LADİKLİ AHMED AĞA K S

Поділитися
Вставка
  • Опубліковано 5 жов 2024

КОМЕНТАРІ • 154

  • @leventbcam
    @leventbcam 3 роки тому +14

    rüyamda onu kendi evinde gördüm. diz çökmüş halde oturuyordu. bana , nurlu yüzüyle baktı. bana dedi ki" Kuranı kerim okurken ayaklarını uzatma (edepli otur).dedi.sonra uyandım. bende o zamanlarda kuranı kerimi yeni öğrenmeye çalıştığım için yayılarak oturuyordum. uyarıyı almış oldum.

  • @atakan3526
    @atakan3526 6 років тому +60

    Kardeşlerim gerçekten allah dostlarından gidin ziyaret edin mezarını odasını çallı bagını ben ziyaret ettim allaha sukur allahım şefatlarını erdirsin hz hızır dostlarından

    • @damar72hilkat
      @damar72hilkat 4 роки тому

      Amin inşallah. Atakan bey hayatını anlatan kitabını okudunuzmu?

    • @azerbaycanturkiye5820
      @azerbaycanturkiye5820 4 роки тому +1

      😭😭😭

    • @burakelgo2306
      @burakelgo2306 3 роки тому +6

      Rabbim bu mu berek kulun hurmetine bizide bagisla

    • @rabiakeser836
      @rabiakeser836 3 роки тому +2

      Rabbim nasip etsin ziyaretini inşallah.bizleride ş
      efaatlarine nail etsin

    • @Aksaaksaa
      @Aksaaksaa Рік тому

      Burda hacı Ahmed kayhan yazıyo o kim ladikli Ahmed ağa mı

  • @yavuzkarabulut5688
    @yavuzkarabulut5688 3 роки тому +21

    İslama hizmet edenlerden Allah razı olsun 🤲🇹🇷

  • @muammerpektas9169
    @muammerpektas9169 4 роки тому +24

    Rabbim ahirette komşu etsin tüm Allah dostlarını sevenleri dünya gözüyle de kendilerini ziyaret etmeyi nasip etsin hayat larindan ders ve gönüller rinde yer almayı nasip etsin inşallah bizlere Aminnnn

  • @mustafabuyukdas2375
    @mustafabuyukdas2375 3 роки тому +15

    EMEĞİNE SAĞLIK ASLAN, RABBİM RAZI OLSUN... SIKILMADAN BAĞLANDIKCA BAĞLANDIM DİNLEDİKCE YAŞADIM ADETA.. EYY VALLAHH

  • @ladikliahmetaga6907
    @ladikliahmetaga6907 5 років тому +13

    O'nu anlatmak ne kadar kelimelere sığmasa da, ruhani nefhalı bir çalışma olmuş. Allah Razı ola..

  • @necmettinozcan8519
    @necmettinozcan8519 5 років тому +11

    Namaz 2. Bölüm
    Bu şehâdetin neticesinde, aldığı ilme göre namazı ikame ederse (namaz kılarsa değil), o namazı ikame edişi ile kendisinde mi’râc başlar…
    O yaptığı “urûc” ileoluşan “mi’râc” sonucunda da “Allâh”a vâsıl olur!..
    Bunun da neticesinde kendi varlığı ortadan kalkar; varlığında TEK mevcut olan Hakk’tan gayrı olmaz!
    Bu hâlde varlığının Hakk’ın varlığı olduğunu kavrayınca; Kendisi varlığındaki ilâhî vasıflarla tahakkuk eder.
    Ettiği zaman, “oruç”lu olup, zâhir olduğu kapasite çapında aç kalır, susuz kalır; açlığa ve susuzluğa tahammül gösterir; “Samediyet tecellisi olur” böylece de “Hakk-el yakîn” hâli kendisinde zuhur eder.
    Evet, önce “NAMAZ” üzerinde duralım…
    “Kulun Allâh’a en yakîn olduğu hâl ve zaman secde hâlidir” buyurulur...
    Bir de namazın “ikame” edilmesinden söz edilir.
    Namaz “kılan”lar vardır... Namazı “ikame” edenler vardır.
    Namazın “kılınması” ayrıdır, namazın “ikame” edilmesi ayrıdır, “daimî namazda” olanlar ayrıdır.
    “Zâhir ehli” yani olayın tefekkürüne girmeyenler topluluğu diye bahsedilen “avam” için, “namaz kılınır”.
    Namaz kılınması önerilerek, belli hareketler arasında, belli zikirlerin yapılmasıyla, bu zikirlerden ve dualardan hâsıl olan enerjinin beyin tarafından ruha yüklenmesi hedeflenmiştir...
    Bu çalışmadan amaç, ruhun pozitif enerjisinin kuvvetlenerek, kişinin kendisini ölüm ötesi yaşamda güçlü bir hâle getirmesidir.
    “Namaz”dan söz ederken önce şu tespiti yapalım...
    Kur’ân-ı Kerîm’de “beş vakit namaz” kesinlikle mevcuttur; ve Hz. Rasûlullâh (aleyhisselâm) da bu konu kendisine açıldıktan sonra, dünyası değişene kadar bu ibadete, günde beş defa olarak devam etmiştir! Âyet:
    “‘Salât’lara (namaz - Allâh’a yöneliş), özellikle orta ‘salât’a (ikindi - şuurda her an bunu yaşamaya) dikkat edin.” (2.Bakara: 238)
    Namazı beş vaktin altına düşürmeye kalkmak; ya da beş vakit namazı inkâr etmek, tek kelime ile “ahmaklık”tır!
    Ancak, vaktinde kılamadığınız bir namazı daha sonraki namazın öncesinde edâ etmek de imkân dışı olmamalıdır!
    Müslümanların kılmak zorunda oldukları beş vakit namazın vakitleri ve rekâtları şöyledir:
    Sabah namazı 2 rekât,
    Öğle namazı 4 rekât,
    İkindi namazı 4 rekât,
    Akşam namazı 3 rekât,
    Yatsı namazı 4 rekât.
    Bunlar “farz” namazlardır... En azıyla, bu kadarı zorunludur...
    Esasen namazlar, bütün diğer “ibadet” türleri gibi ikiye ayrılır;
    1. “Farz” namazlar
    2. “Nâfile” namazlar
    “NÂFİLE”, yani Türkçe mânâsıyla “YARARLI” namazları araştırmacılar kendi aralarında çeşitli şekillerde değerlendirmeye tâbi tutmuşlardır... “Vâcip, sünnet, müstehap, mendup” vs. gibi tâbirlerle...
    İsteyenler, bu “farz” namazların öncesinde ya da sonrasında, vaktin elvermesine ve içinde bulundukları hâle göre, diledikleri kadar bu namazlardan kılabilirler!.. Ancak bunlar “farz” değildir!
    Bugün camilerimizde kılınan namazların Rasûlullâh (aleyhisselâm) devrinde kılınan namazlarla tek benzerliği, farzların imamla kılınmasıdır!
    Şayet bir kişi, öğle vakti dört-beş dakikasını ayırıp, bulunduğu yerde, veya camide imama uyarak dört rekâtlık öğle namazını kılıyorsa, bu kişi, üzerine “farz” olanı yerine getirmiştir!
    “Farz” namaz önce ve sonrasındaki “nâfile” namazların, “sünnet” adı altında âdeta “farzlaştırılarak”; müezzin yönetiminde tespihler ve dualarla birlikte dinsel bir tören havasına sokulması tamamıyla sonradan oluşturulan bir düzenlemedir!
    Rasûlullâh (aleyhisselâm) zamanında kılınan “terâvih” namazı yalnızca “sekiz” rekât idi!..
    Hele hele, para karşılığı okunan, “mevlid” adı verilen törenler tamamıyla sonradan icat olup, ibadetle hiç ilgisi yoktur!..
    İslâm Dini’nde “mevlid” diye bir ibadet mevcut değildir!
    “Mevlid”, Hz. Rasûlullâh Efendimiz (aleyhisselâm)’ın âhirete intikâlinden yüzlerce yıl sonra, O’nu övme amacıyla yazılmış bir şiir olup; bu şiirin gazel havasında okunmasının da ibadet olması, elbette kesinlikle söz konusu değildir!
    Hz. Rasûlullâh, ancak “Âlemlerin Rabbi olan ALLÂH” tarafından övülebilirdi ki; bu da Kur’ân-ı Kerîm’de gerçekleşmiştir:
    “SENİ ÂLEMLER (insanlar) İÇİN SADECE RAHMET OLARAK İRSÂL ETTİK!” (21.Enbiyâ’: 107)
    Hükmü, O’nun yüce şanını gösterir!
    Bizim gibi sınırlı anlayışlı insanların, O yüce Zâtı övmeye kalkışı ise, O’nun yüce şanına ancak kısıtlama getirir!
    Ayrıca Rasûlullâh bizden, kendisini övmemizi değil; getirdiklerini anlayarak çevremize olabildiğince verici olmamızı istiyor ve bekliyor!.. O’nun ulvî şahsiyetini, kendimize geçim kaynağı yapmamızı değil!
    Ayrıca kesinlikle bilelim ki, para karşılığı yapılan hiçbir çalışmanın “İslâm Dini”nde yeri yoktur!
    Parayla, ne “Kur’ân” okutturabilirsiniz; ne “hatim” indirtebilirsiniz; ne de ölmüş kişilerin “namaz” veya “oruç” borçlarını ödetebilirsiniz!
    Kesinlikle bilelim ki;
    Kur’ân ve Rasûlullâh açıklamaları kökenli “İslâm Dini”nde belirtilen ibadetler arasında, ne “mevlid”; ne de ölünün namaz-oruç borçlarını kapatmak için yapılan “ıskat ve devir” törenlerine yer vardır!
    Bunları yapıyorsanız, kesinlikle biliniz ki, sadece kendinizi tatmin ediyor; bu arada bazı kişilerin de bu bahaneyle geçimine yardım ediyorsunuz!
    PARA ÖDENDİĞİ İÇİN YAPILAN; PARA ALINMADIĞI TAKDİRDE DE YAPILMAYACAK OLAN, HİÇBİR FİİLİN İSLÂM DİNİ’NDE KESİNLİKLE YERİ YOKTUR!
    Eğer, bu yanlışı yapıyor ve bilgisizliğimizin karşılığını biraz pahalı ödüyorsak; suçu karşımızdakinde değil, kendimizde arayalım; işin gerçeğini araştırmayıp, körü körüne, bilinçsizce etrafa uyduğumuz için!
    Bu arada yanlış anlaşılmasın! Biz, “farz”lar öncesinde ya da sonrasında “nâfile” namaz kılınmasına karşı değiliz!
    Dileyen dilediği kadar “nâfile” namaz kılar; ve bunun karşılığında da büyük ecir ve sevap alır! Ancak, bu “nâfile” namazların, bugünkü uygulamalarla, zorunluymuşcasına, “farz”mışcasına takdiminin yanlış olduğunu vurguluyoruz!
    “Nâfile”nin bir türü olan “sünnet” namazını, “farz” namazmış gibi göstermek, bu zannı vermek büyük hata ve gaflettir! Belki iyi niyetledir; ama kesinle bilgisizlik ve düşüncesizliktir!
    “KOLAYLAŞTIRIN, ZORLAŞTIRMAYIN; MÜJDELEYİN, NEFRET ETTİRMEYİN”…
    Buyuran Rasûlullâh (aleyhisselâm) Efendimize düşüncesizce karşı çıkmaktır!
    “DÖRT” ya da “ÜÇ” veya “İKİ” rekât için birkaç dakikayı ayıramayan insanın pek mazeret gösterme şansı yoktur!
    Ancak, günümüz telaşesi içindeki insana, içine beş-on dakikalık “farz”ın da katıldığı yarım saat hatta kırk beş dakikalık, şişirilmiş ibadetler bütününü, “farz” diye göstermek ve kabul ettirmek oldukça güçtür!
    Ve bu, dini zorlaştırarak, insanları zorla İslâm Dini’nden uzaklaştırmaktır!

  • @ladikliahmetaga6907
    @ladikliahmetaga6907 5 років тому +20

    Maşaallah. Çok istifade ettiğimiz bir çalışma olmuş. Çalışmanız kabul görsün biiznillah...

    • @damar72hilkat
      @damar72hilkat 4 роки тому +1

      LADİKLİ AHMED AĞA'nın hayatını anlatan kitabını okudunuzmu? Okumak isterseniz videonun altında linkler paylaştık. Hayırlı günler.

  • @farz-ayn
    @farz-ayn 7 років тому +31

    Allahim Hakikî dostlarin hakki hürmeti bu âciz kuluna evladima neslime ihvanima hakikî tövbe ve kâmil iman nasib eyle ...uzun itaatli ömür nasib eyle

    • @zuleyhabahceci4434
      @zuleyhabahceci4434 5 років тому

      Amin

    • @burakelgo2306
      @burakelgo2306 3 роки тому

      Ziyaretini nasip et allahim

    • @sddkaarslan4193
      @sddkaarslan4193 3 роки тому +2

      Allah razı olsun hacı Ahmet agamız burnumuzun dibinde tanımıyormuşuz Rabbım bizlere evlatlarımıza ve Muhammet ümmetine hakiki iman nasib etsin bizleri Rasulüme ve Allah dostlarına komşu eylesin Aminn

  • @farz-ayn
    @farz-ayn 7 років тому +48

    Allahim bana ve neslime ihvanima hakikî tövbe ve kâmil iman nasib eyle ...âmin

    • @emineozsahin9222
      @emineozsahin9222 7 років тому +3

      يا سلام Amin

    • @sevgikoc8780
      @sevgikoc8780 6 років тому +2

      s

    • @necmettinozcan8519
      @necmettinozcan8519 4 роки тому

      Tevbe
      -Neden Rasûlullâh Efendimiz’in amcasının tevbesi için yaptığı dua kabul edilmedi?
      − Dua, fıtratı değiştirmez! biliyormuydunuz!?
      Ister İMAN ET istersen de reddet!..
      Ne diyoruz?..
      “Hayrın ve şerrin Allâh’tan olduğuna iman ediyorum.”
      Bunu hepimiz diyoruz!
      “Âmentü”yü okurken, “Hayrın ve şerrin Allâh’tan olduğuna iman ediyorum” diyorsunuz....
      Peki gerçekten, yürekten inanıyor musunuz böyle olduğuna..?
      Oysa, başınıza bir iş geliyor; “Falanca böyle yaptı da onun için” diyorsunuz!..
      Öbür yandan da, “Gerek hayır ve gerek şerr olsun ikisinin de Allâh tarafından geldiğine iman ediyorum” diyorsunuz ya “Âmentü”de...
      Bak dostum, tekrar et...
      “Âmentü Billâhi... hayrıhi ve şerrihi min Allâhû Teâlâ”
      “Hayrın ve şerrin Allâh’tan geldiğine, iman ediyorum” diyorsun!
      Peki bu dediğin gibi mi yaşıyorsun?..
      Her olay içinde ve yaşamının her anında böyle mi düşünüp; olanları böyle mi değerlendiriyorsun?
      Eğer dediğin gibi yaşayamıyorsan, “Âmentü”nün bu şartına iman etmiyorsun demektir.
      Teybe “Âmentü”yü defalarca tekrar eder ezberletirsin, papağan da defalarca tekrar eder!..
      Senden de bu kelimeler tekrar tekrar çıkabilir... O takdirde, sana da mümin, yani bunlara iman etmiş, derler; ağzından çıkanlara bakarak...
      Ancak, her an, karşılaştığın her fiilde;
      “Hayır ve şerr” hepsi de Allâh tarafından bana geldi, “O”nun takdiri üzere bu olay benim için oluştu!.. diyemiyorsan; sen, henüz “Âmentü”deki bu hükmü kabul etmiş değilsin!
      Bak şu âyetin anlamını iyi kavra... Sonra da ister “İMAN ET”, istersen de reddet!.. Keyfin bilir...
      “...EĞER ONLARA BİR İYİLİK İSÂBET EDERSE “BU ALLÂH İNDÎNDENDİR” DERLER. EĞER BİR KÖTÜLÜK İSÂBET EDERSE “BU SENİN İNDÎNDENDİR” DERLER. DE Kİ: “HEPSİ DE ALLÂH İNDÎNDENDİR!..” (4.Nisâ’: 78)
      Kur’ân-ı Kerîm’in bu hükmünü kabul ve tasdik ediyor musun, etmiyor musun?
      Mümin; “Âmentü”ye iman eden, bu esaslara “iman” eden demektir!.. Sen şimdi mümin misin, değil misin?
      “Hayrıhi ve şerrihi min ALLÂH” ifadesinin idrakında mısın ve bu prensibi kabul ediyor musun?..
      Bu gerçeği kavradıysan mesele yok!
      Bu gerçeği fark etmiş ve idrak etmiş değilsen; benim yönümden yine mesele yok!.. Beni ilgilendiren bir konu değil!..
      Bak dostum, olay senin sorunun! Sen tek başına Âhiret denen ölüm ötesi yaşama geçeceksin, diri diri mezara gireceksin ve o mezarda milyarlarla sene, Dünya‘da elde ettiklerinin sonuçlarını yaşayacaksın; hoş veya nahoş!
      İster Kur’ân hükmüne dayanan “Âmentü”deki bu prensibi kabul eder ve ona göre yaşamına yön verirsin; istersen de iman etmez, kabul etmez, dilediğin gibi yaşar, sonuçlarına katlanırsın!
      Şimdi burada önemli olan bir sual var...
      Niçin “Hayrıhi ve şerrihi min ALLÂH” deniyor da “min Rabbihi” denmiyor?..
      Yani, “hayır ve şerrin”, “Rab”binden olduğu değil de “Allâh”tan olduğu ifade ediliyor.
      “Hayır ve şerr Allâh”tandır, “Rab”binden değil!.. Çünkü senin nefsinden zuhur eden şeyler senin “Rab”bindendir.
      Karşındakinin nefsinden zuhur eden şeyler de onun “Rab”bindendir.
      Buna karşın tümüyle her varlıktan denince, bütün varlıkların Rabbi, “Rabb-ül Âlemîn” olan ALLÂH’tır!..
      Allâh kendindeki hangi mânâyı ortaya çıkarıp seyretmeyi dilemişse, o isimler bileşimini ortaya koymuş; ve o terkibin mânâsı, o fiilin “Rab”bi olmuştur!..
      Bu yüzdendir ki, bütün fiiller, o fiilin yaratıcısı olan Rabb-ül âlemînden yani Allâh tarafındandır! Onun için denmektedir ki “Hayrıhi ve şerrihi min Allâhû Teâlâ”... “Min Rabbihi” değil...
      “HAYR” ya da “ŞERR” diye nitelendirdiğin olaylar, Allâh’ın türlü isimlerinin mânâsı olarak senin karşına gelmektedir!
      Yani, senin karşılaştığın “hayır ve şerr” diye tanımladığın bütün olaylar, Allâh isimleri ile işaret edilen mânâların, fiiller âleminde, efâl âleminde ortaya çıkmasıdır.
      İşte bu sebepledir ki, “karşılaştığın olayı kişiden veya hayvandan veya cinden bilme; Allâh’tan bil”dir “Âmentü”nün bu prensibinin mânâsı.
      Sen ne zaman ki Allâh’tan bilmez de, birimden; yani belli bir isimden, falanca ya da filancadan bilirsen; o fiili meydana getiren gerçek fâil olarak Allâh’ı bilmezsen Allâh’tan gâfil oldun demektir!
      Veya bir diğer ifade ile, Allâh’ın senin yetişmen amacıyla o fiili, o olayı meydana getirdiğini ve senin karşına çıkardığını fark etmezsen Allâh’tan perdelenmiş olursun.
      Oysa amaç, her şeyin sahibi olan ve her an her şeyde murat ettiğini yapan “Allâh’a iman” ile bu dünyadan geçip gitmek en azından...
      Yani, Allâh’ı müşahede etmek! Yani, Allâh’a şehâdet etmek!.. “Eşhedü...” diyebilmek!
      Öyleyse başına gelen hayrı ve şerri birimden değil, -“birim” tâbirini en geniş anlamı ile kullanıyorum ve bu yüzden bir isim kullanmıyorum- Allâh’tan bilmek zorundasın.
      Bu nedenledir ki, eğer mümin olarak bu dünyadan geçip gitmek istiyorsan...
      “Hayrıhi ve şerrihi min Allâh” cümlesini her an hafızanda tutup; bütün olaylara ve birimlere “MİN ALLÂHÛ TEÂL” yani “ALLÂH’TAN” anlayışı ile bakmak mecburiyetindesin!..
      Bunun aksine bir düşünüş, seni farkında olmadan “Âmentü” prensiplerine iman çizgisinden çıkartıverir!
      ***

    • @necmettinozcan8519
      @necmettinozcan8519 4 роки тому

      @Hodri Meydan Teslimiyet şarttır Rasûlullâha
      Kur’ân-ı Kerîm ne buyuruyor:
      “…NE YANA DÖNERSEN VECHULLÂH KARŞINDADIR (Allâh Esmâ’sının açığa çıkışıyla karşı karşıyasın)!..” (2.Bakara: 115)
      “NEFSLERİNİZDE (Benliğinizin hakikati)! HÂLÂ (fark etmiyor) GÖRMÜYOR MUSUNUZ?” (51.Zâriyat: 21)
      “…BİZ ONA (insana) ŞAH DAMARINDAN DAHA YAKINIZ!” (50.Kaf: 16)
      Gibi âyetlerle bu gerçekleri sana işaret yollu bildiriyor; tâ ki iman edip gerçeğine eresin...
      Buna iman ederek; evet, benim de, bütün varlığın da hakikati Allâh'tır ve O'nun dışında bir şey yoktur; diyebiliyorsan iman yollu, ne âlâ!.. Evrensel mutlak tek hakikatin yolu sana açıldı demektir...
      Gerçekte kim, “BEN” derse, bu “BEN” kelimesiyle özündeki varlığını oluşturan Allâh'ın isimler bileşimine (terkibine) işaret etmektedir!..
      Bu imana sahip olursan ve bu istikametle sana söylenen şeyleri yaparsan, işte o zaman kendini beden kabulünden de, ruh kabulünden de kurtarır; varlığın hakikati olan Allâh'a kurbiyet, yakınlık elde edersin...
      Bu da ancak iman ve Rasûlullâh’a teslimiyet yoluyla mümkündür! Bundan öteye akılla geçilmesi mümkün değildir!
      İşte o yüzdendir ki iman, aklın önüne alınmıştır...
      Bu noktaya kadar akılla gelinir... Ancak, bu “hakikat” sırrına ermek; hakikati yaşamak; benlikten yani nefsten kurtulmak; veya dinî tâbiriyle şirki hafîden arınmak, ancak ve sadece iman ve Rasûlullâh’a teslimiyetle mümkündür.
      Nasıl iman ve teslimiyet?..
      Sana, varsayalım, git şuradan at öldür kendini, diyecek. Oradan gidip kendini aşağı atacaksın, gibisine!..
      Veya senin ters bildiğin bir şeyi sana söyleyecek; sen onu yapacaksın, gibisine!.. Ama böyle bir şey denir mi; elbette denmez!.. Bunu iman ve teslimiyete bir ölçü, misal olsun diye anlatıyorum...
      Vehim, sana yapma diyecek; ama sen en azından şunu düşünmelisin...
      “Rasûlullâh’ın benden ne menfaati var ki bunu böyle demiş... Rasûlullâh, benim iyiliğim için demiş! Mâdemki böyle demiş, ben bunu böyle yaparım”; deyip yapacaksın! Neticesi de senin için mutlaka selâmettir.
      Bu “İMAN” yoluna karşılık, şeytanî cinler de senin vehmini tahrik edecek; aklına, çeşitli şartlanma yollu edindiğin verilerle oluşmuş mantığa dayalı fikirler getirecek; böylece de seni imanının gereği olan şeyi yapmaktan alıkoyacaktır...
      Yani, cinler seni ALLÂH yolunda mantık oyunlarıyla vurmak isteyeceklerdir ki; bundan da tek kurtuluş yolu “İMAN” ipine sarılmaktır!
      İşte bu yüzden Din, “iman” esası üzerine kurulmuştur!..
      Tasavvuftaki bütün gerçek tarikatlar da, Rasûlullâh’a teslimiyet esasına dayalı olarak, gelen kişiye yardımcı olabilirler. Eğer Rasûlullâh’ın bildirdiklerine teslim olabilirsen, sana yardımcı olabiliriz, derler!
      Mutlak teslimiyetin söz konusu olmadığı yer, hâl ve ortam, tarikat değil “iyi ahlâk derneği” çalışmalarıdır!..
      Onun için teslimiyet şarttır! Rasûlullâh’a teslimiyet olmadığı sürece, yetiştirici yardımcı olamaz. Çünkü her şeyi akılla izah etmesi mümkün değildir...
      1. ve 2. aşama yani tabiat ve şartlanmaları terk bâbında her ne kadar olayı akılla izah mümkünse de; nefsî yani vehmî (varsayılan) benliği terkin, misali ve benzeri yoktur!.. Misal ve benzeri olmayan konuda akıl hükmünü yitirir! Zira akıl, daima örneğini gördüğü veya kavradığı şeyleri birbirine bağlayarak bir netice çıkarır.
      Nebi ve Rasûller ise özünden gelen bir şekilde, vahiy yoluyla bu hakikate vâkıftır. Onların bu iş için aklı kullanmaya ihtiyacı yoktur.
      Nebi ve Rasûlde mutlak hakikati kabul bâbında, iman da olmaz, akıl da olmaz!.. Çünkü vahiy gücü var! Vahiy gücünün olduğu yerde vahyi kabullenmek için aklî delillere veya imana yer yoktur!..
      Esasen iman da sonuçta hedefe varıldığında terk edilen bir şeydir!.. “İman” araçtır; amaç değil!.. Bunu çok iyi kavramak gerekir!
      ***

    • @damar72hilkat
      @damar72hilkat 4 роки тому +2

      LADİKLİ AHMED AĞA'nın hayatını anlatan kitabını okudunuzmu? Okumak isterseniz videonun altında linkler paylaştık. Hayırlı günler.

  • @fatmasvgn7060
    @fatmasvgn7060 Місяць тому

    Allah razı olsun kardeşim sizden ne güzel anlattınız dünyada ahiret te yardımlarına nail eylesin Rabbim 🤲

  • @gultenkargn9001
    @gultenkargn9001 6 років тому +12

    inşaAllah en kısa zamanda ziyaretine geleceğim ey Aziz Ladikli Ahmet hudai Hz

  • @eminesakl5891
    @eminesakl5891 6 років тому +21

    Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun bizleride şefaatlarına mazhar eylesin Allah’ım.

  • @serhaddingin4114
    @serhaddingin4114 6 років тому +14

    Maşallah ne güzel nameler. Allah gani gani rahmet eylesin bizlere de kendisini sevdiğimiz için şefaatçi olsun inşallah.

  • @hasanpolat8271
    @hasanpolat8271 5 років тому +17

    Allahım Efendimize layık ümmet olarak yaşamayı nasip etsin inşallah

  • @saideagac8175
    @saideagac8175 4 роки тому +8

    Harika Bi çalışma olmuş bir belgesel. Hazırlayanların emeklerine sağlık.

  • @muratylmaz5133
    @muratylmaz5133 5 років тому +30

    Ahhhh ahhh.bir görseydik sultanı😢 ..ayaklarının altına turab olayım bu ricaul gaybın..Allah adamları 😢

    • @damar72hilkat
      @damar72hilkat 4 роки тому

      LADİKLİ AHMED AĞA'nın hayatını anlatan kitabını okudunuzmu? Okumak isterseniz videonun altında linkler paylaştık. Hayırlı günler.

  • @halukyildirim2234
    @halukyildirim2234 3 місяці тому

    Ne diyebilirimki RABBİM ruhumu hocamızın zamaneraı 'nda benim ruhumda onlarla beraber olmayı bana nasip etseydi
    MANEVİYAT DAHA ÇOK YAŞARDIM .AHIRETE INTIKAL EDEN ALLAH'IN SEVGİLİ KULLARINA ALLAH RAHMET EYLESİN ÂMİN

  • @esasdovus-muratcakir9503
    @esasdovus-muratcakir9503 6 років тому +18

    Alah razı olsun çok güzel bir çalışma olmuş.Hz.Ahmed dedemizi bizlere tanıttırıyorsunuz.Rabbim şefaatlarına nail eylesin,dualarına ilhak eylesin.Rabbim yardımlarına nail eylesin...

    • @damar72hilkat
      @damar72hilkat 4 роки тому +2

      LADİKLİ AHMED AĞA'nın hayatını anlatan kitabını okudunuzmu? Okumak isterseniz videonun altında linkler paylaştık. Hayırlı günler.

  • @ahmetagar
    @ahmetagar 3 роки тому +2

    Kabri şerifini ziyaret nasib oldu hamdolsun, ahirette de beraber olmayı Rabbim nasib eylesin inşallah.

  • @aysegul2664
    @aysegul2664 4 роки тому +13

    Allahın ve Resülünün selam ve bereketi üzerinize olsun

  • @abdulsahaf2792
    @abdulsahaf2792 5 років тому +6

    bir nazar etse devirir ladıklı hacı ahmet hudayi laılaheıllallah

  • @mustafafevzioglu5748
    @mustafafevzioglu5748 7 років тому +31

    Böyle bir çalışma için Allah razı olsun ne iyi olmuş ne güzel olmuş

    • @damar72hilkat
      @damar72hilkat 4 роки тому +3

      LADİKLİ AHMED AĞA'nın hayatını anlatan kitabını okudunuzmu? Okumak isterseniz videonun altında linkler paylaştık. Hayırlı günler.

    • @omerburak4029
      @omerburak4029 3 роки тому

      P

    • @mustafafevzioglu5748
      @mustafafevzioglu5748 3 роки тому +1

      @@damar72hilkat lutfen kitabin ismini paylaşirmisiniz

    • @damar72hilkat
      @damar72hilkat 3 роки тому

      @@mustafafevzioglu5748 Kitabın adı, Ladikli Ahmed Ağa. Yazarı Mustafa Özdamar. Kırk Kandil Yayınevinde yayınlanan. Linkte vereyim, güvenle alabilirsiniz. Kitapyurdu en güvenilir kitap satış yeridir. Hayırlı günler dilerim.
      www.kitapyurdu.com/kitap/ladikli-ahmed-aga/28034.html

  • @SıddıkaEsen
    @SıddıkaEsen Місяць тому

    Allahu Ekber Allah'ım bizi Salih amel işler yapmamızı nasip etsin inşAllah yavrularima yardım et Yarabbim

  • @tttekusta
    @tttekusta 6 років тому +9

    ALLAH sefaatlerine nail eylesin video mükemmel bir çalışma olmuş

  • @selmaylmaz4874
    @selmaylmaz4874 3 роки тому +2

    🌹🌹🌹🕋Allah ebeden razı olsun sizden ve anlattığın güzide sahsiyetlerden inşallah cennette kavusuruz guzide şahsiyetlerle ♥️ Allahın selamı tüm Alimlerin ve tüm Muhammet ümmetine in üzerine olsun🌹🌹🌹🕋

  • @BenimDünyam2
    @BenimDünyam2 3 роки тому +7

    Allah rahmet eylesin Allah şefaatlerine nail eylesin.amin Allah Onlardan razı olsun

  • @seyyidmunzevi3958
    @seyyidmunzevi3958 5 років тому +13

    Müzik de çok etkileyici. Aradım müziği bulamadım. Himmetinden uzak etmesin Rabbimiz muhterem hocamızın inşallah. Hocası Hz. Hızır as i da görmeyi O'Nun mübarek elini öpmeyi nasip etsin İnşallah amin.

    • @damar72hilkat
      @damar72hilkat 4 роки тому +2

      LADİKLİ AHMED AĞA'nın hayatını anlatan kitabını okudunuzmu? Okumak isterseniz videonun altında linkler paylaştık. Hayırlı günler.

    • @haticegureci158
      @haticegureci158 Рік тому

      Y

    • @seyyidmunzevi3958
      @seyyidmunzevi3958 Рік тому

      @@damar72hilkat bizzat torununun elinden hediye olarak aldım kitabı elhamdülillah. Okudum. Allah razı olsun ne güzel evlatlar bırakmış gerisinde Ladikli Ahmet Ağamiz KS. Konya'ya giden muhakkak uğrasin Ladik'e. Hem eve hem.mezara hem de kuyuya

  • @bulentmercan4688
    @bulentmercan4688 6 років тому +11

    Selam olsun o gonul dostlarina ezelden ebede kadar

  • @abdullahozgonul3990
    @abdullahozgonul3990 2 роки тому

    Emeğinize sağlık. Değerli bir çalışma ve güzel bir anlatım. Hazreti Hızırla görüşüp, seyahat eden ve kendisine ledün ilmi verilen büyük bir Allah dostu ve Peygamber aşığı'nın şefaatine bizleri rabbimiz nail eylesin

  • @imranozkacak902
    @imranozkacak902 3 роки тому +3

    Allah razı olsun kardeşim çok güzel olmuş

  • @sevdaerdem2363
    @sevdaerdem2363 3 роки тому +1

    Bu kadar güzellikleri bizimle paylaştığınız için teşekkür ederim 🥺😔🤲🥀🥀🥀

  • @engindur3448
    @engindur3448 3 роки тому +6

    Allah'ım razı olsun

  • @sezgincomek1034
    @sezgincomek1034 7 років тому +9

    maşallah ali elmanın kitabında neler varsa seslendirmiş Allah razı olsun

  • @seheranac2334
    @seheranac2334 3 роки тому +3

    Allh razi olsun. Emeginize sağlık

  • @bilinmeyen7561
    @bilinmeyen7561 2 роки тому +1

    Allah Hu ekber Yollarına kur ban olduklarım yolundan ayırmasın yüce Mevlâm.Rab bim gidemeyenlerin yanına gelerek hidayet nurlarıyla nurlandırsın Rab bim senden diliyoruz lütfeyle dostlarından manen ilham alanlardan eyle.Yolumuzu yolun Dünya yaşantımızı rızan eyle Allah ım.😢😢😢

  • @isaarslan8772
    @isaarslan8772 11 місяців тому

    Allah Teala Gani Gani Rahmet Eylesin Ladikli Hacı Ahmet Ağa Hazretlerine. Allah Teala Ondan Razı Olsun. biz aciz ve günahkar kullarına da Hidayet Nasip Eylesin, Hızır Aleyhisselam Hazretlerine Yoldaş Eylesin. Aminnnn🤲

  • @tengulavci7534
    @tengulavci7534 3 роки тому +2

    Bu sohbetlerdeki müzikleri kaldırabilirmisiniz. Daha sade olup daha rahat dinleriz Allahın izniyle.müzik çok rahatsız ediyor dinlerken..

  • @cuneytyavuz4662
    @cuneytyavuz4662 6 років тому +8

    ALLAH sefaatine nail eylesin AMIN YA FETTAH YA Mugni

  • @muratlimon4485
    @muratlimon4485 5 років тому +10

    Rabbim himmetlerini nasip etsin inşallah mevlit kandilinin yüzü suyu hürmetine bizi de kurtarsınlar bu günah deryasın dan amiin

    • @damar72hilkat
      @damar72hilkat 4 роки тому +1

      LADİKLİ AHMED AĞA'nın hayatını anlatan kitabını okudunuzmu? Okumak isterseniz videonun altında linkler paylaştık. Hayırlı günler.

    • @muratlimon4485
      @muratlimon4485 3 роки тому +1

      @@damar72hilkat okumadım çok isterim rabbim kabrinide ziyaret etmeyi nasip etsin bugün kadir gecesi rabbimden niyazım budur Allah razı olsun bilgilendirdiğiz için

    • @damar72hilkat
      @damar72hilkat 3 роки тому

      @@muratlimon4485 Allah celle celaluhu sizden de razı olsun inşallah. Kandiliniz ve geceniz mübarek olsun inşallah.

  • @akayoz715
    @akayoz715 6 років тому +9

    allah rahmet eylesin ahmetagam inşallah şefatına mashar oluruz

  • @zehrasen3991
    @zehrasen3991 4 роки тому +5

    Ahh ahh Allah cc şefaatine nail etsin bizleri aminnn😭

  • @cuneytyavuz4662
    @cuneytyavuz4662 6 років тому +6

    AMIN ya Fettah YA mugni Ya Batin ALLAH sefaatine nail eylesin AMIN ya Fettah

  • @necmettinozcan8519
    @necmettinozcan8519 5 років тому +6

    Namaz 1. Bölüm
    İnşâAllâh faydalı olur…
    Kelime-i şehâdet’ten sonra, “İslâm”ın ikinci şartı Mi’râctır!
    Kelime-i şehâdet ile, “Allâh”ın varlığına, Tekliğine, Ahadiyetine, O’nun dışında başka bir varlık olmadığına şehâdet ettin, tasdik ettin ya; işte bu tasdikin neticesi olarak da “Mi’râc” yapıp Allâh’a ermek durumundasın!..
    Onun için de İslâm’ın ikinci şartı “Mi’râc”tır.
    Burada şunu diyebilirsiniz; “Biz İslâm’ın ikinci şartı olarak ‘namaz’ı biliriz... Nereden çıktı ‘mi’râc’?..”
    Doğru bilirsiniz! Ama, o “namaz”da “mi’râc” olmalıdır; ve dahi namaz, “mi’râc”tır!
    Çünkü Hz. Rasûlullâh buyuruyor ki:
    “Namaz, müminin mi’râcıdır.”
    Böyle olduğuna göre, demek ki gaye, hedef; şuurda mi’râc, bedensel namaz ise araç!
    Öyleyse ikinci şartı neymiş “İslâm”ın?
    Mi’râc!..
    İsterseniz burada bir tespit yapıp; “İslâm’ın şartlarının araçlarına göre sıralamasından söz edelim;
    1. Kelime-i şehâdet,
    2. Namaz,
    3. Oruç,
    4. Hac,
    5. Zekât.
    Şimdi de bu beş zâhirî aracın gayesi olarak hedeflenen beş bâtınî amacı sıralayalım:
    1. “Kelime-i şehâdet”in getirisi: “ALLÂH”ı bilmek,
    2. “Namaz”ın getirisi: “Mi’râc”... “ALLÂH”a ermek,
    3.“Oruç”un getirisi: “ALLÂH”ta “yok”luğunu fark ederek yaşamak (fenâfillâh),
    4.“Hacc”ın getirisi: Maarifi Billâh edinmek (BakâBillâh),
    5. “ZEKÂT”ın getirisi: Hakk’tan eline geleni insanlarla paylaşmak.
    Evet, genellikle gözden kaçan çok önemli bir hususa da böylece dikkatinizi çekmek istiyorum...
    Hz. Rasûlullâh (aleyhisselâm)’ın açıkladığı “Din”de, sistem ve düzen gereği olarak bize teklif edilen ve “ibadet” adı altında toplanan birtakım çalışmalar söz konusudur…
    Ancak biliriz ki, her yapılan çalışmanın bir amacı, bir hedefi vardır!.. “Niçin bunu yapıyoruz?” sorusu, amacın ne olduğunu sorgular...
    Her amacın da bir aracı vardır!
    Araç, amaç içindir!
    İslâm Dini gereği olarak bize teklif edilen çalışmalar, -kesinlikle farkında olmak zorundayız ki- araçlardır!
    İslâm’ın şartları olarak bildirilen araçlar; “İman esasları” olarak bildirilen hedefleri kavrama ve gereğini yaşayarak ölüm ötesi yaşama hazırlanma amaçları içindir!
    Ancak ne var ki, toplumlar, hedef saptırılması yüzünden, araçları amaç edinmişler; amaçları gözden kaybetmişler; araçlarla beyinlerini ve kavrayışlarını bloke edip ötesine geçememişlerdir!
    Hemen burada aklımıza Yunus Emre’nin dizeleri geldi:
    “Hakikat bir denizdir, şeriat onda gemi;
    Çokları gemiden denize dalmadılar!..”
    Yani, araçta takılıp kaldılar, amaca ulaşmadılar!
    Oysa önemi nedeniyle tekrar ediyorum…
    Her araç, bir amaç içindir!
    İslâm’ın şartları kapsamında yapılması teklif edilmiş olan fiiller, çalışmalar; insanı belli amaçlara ulaştırmak için getirilmiş araçlardır!
    İşte bu yüzdendir ki, düşünebilen varlıklar olarak bizlerin, araçlara başvururken, diğer yandan da amaçları çok iyi kavramamız zorunludur!
    Şimdi denebilir ki, “Biz bunları “ALLÂH”ın emrine uymak için yapıyoruz; amaç budur! Gerisine gerek yoktur!”
    Eğer olay bu kadar basit olsaydı, Kur’ân beş-on buyruk âyetinden ibaret olur; insanların akıl ve mantığına, kavrayışına hitap etmez;
    “Hâlâ tefekkür etmeyecek misiniz?”…
    “Hâlâ aklınızı kullanmayacak mısınız?”…
    “Hâlâ basîretle bakmayacak mısınız?”… gibisinden uyarılara gerek duymaz; 6300 küsur âyete de gerek kalmazdı!
    Bu sebepledir ki, biz bir yandan araç olan “ibadet” şekillerini hakkıyla değerlendirerek yol alacağız; öte yandan da hedefi iyi kavrayarak, elimizdeki araçla, amaca ulaşacağız!
    İşte bir araç olan, biçimsel “namaz”ı da bu anlamda, amacına uygun olarak değerlendirmek zorundayız!
    Hz. Rasûlullâh (aleyhisselâm) Efendimiz bir açıklamasında:
    “NAMAZ, DİNİN DİREĞİDİR!” buyuruyor.
    Dinin direği ne demektir?..
    O zamanlarda, insanların çok az bir kısmı kerpiçten yapılan evde yaşarken, büyük bir kısmı çadırda yaşıyordu... Çadırın meşhur orta direği vardır. O çadırı ayakta tutan ana direk gibi; dinin direği de namazdır!
    Kişi, “mi’râc olan namaz” gerçekleşmediği sürece, bir önceki basamakta yapmış olduğu “Kelime-i Tevhid”i tasdikinin gereğini hissedip, yaşayamaz... Bilgide kalır!
    İlm-el yakîn, “Kelime-i Şehâdet”in sırrının kavranmasıdır!
    Bunun Ayn-el yakîni; “namaz”ın mi’râc oluşudur!
    Hakk-el yakîni; “oruç”tur.
    Buraya kadarı Fenâfillâh’tır…
    BakâBillâh ise “zekât”tır!
    Bunlar bugüne kadar pek bahsedilmemiş şeyler olduğundan, belki de nasıl oluyor diyerek yadırgayacaksınız, şaşıracaksınız; hatta belki de reddedeceksiniz…
    Ama sakın ola ki bu açıkladıklarımı inkâr ederek nefsinize zulmetmeyin!
    “İlm-el yakîn”de; kişi ilmî idrak ile “Allâh”ın tekliğini, Hz. Muhammed (aleyhisselâm)’ın Allâh Rasûlü ve Allâh kulu oluşunu idrak ederek şehâdet eder.

    • @alihaydar8760
      @alihaydar8760 5 років тому +1

      Necmettin Özcan
      İlmel aynel ve hakkel yakini,fena ve. Bekabillah ı ilgiç izah etmişsiniz.kendi yorumunuz mu?yada yararlandığınız tavsiye edeceğiniz bir kaynak verebilir misiniz
      Selam ve dua ile

    • @necmettinozcan8519
      @necmettinozcan8519 4 роки тому

      @@alihaydar8760 bey ilmen arastiriyorum 1998´de kendime söz verdim ve toparladim! A´dan Z´e Kur´an ve hadis esliginde! Dikkätine OKU´yanlardan degilim! ÜMMI´yim anlayacagin! ilmen inceledim, Levvame Nefsi yasamaya gayret ediyorum simdilik!
      “Evliyaya eğri bakma! Kevn-i mekân elindedir” beyiti, Mardiye Nefs durumundaki Evliyaullâh içindir...
      Mutmainne’deki, Velî’dir.
      Radiye’deki, Velî-i Mükemmel’dir.
      Mardiye’deki, Velî-i Kâmil’dir.
      Sâfiye’deki Evliyaullâh ise “Ulül Azm” olarak bilinir, belli bir görevi olan bu zevât ya “Müceddid”dir; “Gavs”tır ya da Kutb-ul Aktab veya Kutb-ul İrşâd’dır!
      “Mardiye”, Sıfat mertebesidir, dedik. İlâhî vasıflarla vasıflanmış kişidir...
      “Mutmainne” ve “Radiye”, “Velâyeti Suğra”dır.
      “Mardiye”, “Velâyeti Kübrâ”dır. Enbiyâ velâyetinin kemâlâtından hisse alınır. BakâBillâh mertebesidir! Bu mertebeden evvel kimsede İlmi Ledünn olmaz!
      Bir de “Velâyeti Uzmâ” vardır... Bu, “Müferridûn”un ve Rüesa’nın velâyetidir... Bu velâyet mertebesi, Velâyeti Kübrâ’nın üst sınıfıdır; fakat Velâyeti Ulyâ’nın kapasitesine de sahip değildir.
      “Velâyeti Uzmâ”, “Ferdiyet” makâmında olanların velâyetidir. Bunlar, Gavs’ın tasarruf dairesinin dışındadırlar. “Gavsiyet” görevini yüklenecek kemâlâta sahiptirler, fakat “Gavs” bir tane olduğu için bunlar, Gavs’ın dışındaki kişilerdir.
      “Velâyeti Kübrâ”dan sonra bir de “Velâyeti Ulyâ” vardır! Bu da “Sâfiye nefs” bilincinin velâyetidir...
      Mardiye’den sonra, “Sâfiye” gelir. Nefs’in tam bir Öz yaşam hâlidir... “Halife” durumunda olan kişidir... İnsan-ı Kâmil, Gavs, Kutb-ul Aktab ve Kutb-ul İrşâd bu mertebedeki şahıslardır!
      “Velâyeti Ulyâ”, “Mele-i Â’lâ” velâyetidir. Yüksek dereceli bazı melâikenin velâyetidir...
      “Gavs”ın emrinde, yanında iki arkadaşı vardır. Bunlardan Dünya’nın idaresi ile görevli yardımcısı; “Kutb-ul Aktab”dır. Aynı zamanda Ricali Gayb = Manevî görevliler ordusunun başıdır. Gavs olmadığı zamanda, Ricali Gayb ordusunda başkanlık eden, Kutb-ul Aktab’dır... Gavs’ın solundadır.
      Gavs’ın sağında, Kutb-ul İrşâd vardır...
      Kutb-ul İrşâd, âlemlerden gelen feyzi insanlığa dağıtır. Kutb-ul İrşâd, Dünya işlerine karışmaz. Dünya’da olacak olaylara, yani insanların kişisel durumu ile ilgili işlere karışmaz.
      Âlemden gelen feyzi, yani bulunduğu devir içinde çeşitli burçlardan gelen kozmik ışınımı gereken kişilere kanalize ederek onlarda belli bir bakış açısını oluşturur.
      Kutb-ul İrşâd’ın vazifesi, gelen manevî feyzi gerekli olan kişilere ve yerlere dağıtmaktır. Onun görev alanı Kutb-ul Aktab başkanlığındaki Ricali Gayb’dan tamamen başkadır...
      Kutb-ul İrşâd’ın emrinde de kutublar vardır... Kutb-ul Aktab’ın da emrinde kutublar vardır...
      Kutb-ul İrşâd’ın emrindeki kutublar, irşâd kutublarıdır. Bunlar, yetişmesi imkân dâhilinde olan kişilerin yetişmesi için gerekli olan feyzi de dağıtır.
      ***
      “Kutb-ul Aktab”, “Kutb-ul İrşâd”, Velâyeti Kübrâ sahibi; “Müferridûn”, “Gavs”, “Müceddid”, Velâyeti Uzmâ sahibi; “İnsan-ı Kâmil” de Velâyeti Ulyâ sahibi olarak “Sâfiye”dedir... Bunlara topluca “RÜESA” yani “Reisler” denilir.
      ***
      Eğer velî, bu mertebelerden sonra, “Vahdet-i Şuhud” müşahedesinin yaşandığı “BakâBillâh”a geçer ve “Mardiye” bilinciyle, “fethe” ermiş olarak “Marifetullâh”a sahip olursa, işte o zaman “Ârifi Billâh” olur!.. Bu durumu, “Hakikatten sonra, Marifet gelir” diyerek açıklarlar...
      Bir de Allâh’ın yüce velîleri içinde “Müferridûn” farkı vardır!
      “Ferdiyet sahibi” olan bu Zâtlar, insanlık içinde fevkalâde değerli varlıklardır... Yani, Onlara rast gelmek dahi, muazzam bir lütfu ilâhîdir...
      Yeryüzünde bir insana ulaşacak en büyük nimet, “Müferridûn”dan olan bir Zât’a rastlamaktır. Bir insan için ondan daha büyük bir nimet düşünülemez!..
      Kişi, eğer böyle bir Zât’a rastlarsa, bile ki bu Zât direkt tasarruf sahibidir.
      Müferridûn’dan olan Zât, Gavs’ın tasarruf halkası dışındadır!
      Onlar isterse eğer, herhangi birisini Allâh’ın kudret ve kuvvetiyle seçer alır. Hiçbir tarikat şeyhi Ona karşı koyup, müdahale edemez! O, istediğini seçer, alır!
      “... Allâh, dilediğini kendine seçer...” (42.Şûrâ: 13) âyeti, Müferridûn’dan da tecelli eder! Ve O, dilediğini kendine seçer... Seçen O’dur!
      O adam, şu hâldedir, bu hâldedir... Çamura batmıştır, şöyle olmuştur, böyle olmuştur, şuna bağlıdır... Bu hiç önemli değildir!.. Mühim olan, Onun dilemesi ve onu seçmesidir... İcabında en berbat batakhanenin göbeğinde bile olabilir o kişi. Bir anda döner!
      “Nazarı ilâhîye’ye maruz kaldı” derler, bu duruma... Nazarı ilâhî tecelli eder, “Müferridûn” denen Zât’tan! O, her şeyi değiştirir!..
      Evet biz, bunların hep hikâyesini yazıp okuyoruz; konuşup, dinliyoruz!.. Hakikati nasıl olur?.. Onu da ehli bilir...
      Aman haddimizi bilip, “edep” üzere olalım!
      Bilmeden bir “ehli”nin yanında cahilliğimizi ortaya saçıp, kendimizi küçültmeyelim!
      Elindeki çemberi otomobil diye şöföre anlatmaya çalışan çocuk durumuna düşmeyelim! Sonra gün olur, çok utanırız!
      İşte bunun için “edep” çok önemlidir...
      ***

    • @serkanturkel2466
      @serkanturkel2466 3 роки тому

      Abicim çok güzel yazmıssın bana tavsiye etdiğin kitablar varmi çok seviyorum okuyup araştirmayi

  • @mustafafevzioglu5748
    @mustafafevzioglu5748 7 років тому +12

    Allah razı olsun sizden

  • @yavuzguney3413
    @yavuzguney3413 3 роки тому +2

    Hacı Ahmet Kayhan dede (selam olsun üzerine),,nutugu okuyun Atatürk'ün evliya olduğunu anlarsınız buyururdu

  • @halilboran6292
    @halilboran6292 11 місяців тому

    Rabbim razı olsun. Çok istifade ettik.Bu dünyada tanış olmayı çok isterdik
    Nasip InşaAllah olur

  • @zarifebiseli5762
    @zarifebiseli5762 3 роки тому +2

    Allah razı olsun çok mükemmel allah razı olsun

  • @beyzaguzelkan8716
    @beyzaguzelkan8716 5 років тому +8

    Allah rahmet eylesin insallah mekani cennet olsun

  • @cuneytyavuz4662
    @cuneytyavuz4662 5 років тому +7

    RUHUNA EL FATIHA

  • @feridecalk8912
    @feridecalk8912 3 роки тому +1

    Rabbim onların yolunda gitmeyi biz ümmete nasip etsin inşallah onlardan ebeden razı olsun bizlerede hidayet versin ıslah eylesin insaallah 🤲 ❤️ 🤲 biz onlari Allah için sevdik Allah da bizleri sevsin onların hürmetine

  • @AliAkmanamin-uj7gz
    @AliAkmanamin-uj7gz 6 місяців тому +1

    Amin amin amin

  • @Oneness11.11
    @Oneness11.11 11 місяців тому

    Bu ahir zamanda evliyadan duyuran Rabbime şükürler olsun 💐💚 ya medet efendim. Ayağını öpmek nasip olur mu?

  • @MrMribrahim
    @MrMribrahim 7 років тому +13

    Allahu ekber!

  • @zuleyhabahceci4434
    @zuleyhabahceci4434 5 років тому +8

    Lailaheillallah

    • @akllbiri2377
      @akllbiri2377 5 років тому

      Allah rahmet eylesin mekanı cennet

  • @bahtisensezayit2495
    @bahtisensezayit2495 7 років тому +10

    Allah kabul etsin 🙇🙇🙇

  • @fevziyeyartas4228
    @fevziyeyartas4228 2 роки тому

    Allah c.c.Razı olsun emeğine sağlık mübarek kulun şefaatine nail eylesin

  • @nazikcetin8412
    @nazikcetin8412 7 років тому +10

    muazzam:)

  • @cemilozcan9821
    @cemilozcan9821 9 місяців тому

    Emeğinize çok güzel olmuş sizden bir ricam var bu videonun aynısını arka fonda çalgı olmayacak şekilde de yayınlayabilir misiniz kuş sesi tabiat sesi olabilir. Böylece biz de dinlerken rahatça tesbih çekebiliriz

  •  7 років тому +8

    Seslendirme kime ait acaba?

  • @seyyidnurullaharvasi
    @seyyidnurullaharvasi 5 років тому +5

    🌹🌹

  • @hafizehsr7315
    @hafizehsr7315 Рік тому

    Allah razı olsun kardeşim

  • @enisinan7990
    @enisinan7990 3 роки тому +1

    Muhterem hocam, Allah razı olsun. Sizden bir istirhamım var Hafız Osman Karabulut hocamizin "Hz. Mevlananın Dilinden Dualar" kitabını ararim herhalde baskısı tükenmiş Hocamdan istirham etsek bulabilir miyiz?Hürmet ederim.

  • @2sammag
    @2sammag 7 років тому +12

    EAllah var..

  • @ahmettoraman289
    @ahmettoraman289 3 роки тому +1

    Maşallah ya Allah cc

  • @sevimersozlu9153
    @sevimersozlu9153 2 роки тому

    Allahu Teala razı olsun

  • @mehmetozcan38
    @mehmetozcan38 7 років тому +8

    maasallah subhanallah

  • @fadimedilek9333
    @fadimedilek9333 6 років тому +5

    💚

  • @AtvlPoytterfk
    @AtvlPoytterfk 2 роки тому

    Anlatan kimdir acaba çok güzel bir sesi var...

  • @emrahnazlim7127
    @emrahnazlim7127 Рік тому

    ALLAH "IM ALLAHDOSTLARINI KIYAMET SABAHINA KADAR İSLAM TOPRAKLARINDAN EKSİKETMESIIINN

  • @HLmuyr42
    @HLmuyr42 3 роки тому +2

    💐💐💐

  • @HLmuyr42
    @HLmuyr42 3 роки тому +2

    🌹🌹🌹

  • @HLmuyr42
    @HLmuyr42 3 роки тому +2

    🤲🤲☘️

  • @mustafakamil8674
    @mustafakamil8674 2 місяці тому

    RABBIM SEFAATINI NASIP ETSIN AMIN
    AMIN.AMIN.

  • @alianc4503
    @alianc4503 Рік тому +1

    14:00 şiir . 22:00 şiir

  • @hasibeceylan8557
    @hasibeceylan8557 2 роки тому

    Elhamdülillah Allah im

  • @n.n9919
    @n.n9919 Рік тому

    Bu fon müziğinin ismi nedir acaba

  • @DC-bg6xk
    @DC-bg6xk 3 роки тому

    İyide burada Hacı Ahmet Kayhan dan bahsetmiyor ki, onun sözünün altına Ladikli Ahmet Ağa'nın hayatını ve menkıbelerini anlatıyorsunuz. İsim benzerliginden subliminal Ahmet Kayhan a rütbe giydirme girişimi gibi olmuş bu :))

    • @haksohbetleri1303
      @haksohbetleri1303  3 роки тому

      Allah Dostlarının subliminal mesaja ihtiyacı yok rütbe giydirme meselesine gelince anlamak isteyen için rütbeyi veren belli ne haddimize

  • @bulutbulut571
    @bulutbulut571 3 роки тому

    Amin.

  • @rasimcurman8329
    @rasimcurman8329 Рік тому

    İsteseydin verirdi,
    Sen istedinde verdi..huuu..

  • @durmuskarabulut9638
    @durmuskarabulut9638 2 роки тому

    Aminnnnnn inşallahhhhhhh...

  • @ayseozsemerci4591
    @ayseozsemerci4591 3 роки тому

    Selâm aleyküm dede
    Seninle konuşdum ne olur
    Beni unutma seni özledim

  • @uhud7678
    @uhud7678 2 роки тому

    Elhamdülillah

  • @Tugba_Ercann
    @Tugba_Ercann 6 місяців тому

    Anlatici kim acaba?

  • @mandos.rlndschn
    @mandos.rlndschn 7 місяців тому

    serin sesler

  • @zaferimamoglu6619
    @zaferimamoglu6619 Рік тому

    Allah buyukdur

  • @emremarif769
    @emremarif769 2 роки тому

    🌹❤

  • @bir_dem_gelir
    @bir_dem_gelir 4 роки тому +2

    Ii7

  • @bulutbulut571
    @bulutbulut571 3 роки тому

    .

  • @zeynepberracelik1834
    @zeynepberracelik1834 7 років тому +14

    Lailaheillallah

    • @damar72hilkat
      @damar72hilkat 4 роки тому

      LADİKLİ AHMED AĞA'nın hayatını anlatan kitabını okudunuzmu? Okumak isterseniz videonun altında linkler paylaştık. Hayırlı günler.