Hocam, 40 yaşındayım ve çocukluktan beri hiperaktivitenin 3 tipiyle de yaşıyorum. Hayatım kabus gibi . Teknoloji dönemi çocuğu değilim. Teknoloji dikkat kaybına neden olur ancak HADE diyemeyiz.Zira,o teknolojik uyarandan uzaklaşırsanız zaman da alsa odak sorunu kaybolur. O bahsettiğiniz çalışmada , belli süre bu teknolojik uyaranlardan uzak kalan kişilerin tekrar dikkat sorunu yaşayıp yaşamadığından bahsedilmiyor.Yani kısa vadeli gözlemlere dayanıyor. Ancak HADE beyin ,sürekli kendi ağlarını yaratır.Ağacın gövdesi ve dalları şeklinde gider.Çok ilgisiz gibi görünen şeyler arasında bağlantı olabileceğini düşünür, hatta bunu normal bir beyne sahip olan insanın bakış açısından çok farklı yapabilir.Teknolojinin dağıttığı dikkatte fayda sonuçlu haz var, zevk var.Ancak HADE'de daha çok merak ve keşfetme duygusunun peşinden giderek alınan bir haz var.Literatürü 3 dilde tarıyorum ve yıllardır okuyorum.Teknolojinin HADE yaptığına dair güçlü veriler yokken,dikkati dağıttığına ve hatta davranış bozukluğu yapabildiğine dair çok çalışma var. Ayrıca HADE'nin oranının artması teknolojik gelişmelerle değil, ilaç sektörünün ve özel sektör doktorlarının dahil olmasıyla ilgili. Yıllar önce bu tanıyı koymak için özel doktorlar cesaret edemezdi,ancak çevre yönlendirmesi ile üniversite hastanesi vb koyardı.Bana da üniversite hastanesinde konmuştu ki başka yere kolay kolay itibar etmem bu teşhiste.Şimdi videolar çıkıyor.Kişi bende hiperaktivite varmış ya farkında bile değilmişim diyor doktora gidiyor.İyi de zaten ilaç tedavisi gerektirecek kadar hiperaktifseniz tökezlersiniz ve sizi bilinç sahibi birileri zaten uyarır.Veya tedavi edilmeyen hiperaktivite sonucu olarak sık sık depresyona girersiniz .Şimdi her önüne gelen doktor, sadece dikkat eksikligi olan ve okulda başarısız olan gence ilaç yazıyor.Buna müsaade edilmemeli ve bence sadece ihtisas hastaneleri yetkili kılınmalı.Toplumda bu kadar çok HADE hastası olamaz.yüzde 1 ile başladı yüzde 4 e kadar çıktı. Dikkati dağınık insana kırmızı reçete ilaç yazılır oldu Durum ciddi .Bu hastalarda geriye dönük sağlama yapılsa birçoğunda depresyonun yarattığı dikkat eksikliği,bi polar vb çıkacaktır.Başlığınızda yer alan DEHB ve otizm kısmına katılmıyorum, bilimsel bulmuyorum.Nüanslara dikkat edilmiyor.2008 yılında yapılan çalışmayı olumlama yaparak sunuyorsunuz. Diyorsunuz ki , " Bakın taa 2008 yılında söylemişler ." İşte tam o noktada tam tersi düşünülmeli, çünkü o tarihten sonra çok çalışma oldu.Şimdi ise kısıtlı süreli bilgisayar oyununun zekaya katkısından dolayı uzmanlar öneriyor.Hatta ben yeğenime çocukluğumun oyunlarını yaz tatilinde kısıtlı süreyle oynatıyorum.Oyun ve oyun içeriği , tv izleme ve tv program içeriği kavramları karıştırılmamalı.Bu arada DEHB ve otizm kontrol altna alınamadığı sürece sorundur.Eğer öyle olmasaydı neden büyük teknoloji şirketleri nöro çeşit bu insanları kendilerine katmak için özel programlar geliştiriyorlar ? Hiperaktivite kişi için işkenceyken, şirketler farklı çalışan bir beyni bir çeşitlilik olarak kendi bünyesinde görmek istiyor.Dikkatin dağınık olması ile hiperaktivite kavramının bütününün ufak kesişimleri nedeniyle ,kavram karmaşası yaşandığını düşünüyorum.
Malesef dünya genelinde dijital dünya bir çok ailenin “ BAKICISI” olmuş durumda. Ailelerin çoğu “ Çocuk beni rahatsız etmesin de ne yaparsa yapsın “ diye çocuk yetiştiriyor. Her evlenen çocuk sahibi olmak zorunda değil. İlgilenemeyeceğin çocuğu LÜTFEN DOĞURMA!!! Ve Handan hanım sizi bütün çabalarınızdan ötürü tebrik ediyorum. Sizi ekran mazuriyeti konusunda eleştiren ailelerin gerçeği duymaları canlarını acıtıyor ve bunu kabullenmek istemiyorlar. Eminimki hayatına dokunduğunuz her çocuğun ailesi size binlerce kez minnetar olmuştur. Sevgiyle kalın
Hocam yaptıklarınız bizler icin çok çok kıymetli. Bu toplumu, bizleri, çocukları düşünüp uyandırmaya çalıştığınız için. Sizle cok paralel düşüncelerde olan bir insanım. Sadece bir sorum olacak. Evimizde pc yok. Tablet yok. Bilerek almıyoruz. 16 aylık kızımız var. Evde sadece tv var. O da belirli sïre açılıyor onun dışında kapalı. Bunda bile vicdan yapıyorum. 24 saat içinde mishal toplamda 2 saat anca açık oluyordur toplasak. Hani bu zamanda ne kadar koruyabiliriz? Çağ bu. Bircok seye bizi zorunlu bırakıyorlar. Kızıma 18 yaşına kadar telefon almayacağım. Babam da bana boyle yapmıştı ve verdigi en dogru karardır. Pc de yoktu. Bu yuzden okul hayatımda hep başarılıydım. Kizim da böyle olsun istiyorum. Bazen azicik bile tv acikken denk geldi gordu diye bile vicdan yapiyorum. Tvy kaldirip balkondan atasım geliyor. Hadi diyelim bunu da yaptık. Cocuk dış dünyaya açılınca görünce hepten sarılmaz mı bunlara ??? Bir de elimizdeki telefonlar. Cocuk illa görüyor. Aklı ermeye basladıkça kurcalamak isteyecek. Yani bu kadar ic iceyken sıfır ekran çok zor. Ama gercekten elimden geleni yapıyorum. Kizim cok hareketli. Akşama kadar canim cikiyor enerjim zor yetiyor, yemegimi zor yiyiyorum o derece. Ama cocugumun beyni yıkanmasın diye acmıyorum. Desteğim olsa cok daha iyi mucadele edebilirim. Enerjim bu kadarına yetiyor
40 bin örneklem sayısı ve hiperaktivite sayısı 314 çıkmış bir araştırmada. Yani %1 'e yakın bir oran ve ortalama ile uyumlu. Fakat bunlardan zaten hiperaktif olanlar (yani doğanlar ) her çocuk gibi tv izliyor.Fakat ebeveynler ne yapıyor ? Özellikle eskiden dikkatlerini tek alana odaklamak için sadece tv vardı.O çocuğu kendince şımarıklıktan,zıpırlaıktan uzaklaştırmak için çocuğuna daha fazla tv izleme alanı tanıyor. Bu durumda izlenen toplam süre artıyor. Yani izleme süresi arttıgı icin hiperaktivite artmıyor, tam tersi çocuk zaten hiperaktif bir beyinle doğduğu için daha fazla izliyor veya aile oyalayıcı olarak sunuyor.Bu durumda da yapılan regresyon modelinde, izlenilen süre arttıkça hiperaktivite oranı artıyor :-) Sonuç: Nedensellik şüpheli duruma geliyor.Zaten özellikle psikiyatride yapılan çalışmaların, hatta belli kısıtlar altında, güven vermemesinin nedeni ekonometrik temellerinin zayıf olmasıdır.Birçok çalışma , tıp literatüründe kabul görürken, matematikçi veya ekonometrisyen çalışmayı çok zayıf bulur .Sonuç : Tv izlemek 3 yaşına kadar çocuklara kesinlikle yasaklanmalı ancak DEHB-Otizm vb yaptığı iddiasıyla değil;:, bağımlılığa giden yolu açtığı için. Yukarıda çalışma ile ilgili başka bir ekleme daha yaparsak, bu çalışmada izlenilen tv süresi ele alınıyor ve burada süreyi tutan veliler . Ancak bu veliler izlenenlerin içeriğini bilmiyor.İzlenen içerik şiddet gibi detaylar içerdiği için çocukta davranış değişikliklerine neden olabilir.Peki faydalı içerikler izletilirse sonuç aynı mı olacaktır ? Kısacası gerçekten tv ekranını izlerken çok fazla uyarana maruz kaldığı için mi beyinleri hiperaktif beyin davranışları sergiler ? Bu konuda araştırma yok. 2008 yılında yapılan çalışma için bir eleştiri de şu : Hiperaktivitenin eskiden kimyasallardan tutun da , şeker tüketimine kadar nedenlerinin olduğuna inanılıyordu.Ancak sonradan anlaşıldı ki hiperaktivitenin nedeni diye bir şey yok, çoğunluğu kalıtsal.Geriye doğru veriler toplandığında aile üyelerinde aynı belirtileri gösteren kişiler çıkıyor. Özetle o dönemdeki hiperaktivite tanımı bile farklıydı
Sizin yorumlarınızı okudum ve haklı olduğunuzu düşünüyorum. Ben de ergenlikte Dehb teşhisi almış muhtemelen de çocukken hiperaktif olan (teşhis almadığım için) bir çocukmuşum. Çocuğumun da bana benzediğini daha bebekken keşfettim. Ve 3 yaşına kadar ekran vermedim. Onun o hareketliliğini gören dışardan insanlar 2-3 çocuğa bedel diyordu özellikle 1.5 yaş… ekran yerine kitapla büyüttüm. Kitap da odaklanmasını kesinlikle artırdı. Ancak hareketlilik devam etti. 3 yaşından sonra azar azar ekran vermeme rağmen ve süre aşımı olmamasına rağmen çıkış bulmadığı her noktada bağımlı gibi ekran istiyor. Mesela sabah erken uyandığında duygusal rehülasyonu olmadığında ekranla sakinleşmek istiyor. Şuan 5.5 yaşında bağımlı gibi istiyor :) ben kendi yaşadığım çocukluğu iyi bildiğim için doğru okuduğumu düşünüyorum çocuğumu. Ve elimden geldiğince ekransız oyun ve başka şekillerde çözüm bulmaya çalışıyorum. Ama gerçekten de bu süreçte çocuk kendisi de ekranla rahatlıyor yani odaklanıyor aile için de en kolayı ona ekran vermek oluyor. İmkansız değil ama bu tip çocukları ekransız büyütmek demek; herşeyi bir kenara bırakıp sadece çocuk odaklı yaşamak demek.
Sevgili Handan hanım, çocuklara bakış açınız çok farklı yani ebeveyn üzerinden yaklaşıyorsunuz. Bu çok dikkatimi çekti. Çok güzel videolarınız var . Emeğ7nize sağlık . Size nasıl ulaşabilirim.
Hocam merhaba sizi çok yeni buldum ve bilgilendirici videolarınız için teşekkür ederim. Oğlum 2 yaşına yeni girdi 1 yaşına kadar ekran açmadık 1 yaşından sonra maalesef maruz kaldı 2 haftadır ekranı sıfırladık ismiyle seslenince bakar komut verince alır evde neşeli bir çocuk dışarıda hemen güvenemez insanlara güvenince alışır parka gidince mutlu oluyor yaşıtı yok çevremizde 14 15 ayken anne derdi ve daha çok kelime şuan anne demez baba dede top gol vermem gelmem hayvan taklitleri . Hocam tavsiyeniz nedir bana cevap verirseniz çok sevinirim.
Benim merak ettiğim şu an üç yaşındaki oğluma ekran konusunda sınır koyabiliyorum her gün yarım saat belgesel izlemesine izin veriyorum. Ama büyüyünce okuldan sonra o sınırı nasıl koruyabiliriz bilemiyorum. Bununla ilgili bir kaynak öneriniz var mı ya da tavsiyeniz. Çok teşekkür ederim. Bugüne kadar hiç yanılmadım tavsiyelerinizde. 💞
Size almanyadan yazıyorum. 4 çocuğum var, küçük oğlum 2019 doğumlu yani corona çocuğu o dönem dışarı çıkma yasakları, virüs bulaşma korkusu derken oğlum sosyalleşme sıkıntısı yaşadı ama sadece yaşıtlarıyla çünkü etrafımda yaşıtı yoktu. Evdede ekrana maruz bıraktım, evdede öncelik ana dili öğrensin diye Almanca öğrenmedi, neyse ben baktımki ekran oğluma tüm büyük küçük harfleri öğretti, tüm araba markalarını renkleri öğretti iyi bişey yapıyorum sandım, neyse 3 yaşına geldi ve kreşe başladı ama hırçın öfleki kreşe gitmek istemiyor ekransız yemek yemiyordu bizde zamana bıraktık alışır dedik, şuan oğlum 5 yaşında boyamayı kesmeyi hiç sevmiyor seneye okula başlıycak yaşıtları ile uyum sağladı .ne zaman you tube açsa o gece uykusunda sayıklıyor anladımki oda oğlumu etkiliyor.anaokulunda 3 ay sonra okula başlıya bilirmi diye testler yapılıcak diğer 3 evladımda hiç umursamadım yaparlar yapamazlar diye çünkü Almanca bilmeselerdi el becerileri çoktu . Kormadığım gibide oldu büyük çocuğum 25 yaşında hukuk bilimi 22 yaşındaki mühendislik okuyor . Ama küçük oğlum aşırı ekrana maruz bırakılmış bir çocuk şimdi ekranı komple kalırıcam ama nereden nasıl başlıycam ilk kez anne olmuş gibi acemiyim
Hocam merhaba ben torunum için yazıyorum Samsun'dan yazıyorum torunum 2019 doğumlu iletişim kurmuyor istediği şeyi gösteriyor ekolelisi var sürekli konuşuyor bütün hayvanları sayıyor mesala suaygırı vs şarkılar söylüyor ama tek tük kelimeler var acıktım çişim geldi demiyor özeleğtim alıyor ama bi ilerleme kaydetmedik şimdi kardeşi oldu durum vahim yardım edin lütvennnn
Handan hanım anlattıklarınızla video başlığı bence farklı konular. demek istediğim dış etkenlerin sebep olduğu dikkat eksiklikleri ile doğuştan gelen patalojik bir durum aynı olamaz.
Farkettiniz mi bilmiyorum bir kitabı anlatıyorum yazarı tekrar belirteyim UCLA dan psikiatrist bit nörobilimci. Otizm ve dheb in günümüz teknolojisine bir adaptasyon olduğunu söylüyor. Bunun için bir sürü bilimsel makaleyi kaynak gösteriyor. Kitabi okuyunuz bence.
Çok fazla makaleye gerek duymuyorum ben. Bir lisede edebiyat öğretmeniyim milli eğitimde. İlk başladığım yıllarda zihinsel engelli çocuk sayısı koskoca okullarda bir ya da ikiydi. Şu an sadece 5.sınıflarda 10 öğrenci var. Çocukların hepsinde bir miktar öğrenme güçlüğü ve otizm benzeri semptomlar var. Bunun sebebinin ekran olduğunu göremiyorsa bir veli zaten onun için de yapılacak bir şey yok.
Siz ne kadar vicdanli merhametli ve de sorumluluk duygusu yüksek bir insansınız
ALLAH (CC) razı ve hoşnut olsun
Farkındalık oluşturuyorsunuz toplumda.
Hocam, 40 yaşındayım ve çocukluktan beri hiperaktivitenin 3 tipiyle de yaşıyorum. Hayatım kabus gibi . Teknoloji dönemi çocuğu değilim. Teknoloji dikkat kaybına neden olur ancak HADE diyemeyiz.Zira,o teknolojik uyarandan uzaklaşırsanız zaman da alsa odak sorunu kaybolur. O bahsettiğiniz çalışmada , belli süre bu teknolojik uyaranlardan uzak kalan kişilerin tekrar dikkat sorunu yaşayıp yaşamadığından bahsedilmiyor.Yani kısa vadeli gözlemlere dayanıyor. Ancak HADE beyin ,sürekli kendi ağlarını yaratır.Ağacın gövdesi ve dalları şeklinde gider.Çok ilgisiz gibi görünen şeyler arasında bağlantı olabileceğini düşünür, hatta bunu normal bir beyne sahip olan insanın bakış açısından çok farklı yapabilir.Teknolojinin dağıttığı dikkatte fayda sonuçlu haz var, zevk var.Ancak HADE'de daha çok merak ve keşfetme duygusunun peşinden giderek alınan bir haz var.Literatürü 3 dilde tarıyorum ve yıllardır okuyorum.Teknolojinin HADE yaptığına dair güçlü veriler yokken,dikkati dağıttığına ve hatta davranış bozukluğu yapabildiğine dair çok çalışma var. Ayrıca HADE'nin oranının artması teknolojik gelişmelerle değil, ilaç sektörünün ve özel sektör doktorlarının dahil olmasıyla ilgili. Yıllar önce bu tanıyı koymak için özel doktorlar cesaret edemezdi,ancak çevre yönlendirmesi ile üniversite hastanesi vb koyardı.Bana da üniversite hastanesinde konmuştu ki başka yere kolay kolay itibar etmem bu teşhiste.Şimdi videolar çıkıyor.Kişi bende hiperaktivite varmış ya farkında bile değilmişim diyor doktora gidiyor.İyi de zaten ilaç tedavisi gerektirecek kadar hiperaktifseniz tökezlersiniz ve sizi bilinç sahibi birileri zaten uyarır.Veya tedavi edilmeyen hiperaktivite sonucu olarak sık sık depresyona girersiniz .Şimdi her önüne gelen doktor, sadece dikkat eksikligi olan ve okulda başarısız olan gence ilaç yazıyor.Buna müsaade edilmemeli ve bence sadece ihtisas hastaneleri yetkili kılınmalı.Toplumda bu kadar çok HADE hastası olamaz.yüzde 1 ile başladı yüzde 4 e kadar çıktı. Dikkati dağınık insana kırmızı reçete ilaç yazılır oldu Durum ciddi .Bu hastalarda geriye dönük sağlama yapılsa birçoğunda depresyonun yarattığı dikkat eksikliği,bi polar vb çıkacaktır.Başlığınızda yer alan DEHB ve otizm kısmına katılmıyorum, bilimsel bulmuyorum.Nüanslara dikkat edilmiyor.2008 yılında yapılan çalışmayı olumlama yaparak sunuyorsunuz. Diyorsunuz ki , " Bakın taa 2008 yılında söylemişler ." İşte tam o noktada tam tersi düşünülmeli, çünkü o tarihten sonra çok çalışma oldu.Şimdi ise kısıtlı süreli bilgisayar oyununun zekaya katkısından dolayı uzmanlar öneriyor.Hatta ben yeğenime çocukluğumun oyunlarını yaz tatilinde kısıtlı süreyle oynatıyorum.Oyun ve oyun içeriği , tv izleme ve tv program içeriği kavramları karıştırılmamalı.Bu arada DEHB ve otizm kontrol altna alınamadığı sürece sorundur.Eğer öyle olmasaydı neden büyük teknoloji şirketleri nöro çeşit bu insanları kendilerine katmak için özel programlar geliştiriyorlar ? Hiperaktivite kişi için işkenceyken, şirketler farklı çalışan bir beyni bir çeşitlilik olarak kendi bünyesinde görmek istiyor.Dikkatin dağınık olması ile hiperaktivite kavramının bütününün ufak kesişimleri nedeniyle ,kavram karmaşası yaşandığını düşünüyorum.
Emeklerinize sağlık sizin sayenizde birşeyler öğrenip hayatımızda uygulamaya çalışıyoruz.
Malesef dünya genelinde dijital dünya bir çok ailenin “ BAKICISI” olmuş durumda. Ailelerin çoğu “ Çocuk beni rahatsız etmesin de ne yaparsa yapsın “ diye çocuk yetiştiriyor. Her evlenen çocuk sahibi olmak zorunda değil. İlgilenemeyeceğin çocuğu LÜTFEN DOĞURMA!!!
Ve Handan hanım sizi bütün çabalarınızdan ötürü tebrik ediyorum. Sizi ekran mazuriyeti konusunda eleştiren ailelerin gerçeği duymaları canlarını acıtıyor ve bunu kabullenmek istemiyorlar. Eminimki hayatına dokunduğunuz her çocuğun ailesi size binlerce kez minnetar olmuştur. Sevgiyle kalın
Malesef ailelerden çok çocuk profesyonellerinden çok cektim😒
Video çekmeniz o kadar yararlı oldu ki hocam o kitabı alacağım . İyiki varsınız hep paylaşın olur mu 🙏❤️🌸
Hocam yaptıklarınız bizler icin çok çok kıymetli. Bu toplumu, bizleri, çocukları düşünüp uyandırmaya çalıştığınız için. Sizle cok paralel düşüncelerde olan bir insanım. Sadece bir sorum olacak. Evimizde pc yok. Tablet yok. Bilerek almıyoruz. 16 aylık kızımız var. Evde sadece tv var. O da belirli sïre açılıyor onun dışında kapalı. Bunda bile vicdan yapıyorum. 24 saat içinde mishal toplamda 2 saat anca açık oluyordur toplasak. Hani bu zamanda ne kadar koruyabiliriz? Çağ bu. Bircok seye bizi zorunlu bırakıyorlar. Kızıma 18 yaşına kadar telefon almayacağım. Babam da bana boyle yapmıştı ve verdigi en dogru karardır. Pc de yoktu. Bu yuzden okul hayatımda hep başarılıydım. Kizim da böyle olsun istiyorum. Bazen azicik bile tv acikken denk geldi gordu diye bile vicdan yapiyorum. Tvy kaldirip balkondan atasım geliyor. Hadi diyelim bunu da yaptık. Cocuk dış dünyaya açılınca görünce hepten sarılmaz mı bunlara ??? Bir de elimizdeki telefonlar. Cocuk illa görüyor. Aklı ermeye basladıkça kurcalamak isteyecek. Yani bu kadar ic iceyken sıfır ekran çok zor. Ama gercekten elimden geleni yapıyorum. Kizim cok hareketli. Akşama kadar canim cikiyor enerjim zor yetiyor, yemegimi zor yiyiyorum o derece. Ama cocugumun beyni yıkanmasın diye acmıyorum. Desteğim olsa cok daha iyi mucadele edebilirim. Enerjim bu kadarına yetiyor
40 bin örneklem sayısı ve hiperaktivite sayısı 314 çıkmış bir araştırmada. Yani %1 'e yakın bir oran ve ortalama ile uyumlu. Fakat bunlardan zaten hiperaktif olanlar (yani doğanlar ) her çocuk gibi tv izliyor.Fakat ebeveynler ne yapıyor ? Özellikle eskiden dikkatlerini tek alana odaklamak için sadece tv vardı.O çocuğu kendince şımarıklıktan,zıpırlaıktan uzaklaştırmak için çocuğuna daha fazla tv izleme alanı tanıyor. Bu durumda izlenen toplam süre artıyor. Yani izleme süresi arttıgı icin hiperaktivite artmıyor, tam tersi çocuk zaten hiperaktif bir beyinle doğduğu için daha fazla izliyor veya aile oyalayıcı olarak sunuyor.Bu durumda da yapılan regresyon modelinde, izlenilen süre arttıkça hiperaktivite oranı artıyor :-) Sonuç: Nedensellik şüpheli duruma geliyor.Zaten özellikle psikiyatride yapılan çalışmaların, hatta belli kısıtlar altında, güven vermemesinin nedeni ekonometrik temellerinin zayıf olmasıdır.Birçok çalışma , tıp literatüründe kabul görürken, matematikçi veya ekonometrisyen çalışmayı çok zayıf bulur .Sonuç : Tv izlemek 3 yaşına kadar çocuklara kesinlikle yasaklanmalı ancak DEHB-Otizm vb yaptığı iddiasıyla değil;:, bağımlılığa giden yolu açtığı için. Yukarıda çalışma ile ilgili başka bir ekleme daha yaparsak, bu çalışmada izlenilen tv süresi ele alınıyor ve burada süreyi tutan veliler . Ancak bu veliler izlenenlerin içeriğini bilmiyor.İzlenen içerik şiddet gibi detaylar içerdiği için çocukta davranış değişikliklerine neden olabilir.Peki faydalı içerikler izletilirse sonuç aynı mı olacaktır ? Kısacası gerçekten tv ekranını izlerken çok fazla uyarana maruz kaldığı için mi beyinleri hiperaktif beyin davranışları sergiler ? Bu konuda araştırma yok. 2008 yılında yapılan çalışma için bir eleştiri de şu : Hiperaktivitenin eskiden kimyasallardan tutun da , şeker tüketimine kadar nedenlerinin olduğuna inanılıyordu.Ancak sonradan anlaşıldı ki hiperaktivitenin nedeni diye bir şey yok, çoğunluğu kalıtsal.Geriye doğru veriler toplandığında aile üyelerinde aynı belirtileri gösteren kişiler çıkıyor. Özetle o dönemdeki hiperaktivite tanımı bile farklıydı
Sizin yorumlarınızı okudum ve haklı olduğunuzu düşünüyorum. Ben de ergenlikte Dehb teşhisi almış muhtemelen de çocukken hiperaktif olan (teşhis almadığım için) bir çocukmuşum. Çocuğumun da bana benzediğini daha bebekken keşfettim. Ve 3 yaşına kadar ekran vermedim. Onun o hareketliliğini gören dışardan insanlar 2-3 çocuğa bedel diyordu özellikle 1.5 yaş… ekran yerine kitapla büyüttüm. Kitap da odaklanmasını kesinlikle artırdı. Ancak hareketlilik devam etti. 3 yaşından sonra azar azar ekran vermeme rağmen ve süre aşımı olmamasına rağmen çıkış bulmadığı her noktada bağımlı gibi ekran istiyor. Mesela sabah erken uyandığında duygusal rehülasyonu olmadığında ekranla sakinleşmek istiyor. Şuan 5.5 yaşında bağımlı gibi istiyor :) ben kendi yaşadığım çocukluğu iyi bildiğim için doğru okuduğumu düşünüyorum çocuğumu. Ve elimden geldiğince ekransız oyun ve başka şekillerde çözüm bulmaya çalışıyorum.
Ama gerçekten de bu süreçte çocuk kendisi de ekranla rahatlıyor yani odaklanıyor aile için de en kolayı ona ekran vermek oluyor. İmkansız değil ama bu tip çocukları ekransız büyütmek demek; herşeyi bir kenara bırakıp sadece çocuk odaklı yaşamak demek.
Sevgili Handan hanım, çocuklara bakış açınız çok farklı yani ebeveyn üzerinden yaklaşıyorsunuz. Bu çok dikkatimi çekti. Çok güzel videolarınız var . Emeğ7nize sağlık . Size nasıl ulaşabilirim.
Hocam merhaba sizi çok yeni buldum ve bilgilendirici videolarınız için teşekkür ederim. Oğlum 2 yaşına yeni girdi 1 yaşına kadar ekran açmadık 1 yaşından sonra maalesef maruz kaldı 2 haftadır ekranı sıfırladık ismiyle seslenince bakar komut verince alır evde neşeli bir çocuk dışarıda hemen güvenemez insanlara güvenince alışır parka gidince mutlu oluyor yaşıtı yok çevremizde 14 15 ayken anne derdi ve daha çok kelime şuan anne demez baba dede top gol vermem gelmem hayvan taklitleri . Hocam tavsiyeniz nedir bana cevap verirseniz çok sevinirim.
Benim merak ettiğim şu an üç yaşındaki oğluma ekran konusunda sınır koyabiliyorum her gün yarım saat belgesel izlemesine izin veriyorum. Ama büyüyünce okuldan sonra o sınırı nasıl koruyabiliriz bilemiyorum. Bununla ilgili bir kaynak öneriniz var mı ya da tavsiyeniz. Çok teşekkür ederim. Bugüne kadar hiç yanılmadım tavsiyelerinizde. 💞
Size almanyadan yazıyorum. 4 çocuğum var, küçük oğlum 2019 doğumlu yani corona çocuğu o dönem dışarı çıkma yasakları, virüs bulaşma korkusu derken oğlum sosyalleşme sıkıntısı yaşadı ama sadece yaşıtlarıyla çünkü etrafımda yaşıtı yoktu. Evdede ekrana maruz bıraktım, evdede öncelik ana dili öğrensin diye Almanca öğrenmedi, neyse ben baktımki ekran oğluma tüm büyük küçük harfleri öğretti, tüm araba markalarını renkleri öğretti iyi bişey yapıyorum sandım, neyse 3 yaşına geldi ve kreşe başladı ama hırçın öfleki kreşe gitmek istemiyor ekransız yemek yemiyordu bizde zamana bıraktık alışır dedik, şuan oğlum 5 yaşında boyamayı kesmeyi hiç sevmiyor seneye okula başlıycak yaşıtları ile uyum sağladı .ne zaman you tube açsa o gece uykusunda sayıklıyor anladımki oda oğlumu etkiliyor.anaokulunda 3 ay sonra okula başlıya bilirmi diye testler yapılıcak diğer 3 evladımda hiç umursamadım yaparlar yapamazlar diye çünkü Almanca bilmeselerdi el becerileri çoktu . Kormadığım gibide oldu büyük çocuğum 25 yaşında hukuk bilimi 22 yaşındaki mühendislik okuyor . Ama küçük oğlum aşırı ekrana maruz bırakılmış bir çocuk şimdi ekranı komple kalırıcam ama nereden nasıl başlıycam ilk kez anne olmuş gibi acemiyim
bizde biraktik ekrani.2 aydir hic acmiyorum 2 bucuk yas ogluma.inanin hic kolay olmadi .surekli ilgilenmem lazim yardimcim yok.ama birakinca etkilerini gorduk.biyerden baslayin.zamanla alisiyolar zaten
@@Asimavi-o6hHarikasınız! Umarım uzun soluklu olur.
Kitabin qdi nedir
Hocam merhaba ben torunum için yazıyorum Samsun'dan yazıyorum torunum 2019 doğumlu iletişim kurmuyor istediği şeyi gösteriyor ekolelisi var sürekli konuşuyor bütün hayvanları sayıyor mesala suaygırı vs şarkılar söylüyor ama tek tük kelimeler var acıktım çişim geldi demiyor özeleğtim alıyor ama bi ilerleme kaydetmedik şimdi kardeşi oldu durum vahim yardım edin lütvennnn
2008’den önce durum böyleyse 2024’te kimbilir nasıldır!!!
Gerçekten. Korkunç. Bir tek çocuklarımız içinde değil bizler içinde ekran yoğunluğu aptallaştıran bir şey
Handan hanım anlattıklarınızla video başlığı bence farklı konular. demek istediğim dış etkenlerin sebep olduğu dikkat eksiklikleri ile doğuştan gelen patalojik bir durum aynı olamaz.
Farkettiniz mi bilmiyorum bir kitabı anlatıyorum yazarı tekrar belirteyim UCLA dan psikiatrist bit nörobilimci. Otizm ve dheb in günümüz teknolojisine bir adaptasyon olduğunu söylüyor. Bunun için bir sürü bilimsel makaleyi kaynak gösteriyor. Kitabi okuyunuz bence.
@@uzm.dr.handankilinc ilginçmiş. okumaya değer. teşekkür ederim.
Çok fazla makaleye gerek duymuyorum ben. Bir lisede edebiyat öğretmeniyim milli eğitimde. İlk başladığım yıllarda zihinsel engelli çocuk sayısı koskoca okullarda bir ya da ikiydi. Şu an sadece 5.sınıflarda 10 öğrenci var. Çocukların hepsinde bir miktar öğrenme güçlüğü ve otizm benzeri semptomlar var. Bunun sebebinin ekran olduğunu göremiyorsa bir veli zaten onun için de yapılacak bir şey yok.
Öyle gerçekten. Küçük bir köy okuluyuz.17 kişilik 5.sinifimiz var. 7si kaynaştırma. Ve bu 7 kişinin 5i de hafif zihinsel engel.
Amigdala yeniden şekillendirir mi
Nöroplastisite bunu söyler. Psikoterapi bunu yapar