Senden Bilirim Yok Bana Bir Faide - Nota Eşliğinde Karaoke (Karar:Kız Neyi)

Поділитися
Вставка
  • Опубліковано 11 вер 2024
  • SENDEN BİLİRİM YOK BANA BİR FAİDE
    Beste: Tanburî Ali Efendi
    Güfte: Nevres-i Cedîd
    Makam: Hüseynî
    Usûl: Yürük Semâî
    Senden bilirim yok bana bir fâide ey gül
    Gül yağını eller sürünür çatlasa bülbül
    Etsem de abestir sitem-i hâra tahammül
    Gül yağını eller sürünür çatlasa bülbül
    TANBURİ ALİ EFENDİ (1836-1890)
    1836 yılında Midilli Adası 'ındaki Midilli, şehrinde dünyaya geldi. Hafız olan ailenin bireyi Hafız Bekir Efendi’nin oğludur. Ali Efendi 'de bu geleneğe uyarak çocuk yaşlarda hafızlığa başladı. Bestekâr Tamburi Aziz Bey 'in babasıdır. Midilli 'deki kısa tahsilinin ardından İstanbul 'a gelerek Medrese 'de okudu.
    1862 yılında Sulatan Abdülaziz başa geçmesi ile sınavla saraya müezzin olarak başladı. Sınava giren Ali Efendi, sınavı kazanarak “Saray Müezzini” oldu. 1867 yılında padişahın ikinci imamı oldu.
    1882 yılında henüz 18 yaşında olan Ömer Ferit Kam’ın götürdüğü besteyi anında Hicaz makamında okuması Abdülhalim Paşa’yı çok etkilemiş ve onun için özel bir tambur yaptırıp hediye etmiştir. 1885 yılında saraydaki 23 yıllık hizmetinden ayrılarak İzmir 'e yerleşti. Sadrazam Kamil Paşa 'nın kardeşi Udi Şakir Paşa tarafından Manisa 'ya davet edilerek himaye edildi.
    1890 yılında İzmir’de öğrencileri Sofi-zade Hafız Mehmet ve Raşit Efendi ile meşk yaparken geçirdiği kalp krizi sonunda öldü. Karşıyaka Mezarlığı’na gömüldü.
    Musikiye Latif Ağa ve Kanuni Rıza Efendi 'den makam ve usul dersleri alarak başladı. Tambur çalmasını ise; Tamburi Küçük Osman Bey 'den öğrendi.
    Sesi ve icrası mükemmeldi. Bestelerinde içli bir samimiyet ve hüzünlü klasik yapı vardır. Suzidil makamında önemli çalışmalar yapmış ve bu çalışmalar kendisine şöhreti getirmiştir.
    Klasik değerler içinde kalması, hür bir romantizmi yaşatması ve coşkun bir lirizm göstermesi bestecilikteki ustalığının en güzel tarafıdır.
    Ali Efendinin nota kullanmadığı tahmin ediliyor, eserlerini Manisalı Hafız Efendi ile oğlu Aziz Bey 'in notaya aldığı söylenir. Oğlu Tamburi Aziz Bey babasını bütün eserlerini bir araya toplamıştı; fakat bu eserler Aksaray yangınında yanmıştı. Yinede eserlerinin önemli bölümü günümüze kadar gelmiştir. Elimizde 121 bestesi tespit edilebilmiştir.
    Çok seri beste yapabilen üretken bestekârdır. Meselâ Suzidil makamındaki takımını bir Ramazan ayı boyunca bestelediği söylenir. Murabba, ağır semai, yürük semai, şarkı ve dinî musiki formlarının her türünde eser bestelemiştir.
    Kaynak: Dr. Nazmi Özalp , Büyük Türk Musikisi Ansiklopedisi,Cilt:1, S:273)

КОМЕНТАРІ • 6