Serzeniş | Şiir | Ali Fırat ÇALIŞGAN
Вставка
- Опубліковано 17 вер 2024
- "Gidecek yeri olmayan her yere gider
çünkü onun için her yer;
gideceği yerdir."
Nasıl anlatayım size,
dergâhından kovulmuş bir dervişin yutkunmasını.
Şu yorgun gövdemi
yaslasam bin yıllık bir çınara.
Yaslasam ve anlatsam...
Yaşamak,
önümde uzayan, uzadıkca kivrılan tozlu bir yol gibi.
Baktıkça gözlerimi buğulandıran...
Bağırıyordum,
bir miladı dogururcasına
Hayır, ben İsa değilim!
Tutup kollarımdan germeyin çarmıha.
Nisyandır benim öpüp alnıma koyduğum.
Çünkü bir ağrıyı unutmak içindi tüm bu debdebe. Bir ağrı, yani sen.
Kalbimi bir sünger sanıp;
buruşturan, kirleten.
Şimdi ne söylesen,
kırk dilin yabancısıyım ben.
Yalnızdım,
yalnızlığı bir kurtuluş merhalesi sandım.
Kendimle kendim arasında sıkıştım.
Es geçilen tren istasyonları kadar tenhaydı gönül yurdum.
Oysa ben, geçen her trene el sallıyordum.
Anladım,
koca bir düğümdü boğazımda,
bir bıçağın keskin yüzüydü anlamak.
Kursağında kalmasıydı her güzel şeyin.
Bir yaşamak ağrısıydı,
ölümü beklemekti anlamak.
Anladım ve geçtim
şu köhne dünyanın
kirli penceresinden bakarak.
Ali Fırat ÇALIŞGAN
Müzik: Seha OKUŞ - Yalan Dünya
“Bir ağrı.
Yani sen.”
🌹🌹🌹👏
Tam da dinlemeye ihtiyacım olduğu anda..
"Şu yorgun gövdemi
yaslasam bin yıllık bir çınara...
Yaslasam ve anlatsam..."
(kendimle, kendim arasında sıkıştım)
👏👍🏻
Mükemmel