Uzun ve ici bos yazilari okumuyorum.

    • @ayhanergelen7229
      @ayhanergelen7229 2 роки тому

      Böyle hocanın böyle talebesi olur hem saruyor hemde beğenmiyor biraz karadenizlilik var

  • @allahrizasiicindogrular4482
    @allahrizasiicindogrular4482 2 роки тому +2

    Kurani anlamak onemli degil zaten Rabbim ogretiyorda sen asil bana su cevabi ver....
    MEHMET OKUYAN MEALI ISRA SURESI 78. AYET: Güneşin (batıya) yönelip gecenin karanlığı bastırıncaya kadar ve tan vaktinin (sabah ışıklarının) toplanması (vaktinde) namaz kıl! Şüphesiz ki tan vaktinin (sabah ışıklarının) toplanmasına şahit olunmaktadır.
    SABAH ISIKLARININ TOPLANMASINA SAHIT OLUNUR DEMIS. YAZIK GERCEKTEN COK YAZIK. SIMDIDE ALLAHTAN KORKAN BENIM GIBI INSANLARIN CEVIRISINE BAKALIM..
    YASAR NURI OZTURK: ISRA 78. Güneşin kaymasından/aşağı sarkmasından, gecenin kararmasına kadar namazı/duayı yerine getir. Sabah Kur'an'ını da gözet. Çünkü sabah Kur'an'ı tanıklarca izlenmektedir.
    EDIP YUKSEL; ISRA 78 : Güneşin kaymasından gecenin kararmasına kadar namazı gözet. Sabah Kuran'ını da gözet. Sabahleyin Kuran (okuması) tanık olunur
    Simdi Sabah okunan Kurana sabah isiklari demek nasil bir gafilliktir hic mi Allahtan korkmuyorsunuz. Insanlardan Kurani neden sakliyorsunuz..Mehmet Okuyan cevap bekliyorum senden..
    Ha sunuda ekleyeyim ben Yasar Nuriyi veya Edip Yukseli destekledigimden degil bu konuda dogruyu soylediklerinden dolayi onlarin mealini verdim yoksa Edip Yuksel denen sahis Meleklere inanmiyor yani anlamissinizdir umarim. Demekki Kurani anlamak onemli degil Kurani Allah rizasi icin aciklayabilmek onemli saklamamak onemli. Tan yerine sahitlikmis. Allah bunlarin hesabini sorar onu soyleyeyim Mehmet bey bu dunyanin ahiretide var.
    Zaten Isra 78 ayetin Kuran okunmasi oldugu Cin Suresi 19 ilede tasdiklenmistir...
    Cin Suresi 19 : "Allah'ın kulu (Muhammed), O'na ibadet etmek için kalktığında cinler nerede ise (Kur'an'ı dinlemek için kalabalıktan) onun etrafında birbirlerine geçiyorlardı."
    Ayrica Meleklerde zaten Kuran okunmasina sahittir ki en az 4 melek sahittir.
    Ra'd Suresi 11 : İnsanı önünden ve ardından takip eden melekler vardır. Allah'ın emriyle onu korurlar. Şüphesiz ki, bir kavim kendi durumunu değiştirmedikçe Allah onların durumunu değiştirmez. Allah, bir kavme kötülük diledi mi, artık o geri çevrilemez. Onlar için Allah'tan başka hiçbir yardımcı da yoktur.
    Kaf Suresi 17-18 : Üstelik, biri insanın sağ tarafında, biri sol tarafında oturmuş iki alıcı melek de (onun yaptıklarını) alıp kaydetmektedir. ﴾17﴿ İnsan hiçbir söz söylemez ki onun yanında (yaptıklarını) gözetleyen (ve kaydeden) hazır bir melek bulunmasın. ﴾18﴿
    Iste size Sahitlker sabah Okunan Kurana. Neden sabah tan yerinin isiklarina sahit olunur diye meal yaziyorsunuz cevap bekliyorum?????????????????????????????????????????
    Bu yorumu silebilirsiniz ama Allahtan kacamazsiniz ahirette bunun hesabini vereceksiniz....

  • @eminhuseynovfatalibeyli5949
    @eminhuseynovfatalibeyli5949 2 роки тому +1

    Hocam bunu açıklama verin?Harun Maryam kardeşi, Musa Harun'un kardeşi ve Maryamin kardeşi, İsa Maryamin oğlu, Musa ve Harun'un İsanin Dayilari olduğu ortaya çıktı. Ve hepsi aynı anda yaşadı. Kurana istinaden.

  • @havasss
    @havasss 2 роки тому

    Firavun firavun değil Hamann hamann değil. O zaman Mısır kalıntılarından günümüze ulaşan tarihte yaşayan bu kişiler kimlerdi?

  • @recepdurdu3334
    @recepdurdu3334 2 роки тому

    Kuran madem cok kolay..hoca falan lazim degil.. biz okuyup hemen anlariz.. turkcesini oku dersen.. onu turkceye ceviren de hocalar.. gene hoca lazim.. demekki kolay degil.. dili ogrenmezsen zor.. ogrensende ana dilin degilki.. illa hata yaparsin

  • @prvizsadiqov375
    @prvizsadiqov375 2 роки тому

    Hanneni translar dillağina şiş batırıb. 😂😂😂

  • @mehmetirmak4540
    @mehmetirmak4540 2 роки тому

    Hocam mübin Diyorsunuzda.Ayniayetde uzlaşamıyorsunuz.Hatta Hocalar Birbirini Tekfiredip Cehenneme Sevkediyorlar.