emeği geçen herkese teşekkür ederim bu güzel videoda. sanki ağzımda geveleyip durduğum, yıllardır matematiğe kafam çalışmıyor diye onu dogmatik bulup eleştirdiğim fikirlerime felsefeyi ve dünya görüşlerini adamakıllı eleştiriler ve yorumlar getirmiş birini duymayı, bana tüm bu mutlak problemlerine getirilen fikirleri gösterip, eleştirmeyi ve açılımlarını öğretmesini bekliyormuşum gibi dinledim tüm bunları. kesinlikle üzerine okuma yapacağım. ancak bu bilimkurgu ve bilim dışı kurmaca kitabını internette bulmak zor gözüküyor bugünlerde. videonun sonunda sorduğunuz soruya da olumsallık yanıtı sevinerek ve dahası üstüne düşünüp merakla bekleyerek veriyorum.
maşallah müthiş bir sunum, dünya çapında bir performans Kağan bey. teşekkür ediyor ve takdirlerimi iletiyorum. duraklamadan heyecanla dinledim. Quentin bey titiz bir inceleyici ve önemli şeyler söylüyor. Ancak hayal alemlerinde dolaştırıp dolaştırıp, sonunda, zaten başladığımız gerçekliğe getirip bıraktı sanki. heyecanlı ve sürükleyici bir yolculuktu sayenizde. saygılar
Sonluluğun Sonrası isimli kitabını okudum. Kalburüstü konulara, kalburüstü bir yaklaşımla değinilmiş. Anlamadığım ya da bana başka türlü gelebilecek bölümler de mevcuttu kitapta. Şerh ya da eleştiri boyutunda değerlendirmelerim şu an için mevcut değil ama ufkumu açan bir isim olduğu açık. Teşekkürler bu isim hakkında video yapıp, değerlendirdiğiniz için.
Merhaba teşekkür ederiz bu sunum için sizin çevirdiğiniz kitabı da okudum ve belki bu sunumdan sonra tekrar okurum. Meillassoux bizi hapseden öznelliğimizin prangalarından kurtulup bizi kurtaracak üzerimize kapanmış kapıları açıp dışarıya ulaşabileceğimiz bir fantazi sunuyor gibi geliyor ki bunu olumsuz kullanmıyorum yani fantazisiz bırakın kapıları açmayı gerçeklikle bir ilişki kurmamız bile pek mümkün değil. Bir de sonunda mutlak ile matematik arasında bir korelasyon kurmuyor mu?
Vav! Durun bi nefes alayım, anlatıkllarınızdan biraz araştırayım, sonrada olumsallıkla ilgili finaldeki sorunuzu bir daha ele alayım. Bihaber olduğum farkındalık sağladığınız için müteşekkirim. Saygılar, selamlar.
bağışlayın, "görecelilik mutlaktır, öyleyse mutlak vardır" demek gibi geldi bana. Tüm olası olanlardan (mutlaka) birinin (mutlaka) gerçekleşeceğini söyleyerek, sadece "zorunlu olan olmuştur" yerine "olası olanlardan biri olmuştur" demeye atlamış gibi görünüyor. Yeterince okumadan yazmış olmam nedeniyle belki bu yorumum boşa düşecektir.
Sunum.guzel ama anlamak icin bir az bilgi sahibi olmak kavramlar hakinda az da olsa bilgi sahibi olmak lazim .Bu sepeten pek anlayamadim anlatilmak isteneni
şiirin sözcüklerinin sayım şekline göre belli bir biricik sayı ya birkaç eksik ya birkaç fazla sayılabiliyor, bu durumu tarif etmek için titreşen kelimesini kullanıyor Meillassoux
ulan oturduğum yerde huzur buldum. bu 'kelime' nedir arkadaş... seslerin, harflerin bizim için zorunsuz gibi olanın zorunlu matematiksel mutlaklığı mıdır nedir? huzur var çünkü içinde. indirgeme yaptığımın farkında olarak, bana imgelemden (duyusal görü) usa (entelektüel görü) geçmek gibi geldi...
elemanı tanımıyordum, sunumun başında övülünce beklentiye girdim ama günün sonunda deleuze ve kripke harmanlamış abimiz, ailesi zaten t...şaklıymış, cv de sağlam. gayet iyi alıntılanıyor belli ki. kendisine filozof denilecek noktayı sezemiyorum
Mutlağın sıfatlarıyla ilgilenebilir ve hakkında konuşabiliriz ama zatı hakkında fikir yürütyemeyiz diyen mutasavvıflardan fazla birşey söyleyememiş profesörümüz.. Yani yeni bir söz değil bunlar. Bu konuda zaman ayırmamışlara yeniymiş gibi gelebilir. Bu yolda söylenenlere kim nasıl güvenebilir? Kitabını alıyorum, bu mevzuda ne düşünülmüş, ona bakmak gerekiyor.
Yani şöyle derler: Sen, O’sun ama O, sen değil.. Mutlak, mutlaklığını (zatını) kimseye vermez de derler. Konuya hegel hume katmak suretiyle meşruiyet vermek ve mutlak güvenilirlilike ulaşmak pek mümkün olmaz sanırım, arkadaşlar heyecanlanmasın.
Duyduğunuzu değil bildiğinizi okumuşsunuz, elinde çekiç olan her yerde çivi görür derler. Tam tersine mutlağın sadece sıfatları değil kendisi bilinebilir diyor ve bunu birçok kez bu konuşmada söyledim sanıyorum, ama siz topa vurabileceğiniz şekilde kendinize uydurmuşsunuz. Sadece siz de değil başka yorumlar da başka düşüncelerde bunlar zaten söylendi demiş. Öyleyse burada psikolojik bir pattern var, nasıl bir pattern sizce bu? Nasıl bir psikolojik eğilim, duyduğuna dikkat vermemtense bildiklerini hatırlamaya yöneltiyor insanı? İlginç bir konu.
emeği geçen herkese teşekkür ederim bu güzel videoda. sanki ağzımda geveleyip durduğum, yıllardır matematiğe kafam çalışmıyor diye onu dogmatik bulup eleştirdiğim fikirlerime felsefeyi ve dünya görüşlerini adamakıllı eleştiriler ve yorumlar getirmiş birini duymayı, bana tüm bu mutlak problemlerine getirilen fikirleri gösterip, eleştirmeyi ve açılımlarını öğretmesini bekliyormuşum gibi dinledim tüm bunları. kesinlikle üzerine okuma yapacağım. ancak bu bilimkurgu ve bilim dışı kurmaca kitabını internette bulmak zor gözüküyor bugünlerde. videonun sonunda sorduğunuz soruya da olumsallık yanıtı sevinerek ve dahası üstüne düşünüp merakla bekleyerek veriyorum.
Kağan candır daha çok videosu gelse ne güzel olur.
çok sevindim bu konuşmaya Kağan
Sağol, iyi ki varsın.
maşallah müthiş bir sunum, dünya çapında bir performans Kağan bey. teşekkür ediyor ve takdirlerimi iletiyorum. duraklamadan heyecanla dinledim. Quentin bey titiz bir inceleyici ve önemli şeyler söylüyor. Ancak hayal alemlerinde dolaştırıp dolaştırıp, sonunda, zaten başladığımız gerçekliğe getirip bıraktı sanki. heyecanlı ve sürükleyici bir yolculuktu sayenizde. saygılar
Bu adamdan haberim yoktu beni çok heyecanlandırdı
Sonluluğun Sonrası isimli kitabını okudum. Kalburüstü konulara, kalburüstü bir yaklaşımla değinilmiş. Anlamadığım ya da bana başka türlü gelebilecek bölümler de mevcuttu kitapta. Şerh ya da eleştiri boyutunda değerlendirmelerim şu an için mevcut değil ama ufkumu açan bir isim olduğu açık. Teşekkürler bu isim hakkında video yapıp, değerlendirdiğiniz için.
Merhaba teşekkür ederiz bu sunum için sizin çevirdiğiniz kitabı da okudum ve belki bu sunumdan sonra tekrar okurum. Meillassoux bizi hapseden öznelliğimizin prangalarından kurtulup bizi kurtaracak üzerimize kapanmış kapıları açıp dışarıya ulaşabileceğimiz bir fantazi sunuyor gibi geliyor ki bunu olumsuz kullanmıyorum yani fantazisiz bırakın kapıları açmayı gerçeklikle bir ilişki kurmamız bile pek mümkün değil. Bir de sonunda mutlak ile matematik arasında bir korelasyon kurmuyor mu?
"Bilincin veya dilin içinde olmak şeffaf bir kafeste olmak gibidir. Her şey dışarıdadır ama dışarı çıkmak imkansızdır."
Vav!
Durun bi nefes alayım, anlatıkllarınızdan biraz araştırayım, sonrada olumsallıkla ilgili finaldeki sorunuzu bir daha ele alayım.
Bihaber olduğum farkındalık sağladığınız için müteşekkirim. Saygılar, selamlar.
bağışlayın, "görecelilik mutlaktır, öyleyse mutlak vardır" demek gibi geldi bana. Tüm olası olanlardan (mutlaka) birinin (mutlaka) gerçekleşeceğini söyleyerek, sadece "zorunlu olan olmuştur" yerine "olası olanlardan biri olmuştur" demeye atlamış gibi görünüyor. Yeterince okumadan yazmış olmam nedeniyle belki bu yorumum boşa düşecektir.
🎉🎉🎉🎉
Sunum.guzel ama anlamak icin bir az bilgi sahibi olmak kavramlar hakinda az da olsa bilgi sahibi olmak lazim .Bu sepeten pek anlayamadim anlatilmak isteneni
Olmaz deme olmaz olmaz
"Hangi yarayı tedavi etmeye, varoluşa saplanmış hangi kıymığı çıkartmaya çabalarken, filozof diye anılan biri haline geldim?"
Gary oldman, merci
Filmde işitince not edeyim dedim: Annesi antropologmuş, Levent Ünsaldı bir kitabını çevirmişti en son.
"Metafiziğin sonu, tüm mutlak iddialarını akıldan kovacağım derken, dinsel olanın coşkulu bir geri dönüşü halini aldı."
titreşen sayı derken neyi kastettiğinizi anlamadım
sunum için teşekkürler bu arada
şiirin sözcüklerinin sayım şekline göre belli bir biricik sayı ya birkaç eksik ya birkaç fazla sayılabiliyor, bu durumu tarif etmek için titreşen kelimesini kullanıyor Meillassoux
@@kagankahveci5168 anladım teşekkürler yanıtınız için
bu fransızlar niye böyle arkadaş 😂
ulan oturduğum yerde huzur buldum. bu 'kelime' nedir arkadaş... seslerin, harflerin bizim için zorunsuz gibi olanın zorunlu matematiksel mutlaklığı mıdır nedir? huzur var çünkü içinde.
indirgeme yaptığımın farkında olarak, bana imgelemden (duyusal görü) usa (entelektüel görü) geçmek gibi geldi...
ama nietzsche kokusu alıyorum...
elemanı tanımıyordum, sunumun başında övülünce beklentiye girdim ama günün sonunda deleuze ve kripke harmanlamış abimiz, ailesi zaten t...şaklıymış, cv de sağlam. gayet iyi alıntılanıyor belli ki. kendisine filozof denilecek noktayı sezemiyorum
Mutlağın sıfatlarıyla ilgilenebilir ve hakkında konuşabiliriz ama zatı hakkında fikir yürütyemeyiz diyen mutasavvıflardan fazla birşey söyleyememiş profesörümüz.. Yani yeni bir söz değil bunlar. Bu konuda zaman ayırmamışlara yeniymiş gibi gelebilir.
Bu yolda söylenenlere kim nasıl güvenebilir? Kitabını alıyorum, bu mevzuda ne düşünülmüş, ona bakmak gerekiyor.
Yani şöyle derler:
Sen, O’sun ama O, sen değil..
Mutlak, mutlaklığını (zatını) kimseye vermez de derler. Konuya hegel hume katmak suretiyle meşruiyet vermek ve mutlak güvenilirlilike ulaşmak pek mümkün olmaz sanırım, arkadaşlar heyecanlanmasın.
Duyduğunuzu değil bildiğinizi okumuşsunuz, elinde çekiç olan her yerde çivi görür derler. Tam tersine mutlağın sadece sıfatları değil kendisi bilinebilir diyor ve bunu birçok kez bu konuşmada söyledim sanıyorum, ama siz topa vurabileceğiniz şekilde kendinize uydurmuşsunuz. Sadece siz de değil başka yorumlar da başka düşüncelerde bunlar zaten söylendi demiş. Öyleyse burada psikolojik bir pattern var, nasıl bir pattern sizce bu? Nasıl bir psikolojik eğilim, duyduğuna dikkat vermemtense bildiklerini hatırlamaya yöneltiyor insanı? İlginç bir konu.