"Turist Olarak Geldiği Şehirde Sana Tutulur" Fotoğraf makinemi ve hafıza kartımı yanıma alıp otelden çıktım. Otele dün giriş yapmıştım ve çok yorgundum hemen yatıp uyudum ama bugün gece yarısına kadar otele dönmemeyi düşünüyorum. Kiraladığım araca binip navigasyona gitmek istediğim yere baktım konumu bulup ilerledim. ... Brezilyadaydım, rio de janeiro şehrinde burada bulunan dev kurtarıcı İsa heykelinin tam önündeydim. Heykel, Heitor Silva Costa tarafından tasarlanmış ve Fransız heykeltıraş Paul Landowski tarafından beş yıl içerisinde üretildmiş. Heykelin yapımı 1922'de o dönemde ülkenin başkenti olan Rio de Janeiro'da Brezilya'nın bağımsızlığının 100. yılı şerefine başlatılmış ve 12 Ekim 1931'de resmi törenle açılmış. Buraya gelmeden önce çok araştırma yapmıştım. 'vay canına bu kadar büyük olduğunu tahmin etmemiştim' 'nasıl çıkacağım tepeye' Basamakları tek tek çıkmıştım. Aşağıdan birkaç fotoğraf çekmiştim ama pek hoşuma gitmedi daha farklı bir açıdan çekmek istiyordum. Sonunda tepeye çıkmıştım kurtarıcı isa heykelin tam ayağının yanındaydım. Heykele daha yakından bakmak hoşuma gitmişti heykellere zaafım vardı. Biraz daha Fotoğraf çekip oyalanmıştım sadece heykelin değil tepeden aşağı baktığımda oluşan manzarayıda fotoğraflıyordum derken objektifime görünen bir kızdan gözlerimi alamadım. Objektiften ona bakıyordum kitlenmiştim sanki beni kendine çekiyordu. Gülümsemesi, bakışları ve yaklaştıkça duyulan sesi... Rüzgarda uçmaya başlayan saçlarında kaybolmuştum dünya dönmeyi bırakmışta zaman durmuştu sanki. Biranda aklım başıma gelmişti. Onun fotoğraflarını çekmiş hafıza kartıma kopyalamıştım. Yerde duran büyük kayaya oturup onu izledim bir süre o kadar güzeldi ki. Gözlerimi üzerinden çekmek istemiyordum derken biranda gözgöze geldik bana bakınca suratı düşmüştü acaba rahatsız mı ettim bilmeden diye düşündüm. Bir süre farklı yerlere bakınıp ona bakmamaya çalıştım. Acaba yanına gitsem mi diye düşündüm ama ya beni terslerse? Neyse yapmazsam öğrenemem değil mi? Yanına gidip oturdum boğazımı temizleyip; Jk- Merhaba Hera- merhaba? Jk- Şey ben buraya turist olarak geldim de (boğazını temizler) siz buraları bilir misiniz? Hera- Evet, uzun zamandır buradayım. Jk- Ne güzel, acaba rica etsem bana rehberlik yapar mısınız? Rehber fiyatları çok uçmuş. Hera-(gülerek) para sıkıntısı çeken birisine benzemiyorsun ama yinede rehberlik yapabilirim sana. Jk-gerçekten mi? (hera'ya dönüp gülümseyerek) Iı şey ben jungkook, jeon jungkook. Hera- (elini uzatarak) Hera, Min Hera. El sıkışmış birbirlerine gülümsemişlerdi. Ertesi gün sabah sahilde buluşmak üzere sözleşmişlerdi. Birbirlerine telefon numaralarınıda vermeyi unutmadılar. Hera, Jungkook'a Brezilya'da bulunan turistik yerleri 1 haftada gezdirmişti. Birbirlerine çok alışmışlardı kısa sürede, ikiside birbirinin sevgisinden emin değildi ama aralarında bir bağ olduğundan eminlerdi. Jungkook, artık sabredemeyip onu heykelin oraya çağırmıştı herayı ilk gördüğü yere. Bugün bu belirsizliğe bir son vereceklerdi. Hera gelmişti jungkook ceketini düzeltip yanına ilerledi; Jk- Seni tekrar gördüğüme çok sevindim. Hera- Bende. Jk- Hera, sana söyleyeceğim çok önemli bir şey var. Hera- Nedir? Jk-(derin nefes alıp) beni reddetmenden korkuyorum. Hera, anlamıştı Jungkookun ne diyeceğini; Hera- Jungkook! Jk- Evet? Hera- Seni seviyorum. Hera- Evet, kısa zamanda oldu belki ama bilmiyorum içimden bir his bunu istiyor. Eğer sende bunu istiyorsan ilişkimize bir isim verelim. Jungkook, şaşırmıştı ama mutluda olmuştu. Jk- Bende bunu söyleyecektim hera, seni seviyorum. Jk-Ve eğer izin verirsen... Hera'ya yaklaşmış belinden kendisine doğru çekmişti. Hera, Jungkook'un boynuna kollarını sarmış kendini sevdiğine bırakmıştı. Bir süre nefes böyle kaldıktan sonra birbirlerinden ayrılmışlardı jungkook, dudağını tutup ilk öpücüğünü sevdiği kıza verdiği için gülümsemişti. Hera- Doğruyu söyle beni tavlamak için rehberlik yapmamı istedin öyle değil mi? Buraya gelen birisi eminim adresleri biliyordur ve navigasyon cihazı vardı aracında! Jungkook, sırıtmıştı ama sinsice... Göz kırpıp sevdiğine yaklaşmış; Jk- Ve başarılıda oldum. O günden sonra ilişkileri gün geçtikçe güçlenmişti. Aynı bir ağacın büyüdükçe toprağa tutunan güçlü kökleri gibi. THE END*
"Turist Olarak Geldiği Şehirde Sana Tutulur"
Fotoğraf makinemi ve hafıza kartımı yanıma alıp otelden çıktım.
Otele dün giriş yapmıştım ve çok yorgundum hemen yatıp uyudum ama bugün gece yarısına kadar otele dönmemeyi düşünüyorum.
Kiraladığım araca binip navigasyona gitmek istediğim yere baktım konumu bulup ilerledim.
...
Brezilyadaydım, rio de janeiro şehrinde burada bulunan dev kurtarıcı İsa heykelinin tam önündeydim.
Heykel, Heitor Silva Costa tarafından tasarlanmış ve Fransız heykeltıraş Paul Landowski tarafından beş yıl içerisinde üretildmiş. Heykelin yapımı 1922'de o dönemde ülkenin başkenti olan Rio de Janeiro'da Brezilya'nın bağımsızlığının 100. yılı şerefine başlatılmış ve 12 Ekim 1931'de resmi törenle açılmış.
Buraya gelmeden önce çok araştırma yapmıştım.
'vay canına bu kadar büyük olduğunu tahmin etmemiştim'
'nasıl çıkacağım tepeye'
Basamakları tek tek çıkmıştım. Aşağıdan birkaç fotoğraf çekmiştim ama pek hoşuma gitmedi daha farklı bir açıdan çekmek istiyordum.
Sonunda tepeye çıkmıştım kurtarıcı isa heykelin tam ayağının yanındaydım.
Heykele daha yakından bakmak hoşuma gitmişti heykellere zaafım vardı.
Biraz daha Fotoğraf çekip oyalanmıştım sadece heykelin değil tepeden aşağı baktığımda oluşan manzarayıda fotoğraflıyordum derken objektifime görünen bir kızdan gözlerimi alamadım.
Objektiften ona bakıyordum kitlenmiştim sanki beni kendine çekiyordu.
Gülümsemesi, bakışları ve yaklaştıkça duyulan sesi...
Rüzgarda uçmaya başlayan saçlarında kaybolmuştum dünya dönmeyi bırakmışta zaman durmuştu sanki.
Biranda aklım başıma gelmişti.
Onun fotoğraflarını çekmiş hafıza kartıma kopyalamıştım.
Yerde duran büyük kayaya oturup onu izledim bir süre o kadar güzeldi ki.
Gözlerimi üzerinden çekmek istemiyordum derken biranda gözgöze geldik bana bakınca suratı düşmüştü acaba rahatsız mı ettim bilmeden diye düşündüm.
Bir süre farklı yerlere bakınıp ona bakmamaya çalıştım.
Acaba yanına gitsem mi diye düşündüm ama ya beni terslerse?
Neyse yapmazsam öğrenemem değil mi?
Yanına gidip oturdum boğazımı temizleyip;
Jk- Merhaba
Hera- merhaba?
Jk- Şey ben buraya turist olarak geldim de (boğazını temizler) siz buraları bilir misiniz?
Hera- Evet, uzun zamandır buradayım.
Jk- Ne güzel, acaba rica etsem bana rehberlik yapar mısınız? Rehber fiyatları çok uçmuş.
Hera-(gülerek) para sıkıntısı çeken birisine benzemiyorsun ama yinede rehberlik yapabilirim sana.
Jk-gerçekten mi? (hera'ya dönüp gülümseyerek)
Iı şey ben jungkook, jeon jungkook.
Hera- (elini uzatarak) Hera, Min Hera.
El sıkışmış birbirlerine gülümsemişlerdi.
Ertesi gün sabah sahilde buluşmak üzere sözleşmişlerdi.
Birbirlerine telefon numaralarınıda vermeyi unutmadılar.
Hera, Jungkook'a Brezilya'da bulunan turistik yerleri 1 haftada gezdirmişti.
Birbirlerine çok alışmışlardı kısa sürede, ikiside birbirinin sevgisinden emin değildi ama aralarında bir bağ olduğundan eminlerdi.
Jungkook, artık sabredemeyip onu heykelin oraya çağırmıştı herayı ilk gördüğü yere.
Bugün bu belirsizliğe bir son vereceklerdi.
Hera gelmişti jungkook ceketini düzeltip yanına ilerledi;
Jk- Seni tekrar gördüğüme çok sevindim.
Hera- Bende.
Jk- Hera, sana söyleyeceğim çok önemli bir şey var.
Hera- Nedir?
Jk-(derin nefes alıp) beni reddetmenden korkuyorum.
Hera, anlamıştı Jungkookun ne diyeceğini;
Hera- Jungkook!
Jk- Evet?
Hera- Seni seviyorum.
Hera- Evet, kısa zamanda oldu belki ama bilmiyorum içimden bir his bunu istiyor. Eğer sende bunu istiyorsan ilişkimize bir isim verelim.
Jungkook, şaşırmıştı ama mutluda olmuştu.
Jk- Bende bunu söyleyecektim hera, seni seviyorum.
Jk-Ve eğer izin verirsen...
Hera'ya yaklaşmış belinden kendisine doğru çekmişti.
Hera, Jungkook'un boynuna kollarını sarmış kendini sevdiğine bırakmıştı.
Bir süre nefes böyle kaldıktan sonra birbirlerinden ayrılmışlardı jungkook, dudağını tutup ilk öpücüğünü sevdiği kıza verdiği için gülümsemişti.
Hera- Doğruyu söyle beni tavlamak için rehberlik yapmamı istedin öyle değil mi? Buraya gelen birisi eminim adresleri biliyordur ve navigasyon cihazı vardı aracında!
Jungkook, sırıtmıştı ama sinsice...
Göz kırpıp sevdiğine yaklaşmış;
Jk- Ve başarılıda oldum.
O günden sonra ilişkileri gün geçtikçe güçlenmişti.
Aynı bir ağacın büyüdükçe toprağa tutunan güçlü kökleri gibi.
THE END*
Off o son cumle ..sen isini biliyosun kizim!👏👏
Bayıldım 😍😍
gel tutam seni öasşmvmdş çok teşekkür ederimm
@@ımissmyselff 😂rica ederim 😚
Drakulara hikayesinin devamı ne zama ve çok güzel olmuş💋💞
*11/02/2015*
_özgecan aslan_
-unutmadık unutmayacağız-
🙅♀️ Kesinlikle
Çok güzel olmuş tatlım