hocam öncelikle emeklerinizden dolayı çok teşekkür ederim ağzınıza yüreğinize emeğinize sağlık. sizinle anlayamadığım konuları da hallettiğim için ayrıca çok teşekkür ederim sizlere. başarılarınızın devamını dilerim. benim sizlerden bir rica olacaktı bu yök dil için cümle tamamlama soruları için nasıl bir yol izlemeliyiz onunla alakalı bir de anlam akışını bozan numaralı cümle sorularıyla nasıl baş etmeliyiz bununla ilgili bir video gelirse çok memnun edersiniz bizleri şimdiden teşekkür ederim iyi çalışmalar..
Çok teşekkür ederim kıymetli arkadaşım güzel yorumunuz için. Bu aralar çok yoğun bir şekilde sınava yönelik videolar cekiyorum. Notumu aldım inşallah bir aksilik olmazsa 17 sinde yani çarşamba günü dediginiz videoyu çekeceğim bir aksilik olmazsa.👍🏻 Saygılarımla.
@@LearnEnglishWithMe34 Hocam ben unutmuştum onu :) ama çok memnun oldum sizin unutmamış oldugunuza,kesinikle faydali oldu, tekrar teşekkür ederim,saygılar hocam.
“Profesyonel hayatımın 25 yılını büyük liderler yapan şeyleri gözlemleyerek geçirdim” “ I have spent 25 years of my professional life observing what makes great leaders” hocam yukarıdaki türkçe cümlenin ingilizcesine baktığımızda zaman zarfı olan “25 years” neden cümlenin sonunda olması gerekirken ortada . biz ingilizce cümle ögelerinin sıralanış şeklini özne + yardımcı fiil + fiil+ nesne + durum zarfı +yer zarfı +zaman zarfi diye diye biliyoruz . peki yukarıdaki cümlede zaman zarfı olan “25 years neden cümlenin sonunda değilde fiilden sonra gelip cümle ortasında kullanmış “ hocam şu türkçeden ingilizceye veya ingilizceden türkçeye çeviride cümlenin öğelerinin sıralaması başımın belası 😊inş sayenizde bu dertten kurtulurum 😊
Selamalr sevgili kardeşim. 25 years ifadesinin zaman zarfı olduğunu da nerden çıkardın mübarek😊 zaman zarflarını bulmak için fiile ne zaman sorusunu soruyoruz. Senin dediğin cümlede ki spend fiiline ne zaman sorusunu sorunca cevap 25 years değil ki. Bu cümlede ki 25 years miktar sıfatıdır. Genek olarak şunu soyliyim daha iyi anlamak için sıfatlar isimleri zarflar fiileri niteler. 25 years ifadesinin fiili nitelemedigini görüyorsun.😉 my professional life ifadesini miktar bakımından niteliyor. My professional life da bir isimdir. Umarım açıklayıcı olmuştur kardeşim.👍🏻
@@LearnEnglishWithMe34 hocam 25 years görünce öyle zannettim 😊 şimdi anladım hocam 😊işte hep şu cümlenin ögelerinin sıralamasını bilmemekten 😊Sayende öğreneceğim hocam 😊pes etmek yok inş 😊Allah’a emanet olun 😊
@@muhammet_bb aynen kardeşim pes etmek yok. Kendine zaman ver. Yavaş yavaş olur herşey. Bu konuda kafan karışıyorsa zarf sıfat edat nedir diye türkçe derslerine biraz geri gidebilirsin 😉saygılar tekrardan.
sınavda modal konusu ile cümle kurmamız gerekli ingilizce bu konu hakkında videonuz varmı gerçekten yayınlarsanız çok güzel olur çok iyi anlatıyorsunuz ^^
It ve That in boş özne olarak kullanılabileceğini öğrenmek çok iyi oldu. Bazı cümleleri okuyordum ne alaka diyordum :) Ayrıca şunu da sormak istiyorum. Mesela Simple Present da İSİM CÜMLESİ kurmak geneliyle basit duruyor fakat bunu MODAL ile birleştirilmesi veya diğer zamanlarla birleştirilmesi olayı ne diye geçiyor acaba Tense Uyumu olarak biliyorum fakat aradığımı bulamıyorum.
Faydalı olmasına sevindim. Sorunuza gelince gerçekten ne demek istediğinizi tam anlayamadım ama noun clause cümlelerini soruyorsunuz sanirim. Noun clause diye araştırırsanız bulabilirsiniz.
@@LearnEnglishWithMe34 Baktım da tam olarak o değil hocam. Örnek olarak: CAN bu yardımcı fiil olarak geçiyorsa her zaman ile birlikte kullanabiliyor muyuz? " I can speak English." gibi bir örnek var. Simple Present içinde Modal kullanmış oluyor. Bunu mesela I can spoke English. diye yazarsam hata alıyorum :) speak olarak düzelt diyor. Yani her modal her tense ile birlikte kullanılamıyor sonucunu çıkarıyorum.
slm hocam yine muhteşem bir anlatım . peki hocam şöyle bir cümlede “Senden, her şeyini kaybeden bir adam için bu küçük şeyi yapmanı istiyorum, böylece senin gibi insanlar fayda sağlayabilsin.” “I am asking that you do this small thing for a man who lost everything so people like yourself could reap the benefits “ böyle birkaç cümlenin birleşmesiyle oluşan tek cümleleri ingilizceye çevirirken nerden başlayacağınızın bir mantığı püf noktası varmı hocam . yukarıdaki türkçe cümleyi ingilizceye çevirirken “yapmanı istiyorum “ kelimesinden başlayıp bu küçük şeyi diye başa doğru devam ediyor . yani bazı cümlelerde ortadan bazılarında sondan başlayabiliyor . işte böyle cümleleri ingilizce yaparken nerden başlayacağımızın bir püf noktası nedir hocam . zorlandığımız bu konunun nasıl üstesinden gelebiliriz hocam 😊 şimdiden tşk ederim hocam 😊
@@LearnEnglishWithMe34 inşallah hocam . böyle tek cümlelik uzun cümlelerde sorun olmuyor ama bir kaç cümlenin birleşmesi sonrası oluşan cümlelere nerden başlayacağımızı kestiremiyoruz . inşallah sayenizde bu sorunun üstesinden geleceğiz hocam . sizden allah razı olsun .saygılar hocam
slm hocam . ingilizce cümlede, cümlenin ögelerini özne + yüklem +nesne kuralına göre yapıyoruz . “I will even learn to stop people from dying” peki hocam ; bu ve bunun gibi bir cümlede ; cümlenin nesnesi veya öznesi bir kaç kelimeden oluşan uzun bir cümle ise , ingilizce cümle dizilimini bazen türkçe cümlenin sonundan başlayıp başa doğru olacak şeklde yapıyoruz . ama bazen baştan sona doğru , bazende ortadan sona doğru yapılıyor. örneğin yukarıdaki cümlenin nesnesi olan “ insanların ölmesini engellemek “cümlesini “ stop people from dying “ yerine “ stop from dying people” şeklinde yapamazmıyız . neden “ stop from dying people” değil de “stop people from dying” şeklinde yapıyoruz . öznesi veya nesnesi bir kaç kelimeden oluşan böyle türkçe cümleleri ingilizceye çevirirken kelimelerin bu sıralamasını neye göre belirleyeceğim . bunun kuralı veya mantığı nedir hocam . inşallah bir türlü tam olarak anlayamadığım bu karmaşık sorunu sayenizde öğreneceğim hocam .
Selamlar kardeşim. Stop people from dying yerine stop from dying people yazarsak anlam komple bozulur. Kendinize soru soracağız.neyi durdurmak ? Alacağımız cevaba göre cümleyi oluşturur. Insanları ölmekten durdurmak yada alıkoymak demek istediğimiz için burda nesne aslında insanlar. Yani stop people demek lazım. Keşke burda yazarak uzun uzun anlatabilsem. Ama özetle çok okuma ve pratik yaptıkça bunu anlarsın zamanla. Saygılar.
som hocam . şöyle bir cümle kurmak istesem; “sen tam olarak ihtiyacımız olan kişisin” “ you are exactly the person we need” bu cümlede kişiyi nitelemiyormuyuz hocam . o nedenle nitelenen sonra gelmesi gerekmiyor mu . yani cümle “ we need the person” olması gerekmiyor mu . ayni cümleyi şöyle yazdığımda “ you are exactly we need the person” “tam olarak o kişiye ihtiyacımız var” anlamı oluyor . işte bu sıralamayı karıştırmamak için neyi baz almalıyım . bu hangi konuyla alakalı bir durum hocam .
Selamalr kardeşim bu yine relative clause kısaltması aslında 😊cümlenin orjinali şudur. ...... the person who we need. Ama burda kısaltma yapılıp who atılıyor 😉
@@LearnEnglishWithMe34 bu kısaltma kafamızı karıştırıyor hocam 😊nasıl baş edeceğiz bu sorunla 😊bilgi için tşk ler hocam . sizden Allah razı olsun . Allah’a emanet olun 😊
“I realized that the man I loved so much would kill me if I let him.” hocam bu cümlede “the man I loved so much” derken (çok sevdiğim adam ) “ I love so much“ adamı niteleyen bir sıfat değil mi . sıfatlar isimden önce gelmesi gerekmiyormuydu . neden “I loved so much nitelediği “ the man “ den önce değil de sonra geldi .
Burda bir relative clause kısaltması var kardeşim.aslinda cümle söyle..... the man who l love so much. Ve biliyorsun ki RC ler niteledikleri şeylerden hemen sonra gelirler. Participals diye bir videom vardı onu izlersen kısaltmalar konusunu daha iyi anlayabilirsin kardeşim.
@@LearnEnglishWithMe34 şimdi hatırladım o videoyu hocam . izlemiştim ama buradaki kısaltılmış RC olduğunu anlayamadım 😊saygılar hocam . çok tşk ederim 😊
“If a robot can truly love a person, what responsibility does that person have to that Robot in return?” “eğer bir robot gerçekten bir kişiyi sevebilirse , bu kişinin bunun karşılığında o Robota karşı hangi sorumluluğa sahiptir “ slm hocam . böyle bir cümlede , yani “what responsibility “ ile başlayan ikinci cümle gibi bir cümlenin ögelerinin sıralamasını nasıl neye göre yapmalıyım hocam . cümle sondan başlamış o halde hangi sorumluluğa sahiptir demek için “ what responsibility does he have “ ile başlaması gerekmiyormuydu hocam . böyle öznesi yüklemi nesne şeklinde olmayan bir cümlenin ögelerini sıralamasını nasıl yapmalıyız . böyle cümleleri çevirirken püf noktası nedir hocam .
Hocam merhaba ingilizcede oznenin cesitleri vardi Sadece i yo we they den ibaret degildi Ad Mastar Sifat+ad Iyeliksifati +ad ... Sunlari anlamadim Ad /nesne obegi ad/sifat tumcesi tumce Bunlar Ne manaya geliyor
Bunlara hiç takılma kardeşim. Böyle ezber gramer kurallarıyla olmaz bu iş☺️sadece şunu uygula. Yardımcı fiilden önceki kısmın tamamı öznedir. Bu kadar basit 👍kafanı hiiiç karıştırma
@@LearnEnglishWithMe34 şoyle normalde Ozne yuklem sifat nesne belirtec seklinde gittigi icin Bazi cumlelerde sifat basa geliyor o yuzden kafami karistiriuo
@@senaaa22 dediğim gibi kardeşim. Sıfat aslında başa gelmiyor sıfatla nitelenen bşr şey olur yardımcı fiilden önce. Mesela şöyle bir örnek vereyim. The blonde and beautiful girls are swimming in the pool. Burda sıfat başa gelmiş gibi gözükse de are dan önceki kısmın tamamını özne olarak düşüneceksiniz
Ancient turkish language.. (Mu)=Bu= this (Tsu)=Şu= that (ts=~th)=θ (peltek S) (Hou)=(Ou)=O= it (he /she) (Al)-/El=(bearer) /carrier (Iz)- iz= S (old plural suffix) Der/Dar=(der)= diger= other /...(dar)=(nearest to the other) (ler/lar= current plural suffixes) (ɜ:ne)=Eun= Ön= (fore- first) =~uno- one (ilk) önce=~firstly) (öncesi=~before) (öncü=pioneer) (Kendi= own)=(Ka-eun-de-u= which's it at fore-which one at first) (ɜ:z=Öz= self ) (kendisi=oneself) (This one)= Mu-eun= (Men)= Ben= Me (That one)= Tsu-eun= (Tsıen)/thien= Sen= You (These ones)= Mu-eun-iz=(miŋiz)=Biz = We (Those ones)=Tsu-eun-iz=(siŋiz)= Siz =You (Plural) Hou-al=Ol =O= it (he /she) El=someone else (El-der)= Eller= other people (someones) Hou-al-dar= (Ouldar) =Onlar (The bearer and other-s nearest to it/him) Hou-eun-dar= (Ondar)=Onlar= They Dayı=(maternal) uncle Dayım=my uncle Dayımlar=my uncle and other ones closest to him=(~my uncle and his family) or (~my uncle and his close friends) Dayılarım=my uncles ikiz=(two similar ones) =twin ikiler =two and other dual ones üçüz=(three similar ones)=triplet üçler = three and other triple ones for other languages... (eun)- mu =ene.....ma...me...mo..bi..bo...wo.. (eun) -tsu =eni...ente..anda..anata.. thu..tu...ti..you (eun)- hou= auwn...huve..he.... Men-ning=Meniŋ=Benim=My Sen-ning=Seniŋ=Senin=Your Ou-al-ning=Olniŋ=Onun=his/her/its Miŋiz-ning=Bizniŋ=Bizim=our Siŋiz-ning=Sizniŋ=Sizin=your (Plural) Ou-al-dar-ning=Oldarnıŋ=Onların=their Ka=(Qua)= which U=(ou)= it's (that) Ka-u=Ki=(Qui)=which that (Meniŋ-ka-u):=which that my...= benimki=mine (Seniŋ-ka-u):=which that your = seninki=yours (Olniŋ-ka-u):=which that his/her/its= onunki= his/hers/its Annemin pişirdiği tavuk çorbası =(Anne-m-niŋ Biş-dir-di-ka-u Tavğuk Şorba-tsu)= the chicken soup which (that of) my mom cook-ed... Babanın gitqen şehir = (Baba-n-nıŋ Git-ka-eun Şehir) = The city which (one of) your father goes Arkadaşımdan bana gelğen mektubu okudum= (Arkadaş-ım-dan baŋ-a (gel-ka-eun) mektup-u oku-du-m)= I've read the-letter (which-one-comes) from my friend to me Sen eve giderken = (Sen Ev-e Git-e-er u-ka-en) = (that-which-time You get-to-Go to-Home)= While you go home Seni gördüğüm yer = (Sen-u Gör-dü-ka-u-m yer) = (which-that-place (of) I Saw (that) You) = Where I saw you İşe başlayacağı gün= iş-e başla-y'a-çak-ka-u gün (.Ki o gün işe başlayacaktı (iş-e baş-la-y'a-çak-er-di))=(which) the day s/he's gonna start to work Ben dükkana anca varmışken=Ben dükkan-a an-ça var-mış-u-ka-en=when I've just arrived at the shop
Question words in turkish .. (Mu)=Bu= this (Tsu)=Şu= that...(ts=~th))=θ (peltek S) Ka=(Qua)= (which) U=(ou)= it (that) (Ka-u)= Ki=(Qui)=which that Ne = what (Ça -çe)(Ca-ce)= As An (en) = time (moment) Dem= time (demurrage) Vakit= (time) while Saat=hour (Tsu-dem-an)=(the-time-moment)=- Zaman =the time (Dem-u-en)= Demin= Just now Di= now on (Tsu-dem-di)= Şimdi=(the-time-new on)= now Tsu-an=Şu an= this moment (now) Tsu-an-da =Şu anda= right now (currently)(at present) Hal= situation (status) Hal-en =Halen= currently Hala= still Henüz=yet Hazır=ready Hal-i hazır-da=hali hazırda= at present Hem-di =emdi=imdi=Now on Hem-an =Hemen=(all the same-as moment)(exactly the same time)=in no time (Hem-ma)=not exactly the same ...(amma) Ama= but (An-ça)= Anca =as moment= (just) for now (An-ça-ka-u)= Ancak =here now just this=(just this for now)=all but=( but just this ? ) Denk=(deng)=equal Denge=balance (equilibrium) ....(deŋer)=değer=value Dar= nearest to the other- (narrow) Dara=specific weight (Ka-dara)= which specific weight.. (Ka-değer)= which value.. (Ka-dar)= which proximate Kader=~potential (measure) Kadar=extent (Ka-u)=Ki=(Qui)=which that=(it's so)= so that (Ki-mu)=Kim=(which that so this)= Who (ki-mu=kimi=gibi=like) Ki-mu-tsu-ne=(kimesne)= kimse=any one (whosoever) (U-çün)= İçün=için= (that factor..)(because)= For.. (that's for) (Ne-u-çün)=Niçün=Niçin=(what-that-factor)= Why.. (what-for) Ne-ğe = Neye=(what to) what-where toward = ~for what Ne-u-ğe=Niye =(what that to )= Why (Çün-ka-u) =Çünki =(c'est-pour-quoi)=(that's why))=(therefore)= Because Ne-çe = Nece=How.. (like what) (as what) (Ne-u-çe) = Nice=what as that= how long... (how too much) (Ka-u-ne-çe)=qınça= how much that (Ka-çe)=kaç..=how many.. O Bunu Yaptığınca=Bu'nu yap-tı-ka-u-ne-çe= (how much (in that time) s/he did this)=as much as s/he does this O Bunu Yaptıkca=Bu'nu yap-tı-ka-çe= how many (in that time) s/he did this=as s/he does this (in each time) (Ka-ne-çe)=Kança ............(Ka-çe)=Kaç........ =How many (as a numerical quantity) (Ne-ka-dar)= Ne kadar =(what extent)= what-which-nearest= How much (as the attribute) Ne-ğe ka-dar= Neye kadar =what which closest to Ne-yir-ğe ka-dar=Nereye kadar =where which nearest to =where up to Ne zaman=When ......Ka-çe-an= Haçan= when.... Ne vakit= when Ne zamana kadar=(when which nearest to)= when up to Ne-yir-e-denk = Nereye dek=(where equal to)= where till Ne-yir-e denk-u-en= Nereye değin=(then where equal to)= where until Ne-zaman-a denk-u-en= Ne zamana değin=(when-equal-to-then)= when until (Ka-en)= Ken=which time=~(When) (U-ka-en)= İken = (that-which-time)=when it's (that when...) (Ka-ne-u) =Hani =which what so Ka-u-tsu= Kaysı.... Ka-ne-tsu=Hansı..... (Ka-ne-ki) = Hangi =which Ka-ne-ki-tsu=Hangisi=which one that Ka-yir= which place.... Ne-yir= what place Ka-yir-de= Kayda=harda= where.......Ne-yir-de= Nerde=nerede= where Ka-ile-u=Kalay....Ne-u-ile=Neyle....Ka-ne-deng =kanday........Ne-asıl=Nasıl= How Ne-de-en=Neden=thereat what (then at what reason)= why Ne-yir-de-en=Nereden (nerden)=thereat where =(1.where from)=(2.under what condition)=when- where and how Da-en=(Dan-Den) =from (at.. then) (than) (thereat)
Mak/Mek...(emek)=exertion (process) U=(ou)=it's (that) Çün=(chun)=factor U-Çün = that Factor =it's for= için=for Gel-mek için = (that factor - come-exertion/process)=(it's factor to the process of coming)= for coming Görmek için= for seeing Gitmek için= for going for deriving new adjectives from verbs ...A/e U-Çün =It's Factor To .. suffixes..(Icı-ici-ucu-ücü) (geç-e-u-çün) =it has the factor to pass =Geçici = transient /temporary (uç-a-u-çün) =it has the factor to fly = Uçucu = volatile (kal-a-u-çün) =it has the factor to stay = Kalıcı = permanent (yan-a-u-çün) =it has the factor to burn out = Yanıcı = flammable (yanıcı madde=flammable material) (bağla-y-a-u-çün) =it has the factor to biind/connect = Bağlayıcı = binding/connective for deriving new adjectives from nouns and adjectives suffixes.. (Cı-ci-cu-cü) or (Çı-çi-çu-çü) Yaban-cı = foreign-er İş-çi= work-er kapıcı=doorman demirci=ironsmith gemici=sailor denizci=seaman for deriving adjectives from the numbers U-Ne-Çün =that-what-factor suffixes..(Ncı-ncu-nci-ncü) (Bir-u-ne-çün)=Birinci= first (initial) (İki-u-ne-çün)= İkinci= second (Üç-u-ne-çün)= Üçüncü=third (Yüz-u-ne-çün)=Yüzüncü=hundredth
The names of some organs in our body In turkish.. Ak= ~each one of both Yan= side Yan-ak= each of both sides=Yanak=the cheek Kül-ak = each of both roses=Kulak= the ear Şak-ak=şakak Tut-ak=dudak=the lip Dal-ak=dalak=the spleen Böbür-ak=böbrek=the kidney Paça-ak=bacak= the leg Paytı-ak=(phathiack)fatyak..hadyak...adyak..=Ayak= the foot Taş-....= Her iki-ciğer...=Akciğer=the lung Tül-karn-ak =the covering of each one of both (dark-covert) periods= her iki karanlık çağı örten (tül). Zu'l-karn-eyn=the owner of each one of both time (periods) Dhu'al-chorn-ein=two horned one=Herne the hunter= Cernunnos
21+ tenses in turkish language... Anatolian Turkish.verb conjugations A= To (toward)(~for) (for the thick voiced words) E= To (toward)(~for) (for the subtle voiced words) Okul=School U=(ou)=it= (it's that)=(it's about..) Git=Go ...(verb root) Mak/Mek...(emek)=exertion (process) Git-mek=(verb)= to Go (get-mek =to get there now on ) Gel-mek= to Come Gör-mek= to See 1 .present continuous tense (now or soon, right now or later, currently or nowadays,) it's used to explain the current actions or planned events (for the specified times) YOR-mak =to tire (~go over it) (~ to try , to deal with this) (for the subtle and thick voiced words) A/e....Yormak= to try only mentally..(to arrive at a non-final conclusion) I/i/u/ü....Yormak=to try both physical and mental about..(to arrive wholly on it) is used as suffix="--Yor" (iəʊr) positive. Okula gidiyorsun ( you are going to school)= Okul-a Git-i-yor-u-sen ( School-to Go-to-try it's-you) (You try-to-Go to school) Evden geliyorum ( I'm coming from home) = Ev-de-en Gel-i-yor-u-men ( Home-at-then try-to-come I-am) (from home I try to come) negative... A)..Ma= Not B)...Değil= it's not (equivalent) examples.. A: Okula gitmiyorsun ( you are not going to school)= Okul-a Git-ma-i-yor-u--sen (School-to go-not-it-try it's-you) -(You're try-it's-not-Go to school) B: Okula gidiyor değilsin ( you are not going to school)=Okul-a Git-i-yor değil-sen (You aren't try(ing)-to-Go to school) Question sentence: Ma-u =Not-it =(is) Not it? is used as....suffixes ="Mı-Mi-Mu-Mü " Okula mı gidiyorsun? ( Are you going to school?)= Okul-a Ma-u Git-i-yor-u-sen ? ( To-school Not-it You-try-to-go ?)(~Towards the school or somewhere else are you going ?) Okula gidiyor musun? ( Do You go to school?)= Okul-a Git-i-yor Ma-u -sen ? ( To school Try-to-go Not-it-you?) (~Are you going or not going towards the school ?) Okula sen mi gidiyorsun ? (~Are you the one going to school ?) 2 .present simple tense (everytime, always or never , anytime or at all, often,rarely or sometimes, now or later, soon, if possible) it's used to explain our own thoughts about the topic positive.. vAR-mak =~ to arrive (at) ...(to attain).....(for the thick voiced words) is used as....suffixes ="ar-ır-ur" ER-mek=~ to get (at) ...(to reach).....(for the subtle voiced words) is used as....suffixes ="er-ir-ür" (verb)-A-var= Existent-ready-available-present TO (verb) (verb)-E-er= Get TO (verb) examples.. Okula gidersin ( you go to school)= Okul-a Git-e-er-sen (You get-to-Go to school) Arabaya Biner (s/he gets in the car) =Araba-y-a Bin-e-er (s/he gets-to-ride to car) O gidince çıkarız (We'll get out when has he gone)= O git-ka-en-çe çık-a-var-u-(men)-iz ( we get to go out which moment he goes as) Gece olduğunda uyursun ( You sleep when it's night)= Gece ol-du-ka-u-an-da uyu-y-a-var-sen (You arrive in asleep at that time which it became night) Bunu görebilirler = (they can see this) = Bu-ne-u Gör-e-Bil-e-er-ler =(They-get-to-Know-to-See what's-This) =They've got an inform to see this negative... Ma= Not Bas-mak =to dwell on, (~ to press onto/into) (~to pass over) ...(for the thick voiced words) Ez-mek = to crush (~ to press down) (~to compress) ...(for the subtle voiced words) Ma-bas=(No pass)=na-pas=(not to dwell on)=(to give up)=(vaz geç-mek) (in the thick voiced words) suffix ="MAZ" Ma-ez= (No crush) =(do/es-not)=(to skip)=(es geç-mek) (in the subtle voiced words) is used as suffix ="MEZ" example.. Okula gitmezsin ( you don't go to school)= Okul-a Git-ma-ez-sen (You no-crush--Go to school)=( you skip of going to school) O bunu yapmaz (s/he doesn't do this) = Bunu yap-ma-bas ( s/he no-pass--Do this)=(s/he gives up doing this) Niçün şuna bakmazsınız = (why don't you look at that )=Ne-u-çün şu-n'a bak-ma-bas-sen-iz (2. plural)= what-it-reason at that you give up looking 3.simple future tense (soon or later) it's used to explain the events we thought that will happen Çak-mak =~to fasten ~to tack ...(for the thick voiced words) Çek-mek=~to attract , ~to bring beside, ~to take, ~to catch (~to keep close it) ...(for the subtle voiced words) suffixes= ("CAK"-dʒäk) - ("CEK" -dʒek) positive.. Okula gideceksin ( you'll go to school)= Okul-a Git-e-çek-sen (~You bring (it in the mind)-to-Go to school) (~Attracts-you -to-Go to school) Ali Okula gidecek ( Ali is going to go to school)= Ali Okul-a Git-e-çek (~Ali catches(it in the mind)-to-Go to school) negative... A. Okula gitmeyeceksin ( you won't go to school)= Okul-a Git-ma-e-çek-sen (You catch-not-to-Go to school) B. Okula gidecek değilsin (the one is not you to go to school)= Okul-a Git-e-çek değil-sen (it's not you take-to-Go to school) 4 . simple past tense (currently or before) it's used to explain the completed events which that we're sure about Di = now on (anymore) Di-mek(demek) = ~ to deem , ~ to mean, ~ to think so is used as...suffixes=.(Dı-di-du-dü) positive.. Okula gittin ( you went to school)= Okul-a Git-di-N Okula gittin mi ? (did you go to school ?)= Okul-a Git-di-N Ma-u ?( You went to school Not-it ?) Dün İstanbul'da kaldım (I stayed in Istanbul yesterday)= Dün İstanbul-da kal-dı-M negative... Okula gitmedin ( you didn't go to school)= Okul-a Git-ma-di-N Bugün hiç birşey yapmadık (We did nothing today) =Bu,gün hiç bir,şey yap-ma-dı-K Beni zaten görmediler (They did not already see me) =Ben-i zaten gör-me-di-Ler 5 . mental past tense (which we did not witness)- (just now or before) it's used to explain the completed events which that we're not able sure about MUŞ-mak = ~ to inform , (Moush) meaning... I'm informed about - I realized- I'm notice- I got it- I learned so - I heard that...or it seems so (to me) if it's in the question sentence...do you have any inform about...do you know..have you heard...are you aware or does it look like this? is used as...suffixes= (Mış-miş-muş-müş)
positive.. Okula gitmişsin ( I heard about) you went to school)= Okul-a Git-miş-sen (I'm informed about) You've been to school) Bir hata yapmışım (I realized I made a mistake) = Bir hata Yap-mış-men (Seems that I've made a mistake) negative... A. Okula gitmemişsin (I heard that) you didn't go to school)= Okul-a Git-ma-miş-sen (I learned about) You're not gone to school) B. Okula gitmiş değilsin (I've been informed about) you hadn't gone to school)= Okul-a Git--miş değil-sen (Got it) You haven't been to school. other tenses 6.Okula varmak üzeresin (You're about to arrive at school) 7.Okula gitmektesin ( You're in (process of) going to school) (~ you have been going to school) 8.Okula gitmekteydin ( You had been going to school) 9.Okula gitmekteymişsin ( I learned that (you had been going to school then) 10.Okula gidiyordun( Okula git-e-yor er-di-n) (You were going to school) 11.Okula gidiyormuşsun ( Okula git-e-yor er-miş-sen) ( I heard that) You are going to school)(2.I learned that you were going to school then) 12.Okula gidecektin ( Okula git-e-çek erdin) (You would go to school after/then)(2.~I had thought you'll go to school)(3.~You had said going to go to school) 13.Okula gidecekmişsin ( Okula git-e-çek ermişsen) ( I heard that) then You'd like to go to school )(2.I learned that you'll go to school) 14.Okula giderdin ( Okula git-e-er erdin) (You used to go to school bf) (2.~you would go to school bf/then) (3.~So then You'd like to go to school) 15.Okula gittiydin ( Okula git-di erdin) ( I remember you went to school) (2.~I've seen you're gone to school) 16.Okula gitmiştin ( Okula git-miş erdin) ( I know that) you had gone to school) (2.~I had seen you went to school) 17.Okula gitmiş oldun( Okula git-miş ol-du-n) (you have been to school) Bu bir Elma = This is an apple Bu bir Kitap = This is a book Dur-mak=to keep to be present there Durur=it keeps to be present there is used as....suffixes=(Dır- dir- dur- dür- or Tır- tir-tur-tür) It's usually used on the correspondences and literary language... (formal) Meaning within the official speeches =(that keeps to be present there) Bu bir Elmadır= (bu bir elma-durur)= This is an apple (that keeps to be present there) Bu bir Kitaptır= (bu bir kitap-durur)= This is a book (that keeps to be present there) Meaning within the daily speeches =( I think that or I guess that) (informal) Bu bir Elmadır= (bu bir elma-durur)= (I think) this is an apple Bu bir elma gibi duruyor=Looks like an apple is this Bu bir Kitaptır= (bu bir kitap-durur)= ( (I think) this is a book Bu bir kitap gibi duruyor=Looks like a book is this 18.Okula gidiyordursun =( Guess that) You were going to school /before or after that) 19.Okula gidiyorsundur =( I think that) then you are going to school ) 20.Okula gidecektirim =(Guess that- probably) I'd have going to school /before or after that ) 21.Okula gideceğimdir=( I think that) ~I'm going to go to school )(it's pointless to use about ourself) 21.Okula gideceklerdir=( I think that -probably) they are going to go to school ) 22.Okula gitmiştirler =(Guess that) they had gone to school /before or after that) 23.Okula gitmişlerdir = They have been to school (officially) 23.Okula gitmişlerdir =( Looks like that) they have been to school ) ....(informal) 16..."Okula gitmişlerdi"..or ."Okula gitmiştiler" = They had gone to school Anlayabilir misin= Aŋı-la-y-a Bil-e-Er Ma-u-sen ? = Not-it-you Get-to-Know to-Understand = Can you understand ? Anlayabilirim= Aŋı-la-y-a Bil-e-Er-Men = I Get-to-Know-to-Understand =(I've got an inform to understand)= I can understand Anlayamam = Aŋı-la-y-a Al-Ma-Men = I Not-Take-to-Understand = I can not understand Aŋ= moment Aŋı= memory Aŋıla=get via memory (save to memory)
Yirmi üç👍 Emeğinize ağzınıza sağlık hocam çok güzel anlatıyorsunuz faydalı bilgiler için teşekkür ederim
Çok teşekkür ederim
Değerli bilgiler için teşekkür ederiz hocam 🙏
Rica ederim. Ben teşekkür ederim kıymetli arkadaşım
Eveeeet biz gene ders başındayız bize başarılar sizede başarılar emeğinize sağlık 🎁👈👍
Çok teşekkür ederim 😊iyi seyirler
Sizi dinlerken neden bi rahatlama geliyor anlamiyorum.Enerjiniz çok iyi gerćekten bi sakinleşme geliyor 🙂
Hocam gerçekten çok net ve kolay anlaşılır anlatmışsınız .Emeğinize sağlık.
Gayet açık, akılda tutup, bolca tekrar etmeliyiz. İyi dersler diliyorum 👋
Çok başarılı bir anlatım hocam...Emeklerinize sağlık...
Çok teşekkür ederim kıymetli hocam.
Hocam Allah tuttuğunuz altın etsin. Ölümüne bu videoyu arıyordum. Adam gibi anlatan video yoktu harika olmuş bu👏👏👏🤲
Buna çok sevindim kardeşim.Allah razı olsun.
Thank you...
See you next lessons 🎉🎉🎉..
excellent perfect teşekkürler hocam. Nonun Clause videosu bekleriz selam ve saygılar
Yakın zamanda inşallah çekeceğim kardeşim
@@LearnEnglishWithMe34 teşekkürler kolaylıklar diliyoruz Hocam saygı ile
54.👍👍👍
Emeğinize sağlık sağlık hocam 👍
Çok teşekkür ederim
Kolay gelsin hocam 👏👏👏👏hayırlı geceler
Çok teşekkür ederim 💖😘
En önemli olay, Uzun uzun izledim, gerçekten çok faydalı oldu. Çok çok teşekkürler 🙏
Hayirli aksamlar, kardeşim. Emeklerinize sağlik👏👏👍👍
Çok teşekkür ederim
hocam öncelikle emeklerinizden dolayı çok teşekkür ederim ağzınıza yüreğinize emeğinize sağlık. sizinle anlayamadığım konuları da hallettiğim için ayrıca çok teşekkür ederim sizlere. başarılarınızın devamını dilerim. benim sizlerden bir rica olacaktı bu yök dil için cümle tamamlama soruları için nasıl bir yol izlemeliyiz onunla alakalı bir de anlam akışını bozan numaralı cümle sorularıyla nasıl baş etmeliyiz bununla ilgili bir video gelirse çok memnun edersiniz bizleri şimdiden teşekkür ederim iyi çalışmalar..
Çok teşekkür ederim kıymetli arkadaşım güzel yorumunuz için. Bu aralar çok yoğun bir şekilde sınava yönelik videolar cekiyorum. Notumu aldım inşallah bir aksilik olmazsa 17 sinde yani çarşamba günü dediginiz videoyu çekeceğim bir aksilik olmazsa.👍🏻 Saygılarımla.
Elinize sağlık hocam
Teşekkür ederim.
Emeğinize sağlık hocam çok faydalı tebrikler 👏👏
Teşekkür ederim hocam.saygılar.
Benim için çok yararlı oldu, teşekkür ederim. Emeğinize sağlık hocam.
Çok teşekkür ederim
Allah razı olsun hocam. Bu işi biliyorsunuz. Yolunuz her daim açık olsun 🌸
Çok teşekkür ederim Allah hepimizden razı olsun🌹
Hocame 1 dk bile sıkılmadüm bu çok işime yarayacak inşallah saolun var olun adamın dibisiniz
Eyvallah kardeşim benim.
Teşekkürler hocam, çok faydalı bir çalışma olmuş... 🌸
Teşekkür ederim arkadaşım.💖
Emeğinize sağlık hocam😊
Sağol kardeşim
Emeğinize sağlık hocam 😊
Eyvallah kardeşim 👍🏻
Merhaba hocam bu konuları yeniden tekrar etme fırsatım oldu sayenizde,teşekkürler ve saygılar.
Rica ederim kardeşim.bu videoyu sende istemiştin ilk tanıştığımız zamanlarda 😊umarım doyurucu tatmin edici olmuştur.
@@LearnEnglishWithMe34 Hocam ben unutmuştum onu :) ama çok memnun oldum sizin unutmamış oldugunuza,kesinikle faydali oldu, tekrar teşekkür ederim,saygılar hocam.
@@mertkaya1164 unutmam ben kolay kolay. Sizlerin istediği her şeyi önemserim ben 😉saygılar kardeşim iyi akşamlar.
Hocam çok güzel anlatım emeğinize sağlık 🙏🐈😻
Çok teşekkür ederim 😊
“Profesyonel hayatımın 25 yılını büyük liderler yapan şeyleri gözlemleyerek geçirdim”
“ I have spent 25 years of my professional life observing what makes great leaders”
hocam yukarıdaki türkçe cümlenin ingilizcesine baktığımızda zaman zarfı olan “25 years”
neden cümlenin sonunda olması gerekirken ortada . biz ingilizce cümle ögelerinin sıralanış şeklini
özne + yardımcı fiil + fiil+ nesne + durum zarfı +yer zarfı +zaman zarfi diye diye biliyoruz .
peki yukarıdaki cümlede zaman zarfı olan “25 years neden cümlenin sonunda değilde fiilden sonra gelip cümle ortasında kullanmış “
hocam şu türkçeden ingilizceye veya ingilizceden türkçeye çeviride cümlenin öğelerinin sıralaması başımın belası 😊inş sayenizde bu dertten kurtulurum 😊
Selamalr sevgili kardeşim. 25 years ifadesinin zaman zarfı olduğunu da nerden çıkardın mübarek😊 zaman zarflarını bulmak için fiile ne zaman sorusunu soruyoruz. Senin dediğin cümlede ki spend fiiline ne zaman sorusunu sorunca cevap 25 years değil ki. Bu cümlede ki 25 years miktar sıfatıdır. Genek olarak şunu soyliyim daha iyi anlamak için sıfatlar isimleri zarflar fiileri niteler. 25 years ifadesinin fiili nitelemedigini görüyorsun.😉 my professional life ifadesini miktar bakımından niteliyor. My professional life da bir isimdir. Umarım açıklayıcı olmuştur kardeşim.👍🏻
@@LearnEnglishWithMe34 hocam 25 years görünce öyle zannettim 😊 şimdi anladım hocam 😊işte hep şu cümlenin ögelerinin sıralamasını bilmemekten 😊Sayende öğreneceğim hocam 😊pes etmek yok inş 😊Allah’a emanet olun 😊
@@muhammet_bb aynen kardeşim pes etmek yok. Kendine zaman ver. Yavaş yavaş olur herşey. Bu konuda kafan karışıyorsa zarf sıfat edat nedir diye türkçe derslerine biraz geri gidebilirsin 😉saygılar tekrardan.
@@LearnEnglishWithMe34 sağolasın hocam .
iyi çalışmalar arkadaşlar
Size de iyi çalışmalar tuğba hanım.
Emeginize saglik
Teşekkür ederim kardeşim 💖
Mükemmelsin hocam
👍👍
teşekkür ederiz hocam
Ben teşekkür ederim kıymetli arkadaşım 🙏
Günaydın merhaba hocam açtım çalisti ben kahvalti hazirlarken elinize emeğinize sağlik 😊
Teşekkür ederim abla.
ÇOK TEŞEKKÜRLER HOCAM
Ben teşekkür ederim kıymetli arkadaşım 😊
Beklediğim video 😀
Evet bu videoyu istemiştiniz hatırlıyorum 😊izledikten sonra yorumunuzu bekliyorum eksik kalan hala kafaniza takılan bir şey kaldı mi gibi 😊
İyi dersler sayın hocam , dikkatlice dinliyorum ama İngilizce anlamıyorum daha 😎
Sıfırdan ingilizce serisinden başla arkadaşım 😊
sınavda modal konusu ile cümle kurmamız gerekli ingilizce bu konu hakkında videonuz varmı gerçekten yayınlarsanız çok güzel olur çok iyi anlatıyorsunuz ^^
Var kanalda bakabilirsiniz
@@LearnEnglishWithMe34 link birakabilirmisiniz rica etsem
@@LearnEnglishWithMe34 bulamadimda
It ve That in boş özne olarak kullanılabileceğini öğrenmek çok iyi oldu. Bazı cümleleri okuyordum ne alaka diyordum :)
Ayrıca şunu da sormak istiyorum. Mesela Simple Present da İSİM CÜMLESİ kurmak geneliyle basit duruyor fakat bunu MODAL ile birleştirilmesi veya diğer zamanlarla birleştirilmesi olayı ne diye geçiyor acaba Tense Uyumu olarak biliyorum fakat aradığımı bulamıyorum.
Faydalı olmasına sevindim. Sorunuza gelince gerçekten ne demek istediğinizi tam anlayamadım ama noun clause cümlelerini soruyorsunuz sanirim. Noun clause diye araştırırsanız bulabilirsiniz.
@@LearnEnglishWithMe34 Baktım da tam olarak o değil hocam. Örnek olarak: CAN bu yardımcı fiil olarak geçiyorsa her zaman ile birlikte kullanabiliyor muyuz?
" I can speak English." gibi bir örnek var. Simple Present içinde Modal kullanmış oluyor. Bunu mesela I can spoke English. diye yazarsam hata alıyorum :) speak olarak düzelt diyor. Yani her modal her tense ile birlikte kullanılamıyor sonucunu çıkarıyorum.
@@flaxengineturkce1214 modallar tenslere ve kişilere göre çekilmlenmez kardeşim 👍
Teşekkürler
slm hocam yine muhteşem bir anlatım . peki hocam şöyle bir cümlede
“Senden, her şeyini kaybeden bir adam için bu küçük şeyi yapmanı istiyorum, böylece senin gibi insanlar fayda sağlayabilsin.”
“I am asking that you do this small thing for a man who lost everything so people like yourself could reap the benefits “
böyle birkaç cümlenin birleşmesiyle oluşan tek cümleleri ingilizceye çevirirken nerden başlayacağınızın bir mantığı püf noktası varmı hocam .
yukarıdaki türkçe cümleyi ingilizceye çevirirken “yapmanı istiyorum “ kelimesinden başlayıp bu küçük şeyi diye başa doğru devam ediyor . yani bazı cümlelerde ortadan bazılarında sondan başlayabiliyor .
işte böyle cümleleri ingilizce yaparken nerden başlayacağımızın bir püf noktası nedir hocam . zorlandığımız bu konunun nasıl üstesinden gelebiliriz hocam 😊 şimdiden tşk ederim hocam 😊
Selamalr kardeşim.tesekkur ederim.bu çeviri dersine giriyor artık 😉ama hiç merak etme yakında çeviri yapma videoları da gelecek inşallah. Sevgiler
@@LearnEnglishWithMe34 inşallah hocam . böyle tek cümlelik uzun cümlelerde sorun olmuyor ama bir kaç cümlenin birleşmesi sonrası oluşan cümlelere nerden başlayacağımızı kestiremiyoruz . inşallah sayenizde bu sorunun üstesinden geleceğiz hocam . sizden allah razı olsun .saygılar hocam
@@muhammet_bb halledeceğiz kardeşim inşallah. Başlayınca çeviri derslerine aslında çokta zor olmadığını göreceksin.saygi ve sevgi benden kardeşim.🙏
@@LearnEnglishWithMe34 inş hocam . sayenizde 😊
Cümlede yazdığınız her kelimenin ne olduğunu söyleseniz çok iyi olur
Cümlenin öğeleri olarak mı soruyorsunuz yoksa kelimenin anlamı olarak mı?
slm hocam . ingilizce cümlede, cümlenin ögelerini özne + yüklem +nesne kuralına göre yapıyoruz .
“I will even learn to stop people from dying”
peki hocam ;
bu ve bunun gibi bir cümlede ; cümlenin nesnesi veya öznesi bir kaç kelimeden oluşan uzun bir cümle ise , ingilizce cümle dizilimini bazen türkçe cümlenin sonundan başlayıp başa doğru olacak şeklde yapıyoruz . ama bazen baştan sona doğru , bazende ortadan sona doğru yapılıyor.
örneğin yukarıdaki cümlenin nesnesi olan
“ insanların ölmesini engellemek “cümlesini
“ stop people from dying “ yerine
“ stop from dying people” şeklinde yapamazmıyız .
neden “ stop from dying people” değil de
“stop people from dying” şeklinde yapıyoruz .
öznesi veya nesnesi bir kaç kelimeden oluşan böyle türkçe cümleleri ingilizceye çevirirken kelimelerin bu sıralamasını neye göre belirleyeceğim . bunun kuralı veya mantığı nedir hocam .
inşallah bir türlü tam olarak anlayamadığım bu karmaşık sorunu sayenizde öğreneceğim hocam .
Selamlar kardeşim. Stop people from dying yerine stop from dying people yazarsak anlam komple bozulur. Kendinize soru soracağız.neyi durdurmak ? Alacağımız cevaba göre cümleyi oluşturur. Insanları ölmekten durdurmak yada alıkoymak demek istediğimiz için burda nesne aslında insanlar. Yani stop people demek lazım. Keşke burda yazarak uzun uzun anlatabilsem. Ama özetle çok okuma ve pratik yaptıkça bunu anlarsın zamanla. Saygılar.
@@LearnEnglishWithMe34 tşk ler hocam . inş dediğiniz gibi zamanla olacak
som hocam . şöyle bir cümle kurmak istesem;
“sen tam olarak ihtiyacımız olan kişisin”
“ you are exactly the person we need”
bu cümlede kişiyi nitelemiyormuyuz hocam . o nedenle nitelenen sonra gelmesi gerekmiyor mu . yani cümle “ we need the person” olması gerekmiyor mu .
ayni cümleyi şöyle yazdığımda
“ you are exactly we need the person”
“tam olarak o kişiye ihtiyacımız var” anlamı oluyor . işte bu sıralamayı karıştırmamak için neyi baz almalıyım . bu hangi konuyla alakalı bir durum hocam .
Selamalr kardeşim bu yine relative clause kısaltması aslında 😊cümlenin orjinali şudur. ...... the person who we need. Ama burda kısaltma yapılıp who atılıyor 😉
@@LearnEnglishWithMe34 bu kısaltma kafamızı karıştırıyor hocam 😊nasıl baş edeceğiz bu sorunla 😊bilgi için tşk ler hocam . sizden Allah razı olsun . Allah’a emanet olun 😊
@@muhammet_bb sağol kardeşim.Allah senden de razı olsun.
I am speak olmaz hocam. I speak veya I am speaking demeniz gerekiyor düzeltme yapayım buradan saygılarımla 👍
Haklısın kardeşim. Çok teşekkür ederim düzeltme için 🙏saygı ve sevgi benden.👍🏻
“I realized that the man I loved so much would kill me if I let him.”
hocam bu cümlede “the man I loved so much” derken (çok sevdiğim adam ) “ I love so much“ adamı niteleyen bir sıfat değil mi . sıfatlar isimden önce gelmesi gerekmiyormuydu . neden “I loved so much nitelediği “ the man “ den önce değil de sonra geldi .
Burda bir relative clause kısaltması var kardeşim.aslinda cümle söyle..... the man who l love so much. Ve biliyorsun ki RC ler niteledikleri şeylerden hemen sonra gelirler. Participals diye bir videom vardı onu izlersen kısaltmalar konusunu daha iyi anlayabilirsin kardeşim.
@@LearnEnglishWithMe34 şimdi hatırladım o videoyu hocam . izlemiştim ama buradaki kısaltılmış RC olduğunu anlayamadım 😊saygılar hocam . çok tşk ederim 😊
“If a robot can truly love a person, what responsibility does that person have to that Robot in return?”
“eğer bir robot gerçekten bir kişiyi sevebilirse , bu kişinin bunun karşılığında o Robota karşı hangi sorumluluğa sahiptir “
slm hocam . böyle bir cümlede , yani “what responsibility “ ile başlayan ikinci cümle gibi bir cümlenin ögelerinin sıralamasını nasıl neye göre yapmalıyım hocam . cümle sondan başlamış o halde hangi sorumluluğa sahiptir demek için “ what responsibility does he have “ ile başlaması gerekmiyormuydu hocam . böyle öznesi yüklemi nesne şeklinde olmayan bir cümlenin ögelerini sıralamasını nasıl yapmalıyız .
böyle cümleleri çevirirken püf noktası nedir hocam .
Hocam merhaba ingilizcede oznenin cesitleri vardi
Sadece i yo we they den ibaret degildi
Ad
Mastar
Sifat+ad
Iyeliksifati +ad
...
Sunlari anlamadim
Ad /nesne obegi
ad/sifat tumcesi
tumce
Bunlar Ne manaya geliyor
Bunlara hiç takılma kardeşim. Böyle ezber gramer kurallarıyla olmaz bu iş☺️sadece şunu uygula. Yardımcı fiilden önceki kısmın tamamı öznedir. Bu kadar basit 👍kafanı hiiiç karıştırma
@@LearnEnglishWithMe34 şoyle normalde
Ozne yuklem sifat nesne belirtec seklinde gittigi icin
Bazi cumlelerde sifat basa geliyor o yuzden kafami karistiriuo
@@senaaa22 dediğim gibi kardeşim. Sıfat aslında başa gelmiyor sıfatla nitelenen bşr şey olur yardımcı fiilden önce. Mesela şöyle bir örnek vereyim. The blonde and beautiful girls are swimming in the pool. Burda sıfat başa gelmiş gibi gözükse de are dan önceki kısmın tamamını özne olarak düşüneceksiniz
Ancient turkish language..
(Mu)=Bu= this
(Tsu)=Şu= that (ts=~th)=θ (peltek S)
(Hou)=(Ou)=O= it (he /she)
(Al)-/El=(bearer)
/carrier
(Iz)- iz= S (old plural suffix)
Der/Dar=(der)= diger= other /...(dar)=(nearest to the other) (ler/lar= current plural suffixes)
(ɜ:ne)=Eun= Ön= (fore- first) =~uno- one (ilk) önce=~firstly) (öncesi=~before) (öncü=pioneer)
(Kendi= own)=(Ka-eun-de-u= which's it at fore-which one at first)
(ɜ:z=Öz= self
) (kendisi=oneself)
(This one)= Mu-eun= (Men)= Ben= Me
(That one)= Tsu-eun= (Tsıen)/thien= Sen= You
(These ones)= Mu-eun-iz=(miŋiz)=Biz = We
(Those ones)=Tsu-eun-iz=(siŋiz)= Siz =You (Plural)
Hou-al=Ol =O= it (he /she)
El=someone else
(El-der)= Eller= other people
(someones)
Hou-al-dar= (Ouldar) =Onlar (The bearer and other-s nearest to it/him)
Hou-eun-dar= (Ondar)=Onlar= They
Dayı=(maternal) uncle
Dayım=my uncle
Dayımlar=my uncle and other ones closest to him=(~my uncle and his family) or (~my uncle and his close friends)
Dayılarım=my uncles
ikiz=(two similar ones) =twin
ikiler =two and other dual ones
üçüz=(three similar ones)=triplet
üçler = three and other triple ones
for other languages...
(eun)- mu =ene.....ma...me...mo..bi..bo...wo..
(eun) -tsu =eni...ente..anda..anata.. thu..tu...ti..you
(eun)- hou= auwn...huve..he....
Men-ning=Meniŋ=Benim=My
Sen-ning=Seniŋ=Senin=Your
Ou-al-ning=Olniŋ=Onun=his/her/its
Miŋiz-ning=Bizniŋ=Bizim=our
Siŋiz-ning=Sizniŋ=Sizin=your (Plural)
Ou-al-dar-ning=Oldarnıŋ=Onların=their
Ka=(Qua)= which
U=(ou)= it's (that)
Ka-u=Ki=(Qui)=which that
(Meniŋ-ka-u):=which that my...= benimki=mine
(Seniŋ-ka-u):=which that your = seninki=yours
(Olniŋ-ka-u):=which that his/her/its= onunki= his/hers/its
Annemin pişirdiği tavuk çorbası =(Anne-m-niŋ Biş-dir-di-ka-u Tavğuk Şorba-tsu)= the chicken soup which (that of) my mom cook-ed...
Babanın gitqen şehir = (Baba-n-nıŋ Git-ka-eun Şehir) = The city which (one of) your father goes
Arkadaşımdan bana gelğen mektubu okudum= (Arkadaş-ım-dan baŋ-a (gel-ka-eun) mektup-u oku-du-m)= I've read the-letter (which-one-comes) from my friend to me
Sen eve giderken = (Sen Ev-e Git-e-er u-ka-en) = (that-which-time You get-to-Go to-Home)= While you go home
Seni gördüğüm yer = (Sen-u Gör-dü-ka-u-m yer) = (which-that-place (of) I Saw (that) You) = Where I saw you
İşe başlayacağı gün= iş-e başla-y'a-çak-ka-u gün (.Ki o gün işe başlayacaktı (iş-e baş-la-y'a-çak-er-di))=(which) the day s/he's gonna start to work
Ben dükkana anca varmışken=Ben dükkan-a an-ça var-mış-u-ka-en=when I've just arrived at the shop
Question words in turkish ..
(Mu)=Bu= this
(Tsu)=Şu= that...(ts=~th))=θ (peltek S)
Ka=(Qua)= (which)
U=(ou)= it (that)
(Ka-u)= Ki=(Qui)=which that
Ne = what
(Ça -çe)(Ca-ce)= As
An (en) = time (moment)
Dem= time (demurrage)
Vakit= (time) while
Saat=hour
(Tsu-dem-an)=(the-time-moment)=- Zaman =the time
(Dem-u-en)= Demin= Just now
Di= now on
(Tsu-dem-di)= Şimdi=(the-time-new on)= now
Tsu-an=Şu an= this moment (now)
Tsu-an-da =Şu anda= right now (currently)(at present)
Hal= situation (status)
Hal-en =Halen= currently
Hala= still
Henüz=yet
Hazır=ready
Hal-i hazır-da=hali hazırda= at present
Hem-di =emdi=imdi=Now on
Hem-an =Hemen=(all the same-as moment)(exactly the same time)=in no time
(Hem-ma)=not exactly the same ...(amma) Ama= but
(An-ça)= Anca =as moment= (just) for now
(An-ça-ka-u)= Ancak =here now just this=(just this for now)=all but=( but just this ? )
Denk=(deng)=equal
Denge=balance (equilibrium) ....(deŋer)=değer=value
Dar= nearest to the other- (narrow)
Dara=specific weight
(Ka-dara)= which specific weight.. (Ka-değer)= which value.. (Ka-dar)= which proximate
Kader=~potential (measure)
Kadar=extent
(Ka-u)=Ki=(Qui)=which that=(it's so)= so that
(Ki-mu)=Kim=(which that so this)= Who (ki-mu=kimi=gibi=like)
Ki-mu-tsu-ne=(kimesne)= kimse=any one (whosoever)
(U-çün)= İçün=için= (that factor..)(because)= For.. (that's for)
(Ne-u-çün)=Niçün=Niçin=(what-that-factor)= Why.. (what-for)
Ne-ğe = Neye=(what to) what-where toward = ~for what
Ne-u-ğe=Niye =(what that to )= Why
(Çün-ka-u) =Çünki =(c'est-pour-quoi)=(that's why))=(therefore)= Because
Ne-çe = Nece=How.. (like what) (as what)
(Ne-u-çe) = Nice=what as that= how long... (how too much)
(Ka-u-ne-çe)=qınça= how much that
(Ka-çe)=kaç..=how many..
O Bunu Yaptığınca=Bu'nu yap-tı-ka-u-ne-çe= (how much (in that time) s/he did this)=as much as s/he does this
O Bunu Yaptıkca=Bu'nu yap-tı-ka-çe= how many (in that time) s/he did this=as s/he does this (in each time)
(Ka-ne-çe)=Kança ............(Ka-çe)=Kaç........ =How many (as a numerical quantity)
(Ne-ka-dar)= Ne kadar =(what extent)= what-which-nearest= How much (as the attribute)
Ne-ğe ka-dar= Neye kadar =what which closest to
Ne-yir-ğe ka-dar=Nereye kadar =where which nearest to =where up to
Ne zaman=When ......Ka-çe-an= Haçan= when.... Ne vakit= when
Ne zamana kadar=(when which nearest to)= when up to
Ne-yir-e-denk = Nereye dek=(where equal to)= where till
Ne-yir-e denk-u-en= Nereye değin=(then where equal to)= where until
Ne-zaman-a denk-u-en= Ne zamana değin=(when-equal-to-then)= when until
(Ka-en)= Ken=which time=~(When)
(U-ka-en)= İken = (that-which-time)=when it's (that when...)
(Ka-ne-u) =Hani =which what so
Ka-u-tsu= Kaysı.... Ka-ne-tsu=Hansı..... (Ka-ne-ki) = Hangi =which
Ka-ne-ki-tsu=Hangisi=which one
that
Ka-yir= which place.... Ne-yir= what place
Ka-yir-de= Kayda=harda= where.......Ne-yir-de= Nerde=nerede= where
Ka-ile-u=Kalay....Ne-u-ile=Neyle....Ka-ne-deng =kanday........Ne-asıl=Nasıl= How
Ne-de-en=Neden=thereat what (then at what reason)= why
Ne-yir-de-en=Nereden (nerden)=thereat where =(1.where from)=(2.under what condition)=when- where and how
Da-en=(Dan-Den) =from (at.. then) (than) (thereat)
Mak/Mek...(emek)=exertion (process)
U=(ou)=it's (that)
Çün=(chun)=factor
U-Çün = that Factor =it's for= için=for
Gel-mek için = (that factor - come-exertion/process)=(it's factor to the process of coming)= for coming
Görmek için= for seeing
Gitmek için= for going
for deriving new adjectives from verbs
...A/e U-Çün =It's Factor To ..
suffixes..(Icı-ici-ucu-ücü)
(geç-e-u-çün) =it has the factor to pass =Geçici = transient /temporary
(uç-a-u-çün) =it has the factor to fly = Uçucu = volatile
(kal-a-u-çün) =it has the factor to stay = Kalıcı = permanent
(yan-a-u-çün) =it has the factor to burn out = Yanıcı = flammable (yanıcı madde=flammable material)
(bağla-y-a-u-çün) =it has the factor to biind/connect = Bağlayıcı = binding/connective
for deriving new adjectives from nouns and adjectives
suffixes.. (Cı-ci-cu-cü) or (Çı-çi-çu-çü)
Yaban-cı = foreign-er
İş-çi= work-er
kapıcı=doorman
demirci=ironsmith
gemici=sailor
denizci=seaman
for deriving adjectives from the numbers
U-Ne-Çün =that-what-factor
suffixes..(Ncı-ncu-nci-ncü)
(Bir-u-ne-çün)=Birinci= first (initial)
(İki-u-ne-çün)= İkinci= second
(Üç-u-ne-çün)= Üçüncü=third
(Yüz-u-ne-çün)=Yüzüncü=hundredth
The names of some organs in our body
In turkish.. Ak= ~each one of both
Yan= side
Yan-ak= each of both sides=Yanak=the cheek
Kül-ak = each of both roses=Kulak= the ear
Şak-ak=şakak
Tut-ak=dudak=the lip
Dal-ak=dalak=the spleen
Böbür-ak=böbrek=the kidney
Paça-ak=bacak= the leg
Paytı-ak=(phathiack)fatyak..hadyak...adyak..=Ayak= the foot
Taş-....=
Her iki-ciğer...=Akciğer=the lung
Tül-karn-ak =the covering of each one of both (dark-covert) periods= her iki karanlık çağı örten (tül).
Zu'l-karn-eyn=the owner of each one of both time (periods)
Dhu'al-chorn-ein=two horned one=Herne the hunter= Cernunnos
Türkçede bazı fiiller....
Bezmek=sıkılmak, (sıkışmak)
Büzmek=sıkıştırarak ezmek
Ezmek= üstüne basarak inceltmek
Üzmek=(inceltip koparmak) incitip kırmak
Yüzmek= Yüzeyinden (sıyırıp) gitmek
Yormak=(mecazen) üstüne gitmek, üstüne varmak ( tümüyle uğramak= uğraşmak) (A-yormak)=Kesin ve nihai olmayan bir fikre/sonuca varmak...
Yörmek/Yörümek=üstünde gitmek, üzerinde gezmek
, dolaşmak ( yöre=....) (yörük=...)
Yürmek/Yürümek=üstünde gitmek/üzerinden gitmek (yürü=go on)
Yülmek/Yülümek=üstünden sıyırıp gitmek
Yalamak=üstünden sıyırıp almak
Yolmak=üstünden çekmek, koparmak (~üstünü düzleştirmek)
Yılmak=üstünden aşağı (üstten alta) atmak, tırsmak, ürkmek (Yılan=...) (Yıldırım=...)
Yurmak= üstüne çekmek/örtmek (yur-ut=yurt ..yur-gan=yorgan)
Yırmak= içten/dışa gelmek, altından/üstüne çıkmak, üste gelmek (yoruşmak/yırışmak=yarışmak= birbirine üstün gelmek)
Yarmak=üstten aşağı (doğrudan, dimdik) inmek, bölmek
Yermek=(mecazen) üstten aşağı çekmek (yere çekmek, çekiştirmek)
Germek= dört bir yandan çekmek
Yıkmak= üstten aşağı almak,devirmek
Yığmak= üst üste koymak
Yağmak= üstüne dökülmek /üstten aşağıya dökülmek
Yoğmak=sıkışıp saflaşmak (mecazen)=ruhundan arınmak, ölmek (yoğunlaşıp arınmak.....yoga)
Yoğurmak=sıkıp yoğunlaştırmak ,bir kıvama getirmek (Yoğurt= yoğunlaştırılmış pastörize süt)
Yuğmak=sıkarak arındırdırmak (temizlemek) (yuğamak=yıkamak)
Yuvmak=sıkıp inceltmek, daraltmak ( yufka= ince hamur) (yuvka=yuka=ince, sığ) (yuvuz=yağız= ince, zayıf, narin) (yiv=sivri)
Yuvarlamak= döndürerek daraltmak (yuva=en dar/en ufak barınak) (yavru..=en ufak..)
Yummak=sıkarak kapamak, sıkıca kapamak (yumurmak=sıkıca kapatmak ) (yumruk=..) (yumurta=..)
(yukarı=yuka-yeri= ince tarafı, dar tarafı, üst tarafı)
(aykırı= arkırı= arka-yeri = arka taraftan, ters taraftan)
(üzeri=yüz-yeri= üst yüzeyi)
(astarı=ast-yeri= alt yüzeyi)
(astarı=asarı)
(aşağı= eşiği =eşik tarafı)
(dışarı=dış-yeri= dış taraf)
ağrı= çapraz yönde
uğru=(ön veya arka) yönü
eğri=
doğru=
21+ tenses in turkish language...
Anatolian Turkish.verb conjugations
A= To (toward)(~for) (for the thick voiced words)
E= To (toward)(~for) (for the subtle voiced words)
Okul=School
U=(ou)=it= (it's that)=(it's about..)
Git=Go ...(verb root)
Mak/Mek...(emek)=exertion (process)
Git-mek=(verb)= to Go (get-mek =to get there now on )
Gel-mek= to Come
Gör-mek= to See
1 .present continuous tense (now or soon, right now or later, currently or nowadays,)
it's used to explain the current actions or planned events (for the specified times)
YOR-mak =to tire (~go over it) (~ to try , to deal with this) (for the subtle and thick voiced words)
A/e....Yormak= to try only mentally..(to arrive at a non-final conclusion)
I/i/u/ü....Yormak=to try both physical and mental about..(to arrive wholly on it)
is used as suffix="--Yor"
(iəʊr)
positive.
Okula gidiyorsun ( you are going to school)= Okul-a Git-i-yor-u-sen ( School-to Go-to-try it's-you) (You try-to-Go to school)
Evden geliyorum ( I'm coming from home) = Ev-de-en Gel-i-yor-u-men ( Home-at-then try-to-come I-am) (from home I try to come)
negative...
A)..Ma= Not B)...Değil= it's not (equivalent)
examples..
A: Okula gitmiyorsun ( you are not going to school)= Okul-a Git-ma-i-yor-u--sen (School-to go-not-it-try it's-you) -(You're try-it's-not-Go to school)
B: Okula gidiyor değilsin ( you are not going to school)=Okul-a Git-i-yor değil-sen (You aren't try(ing)-to-Go to school)
Question sentence:
Ma-u =Not-it =(is) Not it?
is used as....suffixes ="Mı-Mi-Mu-Mü
"
Okula mı gidiyorsun? ( Are you going to school?)= Okul-a Ma-u Git-i-yor-u-sen ? ( To-school Not-it You-try-to-go ?)(~Towards the school or somewhere else are you going ?)
Okula gidiyor musun? ( Do You go to school?)= Okul-a Git-i-yor Ma-u -sen ? ( To school Try-to-go Not-it-you?)
(~Are you going or not going towards the school ?)
Okula sen mi gidiyorsun ? (~Are you the one going to school ?)
2 .present simple tense (everytime, always or never , anytime or at all, often,rarely or sometimes, now or later, soon, if possible)
it's used to explain our own thoughts about the topic
positive..
vAR-mak =~ to arrive (at) ...(to attain).....(for the thick voiced words)
is used as....suffixes ="ar-ır-ur"
ER-mek=~ to get (at) ...(to reach).....(for the subtle voiced words)
is used as....suffixes ="er-ir-ür"
(verb)-A-var= Existent-ready-available-present TO (verb)
(verb)-E-er= Get TO (verb)
examples..
Okula gidersin ( you go to school)= Okul-a Git-e-er-sen (You get-to-Go to school)
Arabaya Biner (s/he gets in the car) =Araba-y-a Bin-e-er (s/he gets-to-ride to car)
O gidince çıkarız (We'll get out when has he gone)= O git-ka-en-çe çık-a-var-u-(men)-iz ( we get to go out which moment he goes as)
Gece olduğunda uyursun ( You sleep when it's night)= Gece ol-du-ka-u-an-da uyu-y-a-var-sen (You arrive in asleep at that time which it became night)
Bunu görebilirler = (they can see this) = Bu-ne-u Gör-e-Bil-e-er-ler =(They-get-to-Know-to-See what's-This) =They've got an inform to see this
negative... Ma= Not
Bas-mak =to dwell on, (~ to press onto/into) (~to pass over) ...(for the thick voiced words)
Ez-mek = to crush (~ to press down) (~to compress) ...(for the subtle voiced words)
Ma-bas=(No pass)=na-pas=(not to dwell on)=(to give up)=(vaz geç-mek) (in the thick voiced words)
suffix ="MAZ"
Ma-ez= (No crush) =(do/es-not)=(to skip)=(es geç-mek) (in the subtle voiced words)
is used as suffix ="MEZ"
example..
Okula gitmezsin ( you don't go to school)= Okul-a Git-ma-ez-sen (You no-crush--Go to school)=( you skip of going to school)
O bunu yapmaz (s/he doesn't do this) = Bunu yap-ma-bas ( s/he no-pass--Do this)=(s/he gives up doing this)
Niçün şuna bakmazsınız
= (why don't you look at that )=Ne-u-çün şu-n'a bak-ma-bas-sen-iz (2. plural)= what-it-reason at that you give up looking
3.simple future tense (soon or later)
it's used to explain the events we thought that will happen
Çak-mak =~to fasten ~to tack ...(for the thick voiced words)
Çek-mek=~to attract , ~to bring beside, ~to take, ~to catch (~to keep close it) ...(for the subtle voiced words)
suffixes= ("CAK"-dʒäk) - ("CEK" -dʒek)
positive..
Okula gideceksin ( you'll go to school)= Okul-a Git-e-çek-sen (~You bring (it in the mind)-to-Go to school) (~Attracts-you -to-Go to school)
Ali Okula gidecek ( Ali is going to go to school)= Ali Okul-a Git-e-çek (~Ali catches(it in the mind)-to-Go to school)
negative...
A. Okula gitmeyeceksin ( you won't go to school)= Okul-a Git-ma-e-çek-sen (You catch-not-to-Go to school)
B. Okula gidecek değilsin (the one is not you to go to school)= Okul-a Git-e-çek değil-sen (it's not you take-to-Go to school)
4 . simple past tense (currently or before)
it's used to explain the completed events which that we're sure about
Di = now on (anymore) Di-mek(demek) = ~ to deem , ~ to mean, ~ to think so
is used as...suffixes=.(Dı-di-du-dü)
positive..
Okula gittin ( you went to school)= Okul-a Git-di-N
Okula gittin mi ? (did you go to school ?)= Okul-a Git-di-N
Ma-u ?( You went to school Not-it ?)
Dün İstanbul'da kaldım (I stayed in Istanbul yesterday)= Dün İstanbul-da kal-dı-M
negative...
Okula gitmedin ( you didn't go to school)= Okul-a Git-ma-di-N
Bugün hiç birşey yapmadık (We did nothing today) =Bu,gün hiç bir,şey yap-ma-dı-K
Beni zaten görmediler (They did not already see me) =Ben-i zaten gör-me-di-Ler
5 . mental past tense (which we did not witness)- (just now or before)
it's used to explain the completed events which that we're not able sure about
MUŞ-mak = ~ to inform ,
(Moush)
meaning... I'm informed about - I realized- I'm notice- I got it- I learned so - I heard that...or it seems so (to me)
if it's in the question sentence...do you have any inform about...do you know..have you heard...are you aware or does it look like this?
is used as...suffixes= (Mış-miş-muş-müş)
positive..
Okula gitmişsin ( I heard about) you went to school)= Okul-a Git-miş-sen (I'm informed about) You've been to school)
Bir hata yapmışım (I realized I made a mistake) = Bir hata Yap-mış-men (Seems that I've made a mistake)
negative...
A. Okula gitmemişsin (I heard that) you didn't go to school)= Okul-a Git-ma-miş-sen (I learned about) You're not gone to school)
B. Okula gitmiş değilsin (I've been informed about) you hadn't gone to school)= Okul-a Git--miş değil-sen (Got it) You haven't been to school.
other tenses
6.Okula varmak üzeresin (You're about to arrive at school)
7.Okula gitmektesin ( You're in (process of) going to school) (~ you have been going to school)
8.Okula gitmekteydin ( You had been going to school)
9.Okula gitmekteymişsin ( I learned that (you had been going to school then)
10.Okula gidiyordun( Okula git-e-yor er-di-n) (You were going to school)
11.Okula gidiyormuşsun ( Okula git-e-yor er-miş-sen) ( I heard that) You are going to school)(2.I learned that you were going to school then)
12.Okula gidecektin ( Okula git-e-çek erdin) (You would go to school after/then)(2.~I had thought you'll go to school)(3.~You had said going to go to school)
13.Okula gidecekmişsin ( Okula git-e-çek ermişsen) ( I heard that) then You'd like to go to school )(2.I learned that you'll go to school)
14.Okula giderdin ( Okula git-e-er erdin) (You used to go to school bf) (2.~you would go to school bf/then) (3.~So then You'd like to go to school)
15.Okula gittiydin ( Okula git-di erdin) ( I remember you went to school) (2.~I've seen you're gone to school)
16.Okula gitmiştin ( Okula git-miş erdin) ( I know that) you had gone to school) (2.~I had seen you went to school)
17.Okula gitmiş oldun( Okula git-miş ol-du-n) (you have been to school)
Bu bir Elma = This is an apple
Bu bir Kitap = This is a book
Dur-mak=to keep to be present there
Durur=it keeps to be present there
is used as....suffixes=(Dır- dir- dur- dür- or Tır- tir-tur-tür)
It's usually used on the correspondences and literary language...
(formal)
Meaning within the official speeches =(that keeps to be present there)
Bu bir Elmadır= (bu bir elma-durur)= This is an apple (that keeps to be present there)
Bu bir Kitaptır= (bu bir kitap-durur)= This is a book (that keeps to be present there)
Meaning within the daily speeches =( I think that or I guess that)
(informal)
Bu bir Elmadır= (bu bir elma-durur)= (I think) this is an apple
Bu bir elma gibi duruyor=Looks like an apple is this
Bu bir Kitaptır= (bu bir kitap-durur)= ( (I think) this is a book
Bu bir kitap gibi duruyor=Looks like a book is this
18.Okula gidiyordursun =( Guess that) You were going to school /before or after that)
19.Okula gidiyorsundur =( I think that) then you are going to school )
20.Okula gidecektirim =(Guess that- probably) I'd have going to school /before or after that )
21.Okula gideceğimdir=( I think that) ~I'm going to go to school )(it's pointless to use about ourself)
21.Okula gideceklerdir=( I think that -probably) they are going to go to school )
22.Okula gitmiştirler =(Guess that) they had gone to school /before or after that)
23.Okula gitmişlerdir = They have been to school (officially)
23.Okula gitmişlerdir =( Looks like that) they have been to school )
....(informal)
16..."Okula gitmişlerdi"..or ."Okula gitmiştiler" = They had gone to school
Anlayabilir misin= Aŋı-la-y-a Bil-e-Er Ma-u-sen ? = Not-it-you Get-to-Know to-Understand = Can you understand ?
Anlayabilirim= Aŋı-la-y-a Bil-e-Er-Men = I Get-to-Know-to-Understand =(I've got an inform to understand)= I can understand
Anlayamam = Aŋı-la-y-a Al-Ma-Men = I Not-Take-to-Understand = I can not understand
Aŋ= moment
Aŋı= memory
Aŋıla=get via memory
(save to memory)