İsrâ Sûresi: 1. Ayet Hak Teâlâ buyurur: “Kulunu (Muhammed -aleyhissalâtü vesselâm-’ı) bir gece, Mescid-i Harâm’dan kendisine bâzı âyetlerimizi göstermek için, etrâfını mübârek kıldığımız Mescid-i Aksâ’ya götüren Allâh, her türlü noksan sıfatlardan münezzehtir. Şüphesiz O, her şeyi hakkıyla bilen, hakkıyla görendir.” (el-İsrâ, 1) Necm Sûresi: 1. Ayet “İnmekte olan yıldıza[1] and olsun.” (en-Necm, 1) Necm Sûresi: 2 - 7. Ayetler “Sâhibiniz (Muhammed Mustafâ) sapmadı ve bâtıla inanmadı. O, arzûsuna göre de konuşmamaktadır. O’nun konuşması vahiyden başka bir şey değildir. Çünkü (bildirdiklerini) O’na güçlü, kuvvetli ve üstün yaratılışlı biri (olan Cebrâîl, Rabbinin emri üzere) öğretti. Sonra en yüksek ufukta (Sidretü’l-Müntehâ’da) iken asıl şekliyle istivâ etti (doğruldu).” (en-Necm, 2-7) Necm Sûresi: 8. Ayet “Sonra yaklaştı ve tedellî etti.” (en-Necm, 8) Necm Sûresi: 9. Ayet “(Muhammed Mustafâ ile Rabbinin) araları, iki yay arası kadar, ya da daha yakın oldu.” (en-Necm, 9) Necm Sûresi: 10. Ayet “Allâh o anda kuluna vahyini bildirdi.” (en-Necm, 10) Necm Sûresi: 11- 12. Ayetler “(Muhammed Mustafâ’nın) gözleriyle gördüğünü kalbi yalanlamadı. (Ey inkârcılar!) O’nun gördükleri hakkında şimdi kendisiyle tartışacak mısınız?” (en-Necm, 11-12) Necm Sûresi: 13 - 14. Ayetler “And olsun ki (Muhammed Mustafâ), onu (Cebrâîl’i) Sidretü’l-Müntehâ’da bir defâ daha gördü.” (en-Necm, 13-14) Necm Sûresi: 15 - 16. Ayetler “Orada Me’vâ cenneti vardır. O Sidre’yi kaplayan kaplamıştı.” (en-Necm, 15-16) Necm Sûresi: 17 - 18. Ayetler “(Muhammed Mustafâ’nın) gözü, oradan ne kaydı, ne de sınırı aştı. And olsun O, Rabbinin en büyük âyetlerinden bir kısmını (da) gördü.” (en-Necm, 17-18)
Buhtunnasr yani nebukadnezzar doğrar atar acımaz, nemrut da kral adamdır hiç acımazlar Allah'ın güç verdiği 2 adam bunlardır, beşikteki bebeğe bile acımazlar.
Ya bu kadar büyük bir yalan olamaz bu hikayeler ne arkadaş ayetten bahsetmiyor bu adam zaten bel vakit namaz vardı cennet ile cehennem daha kurulmadı ya bu hocalar olduğu müddetçe bizim insanlarımız düzenlemez bu konuşmanın Kuran’la hiç alakası yok hepsi masal peygamberimiz miraça rüya aleminde çıktı Allah la da konuşmadı sadece Musa as konuşmuştur
İsrâ Sûresi: 1. Ayet Hak Teâlâ buyurur: “Kulunu (Muhammed -aleyhissalâtü vesselâm-’ı) bir gece, Mescid-i Harâm’dan kendisine bâzı âyetlerimizi göstermek için, etrâfını mübârek kıldığımız Mescid-i Aksâ’ya götüren Allâh, her türlü noksan sıfatlardan münezzehtir. Şüphesiz O, her şeyi hakkıyla bilen, hakkıyla görendir.” (el-İsrâ, 1) Necm Sûresi: 1. Ayet “İnmekte olan yıldıza[1] and olsun.” (en-Necm, 1) Necm Sûresi: 2 - 7. Ayetler “Sâhibiniz (Muhammed Mustafâ) sapmadı ve bâtıla inanmadı. O, arzûsuna göre de konuşmamaktadır. O’nun konuşması vahiyden başka bir şey değildir. Çünkü (bildirdiklerini) O’na güçlü, kuvvetli ve üstün yaratılışlı biri (olan Cebrâîl, Rabbinin emri üzere) öğretti. Sonra en yüksek ufukta (Sidretü’l-Müntehâ’da) iken asıl şekliyle istivâ etti (doğruldu).” (en-Necm, 2-7) Necm Sûresi: 8. Ayet “Sonra yaklaştı ve tedellî etti.” (en-Necm, 8) Necm Sûresi: 9. Ayet “(Muhammed Mustafâ ile Rabbinin) araları, iki yay arası kadar, ya da daha yakın oldu.” (en-Necm, 9) Necm Sûresi: 10. Ayet “Allâh o anda kuluna vahyini bildirdi.” (en-Necm, 10) Necm Sûresi: 11- 12. Ayetler “(Muhammed Mustafâ’nın) gözleriyle gördüğünü kalbi yalanlamadı. (Ey inkârcılar!) O’nun gördükleri hakkında şimdi kendisiyle tartışacak mısınız?” (en-Necm, 11-12) Necm Sûresi: 13 - 14. Ayetler “And olsun ki (Muhammed Mustafâ), onu (Cebrâîl’i) Sidretü’l-Müntehâ’da bir defâ daha gördü.” (en-Necm, 13-14) Necm Sûresi: 15 - 16. Ayetler “Orada Me’vâ cenneti vardır. O Sidre’yi kaplayan kaplamıştı.” (en-Necm, 15-16) Necm Sûresi: 17 - 18. Ayetler “(Muhammed Mustafâ’nın) gözü, oradan ne kaydı, ne de sınırı aştı. And olsun O, Rabbinin en büyük âyetlerinden bir kısmını (da) gördü.” (en-Necm, 17-18)
mirac kurande yok allaha iftira atiyorsun. hemen tevbe et ve kuranda olmayan bile bile kurandeymis gibi kosterma .cunku bunu devam edersan zalimlerden olursun. allah ne soyliyorsa sadeca onu anlat yalan ifra degil.
İsrâ Sûresi: 1. Ayet Hak Teâlâ buyurur: “Kulunu (Muhammed -aleyhissalâtü vesselâm-’ı) bir gece, Mescid-i Harâm’dan kendisine bâzı âyetlerimizi göstermek için, etrâfını mübârek kıldığımız Mescid-i Aksâ’ya götüren Allâh, her türlü noksan sıfatlardan münezzehtir. Şüphesiz O, her şeyi hakkıyla bilen, hakkıyla görendir.” (el-İsrâ, 1) Necm Sûresi: 1. Ayet “İnmekte olan yıldıza[1] and olsun.” (en-Necm, 1) Necm Sûresi: 2 - 7. Ayetler “Sâhibiniz (Muhammed Mustafâ) sapmadı ve bâtıla inanmadı. O, arzûsuna göre de konuşmamaktadır. O’nun konuşması vahiyden başka bir şey değildir. Çünkü (bildirdiklerini) O’na güçlü, kuvvetli ve üstün yaratılışlı biri (olan Cebrâîl, Rabbinin emri üzere) öğretti. Sonra en yüksek ufukta (Sidretü’l-Müntehâ’da) iken asıl şekliyle istivâ etti (doğruldu).” (en-Necm, 2-7) Necm Sûresi: 8. Ayet “Sonra yaklaştı ve tedellî etti.” (en-Necm, 8) Necm Sûresi: 9. Ayet “(Muhammed Mustafâ ile Rabbinin) araları, iki yay arası kadar, ya da daha yakın oldu.” (en-Necm, 9) Necm Sûresi: 10. Ayet “Allâh o anda kuluna vahyini bildirdi.” (en-Necm, 10) Necm Sûresi: 11- 12. Ayetler “(Muhammed Mustafâ’nın) gözleriyle gördüğünü kalbi yalanlamadı. (Ey inkârcılar!) O’nun gördükleri hakkında şimdi kendisiyle tartışacak mısınız?” (en-Necm, 11-12) Necm Sûresi: 13 - 14. Ayetler “And olsun ki (Muhammed Mustafâ), onu (Cebrâîl’i) Sidretü’l-Müntehâ’da bir defâ daha gördü.” (en-Necm, 13-14) Necm Sûresi: 15 - 16. Ayetler “Orada Me’vâ cenneti vardır. O Sidre’yi kaplayan kaplamıştı.” (en-Necm, 15-16) Necm Sûresi: 17 - 18. Ayetler “(Muhammed Mustafâ’nın) gözü, oradan ne kaydı, ne de sınırı aştı. And olsun O, Rabbinin en büyük âyetlerinden bir kısmını (da) gördü.” (en-Necm, 17-18)
Allah razı olsun
Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun inşallah bin kere razı olsun evlatlarimizdan da ihlasli alimler yaratsin 🤲🤲
Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun. Degerli hocamız. Peygambere komsu olasın
Allahu Ekber hocam tam anlatmış günümüzü Rabbim canımızı mümi. Olarak al
Çok güzel anlatmış Ali hocam Allah razı olsun
Allah razı olsun ebeden
Allah'ın yardımı bereketi rahmeti üzerinize olsun selamünaleykum hocam
Allahu Tealam gani gani rahmet etsin razı olsun hocam
Hocam Allah senden razı olsun kabrin nur makamın cennet olsun
Allah razı olsun hocam
Allah razı olsun hocam mekanın cennet makamın ali olsun inşallah
Rabbim rahmet eylesin değeri hocama.
Allahu Ekber....
İsrâ Sûresi: 1. Ayet
Hak Teâlâ buyurur:
“Kulunu (Muhammed -aleyhissalâtü vesselâm-’ı) bir gece, Mescid-i Harâm’dan kendisine bâzı âyetlerimizi göstermek için, etrâfını mübârek kıldığımız Mescid-i Aksâ’ya götüren Allâh, her türlü noksan sıfatlardan münezzehtir. Şüphesiz O, her şeyi hakkıyla bilen, hakkıyla görendir.” (el-İsrâ, 1)
Necm Sûresi: 1. Ayet
“İnmekte olan yıldıza[1] and olsun.” (en-Necm, 1)
Necm Sûresi: 2 - 7. Ayetler
“Sâhibiniz (Muhammed Mustafâ) sapmadı ve bâtıla inanmadı. O, arzûsuna göre de konuşmamaktadır. O’nun konuşması vahiyden başka bir şey değildir. Çünkü (bildirdiklerini) O’na güçlü, kuvvetli ve üstün yaratılışlı biri (olan Cebrâîl, Rabbinin emri üzere) öğretti. Sonra en yüksek ufukta (Sidretü’l-Müntehâ’da) iken asıl şekliyle istivâ etti (doğruldu).” (en-Necm, 2-7)
Necm Sûresi: 8. Ayet
“Sonra yaklaştı ve tedellî etti.” (en-Necm, 8)
Necm Sûresi: 9. Ayet
“(Muhammed Mustafâ ile Rabbinin) araları, iki yay arası kadar, ya da daha yakın oldu.” (en-Necm, 9)
Necm Sûresi: 10. Ayet
“Allâh o anda kuluna vahyini bildirdi.” (en-Necm, 10)
Necm Sûresi: 11- 12. Ayetler
“(Muhammed Mustafâ’nın) gözleriyle gördüğünü kalbi yalanlamadı. (Ey inkârcılar!) O’nun gördükleri hakkında şimdi kendisiyle tartışacak mısınız?” (en-Necm, 11-12)
Necm Sûresi: 13 - 14. Ayetler
“And olsun ki (Muhammed Mustafâ), onu (Cebrâîl’i) Sidretü’l-Müntehâ’da bir defâ daha gördü.” (en-Necm, 13-14)
Necm Sûresi: 15 - 16. Ayetler
“Orada Me’vâ cenneti vardır. O Sidre’yi kaplayan kaplamıştı.” (en-Necm, 15-16)
Necm Sûresi: 17 - 18. Ayetler
“(Muhammed Mustafâ’nın) gözü, oradan ne kaydı, ne de sınırı aştı. And olsun O, Rabbinin en büyük âyetlerinden bir kısmını (da) gördü.” (en-Necm, 17-18)
Mekanın cennet olsun hocam..
Allah rahmet eylesin mekanın cennet olsun inşallah
Allah rahmet eylesin
🌹
Allah subhanehu ve Teala rahmet eylesin
Buhtunnasr yani nebukadnezzar doğrar atar acımaz, nemrut da kral adamdır hiç acımazlar Allah'ın güç verdiği 2 adam bunlardır, beşikteki bebeğe bile acımazlar.
Allah'ım seni cennete koysun.
Sayın hocam, İsra süresinin indiriliş tarihi ile hüzün yılı tarihi aynı tarih midir?
Hocamız 2017 yılında vefat etti kardeşim.
@@sararanyapraklar2148 Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun
Yalan daniwir
İnanmayın yanlış anlatiyor
Neyi mesela
Biliyorsan neresi yanlış alım isen anlatman gerekmezmi!
Ekleme kurana ekleme .Firenin patladı kurana ekleme hesap vereceksin ekleme bunun sonu nereye kadar gidecek .
Kurandan sonra hadisleri anlattı. Siz bence okuyan ve islamoğlu na söyleyin bunları. Eklemek aklına göre yorumlamak onların işi.
Ya bu kadar büyük bir yalan olamaz bu hikayeler ne arkadaş ayetten bahsetmiyor bu adam zaten bel vakit namaz vardı cennet ile cehennem daha kurulmadı ya bu hocalar olduğu müddetçe bizim insanlarımız düzenlemez bu konuşmanın Kuran’la hiç alakası yok hepsi masal peygamberimiz miraça rüya aleminde çıktı Allah la da konuşmadı sadece Musa as konuşmuştur
İsrâ Sûresi: 1. Ayet
Hak Teâlâ buyurur:
“Kulunu (Muhammed -aleyhissalâtü vesselâm-’ı) bir gece, Mescid-i Harâm’dan kendisine bâzı âyetlerimizi göstermek için, etrâfını mübârek kıldığımız Mescid-i Aksâ’ya götüren Allâh, her türlü noksan sıfatlardan münezzehtir. Şüphesiz O, her şeyi hakkıyla bilen, hakkıyla görendir.” (el-İsrâ, 1)
Necm Sûresi: 1. Ayet
“İnmekte olan yıldıza[1] and olsun.” (en-Necm, 1)
Necm Sûresi: 2 - 7. Ayetler
“Sâhibiniz (Muhammed Mustafâ) sapmadı ve bâtıla inanmadı. O, arzûsuna göre de konuşmamaktadır. O’nun konuşması vahiyden başka bir şey değildir. Çünkü (bildirdiklerini) O’na güçlü, kuvvetli ve üstün yaratılışlı biri (olan Cebrâîl, Rabbinin emri üzere) öğretti. Sonra en yüksek ufukta (Sidretü’l-Müntehâ’da) iken asıl şekliyle istivâ etti (doğruldu).” (en-Necm, 2-7)
Necm Sûresi: 8. Ayet
“Sonra yaklaştı ve tedellî etti.” (en-Necm, 8)
Necm Sûresi: 9. Ayet
“(Muhammed Mustafâ ile Rabbinin) araları, iki yay arası kadar, ya da daha yakın oldu.” (en-Necm, 9)
Necm Sûresi: 10. Ayet
“Allâh o anda kuluna vahyini bildirdi.” (en-Necm, 10)
Necm Sûresi: 11- 12. Ayetler
“(Muhammed Mustafâ’nın) gözleriyle gördüğünü kalbi yalanlamadı. (Ey inkârcılar!) O’nun gördükleri hakkında şimdi kendisiyle tartışacak mısınız?” (en-Necm, 11-12)
Necm Sûresi: 13 - 14. Ayetler
“And olsun ki (Muhammed Mustafâ), onu (Cebrâîl’i) Sidretü’l-Müntehâ’da bir defâ daha gördü.” (en-Necm, 13-14)
Necm Sûresi: 15 - 16. Ayetler
“Orada Me’vâ cenneti vardır. O Sidre’yi kaplayan kaplamıştı.” (en-Necm, 15-16)
Necm Sûresi: 17 - 18. Ayetler
“(Muhammed Mustafâ’nın) gözü, oradan ne kaydı, ne de sınırı aştı. And olsun O, Rabbinin en büyük âyetlerinden bir kısmını (da) gördü.” (en-Necm, 17-18)
Hadi ordan
mirac kurande yok allaha iftira atiyorsun. hemen tevbe et ve kuranda olmayan bile bile kurandeymis gibi kosterma .cunku bunu devam edersan zalimlerden olursun. allah ne soyliyorsa sadeca onu anlat yalan ifra degil.
namazı kaç rekat kılıyorsun?
örneğin sabah namazı
Necm suresini dikkatli oku bakalım..
@@AHMETSUMER Kafasına göre kılıyor olmalı çünkü Kuranda yok,hadislere ise madem itibaretmiyor…
İsrâ Sûresi: 1. Ayet
Hak Teâlâ buyurur:
“Kulunu (Muhammed -aleyhissalâtü vesselâm-’ı) bir gece, Mescid-i Harâm’dan kendisine bâzı âyetlerimizi göstermek için, etrâfını mübârek kıldığımız Mescid-i Aksâ’ya götüren Allâh, her türlü noksan sıfatlardan münezzehtir. Şüphesiz O, her şeyi hakkıyla bilen, hakkıyla görendir.” (el-İsrâ, 1)
Necm Sûresi: 1. Ayet
“İnmekte olan yıldıza[1] and olsun.” (en-Necm, 1)
Necm Sûresi: 2 - 7. Ayetler
“Sâhibiniz (Muhammed Mustafâ) sapmadı ve bâtıla inanmadı. O, arzûsuna göre de konuşmamaktadır. O’nun konuşması vahiyden başka bir şey değildir. Çünkü (bildirdiklerini) O’na güçlü, kuvvetli ve üstün yaratılışlı biri (olan Cebrâîl, Rabbinin emri üzere) öğretti. Sonra en yüksek ufukta (Sidretü’l-Müntehâ’da) iken asıl şekliyle istivâ etti (doğruldu).” (en-Necm, 2-7)
Necm Sûresi: 8. Ayet
“Sonra yaklaştı ve tedellî etti.” (en-Necm, 8)
Necm Sûresi: 9. Ayet
“(Muhammed Mustafâ ile Rabbinin) araları, iki yay arası kadar, ya da daha yakın oldu.” (en-Necm, 9)
Necm Sûresi: 10. Ayet
“Allâh o anda kuluna vahyini bildirdi.” (en-Necm, 10)
Necm Sûresi: 11- 12. Ayetler
“(Muhammed Mustafâ’nın) gözleriyle gördüğünü kalbi yalanlamadı. (Ey inkârcılar!) O’nun gördükleri hakkında şimdi kendisiyle tartışacak mısınız?” (en-Necm, 11-12)
Necm Sûresi: 13 - 14. Ayetler
“And olsun ki (Muhammed Mustafâ), onu (Cebrâîl’i) Sidretü’l-Müntehâ’da bir defâ daha gördü.” (en-Necm, 13-14)
Necm Sûresi: 15 - 16. Ayetler
“Orada Me’vâ cenneti vardır. O Sidre’yi kaplayan kaplamıştı.” (en-Necm, 15-16)
Necm Sûresi: 17 - 18. Ayetler
“(Muhammed Mustafâ’nın) gözü, oradan ne kaydı, ne de sınırı aştı. And olsun O, Rabbinin en büyük âyetlerinden bir kısmını (da) gördü.” (en-Necm, 17-18)
Muhteşem...
Harika...