Şehadet Nedir? Şehit Kime Denir? | İnsanın Anlam Arayışı | 27.12.2023 | Dost Tv
Вставка
- Опубліковано 10 лют 2025
- www.kurandersle...
/ prof-dr-halis-aydemir
Anlık Bildirim almak için
WhatsApp Kanalımız whatsapp.com/c...
Telegram Kanalımız t.me/hecedarus...
Sosyal Medya Hesaplarımız
/ kuran_dersleri
/ aydemir_halis
/ khalisaydemir
/ kuran_dersleri
t.me/hecedarus...
/ @hecedarussuffah
/ hecesuffah
/ hecedarussuffah
/ hecesuffah
/ hecedarussuffah
HECE KİTAP VE HİKMET DERNEĞİ - BURSA
Küplüpınar Mah. Dr. Sadık Ahmet Cd. No: 328, 16200 Osmangazi/Bursa
goo.gl/maps/8k...
#halisaydemir #profhalisaydemir
Allah razı olsun hocam..
Rabbimin lutfu ikramı bu millete bu insanlığa gönderdiği çook büyük bir değer olan kıymetli muhterem Halis Aydemir hocam, Rabbim yolunuzu açık selamet eylesin, Rabbim bu güzel ilimlerinizden bizede dinleyip anlayıp amel etmeyi nasip etsin. RABBIM sizi ve neslinizi mubarek kılsın.. Rabbim muhteşem bir şekilde anlattığınız " şehadeti ve şehitliğe " sizide bizide layık ve müesser eylesin, meyve veren ağaç taşlanır 'ın yaşayan halidir kıymetli Halis Aydemir hocam
Rabbim sizden ve emeği geçen kardeşlerimizden razı olsun.
şehitlikden çok şehit anne ve babasının yüreğinde ki acıya merhem bir sohbet Allah razı olsun
RABBİM RAZI OLSUN HOCAM SENDEN AMİN ❤❤❤
Allah razı olsun
Sübhanallah ❤
Hocam Allah (cc) razı olsun.
Ağzına sağlık hocam
Amin ya şafi ya kerim ya fetah ya semi ya mucip rabbimiz Amin Aziz hakim rabbimiz sizlerden razı olsun
Emeği geçen herkesten ve kıymetli hocalarımızdan Allah razı olsun ❤
Rabbim ebeden razı olsun hocam senden ,hangi konuyu anlatsan sanki yaraya merhem sürer gibi ihtiyaca binaen konuşuyormuş gibi sadra şifa cinsinden ,anlaşılır ve net, hedefine ulaşan bir ok gibi maşaAllah Rabbim hizmetlerini daim eylesin.Daha çok insana ulaştırsın ve hidayetlerine vesile olsun İnşaAllah ❤
Allah razi olsun muhterem hocam.
ÇOK TEŞEKKÜRLER.
ALLAH RAZI OLSUN HOCAM,SİZİ TAKİP EDYORUZ
Tv de izlemek daha bi güzel oluyor,Allah'a şükür bugün tvden izledim🤲🏼🤲🏼🤲🏼🤲🏼🕋o kadar güzel anlattı ki halis hocam şehit olasım geldi😢😢🤲🤲🤲
Allah Azze ve Celle razı olsun.
Rabbim cümlemizden razı olsun kıymetli hocam hocam hocam
Allah razı olsun. Çok güzel ayetler açıklandı. Gönlümüze dokundu bu program. 43. dakikadan sonra aslında asıl şehitliğin Müslüman olsa bile Allah rızası niyetine dayandığı hocamız açıklıyor.
ALLAH RAZI OLSUN,KABUL BUYURSUN,Halis xoca.
Azərbaycandan salam dualarla.
♥️🇦🇿
Allah hocamızdan razı olsun ne güzel anlatmış,rabbim farkındalık nasip etsin
Cumamızı nurlandırdınız hocam Allah razı olsun Herşeyi eleştirmeyi kendine görev bilmiş devlet memuru olmayan memurlar yine iş başında bakıyorum da bu kadar bilginin güzel niyetlerin içerisinde hayallerindeki olumsuzu bulsam da bir şöyle içimdekileri döksem diye videoyu sonuna kadar izlemiş olanlara ne desem bilemedim.
Allah razı olsun hocam
Amin..👏👏👏
🌹
🌹🌹🌹
Şehit olmak istiyorum 😢
Genelde bunu erkekler der. Kadınların bunu söylediklerine pek şahit olmadım. Benim iki çocuğum var. Böyle bir görev gelirse onları nasıl bırakırım diye çok düşünüyorum. Bensiz ne yaparlar bilmiyorum. Siz ise şartsız koşulsuz şehit olmak istiyorum diyorsunuz. Tebrik ediyorum.
☪☪☪
Dersten Kısa Notlar:
-Şehadetimiz gökleri ve yeri yaratan yüce Yarıtıcı’ya olan tanıklığımız. Yaratıcı’nın var olduğundan, hayatı yaratıp yaşattığından eminsiniz, buna şahitsiniz. Bu şehadetinizi neye kadar risk alabilirsiniz? Yani bir an gelip “yok geri duruyorum” mu diyeceksiniz? Allah azze ve cellenin şu hükmü dendiğinde “yok bu hüküm bana ağır gelir” diye geri mi çekileceksiniz? Yoksa bu uğurda her şeyinizle var mısınız? Bunun sınırı gelip cana kadar dayanıyor. Kişi “Canımı da O’nun uğrunda veririm, zaten bu canı bana veren de O, yaşatan da O, yine döneceğim kişi de O” diyebiliyor mu?
-İnfak ederek de kişi ahiretin olduğuna, Cenâb-ı Hakk’ın kudreti olduğuna tanıklık eder.
-Cenâb-ı Hakk’ın istediği bir teslimiyet her şey pahasına bir teslimiyet!
-Aslında en büyük sermayemiz canımız ise onu değerlendiremeden bu dünyadan geçip gitmek herhalde en büyük ziyanlardan biri olsa gerek. Belki herkese cepheye gitmek, savaş meydanında bulunmak nasip olmaz ama iç dünyamız, temenni ve hayal dünyamız, riyanın bulunmadığı o yapayalnız kaldığımız düşünce dünyamızda şehit olmayı bir an arzu ve hayal eder durumda mıyız değil miyiz, asıl savaş orada başlıyor. İsteme mecramız açık.
Rasûlullah sallâllâhu aleyhi ve sellem buyurmuş ki: “Kim samimi olarak Allah'tan şehit olmayı isterse yatağında ölse bile Allah O'nu şehitlik mertebesine ulaştırır.” (Müslim)
Ameller niyetlere göredir.
-Kul canını vermeye o kadar hazır ki çünkü Yaratıcı’nın kudretine o kadar tanık ki geride bıraktığı hiç bir şeye acımaya hali yok. Çünkü onu sonsuz bir gelecek bekliyor. Sonsuz geleceğin en mutlu, en güzel, en kestirme yolu şehadet!
-Allah azze ve cellenin yolunda katledilmek de şehadet; Allah azze ve cellenin yolunda gecesiyle, gündüzüyle çabalayarak uğraşarak ölmek de şehadet. Bütün derdimiz mağfiret. Şehit olunca mağfiret oluyoruz. Şehidin bile ilk kaygısı affedilmek. Şehidin her günahı affedilir; borcunun olması hariç.
-Rasûlullah sallâllâhu aleyhi ve sellem buyurdu ki: “Cennete giren hiçbir kimse, yeryüzündeki her şey kendisinin olsa bile dünyaya geri dönmeyi arzu etmez. Sadece şehit, gördüğü aşırı itibar ve ikram sebebiyle tekrar dünyaya dönmeyi ve on defa şehit olmayı ister.» (Buhari, Müslim)
-Rekabet edecekseniz öyle zavallı dünya şeyleri için birbirinizle rekabet etmeye değmez. Ölüm meleği geliyor elde ne varsa hepsi alıyor çıplak bir halde bu dünyadan çıkıyoruz. Ahiret için rekabet edin diyor Allah azze ve celle.
“Rekabet edecek olanlar, işte bu cennet için yarışsınlar!” (Mutaffifin-26)
-“Allah yolunda öldürülenlere 'ölüler' demeyin. Bilâkis onlar diridirler, fakat siz bilemezsiniz." (Bakara-154)
Şehitler Allah azze ve cellenin onlara verdiği fazlından ötürü öylesi mutlular ki: “Allah yolunda öldürülenleri sakın ölüler sanma! Bilâkis onlar diridirler; Allah’ın, lütuf ve kereminden kendilerine verdikleriyle sevinçli bir halde rableri yanında rızıklara mazhar olmaktadırlar. Arkalarından gelecek ve henüz kendilerine katılmamış olan şehid kardeşlerine de hiçbir keder ve korku bulunmadığı müjdesinin sevincini duymaktadırlar.” (Ali İmran-169,170)
Kur’an-ı Kerîm’de Allah azze ve cellenin işte şehitlerden alıp bize öteden gönderdiği haber bu! Dolayısıyla Kur’an-ı Kerîm dinamik bir biçimde bizden öteye gitmiş şehit olan kimselerden tekrardan bize haber geldiği bir Kitap.
-Şehit öyle bir mutluluğa geçiyor ki gerçekten geriyi tam manasıyla unutturan, içinde hüzün ve korkunun kalmadığı bir mutluluğa kavuşmuş oluyor.
-Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:
“Kim Allah'ın dini daha yüce olsun diye savaşırsa, sadece o Allah yolundadır" buyurdu.
(Buhârî, Cihâd 15; Müslim, İmâre 149-151.)
Kahramanlığımı görsünler, ben de ne kadar yiğit bir adamım ya da geri dönersem karizmam çizilir gibi düşüncelerle savaşılırsa bu hiç bir işe yaramıyor. Niyetin aklamadığını hiç bir şey aklamaz.
Bir düşünce denkleminde Cenâb-ı Hak yok ise canını bile versen Allah azze ve celle katında karşılık ve değer bulmaz.
Sohbetin tamamını dinledim Hocamız şehitlik kavramını güzel açıklamış fakat güncel tartışmalara açıklık getirecek soruya devlet memuru olması ve sistemle karşı karşıya gelmemek için herhalde açık cevap verememiş, ben memur olmadığım için açık konşayım. Vatan, mal, canın korunması şehitlik için yeterli olsaydı Ukrayna askerleri de şehit olurdu. Mevcut sistem ölen her asker ve polise şehit ünvanı veriyor ki, itiraz burda oluşuyor. Bildiğim kadarıyla asker veya polis olmak için müslüman olmak kaydı yok,amentüsü kemalizm ve laiklik olan asker ve polisler de şehit mi? Hoca bu konuya giremez, ama anlattıklarından bu anlaşılabilir . 28 şubat sürecinden önce doğuda askerlik yaptım, alayda yemek duasında Allah dememizi engelleyen(tanrımıza dememiz gerekiyormuş) üsteğmenimizle ve ateist, agnostik olduğunu bşzzat bildiğim silah arkadaşlarımla çatışmalara katıldım. Eğer bunlardan biri çatışmada ölseydi bu sistem tabutlara şehit yazacaktı. Askerlerin çoğunluk müslüman olması bu gerçeği değiştirmiyor. Hükümlerine razı olmadıkları bir dinin kavramlarının kullanmaları ikiyüzlülük ve vicdan rahatlatmaktan başka birşey değil. Allah bizlere hükümlerinin bu topraklara tam manasıyla tekrar hakim olduğu günleri görmeyi nasip etsin.
Sen kimsin lan pezevenk in evladı Türk askerini Ukrayna piciyle bir tutuyorsun kitapsız inmenin evladı. Vatan uğruna canını vermeye hazır ve vermiş adamın arkasından konusmak sana mı düser imanını sorgulamak sana mı düsür iblisin dölü
Allahumme amin
Öncelikle "Allahümme amin" diyerek başlayayım yorumuma. Çok kritik noktalara değinmişsiniz kıymetli kardeşim. Bu sebepledir ki günümüzde Rabbani alim bulmak çok zor ve Türkiye'de sayıları her geçen gün daha da azalmaktadır. Var olanlar çeşitli baskı ve zulümlerle bastırılıyor, susturuluyor, ağızları kapatılıyor, kalemleri ellerinden alınıyor. Ben naçizane ufak bir katkı olur niyetiyle bu yorumunuzun önünü biraz daha açmak istiyorum.
Halis Hoca'yı uzun yıllardır takip ederim; ancak Halis Hoca ve bu gruptan ilahiyatçılar ne yazık ki mesele tam kitabın ortasına geldiğinde susarlar veya meseleyi etrafından dolanarak anlatırlar. Burada aklıma her zaman şu soru takılmıştır: "Memuriyet mi daha önemli, yoksa Allah'ın rızası mı?" Bizler rızkımızı memuriyetten mi bekliyoruz yoksa bizatihi Allah'ın kendisinden mi? Bizler hayrı devletten mi bekliyoruz yoksa bizatihi Allah Azze ve Celle'nin kendisinden mi? (Sorular bu minvalde çoğaltılabilir)
Konudan uzaklaşmak istemiyorum; Laik-Demokratik bir sistemle yönetilen, Allah'a "Sen bu işlere karışma, devletimizi biz kendimiz yönetiriz; sen namaza, ezana, oruca, hacca veya kurbana karış, gerisi senin işin değil" (haşa) denilen veya böyle işleyen bir sistemin hudutlarını muhafaza etmek üzere ölen birisi nasıl Allah yolunda ölmüş oluyor ki bu ölen kişinin sıfatı "Şehit" olabiliyor? Tam bu noktada verdiğiniz örnek gerçekten takdire şayandır: Eğer mesele namus, vatan, can müdafaası ise, bugün dünyanın her yerinde her dinden insan bu sebeplerden herhangi biri veya birkaçı yüzünden ölebiliyor, öldürülebiliyor. O zaman burada esas tanımı hangi kaynak belirleyecek? Kur'an'ın yani Allah Azze ve Celle'nin kendisi mi, yoksa kendi hevamızdan uydurduğumuz tanımlar mı belirleyecek? İşte biz burada tıkanıyoruz, Allah'ın hakkı olanı O'nun elinden almaya çalışıyor ve tabir caizse "Allah'tan rol çalmak" eylemine kalkışıyoruz. İslam'a ait olan kavramların tanım hakkını Allah'ın elinden alıp (haşa) kendimiz bunların açıklamasını yapmaya kalkıyoruz...
Allah Azze ve Celle Kur'an'da Firavun ve ordusunu birbirinden ayrı şekilde anmadı. Bunların, yani bu ordunun içinde Firavun'ın zulmünü tasvip eden kaç asker vardı? Belki hepsi ondan şikayetçiydi, belki ona hizmet etmek istemiyorlardı ama çeşitli korkular, menfaatler, şu veya bu sebepler devreye girdi ve Firavun'ın askerleri oldular, onun itaati altında savaştılar ve hep birlikte, biri diğerinden ayrılmaksızın helak edildiler. Enfal 54'ü müteakiben bu konuda şöyle buyuruyor Allah: "...Onlar, Rablerinin ayetlerini yalanladılar; biz de günahları dolayısıyla onları helak ettik. Firavun ordusunu suda boğduk. Onların tümü zulmeden kimselerdi." Bu ayetin sonunda görüldüğü üzere "Onların tümü zulmeden kimselerdi." deniliyor. Ben bu ayeti çok düşündüm, hiç mi içlerinde Firavun'u tasvip etmeyen veya gönül rızası olmamasına rağmen ölüm korkusu yüzünden onun ordusunda yer almak zorunda olan kimse yoktu şeklinde sorular sordum. Görüleceği üzere Allah iyi niyetlisi veya kötü niyetlisi demeden hepsini aynı sonla helak etti ve hepsi için "zalim" dedi. Ben kendimce şu cevaba kani oldum: Bizler, Allah'tan başka korktuğumuz her gücü aslında kendimize ilah edinmiş oluyoruz; çünkü Allah'tan başka bir güce karşı ölüm korkusu veya başka birtakım sebeplerin arkasına saklanarak hizmet etmek, aslında şunu demek gibi bir şeydir: "Bunlar bizi ölümle, hapisle, zulümle tehdit ediyor, biz bu dünyada çok yaşamak istiyoruz ve mecburen onlara hizmet etmek zorunda kalıyoruz." İşte bu kaygılarla susmak ve hakkın tam karşısında yer almayı, Allah bize Kur'an'da bizatihi "Zulüm" olarak tanımlıyor.
Şimdi "kıssadan hisse" diyerek buradan bizim konuya dönelim. Fiilen Abd-Nato müttefiki olan bir devletin ordusu, sizce Abd ve Nato'dan, yani kafirlerden bağımsız ne kadar özgür hareket edebilir? Edebiliyor mu? Edebildik mi? Bu sorulara verilecek cevaplar, şehitlik kavramının tanımını kendiliğinden belirleyecektir zaten.
Yine de her şeyin doğrusunu bilen Allah'tır. Hatam varsa, yanlışım varsa O'ndan af dilerim. Zaten dönüş ancak O'nadır...
Esselamu aleyküm ve rahmetullahi ve berekatuhu
Allah seni hayırla mükafatlandirsin kardeş.. gerçekten çok güzel yazmışsın
Şimdi bize bir saldırı olsa, siz "savassam da şehit olmayacagim nasilsa' diye düşünerek savaşmayacaksiniz o zaman! @@zlk_yt
Saygılı hacam herşey bişeydir israiloğiuları hiç birşeydir naletliyorum.
Allah razı olsun hocam.