SİZDEN GELEN HEDİYELER MINECRAFT BOK ZIRHI // Sen Ne Diyon #36 // Geekyapar'da Çalışsanız...
Вставка
- Опубліковано 31 лип 2017
- Bu muhteşem haftamızın muhteşem konuğu Educatedear'ın yeni kanalını / @opsforcreative8551 şuradan takip edebilirsiniz. Bu hafta eğer Geekyapar'da çalışsanız ne iş yaparsınızı konuştuk.
Gelecek hafta ise yanlış zamanda yanlış yerde bulunup başınızdan geçen hikayeleri konuşacağız. Eğer böyle bir hikayeniz varsa nolur yorumlara yazın.
---
SEN NE DİYON’un TÜM BÖLÜMLERİNİ İzleyin!: goo.gl/sFFhU3
Geekyapar’a Abone Olun, Yeni Bölümleri Kaçırmayın!: goo.gl/4E9U4I
Geekyapar’ın Sitesini Ziyaret Edin!: goo.gl/J9wdHq
Facebook’ta Bir Like’ınız Varsa, Alırız!: goo.gl/zAzQL6
---
Sen Ne Diyon?; Can Türkdoğan, Ömercan Güldal ve Can Sungur’un sunumuyla, yok efendim konuklarıyla, yok efendim çiçek tanesi yorumuyla her Salı saat 20:00 civarı karşınızda. Siz yorum atıyorsunuz, Geekyapar ekibi muhabbetini çeviriyor. - Розваги
can sungur ekmeğe benziyo.güzel dolgun bir trabzon ekmeğine
Emir Leblebicioğlu ONU BÖYLE YAĞLAYIP HART HURT YİYECEKSİN
Emir Leblebicioğlu Vakfıkebir dir o Trabzon olsa duramazsin
Emir Leblebicioğlu cs hamurdan oluştu piştikten sonra da sen ne diyona koştu ancak ıslanmasaydı daha güzel bir ekmek olabilirdi.
Herkes cs ye hallenmiş
HakanCT diyemeyiz çünkü trabzonun her yerinde aynısını bulamazsın
Aradan yıllar geçmiş daha yeni izliyorum. Ben bu kadar güleceğimi bilseydim daha önce izlerdim. Düşük beklenti ile başladım şuan çenem ağrıyor gülmekten.
programda neden 2 tane ömercan var
Mühmelat Mahluk :DDDDDDDDDDDDDDDDD
Aynı çarı gizli sekmede açıp gelmiş.
ı-doser nedir?
ı-doser beyin dalgalarınızı etkiliyor ve, örneğin alkol dozunu aldığınızda, gerçekten alkol almış gibi hissetmenizi sağlıyor; ya da uyku sorunlarını gideren bir bir doz aldığınızda, rahat uyumanızı sağlıyor. bunun gibi bir çok etkisi olan doz var. etkiler dozun gücüne göre değişiyor.
gerçekten işe yarıyor mu?
evet. gerçekten işe yarıyor!
binaural dalgalarla beyine etki edip, istenilen sonucun alınabileceği bilimsel olarak kanıtlanmış bir şeydir.
ne kadar etkili?
etkisi dozun gücüne göre değişiyor.
dozlerın güçleri; moderate(orta), strong(güçlü), very strong(çok güçlü), very strong(çok güçlü), very very strong(çok çok güçlü) olarak ayrılıyor.
dozlar ilk kullandığınızda etkili olmayabilir. ama ikinci veya üçüncü kullanışınızda beyin alışır ve daha etkili olur.
herhangi bir zararı var mı?
tabiki yok! hiç bir dozun, hiç bir şekilde yan etkisi yok.
uyuşturucu dozları da bağımlılık yapmıyor tabiki.
nasıl kullanmalıyım?
mp3'ü mp3 çalarınıza atın. kulaklığınızı takın. gözlerinizi bir bezle bağlayın (ortam yeterince karanlıksa buna gerek yok), ve çalan sese konsantre olun. doz bitmeden kapatmayın.
.
not: epilepsi hastalarının kullanması sakıncalıdır.
not : 1. kuralımız kesinlikle ve kesinlikle azimdir. eğer azim olmazsa inanın yüksek seviye dozlarını dinleyemezsiniz. çünkü ilk 2 hafta dinleyeceğiniz dozlar daha basite indirgenmiş , beynin alışmadan alabileceği "maksimum" etkilere göre hazırlanmıştır.
ilk hafta : başlangıç
ilk hafta tamamıyla başlangıç dozlarını dinleyeceğiz. çünkü başlangıç dozlarının etkileri küçük fakat beynin i-doser ' a alışması ve moderasyon için mükemmellikle ve saf yaratıcılıkla hazırlanmıştır.
not 2 : ilk hafta her gün doz dinlemeyeceğiz. çünkü beynin frekansları ve sesleri sindirmesi , anlayıp kavraması gerekir. bu yüzden ilk başta yüklenmiyoruz. her gün dinlememiz inanın başarıdan çok zaruret getirecektir.
ilk aşk , ilk heyecan : quick happy can
arkadaşlar quick happy candır. baldır. ilk heyecanımızdır.
günlerden pazartesi , ve karanlık bir oda ayarlayıp kulaklığımızı takıyoruz.yüzümüze yumuşak bir havlu veya bir bez koyuyoruz. ( bunun nedeni hassasiyet değil , doz ilk uyuşturmaya başladığında vücudu dozu dahada iyi hissetmek içindir. ) ve ilk kahkamızı atıyoruz
çarşamba : dinleyeceğimiz doz , tekrar quick happy . unutmayın bir dozu 2. ve 3. denemede net hissedersiniz. ilk denemede reaksiyon alamamak çok normaldir.
cuma : beynimiz i-doser yoluyla kahkaha atmayı öğrendi ve şimdi asıl önemli olan hisse geldi . düşünce hızlandırma , farklı hissetme ve olduğundan farklı düşünme. dinleyeceğimiz doz tranquil . mutlaka denemeniz gerekiyor arkadaşlar. mutlaka ...
pazar : ve ilk sevindirici haber. hızlı uyuşturucu nitrous. bu doz size eğer daha önce thc içeren ( esrar , bally , crystal meth , rivotril , salvia , intellent ) madde kullandıysanız etkileri daha net olacaktır. fakat eğer hiç kullanmadıysanız. sizi yinede kendinizden geçirecek kadar etkilidir.
iyisiyle kötüsüyle ilk haftamızı atlattık.
2. hafta ise tamamiyle 1. haftada dinlediğimiz dozlarla geçecek. fakat tek değişiklik artık her gün dinleyebilirsiniz. ilave olarak sadece bu haftaya özel olmakla birlikte düzensizce dinleyebilirsiniz. yani gün gün dinleyeceğinzi doz önemli değil. çünkü beyin modere aşamasında ve i-doser'la yeni tanışıyor.
ilave olarak dinleyebileceğiniz dozlar : alert+ , brain+ , theta , speed , sleeping angel , anti-depresan , alkol .
[3.hafta] - anarchy arkadaşımızın yokluğu nedeniyle takvim, rawsecurity aracılığı ile devam edilmektedir;
ilk 2 haftamızı 'moderate' seviyeli dozlarla atlattık.
bu hafta ise doz dinlemeden önce, etkiyi maksimum almak için bir kaç damla limon yutmanız, beyninize şok dalgaları göndererek canlandırır ve bu sayede daha çok performans alırsınız.
bunu sürekli yapmayınız çünkü alışkanlık hale gelirse limonsuz dozun etkisi olmayacaktır.sadece ayda en fazla 2 kez bu limon tekniğini kullanarak doz dinlemeye başlayın.
o anki ruh haliniz ne ise ve neye ihtiyacınız varsa (sinirli iseniz gülmeye, enerjik iseniz korkmaya veya yorgun iseniz enerjiye vb...) ruh halinize göre doz seçin ve mutlaka qh , very strong sınıfına ait dozları açmayın.o an elde etmek istediğiniz duygu, beyninizin ona ihtiyacı varmış gibi davranmasıdır ve bu sizin için daha fazla etki göstereceğine işaret sayılır.
strong dozları, günde en fazla (3 saat aralıklarla) 2 defa dinleyin.çünkü strong doz seviyesi ile ilk kez tanışıyorsunuz haliyle defalarca dinlemeniz hem baş ağrısına yol açacak hem işe yaramayacak hemde beyninizin i-doser'a karşı şüpheleri başlayacaktır.bu durum ise haftalık takviminizin tamamen boşa çıkaracağına işaret eder.her doz dinlemek istediğinizde kendinizi kandırmayarak gerçekten o an hangi duyguya bürünmek istediğinizi algılayın ve 1 haftanızı, beyniniz tarafından istenilen duygulara ait dozları (qh ve very strong hariç) dinleyin.
bu haftamızı böylelikle sonlandırdık ve ne kadarda işe yaramazlarsa siz o kadar inat edin ki başarasınız.tıpkı yarın ne yapacağınızı planlamak gibi.hiçbir şekilde şüpheleriniz olmasın.hatta bu takvimi uygulayıp bugünlere kadar bile hiçbir etki almasanızda inadınız beyninizin önüne geçecek ve gerçekten işe yarayacaktır.
[4.hafta]
artık beynimizin sinyallere karşı dirençli, güçlü ve işe yarar olduğunu o an dinleyeceğiniz moderate dozdan yüksek verim alınca anlayacaksınız ve bu sizi inanılmaz mutlu ederek tıpkı insanın bağışıklık sistemi kazanması gibi veya kanseri yenmeniz gibi i-doser'a ve kendinize olağanüstü bir güven gelecek ve buda sizin için çok ama çok iyiye işaret edecektir.
bu haftamızı ise istediğimiz moderate veya strong dozlarla geçirecez.kesinlikle very strong ve qh dozlara geçiş yapmayacaz çünkü beynimiz bu sinyallere yeni alıştığı için very strong dozlarda karışıklık olacaktır.
4. haftamızı moderate ve strong dozlar ile kendinize güvenerek atlatırsanız %80'lik başarı elde etmiş olacaksınız ve bu sizde gerçekten mutlu edici bir özellik taşıyacaktır.
ilk 1. ayımızı bu şekilde tamamladık.
" peki hocam ben bu very strong dozları ne zaman dinleyeceğim? "
very strong dozlar genellikle uyuşturucularda özellik taşıyan güçlü bir uyarıcı sınıfıdır.daha önceden uyuşturucu kullanmamış kişilerde maksimum etki yaratabilmesi için kişinin bu sinyallere tam anlamıyla bağışıklık kazanmış ve beynine yer edinmiş bir kimliğe bürünmesi gerekir.bu sınıfta ki dozları en az 2 ay geçmeden dinlerseniz %50 oranda işe yaramayabilir.çünkü daha önce hiçbir uyuşturucu kafası yaşamadıysanız, beyniniz bu sinyaller ile sizi o moda sokması için çok büyük uğraşması gerekecektir.deneyimli olduğunuz zaman veya 1,5 ay tüm dozlarda en az %50 kadar bir verim aldığınız zaman very strong dozlara geçiş yapabilirsiniz.
" qh dozları neden dinleyemiyoruz bu hafta? "
qh dozlar, normal dozlara karşı daha hızlıdır ve etkiyi daha çabuk yaşatır/bitirir.beyin dozlara tam anlamıyla hakim olduğu zaman qh dozlarda hiçbir sıkıntı çekmeden verilen mesajı rahat bir biçimde alarak sizi dozun vermiş olduğu duyguya sokacaktır.öbür türlü normal dozlara alışmadan qh dozları dinlemek sizin için zaman kaybı oluşturabilirler. very strong ve very very strong (strongest) sınıfını geçtiğiniz zaman hiç şüphesiz qh dozlarıda dinleyebilirsiniz.
1. ayımızda ki gibi 2. ayımızı ise strong ve moderate dozlarla geçirerek tam anlamıyla deneyimlik kazanmamız ve beynimizin düzenini sağlamamız açısından sizin için (qh ve strongest dozlara karşı) muhteşem bir performans sağlayarak usta sınıfına erişebilirsiniz.elbette 2 ay bunu yapmak zorunda değilsiniz.
1.ayımızı takvime göre, 2. ayımızı ise bünyenizde ki reaksiyonlara göre doz seviyelerini ayarlayın.
yazılan bu bilgilere tam anlamıyla rivayet ederseniz 1 ayda kalfa, 2 ayda usta deneyimli bir kullanıcı olup, tüm dozlardan etki alabilirsiniz. 6 ay kadar pes etmeden bu şekilde devam ederseniz ı-doser çılgını sınıfında olursunuz ve bu sizin için artık oyun oynarken, temizlik yaparken veya yürürken dinlediğiniz dozların bile etkisini görebilirsiniz.
unutmayınız;
-merdiven çıkmadan asla hedefimize ulaşamayız,
-sabretmeden asla istediğimizi elde edemeyiz,
-inanmadan asla birşeylerde etki alamayız,
-güvenmeden asla birşeyi benimsiyemeyiz,
-korkarsanız asla başaramazsınız,
-inat ederseniz %100 başarırsınız.
sabrederseniz, kendinizi şartlarsanız ve bu takvime uygunluk göstererek inat ederseniz, hem hayatınıza ve kendinize karşı güveniniz yüksek derecede artar hemde ı-doser'a karşı alacağınız etki en az %75 en fazla %99 olur.
iyi dozlar arkadaşlar
@@carreydorks9077 lan bu ne
@@tanco5686 2 sene önce üşenmeyip okumuştum şimdi tekrar hatırladım saçma sapan bişey işte
3. Sınıfta matematik hocama aşık oldum . Ama öyle böyle değil adam öyle yakışıklı ki ve ben daha 9 yaşındayım. Neyse bigün annem beni okuldan almaya gelmedi sanırım bi işi uzamış .Okulun bahçesinde bi saat bekledim . Baktım gelen yok giden yok , dedim hadi öğretmenler odasına gidip matelematikçiden annemi arayayım . (O gün matematik ve resim kursu olduğu için iki öğretmen geç çıkıyordu ) sanırım henüz teneffüs yeni bitmiş öğretmenler zili çalmamıştı . Ben kapıyı çalmadan içeri lak diye girdim . Bi baktım bizim matematikçi resimciyi öpüyor . Bi an herşey durdu ve üçümüz birbirimize baktık .Ve ben aniden ağlamaya başladım. Daha sonra bana iki insan birbirini severse böyle şeyler olduğunu uzun uzun anlatıp annemi aradılar . Kırık bir kalple eve dönüp bütün gece ağladım . Bu da böyle bir anımdır.
Something Kawaii bence bu kesinlikle videoya çıkmalı 👍
onur karaca teşkürler :)
+kurufasulye pilav kesinlikle haklı iyi kurtarmışsın
nilz yanıtlıyım kardeşim hoca benim gün içinde derslerime değil kursuma giriyordu . Haftanın 3 (ya da 4) günü kursu vardı. Ve o gün benim girdiğim kurs yoktu.
Alın bunu vidoya :D
Sen ne diyonlar çok kısaldı uzasın artık hem cs'nin eşi de sevinir.
haklı
+1
cs’nin eşi cs hanımefendi 💘💘💘💘
ilkokul 5. sınıfken, annem bir sabah beni ekmek almaya yolladı.O sırada bakkal celal abi "çok acil sipariş geldi. 1 dk götürür müsün memocan" dedi ben de sevdiğim için kıramadım ama verdiği adres kesinlikle 1 dakikalık değildi. Neyse adresteki apartmana geldiğimde kapıyı çaldım ve kimse açmadı. bende acaba yanlış mı diye karşı dairenin kapısını çaldım ve kapıyı açan teyze sipariş vermediğini söyledi, karşı komşuyu sordum ve işe gittiğini söyledi.Ben de Bakkal abiye dönüp abi, evde kimse yokmuş diyecekken gülerek bana "memoş kusura bakma yanlış adres vermişim şuraya git" diyerek yeni bir adress daha verdi.Hayır diyememek en çok o zaman koymuştu bana, verdiği yeni adreste ki abla bana bir ton laf saydı, bakkala girdiğimde ise çırak yeni gelmiş ve celal abiyle kahvaltı yapıyordu. işin en kötü tarafı ise ekmek bitmişti...
100 metre ilerideki süpermarketten ekmek alıp eve döndüğümde ise annem internet kafeye gittiğimi düşünerek beni dövmüştü.
bütün video 3 yorum okundu galiba ya da bana öyle geldi
banada 2 gibi geldi
Cem Gündüz okundu mu ki
Küçüktüm hiçbir şeyden haberi olmayan masum bir çocuktum . Misafirliğe gitmiştik yaşıtım bir çocuk yoktu, sıkılmaya başladım ve o sırada yiyecek bişeyler geldi. hepsini 5 dakikada silip süpürdükten sonra annem "hadi kızım tabağını mutfağa götür oraya bırakma" demesiyle yerimden kalktım ve mutfağa doğru yürüdüm, kapısı kapalıydı zorlayınca açıldı ve karşımda ev sahibi bilmem ne amcayı sıçarken buldum .meğersem orası tuvaletmiş ,ben şaşırmışım yolunu. İşin garip yani ben şok olmuşçasına yerimden kıpırdamadım ,adam da kapıyı kapatmadı ya da o an zaman durdu bilemiyorum, sonra elimden tabak düşmesiyle annemlerin koşması bir oldu .onlarda bilmem ne amcanın sıçtığı anı gördüler. allahtan küçüktüm de adamı artık hatırlayamıyorum ama çocukluk travmalarımdan birisidir (uzun bir süre misafirliğe gitmedim) ct al sana kakalı yorum
Amcam sevgilisiyle sevişirken yanlışlıkla odaya girdim.
Vuğivvyyy diye bağırmayı'da oradan öğrendim.
MDKDMSOEKWOKEORMRROMRORKEOMDOEK
lan bunu ilk defa gördüm inanılmazmış bu.
@@themanofsteel7385 ee olacak o kadar
Sen eve kız atıp kötü bi niyetin olmamasını kimden öğrendin?
@@BatmanOfficial. kansas'ta öğrendim
@@themanofsteel7385 Geekyapar'ın Discord grubuna gelir misin ?
Bir yaz günüydü 8 yaşındaydım. (ben 8 yaşındayken de ağır geek idim.) Tabii ki favorim Spider-Man'di. Neyse velhasıl kelam eskiden 15 YTL'ye Spider-Man kostümleri satılırdı ağır fanları iyi bilir. Benim de vardı bunlardan. Bir gün ben bunları giyip dışarı dolaşmaya çıkmıştım. Ve bir adam ve iki çocuğu bana tip tip bakıyorlardı. Çocukların elinde erik vardı ve bana ellerindeki erikleri fırlatmaya başladılar. Bunu gören babası iki çocuğuna ilk önce kızdı sonra bana bakınca o da atmaya başladı. O ailenin Spider-Man ile ne derdi olduğunu bilmiyorum ama olan bana olmuştu.
17 yaşındaydım. Bi arkadaşımın annesi belediyeye çalışıyordu ve çalıştığı bölüm kadınlara okuma yazma öğereten , el işi yaptıran , resim çizdiren , ve onları geziye götüren bi bölüm dü. Bu arkadaşım bana önümüzde ki hafta kingo discoya gidileceğini ücretsiz olduğunu ve benim de onunla beraber orada olmamı istediğini söyledi. Abi bedavadan tecrübe ve Okan Bayülgen programı ben de tabi ki çötönk diye kabul ettim. Gün geldi buluşma yerimize gittim ve bi baktım abi bir otobüs dolusu teyze. Benim arkadaşta kapı da tabi. Ben geriye doğru adam atacakken arkadaşım bi bağırdı ' size bahsettiğim ağzıyla müzik yapan (beatbox) ve şarkı söyleyen çocuk geldi teyzeler diye. Teyzeler ay oğlum hoş geldin falan diye beni otobüse tıktı abi program öncesi ve sonrası yaklaşık 4 saat boyunca yaptırmadıkları şey kalmadı. Şarkılar türküler beatbox la oyun havaları. Yolculuk bittiğinde kendimi kirlenmiş hissediyodum. Bir dönerci tarafından ciciklerim ellenmiş gibiydi adeta. Yalnız o gün hayatımın aşkıyla tanıştım yolda ve 6 seneyi devirdik beraber. Yanlış yer yanlış zaman doğru karar. :-*
Fatih Güler hocam nasıl oldu merak ettim ?
Merhaba çok güzelsiniz
Tarzı bişi olmamıştır herhalde bi anlatsana ya yoksa meraktan kendimi sikicem
anlat lan hadi merak ettim
Fatih Güler anlatsana lo
He bide kız sevdiğim bi arkadaşımın amca kızı çıktı ama ölü yada yaralı yok konuşarak anlaştık. :)
Şimdi 22 yaşında mıydın?
Onunla olmadığım zamanlarda ben zaten hep yanlış yerdeyim be abi...
Bertan Kalender heh haftanın arabesk yorumu da geldi
Furkan Altınbaş benim ki okundu be karşim bende acılıyım senin ki de kesin okunur
Emir 3481 aynen kardeşim
abi değil, be abi olacak, düzelt istersen.
Bir bitmedinizi be.
2 saat 15 dakikanın hesabı verilecek
?
Üniversitenden mezun olduktan hemen sonra iş bulduğuma sevinmiştim. Önemli bir şirkette iyi maaşlı bir işti. Siyaset ve sosyolojiye bayılırım bir gün iş arkadaşlarım ile gündem hakkımda konuşurken kayyum hukuku ve Bezirganlık ve zorbalıktan bahsettim. Arkadışlardan birini babası kayyumuş olduğunu bilmiyordum. Beni şikayet etti ve kovdurdu. Hatta halen işsizim. Sizin büroda Ömercan'ın sandaletleri ağzımla temizleyebilir. CSnin tatlı göbeğiyle oynuyabilirim. Beni işe alın
Naptin bro
educatedear dayı 2 yıl önce de aynı esprileri yapıyormuş hiç değişmemiş maşallah kendini bozmayan tek yutubır
2 yıl sonrada aynısını yapıyor
@@ADIl-eo3hx 1 yıl sonrada aynısını yapıyor
@1 yıl sonra hala aynısını yapıyor
@@truckless7578 Dün yine aynısını yaptı
introlar hep böyle olsun kafayı yiyorum
Pogchamp
Sen bunu yazdıktan sonra adamlar intro yapmayı kesti.
annemler ildışına gitmişlerdi ve biz kuzenimle kalıyorduk. bir sabah annem arayıp bilmemkim amcanın hastaneye yatırıldığını, gidip "annemler ildışında gelemediler ama geçmiş olsun dileklerini iletiyorlar" dememizi istedi. baya baya "yıldızs send their regards" falan diyecektik yani. neyse annem beni ikna etti falan gittik hastaneye. yemin ederim odaya girdiğimiz anda milletle selamlaşmaya vakit bile bulamadan dıt - dıt- dıt diye öten nabız makinesi dııııııııt sesini çıkarmaya başladı. hemşireler geldi bizi dışarı attılar falan ben de annemi aradım direkt tabi. öküz gibi "anne amca öldü." dedim çünkü şoktaydım. annem ağlamaya başladı kapattı telefonu akrabaları aramak için. neyse 10 dk falan sonra annem beni geri aradı "mal mısın kızım" dedi. niye ya falan oldum. odaya girmemişsin bile hangi amcanın ölümünden bahsediyon dedi. meğer biz yanlış odaya girmişiz tabi amca direkt öldüğü için anlayamamıştık da. annemi boşa ağlatmış babam - anneannem - dedemi aşşırı paniğe sokmuştum. gelince ağzıma sıçtılar niye sıçtılar bilmiyorum amcanın ölmediğine üzüldüler galiba.
Bir gün eniştemlere gitmiştim kuzenler falan ısrar etti gel kal diye biz zaten samimiyiz hep gidip geliriz öyle. Biz işte filmimizi izledik, patlamış mısırımızı yedik, kolamızı içtik saat oldu 12 falan. 4 kuzeniz işte gündüz de yorulmuşuz açmışız bir film müthiş falan diye gaza geldik izliyoz Paranormal Activity'yi. Herkes korkmuştu ama artık dayanamayıp sızmışız koltuklarda birbirimize sokulmuşuz. Sonra herhalde 1-2 geçmiş bir ses beni uyandırdı. Böyle hani yazın denizden gelirken o ıslak terlik ayağınıza çarparda şak şak diye bir ses çıkar ya aynen öyle. Filmin de etkisiyle beni bir korku sardı böyle bir şey yok elim ayağım titriyor. Kalktım bu ne lan diye kuzenin elini falan ittirdim kalkmak için onları da uyandıramıyorum dalga geçerler diye. Baktım ses eniştemlerin odasından geliyor şap şap diye ulan dedim öldürüyorlar herhalde eniştemi içeri rushladım, ondan sonra hatırladıklarım eniştemin hay anasınıı diye bağırarak bir şeyin üstünden kenara atlayıp yorganı kafasına kadar örtmesiydi. Üstünden kenara atladığı şeyin ne olduğunu söylemek istemiyorum siz anlamışsınızdır midem bulanıyor söyledikçe. Bir daha da gitmedim eniştemlere kalmaya
Deniz Toprakkazar Allahını seversen söyle ne o ben şişme bebek filan tahmini yürüttüm çok merak ediyorum 😂
Hoyda 😂 bişey diyince canlı olduğunu tahmin etmedim 😂
Uğur Yalçın neymiş
Kaldırmış bence boşver 😊
neymiş ?
Yazın dedemlerde kalıyorum. Anneannem seslendi kızım biz çıkıyoruz diye, bir akrabaya gideceklerdi. Ben de çıkıyoruz diyince anneannem, dedem, kuzenim falan hepsi gitti sandım. Biraz sonra tuvaletim geldi. Evdeki tuvaletin kapısı da bozuk, kapalı durmuyor. O yüzden kilitliyoruz tuvalete girince. Ben bir anda tuvalete daldım kapıyı aralık görünce. O an slow motion. Dedemden bir "Hoop" sesi. Benden bir "Ayy" sesi. Hayır o an çıkmakta aklıma gelmiyor tuvaletten. "Aman dede, pardon dede" derken kendimi odaya attım. Kaç hafta yüzüne bakamadım adamın ya. Yanlış zamanda yanlış yerde geri zekalılık yaptım yani.
Vay be ülke batmış, asgari ücret 8500 oldu şimdi. 4500 iyi bir paraymış 5 yıl önce şu an 8500 açlık sınırı :(
17000...
İlkokulda yaramaz olduğum zamanlar (her gün) derste uçak yapıp arkadaşıma atmıştım oda p*çliğine ''ah ne atıyosun çok acıdı'' demişti. Bunun üzerine dün dersinden beni 2 kere atan hoca o gün bu olayın üzerine beni bir daha sınıftan attı. Bende sınıfın yanındaki veli bekleme odasına girip orada dersin bitmesini bekliyordum. Ama yaklaşan tehlikeyi göremedim. Müdür yardımcısı telefonla konuşuyordu ve aniden odaya girdi ama kapının arkasına stealht bir şekilde geçtim ve ayak seslerimi duymaması için ayaklarımı değişik şekilde yere bastım ve yakalanmadan oradan kurtuldum. Fakat tehlike henüz geçmemişti okul müdürünün sesi bir yerlerden geliyordu ama nereden geldiğini anlayamıyordum bu yüzden bende üst katlara kaçmaya karar verdim (odası zemin kattaydı biz 2. kattaydık) ve yangın merdivenine doğru gittim ardından normal merdivenden inerim diye düşündüm ama öğretmenler etraftaydı ve kaçmak için tuvalete sığındım ama yanlış yerdeydim çünkü kapıyı açmamla müdürle karşılaşmam bir oldu. Bana 5. katta ne yaptığımı sordu. Bende tuvalet kagıdı yoktu o yüzden buraya geldim dedim, korkudan ve tabiki inanmadı kulağımı çekti ve bir daha dersten atılmamamı söyledi ve beni sınıfın önüne götürdü ve aşağı indi ardından veli odasındaki müdür yardımcısı odadan çıktı ve beni gördü oda kulağımı çekti ve birdaha dersten atılma adam gibi dur dedi. Tamam dedim, ama işler bununla bitmedi okulun 2. beden ve 2. müdür yardımcısı a.k.a ismail hoca gördü beni. Asıl kabus şimdi başlıyordu. Beni odasına götürdü kapıyı kapattı ve eline ünlü cetvelini alıp bana bağırmaya başladı. Ardından imza hareketi kulağın önündeki saçları tutup havaya kaldırma hareketini uyguladı. Kopan saç tellerimi hissedebiliyordum açıyı saklamaya çalışıyordum çunkü çığlık atarsam daha güçlü cekiyordu. Sonunda beni bıraktı ve sınıfa götürdü bana sınıfın önünde bir daha yaramazlık yapmıyacağım için söz verdirdi ve tam o sırada zil çaldı. O gün 3 kere dersten atıldım.
Bir gün dışarı çıkmışım arkadaşlarımla buluşmak için yolda yürüyorum. Sokağın arka tarafından büyük bir ses geldi, bende o yöne doğru döndüm ve bir araba kazası olduğunu fark ettim. Aynı zamanda benim olduğum yöne doğru koşan 6 büyük abi vardı (sayısını çok net hatırlıyorum 6). Ben sanıyorum ki kaza neticesiyle gelişen bir şeyden kaçıyorlar. Fakat durum böyle değilmiş en önde koşan abinin küçük kız kardeşi benim fiziksel görünüşüme benzeyen biri tarafından taciz edilmiş ve kız da "ESMER SİYAH TİŞÖRTLÜ BİRİ ABİ ŞU TARAFA GİTTİ!!" diyerek onları bana doğru yollamış. Bende adamları o pür saflığımla kazazede zannederken kızın abisi bana uçan tekmeyi yapıştırdı. Diğer yanındakilerin de olaya karışmasıyla ben artık yerdeyim, ibibik ibibik kıvranıyorum, yüzüme gelen yumruklar penisime atılan büyük o acı verici tekmeler ah ah! Neyse eninde sonunda bir takım taksici yardımıma yetişti. Geldiklerinde ise sakallı bıyıklı, tok sesli bir dayı "SAKİN ÇOCUKLAR NAPIYOSUNUZ Bİ KENDİNİZE GELİN." dedi sonra kızın abisi benim kız kardeşini taciz ettiğimi söylemesiyle taksicilerin de bana dalması an meselesi oldu o gün hayatımın en boş en gereksiz ve en ŞİDDETLİ dayağını yedim. Ondan beridir üstüme koşan ne görsem arkama bakmam.
22:30'da yorumun canlı yayınımızda konuşacağız, bekleriz
outro'yu izlerken gözlerim doldu beh :(
eskileri özletti.
Arkadaşımla otobüsle okula gidiyorduk. Otobüs durağa geldi kapısı açıldı. Arkadaşım indi bende tam disari 1 adım atmistim ki cibiliyetsiz şoför ben daha inmeden kapiyi kapattı ve ben daha ne oldugunu anlamadan kapilar iki taraftan beni sıkıştırmaya başladı. Arkadaşım arkasını döndüğünde yüzünde hem korkmuş hem de gülmemek icin ağzını yüzünü yamultmuş bir ifadeyle bana bakıyordu. Ben bağırmaya başladım kapiyi açın filan diye, duydu sandim, hatta hemen kapıyı acicak diye dusundum ama adam otobüsü calıştırdı. Bir ayağım otobüsün içinde bir ayağım yerde, otobüse sıkışmış zıplaya zıplaya sürükleniyordum. Resmen karaya vurmuş yardıma muhtaç bir balinaydım zaten şişkoyum neyse Allah tan otobüstekiler bu halimi gorup soföre bağırmaya filan basladılar da durdu cibiliyetsiz. Otobüsten indiğimde herkes bana bakıyordu simit satan amca bile muşteriye simit satmayi birakmis beni izliyordu. Utancımdan keşke otobüs beni alıp götürseydi diye düşündüm. O gunden beri ne zaman arkadaşımla otobüsten incek olsak el ele tutuşup koşarak iniyoruz.
3. Ya da 4. Sınıftayken yan sınıftan çok hoşlandiğim bir kız vardı. Onun dikkatini çekmek istiyordum ama bir türlü başaramiyordum. Bir gün, son dersteyken aklıma bir fikir gelmişti. Okul çıkış zili çaldığında kızı koridorda yakalayacak ve ona hafifçe çarpacaktim. Sonra ondan özür dileyecektim ve konuşmanin biraz daha ilerlemesini ümit edecektim. Neyse. Planimin ilk adımı olan okul çıkış zili çalmıştı. Öğretmen dersi biraz uzattığı için geç çıkmak zorunda kalmıştık. Sınıftan çıkınca kızı aramaya başladım ve onu merdivenlerin başında gördüm. Bu fırsatı kaçirmamaliydim. Hemen yanına gittim ve ona çarptım. Çarpmamla birlikte kızın merdivenlerden yuvarlanması bir oldu. Kısa süreli şoktan sonra merdivenlerden kalabalığı yararak indim ve kızın çığlıklarını duymamazlıktan gelerek arkama bakmadan eve koştum. 3 gün sonra kız okula ayağında alçıyla ve ellerinde değnekleriyle beraber gelmişti. Dönemi o şekilde tamamladı. Olay planladığım gibi doğru zamanda olmuştu. Ama doğru yerde değil.
10:03 4500 tl maaşın iyi para olarak görülmesi götümden bıçakladı beni
Ben böyle enflasyonun aq
Bir yaz günüydü. Sıkışmıştım. Tuvalete gitmek istemiştim. Nerden bileyim 90 yaşındaki babaannenin büyükabdestinin ortasında olduğunu.
Mevlüt Usta
Geekyapar! Ömercan star wars tshirtlerini nereden alıyor
Yine izleyince fark etim cs o avuclama ne
Abi Ömercan Sen Ne Diyon 15'te çiklat banyosu yapıcam dediğinde Ömercan'ı tam tanımıyodum bile. Bu yeterince tramvatik ve üzücü. Umarım ölürüm.(Sen Ne Diyon 16'da müptelan oldum Ömercan/İlk görüşte aşk)(Doğru zaman'da bulunamadığım bi yer oldu ama olsundu, seni çok seviyom Ömercan)
Odaya biri girdiğinde dizi/film karakterlerinin aniden sevişmeye başlaması.
yıllar sonra geçmişim beni tekrar buraya getirdi ve boğaçın,diğer üç manyağın konuştukları karşısındaki dehşetini izlemeye zorladı
Geekyapar izlerken yanlış zamanda yanlış yerdeymişim gibi hissediyorum.
erALsy tutmaz
ya tutarsa?
utanırım
Oooooo yorumum okundu ibibik ibibik
ALLAHALLLAHHH !!! Geekyapar yorum yapmış lan oha sjsjskşksjs
abi bi gun babamla arabada gidiyorduk, birden radyoda sizi duydum, cok sevindim ,kanalda kaldik.biraz daha dinledikten sonra babam birden bu ne lan boyle diyerek kanalı degistirdi ofke ve uzuntu birbirine girmisti zihnimde her zaman kacirdigim hicbir zaman yakalayamadigim radyo programinizi tekrar kacirmistim.babama da birsey diyemedim sustum ve sadece icimdeki duygu karmasasinin cozulmesini bekledim .seviliyorsunuz be abi
Şu an İzmir'de dedemlerin yanındayım ve yanlış yerde olduğumu düşünüyorum. Çünkü 2 aydır sadece telefon internetinden geçinmeye çalışıyorum. Arkadaşlarım Rick and Morty, Game of Thrones ve daha başka güzel dizikerin yeni bölümlerini 1080p izlerken ben burada mb sayarak 360p izliyorum. Game of Thrones 7.sezon bölüm 2'yi daha yeni izleyebildim ve bunun sonucu internetimin büyük çoğunluğunu kaybettim. Dedemleri görmek güzel ama babam, köpeğim, halalarım ve teyzelerim Ankara'da olduğundan burada artık tırlatma derecesine gelmeye başladı. Her gün aynı şeyleri yapıyoruz. Hard diskimdeki film, dizi ve animelerim bitmek üzere. Götürdüğüm çizgi romanlarım çoktan bitti. Bu yüzden çay bahçelerinde beleş internetlerden geçinmeye çalışıyorum( *NOT:* Dedemlerin sitesi emekli sitesi olduğundan internet kafe tarzı bir yer yok.). Ama onlarda çok yavaş oluyor. Amcam sağ olsun Ankara'dan bana flash disk içinde izlemediğim animeler ve filmler göndermiş. Kargocular sağ olsun kutu elime geldi ama flash disk yoktu. BENİ BURADAN KURTARIN AKLIMI YİTİRİCEM ARTIK AĞĞĞĞĞĞAAAAAAAĞĞĞĞĞAAA YARDIM EDİN
Sanırım iki haftadır yanlış yerdeyim ben sen ne diyon izlemek için geliyorum bu kanala (Ha bide Turgut Uçlu GoT) ama önce 30 dk ya indirilen videolar daha sonra 15 oldu daha doğrusu 15 dakika içerik 15 dakika montaj kaç yorum okudunuz videoda saydınız mı bir elin parmaklarını geçmez üşenmeyin!!!!!!!
cs her wattpad canlı yayını açtığında yanlış yerde ve yanlış zamanda oluyorum :( feels batman
Koyu bir spor sever çok koyu bir Galatasaray taraftarıyım (Holigan kelimesi daha uygun sanırım) burayada Arif'in MENÇİSTIRA attığı golü ararken geldim. Türkiyede ki her futbol sever gibi transfer dönemlerini çok sever ve bu döneme özel bir ilgi duyarım her transferi takip eder , bir futbolcuyla ilgili transfer haberi en kötü gazetede bile çıksa o futbolcunun kayınçosu ile olan ilişkisine kadar araştırırım . Geçen sene bu zamanlar talihsiz bir kaza sonucu burnumu kırdım ve ameliyat olmam gerektiğini öğrendim. Her LİSELİ genç erkek gibi korkum ameliyat , ağrı falan değil narkozun etkisindeyken konuşacaklarımdı . Ameliyatım biraz zor geçmiş ve narkozun etkisinden zor çıkmışım ayrıca hemşireler uyanmamı beklerken boğazımda tükürüğü emmesi gereken aleti çıkarmış başka bir işe dalmışlardı . Uyanmıştım fakat nefes alamıyordum , gözlerimi açamıyor , hareket edemiyor hiçbir tepki veremiyordum o an bi karar vermem gerekiyordu ya ölüp hastanenin aileme yüklü bir miktar para kazandırmasını sağlayacaktım ya da bütün gücümü toplayıp bir tepki verecektim. Gücümü topladım ve evet o "ğıhıııı" sesini çıkarıp boğazımda bir şeyin eksik hemşirelere fark ettirmiştim. Bir anda bütün hemşireler başıma toplandı boğazımdaki tükrüğü çektiler ve nefesimi düzenlediler erkek bir hemşire büyük ihtimallr bilincimi kontrol etmek için sorular sorup duruyordu ama onu duymuyordum aklımda sadece tek bir soru vardı o sırada gayet üst düzey bir transfer olan De jong isimli futbolcunun Galatasaraya gelip gelmeyeceği ve işin kötüsü transfer büyük ihtimalle ameliyat saatlerimde belli olacaktı kendimi bu transfere nasıl odakladıysam ameliyat yatağımdan bir anda kalkıp o ünlü kelimeleri fısıldadım "abi De jong Cimbomuma gelmişmi " adam bi anda gülmeye başladı ve ben giderek dahada sabırsızlanıyordum bu transferi hemen öğrenmem gerekti. Beni odama götürdüler ve televizyonda transferin olduğunu görmüştüm ama benim için asıl sorun bundan sonra başladı sorduğum soruyu herkes duydu ve fütursuzca dalga geçiyordu okulda arkadaşlarım evde ailem kısacası hayatımdaki herkes işin kötüsü De jong ilk 3 4 hafta oynamadı ondan sonrada berbat bi futbol sergiledi şimdide satılıyor yanlış yerde yanlış bir şey yapmıştım ama üzgün değilim yine olsa yine yaparım 😜😘😂
Yaklaşık 5 yaşında iken Mersin'de 6 katlı bir evde yaşıyordum bizim birkaç alt katta oturan ve benim çok sevdiğim benden 4-5 yaş büyük bir abla vardı ailelerimizde çok iyi anlasiyordu ben de bir gün saat 21.30 kadar falan onlarda durmuştum annem dedi artık gel çıktım ordan bizim eve girdim ama evin içindeki eşyalar degisik ve bu eşyalar bizim evde yok dedim Allah Allah eminim burası bizim ev neyse girdim içeri "Anne evi ne ara değiştirdiniz "dedim sonra bir hamile kadın bir de adam geldi beni gördüler çok şaşırdılar ben de şaşırdım sonra üstten bir ses geldi "kızım yanlış yere gitmişsin " dedi ses sonra anladım ki yanlış yerdeyim üstelik yanlış zamanda
Hayatımız yanlış be abi.
Rengi Solmuş Cips Şeridi way be kesin bidahaki videoda çıkar
Her sen ne diyonun altında bulunuyorum ama videoya çıkamıyorum.
Şu ana kadar gördüğüm en iyi sen ne diyon yorumu
Batuhan Büyükyazıcı merdiven kullan çıkarsın.
sessiz adam tamam
Yozgattan size bi kavonoz turşu yollıcam şekerlerim
helal gardaşım
Kuzenlerim ısrar ediyordu haftalardır "Antalya'ya gel yaşatırız seni hadi kızım sıkılıyoruz"diye, izin falan bir şeyler aldım yolladılar beni annemler. Sonra bana oda seçtirdiler, o sırada bu kadar önemli olduğunu bilmeden seçtim birini.
Sonuç: gündüzler güzel, denize giriyoruz, geziyoruz, alışverişe çıkıyoruz ama geceleri ise halamla eniştemin sevişme sesinden uyuyamıyorum.Bi insan her gün mü sevişir 2 hafta boyunca ya?! Kuzenime söyledim, kız travma geçirdi, odaları değişelim dedim BEN NİYE ANNE BABAMIN SEVİŞMESİNE MARUZ KALAYIM diye çemkirdi ki haklı. Korkunç gecelerdi, sevişmeleri bitene kadar aşağıda oturup çekirdek kola yapmayı sonradan akıl ettim ama iş işten geçmişti, o travma sonsuza dek beynimde.
Hiç unutmam, ben lisenin başlarındayken kuzenimin kız istemesine gitmiştik. Ben ana kuzusu olduğum için babamın değil annemin peşinden gitmiştim. Oturduktan sonra bi baktım meğerse kadınlar ve erkekler ayrı oturuyormuş. Dedim simdi kalkarsam tum gözler bana döner ben sessiz sessiz oturayim annemin yanında. Allah benim belami versin. O koca salona 30-40 civarında teyze geldi artık salonun ortasına dizdiler sandalyeleri oyle oturuyorlar. Ben artik o kadar kadının içinde büzüldüm. Sıcak bi yandan, şapur şupur terliyorum, daraldım. Neyse dedim kısa sürer. Sonra bi muhabbet başladi. Halen daha inanamıyorum. 30 tane kadınin arasında niye adet düzeni hakkında konuşur insan. Bi de konuşanlar kurumuş üzümden beter teyzeler. Kafam almiyor. Sonra artık gerdek ilk çocuk doğum anılarına dönunce konu benim başım hepten dönmeye başladı. Ne yapsam da kurtulsam duşünüyorken gerek kalmadı. Kahveden bi yudum aldım. Bir de Ilk defa türk kahvesi deniyorum böyle acı acı iğrenç bi şey. Sütlü nescafe nesilden olarak şok oldum ağzıma değince. Yutmaya çalışırken artık o stressten kaldıramadım kustum. "Dememi" bekliyorsanız hayır kusmadım. Yutmaya çalışırken bi güzel yellendim. Meğersem gaz varmış o yüzden o kadar terlemişim. Duyan oldu mu bilmiyorum o dedikodu fırtınasi esnasında. O rahatlığın verdiği coolukla beyin hucrelerimde çalıştı sonra cıkardım kulaklığı bitene kadar müzik dinledim.
Geçen yaz köye gitmiştik, Malatya'ya ve kendi arabamızla. Yol rahat 11-12 saat sürüyo ve ben araba yolculuklarında aşırı zorlanıyorum mide bulantısı yüzünden. Köy iğrenç bir yerdi, tekrar döneceğimiz günü dört gözle bekliyorum falan. En sonunda o gün geldi ablam, eniştem ve ben sabah 6'da yola cıktık. Ben İzmit'e kadar falan mide bulantısını önleyen ilaçları icip durdum uyudum ettim bi şekilde idare ettim ama artık bitmis haldeyim İstanbul'a girmek için sabırsızlanıyorum. En sonunda boğaziçi köprüsüne geldik. Gün 15 Temmuz... Ne biçim bi trafik var size anlatamam, arabalar gram ilerlemiyo, radyoda trafik ilerlemiyo falan deniliyo ve ben aşırı sıkıştım. En sonunda baktık arabalar oynamıyo yerinden, radyoda da adam 20 dakika sonra falan asker köprüyü kapadı dendi, öyle olunca eniştem arabayı durdurdu dışarı cıktı bunu diğer tüm insanlar sırayla yaptı. Biz de baktık ben durum katlanılacak gibi değil, eniştem tepede bi cami vardı orayı gösterdi 2 dakika gidip gelin ben beklerim sizi bilmem nerde dedi, cami de yakın gözüküyodu ablamla ciktik gidiyoruz ama gitmemiz tam 20 dakika aldı. Caminin olduğu yerde aşırı ıssız, kimsecikler yok aynı zamanda da korkuyoruz. En son vardık camiye ben tuvalete giricem, adamın biri cin gibi belirdi, biz nasıl korktuk ne bicim kosuyoruz... Zar zor arabaya vardık ve ben kız halimle, cisimi posete yapmak zorunda kaldim, hatirladikca bi fenalik geliyo fljzkdndjsldkjd baya sure gecti ben arkadaslarimla, enistem ablam akrabalarla konusuyo, en sonunda baktik arabalar ilerliyo aaa ne guzel dedik, ceviriyolarmis megersem. Benim sarjim cok az, ablaminki ve enisteminki bitmis haldeydi, hem oturalim soluklanalim hem de telefonlari sarj edelim diye bi kafeye oturduk. Daha 15 dakika olmus oturali, insanlar birden ayaklanmaya kosusturmaya basladi, biz de korktuk kactik arabaya tabi. Sonra ogrendik darbe oldugunu olayin. Giricek ev aramaya basladik. Halamlar o tarafta oturuyo onlari aradik gitmek icin, disaridayiz ama eve gecicez simdi dediler, etraf cok olayli bizim bekleyecek zamanimiz yok, allahtan biz napicaz derken tekrar aradilar konum falan attilar biz onlara gitmeye koyulduk. ama tum yollar kapatilmis her yere asker cevirme yapiyo, ayni zamanda babam ariyo dayim ariyo arkadaslarim yaziyo kendinizi saglama alin sıkı yönetim ilan edildi diye. biz bi turlu evi bulamiyoruz, enistemin ve ablamin sarji bitmis benimki cok az, surekli ayni yeri dolasiyoruz falan benim en sonunda sinirlerim bozuldu hungur hungur aglamaya basladim napicaz diye. anca 40 dakikada evi bulabildik, biz girdikten 5-10 dk sonrada insanlar sokaga akin etti zaten. Sabah 6'da yola cikip gece 1'de anca kendimizi eve atabildik. Ölü haldeydim resmen, böyle bi seyi de hayatim boyunca yasamam sanirim. 5 dakika önce köprüde olsaydik bunlari yasamazdik, o gun aklima geldikce hala sinirlerim alt ust oluyor :(
Ablamın arkadaşının düğününün olduğu akşam bizim evden ben hariç herkes düğüne gitmişti. Ben de arkadaşlarıma söz verdiğimden o akşam düğüne katılamamıştım. Sonra bizimkilerden bir telefon geldi gel düğün salonundan bizi al arabayla diye. Tamam dedim düştüm yollara. Büyük bir kent parkının içindeydi düğün salonu. Gece vakti tabelaları güçlükle takip ederek salona ulaşmayı başardım. Hiçbir park yeri veya araba yoktu etrafta. Hafiften bi kıllandım ama pek umursamamaya karar verdim ve arabayı düğün salonunun arka kapısı olduğunu tahmin ettiğim büyük bir bahçe çiti görünümündeki kapının önüne park ettim. İçeri girdiğimde çok düzgün giyimli 15 kadar kadın ve erkek son derece senkronize bir biçimde halay çekiyordu. Masalarda da 4-5 kadar kişi vardı. Masada oturanları eledikten sonra bu akıl almaz halaya yaklaşmaya karar verdim zira bizimkileri aradan çekecektim ve beraber eve gidecektik. Halaya yaklaştıkça hiçbir yüzün tanıdık gelmediğini fark ettim ama çok hızlı halay çekildiğinden zaten yüzleri çok yaklaşmadan ayırt etmek olanaksızdı. Ama sanırım biraz fazla yaklaşmış olacağım ki masadan hızla sıçrayan bir adam kıvrak bir hareketle koluma girdi ve ikimizin de başını yaktı. Evet artık biz de halayın bir parçası olmuştuk. Dur durak bilmeden, sınırsızca ve daha da kötüsü istemsizce halay çekiyordum. Bu döngüyü kırmak ya da içinden çıkmak imkansız görünüyordu. Ama en azından halayı inceleme fırsatı yakalamıştım. Ve acı gerçekle karşılaşmıştım. Bu ölümüne halay çektiğim düğün bir başkasının düğünüydü. Meğer iki düğün salonu bitişikmiş ben de arkadan diğer salona girmişim. Hiç araba görmememin sebebi de girdiğim bahçe çiti görünümlü kapının hakkaten bahçe çiti olmasıymış.En az 10 dakika halay çektikten sonra insanlar yorgun düştü ve ben de bunu fırsat bilip topuklarımı götüme vura vura koşarak oradan uzaklaştım.
o kadar adaö içinden yorumu kayda değer 3 tane mi çıktı bence hakikaten yorum seçme departmanı oluturulsun
28:25 not alayım da arada gelip ct'nin mükemmel evil gülüşünü hayranlıkla izlerim
Gel hadi
Ben 8 yaşımdayken ailemle Paris'e gitmiştik. Şimdi sabah otelden çıktık o gün eyfel kulesini ziyaret edicez. Eyfel kulesinin yanına gittiğimizde çok çişim gelmişti. Öyle böyle değil. Anneannem bir portatif tuvalet kabini görmüştü oralarda. Birlikte tuvaletin oraya gittik bayağı bi sıra var. Anneannem kaynak yapıp sıranın en önüne geçti. Millet tam bağırırken anneannem beni tuvalet kabininin içine itti beni dışarıda bekledi. Bu tuvalet otomatik şimdi biri tuvaletten çıktığında kendini yıkama moduna alıyor. Tuvaletteki adam çıkar çıkmaz anneannem beni içeriye ittiği için tuvaletin yıkama modu başladı ve ben kabinde kitli kaldım. Daha hiçbir şeyin farkında değildim.Klozete oturdum çişimi yapmaya başladım,klozet duvara doğru çekilmeye başladı. Bende yere düştüm. Musluk falan da duvara çekildi artık boş bi odada gibiydim. Birden kabin üstüme sabunla karışık su püskürtmeye başladı. Her tarafım ıslandı. Sonunda kabin açılınca sırılsıklam bir şekilde çıktım ve kendi kendime keşke köşedeki çalığa işeseydim dedim.
ortaokuldayken arkadaşlarım sinemaya gidicekti ve bende onlarla pek yakın değildim beni çağırmayacaklarını düşündüm gelenlerin izmini kağıda yazıyorlardı benim adım furkan ve sınıfta başka 1 tanede daha furkan vardı .o kağıtta furkan ismini gördüm ve sinema günü sinemaya gittim ve hiç sevmediğim bi sinemaydı sırf onlarla görüşmek için gittim.
Çok heyecanlıydım onları göremedim salona grdim ve onalrı aradım filmi izledim onlar yoktuuu TAKİ ÇIKTIKTAN SONRA KARAR DEĞİŞTİRİP FARKLI FİLME GİTTİKLERİNİ ÖĞRENENE KADAAAAAR
"O" gittiğinden beri yaşadığım her zaman yanlış, bulunduğum her yer yanlış be yavrum...
kesin bunu alıcak CT o yüzden slm CS
Müslüm Baba CSye bendende selamlar var kesin alırlar bunu
Tarihler 12 Temmuz 2017'yi gösteriyordu.Mutlu bir şekilde yataktan kalktım çünkü dün "sen ne diyon" adlı programı izlemiştim.Böyle günlerde(stres çarkı,cumali ceber) insanı hem güldüren hem düşündüren videoların olması insanı mutlu ediyordu.İşe gitmek için evden çıktım.Metroya doğru ibibik ibibik yürürken geekyaparın 1 milyon aboneye ulaştığını ve Ömercan'ın leğendeki çikolata banyosunu hayal ediyordum.(mayosu var tabi yanlış anlaşımasın)Aybike arkadan"hayır yapmayın o beyaz çikolata sevmez" diyordu.Cs hiçbir şeye aldırış etmeden buzlu çayını yudumluyordu.Metroya varmıştım.Binme noktasına doğru yürüdüm.Biniş noktasında "önce inenlere yol veriniz" yazıyordu.İçimden bir ses hayır olmaz ilk sen binmelisin diyordu.Metro yanaştı,kapılar açıldı.İnenlere aldırış etmeden binmeye çalıştım ama ctnin babasına benzeyen bir adam"ÖNCE İNENLERİ BEKLEYİN"diye bağırdı.Çok şaşırmıştım daha önce kimse bana böyle dememişti.Birkaç hafta bunu düşündüm.Ct'nin babası bunları okuyorsa ona teşekkür ederim artık daha bilinçli bir insanım.Metronun ne kadar çöp olduğunu anladım artık metro kullanmıyorum ve işimi bıraktım Cs nin verdiği tavsiyelere uyup hayvan mastürbatörü oldum.TEŞEKKÜRLER GEEKYAPAR
çok uzun
kötü birisin
Beyza Çelik teşekkürler
Bizzat başımdan geçen bir olay olmamakla birlikte aklıma ilk şu hikaye geldi;
Bundan sanırım 3-4 sene kadar önceydi. Ülkemizin güzide underground metal camiasından Milk Hunter adlı (sanırım göndermeyi anladınız) death metal, grindcore türünde müzik icra eden grubumuz barın sahnesindedir. Her etkinlikte olduğu gibi mekan hınca hınç dolu değildir, çoğunluğun önceki konserlerden tanıştığı samimi bir ortam bulunmaktadır. Her parça arasında grup üyeleri biralarını yudumlarken bir yandan da seyirciyle ikili sohbete girmekte, çalacakları bir sonraki parçanın ilham kaynağını veya hikayesini anlatmaktadırlar. Şarkılardan birinin hikayesi şöyledir:
Memlekette fiber altyapını olmadığı yıllarda grup üyelerinden biri film almak için bir vcd'ciye girer. İçerde iki tane orta yaşların bir tık üstünde, muhtemelen göğüs ve birtakım bölgelerindeki kılları ağarmış, göbekli beyaz bıyıklı al yanaklı tonton amcalarımız bulunmaktadır ve bir tanesi diğerine cd verirken arkadaşımız ikisi arasında geçen konuşmaya kulak misafiri olur ve cd'nin bir belgesel cd'si olduğuna kanaat getirir oysaki cd'nin el değiştirdiği sırada üzerindeki yazıyı gördüğünde gerçeklerin çok farklı olduğu ortaya çıkar. cd üzerinde siyah markerla "GERÇEK SİKİŞENLER" yazmaktadır.
Amcamız, filmin softcore dandik bir film değil de ortamların aranan hardcore eseri olduğunu belirtebilmek için tahminen yerli çekim olmayan bu filme kendince son derece uygun bir isim yaratmış. İşlevsel odaklı, marketing harikası bir başlık olmasından dolayıdır sanırım bu isim aklımda hikayesiyle birlikte yer etti. Aklıma ilk bu hikaye gelmesine rağmen dedelere karşı gayfobik değilim, herkesin cinselliğini özgürce yaşayabilmesi taraftarıyım.
Grubun diğer parçalarının isimlerine ve alkollü ellerin cep telefonlarıyla çektiği canlı performans kesitlerine ufak bir google araştırması yaparak ulaşabilir ve parçaların hikayeleri hakkında kendinizce tahminlerde bulunabilirsiniz. Grubun frontman'i benimle iletişime geçerse iban bilgilerimi mail ile gönderebilirim. Saygılar.
..2004 senesiydi. lise 2 yeni bitmiş ve tüm sınıf toplanıp piknik yapmıştık. Hava kararmasına yakın herkes evlerine dağıldı. En sona ben ve yakın 5 arkadaşım kaldık. Piknik alanının üst tarafındaki otobüs durağından otobüse binip evlerimize gitmekti planımız. Otobüs durağında ben dahil 6 kişi otobüs bekliyorduk. Birden yanımıza 10-11 yaşlarında bisikletli bir elinde sigara olan bir çocuk geldi. Bize bakıp şöyle dedi. "Kızlara bakmayın lan." ne diyo lan bu der gibi birbirimize baktık arkadaşlarla. O kadar ıssız bir yerdi ki kızı geçtim dışı bir sinek dahi olmasına imkan yoktu. Arkadaşlardan birisi hemen çocukla dalga geçmeye başladı. Birazda ahkam kesiyordu tabii "biz mahallenin çocuğuz" gibisinden. O anda çocuk elindeki sigarasını söndürdü. "Siz görürsünüz olm abilerimi çağıracağım."dedi. Biz hala otobüs bekliyoruz. Kendi aramızda muhabbet ediyoruz derken yanımdaki arkadaşımın suratına bir yumruk geldi. Hemen şaşkınlıkla ayağa kalktım ve çocuğun suratına bende vurdum refleks olarak. Çocuğun arkasına baktığımda ise yaklaşık 25 kişinin ellerin de sopalarla doğru geldiğini gördüm. Hep beraber ayaklandık. Dayak yiyeceğiz zaten kaçarı yok. Bari vuralım dedik. Birkaç yumruk yedik, attık derken diğer bir arkadaşımın "DÖNER BIÇAAĞAAAAA!!" diye bağırması ile hepimiz bir anda kaçmaya, ayaklarımızı popomuza vura vura koşmaya başladık. Diğer beş arkadaşım başarı ile kaçmışlardı ben ise ayakkabımın kayması sonucu yere düştüm ve 25 kişi birden beni tekmelemeye başladı. Yaklaşık 1 dakika sonra beni tekmelemekten yorulup kenara çekildiklerinde ayağı kalkıp koşmaya başladım. Kafamdan kan akıyordu. Arkadaşım Tişörtünü çıkartıp bana verdi ve basıma pres uyguladım. Ama az önce tişörtünü aldığım arkadaşım çıplak bir şekilde önümde koşuyordu. "Z nereye gidiyorsun" diye bağırdım. Yanı başımda duran Z yanıt verdi. "Burdayım olm nereye gitcem bi yere gitmedim." demişti. Hastane Karakol derken kafama aldığım darbeler yüzünden hiç uyutulmadığım bir gece geçirmiştim.
Sonradan öğrendim ki bu 25 kişi o mahalleye kavgaya gitmişler. Kimseyi bulmayınca ise bizi dövmüşlerdi.
Bu ilk başta gelen eli sigaralı bisikletli çocuğu ise onunla dalga geçen arkadaş yolda yakalayıp kıstırdığında ilk söylediği cümle şu olmuş.
"Abi valla güvercinleri ben çalmadım"..
ne çabuk bitti ya
Liseye yeni geçmiştim.O okulun ilk günü trajedisini filan yaşıyorum. Yeni okulum biraz büyüktü ve ben ortaokuldan arkadaşlarımı aramaya başlamıştım. Onlarında bizim okula gediğini biliyordum. Onları bulduğumda okulun en üst katındaki toplantı salonuna doldurulmuş müdür yardımcısıyla özel bir toplantı yapıyorlardı. İstemeden de olsa kendimi davet ettirip içeri girdim. Müdür yardımcısı MUN konferansları hakkında bilgi veriyordu. Bilmeyenler için hemen bilgisini veriyim: MUN bir kısaltma (anlamışsınızdır) açılımı Model United Nations lise üniversite öğrencileri yılın belli günlerinde kendi vatandaşı olduğu ülke dışında bir ülkenin delegesi olarak dünyadaki büyük sorunlara (IŞİDten Japon denizindeki sınır problemine kadar) çözüm arıyor, kendi çözümünü hazırlıyor onu diğer ülke delegelerine kabul ettirmeye çalışıyorsun. Diplomasi öğreniyorsun, dünya sorunlarına bakışın değişiyor. Neyse uzatmıyım bende bu kulübe kendimi zorla kabul ettirdiğim için okulun ilk MUN deneyimine şahit olmuştum. Slovenya delegesi olarak Lahey'e gittik 14 kişi. Ben ECOSOC (Economic and social council) komitesindeydim. Suriyelilerin göçmen krizi için iki sayfalık bir çözüm önerisi hazırlayıp bir kaç maddesini kabul ettirmeye çalıştım ama hunharca muhalefet edildim. O Lihtenştayn delegesi yok muydu. Kendininki geçsin diye bana full muhalefet etmişti. Hoş kendisininki de genel kuruldan döndü. Salak çocuk. Neyse daha sinirlendim. En azından yanlışlıkla girdiğim bu grup ile Hollanda'yı görmüş oldum. Güzel bir anımdı.
Ben Lisedeyken okulun üst katları kullanılmazdı ben de bir gün aşırı merak edip çıkayım dedim bir oğlanla kız yiyişiyordu oğlan beni duyunca topuk yaptı herhalde Hoca sandı kız ise kendini saklamaya çalıştı ama ben çoktan fark etmiştim ve yanına gittim kim olduğuna bakmak için lisemiz kalabalık olduğu için tanımadığım ama daha önce gördüğüm bi kızdı gömlek be atletti çıkarmış südyenleydi beni görünce panik oldu ilkten ardıdan ne bakıyosun dedi ben de tamam kusura bakma deyip giderken geri gel südyenime yardım et dedi ben de durur muyum hemen gittim kızın südyenini takarken Hoca bizi bastı disipline gittim ailem muhafazakardır duydular ve baya kızdılar ama okulda büyük havam oldu hatta ilçede çünkü kız bölgedeki en güzel ve ego sahibi kızdı o zamanlar inek olan Ömer'in playboy'a dönüşmesinin ilk adımı olmuştu bu olay
Uydurukçu yalancı
2019 da kesik kesik izlediğim sen ne diyon'u baştan podcast havasında dinliyordum educatedear kısmını duyunca inanamayıp video sekmesine geçtim direk iyi bir sürpriz oldu :D
Onunla bulunduğum her yer yanlış her zaman israfmış be abi...
SDGHFGJHKLJKŞLJKGHJFDGSSFDSGFHGJHKGJFHDGSFGHFGJKUYTRESFDDBCGNVGHMJKGJYFTHDFG
Gelecek haftanın arabesk yorumu belli oldu fkjhgkf
kesinlikle bu formatın devamını çekmelisiniz abiler.
Uzun ve yorucu bir yılın ardından rahatlamak için kız arkadaşımla tatile gitme kararı aldık. Birgün ben trivagodan ucuz bir otel arıyordum sonra kız arkadaşım geldi sordu bana bir arkadaşımda gelebilir mi diye bende tamam ama bende bir arkadaşımı getiririm dedim tamam dedi. (Belli ki arkadaşı bize 3. teker olacak Mehmet'i de getiriyim zaten kız arkadaşı yok yaparız buna. Bende yalnız kalırım kızla diye). Sordum Mehmet'e evet dedi. (4 kişi herkese bir oda) işte gittik havuza felan girdik dedim Mehmet'e yap bu kızı bize ayak bağı oluyor diye. Gece oldu dedim ben: burada güzel bir bar var gidelim mi ? diye. İşte gittik biz kız arkadaşımla konuşmaya dalmışız. Diğer ikisi gitmiş. Sonra otele döndük ben tabi kız arkadaşımı benim odaya gitmeye ikna ettim. Kapıyı açtık Mehmet benim kızın arkadaşına yapışmış ben o anda öyle bir utandım ki hala düşününce utanıyorum düşünsenize iki kişi sizin odanızda erkek kızı yatırmış duvara... . Bize baktılar sonra devam ettiler hiç bir şey olmamış gibi. Biz de kız arkadaşımın odasına gittik. (Mehmet odasının anahtarlarını unutmuştu. Benim 2 tane oda anahtarım vardı bir tanesini Mehmet'e vermiştim). İşte tatil bitti onlar çıkmaya başladı. Hâlâ da çıkıyorlar.
işte güzel bir konuk :)
Yanlış zamanda yanlış misafirlikte olduğum için yaşanan rezil bir anımı anlatmak istiyorum. Ben henüz 5-6 yaşlarında bir kız çocuğuyken annem ve ben annemin okuldan öğretmen arkadaşları olan 30'lu yaşlarında bir çiftin evine misafirliğe gitmiştik. İlk başlarda her şey normaldi. Annem ve Şule Abla bir muhabbete dalmışlardı. Benim de çişim gelmeye başladı, zaman geçtikçe daha çok geldi. Laf arasına çok kez girmeye çalıştım ama giremedim. Susmuyorlardı, delirmiştim. (Şimdiki aklım olsa tabi ki direk giderdim tuvalete ama o gün sanırım ev sahibine "tuvalet ne tarafta?" veya "tuvaletinizi kullanabilir miyim?" diye sorma nezaket kuralını ve insanların sözünü kesmemeyi aşırı önemsemiştim.) Mesanem patlamak üzereydi, iyice sınırdaydı artık. En sonunda kalkıp "tuvalete gidebilir miyim?" dedim ve koştum. Odaya daldığım gibi gözüm hiç bişeyi görmeden pantolonu indirip saldım. Birkaç saniye geçtikten sonra oturduğum yerde ve bacaklarımda bi ıslaklık hissetmeye başladım. Meğer klozetin kapağı kapalıymış. Klozetin etrafı baya çişle doluydu, halıyı da ıslatmıştım. Farkettikten sonra da çok geç olduğunu düşünüp çişimin kalanını da yapmıştım zaten. Sonra ellerimi yıkarken annem "Gidiyoruz!" diye seslendi ve panikleyerek banyodan çıktım. (Yine söylüyorum, şimdiki aklım olsa orayı temizlemek için kalırdım ama panik yaptım işte.) Sonra Şule Ablalarla vedalaşıp evimize gittik. Karı-koca banyoyu yerler çiş gölcükleriyle dolu bir şekilde gördüklerinde yüzlerinin aldığı hâli merak ediyorum. Aradan 10 yıl falan geçti ve bu süre içerisinde o çiftle ailecek çok kez görüştük. Yalnız kaldıklarına "Banyomuza işediği günü hatırlıyor musun?" diye konuşuyorlar mı merak ediyorum.
Bundan 7-8 yıl önce arkadaşlarla ev gezmesinde bir masanın etrafında oturuyoruz. Sohbet, muhabbet derken içeri geçilmesi gerekti ve herkes gitti. Ben de tam kalkacakken ayakkabımın bağının açıldığını gördüm ve masanın altına eğilip bağlamaya başladım o sırada arkadaşlarımdan(!) iki tanesi odaya girdi ve benim hakkımda atıp tutmaya başladılar. Kısa süren bir "Çıksam mı çıkmasam mı?" ikileminden sonra masanın altından çıktım ve o an aklıma gelen ve çıkışımı coollaştıracak tek replik olan "Ben çıkayım da siz devam edin." i söyleyip odadan sonra da evden çıktım.
Ah ortaokul zamanlarına denk gelmeyecekti ki bu olay o zaman iyi bir kavga çıkardı. Tam dizi sahnesi gibi bir olaydı ama en azından arkadaşım dediğim kişilerin gerçek yüzünü görmüş oldum.
Bir keresinde geekyapar ofisini ziyaret etmiştim. O zamanlar yeşil koltuklar vardı ben etrafta masumca dolaşıyorum cs le ct le fotoğraf falan çekiliyorum sonra cs dedi sen geç şöyle. getirdi tartıyı çık dedi çıktım o 60 yazısını görünce boğazıma ekmeği dayadı. ya yunanistana sürgün edeceğiz ya da her gün terli bir kebapçıya gidip 90 kilo olacaksın dediler... yunanca bilmiyoruz be abi kabul ettik gitmem nerden bilcekler dedim ertesi gün uyandım bi baktım kapıma arabayla gelmişler beni zorla götürttüler kebapçıya kebabı alcam ömercan arkadan terli ellerini elle asıl zevki orda dedi zorla kebapçıyla el ele tutuşturdu. şu an 95 kiloyum ama terli kebapçıyı bırakamıyorum...
Sabah uykumdan taze uyanmıştım. Ekmek almam gerekiyordu bende bozuklukları toplayıp fırının yolunu tuttum. Evet fırına ulaştım ve "yeni uyandım ekmeği ver gideyim" edasıya "1 tane ekmek alabilir miyim?" dedim. Kıyafetlerinden oranın çalışanı olduğu belli olan pos bıyıklı dayı "ne dedin sen gülüm" şeklinde bakışıyla "duymadı herhalde" diyip tekrarladım. Bu sefer biraz daha sırıtarak iyimser görünmek isteyip "1 ekmek alabilir miyim? lütfen." dedim. Elinde kürek olan başka bir pos bıyıklı ama bıyıkları kadar uzun boylu olmayan dayı " sabah sabah billur mu geçiyon la sen bizimle" diyerek küreği hışımla havaya kaldırdı. Bende korktum altı üstü 1 ekmek istedim. "Peki" diyip çıktım ( koşarak ). Sonra dışarı çıkıp tam " fırında ekmek nasıl olmaz diye söylenecek, küfür kıyamet gidecek iken fark ettim ki tabelada bilmemne lahmacun yazıyordu. Kendi kafama bi tane vurup berber Turgay abinin yanına gittim.
Merhaba Geekyapar, hazır bu videoda diziler hakkında konuşmuşken bende sizin sayenizde başladığım dizileri size söylemek istedim sizin sayenizde Legion, Rick and Morty, Stranger Thing, Daredevil gibi dizileri bitirdim ve çok hoşnut kaldım teşekkürler Geekyapar ekibi seviliyorsunuz (Büyük bir CS Fanıyım)
Not: Meraktan çok faza gömdüğünüz Iron Fist' i bile bitirdim resmen ölüm gibiydi.
Aubrey James Türkiye Sağolasın ama Gotham dizisini herkes gömüyor kötü bir şey izleyeceğimden korktuğum için hiç başlamadım
Okul zamanı kantinden arkadaşımla sınıfa dönerken arkadaşım bana" sen sınıfa geç ben tuvalete gidicem" dedi. O tuvalete koşarak giderken bende yavaş yavaş sınıfa girdim hızlı adımlarla yerime gittim ve oturdum. Oturmamla birlikte kollarımı masaya paralel olarak birleştirip kafamı kollarıma koydum. Biraz vakit geçti ve kabaca bir erkek sesi "la amuğa goduğum sınıfına geç" dedi. Bir anda kafama yemiş olduğum tokatın acısıyla ah diye bağırıp ayağa kalktım. Etrafıma bakındım bolca kız vardı ve hepsi bana bakıyordu ne oldu diye düşünürken bizim sınıfa değilde yan sınıfa girmiş olduğumu farkettim. O anki tepkim ise" aaa" oldu. Yine hızlı adımlarla sınıftan çıktım ama sınıftan çıkıp kapıyı kapatmama rağmen 30 kişinin "ahaugauahauahau" diye anırmak ve gülmek arasındaki o gülüş sesini duydum.
11 yaşındaydım kuzenimin peşinden sürüklenmiştim. bana kek ve meyve suyu olacağını söylemişti karşı köydeki bir eve gitmiştik bizi evin içerisine yaşlı bir amca almıştı içerisi yaşlı hacı emmilerle doluydu
ve iğrenç bir ter kokusu eve hakimdi evdeki tek çocuklar bizdik 8-9 kişinin daha gelmesi beklendi sonra şov başladı bizim için bir köşeye sandalye çekildi oturduk ama bir yandan'da meraklıyız sonra adamlar haaa huuu haa gibi anlamadığımız sesler çıkararak tepinmeye
başladılar sanki kızılderililer kötü ruhları kovma dansı yapıyor, cthulhu mezhebi rlyehdeki cthulhuya sesleniyor, bu 60+ emmiler adeta çılgınca ve şehvetle raksediyolardı. Beleş meyve suyu için oraya gelen ben kendimi bir pagan ayininin içinde bulmuştum, biraz sonra olanları komik bulmaya başlamıştık. ama karnımız acıkmıştı beleş kek istiyordum yavaşça mutfağa gittik mutfakta emmilerin kutsal nektarı kutu meyve suları ve bizi sükut-u hayal'e uğratan karışık meyveli top kekler vardı.(karışık meyveli top kek sevmeme nedenimiz içindeki sümük gibi olan sarı kuru üzümlerden kaynaklanıyor) bizde zamanı bol bulduk ve top kekleri tek tek açıp üzümlerini ayıklamaya giriştik. bir yandan meyve sularını höllüp hulüüp pipetiyle emikliyor geğiriyor, öğürüyor, bir yandan kuru üzümünü ayıkladığımız kekleri yiyorduk biz bunları yaparken yandan emmilerin partisinin sesi geliyordu .emmilerin 2 kutu kekini bitirdik ayırdığımız kuru üzümleride yığıp ezerek iğrenç bir top haline getirdik ve orada bırakarak kaçtık.
uzun yıllar emmilerin orda yaptıkları şeye anlam veremedim.
Not: sonradan öğrendimki meğersem zikir çekiyolarmış
Demek siz hala 30 dk sen ne diyon çekiyorsunuz. İsyan çıkartacağım yakacağım buraları nihahahah
4 yil sonra yorumluyorum'lar 15 dakika..
Can sungur "Adanalı" dizisindeki adını hatırlayamadığım maraz Ali'nin köpeğine benziyor. Böyle yumuk yumuk
Cersei Lannister eveeet!!!
ÇOK GEÇ GELDİ MAAŞINIZDAN KESERİM HE
Sınıfta oturuyordum ve yüzümü yıkamak için tuvalete gitmeye karar verdim. Ayağa kalktım sınıfın kapısını açıp okulun uzun koridorunda yürümeye başladım. Bir anda tuvalet karşıma çıktı ve ne kadar az yürüdüğümü farkettim. İçeri girdim, koku farklıydı, üstüne pek düşünmedim. Yüzümü yıkadım normalde olmayan tuvalet kağıtlarından birini aldım ve yüzümü kuruladım. Tam çıkacaktım ki içerden kıkırdama sesleri geldiğini farkettim. Karşıma çıkan 2 kız bana anlamsızca bakıyorlardı. Biri ne yapıyorsun diye sormayı akıl etti. Sadece yüzümü yıkadım dememle beraber gülümsedim. Uzun koridoru yürüdüm ve sınıfa girdim.Sınıfta sırama oturduğumda ne halt ettiğimi anlamıştım. Ben KIZLAR TUVALETİ'ne girmiştim.
Yalnız video 30 dakika ilk 10 dakikasında sen ne diyon başlamıyor bile... Nerede o eski sen ne diyonlar...
Mart ayıydı, döner alıp evime dönüyordum.yol kısa olur diye elimde paket dönerimle bir ara sokağa girdim.girmez olaydım 5 erkek kedi üst üste çıkıp bir kediyi beceriyordu (bence o kedide erkekti).bunu görünce midem bulandı ve döneri çöpe attım hem aç kaldım, hemde 6 liram gitti.o günden beri oradan geçmedim,buda böyle bir anımdır.
Abi 30 dk nedir ya. koca bi hafta bekliyoruz . Yapın şunu 50 dk 1 saat doya doya izleyelim.
CT BANA BAK KAÇ HAFTADIR 30 DAKİKALIK BÖLÜM YAPIYOSUNUZ GÖZÜMÜZDEN KAÇMIYO 2-3 YORUM OKUYUP BİTİRİYOSUNUZ HAFTADA BİR SEN NE DİYON ZEVKİMİZ VAR ONU DA BOZMAYIN UZATIN ŞU BÖLÜMLERİ BASMIYIM STÜDYOYU.
Konuya gelirsek; CS sana el sallayan benim kuzenimmiş şu an kolu alçıda kim yanlış zamanda kim doğru yerde siz karar verin hadi öptüm.
Yanlış zamanda yanlış yerde bulunmak denince, aklıma toalet te insan olduğunun farkında olmadan toalete girmek geliyor. İşte o an yükselen adrenalin, random çıkan sesler, karşılaşılan manzara, çok acayip.
şu bölümü ara ara cs boğaç'ın memesine dokunduğunda verdiği tepkiyi görmek için açıyorum
dakika kaç
Ben Klimacıda Çıraktım.Herzamanki gibi tamir işleri için bizim tamircinin doblosuna atlar tamire giderdik.yine tamir için bir yere gittik daha doğrusu ben öyle sanıyodum.ustam sen kal ben hallederim dedi.bende boyun eğmek zorunda kaldım.ustamın gittiği yer varoş biyerdi kapısında kıllı dayılar vardı.içimden ustamın işini hemen bitirmesi için dua ediyordum.hava almak için arabadan indim.kapıya doğru yöneldim.dayılardan biri senin yaşın küçük burada ne işin var dedi.bende salak olduğum için anlamamıştım daha sonra kötü sesleri duyunca ustamın geneleve gittiğini anladım korkudan kaçtım ve ilk gelen dolmuşa binip ustamı genelevde bıraktım birdahada klimacıya çalışmaya gitnedim.
8. sınıftaydım.O zamanlar taşındığımız için okula otobüsle gidip geliyordum.Okul dersane ev üçlemesinde geçen son derece monoton bir hayatım vardı.Hayattan beklentimin minumum olduğu dönemde insanlarda bir o kadar aynıydı benim için.Taa ki o zamana kadar.Dersane çıkışıydı.Tüm günün yorgunluğuyla kendimi zar zor attığım otobüste çoğu koltuk boştu ama cam kenarlarının hepsi doluydu.Neyse dedim ayakta camdan dışarı bakarak giderim.Hayatımın en iğrenç tecrübesini yaşayacağımı bilmeden vermiştim bu kararı.10 dakika kadar sonra bir adam bindi 50-55 yaşlarında ve gariptir ki o kadar boş yer varken arkamda durdu .Neyse yola devam ederken birden işlerin yolunda gitmediğini anladım.Adam fazla yakınımdaydı.Cüzdan gibi
bir şey bana değiyordu.Döndüm arkamı aniden, ne cüzdan vardı ne başka bişey.Yüzüne baktım ve bana "kaç yaşındasın sen yeğenim" dedi lanet bi gülümseyle.O an orada onu öldürmeliydim.Cevap vermeden arkaya yürüdüm oturdum.Hayatımdaki en yanlış durduğum yer tam olarak orasıydı.
Bir yaz ayıydı, ben ise 7 yaşında varım yokum.Neyse biz ailecek tatile gitmiştik. Tatil iyi güzel geçti daha sonra dönüşte feribotla gelicektik, daha sonra biz gitmeye yakın hava kapamaya başlıdı daha sonra da yağmur ama nasıl yağmur anlatamam. 1 saat önce kalkan feribottan haberler gelmye başladı işte feribotun üst katı su olmuş çok sarsılmış falan, neyse bizde bileti almış bulunduk. O zamana kadar yağmur biter falan dedik ve durdu. Biz bindik feribota herşey güzel yol 2,5 3 saat falan 1 saat sonra olan oldu yağmur bir başladı gemi beşik gibi sağıma bakıyorum kusmuk soluma bakıyorum kusmuk koro halinde kusuyolar birde yetmezmiş gibi büfe dibimizde karışık tost yapıyo ama o kokuyu anlatamam kusmuk, bebek boku, ter ve leş gibi bol yağlı tostlar bir yandan kaptanın "panik yok, dualarınızı edin burdan çıkıcaz demesi" milleti resmen gazlıyodu ve herkes dua okumaya falan başladı. Bu arada bizimkiler bana soruyo "oğlum iyimisin?" falan ben "iyiyim iyiyim" dememle birlikte çamur gibi kusmaya başlamıştım.İşte buda böyle kusmuklu bir anım. CT ses tonlamaları iyidi.
2 sene önce bir yaz akşamıydı yazlıktaki en yakın arkadaşıma yaşıt bir misafir gelmişti adını vermiyeceğim.Akşam arkadaşımın evine gittik tabu filan oynuyoruz birden annem aradı nasılsın iyimisin diye konuştuk misafir birden buzdolobundaki arkadaşımın annesinin rakısından içmeye başladı.Ben napıyosun falan filan dedim sonra oyuna devam ettik ve misafir in birdaha rakı içesi geldi (sanki kendi evi) birazdaha içti bana kapıya bakın dedi bende zaten kimse gelmez kafasıyla kapıya baktım birden arkadaşımın annesi thanos koşarmış gibi koşarak üst kata geldi benim rakı ve içki içtiğimi sandı önce bana baya kızdı kulağımı çekti bende onları satamadım babmı aradı (babamda içki ve sigaraya karşıdır) ve babam bi güzel dövdü sırf birdaha görmeyeceğim bir misafir yüzünden kaburgam sızlıyo bu programı izliyorsan allah belanı versin.
Bu sene Mart ayıydı...Bir gün futbol yerine Biyoloji etüdüm vardı ve ben de çok üzülmüştüm ve etüdümü iptal ettirmek için sinirli bir şekilde Öğretmenler Odasına giriş yaptım.Kapıyı açtım ve kahkahalarla gülüyorlardı ve beni görmemişlerdi. Ben de dinlemeye karar verdim kapıda az bir aralık bıraktım. Meğer öğrenci dedikodusu yapıyorlarmış. Sıra bana gelene kadar tüm yemek saatini kaçırmıştım ve aç kalacaktım. Ve o an geldi sıra bendeydi ve Biyoloji hocası "şu soruyu nasıl yanlış yaptı tam saftirik"dedi. Sonra başka bir hocada "80 aldı aynen tam saf" dedi. Ben de sinirle kendimi kaybederek kapıyı tamamen açtım ve "o sınavımdan 90 aldım" diye bağırdım. Sonra 7 hocayla göz göze geldim ve ayaklarımı kontrol edemedim ve koşmaya başladım. 10 dk de yemek yedim ve 3 dersin bitip etüdün başlamasını bekledim. Götüm yemiyordu çünkü hocadan korkuyordum. Etüde girdim ve hoca tüm ders bana gözünü dikti ertesi gün numara yapıp okula gelmedim.
Geekyapar izlemek yerine ibibik ibibik kanallarını izlediğim karanlık dönemlerde çok yanlış yerdeydim abi. Allah ibibiklerin şerrinden korusun
Annemle Babamın odasına tak diye dalmıştım.O saatten sonra psikolojim bir daha düzelmedi be abi...
çok kısa olmuş ya 3 saat olsa izlerdim tüm sevdiğim adamlar burdaymış
Dunkirk diye diye dilimizde tüy bitti. Lakin sizin gideceğiniz yok galiba
Kanalda yaratıcılıktan uzak şişmanlık içeren yorumları silen admin olurdum.
BU BİR HAYATTA KALMA HİKAYESİDİR
Yalnış zamanda yanlış yerde bulunduğum yer: okul. İki yıl önce eski okuluma yazılmıştım, daha doğrusu yazdırılmıştım(sahile giderken yolda durup girdim yazılıp çıktım) sürekli alışırsın, okul bu yıl açılıyor, herkes ilk defa tanışacak dediler. Ama öyle olmadı herkes herkesi tanıyor etraf aptal kaynıyordu. Etrafta recep ivedik fanından youtube kanalı açıp şik şik diyorum ve şik şik kanallarını taklit edenlere kadar kişiler vardı. Hayatta kalma ihtimalim düşüktü, star wars force awakens gelene kadar iqum stabil seviyede sabitçe duruyordu ama tek yaptığım şey aptal aptal gezmekti. Sonra force awakens zamanı geek arkadaşlar edindim ve onlarla konuşmaya başladım. Sonra derste last of us gödermesi yapması sayesinde bir arkadaş daha edindim. Taktiksel gidiyor herkesle iyi takılıyordum, ikinci yıl ise benim seviğim müzikleri seven kişiler gördüm. Tam okuldan ayrılıp yeni okula geçtim ki herkesin benimle aynı okulda olduğunu gördüm. Bu yaz beden eğitimi öğretmenimizin uyuşturucu sattığından okuldan atıldığını öğendim(okullun maili sağolsun gitmişte) basket hocasınında okul adına yan iş yapmaktan atıldığını. Acaba eski okuumda kalsam nasıl olurdu merak ediyorum. Neyse cw dizimi çekerse buluşturur beni bağlamasına gerek yok ayrı earth zaten. EĞER BU YORUMU GÖRÜYORSANIZ RAHAT BIRAKIN BENİ MAHMUT TUNCER DIŞINDA SİZİN MÜZİKLERİNİZE TAHAMMÜL EDEMİYORUM
Dipnot:2018de Live aidden beri geyiği dönen Bohemian rhapsody çıkıyor özellikle CTnin düşüncelerini çok merak ediyorum
Artık Bağdat caddesindeki Nur kebap da pusudayım CS. zaten her 5 bölümde bir adresinizle ilgili ipuçları veriyorsunuz
O fırtına yaşanırken sokaktaydım, evim uzak sığınacak bir yer yok üzerimde bir t-shirt, şort ve sandalet ben koşuyorum bir evin önü hani ne bileyim bir ağaç falan ama yok hep küçük ağaçlar var, birde sokak direkleri. Ben de bir sokak direğine asılmış çöp kovasının altına geçtim, zaten 1 metre var yer ile arasında çömeldim. Çişim var, fırtına bitmiyor ben yanlardan ıslanmaya devam ediyorum. Fırtına bitene kadar orada bekledim, bitincede sırılsıklam bir şekilde evin yolunu tuttum. Plaj havlusu aldım. Belime sarıp taksiye bindim. Eve gittim. İşedim, sonra duş aldım.
abi 3 adet yorum almışsınız biraz ayıp ibibik ibibik
Çarşambayı sel aldı çarşambadan izliyorum adamsınız
Ben like i attim aksam gelince izleyecem
Abi dün yolda yürüyordum kurban bayramı ıcın cadır kurmuslar. Bende gecerken istemsizce kafamı cevırdım baktım dayının bırı pantolondan cıkarmıs ısemeye calısıyor bı anda göz göze geldık adamla oyle bı 3 - 4 sanıye bakakaldık. Sanırım yanlıs zamanda yanlıs yere baktıgım en yakın zamandakı en yalnış olaydı galıba...
Abi bir keresinde erken yatmıştım sonra gecenin bir saati uyandım bir türlü uyuyamadım.Tuvalete gideyim dedim.Tuvalet de yatak odasının hemen yanında.Sonra yatak odasından gelen garip sesler duyup koşarak tekrar odama gittim.Gerçekten çok yanlış bir zamandı:(
Mühim olan konumumuz ile hızımızın aynı anda ölçülüp ölçülemeyeceği bence.
Gecen sene pride yuruyusu oldugu zamanlarda arkadasimla taksimde tunelin oraya dogru cikiyorduk ve bir anda bir kalabalik la karsilastik. Insanlar sarki soyluyor egleniyordu. Hersey tatliydi taki kayyumlar oraya gelene kadar biz de bu kalabalik la arada kaynamamak icin kendimizi tunelin asagisina dogru yurumeye basladik arkamizi dondugumuz de farkettik ki kalabalik istemsiz bi sekilde bizi takip etmis ve sanki kalabaligin basini biz cekiyormuscasina bizim arkamizdan geliyorlardi. Kendimizi bi dukkanin icine atip o gunu kazasiz belasiz ve gazsiz atlatabildik
Bir yerde bulunabildik mi ki be abi...
Biliyorum çok zorlama oldu ama her sen ne diyon da olması gerek.
Proje ödevi için Gazimağusa Kaza Mahkemesine gitmiştim. Hakimleri, avukatları ve sanıkları, duruşma sırasında davranışlarını, kararlarını ve mesleki jargonlarını inceleyecektim. Lois Lane gibi klipsli not defteriyle etrafta not alacaktım işte. Bir güvenlik memurunun, daha önceden bana projem için yardım sözü vardı. Birkaç ağır ceza ve aile duruşması ayarlayacaktı bana. Duruşmanın saatinden 45 dakika önce gittim mahkemeye. Memur beni görünce "duruşma öncesi sana mahkeme salonunu gezdireyim" dedi. Mahkeme salonununa girdikten sonra, ağır ceza sanıklarının salona girdiği kapalı bölmedeki kapıdan içeriye girdik. Dar, karanlık bir koridor. Loş bir ışıkla aydınlatılmış, aşağıya inen merdivenler. Memur önden bana yolu gösterdi. Aşağıya doğru yavaş yavaş indik. Sonunda vardığımızda, ağır ceza sanıklarını tuttukları hücreler vardı etrafımızda. Ben memuru o an takip etmeyi biraz aksattım. Etrafımı inceliyordum. O aksatmaya beraber memura yetişmek için biraz hızlandığımda, takip ettiğim memurun dışında, diğer iki güvenlik bellerindeki silahlarına doğruldu. Takip ettiğim güvenlik memuru "hop o benimle sizi tanıştırayım" dedi bir anda. Yanlış zamanda yaptığım aceleci bir hareket işte. Çok büyük ahım şahım bir hikaye olmasa da, o anda hayatımı film şeridi gibi önümden geçirecek zamanım bile olmamıştı. Teşekkürler, -bana yardım eden, takip ettiğim güvenlik memuru-. Hepinize Sevgiler Geekyapar ekibi