Prometheusçu Uçurum - İnsanın Eskimişliği ve Sıradanlaşma
Вставка
- Опубліковано 25 сер 2024
- Yazılı hali: sentezfikir.wo...
Günther Anders'in iki ciltlik büyük eseri İnsanın Eskimişliği'nin, ilk cildi üzerine yaptığım video-podcast. İnsan ve gelişen teknik arasındaki ilişkiye, yabancılaşmanın sıradanlaşmaya evrilmesine, bugünün sanal insanının oluşumuna varan süreçte neler yaşandığına eğiliyoruz. Not: Varoluş İsyanı adlı kitabımı satın alıp destek olursanız sevinirim, en ucuz Amazon'da.
Teşekkürler.
Saat 17'den beri videonun yüklenmesiyle cebelleşiyorum. Nihayet yüklendi... Hd olarak işlenmesi bile 70 dk sürecek. Yani şu an görüntü kötü olabilir ama görüntüyle işimiz yok zaten. Bekleyen az sayıda dost kusura bakmasın, belirttiğim saatte yayınlayamadım. Sevgiler.
Bu gece bir şeyler okumaktan ziyade dinleme isteği vardı içimde. O bakımdan geç yüklenmesi benim için çok iyi oldu. Daha önce hiç ilgilenmediğim bir isim ve düşünceleri hakkında sizden bir şeyler kapmak için sabırsızlanıyorum. Eminim her zamanki gibi faydalı bir video olmuştur. Teşekkürler.
@@necmettinsahin5221 Ben teşekkür ederim dostum, iyi dinlemeler.
Çok bilgilendirici. Sayesinde Anders'ten haberim oldu
Yorumunuz ve desteğiniz için çok teşekkürler Ömer Bey, sevgiler.
37:07 muazzam bir ifadeydi. Ciddi manada zihin açıcı ve takdire şayan bir filozof. Sözüm ona akademilerin içinde bile bu tarz tartışmaları yürütenler çok çok az iken, gündelik yaşamın kendisine; şeylere, olaylara felsefi ve sosyolojik kavramlarla bakabilmek her yiğidin harcı değil, emeğine sağlık.
Teşekkürler dostum.
aydınlatıcı bir anlatım ve son derece başarılı bir akış. ellerine sağlık.
İsmi bana kattığın için teşekkür ederim
bize bıraktıklarından çok, analiz çevikliğine hayran oldum ya. ne görkemli bi zihinmiş
...teleskopla, mikroskop arasında sıkışıp kalan bir canlıdır artık insan...Çok hüzün dolu bir hali var dünyanın. Artık keyif aldığım bir yer değil anlamaya çalıştığım, bulmaca gibi çözdüğümüz bir yerdir dünya. Piksel Nehirleri gözü aldatırken, sevgi, empati ve merhamet yokolup gidiyor.
Olley be yeni video
Günü Sibernetik Sosyalizm çevirinizi merak ederek geçirdim bro, en yakın zamanda zamanda ilgilenicem şimdiden emeğinize sağlık.
@@sentezfikir abi çok tavsiye ederim samimiyetle. Öfke ve umutla bir arada doluyor insan
....tekrar tekrar isleyeceğim ve canını seven insanlarla paylaśacağım. 🌿
Aşık Bodriyâr'dan soğuyacak mıyım lan çok heyecanlı
çok teşekkürler emeğine, fikrine sağlık abi.
Kitabı ilk (Isabelle Huppert'in oynadığı) Gelecek Günler filminde görmüştüm. Çevirideki ufak bir farktan ötürü bir türlü bulamıyordum kitabı. Nihayet buldum.
Yakında Oppenheimer vizyona girecek. Film, Nolan'ın her zaman yaptığı gibi, teknoloji, bilim, ideoloji vs hakkında konuşacak toplumsal endişeler bağlamında. Oppenheimer hakkında bir içerik düşünebilirsin.
Rüzgardan yararlanmak için popüler bilim veya felsefe hizmetçisi kanallardan birkaçı çoktan yapmıştır onu :) uğraşılmaz o rüzgardan gelecek olanlarla.
emeğiniz için teşekkürler. zamanın ötesinde yorumlarda bulunmuş bir yazar, ben de sizin aracılığınızla tanıştım. en kısa zamanda da kitaba ulaşmaya çalışacağım. ama nedense doymuyorum artık bu bilgilerle. yani birazcık baudrillard okumuş biri ya da çok uzağa gitmeyelim, türkiye'de yalın alpay okumuş, dinlemiş biri bu problemlerin ne olduğunu aşağı yukarı biliyor aslında. bu eleştiriler sadece farklı kalemlerden kelimelerin süsü değiştirilerek önümüze sunuluyor artık. iş şu noktaya geliyor, "ne yapmalı?" ya da bir şey yapmalı mı, eyleme geçmeli mi yoksa hâlâ katetmemiz gereken çok mu yol var. ya da bu gidişat kendi kendini mi yok edecek? bu sisteme bir muadil var mı? yok. tek bir çözüm bile sunulamıyor, kurtuluş yok bu çarktan. yeni bir şey çıkmıyor, çıkmayacak da. bu bok çukuru içinde değişimin de kontrol altında olduğu besbelli ortada. biz de payımıza düşen yaşam süresini doldurup siktir olup gitmekle meşgul olmaya devam edelim. boşa kürek çekiyoruz, çözüm teslimiyette :D
Bunları kimin söylediği bence fazlasıyla önemli. Önemsiz görmemiz bile teknik ve neo-liberalizm sebebiyle tarihselliği yitirmiş olmamızdan kaynaklanıyor. Yani önemsiz görüşün kendisi bir yabancılaşma örneği. Bu çözümlemelerin geçtiğimiz yüzyılın ilk yarısında Frankfurt Okulu, Heidegger ve Anders gibi isimler tarafından yapılması bize çok derin bir toplumsal eleştiri ve perspektif şansı sunuyor. Hem kapitalizme, hem postmodernlere, hem de teknik'e karşı alacağımız pozisyonda fazlasıyla etkili tarihsel dayanaklar. Tam da "zamanın ötesinde" olmayışı sebebiyle aslında. Ayrıca bu isimler (özellikle Heidegger ve Anders) ontolojik değerlendirmeler yaptıkları için, çoğu isimden daha derin bir katmana iniyorlar.
Öte yandan İnsan ve Teknik serisinde hiçbir çıkış yolunu konuşmuyoruz, Heidegger videosunda belirtmiştim. Çözüm konusuna gelirsek, aksine gereğinden fazla çözüm sunuluyor :) Sorun çözümlerin birer meta gibi küçük stil farklarıyla sürekli üretiliyor olması, kendisini tekrar etmesi ve tarafların kendi parsasını toplamak dışında dertlerinin olmaması aslında. Keşke hiç çözüm sunulmuyor olsaydı, o zaman şansımız daha da artardı :) Anti-kapitalist oynatma listesi çözüme daha fazla odaklı, burası daha karanlık. Devrimci mücadelenin her sönümlendiği süreçte, tarih boyunca toplumsal umutsuzluk ve her şeyin bittiği söylemleri ayyuka çıkmıştır.
Öfkenizi ben de paylaşıyorum, içimde hissettiğim bir gerçeklik, yadsıyamam. Ben de kaybettiğimizi görüyor ve kabul ediyorum. Bu yüzden konumlandığım pozisyon "iyimser olmayan umut" veya "karamsarlığın devrimci örgütlenmesi" zaten. Buradan yeni potansiyellerin çıkabilme şansı var. Her şey değişim geçirirken mücadelenin de değişim geçireceği o vakitler kesinlikle gelecek. (Yani sahiden çözümün öne sürülemediği vakitler.) Belki bugünden yarına değil, belki başarısız olacak... ama mühim olan "o an'a" sesi taşımak, çünkü başka bir yaşam biçimi anlamlı gelmiyor. Geldiğinde bırakacağım zaten :))
Sevgiler dostum.
@@sentezfikir yani evet çözüm konusunda söylediklerinize ben de katılıyorum. sunulan sözde çözümler artık çıkar ilişkisine dönmüş halde.
bu arada videoyu yemek yerken seyrediyordum. :D
Lanet olsun dostum odaklan şu konuya ahjahahs ben de yemek yerken ingiltere ligi maç özetleri falan izliyorum arada benimki daha beter.
@@sentezfikir zaten her an her dakika full focus olayı saçma olur. arada böyle şeylere de ihtiyaç var.
O yüzden žižek "yok ben almayayım" diyor
Teşekkürler.