JJK •Aşık Katil Yıllar Sonra Hapisten Çıkıp Sevdiğine Kavuşur• Oneshot

Поділитися
Вставка
  • Опубліковано 14 гру 2024

КОМЕНТАРІ • 13

  • @Mr.jeonss
    @Mr.jeonss  2 місяці тому +28

    📜
    `𝐽𝑒𝑜𝑛 𝐽𝑒𝑜𝑛𝑔𝑔𝑢𝑘`
    `𝐴𝑛𝑛𝑎 𝐾𝑖𝑚`
    -Jeon Jeongguk'dan-
    Bazen Tanrı'nın başka planları vardır, bizi bir sınavdan geçirir ve bu sınavdaki her bir soru sana sabretmeyi öğretir... Ben sınavımı hakkıyla geçmek çabasındaydım. Tek bir yanlışımda, doğrumu benden alacağını bilmiyordum. Böyle olması gerekiyorsa bu benim suçum değildir değil mi? Bu Tanrı'nın adeletidir.
    Adeletsizdi. Terazi kefesine konulmuş kefaretim, benliğime galip gelmişti. Ağırdı belki suçum, çocuktum belki de cahil ve savunmasızdı bedenim, beni yöneten akla, emir veren Tanrı'nın şeytanıydı belkide peki bu gerçekten adaletmiydi?
    -05.11.14-
    Elindeli içki şişesinin kırık bir parçasıyla eve gelmişti babam. Sarhoştu ve kendinde değildi, çok içmişti belliydi ayakta duracak takati yoktu fakat elindeki o keskin parçayla annemin üzerine yürüyecek yüreği vardı.
    Merdivenlerden izliyordum onu. Gecenin dördüydü ve uykumdan yeni uyanmıştım, mahmurluk vardı üzerimde.
    "Param hazırmı?" anneme daha da yaklaştığında merdivendeki son basamağıda indim ve hazır olda beklemeye başladım. Tek bir atağına bakacaktı üzerine atlamam.
    Annem çalışacak, kadın başına para kazanacak sonra gelip parayı ayyaşa verecek. Böyleydi yaşantımız, hiçbir zaman rahat yoktu babamdan yana. Bu kez izin vermeyecektim, bu kez annemin boynunu yere eğmesine izin vermeyecektim.
    Çünkü ben adam olmuştum. Onyedi yaşında delikanlı olmuştum, sevdiğim kız bile vardı, her şeyden önce artık bana ihtiyacı olan bir annem...
    "Param çok az, başka bi zaman gelsen." sesi titriyordu annemin, bu zoruma gitti. Onlara karşı bir adım daha attığımda elindeki cam kırdığını anneme savurdu, o an aklım gitti hızlandım. Bir yanlışım olacaktı belliydi.
    Elini kavradım sertçe, son gücümle sıktığımda cam parçası yere düştü. Gözüm dönmüştü, ilk defa ondan çekinmiyor gibiydim.
    Yere eğildim ve cam parçasını aldım ona doğrulttuğumda, annemi ardıma iteledim.
    "Defol git buradan." yüzüme baktı, güldü. Bu beni iyice çileden çıkarıyordu.
    "Oğlum." sesi o kadar körelmiş ve paslanmıştı ki, lanetlenmişti sanki, duymak zıvanadan çıkarıyordu beni.
    "S!kt!r git buradan!" dahada yükseldim öncekine nazaran. Nefretle baktım yüzüne, iğrençti. "Param yok, para ver gideyim." utanmaz, pislik ve yüzsüzdü her zaman böyleydi.
    "Para yok! Sana verecek beş kuruş bile yok!" buna sinirlenmişe benziyordu. Kaşları çatıldı, başı yukarı kalktı ve hindi gibi kabardı. Komikti bu hali beni güldürüyordu.
    Üzerime yürüdü geri çekilmedim. "Jeongguk, oğlum yapma." annemin o sesi, ağlaması beni daha da geriyordu ama asla geri çekilmeyecektim, yakamızı bırakması için her şeyi yapacaktım.
    "Babana böyle demeye utanmıyormusun!?" güldüm, sinirden köpürüyordu ki birden boğazıma yapıştı. Gücü yoktu sadece sıkmak için çabalıyordu, elini itelemek istedim işte buna gücüm yetmemişti.
    Bir karmaşa yaşandı o sırada, elimdeki cam kırığını unutmuştum. Annem arkamdan beni kurtarmaya çırpınırken, ben diğer yandan babamı silkelemeye çalışıyordum.
    Ne oldu anlamadım, boğazından tutmak istediğim sıra her şey durdu. Elimden dirseğime kadar yoğun bir sıvı aktı. Babamın elleri anında yakamdan düştü, annemin sesi kesildi, ben ne olduğunun farkına biraz olsun varmaya başladım.
    Annemi kurtaracaktım halbuki istediğimi yapabilsemde becerememiştim, yanlışı yanlışla kapamıştım. O gün o saatte tam o dakikada eli kanlı katil olarak yeni bir sayfa açmıştım hayata.
    -06.10.23-
    Islah evinde yattım iki senem geçti, beş yıl cezaevinde yattım, sabrettim. Tanrı'ya dua ettim, bir an önce anneme kavuşmak istedim burnumda tüttü kokusu. Sevdiğim kadına kavuşmak istedim, Anna'mın özlemiyle kavruldum güzelliği de temiz kalbide hep başucumda olmuştu sanki.
    Çok aşıktım. Okula gidiyordum onun için ilk defa bir kızı sevmiştim, yıllarca fotoğrafıyla avunacak kadar çok aşıktım. Çok büyüktü aşkım, fakat aşkımı doyasıya yaşayamadan, veda bile edemeden kelepçe takmışlardı koluma. En çok ona kavuşmak istiyordum.
    İki yıl önce çıktım cezaevinden. Hafiften sakalım çıkmıştı, bıyıklarım batıyordu elim her dudağıma gittiğinde. Çok zorluklar çektim, içim yanıyordu.
    İçerideyken bir adamla tanıştım, dolandırıcıydı fakat mazlumun ahını alan yancı zengin züppelerinden para koparıyordu. O da adeleti sorguladı yıllarca. Bana bir söz verdi. Elinde bi parça ekmeği olsa onu da bölüşecek, bir abi olacaktı beni yalnız bırakmayacaktı, hayata çeki düzen verecektik. Sözünü tuttu beş yıl kaldım onunla hala beraber yaşıyoruz.
    Haylaz, fırlatma adamın tekiydi. Beş yılım geçti onunla, yere burnu düşse kaldırmazdı gururdan. Her şeyi kafasına takardı, paragözdü, yaşama amacıydı para. Her şeye rağmen abim olmuştu benim.
    Şimdi hayatıma dönüp bakıyordum da kaybedecek dakikalarım kalmamıştı sanki. Sevdiğim kadını, en baştada annemi görmek istiyordum. En son beni ziyarete gelmişti, bundan üç-dört sene evvel bir daha gelmemesini söyledim. Bu en azından acımı dindirirdi diye düşündüm. Öyle olmadı acım bir gün kabuk bağlasa öbür gün tekrar kanadı hep.
    Nam Do"Ne düşünüyorsun kara kara?"
    Oturduğum tekli koltuğun karşısındakine oturdu.
    Jeongguk"Annem. Onu buldum."
    Ayağa kalkıp çığlık attı. O benden daha çok sevinmişe benziyordu.
    Jeongguk"Hayrola? Annemi bulursam seni bırakıp gideceğim diyemi seviniyorsun?"
    Dalgasına söylemiştim bunu fakat daha önceden demiştim; Annemi ve sevdiğim kadını bulursam onlara layık olabilmek için buradan gidecektim, onların başını eğecek herhangi bir şey yapmak istemiyordum aksine kol kanat germek, onları gururlandırmak istiyordum.
    Nam Do"Yok ya. Sen harbi buldun mu Anneni? Anna peki? Onu bulabildin mi?"
    Anna... Onu uzun zaman önce bulmuştum. Her adımını, her izini takip ediyordum zaten benden çok uzaktaydı, dokunamıyordum hala hasret kalıyordum ona, bu da çok koyuyordu.
    Ve en zoruma giden şeyse onun nişanlısı vardı... Ama asla böyle bitmeyecek, o benim olacak biliyorum.
    Jeongguk"Anna... Onu çoktan buldum. Sadece kavuşması kaldı."
    Nam Do"Ne bekliyorsun o zaman? Aklını kaçırmış olmalısın. Neden hala buradasın? Hasret gidersene!"
    Jeongguk"Nasıl çıkacağım? Önce kendime kendime çeki düzen vermeliyim, dolandırıcı olarak hayatıma devam edemem. Bu halde onların karşılarına çıkamam."
    Nam Do"Ne var halinde canım? Hem ne varmış dolandırıcılıkta? Ekmegini yiyorsun, bu yaşadığın lüks villalar ona bağlı şekerim. Bulmuşken git işte!"
    Jeongguk"Senin gibi kaçık bir adamın yanında olmaya pek meraklı değilim zaten. Bir yolunu bulup gideceğim!"
    Yandan bakışıyla elini beline yerleştirdi derince ofladım her gün böyle geçiyordu, onunla yaşamaktanda yorulmuştum zaten. Kim bu denli paragöz herifle yaşamak ister ki?
    Nam Do"Seni serseri herif."
    Omzuma geçirdiği yumruğu bayağı sertti, ofalandım.
    Jeongguk"Kırsaydın bari!"
    -
    Ellerimi kabanımın ceblerine sokmuştum. Hava fazlasıyla güçlü esiyordu, kulaklarımın soğuktan yandığını hissediyordum. Saatlerdir kapıda dikiliyordum.
    Anneme, yaşadığı küçük eve gelmiştim. Bu evi benim sayemde kiralamıştı, haberi yoktu fakat bir evlat olarak az da olsa görevimi yerine getirebilmek için şu son yıllarda edebildiğim kadar yardım etmiştim ona.
    Ona temizinden bir iş verdim. Nam Do abimin dolandırdığı ailenin cafesinde çalışıyordu. Trajikomik bir mesele.

    • @Mr.jeonss
      @Mr.jeonss  2 місяці тому +27

      -Devam-
      Gelmeden önce sakalımı kestim, biraz bakım yaptım sanki, tüm kötü anıları sildim unuttum. Karşısına oğlu Jeongguk olarak çıkacaktım, kötü de olsa kocasının katili değil.
      Kapısına yaklaştım. Elim zile gitti fakat büyük bir ikilem yaşıyordum, karşısına çıkmalımıydım yoksa biraz daha beklemelimi?
      Zili çalıverdim birden. Gözlerim kapandı, geriliyordum.
      Kapı açıldı. Gözlerimi araladım, fakat gördüğüm kişiyle ruhum bedenimden koptu.
      Anna. Anna vardı karşımda. Beni görünce duraksadı, beklemiyordu tabii fazlasıyla şaşkına dönmüştü... Gözlerine odaklandım, yavaştan sulanıyordu. Bir kaç saniye sadece bakıştık sanki hasret gibiydi bana özlemiş gibiydi. Tanrı'ya sesimi yolladım.
      "Tanrı'm beni özlemiştir değil mi?"
      Umuyorum ki gözleri içindekileri yansıtıyordur.
      Anna"Gguk." dedi.
      Sesi titremişti. Soğuktan mı? yoksa beni gördüğünden mi? Ikincisi daha bi hoş tutuyordu içimi.
      Jeongguk"Anna." dedim.
      İstemsizce çıktı ağzımdan. Ama iyikide çıkmıştı. Sarıldı bana sımsıkı sarıldı. Hiç vakit kaybetmedim sardım kollarımı beline, öyle bir sardım ki şu kahbe soğuğun titrettiği bedeni ısınmalıydı.
      Uzun sürdü biraz. Bana göre bir dakikası bin asırlık değdi kalbime, içeri davet etti beni. Çekindim ilk baş, insan kendi yuvasına girmeye çekinir mi?
      Eve girdik sıcacıktı, yemek kokuyordu, anne yemeği, annemin yemeği.
      "Kim gelmiş kızım?"
      Hoş bi ses doldurdu kulaklarımı.
      Anna cevap verdi "Sanırım misafir." gözlerini bir saniyede olsa çekmiyordu üzerimden.
      Karşı kapıdan çıkıverdi annem. Başımı eğdim, o an gözümden akan yaşlardan habersizdim.
      "Jeongguk!" diye bir gürültü koptu. Hıçkırıkla ağlamaya başladım. Bir elimle göz yaşlarımı tutuyordum. Bir sarsıntı sonrası huzur dolu koku çektim içime. Kollarımı beni kucaklayan anneme sardım.
      Yıllarca ihtiyacım varmış meğer. Bu kokuya, sıcak tene, sarılmaya.. Omuzuna dayadım burnumu, derinden çektim hasreti içime.
      "Oğlum!" dedi beni öperken.
      "Annem!" dedim. Daha önce ağzımdan bu kadar güzel çıkmamıştı bu kelime.
      Yıllardır söyleyememiştim bu kelimeyi dolu dolu. Annemi, özgürlüğümü, sevdiğim kadını, hayatımı yarıda bırakmıştım. Beş kuruş etmez bi adam yüzünden hayatım kaymıştı.
      Büyük kucaklaşmanın ardından annemin ıslak yanağına bir öpücük bıraktım.
      İşte asıl en büyük kısım buradaydı.. Onsuzluktan geberdiğim kadına döndüm bedenimi. Hıçkıra hıçkıra ağlıyordu, dayanamadım kendime çektim onu, koynuma yasladım kollarımı sardım. Saçlarını öptüm, öptüm ve bir daha öptüm.
      Annem olmasa belki o dudaklarının da tadına bakacaktım.
      Jeongguk"Kadınım." dedim sessizce.
      Benden ayrıldı ve elini yüzüme götürdü. Parmağında yüzük vardı belki ama bu benim umurumda değildi. O benim kadınımdı, ne olursa olsun.
      Kaderimiz bizi bir yazmıştı..
      -
      Yemek yiyorduk, karnım ilk defa doğru düzgün doyduğunu hissediyordum. Annemin sıcak yemeklerini yiyebiliyordum yıllar sonra, buna şükür.
      Sofrada huzur bize eşlik ediyordu. Iki melek karşımda bana ortak oluyordu. Şu mutluluğu hiçbir şeye değişmem.
      "Seni çok özledik oğlum. Hep seni yanımda istedim, özleminle kahroldum." dedi annem elini yanağıma koyarak.
      Ve devam etti "Anna kızım yardımcı oldu bana, onun sayesinde kendime gelebildim. Hiç yanımdan ayrılmadı, bir iş de buldum kendime, iki yıldır orada çalışıyorum."
      Gözlerim Anna'ya gitti. Gülümseyerek izliyordu bizi, tebessüm ettim. Aklımda ona hala deliler gibi sarılıyor, öpüyor, saçlarını okşuyorum. Yıllarca düşüncelerimde yaşattım onu... Yaşamaya devam ediyordu.
      İçim gide gide dalmışken annem tekrar söze girdi.
      "Sana orda iyi baktılarmı oğlum? Orada nasıldı geceler? Canını çok yaktılar mı? Benim yüzümden soldu gençliğin, beni yüzümden kapadılar seni kapalı kutulara ellerinde kelepçeyle.. Her şey benim suçum biliyorum."
      Yavaştan akamaya başlayan gözyaşları canımı sızlamıştı. Kalbimin derinindeki yaralar tekrar kanamaya başlıyordu sanki, o an aklıma geldikçe eli kanlı bir katil olduğum geliyordu aklıma daha sonra diyordum ki 'her şey Tanrı'nın dediği ile olur, belki böyle olması gerekiyordu.'
      Jeongguk"Lütfen anne, hiçbir şey senin yüzünden olmadı... Acı çekesin diye olmadı hiçbir şey acıları geride bırakasın diye oldu. Kendini suçlama ve lütfen unut hayatıma yeniden başlamak istiyorum, bana yardım et."
      Anna'nın ayaklanması ile ona döndü gözlerim. Ağlıyordu, bunu gizlemeye çalışmıyordu gözlerimin içine bakarak ağlıyordu.
      Masadan ayrıldı ve mutfağa gitti, kalkıp arkasından gittim. Başını eğmiş bir eliyle yüzünü kapatıyor diğer eliyle kazağının ucundan gözlerini siliyordu.
      Hızla yanına gittim arkadan sarıldım sımsıkı. Saçlarını öptüm kokladım yetmedi, yetmiyordu. Onu kendime çevirdim ellerini indirdim ve yüzünü avuçlayarak dudaklarına eğildim içimi titremişti heyecanımdan.. Dudakları dudaklarımın arasındaydı, öptükce dahada harlanıyordu içimdeki ateş, şiddetimi artırıyordu hunharca öpüyordum dudaklarını.
      Ağlamaya başladığım an benim için bu kadının değeri daha da arttı... O benim kadınım, o benim hasretim, o benim kaderim, o benim kalbim, o benim fikrim, o benim her zerrem her şeyimdi...
      O beni katil olarak bilecekti belki fakat bu umurumda bile değildi . Sadece onu istiyordum, ben sadece Tanrı'dan onu istedim..
      Bilmiyorum kaç dakika oldu öpüşeli, istemesemde geri çektim dudaklarımı doyamadığım dudaklarından. Öylece kalakaldık bir süre, ellerim göğsümdeki ellerine gitti. Sol elini aldım ellerim arasına, parmağında ki yüzüğü çıkardım ve gelişi güzel fırlattım.
      Jeongguk"Başkası umrumda değil. Sen, sen benimsin Anna. Benimsin, benim kadınımsın."
      Ellerini yüzüme çıkardı.
      Anna"Senin olmak için yıllarca bekledim Gguk."
      Gülümsedim ve bi öpücük kondurdum dudaklarına.
      Jeongguk"Seni seviyorum."
      Anna"Seni seviyorum."
      ....
      Doyasıya vakit geçirmiştim minik ailemle. Her bir derdim dökülmüştü, günahlarımdan arınmış gibi hissediyordum. Onlara güzel bi gelecek hediye etmek istiyordum. Bu nedenle elimden ne gelirse yapacaktım.
      Anna"Ne düşünüyorsun?"
      Jeongguk"Hm?"
      Sindiği koynumdan kalktı ve eliyle göğü işaret etti.
      Anna"Yıldızlara bakarken, ne düşünüyorsun? Sencede çok güzel değilmiler?"
      Ilk başta gökteki yıldızlara daha sonra onun gözlerine baktım.
      Jeongguk"Hiçbir yıldız gözlerin kadar güzel parlamıyor, sadece gözlerine baksam olmaz mı?"
      Utanmış hemen koynuma sokulmuştu, kahkaha attığımda gülmemem için eliyle ağzımı kapattığında öpücük kondurdum.
      Jeongguk"Neden utanıyorsun hm?"
      Diyerek ani bi hareketle altıma düşürdüm onu. Kızarmış yanaklarını hissederek ellerini yanaklarına koydu.
      Jeongguk"Seni seviyorum.. Sen benim özgürlüğümsün Anna. Rüyalarımın, düşlerimin kadınısın, ben her zaman bir gün sana kavuşacağımın hayali ile sabrettim.. Ama artık sabredemiyorum."
      Kollarını boynuma sardı.
      Anna"Benim neler çektiğimi bilmiyorsun Jeongguk-"
      Jeongguk"Gguk!?"
      Kıkırdadı.
      Anna"Gguk. Seni beklerken ne acılar çektiğimi, gökyüzüne her baktığımda seni düşleyip ağladığım geceleri, seni unutmam için beni nişanladıklarını, seni birden karşımda gördüğümdeki heyecanımı bilmiyorsun.. Ama bir önemi yok benim için çünkü artık sen, sen benimlesin benim yanımdasın. Seni çok seviyorum."
      Hayranlıkla dinliyordum onu, hayranlıkla seyrediyordum.
      Sözüm olsunki ben toprağa karşına kadar sevdiklerimi ne pahasına olursa olsun koruyacak, sevmekten vazgeçmeyeceğim...
      -Son-
      Bu hikaye geçen yıldan kalma... Eskilere göz gezdirirken ilgimi çekti ve devam ettirmek istedim orataya böyle bir şey çıktı. Umarım beğenirsiniz minikleer 🙋🏽‍♀️

  • @JeonJungkook-hb9rc
    @JeonJungkook-hb9rc 2 місяці тому +2

    Hiç bi hikayeye bu denli ağladığımı hatırlamıyorum çok çok güzeldi annenin, Anna'nın, Jungkook'un o güzel saf sevgileri harikaydı herkes bu kadar içten bağlı olsa keşke sevdiklerine ailesine 🥹🥹💕💕

  • @Taekookasktir101
    @Taekookasktir101 2 місяці тому +1

    Ayyy cokkk guzeldiii kelimeler kifayetsiz kaliyor o kadar guzel yazip yorumlamissinki anlatamam yazis tarzin fln cok hosss ellerine emegine saglik bebegimm bayildimm💋

  • @jk.bts3d
    @jk.bts3d 2 місяці тому

    Tek kelime söyleyeceğim kesinlikle "inanılmazdı" 🖤💕

  • @Adele_artickmonkeys
    @Adele_artickmonkeys 2 місяці тому

    Bu o kadar güzel olmuş ki kelimelere sığdıramıyorum.

  • @Damalaaa
    @Damalaaa 2 місяці тому

    Tekrardan sahalara dondü prenses

    • @Mr.jeonss
      @Mr.jeonss  2 місяці тому +2

      Ahahahaha öyle olduuu 🙋🏽‍♀️

    • @Damalaaa
      @Damalaaa 2 місяці тому

      @@Mr.jeonss bidaha gitme ya zaten atan az varlığın içinde yokluk çektim valla

    • @Mr.jeonss
      @Mr.jeonss  2 місяці тому +2

      Djbzwkxjdjdnj tamam tamam bundan sonra bir yere gitmemm 🫡

    • @Damalaaa
      @Damalaaa 2 місяці тому

      @@Mr.jeonss Amin amin