Bir eylemi/duyguyu sağlayan(ortaya çıkaran) - ING, bu eyleme/duyguya maruz kalan(yaşayan) - ED. Anlatımınızdan sonra ben kendimce böyle bir sonuca vardım.
Hocam kendi deneyimlerinizi de aktardığınız için çok teşekkürler. Faydalı bir ders olmuş.Emeğinize sağlık daha fazla izlenmeyi hak ettiğinizi düşünüyorum 😇✋🏻
Get veya Be'den sonra oluşan/dönüşen bir durumu, sıfat ile izah etmek mümkündür. Sadece bir iki özel kullanım vardır diyebilirim ama çok küçük nüanslardır bunlar; mesela get+ v3 halinde kullandığımızda bazen başımıza istenmeyen bir durum geldiğini vurgularız. Mesela I got hurt because of the tree branch...bakın bu cümlede yaralı hale geldim/yaralandım demek istiyor, ve bu olay başımıza aniden istemeden arzu edilmeden gelen birşeydir ve I am hurt cümlesinden daha çok kullanılır bu manayı vermek için.... Be fiilinde ise daha çok durum ifadesi /hal anlatma ifadesi vardır. Ama dediğim gibi birbirine muadildir, anlam farkının illa belirtilmek istenmesi durumunda göz önüne alırız bunu. Yoksa sorun yok kullanın gitsin :))) umarım kafanızı karıştırmamışımdır
Hocam merhaba konumuzla alakası olmasa da yine -ing li bir yapıda takıldım ve bunu size danışmak isterim şöyle ki''Maximus was calling an order to one of his officers when he saw the sudden look of terror on the officer’s face and immediately swung his sword around, cutting off his attacker’s head''.Buradaki cutt off neden ing alıp cutting off olmuş bunu tam olarak çözmedim ama saldırganın başını keserek diye yorumladım ve acaba present partciple mı diye düşündüm.İşin doğrusu nedir? ve participle olup olmadığını nasıl ayırt edebilirim bu tür cümlelerde?Saygılar hocam.
'keserek' diyerek eksiltme yapılmış...zarf cümleciğimiz eksiltilmiş yani. Sallamış kılıcı keserek başını devam etmiş yola...şeklinde yorumlayabilirsiniz. Bakınız orada aynı andalık ve 'şekil/zaman' algısı var. Present participle olduğu doğrudur yani. Tanımlanan bir isim yok, relative pronoun eksiltmesi olamaz yani.
newborns come into world equipped with a lot of innate knowledge. Hocam merhaba burda equipped olan Ved hangi amaçla kullanılmış. Bu yapı fiilimsi bir yapı değil midir? Gerund veya infinitive olarak neden kullanılmadı?
bu sorduğunuz PARTICIPLES konusudur, eksiltme yapılmış bir relative clause vardır cümlede. Bu konudaki videolarıma göz atabilirsiniz, onlarda çok detaylı anlattım :)
Bu fiillerin bir ayrımı yoktur. Ana bir fiilin köküne -ed veya -ing getirerek sıfatlaşması durumu sıkça karşımıza çıkabilecek bir durumdur. Bu açıdan -ed ve -ing eklerine sıkça rastlıyor olacaksınız. Okuma yaparken İngilizce altyazılı birşeyler izlerken vs hep dikkat kesilin; -ed ekinin o hale bürünülen durum/duygu hali olduğunu; -ing ekinin de o durumu yaratan bir durum olduğunu hep farkediyor olacaksınız.
@@BircanTeacher yani bu videoda verdiğiniz interested, bored bunlar kullanımda passive yapılı mi ? I am interested in arts dediğimiz de passive cümle mi oluyor
1- ) The Lion is a selecting animal. it doesn't consume every foods. Aslan seçici bir hayvandır. Her yemeği tüketmez. Not: Burda şöyle bir şey farkettim. Selecting'den önce "a" demesem kelime fiil gibi oluyor. Bu sefer de "aslan hayvan seçer" diye bir anlam çıkıyor. Sanırım ingilizlerin bir nesneye senin çantan, bir elma, buradaki belli olan bardak (the) gibi illa bir şey belirtme ihtiyaçları bundan. 2-) That lion was selected for the movie. Şu aslan seçildi film için.
Bir isimden 'alalade, herhangibir' anlamında bahsedilince a-an koyarız veya onu direkt geneller ve çoğul yaparız. Belli başlı ise zaten the koyarız.... Ve doğrusunuz: mesela call kelimesi 'aramak' anlamına gelen bir fiil ama a call dediğimizde bir çağrı anlamına gelen isim oluyor. Yani isim yapım ekleri olmasına rağmen, pekçok kelime aslında hem isim hem fiil olabiliyor ve bunu da articles kullanılmış mı kullanılmamış mı, çoğul yapılmış mı yapılmamış mı diye anlıyoruz...
@@BircanTeacher Genellemelerde isimlerin çoğul olmasının nedenini şöyle öğrenmiştim. I read books demek gerekiyormuş çünkü genel olarak bir tane kitap okuyup bırakmıyorsun hayatın boyunca. O yüzden çoğul yapıyorlarmış.
Ali makes me get bored = beni sıkar/beni sıkar hale sokar/buna sebep olur 2) Ali makes me bored = Ali, beni sıkar/beni sıkılmış hale sokar....... Make kelimesini de hangi tense'te isterseniz çekimleyebilirsiniz; yani Make kelimesi çekimlenir sadece ama gerisi hem isterseniz sadece bored sıfatı ile ya da yine sadece get bored fiili ile de yapabilir, kullanabilirsiniz. Bakış açınız doğrudur.
Merhaba hocam. Present Simple Passive Voice formu ile S + be + (-ed adjective) formunun çok benzer olması sürekli kafamı karıştırıyor. Mesela tek başına şöyle bir cümle görsem cümleden ne anlam çıkartmam gerektiğini anlayamıyorum. - My car is washed. - Cake is made. - Cars are fixed. Bu past participle’ların, “-genelde yapılır” gibi bir anlam mı yoksa adjective olarak bir durum mu belirttiklerini nasıl anlayacağız. Detaylandırırsanız çok sevinirim. İyi günler.
Merhabalar, öncelikle ilginize çok teşekkür ediyorum. Sorunuza şöyle yanıt vermeye gayret edeyim: My car is washed. (mesela bu cümlede arabam YIKANIK diye çevirebilir çünkü bizim böyle bir sıfat yapım eki yardımıyla yaptığımız kelimemiz mevcuttur.) Ama bunu ‘SÖYLEMEK İSTEDİĞİM ŞEY’ araba yıkanır / bu hizmet verilir anlamında bir yerde görüyor veya söylüyorsam o zaman CAR IS WASHED /CARS ARE WASHED diye görürüm. Yani bu durumu, tamamen söylediğiniz / duyduğunuz context ve yer belli eder. - Cake is made. (kek yapılır) diye bir pastanede ya da fırında görebiliriz mesela… Ama kek yapılık halde…diye bakın çok hoş ve doğru olmuyor çeviride. Cake has been made (kek olmuş iste, yapılmış!!!) demek bile daha doğru olur o noktada. - Cars are fixed. (araba tamir edilmiş./ tamirli halde) deriz mesela arkadaşımıza…ama bunu bir katalogda falan görsek ‘aaraba tamir edilir’ diye anlamamız gerekli. Yani tamamen gördüğünüz/duyduğunuz/söylediğiniz yerdir önemli olan.
Hocam biraz belki saçma bir soru olacak ama benim takıldığım nokta şurası; şimdi bana ingilizce öğretilirken ilk başta temel zamanlar örneğin present continuous ve past continuous gibi konular öğretildi daha sonrasında ise adjectives konusu anlatıldı. Ben Ali is boring diye bir cümle gördüğümde aklıma direkt şu geliyor; Bu cümlenin ''Ali sıkılıyor.'' mu olduğunu yoksa ''Ali sıkıcı'' mı olduğunu nasıl anlayacağım? Yani bir tek ben mi takıldım bu noktaya bilmiyorum ama present continuous veya past continuous tense'te anlatılan S + To Be + Ving yapısındaki Ving'yi biz sıfatlaştırmış mı oluyoruz? Ben S + To be + Ving yapısındaki bir cümlede bulunan to be + Ving kısmını cümlenin fiili zannediyordum. Şimdi böyle durumda bu gibi continous tensler'de cümledeki fiil ne diye sorulsa sadece to be mi dememiz gerekiyor? Cümlede bulunan Ving sıfat mı oluyor anlayamadım. Aynı şekilde present perfect tense'te de have + v3 kullanıyoruz. Burdaki v3 sıfat mı oluyor şimdi?
Şimdi sorunuza şöyle yanıt vermeye çalışayım: Bore kelimesinin sözlük anlamına baktığınızda Canını sıkmak usandırmak olarak görebilirsiniz. Bu durumda Ali is boring dediğimizde Ali'nin sıkıcı olma işini yaptığını yani, Ali'nin sıkıcı olan kişi olduğunu görürüz. -ED olduğunda da o fiilin haline BÜRÜNMÜŞ olduğunu görürüz. Yani, -ING hep durumu yaratıcı ve kaynak olarak sebep şeklinde karşımıza çıkar. ve -ING SIFAT olarak karşımıza çıkar. -ED sözkonusu olunca da hep ama hep o duruma girmişlik hali sözkonusudur. Film tarafından sıkılan Ali, herhangi bir oyun tarafından (oyundan) sıkılan Ali....yani durumdan etkilenen pasif hale gelme maruz kalma durumu vardır. V3 kullandığımızda Perfect tense'lerde çekim yapıyoruz demektir; ama V3 gördüğümüz her durumda o hale girmişlik bir sıfat manası var mıdır, tabiki vardır. Mesela the vase has been broken...diyelim...KIRIK /KIRILMIŞ hale gelmiş olduğunu söylüyoruz mesela... The boy has broken the window.... burda da fiil olarak aktif tense'te çekimledik. KIRMIŞ (KIRIK HALE GETİRMİŞ..) Yani, Passive voice şeklinde olduğundan hep bir sufat anlamı vardır, ama aktif vocie'te kafanız karışmasın diye, fiilin çekimlenmiş hali olarak aklınızda tutun. The man has stolen the car (adma arabayı çaldı/çalmış) The car has been stolen (araba çalınmış (hale gelmiş))
hocam bu fiil sonuna biz ed getiriyoruz ya işte o aslında fiilin 3. hali mi oluyor? bir de geniş zaman edilgen cümlelerle bu cümleler birbirine çok benziyor ama sanırım aralarındaki fark edilgen cümlelerde özne pozisyonuna nesne getiriyoruz, bu tür sıfat cümleleri de normal özne yerine ben sen o ayşe fatma geliyor yani bildiğimiz etken cümle oluyorlar değil mi?
bir fiili aktif olarak yapan kişiyi biliyor görüyor ve söylüyorsak, etken çatıdır. aynen doğru. aktif ile passive kuralları gereği zaten asla karıştırmayız. ve ayrıca etkilenen nesne zaten öznemiz pozisyonuna geldiği için de ayrıca kolayca ayırmış oluruz.
Hocam bu sifatların kullanim yerleri 1-be fiilinden sonra =the weather is nice 2-isimden once =i saw a nice car 2kullanimi oldugunu biliyorum dogru mu İsimden once dedigi nesneden öncemi oluyo Ö Y N seklinde gidiyor Birde miktar sifatlari konunuzda (Several)people think that istanbul..... (A large number of )people.... Burda en basa gelmis neden Benim dusunceme gore oznenin cesitleri vardi Ozne +sifat olabiliyidu bundan dolayi mi
Sıfatlar, bir ismi nitelerler, ona bir özellik yüklerler ve tanımlamış olurlar, belirtmiş ve özellikli hale sokmuş olurlar. O yüzden sıfatlar elbette isimler önünde karşımıza çıkar. Miktar sıfatları da adı üstünde, bazen sayı sıfatıyla net bilgiler veremediğimiz zaman miktar vererek belirtmeye çalışırız ve o zaman bu kelime grupları işimize yarar. A large number of people diyerek insanların miktarı hakkında bir tanım sunmuş oluruz.... yani bunları kural gibi ezber etmeyin sakın, Türkçede de İngilizcede de kullanım alanı, sadece bir ismi sayı-nicelik-nitelik vs gibi durumlar konusunda niteleyen kelime veya kelime gruplarıdır :)
Hocam kafama takılan bir konu var. İngilizcede özne+yüklem+nesne+belirteç+yer+zaman sıralamasına uymayan cümleler var kafam karıştı. Mesela "I go to school happily yesterday." dediğimizde 'to school' neden durum zarfından (happily) önce geliyor? İstisna mı yoksa ben mi bir şeyi kaçırıyorum? Hocam bir de bazı hocalar hep farklı öge sıralamaları yapıyor.
Durum/tarz (manner) zarfinin yerden once gelmesinde abes bir durum yok. Normalde dizgi Subject+ Verb+ object ( nesne, yer, zaman) seklinde gayet duzgun kurulabilir lakin elbette subject +verb iskeletini bozmadikca bazi kaydirmalar ve degisiklikler 'dilin o anki ihtiyacina' gore karsimiza cikabilir. Cogunluk kuralina uymak garantidir ama degismez kati kurallarimiz gibi degildir
Test çözerken çok zorlandığım bir konuydu. Hocam bu kelimelerin pdf si yok mu ? Çünkü %100 kesinlik yok ya o yüzden. Neyse özet geçeyim : İng genel olarak = ici eki Ed genel olarak = muş mis , di - dı. ( geçmiş zaman eki , olmuş bitmiş , sonucu olan durumlar ) 😊🌼 Thanx teacher. You told so well 💕
Evet kesinlikle participle yapisidir. Lakin A1 A2 duzeylerinde bu sifatlari ogretirken sadece vocab gibi ogretiriz. Bundan mutevellit, level olarak hiyerarsik olarak participles mantigina ogrencinin "hazirbulunuslugu" uygun degildir diye girmeyiz. O yuzden ayri bir konu gibi anlattim. Merakiniza ve ilginize cok tesekkurler😊😊😊🙏👍
Ders için teşekkür ederim Hocam.
Bu youtbe da en iyi kanallar net olarak ders kanallarıdır. ALLAH Razı olsun hocam
Teşekkürler...Özlü bir anlatım...
Teşekkür ediyorum. Çok gayret etmişsiniz.
Aktif pasif ile tam bir paralellik gösteriyor.
Çok ufuk açıcı bir anlatım olmuş. Teşekkürler.
Böyle algılanmasına çok memnun oldum. Özündeki noktayı anlamışsınız.
Dakika 6:51 her şeyin özeti burada ve dediğiniz gibi; ezber yerine mantığa odaklanınca daha sağlam oluyor ellerinize emeğinize sağlık🙏🙏
👌👏🙏
perfect 👍
Harikasınız hocam cuma günü çerez çıtır niyetine dinliyorum🎉🎉
ESsay task 2 ac yazarken böyle bir sorun olduğunu fark ettim
Evet...genelde karışır ama gördüğünüz gibi ayırt etmek gerçekten kolay
Thank you....
Ing almayan fiilleri anlatan bir konu vardı. Ben aradım dinlemek istiyorum bulmadım. Bu konuda yardımcı olursanız sevinirim...
It was a good lesson. I understood thanks to you...Thank you very much Mrs Bircan Teacher... we love you...
thank you very much for your kind interest. Best wishes...
müthişsiniz hocam
Bir konu daha nasıl anlatılabilirki? Ne kadar net bir anlatım. teşekkür etmek gerekiyor gerçekten.
Gerçekten çok teşekkür ederim. Çok mutlu oldum; ilginiz için sağolun...
♥️♥️♥️♥️♥️
Selamlar sizde hoşçakalın
Teşekkürler
Bir tanesiniz hocam ♥️🌹🙏
😍
10 video sonucunda doğru adresi bulduğum için mutluyum .. Emeğinize sağlık Hocam :)
Gercekten cok mutlu oldum gorusunuze 🙂🙂 asil ben cok sevindim hosgeldiniz 🙏🙂
Bir eylemi/duyguyu sağlayan(ortaya çıkaran) - ING, bu eyleme/duyguya maruz kalan(yaşayan) - ED. Anlatımınızdan sonra ben kendimce böyle bir sonuca vardım.
Aynen de öyle, çok güzel izah etmişsiniz. Katkınız için teşekkür ederim.
i am never bored with your lesson always so entertaining 😊🙏
Thank you very much :) I am flattered ; because your sentence is flattering :)
interesting = ilgi verici( sana ilgi vericidir) interested: ilgi alıcı( ilgilenir)
Çok teşekkürler Hocam mantığını kavradım konunun
Kesinlikle çok faydalı buldum.Daha önce hiçbir yerde hiçbir hocadan duymamıştım bu ayırımı ve işin mantığını.Çok teşekkürler ve saygılar hocam...
Ilginize cok tesekkur ederim. Bir katkim daha olduysa ne ala! Tesekkurler tekrar🙏🙏🙏
Nasıl,nerede kullanabilirim….tüm sorularımın cevabını sizin mükemmel anlatışınızla öğrendim..gerçekten size çok çok teşekkür ediyorum 🙏🏼
Ben de size yaptiginiz kiymetli yorumlar icin gonulden tesekkur ederim. Adiniza cok mutlu oldum🙏🙏🙏😊😊
Hocam kendi deneyimlerinizi de aktardığınız için çok teşekkürler. Faydalı bir ders olmuş.Emeğinize sağlık daha fazla izlenmeyi hak ettiğinizi düşünüyorum 😇✋🏻
Cok tesekkurler kıymet verdiginiz icin. Sagolun varolun🙏🙏🙏
👍
çok iyi valla yaw
Hocam merhaba:) get veya to be ile kullanılır diyosunuz bunun ayrımını veya kullanımını nasıl belirliyoruz
Get veya Be'den sonra oluşan/dönüşen bir durumu, sıfat ile izah etmek mümkündür. Sadece bir iki özel kullanım vardır diyebilirim ama çok küçük nüanslardır bunlar; mesela get+ v3 halinde kullandığımızda bazen başımıza istenmeyen bir durum geldiğini vurgularız. Mesela I got hurt because of the tree branch...bakın bu cümlede yaralı hale geldim/yaralandım demek istiyor, ve bu olay başımıza aniden istemeden arzu edilmeden gelen birşeydir ve I am hurt cümlesinden daha çok kullanılır bu manayı vermek için.... Be fiilinde ise daha çok durum ifadesi /hal anlatma ifadesi vardır. Ama dediğim gibi birbirine muadildir, anlam farkının illa belirtilmek istenmesi durumunda göz önüne alırız bunu. Yoksa sorun yok kullanın gitsin :))) umarım kafanızı karıştırmamışımdır
@@BircanTeacher hayır hocam kesinlikle karışmadı çok teşekkür ederim çok güzel anlattınız iyiki varsınız 🥰🥰🥰🥰
Tebrikler canım 👏👏❤️
Tesekkur ederim sevgili eşim, senin de kulagina saglik💞💗💜
Hocam ing alanların sonuna bir isim geliyor bu super edici bir özellik olabilir mi
affınıza sığınarak, sorunuzu tam olarak anlayamadım. Örnek verir misiniz? Bu tür bir bilgiye kural olarak rastlamadım çünkü
Yani demek istediğim hocam ed alanların sonuna bir zaman zarfında yada fiil geliyor ing ile bitenler sonuna sorar alıyor
Hocam merhaba konumuzla alakası olmasa da yine -ing li bir yapıda takıldım ve bunu size danışmak isterim şöyle ki''Maximus was calling an order to one of his officers when he saw the sudden look of terror on the officer’s face and immediately swung his sword around, cutting off his attacker’s head''.Buradaki cutt off neden ing alıp cutting off olmuş bunu tam olarak çözmedim ama saldırganın başını keserek diye yorumladım ve acaba present partciple mı diye düşündüm.İşin doğrusu nedir? ve participle olup olmadığını nasıl ayırt edebilirim bu tür cümlelerde?Saygılar hocam.
'keserek' diyerek eksiltme yapılmış...zarf cümleciğimiz eksiltilmiş yani. Sallamış kılıcı keserek başını devam etmiş yola...şeklinde yorumlayabilirsiniz. Bakınız orada aynı andalık ve 'şekil/zaman' algısı var. Present participle olduğu doğrudur yani. Tanımlanan bir isim yok, relative pronoun eksiltmesi olamaz yani.
@@BircanTeacher Teşekkür ederim hocam,saygılar...
newborns come into world equipped with a lot of innate knowledge. Hocam merhaba burda equipped olan Ved hangi amaçla kullanılmış. Bu yapı fiilimsi bir yapı değil midir? Gerund veya infinitive olarak neden kullanılmadı?
bu sorduğunuz PARTICIPLES konusudur, eksiltme yapılmış bir relative clause vardır cümlede. Bu konudaki videolarıma göz atabilirsiniz, onlarda çok detaylı anlattım :)
Fiiller sıfata dönüşüyor dediniz. Hangi tür fiiller sıfat halini alıyor. Böyle bir ayrım var mı?
Bu fiillerin bir ayrımı yoktur. Ana bir fiilin köküne -ed veya -ing getirerek sıfatlaşması durumu sıkça karşımıza çıkabilecek bir durumdur. Bu açıdan -ed ve -ing eklerine sıkça rastlıyor olacaksınız. Okuma yaparken İngilizce altyazılı birşeyler izlerken vs hep dikkat kesilin; -ed ekinin o hale bürünülen durum/duygu hali olduğunu; -ing ekinin de o durumu yaratan bir durum olduğunu hep farkediyor olacaksınız.
Peki "flying fish" uçan balık derken neden ed kullanmıyoruz? Flied demeyecegimizi nereden bilecegiz
-ed koyarsaniz passive oluyor ya hani.... UÇULAN BALIK diyemeyiz ki... Uçan balik ( aktif olarak kullanabiliriz mantiken) diyebiliriz
@@BircanTeacher yani bu videoda verdiğiniz interested, bored bunlar kullanımda passive yapılı mi ? I am interested in arts dediğimiz de passive cümle mi oluyor
Daha önceki yorumlarınızı okudum hocam passive veya sifat olarak cümle anlamına göre değişir demişsiniz anladım simdi
1- ) The Lion is a selecting animal. it doesn't consume every foods.
Aslan seçici bir hayvandır. Her yemeği tüketmez.
Not: Burda şöyle bir şey farkettim. Selecting'den önce "a" demesem kelime fiil gibi oluyor. Bu sefer de "aslan hayvan seçer" diye bir anlam çıkıyor. Sanırım ingilizlerin bir nesneye senin çantan, bir elma, buradaki belli olan bardak (the) gibi illa bir şey belirtme ihtiyaçları bundan.
2-) That lion was selected for the movie.
Şu aslan seçildi film için.
Bir isimden 'alalade, herhangibir' anlamında bahsedilince a-an koyarız veya onu direkt geneller ve çoğul yaparız. Belli başlı ise zaten the koyarız.... Ve doğrusunuz: mesela call kelimesi 'aramak' anlamına gelen bir fiil ama a call dediğimizde bir çağrı anlamına gelen isim oluyor. Yani isim yapım ekleri olmasına rağmen, pekçok kelime aslında hem isim hem fiil olabiliyor ve bunu da articles kullanılmış mı kullanılmamış mı, çoğul yapılmış mı yapılmamış mı diye anlıyoruz...
@@BircanTeacher Genellemelerde isimlerin çoğul olmasının nedenini şöyle öğrenmiştim.
I read books demek gerekiyormuş çünkü genel olarak bir tane kitap okuyup bırakmıyorsun hayatın boyunca. O yüzden çoğul yapıyorlarmış.
👍👌
"soğan beni ağlattı" derken ettirgen yapı diyip make kullanıyoruz. Burada Ali benim sıkılmama sebep oldu diyip make ile cümle kuramaz mıyız?
Ali makes me get bored = beni sıkar/beni sıkar hale sokar/buna sebep olur 2) Ali makes me bored = Ali, beni sıkar/beni sıkılmış hale sokar....... Make kelimesini de hangi tense'te isterseniz çekimleyebilirsiniz; yani Make kelimesi çekimlenir sadece ama gerisi hem isterseniz sadece bored sıfatı ile ya da yine sadece get bored fiili ile de yapabilir, kullanabilirsiniz. Bakış açınız doğrudur.
Merhaba hocam. Present Simple Passive Voice formu ile S + be + (-ed adjective) formunun çok benzer olması sürekli kafamı karıştırıyor. Mesela tek başına şöyle bir cümle görsem cümleden ne anlam çıkartmam gerektiğini anlayamıyorum.
- My car is washed.
- Cake is made.
- Cars are fixed.
Bu past participle’ların, “-genelde yapılır” gibi bir anlam mı yoksa adjective olarak bir durum mu belirttiklerini nasıl anlayacağız. Detaylandırırsanız çok sevinirim. İyi günler.
Merhabalar, öncelikle ilginize çok teşekkür ediyorum. Sorunuza şöyle yanıt vermeye gayret edeyim:
My car is washed. (mesela bu cümlede arabam YIKANIK diye çevirebilir çünkü bizim böyle bir sıfat yapım eki yardımıyla yaptığımız kelimemiz mevcuttur.) Ama bunu ‘SÖYLEMEK İSTEDİĞİM ŞEY’ araba yıkanır / bu hizmet verilir anlamında bir yerde görüyor veya söylüyorsam o zaman CAR IS WASHED /CARS ARE WASHED diye görürüm. Yani bu durumu, tamamen söylediğiniz / duyduğunuz context ve yer belli eder.
- Cake is made. (kek yapılır) diye bir pastanede ya da fırında görebiliriz mesela…
Ama kek yapılık halde…diye bakın çok hoş ve doğru olmuyor çeviride.
Cake has been made (kek olmuş iste, yapılmış!!!) demek bile daha doğru olur o noktada.
- Cars are fixed. (araba tamir edilmiş./ tamirli halde) deriz mesela arkadaşımıza…ama bunu bir katalogda falan görsek ‘aaraba tamir edilir’ diye anlamamız gerekli. Yani tamamen gördüğünüz/duyduğunuz/söylediğiniz yerdir önemli olan.
Hocam biraz belki saçma bir soru olacak ama benim takıldığım nokta şurası; şimdi bana ingilizce öğretilirken ilk başta temel zamanlar örneğin present continuous ve past continuous gibi konular öğretildi daha sonrasında ise adjectives konusu anlatıldı. Ben Ali is boring diye bir cümle gördüğümde aklıma direkt şu geliyor; Bu cümlenin ''Ali sıkılıyor.'' mu olduğunu yoksa ''Ali sıkıcı'' mı olduğunu nasıl anlayacağım? Yani bir tek ben mi takıldım bu noktaya bilmiyorum ama present continuous veya past continuous tense'te anlatılan S + To Be + Ving yapısındaki Ving'yi biz sıfatlaştırmış mı oluyoruz? Ben S + To be + Ving yapısındaki bir cümlede bulunan to be + Ving kısmını cümlenin fiili zannediyordum. Şimdi böyle durumda bu gibi continous tensler'de cümledeki fiil ne diye sorulsa sadece to be mi dememiz gerekiyor? Cümlede bulunan Ving sıfat mı oluyor anlayamadım. Aynı şekilde present perfect tense'te de have + v3 kullanıyoruz. Burdaki v3 sıfat mı oluyor şimdi?
Şimdi sorunuza şöyle yanıt vermeye çalışayım: Bore kelimesinin sözlük anlamına baktığınızda Canını sıkmak usandırmak olarak görebilirsiniz. Bu durumda Ali is boring dediğimizde Ali'nin sıkıcı olma işini yaptığını yani, Ali'nin sıkıcı olan kişi olduğunu görürüz. -ED olduğunda da o fiilin haline BÜRÜNMÜŞ olduğunu görürüz. Yani, -ING hep durumu yaratıcı ve kaynak olarak sebep şeklinde karşımıza çıkar. ve -ING SIFAT olarak karşımıza çıkar. -ED sözkonusu olunca da hep ama hep o duruma girmişlik hali sözkonusudur. Film tarafından sıkılan Ali, herhangi bir oyun tarafından (oyundan) sıkılan Ali....yani durumdan etkilenen pasif hale gelme maruz kalma durumu vardır. V3 kullandığımızda Perfect tense'lerde çekim yapıyoruz demektir; ama V3 gördüğümüz her durumda o hale girmişlik bir sıfat manası var mıdır, tabiki vardır. Mesela the vase has been broken...diyelim...KIRIK /KIRILMIŞ hale gelmiş olduğunu söylüyoruz mesela... The boy has broken the window.... burda da fiil olarak aktif tense'te çekimledik. KIRMIŞ (KIRIK HALE GETİRMİŞ..) Yani, Passive voice şeklinde olduğundan hep bir sufat anlamı vardır, ama aktif vocie'te kafanız karışmasın diye, fiilin çekimlenmiş hali olarak aklınızda tutun. The man has stolen the car (adma arabayı çaldı/çalmış) The car has been stolen (araba çalınmış (hale gelmiş))
hocam bu fiil sonuna biz ed getiriyoruz ya işte o aslında fiilin 3. hali mi oluyor? bir de geniş zaman edilgen cümlelerle bu cümleler birbirine çok benziyor ama sanırım aralarındaki fark edilgen cümlelerde özne pozisyonuna nesne getiriyoruz, bu tür sıfat cümleleri de normal özne yerine ben sen o ayşe fatma geliyor yani bildiğimiz etken cümle oluyorlar değil mi?
bir fiili aktif olarak yapan kişiyi biliyor görüyor ve söylüyorsak, etken çatıdır. aynen doğru. aktif ile passive kuralları gereği zaten asla karıştırmayız. ve ayrıca etkilenen nesne zaten öznemiz pozisyonuna geldiği için de ayrıca kolayca ayırmış oluruz.
düzenli fiillerde -d, -ed, -ied ekleri 3. haline sokmuş olur. düzensiz fiillerde de zaten kelimeciğimiz değişiyor biliyorsunuz...
@@BircanTeacher anladım hocam yanıtınız ve videolar için çok teşekkür ederim❤️
Hocam bu sifatların kullanim yerleri
1-be fiilinden sonra =the weather is nice
2-isimden once =i saw a nice car
2kullanimi oldugunu biliyorum dogru mu
İsimden once dedigi nesneden öncemi oluyo
Ö Y N seklinde gidiyor
Birde miktar sifatlari konunuzda
(Several)people think that istanbul.....
(A large number of )people....
Burda en basa gelmis neden
Benim dusunceme gore oznenin cesitleri vardi
Ozne +sifat olabiliyidu bundan dolayi mi
Sıfatlar, bir ismi nitelerler, ona bir özellik yüklerler ve tanımlamış olurlar, belirtmiş ve özellikli hale sokmuş olurlar. O yüzden sıfatlar elbette isimler önünde karşımıza çıkar. Miktar sıfatları da adı üstünde, bazen sayı sıfatıyla net bilgiler veremediğimiz zaman miktar vererek belirtmeye çalışırız ve o zaman bu kelime grupları işimize yarar. A large number of people diyerek insanların miktarı hakkında bir tanım sunmuş oluruz.... yani bunları kural gibi ezber etmeyin sakın, Türkçede de İngilizcede de kullanım alanı, sadece bir ismi sayı-nicelik-nitelik vs gibi durumlar konusunda niteleyen kelime veya kelime gruplarıdır :)
Bircan teacher, there are a lot of advertisements, the lesson constantly interterrupted
Thank you for informing.
Ben bunu oxfordda yaapıcam bulamadım türkçe siz var sınız sagol
Emeğinize sağlık hocam, tesekkurler🙏🙏🙏
Ben de ilginize ve takibinize teşekkür ederim.
Hocam sonuna ing gelen adjectiveler cı, cü anlamı katıyor diye öğrendim. Doğru mudur?
Çok büyük çoğunlukta evet diyebilirim... ...........yapıcı/yaratıcı olay durum kişi şeklindedir; doğrusunuz
Hocam kafama takılan bir konu var. İngilizcede özne+yüklem+nesne+belirteç+yer+zaman sıralamasına uymayan cümleler var kafam karıştı. Mesela "I go to school happily yesterday." dediğimizde 'to school' neden durum zarfından (happily) önce geliyor? İstisna mı yoksa ben mi bir şeyi kaçırıyorum? Hocam bir de bazı hocalar hep farklı öge sıralamaları yapıyor.
Durum/tarz (manner) zarfinin yerden once gelmesinde abes bir durum yok. Normalde dizgi Subject+ Verb+ object ( nesne, yer, zaman) seklinde gayet duzgun kurulabilir lakin elbette subject +verb iskeletini bozmadikca bazi kaydirmalar ve degisiklikler 'dilin o anki ihtiyacina' gore karsimiza cikabilir. Cogunluk kuralina uymak garantidir ama degismez kati kurallarimiz gibi degildir
Hocam biz İngilizce bilenler neden konusurken takildigimizda "ııı " yerine "aaaa"diyoruz ?.😂😂
Hocam çok iyi anlatmissiniz da so that, such as, as...as gibi olan yapıların kullanım alanı ve mantığıyla ilgili video gelecek mi?
Elbette neden olmasin👍👍😊
Bekliyorum hocam☺
Test çözerken çok zorlandığım bir konuydu. Hocam bu kelimelerin pdf si yok mu ? Çünkü %100 kesinlik yok ya o yüzden.
Neyse özet geçeyim :
İng genel olarak = ici eki
Ed genel olarak = muş mis , di - dı. ( geçmiş zaman eki , olmuş bitmiş , sonucu olan durumlar ) 😊🌼
Thanx teacher. You told so well 💕
ben de ilginize ve takibinize çok teşekkür ederim, başarılarınız daim olsun :)
Hocam, çok afedersiniz... Bir dakika konuşabilir miyiz?
?
-ed -ing adjectives ile participles aynı konular değil mi? Bu iki başlık hep ayrı işleniyor. Aynı şeyleri anlatmıyorlar mı?
Evet kesinlikle participle yapisidir. Lakin A1 A2 duzeylerinde bu sifatlari ogretirken sadece vocab gibi ogretiriz. Bundan mutevellit, level olarak hiyerarsik olarak participles mantigina ogrencinin "hazirbulunuslugu" uygun degildir diye girmeyiz. O yuzden ayri bir konu gibi anlattim. Merakiniza ve ilginize cok tesekkurler😊😊😊🙏👍
@@BircanTeacher teşekkürler hocam cevabınız için.
Gerçekten videolardaki anlatımınız çok başarılı. Oldukça anlaşılır anlatıyorsunuz. Takipteyim👍
Sagolun varolun. Destekleriniz cok kiymetli🙏🙏🙏😊
Bie şey bizi etkiliyorsa ED gelır .dıger durumlarda ıse ıng gelır .
👏👏👏 evet oyle diyebiliyoriz; Etkilenen/ duygu haline burunen -ed ; durumun kaynagi/o duruma sebep olan haldeki sey icin -ing koyuyoruz👍👍
çok güzel anlatım
İlginize çok teşekkür ediyorum...