Eskiden (70'ler) köyümüzde insanlar rahat 90-100 yaşını görürdü. Dedem daha da ileri gidip 120'de anneanem 100 civarı vefat etmislerdi. Yaşamda tarımda, hayvancılıkta kimyasal yoktu. Son yıllarda köyler de suni gübreden GDO'lu yemden, hibrit tohumlardan, koruyucu-besleyici zehirlerden, hormondan, antibiyotikten, ithal yoğurt mayasından vbg...geçilmez oldu. Şimdelerde yaş ortalaması 80'lere kadar düşüp yaşayanlar da kronik hastalıklarla boğuşur duruma geldi. Arada genç ölümler de oluyor. Köylerde yaşanılsa da kimyasal katkılı tarımdan içme suyuna oradan köy bakkalından paket gıda tüketimine kadar herkes bir şekilde kimyasal zehirlenme yaşıyor artık. Endüstrileşmenin yaraları konuşulurken insan faktörü unutulmuş vaziyette! Röportajda ortaya çıkan; dünyayı çıkar uğruna kimyasal zehir alanına getidik, kendimizi korumamız mümküm değil artık. Röportaj için teşekkürler.
Eskiden (70'ler) köyümüzde insanlar rahat 90-100 yaşını görürdü. Dedem daha da ileri gidip 120'de anneanem 100 civarı vefat etmislerdi. Yaşamda tarımda, hayvancılıkta kimyasal yoktu. Son yıllarda köyler de suni gübreden GDO'lu yemden, hibrit tohumlardan, koruyucu-besleyici zehirlerden, hormondan, antibiyotikten, ithal yoğurt mayasından vbg...geçilmez oldu. Şimdelerde yaş ortalaması 80'lere kadar düşüp yaşayanlar da kronik hastalıklarla boğuşur duruma geldi. Arada genç ölümler de oluyor. Köylerde yaşanılsa da kimyasal katkılı tarımdan içme suyuna oradan köy bakkalından paket gıda tüketimine kadar herkes bir şekilde kimyasal zehirlenme yaşıyor artık. Endüstrileşmenin yaraları konuşulurken insan faktörü unutulmuş vaziyette! Röportajda ortaya çıkan; dünyayı çıkar uğruna kimyasal zehir alanına getidik, kendimizi korumamız mümküm değil artık.
Röportaj için teşekkürler.